30.01.2013 Views

Satanizm - Diyanet İşleri Başkanlığı

Satanizm - Diyanet İşleri Başkanlığı

Satanizm - Diyanet İşleri Başkanlığı

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Aslında Şeytan yeni ortaya çıkan bir fenomen olmadığı gibi, Şeytan’a<br />

tapınma da (<strong>Satanizm</strong>) yeni bir hadise değildir. Daha doğrusu <strong>Satanizm</strong>,<br />

Şeytan’a tapınmanın yeni adıdır. Şeytan’a tapınma olayının, ortaçağ<br />

büyücülüğüne kadar uzanan ve daha sonra da özellikle Hıristiyanlığa<br />

ve onun inanç ve felsefesine karşı bir reaksiyon olarak ortaya çıkan<br />

tarihi bir ayağı vardır. Bu, <strong>Satanizm</strong>’in birinci ayağıdır. Buna “Geleneksel<br />

<strong>Satanizm</strong>” de denilmektedir. “Modern <strong>Satanizm</strong>” adı verilen ve genellikle<br />

günümüz Satanist anlayışını temsil eden ve <strong>Satanizm</strong>’in ikinci<br />

ayağı diyebileceğimiz Satanist anlayış da 20. yy’lın ikinci yarısından itibaren<br />

gelişmeye başlamıştır. Modern <strong>Satanizm</strong> de Kitab-ı Mukaddes’in<br />

telkin ettiği dinî anlayışa ve özellikle de Hıristiyanlığa karşı bir tavır alış<br />

olarak ortaya çıkmıştır. Buna “Modern Protesto Hareketi” demek de<br />

mümkündür.<br />

<strong>Satanizm</strong>’in ikinci ayağını teşkil eden Modern <strong>Satanizm</strong> veya diğer<br />

adıyla LaVeyan <strong>Satanizm</strong>, her ne kadar başlangıçta Hıristiyanlığa karşı<br />

bir tepki olarak ortaya çıkmışsa da, daha sonra bu hareket topyekün dinlere,<br />

dinlerin ortaya koymuş olduğu inanç, ibadet (âyin), ahlak esasları,<br />

kutsal kitaplar ve dolayısıyla dinlerin telkin ettiği bütün kutsal değerlere<br />

karşı bir tavır alıştır. Bu özelliğinden dolayı Modern <strong>Satanizm</strong>’e “alternatif<br />

din” de denilmektedir. Şu halde Satanistler’e göre Modern <strong>Satanizm</strong>,<br />

başta Yahudilik-Hıristiyanlık olmak üzere, bütün dinlerin alternatifi<br />

olarak sunulmakta ve insanlığın ortak dini haline getirilmek istenmektedir.<br />

<strong>Satanizm</strong>’in ülkemizi ilgilendiren boyutunu da bu çerçevede<br />

değerlendirmek mümkündür.<br />

Gerek Geleneksel <strong>Satanizm</strong>’in gerekse Modern <strong>Satanizm</strong>’in ortaya<br />

çıkışını, Hıristiyanlık ve Hıristiyanlığa karşı tavır alanlar açısından olmak<br />

üzere, iki farklı açıdan değerlendirmek gerekmektedir: Birincisi, Satanistler’in<br />

kendi ifadelerinden de anlaşıldığı kadarıyla, özünden uzaklaştırılmış<br />

ve tahrif edilmiş bir dinin ortaçağ zihniyetiyle ve kilise yetkililerinin<br />

tekelci tutum ve uygulamaları sayesinde yanlış telkin ve tatbiki-<br />

287 288<br />

nin doğuracağı mahzurlu sonuçları önceden kestirmenin mümkün olmadığıdır.<br />

Çünkü, Satanistler’in Hıristiyanlığa karşı tepkilerini de dile getiren<br />

suçlayıcı ifadelerinden böyle bir sonuç çıkmaktadır. Satanistler’e göre<br />

<strong>Satanizm</strong>, Hıristiyanlığın ve dolayısıyla Kilise’nin ortaya çıkardığı bir<br />

başkaldırı hareketidir.<br />

Meseleye Hıristiyanlığa karşı tavır alanlar açısından bakıldığında da;<br />

insanları manen ve ruhen tatmin etmeyen bir dinin ve din adına yapılan<br />

birtakım yanlışların, topyekün dine ve dinî değerlere karşı bir reaksiyona<br />

sebebiyet verdiği görülmektedir. Şüphesiz din adına yapılan bazı yanlış<br />

tutum ve davranışlar dine karşı tavır almayı gerektirmediği gibi, tavır<br />

alanları da mazur göstermez. Fakat böyle düşünmek de bir vakıayı görmezden<br />

gelmeyi gerektirmez. Çünkü ortada bir gerçek var. O da, Hıristiyanlığa<br />

ve dolayısıyla dine karşı tepki sonucunda ortaya çıkan ve Hıristiyanlığın<br />

telkin ettiği Tanrı’nın yerine Şeytan’ı koyan ve onun bütün<br />

kutsal değerlerini altüst etmeyi hedefleyen ciddi bir protesto hareketinin<br />

varlığıdır. Üstelik bu da, başlangıcından günümüze kadar tarih içerisinde<br />

Hıristiyanlığa ve onun yanlış tatbikine karşı ortaya çıkmış bulunan<br />

protesto hareketlerinden yalnız günümüz versiyonudur.<br />

Burada bir hususa daha dikkat çekmek gerekmektedir. O da, insanın<br />

sadece maddeden ibaret bir canlı olmayıp aynı zamanda ruhi ve manevi<br />

yönü olan iki kutuplu bir varlık oluşudur. İnsanın maddi varlığının devam<br />

etmesi için nasıl ki yeme, içme vb. ihtiyaçlarının karşılanması gerekiyorsa,<br />

manevi yönünün tatmini için de ruhi ihtiyaçlarının karşılanması<br />

gerekmektedir. İnsanın manevi ihtiyaçlarını karşılayan yegane unsur<br />

da “din”dir. Din; insanla başlayan, insanla devam edegelen ve insan var<br />

olduğu sürece de devam edecek olan ilahi bir sistemdir. Dolayısıyla dinin<br />

konusu da muhatabı da insandır. İnsanı manen tatmin eden ve onun<br />

manevi yönüne hayatiyet ve dinamizm kazandıran yegane unsur din olduğuna<br />

göre, dinin boş bıraktığı veya daha doğrusu din tarafından doldurulmayan<br />

boşluğu onun adına dolduracak hiçbir güç ya da sistem de

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!