03.11.2023 Views

Yemek Zevki Kasım 2023

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Nesillerin buluşma noktası<br />

Emsalsiz<br />

Emsan<br />

Mutfağı Keşfet<br />

emsan.com.tr


Beslenme mirastır!<br />

Henüz soğuk bir kış başlamadan, açık havada son kaçamaklarınızı yapmak isterseniz<br />

kendi ellerinizle hazırladığınız salata ve tatlıları pratik bir şekilde cam kavanozlara aktarın.<br />

Kapağını kapatın ve doğayla baş başa kalın. Bizden söylemesi!<br />

Mevsimin vazgeçilmez yemeklerinden çorbaları öğünlerinizden eksik etmeyin. Hele<br />

Anadolu’nun en leziz ve doyurucu çorbalarıysa…<br />

Bitter çikolata ve kakao ile hazırladığımız pudingi herkes çok sevecek ama çocuklar bu<br />

tada bayılacak!<br />

hatice.unalbilen@img.com.tr<br />

yemekzevkicomtr<br />

@yemekzevkicomtr<br />

yemekzevkidergi<br />

Kış mevsiminin en faydalı sebzelerinden biri olan kerevizin en leziz hallerini bu<br />

tariflerimizle doyasıya keşfedebilirsiniz…<br />

Rengiyle iştah açan; keklere, reçellere, kurabiyelere nefis bir aroma katan mürdüm<br />

eriğinin tam zamanı! Mevsiminde bolca bulmuşken değerlendirelim istedik.<br />

"Temel bilimlerden sayılan fiziğin, kimyanın ve biyolojinin bilimi olur da, lezzetin de bilimi<br />

olmaz mı? Bence insanoğlunun on binlerce yıldır vazgeçemediği lezzetin de bilimi olur.<br />

Sizlere bununla ilgili bilimsel kanıtlar vermeye çalışacağım. Tabii ki sıkmadan ve laf<br />

kalabalığı yapmadan. İnsanoğlu antik çağlardan itibaren doğada arayıp bulduğu yiyecekler<br />

arasında kendisine yararlı olanlar, damağında lezzet patlaması yapmış, yani çok lezzetli<br />

gelmiştir. Ama neden?" diyen İstanbul Gelişim Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekan<br />

Yardımcısı Doç. Dr. Murat Doğan tarihsel gelişimiyle bu sorunun yanıtını aradı…<br />

Evde, restoranda, doktorda ve yolda anneliğin zorlu şartları varsa onlarla başa çıkmanızı<br />

kolaylaştıracak pratik çözümler de vardır! Profilo’nun katkılarıyla hazırlanan “Bir kere de<br />

‘peki annecim’ de…” adlı çocuk kitabının içinde bu soruların yanıtını bulabilirsiniz. Dayanıklı<br />

annelerin sırlarının paylaşıldığı kitaptaki eğlenceli tariflerden ilham alabilir, çocuğunuz için<br />

yemeği daha eğlenceli hale getirebilirsiniz.<br />

Sağlıklı ve dengeli beslenmenin temelleri çocuklukta atılır. Biz ailelerin çocuklarına<br />

bırakacağı en büyük miras, sağlıklı ve dengeli bir beslenme tarzıdır. Rutininizdeki<br />

birkaç değişiklik veya hayat standartlarınıza ekleyeceğiniz bir iki yeni rutin ile hem kendi<br />

beslenmenizi düzenleyebilir hem de daha sağlıklı gelecekler için çocuğunuza yatırım<br />

yapabilirsiniz. Detaylar için sizleri Beslenme ve Diyet Uzmanı İrem Çelik’in önerilerine<br />

davet ediyorum.<br />

Kalabalık aileler ve misafirler için tepsi tepsi kekler hazırlamak isteyenler bu hafif ve pratik<br />

tariflere göz atmalı…<br />

Dünyanın en güzel yemeği, aşkla yapılan, zevkle yenilen yemektir. <strong>Yemek</strong> yapma zevkiniz<br />

sonsuz, sevdiklerinizle birlikte oturacağınız sofralarınız daim olsun!<br />

Hatice Ünal Bilen<br />

2


İMTİYAZ SAHİBİ İSTMAG MAGAZİN GAZETECİLİK İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ.<br />

GRUP BAŞKANI<br />

H. FERRUH IŞIK<br />

GENEL MÜDÜR VE SORUMLU MÜDÜR<br />

Mehmet SÖZTUTAN / mehmet.soztutan@img.com.tr<br />

GENEL YAYIN YÖNETMENİ<br />

Hatice ÜNAL BİLEN / hatice.unalbilen@img.com.tr<br />

REKLAM SATIŞ PAZARLAMA<br />

REKLAM KOORDİNATÖRÜ<br />

Emir Ömer ÖCAL<br />

emir.ocal@img.com.tr<br />

0212 454 22 22<br />

FOTOĞRAF DANIŞMANI<br />

Enes KARADAYI<br />

GÖRSEL YÖNETMEN<br />

Tolga ÇAKMAKLI / tolga.cakmakli@img.com.tr<br />

YAYIN DANIŞMANLARI<br />

Prof Dr. Hüsnü GÜNDÜZ / Doç. Dr. Mehmet Ali ÖZBUDUN<br />

YEMEK DANIŞMANLARI<br />

T.Yücel DEREYAYLA / Eyüp Kemal SEVİNÇ / Metin İŞÇİ / Doğa ÇITÇI<br />

TEKNİK MÜDÜR<br />

Tayfun AYDIN / tayfun.aydin@img.com.tr<br />

RENK AYRIMI Türkiye Gazetesi Renk Ayrım Servisi<br />

İDARE MERKEZİ Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza<br />

No:11 A/41 Yenibosna–Bahçelievler/ İSTANBUL Tel: +90 212 454 22 22<br />

BASIM YERİ İHLAS GAZETECİLİK A.Ş. Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza<br />

No:11 A/41 Yenibosna–Bahçelievler/ İSTANBUL Tel: +90 212 454 30 00<br />

Fax: +90 212 454 34 94 www.ihlasmatbaacilik.com<br />

<strong>Yemek</strong> <strong>Zevki</strong> dergisinde yayınlanan yazılar kaynak gösterilerek iktibas edilebilir. Gönderilen yazılar<br />

yayınlansın veya yayınlanmasın iade edilmez.<br />

Yayınlanan reklamların sorumlulukları firmaya aittir.<br />

e-mail: img@img.com.tr - info@yemekzevki.com.tr<br />

web: www.yemekzevki.com.tr<br />

Yayın Türü: Ulusal, Süreli<br />

BANKA HESABI<br />

İSTMAG MAG. GAZT. YAY. İÇ VE DIŞ.TİC. LTD. ŞTİ<br />

GARANTİ BANKASI<br />

GÜNEŞLİ ŞUBESİ : 295<br />

HESAP NO : 6293152<br />

İBAN NO : TR02 0006 2000 2950 0006 2931 52<br />

Company<br />

: İSTMAG MAG.GAZT.YAY.İÇ VE DIŞ.TİC.LTD.ŞTİ<br />

Bank<br />

: TURKIYE GARANTİ BANKASI<br />

Bank account<br />

: 9073622 EURO<br />

Swift code<br />

: TG BATRIS XXX<br />

Branch<br />

: GÜNEŞLİ BRANCH<br />

Branch code : 295<br />

IBAN code : TR74 0006 2000 2950 0009 0736 22<br />

Yıllık Yurtiçi Abone Bedeli<br />

: 600 TL • Yıllık Yurtdışı Abone Bedeli: 100 Euro<br />

4


Kışın şifası<br />

Kereviz<br />

Anadolu’nun<br />

şifa<br />

çorbalarıyla<br />

zinde kalın!<br />

16-18<br />

Tadıyla rengiyle<br />

mürdüm eriği…<br />

22-26<br />

Cam kavanoza<br />

sığdırılmış lezzetler<br />

32-38<br />

42-46<br />

Evde kolayca<br />

yapabileceğiniz çikolatalı<br />

puding<br />

“Peki annecim”<br />

dedirtecek<br />

yemekler<br />

Tepsi kekleri<br />

48<br />

50-55<br />

56-59<br />

6


YENİLER<br />

Yaşanabilir bir dünya için<br />

sürdürülebilir geleceğe odaklanıyor<br />

Türkiye'nin önde gelen gıda üreticilerinden Reis Gıda, 16 Ekim<br />

Dünya Gıda Günü'nde sürdürülebilirlik mesajını güçlü bir şekilde<br />

vurgulamak amacıyla bir hafta süren çeşitli etkinliklere katıldı.<br />

Bu özel etkinliklerle gıda güvencesi ve sürdürülebilirlik konularında<br />

farkındalık oluşturmayı hedefledi. Güvenilir Ürün Platformu<br />

tarafından ikinci kez düzenlenen "Güvenilir Ürün Zirvesi"nde, Reis<br />

Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Reis, gençlerle kariyer<br />

odaklı ilham veren söyleşiler gerçekleştirdi. Bu özel buluşmada<br />

birçok üniversiteden katılım sağlayan öğrenciler Mehmet Reis’in<br />

42 yıllık başarı öyküsünü ilk ağızdan dinlemiş oldu. Reis, öğrencilere<br />

başarının disiplinli çalışmak, doğru hedefler koymak ve<br />

azmetmekten geçtiğinin altını özellikle çizdi. İlham dolu konuşmasında,<br />

gençlerin kendi kariyer yolculuklarını tasarlarken daima<br />

hedeflerine bağlı ve özverili olmaları gerektiğini vurguladı. Ayrıca,<br />

sadece bireyler için değil, tüm toplum için kritik bir öneme sahip<br />

olan gıda güvencesinin ve sürdürülebilirliğinin 2030 hedeflerine<br />

ulaşmadaki rolüne de dikkat çekti. Soru cevap ile devam eden<br />

söyleşide Mehmet Reis’e “Feed the Future “ödülü takdim edildi.<br />

Zirvedeki "Dünyanın En Büyük Savaşı: Sürdürülebilirlik" başlıklı<br />

panelde konuşmacı olarak yer alan Reis Gıda Yönetim Kurulu<br />

Üyesi Işılay Reis ise, sürdürülebilir gıda üretimi ve tüketimi konularındaki<br />

artan farkındalığa vurgu yapan bir konuşma yaptı.<br />

Her sofrayı<br />

kutlama ortamına<br />

çeviriyor<br />

Mutfaklar, sonbaharın gelişiyle<br />

birlikte sevdiklerimizle olan<br />

bağlarımızı güçlendiren bir<br />

mekan olduğunu hatırlatarak, evin kalbi olduğunu gösteriyor. Mutfak,<br />

banyo, kapı, vestiyer, dolap, ray dolap ve dekorasyon ürünlerini<br />

bir çatı altında toplayan Themore Concept; mutfakta işlevselliği<br />

ve şıklığı buluşturan Sven, Melisa ve Neo Mutfak modelleri ile her<br />

sofranın kutlama ortamına çevrilmesine fırsat tanıyor. Zarifliği ile<br />

öne çıkan ve hem modern hem de klasik mutfak arayışındakilere<br />

hitap eden Neo Mutfak, çerçeveli tasarımı ile geçmişin sıcak ve<br />

nostaljik dokunuşlarını bir araya getiriyor. Geniş renk yelpazesi ile<br />

dikkat çeken Melisa Mutfak, özgün kulp detayları, fonksiyonel vitrin<br />

dolabı ve geniş tezgah alanıyla sadece estetik değil, aynı zamanda<br />

işlevsellik arayanlara da cevap veriyor. Mat lake ile bütünleşen<br />

lineer kapak dokusuyla mutfaklara modernliği ve özgünlüğü en<br />

taşıyan Sven Mutfak, sade ve zarif tasarımı ile sıcacık bir atmosfer<br />

sunuyor. Yalın görünümünün yanı sıra, zamansız bir şıklık arayanlar<br />

için ideal bir alternatif olan Sven Mutfak, yaşam alanlarına sofistike<br />

bir dokunuş yapıyor.<br />

Ekmek dolması,<br />

Söke’yle<br />

Türkiye’ye<br />

tanıtılıyor<br />

60 yılı geride bırakan Söke,<br />

köklerine sahip çıkarak<br />

Sökeli Kadın Kooperatifi ile birlikte fodula projesini başlatıyor.<br />

Sosyal sorumluluk projesi kapsamında amaç yöresel ekmek<br />

dolmasının bilinirliğini artırmak, sonraki nesillere tanıtmak.<br />

Ürün tescili alınan ve coğrafi işaretleme çalışmaları devam eden<br />

fodulanın ileri vadede dondurulmuş ürün olarak piyasaya satışa<br />

sunulması da planlanıyor. 16 Ekim Dünya Ekmek Günü kapsamında<br />

açıklama yapan Söke Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Eren Günhan<br />

Ulusoy, "Çalışmalar iş birliği içinde Söke ile Sökeli Kadın Kooperatifi<br />

arasında gerçekleştirilmekte. Umut ediyoruz hep beraber tatma<br />

şansını yakaladığımız ürün Türkiye çapında dünyada talep bulan,<br />

karşılık gören ürün haline gelir. Bu bir sosyal sorumluluk projesi<br />

olarak görünse de her kadın girişimcimizin ufkunun çok ileri<br />

gideceğinden eminiz. Hem duygusal hem sektörel olarak bir<br />

çalışma yapılmakta. Fodula için özel ürettiğimiz hazır ekmeklerle<br />

ve verdiğimiz un desteğiyle Sökeli kadınların fodula yapımını<br />

kolaylaştırırken, onların girişimciliğine de destekte bulunuyoruz”<br />

dedi. Lokmalık undan boyozluk ve böreklik una, pidelik undan<br />

tandırlık una kadar Söke Profesyonel ürün grubunda 20’den fazla<br />

un çeşidi bulunuyor.<br />

Her gün bir avuç<br />

cevizle bağırsak<br />

sağlığınızı<br />

koruyun<br />

Bağırsak sağlığı, genel<br />

sağlık ve sıhhat ile ilgili<br />

konuşmaların odağında<br />

olmaya devam ederken,<br />

tüketiciler bağırsaklarını ve<br />

nihayetinde genel sağlıklarını<br />

desteklemenin basit<br />

yollarını arıyor. Gıda söz<br />

konusu olduğunda, araştırmalar<br />

ceviz tüketmenin bağırsak sağlığını geliştirmeye yardımcı<br />

olabileceğini gösteriyor. Her gün bir avuç ceviz tüketmek, bağırsak<br />

sağlığını iyileştirmeye ve kötü bağırsak sağlığı nedeniyle<br />

ortaya çıkabilecek bazı hastalıkları önlemeye yardımcı olabilir.<br />

USDA ve Illinois Üniversitesi tarafından yapılan bir çalışmada,<br />

üç hafta boyunca her gün 42 gram ceviz yiyen 35-68 yaş arası 18<br />

sağlıklı yetişkinden oluşan küçük bir örneklemde; kolon kanseri,<br />

inflamasyon ve gastrointestinal hastalıklarda rol oynayabilen<br />

ikincil safra asitlerinde azalma olduğu tespit edildi. Buna ek<br />

olarak, ceviz tüketmenin sağlık için faydalı olduğu düşünülen<br />

bağırsak bakterilerinde artışa neden olduğu görüldü. Bu bulgular<br />

her ne kadar umut verici olsa da neden ve sonuç arasındaki<br />

ilişkiyi keşfetmek için daha fazla araştırmaya ihtiyaç bulunuyor.<br />

Ceviz ayrıca 28 gramlık bir porsiyon başına çeşitli başka besinler<br />

de sağlıyor. Elde edilen yeni kanıtlar, cevizin prebiyotik potansiyele<br />

de sahip olabileceğini ortaya koyuyor.<br />

8


YENİLER<br />

Lezzet şöleni<br />

kahvaltılarınıza<br />

geliyor!<br />

Seğmen Tahin<br />

Helvası<br />

Kahvaltı sofralarınıza özel bir dokunuş katmaya ne dersiniz? Seğmen<br />

Sade, Kakaolu ve Antep Fıstıklı, Probiyotik ve Diyabetik Sade<br />

Tahin Helvası, özenle hazırlanan karışımı ve kaliteli malzemeleri<br />

ile göz dolduruyor. Kahvaltılarınızı, atıştırmalıklarınızı veya tatlı<br />

arayışlarınızı bu lezzetle taçlandırabilirsiniz. Siz de bu enfes helva<br />

ile tanışarak kahvaltı sofralarınızı daha özel hale getirebilirsiniz.<br />

Seğmen Tahin Helvası, kaliteden ödün vermeden lezzet arayanların<br />

tercihi olmaya aday. Tadı damaklarınızda unutulmaz bir iz<br />

bırakacak. Lezzet dolu anları daha da özel kılmak için Seğmen<br />

Tahin Helvası yanınızda!<br />

Yaz biter, mangal<br />

sefası bitmez<br />

Keyifli sofralara sağlık ve lezzet<br />

katmak isteyenlerin vazgeçilmezi<br />

haline George Foreman ızgaralar,<br />

iç ve dış mekan kullanımına<br />

uygun teknolojisi ve özel tasarımıyla<br />

sadece güzel havalarda<br />

değil yılın her günü mangal<br />

keyfini mümkün kılıyor. George Foreman’ın iç ve dış kullanıma<br />

imkan sunan elektrikli barbekü ızgarası, evin içinde dahi mangal<br />

yapmaya imkan tanıyor. Barbekü tarzında tasarlanmış ızgara diğer<br />

ızgaralara göre %87 daha az koku ve duman veriyor. Hassas<br />

sıcaklık probu sayesindeyse besinlerin ne kadar pişmesi gerektiğini<br />

ayarlayabileceğiniz ızgarada lazanyadan bifteğe, her türlü<br />

yemeği pişirmek hatta tatlı bile yapmak mümkün. Her mevsim<br />

hem içeride hem de dışarıda kullanılabilen ızgara, çıkarılabilir<br />

plakaları sayesinde oldukça kolay da temizleniyor.<br />

Kış güneşi gibi içinizi<br />

ısıtacak!<br />

Bu yıl 85’inci yaşını kutlayan Özsüt, içinizi<br />

ısıtacak yepyeni lezzetlerle kışa merhaba<br />

diyor. Her yıl yaz ve kış olmak üzere iki<br />

menü hazırlayan Özsüt, <strong>Kasım</strong> ayından<br />

itibaren misafirlerini yeni kış menüsüyle<br />

ağırlamaya hazırlanıyor. Özsüt’ün<br />

maharetli ustaları tarafından hazırlanan<br />

ve merakla beklenen yeni menü, kışın<br />

tadını çıkarmak isteyenlere özel yepyeni<br />

lezzetlerle dopdolu. Özsüt’ün 85 yıllık lezzetlerinde bu kış neler<br />

mi var? Tüm ürünlerinde en taze günlük çiftlik sütü ve en kaliteli<br />

malzemeler kullanan Özsüt, taptaze malzemeler ile hazırladığı<br />

kış menüsünde mevsime özel dokunuşlar yapıyor. Çok sevilen<br />

Karaorman ve Moda pasta serilerinin yanı sıra menüsüne mevsime<br />

uygun tatlar ekleyen Özsüt, yepyeni lezzeti Baklava Pasta<br />

ile dikkatleri üzerine çekiyor. İncecik yufka üzerine fıstık ezmesi<br />

ve beyaz çikolata kremasıyla hazırlanan bu eşsiz lezzete, portakallı<br />

tadıyla Oranj, yoğun çikolata tadıyla Sufle Tart, şık görünümü<br />

ve enfes tadıyla Karamelize Bisküvili ve Piola eşlik ediyor.<br />

Devils Food Cake, Ananas Badem, Çikolata Trio, Meyve Bahçesi<br />

ve Kanaş gibi efsane tatlar ise yenilenen yüzü ile menüde yerini<br />

alıyor.<br />

Kahvenize barista<br />

imzası ekleyin<br />

Premium mutfak ürünleri, küçük ev<br />

aletleri ve lüks beyaz eşya sektörlerinde<br />

kendi alanında lider 60’tan<br />

fazla markanın perakende satışını<br />

gerçekleştiren multi brand mağaza<br />

zinciri Enplus, Sage markalı kahve makineleri ile kahve tutkunlarına<br />

günün her anı farklı aromalarda kaliteli kahve içme ayrıcalığı<br />

sunuyor. Sage markasının üstün teknolojisi BES875 The Barista<br />

Express Espresso Makinesi’nde hazırlanan kahveler damaklara<br />

lezzetli bir imza atıyor. Sage BES875 The Barista Exspress<br />

Espresso Makinesi ile kusursuz bir aroma ve lezzet dengesine<br />

sahip kahve türlerini günün her anında dakikalar içerisinde hazırlamak<br />

mümkün. Paslanmaz çelik çarklara sahip yerleşik konik<br />

kahve öğütücüsüyle, yalnızca istenen miktarda kahvenin doğrudan<br />

tutucuya öğütülmesini sağlayarak kahve krizlerinin aranılan aktörü<br />

oluyor. Kalınlığı ve dozu ayarlama yeteneğine sahip öğütücüsü<br />

sayesinde her türlü kahve zevkine cevap verirken, kendi kendini<br />

temizleyen teknolojisiyle de mutfakların yükünü hafifletiyor.<br />

Sofralara zarafet getiriyor<br />

Schafer, yeni Tılsım Serisi’ne eklenen 12<br />

parçalı yemek takımlarıyla Türkiye’de bir<br />

ilk olan “Ömür Boyu Çıkmayan Altın Desen<br />

Garantisi”ne sahip olan koleksiyonunu<br />

genişletiyor. Tüm yıkamalar sonrasında<br />

desenini ve ışığını koruyan yepyeni bir<br />

teknoloji olan Alman Starjet teknolojisiyle<br />

üretilen seri, eylül ayından itibaren Schafer<br />

mağazalarında satışa sunuldu. Kraliyet<br />

Cevheri olarak bilinen, kendine özgü rengi ve sert yapısıyla sanatın<br />

hammaddesi olarak bilinen yeşim taşı yüzyıllar boyunca eşsiz<br />

mücevherlerin ve heykellerin yapımında kullanıldıktan sonra şimdi<br />

de Tılsım Jade 12 Kişilik <strong>Yemek</strong> Takımı ile sofralara saraylara<br />

layık bir şıklık getiriyor. Tılsım Bloomfest <strong>Yemek</strong> Takımı, çiçeklerin<br />

eşsiz ahengi işlenmiş bir İspanyol şehri olan Girona’da düzenlenen<br />

179 yıllık Temps de Flores çiçek festivalinden ilham alarak<br />

tasarlandı. Yuvarlak ve oval formlara sahip tasarımıyla fonksiyonelliği<br />

öne çıkartarak hazırlanan Tılsım Serisi 12 kişilik yemek<br />

takımları; tüketicilerin ihtiyaçlarına yönelik seçebilecekleri servis<br />

tabağı, yemek tabağı, pasta tabağı, çorba kasesi, tuzluk, biberlik<br />

ve kürdanlık, çorba tenceresi ve kapağını kapsayan toplam 60<br />

parçalık içeriği ile satışa sunuluyor.<br />

Sonbaharın rengini belirleyen<br />

içecek<br />

7 Eylül itibarıyla sonbahar sezonuna başladığını<br />

duyuran Starbucks, Pumpkin Spice<br />

Latte içecek ailesi gibi ikonik lezzetlerini<br />

kahve tutkunlarıyla yeniden buluşturmaya<br />

hazırlanıyor. Starbucks’ın ikonik lezzetinin<br />

sonbaharın rengini turuncuya boyamasının<br />

yanı sıra mağazalarını bu rengi taşıyan yeni içecek, kupa ve termoslarını<br />

da misafirlerinin beğenisine sundu. Starbucks, espresso<br />

ve sütü, bal kabağı ve geleneksel baharat karışımıyla birleştirdiği<br />

latteyi 20. yılına özgün bir şekilde, sıcak veya buzlu, Cold Brew<br />

veya Frappuccino seçenekleriyle kahveseverlerle buluşturacak.<br />

Serin günlerin favorisi haline gelen Salted Maple & Caramel Latte<br />

ve dönem çekirdek kahvesi Autumn Blend’i de yeniden misafirlerinin<br />

beğenisine sundu. Sonbaharın öne çıkan lezzetlerinden Chai<br />

Tea isimli siyah çay ailesinin vanilya aromalı ve yulaf karışımlı<br />

yeni içeceklerini de tanıttı. Starbucks Chai Tea ailesinden Iced<br />

Chai Tea Latte with Vanilla Cream, yumuşak ve kremamsı dokuya<br />

sahip Vanilla Sweet Cream Cold Foam ile birleştirilerek yapılıyor.<br />

Iced Chai Tea Oat Latte’de ise kakule, tarçın, karabiber ve anason<br />

katılmış kremamsı yulaf içeceği ile harmanlanıyor.<br />

10


YENİLER<br />

“Sonuna<br />

Kadar<br />

Eğlence,<br />

Dibine<br />

Kadar<br />

Lezzet”<br />

Türkiye’de sektörünün<br />

en beğenilen<br />

markaları<br />

arasında yer alan<br />

Eker Süt Ürünleri, yoğurdun lezzet dolu dünyasını tüketicilerle<br />

buluşturmak için sınırları zorluyor. Eker, “Sonuna Kadar Eğlence,<br />

Dibine Kadar Lezzet” söylemiyle tüketicilerin beğenisine<br />

sunduğu yeni "Dip & Cips" ürün serisiyle eğlenceli bir dünyanın<br />

kapılarını açıyor. Eker, yeni "Dip & Cips" ürün serisiyle; gençliğin<br />

dinamizmiyle birleşen farklı lezzetleri ve yoğurdun ferahlatıcı<br />

dokusunu baharatlar, peynir ve domates ile buluşturarak yepyeni<br />

bir lezzet yolculuğuna çıkıyor. Atıştırmalıkların keyfini katlayan<br />

"Dip & Cips" serisi; "Domates Soslu Yoğurt", "Acı Soslu Yoğurt",<br />

"Cheddar Soslu Yoğurt", "Barbekü Soslu Yoğurt" seçeneklerinin<br />

olduğu 125gr'lık ambalajlarla sunuluyor. Yeni sos serisi, başta<br />

gençler olmak üzere yenilikleri seven herkesin lezzet arayışına<br />

tercüman oluyor. Geleneksel dip sosların ötesinde, mükemmel<br />

kıvamları ve eşsiz tatlarıyla fark yaratan ürünler; parti sofralarına,<br />

film gecelerine, oyun zamanlarına, maç heyecanı yaşanan<br />

anlara ve arkadaş buluşmalarına eşlik ediyor. Eker, yeni<br />

maceraları beraberinde getiren bambaşka lezzetlerin tadına<br />

varmak isteyenleri “Dip & Cips” ürün serisini deneyimlemeye<br />

davet ediyor.<br />

Üretim ve ihracatta çıtayı yükseltiyor<br />

60 yılı geride bırakan Sinangil’in yanı sıra Sinangil Gluten Yok markaları<br />

ile 200’ü aşkın ürün çeşidini bünyesinde barındıran Eksun<br />

Gıda, perakende un pazarına liderlik ederken dünyaya un ihrcatı<br />

gerçekleştiren öncü şirketler arasında yer alıyor. Tekirdağ ve<br />

Konya’da olmak üzere yaklaşık 96 bin metrekarelik iki ayrı tesiste<br />

üretim yapan Eksun Gıda, yılın ilk yarısında 2,4 milyar TL’nin üzerinde<br />

satışa imza attı. Tekirdağ fabrikasındaki Sanayi ve Teknoloji<br />

Bakanlığı onaylı Ar-Ge merkezinde, ihtiyaca göre un anlayışını ve<br />

sosyal sorumluluğu gözeterek bu yıl 3 yeni öncü projeyi daha devreye<br />

alan Eksun Gıda, nitelikli un üretiminde fark yaratan çalışmalar<br />

hayata geçirdi. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Eksun<br />

Gıda Fabrikalar ve Tedarikten Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı<br />

Sabri Yıldız, “Ar-Ge gücümüz ve güçlü finansal sermayemizle<br />

pazar payımızı artırmaya devam ediyor, büyümemizi sürdürülebilir<br />

yatırımlarla destekliyoruz. Cumhuriyetimizin 100 yılının 60 yılına<br />

şahitlik eden Sinangil markamızla da ürün yelpazemizi müşteri<br />

ihtiyaçlarına göre geliştiriyoruz” ifadelerini kullandı. Yıldız, Türkiye<br />

genelinde bu yıl buğdayda 21,5 milyon ton rekolte beklendiğinin de<br />

altını çizdi.<br />

Gıda israfına<br />

dikkat çekiyor<br />

Sürdürülebilirlik uygulamalarında<br />

gıda israfı ve bilinçli beslenme<br />

konularını da odağına alan<br />

Banvit BRF’in Akıllı Çocuk Sofrası<br />

projesi, “Küresel Gıda Kaybı<br />

ve İsrafı Farkındalık Günü"nde<br />

gıda israfı ve bilinçli beslenme<br />

konusuna bir kez daha<br />

dikkat çekiyor. Banvit BRF’in<br />

bu kapsamdaki çalışmalarını<br />

anlatan Banvit BRF CEO’su<br />

Tolga Gündüz, sürdürülebilirlik odaklarının üretim süreçleri ile<br />

sınırlı olmadığını ve toplumsal alanda yürüttükleri “Akıllı Çocuk<br />

Sofrası” projesi ile gıda israfının azaltılmasına katkı sağlamayı<br />

hedeflediklerini belirtti. Gündüz; “Dünyada pek çok insanın sağlıklı<br />

gıdaya erişememesinin en önemli nedenlerinden birisi de<br />

gıda israfı. Oysa bu israfın sadece dörtte birinin önüne geçilmesi,<br />

açlık çeken yaklaşık 830 milyon insanın beslenmesine yetiyor.<br />

Tasarruf sağlanması ve israfın azaltılması yönünde akılcı, düşük<br />

maliyetli ve hızlı sonuç verebilecek önlemlerin alınması gerekiyor”<br />

dedi. Çocuklarda erken yaşta bilinçli gıda tüketimi alışkanlıkları<br />

kazandırmak ve gıda israfının önüne geçecek bir neslin<br />

yetişmesine destek olma hedefiyle çalıştıklarını belirten Gündüz;<br />

“Akıllı Çocuk Sofrası, beslenme ve pedagoji alanlarında uzman<br />

danışmanların desteği ile aile, öğretmen ve çocuk eğitimleri<br />

olmak üzere, gıda israfını önleme konusunda kapsayıcı bir yol<br />

haritası çiziyor. Çocuklarımıza bırakacağımız en değerli mirasımız<br />

yaşanabilir bir dünya. Bugün olduğu gibi bundan sonra da<br />

Banvit BRF olarak çalışmalarımıza ara vermeden devam edeceğiz.”<br />

diye konuştu.<br />

Veganlara özel<br />

Humm Organic<br />

lezzetleri<br />

Sürdürülebilir organik tarımı<br />

ve üretimi destekleyen “Temiz<br />

Reçete”li Humm Organic;<br />

vegan beslenmeyi tercih<br />

edenler için kurabiyeden<br />

grissiniye, kekten gevreğe 13<br />

farklı lezzet sunuyor. Hiçbir<br />

katkı maddesi, koruyucu,<br />

renklendirici ve ilave şeker<br />

bulundurmayan “Temiz<br />

Reçete”li Humm Organic<br />

atıştırmalıkları, lezzetini<br />

ve yüksek besin değerini;<br />

sentetik veya kimyasal gübre<br />

kullanılmayan, yüksek toprak kalitesinde yetişen, organik tarımla<br />

üretilen ürünlerden alıyor. Kurabiye, kraker, bar, kek, puf ve<br />

kahvaltılık gevrek çeşitlerinden oluşan Humm Organic’in 16 farklı<br />

lezzetinden 13’ü vegan sertifikalı, 5’i ise hem vegan hem de glütensiz.<br />

Küçükten büyüğe herkesin damak tadına uygun, günün her<br />

saatinde keşfedilmeye hazır birbirinden farklı içeriklerdeki vegan<br />

lezzetler arasında; keçiboynuzlu ve fındıklı, zencefilli ve tarçınlı,<br />

pekmezli ve tahinli kurabiyeler, meyveli kek ve küpler, pancarlı<br />

ve tam tahıllı puflar, yulaf barlar ile pancarlı ve zeytinli grissiniler<br />

bulunuyor.<br />

12


Orlando


Fotoğraflar: Ayhan ARCA piatto.studio - Yapım: İnci BAK<br />

İster çıtır çıtır kızartmalarda<br />

ister yemeklerde kullanacağınız<br />

Yudum Zerdeçallı Ayçiçek Yağı’na güvenin!<br />

Sevilen bir hamur işi olan puf böreği hazırlamanın ve sevdiklerinize sunmanın keyfini<br />

çıkartın. Puf böreğinizi Yudum Zerdeçallı Ayçiçek Yağı ile kızartın ve karşı konulmaz<br />

lezzeti, çıtır çıtır kıvamıyla sofralarınızı şenlendirin. Az malzeme ve pratik yöntemle<br />

hazırlayacağınız brokolili fırında patatesin de tadını çıkartın!<br />

Brokolili ve Çeddarlı<br />

Fırın Patates<br />

Malzemeler:<br />

• 2-3 yemek kaşığı Yudum<br />

Zerdeçallı Ayçiçek Yağı<br />

• 4-5 adet orta-büyük boy<br />

patates<br />

• 300-400 gram brokoli<br />

• 4 dilim çeddar peyniri (taze<br />

kaşar peyniri de olur)<br />

• Tuz, karabiber<br />

4<br />

Kişilik<br />

Hazırlanışı:<br />

Patatesleri iyice yıkayıp kuruladıktan sonra 200<br />

derecede ısıtılmış fırında 1 saat pişirin. Bu arada<br />

brokolileri doğrayıp kaynar suda 3 dakika haşladıktan<br />

sonra süzün. Patatesler piştikten sonra boyuna ikiye<br />

kesin. Kenar kabuğu 1 cm kadar kalacak şekilde kaşıkla<br />

patateslerin içini çıkartın.<br />

Haşlanmış patatesi, haşladığınız brokolileri, küçük<br />

doğranmış çeddar peynirini, tuzu ve karabiberi ekleyip<br />

karıştırın. En son Yudum Zerdeçallı Ayçiçek Yağı<br />

ekleyip tatlandırın.<br />

Hazırladığınız iç malzemeyi kabuklu patates<br />

çanaklarının içine yerleştirin. Servis yapmadan 5 dakika<br />

önce tekrar fırınlayın. Peynirler eriyince fırından alın ve<br />

sıcak sıcak servis yapın.<br />

14


Kıymalı Puf Börek<br />

4<br />

Kişilik<br />

Malzemeler:<br />

Hamuru İçin:<br />

• 2,5 su bardağı buğday unu<br />

(250 gram)<br />

• Yarım tatlı kaşığı tuz<br />

• 1 yemek kaşığı sirke<br />

• 1-1,5 çay bardağı su<br />

(100-150 ml)<br />

• 1 çay bardağı un (tezgahı<br />

unlamak için)<br />

İç Malzemesi İçin:<br />

• 300 gram az yağlı kıyma<br />

• 1 adet büyük boy soğan<br />

• Tuz, karabiber<br />

• Yarım çay bardağı su<br />

Kızartmak İçin:<br />

• Yudum Zerdeçallı Ayçiçek Yağı<br />

Hazırlanışı:<br />

İç malzemesi için; kıymayı, rendelenmiş soğanı, tuzu ve<br />

karabiberi karıştırıp yoğurun. En son suyunu ekleyip biraz<br />

daha karıştırın.<br />

Hamuru için; unu yoğurma kabına aktarın. Ortasını havuz<br />

gibi açıp tuzu, sirkeyi ve suyu ekleyin. Pürüzsüz bir hamur<br />

elde edinceye kadar yoğurun. Hamuru 8 eşit parçaya bölün ve<br />

her birini avucunuzda yuvarlayın. Un serpilmiş tepsiye dizip<br />

üzerlerini nemli bir bezle örtün. Oda sıcaklığında yarım saat<br />

dinlendirin.<br />

Her bezeyi un serpilmiş tezgahın üzerinde merdane ile<br />

tatlı tabağı büyüklüğünde yuvarlak hamurlar açın. Açtığınız<br />

hamurun yarısına iç malzemeden 1 yemek kaşığı kadar<br />

yerleştirin. Yarım ay şeklinde kapatıp kenarlarını elinizle iyice<br />

bastırarak hamur yağda kızarırken açılmamasını sağlayın.<br />

Kalan hamurları da aynı şekilde hazırlayıp un serpilmiş büyük<br />

bir tepside biriktirin.<br />

Derin bir tavada veya fritözde Yudum Zerdeçallı Ayçiçek<br />

Yağını kızdırın. Börek hamurlarının fazla unlarını silkeleyip<br />

teker teker, her iki yüzeyini kızartın. Bekletmeden sıcak veya<br />

ılık servis yapın.<br />

15


Yapım: İnci BAK Fotoğraflar: Hande GÖKSAN<br />

Anadolu’nun şifa<br />

çorbalarıyla zinde kalın!<br />

Mevsimin vazgeçilmez yemeklerinden çorbaları öğünlerinizden eksik etmeyin. Hele Anadolu’nun<br />

en leziz ve doyurucu çorbalarıysa…<br />

4<br />

Kişilik<br />

Muradiye<br />

Çorbası<br />

Malzemeler:<br />

• 1 adet tavuk göğüs eti<br />

• 1 çorba kaşığı tereyağı<br />

• 1 adet büyük boy havuç<br />

• 1 adet orta boy kabak<br />

• 1 küçük kase yoğurt<br />

• 6 su bardağı su<br />

• 2 çorba kaşığı un (tepeleme)<br />

• 1 kahve fincanı arpa şehriye<br />

• Tuz, karabiber<br />

Hazırlanışı:<br />

Tavuk etini küp şeklinde doğrayın.<br />

Kabağı ve havucu da zar şeklinde doğrayın.<br />

Doğradığınız tavuk etlerini tereyağında<br />

kavurun. Sırasıyla önce havucu sonra<br />

da kabağı ekleyin. Birkaç dakika daha<br />

kavurun.<br />

Sıcak suyu ilave edin. Orta ateşte 10<br />

dakika kaynatın. Ayrı bir kasede oda<br />

ısısında ılınmış yoğurdu, unu karıştırın.<br />

Kaynamakta olan çorbanın suyundan<br />

birkaç kaşık alıp ılıtın.<br />

Karışımı yavaş yavaş kaynayan çorbanın<br />

içine dökün, bu sırada sürekli<br />

karıştırmaya devam edin. En son arpa<br />

şehriyeyi, tuzu ve karabiberi ilave edin.<br />

Tencerenin kapağını kapatın. 10 dakika<br />

pişirip ocaktan alın.<br />

16


4-6<br />

Kişilik<br />

Karalahana Çorbası<br />

Malzemeler:<br />

• 10 adet taze barbunyanın içi<br />

(yaklaşık 1 su bardağı)<br />

• 7-8 su bardağı su<br />

• 2 çorba kaşığı tereyağı<br />

• 1 adet soğan<br />

• 3 diş sarımsak<br />

• 1 çorba kaşığı biber salçası<br />

• 8-10 yaprak orta boy karalahana<br />

• 2 çorba kaşığı mısır unu<br />

• 1 çay bardağı haşlanmış mısır<br />

• Tuz<br />

Hazırlanışı:<br />

Taze barbunyanın tanelerini tencereye aktarın. Suyu ilave edip 20 dakika<br />

haşlayın. Haşladığınız pembe suyu daha sonra kullanmak üzere ayırın.<br />

Lahanaları yıkayıp süzdükten sonra çorba kaşığına sığacak şekilde, ince<br />

ince kıyın. Daha sonra 1 tatlı kaşığı tuz ekleyerek iyice ovun.<br />

Soğanı rendeleyin, sarımsakları kıyın ve tereyağında sote edin.<br />

1-2 çorba kaşığı sıcak suda inceltilmiş biber salçasını ekleyip birkaç kez<br />

karıştırın. Doğradığınız lahanaları, mısır tanelerini, haşladığınız barbunyaları<br />

ve mısır ununu ilave edin. Birkaç dakika daha kavurduktan sonra önceden<br />

ayırdığınız barbunya suyunu ekleyin. Tencerenin kapağını kapatın,<br />

15 dakika pişirin. Sıcak sıcak servis yapın.<br />

17


4<br />

Kişilik<br />

Pirpirim<br />

Aşı<br />

Malzemeler:<br />

• 2-3 çorba kaşığı zeytinyağı<br />

• 1 adet soğan<br />

• 3-4 diş sarımsak<br />

• 1 adet domates<br />

• 1 çorba kaşığı biber salçası<br />

• 1 kahve fincanı bulgur<br />

• 1 çay bardağı yeşil mercimek<br />

• 5-6 su bardağı su<br />

• 500 gram semizotu<br />

• 1 adet limonun suyu<br />

• 1 tatlı kaşığı sumak ekşisi<br />

• Tuz, karabiber, pul biber<br />

Hazırlanışı:<br />

Semizotlarının dallarını yapraklarından öbek öbek ayırın. Dallarını<br />

çorba yapımında kullanmayacağız. Rendelenmiş soğanı<br />

zeytinyağında kavurun. Zar şeklinde doğranmış domatesi ve ince<br />

kıyılmış sarımsakları ekleyip kavurmaya devam edin.<br />

1-2 çorba kaşı sıcak suda inceltilmiş biber salçasını ilave edin,<br />

birkaç dakika daha kavurun.<br />

Yeşil mercimeği, bulguru, suyu ekleyin. 20 dakika pişirdikten<br />

sonra semizotlarını ilave edin, birkaç taşım kaynatın.<br />

En son limon suyunu, sumak ekşisini, tuzu ve baharatını ekleyin.<br />

Bir taşım daha kaynatıp ocaktan alın. Sıcak sıcak servis yapın.<br />

4<br />

Kişilik<br />

Mantarlı ve<br />

Ispanaklı Erişte<br />

Çorba<br />

Malzemeler:<br />

• 1 adet soğan<br />

• 3-4 çorba kaşığı sıvı yağ<br />

• 1 adet kapya biber<br />

• 1 çorba kaşığı domates salçası<br />

• 1 çorba kaşığı biber salçası<br />

• 500 gram ıspanak<br />

• 1 çorba kaşığı sumak<br />

• 1 avuç ev eriştesi<br />

• 4-5 adet mantar<br />

• 5-6 su bardağı su<br />

• Tuz, karabiber<br />

Hazırlanışı:<br />

Ispanakları yıkayıp süzdükten sonra ince ince kıyın. Rendelenmiş<br />

soğanı sıvı yağda kavurun. Zar şeklinde doğranmış kapya biberi,<br />

1-2 çorba kaşığı sıcak suda inceltilmiş salçaları ekleyin.<br />

Birkaç dakika kavurduktan sonra ıspanakları ekleyip birkaç dakika<br />

daha kavurun. Sıcak suyu, kaşığa sığacak şekilde doğranmış<br />

mantarları, bıçakla gelişigüzel kıydığınız erişteleri, sumağı, tuzu,<br />

karabiberi de ilave edin. Birkaç taşım kaynattıktan sonra tencerenin<br />

kapağını kapatın, ateşi kısın. 10 dakika pişirdikten sonra<br />

ocaktan alın. Sıcak sıcak servis yapın.<br />

18


Hazırlayan: Müşerref KARTALER<br />

Fotoğraflar: Hande GÖKSAN Fotoğraf Asistanı: Murat ERDOĞAN<br />

Kışın şifası<br />

Kereviz<br />

Kokusundan olsa gerek, kerevizi sevmeyenlerin sayısı hayli yüksektir. Kerevizle aranız<br />

çok iyi olmasa bile kış mevsiminin en faydalı sebzelerindendir... Bu yüzden en lezzetli<br />

hallerini bizimle keşfedebilirsiniz…<br />

Kereviz Hakkında<br />

Kerevizi, kararmaması için 1 yemek kaşığı un ve 1 yemek<br />

kaşığı limon suyu ilave edilmiş soğuk suda bekletin.<br />

Kereviz lif ve su oranı yüksek, kalorisi de en düşük sebzelerden<br />

bir tanesidir. Kerevizin 100 gramı 18 kaloridir.<br />

Kerevizin saplarını ve yapraklarını atmayın. Çorbalara, et<br />

yemeklerine ilave edin, böylece daha aromatik bir yemek elde<br />

etmiş olursunuz. İçerdiği C vitaminiyle bağışıklık sistemini<br />

güçlendirir, vücudu daha dirençli hale getirir.<br />

Uykusuzluğa ve strese iyi gelir, sinir sistemi sorunlarında<br />

rahatlatıcı özelliği vardır. Cilt, saç ve gözler için faydalıdır.<br />

Kereviz, bileşiminde bulunan kalsiyum ile sinir sistemi<br />

rahatsızlıklarına; demir ile kansızlığa; magnezyum ile<br />

yorgunluğa, anemi, kalp ve damar hastalıklarına karşı önerilir.<br />

4<br />

Kişilik<br />

Bademli Kereviz<br />

Salatası<br />

Malzemeler:<br />

• 2 su bardağı süzme yoğurt<br />

• 2 adet orta boy kereviz<br />

• 1 adet küçük boy havuç<br />

• 2 adet küçük boy elma<br />

(Tercihen Amasya elması)<br />

• 1 çay bardağı iri kıyılmış badem içi<br />

• Birkaç dal kıyılmış dereotu<br />

• Yarım limonun suyu<br />

• 2-3 yemek kaşığı zeytinyağı<br />

• Tuz, karabiber<br />

Hazırlanışı:<br />

Süzme yoğurdu geniş bir kaba alın. Yarım<br />

limonun suyunu, tuzu ve karabiberi ekleyip<br />

hafifçe karıştırın. Kerevizleri, havuçları ve<br />

elmaları rendeleyip yoğurda katın (Direkt<br />

olarak yoğurdun olduğu kaba randelerseniz<br />

daha pratik olacaktır). İnce kıyılmış dereotunu<br />

da karışıma ilave edin. En son zeytinyağını ve<br />

bademlerin yarısını ekleyin. Sunum için dondurma<br />

kaşığınız varsa salatadan top şeklinde<br />

bir miktar alıp servis tabağına yerleştirin.<br />

Üzerine badem içi serpin. Soğuk servis yapın.<br />

22


4<br />

Kişilik<br />

Köfteli Kereviz<br />

Malzemeler:<br />

• 2 adet büyük boy kereviz<br />

• 300 gram orta yağlı kıyma<br />

• Yarım çay bardağı ince bulgur<br />

• Tuz, karabiber<br />

• 1 adet yumurta<br />

• 1 su bardağı haşlanmış nohut<br />

(Diri kıvamda haşlanmış)<br />

• 2 adet limon<br />

• 1 adet soğan<br />

• 2 çorba kaşığı un<br />

• 3 çorba kaşığı zeytinyağı<br />

Hazırlanışı:<br />

Kerevizlerin kabuklarını soyup içini küp şeklinde doğrayın ve kerevizleri yarım<br />

limon suyu ilave edilmiş soğuk suda bekletin.<br />

Köfteyi hazırlamak için; Kıymayı çukur bir kaba alın. Tuzu, karabiberi, ince<br />

bulguru, 1 yumurtanın beyazını ve 1 çorba kaşığı zeytinyağını ilave edin. Elinizle<br />

iyice yoğurun. Hazırladığınız köfte hamurundan elinizle parçalar koparıp hamurları<br />

avucunuzda yuvarlayın. Köfte hamur toplarını un serpilmiş tepsinin üzerinde<br />

biriktirin. Kabuğunu soyduğunuz soğanları yemeklik doğrayın. Tencereyi ocağın<br />

üzerine alın. Tencere ısınınca 2 yemek kaşığı zeytinyağını ve soğanı ilave edip birkaç<br />

dakika kavurun. 1 yemek kaşığı dolusu unu ekleyin. Birkaç dakika daha unla<br />

birlikte kavurun. Üzerine 6 su bardağı su (Et veya tavuk suyu da olur), tuz ve yarım<br />

limonun suyunu ekleyip tencerenin kapağını kapatın. 10 dakika pişirip kerevizleri,<br />

köfte hamurlarını ve nohutları ilave edin. Orta ateşte 15-20 dakika pişirin.<br />

Terbiyesi için; çukur bir kapta 1 limonun suyu ile yumurta sarısını çırpın. Kaynamakta<br />

olan yemeğin suyundan birkaç kaşık alarak terbiyeyi ılıştırın. Hazırladığınız<br />

terbiyeyi yavaş yavaş pişen yemeğe ekleyin. Birkaç dakika daha pişirip ocaktan<br />

alın. Taze çekilmiş karabiberle tatlandırıp sıcak sıcak servise hazır edin.<br />

23


4<br />

Kişilik<br />

Kereviz Saplı Fırın Tavuk<br />

Malzemeler:<br />

• 2 adet kerevizin sap kısmı<br />

• 1 adet bazlama ekmeği ya da<br />

4-5 dilim tost ekmeği<br />

• 1 adet soğan<br />

• 1 adet tavuk göğüs eti<br />

• 1 su bardağı tavuk suyu<br />

• 1 çay bardağı rendelenmiş<br />

kaşar peyniri<br />

• 1 çorba kaşığı tereyağı<br />

• Tuz, karabiber<br />

Hazırlanışı:<br />

Ekmekleri küp küp doğrayın ve önceden ısıtılmış 200 derece fırında 10<br />

dakika kadar kızartın. Soğanı yemeklik doğrayın. Kereviz saplarını soğanlardan<br />

biraz büyük olacak şekilde doğrayın. Tencereyi ocağın üzerine alın.<br />

Tencere ısınınca 1 yemek kaşığı tereyağını ilave edin. Yağ eriyince soğanları<br />

ekleyip 1-2 dakika kavurun. Ardından kereviz saplarını ilave edip 4-5 dakika<br />

kavurun. Küp doğranmış tavuk etlerini de ilave edin. Sürekli karıştırarak<br />

7-8 dakika kadar etlerin iyice pişmesini sağlayın. Tavuk eti pişince kızarttığınız<br />

ekmekleri ve 1 bardak sıcak tavuk suyunu ilave edin. Hazırladığınız<br />

bu karışımı bir fırın kabına dökün. Rendelenmiş peyniri de üzerine serpin.<br />

Önceden ısıtılmış 200 derece fırında yaklaşık 10 dakika, peynirler eriyene<br />

kadar pişirin.<br />

24


4<br />

Kişilik<br />

Kereviz Mücveri<br />

Malzemeler:<br />

• 1 adet kereviz<br />

• 1 adet patates<br />

• 1 adet havuç<br />

• 3 adet yumurta<br />

• 2 çorba kaşığı un (tepeleme)<br />

• Yarım paket kabartma tozu<br />

• 1 çay bardağı rendelenmiş kaşar peyniri<br />

• Yarım demet dereotu<br />

• Tuz, karabiber<br />

• Kızartmak için sıvı yağ<br />

Hazırlanışı:<br />

Dereotlarını ince kıyın. Havucu, patatesi ve kerevizi<br />

geniş bir kabın içinde rendeleyin. Rendelediğiniz<br />

sebzelerin fazla suyunu elinizle sıkarak<br />

sebzeleri bir kaba aktarın. Suyunu süzdüğünüz<br />

sebzeleri çukur bir kaba alın. Üzerine kalan tüm<br />

malzemeyi ilave edin. Bir kaşık yardımıyla tüm<br />

malzemeyi karıştırın. Derin bir kızartma tancesinde<br />

yağı kızdırın ve karışımdan yemek kaşığı kadar<br />

alıp yağda altın rengine dönüşene kadar kızartın.<br />

İsteğe göre sarımsaklı yoğurtla servis yapın.<br />

4<br />

Kişilik<br />

Kereviz Beğendi<br />

Malzemeler:<br />

• 2 adet orta boy kereviz<br />

• Yarım limonun suyu<br />

• 2 çorba kaşığı tereyağı<br />

• 2 çorba kaşığı un<br />

• Tuz<br />

• 2 su bardağı süt<br />

• Taze çekilmiş karabiber<br />

• 1 tutam muskat<br />

• 1 su bardağı rendelenmiş eski kaşar peyniri<br />

Hazırlanışı:<br />

Kerevizlerin kabuğunu soyun, içini küp şeklinde<br />

doğrayın. Tencereyi ocağın üzerine alın. Tencere<br />

ısınınca kerevizleri aktarın. Üzerini bir parmak<br />

geçecek kadar suyu tencereye dökün, tuzu serpin<br />

ve limon suyunu ekleyin. Tencerenin kapağını kapatın<br />

ve kerevizleri orta ateşte 25 dakika haşlayın.<br />

Ayrı bir sos tenceresini de ocağın üzerine alın.<br />

Tencere ısınınca tereyağını ve unu ekleyin. Çırpma<br />

teli yardımı ile sürekli çırparak kavurun. Üzerine<br />

haşlayıp süzdüğünüz kerevizleri, tuzu, sütü ekleyin.<br />

Püre haline gelince taze çekilmiş karabiberi,<br />

rendelenmiş muskatı ve rendelenmiş eski kaşar<br />

peynirini ekleyin. Birkaç kez karıştırıp ocaktan<br />

alın. İsteğe göre et sotenin, tas kebabın veya ızgara<br />

etlerin yanında sıcak sıcak servis yapın.<br />

26


Beslenme mirastır!<br />

Sağlıklı ve dengeli beslenmenin temelleri çocuklukta atılır. Biz ailelerin çocuklarına<br />

bırakacağı en büyük miras, sağlıklı ve dengeli bir beslenme tarzıdır.<br />

Sağlıklı ve dengeli bir beslenme<br />

planında doğru beslenen çocukların<br />

diğer yaşıtlarına nazaran daha az<br />

sıklıkla hasta olduğu ve daha az kilo<br />

aldığı belirlenmiştir.<br />

Dengeli beslenme çocuklarda oluşan<br />

obezite riskini azaltarak, kronik<br />

hastalıklara yakalanma olasılığını<br />

düşürmektedir. Çocuklarımızın<br />

dengeli beslemeye teşviki için öncelik<br />

anne babaların dengeli ve sağlıklı<br />

beslenen ebeveynler olmasıdır.<br />

Çocuklar ne görürse onu uygular. Bu<br />

sebeple evdeki beslenme düzeninin<br />

birincil öncelik olduğunu unutmayın.<br />

Bu süreçte neler yapılmalı bir gözden<br />

geçirelim;<br />

Tek tip beslenmeden uzak durun<br />

Tabaklarımız ne kadar renkli olur ise<br />

o kadar sağlıklı demektir. Bu sebeple<br />

öğün içerisindeki çeşitlilik çok önemli.<br />

Renkli ve çeşitli sağlıklı tabaklar ile<br />

çocuklarımızın besinlerdeki sağlıklı<br />

bileşenleri almasını sağlayabiliriz.<br />

<strong>Yemek</strong> hazırlarken çocuğunuzun<br />

sizinle birlikte olmasına izin verin<br />

“Aman mutfak dağılır, üstü başı<br />

batar”’ diye çocuklarınızı mutfaktan<br />

ve yemek pişirme/hazırlama<br />

aşamalarından uzakta tutmaya<br />

çalışmayın. Bırakın üstü başı batsın<br />

ama sizi izlesin. Çünkü dediğim gibi<br />

İrem ÇELİK<br />

Beslenme ve Diyet Uzmanı<br />

çocuklar ne görürse onu uygular.<br />

Çocuklarınızın sizinle birlikte<br />

yemek hazırlamasına izin verirseniz<br />

ileride tek başlarına kaldıklarında,<br />

kendilerine sağlıklı tabaklar<br />

hazırlayabilir.<br />

Tabaktaki her şey bitmek zorunda<br />

değil!<br />

Genellikle toplumumuzda ‘arkandan<br />

ağlar’ geleneği oldukça meşhurdur.<br />

Eğer çocuk doymuş ise o tabakta<br />

kalanlar bitmek zorunda değildir.<br />

Zorla tükettirdiğiniz her besin<br />

çocuğunuzun obeziteye yakalanma<br />

oranını biraz daha artırmaktadır,<br />

unutmayın. Yani demem o ki, tabakta<br />

kalanlar bırakın ağlasın…<br />

Fiziksel aktiviteyi şart kılın<br />

Çocuğunuzun ilgi alanlarını en hızlı<br />

şekilde keşfetmesine yardımcı olun.<br />

Böylelikle küçük yaşlardan itibaren<br />

spora olan ilgisi ve sürekliliği artmış<br />

olur. Spor bir rutin haline gelirse,<br />

sağlıklı bir hayat çocuğunuzu bekliyor<br />

demektir.<br />

Su tüketimini alışkanlık haline<br />

getirin<br />

Küçük yaşlardan itibaren hayat<br />

kaynağımız olan suyu çocuklarınızın<br />

hayatında değişilmez bir yerde sabit<br />

kılın. Yaş büyüdükçe su tüketim<br />

sıklığını yavaş yavaş artırmayı<br />

unutmayın. Zaten sonrasında bu bir<br />

rutin, bir ihtiyaç haline geleceğinden<br />

çocuğunuz bu alışkanlığı edinmiş<br />

olacaktır.<br />

En başında dediğim gibi, sağlıklı<br />

beslenme çocuğunuza bırakacağınız<br />

en büyük mirastır. Rutininizdeki<br />

birkaç değişiklik veya hayat<br />

standartlarınıza ekleyeceğiniz bir iki<br />

yeni rutin ile hem kendi beslenmenizi<br />

düzenleyebilir hem de daha sağlıklı<br />

gelecekler için çocuğunuza yatırım<br />

yapabilirsiniz.<br />

28


Fotoğraflar: Onurhan AYDIN Yapım: Ceylan ÖZGÖZ<br />

De Lucca Kakaolu Kremalı Bisküvi Kreması’nı<br />

brownie hamuruyla buluşturduk!<br />

Sonuç mu? Deneyip görün!<br />

Ortası yumuşacık, dışı çıtır ev yapımı<br />

brownie’lerin her lokmasında De Lucca Kakaolu<br />

Kremalı Bisküvi Kreması’nın benzersiz<br />

tadını damağınızda hissedeceksiniz.<br />

Kolayca hazırlanan, içi yumuşacık,<br />

üstü çıtır çıtır brownie’ye kimse hayır<br />

demez!<br />

6<br />

Kişilik<br />

Malzemeler:<br />

• 2 yemek kaşığı De Lucca Kakaolu<br />

Kremalı Bisküvi Kreması<br />

• 250 gram bitter çikolata<br />

• 50 gram tereyağı<br />

• 200 gram toz şeker<br />

• 4 yumurta<br />

• 1 çay kaşığı vanilya<br />

• 1 su bardağı tepeleme un (130 gram)<br />

• Bir tutam tuz<br />

Hazırlanışı:<br />

Tereyağını ve bitter çikolatayı benmari<br />

usulü eritin. Oda sıcaklığına gelmesini<br />

bekleyip ardından şekeri ekleyin ve<br />

çırpın.<br />

Teker teker yumurtaları ekleyin<br />

ve çırpmaya devam edin. Ardından<br />

vanilyayı ve De Lucca Kakaolu<br />

Kremalı Bisküvi Kreması’nı ilave edip<br />

karıştırın.<br />

Un ve tuzu ekleyin. Spatula ile alttan<br />

üste doğru havalandırarak homojen bir<br />

kıvam elde edene dek karıştırın.<br />

Hamuru fırın kabına dökün, üzerini<br />

spatula yardımıyla düzeltin. Önceden<br />

ısıtılmış 180 dereceye ayarlı fırında, 35-<br />

40 dakika pişirin.


Akçaağaç Şuruplu<br />

Cevizli Mini Kahveli<br />

Kekler<br />

İçindekiler // Ağırlık – Ölçüler<br />

• 262 gram çok amaçlı un<br />

• 30 gram dövülmüş California cevizi<br />

• 1 çorba kaşığı karbonat<br />

• ½ çorba kaşığı kabartma tozu<br />

• ½ çorba kaşığı tuz<br />

• 175 gram tuzsuz yumuşatılmış tereyağı<br />

• 260 gram Akçaağaç şekeri veya<br />

kahverengi şeker<br />

• 2 adet yumurta<br />

• 250 ml ekşi krema<br />

• 2 çorba kaşığı Akçaağaç özü<br />

Streusel:<br />

• 125 gram kavrulmuş yarım California<br />

cevizi<br />

• 38 gram Akçaağaç şekeri veya<br />

kahverengi şeker<br />

• 2 çorba kaşığı tarçın<br />

• 1 çorba kaşığı toz zencefil<br />

• 24 gram eritilmiş tereyağı<br />

Hazırlanışı:<br />

Kekler:<br />

Unu, dövülmüş cevizleri, karbonatı, kabartma tozunu ve tuzu küçük bir kapta karıştırın.<br />

Tereyağını ve şekeri beyazlaşana ve köpük köpük olana kadar elektrikli mikserde çırpın.<br />

Yumurtaları teker teker ekleyin ve her birinin ardından iyice çırpın. Ekşi kremayı ve akçaağaç<br />

özünü ekleyerek, düz ve köpük köpük olana kadar yaklaşık 2 dakika boyunca çırpın. Mikserin<br />

hızını düşürerek un karışımını ekleyin. Kapın kenarlarını da karışıma doğru kazıyın ve sadece<br />

harmanlamak üzere karıştırın.<br />

Streusel:<br />

Kavrulmuş cevizleri, şekeri, tarçını ve zencefili cevizler doğranana kadar mutfak robotundan<br />

geçirin. Tereyağını ekleyin ve sadece karıştırmak için, mutfak robotunu bir kez daha<br />

çalıştırın. Ortaya çıkan hamurun yarısını yağlanmış muffin kalıbına alın. [12 büyük muffin].<br />

Cevizli streusel karışımının yarısını üzerine serpin. Geri kalan hamuru en üstüne yayın; geri<br />

kalan streusel karışımını dökün. 180°c’de önceden ısıtılmış fırında 25 ila 30 dakika boyunca<br />

veya kekler kalıbın yanlarından taşana, üstleri altın rengini alana ve yerleşene ve bıçağınız<br />

temiz çıkana kadar pişirin. Kalıbı soğutma rafına alın; 1 saat soğutun. Kekleri gevşetmek<br />

için kenarlarına bıçak sokun; ya rafa alarak tamamen soğumasını bekleyin ya da glazürle<br />

kaplayarak sıcak servis edin. Hava geçirmez kapta 2 güne kadar saklayabilirsiniz.<br />

Püf Noktası: Alternatif olarak, bu tarifle tek bir büyük kek de elde edilebilir. 45 ila 60 dakika<br />

fırında pişirin.<br />

30


Fotoğraflar: Hande GÖKSAN<br />

Yapım: İnci BAK Yapım Asistanı: Büşra GÖZÜAÇIK<br />

Tadıyla rengiyle<br />

Mürdüm Eriği…<br />

Rengiyle iştah açan; keklere, reçellere, kurabiyelere nefis bir aroma katan mürdüm eriğinin tam<br />

zamanı! Mevsiminde bolca bulmuşken değerlendirelim istedik…<br />

8-10<br />

Adet İçin<br />

Mürdüm Erikli<br />

Muffin<br />

Malzemeler:<br />

• 3 adet yumurta<br />

• 1 su bardağı pudra şeker<br />

• 4-5 adet mürdüm eriği<br />

• 1 tatlı kaşığı tarçın<br />

• Yarım su bardağı süt<br />

• Yarım su bardağı su<br />

• 100 gram tereyağı<br />

• 1 tutam tuz<br />

• 2,5 su bardağı un<br />

• 1 paket kabartma tozu<br />

• 1 paket vanilya<br />

• 1-2 çorba kaşığı toz şeker<br />

Hazırlanışı:<br />

Mürdüm eriklerinin çekirdeklerini çıkartın,<br />

ince ince yarım ay şeklinde dilimleyip tarçına<br />

bulayın. Unu, kabartma tozunu, vanilyayı bir<br />

kapta harmanlayın. Ayrı bir kapta yumurtalar<br />

ile pudra şekerini köpük köpük olana dek<br />

çırpın. Sütü, suyu, eritilip ılınmış tereyağını<br />

ekleyin. Birkaç dakika karıştırdıktan sonra<br />

unlu karışımı ilave edin. Spatula ile alttan<br />

üste doğru havalandırarak karıştırın. Karışımı<br />

küçük kağıt kek kalıplarına üstten bir parmak<br />

boşluk kalacak (kabarınca taşmaması için)<br />

şekilde paylaştırın. Üzerlerine tarçına buladığınız<br />

erik dilimlerini yerleştirin. En son birer<br />

tutam kadar her birinin üzerine toz şeker serpin.<br />

170 dereceye ayarlı fırında 20-25 dakika<br />

pişirin. Ilık servis yapın.<br />

32


6-8<br />

Kişilik<br />

Cevizli ve Erik Püreli Kek<br />

Malzemeler:<br />

• 4 adet yumurta<br />

• 1 su bardağı esmer toz şeker<br />

• 1 çay bardağı zeytinyağı<br />

• 1 çay bardağı süt<br />

• 2 su bardağı buğday unu<br />

• Yarım su bardağı tam buğday unu<br />

• Bir tutam tuz<br />

• 1 su bardağı badem ince ceviz içi<br />

• 1 paket kabartma tozu<br />

• 1 paket vanilya<br />

Erik Püresi İçin:<br />

• 5 adet erik<br />

• 1 çay kaşığı tarçın<br />

• 1 çay bardağı su<br />

Hazırlanışı:<br />

Erik püresi için; Erikleri rendeleyip tencereye alın. Tarçını<br />

ve suyu ilave edin. Erikler yumuşayıncaya kadar yaklaşık 15<br />

dakika pişirin. Ocaktan alın ve soğumaya bırakın. Püreniz hazır.<br />

Yumurtalar ile şekeri köpük köpük olana dek çırpın. Zeytinyağını,<br />

sütü ekleyin. Birkaç dakika daha çırpın. Erik püresini ilave<br />

edin. Hafifçe karıştırdıktan sonra elenmiş unu, bir tutam tuzu,<br />

kabartma tozunu ve vanilyayı ekleyin. Spatula ile karıştırın.<br />

Karışımı yağlanmış kek kalıbına dökün. Üzerine ayırdığınız iri<br />

çekilmiş ceviz içini serpin. 180 dereceye ayarlı fırında 40-45<br />

dakika pişirin.<br />

33


2<br />

Kişilik<br />

Erikli Milföy<br />

Malzemeler:<br />

• 4 adet hazır milföy hamuru<br />

• 5-6 adet mürdüm eriği<br />

• 1 avuç iri çekilmiş ceviz içi<br />

• 1 çay kaşığı tarçın<br />

• 1 tatlı kaşığı tereyağı<br />

• 2 çorba kaşığı toz şeker<br />

Hazırlanışı:<br />

Mürdüm eriklerinin çekirdeklerini çıkartın, daha sonra dört eşit<br />

parçaya kesin. Tarçını, iri çekilmiş ceviz içini ve şekeri ilave edip<br />

harmanlayın.<br />

Milföy hamurlarını yan yana bitiştirerek ısıya dayanıklı küçük bir<br />

kaba kenarlarından sarkacak şekilde yayın. Üzerine erikli karışımı<br />

dökün. Tereyağını da üzerlerine serpin. Önceden ısıtılmış 210<br />

dereceye ayarlı fırında 15 dakika pişirin.<br />

34


TAHİNİN EN LEZZETLİ HALİ<br />

SEĞMEN TAHİN HELVASI ÇEŞİTLERİ<br />

GELENEKSEL DAMAK TADININ EN SEVİLEN LEZZETLERİNDEN OLAN TAHİN HELVASI,<br />

FARKLI ÇEŞİTLERİ İLE SOFRALARINIZA KEYİF KATIYOR.<br />

Seğmen<br />

segmen.com.tr<br />

segmengida


Erikli Perişan Kurabiye<br />

1 Tepsi<br />

İçin<br />

Malzemeler:<br />

• 1 adet yumurta<br />

• 1 çay bardağı esmer toz şeker<br />

• 3 su bardağı un<br />

• 2 çay kaşığı tarçın<br />

• 1 paket kabartma tozu<br />

• 1 kahve fincanı kuru üzüm<br />

• 1 çay bardağı zeytinyağı<br />

• 100 gram iri çekilmiş ceviz içi<br />

• 3-4 adet mürdüm eriği<br />

• 1 adet limonun veya portakalın<br />

rendelenmiş kabuğu<br />

Hazırlanışı:<br />

Yumurta ile şekeri çırpma teliyle hafifçe çırpın.<br />

Elenmiş unu, kabartma tozunu ve tarçını hamur yoğurma<br />

kabında harmanlayın. Zar şeklinde doğranmış mürdüm eriğini,<br />

kuru üzümü, ceviz içini unlu karışıma ilave edin. Bu karışıma<br />

rendelenmiş limon veya portakal kabuğunu da ekleyin. En son<br />

zeytinyağını ve yumurtalı şeker karışımını ilave edin. Orta sert<br />

kıvamlı bir hamur elde edene dek yoğurun. Hamur cıvıksa veya<br />

çok yumuşaksa kontrollü olarak biraz daha un ekleyebilirsiniz.<br />

Kurabiye hamurundan ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp<br />

yağlı kağıt serili fırın tepsisine yan yana yerleştirin.<br />

Önceden ısıtılmış 180 dereceye ayarlı fırında, 15-20 dakika<br />

pişirin.<br />

36


1 Küçük<br />

Kavanoz<br />

İçin<br />

Erik Reçeli<br />

Malzemeler:<br />

• 1 kilo mürdüm eriği<br />

(tercihen sert olanlarından)<br />

• 750 gram toz şeker<br />

• 1 adet çubuk tarçın<br />

• 1 tatlı kaşığı limon suyu<br />

• 1 çay bardağı demlenmiş<br />

kuşburnu çayı<br />

• 1 çay kaşığı tereyağı<br />

Hazırlanışı:<br />

Eriklerin çekirdeklerini çıkartıp dörde bölün. Tencereye aktarın,<br />

üzerine şekeri serpin, demlenmiş kuşburnu çayını ilave edin.<br />

Yüksek ateşte birkaç taşım kaynatıp ateşi kısın. Bu arada üzerinde<br />

biriken köpükleri bir kaşık yardımı ile temizleyin. 15 dakika<br />

sonra limon suyunu ve tereyağını ekleyin. 1 dakika yüksek ateşte<br />

kaynattıktan sonra ocaktan alın. Oda ısısında soğuyunca temiz<br />

bir kavanoza aktarın. Kapağını sıkıca kapatıp uzun süre muhafaza<br />

edebilirsiniz.<br />

38


Lezzetin<br />

bilimi de<br />

olur mu?<br />

Temel bilimlerden sayılan fiziğin, kimyanın<br />

ve biyolojinin bilimi olur da, lezzetin de bilimi<br />

olmaz mı? Bence insanoğlunun on binlerce<br />

yıldır vazgeçemediği lezzetin de bilimi<br />

olur. Sizlere bununla ilgili bilimsel kanıtlar<br />

vermeye çalışacağım. Tabii ki sıkmadan ve laf<br />

kalabalığı yapmadan…<br />

İnsanoğlu antik çağlardan itibaren doğada<br />

arayıp bulduğu yiyecekler arasında kendisine<br />

yararlı olanlar, damağında lezzet patlaması<br />

yapmış, yani çok lezzetli gelmiştir. Ama<br />

neden?<br />

Lezzet patlaması<br />

Tüm canlılarda olduğu gibi insan da hayatta<br />

kalmaya kodlanmıştır. Binlerce yıl öncesi<br />

atalarımız yemek için yabani meyve ve<br />

bitkiler toplamış ve yemiş. Hatta günümüzde<br />

bile bu alışkanlık mantar, bal ve yabani ot<br />

toplayıcılığı şeklinde devam etmektedir.<br />

Atalarımız bakmış ki, acı olan şeyler<br />

genellikle zehirli, tatlı olanlar ise genellikle<br />

zehirsiz. Bu öğrenilmişlik yani edinilen<br />

bilgi binlerce yıl bu şekilde genlerimizde<br />

kodlanmış. Aslında bize sağlık ve beslenme<br />

açısından yararlı olan şeyler lezzetli gelmiş.<br />

Bu arada bana şu soruyu da sorduğunuzu<br />

tahmin edebiliyorum.<br />

O zaman, günümüzün uzmanları tatlı olan<br />

yiyeceklerin sağlığa yararlı olmadığında<br />

neden bu kadar ısrarcı?<br />

Açıklaması aslında çok basit. İnsanoğlu<br />

bundan birkaç yüzyıl öncesi, günümüzdeki<br />

şekere ve şekerli yiyeceklere kolaylıkla<br />

ulaşamıyordu. O tarihlerde insanlar kol gücü<br />

ve beden gücüyle çalışıyor, bir yerden bir<br />

yere yürümek zorunda kalıyordu. Ormanda<br />

buldukları bir miktar balı iştahla; lezzetini<br />

çıkararak tüketiyordu. İsterseniz atalarımızın<br />

yaptıklarını biz de bir deneyimleyelim.<br />

Bir hafta şekerli yiyecekler yemeyelim.<br />

Sonrasında önümüze bol fıstıklı ve altın sarısı<br />

renginde bir tabak baklava gelsin. Baklavanın<br />

ağzımızda dağılmasını ve lezzet bileşenlerini<br />

nasıl hissettiğimizi hayal edelim. O zaman<br />

şunu diyebiliriz ki, lezzetle ilgili olan her şey<br />

aslında beynimizde olup bitiyor.<br />

Beynimiz ve lezzet algısı<br />

Her bir insanın yeme ve içme sırasında tat<br />

duyularının bir parçası olan dil, burun ve<br />

diğer duyuların etkisi birbirinden farklıdır.<br />

Bu nedenle duyusal deneyimleri etkileyen<br />

faktörlerde her bir insan için biriciktir. Kısaca<br />

Doç. Dr. Murat DOĞAN<br />

İstanbul Gelişim Üniversitesi<br />

Güzel Sanatlar Fakültesi Dekan Yardımcısı<br />

benim için lezzetli olan yiyecek yanımdaki<br />

arkadaşım için çok da lezzetli olmayabilir.<br />

Lezzetin oluşumu<br />

Ayrıca lezzetin oluşumunu etkileyen<br />

biyolojik ve hatırlatıcı faktörler de vardır.<br />

Yani öğrenilmişlik söz konusu. Urfalı bir<br />

çocuğa çiğ köfte acı gelmezken, Manisalı bir<br />

çocuğa acı gelebilir. Yeri gelmişken, lezzet<br />

algısının değişimini iyi yansıtan bir örnek<br />

vermek istiyorum. Bir hava yolu firması,<br />

Tokyo - İstanbul arası uçuşlarında yolculara<br />

bol şerbetli ve bol fıstıklı baklava servisine<br />

başlamış. Uçuşlarda hem Türk hem de<br />

Japon yolculara baklava servisi yapılmış.<br />

Ancak bu hizmet çok uzun soluklu olmamış.<br />

Nedeni ise çok ilginç. Japon yolcular<br />

baklavanın ilk dilimini bile bitiremezken,<br />

Türk yolcular daha fazlasını istemiş. Aslında<br />

olan şey, Japonların biyolojik ve hatırlatıcı<br />

faktörler açısından alışık olmadıkları bir tada<br />

maruz kalmalarından başka bir şey değildir.<br />

Bu nedenle Japonlara dünyaca bilinen ve<br />

gerçekten çok lezzetli baklavamız lezzetli<br />

gelmemiş.<br />

Duyusal girdiler ve beyindeki tepkiler<br />

Yiyecek ve içecek tükettiğimizde dilimizde<br />

bulunan tat tomurcukları tarafından alınan<br />

tat ve burnumuzda bulunan sarı bölge<br />

tarafından alınan koku elektriksel sinyaller<br />

şeklinde beynimizin göz küresi boşluğunun<br />

hemen arkasında bulunan “orbitofrontal<br />

40<br />

korteks” olarak adlandırılan bölgeye<br />

yansımakta ve burada yorumlanmaktadır.<br />

Burada anlattığım çok basit bir proses gibi<br />

görünüyor. Etkiye karşı olan tepki ve oluşan<br />

algı gibi. Aslında lezzeti bu kadar kolay<br />

açıklayamıyoruz.<br />

Psikologlar ve sinirbilimciler devreye giriyor<br />

ve şunu söylüyor:<br />

“Lezzetin koku, tat ve dokunma gibi çoklu<br />

duyusal girdileri mevcuttur. Tamam, bu<br />

doğru. Ancak lezzet, beynimiz tarafından<br />

yaratılan ve doğumdan yaşlılığa kadar sürekli<br />

bir bağa sahip olan bir fenomendir. Örneğin<br />

annenin yediği yiyeceklerin rahimdeki<br />

amniyotik sıvı yoluyla fetüse iletilmesinin<br />

gelecekteki tat tercihlerini bile etkilediği<br />

kolaylıkla öne sürülebilir. Örnekte olduğu<br />

gibi, lezzeti algılama süreci yüzlerce farklı<br />

parametreyi de içeriyor olabilir.”<br />

Yüzlerce farklı parametreden birini örnek<br />

vermek gerekirse, bazı uzmanlar insan<br />

beyninin açlık ve tokluk durumuna göre<br />

aynı yemeğe lezzet açısından farklı tepkiler<br />

verdiğini öne sürmektedir. Hatta aşırı<br />

kilolu insanların beyininin, normal kilolu<br />

insanların beyininden farklı tepki gösterdiği<br />

belirtilmektedir.<br />

Lezzet bilimi<br />

Sonuç olarak, lezzetin insan beynindeki<br />

karmaşık süreçlerinde nasıl algılandığını<br />

inceleyen bir alan doğmuştur. Bu yeni<br />

bilim dalı sinir bilimci Gordon M. Shepherd<br />

tarafından Nörogastronomi olarak<br />

adlandırılmıştır. Bu bilim dalı kısaca beynin<br />

yemekle başlayan serüvenini ve duyusal<br />

deneyimlerin nasıl geliştiğini incelemekle<br />

meşgul. Ayrıca Nörogastronomi lezzet<br />

algısının ve bunun biliş* ve hafızayı nasıl<br />

etkilediğini incelenmekte. Nörogastronomi<br />

disiplinlerarası bilim dalı olarak kendini<br />

konumlandırmış olup duyum, öğrenme,<br />

tokluk ve karar verme psikolojisi ve<br />

sinirbiliminden yararlanmaktadır. İlgi alanları<br />

arasında koku alma duyusunun lezzete nasıl<br />

katkı sağladığını anlama, tat tercihleri, lezzeti<br />

tanımlama, yeme bağımlılığı ve obezite<br />

sorunu yer almaktadır.<br />

*Algı, dikkat, bellek, duygular, dil, karar<br />

verme, düşünme ve akıl yürütme gibi zihnin<br />

dünyayı anlamaya yönelik yaptığı işlemlerin<br />

tümüdür.<br />

Sağlık ve afiyette kalın…


Hazırlayan: İnci BAK Fotoğraflar: Hande GÖKSAN<br />

Cam kavanoza<br />

sığdırılmış lezzetler<br />

Henüz soğuk bir kış başlamadan, açık havada son kaçamaklarınızı yapmak isterseniz kendi<br />

ellerinizle hazırladığınız salata ve tatlıları pratik bir şekilde cam kavanozlara aktarın. Kapağını<br />

kapatın ve doğayla baş başa kalın. Bizden söylemesi!<br />

4<br />

Kişilik<br />

Yeşil Zeytinli<br />

Patates Salatası<br />

Malzemeler:<br />

• 3 adet büyük boy patates<br />

• 1 çorba kaşığı hardal<br />

• 2 çorba kaşığı sızma zeytinyağı<br />

• 1 tutam toz kırmızı biber<br />

• 1 tutam pul biber<br />

• 2 adet kornişon turşu<br />

• Tuz<br />

• 1 demet maydanoz<br />

• 1 adet salçalık kırmızı biber<br />

• 1 küçük kase kırma zeytin (Çekirdekleri<br />

çıkartılmış)<br />

• 1 çay kaşığı kişniş tohumu<br />

Hazırlanışı:<br />

Patatesleri yıkayıp süzdükten sonra, soymadan<br />

geniş bir tencereye alın. Üzerini üç parmak<br />

geçecek kadar su ilave edin. Patatesleri<br />

yumuşayana kadar bu suda haşlayın.<br />

Sosu için; Hardalı, 1 çorba kaşığı zeytinyağını,<br />

tuzu (kontrollü olarak) baharatı ve zar şeklinde<br />

doğranmış turşuyu bir kasede karıştırın.<br />

Haşladığınız patatesleri soyup küp şeklinde<br />

doğrayın ve patatesler sıcakken sosunu ekleyerek<br />

tatlandırın.<br />

Maydanozu yıkayıp süzdükten sonra doğrayın.<br />

Salçalık kırmızı biberin çekirdeklerini temizleyip<br />

biberleri zar şeklinde doğrayın. Yeşil<br />

zeytinleri de kişniş tohumu ile tatlandırın.<br />

Servis kasesine veya bardaklarına önce patates<br />

salatasını paylaştırın. Sonra da sırasıyla<br />

irice doğranmış maydanozu, kişnişli yeşil zeytini<br />

ve doğradığınız biberi yerleştirin. Servis<br />

etmeden birkaç dakika önce tüm malzemeyi<br />

bir kaşık yardımı ile karıştırıp servis yapın.<br />

42


4<br />

Kişilik<br />

Avokado Salatası<br />

Malzemeler:<br />

• 2 adet avokado (Tercihen büyük<br />

boy ve olgun olanı)<br />

• 1 adet limonun suyu<br />

• 1 diş sarımsak<br />

• 3 dal dereotu<br />

• 1 çorba kaşığı sızma zeytinyağı<br />

• 1 adet büyük boy kırmızı soğan<br />

• 1 çay kaşığı tuz<br />

• 1 tutam sumak<br />

• 4 yaprak marul<br />

• 4 yaprak taze fesleğen<br />

Hazırlanışı:<br />

Avokadoyu enine ikiye kesip avokadonun ortasındaki çekirdeğini çıkartın.<br />

Kabuğunu soyduğunuz avokadoyu çukur bir kabın içine irice rendeleyin. Limon<br />

suyunu, kıyılmış dereotunu, havanda ezilmiş sarımsağı ve zeytinyağını<br />

ekleyin. İyice ezerek karıştırın.<br />

Kırmızı soğanı soyup ay şeklinde doğrayın. Tuzu ve sumağı ekleyip elinizle<br />

iyice ovalayın. Avokado püresini servis bardaklarına veya kaselerine paylaştırın.<br />

Üzerine sumaklı soğanı yayın. Marul ve fesleğen yaprakları ile süsleyip<br />

servise hazır edin.<br />

43


4<br />

Kişilik<br />

Tavuklu Marul Salatası<br />

Malzemeler:<br />

• 2 adet tavuk göğüs eti<br />

• 1 tatlı kaşığı sıvı yağ<br />

• 1 tutam kırmızı toz biber<br />

• 2 dal taze kişniş<br />

• 1 çay kaşığı köri<br />

• Tuz<br />

• 5-6 yaprak kıvırcık marul<br />

• 2 dal taze soğan<br />

• 4-5 dal dereotu<br />

• 4 tatlı kaşığı kapari<br />

Hazırlanışı:<br />

Tavuk etini buzluktan çıkartıp keskin bir bıçak yardımı ile çok ince,<br />

döner inceliğinde kesin. Geniş ve yapışmaz yüzeyli bir tavayı ocağın<br />

üzerinde ısıtın. İnce ince doğradığınız tavuk etlerini ve sıvı yağı ekleyip<br />

5 dakika boyunca kavurun. Ocaktan alıp ince kıyılmış taze kişnişi, toz<br />

biberi, köriyi ve tuzu ilave ederek tatlandırın. Salata için; Marulu yıkayıp<br />

çok ince kıyın. Taze soğanları da temizleyip halka halka doğrayın.<br />

Kıyılmış marulu, doğranmış taze soğanı, kapari turşusunu ve kıyılmış<br />

dereotunu bir kapta harmanlayın. Servis kaselerine paylaştırıp üzerine<br />

körili tavuk etini yerleştirin. Sos için hardal ile labne peynirini iyice<br />

çırpın. Servis yapmadan birkaç dakika önce sosunu ekleyip karıştırın.<br />

Salatanız hazır.<br />

Sosu İçin:<br />

• 1 çorba kaşığı hardal<br />

• 4 çorba kaşığı labne peyniri<br />

44


4<br />

Kişilik<br />

Hardal Tohumlu<br />

Pirinç Salatası<br />

Malzemeler:<br />

• 4 kahve fincanı pirinç (Tercihen baldo pirinç)<br />

• 1 çay bardağı haşlanmış nohut<br />

• 1 küçük kase yeşil zeytin (Çekirdekleri çıkartılmış)<br />

• 1 kahve fincanı kuru üzüm<br />

• 4-5 dal kıyılmış taze nane<br />

• 1 çay kaşığı hardal tohumu<br />

• 1 çorba kaşığı sızma zeytinyağı<br />

• 1 tatlı kaşığı hardal<br />

• Tuz<br />

• 1 küçük kase nar tanesi (Tercihen tatlı nar)<br />

Hazırlanışı:<br />

Pirinci sıcak suda 15 dakika beklettikten sonra yıkayıp iyice<br />

süzün. Kuru üzümü de içi sıcak su dolu ayrı bir kapta yarım<br />

saat kadar bekletin.<br />

Tencereye 1 litre kadar suyu ilave edip kaynamaya bırakın.<br />

Su kaynayınca pirinci ekleyin. 10 dakika haşladıktan sonra<br />

soğuk suyun altında yıkayıp süzün. Sosu için zeytinyağını,<br />

hardalı, hardal tohumunu ve tuzu küçük bir kasede çırpın.<br />

Hazırladığınız sosu önceden haşlayıp süzdüğünüz pirince<br />

ekleyin, iyice karıştırın. Kalan malzemeyi de ilave edip tatlandırın.<br />

Soğuk servis yapın.<br />

4<br />

Kişilik<br />

Narlı Tebbule<br />

Malzemeler:<br />

• 2 çorba kaşığı ince bulgur<br />

• 2 adet domates<br />

• 2 dal taze soğan<br />

• 2 demet maydanoz<br />

• 2 adet limonun suyu<br />

• 1 kahve fincanı sızma zeytinyağı<br />

• Yarım demet nane<br />

• 1 küçük kase nar tanesi<br />

• 1 çay kaşığı rendelenmiş limon kabuğu<br />

Hazırlanışı:<br />

Maydanozu ve naneyi yıkayıp kağıt havlu veya kumaş bir peçetenin<br />

üzerine aktarın. Yeşillikleri kurumaya bırakın. Taze<br />

soğanları temizleyip ince ince doğrayın. Domateslerin kabuğunu<br />

soyun, çekirdeklerini ve suyunu temizleyip domatesleri<br />

zar şeklinde doğrayın.<br />

İnce bulguru geniş bir salata kasesine aktarın. Yeşil soğanı,<br />

domatesleri, maydanozu, limon suyunu, zeytinyağını ve<br />

tuzu ekleyin. İyice harmanladıktan sonra en son (hemen<br />

kararmasın diye) ince kıyılmış taze naneyi de ekleyin. İsteğe<br />

göre nar taneleri ve rendelenmiş limon kabuğu ile süsleyip<br />

servise hazır edin.<br />

Aklınızda bulunsun:<br />

Tebbule Lübnanlılar’a ait geleneksel bir yemek çeşididir.<br />

Tarif, süslemek için kullandığımız nar taneleri dışında en<br />

geleneksel metotla hazırlanmıştır.


4<br />

Kişilik<br />

4<br />

Kişilik<br />

Labneli Muhallebi<br />

Malzemeler:<br />

• 1 litre süt<br />

• 1 su bardağı toz şeker<br />

• 1,5 çay bardağı un<br />

• 1 adet yumurta<br />

Hazırlanışı:<br />

Sütün 1 su bardağı kadarını daha sonra kullanmak için ayırın. Kalan<br />

sütü, şekeri, 1 çay bardağı unu tencereye alın. İyice çırpıp orta ateşte<br />

birkaç taşım kaynatın. Ayrı bir kapta kalan yarım çay bardağı unu,<br />

sütü ve yumurtayı pütürsüz olana dek çırpın. Yumurtalı karışımı<br />

kaynayan sütlü karışıma yavaş yavaş ilave ederek sürekli çırpın. Muhallebi<br />

kıvamına gelince margarini ekleyin. Bir taşım daha kaynatıp<br />

ocaktan alın. Arada bir mikser yardımı ile çırparak pütürlenmemesini<br />

sağlayın. Muhallebi ılınınca en son labne peynirini ekleyin. Tekrar<br />

çırpın. Karışımı kaselere paylaştırın. Buzdolabında soğutun. İsteğe<br />

göre damla çikolata, taze çilek ve pudra şekeriyle süsleyip servise<br />

hazır edin.<br />

Krokanlı ve Çilekli<br />

Çikolata Mus<br />

Malzemeler:<br />

• 3 paket bitter çikolata (240 gram)<br />

• çorba kaşığı pudra şekeri<br />

• 1 çorba kaşığı kakao<br />

• 1 çorba kaşığı portakal suyu<br />

• 6 adet yumurta<br />

• 1 paket vanilya<br />

• 1 çorba kaşığı margarin<br />

• 1 paket labne peyniri<br />

Üzeri İçin:<br />

• Fındık krokan<br />

• Taze çilek<br />

Hazırlanışı:<br />

Yumurta sarılarını ve aklarını ayrı kaplara paylaştırın. Elinizle irice doğradığınız<br />

çikolatayı cam kasede benmari usulü eritin. Çikolata eriyince<br />

kakaoyu ve portakal suyunu ekleyip karıştırın. Yumurta sarılarını çırpma<br />

teliyle sürekli çırparak teker taker, erittiğiniz çikolatalı karışıma yedirin.<br />

Yumurta aklarını ayrı bir yerde pudra şekeriyle birlikte mikserin<br />

yüksek devrinde 5 dakika boyunca, kar gibi bembeyaz olana dek çırpın.<br />

Çikolatalı karışımı da yavaş yavaş ekleyerek mikserin düşük devrinde<br />

birkaç dakika, malzemeleri birbirine yedirinceye kadar karıştırın. Karışımı<br />

kaselere paylaştırın. Kapağını kapatıp en az 3 saat kadar buzdolabında<br />

bekletin. Taze çilek ve krokanla süsleyip servise hazır edin.<br />

4<br />

Kişilik<br />

Elmalı ve Tarçınlı<br />

Pratik Tatlı<br />

Malzemeler:<br />

• 4 adet küçük boy elma (Tercihen Amasya elması)<br />

• 4 tatlı kaşığı toz şeker<br />

• 1 tatlı kaşığı tereyağı<br />

• 1 adet küçük boy çubuk tarçın<br />

• 1 tatlı kaşığı kuru üzüm<br />

• 1 çorba kaşığı kurutulmuş yaban mersini<br />

Hazırlanışı:<br />

Elmaları yıkayıp süzdükten sonra soymadan küçük küpler halinde<br />

doğrayın. Tereyağını şeker ekleyerek geniş bir tavada eritin. Doğradığınız<br />

elmaları, çubuk tarçını, kurutulmuş yaban mersinini ve kuru<br />

üzümü ilave edin. 10 dakika boyunca arada bir karıştırarak elmaların<br />

hafifçe yumuşamasını sağlayın. Ocaktan alın, tarçını içinden çıkarın.<br />

Tatlı ılınınca cam kavanozlara veya servis kaselerine aktarın. İsteğe<br />

göre kaymakla veya dondurma ile servise hazır edin.<br />

46


Yapım: İnci BAK Fotoğraflar: Murat ERDOĞAN<br />

Evde kolayca yapabileceğiniz<br />

çikolatalı puding<br />

Bitter çikolata ve kakao ile hazırladığımız<br />

pudingi herkes çok sevecek ama çocuklar bu<br />

tada bayılacak!<br />

Malzemeler:<br />

• 1 litre süt<br />

• 2 çorba kaşığı un (silme)<br />

• 2 çorba kaşığı mısır nişastası (silme)<br />

• 3 çorba kaşığı kakao<br />

• 1 paket vanilya<br />

• 1 su bardağından 2 parmak eksik toz şeker<br />

• 1 çorba kaşığı tereyağı<br />

• 1 paket bitter çikolata (80 gram)<br />

Üzeri İçin:<br />

• Nar taneleri<br />

• 4 adet küçük boy beze<br />

Hazırlanışı:<br />

Sütü, unu, nişastayı, kakaoyu, vanilyayı ve şekeri tencereye aktarıp<br />

çırpma teliyle iyice çırpın. Orta ateşte, sürekli karıştırarak muhallebi<br />

kıvamına gelene dek pişirin. Ocaktan indirmeye birkaç dakika kala<br />

tereyağını ve irice doğranmış bitter çikolatayı ilave edin. Pütürsüz<br />

bir kıvam elde edince ocaktan alın. Ilınınca mikser yardımı ile iyice<br />

çırpın ve servis kaselerine aktarın. İsteğe göre mevsim meyveleri ve<br />

beze ile süsleyin. Soğuk servis yapın.<br />

48


Hazırlayan: İnci BAK Fotoğraflar: Hande GÖKSAN<br />

“Peki annecim” dedirtecek yemekler<br />

<strong>Yemek</strong> saatlerini sinir harbi yaşamadan atlatmak mümkün mü? Çocuklarla arabada oynanabilecek en güzel oyunlar<br />

hangileri? Restoranda etraftakileri rahatsız edebilecek bir olayı engellemek için neler yapmalı? Doğum günlerinde<br />

parti süsleri ve kostümlerini ucuza getirmek mümkün mü? Doktoru beklerken çocuklar nasıl oyalanır? Dilinizde tüy<br />

bitmeden çocuklar oyuncaklarını nasıl toplar?<br />

Evde, restoranda, doktorda ve yolda anneliğin zorlu şartları varsa onlarla başa çıkmanızı kolaylaştıracak pratik<br />

çözümler de vardır! Profilo’nun katkılarıyla hazırlanan “Bir kere de ‘peki annecim’ de…” adlı çocuk kitabının içinde bu<br />

soruların yanıtını bulabilirsiniz. Dayanıklı annelerin sırlarının paylaşıldığı kitaptaki eğlenceli tariflerden ilham alabilir,<br />

çocuğunuz için yemeği daha eğlenceli hale getirebilirsiniz.<br />

Çilek ve Karadut<br />

Peltesi<br />

Malzemeler:<br />

• 1 kase taze çilek<br />

• 2 su bardağı su<br />

• 1 su bardağı karadut suyu<br />

• 2 çorba kaşığı mısır nişastası (tepeleme)<br />

Süslemek İçin:<br />

Birkaç adet taze çilek<br />

4 Kase<br />

İçin<br />

Hazırlanışı:<br />

Çilekleri temizleyip yıkadıktan sonra mutfak robotunda püre<br />

haline gelene dek ezin. Kalan malzemelerle birlikte orta boy<br />

bir tencereye dökün. İyice çırpıp ocağa alın. Orta ateşte, sürekli<br />

karıştırarak muhallebi kıvamına gelene dek pişirin. Ocaktan<br />

alın. Ilınınca servis kaselerine veya bardaklarına paylaştırın.<br />

Buzdolabında en az bir saat beklettikten sonra isteğe göre küp<br />

şeklinde kesilmiş çilek parçaları ile servis yapın.<br />

Domates<br />

Çorbası<br />

Malzemeler:<br />

• 1 çorba kaşığı tereyağı<br />

• 1 çorba kaşığı un<br />

• 1 su bardağı süt<br />

• 1 su bardağı domates suyu<br />

• 3 su bardağı sıcak su veya et suyu<br />

4<br />

Kişilik<br />

Hazırlanışı:<br />

Tereyağını eritip unu kavurun. Azar azar sütü ilave ederek<br />

topaklaşmadan, sürekli karıştırarak pürüzsüz bir kıvam elde<br />

edin. Daha sonra domates suyunu ekleyin. Birkaç taşım kaynayınca<br />

sıcak suyu veya et suyunu ekleyin. Blender ile iyice<br />

çırparak 10 dakika kadar pişirin. Ocaktan alın. Servis kaselerine<br />

paylaştırıp isteğe göre kızarmış ekmek dilimleri ve kaşar<br />

peyniri ile sunun.<br />

50


6 Mini<br />

Hamburger<br />

İçin<br />

Sebzeli Mini<br />

Hamburger<br />

Malzemeler:<br />

• 250 gram dana kıyma<br />

• 50 gram kuzu kıyma (tercihen döş kısmı)<br />

• 1 dilim ekmek içi (tercihen bayat ekmek içi)<br />

• Tuz, kimyon, karabiber<br />

(damak tadınıza göre ayarlayabilirsiniz)<br />

• 1 adet yumurta<br />

• 1 adet küçük boy kabak<br />

• 1 adet küçük boy havuç<br />

Ayrıca:<br />

• Küçük hamburger ekmekleri<br />

• 1 adet küçük boy domates<br />

• Birkaç yaprak marul<br />

• Cheddar peyniri<br />

Hazırlanışı:<br />

Havuç ile kabağın kabuğunu kazıyıp rendeleyin. Çukur bir<br />

kaba kıymaları alın. Tuzu, baharatını, ufalanmış bayat ekmek<br />

içini ekleyip yoğurun. En son sebzeleri ilave edin. Tekrar<br />

yoğurun. Hazırladığınız kıyma harcından ceviz büyüklüğünde<br />

parçalar koparıp avucunuzun içinde şekillendirin. Izgarada<br />

kızartın. Hamburger ekmeklerini enine ikiye kesin. Sırasıyla<br />

marul yaprağı, dilimlenmiş domates, ızgarada pişirilmiş<br />

köfte ve isteğe göre kalp şeklinde kalıpla kesilmiş cheddar<br />

peyniri ile dekoratif bir şeklide hamburgerinizi hazırlayın.<br />

Hemen servis yapın.<br />

Ahtapot Sosis<br />

Malzemeler:<br />

• 10 adet parmak sosis<br />

• 50 adet çubuk makarna<br />

2<br />

Kişilik<br />

Domates Sos İçin:<br />

• 1 çorba kaşığı tereyağı<br />

• 3 adet rendelenmiş domates<br />

• 1 tatlı kaşığı ince kıyılmış kereviz sapı<br />

• 1 çay bardağı sıcak su<br />

• Tuz<br />

Hazırlanışı:<br />

Domates sos için; Tereyağını eritip rendelenmiş<br />

domatesleri ilave edin. Birkaç taşım kaynatıp kereviz<br />

sapını ve 1 çay bardağı sıcak suyu ekleyin. Tencerenin<br />

kapağını kapatıp arada bir karıştırarak suyunu yarı<br />

yarıya çekene dek pişirin. Tuzunu ekleyip birkaç taşım<br />

daha kaynatın. Sosunuz hazırdır.<br />

Uzun makarnaları kırmadan sosisin bir ucundan<br />

diğerine özenle geçirin. Bir parmak sosiste en az 5<br />

adet uzun makarna olmalı. Tüm sosislerde bu işlemi<br />

gerçekleştirdikten sonra büyük boy bir tencerede<br />

1 tatlı kaşığı tuz ilave edilmiş kaynar suyun içine<br />

makarnalı sosisleri atın. 8-10 dakika haşlayıp ocaktan<br />

alın. Süzüp domates sos ile tatlandırın. Hemen servis<br />

yapın.<br />

51


4<br />

Kişilik<br />

Patates Püreli Köfte<br />

Malzemeler:<br />

• 250 gram köftelik kıyma<br />

• 1 adet küçük boy soğan<br />

• Tuz, karabiber, kimyon<br />

• 1 dilim bayat ekmek içi<br />

Püre İçin:<br />

• 1 adet büyük boy patates<br />

• 1 tatlı kaşığı tereyağı<br />

• 1 tatlı kaşığı Hindistan cevizi rendesi<br />

Hazırlanışı:<br />

Köfte için; Çukur bir kapta kıymayı, rendelenmiş soğanı, tuzu, baharatı<br />

ve ufalanmış bayat ekmek içini ekleyip yoğurun. Köfte hamurundan<br />

ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp elinizle oval şeklini verin.<br />

Izgarada kızartmak için hazır edin.<br />

Patatesleri soyup dilimleyin ve tencereye aktarın. Üzerini bir parmak<br />

geçecek kadar su ilave edin. Patatesler haşlanınca tereyağını, rendelenmiş<br />

Hindistan cevizini ve tuzu ekleyin. Püre haline gelene dek ezin.<br />

İsteğe göre civciv şekli vermek için karışımdan iki büyük, iki küçük<br />

top elde edin. Büyük topu yuvarlayıp servis tabağına yerleştirin. Civcive<br />

göz, burun şekli verin. Izgarada kızartılmış köfte ile servis yapın.<br />

4<br />

Kişilik<br />

Ispanak Püreli<br />

Top Köfteler<br />

Malzemeler:<br />

• 250 gram köftelik kıyma<br />

• 1 adet küçük boy soğan<br />

• Tuz, karabiber, kimyon<br />

• 1 ince dilim bayat ekmek içi<br />

Ispanak Püresi İçin:<br />

• 6-7 yaprak taze ıspanak<br />

• 1 çorba kaşığı un<br />

• 1 tatlı kaşığı tereyağı<br />

• 1 çorba kaşığı labne peyniri<br />

Hazırlanışı:<br />

Köfte için; çukur bir kapta kıymayı, rendelenmiş soğanı, ufalanmış bayat<br />

ekmek içini, tuzu ve baharatını ekleyip yoğurun. Köfte karışımından<br />

misket küçüklüğünde parçalar koparın. Yağlı kağıt üzerine yerleştirip<br />

fırında 15 dakika pişirin.<br />

Ispanak püresi için; Ispanakları yıkayıp süzdükten sonra elinizle doğrayın.<br />

Tereyağını eritip unu kavurun. Ispanakları ekleyip birkaç dakika pişirin.<br />

Ocaktan alın, labne ile tatlandırın. Servis tabağına aktarıp fırında<br />

pişirdiğiniz köfteleri yerleştirin.<br />

1<br />

Kişilik<br />

Trafik Lambası<br />

Tost<br />

Malzemeler:<br />

• 2 büyük dilim tost ekmeği<br />

• 1 dilim çedar peyniri<br />

• 1 dilim domates<br />

• 1 tatlı kaşığı kıyılmış marul<br />

Hazırlanışı:<br />

Tost ekmeklerini üst üste koyup uzun bir dikdörtgen olacak<br />

şekilde kesin. Bir dilimini alıp yuvarlak küçük bir kalıpla bastırıp<br />

keserek aralıklı olacak şekilde boş yuvarlaklar elde edin.<br />

Ekmek dilimlerini üst üste yerleştirip fırının ızgara bölümünde<br />

hafif kızartın. Fırından alıp boşlukları çedar peyniri, kıyılmış marul<br />

ve domates ile doldurarak trafik lambaları şeklini elde edin.<br />

52


6-8<br />

Kişilik<br />

Mermer Kek<br />

Malzemeler:<br />

• 4 adet yumurta<br />

• 1,5 su bardağı toz şeker<br />

• Yarım su bardağı süt<br />

• Yarım su bardağı zeytinyağı<br />

• 2 çorba kaşığı kakao (tepeleme)<br />

• 2,5 su bardağı un<br />

• 1 paket kabartma tozu<br />

Hazırlanışı:<br />

Yumurtaları şeker ile birlikte birkaç dakika boyunca çırpın. Sütünü<br />

ve zeytinyağını ilave edip çırpmaya devam edin. En son elenmiş un ile<br />

kabartma tozunu ekleyin. Tahta bir kaşıkla alttan üste doğru havalandırarak<br />

karıştırın. Hamurun yarısını ayırıp kakaoyu ekleyin. Kakaoyu<br />

eklemiş olduğunuz hamura birkaç çorba kaşığı süt ilave edin. Tekrar<br />

karıştırın. Yağlanmış dikdörtgen kek kalıbına her iki karışımı dönüşümlü<br />

olarak dökün. Önceden ısıtılmış 180 dereceye ayarlı fırında<br />

40-45 dakika pişirin. Fırından alın, dilimleyip servis yapın.<br />

8-10<br />

Adet<br />

Cevizli ve Havuçlu<br />

Mini Kekler<br />

Malzemeler:<br />

• 2 adet yumurta<br />

• 1 su bardağı toz şeker<br />

• 1 çay bardağı süt<br />

• 1 adet küçük boy rendelenmiş havuç<br />

• Yarım su bardağı zeytinyağı<br />

• 2 su bardağı un<br />

• 1 paket kabartma tozu<br />

• 1 kase iri çekilmiş ceviz içi<br />

Hazırlanışı:<br />

Yumurtaları şeker ile birlikte birkaç dakika boyunca çırpın. Sütünü ve<br />

zeytinyağını ilave edip çırpmaya devam edin. Sırasıyla rendelenmiş havucu,<br />

elenmiş un ile kabartma tozunu ekleyin. Tahta bir kaşıkla alttan<br />

üste doğru havalandırarak karıştırın. En son ceviz içini ekleyin. Tekrar<br />

karıştırın. Kek hamurunu küçük kek kalıplarına paylaştırın. Önceden<br />

ısıtılmış 180 dereceye ayarlı fırında 15 dakika pişirin. Fırından alın, ılık<br />

veya soğuk servis yapın.<br />

4<br />

Kişilik<br />

Çikolatalı ve Taze Çilekli<br />

Pankek<br />

Malzemeler:<br />

• 1 su bardağı süt<br />

• 1 kahve fincanı un<br />

• 1 çorba kaşığı nişasta<br />

• 1 çorba kaşığı pirinç unu<br />

• 1 adet yumurta<br />

• 2 çay kaşığı vanilya<br />

• 1 çorba kaşığı toz şeker<br />

• 1 tutam tuz<br />

• Tereyağı (tavayı yağlamak için)<br />

Süslemek İçin:<br />

• Çikolata sosu<br />

• Taze çilek<br />

• Pudra şekeri<br />

Hazırlanışı:<br />

Pankek hamuru için tüm malzemeyi çukur bir kapta mikser yardımıyla<br />

iyice çırpın. Tabanı düz, yanmaz bir tavayı 1 çay kaşığı tereyağı ile ısıtın.<br />

Pankek hamurundan küçük bir kepçe kadarını alıp tavaya dökün. Her<br />

iki tarafını hamurda gözenekler çıkana dek pişirin. Yumuşak kalması<br />

için kağıt bir havlu arasında muhafaza edin. Kalan malzemeyi de aynı<br />

şekilde hazırlayın. Servis tabağına pankekleri dekoratif bir şekilde dizin,<br />

aralarına çikolata sosu sürün, dilimlenmiş taze çilekleri yerleştirin.<br />

En son katın üzerini istediğiniz şekilde süsleyin. Hemen servis yapın.<br />

54


Prodüksiyon: İnci BAK<br />

Fotoğraflar: Hande GÖKSAN Yapım Asistanı: Büşra GÖZÜAÇIK<br />

Tepsi kekleri<br />

Kalabalık aileler ve misafirler için tepsi tepsi kekler hazırlamak isteyenler bu hafif ve pratik<br />

tariflere göz atmalı…<br />

8<br />

Kişilik<br />

Sütlü Revani<br />

Malzemeler:<br />

• 5 adet yumurta<br />

• 5 çorba kaşığı toz şeker<br />

• 5 çorba kaşığı tepeleme un<br />

• 1 paket kabartma tozu<br />

• 1 paket vanilya<br />

Sütlü Şerbeti İçin:<br />

• 1 su bardağı toz şeker<br />

• 1 su bardağı süt (şeker ile kaynayacak)<br />

• 2 su bardağı soğuk süt<br />

(sonradan ilave edilecek)<br />

Hazırlanışı:<br />

Yumurtaları şekerle birlikte köpük köpük olana<br />

kadar mikser yardımıyla iyice çırpın.<br />

Unu, kabartma tozunu ve vanilyayı ayrı bir kapta<br />

harmanladıktan sonra yumurtalı karışıma<br />

ekleyin. Pürüzsüz bir kıvam alıncaya kadar<br />

spatula ile alttan üste doğru havalandırarak<br />

karıştırın. Karışımı yağlamış olduğunuz kalıba<br />

dökün ve her tarafı eşit olacak şekilde spatula<br />

ile düzeltin. Önceden ısıtılmış 180 dereceye<br />

ayarlı fırında, üzeri pembeleşinceye kadar,<br />

yaklaşık 20 dakika pişirin. Sütlü şerbeti için<br />

şeker ile sütü tencerede birkaç dakika kaynatın.<br />

Ocaktan alıp 2 bardak soğuk sütü ekleyin.<br />

Karıştırın. Sütlü (süt kesilirse şaşırmayın,<br />

işleme devam edin) şerbetiniz hazır. Pişen keki<br />

fırından alın, ılınınca kare şeklinde dilimleyin.<br />

Ilık sütlü kestirmeyi de kekin üzerine eşit<br />

dağılacak şekilde dökün. 1 gün buzdolabında<br />

beklettikten sonra soğuk soğuk servis yapın.<br />

56


8<br />

Kişilik<br />

İncir Tatlısı<br />

Malzemeler:<br />

• 3 adet yumurta<br />

• 1 su bardağı toz şeker<br />

• 1 çorba kaşığı sıvı yağ<br />

• 1 su bardağı un<br />

• 1 paket kabartma tozu<br />

• 10 adet incir<br />

• 1.5 su bardağı iri doğranmış ceviz içi<br />

Şerbeti İçin:<br />

• 2 su bardağı su<br />

• 1.5 su bardağı toz şeker<br />

• 1 çay kaşığı ince rendelenmiş<br />

limon kabuğu<br />

Muhallebisi İçin:<br />

• 1 litre süt<br />

• 1 su bardağı toz şeker<br />

• 1 çay bardağı un<br />

• 1 kahve fincanı nişasta<br />

• 1 paket vanilya<br />

• 1 çorba kaşığı margarin<br />

Hazırlanışı:<br />

Kuru incirleri ılık suda ıslatın. Yarım saat beklettikten sonra küp küp<br />

doğrayın. Yumurtaları ve şekeri mikser yardımı ile iyice çırpın. Sıvı yağını<br />

ekleyin, birkaç kez karıştırdıktan sonra elenmiş unu ilave edin. Pürüzsüz<br />

bir kıvam alana dek karıştırmaya devam edin. İncirleri ve cevizi hamura<br />

ilave edin, spatula ile karıştırın. Isıya dayanıklı fırın kabını fırça yardımı ile<br />

önce yağlayın, sonra da hafifçe un serperek silkeleyin. İncirli karışımı kalıbın<br />

içine dökün. Spatula ile hamurun üzerini düzeltin. Önceden ısıtılmış<br />

180 dereceye ayarlı fırında, 40-45 dakika pişirin.<br />

Kek pişerken bu arada şerbetini hazırlayın. Şerbeti için suyu ve şekeri<br />

kaynatın. Limon kabuğunu ekleyip ocaktan alın. Şerbeti oda ısısında<br />

soğumaya bırakın. Keki fırından alın, ılınınca soğuk şerbeti hamurun her<br />

tarafına eşit dağılacak şekilde dökün.<br />

Muhallebisi için; Margarin ve vanilya dışındaki tüm malzemeyi sos tenceresine<br />

alın. İyice çırpın. Kısık ateşte, muhallebi kıvamında pişirin. Ocaktan<br />

almaya birkaç dakika kala vanilyayı ve margarini ekleyin. Karıştırın.<br />

Arada bir çırpma teliyle çırparak oda ısısında üzeri kabuk bağlamadan<br />

soğumasını sağlayın. Pişen keki fırından alın, kek ılınınca muhallebiyi<br />

üzerine dökün. Üzerine isteğe göre ceviz ve tarçın serpin. Buzdolabında<br />

en az 6 saat dinlendirdikten sonra dilimleyip servise hazır edin.<br />

57


9<br />

Kişilik<br />

Puflu Kek<br />

Malzemeler:<br />

• 2 paket bitter çikolata (160 gram)<br />

• 50 gram tereyağı<br />

• 2 çorba kaşığı krema<br />

• 3 adet yumurta<br />

• 1 çorba kaşığı pudra şeker<br />

• 2 çorba kaşığı un (tepeleme)<br />

• 9 paket hazır Eti Puf<br />

Hazırlanışı:<br />

Bitter çikolatayı, kremayı ve tereyağını benmari usulü pürüzsüz bir<br />

kıvam alana dek eritin. Yumurtaları ve pudra şekerini ayrı bir kapta 5<br />

dakika boyunca çırpın.<br />

Eritilip hafif ılınmış çikolatalı karışımı, unu ve yumurtalı karışımı<br />

bir kapta birleştirin. Spatula ile alttan üste doğru havalandırarak<br />

karıştırın. Hazırladığınız kek hamurunu yağlanmış kare kalıba dökün.<br />

Önceden ısıtılmış 190 dereceye ayarlı fırında pişirin. Kek pişerken 10.<br />

dakikasında pufları üzerine hafifçe bastırarak yerleştirin. Puflar iyice<br />

kızarınca kekinizin içi de pişmiş olacaktır.<br />

58


6<br />

Kişilik<br />

Ebrulu Kek<br />

Malzemeler:<br />

• 3 adet yumurta<br />

• 1.5 su bardağı toz şeker<br />

• 1 su bardağı süt<br />

• 1 su bardağı sıvı yağ<br />

• 2 su bardağı un<br />

• 1 paket kabartma tozu<br />

• 1 paket vanilya<br />

• 2 çorba kaşığı kakao<br />

Hazırlanışı:<br />

Yumurtaları ve şekeri mikserle, kabarıp beyazlaşıncaya kadar çırpın. Sütü<br />

ve yağı ekleyin 1-2 dakika daha kadar karıştırın. Unu, vanilyayı ve kabartma<br />

tozunu ilave edin. Pürüzsüz bir karışım elde edinceye kadar karıştırın.<br />

Kek hamurunu iki ayrı kaba ayırın. Bir tanesinin içine kakao ekleyip<br />

rengini koyulaştırın. Yuvarlak tepsi şeklindeki kek kalıbını yağlayın, Küçük<br />

bir kepçe beyaz hamurdan çay tabağı küçüklüğünde dökün ve zaman<br />

kaybetmeden diğer hamurdan aynı miktarda alıp üzerine dökün. Bu işlemi<br />

her iki hamur bitene kadar (25-30 kez) devam edin. En son kürdan yardımı<br />

ile dıştan içe doğru çizgiler çekin daha sonra orta merkezden dışa doğru<br />

çizin. Önceden ısıtmış olduğunuz 180 derece fırında 20-25 dakika pişirin.<br />

59


Öneri<br />

Yorum<br />

Tee’O<br />

Ataşehir’de<br />

ezber bozuyor<br />

Reha TARTICI<br />

Gastronomi Yazarı<br />

Eski milli basketbolcu dev adam Tamer Oyguç'un basketbol oynadığı<br />

yıllarda hayalini kurduğu Tee’O bugün Ataşehir’de sunduğu<br />

sıra dışı lezzetleriyle yeni bir çekim merkezi oluşturuyor.<br />

Adını Tamer Oyguç'un baş harflerinden ve sınırında bulunan<br />

golf sahasının birinci vuruş noktası olan "(first tee) 1. Tee"den<br />

alan Tee’O için uzun yıllardır kurulan bir hayalin vücut bulmuş<br />

hali demek yanlış olmayacak. Oyguç, basketbol oynadığı yıllarda<br />

gittiği ülkelerde lezzet peşinde koşmaya başlamış. Takım<br />

ile birlikte kaldığı otellerin şefleri ile mutfaklarda uzun saatler<br />

geçirmiş. Oyguç, şeflerin elinden yerel mutfakların yanı sıra<br />

Avrupa ve dünya mutfaklarına ait lezzetleri deneyimleme şansı<br />

bulurken, onlarla bu mutfakları tanımak adına da uzun süren<br />

sohbetler gerçekleştirmiş.<br />

Tatillerde gittiği ülke ve şehirlerin yemeklerinin yapım aşamaları<br />

ve tatları konusunda da bitmek bilmeyen merakıyla bilgi<br />

sahibi olmak için çaba sarf eden Oyguç, uzun yıllar boyunca<br />

deneyimlediği yemekleri evde yapmaya başlıyor ve onları arkadaşlarının<br />

beğenisine sunuyor. <strong>Yemek</strong>leri beğenilen Oyguç,<br />

çevresinden gelen ısrarları da kıramayarak açacağı restoran<br />

için yer arayışına giriyor.<br />

Atapark Caddesi’nin gelişmeye açık bir yer olduğunu düşünen<br />

Oyguç, Ataşehir Golf Kulübü sınırındaki Tee’O restoranın bulunduğu<br />

yerin aradığı mekan olduğuna karar veriyor. İlk başta<br />

sokak lezzetleri pub olarak açılan mekan, gelen talepler ve gördüğü<br />

ilgi üzerine yenilenme sürecine giriyor. Hem menüsünü<br />

hem de dekorasyonunu yeniliyor. Eylül ayı başında da “nice dining”<br />

olarak tanımlamanın daha doğru olacağını düşündüğüm<br />

konsepti ile kapılarını açıyor.<br />

olduğu menüyü geçtiğimiz günlerde gerçekleştirdiğimiz özel<br />

tadımda deneyimledim.<br />

Kutay Şef ve kendisi gibi genç oldukları kadar başarılı ekibi beni<br />

oldukça etkiledi. Sundukları tadım menüsünde yer alan her bir<br />

tabak özenle seçilen ürünlerle ve titiz bir çalışmayla hazırlanarak<br />

servis edildi. Bu menüde beni en fazla etkileyen lezzetlere<br />

gelince. “Fava”, Domates Confi”, “İncir Chutney Pizza” ve “Dana<br />

Kaburga Rulo”yu sayabilirim. Lezzet dengeleri ile pişirilme dereceleri<br />

neredeyse mükemmele yakındı. Tabii ki denediğim bazı<br />

lezzetler ile ilgili önerilerimi de Kutay Şef ile paylaştım.<br />

Lezzetli olduğu kadar keyifli bir sohbet eşliğinde gerçekleştirdiğimiz<br />

tadımın finalinde servis edilen “Pavlova” başarılıydı ama<br />

“Dulce de Leche Flan” gerçekten muhteşemdi. Ülkemiz gastronomisinde<br />

önemli yerlere geleceğine inandığım Kutay Şef<br />

ve ekibini tüm kalbimle tebrik ediyorum. Yolunuz Ataşehir’den<br />

geçiyor ve farklı bir lezzet deneyimi yaşamak istiyorsanız bence<br />

Tee’O biçilmiş kaftan ve gönül rahatlığıyla herkese öneriYO-<br />

RUM.<br />

Genç şef Kutay Kaygusuz<br />

yönetiminde<br />

Mutfağın başına 23 yaşındaki genç<br />

ve başarılı şef Kutay Kaygusuz geçiyor.<br />

Ne istediğini bilen, lezzet için<br />

yorulmak bilmeden çalışan ve mutfakta<br />

takım çalışmasının gücüne<br />

inan Kutay Şef ekibi ile birlikte yeni<br />

menüyü uzun ve titiz bir çalışmanın<br />

ardından ortaya çıkarıyor. Mevsimsel<br />

ürün ve lezzetlerin ön planda<br />

60


Tarihle<br />

lezzeti<br />

buluşturan<br />

avlu<br />

İstanbul'un tarihi ve kültürel zenginliklerinin kalbinde yer alan Sultanahmet’in<br />

Arnavut kaldırımlı dar sokaklarında yürürken, Bizans ve Osmanlı<br />

imparatorluklarının izlerini taşıyan tarihi yapılar arasında adeta<br />

zamanda kısa bir yolculuğa çıkma hissi beni hep derinden etkilemiştir.<br />

1918-1919 yıllarında inşa edilen ve imparatorluk döneminin ilk çağdaş<br />

hapishanesi olarak kullanılan binanın restore edilerek otel haline<br />

getirilmesi sonrasında misafirlerini ağırlamaya başlayan Four Seasons<br />

Hotel Sultanahmet’te İstanbul'un Tarihi Yarımada olarak adlandırılan<br />

bu bölgesinde yer alan simgesel yapılardan biri. Yoğun bir renovasyon<br />

sürecinin ardından kapılarını yeniden misafirlerine açan otelin yeşillikler<br />

içindeki bahçesinde yer alan Avlu Restoran’ı geçtiğimiz günlerde<br />

ziyaret ettim.<br />

Restorana adını veren bu tarihi binanın avlusuna adım attığımda, geçmiş<br />

dönemlerde bu avluda zamanını geçiren insanları, ne tür olaylar<br />

yaşadıklarını ve neler düşündüklerini hayal etmekten kendimi alamadım.<br />

İstanbul'un zengin tarihini ve kültürel mirasını gelecek nesillere<br />

taşıyan bu havayı soluyarak yaptığım tadım damağımda ve hafızamda<br />

silinmesi zor izler bıraktı. Executive Chef Özgür Üstün sürdürülebilirlik<br />

ve yerel kaynak kullanımı felsefesi ile hazırladığı sıra dışı lezzetlerden<br />

oluşan bir menü ile misafirlerini ağırlıyor. Titizlikle seçtiği kaliteli ve<br />

taze ürünlerle Anadolu mutfağına modern yorumlar getiren Özgür<br />

Şef, otelde yetiştirdiği çeşitli otlar ve yeşillikler de yemeklerine ayrı bir<br />

lezzet katıyor.<br />

Tadıma şeftali ve anasonlu soğuk enginar çorbası, pirpirim otu salatası,<br />

şeftali, taze bakla ve reyhan ile servis edilen zeytinyağlı Urla enginarı<br />

ile başladım. Ardından kefal havyarı “bottarga” aromalı patates lokma,<br />

deniz börülcesi, domates, Edremit zeytini, roka sos ve reyhan ile<br />

sunulan ahtapot servis edildi. Ana yemek olarak kuzu göbeği mantarı,<br />

köz arpacık soğan, ılık domates salatası, ızgara bamya, isotlu ve incirli<br />

pekmez suyu eşliğinde servis edilen Trakya kuzu üçlemesini denedim<br />

ve gerçekten çok beğendim. Üçle ile birlikte servis edilen biber salçalı<br />

ve cevizli Antep firik bulgurunu da oldukça etkileyici buldum.<br />

Bu özel tadımın finalini Maraş dövme dondurma ve karadut sosu ile<br />

servis edilen tarçınlı çıtır kadayıf ile yaptım. Özgür Üstün ve ekibini<br />

ortaya koydukları yerel ve sürdürülebilir ürünlerden oluşan menü için<br />

tebrik ediyorum. Buram buram tarih kokan bir mekanda farklı bir gastronomik<br />

deneyim yaşamak isteyenlere Avlu’yu öneriYORUM.<br />

Damağınızın keyfine keyif<br />

katacak lezzetler<br />

Damaklarda iz bırakan özgün mutfağıyla öne çıkan ve Türkiye'nin<br />

en lezzetli şehirlerinden biri olan Adana, dillere destan kebapları ve<br />

geleneksel yemekleriyle ülkemizin hemen hemen her noktasında<br />

gastronomi tutkunlarının vazgeçilmezleri arasında yer alıyor.<br />

Kebap konusunda damağına güvendiğim dostlarımdan son dönemde<br />

Adana Keyfi by Asmaaltı adını sıkça duyuyordum. Ne farkı var diye<br />

sorduğumda ise neredeyse tamamı servis ettikleri lokal lezzetlerle<br />

fark oluşturduklarını söylediler. Geçtiğimiz günlerde rotamı İnönü<br />

Caddesi’ne çevirip dostlarım sayesinde haberdar olduğum Adana<br />

Keyfi by Asmaaltı’nı ziyaret ettim.<br />

Öncelikle şunu söylemeliyim ki, burası sıcak ve sempatik bir işletme.<br />

Abartıdan uzak, sade çizgilerin hakim olduğu bir dekorasyona sahip.<br />

Personel hem ilgili ve hem de samimi. Kısacası kendinizi evinizde gibi<br />

hissediyorsunuz. Bunda işletmenin sahibi Piraye ve Turgay Korkmaz<br />

çiftinin hiç kuşku yok ki payı oldukça fazla. Yaptığımız sohbette her<br />

ikisi de özellikle lezzete ve hizmet kalitesine odaklı olduklarına vurgu<br />

yaptılar. Adana Keyfi by Asmaaltı’nın damağımda iz bırakan lezzetlerine<br />

gelince... Lahmacun tam Adana usulü ve gerçekten çok başarılı.<br />

Dürüm yaptığınızda tabağınıza şıp şıp yağı damlıyor. Harcının dengesi<br />

ve pişme derecesi olması gerektiği gibi. İçli köfteyi de beğendim. Dışı<br />

incecikti ve gayet iyi kızarmıştı. Lezzetliydi lezzetli olmasına ama iç<br />

harcı biraz daha yağlı ve cevizli olabilirdi. Servis edilen mezelerin<br />

tamamı belirli bir çizginin üzerindeydi. Ama ezme salataya ayrı bir<br />

parantez açmam lazım. Çünkü acı seviyesi gerçekten beni mest etti.<br />

Ana yemek olarak ilk önce Adana Kebap servis edildi. Daha iyilerini<br />

yedim ama İstanbul’da benim kriterlerime göre Adana Kebap yiyebileceğiniz<br />

en iyi yerler arasında ilk 10’a gireceğini söyleyebilirim. Kebabın<br />

ardından her yerde kolay kolay bulamayacağınız Adana Güveci<br />

denedim. Adana’da yediklerim kadar lezzetliydi ama biraz daha yağlı<br />

olmasını tercih ederdim.<br />

Yemeğin sonunda tatlı seçenekleri arasından Adana Usulü Fıstıklı<br />

Sarma’yı denemek istedim ve çok da doğru bir karar verdiğimi<br />

düşünüyorum. Damaklarının keyfine Adana lezzetleriyle keyif katmak<br />

isteyenlere Adana Keyfi by Asmaaltı’nı gönül rahatlığı ile öneriYORUM.<br />

61


.<br />

Sehir , MolasI<br />

Gülhan ÇALISKAN<br />

gulhancaliskan@yahoo.com<br />

Güzel bir kasım ayından selamlar… Sonbahar iyiden<br />

iyiye kendini hissettirmeye başladı. Benim de içim<br />

kıpır kıpır. Çok seviyorum bu mevsimi. Yazın telaşlı<br />

koşuşturmasından sonra şöyle kendimle biraz baş<br />

başa kalayım dediğim bir mevsim. Bence İstanbul’a da<br />

sonbahar çok yakışıyor. Sizler için şehirde bu mevsim için<br />

harika keşifler yaptım… Keyifli okumalar…<br />

Yoga ve <strong>Yemek</strong><br />

yolculuğu<br />

İtalyan Kültür<br />

Merkezi’nde<br />

Yoga ve yemek etkinliğini<br />

bir arada duyunca, eminim<br />

sizler de benim gibi ilk<br />

duyduğunuzda kulak kabartacaksınız. Bir tarafta İtalyan enerjisini<br />

karakteriyle bütünleştiren bir gastronomi eğitmeni diğer<br />

tarafta yoganın dinliğinin yanı sıra bütünsel faydalarınıda harika<br />

etkinliklerle dünyaya tanıtan dünyalar tatlısı bir yoga eğitmeni…<br />

Uzun yıllardır Türkiye'de yaşayan İtalyan ve gastronomi eğitmeni<br />

Alessandro Grieco ve İtalyan Dili ve Edebiyatı mezunu Yoga Eğitmeni<br />

İdil Tuna yaklaşık 2 yıldır düzenli olarak yoga ve mutfak etkinlikleri<br />

düzenliyor. Yılda birkaç kez farklı mekanlarda düzenledikleri<br />

bu etkinlikler ile katılımcılara mutfağı, kültürü, hareket etmeyi,<br />

farklılığı, farkındalığı, yemek yemeyi ve sosyalleşmenin keyfini<br />

sonuna kadar yaşatıyorlar. Eğer İtalyan mutfağına ve pişirme<br />

tekniklerine meraklıysanız, işi ustasından öğreneceğiniz bu<br />

güzel etkinlik tam size göre diyebilirim. Bunun yanına bir de yoga<br />

huzurunu eklediğinizde tadından yenmeyecek bir gün işte! Bu güzel<br />

etkinliğin bu ayki buluşması 4 <strong>Kasım</strong> Cumartesi günü İtalyan Kültür<br />

Merkezi içindeki Circolo Roma İstanbul alanında sizleri bekliyor.<br />

Cumhuriyet’in 100.<br />

Yılında 100 Yaşında!<br />

Baylan<br />

İstanbul kültür<br />

mirasının ve gastronomi<br />

dünyasının asırlık<br />

markası Baylan, 100.<br />

yaşını özel bir sergi<br />

ve kitapla kutluyor.<br />

Beyoğlu Deva<br />

Çıkmazı’nda başlayan<br />

ve gelenekleri yenilikleriyle günümüze taşımayı başaran Baylan,<br />

tarih ve lezzetten oluşan yüz yıllık arşivini tutkunlarına sunuyor.<br />

Cumhuriyet’le yaşıt, Baylan, 100. yılını özel bir sergi ve kültür<br />

hafızası niteliğindeki “İstanbul’un Baylan’ı: 100 Yıllık Serüven” isimli<br />

kitabıyla kutluyor. İstanbul’da kent yaşamı ve yıllar içindeki yemeiçme<br />

kültürünün değişimine tanıklık eden ve hatta dönüşümüne<br />

öncü olan Baylan’ın serüvenini anlatan sergiyi, 22-29 <strong>Kasım</strong> <strong>2023</strong><br />

tarihleri arasında Atatürk Kültür Merkezi’nde ziyaret edilebilirsiniz.<br />

Araştırmacı yazar ve akademisyen Sevecen Tunç tarafından kaleme<br />

alınan “İstanbul’un Baylan’ı: 100 Yıllık Serüven” kitabı, 1923’ten<br />

günümüze markanın yolculuğunu, Cumhuriyet tarihine koşut<br />

biçimde, tarihi dönemeçlerin, değişimlerin, toplumsal ve ekonomik<br />

gelişmelerin izlerini sürerek anlatıyor. Kitaptan yola çıkarak<br />

küratörlüğünü Tunç’un, tasarım ve kurgusunu Burçak Madran’ın<br />

üstlendiği sergide ise Baylan’ın asırlık tarihine ışık tutan fotoğraflar,<br />

belgeler, geçmişten günümüze kullanılan mutfak ekipmanları,<br />

birbirinden farklı tasarımlardaki çikolata ve şekerleme kutuları<br />

ziyaretçiye sunacak.<br />

USLA workshoplarında yeni<br />

dönem başlıyor!<br />

Ali Ronay’ın Executive Chef<br />

& COO göreviyle yeni bir<br />

dönemi karşılayan USLA,<br />

gastronomi profesyonelleri<br />

öncülüğünde yepyeni<br />

lezzetler keşfetmek,<br />

mutfağın ve yemek<br />

yapmanın püf noktalarını<br />

öğrenmek isteyenlerin<br />

favorisi olan lezzet<br />

workshoplarında da yeni<br />

bir dönemin müjdesini<br />

veriyor. Hem eğlenceli<br />

hem de öğretici USLA<br />

lezzet workshopları artık daha çok çeşitlilik<br />

sunmak üzere günde 3 seans yani sabah, öğle, akşam saatlerinde,<br />

her seans ve her gün birbirinden ilgi çekici içerikler düzenleyecek.<br />

Kanyon’da da açtığı yeni kampüsü ile bir akademiden daha da<br />

fazlası olduğunu hem öğrencilerine hem de gelen tüm misafirlerine<br />

yaşatan USLA sadece eğitim ve workshopların olduğu bir yer<br />

olmanın ötesine geçerek herkesin keyifle zaman geçirebileceği<br />

alanlarıyla da öne çıkıyor. Yenilenen USLA workshoplarında kasım<br />

bir başka! Günde 3 farklı seansla her biri de farklı lezzetlerlenecek<br />

workshoplarda; Türk mutfağından Peru mutfağına, İsviçre<br />

mutfağından Fransız mutfağına dünya lezzetlerinden daha<br />

fazlasının lezzet reçetelerini öğrenebilirsiniz. Sosyalleşmek,<br />

sevdiklerinizle güzel zaman geçirmek ve yepyeni lezzetler<br />

keşfederek mutfaktaki hünerlerini geliştirmek isteyenler için<br />

USLA’nın iştah kabartan workshopları tam size göre diyebilirim.<br />

Maksimum 18 kişi ile gerçekleştirilen kasım ayı workshoplarını<br />

incelemek ve son ana kalmadan yerinizi ayırtmak için https://<br />

usla.com.tr/workshoplar/ uzantılı internet sitesini ya da Kanyon<br />

kampüsünü ziyaret edebilirsiniz.<br />

62


Kadından ilham alan gezegenlerin<br />

büyüsüyle çevrili bir otel<br />

Çıralı Hestia Lodge<br />

Çıralı Hestia Lodge’den önce sizlere otelin<br />

tatlı sahibi Neslihan Hanım’dan bahsetmek<br />

istiyorum: Sevgi dolu bir annenin kızı. Ancak<br />

ne yazık ki annesiyle hiç tanışamadan<br />

kaybetmiş. Annesinden ayrılma nedeni içini<br />

burksa da tıpkı annesi gibi sevgiye olan<br />

inancını hiç kaybetmemiş. Hiç şüphesiz<br />

ki bunda çocukluk aşkıyla evlenmesinin<br />

rolü çok büyük. İşte tam burada sevginin<br />

kutsallığı daha da büyümesi ve büyüdükçe<br />

yayılmasından ilham alarak Çıralı’da<br />

annesinden miras kalan toprağı tatlı bir otele<br />

dönüştürüyor.<br />

Ve Çıralı Hestia Lodge misafirleriyle geçen yıl buluşmaya başlamış.<br />

Toplamda dokuz odası bulunan otelin tüm tasarımları Neslihan<br />

Hanım’a ait. Otel, her köşesinde Çıralı’nın dağ manzarasını<br />

gördüğünüz ve tertemiz havasını hissettiğiniz büyülü atmosferlerle<br />

çevrili. Gelelim odalarına; Her odanın birbirinden tatlı bir havası<br />

Komedi şehre geri<br />

dönüyor…<br />

6. İstanbul Komedi Festivali 5 <strong>Kasım</strong>'da<br />

başlıyor. Geçtiğimiz yıl yaklaşık 100 bin<br />

izleyiciyi ağırlayan festival, 6. yılında<br />

da İstanbul’u kahkahalara boğmaya<br />

hazırlanıyor. Söyleşiler, stand-up ve<br />

doğaçlama gösterileri, tiyatro oyunları ve çocuk etkinliklerinin<br />

düzenleneceği etkinlikte bu yıl İngiliz komedyenler de izleyicilerle<br />

buluşacak. Demet Akbağ, Şener Şen, Uğur Yücel, Ali Poyrazoğlu,<br />

Güneş Berberoğlu, Behzat ve Süheyl Uygur, Kaan Sekban, Doğu<br />

Demirkol, Zafer Algöz ve Can Yılmaz, Berfu ve Eser Yenenler, Esra<br />

Dermancıoğlu, Deniz Göktaş, Ali Kerim Diler, Can Bonomo, Can<br />

Temiz ve Bengi Apak, Oya Başar ve Ebru Kural, Hakan Yılmaz, Ebru<br />

Cündübeyoğlu, Yasemin Şefik, Geveze, Volkan Severcan, Asuman<br />

Dabak ve Yunus Günçe festivalde sahne alacak isimler arasında<br />

bulunuyor. Sezon boyunca kapalı gişe sahnelenen "Aydınlıkevler",<br />

"Güldür Güldür Show", "Zengin Mutfağı", "Çok Güzel Hareketler<br />

2" ile Semaver Kumpanya'nın "Cimri" oyunu da festivalde<br />

sahnelenecek.<br />

İngiliz komedyenler festivalde; Funny Woman Awards'ı kazanan<br />

Laura Smyth, Ricky Gervais'in turnesinin açılışını da yapan Sean<br />

McLoughlin, ödüllü genç komedyen Matt Richardson ile Brennan<br />

Reece, festivalde Türk seyircisiyle ilk kez buluşacak.<br />

Komedi Festivali 3 Aralık’a kadar sürecek. Festival, çocuklar için<br />

de birbirinden eğlenceli ve öğretici tiyatro oyunlarına, atölyelere ev<br />

sahipliği yapacak. "Türkçe Benim Evim-Kelimeler Adası", "Bully<br />

Bully", "Ceko ile Pepo-İki Bavul Dolusu" ve "Nasreddin Hoca"<br />

etkinlikleri çocuk izleyicinin beğenisine sunulacak.<br />

Detaylı bilgiye "www.istanbulkomedifestivali.com" adresinden<br />

ulaşılabilecek festival, 3 Aralık'ta sona erecek.<br />

var. Modern ağaç evlerden<br />

oluşan doğal tasarımıyla<br />

sanki kendinize aitmiş gibi<br />

hissedebildiğiniz sıcaklığa sahip.<br />

Bu evlerin en özel yanı Çıralı’nın<br />

doğal yapısı ve silüetinden ödün<br />

verilmeden yapılmış olması. Her<br />

odanın kendine özel bir ismi<br />

var üstelik. Çıralı’nın mitolojik<br />

büyüsüyle gezegenlerin ve<br />

hayat enerjisinin unsurları<br />

bütünleşmiş. Odaların isimleri;<br />

Venüs, Merkür, Gaia, Satürn,<br />

Neptün, Su… Odaların ilham<br />

hikayelerini dinlediğinizde<br />

gezegenlere yüklenen bilenen<br />

anlamlardan çok daha fazlasını<br />

öğrenmeniz de mümkün. Bu kısmı biraz sizin keşfinize bırakmak<br />

istiyorum…<br />

Tatlı bir bahçe içinde konumlanan otel, şehir kalabalığından ve<br />

klasik tatil anlayışından kaçmak isteyenler için ideal… İster tek ister<br />

arkadaşlarınızla ve ailenizle aynı huzuru hissedecek, havuz başında<br />

keyifli anlar biriktirebilirsiniz. Çıralı Hestia Lodge’nin huzuru ve<br />

atmosferi kadar kahvaltısı da müthiş… Üstelik kış boyunca kapılarını<br />

açık tutacaklar… Kış sürprizleri için oteli ziyaret etmenizi öneririm…<br />

Çiğköfteye modern yorum<br />

Oses Gurme<br />

Geçtiğimiz ay Karaköy’de açılan<br />

modern çiğ köfteci Oses Gurme’yi<br />

deneyimledim. Mekandan tutun da çiğ<br />

köftenin yapılışına kadar ezber bozan<br />

bir yer. Çiğ köftenin yapılışı adeta bir<br />

vitrine andırıyor. Mermerde dövülen<br />

etler ile tüm malzemeleri o vitrinde…<br />

Çiğ köfte gözünüzün önünde yapılıyor.<br />

Saatlerce izleyesi geliyor insanın ki,<br />

tam bir terapi:) Mermerde dövülen etle<br />

yapılan klasik çiğ köftenin yanında farklı<br />

reçetelerle yapılan çiğ köfteler de var.<br />

Üzümlüsü ve cevizlisi… Acıyla sınanmak<br />

istemeyenler için güzel bir tercih<br />

olabiliyor. Bu tatları en çok turistler<br />

talep ediyormuş.<br />

Uzun zamandır etle yoğrulmuş çiğ köfteye hasretimizi Türkiye’nin<br />

çiğ köfte zincirlerinden Oses, Karaköy’de açtığı Oses Gurme giderdi.<br />

Akşam iş çıkışı ya da hafta sonu sevdiklerinizle ve arkadaşlarınızla<br />

sanki bir akşam yemeğine gider gibi düşünebilirsiniz. Mekanı,<br />

dekorasyonu ve servisi tam bir çiğ köfte restoranı diyeceğimiz<br />

havada. Elle yapılmış servis tabaklarında masanın üzerindeki<br />

çiçeklere kadar çiğ köfte kültürüne modern bir yorum katılmış.<br />

Kurucusu Osman Yaşar ile tanışma fırsatım olmadı. Kardeşi Şaban<br />

Yaşar Şef ve Mehmet Keskin Şef ile tanıştık. Çiğ köfteyi onlar<br />

hazırlıyordu. Osman Bey de normalde hazırlayanlardanmış. Yani<br />

patronlar iş başında. Böylesi modern bir sunum için tarihi bir binayı<br />

seçmeleri de benden tam not aldı. Ziyaret etmenizi tavsiye ederim.<br />

Çiğ köfteye yeni nesil bir yorum fikri bana çok güzel geldi doğrusu…<br />

Bir cerrah, bir şef, bir diyetisyen imzası:<br />

“Leziz Diyet Mutfağı”<br />

Sağlıklı beslenmeyi lezzetle buluşturmak isteyenler için bir cerrah, bir şef ve bir diyetisyen bir<br />

araya gelerek ortak bir kitap yazdı. Şu günlerde okuyucularıyla buluşan Leziz Diyet Mutfağı kitap<br />

aynı zamanda Cumhuriyet’in 100. Yılına Armağan 100 Kitap Serisi Projesi kapsamında. Altınbaş<br />

Üniversitesi tarafından hayata geçirilen kitap, obezite ve diyabet tedavilerindeki uygulamalarıyla<br />

tanınan Altınbaş Üniversitesi Öğretim Üyesi, Genel Cerrah Prof. Dr. Turgut İpek, Diyetisyen Seda<br />

Yağız ve Midpoint Restoranların Şefi Rıza Belenkaya’nın imzasını taşıyor.<br />

Yeni<br />

Kitap<br />

63


ALIŞVERİŞSEPETİ<br />

Saçlarınızda<br />

ilk gün etkisi<br />

Saç bakımında tercihini<br />

doğallıktan yana kullananların<br />

vazgeçilmezi olan Ashley Joy,<br />

bitkisel içeriklerin yer aldığı<br />

özel formüllü, %100 yerli<br />

üretim bakım ürünleri ile ilgili<br />

görmeye devam ediyor. Her<br />

saç tipine ve ihtiyaca uygun<br />

çeşitlilik sunan Ashley Joy,<br />

vegan sertifikası ve doğaya<br />

saygılı tavrı ile de fark oluşturuyor. “Herkes En<br />

İyisini Hak Ediyor” mottosu ile ürün çeşitliliğini incelikli bir şekilde<br />

geliştirmeye devam eden Ashley Joy, boyalı saçlar için özel olarak<br />

geliştirdiği Ashley Joy Boya Koruyucu Serisi ile yeni sezona saçlarının<br />

rengini yenileyerek girenleri mutlu ediyor. Koyu renkli ve açık renkli<br />

saçlar olarak 2 kategoride geliştirilen Ashley Joy Boya Koruyucu<br />

Serisi saç bakımı için ihtiyaç duyulan tüm ürünleri içeriyor; şampuan,<br />

saç kremi, koruyucu sprey…<br />

Bu saat 100. yıla<br />

özel tasarlandı<br />

Arıkan Group bünyesinde<br />

yer alan Quantum Saat,<br />

Cumhuriyet'in 100. yılını<br />

görkemli bir davet ile<br />

kutladı. Verilen davette<br />

Cumhuriyet'in 100. yılına özel<br />

tasarlanan ve sınırlı sayıda<br />

üretilen Cumhuriyetin Saati<br />

Koleksiyonu tanıtıldı. Quantum<br />

Saat, bu özel davetle sadece<br />

saat tutkunlarına değil, aynı<br />

zamanda tarih ve bağımsızlık<br />

mücadelesi konusunda<br />

hassasiyet gösteren herkese<br />

seslendi. Cumhuriyetin<br />

Saati Koleksiyonu, zamanın<br />

ötesinde bir anlam taşıyarak,<br />

Cumhuriyet'in 100. yılını<br />

anlamlandırmak isteyenler<br />

için bir armağan niteliği taşıyor. Koleksiyonun<br />

saatlerinde kullanılan dayanıklı ve çizilmeye karşı dirençli safir<br />

kristal cam, özel olarak üretilmiş 316L paslanmaz çelik kasa ve<br />

kordon, kadın versiyonunda gerçek sedef kadran ve Citizen-Miyota<br />

işbirliği ile üretilen 8215 ve 82S0 otomatik mekanizmalar tarih ve<br />

zamanın eşsiz birleşimini temsil ediyor.<br />

64<br />

Yepyeni bir moda hikayesi<br />

Özdilek kadın klasik giyim markası Shefame ile erkek giyim<br />

markası olan Finesuits’in birbirinden şık ve zarif yeni sezon<br />

ürünleri, binlerce yıllık mirasa sahip tarihi yapıların mistik<br />

dokularıyla buluştu. Mardin Medresesi ile Mardin Müzesi’nin<br />

otantik rüzgarlarının arasında öne çıkan koleksiyonda, siyah<br />

ve beyaz renklerin oluşturduğu kontrastın ve sonbahar ile<br />

kış mevsiminin toprak tonlarının uyumu hissedildi. Kaz<br />

ayağı, ekose desenler ve modern çizgiler göz alıcı bir uyum<br />

yakalarken her sezonun favorisi siyah deriler, triko parçalar,<br />

takım elbiseler, kaşe kabanlar ve trençkotlar da koleksiyonda<br />

yerini aldı. First Company, First Company Denim ve dünyaca<br />

ünlü markaların casual giyim ve spor giyim ürünlerin<br />

çekimleri, iki yüzyılı aşkın tarihiyle Türkiye’nin en önemli<br />

endüstriyel kültür mirası alanlarından biri olan Beykoz<br />

Kundura Fabrikası’nda gerçekleştirildi. Oduncu gömlekler,<br />

kot pantolonlar, sweatshirt’ler ve eşofmanların yer aldığı<br />

koleksiyon; turuncu, sarı ve yeşil gibi canlı tonlardan yumuşak<br />

tonlara uzanan renk paletiyle geniş bir seçki sundu.<br />

Efsanevi ürün<br />

İsmini, içeriğinde bulunan ve<br />

yüzyıllardır doğal bir iyileştirici<br />

olarak kullanılan efsanevi<br />

bitki Centella Asiatica, diğer<br />

adıyla Kaplan Otu bitkisinden<br />

alan Pure Cica Tiger Grass,<br />

cilt tonunu anında kusursuz<br />

şekilde eşitlerken ciltteki kızarıklığı gideriyor ve fondötene gerek<br />

kalmadan ultra onarıcı bakım sağlıyor. Kaplan otu bitkisinin<br />

iyileştirici etkisine sahip olan ve zengin içeriklerle formüle<br />

edilen Sinoz Pure Cica Tiger Grass Ton Eşitleyici Kızarıklık<br />

Karşıtı Onarıcı Bakım Kremi uygulandıkça yeşilden ten rengine<br />

dönüşerek cildin doğal tonuyla uyumlu bir görünüm sağlıyor ve<br />

ultra onarıcı etkisiyle cilt bariyerini güçlendirerek yenilenmiş bir<br />

görünüm sunuyor. Asya kökenli bitki olan Centella Asiatica’nın<br />

şifa hikayesinde; Bir araştırmacı, Asya’nın sulak bölgelerinde<br />

gezinirken birbirleriyle kavga eden kaplanların yaralandıklarında<br />

Centella Asiatica’ya yani bilinen adıyla Kaplan Otu sürtündükleri ve<br />

yaralarının iyileştiğini gözlemlemiştir.<br />

C<br />

M<br />

Y<br />

CM<br />

MY<br />

CY<br />

CMY<br />

K


Yeni Müşterilere Özel<br />

Türksat Kablo Hizmetleri<br />

2 Ay Boyunca Bedava<br />

“turksat.com.tr” web sitemizi ziyaret et<br />

Kampanyanı keşfet<br />

Seçtiğin kampanyadan “Hemen Başvur”u tıkla<br />

Online İşlemlerden başvurunu tamamla<br />

2 ay boyunca seçtiğin kampanyadan ücretsiz faydalan

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!