18.01.2013 Views

TÜRK SÖYLENCE SÖZLÜĞÜ Deniz Karakurt

TÜRK SÖYLENCE SÖZLÜĞÜ Deniz Karakurt

TÜRK SÖYLENCE SÖZLÜĞÜ Deniz Karakurt

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

S a y f a | 76<br />

tartışmasız en büyük isimlerinden biri olan ve Dünya çapında tanınan Kırgız yazar Cengiz Aytmatov da<br />

ilginç bir tesadüf eseri olarak bu isme sahiptir. Edebi yeteneği, ünü ve yapıtları sanki adına uygun<br />

olarak sınırları aşmış ve yazdığı ürünler engin bir birikimin ve anlayışın sonucu olarak ortaya çıkmıştır.<br />

Ezelde hiçbirşey yokken uçsuz bucaksız bir deniz vardır. Daluy/Taluy sözcükleri okyanus anlamında<br />

kullanılır. (Kaynak: Türk Söylence Sözlüğü, <strong>Deniz</strong> <strong>Karakurt</strong>)<br />

� <strong>Deniz</strong>: (Den/Teng). Kıtaların iç kesimlerinde bulunan ve okyanusların uzantısı olan su kitleleri.<br />

Yerkabuğunun çukur kısımlarını doldurur. <strong>Deniz</strong> sözcüğünün eski biçimi olan Tengiz ve<br />

Moğolcadaki Cengiz birbiriyle bağlantılı iki kavramdır. Cengiz, okyanus demektir. Mecazen<br />

enginlik ve bilgeliği de simgeler.<br />

DİREN: Şeytan Piri.<br />

Eşdeğer: TİREN, TİYREN, SEREN, SEREĞEN<br />

Şeytani İnsan. Kuran-ı Kerim’deki “Şeytan Evliyası” tabiri ile benzerlik gösterir. İnsanların her tür<br />

isteklerini yerine getiren kötücül ruhlara da bu ad verilir. Fakat bu ruhun karşısındaki insan o kadar<br />

kötüdür ki, onun tarafından kandırılır. İşte bu kişilere Diren denilir. Eren kavramının karşıtı olarak<br />

algılanır. Sözcük olarak Evrim ve Devrim sözcüklerindeki karşıtlığa benzer bir durumdur. (Kaynak:<br />

Türk Söylence Sözlüğü, <strong>Deniz</strong> <strong>Karakurt</strong>)<br />

� Diren: (Dir/Tir). Canlılık ve karşıtlık anlamı vardır. Aynı zamanda dirgen adlı üç çatallı tarım<br />

aracının diğer söyleniş biçimidir. Eski Türkçede Tirge/Tire, Moğolca Tarhı, Tunguzca Türe<br />

sözcükleri küfretmek, lanetlemek, hor görmek anlamları taşır ve bu sözcükle de<br />

bağlantılıdırlar.<br />

(Karşıt: EREN)<br />

DOĞA: Tabiat.<br />

İnsanın içinde yaşadığı ve insan yapısı olmayan çevre ve onunla ilgili olarak işleyen yasaların tümü.<br />

Söylence unsurlarının pek çoğu doğa ile iç içedir ve doğal kavramlarla ilgilidir. Doğurganlıkla ilgili bir<br />

sözcük kökünden geliyor olması Yer Ana kavramı ile de bağlantılıdır. Bir şeyin yaradılışa dair ve yapısal<br />

özelliklerinin tamanı da ifade eder. Doğumu, bağışlayıcılığı, yaşamı ifade eder. Tabiata karşı<br />

yeryüzüdeki tüm Şamanist geleneklerde özel bir önem verilmiş ve saygı duyulmuştur. İnsanın bir<br />

kardeşi olarak algılanır. Doğadaki her şey insanın koruması altındadır. (Kaynak: Türk Söylence<br />

Sözlüğü, <strong>Deniz</strong> <strong>Karakurt</strong>)<br />

� Doğa: (Doğ). Doğmak fiilinden gelir. Doğurganlığı ve dişiliği içerir.<br />

DOĞAÇ: İrtical.<br />

Eşdeğer: DOĞUNÇ<br />

Kendiliğinden söyleme ve yapma. Esin (ilham) ile yakından ilgilidir. Birdenbire içine doğduğu gibi<br />

söyleme ve etme. Allah(c.c) vergisi bir yeteneğin en önemli özelliklerinden biridir. Önsel değil,<br />

içseldir. Tıpkı doğada olduğu gibi doğurgan ve içten gelen bir olguyu ifade eder. Şamanist inançların<br />

tamamında doğaçlama davranış ve dualar Tanrısal iletişimin en önemli göstergelerinden kabul<br />

edilirler. (Kaynak: Türk Söylence Sözlüğü, <strong>Deniz</strong> <strong>Karakurt</strong>)<br />

� Doğaç: (Doğ). Doğmak kökünden gelir. Doğurganlığı ve dişiliği içerir.<br />

D e n i z K A R A K U R T <strong>TÜRK</strong> <strong>SÖYLENCE</strong> <strong>SÖZLÜĞÜ</strong>

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!