AVDOĞA_2023 Mayıs Fuar Özel Sayısı

İstanbul Prohunt 2023 Av Silah ve Doğa Sporları Fuarına özel sayı İstanbul Prohunt 2023 Av Silah ve Doğa Sporları Fuarına özel sayı

gamefairavdoga
from gamefairavdoga More from this publisher
29.05.2023 Views

döndük. ( Yörelere göre adı, Behri, çamurcun, ekdi )Tabi ilk işim attığım oltaları yoklamak oldu. Birisineyarım kilo civarında bir yılan balığı geçmiş diğeri iseboştu.Ben ateşi yakarken diğerleri vurulan kuşları veyılan balığını ayıkladı. Kuşlar Kebaplandı, ılgın ağacındanyaptığımız şiş ile yılan balıkları nar gibi kızarırkençilingir sofrası kuruldu. Sonrası malum birbüyük rakı üçe pay edildi…Naylon çadırın hemen önünde yanan ateşin, çadırıniçine vuran aydınlığı ve ısısı ile geçmişte yaşananav anılarını birbirimize anlatırken vakit ilerlemişhepimize bir mahmurluk çökmüştü. Bu sıradaçadırın orta kısmında dirsek keyfi yapmakta olanEczacı Hamdi horlamaya başladı. Bu horlama bildiğimizcinsten değil hem alıp hem veriyordu. Altımızabir tane daha battaniye serip bizde yatalım diyeuyanması için seslendik. Tık yok. Sonrası dürtmeyebaşladık. Ne kadar uğraştıysak mümkünü yok kaldıramadık( Sonradan öğrendik alkol aldığı zamanböyle olurmuş ) çaresiz Mehmet bir tarafa, ben birtarafına kıvrılıp yattık. Yatmasına yattık ama horultudanuyumak mümkün mü?Bu gök gürlemesini andıran işkence sabah saat04,00 de kadar yarı uyur yarı uyanık bir şekilde sürdü.Mehmet’ te bende dayanamayıp kalkıp ateşiyakıp Çay demledik. Sabah şafak sökene yakın buböyle devam etti. Gitme vakti gelmişti. Hamdi’ yiuyandıralım dedik. Ama gene boşa kürek çektik. Neyaptıysak bir türlü uyandıramadık. İkimiz giyinip kuşanıpavlağa indik. Gümelere oturup av beklemeyebaşladık. Bir patırtı ortalığı tamam getiriyor! Ne olduğunusabah ortalık ağarınca gördük. Bizim arkamızdangelen Hamdi ’nin köpeği Alaca Ovayı parselliyor!Onun gürültüsünden ürken kuşlar kalktıklarıgibi doğru deniz tarafına gidiyorlar. Bizim üzerimizegelen tek kuş yok. Bir fişek atmadan ortalık tamamenağarmış güneş doğmuştu. Bu vakitten sonra avolmaz bari vaktiyle toparlanıp dönelim dedik. Çadırageri dönmek için bir azmağı geçmek gerekiyordu.Tam azmağın ortasına vardığımda koşarak gelen köpekgeldi yanıma atladı! Üstüm başım leş gibi kokansimsiyah renkteki çamura bulandı. Yapacak bir şeyyoktu. Çadıra vardık Hamdi Çorbacıoğlu yeni uyanmışyatakta dirsek keyfi yapıyor. Bizi görünce kalkıpçadırın kapısına oturdu. Sonrası“ Kuş var mı ? ” diyesordu. Olmadığını ve tek fişek dahi atamadığımızıkendisine anlattık. Bizde kendisine boşuna vakitgeçirmeyelim toparlanıp dönelim dedik. Çektiğimizazap yetmemiş gibi Hamdi “ Arkadaşlar ben burayaavlanmaya geldim. Ne işim var şimdiden evde” diyetutturdu…Her ne kadar “Bu gün hava hoş av olmaz” dediysekde ikna edemedik.Çizmelerini giydiği gibi kalktı gitti. Araba onunolduğu için bizim dönmemiz mümkün değil mecburiyettentekrar ateşi yakıp başına oturduk. Tabidemliği koyduk sular kaynadı çayı demledik. Birkaçbardak içtik çadırı söktük tüm eşyaları toplayıp dürüpbağladık. Geçen bunca zaman esnasında tek birtüfek dahi atılmamıştı. Biz Halıcı Mehmet’le ikimizkanalın kenarında Hamdi gelecekte karşıya geçeceğizdiye bekle Allah bekle! Ne gelen var ne giden.Bir ara çadırdan 200-300 metre etraflara aramayagittim. Seslendim görünürlerde kimse yoktu çaresizdöndüm geldim.Hamdi saat 11,30 sularında bulundu geldi. Üstübaşı çamur içinde kanala düşmüş ıslanmış ondangelmiş. “O da Allah’tan yoksa geleceği yok!”Mecburen o vaziyette tüm eşyaları ve av kaçırancinsi köpeği kanaldan karşıya geçirdik. Ben de arabanınbaşına gelince işimiz bitti diye botların havasınıkoyuvermiştim. Botların havası tam sönmeküzereyken Hamdi anlamadığım bir şekilde mırıldanmayatelaşla ellerini giysilerinin ayrı, ayrı her bir cebinesokup çıkarıyordu. Sonunda baklayı ağzındançıkardı “ Allah kahretsin, Şimdi Yandık işte, Arabanınanahtarları yok ! “ İşte o anı anlatmam mümkün değil.Bu kadar sabırdan sonra sinirlerim tamamen gerilmiş,Sanki başımdan aşağı kaynar su dökmüşlergibi olmuştum.Gene kendimi tuttum kalp kırılmasın diye tek birlaf söylemedim. Çarçabuk botun birisinin ağzını kapattım.Ama bot üstüne binilecek durumda değildi.Pompa veya buna benzer başka bir alet olmadığıiçin başladık Mehmet’le değişerek koskoca traktörarka iç lastiğini nefesimizle üfleyerek şişirmeye!Botun üstüne binilecek kadar olana dek ne kadarsüre geçtiğini bilmiyorum?Kanaldan tekrar karşıya geçtim. İçimden inşallahanahtarlar yakın bir yerde düşmüştür de bulurumdiye devamlı dua ediyordum. Çadırı kurduğumuzyere vardığımda otların arasında anahtarların birisininparıltısını gördüğüm anı kelimelere sığdırmakmümkün değil. Yerden anahtarları alıp geriye döndüm.Eşyaları arabaya yükledik ve zaman geçirmedenyola çıktık ve evlere gelinceye kadar birbirimizletek bir laf dahi etmedik...İşte sevgili okurları , bazen keyif almak için gittiğimizavlarda ardı ardına böyle olumsuzluklar yaşayabiliyoruz!Neticede iki günlük av maceramız sonunda yaşananlariçinde tek keyif aldığım şey: Arabanın anahtarlarıbulduğum o andı sanırım...Rasgele…66

67

67

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!