Ulusarin Leviathani_

, , , , s, Lucifer, , , , , , s, Lucifer, ,

bibliomaniapublications
from bibliomaniapublications More from this publisher
12.07.2024 Views

Roma’nın baskısı altında müjde uğruna acı çekenler, Şeytan’la işbirliği yapmakla suçlanmışlardı. Bu kez de aynısı olacaktır. Şey-tan, dünyada patlak veren yıkımların, Tanrı’nın yasasını onurlandıranlar yüzünden kaynaklandığını yayacaktır. Korku aracılığıyla vicdana hükmedecektir; dinsel ve laik yetkileri kullanarak Tanrı’nın yasasını çiğnetmek için insan yasalarına başvuracaktır. Kutsal Kitap’ın Septini onurlandıranlar, yasanın ve düzenin düşmanları olarak dışlanacaklar, toplumun ahlaksallığını bozmakla suçlanacaklar, anarşinin, yozlaşmanın ve yeryüzünün Tanrı tarafından yargılanmasının sorumluları olarak gösterileceklerdir. Hükümete karşı sevgisiz olmakla suçlanacaklardır. Tanrısal yasanın zorunlu olmadığını iddia eden kilise görevlileri, sivil yetkililere boyun eğmenin zorunlu olduğunu duyuracaklardır. Mahkeme salonlarında Tanrı’nın buyruklarına uyanlar mahkum edilecektir. Onların sözlerine yanlış anlamlar katılacak, niyetleri kötü gösterilecektir. Kilise ve devletin üst düzey görevlileri birleşerek herkesin Pazar gününü onurlandırmasını isteyecektir. Özgür Amerika’nın yöneticileri ve görevlileri bile Pazar gününün yasal olarak tutulması gerektiğini öne sürecektir. Uğruna büyük bir bedel ödenen vicdan özgürlüğüne artık saygı gösterilmeyecektir. Yakında ger-çekleşecek olan çatışmada, şu peygamberlik sözlerinin örneklendiğine tanık olacağız: “Bunun üzerine ejderha kadına öfkelendi. Kadının soyundan geriye kalan ve Tanrı’nın buyruklarını yerine getirip İsa’ya olan tanıklıklarını sürdürenlerle savaşmaya gitti” (Esinleme 12:17). 229

Bölüm 37 — Tek Güvencemiz Tanrı’nın halkı, karanlık ruhların aldatıcı gücüne karşı tek güvence olarak Kutsal Yazılara yöneltilmektedir. Şeytan insanların Kutsal Kitap bilgisi edinmelerine engel olmak amacıyla her türlü hileye başvurur. Tanrı’nın getirdiği her uyanışa karşılık, O daha yoğun bir etkinliğe neden olmaktadır. Mesih’e ve O’nun izleyicilerine karşı son mücadele yakında başlayacaktır. Sahte ve gerçek birbirine o denli yakından benzemektedir ki, bunları Kutsal Yazılar olmadan birbirinden ayırt etmek olanaksızlaşacaktır. Tanrı’nın bütün buyruklarına uymaya çalışanlara karşı konulacak ve onlarla alay edilecektir. Bu sınavdan geçebilmek için imanlılar Tanrı’nın, Sözünde açıklanan isteğini bilmelidirler. Yalnızca Tanrı’nın karakterini, yönetimini ve tasarılarını doğru bir şekilde kavrayarak O’nu onurlandırabilirler ve buna göre hareket edebilirler. Yalnızca zihinlerini Kutsal Kitap gerçekleriyle güçlendirenler son büyük çatışmada ayakta kalacaklardır. Kurtarıcı çarmıha gerilmeden önce öğrencilerine öleceğini ve dirileceğini söylemişti. Melekler O’nun sözlerini insanların zihinlerine ve yüreklerine işlemek için oradaydılar. Ama o sözler öğrencilerin zihinlerinden siliniverdi. Sınav anı geldiğinde İsa’nın ölümü, sanki önceden hiç haberleri olmamış gibi onların tüm ümidini kırdı. Aynı şekilde gelecek günler Mesih’in öğrencilerine açıklandığı gibi peygamberlik sayesinde bize de açıklanmaktadır. Tanrı uyarılarını gönderir. Her kişinin zihnini bildiriye kulak vermesi için açar. Kutsal Kitap’ta, canavara ve onun putuna tapınmanın sonuçlarını okumak, herkesi canavarın işaretinin ne olduğunu ve bundan nasıl kaçınılacağını öğrenmeye yöneltmelidir (Esinleme 14:9-11). Ne var ki insanlar, Kutsal Kitap gerçeklerini istemezler, çünkü bu gerçekler, günahlı yüreğin arzularına karşı çıkmaktadırlar. Şeytan da insanların sevdiği aldanışa destek verir. Tüm öğretilerin standardı ve tüm reformların kaynağı olarak Kutsal Kitap’a ve yalnızca Kutsal Kitap’a bağlı kalacak bir Tanrı halkı olacaktır. Eğitimli insanların fikirleri, bilimin sonuçları, kilisebilim meclislerinin kararları, çoğunluğun sesi - bunların hiçbiri öğretiler için kanıt oluşturamaz ve öğretilere karşı kullanılamaz. Açık bir, “Rab şöyle diyor” sözüne ihtiyacımız vardır. Şeytan insanların, rehber olarak Kutsal Kitap yerine kilise önderlerine ya da teoloji profesörlerine bakmasını sağlamaktadır. Çünkü bu önderleri kontrol ederek, kalabalıkları etkileyebilir. Mesih geldiği zaman sıradan insanlar onu zevk alarak dinlediler. Ancak kahinler ve önderler önyargılıydılar; İsa’nın Mesih oluşunun kanıtını reddettiler. İnsanlar, “yöneticiler ve eğitimli Kutsal Yazı uzmanları neden İsa’ya inanmıyor?” diye sordular. Bu öğretmenler Yahudi ulusunu Kurtarıcılarını reddetmeye yönlendirdi. 230

Roma’nın baskısı altında müjde uğruna acı çekenler, Şeytan’la işbirliği yapmakla<br />

suçlanmışlardı. Bu kez de aynısı olacaktır. Şey-tan, dünyada patlak veren yıkımların,<br />

Tanrı’nın yasasını onurlandıranlar yüzünden kaynaklandığını yayacaktır. Korku aracılığıyla<br />

vicdana hükmedecektir; dinsel ve laik yetkileri kullanarak Tanrı’nın yasasını çiğnetmek için<br />

insan yasalarına başvuracaktır.<br />

Kutsal Kitap’ın Septini onurlandıranlar, yasanın ve düzenin düşmanları olarak<br />

dışlanacaklar, toplumun ahlaksallığını bozmakla suçlanacaklar, anarşinin, yozlaşmanın ve<br />

yeryüzünün Tanrı tarafından yargılanmasının sorumluları olarak gösterileceklerdir.<br />

Hükümete karşı sevgisiz olmakla suçlanacaklardır. Tanrısal yasanın zorunlu olmadığını<br />

iddia eden kilise görevlileri, sivil yetkililere boyun eğmenin zorunlu olduğunu<br />

duyuracaklardır. Mahkeme salonlarında Tanrı’nın buyruklarına uyanlar mahkum edilecektir.<br />

Onların sözlerine yanlış anlamlar katılacak, niyetleri kötü gösterilecektir.<br />

Kilise ve devletin üst düzey görevlileri birleşerek herkesin Pazar gününü<br />

onurlandırmasını isteyecektir. Özgür Amerika’nın yöneticileri ve görevlileri bile Pazar<br />

gününün yasal olarak tutulması gerektiğini öne sürecektir. Uğruna büyük bir bedel ödenen<br />

vicdan özgürlüğüne artık saygı gösterilmeyecektir. Yakında ger-çekleşecek olan çatışmada,<br />

şu peygamberlik sözlerinin örneklendiğine tanık olacağız: “Bunun üzerine ejderha kadına<br />

öfkelendi. Kadının soyundan geriye kalan ve Tanrı’nın buyruklarını yerine getirip İsa’ya<br />

olan tanıklıklarını sürdürenlerle savaşmaya gitti” (Esinleme 12:17).<br />

229

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!