30.01.2013 Views

Satanizm - Diyanet İşleri Başkanlığı

Satanizm - Diyanet İşleri Başkanlığı

Satanizm - Diyanet İşleri Başkanlığı

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

imi ve tam bir parçası haline gelmiştir. Mesela İsa’nın, “Şeytan” terimini,<br />

Tanrı’nın, İsa’nın Haç üzerinde ölümü ile gerçekleştirmeyi planladığı<br />

şeye karşı gelen Petrus için kullanışı, bir engel veya mânia olarak daha<br />

eski bir şeytan anlayışına bir atıfta bulunma olarak değerlendirilmiştir.<br />

271<br />

İlk Hıristiyan yazarları arasında Şeytan’ın şahsiyeti; kötülüğün mahiyeti,<br />

kurtuluşun anlamı ve İsa’nın, insanlığı ezeli günahından kurtarmak<br />

için kendini Haç üzerinde keffaret olarak verme fiilinin amacı ve<br />

faydası tartışmalarında daha geniş bir rol oynamıştır. Bu tür inanç ve tartışmaların<br />

arkasında; binlerce yıl boyunca ve Hıristiyanlığın Roma dünyasında<br />

yerleşmesinden sonra Şeytan’ın, Âdem’in Adn Cenneti’ndeki<br />

günahı yüzünden insanların ruhlarına sahip olma gibi bir hakkı elde ettiği<br />

ve bu insanların ancak İsa’nın, Çarmıh’a gerildiği yerde dökülen kanının<br />

fidyesi ile kurtulabilecekleri düşüncesi vardır. 272 Dolayısıyla bu anlayışa<br />

göre İsa, Şeytan’ı ve onun tüm kötülüklerini ortadan kaldırmak<br />

için gelmiştir. Her ne kadar Şeytan’ın kötü fiilleri son yargıya kadar devam<br />

edecek olsa da, 273 Şeytan’ın kötülüklerini yoketme yetkisi ve gücü<br />

prensip olarak İsa’ya verilmiştir. 274<br />

Yine ilk ve ortaçağlara ait kilise yazarları; mutlak kudret sahibi, tam<br />

tedbirli ve sevgi dolu bir Tanrı tarafından yaratılan ve desteklenen bir<br />

dünyada Şeytan gibi rûhî bir varlığın mevcudiyetine inançla ortaya çıkarılan<br />

problemleri uzun uzadıya tartışmışlardır. Tabiatüstü bir varlığa<br />

inanca karşı 18. yy. isyanının etkisi altında liberal Hıristiyan teolojisi,<br />

Kitab-ı Mukaddes’in Şeytan hakkındaki üslubunu lafzi olarak ele almanın<br />

bir “düşünme tablosu”, insanın dışında ve ondan ayrı olan, fakat insan<br />

sahasını derin bir şekilde etkileyen kötülüğün bu dünyadaki hakikat<br />

271 Sayılar, 22/22.<br />

272 Pike, ERR, 338 vd.<br />

273 Romalılara, 16/20; I. Korintoslular, 15/24 vd.<br />

274 Luka, 10/18; Yuhanna, 12/31; Gordon, “Satan”, DRE, 398.<br />

123 124<br />

ve miktarını ifade etmek üzere girişilen mitolojik bir teşebbüs olarak kabul<br />

etmeye meyletmiştir. 275<br />

Hıristiyan teologlar, zaman içerisinde, Şeytan’ın dinden dönmüş bir<br />

melek olduğu teorisini de geliştirmişlerdir. Bu düşünce, Milton’un “Yitik<br />

Cennet”i sayesinde daha iyi bilinir hale gelmiştir. 276 Tertullian da<br />

Şeytan’a, “Tanrı’nın taklitçisi” adını vermiştir. Yine Şeytan, kibirlenmesi<br />

ve Tanrı’nın iyi işlerini kıskanması yüzünden, Tanrı’nın huzurundan<br />

kovulmuş olan güçlü bir melek veya baş melek olarak da düşünülmüştür.<br />

277<br />

Şeytan’a Hıristiyan gelenek ve sanatında da geniş yer verilmiştir.<br />

Dolayısıyla Kilise Babaları, Şeytan’a düşman, iftiracı ve kötü birisi gibi<br />

sıfatları isnad etmek suretiyle Yeni Ahid’deki anlatımları ve Şeytan anlayışını<br />

aynen benimsemiş veya tekrarlamışlardır. Mesela vaftiz olmak<br />

isteyen kimse, geleneksel vaftiz âyininde Şeytan’ı reddetmek zorundadır.<br />

Yine Hıristiyanlık’ta kutlanan Ekmek-Şarap Âyini ile Şeytan’ın gücünün<br />

kırıldığına inanılmıştır. Çünkü, Hıristiyan teolojisinde İsa, tam bir<br />

fidye ödemek suretiyle, insanları Şeytan’ın güç ve tasallutundan kurtarmıştır.<br />

Şeytan, yaklaşık 6. asır civarında Hıristiyan sanatında, minyatür ve<br />

renkli duvar resimlerinde (fresklerde) genellikle meleğe benzer bir figür<br />

şeklinde gösterilmeye çalışılmıştır. Bununla beraber, ortaçağ sanatında<br />

Şeytan çirkin ve dehşet verici bir canavar olarak tasvir edilmiştir. Ayrıca,<br />

ahlak oyunlarında o, genellikle insanları aldatan birisi ve İsa’nın düşmanı<br />

olarak takdim edilmiştir. Yine o, kendisini gizlemesine, yani belli<br />

etmemesine rağmen, gökten düşüşünün bir sonucu olarak, kendisini tasvir<br />

edenler tarafından daima topal veya topallıyor olarak tanıtılmıştır.<br />

Halk arasındaki “topal şeytan” kullanımı belki de buradan geliyor olabi-<br />

275 TNEB, “Satan”, X, 465.<br />

276 Gordon, “Satan”, DRE, 398.<br />

277 Pike, ERR, 339.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!