13.01.2013 Views

tc süleyman demirel üniversitesi fen bilimleri enstitüsü menderes

tc süleyman demirel üniversitesi fen bilimleri enstitüsü menderes

tc süleyman demirel üniversitesi fen bilimleri enstitüsü menderes

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

18<br />

jeotermometre özelliklerinin, genç Neotektonizmaya bağlı olduğunu, dolayısıyla<br />

litostatik basınç kaçmasına bağlı olarak manto malzemesinin yükselerek suları<br />

etkilediğini belirtmişler ve fay hatları boyunca gelişen suların derin döngüsünün<br />

önemli bir etmen olduğu ortaya konulmuştur.<br />

Floyd vd. (1998)’e göre bor yataklarının birçoğu kıtasal rift zonlarında bulunur.<br />

Volkaniklerin püskürme ortamları (a) eş zamanlı olarak yitimle ilişkili kıta kenarları<br />

ya da (b) kıtasal çarpışma sıkışma rejimi sonucu oluşabilir. Batı Anadolu’da Miyosen<br />

kalk-alkali volkanizması okyanusun kapanmasından sonra kıta çarpışması ve buna<br />

bağlı olarak kabuk kalınlaşması sonucu ortaya çıktığı düşünülmektedir (Yılmaz,<br />

1990). Bu volkanizma yitimle ilişkili olaylar sonucunda zenginleşmiş alt kıta<br />

litosferinden türemiştir (Seyitoğlu vd., 1997). Floyd vd. (1998) çalışmasında borun<br />

ilksel kaynağı ve daha sonra zenginleşmesi yitim ile ilişkili ortamlar olduğunu<br />

belirtir. İlerleyen dehidrasyon sonucunda altere olmuş okyanussal kabuk ve<br />

sedimentlerden borca zengin akışkanlar serbest kalır. Çalışmada yay alkali<br />

volkanizması borun ana taşıyıcısı olduğu ve daha sonra bor hidrotermal aktivitelerle<br />

ilişkili olarak borat şeklinde yataklandığı ifade edilir. Güncel yitimle ilişkili olmayan<br />

ve bor içeren volkanizma daha önceden kıta kabuğu içinde yer alan yay kökenli<br />

silisik magmatik kayaçları kısmi ergimeye uğratarak boru açığa çıkarır. Çalışmayla<br />

yitim zonu üzerinde yer alan aktif kıta kenarındaki borun yanal dağılımı pelajik<br />

sedimentlerin varlığı ve/veya dalmış olan altere okyanussal kabuğun neden olduğu<br />

yersel tektonik ve volkanik koşullarla kontrol edildiği ortaya çıkar.<br />

Şimşek vd. (2000), Pamukkale travertenleri ve jeotermal alanını korumaya yönelik<br />

yaptıkları çalışmada septik tankların ve yüzme havuzlarının alandan uzaklaştırılarak<br />

travertenler üzerinde yürünmesinin yasaklanmasını, traverten alanlarının daha somut<br />

koruma kanalları ile çevrelenmesini ve koruma alanları üzerinde turistik aktivitelerin<br />

azaltılmasını önermişlerdir.<br />

Filiz vd. (2000), Germencik jeotermal alanındaki termal suların meteorik kökenli<br />

olduğunu ve trityum değerinin en az 50 yılı işaret ettiğini belirtir. Çalışmada Na + -Cl - -

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!