18.01.2013 Views

TÜRK SÖYLENCE SÖZLÜĞÜ Deniz Karakurt

TÜRK SÖYLENCE SÖZLÜĞÜ Deniz Karakurt

TÜRK SÖYLENCE SÖZLÜĞÜ Deniz Karakurt

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

S a y f a | 4<br />

nihayetinde mutlak geçerlik kazanmıştır. Bunun sonucunda da yine yavaş yavaş eski Tanrı ve Ruhlar<br />

geniş coğrafyalarda etkilerini yitirerek unutulmaya başlanmışlardır. Yeri gelmişken belirtmek gerekir<br />

ki, İslam öncesi döneme ait çok Tanrılı sistemi inceleyip sınıflandırmak her şeyden önce bilimsel bir<br />

çalışmadır ve bu durumun dinsel olarak çekinilecek bir yönü yoktur. Örneğin Kuran-ı Kerim kimi<br />

ayetlerinde tarihten sildiği bazı Tanrıların adlarını saymaktadır (Necm Suresi 19, 20. ve Nuh Suresi 23.<br />

Ayetler). Kuran-ı Kerim’in dünya durdukça yokolmayacağı anlayışı da göz önüne alındığında; İslam<br />

dininin yasakladığı hususlarda dahi insan ve toplum hafızasını yok etmeye değil, korumaya açık bir<br />

yaklaşıma sahip olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca Orta Asya’da Şamanist geleneği İslam ve Hrıstiyanlıkla<br />

bir biçimde bağdaştırarak sürdüren topluluklar olduğu gibi, bir inanç sistemi olarak Kamlık (Türk<br />

Moğol Şamanizmi) dışında başka bir din kabul etmeyen topluluklar da az da olsa günümüzde dahi<br />

mevcuttur. Bunun dışında geçmiş dönem inançlarına ait pek çok uygulama ve anlayışın örtülü bir<br />

biçimde günümüzde varlığını sürdürdüğü de görülmektedir. Belirli düzeydeki belirli istisnalar (mesela<br />

Gagavuzlarda ve Ruslara yakın bazı Türk boylarında Hrıstiyanlık, Karaylarda Musevilik, Moğollarda<br />

Budizm, kimi Sibirya boylarında Kamlık gibi) dışında İslam tüm Türk Dünyasının ortak değerlerinden<br />

ve en önemlilerinden birisidir.<br />

Türk – Moğol kültüründeki söylencesel unsurlar genel olarak dört sınıfta toplanabilir. Türk kültüründe<br />

bu unsurların arasında kesin çizgilerle belirlenmiş net farklar ve ayrımlar yoktur. Hemen hepsi de bir<br />

ruh ve koruyucu niteliğindedir. Burada ruh kavramından anlaşılması gereken şey de yine soyut bir<br />

varlıktır. Bilinen anlamda insan ruhunu düşünmek bu kavramları çok fazla daraltmaya ve yanlış<br />

algılamaya sebebiyet verecektir. Türk kültüründe bitkilerin, hayvanların hatta cansız varlıkların da<br />

ruhları vardır. Fakat bu ruhlar insandaki gibi onunla kaynaşmış olmayıp, ona bağlı ve onu koruyan bir<br />

olgu olarak ele alınmalıdır. Ancak yine de mümkün olabilecek temel farklılıklarla yapılabilecek bir<br />

sınıflandırma şu şekildedir.<br />

A. TİNSEL (RUHANİ) VARLIKLAR:<br />

1. TANRILAR: Yaratıcı ve yönetici güçlerdir. Kişiliğe büründürülmüşlerdir. Eril Tanrılar Han,<br />

dişil Tanrılar Hanım sıfatıyla tanımlanırlar. Veya hepsine birden Toyun sıfatı eklenebilir.<br />

İnsan biçimine bürünmüş olsalar bile, bu şekli bir durumdur ve asıl Tanrı vasıfları hep ön<br />

plandadır. Tanrı adları özel ad oldukları için geldikleri şive veya lehçede olduğu korunmuş<br />

gibi fakat okunuş kolaylığı olması bakımından Anadolu ve Türkiye Türkçesi’ne uygun<br />

telaffuzlarla yazılmışlardır. Örneğin: Pura Han çeşitli kaynaklarda Puura Han diye yer<br />

almaktadır. Oysaki aslında tam karşılık olarak Buğra Han’dır. Burada ne Puura Han ne de<br />

Buğra Han tercih edilmemiştir. Çünkü ilki telaffuza dayalı ikincisi ise anlama dayalı bir<br />

yazımdır. Tanrı adları içerisinde önemli olanlar, bir sözlüğün elverdiği ölçüde ayrıntılı bir<br />

biçimde incelenmiş fakat ikinci ve üçüncü derecedeki tanrılara dair yeterince ayrıntı zaten<br />

halk kültüründe mevcut olmadığı ve buna ihtiyaç duyulmadığı için sadece kısa<br />

tanımlamalara yetinilmek zorunda kalınmıştır. Ayrıca fazla önemi bulunmayan bazı<br />

adların da kaynaklarda yer almadığı göz önüne alınırsa, listenin daha titiz derleme<br />

çalışmalarıyla çok daha fazla genişleyebileceği kesindir. Fakat şu an için mevcut liste<br />

yeterli görünmektedir. Tanrı adlarıyla bağlantılı olarak ele alınması gereken çok önemli<br />

bir hususa değinmek zorunludur. Türk inanç sisteminde Batı Çoktanrıcılığında olduğu gibi<br />

bir Tanrılar topluluğu mevcut değildir ve Tanrı olarak vasıflandırılan (biri hariç) tüm<br />

varlıklar aslında koruyucu ruhlardır ve bunların diğerlerine göre daha üst seviyelere<br />

çıkmış olmaları temel belirleyici özelliktir. Bunun aslında Tek istisnası Kayra Han olup<br />

D e n i z K A R A K U R T <strong>TÜRK</strong> <strong>SÖYLENCE</strong> <strong>SÖZLÜĞÜ</strong>

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!