18.08.2023 Views

IT Network Ağustos 2023

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

<strong>IT</strong><br />

B<br />

n e tw o r k<br />

İ L G İ T E K N O L O J İ L E R İ D E R G İ S İ<br />

01 <strong>Ağustos</strong> • 20 <strong>Ağustos</strong> • <strong>2023</strong> • KDV Dahil 35 TL www.itnetwork.com.tr<br />

Kompleks Tehditlerin<br />

Çözüm Adresi: NextRay<br />

Türkiye E-Ticaret Sektörü<br />

800 milyar TL’ye ulaştı<br />

SAP Sapphire Etkinliğine<br />

yapay zeka damgası


E-Ticarette Hız Önemli<br />

Dijitalleşmenin yaygınlaşmasıyla birlikte e-ticaret sektörü hızla büyürken, e-ticaret sitelerinin kusursuz müşteri deneyimi sunması<br />

ve çevik bir güvenlik ağı oluşturması kritik bir önem taşıyor. Öyle ki WPForms’un açıkladığı verilere göre dünya genelinde sayısı<br />

ortalama 18 milyona ulaşan e-ticaret siteleri yavaşlık nedeniyle her yıl yaklaşık 2,5 milyar dolar kaybederken, her gün 300 binden<br />

fazla e-ticaret sitesi de siber saldırıya uğruyor. Bu sorunları ortadan kaldırmak isteyen e-ticaret siteleri ise çözümü web hosting<br />

(barındırma) sağlayıcılarında buluyor. Web hosting hizmetlerinin e-ticaret siteleri için önemine dikkat çeken bireysel ve kurumsal<br />

internet çözümleri sağlayıcısı Alastyr, doğru bir servis sağlayıcısında bulunması gereken kriterleri haberimizde açıkladı…<br />

Robot_Dreams Artık Türkiye’de<br />

Uluslararası eğitim platformu Laba’nın markalarından geleceğin okulu robot_dreams, Ukrayna, Çek Cumhuriyeti, Macaristan ve<br />

Romanya ile birlikte Türkiye’de de faaliyet göstermeye başladı. Veri analitiği, programlama, veri bilimi, makine öğrenimi ve BT’deki<br />

diğer ilgili alanlardan eğitimlerin yer aldığı robot_dreams’teki online ve canlı dersleri, Google, Microsoft, Amazon, Airbus, DHL,<br />

Grammarly, Bolt, FlixBus ve diğer teknoloji devlerinden uzman isimler veriyor. robot_dreams, katılımcıların geleceğin mesleklerini<br />

edinmesine, çalışma alanlarını değiştirmesine ya da yetkinliklerini güçlendirmesine yardımcı olacak. Eğitimlerin detaylarıyla ilgili<br />

bilgiyi haberimizde bulabilirsiniz…<br />

SAP Sapphire Etkinliğine Yapay Zeka Damgası<br />

SAP, Orlando’daki SAP Sapphire etkinliğinde müşterilerin belirsiz bir geleceği güvenle ele almalarını sağlayan kapsamlı<br />

yeniliklerini ve işbirliklerini tanıttı. SAP, müşterilerin iş süreçleri açısından kritik sorunları çözebilmelerini sağlamak için,<br />

portföyüne güçlü yapay zeka yetkinliklerini yerleştireceğini açıkladı. Yapılan açıklamada, müşteri etkileşimini kişiselleştiren,<br />

tedariki daha verimli hale getiren ve kuruluşların tüm işgücü genelinde kritik yetenekleri bulma ve geliştirme yeteneklerini<br />

genişleten yenilikler de dahil olmak üzere SAP Business AI’da bir dizi iyileştirme yer aldı. Ayrıca, müşterilere fayda sağlamak<br />

için zengin ekosisteminin gücünden de yararlanan SAP, Microsoft ile uzun dönemli işbirliklerindeki yeni adımı duyurdu. Hem<br />

etkinliğin hem de bu duyurunun detaylarını haberimizden takip edebilirsiniz…<br />

Hedefi, Enerjide Türkiye İle Dünya Arasında Köprü Olmak<br />

Enerji sektörünün dünyadaki en önemli buluşma noktalarından biri olarak gösterilen<br />

Reuters Global Transition Summit, ABD’nin New York kentinde düzenlendi. Kamu, özel sektör, sivil toplum ve akademi<br />

dünyasından, 750’den fazla ismin katıldığı organizasyonda, enerji sektörünün karşı karşıya kaldığı küresel problemlerin yanı sıra<br />

‘net sıfır’ yolculuğuna ilişkin çözüm önerileri masaya yatırıldı. Dünyanın önde gelen enerji şirketlerinden yöneticilerin konuşmacı<br />

olarak yer aldığı toplantılarda, Türk iş dünyasını temsil eden isim Sabancı Holding Enerji Grup Başkanı Kıvanç Zaimler oldu.<br />

Etkinlikte ana konuşmacılar arasında yer alan Kıvanç Zaimler, “Gelişmekte Olan Ekonomilerde Geçişe Öncülük Etmek” başlıklı<br />

oturumda, enerji sektöründeki mevcut duruma ilişkin değerlendirmelerde bulunurken, Sabancı Topluluğu’nun enerji ve iklim<br />

teknolojileri alanındaki vizyonunu ve yeni ekonomi yatırımlarını katılımcılarla paylaştı. Konuşmanın detaylarını ve enerji<br />

sektörünün geleceği ile ilgili öngörüleri haberimizde bulabilirsiniz.<br />

Sektörümüzün öncü yayınlarından olan dergimiz <strong>IT</strong> <strong>Network</strong> okurları için yine dopdolu içeriğiyle dikkat çekiyor. Sektör<br />

oyuncularının yapmış oldukları yatırımların, gelecek hedeflerinin ve araştırma konularının yer aldığı içerikler ilginizi çekecek. Son<br />

teknoloji haberlerinin ve yeniliklerin yer aldığı sektör market sayfalarımız, geleceğin teknolojilerine bakış açınıza ışık tutacak.<br />

Teknolojinin hayatımıza her zaman pozitif yansıması ile yeni içeriklerle tekrar buluşmak üzere…<br />

Hoşçakalın…<br />

Ahmet Mızrak<br />

ahmet.mizrak@img.com.tr


Yavaşlık<br />

e-ticarette<br />

her yıl 2,5<br />

milyar dolar<br />

kaybettiriyor!<br />

6<br />

14<br />

Şehirlere değer<br />

katan akıllı<br />

çözümler<br />

sunuyor<br />

28<br />

Kentlerin<br />

“Dijital İkizi”<br />

çıkarılıyor!


01-20 <strong>Ağustos</strong> <strong>2023</strong><br />

<strong>IT</strong><br />

BİL<br />

network<br />

Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

İSTMAG MAGAZİN GAZETECİLİK YAYINCILIK<br />

İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. ADINA<br />

İMTİYAZ SAHİBİ<br />

H. FERRUH IŞIK<br />

40<br />

Beşiktaş JK<br />

ile Papara<br />

sponsorluk<br />

kapsamını<br />

genişletti<br />

38<br />

Monster<br />

Notebook<br />

globalleşme<br />

yolcuğunda<br />

emin adımlarla<br />

ilerliyor<br />

Param,<br />

Univera ve<br />

Univis’i<br />

bünyesine<br />

kattı<br />

45<br />

GENEL MÜDÜR<br />

(Sorumlu)<br />

MEHMET SÖZTUTAN<br />

mehmet.soztutan@img.com.tr<br />

GENEL YAYIN KOORDİNATÖRÜ<br />

SIDIKA AKYOL KAYIR<br />

sidika.kayir@aplusmedya.com<br />

GE NEL YA YIN MÜ DÜ RÜ<br />

AHMET MIZRAK<br />

ahmet.mizrak@img.com.tr<br />

DIŞ İLİŞKİLER MÜDÜRÜ<br />

YUSUF OKÇU<br />

yusuf.okcu@img.com.tr<br />

HABER MERKEZİ<br />

ENES KARADAYI<br />

enes.karadayi@img.com.tr<br />

KAT KI DA BU LU NAN LAR<br />

Doç. Dr. M.ALİ ÖZ BU DUN<br />

ozbudun@gmail.com<br />

ÖMER KARDAŞ<br />

omer.kardas@ihlas.com.tr<br />

ALİ İLKER YÜCEER<br />

ali@mak ro bil.com.tr<br />

TEKNİK MÜDÜR<br />

TAYFUN AYDIN<br />

Tayfun.aydin@img.com.tr<br />

GRAFİK TASARIM<br />

HAKAN SÖZTUTAN<br />

hakan.soztutan@img.com.tr<br />

FİNANS MÜDÜRÜ<br />

Cuma KARAMAN<br />

cuma.karaman@img.com.tr<br />

MUHASEBE MÜDÜRÜ<br />

Yusuf DEMİRKAZIK<br />

yusuf.demirkazik@img.com.tr<br />

A BO NE VE DAĞI TIM<br />

İSMAİL ÖZÇELİK<br />

ismail.ozcelik@img.com.tr<br />

Reklam Rezervasyon<br />

A PLUS MEDYA<br />

NISH ISTANBUL RESIDENCE<br />

Çobançeşme Mah. Sanayi Cad.<br />

No: 44/B - D: 167 Yenibosna/<br />

Bahçelievler - İstanbul<br />

Reklam İletişim<br />

reklam@aplusmedya.com<br />

Tel : 0212 216 99 13<br />

Gsm : 0552 805 34 35<br />

İdare Merkezi:<br />

Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza<br />

No:11 34190 Yenibosna–Bahçelievler / İSTANBUL<br />

Tel: 0212 454 22 22<br />

Renk Ayrımı:<br />

Türkiye Gazetesi Renk Ayrımı Servisi<br />

CTP - BASKI : İHLAS GAZETECİLİK A.Ş.<br />

Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza<br />

No:11 A/41 Yenibosna–Bahçelievler / İSTANBUL<br />

Tel: 0212 454 30 00


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Kompleks<br />

Tehditlerin<br />

Çözüm Adresi:<br />

NextRay<br />

Sercan Okur<br />

NextRay Teknolojiden Sorumlu Başkan Yardımcısı<br />

Slikon Vadisi’nde doğan, siber<br />

güvenlik ve yapay zeka alanında<br />

önemli çözümleri bulunan Pavo<br />

Group’un USA Slikon Vadisi<br />

yatırımlarından olan NextRay’i<br />

tanımak, gelecek planlarını, Ar-Ge<br />

çalışmalarını, çözümlerinde sağladığı<br />

farklılıkları NextRay’in Teknolojiden<br />

Sorumlu Başkan Yardımcısı Sercan<br />

Okur’dan dinledik. Okur, müşteri<br />

merkezli çözümlerinin önemine dikkat<br />

çekerken, gerçekleştirdikleri projelerle<br />

hem yapay zeka hem de siber güvenlik<br />

alanında öncü bir şirket olduklarını<br />

vurguladı…<br />

4<br />

İlk olarak, NextRay’ın<br />

hikayesinden biraz bahseder<br />

misiniz ve bu hikayeyi sizin<br />

için ne kadar önemli olduğunu<br />

belirtir misiniz?<br />

NextRay, Silikon Vadisi’nde doğan ve Interprobe’un<br />

bir spinoff’u olarak başlayan<br />

bir siber güvenlik ve yapay zeka şirketidir.<br />

Bizim hikayemiz, yalnızca bir teknoloji<br />

şirketinin başarısının ötesinde, sektördeki<br />

yenilikçilik ve liderliği gözler önüne seriyor.<br />

Siber güvenlik alanında çözülmesi zor<br />

karmaşık tehditlerin tespiti ve önlenmesi<br />

için çok ciddi AR-GE yatırımları yapıyoruz<br />

bu sayede, Silikon Vadisi gibi rekabetçi bir<br />

çevrede yer alarak global pazarda bir başarı<br />

hikayesi oluşturmanın üstesinden gelebiliyoruz.<br />

Şirketimizin hikayesi, benim için,<br />

yenilikçi bir fikrin ve sektördeki ilklerin<br />

gerçekleştiği sürecin canlı bir örneğidir ve<br />

bu durum beni ve ekiplerimizi çok fazla motive<br />

ediyor<br />

Şirketinizin prestijini artıran bir<br />

faktör olarak Gartner ve Swiss<br />

Cyber Institute tarafından<br />

tanınmayı nasıl başardınız ve<br />

bu başarının arkasında yatan<br />

strateji neydi?<br />

Gartner ve Swiss Cyber Institute tarafından<br />

tanınmayı başarmak, bizim için önemli bir<br />

dönüm noktası oldu. İlk hedefimiz teknolojimizin<br />

gücünü ve etkinliğini kanıtlamaktı<br />

ve bunu başarmak için çok fazla efor sarf<br />

ederek müşteri merkeziyetçi bir yaklaşım<br />

sergiledik. Teknolojimizi geliştirirken, sek-


“Bizim stratejimiz,<br />

ürünlerimizi ve<br />

hizmetlerimizi<br />

sürekli geliştirmek<br />

ve sektördeki<br />

yeni trendlere ve<br />

teknolojilere hızlı<br />

bir şekilde adapte<br />

olmaktır…”<br />

tördeki öncüleri dikkate alarak ve bizim<br />

için geçerli olan en iyi uygulamaları benimseyerek,<br />

müşteri deneyimini sürekli olarak<br />

iyileştirmeyi hedefledik. Bu sayede, teknolojimizin<br />

güvenilirliğini ve etkinliğini uluslararası<br />

arenada tanıtabildik.<br />

Yapay zeka ve siber güvenlik<br />

alanlarında yürüttüğünüz<br />

projelerden ve bu projelerin<br />

sizi sektörde nasıl bir konuma<br />

getirdiğinden bahseder<br />

misiniz?<br />

NextRay olarak, yapay zeka ve siber güvenlik<br />

alanlarında bir dizi yenilikçi proje<br />

üzerinde çalışıyoruz. Örneğin, anomalileri<br />

tespit etmek için geliştirdiğimiz algoritmaları<br />

daha da rafine ediyoruz ve endpoint<br />

güvenliği ile zararlı dosya analizleri<br />

üzerinde yoğunlaşıyoruz. Bu projelerin<br />

odak noktası, mevcut AI çözümlerimizi<br />

“NextRay’ın gelecek<br />

vizyonu, siber güvenlik<br />

ve yapay zeka<br />

alanlarında dünya lideri<br />

olmak…”<br />

geliştirmek ve genişletmekten geçiyor.<br />

Bunun yanı sıra, Explainable Analytics ve<br />

Generative AI yaklaşımlarına da yatırım<br />

yapıyoruz. Explainable Analytics kullanarak,<br />

AI modelimizin karar süreçlerini ve<br />

neden belirli tahminlerde bulunduğunu<br />

daha iyi anlamayı ve bu bilgiyi müşterilerimizle<br />

paylaşmayı amaçlıyoruz. Bu, AI’nın<br />

karar verme sürecini daha şeffaf hale getirecek<br />

ve müşterilerimizin yapay zeka<br />

çözümlerimize olan güvenini artıracaktır.<br />

Generative AI ile ise, yapay zekanın yeni<br />

ve özgün içerik oluşturma kapasitesini<br />

kullanmayı hedefliyoruz. Bu, özellikle potansiyel<br />

siber tehditlere karşı savunma<br />

stratejileri oluşturmada ve siber güvenlik<br />

eğitim simülasyonlarında son derece etkili<br />

olabilir.<br />

AI ve siber güvenliği bu şekilde birleştirme<br />

stratejimiz, bizi siber güvenlik tehditlerine<br />

karşı daha etkili ve proaktif bir savunma<br />

sağlama hedefine daha da yaklaştırıyor. Bu<br />

projeler, bizi siber güvenlik ve yapay zeka<br />

konularında öncü bir şirket olarak konumlandırmamıza<br />

yardımcı oluyor.<br />

Sektördeki diğer oyuncularla<br />

rekabet etmek için hangi<br />

stratejileri uyguluyorsunuz ve<br />

bu stratejilerin etkili olmasını<br />

sağlayan faktörler nelerdir?<br />

Rekabetçi bir sektörde faaliyet gösterirken,<br />

yenilikçi ve müşteri odaklı stratejiler uygulamak<br />

hayati öneme sahip. Bizim stratejimiz,<br />

ürünlerimizi ve hizmetlerimizi<br />

sürekli geliştirmek ve sektördeki yeni<br />

trendlere ve teknolojilere hızlı bir şekilde<br />

adapte olmaktır. Ayrıca, müşteri<br />

ihtiyaçlarına özel çözümler sunarak<br />

onların memnuniyetini en üst düzeye<br />

çıkarmayı hedefliyoruz. Bu stratejilerin<br />

etkili olmasını sağlayan faktörler<br />

ise, teknolojik yeniliklere olan<br />

derinlemesine anlayışımız, sektördeki<br />

geniş bilgi birikimimiz ve müşteri<br />

odaklı yaklaşımımızdır.<br />

Şirketinizin gelecek vizyonunu<br />

ve hedeflerini paylaşabilir<br />

misiniz? Bu hedeflere ulaşmak<br />

için hangi stratejik adımları<br />

atmayı planlıyorsunuz?<br />

NextRay’ın gelecek vizyonu, siber güvenlik<br />

ve yapay zeka alanlarında dünya lideri olmaktır.<br />

Bunun yanı sıra, müşterilerimizin<br />

siber tehditlerle mücadeledeki yeteneklerini<br />

geliştirecek ve iş süreçlerini optimize<br />

edecek yenilikçi çözümler sunmaya devam<br />

etmeyi hedefliyoruz. Bu hedeflere ulaşmak<br />

için, ürün ve hizmetlerimizi sürekli iyileştirmeye,<br />

yenilikçi teknolojileri benimsemeye<br />

ve müşteri deneyimini geliştirmeye yönelik<br />

stratejik adımlar atmayı planlıyoruz.<br />

Ayrıca, yetenekli insan kaynağını çekmek<br />

ve tutmak için çeşitli insan kaynakları stratejileri<br />

uygulayacağız.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Yavaşlık e-ticarette her yıl 2,5 milyar<br />

dolar kaybettiriyor!<br />

Dijitalleşmenin yaygınlaşmasıyla birlikte<br />

e-ticaret sektörü hızla büyürken,<br />

e-ticaret sitelerinin kusursuz müşteri<br />

deneyimi yaratması ve çevik bir güvenlik<br />

ağı oluşturması kritik bir önem taşıyor.<br />

Öyle ki WPForms’un açıkladığı verilere<br />

göre dünya genelinde sayısı ortalama 18<br />

milyona ulaşan e-ticaret siteleri yavaşlık<br />

nedeniyle her yıl yaklaşık 2,5 milyar dolar<br />

kaybederken, her gün 300 binden fazla<br />

e-ticaret sitesi de siber saldırıya uğruyor.<br />

Bu sorunları ortadan kaldırmak isteyen<br />

e-ticaret siteleri ise çözümü web hosting<br />

(barındırma) sağlayıcılarında buluyor.<br />

Barındırma sistemlerinin paylaşımlı sunucular<br />

üzerinden ihtiyaç duyulan kay-<br />

<strong>IT</strong> network naklarla hizmet verdiğini ve kolay bir<br />

şekilde yönetilebildiğini söyleyen Alastyr<br />

Kurucusu Serkan Koç, “Şirketler son<br />

dönemde teknolojik altyapı yatırımlarını<br />

artırdı ve yeni nesil hosting hizmetlerine<br />

yöneldi. Bu hosting sistemleri, çağın en<br />

güncel yazılım ve donanım bileşenleriyle<br />

çalışarak adeta kiralık sunucu performanslarıyla<br />

yarışır hale geldi, hem de<br />

farklı sektörlerde kendine yer bulmaya<br />

başladı. Özellikle e-ticarete yeni atılan<br />

işletmeler, daha uygun maliyet, en yüksek<br />

performans, personel gideri oluşturmama,<br />

kaynak ve güvenlik kriterlerine<br />

uyma gibi sebeplerle bu hizmetleri sunan<br />

servis sağlayıcıları tercih ediyor. Ancak<br />

güvenlik ve verimliliği artıracak hizmetlere<br />

ulaşmak için doğru servis sağlayıcısının<br />

seçilmesi kritik önem taşıyor” dedi.<br />

Sektör Market<br />

6<br />

“Yetersiz hizmet, güvenlik<br />

açığı ve kesintiye yol açıyor”<br />

Serkan Koç, “E-ticaret sitesinin kurulumu,<br />

ürünlerin listelenmesi, yazılım<br />

performans optimizasyonu, SEO çalışmaları<br />

ve reklam harcamaları düşünüldüğünde,<br />

diğer internet sitelerine kıyasla<br />

daha fazla emek ve bütçe gerekiyor.<br />

Hosting hizmetinin yetersiz kalması ise<br />

olası kesintilere ve güvenlik açıklarına<br />

yol açarak, projeye harcanan işgücünün<br />

ve yatırımın boşa gitmesine neden<br />

olabiliyor. Dolayısıyla e-ticaret işletmelerinin<br />

hosting servis sağlayıcısını seçerken<br />

dikkat etmesi gereken bazı hususlar<br />

Dünya genelinde sayıları ortalama 18 milyona ulaşan<br />

e-ticaret siteleri yavaşlık nedeniyle her yıl yaklaşık<br />

2,5 milyar dolar kaybederken, 300 bin e-ticaret sitesi<br />

de siber saldırıya uğruyor. Web hosting hizmetlerinin<br />

e-ticaret siteleri için önemine dikkat çeken bireysel<br />

ve kurumsal internet çözümleri sağlayıcısı Alastyr,<br />

doğru bir servis sağlayıcısında bulunması gereken<br />

kriterleri açıklıyor…<br />

bulunuyor. Bunların başında, seçilen<br />

firmanın sektördeki tecrübesi, teknolojik<br />

altyapısı ve güvenilirliği çok önemli”<br />

ifadelerini kullandı.<br />

“Sağlayıcının 7/24 ulaşılabilir<br />

teknik destek hizmeti<br />

vermesi gerekli”<br />

Hosting sağlayıcısının tecrübe ve teknolojik<br />

altyapısının yanı sıra, sunucularının<br />

bulunduğu lokasyonun Türkiye›de<br />

olması hem veri güvenliği hem de web<br />

sitesine giren kullanıcıların daha iyi bir<br />

deneyim yaşayacağına dikkat çeken<br />

Alastyr Kurucusu Serkan Koç, “Bir sağlayıcının<br />

uzun zamandır sektörde olması,<br />

müşterilerine 7/24 kesintisiz teknik<br />

destek hizmeti sunması, fiyat politikaları<br />

geliştirmesi, farklı platformlar üzerinde<br />

olumlu yorumlar alması, ücretsiz<br />

yedekleme hizmeti sunması hizmet kalitesi<br />

açısından kullanıcılarda bir fikir<br />

oluşturabilir” dedi. Sağlayıcının web sitesinin<br />

modern bir tasarıma sahip olması,<br />

hizmetlerin açıklamalarının tatmin<br />

edici olması ve sunduğu teknolojileri detaylarıyla<br />

anlatıyor olması gerekiyor. Bu<br />

doğrultuda Alastyr, hosting ve bulut servislerinin<br />

altyapısının tamamını dünya<br />

standardı yazılımlar ve donanımlarla<br />

oluşturmuş ve bu sunucuları kendi<br />

binasında bulunan veri merkezinde<br />

barındırmaktadır.<br />

“En büyük hedefimiz müşteri<br />

memnuniyetini korumak”<br />

Serkan Koç, hizmetleri hakkında da şu<br />

bilgileri paylaştı: “Kullandığımız güncel<br />

donanım ve network cihazlarımızla,<br />

enerji ve iklimlendirme gibi bileşenler ile<br />

kesintisiz hizmet verecek bir yapıya sahibiz.<br />

Bu özellikler, sektör standartlarının<br />

üstünde performans, güvenlik ve süreklilik<br />

sağlamamıza olanak tanıyor. Bu kriterleri<br />

yerine getirebilmek için uçtan uca<br />

yedekli network ve yine tam yedekli SSD<br />

storage ile birlikte yüksek erişilebilirlikli<br />

Cluster (Birden fazla sunucunun tek bir<br />

amaç için çalışması) mimarisi kullanıyoruz.<br />

Ayrıca herhangi bir yoğunlukta<br />

darboğaz yaşanmaması için, mevcut<br />

işlemci ve ram kullanımımızın 2 katına<br />

kadar olan kaynağı aktif olarak bulunduruyoruz.<br />

Böylece olası donanım arızalarının<br />

kesinti yaratmasının önüne geçiyoruz.<br />

Bu yedekliliğe ek olarak birden<br />

fazla gün için tüm hizmetlerimizi farklı<br />

donanımlara yedekliyoruz.” Bulut teknolojileri<br />

ve sanallaştırma servislerinde<br />

önemli Ar-Ge çalışmaları yaptıklarını<br />

söyleyen Alastyr Kurucusu Serkan Koç,<br />

“Son 5 yılda ciromuzun önemli kısmını<br />

teknoloji altyapımıza yatırdık. Müşteri<br />

portföyümüzü her yıl yüzde 20 civarında<br />

arttırıyoruz, ama asıl önemli olan müşteri<br />

sayımızı arttırırken mevcut ve yeni<br />

müşterilerimizin memnuniyetini de en<br />

yüksek seviyede tutabiliyor olmamız.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Hitit’in yeni ihracat rotası: Gürcistan<br />

Global teknoloji lideri Epson, genel amaçlı<br />

uzay robotları geliştiren G<strong>IT</strong>AI Japan Inc.’e<br />

ek yatırım yaptı. Yatırımla, iç ve dış uzay istasyonları,<br />

dünyanın yörüngesi, Ay ve Mars<br />

üzerindeki görevler için çok yönlü uzay robotları<br />

geliştirilecek.<br />

Seiko Epson Corporation (Epson) ve iştiraki<br />

Epson X Investment Corporation, genel<br />

amaçlı uzay robotları geliştiren bir girişim<br />

şirketi olan G<strong>IT</strong>AI Japan Inc.’e ilk kez 2021 yılında<br />

yatırım yapmıştı. Yeni yatırım, EP-GB<br />

Investment Limited Ortaklığı aracılığıyla<br />

gerçekleştirildi.<br />

Tehlikeli işler için robot<br />

üretiyor<br />

Japonya kökenli bir girişim olan G<strong>IT</strong>AI, uzayda<br />

güvenli ve ekonomik iş gücü sağlamayı<br />

hedefliyor. Ay kaynaklarının geliştirilmesi,<br />

Mars keşfi ve Uluslararası Uzay İstasyonu’nun<br />

(ISS) ticarileştirilmesi gibi uzay gelişimi<br />

hızlanırken, yeni uzay istasyonlarının,<br />

Ay ve Mars üslerinin inşası gibi çeşitli uzay<br />

çalışmalarında hızlı bir artış bekleniyor. Bu<br />

çalışmalar potansiyel olarak tehlike taşırken<br />

şu anda astronotlar tarafından gerçekleştiriliyor<br />

ve büyük maliyetlerle eğitim veriliyor.<br />

Uzay keşfi güvenli hale<br />

gelecek<br />

G<strong>IT</strong>AI, astronotların yükünü ve riski önemli<br />

ölçüde azaltacak genel amaçlı robotlar geliştiriyor.<br />

Aynı zamanda uzay iş gücü ile ilgili<br />

taşıma ve eğitimle ilgili genel maliyeti de<br />

dramatik bir şekilde düşürmesi planlanıyor.<br />

Böylelikle G<strong>IT</strong>AI, uzay keşfini ve geliştirmeyi<br />

hem güvenli hem de ekonomik hale getirmeyi<br />

amaçlıyor. G<strong>IT</strong>AI, 2021’den bu yana, Ay<br />

çalışma robotları ve uzay yürüyüşü robotları<br />

Havayolu teknolojileri alanının öncü şirketi Hitit, Gürcistan’dan<br />

Tbilisi Airways ile iş ortaklığını aktif olarak<br />

başlattı. Tbilisi Airways, Hitit’le yaptığı anlaşmanın<br />

ardından Crane markalı yazılım çözümlerinin entegrasyonunu<br />

tamamlayarak uçuşa geçti. Gürcistan’a<br />

gerçekleştirilen ilk havacılık teknolojileri satışı olma<br />

özelliği taşıyan bu anlaşma ile Hitit ihracat yaptığı<br />

ülke sayısını arttırmaya devam ediyor…<br />

2022 yılında, iç ve dış hat uçuşlarıyla pazara<br />

hızlı bir giriş yapan Tbilisi Airways, Hitit’in<br />

yazılım çözüm paketi ile operasyonlarına<br />

başladı. Hitit’in Crane markalı rezervasyon,<br />

internet arama motoru, kalkış kontrol sistemi<br />

ve ağırlık & denge modülü yazılımlarını<br />

sistemlerine entegre eden Gürcistan’ın en<br />

genç havayolu firması, Hitit’in de Asya’daki<br />

genişleme ağının en yeni parçası oldu.<br />

Hitit’in Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel<br />

Müdür Yardımcısı Nevra Onursal Karaağaç,<br />

Tbilisi Airways’in Hitit’e katılmasından<br />

duyduğu mutluluğu dile getirerek, yeni<br />

iş ortaklığı hakkında şunları söyledi: “Hitit,<br />

partner ekosistemini yeni üyelerle zenginleştirmeye<br />

ve güçlendirmeye devam ediyor.<br />

İş birliğimiz, Tbilisi Airways’in sistem geçişinden<br />

sonra faaliyetlerine başlamasıyla<br />

geliştirerek ve ISS’deki gösterim modelleri<br />

üzerinde başarıyla deneyler yaparak güçlü<br />

bir başarı geçmişi oluşturdu.<br />

İkinci yatırımını yaptı<br />

Epson, ‘Epson 25 Renewed’ kurumsal vizyonunda<br />

belirtildiği gibi çevresel etkileri<br />

azaltan esnek, yüksek verimli üretim sistemlerini<br />

oluşturuyor. G<strong>IT</strong>AI’nin uzay robotu<br />

somutlaştı. En büyük ticaret ortağı olan<br />

Türkiye’nin, bugüne kadar ağırlıklı olarak<br />

mal ihraç ettiği Gürcistan’a, yüksek katma<br />

değerli teknoloji ihraç etmekten büyük bir<br />

memnuniyet duyuyoruz. Çözümlerimizle dijital<br />

dönüşümü yakalayan Tbilisi Airways’in<br />

hem Gürcistan hem de özellikle Asya pazarında<br />

istediği ivmeyi kazanacağına eminim.”<br />

Epson uzay işçisi robotlara ek yatırım yapıyor<br />

Epson ve iştiraki Epson X Investment Corporation,<br />

genel amaçlı uzay robotları geliştiren bir girişim olan<br />

G<strong>IT</strong>AI Japan Inc.’e ek yatırım yaptı. Yatırımla, iç ve dış<br />

uzay istasyonları, dünyanın yörüngesi, Ay ve Mars<br />

üzerindeki görevler için çok yönlü uzay robotları geliştirilecek…<br />

teknolojisi, Epson’un robotik işinde potansiyel<br />

uygulamalara sahip rekabetçi bir kurum<br />

olduğunu kanıtlıyor. Elde ettiği önemli<br />

teknolojik ilerlemeleri dikkate alan Epson,<br />

2021’deki ilk yatırımdan sonra G<strong>IT</strong>AI’ye ek<br />

yatırım yapmaya karar verdi. Gelecekte de<br />

Epson, özgün teknolojiler, ürün ve hizmetlere<br />

dayanarak çeşitli ortaklıklar ve sinerjiler<br />

oluşturarak sürdürülebilir bir toplumun sağlanmasına<br />

yardımcı olacak.<br />

7Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Acronis’in yeni EDR Çözümü<br />

MSP’ler için tasarlandı<br />

Siber koruma alanında önde gelen<br />

oyuncularından Acronis, Acronis Cyber<br />

Protect Cloud için Advanced Security<br />

+ Endpoint Detection & Response’un<br />

(EDR) kullanıma sunulduğunu duyurdu.<br />

Acronis, yedekleme ve kurtarma, uç<br />

nokta yönetimi ve uç nokta güvenliği<br />

yetenekleri ile entegrasyondan yararlanan<br />

en kapsamlı kullanıma hazır kurtarma<br />

seçeneklerini sunuyor. Acronis<br />

<strong>IT</strong> network EDR, işletmelerin yedekleme ve güvenlik<br />

ihtiyaçları için, yönetilen hizmet sağlayıcılara<br />

(MSP) yönelmesi, yalınlık ve<br />

verimliliğe daha fazla ihtiyaç duymasıyla<br />

her ölçekteki kuruluşun kendisini<br />

daha iyi korumasına yardımcı olmayı<br />

amaçlıyor. MSP’ler için tasarlanan bu<br />

çözüm, güvenlik sorunlarının hızlı ve<br />

kolay bir şekilde analiz edilmesine ve<br />

önceliklendirilmesine, kesinti süresini<br />

en aza indirmeye, müşterileri güvende<br />

tutarken iş sürekliliğini korumaya olanak<br />

tanıyor.<br />

Sektör Market<br />

8<br />

“Acronis EDR, Endüstri<br />

Tarafından Belirlenen<br />

Standartları Takip Ediyor”<br />

Diğer karmaşık EDR araçlarının MSP’leri<br />

uygulama açısından pahalı ve zaman<br />

alıcı süreçlere zorlayabileceğini söyleyen<br />

Acronis Araştırmadan Sorumlu Başkan<br />

Yardımcısı Candid Wüest, “Acronis<br />

EDR, NIST siber güvenlik çerçevesi ve<br />

M<strong>IT</strong>RE ATT&CK® çerçevesi ile eşleştirme<br />

gibi endüstri tarafından belirlenmiş<br />

standartları takip ederken, kurulumu ve<br />

kullanımı kolay sağlam bir EDR çözümü<br />

sunuyor. Acronis EDR kullanıcıları, saldırı<br />

analizini ve etkisini hızlı bir şekilde<br />

algılayarak potansiyel bir tehdidi hızlı<br />

bir şekilde değerlendirebiliyor. Saldırganın<br />

nasıl erişim sağladığı, ne tür bir hasara<br />

neden olduğu ve saldırının nasıl yayılabileceği<br />

kolaylıkla tespit edilebiliyor.”<br />

açıklamasında bulundu.<br />

Siber koruma alanının küresel oyuncularından Acronis,<br />

Acronis Cyber Protect Cloud için Advanced Security<br />

+ Endpoint Detection & Response’un (EDR) kullanıma<br />

sunulduğunu duyurdu. Acronis EDR, yapay zeka<br />

tabanlı saldırı analizi gibi yeni özelliklerle karmaşıklığı<br />

azaltıyor ve daha akıcı bir operasyon için iş akışlarını<br />

yalınlaştırmayı hedefliyor. Yeni EDR çözümü, MSP’lerin<br />

ve hizmet verdiği işletmelerin kapsamlı güvenlik<br />

ve veri koruma uygulamalarını her zamankinden daha<br />

kolay hale getiriyor…<br />

“EDR, Saldırılara Müdahalede<br />

Kritik Bir Araç Haline Geldi”<br />

EDR’ın, uç noktaların çoğalması ve siber<br />

tehditlerin sıklığının artmasıyla birlikte,<br />

saldırılara müdahale ve veri koruma mücadelesinde<br />

kritik bir araç haline geldiğini<br />

söyleyen IDC Güvenlikten Sorumlu<br />

Araştırma Başkan Yardımcısı Michael<br />

Suby, “Kurulumu ve bakımı zor olan çözümler<br />

engel teşkil ediyor. En iyi çözümler,<br />

EDR’nin gelişmiş güvenliğini sağlıyor<br />

ve onu kullanan BT profesyonellerinin<br />

ihtiyaçlarını karşılıyor. Bu da kolay dağıtım,<br />

yapay zeka ve otomasyonla hızlı<br />

tespit, müdahale ve kurtarma anlamına<br />

geliyor.” açıklamasında bulundu.<br />

Bir siber güvenlik uzmanı olarak EDR’nin<br />

gelişimine ve güvenlik yaklaşımında yarattığı<br />

devrime ilk elden tanık olduğunu<br />

belirten Eski FBI Karşıt İstihbarat Uzmanı<br />

Eric O’Neill, “EDR, güvenlik personelinin<br />

potansiyel olayları etkin bir şekilde<br />

araştırmasına, düzeltmesine ve kurtarmasına<br />

olanak tanırken, saldırı yüzeyini<br />

ve tehdit aktörünün bekleme süresini de<br />

azaltıyor. EDR teknolojisindeki en son<br />

gelişmeler, saldırı değişikliklerinin hızlı<br />

bir şekilde analiz edilmesine, olaylara<br />

müdahale süresinin kısaltılmasına ve<br />

tüm kuruluşlar için daha iyi iş sürekliliğine<br />

olanak tanıyor.” ifadelerinde bulundu.<br />

Acronis EDR Neler Sunuyor?<br />

1. Optimize Edilmiş Onay Analizi: Maliyetli<br />

güvenlik uzmanlığına veya zaman<br />

alan süreçlere ihtiyaç duymadan güvenlik<br />

sorunlarını ve potansiyel saldırıları<br />

hızlı ve kolay bir şekilde analiz eder ve<br />

önceliklendirir.<br />

2. Yedekleme ve Kurtarma ile Entegre<br />

Güvenlik: Bir saldırı durumunda kesinti<br />

süresini en aza indirmek ve iş sürekliliğini<br />

sağlamak için kritik öneme sahip<br />

kapsamlı koruma sağlar.<br />

3. Kapsamlı Siber Koruma Çözümü:<br />

MSP’ler için dağıtımı, yönetimi<br />

ve ölçeklendirmesi kolay olan tek<br />

bir aracıda, çok noktalı çözümlerin<br />

doğasında bulunan maliyet, karmaşıklık<br />

ve güvenlik açıklarını ortadan kaldırır.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

DZD Teknoloji’nin yenilikçi dijital bankacılık<br />

kanalı çözümü DoKa ile tanışın<br />

Kişiselleştirilmiş bir bankacılık deneyimi<br />

sağlamak için en son teknolojiyi kullanıcı<br />

merkezli tasarımla birleştiren DoKa, internet<br />

bankacılığı, mobil bankacılık, çağrı merkezi<br />

kanalları ve kanal yönetimi modülü ile<br />

bankaların ihtiyacı olan tüm dijital kanalları<br />

kapsayan bir dijital bankacılık kanal çözümü.<br />

Finansal işlemlerde benzersiz esneklik<br />

ve ölçeklenebilirlik getiren dijital bankacılık<br />

çözümü DoKa’yı en kısa sürede finans sektörüyle<br />

buluşturmak için bankacılık sektöründe<br />

deneyimli bir ekiple büyük bir heyecanla<br />

çalıştıklarını belirten DZD Teknoloji Genel<br />

Müdürü İbrahim Gökal, DoKa’ya ilişkin şunları<br />

söyledi: “Türkiye’de dijital aktif bankacılık<br />

müşteri sayısı 94 milyon kişiye ulaşırken,<br />

yeni dijital bankacılık çözümümüz DoKa,<br />

bankalara kolay ölçeklendirilebilir, güvenli<br />

ve hızlı devreye alınabilir bir altyapı sunmayı<br />

hedefliyor. Her kurumun benzersiz ihtiyaçları<br />

olduğunun farkındalığını merkezine alan<br />

DoKa müşteri tercihlerine göre son derece<br />

kişiselleştirilmiş bir deneyim sunuyor. DoKa,<br />

ek entegrasyon gerektirmeyen, güvenli ve<br />

ölçeklendirilebilir altyapısı ile şubesiz bankacılık<br />

hedefleyen tüm kurumlar için uçtan<br />

uca tüm kanalları ve fonksiyonları sağlayan<br />

bir uygulama. Ayrıca bu uygulamayı geliştirirken<br />

sektörde 25 yılı aşkın süredir, 40’tan<br />

fazla finans kuruluşunda faaliyet gösteren<br />

Intertech’in ana bankacılık paketi ile de entegre.”<br />

Akıllı ev çözümleri pazarında kaliteli ve uygun<br />

fiyatlı çözümleriyle yer alan TP-Link<br />

Tapo, ürün çeşidini artırıyor. Akıllı priz, akıllı<br />

ampul, ışık şeritleri, güvenlik kameraları,<br />

hareket ve kapı-pencere sensörü ürünlerine<br />

şimdi de akıllı robot süpürgeler eklendi. Dört<br />

model robot süpürge geliştiren Tapo’nun iki<br />

modeli Haziran ayı içinde Türkiye’de satışa<br />

sunuluyor.<br />

Kolay kullanım ve kolay yönetimi ilke edinen<br />

Tapo, robot süpürgeleri de bu ilke doğrultusunda<br />

geliştiriyor. Giriş seviyesi modeli olan<br />

RV10 Plus ve RV30 serisinde üç farklı model<br />

ile ilk aşamada dört model süpürge üretildi.<br />

RV30 serisinde RV30, RV30 Plus ve RV30C<br />

Slim modelleri yer alıyor. Tüm Tapo ürünleri<br />

gibi Tapo uygulaması üzerinden kolayca kurulup<br />

yönetilen robot süpürgeler, istendiğinde<br />

diğer Tapo akıllı ev çözümleriyle birlikte<br />

Yenilikçi teknoloji çözümleri ve hizmetleriyle, sürdürülebilir<br />

bankacılık ürünleri geliştiren DZD Teknoloji,<br />

dijital bankacılık kanal çözümü DoKa’yı duyurdu. Yakın<br />

zamanda haftalık 4 gün çalışma modeline geçen<br />

ve çalışanlara sağladığı yan haklar ile gündeme gelen<br />

DZD Teknoloji, yeni ürünü DoKa’nın lansmanını geçen<br />

hafta gerçekleştirdi.<br />

Bu yenilikçi ürünün özünde, gelişmiş güvenlik<br />

özellikleri mevcut. DoKa’da tek şifre,<br />

cihaz eşleştirme ve kimlik doğrulama çözümleri<br />

ürün içerisine yerleştirilerek, dijital<br />

bankacılık müşterilerine güvenli, sorunsuz<br />

ve hızlı bir şekilde işlem yapabilmelerine imkan<br />

veriyor. DZD Teknoloji’nin güvenlik taahhüdü,<br />

hem finansal kurumlar hem de değerli<br />

müşterileri için güven duygusu sağlıyor.<br />

DoKa maliyetleri düşürerek<br />

operasyonları yönetme imanı<br />

sunuyor<br />

DoKa ile bankacılık sektörüyle etkileşimin<br />

yeniden tasarlandığını, herkesin finansal<br />

ihtiyaçlarının farklı olduğuna işaret eden İbrahim<br />

Gökal, sözlerini şöyle sürdürdü: “Do-<br />

Ka’yı farklı kılan diğer özelliklerinden biri<br />

programlanarak çalıştırılabiliyorlar. Örneğin,<br />

kapı kapandığında süpürge aktif olsun<br />

gibi farklı senaryolar üretilerek tüm Tapo<br />

ürünleri birbirlerini tetikleyici olarak görev<br />

yapabiliyor. Üç modelde (RV10 Plus hariç)<br />

Lidar ve Gyro çiftli navigasyon sistemi bulunuyor.<br />

Bu sayede evin haritası kısa sürede<br />

çıkarılabiliyor. Atlamalar ve temizliğin tekrarlanması<br />

önleniyor; karanlıkta dahi süpürgeler<br />

başarılı bir şekilde temizlik yapabiliyor.<br />

Tüm modeller sesle uzaktan yönetilebiliyor.<br />

Hem vakum hem paspas işlevi olan Tapo<br />

robot süpürgeler, büyük toz torbasına sahip.<br />

HEPA filtreleme sayesinde küçük alerjenleri<br />

de yakalayabiliyor ve evleri çok daha temiz<br />

hale getiriyorlar.<br />

bulut entegrasyonudur.<br />

Intertech tarafından<br />

2021 yılında devreye alınan<br />

BDDK onaylı ilk ve<br />

tek finansal bulut platformu<br />

intercloud ile tam<br />

entegre olan DoKa, maliyetlerinizi<br />

düşürürken,<br />

operasyonlarınızı gerektiği<br />

gibi büyütme veya küçültme gücü veriyor.<br />

Finans kurumları, bulutun gücünden<br />

yararlanarak dijital bankacılık operasyonlarının<br />

tüm potansiyelini ortaya çıkarabilir<br />

ve bu da gelişmiş esneklik, ölçeklenebilirlik<br />

ve verimlilik sağlar. Böylece müşterilerimiz<br />

mevcut altyapılarında kesintiye uğramadan<br />

dijital devrime hızla uyum sağlayabilir ve<br />

bundan faydalanabilir olacaklar.”<br />

TP-Link, Tapo ile robot süpürge pazarına girdi<br />

TP-Link Tapo, akıllı priz, ampul, hareket ve kapı pencere<br />

sensörü gibi akıllı ev çözümlerine şimdi de akıllı<br />

robot süpürgeleri ekledi. İlk aşamada dört model robot<br />

süpürge geliştiren Tapo’nun iki modeli bu ay Türkiye’de<br />

satışa sunuluyor…<br />

İnce gövdeye sahip, dar alanlara rahat<br />

girebilecek robot süpürge arayanlar için<br />

RV30C Slim modeli geliştirilmiş durumda.<br />

7.8 cm yüksekliğindeki ürün, baza, dolap<br />

altı gibi dar alanları rahatlıkla temizleyebiliyor.<br />

Farklı ihtiyaca uygun modeller ile robot<br />

süpürge pazarına adım atan TP-Link Tapo,<br />

RV10 Plus modelini Türkiye’de satışa sundu;<br />

RV30 modeli ise Haziran ayı sonunda satışa<br />

sunulacak. RV30 Plus ve RV30C Slim modelleri<br />

de daha sonraki aylarda gelecek.<br />

Robot süpürgelerin yanı sıra farklı akıllı ev<br />

çözümlerini de bu yıl içinde pazara sunacak<br />

olan TP-Link, Tapo serisiyle evleri gerçek anlamda<br />

akıllı hale getirmeyi hedefliyor.<br />

9Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

SAP Sapphire Etkinliğine<br />

yapay zeka damgası<br />

İş çözümlerinde yerleşik yapay zeka,<br />

karbon takibi için defter tabanlı muhasebe<br />

ve tedarik zinciri dayanıklılığını<br />

desteklemek için sektöre özel ağlar dahil<br />

olmak üzere, öne çıkan duyurularla SAP,<br />

müşterilerin iş modellerini bulutta taşımalarına<br />

yardımcı oluyor. Böylece işletmeler,<br />

sürdürülebilirliği işlerinin merkezine<br />

koyuyor ve sürekli değişen koşullarda başarılı<br />

olmak için çevikliğini artırıyor.<br />

Etkinlikte konuşan SAP CEO’su Christian<br />

Klein, “Piyasadaki aksaklıkların, değişen<br />

mevzuat ortamlarının ve kritik beceriler<br />

konusundaki eksikliklerin damgasını vurduğu<br />

bir dünyada, müşterilerimiz en acil<br />

<strong>IT</strong> network sorunlarını çözmek için ihtiyaç duydukları<br />

çözümler konusunda SAP’yi tercih ediyor.<br />

SAP Sapphire’da duyurduğumuz yenilikler,<br />

müşterilerimizin hem bugün hem de<br />

gelecekte başarılı olmasını sağlamak için<br />

onlarca yıllık endüstri ve süreç uzmanlığıyla<br />

tasarlanmış, sorumlu bir şekilde geliştirilmiş,<br />

kurumsal teknoloji mirasımızdan<br />

yararlanıyor” dedi.<br />

Sektör Market<br />

10<br />

Yapay zeka iş dünyasının<br />

hizmetinde<br />

Müşterilere fayda sağlamak için zengin<br />

ekosisteminin gücünden de yararlanan<br />

SAP, Microsoft ile uzun dönemli işbirliklerindeki<br />

yeni adımı duyurdu. İki şirket,<br />

doğal dili analiz eden ve üreten güçlü dil<br />

modellerine erişmek için, SAP SuccessFactors<br />

çözümlerini Viva Learning ve Microsoft<br />

365’teki Copilot ve Azure OpenAI ile<br />

entegre etme konusunda işbirliği yapacak.<br />

Entegrasyonlar, kuruluşların çalışanlarını<br />

çekme, elde tutma ve beceri kazandırma<br />

yöntemlerini geliştirmek için tasarlanmış<br />

yeni deneyimler sağlayacak.<br />

Sürdürülebilirlikte önemli bir<br />

adım<br />

Elli yıl önce SAP, Kurumsal Kaynak Planlaması<br />

(ERP) ile finansal muhasebede<br />

devrim yarattı. Bugün SAP, kaynakların<br />

tanımını karbonu içerecek şekilde genişleterek<br />

ERP’deki “R”yi (Resource = Kaynak)<br />

yeniden keşfediyor.<br />

Hızla değişen mevzuat gereklilikleri ve<br />

paydaşların sürdürülebilir bir şekilde faaliyet<br />

göstermeye yönelik artan baskısının<br />

SAP, Orlando’daki SAP Sapphire etkinliğinde müşterilerin belirsiz<br />

bir geleceği güvenle ele almalarını sağlayan kapsamlı<br />

yeniliklerini ve işbirliklerini tanıttı. SAP, müşterilerin iş süreçleri<br />

açısından kritik sorunları çözebilmelerini sağlamak için,<br />

portföyüne güçlü yapay zeka yetkinliklerini yerleştireceğini<br />

açıkladı. Yapılan açıklamada, müşteri etkileşimini kişiselleştiren,<br />

tedariki daha verimli hale getiren ve kuruluşların tüm<br />

işgücü genelinde kritik yetenekleri bulma ve geliştirme yeteneklerini<br />

genişleten yenilikler de dahil olmak üzere SAP<br />

Business AI’da bir dizi iyileştirme yer aldı.<br />

ortasında, kuruluşların mali verileri kadar<br />

denetlenebilir, şeffaf ve güvenilir bir emisyon<br />

muhasebesi sistemine ihtiyacı var.<br />

Şirketleri karbon tahminlerinden gerçek<br />

verilere taşıyan SAP’nin yeni Green Ledger<br />

(yeşil soğuk cüzdan) çözümüyle şirketler,<br />

yeşil çizgilerini de kâr ve zarar hesabında<br />

olduğu gibi netlik, doğruluk ve güvenle yönetebiliyor.<br />

SAP, tüm kurumsal, değer zinciri ve<br />

ürün düzeyinde emisyonları hesaplamak<br />

ve yönetmek için tek bir çözüm<br />

olan SAP Sustainability Footprint Management’a<br />

yönelik bir güncelleme<br />

duyurdu. SAP ayrıca, kuruluşların<br />

tedarik zincirlerini karbondan daha<br />

hızlı arındırabilmeleri için iş ortakları<br />

ve tedarikçilerle standartlaştırılmış<br />

sürdürülebilirlik verilerini güvenli bir<br />

şekilde paylaşmalarınsa yönelik yeni bir<br />

çözüm olan SAP Sustainability Data Exchange’i<br />

tanıttı.<br />

SAP’nin Green Ledger çözümü, RISE with<br />

SAP ve GROW with SAP kapsamında da<br />

yer alacak.<br />

Portföy, platform ve<br />

ekosistemdeki yenilikler<br />

müşterilerin dayanıklılığını<br />

artırıyor<br />

SAP, portföyünde bir dizi başka yenilikler<br />

de olduğunu duyurdu. Örneğin yılda yaklaşık<br />

4,5 trilyon dolarlık ticaretin gerçekleştiği<br />

kapsamlı bir B2B işbirliği platformu olan<br />

SAP Business <strong>Network</strong>’ün başarısından<br />

yararlanarak, SAP Business <strong>Network</strong> for<br />

Industry’yi açıkladı. Bu platform, tüketici<br />

ürünleri, yüksek teknoloji, endüstriyel<br />

üretim ve yaşam bilimleri genelindeki<br />

müşterilerin tedarik zinciri direncini hızla<br />

artırabilmesini sağlamak için ağ bağlantılı<br />

tedarik zincirlerinin faydalarını, SAP’nin<br />

benzersiz sektör uzmanlığıyla birleştiriyor.<br />

SAP Business Technology Platform’da<br />

başlatılan yenilikler, iş süreci optimizasyonunu<br />

önemli ölçüde hızlandırıyor ve<br />

ölçeklenebilir kurumsal otomasyonu da<br />

beraberinde getiriyor. SAP Signavio’daki<br />

gelişmeler, müşterilerin kritik süreç içgörülerini<br />

günler değil saatler içinde elde<br />

etmesi anlamına geliyor. SAP Integration<br />

Suite güncellemeleri şirket içinde ve<br />

bulutta SAP ve SAP dışı sistemler genelinde<br />

bütünsel süreçleri bir araya getiriyor.<br />

SAP’nin az kod gerektiren çözümü SAP<br />

Build’deki yeni olay entegrasyon yetenekleri,<br />

iş uzmanlarına tüm iş süreçlerinde<br />

otomasyonları tetikleme gücü veriyor.<br />

Müşteriler giderek daha fazla bölünmüş<br />

veri ortamlarıyla karşı karşıya kaldıkça,<br />

SAP de Google Cloud ile derin, eyleme<br />

geçirilebilir iş içgörüleri oluşturma<br />

becerilerini artıran açık verilere yönelik<br />

taahhüdünü geliştirdi. Bu kapsamlı açık<br />

veri çözümüyle, müşterilerin Google’ın<br />

veri bulutu ile birlikte SAP Datasphere<br />

çözümünü kullanarak işletme genelindeki<br />

verileri kapsayan uçtan uca bir veri bulutu<br />

oluşturması mümkün oluyor.<br />

Teknolojik inovasyonun artan hızıyla birlikte<br />

geliştiricilere olan ihtiyaç artmaya<br />

devam ettiğinden, SAP 2025 yılına kadar<br />

dünya çapında iki milyon kişiye beceri kazandırma<br />

taahhüdünü iki katına çıkardı.<br />

Müşterilerin bulutta devam eden iş dönüşümünü<br />

desteklemeye devam etmek için,<br />

ekosistem genelinde SAP uzmanlarına<br />

yönelik artan talebi karşılamak için yeni<br />

programlar duyurdu.<br />

SAP Business AI, Green Ledger ve<br />

portföydeki iş için hazır yenilikler,<br />

SAP’nin müşterilerin en acil sorunlarını<br />

çözmelerine olanak tanıyor…


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

eLogo, 2022’de 85 bin ağaç kurtardı<br />

eLogo, işletmelere<br />

e-Dönüşüm süreçlerinde<br />

uçtan uca<br />

terzi işi çözümler<br />

sunan bir servis şirketi<br />

olmayı hedefliyor.<br />

Müşterileriyle<br />

birlikte büyümeye<br />

dayanan stratejisiyle;<br />

işletmelere işlerini<br />

hızlandıran, ticaretini<br />

kolaylaştıran<br />

ve gelirlerini artıran<br />

servisler geliştiriyor. İşletmeler, operasyonel<br />

yüklerini azaltarak fatura, makbuz, defter ve<br />

irsaliyelerini dijital ortamda saniyeler içerisinde<br />

oluşturma, iletme, saklama imkânına sahip<br />

olurken; karbon ayak izlerini de azaltıyor.<br />

Uluslararası eğitim platformu Laba’nın markalarından<br />

geleceğin okulu robot_dreams,<br />

Ukrayna, Çek Cumhuriyeti, Macaristan ve<br />

Romanya ile birlikte Türkiye’de de faaliyet<br />

göstermeye başladı. Veri analitiği, programlama,<br />

veri bilimi, makine öğrenimi ve<br />

BT’deki diğer ilgili alanlardan eğitimlerin<br />

yer aldığı robot_dreams’teki online ve canlı<br />

dersleri, Google, Microsoft, Amazon, Airbus,<br />

DHL, Grammarly, Bolt, FlixBus ve diğer<br />

teknoloji devlerinden uzman isimler veriyor.<br />

robot_dreams, katılımcıların geleceğin<br />

mesleklerini edinmesine, çalışma alanlarını<br />

değiştirmesine ya da yetkinliklerini güçlendirmesine<br />

yardımcı olacak.<br />

Türkiye’nin en çok tercih edilen dijital dönüşüm ortağı eLogo,<br />

tüm ERP ve yazılımlarla uyumlu olabilen ürünleriyle, e-Belge<br />

dönüşüm süreçlerinde işletmelere destek oluyor. İşletmeler,<br />

gereksiz kâğıt ve malzeme israfı yapmadan kısa sürede hazırlayacağı<br />

e-Belgeler ile doğaya, bütçelerine ve zaman yönetimine<br />

en iyi yatırımı yapıyor…<br />

Türkiye’de her 3 faturadan<br />

biri eLogo’dan geçiyor<br />

eLogo Genel Müdürü Başak Kural, “e-Fatura,<br />

e-Arşiv Fatura ve e-İrsaliye gibi dijital ortamda<br />

hazırlanan e-Belgeler işletmelere zaman ve<br />

maliyet olarak tasarruf sağlarken, doğanın korunmasına<br />

da yardımcı oluyor. ERP tarafında<br />

100 binin üzerinde, e-Fatura tarafında da 150<br />

Katılımcılara Geleceğin<br />

Mesleklerini Öğretecek<br />

Dünya Ekonomik Forumu’na göre 2030’da<br />

en çok talep gören işlerin neredeyse %80’i<br />

yeni olacak. Başka bir deyişle, geleceğin çoğu<br />

mesleği henüz mevcut değil ancak bu işlerin<br />

büyük bir çoğunluğunun temelini yazılım ve<br />

kodlama oluşturuyor. Günümüzde ortaya<br />

çıkan yeni işlere yönelik yükselen taleplerin<br />

kaynağında, dijital dönüşüm ve teknolojiyi<br />

benimseme arttıkça gelişen yeni ihtiyaçlar<br />

yatmaktadır. Veri analitiği, yapay zeka, siber<br />

güvenlik, bulut bilişim, dijital pazarlama,<br />

e-ticaret ve online içerik oluşturmadaki<br />

pozisyonlar da giderek daha önemli hale<br />

geliyor. İlk olarak Yazılım Test Uzmanlığı,<br />

Front-End Developer Eğitimi ve Yüksek Trafikli<br />

Yazılım Mimarisi Eğitimi ile Türkiye’de<br />

faaliyetlerine başlayan robot_dreams de,<br />

katılımcılarını geleceğin mesleklerine hazırlamayı<br />

hedefliyor.<br />

İş dünyasının önemli isimleriyle eğitmen<br />

kadrosunu oluşturmaya başlayan robot_dreams’te<br />

işin mutfağından gelen<br />

önemli isimler yer alıyor. Platformda ilk<br />

açılan eğitimlerden Yazılım Test Uzmanlığı<br />

eğitimini Siemens’ten Yazılım Test ve Kalite<br />

Yöneticisi Nihat Ük üstlenirken, Yüksek Trafikli<br />

Yazılım Mimarisi Eğitimi’ni Trendyol<br />

Kıdemli Yazılım Mühendisi Muhammed<br />

Olgun ve Front-End Developer eğitimini<br />

Superstorely Kurucusu Tolga Eğilmez ile<br />

Hopin’in Eski Mühendislik Müdürü Filiz Altıntürk<br />

verecek.<br />

bine yaklaşan müşteri portföyümüz var. Farklı<br />

ölçekteki birçok işletmede, müşterilerin en çok<br />

kullandığı ekranlardayız. Türkiye’deki her 3<br />

faturadan biri eLogo’dan geçiyor. Sadece 2022<br />

yılında 1 milyardan fazla e-Belge üreterek 85<br />

bin ağacı kurtardık. Ülkemizde sürdürülebilirlik<br />

bilincinin yükselmesi ve buna yönelik teşvik<br />

edici regülasyonlarla birlikte iş süreçlerindeki<br />

verimlilik de artmaya devam edecek” dedi.<br />

Geleceğin okulu Robot_Dreams artık Türkiye’de<br />

Alanında profesyonel eğitmenler ile kodlama ve yazılım konusunda<br />

ustalaşmak isteyenlere eğitimler veren bir Laba<br />

markası geleceğin okulu robot_dreams, artık Türkiye’de.<br />

Google, Microsoft, Amazon, Airbus, DHL, Grammarly, Bolt,<br />

FlixBus ve diğer teknoloji devlerinden uzman isimlerin eğitimler<br />

verdiği robot_dreams, veri analitiği, programlama,<br />

veri bilimi, makine öğrenimi ve BT’deki diğer ilgili alanlar için<br />

hazırladığı kurslar sayesinde katılımcıların geleceğin mesleklerini<br />

edinmesine, çalışma alanlarını değiştirmesine ya da<br />

yetkinliklerini güçlendirmesine yardımcı olacak…<br />

“Dersleri Şirketlerdeki Başarılı<br />

Yöneticiler Anlatıyor”<br />

Yazılım ve kodlama konusunda alanının en<br />

iyisi olan ve deneyimli eğitmenlerle kullanıcılarını<br />

geleceğin mesleklerine hazırlayan<br />

robot_dreams’in Türkiye Ülke Müdürü Elif<br />

Tuzlakoğlu, “Herkesin kişisel olarak profesyonel<br />

kariyerinde bir sonraki basamağa<br />

çıkmak için çaba harcadığını ve çok küçük<br />

farklarla daha iyi konuma gelme fırsatı yakalayabildiğini<br />

biliyoruz. robot_dreams olarak<br />

biz de insanların kariyer hedefleri için eğitim<br />

kursları hazırladık.” ifadelerinde bulunuyor.<br />

“Dersleri o işi çok iyi yapan kişilerin anlatmasını<br />

istedik. Bu noktada eğitmenlerimizi,<br />

çok iyi şirketlerin başarılarında pay sahibi<br />

olan iyi çalışanlardan seçmeye özen gösterdik.”<br />

diyen Elif Tuzlakoğlu, robot_dreams’in<br />

online olarak ve tamamen canlı eğitim alabileceğiniz<br />

bir platform olduğunu, platformun<br />

özellikle Ukrayna, Çek Cumhuriyeti, Macaristan<br />

ve Romanya gibi ülkelerde oldukça<br />

başarılı ve alanında lider konumda yer aldığını<br />

söylüyor. Tuzlakoğlu, “Şimdi ülkemizde<br />

de faaliyete başladık, çok kısa sürede olumlu<br />

geri dönüşler ve harikulade taleple karşılaştık.<br />

robot_dreams ülkemizde çalışanların,<br />

eğitimine devam etmek isteyenlerin ve geleceğin<br />

mesleklerinde yer edinmek isteyenlerin<br />

büyük bir çoğunluğuna önemli hizmetler<br />

sunacak ve katkıda bulanacaktır.” açıklamasında<br />

bulunuyor.<br />

11Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Bilişim Vadisi ve BEBKA güçlerini birleştirdi<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

12<br />

BEBKA-Bilişim Vadisi iş birliği kapsamında<br />

BEBKA hizmet binasında ‘Oyun<br />

ve Animasyon Geliştirme Kampı’ düzenlenecek.<br />

Kısa süre önce açılan TechINBursa<br />

Girişimcilik Merkezi’nde faaliyetlerini<br />

sürdüren girişimcilere fiziki<br />

alanların kullanımı ve tesis hizmetlerini<br />

sunulması yanında çeşitli teşvik, destek<br />

ve muafiyetlerden yararlanma hakkı<br />

sağlanacak.<br />

Bursa, Dijital Ağa Eklendi<br />

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma<br />

Ajansları Genel Müdürlüğü koordinasyonunda<br />

faaliyetlerini sürdüren BEBKA<br />

ve Bilişim Vadisi arasındaki iş birliği,<br />

‘Dijital Oyun ve Animasyon Merkezi<br />

DIGIAGE İş Birliği Protokolü Sanayi ve<br />

Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın<br />

imza refakati ile hayata geçti. BEBKA<br />

Genel Sekreteri Prof. Dr. M. Zeki Durak<br />

ve Bilişim Vadisi Genel Müdürü A. Serdar<br />

İbrahimcioğlu arasında imzalanan<br />

protokol ile Bilişim Vadisi, dijital ağına<br />

Bursa’yı da ekledi. TechINBursa Girişimcilik<br />

Merkezi’nde faaliyetlerini sürdüren<br />

girişimciler, gerekli şartların sağlanması<br />

sonrasında çeşitli teşvik, destek ve muafiyetlerden<br />

yararlanma imkânı bulacak.<br />

Bursa Eskişehir Bilecik Kalkınma Ajansı (BEBKA) ve<br />

Türkiye’nin teknoloji ve inovasyon üssü Bilişim Vadisi<br />

arasında Bursa’yı teknoloji girişimciliğinin önemli<br />

merkezlerinden biri haline getirmek ve girişimcilik<br />

ekosistemine katkı sağlamak amacıyla bir iş birliğine<br />

imza attı. “BEBKA – Bilişim Vadisi İş Birliği Protokolü<br />

İmza Töreni”, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa<br />

Varank’ın katılımıyla gerçekleşti…<br />

2 yılda 1,5 Milyar Doları Aşan<br />

Yatırım<br />

İmza törenindeki konuşmasında Ar-Ge,<br />

inovasyon, tasarım merkezlerine, teknoparklara,<br />

araştırma altyapılarına ve<br />

üniversitelere çok ciddi destekler sağladıklarını<br />

kaydeden Sanayi ve Teknoloji<br />

Bakanı Mustafa Varank, “Tüm bunların<br />

geri dönüşlerini alıyoruz. Türkiye’deki<br />

teknoloji tabanlı girişimcilik, dünyada<br />

ses getiriyor. Girişimcilerimiz, son iki yılda<br />

dünyadaki farklı fonlardan 1,5 milyar<br />

doların üzerinde yatırım almayı başardı.<br />

Yapacağımız yatırımlar ve atılan imzalarla<br />

birlikte önümüzdeki dönemde çok<br />

daha büyük başarılar yakalayacağımıza<br />

inanıyoruz. Girişimcilerimiz, teknoloji<br />

tabanlı girişimcilik yazılım ve oyun sektöründe<br />

oldukça başarılı. Türkiye’nin<br />

ilk milyar dolar değerlemeye ulaşan<br />

‘Turcorn’ları oyun sektöründen çıkmıştı.<br />

Türkiye’de bu anlamda farklı kümelenmeler<br />

yer alıyor, farklı şehirlerimizin<br />

önemli kabiliyetleri var. İstanbul, Ankara<br />

ve Eskişehir oyun ve animasyon tasarımı<br />

geliştirilmesi noktasında önemli<br />

şehirlerimiz. Bu listeye önümüzdeki<br />

dönemde Bursa’yı da katmak istiyoruz.<br />

Bursa, Türkiye’de potansiyeli en yüksek<br />

şehirlerden biri konumunda… Genç<br />

nüfusu, üniversiteleri, üretim ekosistemiyle<br />

kabiliyetlerinin ne kadar yüksek<br />

olduğunu hepimiz görüyoruz” ifadelerini<br />

kullandı.<br />

DIGIAGE Oyun Kampı Bursa’a<br />

da Düzenlenecek<br />

Bilişim Vadisi’nin yıllardır sürdürdüğü<br />

başarılı programları DIGIAGE Oyun Geliştirme<br />

Kampları ve DIGIAGE Oyun Geliştirme<br />

Kümelenmesine de dikkat çeken<br />

Bakan Varank, “Gerçekten gelecek vadeden<br />

genç kardeşlerimize destek olmaya<br />

çalışıyoruz. Düzenlediğimiz kamplarla<br />

mentorluk destekleri veriyoruz, potansiyel<br />

yatırımcılarla buluşturuyoruz. Bu<br />

kamplar sayesinde bugüne kadar 70’ten<br />

fazla şirketin kurulmasını sağladık.<br />

Gençlere yatırım yapınca katma değerin<br />

ne kadar yükseldiğini görüyoruz.<br />

Bu bağlamda TechINBursa Girişimcilik<br />

Merkezi’ni teknopark destekleriyle buluştururken,<br />

Bursa’daki genç ve parlak<br />

beyinlerimizi oyun sektöründe ileriye<br />

taşımak için DIGIAGE Oyun Kamplarının<br />

bir ayağını da bundan sonra Bursa’da<br />

gerçekleştireceğimizin müjdesini<br />

vermek istiyorum. Bursa’nın ilk unicornlarını<br />

da belki oyun sektöründe buradan<br />

çıkarmış olacağız. Katma değerli üretimin<br />

önünü açacak bu imzalar sayesinde<br />

Bursa yüzyılını önümüzdeki dönemde<br />

genç kardeşlerimizin katkılarıyla inşa<br />

etmeye devam edeceğiz” dedi.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

İhracatçı KOBİ’ler yüklerini bulutta takip ediyor<br />

Türkiye’de işletmelerin<br />

yüzde 99,7’sini oluşturan<br />

KOBİ’ler, toplam ihracatın<br />

yüzde 30,4’ünü<br />

gerçekleştirerek ülke<br />

ekonomisi için önemli<br />

bir katma değer yaratıyor.<br />

İhracatçı KOBİ’lerin<br />

taşımacılık ihtiyaçları<br />

için yenilikçi çözümler geliştiren dijital lojistik<br />

şirketi Hubtic, sunduğu takip sistemi ile<br />

KOBİ’lerin tüm süreçlerini bulut üzerinden<br />

takip edebilmesini sağlıyor.<br />

Dijital lojistik şirketi Hubtic tarafından geliştirilen takip sistemi<br />

ile ihracatçı KOBİ’ler yüklerini bulut üzerinden anlık<br />

olarak takip edip, bu bilgiyi kendi müşterileri ile paylaşabiliyor.<br />

Bununla birlikte çeki listesi, ihbarnameler, taşıma<br />

faturası gibi belgelere bulut üzerinden ulaşıp, tüm sürecin<br />

raporlamasına da ücretsiz olarak erişebiliyorlar…<br />

Abdullah Cansu: “KOBİ’lerin<br />

ihracat süreçlerine ve<br />

dijitalleşmelerine katkı<br />

sağlıyoruz”<br />

Takip sisteminin KOBİ’lere sağladığı avantajlar<br />

hakkında bilgi veren Hubtic CEO’su<br />

Abdullah Cansu, “Hubtic olarak hem kara<br />

yolu hem deniz yolu hem de bu ikisini birden<br />

kapsayan intermodal taşımacılıkta, komple<br />

ve parsiyel taşıma seçenekleri sunuyoruz.<br />

Dolayısıyla daha düşük miktarlı taşıma ihtiyacı<br />

olan KOBİ’lere de hitap ediyoruz. Geliştirdiğimiz<br />

takip sisteminin kullanımı ise<br />

yükün miktarından bağımsız; komple taşımalardaki<br />

(FTL, FCL) tüm takip hizmetlerimizi<br />

bir konteyner ya da tırı doldurmayacak<br />

parça yükleri (LTL, LCL) göndermek isteyen<br />

KOBİ’lere de tamamen ücretsiz olarak sunuyoruz.<br />

KOBİ’ler, HubticTrack sistemimiz<br />

üzerinden yükün konumu anlık olarak görüntüleyebiliyor<br />

ve bu görüntülemeyi kendi<br />

müşterileriyle de paylaşıp, raporlara erişebiliyorlar.<br />

Taşıma süreçleriyle ilgili tüm soruları<br />

için de uluslararası taşımacılıkta deneyimli<br />

ekibimiz ile anında iletişime geçebiliyorlar.<br />

Böylece tüm taşıma sürecine verimlilik, şeffaflık<br />

ve hız kazandırırken KOBİ’lerin dijitalleşmesine<br />

de katkı sağlıyoruz” dedi.<br />

Cansu, takip sistemlerinin yanı sıra bir dakikada<br />

fiyat teklifi, yük verenler ve taşıyıcılar<br />

arasında doğru eşleştirme gibi çözümleriyle<br />

de ihracatçı KOBİ’leri desteklediklerini sözlerine<br />

ekledi.<br />

Kilometre başına düşen<br />

harcamaya kadar<br />

hesaplanıyor<br />

İhracatçı KOBİ’ler, Hubtic üzerinden taşıma<br />

numarası, yükleme-boşaltma tarihleri, lokasyon,<br />

yük tipi ve ebat gibi tüm taşıma bilgilerine<br />

ulaşabiliyor. Yükleme noktasından<br />

boşaltma noktasına kadar taşımanın durumuyla<br />

ilgili tüm güncellemeleri görebiliyor,<br />

sürekli güncellenen harita üzerinden yükün<br />

konumunu kontrol edip paylaşabiliyorlar.<br />

Bulut sisteme yüklenen çeki listesi, ihbarnameler,<br />

CMR dokümanları ve diğer belgeleri<br />

diledikleri an görüntüleyip indirebilen KO-<br />

Bİ’ler, alınan taşıma hizmeti için anlaşılan<br />

navluna ve taşıma faturalarına da bulut sistem<br />

üzerinden anında ulaşabiliyor.<br />

Hubtic ayrıca yük taşıma süreciyle ilgili bir<br />

raporlama hizmeti de sunuyor. Bu sayede taşımalar,<br />

kilometre başına denk düşen harcama<br />

ve taşıma mesafeleri kırılımlarına kadar<br />

incelenebiliyor. Raporlar haftalık, aylık gibi<br />

istenilen zaman dilimine göre hazırlanabiliyor.<br />

Bu sistem ihracatçı KOBİ’lerin tedarik<br />

zinciri operasyonlarını daha verimli hâle<br />

getirmeleri için öngörü sahibi olmasını sağlıyor.<br />

Üstelik Hubtic, tüm bu hizmetleri ücretsiz<br />

olarak sunuyor.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

2022’de yatırım rekoru kırılırken, <strong>2023</strong>’ün<br />

Unicorn’ları yolda<br />

Geçen yıl 11 girişimin<br />

20 milyon TL yatırımına<br />

aracılık ettiklerini<br />

belirten Keiretsu Forum<br />

Türkiye Genel Müdürü<br />

Duygu Eren, “Türkiye<br />

Girişim Ekosistemi 2022<br />

Raporu’na göre, girişimlere<br />

yapılan yatırımlar<br />

2022’de dünya genelinde düşerken, Türkiye<br />

bu süreçten sınırlı şekilde etkilendi. 2022’de<br />

özellikle oyun ve fintech girişimlerinde tüm<br />

zamanların yatırım rekoru kırıldı. 2022’de<br />

46 girişim, kitle fonlama ile 1 milyar 6 milyon<br />

dolar yatırım aldı. Oyun ve fintech girişimlerinde<br />

tüm zamanların yatırım rekoru kırıldı.<br />

2021’de 69 milyon dolar olan fintech yatırımları<br />

90 milyon dolara çıktı. 2021’de 265 milyon<br />

dolar olan oyun girişimlerinin yatırımları ise<br />

362 milyon dolara yükseldi. Keiretsu Forum<br />

Türkiye olarak <strong>2023</strong>’te de yatırımlarımıza<br />

devam ediyor ve bu yıl yatırımlarımızdan<br />

unicorn çıkmasını bekliyoruz. Bunun yanı<br />

sıra Türkiye tam bir fintech cenneti. Türkiye<br />

bankacılık alanında dünyanın çok önündeyiz.<br />

Türkiye’den fintechlerden bir veya birkaç<br />

2022’de özellikle oyun ve fintech girişimlerinde tüm zamanların<br />

yatırım rekorunun kırıldığını belirten Keiretsu Forum<br />

Türkiye Genel Müdürü Duygu Eren, bu yıl aracılık ettikleri<br />

yatırımlardan unicorn çıkmasını beklediklerini dile getirdi…<br />

unicorn çıkacağını düşünüyorum.” dedi.<br />

Türkiye’nin girişimcilik alanında çok büyük<br />

bir potansiyeli olduğuna değinen Eren, “Teknolojik<br />

ve dijital devrimi yaşadığımız bugünlerde<br />

girişimcilerle kurumsal yatırımcıları<br />

bir araya getirmek daha önemli hale geliyor.<br />

Türkiye’den dünyada adından söz ettiren<br />

büyük girişimlerin çıkacağını inanıyorum.<br />

Bu alanda altyapımız ve yeterli insan kaynağımız<br />

var.<br />

Yatırım ağlarının sayısı artarsa<br />

daha iyi girişimler daha doğru<br />

yatırımlar alacak<br />

Türk girişimleri artık çok ciddi yatırımlar<br />

alıyor. Biz Keiretsu Forum Türkiye olarak<br />

her ay 100’den fazla başvuru alıyoruz. Son<br />

3 yıldır en çok yatırım yapan melek yatırım<br />

platformuyuz. Ancak Türkiye’de melek yatırım<br />

ağlarının sayısı artmalı. Şu anda bireysel<br />

yatırımcılarla yürüyen bir sistem var. Melek<br />

yatırım ağlarının sayısı artarsa daha iyi girişimlerin<br />

daha doğru yatırımlar alma imkanı<br />

bulacağını düşünüyorum. Büyük kurumların<br />

da dönüşmesi gerekiyor. Girişimlere<br />

yeterli kurumsal destek sağlanması durumunda<br />

Türkiye’de girişimcilik ekosisteminin<br />

önü çok açık.” dedi. Öte yandan son yıllarda<br />

kişisel gelir vergisi indiriminden yararlanmak<br />

için de akredite yatırımcı sayılarında da<br />

artış olduğunu belirten Eren, «BKY Lisansı<br />

alan akredite yatırımcılar yapmış oldukları<br />

yatırımın yüzde 75›ini vergilerden düşebiliyor<br />

bu da dünyadaki en yüksek oran. Birçok<br />

melek yatırımcı da bu vergi desteğinden<br />

yararlanmak istiyor” şeklinde konuştu.<br />

13


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Şehirlere değer katan akıllı<br />

çözümler sunuyor<br />

Kentlerin değişken dinamiğini doğru tespit ederek ihtiyaca<br />

uygun, sürdürülebilir, dinamik ve geleceği belirleyen<br />

ürünler geliştiren Infinidium Technologies, geleceğin akıllı<br />

şehirlerini bugünden inşa ediyor. Şirket, toplu ulaşımdan<br />

enerji yönetimine, haberleşmeden güvenliğe kadar<br />

her alanda şehirleri ileri yaşamsal teknolojilerle destekliyor.<br />

Ekolojik sistemle uyumlu fiziksel ve dijital sistemleri<br />

ile şehir hayatının kalitesini artırma hedefinden hareketle<br />

modern ve sürdürülebilir bir gelecek için çalışıyor…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

14<br />

Kentsel hareketliliğin sürdürülebilir bir gelecek<br />

için bugün değişmesi gerektiğine inanan<br />

Infinidium Technologies, güvenlikten<br />

haberleşmeye ulaşımdan enerji alanına kadar<br />

geniş bir hizmet sunuyor. Popülasyonun<br />

önlenemez yükselişi karşısında şehirlerin<br />

izlenebilir, ölçülebilir ve değerlendirilebilir<br />

olması çok önemli. Çalışmalarını bu önem<br />

çerçevesinde sürdüren Infinidium Technologies,<br />

patentli teknolojileriyle şehirleri izlenebilir<br />

kılmanın ötesinde sürdürülebilir bir<br />

yaşam için gerekli argümanları da sağlıyor.<br />

Toplu ulaşım alanında şehirlere<br />

katma değer sağlıyor<br />

Akıllı şehir çözümlerinin başında şirketin patentli<br />

ürünü olan Karakutu® teknolojilerinin<br />

geldiğini belirten Infinidium Technologies<br />

CEO’su Berk Ündeğer; “Araç filosu olan şirketler<br />

için üretilen bu teknoloji, temel olarak<br />

güvenli sürüş ve yakıt tasarrufunu esas<br />

alıyor, yeni nesil kaynak yönetim ve tasarruf<br />

sistemi sağlıyor. Araç içi kamera sistemlerimiz<br />

ile toplu ulaşım hizmeti yapan araçların<br />

içerilerine kayıt özelliğine sahip kameralar<br />

yerleştirilerek olayları anlık olarak merkeze<br />

aktarabiliyor ve kayıt altına alabiliyoruz. Yolcu<br />

bilgilendirme sistemlerimiz de akıllı şehir<br />

planlamasının olmazsa olmazları arasında<br />

yer alıyor. Bu teknoloji, toplu taşıma araçlarına<br />

ait duraklarda kurulmuş olan sistemlerdir.<br />

Toplu taşıma araçlarının duraklara giriş<br />

ve çıkış verileri analiz edilerek, aracın sonraki<br />

duraklara varış zamanları hesaplanıyor.<br />

Yolculara hat numarası, güzergâh ve araçların<br />

durağa varış süresi gibi bilgiler veriliyor.<br />

Yolcu sayma sistemleri ise verimli ve etkin<br />

bir rota planlaması, yolcu bekleme sürelerinin<br />

azaltılması, toplu taşımanın yarattığı<br />

trafiğin düzenlenmesi ve araç içi yolculuk<br />

kalitesinin artırılmasını sağlıyor. Yolcuların<br />

doğru zamanda, doğru bir yönlendirmeyle<br />

bilgiye ulaşmasını sağlayan akıllı durak uygulamalarımızda<br />

durakta bekleyen yolculara<br />

o duraktan geçecek otobüsler, otobüslerin<br />

geliş zamanı, hat kodu ve adı, varış süreleri<br />

ve otobüsün özellikleri gibi bilgiler sunuluyor”<br />

dedi.<br />

Şehirlere güvenlik ve konfor<br />

getiren ulaşım çözümleri<br />

sunuyor<br />

Ulaşım alanında da her türlü altyapıya uygun,<br />

izleme ve kayıt çözümleri ile müşterilerinin,<br />

uzun yıllar aynı kalitede hizmet<br />

almasını sağladıklarının altını çizen Berk<br />

Ündeğer; “Otoparklarda güvenli bir şekilde<br />

geçişleri hızlandırmak ve zaman tasarrufunu<br />

akıllı sistemlerle sağlamak amacıyla ekipman<br />

ve sistem çözümleri sunuyoruz. Sürücüleri;<br />

trafik yoğunluğu, trafik kazaları, hava<br />

ve yol durumu hakkında bilgilendirmek, verilen<br />

bilgiler doğrultusunda sürücüleri alternatif<br />

yollara yönlendirmek ve trafik akışını<br />

kontrol etmek amacıyla trafik bilgilendirme<br />

sistemleri geliştiriyoruz. Kural ihlali yapan<br />

araçların sensörler ve video analizi ile tespit<br />

edilmesi, plakalarının kaydedilmesi ve ilgili<br />

kanunda öngörülen cezaya tabii tutulması<br />

için gerekli kanıtların oluşturulduğu elektronik<br />

denetleme sistemlerine imza atıyoruz.<br />

Kontrol ve kumanda merkezleri ile yol ağı<br />

kapasitesinin etkin olarak kullanılması, trafiğin<br />

7/24 gerçek zamanlı izlenmesi, kontrol<br />

edilmesi, tek merkezden kontrolü ve yönetimini<br />

sağlıyoruz” diye belirtti.<br />

Akıllı sayaçlarla enerji<br />

yönetimini optimize ediyor<br />

Enerji yönetimi alanında akıllı sayaçlarla<br />

verimli ve tasarruflu bir kaynak yönetimi<br />

sunduklarını belirten Berk Ündeğer: “Müşterilerimize<br />

sunduğumuz akıllı sayaç ürünleri<br />

ile farklı zaman aralıklarında enerji kullanımını<br />

ölçüp elde edilen verileri düşük band<br />

iletişim teknolojisi ağları aracılığıyla hizmet<br />

kuruluşuna gönderiyoruz. Bu altyapı, tüketicilerin<br />

mobil uygulama gibi platformlardan<br />

verileri dinamik izlemesine ve acil durum<br />

müdahalelerine fırsat tanıyor. Gelişmiş ölçüm<br />

altyapımız ile enerji kullanımını ölçme,<br />

toplama ve analiz etmenin yanı sıra elektrik,<br />

gaz, ısı, su sayaçları gibi veri üreten son nokta<br />

ürünlerden de bilgi topluyoruz. Böylece enerjinin<br />

en doğru ve etkili şekilde yönetilmesine<br />

olanak tanıyoruz” dedi.<br />

Yüksek teknoloji ile güvenlik<br />

ve haberleşmeyi akıllı hale<br />

getiriyor<br />

Güvenlik ve haberleşme alanında sundukları<br />

ürünler hakkında da bilgi veren Ündeğer;<br />

“Yüksek çözünürlüklü kamera güvenlik sistemlerimiz<br />

sayesinde izleme ve kayıt çözümleri<br />

ile müşterilerimizin çözüm ortağıyız.<br />

Güvenlik amaçlı kullanılan plaka tanıma<br />

sistemlerimiz ile araçların plaka, marka-model,<br />

renk ve yön bilgisini, harita tabanlı bir<br />

merkezi yazılım ile müşterilere raporlayabiliyoruz.<br />

Güvenli geçiş sistemlerimiz ile giriş<br />

ve çıkışların belirli senaryolar doğrultusunda<br />

yönetilmesine katkı sunuyoruz. Metro,<br />

havaalanları gibi kamusal ortamlarda meydana<br />

gelen anlık insan yoğunluğu, araç yoğunluğu,<br />

izinsiz giriş-çıkış, yangın, duman,<br />

sahipsiz nesne gibi birçok olağandışı durumların<br />

tespit edilmesini ve merkezi bir yapıda<br />

yönetilmesini ise olay algılama sistemleri<br />

ile sağlıyoruz. Yüz tanıma sistemlerimiz ile<br />

kameralardan, kayıtlı fotoğraflardan ve arşivlenmiş<br />

videolardan, aranan kişileri, suçluları<br />

ve kayıp kişileri yüksek hassasiyetle<br />

tanımlayabiliyoruz. Haberleşme alanında<br />

ise network data sistemleri konusunda uçtan<br />

uca destek sağlıyoruz. Kablosuz haberleşme<br />

sistemleri alanında, bu konuda dünyanın ileri<br />

gelen markaları ile müşterilerimize uygun<br />

maliyetli, yüksek kaliteli ve sürdürülebilir<br />

hizmetler sunuyoruz. Yüksek bant genişliği<br />

ve kesintisiz veri transferi sağlayabilen fiber<br />

optik proje çözümlerimizle de müşterilerimize<br />

altyapıdan başlayıp üst yapıya kadar<br />

uçtan uca hizmet veriyoruz” diye belirtti.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Anadolubank, kripto para platformlarına TL<br />

para transferi sunuyor<br />

Müşterilerinin ihtiyaçlarına en uygun finansal çözümleri<br />

sunma hedefiyle faaliyetlerini sürdüren Anadolubank,<br />

mobil ve internet bankacılığı kanalları üzerinden<br />

kripto para platformlarına hızlı ve kolay bir şekilde<br />

para transferi yapma hizmetini hayata geçirdi…<br />

Finansal dünyayı kökten değiştiren kripto<br />

piyasaları farklı yatırım fırsatları arayanların<br />

hızla radarına giriyor. Güncel trendlere<br />

ve artan talebe karşılık veren Anadolubank<br />

da müşterilerine kripto para platformlarına<br />

güvenli ve kolay bir şekilde para transferi<br />

yapma imkanı yaratıyor.<br />

Paribu ile olan iş birliği çerçevesinde Anadolubank’ın<br />

kullanıcı dostu mobil uygulaması<br />

ve internet bankacılığı platformu ile müşteriler,<br />

transfer işlemlerini hızlı ve sorunsuz bir<br />

şekilde yapabilecekler. Bu yenilikçi hizmet,<br />

hem deneyimli kripto para yatırımcılarına<br />

hem de kripto para dünyasına yeni adım<br />

atanlara hitap etmeyi amaçlıyor.<br />

Konuyla ilgili açıklamada bulunan Anadolubank<br />

Dijital Bankacılık Departmanı Bölüm<br />

Başkanı Burcu Ertaner Şenay; “Anadolubank<br />

olarak, Türkiye’deki kripto para transferiyle<br />

ilgili yaşanan gelişmelere katkıda bulunmaktan<br />

büyük mutluluk duyuyoruz. Dijital<br />

varlıkların ve kripto para birimlerinin giderek<br />

daha fazla kabul gördüğü bir dönemde,<br />

müşterilerimize bu alanda güvenli ve kullanıcı<br />

dostu bir deneyim sunmak önceliklerimiz<br />

arasında. Türkiye, kripto para teknolojisi<br />

ve inovasyonunda önemli bir rol oynuyor.<br />

Biz de kripto para platformlarına para transferi<br />

yapma imkanı sunarak, müşterilerimize<br />

yatırım işlerimlerinde finansal esneklik sağlamak<br />

ve Türkiye’nin bu alandaki ilerlemesine<br />

destek olmak istiyoruz” dedi.<br />

“Kripto para birimleri, finansal dünyada yeni<br />

bir döneme işaret etmektedir” diyen Şenay<br />

şöyle devam etti: “Kripto para platformlarına<br />

para transferi hizmetimiz, müşterilerimizin<br />

kripto para yatırımlarını kolaylıkla<br />

gerçekleştirmelerini ve finansal hedeflerine<br />

ulaşmalarını destekliyor. Bu hizmetin Türkiye’deki<br />

finansal teknoloji alanında gerçekleşen<br />

ilerlemelere katkıda bulunması bizim<br />

için sevindirici bir durum. Anadolubank olarak,<br />

müşterilerimizin finansal güvenliklerini<br />

en üst düzeyde sağlamak ve teknolojik yenilikleri<br />

takip ederek onlara en iyi deneyimi<br />

sunmak için sürekli olarak çalışıyoruz. Bu<br />

kapsamda Kripto para platformlarına para<br />

transferi hizmetimiz, güvenliğe odaklanan<br />

bir yaklaşımla tasarlandı ve müşterilerimizin<br />

verileri ile varlıklarının korunmasını sağlamak<br />

amacıyla çeşitli güvenlik önlemleriyle<br />

de desteklendiğini söyleyebilirim.”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

lifebox yeni rekorunu kırdı, ücretli<br />

abone sayısı 2 milyona ulaştı<br />

Türkiye’nin önde gelen<br />

dijital operatörü<br />

Turkcell’in bireysel<br />

bulut depolama servisi<br />

lifebox, kendi rekorunu<br />

kırdı. 7 yıldır<br />

kullanıcılarının fotoğraf,<br />

video, rehber,<br />

müzik ve ofis dosyalarını<br />

saklayan lifebox’ın ücretli abone sayısı<br />

2 milyona ulaştı. Türkiye’deki bireysel<br />

kullanıcılarının bugüne kadar yaklaşık 15<br />

petabayt (PB) boyuttaki 8,6 milyar adet<br />

dosyasını yedekleyen lifebox, “Hayata yer<br />

aç!” sloganıyla belgeleri depolarken; kullanıcılara<br />

da yüksek güvenlikli veri depolama<br />

hizmeti sunuyor.<br />

Turkcell’in kişisel bulut depolama hizmeti lifebox’tan ücretli<br />

abonelik satın alarak platformun ayrıcalıklarından<br />

yararlanan kullanıcı sayısı 2 milyona ulaştı. 7 yıldır hizmet<br />

veren ve 8 milyon kayıtlı kullanıcısı olan lifebox, bugüne<br />

kadar toplam boyutu yaklaşık 15 petabayt’ı (PB) bulan<br />

8,6 milyar adet dosyayı yedekledi. 1 petabayt’ın 10 bin<br />

saatlik TV programına denk geldiği göz önüne alındığında,<br />

lifebox’ın depoladığı dosyalar, 30 yıl hiç uyumadan izlenebilecek<br />

150 bin saatlik TV programına eşit…<br />

Anılarınız artık güvende<br />

lifebox, yüksek güvenlikli altyapısıyla da<br />

fark yaratıyor. Kullanıcıların dosyaları<br />

Turkcell’in veri merkezlerinde 1’i asıl 2’si<br />

birebir aynı, 3 kopya halinde uçtan uca<br />

güvenle yedekleniyor. Global olarak belirlenen<br />

tüm standartlara ve sertifikalara sahip<br />

olan Turkcell’in veri merkezlerindeki<br />

dosyalar hem ülke içinde kalıyor hem de<br />

çoklu güvenlik mimarisiyle korunuyor. lifebox,<br />

çeşitli kategorilerde rahatça arşivlenen<br />

belgelere parmak izi, yüz tanıma veya<br />

şifre kullanarak da güvenli şekilde erişimi<br />

mümkün hale getiriyor.<br />

Yapay zekâ destekli arşiv<br />

Gelişmiş teknolojileriyle kullanıcılarına<br />

sade ve kolay bir deneyim sağlayan lifebox,<br />

depolamanın ötesinde işlevlere de<br />

sahip. Kullanıcılar, otomatik yedekleme<br />

özelliği ile tüm fotoğraf ve videolarını, lifebox’a<br />

ister Wi-Fi isterlerse hücresel veri ile<br />

anında yedekleyebiliyor, verilerini orijinal<br />

kalitede saklayabiliyor. Ayrıca lifebox’a yedekledikleri<br />

rehberi telefonuna geri yükleyebiliyor,<br />

kontaklarını lifebox içerisinden<br />

yönetebiliyor. Yapay zekâ yardımıyla<br />

yüz ve obje tanımanın yanı sıra seçtiği<br />

fotoğraflar arasından otomatik hikâyeler<br />

oluşturabilen lifebox, tekrarlayan kareleri<br />

ise kullanıcının onayıyla silerek telefon<br />

hafızasında yer açıyor. Fotoğraf düzenleme<br />

özelliği ile görselleri özel filtre, efekt ve<br />

çerçevelerle özgünleştirebilen lifebox, caps<br />

ve çıkartmalarla da anılara eğlence katıyor.<br />

lifebox, kullanıcıları sosyal medyada<br />

paylaşacağı fotoğrafa karar veremediği<br />

zaman ise platformun Photopick özelliğini<br />

kullanarak hangisinin daha çok beğeni<br />

alacağını görebiliyor.<br />

15


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

<strong>2023</strong>’te yenilenmiş telefona<br />

eğilim iki kat arttı<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

16<br />

Tüketicilerin cep telefonu alma tercihlerine<br />

dair olarak bağımsız araştırma<br />

kuruluşu Sia Insight tarafından yapılan<br />

araştırma, yenilenmiş telefonun avantajlarını<br />

öğrenen tüketicilerin bu yönde tercih<br />

yapmaya giderek daha fazla eğilimli<br />

olduğunu ortaya koydu. Mayıs ayında<br />

12 ilde bin kişiyle görüşülerek yapılan<br />

araştırmaya göre, yenilenmiş telefonun<br />

ne olduğunu öğrenen tüketicilerin yüzde<br />

31’i alışverişlerini bu yönde yapabileceklerini<br />

ifade etti. Aralık 2022’de bu oran<br />

yüzde 17 seviyesindeydi.<br />

Yenilenmiş telefon almayı düşünen tüketicilerin<br />

yüzde 60’a yakını ‘boşuna daha<br />

fazla para ödememek için’, yarısı ‘sıfır<br />

telefonla yenilenmiş telefon arasında<br />

fark görmediği’, yüzde 28’i ise ‘elindeki<br />

parayla daha iyi marka/modelde telefon’<br />

alabilmek için tercihini bu yönde kullanıyor.<br />

Ticaret Bakanlığı tarafından lisans verilmiş<br />

yenileme merkezleri 2020 yılından<br />

bu yana özel tanımlı bir kanuni altyapıda<br />

hizmet veriyor. Taksitlerin 3 ayla sınırlı<br />

olduğu sıfır cep telefonlarına karşın,<br />

yenilenmiş cep telefonlarında peşin fiyatına<br />

12 ay taksit, 12 ay garanti ve iki hafta<br />

süreyle iade hakkı veriliyor. Yenilenmiş<br />

telefon fiyatları, muadili sıfır telefonlara<br />

göre yüzde otuza kadar daha ucuz.<br />

Uzman ekiplerce lisanslı merkezlerde<br />

yenilenen telefonlarda yalnızca orijinal<br />

ve lisanslı yedek parçalar kullanılıyor ve<br />

cihazlar kapsamlı testlerden geçiriliyor.<br />

Yenilenmiş telefon almak<br />

‘akıllı tercih’ olarak öne<br />

çıkıyor<br />

2018 yılında kurulan ve Ticaret Bakanlığı’ndan<br />

lisans alan ilk yenileme merkezlerinden<br />

biri olan EasyCep, aynı<br />

araştırmaya göre tüketiciler tarafından<br />

bu sektörde bilinirliği en yüksek marka<br />

olarak öne çıktı. En fazla ziyaret edilen<br />

ilk 15 e-ticaret platformu arasında yer<br />

alırken, 59 konsept mağazanın yanı sıra,<br />

36 Migros mağazasında ve 18 Carrefour<br />

Tüketicilerin cep telefonu alma tercihlerine dair araştırma,<br />

bu yıl yenilenmiş telefon alma eğiliminde geçen<br />

seneye göre iki kata yakın artış olduğunu ortaya<br />

koydu. Araştırma, lisanslı telefon yenileme merkezleri<br />

arasında marka bilinirliği en yüksek markanın<br />

Türkiye’yi yenilenmiş telefonla tanıştıran EasyCep<br />

olduğunu gösterdi. Peşin fiyatına 12 ay taksit ve 12<br />

ay garantiyle alınabilen yenilenmiş telefonlar, orijinal<br />

parça ve veri güvenliği ile tüketiciler nezdinde ‘akıllı<br />

tercih’ olarak öne çıkıyor…<br />

mağazasında yer alan satış noktalarıyla,<br />

Türkiye’nin dört bir yanına dağılmış<br />

120’ye yakın fiziksel noktada hizmet veren<br />

EasyCep, sektörün en hızlı büyüyen<br />

oyuncusu.<br />

EasyCep Kurucu Ortağı ve CEO’su Mehmet<br />

Akif Özdemir konuyla ilgili olarak<br />

“Ülkemizde yenilenmiş telefonun avantajlarının<br />

fark edilmesinden ve marka<br />

olarak ilk günden bu yana ‘akıllı tercih’<br />

olarak konumladığımız bu yeni kategorinin<br />

tüketici algısında ve beğenisinde öne<br />

çıkmasından memnunuz. Tüketiciye<br />

avantajlı koşullarla telefon sağlamanın<br />

yanı sıra, elektronik cihazların kullanım<br />

ömrünü uzatarak, yeni cihaz üretiminden<br />

kaynaklı karbon salınımının önüne<br />

geçiyor olmak ve ithalat oranını düşürerek<br />

ülkemiz ekonomisine katkıda bulunmak<br />

temel motivasyonlarımız arasında”<br />

açıklamasını yaptı ve şunları söyledi:<br />

“Buna karşın, ülkemizde telefon alan<br />

tüketicilerde yenilenmiş telefon alma<br />

oranı henüz yüzde 1’ler seviyesinde.<br />

Halbuki Avrupa ve Kuzey Amerika gibi<br />

gelişmiş pazarlarda beş kişiden birinin<br />

yenilenmiş telefon tercih ettiğini görüyoruz.<br />

Ülkemizde, ekonomik durumdan<br />

bağımsız olarak, tüketici farkındalığının<br />

artmasıyla bu oranın da artacağına inanıyoruz.”<br />

Yedekte tutulan eski<br />

telefonlar kullanıma<br />

kapanabilir<br />

EasyCep gibi telefon yenileme merkezleri<br />

tüketicilerin eski cihazlarını değerlendirmeleri<br />

için güvenli bir tercih olarak<br />

öne çıkıyor. Kişisel Verileri Koruma Kanunu’na<br />

uyumlu olarak faaliyet gösteren<br />

yenileme merkezleri, elden çıkarılan eski<br />

telefonlardaki fotoğraf ve verilerin kötü<br />

amaçlı kişilerin eline geçme riskini ortadan<br />

kaldırıyor.<br />

Yapılan araştırma, tüketicilerin yüzde<br />

28’inin eski telefonlarını yedekte durması<br />

için sakladığını gösteriyor. Buna<br />

karşın, geçtiğimiz yıl Resmî Gazetede<br />

yayımlanarak yürürlüğe giren düzenlemeye<br />

göre, 1 yıl boyunca sinyal alınmayan<br />

cihazlar BTK tarafından iletişime<br />

kapatılacak. Düzenleme 1 Ocak 2024 itibarıyla<br />

yürürlüğe girecek.<br />

Tüketicilerin, yedekte tuttukları telefonların<br />

kullanıma kapatılması tehlikesi ile<br />

karşı karşıya olduklarının altını çizen<br />

Özdemir, “EasyCep’in internet sitesine<br />

giren veya mağazalarımızı ziyaret eden<br />

kullanıcılar, eski telefonları için anında<br />

teklif alabilir, isterlerse kapılarına gelen<br />

kuryeye eski cihazlarını teslim ettikleri<br />

aynı gün içerisinde ödemelerini de alabilirler”<br />

ifadelerini kullandı.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Alanyalı Touchapp’ten yerli sosyal medya çağrısı<br />

Son dönemlerde Elon<br />

Musk yönetimindeki<br />

Twitter’da farklı uygulamalar<br />

devreye girdi.<br />

Yapılan uygulamalar<br />

eleştirilerin hedefi olurken,<br />

Meta, Twitter’a rakip olarak yeni uygulaması<br />

Threads’ı devreye aldı. Türkiye’den de<br />

büyük ilgi gören uygulama 24 saatte 30 milyon<br />

kullanıcıyı geçti. Türkiye’den büyük ilgi gören<br />

Threads’ın yine yurtdışı merkezli bir uygulama<br />

olmasının düşündürücü olduğunu söyleyen<br />

Touchapp Kurucu Ortağı Islam Faisal,<br />

Türkiye’deki milyonlarca kullanıcıya Türkiye<br />

topraklarından doğan sosyal medya uygulaması<br />

Touchapp’i kullanmaları konusunda<br />

çağrı yaptı. Kaliteli içeriklerin ve en önemlisi<br />

insani değerlere saygı duyan paylaşımların yapıldığı<br />

Touchapp’in, yaklaşık 2 yıl önce Antalya<br />

Alanya merkezli olarak kurulduğunu söyleyen<br />

Islam Faisal, “Meta’nın yeni uygulaması Threads’i<br />

piyasaya sürdüğü gün, yerel bir Türk sosyal<br />

medya platformu olarak, yeni özelliklerimizle<br />

ve sunduğumuz içerik kalitesiyle dünya çapındaki<br />

mega teknoloji şirketleriyle rekabet edebileceğimizi<br />

kanıtladık. Kullanıcılardan hassas<br />

Türkiye’de yaklaşık 2 yıl önce devreye alınan sosyal medya<br />

uygulaması Touchapp’in Kurucu Ortağı Islam Faisal, Türkiye’den<br />

de büyük ilgi gören Meta’nın yeni uygulaması Threads<br />

sonrası bir çağrı yaptı. Islam Faisal, “Türkiye’deki milyonlarca<br />

kullanıcıyı Türkiye topraklarından doğan sosyal medya<br />

uygulaması Touchapp’i kullanmaya çağırıyoruz. Kullanıcılardan<br />

hassas veriler toplamayan Touchapp olarak, temiz ve<br />

güvenli ortama Türk kullanıcıları bekliyoruz.” dedi…<br />

veriler toplamayan Touchapp olarak, temiz ve<br />

güvenli ortamımızla öne çıktık. Platformdaki<br />

iletişimin amacı, topluluk üyeleri arasında değerli<br />

iletişimi teşvik ederek toksik olmayan bir<br />

topluma aracılık etmek.” diye konuştu.<br />

Sosyal Medya Platformlarından<br />

Ayrışıyor!<br />

Bugüne kadar Touchapp olarak Türkiye’de<br />

40 milyon TL yatırım yaptıklarını hatırlatan<br />

Islam Faisal, “Gelecek 5 yıllık süre içinde yatırım<br />

tutarını 200 milyon TL’ye çıkarmayı<br />

planlıyoruz. Bünyemizde büyük çoğunluğu<br />

Türk, 45 yazılımcı çalışıyor. Türkiye’den doğan<br />

Touchapp ile dünya çapında sosyal iletişim<br />

anlayışını değiştirmeyi, kişiselleştirilebilir bir<br />

sosyal medya platformu yaratmayı amaçladık.<br />

Kaliteli paylaşımların yer aldığı bir platform<br />

olarak kullanıcısına zamanını faydalı bir şekilde<br />

geçirmeyi taahhüt ediyoruz. Ortak fikirli<br />

insanları buluşturan ve bugüne kadarki sosyal<br />

medya platformlarından ayrışarak fark yaratan<br />

bu uygulamayı, Türkiye’den dünyaya tanıtmış<br />

olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz.”<br />

dedi. ‘Touchapp, kullanıcıların hassas verilerini<br />

toplamıyor’<br />

Sektör Market<br />

OPLOG ABD’deki ilk deposunu Şikago’da açtı<br />

<strong>IT</strong> network<br />

İngiltere’nin ardından ABD’deki ilk deposunu Şikago’da<br />

açan OPLOG, orta ve büyük ölçekli şirketlerin omnikanal<br />

fulfillment (e-ticaret lojistiği) iş ortağı olmayı hedefliyor…<br />

Omnikanal fulfillment (e-ticaret lojistiği)<br />

alanında 10 yıldır hizmet sunan teknoloji<br />

ve lojistik şirketi OPLOG, küresel yatırımlarına<br />

devam ediyor. OPLOG, ABD’de<br />

Şikago’da açtığı yeni deposu ile Türkiye’den<br />

Amerika’ya açılmak isteyen orta ve büyük<br />

ölçekli şirketlerin ya da Amerika’da faaliyet<br />

gösteren firmaların omnikanal fulfillment<br />

(e-ticaret lojistiği) iş ortağı olmayı hedefliyor.<br />

Küresel lojistik ağını<br />

genişletmeye devam ediyor<br />

İngiltere’den sonra ABD’de Şikago’daki ilk<br />

depo yatırımı ile hem lojistik ağlarını genişleteceklerini<br />

hem de iş ortaklarının büyümesine,<br />

yeni pazarlara açılmasına destek<br />

olacaklarını vurgulayan OPLOG CEO’su<br />

Halit Develioğlu, “ABD hem dünyanın en<br />

büyük e-ticaret pazarlarından biri hem de<br />

bu alanda güçlü bir teknolojik altyapıya sahip.<br />

Dolayısıyla ABD’de yeni lokasyonlarda<br />

hizmet sunmak üzere ilk adımı Şikago’daki<br />

depomuz ile attık. 10 bin m2 alana sahip,<br />

kendi geliştirdiğimiz depo içi yazılımlarımız<br />

ile güçlendirilmiş depomuz sayesinde hem<br />

hizmet sunduğumuz iş ortaklarımızın operasyonlarını<br />

verimli bir şekilde yürüteceğiz<br />

hem de yeni pazarlarda markalarını konumlandırmalarına<br />

ve satışlarını artırmalarına<br />

destek olacağız. Özellikle e-ihracat alanında<br />

lojistik konusundaki eksikleri gidermek üzere<br />

gücümüzü ve yeteneklerimizi iş ortaklarımızın<br />

hizmetine sunacağız” dedi.<br />

Avrupa gibi ABD’de de kendi<br />

teknolojimiz ile büyüyeceğiz<br />

Yeni depo ile ABD’ye açılmak isteyen orta<br />

ve büyük ölçekli şirketlerin omnikanal fulfillment<br />

(e-ticaret lojistiği) operasyonlarını<br />

yürüteceklerini belirten Develioğlu, şirketlere<br />

sadece e-ticaret lojistiğinde siparişlerinin<br />

karşılanmasında değil, B2B alanında<br />

her türlü ürün lojistiğinin sağlanmasını<br />

da kapsayan tüm operasyonel süreçlerde<br />

teknoloji tabanlı uçtan uca lojistik hizmeti<br />

sunacaklarını aktardı. Türkiye ve İngiltere’de<br />

olduğu gibi ABD’de de şirketlerin tüm bu<br />

süreçlerini OPLOG-ONE platformundan<br />

takip edebileceklerini belirten Develioğlu,<br />

“OPLOG olarak tam otomasyona sahip yeni<br />

depomuz ve depo içi verimliliği artıran milli<br />

robotik teknolojilerimizle yeni pazarlara<br />

açılmak isteyen iş ortaklarımızın hayatını<br />

kolaylaştıracak, fiziki engelleri ortadan<br />

kaldıracak ve kendi işlerine odaklanmaları<br />

için onları özgürleştireceğiz. Gerek Avrupa’da<br />

gerekse ABD’de yeni lokasyonlarda<br />

büyümeye devam edeceğiz” dedi.<br />

ABD’de OPLOG’la iş yapan/yapmak isteyen<br />

şirketlere sunulan fırsatlar<br />

- Teknoloji destekli omnikanal fulfillment<br />

(e-ticaret lojistiği) hizmeti<br />

- Uçtan uca hizmet yelpazesi<br />

- Yeni pazarlara açılmanın zorluklarını beraber<br />

aşma (hizmet kalitesi, fiyat ve maliyet<br />

avantajı, dağıtımda üstünlük vb.)<br />

- Tüm süreçleri OPLOG-ONE platformundan<br />

takip edebilme<br />

- Şikago merkez olmak üzere, partner depoları<br />

kullanarak ABD genelinde satış yapma<br />

- Öngörülemeyen maliyetlerden kurtulma<br />

- Kayıp ve hasarlı ürünlerin riskini azaltma<br />

- ABD merkezli sorunsuz sipariş, iade ve kargo<br />

yönetimi<br />

- Şikago’nun bir liman şehri olmasından dolayı<br />

denizyolu taşımacılığı ile ithalat ve ihracat<br />

imkanı<br />

- Konumu ve teknolojileri sayesinde teslimat<br />

sürelerini kısaltma, operasyonları daha hızlı<br />

ve daha etkili yönetme<br />

17


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Karavan hayatı ASUS Zenbook S 13<br />

OLED ile daha keyifli<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

18<br />

Dijital dünyanın hızla gelişerek sınırları<br />

ortadan kaldırması, farklı iş kollarının<br />

yanı sıra yeni çalışma şekillerini de ortaya<br />

çıkardı. Serbest çalışan anlamına gelen<br />

“freelancer”, kendi mekanlarında kalarak<br />

hizmet veren “uzaktan çalışan” kavramlarından<br />

sonra adını sıkça duyduğumuz<br />

kavramlardan biri de; seyahat ve iş hayatını<br />

birleştiren “Dijital Göçebelik” oldu.<br />

Bugün dünya çapında çeşitli milletlerden<br />

35 milyon dijital göçebe bulunuyor. Daha<br />

özgür çalışma ortamı isteyenlerin sayısı<br />

sürekli artarken, 2035 yılına kadar 1 milyardan<br />

fazla dijital göçebe olacağı tahmin<br />

ediliyor.<br />

Minimal bir hayatın peşinden giden milyonlarca<br />

çalışanın bu çalışma tarzında en<br />

fazla tercih ettiği yöntemlerden biri karavan<br />

hayatı. Dijital göçebelerin çoğunluğu<br />

otellerde kalmayı tercih etseler de araba<br />

veya karavandan yana tercihini kullananların<br />

oranı yüzde 21.<br />

Tek ekipman yeterli; dijital<br />

göçebe dostu bilgisayar<br />

Uzaktan sürdürülebilir meslekler için cazip<br />

olan dijital göçebeliğin tek şartı; dizüstü<br />

bir bilgisayar. Yaşamını dijital göçebe<br />

olarak sürdürmek isteyenlerin, öncelikle<br />

kendisini yarı yolda bırakmayacak bir laptop<br />

ve internet altyapısına sahip olması<br />

gerekiyor.<br />

ASUS, segmentinin en ince ve en hafif 13,3<br />

inç dizüstü bilgisayarı olarak tasarladığı<br />

Zenbook S 13 OLED’i (UX5304) özellikle<br />

karavan hayatını benimseyenlere tavsiye<br />

ediyor. 1 cm’lik süper ince profili ve 1 kg›lık<br />

süper hafif kasasıyla sofistike Zenbook S<br />

13 OLED, hiçbir koşulda ödün vermeyen<br />

performansı, güçlü bağlantısı ve uzun pil<br />

ömrüyle ultra taşınabilir teknolojinin en<br />

somut örneği.<br />

ASUS, sürekli hareket halinde<br />

olanları da düşündü<br />

Intel Evo sertifikalı Zenbook S 13 OLED,<br />

yüzde 20 artırılmış 20 watt’a kadar termal<br />

tasarım gücü (TDP) ve sahip olduğu 13. Nesil<br />

Intel Core i7 işlemciye kadar performansıyla<br />

taşınabilirliğin en güçlü örneğini sunuyor.<br />

Bu özellikler 32 GB’a kadar LPDDR5<br />

RAM ve ultra hızlı 1 TB PCIe 4.0 x4 SSD ile<br />

Uzaktan çalışmaya dair iş modelleri ve çeşitliliklerinin artmasıyla<br />

Dijital Göçebelik popüler bir yaşam tarzı haline geldi.<br />

Bugün dünyanın her yerinde bir ortak çalışma alanı, otel,<br />

kafe, restoran veya kütüphanede, dijital göçebelere sıklıkla<br />

rastlamak mümkün. Başta dijital göçebelerin ama uzaktan<br />

çalışma olanağına sahip tüm bireylerin bir hayli popüler olan<br />

yaşam ve tatil biçimlerinden biri de istedikleri her an mekan<br />

değiştirme imkanı sunan karavan hayatı. ASUS Zenbook S<br />

13 OLED tam da yaşam tarzını sürdürenlerin aradıklarını bir<br />

arada bulduğu model…<br />

uzun ömürlü yüksek kapasiteli 63 Wh pil<br />

ile destekleniyor. ASUS, WiFi Master Premium<br />

ile geliştirilmiş WiFi 6E sayesinde<br />

hızlı ve kesintisiz bağlantılar sağlıyor.<br />

Ultra kompakt olmasına rağmen, Zenbook<br />

S 13 OLED tam bir G/Ç bağlantı noktası<br />

içeriyor. Böylelikle kullanıcıların seyahatleri<br />

sırasında adaptör taşımasına gerek<br />

kalmıyor. İki ultra hızlı Thunderbolt<br />

4 USB-C® bağlantı noktası, hızlı şarjı, 4K<br />

harici ekranları ve 40 Gb/sn’ye kadar veri<br />

aktarımını desteklerken, bir USB 3.2 Gen<br />

2 Type-A bağlantı noktası, bir HDMI® 2.1<br />

bağlantı noktası ve bir 3,5 mm ses jakı bağlantı<br />

noktası da içeriyor.<br />

Zenbook, karavanda en iyi video konferans<br />

deneyimleri için FHD IR kamera, yapay<br />

zeka destekli görsel efektler ve yapay zeka<br />

gürültü önleme teknolojisine de sahip. Ayrıca<br />

Windows Hello ile hızlı ve güvenli yüz<br />

oturum açmayı da destekliyor. Etkileyici<br />

Dolby Atmos® Harman Kardon sertifikalı<br />

ses sistemi, sesi 5,25 kata kadar artırmak<br />

için ASUS Audio Booster teknolojisiyle<br />

birleştirilmiş akıllı bir amplifikatör içeriyor.<br />

Yüzde 9,5 daha büyük parmak izi bırakmayan<br />

kaplamasıyla ASUS ErgoSense<br />

dokunmatik yüzeyi ise daha kolay hareket<br />

imkanı sağlıyor.<br />

Dünyanın en dayanıklı<br />

bilgisayarı<br />

MIL-STD-810H ABD askeri sınıf dayanıklılık<br />

standardı kullanan Zenbook 13<br />

S OLED, 26 ayrı testle sıkı bir şekilde test<br />

edilerek dünyanın en sıkı şekilde test edilen<br />

en dayanıklı dizüstü bilgisayarı oldu.<br />

Çok yönlü sürdürülebilirlik<br />

Bazalt grisi veya klasik ponder mavisi seçeneklerinden<br />

oluşan Zenbook, yapısında<br />

geri dönüştürülmüş metaller ve plastikler,<br />

FSC® Mix sertifikalı ambalaj, bazalt gri<br />

modeli için zarif yeni çevre dostu plazma<br />

seramik alüminyum ve halojensiz elektronikler<br />

kullanılarak çevre ve karbon nötrlüğü<br />

kesinlikle göz önünde bulundurularak<br />

tasarlandı. Bu özelliği, cihazı şimdiye kadar<br />

üretilen en çevre dostu Zenbook yapıyor.<br />

Cihaz, klavye kapağında, kasada ve kapakta<br />

post-endüstriyel geri dönüştürülmüş<br />

(PIR) magnezyum-alüminyum alaşımı<br />

içeren ve karbon ayak izini %50’den fazla<br />

azaltan özellikleriyle de şimdiye kadar yapılmış<br />

çevreye en duyarlı Zenbook. Klavye<br />

tuşları ve hoparlörler, tüketici sonrası geri<br />

dönüştürülmüş (PCR) plastikler içerirken,<br />

hoparlörler ayrıca okyanusa bağlı plastikler<br />

kullanıyor. Zenbook’un ambalajı, yeniden<br />

kullanılabilir ve kompostlanabilir<br />

malzemelerle yüzde 100 geri dönüştürülebilir<br />

olacak şekilde yeniden tasarlandı.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Tedarik zinciri finansmanında FaturaLab ve<br />

Düzey’den iş birliği<br />

Ticaretin tüm tarafları<br />

ile finansal kuruluşları<br />

tek platformda<br />

buluşturan ticaret<br />

finansmanı platformu<br />

FaturaLab, iş birliklerine<br />

bir yenisini<br />

daha ekledi. Koç Grubu şirketlerinden Düzey<br />

ile farklı piyasa koşullarında sürdürülebilir finansmana<br />

erişim için iş birliğine imza attı. Bu<br />

kapsamda Düzey, tedarikçilerine sunduğu erken<br />

tahsilat imkanını yeni teknolojilerle daha<br />

etkin kullandırabilecek.<br />

Düzey, güçlü dijital alt yapısı, veriye dayalı<br />

modelleme teknikleri ve çoklu marka dağıtım<br />

kabiliyetiyle sektördeki en yaygın dağıtım<br />

gücüne sahip olup, 8 bölge müdürlüğü, 62 alt<br />

distribütörü ve 70 mobil bayisi ile Türkiye’nin<br />

her yerinde 200.000 satış noktasına ulaşıyor.<br />

Tedarik zinciri finansmanı platformu FaturaLab, Koç Grubu’nun<br />

hızlı tüketim sektöründeki satış ve dağıtım şirketi Düzey<br />

ile yeni iş birliğine imza attı. Böylece FaturaLab, Düzey’in<br />

tedarikçi finansmanı çözümlerini dijitalleştirerek, firmanın tedarikçileri<br />

için erken tahsilat kanallarının yolunu açtı…<br />

Düzey’in finansman süreçleri<br />

FaturaLab’in yenilikçi sistemine<br />

emanet<br />

FaturaLab ve Düzey iş birliği ile, Düzey’in tedarikçileri,<br />

vadesi gelmemiş fatura alacaklarını<br />

aynı gün, ihtiyaç duydukları anda ve ihtiyaç<br />

duydukları miktarda tahsil edebilecek. Bu sayede<br />

firmalar ödeme vadelerini esnetebilecek,<br />

işletme sermayesi stratejilerini piyasa koşullarına<br />

göre etkin olarak yönetebilecek.<br />

FaturaLab’in finansal süreçleri kolaylaştıran<br />

ürünlerini kullanan Düzey, platformdaki çeşitli<br />

enstrümanlar ile tedarikçilerinin ihtiyaçlarına<br />

alternatif kaynak dağılımı ile de destek<br />

olmaktadır.<br />

“Yeni ürünlerimiz ile iş<br />

dünyasının yanında olmaya<br />

devam edeceğiz”<br />

FaturaLab CEO’su Emre Aydın, “Tüm dünyada<br />

ülkeleri tehdit eden finansal istikrarsızlıklar,<br />

işletmelerin sermayelerini daha etkin yönetmeleri<br />

için alternatif tahsilat imkanlarına<br />

odaklanmalarını gerektiriyor. Teknolojinin<br />

önemi bu süreçte daha da artmış durumda.<br />

Bu noktada sunduğumuz çözümler ile kurumların<br />

finansmana daha kolay erişimini<br />

sağlıyor ve ticari belgelerin şeffaf ve doğru bir<br />

şekilde kullanılmasını destekliyoruz. Sadece<br />

“erken” değil “etkin” tahsilat konusunda yakın<br />

zamanda hizmet vermeye başladığımız<br />

Düzey’e vade yapısını farklı çözümlerimizi<br />

kullanarak piyasa koşullarına uyarlamasına<br />

yardımcı oluyoruz. Önümüzdeki dönemde<br />

yeni ürünlerimizle finansal işlemlerin daha<br />

rahat yürütülmesi için iş dünyasının yanında<br />

olmayı sürdüreceğiz.” dedi.<br />

Teknopark İstanbul girişimcilerin<br />

önünde yeni kapılar açıyor<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Türkiye girişimcilik ekosisteminin en büyük<br />

destekçilerinden Teknopark İstanbul,<br />

düzenli olarak gerçekleştirdiği etkinlikler<br />

yoluyla girişimcileri yatırımcılar ve iş<br />

dünyasından önde gelen firmalarla buluşturarak;<br />

projelerinin satışa dönüşmesi,<br />

satışlarının ölçeklenmesi ve yeni projelerin<br />

geliştirilmesine katkı sağlıyor. Bu<br />

amaçla kuluçka merkezi Cube Incubation<br />

aracılığıyla geleneksel olarak ‘Açık Kapı: İş<br />

Dünyası ile Buluşma’ etkinlikleri düzenleyen<br />

Teknopark İstanbul, bu etkinliklerin<br />

10’ncusunu robotik teknolojiler odağında<br />

gerçekleştirdi.<br />

Yeni iş birlikleri için zemin<br />

hazırlanıyor<br />

Cube Incubation’da düzenlenen 10.<br />

Açık Kapı etkinliği, Yönetim Kurulu<br />

Başkanı Prof. Dr. Metin Yerebakan’ın<br />

açılış konuşmasıyla başladı. Teknopark<br />

Teknopark İstanbul’da çalışmaların sürdüren robotik<br />

odaklı 7 girişim, 10’uncusu düzenlenen ‘Açık Kapı: İş<br />

Dünyası ile Buluşma’ etkinliğinde, potansiyel yatırımcılar<br />

ve iş dünyasından temsilcilerle bir araya gelerek<br />

projelerini tanıtma fırsatı buldu…<br />

İstanbul Genel Müdürü Bilal Topçu,<br />

etkinlikte sergilenen yenilikçi iş birliği<br />

modellerinin, girişimcilik ekosisteminin<br />

gelişimi açısından büyük önem taşıdığını<br />

vurguladığı konuşmasında, “Bu etkinlikler,<br />

girişimlerimiz ile iş dünyası arasında bir<br />

köprü görevi görüyor. Girişimcilerimiz,<br />

TÜBİTAK, THY Teknik ve ASELSAN gibi<br />

büyük kurumlara projelerini anlatma şansı<br />

yakalıyor. Bu sayede yeni iş birliklerinin<br />

oluşmasına zemin hazırlanıyor” dedi.<br />

Girişimcileri destekleyecek<br />

Teknopark İstanbul, kuracağı girişim sermayesi<br />

yatırım fonu ile önümüzdeki dönemde<br />

start-upları kendi de desteklemeye<br />

başlayarak girişimci sayısını artıracak.<br />

‘Açık Kapı: İş Dünyası ile Buluşma’ etkinliğinde<br />

projelerini sergileyen Teknopark<br />

İstanbul girişimleri şunlar:<br />

• Bottobo Robotics: Otonom mobil robotlar<br />

odağında donanım ve yazılım çözümleri<br />

üzerine çalışıyor.<br />

• Remora Teknoloji: Su altı tekne temizleme<br />

sistemleri konusunda robotik sistemleri<br />

üzerine proje geliştiriyor.<br />

• Pi Robotik: Robotik otomasyon, makina<br />

görmesi ve yapay zeka alanları üzerine çalışıyor.<br />

• Arı Drones: Göstergeler ve kameralı done<br />

teknolojisiyle bir araştırma drone’u geliştiriyor.<br />

• Ozztech: Siber güvenlik alanında yazılımlar<br />

geliştiriyor.<br />

• Robo: Başta otomotiv sektörü olmak üzere<br />

birçok sektöre endüstriyel otomasyon<br />

konusunda hizmet veriyor.<br />

• Sanlab: Simülasyon yazılımları ve robotik<br />

alanında eğitim teknolojileri geliştiriyor.<br />

19


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Türkiye E-Ticaret Sektörü<br />

800 milyar TL’ye ulaştı<br />

iyzico, ETİD ve Dogma Alares tarafından hazırlanan Türkiye<br />

E-Ticaret Ekosistemi Raporu’na göre e-ticaret sektörünün<br />

büyüklüğü 2022 yılında Gayrisafi Yurt İçi Hasıla’nın yaklaşık<br />

yüzde 6’sına karşılık gelen 801 milyar TL’lik bir ekonomik büyüklüğe<br />

ulaştı. Ayrıca e-ticaret işlem sayıları 2020 yılındaki<br />

değerinin 2 kat üzerine çıkarak 4.8 milyar adede yükseldi…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

20<br />

Rapora göre; ortalama sepet tutarlarında da<br />

2020’den 2021’e 13 TL, 2021’den 2022’ye 79 TL’lik<br />

bir yükseliş görüldü. Raporda, ilerleyen dönemde<br />

kredi kartı, banka kartı ve kapıda nakit ödeme<br />

gibi geleneksel ödeme yöntemlerine ek olarak, ön<br />

ödemeli kartlar, A2A (hesaptan hesaba) ödemeler,<br />

dijital cüzdanlar, alışveriş kredileri, kripto paralar<br />

ile gerçekleştirilen ödemeler ve şimdi al sonra öde<br />

(BNPL) gibi alternatif ödeme yöntemlerinin de payının<br />

artması beklendiği kaydedildi.<br />

iyzico, Dogma Alares ve Elektronik Ticaret İşletmecileri<br />

Derneği (ETİD) iş birliğiyle hazırladığı<br />

‘2022 Türkiye E-Ticaret Ekosistemi Raporu’nun<br />

sonuçlarını açıkladı. Rapora göre Türkiye’deki<br />

e-ticaret hacmi ve işlem sayıları her yıl büyümeye<br />

devam ediyor. Halihazırda dünyadaki 18’inci<br />

büyük e-ticaret pazarına ev sahipliği yapan<br />

Türkiye, yerel ölçekte olduğu kadar uluslararası<br />

arenada da etkileyici bir yükseliş trendi içerisinde<br />

bulunuyor.<br />

Rapor, pandemi döneminde artan e-ticaretteki<br />

büyüme ivmesinin kısmen yavaşlatmış olsa<br />

da hem Türkiye’de, hem de dünyada gücünü<br />

korumayı sürdürdüğünü ortaya koydu. Özellikle<br />

pandemi döneminin tüketicilerde alışveriş<br />

alışkanlıklarında kalıcı bir değişiklik yarattığını<br />

vurgulayan rapora göre; 2022 yılında dünya<br />

ölçeğinde 5.7 trilyon ABD doları değerinde pazar<br />

payı elde eden e-ticaret, 100.2 trilyon ABD doları<br />

değerindeki küresel gayri safi hasılanın yüzde<br />

5,7’sini temsil etti. E-ticaretin global perakende<br />

satışlar içindeki payı ise yüzde 22 oldu.<br />

Rapora göre; Türkiye’de rakamlara bakıldığında;<br />

e-ticaret sektörünün büyüklüğü, 2022’de Gayrisafi<br />

Yurt İçi Hasıla’nın (GSYİH) yaklaşık yüzde<br />

6’sına karşılık gelen 801 milyar TL’lik ekonomik<br />

hacme ulaştı.,Son 5 yılın verilerine bakıldığında<br />

ise e-ticaretin GSYİH’den aldığı pay düzenli bir<br />

artış göstererek yüzde 2,8’ e yükseldiği kaydedildi.<br />

Bu yükselişin yüzde 1,6’sı 2019 yılından bu yana<br />

pandemi etkisiyle kaydedilen büyümeye yönelik<br />

olarak kayıtlara geçti.<br />

Türkiye’deki e-ticaret faaliyetlerinin, toplam perakendeden<br />

aldığı yüzde 16,5’lik pay ile piyasa<br />

dinamikleri açısından benzer ülkelere göre daha<br />

büyük bir ağırlığa sahip olsa da, raporda sektörde<br />

önemli bir büyüme potansiyeli olduğu vurgulandı.<br />

Raporda ortaya çıkan<br />

sonuçlara göre;<br />

* Türkiye’de e-ticarette ortalama sepet tutarlarında<br />

2020’den 2021’e 13 TL, 2021’den 2022’ye 79<br />

TL’lik bir yükseliş gözlendi. Aydan aya yıllık en<br />

büyük hacim artışı Temmuz ve <strong>Ağustos</strong> aylarında<br />

yüzde 200 seviyelerinde gerçekleşti.<br />

En çok alışveriş Black Friday’de. Okula dönüş ile<br />

başlayan sonbahar dönemi ve Black Friday, Cyber<br />

Monday gibi özel kampanya dönemleri, alışverişlerin<br />

sonbahar ve yılbaşı arasındaki zaman diliminde<br />

en yüksek seviyesine ulaşmasını sağlıyor.<br />

Günlük işlem sayılarının ortalamaya göre değeri<br />

açısından ilk sırada ortalamanın 1,3 katı işlemin<br />

gerçekleştiği ‘Okula Dönüş’ dönemi, hemen ardından<br />

ise ‘Black Friday haftası’ geliyor.<br />

Rapor, e-ticaret platformlarını kullanan kullanıcı<br />

sayısının bir önceki yıla göre yüzde 2,2 arttığını<br />

gösteriyor. Ayrıca 2022 itibarıyla kadın ve erkek<br />

kullanıcıların oranı sırasıyla yüzde 58 ve yüzde<br />

42 olarak kayıtlara geçerken, kadınların payının<br />

2021’e göre yüzde 10 artış kaydettiği görüldü.<br />

* E-ticarette satış hacmi ve işlem sayısı bazında en<br />

yüksek Pazar payına sahip ürün kategorileri 2022<br />

yılında sırasıyla moda ve aksesuar, elektronik ve<br />

teknoloji, kozmetik ve kişisel bakım, hizmet, turizm<br />

ve seyahat olarak gerçekleşti. Bu beş sektör,<br />

satış hacmi bakımından e-ticaret sektörün yüzde<br />

63’ünü ve işlemlerin yüzde 66’sını oluşturdu. En<br />

dikkat çeken büyüme kozmetik ve kişisel bakım<br />

kategorisinde yaşandı. Küresel e-ticarette 2022<br />

yılı yapılan işlemlerin üçte ikisi alternatif ödeme<br />

yöntemleri ile gerçekleşti. Türkiye’de ise geleneksel<br />

yöntemler küresel ortalamanın iki kat üzerinde<br />

tercih edildi. Kredi kartı en çok tercih edilen<br />

ödeme yöntemi olurken, banka kartı mikro işletmeler<br />

dışındaki tüm işletmelerde en çok tercih<br />

edilen ikinci ödeme yöntemi oldu.<br />

* Satıcıların en yoğun bulunduğu üç coğrafi bölge<br />

Marmara, İç Anadolu ve Ege olurken, Doğu ve<br />

Güneydoğu Anadolu bölgelerinde en çok satıcıyı<br />

barındıran illerin bölgesel hacimden en yüksek<br />

payı almadığı kaydedildi.<br />

* Ayrıca iyzico’nun e-ticaret müşterilerine ödeme<br />

güvenliği sunmak ve satış sonrası hizmetlere<br />

ulaşmalarında kolaylık sağlayan ürünü Korumalı<br />

Alışveriş ile tamamlanan işlemlerin payı 2021’de<br />

yüzde 1,5 iken 2022’de yüzde 1,7’ye yükseldi.<br />

Bugüne kadar 5 milyondan fazla tüketici<br />

tarafından kullanılan iyzico Korumalı Alışveriş,<br />

özellikle iyzico ile Öde ve havale/EFT yöntemleriyle<br />

yapılan alışverişlerde tercih ediliyor.<br />

iyzico CEO’su Orkun Saitoğlu, Türkiye E-Ticaret<br />

Ekosistemi Raporu çıktılarına göre Türkiye’deki<br />

e-ticaret hacminin yukarı yönlü bir trend sergilemeye<br />

devam ettiğini belirtti. Saitoğlu, Pandeminin<br />

sona ermesiyle küresel ölçekte e-ticaret<br />

sektörünün büyümesinin yavaşladığını ancak dijitalleşmenin<br />

hızlanması ve tüketici deneyimlerinin<br />

kusursuzlaştırılmasının da etkisiyle internetten<br />

alışveriş tüketicilerde kalıcı bir davranış halini<br />

aldığının görüldüğünü belirtti. Türkiye’nin ve<br />

dünya ticaretinin önemli bir payını korumaya devam<br />

ettiğini de vurguladı. Saitoğlu; “Türkiye’deki<br />

e-ticaret sektörü 2020’den 2021’e gerçekleşen<br />

yüzde 69’luk artışı takiben 2021’den 2022’ye yüzde<br />

110’luk bir artışla 801 milyar TL’lik satış hacmine<br />

ulaştı. İyzico’nun güvenli ödeme altyapısı<br />

sayesinde alışverişin etrafında demokratik bir<br />

ekosistem varlığı sağlarken, geliştirdiğimiz “iyzico<br />

Korumalı Alışveriş” çözümü ile güvenli ödeme<br />

altyapısını kullanıcılarla buluşturduğumuzu<br />

ve bu sayede bilinirliği az olan markalar için bir<br />

güven simgesi haline geldiğimizi söyleyebilirim.<br />

‘iyzico ile Öde’ seçeneği ile kullanıcılarımıza hızlı,<br />

kolay ve güvenli bir şekilde işlem sağlayabilme<br />

imkanı sunuyoruz. Herhangi bir bankacılık hizmeti<br />

almayan milyonlarca kullanıcıya da online<br />

alışveriş imkanı sağlıyoruz. E-ticaret ve ödeme<br />

sistemleri alanındaki trendlerin de etkisiyle önümüzdeki<br />

yıllarda “iyzico ile Öde” ve diğer alternatif<br />

ödeme yöntemlerinin kredi ve banka kartı harcamalarından<br />

alacağı pay artacaktır” dedi.<br />

Dogma Alares Kurucu Ortağı Erdal Güner ise<br />

şunları söyledi; “Dünya genelinde e-ticaret, perakende<br />

sektörüne getirdiği pratiklikle birlikte<br />

hizmet sektörü için de önemli bir alışveriş kanalı<br />

haline geldi. Türkiye, dinamik nüfusu ve dijital<br />

çözümlere yatkınlığı sayesinde e-ticaret hacimleri<br />

ve işlem sayılarının yıldan yıla sürekli artışına<br />

şahit oluyor. Coğrafi konumu itibarıyla küresel ticaret<br />

için bir köprü ve lojistik merkez konumunda<br />

bulunan Türkiye, e-ihracat teşvikleriyle sektördeki<br />

satıcıların ve pazaryerlerinin küresel boyutta<br />

rekabete dahil olabilmelerine imkan tanıyor. Yapay<br />

zeka, günümüz e-ticaret deneyimini iyileştirmek<br />

için etkin bir biçimde kullanılıyor. E-ticarette<br />

maliyet ve süre yönetimi daha da fazla önem arz<br />

ediyor. Yayınladığımız bu rapor, yerel ve küresel<br />

ölçekte istatistikler ve eğilimlerin ışığında, Türkiye’deki<br />

e-ticaret faaliyetinin bugünü ve yarınını<br />

anlamak adına önemli bir kaynak oluşturacak.”<br />

Elektronik Ticaret İşletmecileri Derneği (ETİD)<br />

Başkanı Emre Ekmekçi de Türkiye’deki e-ticaret<br />

payının genel ihracat içindeki payının yüzde<br />

1’den yüzde 4’lere çıkarılması gerektiğini söyledi.<br />

Ekmekçi; “Artık yabancı müşterilere nasıl ürün<br />

satabileceğimiz, pazar çeşitlendirmesi konuları<br />

sektörde en çok konuşmamız gereken konular<br />

olmalıdır” dedi. “E-ticarette faaliyet gösteren işletme<br />

sayısında pandemi döneminde 7 kat artışın<br />

yaşandığı belirtilirken, bu yıl itibarı ile e-ticarete<br />

giriş yapan KOBİ›lerde yavaşlama olduğuna<br />

dikkat çekildi. Sektöre dair açıklanan destek<br />

kararlarının yeni iş modellerinin önünü açmasını<br />

beklediklerini dile getiren Ekmekçi, sözlerine<br />

şöyle devam etti; “Aynı zamanda bu desteklerin<br />

aracı, toplayıcı, e-ihracatçı modellerini ortaya<br />

çıkaracağını öngörüyoruz. Bundan sonra bize düşen,<br />

destekleri doğru kullanıp ihracatı artırmak.<br />

Destekler kapsamında yararlanıcılar için pazara<br />

giriş rapor desteği, dijital pazaryeri tanıtım desteği,<br />

e-ihracat tanıtım desteği, sipariş karşılama<br />

hizmeti, depo kira desteği, yurt dışı pazaryeri<br />

entegrasyon desteği, çevrim içi mağaza ve hedef<br />

ülke e-ticaret paydaşlarından alınan hizmet desteği<br />

ile pazaryeri komisyon gideri desteği sektör<br />

açısından değerli.”


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

CLPA’nın Türkiye Müdürü Önder Şenol oldu<br />

Ethernet tabanlı endüstriyel haberleşme<br />

ve kontrol ağı CC-Link’in dünya genelinde<br />

yaygınlaşması için faaliyet gösteren CL-<br />

PA’nın (CC-Link Partner Association)<br />

Türkiye organizasyonunda üst düzey bir<br />

atama gerçekleşti. 20 yıllık sektör deneyimiyle<br />

mühendislik ve yöneticilik alanında<br />

çalışan Önder Şenol, CLPA Türkiye Müdürü<br />

pozisyonuna getirildi.<br />

Yurt içi ve yurt dışı<br />

tecrübeleriyle CLPA’ya değer<br />

katacak<br />

2003 yılında Çanakkale Fen Lisesi’nden<br />

mezun olan Önder Şenol, 2008 yılında İstanbul<br />

Teknik Üniversitesi Elektrik Elektronik<br />

Fakültesi Kontrol Mühendisliği<br />

bölümünü tamamladı. Mezuniyetin ardından<br />

iş hayatına başlayan Şenol, Yorum<br />

Otomasyon Malzemeleri Sanayi ve Ticaret<br />

A.Ş. bünyesinde Proje ve Satış Mühendisi<br />

görevini üstlendi. Askerlik sebebiyle ara<br />

Endüstriyel haberleşme alanında faaliyet gösteren Japonya<br />

merkezli CLPA (CC-Link Partner Association), Türkiye<br />

organizasyonunda önemli bir atama gerçekleştirdi. Yapılan<br />

üst düzey atama ile CLPA’nın yeni Türkiye Müdürü 20<br />

yıllık sektör deneyimiyle Önder Şenol oldu…<br />

verdiği kariyerine şu an da bünyesinde<br />

bulunduğu Mitsubishi Electric Türkiye’de<br />

OEM Destek Mühendisi olarak devam etti.<br />

Yaklaşık 3,5 yıl bu görevde çalışan Önder<br />

Şenol, sonrasında Mitsubishi Electric’in<br />

Japonya Nagoya’da bulunan fabrika otomasyonu<br />

fabrikasında Uluslararası Teknik<br />

Destek Mühendisi olarak 3 yıl boyunca<br />

görev yaptı. Yurtdışı tecrübesinin ardından<br />

Türkiye’ye geri dönen Şenol, Mitsubishi<br />

Electric Türkiye bünyesinde Fabrika<br />

Otomasyon Bölümü Müdür Yardımcılığı<br />

pozisyonunda çalışmaya başladı. Bugün<br />

ise Mitsubishi Electric Türkiye’de Fabrika<br />

Otomasyon Bölümü FA Center Birim<br />

Müdürü olarak görev alan Önder Şenol,<br />

aynı zamanda CLPA Türkiye Müdürü<br />

olarak kariyerine devam ediyor.<br />

Sipay, açık bankacılık sertifikası aldı!<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

FinTech sektörünün lider şirketlerinden Sipay, alanında bir<br />

ilke imza atarak, Açık Bankacılık’ı da hizmetleri arasına ekledi.<br />

Bu gelişmeyle birlikte kullanıcılar Sipay Mobil Uygulaması’nda<br />

hesapları arasında para transferi yapabilecek, bankalardaki<br />

bakiyelerini anlık olarak görüntüleyebilecek…<br />

Finansal teknoloji sektörüne 2018 yılının son<br />

aylarında “ödeme sistemleri alanına yenilikçi<br />

ve dinamik çözümler sunma” mottosuyla<br />

giriş yapan Sipay, 16 Mayıs <strong>2023</strong> tarihli Resmî<br />

Gazete’de yayınlanan tebliğ ile birlikte Ödeme<br />

ve Elektronik Para Kuruluşu faaliyet izin<br />

kapsamını genişletti. FinTech sektöründe bir<br />

ilke imza atarak Açık Bankacılık’ı hizmetleri<br />

arasına ekleyen Sipay artık dijital cüzdanı<br />

üzerinden, kullanıcıların farklı banka hesap<br />

hareketlerini görüntülemelerine ve para<br />

transferi yapabilmelerine imkân sunuyor.<br />

“Sektörde bir ilke imza attık”<br />

Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan Sipay<br />

CEO’su Semih Muşabak, şunları söyledi:<br />

“Her ne kadar global tecrübeye sahip yönetici<br />

kadrosu ile yola çıkmış olsak da startup<br />

ruhunu hiç kaybetmedik. Henüz beşinci<br />

yılımızı doldurmadan FinTech sektöründe<br />

öncü bir rol üstlendik. Sektörümüzde ilk açık<br />

bankacılık lisansı alan marka olduk. Merkez<br />

Bankası tarafından Açık Bankacılık alanındaki<br />

faaliyet genişlememizin açıklanmasının<br />

üzerinden daha 1 hafta geçmeden Sipay<br />

kullanıcılarına, açık bankacılık hizmetlerimizi<br />

sunmaya başlamaktan dolayı mutluyuz<br />

ve gururluyuz. Yıllardır sektör olarak hayalini<br />

kurduğumuz yapıda, ilk banka dışı finansal<br />

kuruluş olarak yerimizi almamız bizim<br />

için son derece gurur verici. Henüz dönüşümün<br />

daha çok başındayız. Bundan sonraki<br />

süreçte de Açık Bankacılık ile birlikte kullanıcılarımıza<br />

katma değerli hizmetler sunmanın<br />

yanı sıra finansal hizmetlere kolay ve<br />

avantajlı şekilde ulaşmalarını sağlamaya hız<br />

kesmeden devam edeceğiz.”<br />

“En hızlı büyüyen FinTech<br />

şirketiyiz”<br />

2018 yılının son aylarında kurulan bir şirket<br />

olarak sektörde yüzde 10’dan fazla pazar<br />

payı ile ilk 3 marka arasında yer aldıklarına<br />

dikkat çeken Muşabak, “Özellikle 2022 yılının<br />

başından itibaren inovatif ürünlerimizin<br />

sahada kullanımı daha hızlı yaygınlaştı. Bankalara<br />

karşı rekabet değil rekaberlik içinde<br />

bulunarak, bankaların verdiği hizmetlerle<br />

bizim sunabileceğimiz çözümleri birleştirip<br />

müşterilerimizin finansal ihtiyaçlarını tek<br />

bir noktadan karşılamak üzerine aksiyonlar<br />

alıyoruz. 360 derece FinTech mottosuyla birçok<br />

ürünü ayrı ayrı değil bütünleşik olarak<br />

sunuyoruz. Bugün geldiğimiz noktada en<br />

hızlı büyüyen FinTech şirketiyiz.”<br />

“Sektörün geleceğine yön<br />

vermeyi sürdüreceğiz”<br />

<strong>2023</strong> yılının ilk çeyreğinde 2022 yılının aynı<br />

dönemine kıyasla aracılık ettikleri işlem sayılarında<br />

14,5 kat artış olduğunu vurgulayan<br />

Semih Muşabak, “Bu işlemlerde geçen<br />

hacimlerde 12,5 kat, üye işyeri sayısında<br />

ise 4 kat artış yaşadık. Uçtan uca çözüm<br />

sunmayı her zaman odağımıza adlığımız<br />

dijital cüzdan tarafında <strong>2023</strong> yılının ilk<br />

çeyreğinde white label hizmetlerimiz ile<br />

birlikte 1 milyondan fazla kullanıcıya ulaştık.<br />

Sipay markası altında ise 100 bin kullanıcıyı<br />

aştık” dedi. “Kurulduğumuz günden<br />

bu yana inovatif çözümlere odaklanıyor,<br />

tüm ürün ve çözümlerimizi kendimize ait<br />

yazılımlarımızla yapay zekâ teknolojisini<br />

etkili bir şekilde kullanarak geliştiriyor ve<br />

sunuyoruz” diyen Muşabak, FinTech sektörünün<br />

geleceğine yön vermeye devam edeceklerini<br />

söyledi.<br />

21


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Poly InfoComm hibrit ekosistemi<br />

güçlendiriyor<br />

Poly, işbirliği deneyimini geliştirmek için video, ses ve<br />

yapay zeka tabanlı yazılım çözümleri sunuyor. Bir HP<br />

şirketi olan Poly, InfoComm <strong>2023</strong>’te toplantıları daha<br />

da canlı kılan yapay zeka odaklı yazılımlar içeren profesyonel<br />

sınıf ses ve video çözümleri paketine yapılan<br />

en son eklemeleri duyurdu…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

22<br />

HP Hibrit Sistemler Bölüm Başkanı Andy<br />

Rhodes, “HP, en iyi şekilde görünebilmeniz<br />

ve sesinizi duyurmanız için odanın içindeki<br />

ve dışındaki engelleri ortadan kaldıran çözümler<br />

sunma yolunda kararlılıkla ilerliyor.<br />

Herkesin tam bir netlikle görülebilmesi ve<br />

duyulabilmesine yardımcı olan yenilikçi yapay<br />

zeka özellikleriyle geliştirilmiş yeni nesil<br />

ses ve video teknolojisini sunmaktan heyecan<br />

duyuyoruz” dedi.<br />

Olağanüstü görüntü çözümleri<br />

Daha fazla insanın ofise dönmesiyle birlikte<br />

Poly Studio X52 video bar, orta ölçekli toplantı<br />

alanlarında sanal toplantı deneyimlerini<br />

geliştiriyor. Hepsi bir arada video bar, grup,<br />

konuşmacı ve insan çerçeveleme gibi otomatik<br />

kamera çerçeveleme modları sunan Poly<br />

DirectorAI akıllı kamera teknolojisi ile deneyimi<br />

en üst düzeye çıkarıyor. 4K, 20MP kamera,<br />

herhangi bir görüntü bozulması olmadan<br />

konferans odasının en uzak köşelerine<br />

bile ulaşarak her katılımcının net bir şekilde<br />

görülebilmesini sağlıyor. Grup ve konuşmacı<br />

çerçeveleme özellikleri için yapay zeka odaklı<br />

yazılımda yapılan güncellemeler, yeni Poly<br />

DirectorAI Perimeter özelliğini ve diğer ses<br />

geliştirmelerini kapsıyor. Poly Studio X52,<br />

Google Meet, Microsoft Teams ve Zoom için<br />

sertifikalı olup, BlueJeans by Verizon, GoTo<br />

ve RingCentral için yerel destek sertifikası<br />

bekleniyor.<br />

Poly Video OS, tüm Poly video konferans<br />

cihazlarında birleşik bir deneyim sunuyor.<br />

En son güncellemesiyle Poly Video OS 4.1,<br />

toplantıların konuşmaya ve katılan kişilere<br />

odaklanmasını sağlamak için yeni özellikler<br />

ve iyileştirmeler getirdi:<br />

• Poly DirectorAI Perimeter teknolojisi cam<br />

duvarlar arasında daha iyi toplantı odası<br />

deneyimleri için katılımcıların hassas bir şekilde<br />

çerçevelenmesini sağlıyor. BT yöneticileri<br />

oda boyutlarını girebiliyor, böylece yapay<br />

zeka destekli teknoloji parametrelerinin doğru<br />

bir şekilde tanımlanması sağlanıyor; cam<br />

duvar veya pencerenin ötesindeki yüzleri yakalamayı<br />

engelleyebiliyor. Ayrıca, ses netliği<br />

geliştirmeleri, toplantı alanlarındaki cam ve<br />

sert yüzeylerin neden olduğu yankılanmaları<br />

ve ekoları minimum düzeye çekiyor.<br />

• Poly Studio E70 akıllı kamera toplantı alanlarında<br />

daha fazla esneklik için artık standart<br />

bir Ethernet kablosu kullanarak doğrudan<br />

Poly G7500 modüler video konferans<br />

sistemine bağlanabiliyor. Ethernet kablosu<br />

Studio E70 kameraya güç sağlayabiliyor ve<br />

daha kolay kurulum ile uygun maliyetli, esnek<br />

bir oda yapılandırması için 100 metreye<br />

kadar uzatılabiliyor.<br />

• Poly TC10 dokunmatik kontrol paneli,<br />

şimdi Android’de Microsoft Teams<br />

Rooms için toplantı kontrolünü<br />

destekliyor. Ayrıca, Microsoft Teams için<br />

bir oda planlama panelinin işlevselliğini<br />

sunarak oda kullanılabilirliği ve yerinde<br />

oda rezervasyonları hakkında daha iyi<br />

görünürlük sağlıyor. TC10 kontrol paneli de<br />

artık Microsoft Teams için de onaylandı.<br />

Geniş mekanlar için Poly<br />

çözümleri<br />

• Poly G7500 Modüler Video Konferans Sistemi<br />

ve Shure Microflex Büyük Oda Paketleri,<br />

büyük toplantı alanları için sorunsuz çok<br />

satıcılı çözüm sunmak üzere Android’de<br />

Microsoft Teams Rooms için ortaklaşa<br />

onaylandı. Kullanıcılar artık video, bilgi<br />

işlem ve DSP ses çözümlerini entegre ederek<br />

optimum Microsoft Teams Rooms deneyimi<br />

sağlayan test edilmiş ve onaylanmış çok satıcılı<br />

bir çözüm seçeneğine sahip.<br />

• Poly Studio E70 ve HP Mini Konferans Bilgisayarı,<br />

büyük toplantı odaları için Zoom<br />

sertifikasına sahip olup, müşterilere Windows<br />

üzerinde Zoom Rooms için eksiksiz bir<br />

akıllı çözüm sunuyor. Çift kamera sensörü ve<br />

12. nesil Intel® Core i7 işlemcinin güçlü kombinasyonu,<br />

Zoom onaylı Akıllı Yönetmen<br />

deneyimi de dahil olmak üzere Zoom Room<br />

özelliklerinin yüz yüze ve uzaktan katılımcılar<br />

için daha eşitlikçi toplantılar sunmasını<br />

sağlıyor.<br />

Mükemmel ses performansı<br />

Yeni Poly Voyager Surround 80 UC, çalışanların<br />

çalışırken odaklanmalarını ve sürükleyici<br />

zengin ses ve uyarlanabilir ANC ile en iyi<br />

seslerini çıkarmalarını sağlıyor. Gürültülü<br />

ortamlardaki üstün performansı nedeniyle<br />

Microsoft Teams Open Office için onaylanan<br />

ilk bomless kulaklık olan Poly Voyager Surround<br />

80 UC ile çalışanlar istedikleri yerde<br />

çalışabiliyor ve etkileyici zengin ses ve uyarlanabilir<br />

ANC ile sesleri en iyi şekilde duyabiliyor.<br />

Bluetooth kurumsal kulaklık, yumuşak<br />

kulak yastıkları ve ultra hafif bir uyum için<br />

ayarlanabilir bir kafa bandı ile tam konfor<br />

için şık bir tasarım sunuyor. Kullanıcılar 21<br />

saate kadar konuşma süresi, kullanışlı kulak<br />

üstü kontroller ve otomatik çağrı yanıtlama<br />

için akıllı sensörler ile kontrolü ellerinde tutabiliyor.<br />

BT yönetiminde Poly Lens<br />

Şirketler ofis içi deneyimi geliştirmek ve<br />

çalışma alanlarını gelişen kullanım trendlerine<br />

uyarlamak için çabalarken, Poly Lens<br />

uzaktan cihaz yönetimi, şirket çalışma alanlarında<br />

gelişmiş görünürlük ve içgörü sağlıyor.<br />

BT uzmanları, Poly cihazlarını uzaktan<br />

izleyip sorunlarını giderebiliyor ve cihaz<br />

yönetimini tek bir platform altında düzenleyebiliyor.<br />

Poly, API entegrasyon ortaklarını<br />

Ubiquisense ve Vyopta’yı içerecek şekilde<br />

genişletti ve Poly Studio X30 ve Studio X50<br />

video çubuklarında Poly Lens kullanan müşteriler<br />

için değerli bilgiler sunuyor.<br />

Ubiquisense, ofis katları, toplantı odaları,<br />

açık alanlar ve ortak masalardaki oda doluluğu,<br />

kullanım modelleri ve yaya trafiği<br />

hakkında zengin, eyleme geçirilebilir bilgiler<br />

sunuyor. Vyopta, alan kullanımı, UC cihaz<br />

izleme, sorun giderme ve toplantı deneyimi<br />

analizleri hakkında içgörüler sağlıyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

CovenLabs Markaları Web3’e taşıyor<br />

Blockchain tabanlı, Web3 odaklı projeler geliştiren CovenLabs,<br />

Colendi Kurucu Ortağı Mihriban Ersin Tekmen ve oyunculuğunun<br />

yanında girişimci ve yatırımcı kimliği ile de ön planda olan<br />

Mert Fırat tarafından kuruldu. CovenLabs, fiziksel dünyadaki<br />

markalara dijital dünyada kişiselleştirilmiş çözümler sunmayı<br />

ve Web3 ekosistemini büyütmeyi hedefliyor…<br />

Markaların ve şirketlerin Web3 dünyasında<br />

yerlerini alabilmeleri için kişiselleştirilmiş<br />

çözümler üretmenin yanı sıra projelere işlevsellik,<br />

etkileşim ve işbirliği konusunda da<br />

destek verme hedefiyle kurulan CovenLabs,<br />

Web3 ekosistemini büyütmeyi hedefliyor.<br />

Colendi Kurucu Ortağı, seri girişimci Mihriban<br />

Ersin Tekmen ile oyunculuğu kadar<br />

girişimci ve yatırımcı kimliğiyle de ön planda<br />

olan Mert Fırat tarafından kurulan CovenLabs,<br />

fon, topluluk, ağ, içerik ve finansal<br />

destekler de sağlayacak. CovenLabs strateji<br />

geliştirmekten NFT yaratımına ve tokenizasyona,<br />

oyunlaştırmadan fintek entegrasyonuna,<br />

içerik yönetimi ve topluluk geliştirmeye<br />

kadar geniş bir skalada özelleştirilmiş<br />

hizmetler sağlayacak.<br />

Mihriban Ersin Tekmen: “Teknoloji ve fintek<br />

alanındaki yılların verdiği tecrübe ve güvenilirliğimizi<br />

Web3 projesini kurgulamak<br />

ve gerçekleştirmek kullanacağız. Tecrübe,<br />

teknik bilgi ve yaratıcılığı dünya çapında üst<br />

düzey bir ekiple bu alanda fark yaratacağız.”<br />

“Covenlabs benim on yedinci girişimim ve<br />

ustalık eserim” diyerek yeni girişimini anlatan<br />

Mihriban Ersin Tekmen, 20 yılı aşkın<br />

bir süredir birçok başarılı girişime imza attı.<br />

Son 10 yıldır fintek alanında faaliyet gösteren<br />

Colendi’nin Kurucu Ortağı ve Yönetim<br />

Kurulu Üyesi olan Ersin Tekmen, “Web3 ile<br />

bir çığır açılıyor. Herkesin küresel ekonomiye<br />

katılım şansı elde ettiği merkeziyetsiz bir<br />

gelecek kuruyoruz. Bu yeni dünyada Coven-<br />

Labs, fiziksel ve dijital dünyalar arasında bir<br />

köprü olacak. Hem kendi Web3 projelerimizi<br />

hayata geçirecek, hem de bize ulaşan projeleri<br />

A’dan Z’ye inceleyip, değerlendirmeden geçenlere<br />

hangi aşamada olursa olsun teknik,<br />

pazarlama, tasarım ve yatırım destekleri<br />

vereceğiz. Merkeziyetiz dünya için ses getirecek<br />

projeler tasarlamak, gerçekleştirmek ve<br />

sürdürmek için benzersiz yaratıcılığa ve bilgi<br />

donanımına sahip bir takım kurduk” diyor.<br />

Mert Fırat: “CovenLabs sayesinde Web3 dünyasında<br />

ihtiyacını duyduğumuz yeni yapılar<br />

ve yeni topluluklar doğacak.”<br />

CovenLabs’in Kurucu Ortağı Mert Fırat,<br />

oyunculuğu ile geniş kitleler tarafından tanınmasının<br />

yanında girişimcilik dünyasında<br />

da başarılarıyla biliniyor. Kültür, sanat ve<br />

yaşam merkezi DasDas’ı; Muzaffer Yıldırım,<br />

Didem Balçın, Harun Tekin ve Koray Candemir<br />

ile birlikte kuran Fırat, sonrasında ise<br />

2015 yılında ihtiyaç sahipleri ile destekçileri<br />

buluşturan sosyal bir kooperatif olan İhtiyaç<br />

Haritası’nı Ali Ercan Özgür ile birlikte hayata<br />

geçirdi. Bundan iki yıl önce, bilet alma deneyimini,<br />

öncesi ve sonrasını kapsayacak şekilde<br />

yeniden tanımlayan bir sosyal keşif ve<br />

paylaşım platformu olan Mobilet’i satın alan<br />

Fırat, şimdi ise CovenLabs ile Web3 dünyasına<br />

giriş yapıyor.<br />

Fırat, “Şimdiye dek içinde bulunduğum girişimlerin<br />

hepsi bir ihtiyaca yanıt vermek<br />

için aradığım çözümlerden çıktı. İnternetin<br />

anonim, ücretsiz ve bir dayanışma platformu<br />

olduğu zamanları görmüş biri olarak, Web3<br />

ile bu ruhun daha kabiliyetli, daha deneyimli<br />

ve daha güvenli biçimde yeniden canlandığını<br />

görmek benim için heyecan verici. Coven-<br />

Labs sayesinde Web3 dünyasında ihtiyacını<br />

duyduğumuz yeni yapılar ve yeni topluluklar<br />

doğacak” şeklinde konuşuyor.<br />

Web3 projeleri için bir kuluçka<br />

merkezi<br />

CovenLabs’ın kendi Web3 projelerini geliştirmesinin<br />

yanı sıra farklı şirket ve markaların<br />

Web3 projeleri için de bir kuluçka merkezi<br />

olarak hizmet verecek olması Web3 ekosisteminin<br />

genişlemesi ve geliştirilmesi için de<br />

önemli bir adım olacak. CovenLabs strateji<br />

geliştirmekten, NFT yaratımına ve tokenizasyona,<br />

oyunlaştırmadan fintek entegrasyonuna,<br />

içerik yönetimi ve topluluk geliştirmeye<br />

kadar geniş bir skalada özelleştirilmiş<br />

hizmetler sağlayacak.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Evam’ın yeni CEO’su Doruk Mutlu oldu<br />

Evam, bankacılık<br />

ve telekomünikasyon<br />

sektörü başta<br />

olmak üzere pek<br />

çok sektörün gerçek<br />

zamanlı verinin gücünü hem kurum hem de<br />

müşterileri için kullanmalarına yardımcı<br />

oluyor. Milyarlarca müşteri verisini analiz<br />

ederek, kurumlara müşteri ile doğru zamanda,<br />

doğru kanalda doğru iletişimi yapma ve<br />

müşteri deneyimini artırmayı sağlayan bir<br />

Martech platformu sunuyor. Halihazırda gelirinin<br />

%50sini gelişmekte olan pazarlardaki<br />

15 ülkeden sağlayan Evam, yeni yönetimi ile<br />

büyümesini daha da hızlandırarak bölgesel<br />

liderlik statüsünü güçlendirmeyi hedefliyor.<br />

İstanbul Alman Lisesi mezunu olan Doruk<br />

Mutlu, yüksek öğrenimini 1995-2000 yılları<br />

arasında Northwestern Üniversitesi Bilgisayar<br />

Bilimleri ve Kimya Mühendisliği Bölümleri’nde<br />

yaptı. Okul bitiminde Amerika’da<br />

Büyük ve hızlı veri analitiği çözümleri lideri Evam’ın yeni<br />

CEO’su Doruk Mutlu oldu. Görevi, bundan sonra Evam’ın<br />

İcra Kurulu Üyesi olarak devam edecek olan Bülent Demirkurt’tan<br />

devralan Mutlu, daha önce Evam’da İş<br />

Geliştirme Direktörü, Ürün Geliştirme Direktörü ve Genel<br />

Müdür Yardımcısı gibi kilit görevler üstlendi…<br />

kalan Mutlu, 2000 ile 2004 yılları arasında<br />

Amerika’da Ernst & Young ve CapGemini’da<br />

danışmanlık yaptı. Türkiye dönerek 2005 yılında<br />

startup, scaleup ve teknoloji şirketlerinin<br />

finansman ve teknolojiye erişimi desteği<br />

sunan Novicor Techonolgy Partners’ı kurdu.<br />

Bu süreç sonunda Novicor’u Sistem Global<br />

ile birleştirerek hisselerini devreden Doruk<br />

Mutlu, 2015 yılında Evam ailesine İş Geliştirme<br />

Direktörü olarak katıldı. Evam’ın küresel<br />

büyümesine, coğrafi genişlemesine ve<br />

kurumsal finansman çalışmalarına liderlik<br />

etti. Başarılı çalışmaları sonucu 2019 yılında<br />

Evam CPO (Chief Product Officer) görevine<br />

getirildi. Şirketin büyüme ve ürün geliştirme<br />

süreçlerinden sorumlu olan Doruk Mutlu,<br />

2022 tarihi itibariyle büyümeden sorumlu<br />

Evam Genel Müdür Yardımcısı oldu. Doruk<br />

Mutlu, Temmuz <strong>2023</strong> tarihi itibariyle ise<br />

şirketin yeni CEO’su olarak görevine devam<br />

ediyor. İyi derecede Almanca, İngilizce ve<br />

orta düzey Hollandaca biliyor.<br />

23


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Ruul, Globaldeki büyüme<br />

yolculuğunu sürdürüyor<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

24<br />

Çalışanların kendi çalışma kurallarını<br />

belirleyebildikleri bir düzeni mümkün<br />

kılmayı ana misyon olarak belirleyen<br />

Ruul, sunduğu yenilikçi çözümlerle freelancer’ların<br />

dünyanın her yerinde iş<br />

yapabilme hayalini gerçeğe dönüştürme<br />

hedefiyle yoluna devam ediyor. Ruul sayesinde<br />

serbest çalışanlar şirketleşmenin<br />

sabit ve düzenli maliyetlerine ve yüksek<br />

eforlu evrak işlerine katlanmadan 150’den<br />

fazla ülkede kurumsal müşterilerini faturalandırabiliyor;<br />

dilediği kur ve ödeme metoduyla<br />

ödeme tahsilatı gerçekleştirebiliyor;<br />

sözleşme ve diğer yönetim araçlarıyla<br />

işlerini daha düzenli ve verimli yönetebiliyorlar.<br />

Özgürce çalışmayı merkeze alan<br />

bir kültürü inşa etme sürecinde önemli bir<br />

bilgi kaynağı olarak sektöre rehberlik eden<br />

Ruul ile kurumlar hizmet aldıkları esnek iş<br />

gücünün takip, yönetim ve ödeme süreçlerini<br />

tek platform aracılığıyla gerçekleştirebiliyor.<br />

Global olarak bireylerin istedikleri şirketlerle<br />

kolaylıkla çalışabilmesine imkan<br />

sağlayan bir platform olarak öne çıkan<br />

yenilikçi şirket, sunduğu ek hizmetlerle finansal<br />

süreçlerde serbest çalışanların hayatını<br />

kolaylaştırıyor. Bu amaçla hayata geçirdiği<br />

partnerlikler ile dikkat çeken Ruul,<br />

bankacılığa erişimin zor olduğu ülkelerde<br />

sanal bankacılık hizmetine de erişim<br />

sağlıyor. Bu sayede, bireyler hem global iş<br />

pazarında yer edinme imkanı buluyor hem<br />

de bankacılık hizmetleriyle kolayca ödeme<br />

alma ve bu ödemelere erişim sağlama<br />

imkanı elde ediyorlar.<br />

Yeni Akıllı Vergi Asistanı ürünü<br />

için pilot ülke olarak Türkiye<br />

seçildi<br />

Mayıs ayının başında Türkiye, ABD ve İsveç’teki<br />

üç yeni kuruluşunu duyuran Ruul,<br />

bunun yanı sıra global ölçekte stratejik<br />

partnerliklere imza atarak kurumsal mimarisini<br />

de yeniledi. Bu kapsamda Ruul<br />

yakın zaman önce global vergi uyumluluğu<br />

uzmanı Sovos ile bir iş ortaklığına gitti.<br />

Serbest çalışanların global finans ve çalışma partneri<br />

Ruul, global büyüme yolculuğundaki yeni iş ortaklıklarının<br />

detaylarını düzenlediği basın toplantısında paylaştı.<br />

Mayıs ayının başında Türkiye, ABD ve İsveç’teki<br />

üç yeni kuruluşunu duyuran Ruul, yakın zaman önce<br />

uluslararası ölçekteki stratejik partnerliklerine bir yenisini<br />

daha ekleyerek global vergi uyumluluğu uzmanı<br />

Sovos ile bir iş ortaklığına imza attı. Bir yandan globalleşirken<br />

diğer yandan yerelleşme konusunda attığı<br />

adımlar neticesinde kullanıcılarına bağımsız kariyerlerinde<br />

en çok ihtiyaç duydukları finansal servisleri<br />

en avantajlı fiyatlarla sunan Ruul, pazar yaratıcısı konumunu<br />

güçlendirmeye devam ediyor…<br />

Fortune 500 listesinde yer alan şirketlerin<br />

yarısının yanı sıra 70’ten fazla ülkede faaliyet<br />

gösteren her büyüklükteki işletmeye<br />

hizmet sağlayan Sovos, vergilendirme,<br />

işlem uyumu için sürekli kontrol, vergi<br />

raporlama ve vergiye ilişkin daha pek çok<br />

konuda eksiksiz ve bağlantılı çözümler<br />

sunuyor. Ruul, Sovos işbirliğiyle geliştirdiği<br />

yeni Akıllı Vergi Asistanı ürünü için pilot<br />

ülke olarak Türkiye’yi seçti. Hizmeti en<br />

iyi şekilde kurgulamak adına öncelikle<br />

belli sayıda kullanıcıya sunulan çözüm,<br />

Türkiye’de serbest çalışanların vergisel<br />

yükümlülüklerini takip etme sürecini, tek<br />

bir panelle dijital olarak yönetilebilir hale<br />

getirecek.<br />

“Yetenekler ile organizasyonlar<br />

arasındaki iş yapma şekilleri<br />

değişiyor”<br />

Toplantıda konuşan Ruul Kurucu Ortağı<br />

Esen Bulut, Ruul olarak, işgücünde gerçekleşen<br />

paradigma değişikliğini temel alarak,<br />

yetenekler ile organizasyonlar arasında iş<br />

yapma şekillerinin değiştiğine inanarak<br />

çalışıyoruz. Amacımız, iki taraf arasındaki<br />

işbirliğini yeni ekonomide daha sorunsuz,<br />

güvenilir ve uyumlu hale getiren ürün ve<br />

hizmetler geliştirmek. Akıllı Vergi Asistanı<br />

da bu vizyonumuz doğrultusunda hayata<br />

geçirdiğimiz yeni hizmetlerimizden biri.<br />

50 binden fazla serbest çalışan ve 10 binden<br />

fazla global kuruma faturalandırma,<br />

iş sözleşmesi ve 150 kurda global ödeme<br />

çözümleriyle hizmet veren bir platform<br />

olarak, global pazardaki güçlü oyuncular<br />

ile yeni iş ortaklıkları ve hayata geçireceğimiz<br />

yenilikçi çözümlerle pazar yaratıcısı<br />

konumumuzu güçlendirmeye devam edeceğiz”<br />

dedi.<br />

“Serbest çalışanların en<br />

önemli iş ortağı olmaya devam<br />

edeceğiz”<br />

Ruul Kurucu Ortağı Mert Bulut ise şu değerlendirmeyi<br />

yaptı; “Esnek çalışma dinamiklerine<br />

yetişmeye çalışan yasal düzenlemeler,<br />

serbest çalışanların yerel uyum<br />

noktasında yalnız kalmasına yol açıyor.<br />

Özellikle pandemi sonrasında kalıcı hale<br />

gelen yurt dışı şirketlerle uzaktan çalışma<br />

ve freelance çalışma trendleri, Türkiye’de<br />

çalışanlar için vergi ve yasal uyumluluğa<br />

dair kafa karışıklığı yaratabiliyor. Bu noktada<br />

işletmelere yönelik olarak finansal<br />

hizmetler sunarak, büyümelerine katkıda<br />

bulunmayı amaçlıyoruz. Stratejik partnerlikler<br />

ile büyüyen ve değişen yüzüyle Ruul,<br />

faturalandırma, ödeme ve iş anlaşmaları<br />

(hizmet sözleşmesi & gizlilik sözleşmesi)<br />

özellikleri yanında finans, vergi ve yasal<br />

uyumluluk süreçlerinin tek yerden yönetilebildiği<br />

bir platform olarak serbest çalışanların<br />

en önemli çözüm ortağı olmaya<br />

devam edecek.”


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

TCL NXTWEAR S Akıllı Gözlükler<br />

Türkiye’de satışa sunuldu<br />

Türkiye’de raflardaki yerini alan TCL NXTWEAR S gözlükler,<br />

130 inç büyüklüğe eş değer yüksek çözünürlüklü<br />

izleme deneyimi sunarken yeni nesil çift 1080p Micro<br />

OLED ekranı ve benzersiz akustik faz önleme modu ile<br />

sinematik bir görsel-işitsel deneyim yaşatıyor…<br />

TCL’in XR deneyimlerde devrim yaratan<br />

TCL NXTWEAR S giyilebilir ekran gözlükleri<br />

Türkiye’de satışa sunuldu. Son kullanıcılar<br />

için geliştirilen şık XR gözlüğü,<br />

çarpıcı bir ekran ve ses kalitesi ile birlikte<br />

geliyor. 130 inç büyüklüğe eş değer bir<br />

ekrandan yüksek çözünürlüklü izleme deneyimi<br />

sunan yeni nesil çift 1080p Micro<br />

OLED ekranı ve benzersiz akustik faz önleme<br />

modu ile her yerde, her zaman sinematik<br />

görsel ve işitsel şölen sunuyor.<br />

Geleneksel gözlüklere benzerlik ve konfor<br />

göz önünde bulundurularak tasarlanan<br />

TCL NXTWEAR S, 89 gr. hafifliği ile kullanımı<br />

da oldukça kolaylaştırıyor. Gözlük<br />

ayrıca USB Type-C bağlantı desteğine de<br />

sahip. Ayrıca Display Port (DP) özelliğine<br />

sahip uyumlu cihazlarla kişisel ekranın<br />

benzersiz deneyimini yaşayabilirsiniz. Dahili<br />

stereo hoparlörleri de bulunan gözlüğüne<br />

dilerseniz bluetooth üzerinden kendi<br />

kulaklığınızı da bağlayabiliyorsunuz.<br />

Redington Türkiye ve (AWS) Amazon Web<br />

Services’ten stratejik iş birliği<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Redington Türkiye ve Amazon Web Service arasındaki<br />

distribütörlük anlaşmasına göre Redington, AWS’nin<br />

Türkiye’deki tüm ürünlerinin ve çözümlerinin<br />

dağıtımından sorumlu yetkili distribütörü oldu. Bu<br />

anlaşma ile Redington, AWS’in iş ortaklığı ağını<br />

genişletmekten operasyonel verimliliği artırmaya kadar<br />

birçok konuda destek verecek…<br />

Uzun yıllardır bilişim sektöründeki global<br />

tecrübesini Türkiye’ye taşıyan, Türkiye’nin<br />

köklü katma değerli teknoloji distribütörü<br />

Redington, Amazon Web Services (AWS)<br />

ile kapsamlı bir distribütörlük anlaşması<br />

imzaladı. <strong>2023</strong> yılı başından tarihinden<br />

itibaren başlayan bu iş birliğine göre<br />

Redington Türkiye, bölgedeki yeni AWS<br />

Çözüm Ortakları ile AWS topluluğunu<br />

yerel pazarda genişleterek birçok alanda<br />

hizmet sunacak. Redington Türkiye aynı<br />

zamanda AWS iş ortaklarına pazara giriş<br />

fırsatları yaratmak, operasyonel süreçlerini<br />

dijitalleştirerek verimliliği artırmak,<br />

danışmanlık ve sertifikasyon hizmetleri<br />

ile bulut platformunda uzmanlaşmak gibi<br />

birçok alanda destek olacaktır.<br />

Dünyanın en kapsamlı ve en yaygın kullanılan<br />

bulut platformu olan Amazon Web<br />

Services (AWS), dünya çapındaki veri merkezlerinden<br />

200’ün üzerinde tam özellikli<br />

hizmet sunuyor. En hızlı büyüyen start<br />

up’lar, büyük kuruluşlar ve önde gelen devlet<br />

kurumlarının dahil olduğu milyonlarca<br />

müşteri; maliyetleri azaltmak, daha çevik olmak<br />

ve daha hızlı inovasyon için AWS ürün<br />

ve çözümlerini kullanıyor.<br />

Redington’tan, AWS çözüm<br />

ortaklarına 4 başlıkta tam<br />

destek<br />

Redington Türkiye, iş ortaklarının AWS ile iş<br />

süreçlerini başlatmalarını ve büyütmelerini<br />

sağlamak için satış öncesi ve sonrası<br />

destek, eğitim, pazara giriş stratejileri<br />

ve etkinleştirme programları sunacak.<br />

Bununla birlikte AWS çözüm ortaklarına,<br />

platform geçişleri, son kullanıcı ihtiyaçlarına<br />

bağlı olarak yönetilen hizmetler, bulut optimizasyonu<br />

ve diğer program ihtiyaçları gibi<br />

geniş bir yelpazede teknik uzmanlık sağlayacak.<br />

Redington Türkiye, iş ortaklarının<br />

faturalama ve operasyon yönetimini<br />

üstlenerek olumlu müşteri deneyimlerine<br />

odaklanmalarına destek olacak. Son olarak,<br />

AWS çözüm ortaklarının, kendilerine<br />

sunulan Çözüm Ortağı programlarından ve<br />

avantajlarından tam olarak yararlanmasına<br />

imkan sağlayacak.<br />

Redington Türkiye Genel Müdürü Cem<br />

Borhan, “Redington Türkiye olarak sistem<br />

entegratörleri (SI’ler), bağımsız yazılım satıcıları<br />

(ISV’ler), yönetilen hizmet sağlayıcılar<br />

(MSP’ler), katma değerli satıcılar (VAR’lar),<br />

dijital pazarlama şirketleri, donanım şirketleri<br />

ve kamu sektörü kuruluşları dahil olmak<br />

üzere farklı uzmanlık alanlarında ve farklı<br />

büyüklüklerde çok çeşitli işletmeleri destekliyoruz.<br />

Küresel çaptaki milyonlarca müşterisi<br />

ve on binlerce çözüm ortağıyla en geniş<br />

ve en dinamik topluluğa sahip olan AWS’nin<br />

tüm ürün ve çözümlerini içeren kapsamlı<br />

destek çözümlerimizden bundan sonra<br />

AWS çözüm ortağı olan iş ortaklarımız<br />

faydalanabilecek. Redington Türkiye olarak<br />

AWS iş ortaklarına platformun Türkiye’de<br />

sunduğu tüm ürün ve çözümler konusunda<br />

destek verecek olmanın mutluluğunu<br />

yaşıyoruz” dedi.<br />

25


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

BtcTurk 10. yılında self servis finansal<br />

hizmetler deneyimini yeni sektörlere taşıyor<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

26<br />

Türkiye’nin ilk, dünyanın ise dördüncü Bitcoin<br />

alım satım platformu olan BtcTurk, 1 Temmuz<br />

2013 yılında başladığı yolculuğundaki 10’uncu<br />

yılını, yeni hizmetler ve yeni bir yapıyla karşılıyor.<br />

BtcTurk, “Hep Dahası Var” sloganıyla<br />

kullanıcılarına ve kurumsal şirketlere uçtan<br />

uca self servis finansal hizmetler sunmayı hedefleyen<br />

bir markalar topluluğuna dönüşerek,<br />

Türkiye’nin finans ekosistemini değiştirecek<br />

atılımlara imza atıyor.<br />

BtcTurk Pro, BtcTurk<br />

Kripto’ya dönüşüyor<br />

BtcTurk çatısı altında profesyonel ve deneyimli<br />

kullanıcılara yönelik 80’i aşkın kriptopara birimine<br />

erişim sağlayan BtcTurk Pro uygulaması<br />

isim değiştirip BtcTurk Kripto’ya dönüşüyor ve<br />

yoluna çeşitlenen ürün özellikleri ile güçlenerek<br />

devam ediyor.<br />

BtcTurk Hisse uygulaması<br />

hayata geçiyor<br />

BtcTurk kullanıcıları, “BtcTurk Hisse” uygulamasıyla<br />

Borsa İstanbul’da işlem yapabilecek,<br />

hisse senedi alım satım işlemlerini gerçekleştirebilecek.<br />

Böylece Türkiye’de ilk kez kriptopara<br />

dünyasına ve geleneksel sermaye piyasası<br />

araçlarına yönelik bütün finansal hizmetlere,<br />

başka aracı kurumlarda olmayan yeniliklerle<br />

BtcTurk çatısı altında ulaşılabilecek.<br />

BtcTurk Hisse’de, borsada olağan uygulama<br />

olan ve işlem gerçekleştikten sonra iki gün parayı<br />

bekleten sistem yok. Kullanıcıların bakiyeleri,<br />

takas sonrasında ‘anında kullan özelliği’<br />

ile hemen hesaplara yatırılıyor. Ayrıca hafta sonunda<br />

borsa kapalıyken hisse senedi takasına<br />

imkân tanınıyor, bakiyelerle kriptopara alışverişine<br />

olanak sunuluyor. BtcTurk Hisse, Eliptik<br />

Yatırım Menkul Değerler A.Ş. bünyesinde faaliyet<br />

gösterecek.<br />

Hem kullanıcılara, hem de<br />

kurumlara hizmet vermeyi<br />

hedefliyor<br />

14 yıllık Bitcoin tarihinin 10 yılında aktif şekilde<br />

var olan BtcTurk, yönetim kadrosu ve ekiplerinin<br />

30 yılı aşkın deneyimiyle ana markası<br />

altında BtcTurk Kripto, BtcTurk Hisse, BtcTurk<br />

Teknoloji, BtcTurk Destek şirketleri ve BtcTurk<br />

Girişim, BtcTurk Cüzdan oluşumlarıyla finans<br />

ekosistemindeki yerini büyütüyor.<br />

Yenilikler basın toplantısıyla<br />

duyuruldu<br />

İstanbul Swissotel’de düzenlenen ve yeni<br />

atılımların açıklandığı basın toplantısına; Btc-<br />

Turk Kurucusu Kerem Tibuk, BtcTurk CEO’su<br />

BtcTurk, 1 Temmuz’da “Hep Dahası Var“ kampanyasıyla 14 yıllık<br />

Bitcoin tarihinde 10. Yılını kutladı. BtcTurk markalı yeni ürün ve<br />

hizmetlere dair detaylar ise BtcTurk Kurucusu Kerem Tibuk ve<br />

Özgür Güneri’nin katılımıyla gerçekleştirilen basın toplantısında<br />

duyuruldu. 10. Yılında markalar grubu olarak yapılanan BtcTurk,<br />

yeni dönemde kullanıcılar için Bitcoin ve kriptoparanın yanı sıra<br />

hisse senedi alım satımına aracılık yapacak. Böylece Türkiye’de<br />

bir ilke imza atarak, hem kriptopara dünyasına seslenen hem de<br />

sermaye piyasalarına yönelik hizmet sunan ilk marka olacak…<br />

Özgür Güneri, BtcTurk Teknoloji CEO’su Ozan<br />

Yurtseven, Eliptik Yatırım Menkul Değerler<br />

A.Ş. CEO’su Mahir Kubilay Dağlı, BtcTurk<br />

Kripto CEO’su Onur Güven ve BtcTurk Destek<br />

CEO’su Murat Tacer katıldı.<br />

“BtcTurk’ün 10 yıllık tarihi, aynı zamanda Bitcoin<br />

ve kriptopara sektörünün de gelişim hikayesidir”<br />

diyen BtcTurk Kurucusu Kerem Tibuk,<br />

“BtcTurk, Bitcoin’in henüz 4 yaşında olduğu dönemde<br />

finansal güven arayışının tüm dünyada<br />

yoğunlaştığı ve kriptoparanın bu arayışa modern,<br />

teknolojik ve yeni bir alternatif olarak öne<br />

çıktığı bir iklimde filizlendi. Daha en baştan,<br />

dünyada yükselişe geçen ama az bilinen bir kategoride,<br />

insanların en kıymetli varlıklarından<br />

biri olan finansal birikimlerini güven içinde<br />

değerlendirip çekebilecekleri; net, açık, şeffaf<br />

ve en kolay şekilde alım satım yapabilecekleri<br />

bir platform oluşturmak istedik. Geldiğimiz<br />

aşamada başarılı ve dünyaya örnek olabilecek<br />

bir marka oluşturduğumuzu görmenin mutluluğunu<br />

yaşıyorum. BtcTurk, 10. yılında güven<br />

ve istikrarla heyecan verici bir geleceğe doğru<br />

ilerlemeye devam ediyor” dedi.<br />

Özgür Güneri: “Hep Dahası<br />

Var”<br />

BtcTurk CEO’su Özgür Güneri ise şunları söyledi:<br />

“Türkiye’de yerli bir şirket olarak yeni bir finansal<br />

evrenin kapılarını açıp, Bitcoin ve kriptopara<br />

kategorisini kurma gururunu yaşayan<br />

BtcTurk, 10 yıl içinde itibar ve güvenle bezenen<br />

bir yolculuk yaparak bugün 5 milyonu aşkın<br />

kullanıcıya ulaştı. BtcTurk, bugün nitelikli<br />

insan kaynağı, teknoloji üretimi, girişimciliği<br />

ve iş yapış anlayışıyla ülkemizin örnek kuruluşlarından<br />

biri pozisyonunda. 10. yılımızda<br />

artık “Hep Dahası Var” diyerek gelecek 10 yılda<br />

yapacaklarımıza dair bir ipucu da vermeye<br />

çalıştık. Türkiye’nin finansal evreninde hem<br />

kullanıcılar, hem de kurumlara farklı ürün<br />

ve hizmetlerle yeni ufuklar açan atılımların<br />

ilk adresi olarak yeni nesil self servis finansal<br />

hizmetler grubu olma vizyonuyla büyümemizi<br />

sürdüreceğiz.” BtcTurk Hisse, BtcTurk’e bağlı<br />

Eliptik Yatırım Menkul Değerler A.Ş. bünyesinde<br />

hizmet verecek. Eliptik Yatırım Menkul Değerler<br />

A.Ş. CEO’su Mahir Kubilay Dağlı, BtcTurk<br />

Hisse ile temel amaçlarının, tıpkı BtcTurk’ün<br />

DNA’sında yer alan; kolay, hızlı, güvenilir ve<br />

7/24 işlem yapabilme özelliklerini geleneksel<br />

yatırım dünyasına taşımak olduğunu söyledi.<br />

Dağlı, “BtcTurk’un 10 yıllık kullanıcı deneyimiyle<br />

kriptopara dünyasında işlem yapan pek<br />

çok yatırımcı için geleneksel piyasaların önünü<br />

açacağımızı düşünüyoruz” dedi.<br />

“Sınırları zorlayan teknolojiler<br />

geliştirdik”<br />

BtcTurk Teknoloji CEO’su Ozan Yurtseven, “Kalite<br />

ihtiyaçlarımız ve katlanarak artan talepler<br />

sebebiyle daha önce bu sektörde denenmemiş<br />

sınırları zorlayan teknolojileri kendi bünyemizde<br />

geliştirdik. Türkiye’de henüz hiçbir firmanın<br />

ihtiyacı yokken biz bulut servis sağlayıcılarla<br />

entegre olduk. Birlikte özel çözümler geliştirdik.<br />

Bu gibi sınavlar, bize getirdiği zorlukların<br />

yanında güvenlik ve hızdan, regülasyonlara<br />

kadar pek çok alanda, hiçbir sektörde elde edilemeyecek<br />

tecrübeler kazandırdı. Bu sektörde<br />

kazandığımız tecrübeler, zaman içerisinde<br />

gelişen ekibimizle daha da büyüdü. Ekibimiz<br />

büyüdükçe bizim de sektöre ve teknolojiye katkılarımız<br />

büyüdü. Kazandığımız tecrübeleri<br />

ilerleyen dönemde sadece BtcTurk bünyesinde<br />

değil finans ve teknoloji alanında sunacağımız<br />

yeniliklerle diğer sektörlere ve firmalara da<br />

aktarıyor olacağız” ifadesini kullandı.<br />

“Kriptopara dünyasını<br />

daha geniş tabana yaymak<br />

istiyoruz”<br />

BtcTurk Kripto CEO’su Onur Güven, “BtcTurk<br />

Pro’nun BtcTurk Kripto olarak yeni marka<br />

adıyla profesyonel kullanıcılara gelişmiş özellikler<br />

sunarken ek olarak, sektöre yeni kullanıcıların<br />

da basit işlem yapılabilmesini sağlayan<br />

özelliklerle bu platformu geliştiriyor olacağız.<br />

Bu sayede BtcTurk Kripto daha kapsayıcı, daha<br />

kolay ve daha gelişmiş bir platform olarak tüm<br />

kullanıcılara hitap ediyor olacak. Yeniliklerimizle<br />

kripto para dünyasını daha geniş bir<br />

tabana yaymak ve finansal dünyada ana akım<br />

bir pozisyona evrilmesine katkıda bulunmak<br />

istiyoruz” diye konuştu.<br />

BtcTurk Destek CEO’su Murat Tacer ise şunları<br />

söyledi: “Bitcoin ve kripto para dünyasının hızlı<br />

ve güven arayışıyla beslediğimiz deneyimi ve<br />

çözüm üretme becerisini tüm BtcTurk markaları<br />

için kullanacağız. BtcTurk Destek olarak<br />

tüm BtcTurk kullanıcılarına çözüm üretmek<br />

için 7/24 çalışan 400 kişilik bir ekibimiz var.<br />

Bu yapı içerisinde İstanbul’un yanı sıra Uşak ve<br />

Van’da 150 kişi destek merkezimiz için hizmet<br />

veriyor.”


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

techasaY’dan sürdürülebilir teknolojiler<br />

öncülüğünde enerji tasarrufu<br />

“Hepimiz için Gelecek Garantisi”<br />

mottosuyla faaliyetlerini<br />

yürüten techasaY,<br />

sunduğu yenilikçi çözüm ve<br />

hizmetlerle ulusal ve global<br />

pazarda pek çok projeyle<br />

farklı sektörlerde katma değer<br />

yaratıyor. techasaY, enerji<br />

alanında enerjinin ölçümlenmesi, uzaktan<br />

yönetim, enerji tasarrufu ve yenilenebilir enerji<br />

kaynakları konusunda alternatif çözümleri ile<br />

şirketlerin sürdürülebilirlik hedeflerini gerçekleştirirken<br />

çevre ve doğanın korunmasına da<br />

katkı sağlıyor. Türkiye’nin ekonomisi, artan nüfusu<br />

ve artan enerji ihtiyacı dikkate alındığında;<br />

bu artışın kontrol edilebilir seviyede kalması<br />

için en önemli alanın enerji verimliliğini sağlamak<br />

olduğunu vurgulayan techasaY Yönetim<br />

Kurulu Başkanı Osman Koç, “Sürdürülebilir<br />

Yönetişim” işimizin ana temeli. Biz teknolojik<br />

inovasyon ve dijital dönüşümü iyicil amaçlarla<br />

insanlığa fayda getirecek şekilde kullanıma sunuyoruz.<br />

En büyük amacımız herkes için daha<br />

sürdürülebilir bir gelecek oluşturmak” dedi.<br />

Sürdürülebilirlik çalışmalarıyla Türkiye’nin en hızlı büyüyen<br />

teknoloji şirketleri arasında yer alan techasaY, sürdürülebilir<br />

teknolojiler öncülüğünde enerji tasarrufu sağlamayı hedefliyor.<br />

techasaY Yönetim Kurulu Başkanı Osman Koç, “En<br />

büyük amacımız herkes için daha sürdürülebilir bir gelecek<br />

oluşturmak” açıklamasında bulundu…<br />

“2050’den önce de sıfır CO2<br />

hedefine ulaşmayı taahhüt<br />

ediyor”<br />

Sürdürülebilirlik konusunda hassasiyetin<br />

günden güne arttığı bu dönemde, enerji verimliliği<br />

sağlamanın, şirketlerin karbon ayak<br />

izini azaltmasında en etkili faktörlerden biri<br />

olduğunu belirten Koç, “İklim değişikliği ve<br />

enerji güvenliği konuları ışığında çevresel<br />

risklerin ve çevre üzerindeki etkimizi yönetmenin<br />

öneminin farkındayız. Kaynak koruma<br />

uygulamaları, sera gazı ayak izinin azaltılması,<br />

verimli enerji yönetimi, su verimliliği<br />

ve atık yönetimi gibi projelerle ticari faaliyetlerin<br />

çevresel etkisini en aza indirmeyi hedefliyoruz”<br />

şeklinde konuştu.<br />

techasaY, şirketlerin sürdürülebilirlik hedeflerine<br />

ulaşması için, enerji tasarrufunu kolaylaştırmanın<br />

yanı sıra, ölçümlenebilir veriler<br />

üzerinden oluşturduğu sürdürülebilirlik<br />

raporu sayesinde karbon ayak izinin doğru<br />

veriler üzerinden hesaplanmasını sağlıyor.<br />

Geleceğe odaklı ve güçlü bir sosyal amaçla<br />

faaliyetlerine devam eden techasaY “Şimdi<br />

güçlü eylem zamanı” diyerek, CO2 salımı<br />

ve atıklarımızı 2030 yılından önce yarıya<br />

düşürmeyi, 2050’den önce de sıfır CO2 ve sıfır<br />

atık hedefine ulaşmayı taahhüt ediyor.<br />

Sektör Market<br />

İstanbul Uluslararası Buluş Fuarı’nda<br />

Teknopark İstanbul’a 11 ödül<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Teknopark İstanbul, Connectto Teknoloji Transfer<br />

Ofisi ile katıldığı ISIF’23 İstanbul Uluslararası Buluş<br />

Fuarı’nda en iyi ödüllerden biri olan WIPO Best National<br />

da dahil 11 ödül kazandı…<br />

Teknopark İstanbul, TEKNOFEST <strong>2023</strong> kapsamında<br />

gerçekleşen ISIF’23 İstanbul Uluslararası<br />

Buluş Fuarı’nda 11 ödüle layık görüldü.<br />

Etkinliğe Connectto Teknoloji Transfer<br />

Ofisi ile katılan Teknopark İstanbul, en iyi<br />

ödüllerden WIPO Best National Ödülü’nün<br />

yanı sıra 2 ARCA (International Innovation<br />

Exhibition) Özel Ödülü, 4 Altın, 2 Gümüş<br />

ve 2 Bronz Madalya almaya hak kazandı.<br />

2016’dan bu yana düzenlenen İstanbul Uluslararası<br />

Buluş Fuarı’nda bugüne kadar birçok<br />

ödül kazanan Teknopark İstanbul, kazanılması<br />

son derece zor olan GRAND PRIX<br />

kupasına geçtiğimiz iki yıl boyunca üst üste<br />

layık görülmüştü.<br />

22 ülkeden 424 patent yarıştı<br />

T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın himayelerinde,<br />

Türk Patent ve Marka Kurumu’nun<br />

ev sahipliğinde, Uluslararası Buluşçular<br />

Birliği Federasyonu (IFIA)’nın, Dünya<br />

Fikri Mülkiyet Teşkilatı (WIPO) ve Türkiye<br />

Teknoloji Takımı Vakfının destekleri ile<br />

düzenlenen, 22 ülkenin katılım sağladığı<br />

ISIF’23’e bu yıl 133’ü yabancı 424 patent katılım<br />

sağladı. Teknoloji Transfer Ofisimiz<br />

Connectto’nun 10 patent ile katıldığı fuarda,<br />

Teknopark İstanbul bünyesindeki SFA Ar-Ge<br />

firması en prestijli ödüllerden biri olan WIPO<br />

Best National ve ARCA özel ödülüne layık görüldü.<br />

Plustechno firmasının da ARCA özel<br />

ödülünün yanı sıra Altın Madalyaya layık<br />

görüldüğü etkinlikte, Çaçan Enerji firması<br />

Altın Madalya, Ayem İnovasyon firması Altın<br />

Madalya, Arventek Bilişim Teknolojileri<br />

firması Altın Madalya, İgnis Nano Yazılım<br />

Teknoloji firması Gümüş Madalya, Chivalric<br />

Regulus Biyoteknoloji firması Gümüş<br />

Madalya, Osea Biyoteknoloji firması Bronz<br />

Madalya, Hyperion İleri Teknoloji firması ise<br />

Bronz Madalya almaya hak kazandı.<br />

Bilal Topçu: Her sene 10<br />

madalyayla dönüyoruz<br />

Teknopark İstanbul Connectto Teknoloji<br />

Transfer Ofisi olarak dünyanın en büyük<br />

Türkiye’nin ilk ve tek havacılık, uzay ve teknoloji<br />

festivali TEKNOFEST <strong>2023</strong> ile birlikte<br />

düzenlenen ISIF’23 de sergilenen patentlerin<br />

büyük ilgi gördüğünü belirten Teknopark<br />

İstanbul Genel Müdürü Bilal Topçu, “Uluslararası<br />

Buluş Fuarı’na her yıl 10 Patent ile katılım<br />

sağlıyoruz, 10 madalya ile dönüyoruz.<br />

Bu sene de güzel skorlarla dönüyor olmaktan<br />

çok mutluyuz. Katılım sağlayan tüm Ar-Ge<br />

Firmalarımızı ve Girişimcilerimizi tebrik<br />

ederiz” dedi.<br />

27


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Kentlerin “Dijital İkizi” çıkarılıyor!<br />

42 yıldır bilişimin gücünü akıllı şehir yaklaşımını güçlendirmek<br />

ve yaygınlaştırmak için kullanan SAMPAŞ Holding, kentleşmenin<br />

ve kentliliğe bağlı sorunların giderek arttığı bir dünyada,<br />

Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları çerçevesinde ürettiği yüksek<br />

teknolojiye sahip dijital ikiz çözümlerini kullanarak kentlerin günümüzde<br />

ve gelecek nesiller için yarınlarda nasıl daha yaşanılabilir<br />

hale getirileceğiyle ilgili değerlendirmelerde bulundu.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

28<br />

Şehirlerde sürdürülebilir ve verimli olması<br />

gereken verilerin karar alma süreçlerinde<br />

hiç olmadığı kadar etkili olacağı bir dünyaya<br />

doğru hızla ilerliyoruz. 2050 yılına kadar<br />

dünya genelinde kentsel alanlarda yaklaşık 2,5<br />

milyar daha fazla sayıda insanın yaşayacağı<br />

öngörülüyor. Süreç öncelikle kentleri doğal<br />

afetlerden korumak için doğru bir şekilde<br />

planlanma yapılması gerekliliğiyle başlıyor.<br />

Barınmadan ulaşıma, kamu hizmetlerinden<br />

güvenliğe, enerji verimliliğinden çevreye<br />

duyarlı sistemlere kadar birçok faktörü içinde<br />

barındıran bütünsel bir akıllı şehir vizyonunun<br />

planlanması gerekiyor. Bunun da temelini<br />

dijital ikiz teknolojisi oluşturuyor.<br />

Dijital ikiz nedir?<br />

Dijital ikiz aslında fiziksel bir varlığın, sürecin<br />

veya sistemin sanal bir kopyası anlamına geliyor.<br />

Kentler bağlamında ise bu, tüm kentsel<br />

çevrenin dijital bir modelini oluşturulmasıyla<br />

mümkün oluyor. Bu model, binalar ve altyapıdan<br />

ulaşım sistemlerine, kamu hizmetlerinden<br />

kamusal alanlara kadar her şeyi içinde<br />

barındırıyor. Sürecin gerçek zamanlı verilerini,<br />

ikizinin aslına sadık kalarak yeniden yaratmak<br />

için yapay zekâ ve örüntü tanıma ile<br />

programlanmış dijital temsiline bağlayarak<br />

hayata geçiriyor.<br />

Şehirlerle ilgili doğru kararlar vermek<br />

için gerçek zamanlı veri ve simülasyonun<br />

gücünden yararlanmak gerekiyor. Bunun için<br />

de verilerin düzenli bir şekilde toplanması ve<br />

analiz edilmesi çok önemli. Veri toplama işi de<br />

sensörler, akıllı kameralar ve IoT (Internet of<br />

Things – Nesnelerin İnterneti) teknolojileriyle<br />

mümkün oluyor. Şehirdeki ilgili tüm bu araçlardan<br />

gelen anlık veriler dijital ikiz teknolojisinin<br />

kullanımıyla işlenip şehrin hızlı, doğru<br />

ve verimli bir şekilde yönetilmesini mümkün<br />

kılıyor. Şehirlerin fiziksel yapıları, nüfusu,<br />

ulaşım sistemleri ve altyapısı vb. dijital ikiz<br />

modellerinin uygulamasını yönlendiriyor.<br />

Yani dijital ikizle her şehrin yerel koşullarına<br />

uyum sağlanıyor ve bu süreç her geçen gün<br />

şehrin ihtiyaçlarına göre kendini geliştiriyor.<br />

Özellikle afet dönmelerinde bu yaklaşım<br />

kritik bir önem taşıyor.<br />

Şehir yönetimi perspektifinden bakıldığında<br />

bir binanın, mahallenin ve hatta tüm bir<br />

şehrin dijital ikizinin şehir planlamasının<br />

yanı sıra fiziksel varlıkların işletilmesine ve<br />

bakımına da büyük ölçüde yardımcı olduğu<br />

görülüyor. Örneğin, bir şehirdeki hava<br />

sıcaklıklarının giderek artış göstermesi veya<br />

yoğun yağışların yarattığı sel risklerinin veya<br />

depremlerin önceden simüle edilmesi, o bölgedeki<br />

yapılı çevre tasarımlarında daha dayanıklı<br />

ve sürdürülebilir çözümler aranması<br />

gerektiğini ortaya çıkarıyor.<br />

Her türlü senaryoyla şehirlerde yaşanabilecekleri<br />

simüle etme ve verileri gerçek dünyanın<br />

sanal bir temsili aracılığıyla anlamlı<br />

bilgilere dönüştürme yeteneği, şehirlerin<br />

sorunlarını çözme noktasında büyük önem<br />

taşırken, ciddi anlamda zaman ve kaynak tasarrufu<br />

da sağlıyor. Bu durum kamu kuruluşlarının<br />

çevrelerine daha duyarlı olmalarına<br />

ve çevik bir yönetişim sergilemelerine fırsat<br />

veriyor.<br />

Akıllı şehirler için dijital<br />

ikizlerin değerlendirilmesi<br />

Şehirler planlanırken inşaatın yanı sıra<br />

kentsel hizmetlerin, altyapının, ulaşımın<br />

planlanması ve her türlü sosyo-ekonomik<br />

etkinin hesaba katılması gerekiyor. Akıllı<br />

şehir uygulamasında dijital ikizleri değerlendirirken<br />

çeşitli temel hususların göz önünde<br />

bulundurulması büyük önem taşıyor. Dijital<br />

ikizlerin faydalarını yansıtan uygun bir<br />

KPI(Key Performance Indicator - Temel Performans<br />

Göstergeleri) seti geliştirilmesi, verilerin<br />

nasıl toplandığı, değiş tokuş edildiği,<br />

dağıtıldığı, yayıldığı ve bilgilerin kullanım<br />

şekillerine göre net yönergeleri içeren, yüksek<br />

güvenlik ve gizlilik ile politika ve standartlara<br />

sahip, veri açısından zengin bir ortam oluşturulması,<br />

büyük miktarda veri, sofistike analitik<br />

araçlar ve birden fazla paydaş arasında<br />

işbirliğinin organize edilmesi gerekiyor.<br />

SAMPAŞ Holding Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Şekip Karakaya konuyla ilgili şu değerlendirmeleri<br />

yapıyor: “Dünyada kentleşme 18.<br />

yüzyılda Sanayi Devrimi ile birlikte başladı.<br />

Osmanlı, sanayi devrimini ıskaladığı<br />

için, Osmanlı’dan Türkiye’ye şehirleşme<br />

bu gerekçeyle başlayamadı. Cumhuriyet<br />

döneminde tarımsal faaliyetlerden yeterli<br />

katkı sağlanamadığı için, yaklaşık yüzde<br />

70’lik köy nüfusu, şehirlere akmaya başladı.<br />

Bugün toplam nüfusun yüzde 76,8’i kentlerde<br />

yaşıyor. Ama, bu sanayi desteksiz güç, şehirlerin<br />

gelişmesi yerine, düzensizliğe ve varoşlaşmaya<br />

yol açtı. Türkiye’de kentlere göç edenler,<br />

gerçekte kentli olamadılar. Onun yerine<br />

kentler köyleşti. Bugün kentler kurulurken,<br />

genişlerken veya yeniden yapılanırken bunu<br />

bütünsel bir bakış açısıyla ele almak gerekiyor.<br />

İnsan hayatın daha yaşanabilir bir hale<br />

getirmek, bunu yaparken dünyayı korumak,<br />

afetlerle doğru bir şekilde baş edebilmek için<br />

uçtan uca bir planlama yapmak gerekiyor.<br />

Yani aslında bir paradigma değişimine ihtiyaç<br />

duyuluyor. Bugün kentlerin yeniden inşa<br />

edilmesi, dönüştürülmesi yerine yeniden<br />

tasarlanması ve buna göre yönetilmesi gerekiyor.<br />

Kent yeniden tasarlanırken bunun<br />

yönetiminin de dijital ikizlerle yapılması gerekiyor.<br />

Bugün konuştuğumuz ve dünyanın<br />

yakalamaya çalıştığı bu vizyon, kent yaşamı<br />

için önemli fırsatlar sunuyor. Çünkü bir şehrin<br />

dijital ikiziyle, kentsel planlama, tasarım<br />

ve yönetim için en etkili çözümleri belirlemek<br />

üzere farklı senaryoları simüle ve test edebiliyoruz.<br />

Bu sayede kaynak tahsisini optimize<br />

edebiliyor, maliyetleri minimize edebiliyor<br />

ve şehrin genel sürdürülebilirliğini iyileştirebiliyoruz.<br />

Ayrıca, dijital ikizlerin kullanımı<br />

daha kapsayıcı ve eşitlikçi bir şehir yaratmamıza<br />

yardımcı olabiliyor. Trafik düzeni, enerji<br />

kullanımı ve hava kalitesi gibi konulardaki<br />

verileri analiz ederek şehrin yetersiz hizmet<br />

alan bölgelerini belirleyebiliyor ve bu bölgelere<br />

yatırım yapılmasına öncelik verebiliyoruz.<br />

Ancak dijital ikizlerin potansiyel faydaları şehir<br />

planlamasının çok ötesine geçiyor. Ayrıca<br />

doğal afetlere hazırlanmamıza ve müdahale<br />

etmemize, kamu güvenliğini iyileştirmemize<br />

ve şehrin genel direncini artırmamıza yardımcı<br />

olabiliyorlar. IoT gibi dijital teknolojiler<br />

tarafından etkinleştirilen, desteklenen ve<br />

entegre edilen akıllı şehirlerin gelişimi, 21.<br />

yüzyılda dünya çapında toplumların önemli<br />

başarılarından biri olacak. Bugün, dünya şehirleri<br />

olağanüstü bir büyümenin ortasında<br />

ve henüz inşa edilmemiş projeler için dijital<br />

ikizleri kullanma olanaklarını keşfedilmesi<br />

gerekiyor. Oluşturulan bu dijital ikiz sayesinde<br />

bir kontrol odasından şehir yönetimiyle<br />

ilgili tüm süreçlere hâkim olabiliyor, anlık<br />

verilerle şehrin gerek üst yapısı gerekse alt yapısını<br />

kontrol altında tutabiliyorsunuz. Dijital<br />

ikizlerin şehirlerimiz ve dünyamız üzerinde<br />

yaratacağı pozitif etkiyi görmekten heyecan<br />

duyuyorum. Eğer şehirlerimizin dijital ikizlerini<br />

oluşturursak şehirlerle ilgili her türlü<br />

sorunu çözebileceğimiz gibi olası felaketlerde<br />

de hızlı aksiyon alabiliriz.”


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Yerli teknoloji devinden Avrupa’ya yapay zeka<br />

destekli yazılım ihracatı atağı<br />

Yerli Teknoloji Devi BISS, Almanya’ya yapay zeka destekli<br />

yazılım ihracatına hazırlanıyor.<br />

BISS CEO’su Bekir İçli, hedeflerinin her zaman katma değerli<br />

teknoloji ihracatı olduğunu belirterek, “Yapay zekanın<br />

geliştirilen çözümlerde kullanılması neredeyse bir zorunluluk.<br />

Almanya’daki müşterimize ilk kez yapay zeka<br />

içeren bir yazılım çözümü geliştirdik ve test ediyoruz…<br />

Bu yıl en büyük hedeflerimizden biri geliştirdiğimiz<br />

bu yazılımı Avrupa’ya ihraç etmek”<br />

dedi. Yapay zeka, teknoloji dünyasını şekillendirmeye<br />

devam ederken Türk firmaları<br />

da bu alana damga vuracak yazılım çözümleri<br />

geliştiriyor. Dünyada yapay zeka destekli<br />

ürünlerin 2025 yılına kadar 150 milyar dolar,<br />

2030 yılına kadar ise 1.8 trilyon dolarlık bir<br />

pazar hacmine ulaşması bekleniyor. Türk<br />

yazılım firmaları da bu pastadan pay kapmak<br />

için çalışmalarını sürdürüyor.<br />

Başarılı yerli teknoloji firması BISS (Bosphorus<br />

Industrial Software Solutions), uluslararası<br />

markaların güvenilir çözüm ortağı olarak<br />

yapay zeka içeren yazılım çözümleriyle<br />

öne çıkıyor. 2019 yılında kurulan BISS,<br />

teknoloji ve inovasyonla güçlendirilmiş<br />

mobil ve web uygulamaları, gömülü<br />

sistemler, devOps mimarisi, test otomasyonu,<br />

kalite kontrol alanlarında modern çözüm<br />

ve ürünler sunuyor. BISS CEO’su Bekir İçli,<br />

pazarda konumlandırılacak doğru ürünlerle<br />

bu pastadan pay almak ve bir ‘unicorn’ firma<br />

olarak ülkemizi hedef pazarlarda en iyi şekilde<br />

temsil etmek istediklerini söyledi.<br />

Katma Değerli İhracat<br />

Hedeflerinin her zaman katma değerli teknoloji<br />

ihracatı olduğunu belirten İçli, “Yapay<br />

zekanın geliştirilen çözümlerde kullanılması<br />

neredeyse bir zorunluluk. Çünkü, özellikle<br />

Avrupalı ve Amerikalı müşterilerimiz, yapay<br />

zekanın ürünlerine sağlayacağı faydanın<br />

ve getireceği gücün farkındalar. Dolayısıyla<br />

BISS’in geliştirdiği çözümlerde de bu gücü<br />

hissetmek, görmek istiyorlar. <strong>2023</strong> yılının<br />

ikinci çeyreğinde, sektöründe Almanya’nın<br />

en önemli markalarından biri olan müşterimizden<br />

aldığımız siparişle birlikte ilk kez<br />

yapay zeka içeren bir yazılım çözümünü geliştirdik<br />

ve test ediyoruz. Bu yıl en büyük hedeflerimizden<br />

biri geliştirdiğimiz bu yazılımı<br />

Avrupa’ya ihraç etmek” bilgisini verdi.<br />

İçli, diğer yandan yakın zamanda pazara<br />

çıkaracakları satış planlama ve takip<br />

uygulamasının önemli kazanımlarından<br />

birinin, müşteri ilişkilerini, kazanılan ve<br />

kaybedilen fırsatları, yapay zeka destekli olarak<br />

yorumlayabilme ve bunun sonucu olarak satış<br />

başarısını arttırıcı yönlendirmeler alma imkanı<br />

sunması olduğunu aktardı. Bekir İçli, “Aynı<br />

şekilde yapay zekanın büyük veriyi kolaylıkla<br />

analiz edebilme yeteneğinden faydalandığımız<br />

nakliye takip uygulamamız, müşterilerin<br />

yoğun olarak satış yaptıkları bölgeleri analiz<br />

edebilmelerine imkan vermektedir. Böylece<br />

pazarlama ve reklam harcamalarını hedef<br />

bölgelere yönelik olarak planlama olanağına<br />

sahip olmalarını sağlamayı hedefliyoruz” dedi<br />

Yapay Zeka Hayatımızın Her<br />

Alanında Var<br />

Yapay zeka ürünlerinin günümüzde iş dünyasında<br />

da, özel hayatta da kullanılmasının<br />

neredeyse zorunlu hale gelmiş teknolojiler<br />

olduğunu anımsatan Bekir İçli, şu bilgileri<br />

verdi: “Aslında uzun yıllardır farkında olmasak<br />

da hayatımızın içinde olan bu teknolojileri<br />

artık çok daha geniş kapsamda ve doğrudan<br />

iletişim kurarak kullanabilme imkanına<br />

sahibiz. İş verimliliğinden hata ayıklama ve<br />

doğrulamaya, görsel materyal hazırlamadan<br />

içerik oluşturmaya kadar birçok alanda biz<br />

de firma olarak bu teknolojileri yoğunlukla<br />

kullanmaktayız.”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Yerli iş gücüyle global alanda rekabetçi<br />

ürün ve çözümler<br />

20 yıllık tecrübe ve birikim ile markalaşan techasaY;<br />

yenilikçi çözüm ve hizmet anlayışıyla teknoloji sektöründe<br />

katma değerli projelere imza atıyor…<br />

Enerji, telekomünikasyon ve dijital dönüşüm<br />

gibi birçok alanda sunduğu çözüm ve<br />

hizmetlerin yanında saha operasyonları<br />

ile Türkiye’nin önde gelen teknoloji firmaları<br />

arasında yer alan techasaY, asaY Enerji<br />

ve asaY İletişim markalarını aynı çatı altında<br />

topladı.<br />

Şirket; Türkiye’de ve Dünyada, enerji<br />

tasarrufu sağlayan çözümler üreterek,<br />

işbirliği yaptığı kurumların sürdürebilir<br />

enerji hedeflerinin gerçekleştirilmesine<br />

katkı sağlıyor. Özellikle enerji alanında<br />

geliştirdiği; IoT tabanlı çözümlerle enerji<br />

verimliliğinde izlenebilir, ölçümlenebilir<br />

ve raporlanabilir anlamlı veriler sunuyor.<br />

Her zaman yeni nesil teknolojiyi takip ederek<br />

ve gelecek nesillere de ulaşabilmenin<br />

önemini bilen, “sürdürülebilirlik” ilkesini<br />

bir kavramdan çok varoluş biçimi haline<br />

dönüştüren şirketin hedefinde, maksimum<br />

düzeyde enerji tasarrufu yer alıyor.<br />

Türkiye’nin önde gelen GSM operatörleri<br />

başta olmak üzere telekomünikasyon<br />

alanında birçok kuruma çözüm ve hizmet<br />

sağlayan techasaY’ın ülke çapında binlerce<br />

kilometre altyapı ve fiber optik çalışmasında<br />

imzası bulunuyor. techasaY, sunduğu<br />

yenilikçi çözüm ve hizmetlerle ulusal<br />

ve global bazda pek<br />

çok projeyle yoluna<br />

büyüyerek devam<br />

ediyor.<br />

29


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Lonca’nın sekizinci dönemini 7 startup<br />

başarıyla tamamladı<br />

Kuveyt Türk’ün yenilikçi ve inovatif fikirleri destekleyip<br />

ülke ekonomisine kazandırmak amacıyla kurduğu<br />

Lonca Girişimcilik Merkezi’nin sekizinci dönem programı<br />

tamamlandı. Yüzlerce başvuru arasından seçilerek<br />

programı başarıyla tamamlayan 7 girişimi mezun eden<br />

Lonca’nın destek verdiği startup sayısı 80’e yükseldi…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

30<br />

Teknoloji odaklı ve ölçeklenebilir iş fikirlerine<br />

sahip girişimcilerin proje fikirlerini<br />

sürdürülebilir bir modelle ticari faaliyete<br />

dönüştürmelerine imkân sağlayan Lonca<br />

Girişimcilik Merkezi, sekizinci dönemi düzenlediği<br />

demoday etkinliğiyle tamamladı.<br />

Lonca Girişimcilik Merkezi’nde 21 Haziran<br />

<strong>2023</strong> Çarşamba günü gerçekleştirilen Lonca<br />

Demoday etkinliğinde startup’lar yatırımcıların<br />

karşısına çıktı. Kuveyt Türk ve<br />

iştirak şirketlerinin yönetici ve çalışanlarının,<br />

yatırım gruplarının, mentorların ve<br />

melek yatırım ağlarından temsilcilerin katıldığı<br />

etkinlikte girişimciler katılımcılara<br />

başarıya giden serüvenlerini anlattı.<br />

Girişimciler Lonca Girişim<br />

Sermayesi Yatırım Fonu’ndan<br />

yararlanabilecek<br />

Startup’ların proje fikirlerine odaklanmasını<br />

önemseyen Lonca Girişimcilik Merkezi,<br />

program süresince her bir startup’a 80<br />

bin TL’ye kadar nakit hibe desteği ve cihaz<br />

geliştiren startup’lara da ekstra 20 bin TL<br />

Ar-Ge desteği sağladı. Lonca, dokuzuncu<br />

dönemle birlikte startup başına nakit hibe<br />

desteğini toplamda 125 bin TL’ye yükseltti.<br />

Lonca’nın sekizinci dönem hızlandırma<br />

programı kapsamında girişimcilere, ulusal<br />

ve uluslararası yarışmalara katılım, 10 bin<br />

dolarlık sanal sunucu, alanında uzman<br />

kişilerden mentorluk ve danışmanlık ile<br />

pazarlama ve tanıtım destekleri verildi.<br />

Ayrıca Lonca’dan mezun olan girişimciler,<br />

KT Portföy tarafından startup’lara yatırım<br />

amacıyla kurulan ve Kuveyt Türk tarafından<br />

75 milyon TL kaynak ayrılan Lonca<br />

Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’na başvuru<br />

konusunda önceliğe sahip olacak.<br />

“Bugüne kadar startup’lara 3<br />

milyon TL nakit hibe desteği<br />

sağladık”<br />

Kuveyt Türk Strateji ve İnovasyon Grup<br />

Müdürü ve Lonca Yönetim Komitesi<br />

Üyesi Dr. Selman Ortaköy, Demoday etkinliğinde<br />

yaptığı konuşmada, “Kurulduğumuz<br />

2017’den bu yana girişimlerimize<br />

3 milyon TL nakit hibe desteği sağladık.<br />

Sekizinci dönemle birlikte hibe oranını<br />

yükselterek ve yatırım fırsatları sunarak<br />

girişimlere verdiğimiz desteği artırdık.<br />

Kuveyt Türk’ün 75 milyon TL kaynak<br />

ayırdığı KT Portföy yönetimindeki Lonca<br />

Girişim Sermayesi Yatırım Fonu, başta<br />

Lonca mezunları olmak üzere ekosistemdeki<br />

tüm girişimcilere yatırım yapmaya<br />

devam ediyor. Öte yandan, cihaz geliştiren<br />

girişimcilerimize Ar-Ge desteği, özellikle<br />

FinTech’ler için ise API altyapımızı<br />

kullanmaları gibi birçok ayrıcalık<br />

sunuyoruz. Kuveyt Türk ile birlikte proje<br />

geliştirme imkânı da girişimcilerimize<br />

sunduğumuz diğer ayrıcalıklar arasında<br />

yer alıyor. Lonca Girişimcilik Merkezi’nden<br />

mezun olan girişimler içinden ülkemize,<br />

ekonomimize ve müşterilerimize faydalı<br />

olacağını düşündüğümüz uygulamaları<br />

projelendirilip iş süreçlerimize dâhil<br />

ediyoruz. Bazı girişimlerin ürün<br />

ve hizmetlerini müşterilerimizle<br />

buluşturarak her iki tarafa fayda<br />

sağlıyor; hem girişimlerimizin potansiyel<br />

müşterilerine ulaşmaları için bir köprü<br />

oluyor, hem de müşterilerimiz için<br />

hizmet çeşitliliğimizi artırmış oluyoruz.<br />

Girişimcilik alanında yapılan bu<br />

faaliyetlerin ülkemize ve geleceğimize<br />

yapılmış en önemli yatırımlardan biri<br />

olduğuna inanıyoruz. Bu vesileyle,<br />

sekizinci dönemi başarıyla tamamlayıp<br />

mezun olan girişimlerimize de başarılar<br />

diliyorum” dedi.<br />

Lonca Girişimcilik Merkezi’nin<br />

sekizinci dönem kuluçka<br />

programını başarıyla<br />

tamamlayan 7 startup ve<br />

faaliyet alanları:<br />

Harcy: Tekstil atıklarından geri kazanım<br />

yoluyla uygun fiyatlı, sağlıklı ve çevre dostu<br />

bina cephe ısı yalıtım malzemesi üreten<br />

girişimdir.<br />

Microhobist: Gelecekte güvenle tarım<br />

yapabilmek için ekolojik döngüden ilham<br />

alarak oluşturulan, aynı zamanda verimsiz<br />

toprakları canlandıran sürdürülebilir<br />

postbiyotik bitki gelişim ürünü üreten bir<br />

girişimdir.<br />

Pooly: Aynı rotada yolculuk eden, aracı<br />

olan ve olmayan kişilerin birlikte ulaşmalarını<br />

sağlayan yapay zekâ ve deep learning<br />

entegrasyonlu mobil uygulamadır.<br />

Qpien: İşletmelerin LiveChat, WhatsApp,<br />

Instagram, Facebook, Telegram, Twitter,<br />

SMS hatta e-posta gibi tüm popüler kanallardaki<br />

müşteri mesajlarını, yorumlarını<br />

ve pazaryerlerinden gelen müşteri sorularını<br />

tek bir ekrandan kolayca yönetebilmelerini<br />

sağlayan, işletmeler için tasarlanmış<br />

bulut tabanlı bir omni-channel müşteri<br />

iletişimi ve otomasyon platformudur.<br />

Robeff: İç ve dış ortamlarda kullanıma<br />

uygun elektrikli sürücüsüz teslimat<br />

robotları geliştiren bir teknoloji şirketidir.<br />

Gelişmiş otonom sürüş algoritması<br />

ve fonksiyonel tasarımı ile orta ve son<br />

kilometre teslimat süreçleri için çözümler<br />

sunmaktadır.<br />

Scoutify: En iyi yetenekleri ekibine katmak<br />

isteyen şirketler ile pozisyona ve şirket<br />

kültürüne en uygun adayları sunan yetenek<br />

avcılarının buluştuğu bir platformdur.<br />

Wearintels: Endüstri ve lojistik alanında<br />

yürütülen stok, üretim, montaj ve dağıtım<br />

işlemlerini akıllı sistemlerle dijitalleştirerek<br />

insan gücünü ortadan kaldırmadan iş/<br />

işçi maliyetlerini düşürmeyi, üretim/lojistik<br />

faaliyetlerin hızını artırmayı ve iş güvenliğini<br />

artırmayı hedefleyen girişimdir.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Pazarama Cüzdan ile tek tıkla avantajlı online alışveriş!<br />

Türkiye’nin öncü<br />

ve köklü bankalarından<br />

Türkiye<br />

İş Bankası iştiraki<br />

Pazarama,<br />

kullanıcılarına<br />

avantaj sağlamaya devam ediyor. Elektronikten<br />

kozmetiğe, modadan süpermarkete<br />

milyonlarca perakende satış ürününü<br />

bünyesinde barındıran online alışveriş uygulaması<br />

Pazarama, “Pazarama Cüzdan”<br />

ile e-ticaret alanındaki yetkinliklerine bir<br />

yenisini daha ekleyerek tüketicilere her<br />

alışverişte kazandırdığı puanlar ile önemli<br />

faydalar sağlıyor. Pazarama Cüzdan, Pazarama<br />

üyelerine özel olarak tasarlanan<br />

ve tek tıkla alışveriş kolaylığı sağlayan<br />

bir e-cüzdan. Kullanımı için herhangi bir<br />

banka müşterisi olma zorunluluğu bulunmayan<br />

Pazarama Cüzdan’da tüketiciler,<br />

cüzdanlarına havale/EFT yoluyla, kartla<br />

ya da nakit olarak bakiye aktarabiliyor,<br />

cüzdan bakiyesini başka Pazarama Cüzdan<br />

kullanıcılarına ücretsiz aktarabiliyor. Pazarama<br />

Genel Müdürü Serkan Uğraş Kaygalak<br />

“Pazarama Cüzdan, Moka Ödeme<br />

ve Elektronik A.Ş. ödeme kuruluşunun<br />

Türkiye İş Bankası’nın e-ticaret platformu olarak sektöre güçlü<br />

bir giriş yapan Pazarama, “Pazarama Cüzdan” ile kullanıcılarına,<br />

birbirinden avantajlı seçeneklerle alışveriş yapma kolaylığı sağlıyor.<br />

Pazarama kullanıcısı olan alışveriş severler, cüzdanlarına aktardıkları<br />

tutarlar ile Pazarama’dan yapacakları ilk alışverişte yüzde 10,<br />

sonraki alışverişlerde ise yüzde 2 PazaramaPuan kazanıyor. Aynı<br />

zamanda Pazarama Cüzdan’daki bakiyelerin her yerde kullanılabilir<br />

olması, e-ticaret sektöründe bir ilk olma özelliği taşıyor…<br />

lisansı ile üretilen Visa ön ödemeli kartlar<br />

üzerinde cüzdan bakiyesinin tutulduğu,<br />

tüketicilerin finansal sağlığını ön planda<br />

tutan bir sistemde tasarlandı. Kart<br />

altyapısıyla desteklendiğinden, Pazarama<br />

Cüzdan Türkiye ve tüm dünyada online<br />

alışverişlerde ve karttan karta para transferinde<br />

kullanılabiliyor. Pazarama Cüzdan ile<br />

yakın zamanda NFC teknolojisiyle Android<br />

işletim sistemiyle çalışan cep telefonları<br />

ile temassız fiziki ödeme de yapılabiliyor<br />

olacak. Pazarama’da kullanıldığında en çok<br />

faydanın elde edildiği Pazarama Cüzdan<br />

bakiyesinin istenildiği durumda Pazarama<br />

dışında da kullanılabiliyor olması önemli<br />

bir özellik olarak ön plana çıkıyor.” diye<br />

konuştu. Kaygalak “Aynı zamanda, E-ticarette<br />

nakit ödeme sorununu da çözmeyi hedefleyen<br />

Pazarama Cüzdan’da kullanıcılar,<br />

İş Bankası’nın 6500’den fazla Bankamatik’inde<br />

nakitlerini Pazarama Cüzdan’a<br />

ücretsiz yatırarak güvenle alışveriş<br />

yapabiliyor ve PazaramaPuan da kazanıyorlar.<br />

Böylece, e-ticaretin kapsayıcılığının<br />

artması hedefledik” diye sözlerini tamamladı.<br />

Pazarama’nın zengin ürün gamına ve<br />

renkli dünyasına Pazarama uygulamasından<br />

ulaşabilir.<br />

Sektör Market<br />

İlk 6 ayda Amerika Birleşik Devletleri ve<br />

İngiltere’de şirket kuruluşu 2,5 kat arttı<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Amerika Birleşik<br />

Devletleri (ABD),<br />

İngiltere, Türkiye<br />

ve Avrupa Birliği ülkeleri<br />

olan Estonya,<br />

Hollanda, Almanya<br />

gibi geniş bir coğrafyaya<br />

ticaretini taşımak isteyen küçük ve orta<br />

ölçekli işletmelere, şirket kuruluşundan vergilendirmeye<br />

kadar olan süreçte ürün ve hizmetler<br />

sunan Mükellef, <strong>2023</strong>’ün ilk yarısında<br />

girişimcilerin şirket kurma eğilimlerine ilişkin<br />

verilerini açıkladı. Sunduğu teknoloji platformu<br />

sayesinde işini globale taşımak isteyen girişimcilere<br />

Workhy markasıyla hizmet veren<br />

Mükellef, <strong>2023</strong>’ün ilk yarısında ABD ve İngiltere’de<br />

şirket kuruluşu sayısında geçen senenin<br />

ilk altı ayına kıyasla 2,5 kat artış sağladı.<br />

Zirvenin Sahibi Yine Açık Ara<br />

E-Ticaret<br />

Mükellef’in <strong>2023</strong>’ün ilk 6 aylık verilerine göre,<br />

Türkiye’de şirket kuruluşunda öncelikli tercih<br />

edilen sektör yüzde 33 ile e-ticaret oldu. E-ticareti,<br />

yüzde 11,8 ile yazılım ve yüzde 4,4 ile<br />

kurye sektörleri takip etti. Yurt dışında şirket<br />

kuruluşunda da durum değişmedi. ABD ve<br />

İngiltere’de de en çok şirket kurulan sektör e-ticaret<br />

olarak kayıtlara geçti. E-ticaret sektörünü<br />

danışmanlık ve yazılım sektörleri takip etti.<br />

Bunlara ek olarak, sanat galerisi, evcil hayvan,<br />

Küçük ve orta ölçekli işletmelerin şirket kuruluşundan vergi<br />

süreçlerine kadar tüm ihtiyaçlarını tek çatı altında toplayan<br />

online teknoloji platformu Mükellef, <strong>2023</strong> yılının ilk 6 ayına<br />

ait şirket kuruluş verilerini açıkladı. Buna göre <strong>2023</strong> yılının<br />

ilk yarısında Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere’de şirket<br />

kuruluşu geçen yılın aynı dönemine göre 2,5 kat arttı…<br />

organik mama ve kuaför gibi spesifik alanlarda<br />

şirket kuruluşları gerçekleşti.<br />

Yurt Dışında Şirket Kuranların<br />

Yaş Ortalaması Daha Yüksek<br />

Mükellef’in açıkladığı verilere göre yurt dışında<br />

şirket kuruluşunda yaş ortalaması artıyor.<br />

Türkiye’de şirket kuranların yaş ortalaması<br />

25 olurken; İngiltere’de 27, ABD’de ise 30’lara<br />

kadar çıkıyor.<br />

“Kullanıcı Sayımızı 3 Katına<br />

Çıkaracağız”<br />

<strong>2023</strong> yılının ilk yarısına ilişkin verileri değerlendiren<br />

Mükellef & Workhy Kurucu Ortağı<br />

ve CEO’su Kenan Açıkelli şunları söyledi: “<strong>2023</strong><br />

yılının ilk 6 ayına baktığımızda yurt dışı şirket<br />

kuruluşunda ciddi bir talep söz konusu. ABD<br />

ve İngiltere’nin başı çektiğini görüyoruz. Mükellef<br />

ve global markamız Workhy ile küçük ve<br />

orta ölçekli şirketler için online muhasebe ve finansal<br />

hizmetler sunan bir girişim olarak ABD<br />

ve İngiltere’de şirket kurmak isteyen Türkiye,<br />

Pakistan, Fas, Brezilya, Filipinler, Birleşik Arap<br />

Emirlikleri, Endonezya ve bazı Avrupa ülkelerindeki<br />

pazarlara odaklanmış durumdayız.<br />

Sahip olduğumuz teknoloji platformumuzla<br />

Türkiye, ABD ve İngiltere’de şirket kuruluşundan<br />

vergiye kadar olan tüm süreçleri uçtan uca<br />

biz yönetiyoruz. Her ay web sitemize onlarca<br />

ülkeden 100 binin üzerinde ziyaret alıyoruz.<br />

Kullanıcılarımızın ihtiyaçları doğrultusunda<br />

teknolojimizi geliştirmeye devam ediyoruz.<br />

<strong>2023</strong> yılının ikinci yarısında ABD ve İngiltere’de<br />

şirket kuruluşlarını dijitalize etmeyi ve<br />

vergi beyan süreçlerini ürün üzerinde otomatikleştirmeyi<br />

hedefliyoruz. Buna ek olarak<br />

<strong>2023</strong> yılı sonuna kadar 140’tan fazla ülkeden<br />

bizi tercih eden müşterilerimizin sayısını 3 katına<br />

çıkarmayı ve toplam gelirimiz içinde yurt<br />

dışının payını yüzde 50 artırmayı hedefliyoruz.<br />

Teknolojimizi geliştirirken elbette ekibimizi de<br />

büyütüyoruz. Yıl sonuna kadar istihdamımızı<br />

yüzde 20 daha artıracağız.”<br />

31


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Bayilerin finansman ihtiyacına Figopara<br />

ve Kredim’den yenilikçi çözüm<br />

Yeni nesil alacak finansmanı platformu Figopara, Param<br />

bünyesindeki şirketlerden TURK Finansman A.Ş markası<br />

olan Kredim ile bayilerin finansmana erişimini kolaylaştırmak<br />

için iş birliği yaptı. Kredim’in şirketlere yönelik<br />

geliştirdiği “Şimdi Al, Sonra Öde” modeli olan Kredim<br />

Business uygulaması, Figopara’nın altyapısıyla entegre<br />

edilerek ana firma ile bayi arasındaki ürün tedarik ve<br />

ödeme süreçlerine finansal çözüm sağlıyor…<br />

Sektör Market<br />

Tedarikçi finansmanına aracılık etmenin<br />

yanında geliştirdiği çözümlerle<br />

KOBİ’lerin, işletmelerin hızlı, kolay ve<br />

ucuz finansmana ulaşmasını sağlayan<br />

Figopara ile Param bünyesinde bulunan<br />

TURK Finansman AŞ’nin bir markası<br />

olan Kredim, bayilerin finansman ihtiyaçlarına<br />

çözüm olabilecek bir iş birliğine<br />

imza attı. İş birliği kapsamında<br />

<strong>IT</strong> network Figopara, ana firma bayilerinin ticari faaliyetlerini<br />

değerlendirerek bayi özelinde<br />

puanlama oluşturup, puana göre de özel<br />

limit sunuyor. Kredim Business altyapısı<br />

ile entegre çalışan sistem sayesinde bayiler,<br />

kendileri adına oluşan hesapla ana<br />

firmadan ürün alımları için finansmana<br />

erişiyor. Bu iş birliği ana satıcı ile bayi ve<br />

alt bayilerin, ürün alma ve ödeme süreçlerinde<br />

yepyeni bir dönem başlatıyor.<br />

32<br />

“Ticaret dünyasındaki<br />

nakit akışı ve ürün tedarik<br />

sorununu ortadan kaldıracak”<br />

Kuruldukları günden bu yana şirketlerin<br />

nakit akışını kolaylaştırmak, hızlandırmak<br />

ve ihtiyaç duydukları finansmana<br />

aracılık etme stratejisiyle hareket ettiklerini<br />

belirten Figopara Kurucu Ortağı<br />

Bulut Arukel, yeni iş birliğinin de bu<br />

yaklaşımın bir sonucu olduğunu söyledi.<br />

Sadece Türkiye’de değil, dünyada da<br />

şirketler açısından en önemli konunun<br />

sağlıklı bir nakit akışı olduğunu ifade<br />

eden Arukel, bayilerle finansal kuruluşları<br />

aynı platformda buluşturan çözümlerinin<br />

piyasada büyük ilgi gördüğünü<br />

kaydetti. Figopara olarak farklı çözümler<br />

ve yeni finansal kaynak oluşturmaya<br />

odaklandıklarını vurgulayan Arukel,<br />

Kredim Business uygulamasıyla yapılan<br />

entegrasyon sonrasında hayata geçirilen<br />

bayi finansmanı çözümünün de ticaret<br />

dünyasında yaşanan nakit akışı ve ürün<br />

tedarik sorununu ortadan kaldıracağına<br />

dikkat çekti.<br />

Şirketlerin ürün alması da<br />

satması da artık daha kolay<br />

Bayi ve alt bayi modeliyle çalışan şirketlerle<br />

yapılan anlaşmalar çerçevesinde<br />

yeni çözümün kullanıma başlandığını<br />

belirten Arukel, sistemin işleyişi hakkında<br />

şu bilgileri verdi: “Ana satıcı şirketlerle<br />

yaptığımız protokolün ardından<br />

bu şirketin tüm bayi ve alt bayilerinin<br />

mali durumunu, alacak ve vereceklerini<br />

analiz ediyoruz. Zaten hâlihazırda bu işi<br />

yapan bir çözümümüz var. Finansman<br />

çözümünü genişletmek için de Kredim<br />

ile iş birliği yaptık. Çözüm kapsamında<br />

Figopara olarak bayinin ticaretini puanlıyoruz.<br />

Kredim de bu puanlama eşliğinde<br />

belirlenen limiti ilgili bayiye tanımlıyor.<br />

Bayi de alım yaptığı ana satıcı ya da<br />

ana bayiye ödemesini bu limitle yapıyor.<br />

Böylece hem satıcı tahsilat sorunuyla<br />

uğraşmıyor hem de bayi ödeme sıkıntısı<br />

çekmeden ürünü alıp rafına koyabiliyor,<br />

aynı zamanda ödemeyi belirlediği vadede<br />

gerçekleştiriyor. Bu sistemin bir diğer<br />

artısı da ana şirket ve bayi arasındaki<br />

teminat sorununu ortadan kaldırması.<br />

Bilindiği gibi ana satıcılar alacaklarını<br />

garanti altına almak için özellikle vadeli<br />

satışlarda bayilerinden teminat istiyor.<br />

Artık böyle bir uygulamaya gerek kalmayacak.”<br />

“Kredim Business modeli<br />

ile ticaretin sürdürülebilir<br />

olmasına destek oluyoruz”<br />

Kredim Genel Müdürü Semra Demircioğlu,<br />

yapılan iş birliği hakkında şunları<br />

söyledi: “Yenilikçi finansman modelimiz<br />

Kredim’i, firmaların ticaretini sürdürmelerine<br />

destek olmak için sunuyoruz.<br />

Son kullanıcılar için oluşturduğumuz<br />

çözümleri, Figopara ile yapılan çalışmalar<br />

sonrasında, Kredim Business finansman<br />

modeli ile işletmelere de açıyoruz.<br />

İş birliği kapsamında finansman<br />

talebinde bulunan kurumlar, Figopara<br />

puanlama sistemi ve Kredim Business<br />

skorlama altyapısında gerçekleşen kolay<br />

ve hızlı değerlendirme sonrasında finansmana<br />

ulaşabiliyor. Sağlanan finansmanın<br />

kullanımı özellikle bayi altyapısı<br />

olan kurumların talebine göre, Kredim<br />

Business’ın sektör ve marka tanımlama<br />

esnekliği sayesinde sadece tanımlı sektör<br />

veya iş yerlerinde kapalı devre kullandırılabiliyor.<br />

İlerleyen dönemlerde<br />

bayilerin diğer finansman ihtiyaçlarına<br />

da çözüm sağlamak için çalışmalarımıza<br />

devam ediyoruz. Figopara iş birliği ile<br />

sunduğumuz finansman çözümlerimiz,<br />

firmaların sürdürülebilir ticaretine<br />

destek, ülke ekonomisine de dolaylı katkı<br />

sağlıyor.”<br />

Kredim Business fintek<br />

alanındaki uzmanlığını tüm<br />

paydaşlara açıyor<br />

Herkes için her yerde hayatı finansal<br />

teknolojilerle kolaylaştıran sektör lideri<br />

Param, Kredim ile dünyada trend olan<br />

“Şimdi Al, Sonra Öde” modelini Türkiye’ye<br />

taşıyan ilk marka oldu. Kredim Business<br />

finansman modeli ise kurumlara,<br />

işlerini büyütmeleri için çözüm oluyor.<br />

Figopara ile yapılan iş birliği kapsamında<br />

ilk aşamada, alt bayilerin ana firmalarından<br />

ürün tedarik sürecine kapalı<br />

devre ödeme finansmanı çözümü sağlanacak.<br />

Devam eden süreçte bayilerin<br />

farklı tedarik ihtiyaçları da anlaşmalı<br />

markalardan sağlanabilecek. Bu model<br />

sayesinde ana firmalar, bayilerinden<br />

tahsilatlarını hemen yapabilecek ve nakit<br />

akışıyla tedarik zinciri süreçlerini<br />

ilerletebilecek.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

SINGandGO’dan e-posta imzalarında<br />

yeni bir pazarlama alanı!<br />

Her gün milyonlarca<br />

kişinin müşterileri,<br />

iş ortakları<br />

ya da çalışma<br />

arkadaşlarıyla<br />

iletişim kurmak<br />

için kullandığı<br />

elektronik postalarda<br />

yer alan kurumsal<br />

e-imzalar,<br />

zamanla marka bilinirliğine önemli katkı<br />

sağlayan ve pazarlama dünyası için büyük<br />

potansiyel taşıyan bir güce dönüştü. Bugün<br />

her bir e-posta, bir reklam aracı olarak<br />

kabul ediliyor. Hedef kitleye etkin şekilde<br />

mesaj iletme fırsatını kaçırmak istemeyen<br />

pazarlamacıların yüzde 86’sı ise e-posta<br />

imzalarını kampanyalarını duyurmak için<br />

kullanıyor.<br />

Bilişim altyapı hizmetlerinden yazılım<br />

geliştirme faaliyetlerine kadar uçtan uca<br />

çözüm ve ürünler sunan teknoloji şirketi<br />

PEAKUP, kurumsal e-posta imza yönetim<br />

uygulaması SIGNandGO ile şirketlere pek<br />

çok avantajı aynı anda yaşatıyor.<br />

Departmana veya kişilere göre uyumlu<br />

bir e-posta imzası SIGNandGO ile tek<br />

bir ara yüz üzerinden tüm çalışanların<br />

e-posta imzalarını oluşturmak, yönetmek<br />

ve dağıtmak daha pratik hale geliyor.<br />

SIGNandGO sayesinde kurumsal e-posta<br />

yönetimi merkezi olarak düzenleniyor ve<br />

İnsan Kaynakları departmanlarının takibi<br />

kolaylaşıyor. OWA destekli ve bulut<br />

tabanlı, gelişmiş kurumsal imza yönetimi<br />

Bilişim altyapı hizmetlerinden yazılım geliştirme faaliyetlerine<br />

kadar uçtan uca çözüm ve ürünler sunan PEAKUP,<br />

kurumsal e-posta imza yönetim uygulaması SIGNandGO<br />

ile şirketlere pek çok avantajı aynı anda yaşatıyor. SIG-<br />

NandGO ile tasarlanmış bir imza banner’ı daha profesyonel<br />

bir görüntü kazandırıp marka bilinirliğini artırırken; aynı<br />

zamanda kampanya, bildiri, reklam, özel gün kutlamaları<br />

gibi içeriklerin paylaşılmasına imkân sağlayarak pazarlama<br />

faaliyetlerine destek oluyor…<br />

sunan çözüm, Office 365 e-posta imzasıyla<br />

uyumluluk gösteriyor.<br />

Pazarlama içerikleri<br />

paylaşılıyor<br />

İmzalara daha profesyonel bir görünüm<br />

kazandırarak marka bilinirliğine katkı<br />

sağlayan SIGNandGO ile hedef kitleye<br />

uygun mesaj iletmek de mümkün hale<br />

geliyor. Kampanya, bildiri, reklam, özel<br />

gün kutlamaları gibi içeriklerin tanıtımı,<br />

e-posta imzalarına eklenen görsel, gif ve<br />

yönlendirme linkleriyle yapılabiliyor. Seçilen<br />

tarihlere göre zamanlanmış e-posta<br />

imzaları yıl dönümleri veya kampanya<br />

dönemleri gibi özelleştirilen günlerin tasarımlarını<br />

otomotize ediyor.<br />

100 bine yakın kullanıcısı var<br />

Şirket içinde özelleştirilerek çeşitli<br />

birimler tarafından ihtiyaca uygun şekilde<br />

kullanılabilen SIGNandGO’nun 100 bine<br />

yakın kullanıcısı bulunuyor. İşletmelerin<br />

e-imzalarını yönetme noktasında farklı<br />

arayışlara gittiklerini belirten PEAKUP<br />

CEO’su Ahmet Toprakçı, “SIGNandGO,<br />

MacOS, iOS ve Android dahil olmak üzere<br />

bütün cihazlardan gönderilen e-postalara<br />

eklenen imzaları Bilgi İşlem, Kurumsal İletişim,<br />

İnsan Kaynakları gibi departmanların<br />

merkezi olarak yönetebileceği, farklı<br />

departmanlara, gruplara göre farklı imzaların<br />

belirlenebileceği, marka kimliğinizin<br />

her zaman her e-postada korunmasını<br />

sağlayan, kullanıcı dostu web ara yüzüne<br />

sahip bir kurumsal e-posta imza çözümüdür.<br />

SIGNandGO, e-posta imzanızı son<br />

anda karar verdiğiniz ekstra bir işten güçlü<br />

bir markalama aracına dönüştürüyor ve<br />

şirketlere birçok avantajı aynı anda yaşatıyor”<br />

diye konuştu.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Sanovel, yeni İş Zekâsı Platformu<br />

SANO-BI’ı hayata geçirdi<br />

Süreçlerini dijital alt<br />

yapılara entegre eden<br />

Sanovel, son olarak veri<br />

yönetimini bir üst noktaya<br />

taşıyan yepyeni bir<br />

yatırıma imza attı. Yakın<br />

zamanda lansmanını<br />

yaptığı yeni iş zekâsı<br />

platformu SANO-BI ile<br />

raporlama süreçlerini dijitale taşıyan şirket,<br />

bu konudaki geleneksel uygulamalar ve metodolojilere<br />

inovatif bir perspektif getirmeyi<br />

hedefliyor.<br />

İlaç sektöründe analitik veri yönetimi ve dijital<br />

dönüşümün çok kritik bir değer olduğunun<br />

altını çizen Sanovel İş Mükemmelliği<br />

ve Dijital Dönüşüm Direktörü Murat<br />

Gümrükçü: “Bakıldığında dijital dönüşüm<br />

ve bunu gerçekleştirmede kullanılan dijital<br />

platformlar değişimi sağlayan aktörlerden<br />

sadece birisi. Bu noktada önemli olan dijital<br />

araçları kullanma becerisi değil; sonuç alma<br />

40 yıldır Türk ilaç sektörünün inovatif ve yenilikçi oyuncuları<br />

arasında yer alan Sanovel, dijital yatırımlarına bir yenisini daha<br />

ekleyerek yeni iş zekâsı platformu SANO-BI’ı hayata geçirdi.<br />

Yeni nesil elementlerle geliştirilen ve yakın bir zamanda lansmanı<br />

yapılan SANO-BI ile şirket, etkinlik ve performans takibini<br />

dijital olarak uçtan uca yönetmeye hazırlanıyor…<br />

yetkinliği olması, hikâyeleştirerek, görselleştirerek<br />

anlatmak, hızlı ve keskin sonuçlar<br />

üretmesini sağlamak. Yani dijital kasları ve<br />

refleksleri en etkili şekilde kullanabilmek.<br />

Biz Sanovel olarak tam da bu anlayışla yeni<br />

iş zekâsı platformumuz olan SANO-BI’ı<br />

yeni nesil elementlerle inşa ettik. Sano-BI,<br />

CEO’dan ürün tanıtım uzmanına kadar her<br />

seviye ve beceride raporlar üretebiliyor. Aynı<br />

zamanda MS Fabric ve MS Co-pilot desteğiyle<br />

ChatGPT’nin prompt deneyimini, analiz<br />

yaparken kullanmayı sağlıyor. Böylece etkinlik<br />

ve performans takibi eksiksiz, hatasız<br />

ve zamansız şekilde yürütülebiliyor. Multidisipliner<br />

bir perspektif sunan bu platform ile<br />

daha iyi iş kararları vereceğimizi ve departmanlarımız<br />

arası entegrasyonu maksimize<br />

edeceğimizi düşünüyoruz. Değişime ayak<br />

uydurmanın ve 21. yüzyılın petrolü olarak<br />

kabul edilen veri yönetiminin sürdürülebilir<br />

değer yaratmada hayati bir öneme sahip<br />

olduğunu biliyoruz. Bu noktada SANO-BI’ın<br />

şirketimizin dijital dönüşümünde bir çarpan<br />

etkisi yaratacağına inanıyoruz.” diye belirtti.<br />

33


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Y ve Z kuşaklarının haftada dört gün<br />

mesai beklentisi artıyor<br />

Deloitte’un gerçekleştirdiği <strong>2023</strong> Y ve Z Kuşağı Araştırması,<br />

pandemi sonrası iş/yaşam dengesinin yeniden sağlandığını<br />

gösteriyor. Ağırlıklı olarak hibrit veya uzaktan çalışmaya<br />

geçen Y ve Z kuşakları, işverenin ofiste tam zamanlı<br />

mesai talep etmesi halinde işten ayrılacağını söylüyor.<br />

Her iki kuşağın da gündeminde haftada dört gün mesai<br />

uygulamasının yaygınlaşması beklentisi var…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

34<br />

Deloitte’un yaptığı <strong>2023</strong> Y ve Z Kuşağı<br />

Araştırması, son üç yılda küresel ölçekte<br />

yaşanan değişimlerin kuşakların yaşamlarını<br />

ve görüşlerini nasıl şekillendirdiğini<br />

inceliyor. 44 ülkede 22 binden fazla<br />

Y ve Z kuşağı çalışan ile gerçekleştirilen<br />

araştırma, iş hayatında çalışan çoğunluğunu<br />

oluşturan Y ve Z kuşaklarının<br />

pandemi döneminde bozulan iş/yaşam<br />

dengesini yeniden kurduğunu gösteriyor.<br />

İhtiyaçlara ve beklentilere göre kurulan<br />

bu denge mesaiyle ilgili kuralları yeniden<br />

yazıyor.<br />

Araştırmaya katılan Y ve Z kuşağı temsilcileri,<br />

çalıştıkları kurumlarda pandemi<br />

öncesine göre bazı alanlarda kazanımlar<br />

elde ettiklerini söylüyor. Tam veya yarı<br />

zamanlı çalışanların yaklaşık üçte biri iş/<br />

yaşam dengesinden çok memnun olduğunu<br />

belirtiyor. Bu oran pandemi öncesinde<br />

gerçekleştirilen araştırmada beşte birdi.<br />

Bu artışın gerekçeleri olarak esnek çalışma<br />

olanakları, iş yerindeki eşitlik, çeşitlilik<br />

ve kapsayıcılık çabaları gösteriliyor.<br />

Araştırmaya katılan çalışanlar pandeminin,<br />

işlerinin hayatlarındaki rolünü<br />

yeniden düşünmelerine neden olduğunu<br />

kaydediyor. Z kuşağının yarıya yakını ve<br />

Y kuşağının çoğunluğu (yüzde 62) işlerinin<br />

kimliklerinin merkezinde olduğunu<br />

vurguluyor. İş/yaşam dengesinin kendileri<br />

için çok önemli olduğunu ifade eden<br />

Y ve Z kuşağı temsilcileri, çalışacakları iş<br />

yerini seçerken en önemli kriterlerinin bu<br />

olduğunu belirtiyorlar.<br />

Araştırmaya katılanların çoğu hibrit veya<br />

uzaktan çalışıyor. Çalışma zamanları ve<br />

çalışma süreleriyle ilgili esnek uygulama<br />

kazanımından vazgeçmeyeceklerini bildiren<br />

katılımcıların yüzde 75’i, işverenlerinin<br />

tam zamanlı ofiste mesai talep<br />

etmesi halinde işten ayrılacağını söylüyor.<br />

Her iki kuşak çalışanların da gündeminde<br />

haftada dört gün mesai uygulamasının<br />

iş hayatında yaygınlaştırılması<br />

beklentisi var.<br />

Araştırmadan öne çıkan bazı başlıklar<br />

şöyle:<br />

√ 44 ülkeden araştırmaya katılan Y ve Z<br />

kuşaklarının ekonomik kaygıları var. Ev<br />

satın almanın veya aile kurmanın zorlaştığına<br />

inanan çalışanlar en önemli sorunları<br />

‘hayat pahalılığı, işsizlik ve iklim<br />

değişikliği’ olarak sıralıyor.<br />

√ Daha iyi bir iş/yaşam dengesi kurmak<br />

ve çalışma saatlerini azaltmak istemelerine<br />

rağmen, Z kuşağı (yüzde 46) ve Y kuşağı<br />

(yüzde 37) geçinebilmek için ek iş yapıyor.<br />

En çok tercih edilen yan işler arasında<br />

internet üzerinden ürün veya hizmet satmak,<br />

yemek teslimatı veya araç paylaşım<br />

uygulamaları gibi işlerde çalışmak, uğraştığı<br />

sanat dalı ile ilgili bir işte çalışmak ve<br />

sosyal medyada kanaat önderliği yapmak<br />

yer alıyor.<br />

Mesai dışı çalışmak tüketiyor<br />

√ Z kuşağının yüzde 23›ü ve Y kuşağının<br />

yüzde 30›u haftada en az beş gün<br />

mesai saatleri dışında iş e-postalarını<br />

yanıtladıklarını söylerken, katılımcıların<br />

çoğunluğu işle bağlantılarını koparmakta<br />

zorlandığını belirtiyor. İş kaynaklı bu<br />

baskılar, geçen yıldan bu yana artan<br />

tükenmişlik seviyelerini tetikliyor.<br />

√ Z kuşağının neredeyse yarısı (yüzde<br />

46) ve her 10 Y kuşağından dördü (yüzde<br />

39) her zaman veya çoğu zaman stresli<br />

hissettiklerini belirtirken, kadınlar, etnik<br />

azınlıklar ve engelliler arasında bu oran<br />

daha da yükseliyor. Kişisel mali durumları<br />

ile arkadaşlarının ve ailelerinin ekonomik<br />

durumlarına ilişkin endişelerin yanı sıra<br />

kötü iş/yaşam dengesi ve ağır iş yükleri de<br />

stres düzeylerine katkıda bulunuyor.<br />

√ Her 10 katılımcıdan altısı çevre konusunda,<br />

özellikle aşırı hava olayları ve<br />

orman yangınları gibi yerleşim yerlerini<br />

doğrudan etkileme olasılığı yüksek olaylardan<br />

dolayı endişeli. Bu endişeler de hayatları<br />

hakkında karar verme süreçlerini<br />

etkiliyor.<br />

√ Araştırmaya katılanlar çevre konusunda<br />

üzerlerine düşeni yaptıklarını belirtiyor.<br />

Elektrikli bir araç satın almak veya<br />

araba kullanmaktansa toplu taşımadan<br />

yararlanmak, evlerini enerji verimli hale<br />

getirmek, vejetaryen veya vegan beslenmek<br />

ve ikinci el kıyafetler lehine hızlı<br />

modadan kaçınmak gibi bir dizi eylemde<br />

bulunuyor.<br />

Etik kaygılar, terfiden önemli<br />

√ Yaklaşık her 10 kişiden dördü etik kaygılar<br />

nedeniyle iş yerlerinde belli bir görevi<br />

reddettiğini söylerken, üçte birinden fazlası<br />

değerleriyle uyuşmayan iş tekliflerini<br />

geri çevirdiğini belirtiyor.<br />

√ Her iki kuşak da işverenlerinin hem<br />

kendi yaşamlarında daha sürdürülebilir<br />

kararlar almalarına yardımcı olmak hem<br />

de düşük karbonlu ekonomiye geçiş için<br />

gereken becerileri geliştirmek için kendilerini<br />

güçlendirmelerini ve eğitim ve destek<br />

sağlamalarını istiyor.<br />

Araştırma sonuçlarını değerlendiren<br />

Deloitte Türkiye İnsan Yönetimi<br />

Hizmetleri Lideri İlksen Keleş, Y ve<br />

Z kuşaklarının daha iyi bir iş/yaşam<br />

dengesi için çabaladığını, aynı zamanda<br />

çevre, sürdürülebilir bir dünya ve gelecek<br />

konusunda endişeli olduklarına dikkat<br />

çekti. Keleş, “Son üç yılda yaşanan geniş<br />

çaplı toplumsal değişimler, çalışma<br />

hayatında esneklik, eşitlik, kapsayıcılık,<br />

iklim farkındalığı gibi alanlarda<br />

ilerlemeye sebep oldu. Pandemi ise birçok<br />

kişinin işlerinin hayatlarında oynadığı<br />

rolü sorgulamasını ve daha fazla denge<br />

arayışına girmesini sağladı. Y ve Z kuşağı<br />

çalışanları fark yaratmaları için kendilerine<br />

destek olacak şirketler arıyor.<br />

Onları aktif şekilde dinleyen, ihtiyaç ve<br />

endişelerini gidermeye yardımcı olacak<br />

şirketler, sektörlerinde de ayrışacak ve<br />

dünyamız için olumlu bir değişim yaratacaklar”<br />

dedi. Keleş, işverenlerin bu kuşakları<br />

anlaması ve onlar için en önemli olan<br />

zorluklarda ilerleme kaydetmeye devam<br />

etmesinin çok önemli olduğunu, bunun<br />

sadece üretkenliği artırmaya ve yetenekleri<br />

elde tutmaya yardımcı olmakla kalmayacağını,<br />

aynı zamanda toplumda iş<br />

dünyası için güven ve değer yaratacağını<br />

kaydetti.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

TCL LINKZONE MW63VK Türkiye’de satışta<br />

Kullanıcılara gelişmiş deneyimler sunmak için birbirini<br />

tamamlayan geniş bir ürün portföyü sunan TCL’in<br />

kablosuz router cihazı TCL LINKZONE MW63VK Türkiye’de<br />

satışa sunuldu…<br />

Ekran teknolojisi ve uygun fiyatlı, akıllı<br />

bağlantılı deneyimler konusunda öncü olan<br />

TCL’in Türkiye’de satışa sunduğu kablosuz<br />

router cihazı TCL LINKZONE MW63VK,<br />

günlük kullanım için güvenilir, 5G Wi-Fi ihtiyacınızı<br />

karşılayan bir ürün olarak dikkat<br />

çekiyor.<br />

300Mbps’ye varan indirme ve 50Mbps’ye<br />

varan yükleme hızlarıyla TCL LINKZONE<br />

Son dönemlerin<br />

gözde konusu<br />

olan yapay zekânın<br />

özellikle de<br />

yazılım sektöründe<br />

çığır açacak<br />

yeniliklerle dolu<br />

olduğunu belirten<br />

DİA Yazılım<br />

Genel Müdürü<br />

Suha Onay, “Günlerce sürebilecek bir kod<br />

yazımını ya da projeyi dakikalar içerisinde<br />

yapay zekâya yaptırmak mümkün hale geldi.<br />

Önceden bir yazılımcının yazdığı kod, testler<br />

sonucunda çeşitli sorunlar ortaya çıkarırken<br />

artık yapay zekâya yazdırılan kodlar, testlerden<br />

kusursuz çıkabiliyor. Bu da beraberinde<br />

yapay zekâyı özellikle yazılım sektöründe<br />

sıkça kullanılan bir konuma getirdi. Yapay<br />

zekâ, yazılımcıların becerilerini dönüştürme<br />

ve zenginleştirme potansiyeline sahip.<br />

Yazılımcılar, yapay zekâ teknolojilerini kullanarak<br />

pek çok işi hem çok daha kısa sürede<br />

hem de çok daha hatasız şekilde bitirebilirler.<br />

Yapay zeka muhakkak iş süreçlerinde dönüşümlere<br />

neden olacaktır. İnsanların işlerini<br />

değiştireceği gibi, bazı alanlarda işlerin otomatikleştirilmesine<br />

yol açabilir. Ancak, yapay<br />

zeka zaten tekrarlayan ve rutin görevlerin<br />

yoğun olduğu sektörleri etkileyeceği için<br />

verimliliği artıracaktır. Yapay zekayı, toplumsal<br />

değerlere ve insan haklarına uygun<br />

bir şekilde yönlendirmek ve güvenilir kılmak<br />

zorundayız.” dedi.<br />

MW63VK, nerede çalışıyor olursanız olun<br />

size sanki ofisteymişsiniz hissini yaşatıyor.<br />

Cihazda bulunan dahili 4 LED ışık, sinyal<br />

alıp almadığınızı veya Wi-Fi ağınızın<br />

çalışıp çalışmadığını gösteriyor. SMS ışık<br />

göstergesi gelen SMS mesajları hakkında<br />

sizi bilgilendirirken pil durumunu her<br />

zaman öğrenmeniz de mümkün. Cihazın<br />

2150mAh Li-ion pili çalışma ve eğlence ihtiyaçlarınızın<br />

çoğunu karşılamak için 8 saate<br />

kadar kullanım imkânı sağlıyor. Bekleme<br />

modunda ise pil ömrü 300 saate kadar sürüyor.<br />

Ayrıca 2,4 GHz veya 5 GHz bantlarında<br />

32 adede kadar Wi-Fi bağlantısı için bir<br />

ağ kurmanızı sağlayan TCL LINKZONE<br />

MW63VK, ebeveyn kontrolleri ve güvenli<br />

misafir ağı özellikleri sunan özel bir uygulama<br />

aracılığıyla kablosuz ayarlarınızı özelleştirme<br />

olanağı da sunuyor.<br />

Yapay zekâdan yazılım sektörüne<br />

çığır açacak yenilikler<br />

İnsan yaratıcılığı halen yapay<br />

zekânın kat kat üzerinde yer<br />

alıyor<br />

Yapay zekânın gelecekte de giderek daha<br />

Yapay zekânın yazılım sektöründeki yerinin çok büyük<br />

olduğunu belirten DİA Yazılım Genel Müdürü Suha<br />

Onay, yapay zekânın yazılımcıların becerilerini dönüştürme<br />

ve zenginleştirme potansiyeline sahip olduğunu<br />

ancak insan yaratıcılığının halen yapay zekânın<br />

kat kat üzerinde yer aldığını söyledi…<br />

fazla önem kazanacağını sözlerine ekleyen<br />

Onay, “Yapay zekânın yazılım sektörünü<br />

sonlandıracağı veya yazılımcıları işsiz bırakacağı<br />

gibi düşünceler yerine, onu dönüştürme<br />

ve geliştirme potansiyeline sahip olduğunu<br />

unutmamamız lazım. Yapay zekâyı,<br />

yazılım sektöründe yeni fırsatlar ve zorluklar<br />

sunan bir alan olarak görebiliriz. Yapay zekâ,<br />

otomatik öğrenme, tahmin etme, veri analizi<br />

ve karar verme gibi bir dizi yeteneği sunarak,<br />

yazılım süreçlerini optimize edebilir. Yazılımcılar,<br />

yapay zekâ tekniklerini kullanarak<br />

daha akıllı, daha verimli ve daha özelleştirilmiş<br />

yazılımlar oluşturabilirler. Otomatik dil<br />

işleme, doğal dil anlama teknikleri, müşteri<br />

hizmetleri veya chatbot uygulamalarında<br />

yapay zekâ ile sıkça karşılaşıyoruz. Gelişmiş<br />

görüntü ve ses tanıma algoritmaları, otomotiv<br />

sektöründe sürücü destek sistemleri,<br />

sesli asistanlar da örnek olarak gösterilebilir.<br />

Makine öğrenme teknikleri, finans sektöründe<br />

dolandırıcılık tespiti ve risk analizi<br />

gibi alanlarda kullanılabiliyor. Dikkat edilmesi<br />

gereken nokta ise; yazılımcıların insana<br />

özgü becerilerinin önemini koruyacağını<br />

unutmamamız gerektiğidir. İnsan yaratıcılığı<br />

halen yapay zekânın kat kat üzerinde yer<br />

alıyor.” şeklinde konuştu.<br />

Yapay zekânın etik ve güvenlik<br />

gibi konuları da göz önünde<br />

olmalı<br />

Yapay zekânın insan hayatı ve iş yapış süreçlerine<br />

çok sayıda fırsat ve kolaylık sunacağını<br />

da vurgulayan Onay, “Örneğin, doğal dil işleme<br />

ve görüntü tanıma gibi yapay zekâ teknikleri,<br />

müşteri hizmetleri, otomasyon, veri<br />

analizi ve karar destek sistemleri gibi birçok<br />

alanda yapay zeka kullanılıyor. Bu teknolojiler,<br />

iş süreçlerini daha verimli hale getirebilir.<br />

Aynı zamanda hataları azaltabilir ve daha<br />

iyi kararlar almanıza yardımcı olur. Elbette<br />

biz de DİA olarak Ar-Ge tarafında yapay<br />

zekâdan faydalanıyoruz. Yapay zekâ hızla<br />

gelişiyor. Türkiye’nin de bu alanda stratejik<br />

bir yaklaşımı benimsemesi doğru olur diye<br />

düşünüyorum. Bu alana yatırım yapılmalı,<br />

yetenekli insan kaynağı yetiştirilmeli ve Ar-<br />

Ge faaliyetleri desteklenmeli. Diğer taraftan<br />

yapay zekânın etik ve güvenlik gibi konuları<br />

da göz önünde bulundurularak düzenlemeler<br />

yapılmalı ve uluslararası standartlara<br />

ülke olarak uyum sağlanmalı. Türkiye’nin<br />

yapay zekâ teknolojileri alanında söz sahibi<br />

olabilmesi için sektöre odaklı projeler geliştirilmesi<br />

ve girişimciliği teşvik etmesi gerekiyor.”<br />

diye konuştu.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

35


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Dijital İmza Platformu, <strong>2023</strong>’te<br />

dünyaya açılacak<br />

Tüm imza teknolojilerini tek çatı altında toplayan Dijital<br />

İmza Platformu, <strong>2023</strong>’te global pazara açılmaya<br />

hazırlanıyor. İki boyutlu imzanın global pazarda<br />

geçerli olması için AB eIDAS mevzuatına uyumluluğu<br />

tamamlayan platform, yıl sonuna kadar Tap&Sign<br />

adıyla İngiltere ve Azerbaycan’da ofis açacak…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

36<br />

Dijital dönüşüm alanında gelişmiş ürün<br />

ve hizmetler sunan DDTECH’in çatı<br />

şirketleri arasında yer alan Dijital İmza<br />

Platformu (DİP) yurt dışına açılıyor.<br />

DDTECH Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet<br />

Kulu, platformun Tap&Sign markasıyla<br />

yurt dışına açılması için çalışmalarını<br />

sürdürdüklerini söyledi.<br />

Bu kapsamda iki boyutlu imzanın yurtdışında<br />

geçerli bir imza yöntemi olarak<br />

kullanılması için gerekli olan AB eIDAS<br />

EUTL (Avrupa Birliği Güvenirlik Listesi)<br />

entegrasyonunu gerçekleştirdiklerinin<br />

altını çizen Kulu, “<strong>2023</strong> içerisinde Tap&-<br />

Sign geliştirilmelerini tamamlayarak<br />

yurtdışında pazarlama faaliyetlerine<br />

başlamayı planlıyoruz. İlk etapta İngiltere<br />

ve Azerbaycan ofislerimizi hayata<br />

geçireceğiz” diye konuştu.<br />

İlk olarak 2015’te yurtdışındaki bir<br />

etkinlikte tanıştıkları biyometrik imza<br />

uygulamasını Türkiye’de 2016 yılında<br />

Şeker Yatırım’la hayata geçirdiklerini<br />

kaydeden Kulu, uygulamanın 2017 yılında<br />

Turkcell İletişim Merkezlerinde kullanılmaya<br />

başlandığını belirtti.<br />

Yine 2017’de kendi kaynaklarıyla yerli<br />

biyometrik imza uygulamalarını geliştirdiklerini<br />

ifade eden DDTECH Yönetim<br />

Kurulu Üyesi, aynı yıl yerli versiyonun<br />

Turkcell Güvenli Dijital İmza (GDI)<br />

markası ile Turkcell müşterilerinin<br />

kullanımına sunulduğunu söyledi.<br />

2018’de Turkcell ile birlikte ilk biyometrik<br />

imza satışını İGDAŞ’a yaptıklarını<br />

belirten Kulu, “İGDAŞ, tüm abonelik<br />

merkezlerinde Turkcell GDI ile abonelik<br />

sözleşmelerini dijitalleştirdi” dedi. Kulu<br />

ardından Kuveyt Türk’ün tüm şubelerinde<br />

işlem dekontları, kasa kira sözleşmeleri<br />

ve çek defteri dokümanlarının<br />

Turkcell GDI ile imzalanmaya başlandığını<br />

hatırlattı.<br />

Tüm imza türleri tek<br />

platformda<br />

Biyometrik imza özelinde çok farklı sektörlerden<br />

birçok referansları bulunduğunu<br />

vurgulayan Kulu, 2019’da dijitalimza.<br />

com.tr adresi üzerinden tüm imza türlerini<br />

kapsayan, bulut tabanlı platformlarını<br />

hayata geçirdiklerini söyledi.<br />

2020’de İngilizce desteğin eklenmesiyle<br />

DİP’in Mitsubishi gibi yurt dışı merkezli<br />

firmalara da hizmet vermeye başladığının<br />

altını çizen Kulu, 2022 yılında<br />

da biyometrik imzanın yeni sürümünü<br />

kullanıma sunduklarını ve DİP ile DİP<br />

Mobil’in yüzde 100 entegre çalışır hale<br />

getirildiğini kaydetti.<br />

İmzalar 5070 sayılı kanunla<br />

koruma altında<br />

Doküman imzalama işleminin dijital ortamda<br />

güvenli şekilde gerçekleşmesini<br />

sağlayan Dijital İmza Platformu’nda imzalanan<br />

tüm evraklar 5070 sayılı Elektronik<br />

İmza Kanunu’nda belirtildiği şekilde<br />

zaman damgası ile korunuyor. DİP ile<br />

biyometrik imzaya ek olarak 5070 sayılı<br />

kanunda yer alan e-imza, mobil imza,<br />

ve her ne kadar yasal geçerliği olmasa<br />

da şirket içi süreçlerin dijitalleşerek hız<br />

kazanmasında önemli rol oynayan iki<br />

boyutlu imza ve tek tıkla onay hayata geçirilmiş<br />

oldu.<br />

Dijital İmza Platformu’na, 2021 yılında<br />

BTK’nın yayınladığı mevzuatta belirtilen<br />

yeni çipli T.C. kimlik kartları ile<br />

abonelik sözleşmelerinin imzalanması<br />

kapsamında Standart Kart Okuyucu cihazlar<br />

ile yeni çipli T.C. Kimlik kartları<br />

ile imza atma yeteneği de eklendi. Bu<br />

bağlamda tüm Turkcell TİM ve Vodafone<br />

Shop’larda abonelik sözleşmelerinin<br />

DİP SKO eklentisi ile DİP üzerinden imzalanması<br />

sağlandı.<br />

Kriminal incelemelere DİP<br />

desteği<br />

Jandarma Genel Komutanlığı Kriminal<br />

Daire Başkanlığı Haziran 2022’de kendi<br />

biyometrik imza analiz yazılımını geliştirdi.<br />

Böylece daha önce biyometrik imza<br />

ile imzalanmış dokümanlarla ilgili mahkemelerde<br />

bilir kişi incelemelerinde yaşanan<br />

sıkıntıların ortadan kalkması yönünde<br />

önemli bir adım atıldı. Dijital İmza<br />

Platformu, <strong>2023</strong>’te Jandarma Kriminal’e<br />

ek olarak farklı adli makamların da biyometrik<br />

imza analizi yapabilmeleri için<br />

gerekli yazılım ve alt yapının hazırlanması<br />

amacıyla çalıştaylar düzenlemek<br />

üzere hazırlıklarına başladı.<br />

Dijital imzanın avantajları<br />

Hızla dijitalleşen dünyada Dijital İmza<br />

Platformu’nun sunduğu dijital imza çözümleri<br />

kurumlara birçok avantaj sağlıyor:<br />

• İmza süreçlerinin yüzde 62’si 15<br />

dakikadan kısa sürede tamamlanıyor.<br />

• Dijital imza ile imzalanan her dokümana,<br />

TÜBİTAK Kamu SM zaman damgası<br />

basılıyor. Biyometrik imzada ayrıca imzanın<br />

coğrafi koordinatları da kaydediliyor.<br />

Tüm dijital imza yöntemlerinde<br />

imza dokümandan ayrıştırılması mümkün<br />

olmayacak şekilde saklanıyor ve<br />

ISO-32000-1 sertifikasyonu kapsamında<br />

değiştirilemez şekilde kilitleniyor.<br />

• Kâğıt, toner, donanım, arşiv, kargo gibi<br />

operasyonel maliyetleri yüzde 90 azalıyor.<br />

Ayrıca alınan servis büro hizmetlerini<br />

de ortadan kaldırıyor.<br />

• Geleneksel sözleşme süreçlerinde yaşanan<br />

eksik / hatalı imza, eksik evrak gibi<br />

sorunlar tümüyle ortadan kalkıyor.<br />

• Dokümanların güvenli şekilde imzalanmasını<br />

ve gerektiğinde ispatlanabilirliğini<br />

sağlıyor.<br />

• Aktivasyon / hizmet başlangıcı gibi<br />

süreçleri hızlandırdığı için gelir dönüşü<br />

hızlanıyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

DORinsight, Hedef Holding Grup<br />

Şirketleri arasına katıldı<br />

Çatısı altında yer alan 6’sı halka açık 20’den<br />

fazla grup şirketiyle finans sektörünün<br />

gelişimine katkı sunan ve Türkiye’nin<br />

önde gelen yatırım grupları arasında yer<br />

alan Hedef Holding’in grup şirketlerinden<br />

İdeal Finansal, Türkiye’nin ilk ve en büyük<br />

online araştırma paneline sahip DORinsight’ı<br />

satın aldı. Kamuoyu Aydınlatma Platformu’na<br />

(KAP) da bildirilen anlaşma, şirket<br />

paylarının tamamı için 10.032.552 TL<br />

üzerinden gerçekleşti.<br />

Markalar ve hedef kitle<br />

arasındaki etkileşimi<br />

güçlendiriyor<br />

Araştırma sektörünün tecrübeli ismi DO-<br />

Rinsight, Türkiye’nin ilk ve en büyük izinli<br />

veri tabanına sahip online araştırma paneli<br />

Napolyon ile sektör oyuncularına hizmet<br />

veriyor. Araştırma şirketleri, Napolyon<br />

paneliyle önceden izin alınmış 1,2 milyon<br />

tüketicinin katıldığı online araştırmalarla<br />

hızlı ve net sonuçlara ulaşabiliyorken,<br />

markalar ve hedef kitleleri arasındaki etkileşimi<br />

güçlendiriyor.<br />

Online araştırmanın öncü şirketlerinden DORinsight,<br />

10 milyon TL’ye Türkiye’nin önde gelen yatırım gruplarından<br />

Hedef Holding’in grup şirketleri arasındaki<br />

yerini aldı. Türkiye’nin ilk ve en büyük online araştırma<br />

paneline sahip olan DORinsight, teknolojisini ve<br />

tecrübesini diğer araştırma şirketleriyle paylaşarak<br />

yakaladığı hızlı büyümeyi Hedef Holding grup şirketleri<br />

bünyesinde sürdürecek…<br />

Napolyon ile her yaş<br />

aralığından 1,2 milyon kişiye<br />

online erişim<br />

Napolyon, 2011 yılından bugüne 400’den<br />

fazla marka iş birliğiyle ve alanında öncü<br />

firmalarla birlikte başarılı projelere imza<br />

atarken, yüzde 42’si kadın, yüzde 58’i ise<br />

erkeklerden oluşan, her yaş aralığında 1,2<br />

milyon kişiye izinli ve online olarak anında<br />

erişim imkânı sağlıyor. 15-24 ve 55 üstü<br />

yaş grupları gibi önemli kitlelerin de yer<br />

aldığı online panel sayesinde araştırma<br />

şirketleri, markalar için hedef tüketici iç<br />

görülerine hızlı ve pratik bir şekilde ulaşabiliyor.<br />

Gökalp: “Büyüme<br />

potansiyeli yüksek alanlara<br />

odaklanıyoruz”<br />

Büyüme potansiyeli yüksek alanlarda<br />

doğru yatırımlar yapmaya odaklandıklarını<br />

vurgulayan Hedef Holding Yönetim<br />

Kurulu Başkanı ve İdeal Finansal<br />

Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Namık<br />

Kemal Gökalp, “Hedef Holding olarak<br />

DORinsight’ı grup şirketlerimiz arasına<br />

katmaktan ve iş ağımızı daha da genişletmekten<br />

dolayı mutluyuz. Araştırma<br />

sektörüne online araştırma geleneğini<br />

getiren DORinsight, Napolyon paneliyle<br />

araştırma sektörüne hız ve geniş bir hedef<br />

kitle avantajı sunuyor. Yakın bir zamanda<br />

FinTech çözümlerinin eklenmesiyle<br />

de yeni nesil bir finansal platform<br />

olmasını hedeflediğimiz Napolyon,<br />

kullanıcılarına gündelik hayatlarında<br />

avantaj sağlayabileceği pek çok yenilik<br />

sunacak. Hedef Holding olarak tüm<br />

grup şirketlerimizle yeni nesil girişimleri<br />

desteklemekten ve yolculuklarına eşlik<br />

etmekten dolayı büyük bir heyecan<br />

duyuyoruz. Yatırımlarımızı sürdürmeye<br />

devam edeceğiz.” dedi.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

MOKA’da üst düzey atama<br />

Başak Yüzbaşıoğlu, Moka Ödeme ve Elektronik Para<br />

Kuruluşu’na (MOKA) Bilgi Teknolojileri Direktörü olarak<br />

atandı. Finansal teknolojiler alanındaki lider oyunculardan<br />

biri olan MOKA’da 19 Haziran itibariyle yeni görevine<br />

başlayan Yüzbaşıoğlu, MOKA’nın teknoloji vizyonu ile<br />

gerçekleştireceği çalışmalara liderlik edecek…<br />

Sabancı Üniversitesi Bilgisayar Bilimi ve<br />

Mühendisliği bölümünden mezun olan<br />

Yüzbaşıoğlu, kariyerine 2006 yılında BNP<br />

Paribas Fortis Bank’ta yazılımcı olarak<br />

başladığı zamandan günümüze birçok<br />

banka ve finansal kuruma çalışan veya danışman<br />

olarak katkı sağlamıştır.<br />

2010 yılında Turkcell’de görev aldığı<br />

dönemde, telekomünikasyon sektörü<br />

ve yenilikçi teknolojileri tanıma fırsatı<br />

edinen Yüzbaşıoğlu, bu görevi sonrasında<br />

kariyerine danışmanlık alanında devam<br />

etmiştir. Danışman Proje Lideri olarak<br />

görev aldığı bu dönemde, bankacılık ve<br />

finans sektörlerine ek olarak e-ticaret gibi<br />

farklı alanlarda da deneyim edinmiştir.<br />

2014-2020 yılları arasında Yapı Kredi Bankası’nda<br />

Krediler Uygulama Geliştirme<br />

ekiplerine liderlik etmiş ve sistem dönüşüm<br />

programları dahilinde birçok yeniliğe,<br />

hem teknoloji hem de iş geliştirme<br />

ayağında liderlik etmiştir. Yüzbaşıoğlu,<br />

2020 yılından bu yana ise Linktera’da Danışmanlık<br />

Grup Direktörü olarak yönetim<br />

danışmanlığı, süreç mükemmelliği, teknik<br />

mimari ve yazılım geliştirme alanlarında<br />

özellikle bankacılık ve finans sektöründe<br />

hizmet veren pek çok kuruma danışmanlık<br />

sağlayan ekibin liderliğini üstlenmiştir.<br />

37


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Monster Notebook globalleşme<br />

yolcuğunda emin adımlarla ilerliyor<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

38<br />

IPSOS Oyuncu Bilgisayarı Araştırması’na<br />

göre Türkiye’de oyun bilgisayarı denildiğinde<br />

akla gelen ilk marka olan Monster<br />

Notebook, büyüme istikrarını sürdürüyor.<br />

Kullanıcı ihtiyaç ve taleplerinin analiziyle<br />

geliştirdiği ürünlerini en yeni teknoloji donanımlarıyla<br />

buluşturarak ekosistemde var<br />

olan inovasyonlara kullanıcıların erişim sağlamasına<br />

destek olan marka, ileri teknolojiye<br />

erişen oyuncuların oyun performanslarını<br />

da yükselterek global standartlarla yarışır<br />

hale geliyor. Değişken pazar dinamiklerine<br />

hızlı uyumuyla bilinen Monster Notebook,<br />

yurt içindeki öncü kimliğini global arenada<br />

da ispatlatmaya hazır.<br />

Avrupa operasyonlarına hız<br />

verdi, sırada Amerika var<br />

Yerli bir teknoloji şirketi olarak tam 22 yıldır<br />

ülkemizin gururu olan Monster Notebook, İstanbul’un<br />

iki yakasındaki, Ankara’daki ve İzmir’deki<br />

mağazalarının yanı sıra online satış<br />

ve teknik destek kanallarıyla Türkiye’nin her<br />

noktasında. İstanbul Kadıköy’deki küçük bir<br />

dükkânda başlayan macerasını bugün Türkiye’nin<br />

yanı sıra Lefkoşa’daki mağazasıyla<br />

Kıbrıs’ta yürüten, Dubai’deki operasyonlarıyla<br />

Suudi Arabistan, Kuveyt, Mısır gibi<br />

ülkelere açılacak olan Monster Notebook;<br />

Avrupa’daki operasyonlarını ise Berlin’in en<br />

merkezi bölgesi Alexanderplatz meydanında<br />

bulunan mağazasından yönetiyor. Globalleşme<br />

stratejisi doğrultusunda, Avrupa<br />

bölgesinde ve Birleşik Krallık’ta büyümeye<br />

odaklanan şirket, 2020’nin Eylül ayında<br />

başlattığı Avrupa operasyonlarına İngiltere<br />

merkezli olarak hız vermiş durumda. Yüksek<br />

performanslı donanım konfigürasyonlarını<br />

global kullanıcılarına da müşteri memnuniyeti<br />

prensibiyle ulaştıran Monster Notebook,<br />

Amerika pazarına giriş noktasında da kararlı<br />

bir biçimde ilerliyor.<br />

Kullanıcılarını ve hızla değişen<br />

beklentileri 360 derece<br />

kuşatıyor<br />

Güçlü bir şirket olarak küresel pazarda da<br />

adından başarıyla söz ettiren Monster Notebook,<br />

her seviyeden oyuncuya en iyi oyun<br />

deneyimi sunan ve farklı kullanıcı ihtiyaçlarına<br />

özel seriler geliştiren çok yönlü bir şirket.<br />

Monster Notebook hem oyunculara ve<br />

Oyuncular ve çeşitli meslek gruplarında çalışan profesyonellerin<br />

ihtiyaç duydukları teknolojileri güçlü donanım<br />

konfigürasyonlarıyla sunan Monster Notebook, büyümesini<br />

sürdürüyor. Yurt içindeki faaliyetlerinin yanı sıra Dubai,<br />

İngiltere ofisi ile Lefkoşa ve Berlin mağazaları üzerinden<br />

yurt dışı operasyonlarını yürüten şirket, Intel,<br />

Microsoft, Nvidia gibi dünya devleriyle iş birliği içerisinde.<br />

Şirket, yeni teknolojide liderlik, üstün müşteri deneyimi,<br />

kuvvetli stratejik iş birlikleri, en sevilen marka kriterleri<br />

odağında hız verdiği çalışmalarıyla, ulusal ve uluslararası<br />

arenadaki sesini giderek daha geniş kitlelere duyuruyor…<br />

iş dünyası profesyonellerine yönelik yüksek<br />

performanslı bilgisayarlar sunuyor hem de<br />

oyun dikeyinin yanında üretkenlik çerçevesinde<br />

ekipmanlar üretiyor. Abra, Tulpar ve<br />

Semruk bilgisayar serilerindeki modelleriyle<br />

oyun dünyasına yeni giriş yapan oyuncuların,<br />

orta-seviye oyuncuların ve ileri düzey<br />

oyuncuların ihtiyaçlarına cevap veren<br />

Monster; Markut ve Huma serilerindeki modelleriyle<br />

ise içerik üretimi, yazılım, tasarım<br />

gibi alanlarda çalışan iş dünyası profesyonellerinin<br />

beklentilerini karşılıyor. Bilgisayar<br />

modellerinin yanı sıra Pusat aksesuarlarıyla<br />

oyunculara ve profesyonellere yönelik ürünler<br />

geliştiren Monster Notebook; klavye,<br />

mouse, kulaklık, monitör gibi aksesuarların<br />

yanı sıra oyuncu koltuğu, mousepad, soğutucu,<br />

kulaklık standı gibi farklı çevre birimi<br />

ürünleri de sunarak oyun dünyasındaki varlığını<br />

geniş bir ekosistem kurarak büyütmeye<br />

çalışıyor, kullanıcılarını ve hızla değişen<br />

beklentileri proaktif adımlarla 360 derece<br />

kuşatıyor.<br />

“Monster’ın gücünü tüm<br />

dünyaya duyuracağız”<br />

Teknoloji sektöründe 20 yılı aşkın deneyimi<br />

olan ve süreç boyunca PC teknolojilerinin<br />

lokomotifi olan Intel’de farklı liderlik pozisyonlarında<br />

bulunan ve son olarak şirketin<br />

Oyun Segmentinden Sorumlu EMEA Bölge<br />

Yöneticisi rolünü üstlenen Koray Yıldız, geçtiğimiz<br />

ay Monster Notebook Ticari Genel<br />

Müdür Yardımcılığı (CCO) görevine atanmıştı.<br />

Global arenada güçlü bir yer edinme<br />

vizyonuyla faaliyetlerin sürdüren Monster<br />

Notebook ailesinin bir parçası olmaktan<br />

büyük bir onur duyduğunu kaydeden Koray<br />

Yıldız, “Monster Notebook, Türkiye başta<br />

olmak üzere, Almanya, İngiltere, Dubai ve<br />

Kıbrıs’ta kullanıcılara yenilikçi teknolojilerini<br />

ulaştırmaya devam ediyor. Yenilenen<br />

ve güçlenen kurumsal yapımız sayesinde<br />

Monster’ın global yolcuğunu sağlam ve sarsılmaz<br />

temellere oturtmaya kararlıyız. Gerek<br />

hayata geçirdiğimiz yatırımlarımız gerekse<br />

iş ortaklarımız ile yapmakta olduğumuz<br />

projelerimizle, Monster’ın gücünü dünyada<br />

birçok noktada duyurmaya devam edeceğiz.<br />

Intel, Microsoft, Nvidia gibi global oyuncularla<br />

sağlıklı ilişkilerimizi sürdürecek, iş<br />

birliklerimizi yeni oyuncularla derinleştireceğiz”<br />

ifadelerini kullandı.<br />

“Monster yaparsa en iyisini,<br />

en güçlüsünü yapar”<br />

Şirketin oyun sektöründeki öncü<br />

konumunun güçlenerek devam ettiğini<br />

belirten Monster Notebook Global<br />

Pazarlama Direktörü Birol Sülük, özellikle<br />

Semruk ve Tulpar ürün segmentleriyle markanın<br />

gücünü arttırmayı hedeflediklerinin<br />

altını çizdi. Birol Sülük, hedef ve planlamalarına<br />

ilişkin şunları söyledi: “Oyun ekosistemini<br />

sahiplenip tüm paydaşların gelişimine<br />

yardımcı olmak istiyoruz. Sektörün gelişiminin<br />

yanında pazardaki pastayı da büyütmek<br />

istiyoruz. Gelecekteki yatırımlarımızın<br />

büyük ağırlığının yüksek seviye ürünlere<br />

yönelik olacağını söyleyebiliriz. Önümüzdeki<br />

dönemde bu alandaki öncülüğümüzü devam<br />

ettirmenin yanı sıra günlük bilgisayar<br />

kullanım ihtiyacı bulunan yüzde 68’lik kullanıcı<br />

kitlesine de dokunmayı hedefliyoruz.<br />

İlerleyen süreçte Monster Notebook’un pazarda<br />

daha agresif çalışmalarla yer aldığını<br />

göreceksiniz. En büyük önceliklerimizin başında<br />

marka bilinirliğimizin artırılması geliyor.<br />

Monster yaparsa en iyisini, en güçlüsünü<br />

ve en yüksek performanslısını yapar algısını<br />

bütün kitlelere duyuracağız. Huma, Semruk,<br />

Tulpar ve Abra gibi ürünlerimizle de pazarın<br />

büyük bir çoğunluğuna ulaşmayı hedefliyoruz.<br />

Hayata geçirdiğimiz iş ortaklıkları ve<br />

bütün satış yeri platformlarında yer alarak<br />

sesimizi çok büyük bir kitleye duyuruyoruz.<br />

Bu sayede hedeflerimize çok sürmeden<br />

ulaşacağımızdan eminiz. Yakın zamanda<br />

Monster’ın gücünü hissetmeyen kullanıcı<br />

kalmamasını sağlarken, global arenada da<br />

fark yaratan bir marka olarak gönüllerde yer<br />

almayı mümkün kılacağız.”


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

ASUS’tan içerik üreticilerine özel yeni ProArt<br />

Dünyanın önde gelen bilgisayar üreticilerinden ASUS, kusursuz<br />

profesyonel içerik üretimi sağlamak için titizlikle<br />

tasarladığı yepyeni ProArt Station PD500TE’yi tanıttı…<br />

ProArt serisiyle içerik üreticilerin hayal<br />

gücünü güçlendirmek için en gelişmiş<br />

teknolojileri sunan ASUS, ihtiyaca yönelik<br />

çözümler geliştirmeye devam ediyor. 13.<br />

Nesil Intel Core i9-13900 CPU ve NVIDIA<br />

RTX A4000 grafik kartı ve ayrıca NVIDIA<br />

GeForce RTX 4070 grafik kartları desteği<br />

ile güçlendirilen PD500TE, video düzenleme,<br />

3B modelleme, işleme ve animasyon<br />

gibi yoğun işlemci gerektiren görevler için<br />

sağlam ve kararlı performans sunuyor. Popüler<br />

ProArt Station serisinin son üyesi,<br />

verimli ve daha sessiz soğutma için yeni<br />

bir termal tasarıma sahip.<br />

İçerik oluşturucu dostu PD500TE, önde<br />

gelen yaratıcı araçlarla uyumluluğu<br />

sağlamak için kapsamlı bir Bağımsız<br />

Yazılım Satıcısı (ISV) sertifikasyon<br />

sürecinden geçti. Cihaz, aynı zamanda<br />

özelleştirilebilir ASUS Lumiwiz LED göstergeleri,<br />

yanlışlıkla kapanmaları önlemek<br />

için bir güç düğmesi kalkanı ve işleme ilerleme<br />

durumu e-posta bildirimleri içeriyor.<br />

Ayrıca 4 TB’a kadar PCI Express (PCIe) 4.0<br />

x4 SSD ve 4 TB’a kadar sabit disk sürücüsü<br />

ile donatılan PD500TE, her türlü yaratıcı<br />

görev için yeterince hızlı ve geniş depolama<br />

alanı sunuyor.<br />

Ultra sessiz<br />

Yüksek performanslı CPU fanı ile eşleştirilmiş<br />

yeni termal tasarımı, ProArt Station<br />

PD500TE’nin tam performansını ortaya<br />

çıkarıyor. Gürültüyü 40 dB’nin altında tutan<br />

sistem, iyileştirilmiş soğutma, yavaşlamaları,<br />

uygulama çökmelerini ve beklenmeyen<br />

ekran kapanmalarını ortadan<br />

kaldırıyor.<br />

PD500TE özellikle, dahili hava akışını destekleyen<br />

ve CPU, GPU ve PSU gibi temel<br />

bileşenler için daha fazla nefes alma alanı<br />

sağlayan çok bölgeli bir soğutma tasarımı<br />

kullanıyor. Bu da sıcak havanın verimli bir<br />

şekilde dışarıya yönlendirildiği ve maksimum<br />

performans için CPU ve GPU sıcaklıklarının<br />

düşürüldüğü anlamına geliyor.<br />

PD500TE, tam hızda çalışmasının yanı<br />

sıra, yalnızca 27 dB’lik bir gürültü üretiyor.<br />

Garantili yazılım<br />

uyumluluğu<br />

Yaratıcılar için en önemli şeylerden biri de<br />

yazılım. ProArt Station PD500TE, en göz<br />

korkutucu görevleri bile tamamlama gücü<br />

sunan Bağımsız Yazılım Satıcıları (ISV’ler)<br />

tarafından test edilip sertifikalandırıldı. Sertifika,<br />

Adobe ve Autodesk gibi önemli araçların<br />

en iyi kullanıcı deneyimleri için PD-<br />

500TE’yi sorunsuz bir şekilde çalıştırmasını<br />

garanti ediyor. PD500TE, özellikle sorunsuz,<br />

kesintisiz üretkenlik ve yaratıcılık isteyenler<br />

için mükemmel bir seçim haline geliyor.<br />

Yaratıcılar için yenilikçi<br />

özellikler<br />

ProArt Station PD500TE, tamamen yaratıcı<br />

beyinler için tasarlandı. Yaratıcı dostu<br />

yenilikler arasında CPU, GPU ve daha fazlasının<br />

durumunu belirtmek için ön kasaya<br />

gömülü ASUS Lumiwiz yer alıyor. Bu<br />

özellik, yük yüzde 90’ı aştığında mavi ışık<br />

ile kullanıcısını uyarıyor.<br />

PD500TE ayrıca, içerik oluşturucuları için<br />

görevler tamamlandığında bir Outlook<br />

e-postası veya Teams mesajı göndererek<br />

bildirimlerle uyarıyor. Bu akıllı özellik, birçok<br />

görevi aynı anda yapabilme özgürlüğü<br />

sağlayarak daha verimli bir çalışma süreci<br />

sağlıyor.<br />

Yeni güç merkezi ayrıca, kullanıcıların<br />

PD500TE’nin durumunu izleyebileceği,<br />

kişisel ayarlarını düzenleyebileceği veya iş<br />

akışını optimize edebileceği tek noktadan<br />

yönetmeye imkan sunan bir portal olan<br />

ProArt Creator Hub ile çalışıyor. PD500TE<br />

ayrıca çalışma sırasında yanlışlıkla kapanmayı<br />

önleyen mandallı bir güç düğmesi ve<br />

entegre bir taşıma kolu gibi incelikli tasarım<br />

özelliklerine de sahip.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Kamu Hizmetlerinde ChatGPT’nin yeri<br />

ChatGPT’nin hızlı<br />

ve etkili bir şekilde<br />

soruları yanıtlaması,<br />

teknik bilgiler vermesi<br />

ve problemleri çözmek<br />

için rehberlik etmesinin,<br />

birçok sektörde büyük<br />

bir fayda sağlayabileceği<br />

ve iş yapış süreçlerini<br />

hızlandırabileceği öngörülüyor…<br />

ChatGPT teknolojisinin, kamu sektöründe<br />

de bir dizi avantajı beraberinde getirebileceğini<br />

belirten Kamu Teknoloji Platformu<br />

Başkanı Çağrı Işıklıoğlu, “ChatGPT, sektöre<br />

ilişkin yeni fikirlerin ortaya çıkması,<br />

hizmet geliştirmesi ve sürekli yenilikçilik<br />

için verimliliği artırabilir. Modelin analiz<br />

yetenekleri sayesinde karmaşık soruların<br />

daha iyi anlaşılabileceğini ve bu sorulara<br />

uygun çözümleri bulmanın kolaylaşacağını<br />

söyleyebilirim. Büyük veri setlerini<br />

ChatGPT, son dönemlerde birçok alanda adını sıkça duyuruyor.<br />

Yapay zekaya dayalı sohbet robotu olan ChatGPT,<br />

insanlarla etkileşimde bulunabiliyor, sorulan soruları anlamlı<br />

ve akıcı bir şekilde yanıtlayabiliyor, bilgi sağlayabiliyor ve<br />

öneriler sunabiliyor. Ancak kesin doğruyu garanti etmiyor.<br />

kullanarak geleceğe yönelik tahminler<br />

yürütmek ve daha iyi kararlar alabilmek<br />

açısından oldukça önemli bir yenilik olduğunu<br />

düşünüyorum. Ayrıca, ChatGPT’nin<br />

otomasyon kabiliyetinin kamu süreçlerini<br />

daha verimli hale getireceği de bir gerçek.<br />

Rutin görevleri otomatikleştirerek, çalışanların<br />

daha stratejik ve yaratıcı işlere<br />

odaklanmasına olanak sağlayacak olan<br />

bu teknoloji sayesinde kamu hizmetlerinin<br />

sunumunda hızlı ve etkili iyileştirmeler<br />

mümkün” dedi.<br />

Kişiselleştirme Yetenekleri<br />

Değerli Olacak<br />

Çağrı Işıklıoğlu, ilerleyen süreçte Chat-<br />

GPT’nin kişiselleştirme yeteneklerinin<br />

oldukça değerli hale geleceğinin altını çizdi:<br />

“Kamu hizmetlerini alan vatandaşlara<br />

daha özelleştirilmiş deneyimler sunmak,<br />

onların ihtiyaçlarını ve tercihlerini daha<br />

iyi anlayarak, daha etkili hizmetler verilmesinin<br />

de önünü açacak” dedi.<br />

39


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Beşiktaş JK ile Papara sponsorluk<br />

kapsamını genişletti<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

40<br />

Beşiktaş JK ve 16 milyonu aşkın kullanıcısına<br />

hızlı, kolay, hesaplı ve keyifli finansal hizmetler<br />

sunan finansal teknoloji şirketi Papara,<br />

Futbol A Takımı sponsorluğunun kapsamını<br />

genişletti. Geçtiğimiz yıl Beşiktaş JK Futbol<br />

A Takımı’nın konç sponsoru olan Papara,<br />

<strong>2023</strong>-2024 sezonu itibarıyla 3 yıl boyunca Beşiktaş<br />

Futbol A Takımı’nın konç ve kol sponsoru<br />

oldu. Beşiktaş Jimnastik Kulübü Başkanı<br />

Ahmet Nur Çebi ile Papara CEO’su Emre<br />

Kenci’nin katılımıyla gerçekleştirilen ve Beşiktaş<br />

JK’nın yeni formalarının da tanıtıldığı<br />

basın toplantısında duyurulan sponsorluk<br />

kapsamında Beşiktaş JK Futbol A Takımı,<br />

yeni sezonda Papara logosunu hem konçlarında<br />

hem de kolunda taşıyacak.<br />

Beşiktaş taraftarlarına BJK<br />

Card müjdesi<br />

Milyonlarca bireysel kullanıcıya Papara<br />

Card, Metal Card, Voice Card, Joker Card,<br />

Batman Card gibi farklı fiziksel kart ürünleri<br />

sunan Papara, Beşiktaş JK sponsorluğu<br />

kapsamında takım taraftarlarına özel<br />

BJK Card çıkaracağının müjdesini de verdi.<br />

Beşiktaş Stadyumu’nda gerçekleştirilen<br />

basın toplantısında, Beşiktaş JK Futbol A<br />

Takımı’nın yeni formalarının yanı sıra, BJK<br />

Card tasarımı da tanıtıldı. BJK Card’ın, Papara’nın<br />

tüm kart kullanıcılarına sunduğu<br />

özelliklere sahip olmasının yanı sıra<br />

taraftarlara özel ayrıcalıklar sunacağı da<br />

ifade edildi. BJK Card sahibi Papara kullanıcılarının,<br />

Papara’nın harcadıkça anında<br />

nakit kazandıran Cashback programından<br />

Kartal Yuvası mağazalarında da yararlanabilme<br />

olanağının yanı sıra; imzalı forma ve<br />

bilet çekilişlerine katılma, deneyim odaklı<br />

etkinliklere katılma şansı yakalayacağı belirtildi.<br />

BJK Card’ın önümüzdeki aylarda kullanıma<br />

sunulacağı kaydedildi.<br />

“Beşiktaş Papara’yı, Papara da<br />

Beşiktaş’ı benimsedi”<br />

Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi, Beşiktaş<br />

JK olarak, sponsorluk anlaşmalarını, hem<br />

marka değerlerini, hem camia kültürünü<br />

gözeterek; kültürel uyuma dikkat eden profesyonel<br />

bir yaklaşımla gerçekleştirdiklerini<br />

belirterek, şunları söyledi: “Papara ile geçtiğimiz<br />

yıl konç sponsorluğuyla başlayan yol<br />

arkadaşlığımız, bir yıl gibi kısa bir sürede<br />

önemli bir ilerleme kaydetti. Beşiktaş JK<br />

Yönetim Kurulu olarak, göreve geldiğimiz<br />

120 yıllık tarihiyle Avrupa’nın en köklü kulüplerinden Beşiktaş<br />

JK ile Türkiye’nin lider finansal teknoloji şirketlerinden<br />

Papara, Beşiktaş JK Futbol A Takımı sponsorluğunun<br />

kapsamını genişletti. Geçtiğimiz sezon takımın konç<br />

sponsoru olan Papara, yeni sezonda anlaşma kapsamına<br />

kol sponsorluğunu da ekledi. Yeni sponsorluk anlaşmasının<br />

duyurulduğu ve takımın yeni sezon formasının tanıtıldığı<br />

basın toplantısında, Papara’nın Beşiktaş taraftarlarına<br />

özel BJK Card çıkaracağı bilgisi de paylaşıldı…<br />

günden bu yana, “Özkaynak ve altyapı odaklı<br />

yeni spor ekonomisi” stratejimiz en temel<br />

odaklarımızdan birisi oldu. Tüm sponsorluk<br />

stratejimizi de bu odak belirlemektedir. Bu<br />

doğrultuda Beşiktaş Papara’yı, Papara da<br />

Beşiktaş’ı benimsedi. Beşiktaş JK olarak biz<br />

de bu bağın ortak değerler üzerine temellendiğine<br />

inanıyoruz. Yeni sezon formalarımızı<br />

tanıttığımız bu toplantıda müjdesini verdiğimiz<br />

taraftarlarımızın gururla cüzdanlarında<br />

taşıyacakları BJK Card ile sponsorluk<br />

anlaşmamızı duyurduğumuz ilk andan<br />

itibaren Beşiktaş taraftarlarının yoğun bir<br />

biçimde talep ettiği bir projeyi de hayata geçirmiş<br />

olacağız. Geçtiğimiz dönem sponsorluklar<br />

açısından ve dolayısıyla Beşiktaş JK’ya<br />

getirileri açısından verimli bir yıl oldu. Hedef<br />

her zaman çoğalarak büyümek... Papara da<br />

bunun en güzel örneği oldu... Ben geçen sene<br />

sponsor olduklarında “Bunu büyütün” demiştim...<br />

Biz kendilerine verimli olduk ki, onlar<br />

da bize artı ikiyle geri geldiler... Bu sponsorluk<br />

çalışmasında tüm arkadaşlarıma,<br />

yöneticilerime ayrıca teşekkür ediyorum.<br />

Papara’nın sponsorluğunda taraftarımızın<br />

da önemli katkılar verdiğini biliyorum. Aile<br />

olmak böyle bir şey ve Beşiktaş JK ülkemizin<br />

en büyük ailelerinden birisidir. Papara markasının<br />

büyük Beşiktaş ailesinde varlığının<br />

önümüzdeki dönemde de güçlenerek sürmesini<br />

diliyorum.”<br />

“İş birliğimizi sponsorluğun<br />

ötesinde görüyoruz”<br />

Sponsorluk anlaşmasına ilişkin değerlendirmelerini<br />

paylaşan Papara CEO’su Emre<br />

Kenci ise “Beşiktaş JK sponsorluğumuzu<br />

geçtiğimiz yıl duyurmuş ve Türkiye’nin en<br />

köklü spor kulüplerinden biri olan Beşiktaş<br />

JK’nın konç sponsoru olmuştuk. Güncellediğimiz<br />

ve kapsamını genişlettiğimiz yeni<br />

sponsorluk anlaşmamızla ay yıldızlı armayı<br />

göğsünde taşıyan ilk kulüp olan Beşiktaş ile<br />

bağlarımızı daha da güçlendiriyoruz. Papara<br />

ve Beşiktaş JK’nın ilklere imza atmak, cesaret,<br />

azim, sevgi, saygı gibi değerler etrafında<br />

ortaklaştığına inanıyoruz. Beşiktaş JK ile<br />

bağımızı sponsorluğun ötesinde, bu ortak<br />

değerler etrafında şekillenen bir yol arkadaşlığı<br />

olarak görüyoruz. Beşiktaş JK’nın yeni sezonda<br />

hem konçlarında hem de kolunda taşıdığı<br />

Papara logosuyla yeni başarılara imza<br />

atmasını diliyor, iş birliğimizin tüm taraflar<br />

ve Türk sporu için hayırlı olmasını temenni<br />

ediyorum” dedi.<br />

Beşiktaş JK Genel Sekreter, Sponsorluk ve<br />

Pazarlama, İnsan Kaynakları ve İdari İşlerden<br />

Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Mehtap<br />

Mutluşan Ferah ise konuşmasında,<br />

sponsorları ile kurdukları gönül bağının ve<br />

profesyonel artı değerin her geçen gün kuvvetlendiğini<br />

vurgulayarak; “Uzun zamandır<br />

amatör branşlarımız da dahil olmak üzere,<br />

isim sponsoru olmayan hiçbir branşımız<br />

kalmadı. Ulaştığımız bu seviye ile, ezeli rakiplerimize<br />

bir çıta koyduğumuzu da belirtmeliyim.<br />

Bu iş birliğimizde, konç sponsorluğumuza<br />

“kol” sponsorluğunun eklenmesi<br />

kadar sevindirici bir başka gelişme ise; taraftarlarımıza<br />

birçok avantaj sağlayacak<br />

BJK Card’dır. Beşiktaş aşkı bir başkadır. Bu<br />

kart ile büyük taraftarımız, aynı zamanda<br />

gönül verdikleri kulübümüzü desteklemek<br />

için yeni bir mecraya kavuşmuş olacaklar.<br />

Başta Papara olmak üzere, BJK’yi gönülden<br />

destekleyen tüm sponsorlarımıza, sizlerin<br />

huzurunda camiamız adına teşekkür ederim”<br />

dedi.<br />

“Sponsor değil, Papara”<br />

“Banka değil, Papara” sloganıyla faaliyet<br />

gösteren Papara, Beşiktaş JK sponsorluğu<br />

kapsamında geçtiğimiz aylarda ses getiren<br />

bir reklam kampanyasına imza atmıştı. Papara<br />

ve Beşiktaş JK’nın ortak değerlerine<br />

vurgu yapılan, Beşiktaş JK’nın değerlerine<br />

ve Beşiktaş camiası için önemli an ve kişilere<br />

ilişkin atıflarla örülen 360 derece reklam<br />

kampanyası, film, outdoor çalışmaları, kartal<br />

pençeli Instagram filtresi gibi pek çok<br />

ayrıntıyla tasarlanmıştı. Çekimleri Beşiktaş<br />

ilçesinde gerçekleştirilen, 15 milyonu aşkın<br />

erişim alan kampanya filmi, “Sponsor değil,<br />

Papara” mesajıyla son bulmuştu. Kampanya<br />

ayrıca, BoomSonar ve Marketing Türkiye tarafından<br />

düzenlenen Brandverse Awards’ta<br />

PR ana bölümünün Sponsorluk Çalışmaları<br />

kategorisinde altın, Kurumsal İmaj ve İtibar<br />

Yönetimi kategorisinde gümüş ödüle layık<br />

görüldü.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

ASUS’tan yapay zekanın gücüyle<br />

çalışan bilgisayar<br />

ASUS, güçlü ve yenilikçi özelliklerle güncellediği Vivobook<br />

16 OLED (M1605)’i tanıttı. Şık ve hafif tasarımıyla<br />

öne çıkan yeni dizüstü bilgisayar, yapay zeka desteği<br />

sağlayan AMD Ryzen 7000H teknolojisi ile yenilenerek<br />

günlük eğlence ve üretkenlik için ustalıkla tasarlandı…<br />

Global bilgisayar üreticilerinden ASUS,<br />

en yeni AMD Ryzen yapay zeka özellikli<br />

H-Serisi işlemcilerle güçlendirilen Vivobook<br />

16 OLED’i (M1605) duyurdu. Yeni nesil<br />

bilgisayarın öne çıkan özellikleri arasında;<br />

AMD Ryzen 7000H işlemci serisine eşlik<br />

eden 4.800 MHz’de 16 GB’a kadar DDR5<br />

RAM ve SSD aracılığıyla 1 TB’a ulaşabilen<br />

bir depolama kapasitesi, verimli ve sessiz<br />

bir deneyim sağlamaktan sorumlu iki ısı<br />

borulu ve IceBlade fanlı soğutma sistemi<br />

var.<br />

Mükemmel performans<br />

Yeni Vivobook 16 OLED, zorlu görevler birikirken<br />

bile mükemmel performans sağlamak<br />

için, 16 GB’a kadar 4800 MHz DDR5<br />

bellek ve 1 TB GB hızlı SSD ile AMD Ryzen<br />

7000 H-Serisi işlemcilerin gücünden yararlanıyor.<br />

AMD Ryzen 7000 H-Serisi işlemciler,<br />

tamamen yeni “Zen 4” mimarisi ve<br />

Windows x86 işlemcide bir ilk olan AMD<br />

AI Engine tarafından sağlanan güçlü AI<br />

özelliklerinden de faydalanıyor. Yapay zekanın<br />

gücüyle çalışan Vivobook 16 OLED,<br />

gerçek zamanlı video işleme, kesintisiz<br />

çoklu görev ve geliştirilmiş pil ömrü ile<br />

kullanıcı deneyimini büyük ölçüde geliştirmek<br />

için tasarlandı. Cihazı her koşulda<br />

serin tutmak için, soğutma sisteminde iki<br />

ısı borusu, 87 kanatlı bir ASUS IceBlade<br />

fanı ve işlemciyi yavaşlatmadan sorunsuz,<br />

kararlı performans için ısı transferini<br />

verimli bir şekilde hızlandıran çift<br />

hava kanalı bulunuyor. Uzun ömürlü, 70<br />

Wh’ye varan yüksek kapasiteli pil, dizüstü<br />

bilgisayarın daha uzun süre çalışmasını<br />

sağlarken, hızlı ve kararlı bağlantılar için<br />

ASUS WiFi Master teknolojisi ile geliştirilmiş<br />

WiFi 6E’ye kadar ultra hızlı bağlantı<br />

sağlıyor.<br />

Çarpıcı görsel deneyim<br />

Vivobook 16 OLED, süper parlak ve ultra<br />

canlı renkler için sinema sınıfı yüzde 100<br />

DCI-P3 renk gamına sahip 3.2K OLED<br />

HDR üç taraflı NanoEdge ekrana sahip.<br />

Ayrıca profesyonel düzeyde renk doğruluğu<br />

için Pantone, düşük mavi ışık emisyonları<br />

için de TÜV Rheinland onaylı. 120 Hz<br />

yenileme hızı ve 0,2 ms tepki süresiyle bu<br />

ekran, günlük üretkenlik, gündelik oyun<br />

ve eğlence için kullanıcısının istediği her<br />

şeyi vadediyor. Ayrıca VESA DisplayHDR<br />

True Black 600 sertifikası, karanlık sahnelerde<br />

gelişmiş ayrıntılar için mümkün olan<br />

en derin siyahları ve 1.000.000:1 yüksek<br />

kontrast oranını sağlıyor. Çarpıcı ekranı,<br />

16:10 en boy oranı sayesinde kaydırma ihtiyacını<br />

da azaltıyor.<br />

Kullanıcı dostu özellikler<br />

Göz alıcı Vivobook 16 OLED, kapağında<br />

yükseltilmiş Vivobook logo etiketi, uyarı<br />

şeritli Enter tuşu, Indie Black veya Cool<br />

Silver iki moda renk seçeneği ve geometrik<br />

tasarımıyla sıradışı bir tasarım sunuyor.<br />

Dizüstü bilgisayar, bir sırt çantasına<br />

sığacak kadar ince ve asla yük olmayacak<br />

kadar hafif. Hassas mühendislik ürünü,<br />

180° menteşesi sayesinde başkalarıyla<br />

içerik paylaşmayı veya bir masa etrafında<br />

bir grup insanla paylaşım yapmayı kolaylaştırıyor.<br />

Web kamerası, gelişmiş gizlilik<br />

ve güvenlik için görüntülü aramalarda<br />

görüntüyü anında karartan kullanışlı bir<br />

fiziksel kalkan içeriyor. Ayrıca, Windows<br />

Hello üzerinden parolasız, hızlı ve güvenli<br />

şekilde oturum açmak için dokunmatik<br />

yüzeyde isteğe bağlı bir parmak izi sensörü<br />

de bulunuyor.<br />

Tam boyutlu ASUS ErgoSense klavye, 19,05<br />

mm tuş aralığına, 0,2 mm tuş kapağı çanağına<br />

ve uzun 1,4 mm tuş hareket mesafesine<br />

sahip. Eksiksiz bir G/Ç bağlantı noktası<br />

seti ile kullanıcıların mevcut çevre birimlerini,<br />

ekranlarını ve projektörlerini bağlaması<br />

artık her zamankinden daha kolay.<br />

Güç sağlayan bir USB-C® 3.2 Gen 1 bağlantı<br />

noktasına ek olarak, iki adet USB 3.2 Gen 1<br />

Type-A bağlantı noktası, bir USB 2.0 bağlantı<br />

noktası, HDMI® çıkışı ve kullanışlı bir<br />

3,5 mm birleşik ses jakı da bulunuyor.<br />

Dizüstü bilgisayarın sık dokunulan yüzeyleri,<br />

virüslerin ve bakterilerin büyümesini<br />

yüzde 99’a kadar engellediği bilimsel olarak<br />

kanıtlanmış ASUS Antimicrobial Guard<br />

Plus ile kaplı.<br />

Vivobook 16 OLED, ayrıca cihazlar arası<br />

ekran paylaşımı için GlideX; güncellemelere,<br />

uygulamalara, müşteri hizmetlerine ve<br />

performans optimizasyonuna kolay erişim<br />

için MyASUS; ve kolay çoklu ekran yönetimi<br />

için ScreenXpert özelliklerine sahip.<br />

Konferanslar artık daha<br />

verimli<br />

Yeni Vivobook 16 OLED, video ve sesli konferansları<br />

daha sorunsuz ve daha eğlenceli<br />

hale getiren sınıfının lideri özelliklerle<br />

dolu. HD web kamerası, video oluşturmayı<br />

daha net hale getiren ASUS 3DNR video<br />

işleme teknolojisini içeriyor. Ayrıca, konferans<br />

sırasında anında gizlilik için kullanışlı<br />

bir fiziksel web kamerası kalkanı mevcut.<br />

Uzaktan çalışma ve video konferans<br />

deneyimleri için özel tasarlanan Vivobook<br />

16 OLED, konuşmalardan arka plandaki<br />

istenmeyen gürültüleri izole etmek için<br />

makine öğrenimini kullanan ASUS AI gürültü<br />

engelleme teknolojisine de sahip. Bu<br />

teknoloji, optimum grup konferans araması<br />

kalitesi için ortam gürültüsünün filtrelenmesine<br />

yardımcı oluyor.<br />

Sürdürülebilir ve dayanıklı<br />

ASUS’un kullanıcılarına en iyi ürünleri sunarken<br />

dünyayı koruma taahhüdü, Vivobook<br />

16 OLED’in tasarımına da yansıyor.<br />

Ambalajı yüzde 100 geri dönüştürülebilir<br />

bilgisayar, yüzde 30 PCR plastiği içeriyor.<br />

ENERGY STAR güç verimliliği standardını<br />

geçmek için de cihazın tasarım aşamasında<br />

enerji tüketimi azaltıldı. Daha uzun dizüstü<br />

bilgisayar ömrü aynı zamanda uzun<br />

vadeli israfı da azaltıyor. Bu nedenle, en<br />

katı test rejimi olan MIL-STD-810H ABD<br />

askeri sınıfı standardı kullanan Vivobook<br />

16 OLED, dayanıklılığı sağlamak için 26<br />

ayrı sıkı teste tabi tutuldu.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

41


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Tivibu’dan TV yayıncılığında ezber<br />

bozan yenilikler<br />

Geleneksel yayıncılık anlayışını değiştiren Tivibu; yenilikçi<br />

ve kullanıcı dostu teknolojik özellikleri, zengin<br />

içeriği, yenilenen yüzü ile ayrıcalıklı TV izleme deneyimini<br />

daha da ileri taşıyor. Sadece Tivibu’nun sunduğu<br />

7 güne kadar geri al izle, durdur izle, kişiye özel kanal<br />

ve menü özelliklerinin yanında yenilenen platformu ile<br />

Tivibu, TV yayıncılığında öne çıkmaya devam ediyor…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

42<br />

Türk Telekom’un TV platformu Tivibu, kullanıcılarına<br />

en iyi TV deneyimini yaşatmak<br />

için çalışmalarını sürdürüyor. Yenilenen<br />

güçlü teknolojik yapısı, gelişmiş yayın özellikleri,<br />

zengin içeriği ile televizyon izleme ve<br />

yayıncılık deneyimini üst seviyeye çıkaran<br />

Tivibu, dünyanın önde gelen entegre bilgi<br />

ve iletişim teknolojileri çözümü liderlerinden<br />

ZTE ve Netaş iş birliği ile yenilenen ara<br />

yüzünü ve sadece Tivibu’da olan yeni yaşam<br />

kanalı ‘Tivilife’ı tanıttı.<br />

Türk Telekom CEO’su Ümit Önal, “Türk Telekom<br />

olarak, bugüne kadar, teknolojik liderliğimizi<br />

uzun soluklu kılacak pek çok çalışmanın<br />

mimarı olduk. Teknolojik birikimimizi<br />

sağlıktan ulaşıma, kültür sanattan eğitime<br />

kadar birçok farklı sektöre başarıyla aktardık.<br />

Adımımızı attığımız her alanda ilklere<br />

öncülük ettik. Bu geleneğimizi yayıncılık<br />

sektörü özelinde de başarıyla sürdürdük.<br />

Ülkemizde IPTV yayıncılık dönemini biz<br />

başlattık. Türkiye’nin yeni nesil TV ve eğlence<br />

platformu Tivibu ile geleneksel televizyon<br />

yayın anlayışını kökten değiştirdik. Geliştirdiğimiz<br />

kullanıcı dostu teknolojilerle kullanıcılarımızı<br />

ayrıcalıklı televizyon deneyimi<br />

ile tanıştırdık. TV platformumuz Tivibu’nun<br />

kullanıcı deneyimini güçlendiren yeni ara<br />

yüzü, 7 gün geri al, Benim Kanalım gibi farklı<br />

özellikleri ve ilkleri barındıran Tivibu Multiscreen<br />

Platform’u ile kullanıcılarımıza en<br />

iyi deneyimi sunuyoruz. Yenilenen arayüzü<br />

ile Tivibu’nun TV izleme deneyimini bir üst<br />

seviyeye çıkarırken, platformu birbirinden<br />

değerli ve özel içeriklerimizle zenginleştirmeyi<br />

sürdürüyoruz. Bugün Tivibu’nun bu<br />

imkanlarını yeni yaşam kanalımız Tivilife’ın<br />

geniş içerik yelpazesiyle birlikte duyurmaktan<br />

büyük mutluluk duyuyorum. Tivilife;<br />

yerli ve yabancı programları harmanlayan<br />

yayın akışı ile en özgün ve özel içerikleri izleyicilerle<br />

buluşturacak. Geziden yemeğe,<br />

sağlıktan modaya, doğadan spora, eğlenceden<br />

hobilere, girişimcilikten teknolojiye yeni<br />

trendleri izleyicilere sunacağız. Tivilife’ın<br />

yepyeni ve zengin program seçkisiyle hayatın<br />

nabzını tutan bir yaşam kanalı olacağına<br />

inanıyoruz” dedi.<br />

ZTE Corporation Avrupa ve Amerika Bölge<br />

Başkanı ve Netaş Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Aiguang Peng, “Teknoloji ve inovasyon öncüsü<br />

ZTE olarak, operatörlerin altyapı modernizasyonunu<br />

hızlandırmasına her zaman<br />

destek oluyoruz. Bugün Türk Telekom, ZTE<br />

ve Netaş’ın yakın iş birliğiyle hayata geçirdiğimiz<br />

Türkiye’nin en büyük IPTV/OTT altyapı<br />

dönüşümlerinden birini duyurmanın<br />

heyecanını yaşıyoruz. ZTE’nin ileri teknoloji<br />

ürünü IPTV/OTT çözümü, yerel bulut mimarisiyle<br />

tasarlanmış olup Türk Telekom’a<br />

en iyi erişimi ve esnekliği sunuyor. Türk Telekom<br />

Tivibu, ZTE ve Netaş tarafından geliştirilen,<br />

en yeni yapay zekâ ve büyük veri<br />

teknolojileriyle derinlemesine entegre olan<br />

platformu en iyi kullanıcı deneyimi sunuyor.<br />

Ayrıca Netaş Ar-Ge’sinin geliştirmeleriyle Tivibu;<br />

IPTV, Android TV, Apple TV, Smart TV,<br />

mobil, tablet ve web dahil olmak üzere her<br />

türlü platform ve cihaz arasında ayrıcalıklı<br />

deneyim sağlıyor. Türk Telekom ile gerçekleştirdiğimiz<br />

bu projenin, dünya çapındaki<br />

IPTV/OTT pazarındaki pek çok operatör ve<br />

iş ortağı için iyi bir referans kaynağı olacağına<br />

inanıyor, dijital inovasyonu hep birlikte<br />

şekillendirelim istiyoruz” diye konuştu.<br />

Kullanıcı dostu yenilikçi üstün<br />

teknolojiler<br />

Dijital platformlardaki trendlere ve yeni nesil<br />

cihazlara uygun yeni ara yüzüyle Tivibu’da 7<br />

güne kadar geri alma özelliği ile geçmiş yayınlar<br />

TV rehberi menüsünden izlenebiliyor.<br />

Kullanıcının geçmiş izleme alışkanlıklarına<br />

göre seveceği filmlerden oluşan ve Türkiye’de<br />

bir ilk olarak, hayata geçirilen Benim<br />

Kanalım’da ise yayınlanan filmler kişiye<br />

özel içeriklerden oluşuyor. Ebeveyn kontrolü<br />

ile kullanıcılar dilediği kanalı veya içeriği<br />

izlemeye kapatabilirken, tüm programlar<br />

arasında farklı seviyede yaş sınırı belirlerken;<br />

aynı zamanda Çocuk Profili oluşturarak<br />

sadece çocuklara uygun içeriklere ve kanallara<br />

erişilebiliyor. Bana Özel menü yapısıyla,<br />

kullanıcılar, kaydettiği, yarım bıraktığı,<br />

kiraladığı veya satın aldığı içeriklere erişebiliyor.<br />

Çevrimdışı izleme özelliği de içeriklerin<br />

internete bağlıyken akıllı telefon veya<br />

tabletlere indirilmesini sağlarken, bu sayede<br />

internete bağlı olunmadığı ortamlarda da<br />

içeriklerin izlenmesine olanak veriyor. Tivibu’nun<br />

IMDB puan entegrasyonu sayesinde,<br />

kullanıcılar içerik seçerken bu puanı da referans<br />

alarak bir karar verebiliyor, “IMDB puanı<br />

yüksek filmler” kategorisi üzerinden doğrudan<br />

yüksek puanlı içeriklere erişilebiliyor.<br />

4 ekran deneyimi ile cihazlar<br />

arası senkronizasyon<br />

Tivibu müşterileri, Tivibu’nun gelişmiş özelliklerini<br />

barındıran yepyeni ara yüzü aracılığı<br />

ile, IPTV, Web, Smart TV, Apple TV/Android<br />

TV, akıllı telefon ya da tabletten oynatılıp<br />

durdurulan bir içeriğe, tekrar devam etmek<br />

istediğinde, yine bu cihazlardan dilediği<br />

zaman izlemeye devam edebiliyor. Kullanıcılar,<br />

TivibuGo uygulaması ile Tivibu’nun<br />

içeriklerine her yerden ulaşabiliyor.<br />

Tivibu’nun özgün ve yaratıcı<br />

program seçkisi: Tivilife<br />

Futboldan tenise, basketboldan voleybola,<br />

eSpordan Formula 1 yarışlarına kadar birçok<br />

daldaki spor heyecanını ekranlara taşıyan,<br />

sinema kanalları ile çok sayıda filmi izleyicilerle<br />

buluşturan; dizi, belgesel ve çocuk<br />

kanallarında dünyaca ünlü TV kanallarını<br />

bünyesinde barındıran Tivibu zengin içerikler<br />

sunmaya devam ediyor. Yeni nesil TV<br />

izleme alışkanlıklarını her geçen gün ileriye<br />

taşıyan Tivibu’nun duyurduğu en büyük yeniliklerinden<br />

biri de geniş içerik yelpazesine<br />

sahip Tivilife kanalı oldu. Türkiye’nin en yeni<br />

yaşam kanalı olan Tivilife’ın program seçkisi<br />

oluşturulurken; alanında uzman, beğeniyle<br />

takip edilen sunucu kadrosuyla, toplumun<br />

her kesiminin kendinden bir şeyler bulabileceği<br />

programlar özenle seçildi. Onlarca<br />

yeni yerli ve yabancı program, yüzlerce saat<br />

zengin içerik Tivilife aracılığıyla Tivibu kullanıcılarının<br />

beğenisine sunuluyor. Tivibu<br />

kullanıcıları, bu içerikleri kanal yayınının<br />

yanı sıra Tivibu’nun Seç İzle servisi aracılığıyla<br />

diledikleri zaman izleyebilecekler.<br />

Sadece Tivibu’da yer alacak Tivilife kanalı,<br />

Tivibu 2 numaralı kanal üzerinden paket ayrımı<br />

olmaksızın tüm Tivibu müşterilerinin<br />

beğenisine sunuluyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

TV+ ‘süper platform’ çağını başlatıyor<br />

Türkiye’nin dijital içerik platformu TV+, dijital<br />

yayın pazarını şekillendirecek bir ilke<br />

imza atıyor. Yerli ve yabancı pek çok dijital<br />

platform ve dünyaca ünlü stüdyolarla<br />

iş birliği yaparak bir ‘süper platforma’ dönüşen<br />

TV+, PRO ürünü ile de yayıncılıkta<br />

yeni bir dönem başlatacak. Dijital platform<br />

uygulamalarının içeriklerini bir kutu üzerinden<br />

kullanıcılarına sunacak olan TV+<br />

PRO, pazarda farklı bir kategori yaratacak.<br />

Kapsayıcı ve dönüştürücü bir hamleyle<br />

‘süper platform’ haline gelen TV+, çoklu<br />

abonelik çağında kullanıcıların içeriklere<br />

tek platformdan ulaşmasını sağlıyor.<br />

Taşınabilir kutu PRO ile her<br />

ekran akıllı TV’ye dönüşüyor<br />

TV+’ın PRO ürünü basın toplantısında<br />

tanıtıldı. Mobil veya sabit internet bağlantısıyla<br />

çalışan ve kullanıcı dostu bir<br />

ürün olarak tasarlanan TV+ PRO, güçlü<br />

donanım özellikleri ve lisanslı Android<br />

TV tabanlı yazılımıyla kullanıcılara ileri<br />

düzeyde televizyon deneyimi sağlıyor. Bu<br />

sayede her TV’yi akıllı televizyona dönüştürüyor.<br />

PRO’nun içindeki TV+ uygulaması<br />

sayesinde kullanıcılar, HDMI bağlantısı<br />

olan TV’lerin tamamında ve internet<br />

erişimi olan tüm noktalarda binlerce içerik<br />

ve Premium televizyon kanalına kolayca<br />

erişebiliyor. Kullanıcılar, TV+ PRO ile<br />

Google Play Store’daki tüm uygulamalara<br />

da ulaşabiliyor, cihazlarına indirebiliyor.<br />

TV+ PRO’nun ‘taşınabilir’ olması da kullanıcıyı<br />

tek ekranla, tek mekânla sınırlamıyor.<br />

TV+ PRO, kullanıcıya cihazını<br />

istediği yere taşıma özgürlüğü sağlıyor.<br />

Yazlıkta, teknede internetin olduğu her<br />

yerden TV+’ın zengin içeriklerine ulaşmak<br />

mümkün.<br />

Türkiye’nin dijital içerik platformu TV+, her TV’yi akıllı televizyona<br />

dönüştüren TV+ PRO ürünü ile platform yayıncılığında<br />

yeni bir dönem başlatıyor. Zengin içerikleriyle<br />

televizyon izleme alışkanlıklarına yön veren TV+, yerli ve<br />

yabancı dijital platformlarla dünyanın en önemli stüdyolarının<br />

içeriklerini tek abonelikle izleyiciye sunuyor. ‘Süper<br />

platform’ olma yolunda ilk adımı atan TV+, PRO ile platform<br />

pazarında yepyeni bir dünya yaratacak…<br />

“TV+’ı ‘Süper Platform’ olarak<br />

konumluyoruz”<br />

TV+ PRO ile ilgili bilgi veren TV+ Genel<br />

Müdürü Gülçin Alıcı Gökçe, zenginleşen<br />

içerikler ve yenilikçi teknolojilerle platform<br />

pazarında yeni bir dönem başladığını<br />

söyledi. Gökçe, “Hedefimiz TV+’ı gelişim<br />

alanlarıyla farklılaştırarak her şeyin bir<br />

arada olduğu bir ‘platformlar merkezine’<br />

dönüştürmek. Bu yolda büyük adımı da<br />

TV+ PRO ürünüyle attık. Tüm dijital platform<br />

uygulamalarının bulunduğu içerikleri,<br />

izleyiciye tek bir kutu üzerinden sunacağız.<br />

Kullanıcı dostu bu ‘süper platform’<br />

ile sektörde kapsayıcı ve dönüştürücü bir<br />

rol üstleniyoruz. TV+ sektörde kendi kategorisini<br />

oluşturma yolunda ilerliyor. Her<br />

platform kendi dünyasına ve müşterisine<br />

odaklanırken biz bütün platformların en<br />

seçkin içeriklerini bir araya getiriyoruz.<br />

Sektördeki içerik sağlayıcıların ya da oynatıcıların<br />

en kaliteli içeriklerine kolayca<br />

erişilebilecek yepyeni bir dünya yaratıyoruz.<br />

Bu adımın platform pazarını dönüştüreceğine<br />

inanıyoruz. Pazara sadece kendi<br />

kutumuzdan bakmıyoruz, tüm oyuncuları<br />

geliştirecek çalışmalar planlıyoruz” dedi.<br />

“Platform devleriyle iş<br />

birlikleri sürecek”<br />

Tüketicilerin ana tercihlerini platformların<br />

içerik kalitesi ve zenginliğinin belirlediğini<br />

kaydeden Gülçin Alıcı Gökçe, TV+<br />

PRO ve yeni iş birlikleriyle ilgili şu bilgiyi<br />

verdi: “TV+ PRO pazarda net farklılaştığımız,<br />

piyasada benzeri olmayan ve TV+’ın<br />

yeni teknolojisini gösteren bir ürün. Ürün<br />

deneyimini devamlı iyileştirirken, zengin<br />

içerik dünyamız ile de müşteri bağlılığını<br />

artırıyoruz. Bu kapsamda; BluTV ile uzun<br />

zamandır devam eden iş birliğimizi büyüterek<br />

sektörde bir ilke imza attık. Bir OTT<br />

(internet üzerinden TV) servis, ilk kez TV+<br />

için bir kanal hazırlayıp, bir seç-izle video<br />

paketiyle birleştirdi ve müşterilerimiz için<br />

çok ciddi bir değer yaratmamızı sağladı. İş<br />

birliği içinde olduğumuz önemli bir platform<br />

da Netflix. Müşterilerimiz Superonline<br />

internet paketleri ile TV+ ve Netflix<br />

üyeliklerini bir arada çok avantajlı ve 12<br />

ay sabit fiyat garantisi ile temin edebiliyor;<br />

üyeliklerini tek bir fatura ile yönetebiliyorlar.<br />

Kanal tarafında ise; yılın başında Saran<br />

Grubu/ S Sport, globalde Warner Bros. Discovery<br />

Grubu, Disney Grubu ile sözleşmelerimizi<br />

yeniledik. SinemaTV ile mevcut iş<br />

birliğimize devam ediyoruz. Dünyaca ünlü<br />

Moonbug Kids ve Boomerang kanallarıyla<br />

birlikte sunduğumuz çocuk kanalı sayımızı<br />

12’ye çıkardık. Amerika’nın öncü stüdyolarından<br />

AMC’nin güçlü içeriklerinin<br />

yanında 19 Haziran’da dünyanın en<br />

popüler dizilerinden The Walking Dead’in<br />

yeni devam dizisi ‘Dead City’ Amerika ile<br />

aynı anda ilk kez ve sadece TV+’ta yayınlandı.<br />

Yıl içinde Paramount’un bol ödüllü<br />

dizilerinin yanında HBO’nun Game of Thrones,<br />

Sopranos, True Detective gibi kült<br />

yapımları da TV+ izleyicisi ile buluşacak.<br />

TV+’taki zengin içeriği; 150’ye yakın canlı<br />

kanal ve 11 bin adedin üzerindeki seç-izle<br />

içeriği ile <strong>2023</strong>’te de korumaya ve daha da<br />

büyütmeye odaklıyız.”<br />

Kullanıcıya özel<br />

fiyatlandırılacak<br />

TV+ PRO zengin içerik sunma stratejisinin<br />

yanı sıra kullanıcı profillerine özel fiyatlamayla;<br />

taahhütlü-taahhütsüz, faturaya<br />

ek veya kredi kartı üzerinden, satın alma<br />

veya kiralama modeliyle satışa sunulacak.<br />

Operatör bağımsız mevcut mobil veya sabit<br />

kullanıcılar, Turkcell mağazaları ve<br />

internet üzerinden TV+ PRO’yu temin edebilecek.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

43


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Param, Univera ve Univis’i<br />

bünyesine kattı<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

44<br />

Univera ve bağlı iştiraki Univis’i bünyesine<br />

katan Param, iki şirketin katkısından<br />

doğacak sinerjiyle finansal kapsayıcılığını<br />

artıracak. Univera’nın geniş ürün gamı<br />

Param’ın finansal teknolojisi ile buluşurken,<br />

Univera’daki; distribütör, bayi, alt<br />

bayi gibi müşteriler arasındaki akışlara<br />

da Param’ın ödeme sistemleri entegre<br />

edilecek. Bununla birlikte Kredim’in yetenekleri<br />

ile bütünleşik finans altyapısı sunulacak.<br />

Univera aynı zamanda müşteri<br />

ve ürün portföyü ile Param’ın Avrupa açılımına<br />

da destek verecek. Dünyada hızla<br />

büyüyen ve büyük bir akım haline gelen<br />

“Şimdi Al, Sonra Öde” modelini Türkiye’yle<br />

tanıştıran Param bünyesindeki Kredim<br />

Univera’daki bayi ağına nakit çözümlerinin<br />

sunulmasını sağlarken, Finrota ise<br />

online tahsilat ve açık bankacılık uzmanlığı<br />

ile değer katacak. Ayrıca Univera’daki<br />

insan kaynağı yeteneklerinin de katılımı<br />

ile Param, teknoloji alanında daha güçlü<br />

bir kadroya sahip olacak.<br />

Markaların Satış, Servis ve Lojistik süreçlerini<br />

yönetebileceği yazılımları tek<br />

bir platformda geliştirmek, bu süreçlerin<br />

tamamen dijitalleşmesi için ihtiyaç duyulan<br />

tüm hizmetleri sağlamak misyonu<br />

ile hareket eden Univera, 30 yıllık bilgi birikimiyle<br />

sektörünün öncü markası. 270<br />

binden fazla noktada yaygınlığı ile Türkiye’nin<br />

en önemli şirketleri arasında ve<br />

en büyük 500 hizmet ihracatçısından biri.<br />

Univera farklı sektör ihtiyaçlarına yönelik<br />

olarak; Çoklu Kanal Satış Yönetimi, İş Ortağı<br />

Yönetimi, Mobil Ekip Yönetimi, Depo<br />

ve Üretim Yönetimi, Sahadan Veri Toplama,<br />

Tedarik Yönetimi gibi konularda<br />

kendi ürettiği yazılımlarla iş süreçlerinin<br />

hızlı ve minimum hata ile gerçekleşmesini<br />

sağlıyor ve Türkiye’de gösterdiği faaliyetin<br />

yanı sıra dünyanın birçok ülkesinde<br />

projeler yürütüyor. Univis ise OT/VT ve<br />

IoT alanlarında başlayan faaliyetlerini<br />

bugün; satış, servis ve lojistik konularındaki<br />

yazılım, donanım, destek ve proje<br />

hizmetlerini sağlayarak devam ediyor.<br />

Fintek sektörünün lideri Param, büyüme yolculuğuna<br />

devam ediyor. Yenilikçi yazılım çözümlerinin mimarı Univera<br />

ve bağlı iştiraki Univis’i bünyesine katan Param, bu<br />

sayede finansal teknoloji alanındaki farklı çözümleriyle<br />

ekosistemini büyütecek. Yeni dönemde Param bünyesinde<br />

yer alan Finrota ve Kredim markalarıyla Univera arasında<br />

yepyeni işbirliği fırsatları doğacak. Bu sayede şirketlerin<br />

ihtiyaçlarına uçtan uca çözümler sunulurken, bu süreç<br />

Param’ın çatısı altında yeteneklerin ve uzmanlıkların artmasını<br />

ve güçlenmesini sağlayacak…<br />

Param Kurucu ve CEO’su<br />

Emin Can Yılmaz: “Sektördeki<br />

lider konumumuzu devam<br />

ettiriyoruz”<br />

Param’ın, Univera ve Univis’i bünyesine<br />

katması hakkında görüşlerini paylaşan<br />

Param Kurucu ve CEO’su Emin Can<br />

Yılmaz, “‘Herkes için her yerde hayatı<br />

finansal teknolojilerle kolaylaştırmak’<br />

vizyonumuz ile kurumsal ve bireysel<br />

kullanıcılarımıza çözümler sunarken,<br />

sektördeki lider konumumuzu devam<br />

ettiriyoruz. 2022 yılında; Avrupa İmar<br />

ve Kalkınma Bankası (EBRD), CEECAT<br />

Capital, Alpha Associates ve Revo Capital’den<br />

217 milyon dolar değerleme üzerinden<br />

yatırım alarak sektörün en değerli<br />

finteki haline geldik. Kullanıcı sayımız<br />

2022 yılında 5 milyona, kart sayımız 7<br />

milyona, Param ile yapılan harcama tutarı<br />

ise 9,2 milyar TL’ye ulaştı. <strong>2023</strong>’ün ilk<br />

çeyreğini, faaliyet alanlarımızda gerçekleştirdiğimiz<br />

büyüme rekorlarıyla geride<br />

bırakırken, yılın devamında da önemli<br />

başarılara imza atarak ilerliyoruz.<br />

Türkiye’nin lider sanal POS çözümü ParamPOS’un<br />

mayıs ayındaki işlem hacmi,<br />

nisan ayına oranla yüzde 34’lük bir artışla<br />

10 milyar TL’yi aştı. Rekor seviyedeki bu<br />

artışla; geçtiğimiz yılın aynı dönemiyle<br />

karşılaştırıldığında yüzde 380 büyüme<br />

oranını yakalarken, toplam pazar payımızı<br />

da yüzde 30’un üzerine çıkardık.<br />

Finansal alanda hayata geçirdiğimiz ileri<br />

teknolojilerimizle, Türkiye’nin yanı sıra<br />

hedeflediğimiz Avrupa ülkelerinde de<br />

yatırımlar yaparak varlık gösteriyoruz.<br />

Büyüme yolculuğumuz doğrultusunda,<br />

yenilikçi yazılım çözümleri geliştiren Univera<br />

ve iştirak şirketi Univis’i bünyemize<br />

kattık. Param ve Univera’nın önemli bir<br />

sinerji yakalayarak sektörün diğer güçlü<br />

oyuncuları ile gerek ulusal gerek uluslararası<br />

pazarlarda daha etkin rekabet edeceğine<br />

inanıyoruz.<br />

Univera, Param’ın uzmanlık alanı olan finansal<br />

teknolojilerden yararlanarak müşterilerine<br />

uçtan uca ekonomik ve bütünleşik<br />

hizmetler sağlayabilecek. Teknoloji<br />

gücümüz, uzman ekibimiz, AR-GE birikimlerimiz<br />

çerçevesinde ürün ve hizmetler<br />

geliştirerek, fark yaratan yeniliklere<br />

imza atacağız. Türkiye’nin ekonomisine<br />

katkı sağlayan güçlü sektör oyuncularını<br />

Param’ın gömülü finans çözümleri ile<br />

tanıştırarak hali hazırda yaratılan ticaret<br />

hacmini daha kolay tahsilat yönetimi,<br />

alternatif gelir kaynakları, daha yüksek<br />

sipariş yakalayabilme olanakları ile<br />

daha da büyüteceğiz. Param; yatırım<br />

yapmaya, ekonomiye ve istihdama<br />

katkıda bulunmaya devam edecek»<br />

değerlendirmesinde bulundu.<br />

Univera’nın, Param Grubu’nun çatısı altına<br />

girmesi hakkında konuşan Univera<br />

Genel Müdürü Merthan Kaleli; birleşme<br />

ile gerek ulusal gerek uluslararası pazarlarda<br />

daha etkin rekabet edebilir hale<br />

geleceklerini belirtti. Univera’nın; müşterilerine<br />

sağladığı uçtan uca bütünleşik<br />

satış, servis ve lojistik dijital dönüşüm<br />

hizmetlerini, Param’ın uzmanlık alanı<br />

olan finansal teknolojiler ile birleştirerek<br />

finansal kredi ve ödeme avantajları sağlayacağını<br />

vurguladı. FMCG sektöründe<br />

satış ve lojistik yazılımlarında sektör lideri<br />

olduklarını vurgulayan Merthan Kaleli<br />

tüm müşterilerini, iş ortaklarını ve çalışanlarını<br />

Univera ve Univis markalarını<br />

daha güçlü bir şekilde geleceğe taşıyacak<br />

bu heyecan verici gelişmeye ortak olmaya<br />

davet etti.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Geleceğin Bankacılık Deneyimi: MARS<br />

Geleceğin bankacılık deneyimini bugünden<br />

bize getiren MARS ile Türkiye’de yepyeni<br />

bir premium finans deneyimi dönemi<br />

başladı. Emrah Kaya, Burcu Bekdaş ve<br />

Eray Yüksek ortaklığıyla hayata geçirilen<br />

ve herkes için her gün daha iyi bir yaşam<br />

vaadiyle tasarlanan MARS, şimdi kullanıcılarla<br />

buluşmaya hazır. Herhangi bir ön<br />

koşul aranmadan sadece birkaç adımda<br />

MARSlı olmak, ayrıcalıklarla ve fırsatlarla<br />

dolu yeni bir evrene adım atmak mümkün.<br />

MARSlılar tüm kartlarını<br />

tek yerden yönetiyor,<br />

harcamalarını bölüşüyor,<br />

limitlerini birleştiriyor<br />

MARSlılar harcamalarını, tasarruflarını,<br />

planlarını ve paralarını kendileri yönetiyor.<br />

Premium finans deneyimi sunan<br />

MARS, tanımlanan tüm kartların limitlerini<br />

birleştirip tek seferde ve tek yerden<br />

harcama seçeneği sunuyor. MARS, MasterCard<br />

Gümüş Logoya sahip olduğu için<br />

MARSlılar bu kapsamdaki tüm özelliklerden,<br />

yurt içi ve yurt dışı avantajlardan<br />

faydalanabiliyor.<br />

Tek uygulama ve tek kartla<br />

paranın kontrolü MARSlılarda<br />

“MARS ile yaratmak istediğimiz ekosistem<br />

uzun bir tasarım ve geliştirme sürecinin<br />

sonucudur. Amacımız kullanıcılarımızın<br />

hayatını her gün güzelleştirerek onlara<br />

finansal anlamda kontrolü kendi ellerinde<br />

tuttukları daha özgür bir deneyim yaşatmak”<br />

diyen MARS Kurucu Ortağı Emrah<br />

Kaya devam ediyor: “MARS ile kullanıcılar<br />

tamamen kendilerine göre seçip, özelleştirdiği<br />

ve kendi ihtiyaçlarına göre tasarladıkları<br />

bir evrene sahip oluyorlar. MARS<br />

için özgür ruhlu, parasını akılcı yöneten,<br />

yeniliğe açık, kendine has zevkleri olan,<br />

premium yaşamak ve avantajlara sahip<br />

olmak isteyenlerin buluşma noktası diyebiliriz.”<br />

MARS, finans dünyasında bir<br />

demokratikleşme hareketi<br />

olarak kurgulandı<br />

“MARS, hayatımızı her gün daha iyiye<br />

götürmek için çalışan premium finans<br />

uygulamasıdır. Bizi farklı kılan tamamen<br />

kullanıcı odaklı olmamızdır. Ne beklediğini<br />

ve ne hizmet vermemiz gerektiğini<br />

çok iyi anlayarak yola çıktık ve geleceğin<br />

Özgür ruhlu, parasını akılcı yöneten, yeniliğe açık, kendine<br />

has zevkleri olan, premium yaşamak ve avantajlara sahip<br />

olmak isteyenlerin yeni buluşma noktası MARS ile premium<br />

finans deneyimi dönemi başladı. Tek uygulama ve tek<br />

kartla bankalardaki tüm işlemlerin yönetilebildiği, benzersiz<br />

fırsatları ve yenilikçi özellikleriyle kullanıcılara premium<br />

finans deneyimi sunan MARS artık bizlerle!.<br />

bankacılık deneyimini tasarladık diye konuşan<br />

MARS Kurucu Ortağı Burcu Bekdaş<br />

ekliyor: “Hizmet modeli sebebiyle MARS’ın<br />

Türkiye’de rakibi yok. MARS’ı, bireylerin<br />

kendini ait hissettiği segmentlere erişebilmeleri<br />

için finans dünyasında şeffaf olarak<br />

yola çıkan bir demokratikleşme hareketi<br />

olarak tanımlayabiliriz.”<br />

MARS Kurucu Ortağı Eray Yüksek ekliyor:<br />

“Akıllı algoritmalarla, kullanıcıların<br />

finansal ihtiyaçlarını tüm bankalarla tek<br />

tek uğraşmadan çözümleyen premium bir<br />

neobank olarak MARS, kullanıcılara lükse<br />

erişim imkanları veren bir finans deneyimi<br />

sunuyor. MARS, kullanıcılara tek bir mobil<br />

şube ve kartla tüm finansal yaşamlarını<br />

tek yerden yönetebilme imkânı tanıyor.<br />

MARS, çığır açıcı bir yaklaşımla bankacılık<br />

dünyasını yeniden yapılandırıp dönüştürmeyi<br />

hedefliyor.”<br />

Yüzlerce markada indirimler,<br />

üyelik ücretinin çok ötesinde<br />

avantajlar MARSlıların<br />

cebinde<br />

MARS deneyiminin içerisinde lezzet,<br />

moda, kahve, teknoloji, seyahat, gurme,<br />

abonelik ve keyif olarak sekiz farklı koloni<br />

ve kategorize edilmiş kampanyalar yer<br />

alıyor. MARS’ta bulunan bu farklı kategoriler,<br />

ayrıcalıklı avantajlarla kullanıcılara<br />

her zaman kazandırıyor. MARSlılar<br />

yüzlerce markada indirimleri ve MARS<br />

Miles avantajları ile üyelik ücretlerinden<br />

çok daha fazlasına sahip oluyor.<br />

Ayrıcalıklı yaşam için sınırlı<br />

sayıda üretilen MARS<br />

Titanium Metal kart<br />

MARS’ı farklı kılan, MARSlı olmak için<br />

herhangi bir ön koşul aranmıyor olması.<br />

Prime, Platinum veya Titanium Metal<br />

kartlardan birini seçerek özel avantajlar<br />

dünyasına adım atmak mümkün.<br />

MARS’ı benzersiz kılan en önemli özelliklerinden<br />

biri ise Titanium Metal üyeliği.<br />

MARS Titanium Metal üyeleri 16 gram saf<br />

metalden üretilen kartlarıyla her ay değişen<br />

prestijli restoran indirimleri, ücretsiz<br />

park ve özel şoför gibi benzersiz avantajlara<br />

sahip oluyorlar. MARS Titanium Metal<br />

kart sahipleri sekiz koloninin tamamını<br />

seçebiliyor.<br />

MARSlılar 300’den fazla<br />

markada hatta bankacılık<br />

işlemlerinde bile MARS Miles<br />

kazanıyor<br />

MARS, mil programında da çığır açıyor.<br />

MARSlılar alışverişlerinde olduğu gibi<br />

bankacılık işlemlerinde de mil kazanabiliyor.<br />

MARS Miles cüzdanlardaki miller<br />

istenildiği zaman dönüştürüp TL cüzdanlarına<br />

ve hesaplara aktarılabiliyor. MARS<br />

millerde zaman aşımı da bulunmuyor.<br />

MARSlılar ATM aramadan<br />

istedikleri bankanın kartından<br />

istedikleri yerde ücretsiz para<br />

çekiyor<br />

MARSlılar kendi aralarında 7/24 ücretsiz<br />

bir şekilde dünyanın herhangi bir yerinden<br />

para transferi yapabiliyor, Otomatik Para<br />

Yatırma fonksiyonuyla hesaplarına düzenli<br />

para yatırabiliyorlar.<br />

Ayrıca MARSlılar istediği hesabından ve<br />

dilediği ATM’den MARS fiziksel kartı ya<br />

da QR kodla ücretsiz, komisyon alınmadan<br />

para çekebiliyor ve QR kod ile ödeme<br />

yapabiliyorlar. MARSlıların sahip olduğu<br />

avantajlar bununla da sınırlı değil. MARSlılar<br />

harcamalarını sevdikleriyle anında<br />

bölüşebiliyor, fatura ödeme talimatı verebiliyor<br />

ve tüm finansal işlemlerini tek bir<br />

kart ve uygulamadan yönetebiliyorlar.<br />

MasterCard Gümüş logosuna sahip MARS<br />

kartlarıyla kullanıcılar 20’den fazla ülkede<br />

yüzlerce avantajlardan faydalanabiliyorlar,<br />

tüm dünyada alışveriş yapabiliyor ve<br />

ATM’lerden para çekebiliyorlar.<br />

MARSlılar teknolojiye<br />

güveniyor, tüm kişisel<br />

bilgilerini sertifikalarıyla<br />

güvence altına alıyor<br />

Digital First Card özelliği sayesinde MARS<br />

kartların üzerinde numara yer almadığı<br />

için dolandırıcılık riski neredeyse hiç bulunmuyor.<br />

Alışveriş yapıldığında fiziksel<br />

kartla eşlenmiş versiyon MARS uygulaması<br />

içinde yer aldığından, kolayca iptal edilebiliyor.<br />

MARSlılar tüm varlıklarını Merkez<br />

Bankası güvencesiyle koruyor.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

45


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

İK Sektöründe ChatGPT<br />

Yapay zeka sohbet robotu ChatGPT’nin, İnsan Kaynakları<br />

sektöründeki işe alım süreçlerinde büyük avantajlar<br />

sağlayabileceği öngörülüyor…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

46<br />

Yapay zekaya dayalı sohbet robotu olan<br />

ChatGPT, son dönemlerde adından sıkça<br />

söz ettiriyor. İnsanlarla etkileşimde<br />

bulunabilen, anlamlı ve akıcı bir şekilde<br />

soruları cevaplayan ChatGPT, birçok<br />

alandaki sorulara önerilerde bulunabiliyor,<br />

bilgi sağlayabiliyor ve fikirler sunabiliyor.<br />

Ancak kesin doğruyu asla garanti<br />

etmiyor.<br />

ChatGPT’nin hızlı ve etkili bir şekilde<br />

soruları yanıtlaması, teknik bilgiler<br />

vermesi ve problemleri çözmek<br />

için rehberlik etmesinin, müşteri<br />

hizmetlerinden eğitim ve danışmanlık<br />

hizmetlerine kadar birçok sektörde<br />

büyük bir fayda sağlayabileceği ve iş<br />

yapış süreçlerini hızlandırabileceği<br />

öngörülüyor.<br />

ChatGPT teknolojisinin insan kaynakları<br />

sektöründe de büyük avantajlar sunabileceğine<br />

dikkat çeken online kariyer<br />

platformu Workindo’nun CEO’su Nursel<br />

Kahriman Özkaya, “Yapay zeka teknolojileri<br />

birçok sektörde kullanılmaya başlandı.<br />

Bu teknolojiler iş yapış süreçlerini<br />

pratik ve hızlı hale getirirken, verimliliğin<br />

artmasına da katkı sağlıyor. Chat-<br />

GPT gibi teknolojilerin İK sektöründe de<br />

doğru kullanıldığında fayda sağlaması<br />

muhtemeldir. Özellikle işe alım süreçlerindeki<br />

avantajlarından bahsetmem<br />

gerekirse iş arayanları yönlendirmesi,<br />

gelişimlerine katkıda bulunması ve personel<br />

arayanlara hızlı şekilde fırsatlar<br />

sunması olabilir. Örneğin, yapay zeka<br />

ile iş arayanlara kariyer planlaması ve iş<br />

arama sürecinde rehberlik sağlanabilir.<br />

İş arayanlar da, yeteneklerine, deneyimlerine<br />

ve hedeflerine uygun pozisyonlar<br />

hakkında daha fazla bilgi alabilir ve kariyer<br />

yolculuklarını buna göre şekillendirebilirler.<br />

ChatGPT’nin yapacağı doğru<br />

yönlendirme ve bilgilendirmeleriyle, iş<br />

arayanların daha bilinçli kararlar verebileceğini<br />

ve gelişimlerini destekleyebileceğini<br />

düşünüyorum.<br />

Yine işletmelerin personel arama süreçlerinde<br />

de yapay zeka ile iş ilanlarına uygun<br />

adayların hızlıca değerlendirmeleri<br />

sağlanabilir. Örneğin, adayların yetenekleri<br />

ve işe olan uyumları analiz edilebilir,<br />

daha önceki deneyimleri gözden geçirilebilir.<br />

Bu sayede de işletmelerin verimli<br />

bir personel seçme süreci geçirerek iş<br />

gücü yönetimini kolaylaştırması mümkün<br />

olabilir” dedi.<br />

Çalışan Gelişimine Katkı<br />

Sağlayabilir<br />

Nursel Kahriman Özkaya, “ChatGPT gibi<br />

teknolojilerin, işletmelerin çalışanlarının<br />

gelişimine katkıda bulunabileceğini<br />

de göz ardı etmemek gerek” dedi ve ekledi:<br />

“Çalışanların eğitim programları,<br />

beceri geliştirme fırsatları ve kariyer yolculukları<br />

hakkında bilgilendirme yapılabilir<br />

ve çalışanların kişisel ve profesyonel<br />

gelişimleri yapay zeka ile desteklenebilir.<br />

Bununla birlikte bu teknolojinin daha<br />

çok yeni olduğunu ve çeşitli riskler ve dezavantajlara<br />

sahip olabileceğini de unutmamak<br />

gerek. Hepimizin gündemde takip<br />

ettiği üzere yapay zeka sistemlerinin<br />

karar verme süreçlerinde hatalar yapabilme<br />

potansiyeli bulunuyor. Doğal dil<br />

işleme modelleri, yanlış anlamalar veya<br />

eksik bilgilerle sonuçlanabilecek bazı sorunları<br />

oluşturabilir. Bu nedenle, bu tür<br />

sistemlerin dikkatli bir şekilde eğitilmesi<br />

ve özellikle denetlenmesinin önemli<br />

olduğunu vurgulamak istiyorum. Doğru<br />

sorma becerisi her zaman her yerde<br />

önemli ve aranılan bir yetkinlik olmaya<br />

devam edecek şüphesiz. Yapay zeka insan<br />

becerilerini köreltecek mi, mesleklerimizi<br />

tarihe gömecek mi gibi bir çok çekince<br />

var. ChatGPT gibi teknolojilerin, iş<br />

yapış şekillerimizi geliştirip daha verimli<br />

hale getirdiği ve yetkinliklerimizin her<br />

geçen gün arttığı yeni bir döneme hep<br />

birlikte tanıklık edeceğiz.”<br />

İşe Alım Sürecinde Oldukça<br />

Etkili<br />

İK alanında kendi kişisel ChatGPT deneyimini<br />

de anlatan Nursel Kahriman<br />

Özkaya, “Geleneksel işe alım yöntemlerinin<br />

sınırlamalarını aşmak ve daha<br />

etkili bir ön değerlendirme yapmak<br />

amacıyla ChatGPT’yi kullanmayı denedik.<br />

Beklediğimden çok daha kapsamlı<br />

ve düşünceli yanıtlar aldık. ChatGPT’ye<br />

aradığımız adayın niteliklerini girerek<br />

aday seçimi ile ilgili sorular sorduk ve<br />

verdikleri yanıtları değerlendirdik. Şaşırtıcı<br />

olan, modelin doğru yönlendirme<br />

konusunda oldukça başarılı olmasıydı.<br />

Aradığımız adayın en önemli özelliklerini<br />

belirterek buna uygun sorular hazırladı<br />

ve bu sayede görüşme yapılırken doğru<br />

adayı bulma ve işe alım süreçlerinin<br />

hızlanabileceğini görmüş oldum.<br />

Bu deneyim, benim için ChatGPT’nin<br />

işe alım sürecinde önemli bir rol<br />

oynayabileceğini gösterdi. Düşünme<br />

yazılımı sayesinde başvuran adayları<br />

hızlı bir şekilde değerlendirebileceğini,<br />

mülakatlarda ön eleme yapabileceğini<br />

ve nitelikli adayları belirlemede değerli<br />

bir araç olabileceğini düşünüyorum.<br />

Tecrübe ettiğimiz bu deneyim işe alım<br />

sürecini hızlandırırken aynı zamanda<br />

kaliteli adayları yakalamamızı sağladı”<br />

dedi.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Endüstri 5.0’da haberleşme teknolojilerine<br />

büyük iş düşecek<br />

Siber fiziksel üretim sistemlerinin başında<br />

gelen endüstriyel haberleşme sistemleri,<br />

sanayide yaşanan devrimler arasında belirleyici<br />

bir rol üstlenmeyi başarıyor. Fabrikaları,<br />

akıllı üretim tesisine dönüştürme<br />

gayesi taşıyan CC-Link gibi endüstriyel<br />

haberleşme protokolleri, giderek daha da<br />

fazla önem kazanan Endüstri 5.0 için de<br />

önemli bir yerde konumlanıyor. Endüstri<br />

4.0’ın bir sonraki aşaması olan ve toplum<br />

odaklı teknoloji devrimi olarak tanımlanan<br />

Endüstri 5.0’da makine-insan etkileşimi<br />

her zamankinden daha kritik olacağından<br />

veri akışını sağlayacak siber fiziksel<br />

sistemler, bu yeni devrimin de aktörleri<br />

olmayı sürdürüyor. Endüstriyel haberleşme<br />

alanında faaliyet gösteren Japonya<br />

merkezli CLPA (CC-Link Partner Association)<br />

ise en yeni endüstriyel haberleşme<br />

protokolleri ile şirketlere Endüstri 4.0’da<br />

olduğu gibi Endüstri 5.0 yolculuklarında<br />

da rehberlik etmeye devam ediyor.<br />

İnsan ve akıllı sistemlerin iş<br />

birliğinde hızlı haberleşme çok<br />

önemli olacak<br />

Endüstri 5.0, Endüstri 4.0’dan farklı olarak<br />

tamamen akıllı sistemlere odaklanmak<br />

yerine insan ve akıllı sistemlerin iş birliğine<br />

odaklanarak insanı daha farklı bir<br />

noktada konumlandırıyor. Akıllı sistemlerin<br />

optimizasyonu yerine insan ve akıllı<br />

sistemlerinin optimizasyonu esas alan Endüstri<br />

5.0, makineleri insanın performansını<br />

artıran bir iş birlikçi olarak görüyor. En<br />

önemlisi de daha bütüncül bir perspektiften<br />

bakarak Nesnelerin Interneti (IoT), Büyük<br />

Veri (Big Data) ve Yapay Zekâ (AI) gibi<br />

tüm sistemleri içine alıyor. İnsan ve akıllı<br />

sistemlerin haberleşmesinin yanı sıra iş<br />

birliği yapmasını da hedefleyen bu harekette,<br />

yapay zekânın da desteğiyle verinin<br />

gücü bir kez daha ortaya koyuluyor. Bu nedenle<br />

cobotların insanlarla iletişim kurduğu<br />

sosyal akıllı fabrika çağında sorunsuz<br />

iletişim büyük önem taşıyor. Üretimden<br />

toplumsal süreçlere kadar her alana entegre<br />

edilebilen Endüstri 5.0, haberleşme<br />

sistemlerinin güvenli ve verimli alt yapısı<br />

sayesinde tüm ilgili proseslerin kesintisiz<br />

Üretim teknolojileri, bir dizi çağdaş otomasyon sistemleri<br />

ve veri alışverişini sağlayan haberleşme protokollerini<br />

içeren Endüstri 4.0, akıllı fabrika sistemlerini domine<br />

eden temel güç olarak konumlanıyor. Üretimde verinin<br />

gücünü ortaya koyan, en önemlisi de haberleşme sistemlerinin<br />

hızı, esnekliği ve güvenliği üzerine kurgulanan<br />

bu devrim, 21.yüzyılın dinamikleri karşısında kabuk<br />

değişimine uğruyor. Çok yakın bir zamanda hayatımıza<br />

giren Endüstri 5.0, süper akıllı toplum kavramını temsil<br />

ediyor ve toplumun teknoloji ile iş birliği yapması anlamına<br />

geliyor. Bu iş birliğinin sağlanmasında ise Endüstri<br />

4.0’da olduğu gibi Endüstri 5.0’da da haberleşme teknolojilerine<br />

büyük iş düşüyor…<br />

ve uçtan uca işlemesine olanak tanımayı<br />

amaçlıyor.<br />

Sosyal akıllı fabrikaların<br />

inşasında rol almayı hedefliyor<br />

Şirketlerin ve topluma hizmet eden<br />

kuruluşların Endüstri 5.0’a yönelik<br />

dijitalleşme stratejileri kapsamında kendilerine<br />

uygun endüstriyel ağ teknolojilerini<br />

bulmaları gerekiyor. Bu aşamada konusunda<br />

uzman bir kuruluş olan CLPA, hem<br />

tecrübesi hem de ürünleri ile üreticilerin<br />

endüstriyel otomasyonda sürekli değişen<br />

ihtiyaçlarını karşılayarak büyümelerine<br />

yardımcı oluyor. En önemlisi de üretim<br />

perspektifini insan ve makine iş birliğine<br />

uygun hale getirerek insan sezgisini ve<br />

problem çözme becerilerini ekosistemin<br />

içinde tutuyor. Uzun yıllardan beri endüstriyel<br />

haberleşmeden Ethernet’e doğru uzanan<br />

dijitalleşme yolculuklarında şirketleri<br />

destekleyen CLPA, geleceğin teknolojisi<br />

Zamana Duyarlı Ağ (TSN-Time Sensitive<br />

<strong>Network</strong>) ile de Endüstri 4.0’da olduğu gibi<br />

5.0’da da değişimin ve dönüşümün öncüsü<br />

olarak dikkat çekiyor. En yeni açık teknolojisi<br />

olan CC-Link IE TSN yenilikçi Zamana<br />

Duyarlı Ağ (TSN) teknolojisiyle gigabit<br />

Ethernet’i birleştirerek siber-fiziksel sistemlerde<br />

sensörler ve modellerin ürettiği<br />

yüksek hacimli veriyi işleyebiliyor. Bu iki<br />

temel unsur, işletmelere mevcut otomasyon<br />

çözümlerinden geleceğin teknolojisine<br />

geçiş için büyük bir fırsat sunarken mevcut<br />

süreçlerini üst düzey uyumlulukla yürütebilmelerine<br />

yardımcı oluyor. Yarının devrimi<br />

olan Endüstri 5.0 kapsamında insan ve<br />

siber fiziksel üretim sistemleri bileşenleri<br />

arasında sorunsuz bir iletişim sağlayarak<br />

sosyal akıllı fabrikaların inşasında rol almayı<br />

hedefliyor.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

47

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!