bilglik 6

602 Bilgilik
Simyada çok garip ve girift sembollerin yanı sıra oldukça basit ve net görüntüler vardı, bazılarının
dini fikirlerle ilişkisi vardı.
Örneğin, Barhusen'in ortaçağ eseri Liber Singularis'ten bir görüntü bize, Hıristiyan yorumunda
simyacıya Felsefe Taşı'nı nasıl yapacağını gösteren ateş işareti (üçgen) olarak anlaşılan Tanrı'yı
gösterir.
Ayrıca simyacıların gravürlerinde ve çizimlerinde, örneğin Vasily Valentin'in "Bilgeliğin On İki
Anahtarı" kitabında (Ek B; Şekil 14) ilkel maddenin sembolik görüntüleri vardır. Ters bir üçgenin
içinde bir Ejderha görüntüsü var.
Bu nedenle ejderha, prima-materia'nın simgesidir, ayaklarındaki daire sağlamlığın simgesidir,
kanatlardaki daire uçuculuğun simgesidir. Üç yılan, üç prensip - cıva, kükürt ve tuz. Bütün bunlar,
matara ile sembolize edilen "filozofların yumurtası" içindedir.
Çözüm
Sonuç olarak, simyanın, Orta Çağ kültürünün ve dünya görüşünün ayrılmaz bir parçası olarak,
hem Avrupa hem de dünya kültürü tarihindeki en ilginç olaylardan biri olduğu ve ilgiyi ve
çalışmayı hak ettiği belirtilmelidir.
Bu öğretimin tüm heterojenliğine ve yapılandırılmamışlığına rağmen, bu konuda bazı sonuçlar
çıkarılabilir:
Bu nedenle, her şeyden önce simyanın bir tanımını verdik ve onu Orta Çağ'da Batı Avrupa'da
yaygın olan kendine özgü bir kültür olgusu olarak tanımladık. Simya, ana fikri dönüşüm fikri
olan, yani ölümsüzlük kazanmanın yanı sıra mükemmellik ve zenginlik kazanmak için temel
unsurların asil olanlara dönüştürülmesi olan büyülü-ezoterik bir doktrin olarak anlaşılır.
Bu çalışmada ayrıca, simyanın tarihsel gelişiminin ana aşamalarını vurguladık: Simya,
muhtemelen eski Mısır'da bir rahip ortamında ortaya çıktı ve gelişiminin ilk aşaması Mısır ve
Yunanistan, Greko-Mısır simyası ile ilişkilendirildi ve ilişkilendirildi. Bolos Demokritos, Zosim
Panopolit ve Olympiodorus gibi isimler.
Ayrıca simya, Arap Doğu ülkelerinde yaygınlaştı ve Geber (c. 721 - c. 815) ve Ebu Ar Razi gibi
düşünürlerin isimleriyle ilişkilendirildi. Sonra Avrupa simya şafağı dönemi geldi.Bu dönemin en
önemli simyacılarından Büyük Albert, Roger Bacon (1214-1294), Raymond Lull (1235-1313),
George Ripley (15. yüzyıl), Fesleğen Valentine keşiş 15-16 yüzyıllar.
Simya, Rönesans'ta gelişmeye devam etti ve o zamanın en büyük simyacısı Paracelsus'un adıyla
ilişkilendirildi. Daha sonra, doğal bilimsel dünya görüşünün gelişmesi nedeniyle, simya fikirleri