Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Çocuk ve Bağlılık Duygusu<br />
Çocuklarda Bağlılık (Bağlanma) Duygusunun<br />
Gelişimi<br />
Bebeklikte temelleri atılmaya başlayıp giderek artan<br />
ve çeşitlenen bağlılık duygusu, ileriki yıllardaki sosyal-duygusal<br />
durumu ve hatta diğer gelişim alanlarını<br />
etkileyebilen önemli bir duygudur. Bağlılık; bilişsel gelişim<br />
paralelinde, çevredeki kişilerin gösterdiği duygu<br />
ve davranışlarla şekillenen, iki insan arasındaki yakın<br />
duygusal bağ olarak tanımlanabilen duygu durumunu<br />
içermektedir (Santrock, 2011). Yaşamın erken dönemlerinde<br />
belirlenen ve süreklilik gösterdiği düşünülen,<br />
kişinin diğer insanlarla ilişki kurma örüntüsünü şekillendiren<br />
bir süreç olarak ta tanımlanabilmektedir (Kesebir<br />
vd., 2011; Thompson, 2002). Başka bir ifadeyle; annebabayla<br />
çocuk arasında güven ve sevgiye dayalı ilişki<br />
oluşmasıdır. Bu güven ilişkisi, bebeğin daha sonraki<br />
ilişkilerindeki güven duygusunun temellerini oluşturmaktadır<br />
(Tüzün ve Sayar, 2006; Öztürk, 2002).<br />
Bebeğin bağlılık geliştirdiği ilk kişi, sıklıkla, devamlı olarak<br />
ona bakım veren ve aynı zamanda sevgi, şefkat<br />
gösteren ve ilgilenen anne olmaktadır. Ancak bebekle<br />
daha yakın ve sıcak etkileşim söz konusu ise bakıcıya<br />
karşı da güçlü bir bağlılık gelişebilmektedir. Bebeğin<br />
anne ve/ya da bakıcıya karşı güçlü bir bağlılık duygusu<br />
geliştirmesi istendik bir durumdur. Anne-bebek arasında<br />
oluşan güven-güvensizlik, ileriki yıllarda dış dünyaya<br />
karşı oluşturulan algıda da etkili olabilmektedir. Bu<br />
algı, içsel işleyen modeller olarak bilinmektedir (Gülay<br />
ve Akman, 2009). Çocuklar, anneden sonra kendisi ile<br />
sıklıkla birlikte olan baba, kardeş, büyük anne ve büyük<br />
baba gibi kişilere karşı da bağlılık geliştirmeye başlarlar<br />
(San Bayhan ve Artan, 2011; Santrock, 2011; Çevik<br />
ve Ceyhun, 1993). Babanın, bebek ile yakın ve olumlu<br />
ilişki içerisinde bulunmasının, bebeğin yabancılarla<br />
daha rahat ilişki kurmasında etkili olduğu bilinmektedir.<br />
Erken bebeklik döneminde babaları ile sağlıklı ilişkiler<br />
Doç. Dr. Ümit DENİZ<br />
Gazi Üniversitesi, Gazi Eğitim Fakültesi<br />
İlköğretim Bölümü Okul Öncesi Eğitimi Ana Bilim Dalı<br />
Yrd. Doç. Dr. Oğuz Serdar KESİCİOĞLU<br />
Giresun Üniversitesi, Eğitim Fakültesi<br />
İlköğretim Bölümü Okul Öncesi Eğitimi Ana Bilim Dalı<br />
kuran çocukların güvenli bağlanma geliştirdikleri bilinmektedir<br />
(Soysal vd., 2005; Zeanah,1997).<br />
Bağlılılık duygusunun gelişimi ile ilgili farklı görüşler bulunmaktadır.<br />
Bu görüşlerden en çok bilinenleri; psikoanalitik<br />
teori, öğrenme teorisi, bilişsel teori ve Bowlby’nin<br />
teorisidir. Psikoanalitik teoriye göre, bağlılığın oluşmasında<br />
en önemli nokta, beslenme ve diğer bakım durumlarıdır.<br />
Beslenmeyi çoğunlukla anne sağladığı için<br />
bebek, bağlılığı annesine geliştirmektedir. Öğrenme<br />
teorisine göre de bağlılık gelişmesinde, beslenmenin<br />
yeri önemlidir. Bebek, annesi tarafından doyurulur ve<br />
rahatlatılır. Beslendikten sonra yaşadığı haz ile yavaş<br />
yavaş annesine karşı bağ oluşturur (San Bayhan ve Artan,<br />
2011).<br />
Bilişsel teoriye göre ise bağlılığın gelişmesinde, bilişsel<br />
gelişim önemlidir. Bebek, beyninin olgunlaşması ve<br />
çevresel uyaranların etkisi ile birlikte çevresindeki varlıkları,<br />
beyninde kodlamaya başlar. Böylelikle, giderek<br />
tanıdığı, tanımadığı varlıkları birbirinden ayırt edebilir.<br />
Bu becerinin yanı sıra bebek, nesne devamlılığı kavramını<br />
da kazanır. Bir varlığı göremese de onun hala var<br />
olduğunu algılar. Bu bilişsel becerilerle birlikte, bağlılığın<br />
gelişmeye başladığı, somut olarak görülebilir. Örneğin,<br />
yedi sekiz aydan önce, bebek tanıdığı, tanımadığı herkese<br />
karşı aynı tepkileri verir. Bu aylardan sonra ise<br />
yeterince tanımadığı kişilere karşı, ağlayarak, huzursuz<br />
bir şekilde tepki gösterir (yabancı kaygısı), tanıdığı kişilere<br />
doğru yönelir ve onlara sarılır. Nesne devamlılığını<br />
kazanmış bebek, annesi yanından ayrıldığında, adeta<br />
“Geri gel, oradasın, biliyorum” der gibi ağlar, onu yanına<br />
çağırır. Bu beceriyi kazanmamış bebek ise, annesinin<br />
yanından ayrılmasına, hiçbir tepki vermez (Güngör,<br />
2003; San Bayhan ve Artan, 2011). Günümüzde bağlılığın<br />
açıklanmasında en çok kabul gören görüş, John<br />
Bowlby’nin Etholojik teorisidir.<br />
101<br />
AĞUSTOS 2012