Belarus Müslümanları - Diyanet İşleri Başkanlığı
Belarus Müslümanları - Diyanet İşleri Başkanlığı
Belarus Müslümanları - Diyanet İşleri Başkanlığı
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
22<br />
Kur’an ve onun sevgisi her Müslüman’ın damarlarından gönlüne ve yüreğine akan<br />
ilâhi bir iksirdir. Allah Kelâm’ı, bizler için sadece bir din ve ahiret kitabı değil, aynı<br />
zamanda ruhumuzun aynası, bedenimizin cilasıdır.<br />
Kur’an dua, hikmet, ibadet, kulluk,<br />
emir, davet, zikir, fi kir kitabı<br />
ve hayat nizamıdır.<br />
Peygamberimiz (s.a.s.) Kur’an’ın<br />
özelliğini ve güzelliğini şöyle<br />
anlatır: “Allah’ın Kitabı Kur’an’da<br />
sizden öncekilerin kıssaları, sizden<br />
sonrakilerin haberleri, kendi<br />
aranızda olanların da hükümleri<br />
vardır. O, doğruyu eğriden<br />
ayıran kitaptır. O, hiçbir zaman<br />
değersiz konuşmaz. O, Allah’ın<br />
sağlam ipidir. O, Zikr’i Hakim’dir.<br />
O, dosdoğru yoldur. Kötü arzular<br />
onu asla hedefi nden saptırmaz.<br />
Diller onu bozamaz. O, tekrar<br />
tekrar okunmakla eksilmez.<br />
Onun akılları hayrete düşüren<br />
manaları hiç tükenmez. Onun<br />
ölçülerine göre konuşan doğru<br />
söyler. Ona göre davranan se-<br />
Haziran 2011 - 146<br />
vap kazanır. Onunla hükmeden<br />
adil olur.” (Tirmizi, Sevabü’l Kur’an, 11)<br />
Ne yazık ki okumak, araştırmak,<br />
düşünmek, çileye soyunmak,<br />
zora talip olmak pek çok insanımızın<br />
hedefi olmaktan çıkmıştır.<br />
Üstelik haddini ve yerini<br />
bilmeyen, efeliği ve ukalalığı da<br />
kendilerine sermaye edinen bu<br />
tiplerin bilmedikleri, görmedikleri<br />
hiçbir şey de yoktur.<br />
Okumayı bir külfet olarak gören<br />
insanımız hâlâ Kur’an mucizesindeki<br />
şifayı alamamış ve tadamamıştır.<br />
Sandıklarda en nâdide<br />
kumaşların içinde ve kitapsız<br />
kütüphane rafl arının üstünde<br />
duran bu mucize; okunmayı<br />
beklemektedir. Bırakınız Arapça’sını,<br />
bu İlâhi Kitab’ın mealini<br />
bile okumayan insanımız ne<br />
kendisinden, ne de kendisini<br />
Yaratan’ın sözlerinden haberdardır.<br />
Böylece adetâ amaçsız,<br />
gayesiz, ruhsuz, yaşadığını farketmemekte<br />
ve mutlu olduğunu<br />
zannetmekte ve bu haliyle ‘’Yalancılar<br />
Kahvesinden Tahta Ata”<br />
binip gitmektedir.<br />
Mucizeler Mucizesi’ni gerçek manada<br />
okuyup, ayetler üzerinde<br />
düşünseydik, birbirimizin kurdu<br />
olur muyduk? Canlı ve cansıza<br />
kıyabilir miydik? Yaratan’ın ayeti<br />
olan çevremizi harabeye çevire<br />
bilir miydik? Gıdaların özü ile<br />
oynayıp kendimizi ve çevremizi<br />
gün gün zehirler miydik? Huzuru,<br />
güveni, mutluluğu, saygı ve<br />
sevgiyi, parada, pulda ve başka<br />
kapılarda arar mıydık?