03.12.2016 Views

Cinedergi 98

Binder98B

Binder98B

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

CINEKRiTiK<br />

BANU BOZDEMİR<br />

GÖRÜMCE GÜLMEDIM ÖMRÜMCE!<br />

n Tipleme komedisi yapmak üzere yola<br />

ve erkek komedyenlerin karşısına çıkan<br />

Gupse Özay’ın genel anlamda başarıyla<br />

ilerlediğini söyleyebiliriz. Ama iş sadece<br />

bir tipleme ve fikir oluşturmanın ötesine<br />

geçmeli, senaryoda da parlaklıklar olmalı!<br />

Deliha karakteriyle kilo alan, evde kalmış<br />

ve hayatının aşkını bekleyen bir nevi<br />

Ugly Betty karakteriyle karşımıza çıkan<br />

Özay, orada daha parlak bir komediye imza<br />

atmıştı. Ama burada senaryo karakterin kötücül<br />

komikliğine yetişemiyor. Görümce deyince<br />

ensede boza pişiren,<br />

çok sevdiği kardeşinin<br />

kız arkadaşına kan<br />

kusturan ve onun<br />

karşısına da gördüğü<br />

kötü muameleler<br />

yüzünden tırnaklarını<br />

çıkarıp görümceyle<br />

çatışacak bir gelin<br />

karakteri beklerken<br />

karşımıza çıka çıka<br />

süt dökmüş kedi çıktı.<br />

Bu da bir tek karakterin<br />

filmde yaşattığı<br />

olaylar silsilesi gibi<br />

yansıdı ne yazık.<br />

Tabii Gupse Özay<br />

kendisini düşünerek<br />

yazmış ve kendisinden<br />

başka bir<br />

karakterin senaryoda<br />

kafasını uzatmasına<br />

pek fırsat vermek<br />

istememiş. Bunu anlıyoruz ama ne Deniz ne de<br />

kardeşi Ahmet silik olmaktan öteye geçememiş.<br />

Hele Deniz, pozitiflikten ölecek! Bu da filmde<br />

sadece Yeliz rüzgarı yaratıyor. Bir de Yeliz<br />

karakterinin her alandaki abartısı, kötücüllüğü<br />

neden erkekler üzerinde işlemiyor mesela diye<br />

sormadım değil! O kadar seksapel, zengin ve<br />

bir o kadar zevksiz olan kadının hayatındaki tek<br />

erkek kardeşi. Oysa o takıntısını erkeklere de<br />

yönlendirebilirdi, böylece hikayeyi daha derinlikli<br />

olarak iki taraftan kuşatabilirdi.<br />

Bir de bu ajansta çalışan, aslında hiç de parlak<br />

durmayan ama bir fikirle bir anda yaratıcı kafaya<br />

geçen kız tiplemesinden de gına gelmedi<br />

değil. Deniz’in organik kız arkadaşlarıyla Yeliz’i<br />

dönüştürme çabaları takdire şayan tabii ama çoğu<br />

şeyin altı dolmuyor. Sinemada yapılan evlilik teklifiyle,<br />

çayla kafa bulma ve halüsinasyon görme<br />

arasında tam bir zıtlık var. Hikayenin bir tek adım<br />

adım doğallığa kayan yanını beğendim diyebilirim,<br />

zaten Yeliz gibi naylon karakter karşısında başka<br />

şansı da yoktu.<br />

Mesela karakterin gelin adayını kendi kara<br />

sularında yani evinde ağırlayıp burnundan getirmesi<br />

daha isabet olurdu ama nedense vukular hep<br />

Deniz’in evinde hayat buluyor, zira o ev daha fazla<br />

malzeme barındırıyor. Yeliz’in evinden zevksizlik<br />

akıyor sadece. Neyse sadede gelecek olursak<br />

gayet güzel oluşturulmuş bir görümce karakterini<br />

yiyip bitirmiş bir hikayeyle karşı karşıyayız! Maalesef<br />

gülemedik. Bu hikayeye karşılıklı çatışma<br />

iyi giderdi. Ama Gupse Özay yazmaya ve tipleme<br />

yaratmaya devam etmeli, gayet iyi bir cevher zira<br />

kendisi!

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!