11.05.2016 Views

Türkiye

Enerji-Panorama-mayis-web

Enerji-Panorama-mayis-web

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Yükselen LNG pazarı ve <strong>Türkiye</strong> jeopolitiğine etkileri<br />

LNG arttıkça fiyatlar da düşecek<br />

Uluslararası piyasada halen petrol<br />

fiyatlarına endeksli olarak fiyatı<br />

hesaplanan doğal gazın, petrolden<br />

bağımsız bir fiyat oluşturabilmesi<br />

için ise LNG’nin payının dünya<br />

doğal gaz ticaretinde artması gerekiyor.<br />

Çünkü, deniz yolları ile uzak<br />

pazarlara erişim esnekliği, boru<br />

gazının pahalı hale geldiği pazarlara<br />

girişi sağlayacak ve pazar payının<br />

arttıracak. Diğer bir ifadeyle, ‘Doğal<br />

gazın fiyatının petrolden ayrı olarak<br />

belirlenmesi olasılığı’ ile ‘LNG’nin<br />

dünya doğal gaz ticaretindeki oranı’<br />

arasında bir korelasyon var.<br />

Alıcı ülkeler, uzun vadeli boru<br />

gazı veya LNG kontratları yerine,<br />

spot piyasada buldukları en ucuz<br />

tankeri, tekrar gazlaştırma tesislerine<br />

getirecek ve gaz ithal edecekler.<br />

Bu da serbest piyasa kuralları gereği<br />

bir veya birkaç bölgeye özgü gaz<br />

fiyatının oluşmasını sağlayacak.<br />

Enerji uzmanları bu türde bir fiyat<br />

oluşumunun LNG’nin toplam doğal<br />

gaz ticaretindeki payının yüzde<br />

60’lara gelmesi ile gerçekleşebileceğini<br />

belirtiyor.<br />

Exxon ve Chevron gibi Amerikan<br />

şirketlerinin, gerek geleceğin<br />

liderleri Avustralya ve ABD’de ve<br />

halihazırdaki lider Katar’da sahip<br />

oldukları, gerek İran pazarında<br />

elde etmeleri beklenen pazar payı<br />

göz önünde bulundurulduğunda,<br />

LNG’nin toplam doğal gaz<br />

ticaretindeki oranının yüzde 60’lara<br />

çıkıp, uluslararası piyasada petrolden<br />

bağımsız bir doğal gaz fiyatı<br />

belirlenmesi önümüzdeki 15 yıllık<br />

periyodda sürpriz olmayacak.<br />

<strong>Türkiye</strong> enerji arzını çeşitlendirmek<br />

zorunda<br />

Doğal gaz, <strong>Türkiye</strong> için neredeyse<br />

tüm illerine ulaşmış bir enerji<br />

kaynağı olması, elektrik üretimindeki<br />

yüksek payı ve temiz bir<br />

enerji kaynağı olması nedeniyle en<br />

stratejik ürünlerden biri.<br />

Öte yandan, doğusunda enerji<br />

zengini batısında ise enerji talebi<br />

yüksek bir coğrafyada bulunan<br />

<strong>Türkiye</strong>, bu özelliği ile gelecekte bir<br />

enerji ticaret merkezi (hub) olma<br />

niyetinde. Ancak bunu yapabilmek<br />

için hiç şüphesiz öncelikle<br />

kendi enerji arzını çeşitlendirmek<br />

durumunda. Çünkü enerji arz<br />

çeşitliliğini ve güvenliğini <strong>Türkiye</strong><br />

üzerinden geçecek projelerle sağlamaya<br />

çalışmak bu projelerdeki rolü<br />

daha önemsiz hale getirme riskini<br />

yaratacak ve hub olma potansiyeli<br />

ortadan kaldırabilecek sonuçlar<br />

yaratabilecek.<br />

Diğer bir ifadeyle <strong>Türkiye</strong> için<br />

doğal gaz arzında tek ülkenin tercih<br />

edilmesi ya da günlük maksimum<br />

tüketimleri karşılamada uyarılar<br />

veren bir sistemin devamı; ortaya<br />

çıkacak projelerde müzakere elini<br />

güçlü tutamama ve bu projelerde<br />

kaynak çeşitliliğini sağlamaya<br />

yaklaşmış olmakla yetinme gibi<br />

sonuçlara neden olabilir.<br />

Akdeniz’de<br />

güçler<br />

dengesi<br />

Uluslararası LNG piyasasının yukarıda<br />

belirtilen verileri ışığında, 2015-2025<br />

yılları arasında doğal gaz arzının yüzde<br />

40’lık bir kısmını LNG ile “karşılayabilecek<br />

tesisleri” elinde bulundurarak,<br />

doğal gaz ithalatının yüzde 30’unu<br />

LNG ile karşılayan, doğal gaz depolama<br />

tesisleriyle kriz durumlarını emniyete<br />

almış ve tüm kaynak ülkelerin<br />

ithalat oranını yüzde 20’nin altında<br />

tutabilen bir <strong>Türkiye</strong> doğal gaz sistemi,<br />

TANAP gibi ortaya çıkabilecek boru<br />

hatları projelerinde müzakere gücünü<br />

daha ileri bir pozisyona getirebilecek,<br />

re-export hakkı gibi hub olmak için<br />

olmazsa olmaz şartlardan birine sahip<br />

olmayı sağlayabilecek. Avustralya ve<br />

ABD gibi oyuncuların, Akdeniz LNG piyasasına<br />

da girecek olması ve bölgede<br />

kaynaklara sahip ülkelerin bu durumdan<br />

endişelenmelerine sebep oluyor.<br />

Örneğin, İsrail yönetimi yaklaşan LNG<br />

rekabeti nedeniyle Doğu Akdeniz’de<br />

keşfedilen kaynaklarını hızlı bir şekilde<br />

ticarileştirmek için sahalarında çalışacak<br />

enerji şirketleri ile olabildiğince<br />

hızlı bir gaz ticarileştirme süreci başlatmak<br />

istedi. Ancak ülkedeki düzenleyici<br />

otorite, şirketlerin tekelleşecek<br />

olmaları nedeniyle buna izin vermedi.<br />

Öte yandan buradaki mevcut kaynakların<br />

miktarı ve güvenlik endişeleri<br />

sıvılaştırma tesislerinin kurulmasını<br />

zorlaştırıyor. Bu nedenle <strong>Türkiye</strong>’ye<br />

deniz altından bir boru hattı yapılması<br />

olasılığını öne çıkarıyor.<br />

Mayıs 2016EnerjiPanorama 35

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!