13.11.2023 Views

bilglik 6

Muhtelif konular

Muhtelif konular

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

134 Bilgilik

“Yediği haram, içtiği haram, giydiği haram ve gıdası haramdır. Nasıl duasına icabet

edilsin?”

Başka bir hadiste Sa’d ibni Ebi Vakkâs Allah Resûlü’nden şöyle bir talepte bulunur:

“ ‘Allah’a dua et ki ben duaları kabul olunan bir kimse olayım.’

Hz. Rasûlu'llâh salla'llâhü aleyhi ve sellem şöyle cevap verir:

‘Ey Sa’d, yemeğini tayyib (temiz ve helal) kıl dualarına icabet olunsun. Nefsimi elinde

bulunduran Allah’a yemin olsun ki kul haram bir lokmayı karnına gönderdiğinde kırk gün

amelleri kabul olunmaz. Herhangi bir kulun da etleri haramla yetişirse ateş ona daha

layıktır.’ ”[Camiı’l ulumi ve’l hikem, 1/260]

Dini Emirleri Hafife Almak

Sözlükte “hafif olmak, az, önemsiz ve kıymetsiz sayılmak” anlamındaki haff (hiffet)

kökünden türemiş bir kelime olup “hafif görmek, önemsememek” demektir. Kelimenin

kökünde bulunan “beden, akıl ve hareket açısından hafif olmak” mânalarından “aklen

hafif olma” anlamı istihfafta ağırlık kazanmaktadır (Lisânü’l-ʿArab, “ḫff” md.).

Kur’ân-ı Kerîm’de hiffet kavramı on yedi âyette geçmekte, bunların üçü istihfaf

masdarından gelmektedir (M. F. Abdülbâkī, el-Muʿcem, “ḫff” md.).

Kur’an’da Firavun’un Hz. Mûsâ’dan üstün olduğunu ileri sürerek onu aşağıladığı,

kavmini sosyal konumlarının düşüklüğü iddiasıyla hafife aldığı belirtilirken istihfaf

kavramı kullanılmıştır (ez-Zuhruf 43/51-54). Taberî bu durumu, ilmî niteliği bulunmayan

istidlâllerle kavmini kendisine uymaya yönlendirmek, onların idrak ve anlayışını

aşağılayıp küçümsemek şeklinde açıklamıştır.

Yine Kur’an’da Allah Teâlâ Hz. Peygamber’e müşriklerin inkârına karşı mücadele

etmesi, sabretmesi, ilâhî vaadin mutlaka gerçekleşeceğini göz önünde

bulundurarak, inanmayanların kendisini hafife almalarına fırsat vermemesi

şeklindeki uyarı da istihfaf kavramıyla ifade edilmiştir (er-Rûm 30/60).

Taberî bu âyeti, âhirete inanmayan müşriklerin Resûl-i Ekrem’in nezaket ve hoşgörüsünü

istismar ederek onu elçilik görevini yerine getirmekten alıkoymaya çalışmak biçiminde

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!