Suç ve Ceza Kitap İncelemesi - Muhammed Emin Kul
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Öncelikle sevgili okur, Suç ve Ceza’ya geçmeden önce bir
kavramı düşünmenizi isteyeceğim. “Klasik Eser” sizin için ne ifade
ediyor? Benim perspektifimde klasik eser çeşitli dalları teker teker
düşündüğümüzde aklımıza gelen eserlerdir. Sinema dalında Star Wars,
müzik dalında Arkadaşım Eşek, resim dalında Mona Lisa ve edebiyat
dalında da büyük çoğunluğun katılacağını düşündüğüm Suç ve Ceza.
Daha farklı dallarda farklı örnekler verilebilir ama dikkat çekmek
istediğim nokta eserlerin ortak başarısının bir standart belirlemek
olması. Ben de size neden Suç ve Ceza roman türünde bir standart
belirlemiş onu anlatmaya çalışacağım.
1. Bölüm: Yaşama Küsmüş Bir Adam “Raskolnikov”
Bu kitabı anlamak için özümsememiz gereken en önemli karakter
kesinlikle Raskolnikov’dur. Onu anlamak kitabın dünyasındaki
olayları önümüze gün ışığı kadar net ortaya koyuyor.
Öncelikle Raskolnikov bir üniversite öğrencisi (idi). Dostoyevski
o dönem Rusya’sındaki sorunları dile getirmek için halktan biri olan
Raskolnikov’u yazdı. Raskolnikov o dönemde halkın çoğu gibi fakir
ve sefil bir ortamda yaşıyor. Parasının olmaması yüzünden okul
okumayı bırak doğru düzgün bir evde bile yaşayamıyor. O yüzden
halktan biri Raskolnikov. Tabi dışarıdan bakıldığında öyle, ona gidip
sorsanız o kendisini kesinlikle halktan biri olarak görmez. Çünkü
kendisi hayattan soğumuş. Kendisinin, ailesinin, çevredeki insanların
sefaletinden soğumuş. Halkın yozlaşmasından soğumuş. Hayatta bir
amacının olmamasından soğumuş. Ama Raskolnikov bir şekilde
geçimini sağlıyor olmalı ki hala yaşıyor olmalı değil mi? Onun
bulduğu geçim yöntemi üniversitesinin ilk dönemlerinde yakın
arkadaşı olarak gördüğü Razumihin ile birlikte başka öğrencilere ders
vermekti. Sonraları amaçsızlık duygusu ağır basınca bunu bıraktı ve
“mağarasına” çekildi. Artık çalışmadığı için de geçim kaynağı rehinci
koca karıya faiz karşılığında eşya rehin vermek oldu.
Raskolnikov kendisini çok değersizleştiren birisi. Bunun çok fazla
sebebi olabilir ama ben referans noktası olarak kendisini olduğu gibi
açıklayabileceği bir kişinin olmamasını alıyorum. İçinde biriken tüm
o düşünceleri yüzünden de kendi derdini yine “kendisine”
anlatıyordu. Tüm o fakirliğini sefilliğini ailesine ileride bakmak
zorunda olacağı gerçeği kendisine çok ağır geldi. Ailesi konusunda içi
içini daha çok yiyordu. Çünkü onun onlara bakması gerektiğini
düşünürken kız kardeşi sevmediği bir işi Raskolnikov için yapıyordu.
Annesi tüm emekli maaşını oğluna yolluyordu. Ama o ise sadece
oturuyordu. Kendisinden nefret etmesinin bir diğer temel sebebi de
buydu. Yani Raskolnikov dünyayı objektif bir şekilde değil kendi
içindeki karanlığın yansıması olarak gören biridir.
2. Bölüm: Kitabın Kısa Bir Özeti
Raskolnikov’u anlattığıma göre kitabın ne anlattığına geçebiliriz.
Bu bölüm ile ilgili spoiler uyarısında bulunmak zorundayım. Eğer
hassasiyetiniz varsa direkt 3. Bölüme geçebilirsiniz.
Raskolnikov, Petesburg’da öğrenim görmekte olan bir öğrencidir.
Parasızlık ve fakirlik yüzünden hayatı düzgün gitmemektedir. Bu
yüzden dul bir rehinci kadını öldürüp onların mücevherlerini almayı
planlar. Kusursuz olan cinayet planını uygularken planda olmayan
rehinci kadının üvey kardeşini de öldürmek zorunda kalır ve hedefine
ulaşır. Mücevherleri bir kayanın dibine saklar.
Raskolnikov odasına döner. Hastalıklı geçirdiği saatlerin ardından
polis gelir. Raskolnikov polisin olayı anladığını kendisini tutuklamaya
geldiğini sanır. Oysa polisi uzun zamandır kirayı alamayan ev sahibi
göndermiştir. Önce korkup sonra sevinen Raskolnikov bayılır. Polis
Raskolnikov’un bu tepkilerinden kuşkulanır ve onu sorguya çeker; ama
bir sonuç alamaz.
Raskolnikov’un kız kardeşi, Raskolnikov’un eğitim masraflarını
temin edebilmek için Luzin adlı biriyle evlenmeyi düşünür.
Raskolnikov bu adamı hiç sevmez, ona soğuk davranır. Luzin öfkeyle
çıkar gider.
Bir gün bir dedektif Raskolnikov’u cinayetle ilgili sorgular; ama
şüpheleri Raskolnikov’un üstüne çekecek bir kanıt bulamaz.
Raskolnikov’un arkadaşları da cinayetle ilgili ondan
şüphelenmektedir. Bunu arkadaşlarıyla katıldığı bir partide belli
ederler. Raskolnikov partiden evine döndüğünde eve annesiyle kız
kardeşi Dunia’nın geldiğini görür. Raskolkikov, annesiyle kız kardeşi
Dunia’yı arkadaşı Razmuhin’e bırakır. Razmuhin Dunia’yı görür
görmez ondan hoşlanır.
Raskolnikov annesine ve Dunia’ya Luzin’in işe yaramaz biri
olduğunu söyler ve onları etkiler. Bu yüzden Luzin evden gönderilir.
Dunia, kalbindeki Luzin’den boşalan yeri Razmuhin ile doldurur.
Bir zamanlar Dunia Svidrgailov’un çocuklarına bakıcılık
yapmıştır. Karısı,çocukların bakımını yapan Dunia’ya çok sıkıntı
çektirmiştir. Dunia onlardan ayrıldıktan sonra karısı ölen Sividrgailov
karısının Dunia’ya çektirdiği sıkıntılardan dolayı ona para vermek
üzere Raskolnikov’lara gelir.
Raskolnikov, bir barda tanıştığı eskiden memur olan ama şimdi
bir ayyaşa dönen Marmeladov’un ailesinin geçimini hayat kadını olarak
sağlayan kızı Sonia’nın yanına gider. Beraber İncil okurlar.
Raskolnikov, Sonia’ nın dine olan bağlılığından çok etkilenir. Onu
beğenmeye başlar. Sonia ile Raskolnikov’un birlikte kaldıkları odanın
bitişiğini de Sividrgailov kiralamıştır. Raskolnikov Sonia’ya işlemiş
olduğu cinayeti anlatır. Bitişik odada yaşayan Svidrgailov her şeyi
duyar.
Svidrgailov, Raskolnikov’un kız kardeşi Dunia’yla evlenmek
ister. Öğrendiği bu sırrı da koz olarak kullanır. Kızı bu konuda ikna
edemeyince ona bolca para bırakıp intihar eder.
Raskolnikov annesinin, Dunia’nın ve Sonia’nın sevgisinden emin
olur. Onların da desteğiyle polise suçunu itiraf eder. Mahkeme onu
sekiz yıl Sibirya’ya sürgüne gönderir. Sonia Raskolnikov’a olan
sevgisinden dolayı onun sürgün edildiği yerin yakınına taşınır.
Bütün mahkumlara iyiliği dokunur. Raskolnikov, Sonia’nın
desteğiyle yeniden dünya’ya gelmiş gibidir.
3. Bölüm: Kitabın Dil Özellikleri
Yukarıda Raskolnikov’dan bahsedip özeti anlattığımıza göre
romanın dil özelliklerinden bahsedebiliriz.
Suç ve Ceza sade bir dille yazılmış. Yani klasik edebi eserlerin
çoğu gibi anlaşılması zor değil ortaokul çocuğunun bile anlayabileceği
bir sadelikte. Ama kitabın sade olması dilinin çok güçlü olduğunu
değiştirmiyor. Dostoyevski romanında betimlemelere oldukça yer
vermiş. Yazının başında demiştim ya bu kitabı anlamak için
Raskolnikov’u anlamak gerekiyor diye. Dostoyevski bizim
Raskolnikov’u anlamamız için elinden gelenin en iyisini ortaya
koymuş. Bize anlattıkları sanki gerçekten oradaymışız hissini veriyor.
Kitap karakterlerinin de gerçekten karakter olduğunu hissettiriyor. Her
bir karakter için ayrı ayrı analizler yapılabilir. Yolda bir bankta bilinci
olmayan baygın kızın bile analizini yaptığımızda ilgi çekici şeyler
çıkabilir. Kısacası romanın içi kendi içinde ayrı bir dünya ve gerçekten
var.
Ama diyaloglara geldiğimiz zaman ise işler biraz değişiyor.
İnsanların birbirleri ile yaptığı konuşmalar gereğinden fazla resmi ve
aşırıya kaçmış gibi. Bunun sebebi belki çeviriden kaynaklı olabilir ya
da Dostoyevski bu stili kendi isteğiyle seçmiştir. Uzun yıllardır
çevirilen bir eser olması 2. seçeneği daha kuvvetli kılıyor.
Ana karakterimiz Raskolnikov ise kendi içinde bilinç akışları
yaşıyor. Yani gördüğü şeylere kafasını yorup çıkarımlar yapıyor ve bir
sonuca varmaya çalışıyor. Bu kısımları okumak benim için ayrı bir zevk
oldu.
4. Bölüm: Dostoyevski’nin Gerçekliğe Göndermeleri
Suç ve ceza her ne kadar kurgusal bir dünyada geçse de yazar
Dostoyevski kendi hayatından esinlenip bazı noktaları romanına
aktarmıştır. Aşağıya sizin için birkaç tanesini sıraladım:
• Raskolnikov’un kürek mahkumu olduğu kısımlar
Dostoyevski’nin 1850-1854 yılları arasında kendisinin de kürek
mahkumu olmasından dolayı eklenmiştir.
• “Ebe Kadınlar” kavramı o dönemde Rusya’da ebelik ve
öğretmenlik dışında yükseköğrenim hakkı elde etmek için
mücadele eden kadınlara bir göndermedir
• “Saçları kısa kesilmiş kızlar” kavramı dönemin feministlerine bir
göndermedir.
• Son bölümde Raskolnikov’un suçlu eşyalarından rahatsızlık
duymaması yine Dostoyevski’nin kürek mahkumluğu dönemine
bir göndermedir.
• Razumihin ismi Rusça “Akıl” sözcüğünden türetilmiştir.
Son Bölüm: Genel Değerlendirme
Dostoyevski’nin Suç ve Ceza eseri yukarıda anlatmış olduğum
sebeplerden ve detaylardan dolayı roman türünün ve edebiyatın “Klasik
Eser” kontenjanında ilk sıralara girmeyi başarmıştır. Kitap okumayı
seven her kişinin uzunluğuna bakmayıp o dünyayı okumak amaçlı değil
yaşamak amaçlı okuması gereken bir kitap. Aşağıda kitabın artıları ve
eksileri olacak. İncelememi okuduğunuz için teşekkürler.
Artılar:
• Karakterlerin her birine gösterilmiş özen
• Raskolnikov’un kitap için her şey olması
• İnce düşünülen toplumun aynası niteliğinde detaylar
• Olay örgüsünün etkileyiciliği
• Akıcı ve sade bir dil kullanılarak okuyucuyu yormamak
• Betimlemelerin bizi sanki oradaymışız gibi hissettirmesi
• Gerçek hayata yapılan göndermeler
Eksiler:
• Diyalogların gerçekçilik ortamını bozacak kadar resmi olması.