Konfeksiyon Teknik March 2023

ISSN 2148-9246 

C L O T H I N G T E C H N O L O G Y M A G A Z I N E 

KYSD’nin 

Katkılarıyla 

MART MARCH 2023 

www.konfeksiyonteknik.com.tr 

Depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, 

milletimize başsağlığı ve yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz.

Merkez: M.Akif Mah. Aşık Veysel Cad. Mehmetçik Sk. No:7 İkitelli / İstanbul Tel: +90 (212) 693 09 21 (4 hat) Fax: +90 (212) 693 09 24 

e-mail: info@ortadogumakinaltd.com 

Batman Şube: 

Fatih Mah. TPA0 Bulvarı, Başaran Apt. 

No:388 Merkez / Batman 

Tel: +90 (480) 214 95 90 

Gsm: +90 (544) 647 34 72 

e-mail:batmanortadogu@gmail.com 

Ordu Şube: 

Bolaman Yenipazar Mah. Asfalt Cad. 

No:80 Fatsa / Ordu 

Tel: +90 (452) 425 35 93 

Fax: +90 (452) 523 26 40 

e-mail:fatsa@ortadogumakinaltd.com 

Diyarbakır Şube: 

Çelikevler Mah. Elazığ Yolu 

No:456 Yenişehir / Diyarbakır 

Tel: +90 (544) 547 34 72 

e-mail:diyarbakir@ortadogumakinaltd.com 

Midyat Şube: 

Bahçelievler Mah. 744. Sk. 

A Blok No:22 Mardin / MİDYAT 

Tel: +90 (555) 961 67 06 

e-mail:muhasebemidyat@ortadogumakinaltd.com 

Tatvan Şube: 

Karşıyaka Mah. RTE Bulvarı No:16 Demirkıran Apt. 

Rahva Mevkii Yeni Belediye Karşısı Tatvan / Bitlis 

Tel: +90 (538) 976 38 88 

e-mail:muhasebetatvan@ortadogumakinaltd.com

TEKSTİL MAKİNALARI SAN. TİC.LTD.ŞTİ. 

Beklentilerinizin 

ötesinde... 

www.ozbilim.com • info@ozbilim.com 

ozbilimofficial 



Gürpınar, Adnan Kahveci Mh. Mehmetçik Cd. Şirin Sanayi Sit. A-5-2 Blok Beylikdüzü / İstanbul / TÜRKİYE 

Tel: +90 (212) 855 42 43 - 855 48 78 Fax: +90 (212) 855 36 38 e-Mail : info@ozbilim.com

İMTİYAZ SAHİBİ 

İSTMAG MAGAZİN 

GAZETECİLİK YAYINCILIK 

İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. ADINA 

Publisher 

H. Ferruh IŞIK 

GENEL MÜDÜR (SORUMLU) 

General Manager (Responsible) 

Mehmet SÖZTUTAN 

mehmet.soztutan@img.com.tr 

YAZI İŞLERİ DANIŞMANI 

Advisory Editor 

Ali ERDEM 

ali.erdem@img.com.tr 

YAYIN KURULU BAŞKANI 

Editorial Board Chief 

Prof. Dr. Cevza Candan 

YAYIN KURULU 

Editorial Board 

Prof. Dr. Bülent Özipek 

Prof. Dr. H. Rıfat Alpay 

Prof. Dr. Yalçın Bozkurt 

Prof. Dr. E. Tekin Altınbaş 

Prof. Dr. W. Oxenham 

Prof. Dr. Emel Önder 

Prof. Dr. Yusuf Ulcay 

Doç. Dr. Mehmet Ali ÖZBUDUN 

Doç. Dr. Yusuf A. Uskaner 

REKLAM DANIŞMANI 

Advertisement Consultant 

Ali ERDEM 

ali.erdem@img.com.tr 

REKLAM İNDEKSİ 

ADVERTISEMENT 

ADIM PATENT........................................ 31 

AKBARKOD.............................................9 

ARES ETİKET...........................................53 

ARMUTLU TATİL KÖYÜ........................... 67 

ARTEKS................................................... 51 

ATA İMALAT...........................................39 

EYFA BOYA............................................47 

FİLİZ MAKİNA..............................Ö.K.İ – 1 

GROZ BECKERT..................................... 13 

ID ETİKET................................................57 

ITMA 2023..............................................69 

İHLAS MATBAACILIK............................73 

İHLAS YAPI.........................................A.K.İ 

İZER FERMUAR.......................................37 

KODDATA..............................................55 

KUZULUK KAPLICALARI........................ 61 

KYSD......................................................33 

LÖSEV.................................................... 71 

MARSES MAKİNA..............................A.K. 

MATUYA......................................23-25-27 

MCN MAKİNA................................. 20-21 

MERKEZ FERMUAR-SYS MATBAA........49 

ORTADOĞU MAKİNA.........................2-3 

ÖZBİLİM............................................... 4-5 

POLSAN.................................................35 

SANKO...................................................63 

SERKON MAKİNA.................................15 

SİM ETİKET..............................................45 

SOLAREX...............................................75 

TEKSPA...................................................43 

TESTLAB..................................................29 

TETAŞ........................................................7 

TREND BARKOD.................................... 17 

TÜRKİYE HASTANESİ..............................59 

VOLİ TURİZM..........................................79 

ZAMAKS................................................. 41 

DIŞ İLİŞKİLER MÜDÜRÜ 

Foreign Relations Manager 

Yusuf OKÇU 

yusuf.okcu@img.com.tr 

TEKNİK MÜDÜR 

Technical Manager 

Tayfun AYDIN 

tayfun.aydin@img.com.tr 

GRAFİK & TASARIM DANIŞMANI 

Advisory Graphics & Design 

Hakan SÖZTUTAN 

hakan.soztutan@img.com.tr 

DİJİTAL VARLIKLAR MÜDÜRÜ 

Digital Assets Manager 

Emre YENER 

emre.yener@img.com.tr 

ABONE VE DAĞITIM 

S u b s cr i pt io n a n d C i rc ul at io n 

Ma na ger 

İsmail ÖZÇELİK 

ismail.ozcelik@img.com.tr 

AD RES | He ad Of fi ce 

İSTMAG MAGAZİN GAZETECİLİK YAYINCILIK 

İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. 

İHLAS MEDIA CENTER 

Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi No: 11 

Medya Blok Kat: 1 P.K. 34197 

Yenibosna - Bahçelievler / İSTANBUL / TURKEY 

Tel: +90 212 454 22 22 Fax: +90 212 454 22 93 

BASKI | Printed By | İH LAS Ga ze te ci lik A.Ş. 

İHLAS MEDIA CENTER Merkez Mahallesi 

29 Ekim Caddesi No: 11 A/41 

Yenibosna - Bahçelievler / İSTANBUL / TURKEY 

Tel: +90 212 454 30 00 

B Ö LG E T E MS İ LC İL İ KL ER İ 

BURSA | Ömer Faruk GÖRÜN 

Tel: +90 224 211 44 50 Fax: +90 224 211 44 81 

KONYA | Me tin DE MİR 

Tel: +90 332 238 10 71 Fax: +90 332 238 01 74 

Advertising Representatives 

KOREA | Jes Media Int. 

Mr. Young Seoah Chinn 

Tel: 8224813411 Fax: 8224813414 

jesmedia@unitel.co.kr 

BİLGİ / Information 

Konfeksiyon Teknik Dergisi’nde yer alan 

makalelerdeki fikirler yazarlarına aittir. 

Yayınlanan ilanların sorumluluğu 

ilan sahiplerine aittir. 

Konfeksiyon Teknik is published monthly. 

Ad ver ti se ments res pon si bi li ti es pub lis hed 

in our ma ga zi ne per ta in to ad ver tisers. 

konfeksiyonteknik 

konfeksiyontknk 




ali.erdem@img.com.tr

8 

Başın sağ olsun TÜRKİYEM 

Ali ERDEM 

Yazı İşleri Müdürü 

News Editor 

EDİTÖR 

Merkez üssü Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri olan 

ve toplamda 11 ili etkileyen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerden 

dolayı büyük üzüntü duymaktayız. Türkiye’yi yasa boğan 

depremler, Türkiye’de yeniden deprem gerçeğini hatırlattı. Dünyanın 

en etkin deprem kuşaklarından birinde yaşıyoruz. Deprem 

gerçeğini değiştiremeyiz ancak depremle yaşamayı öğrenmek 

ve güvenli kentler inşa etmek bizim elimizde. Toplum genelinde 

farkındalık oluşturmak ve deprem bilincini güncel tutmamız gerekiyor. 

Ancak yürek yakan Kahramanmaraş merkezli depremler, tarihten 

ders almadığımızı, bilimsel gerçekler doğrultusunda daha 

köklü çözümlere ihtiyacımız olduğunu gözler önüne serdi. Sahada 

yapılan araştırmalara göre depremin yıkıcı etkisi 1000 kilometrekarelik 

alanda hissedildi. Türkiye’de yaşanan deprem felaketi, 

başta birinci derecede etkilenenler ve bölgede yaşayanlar 

olmak üzere ülkenin tamamını derinden sarstı. Tüm şirketler ve bireyler 

deprem bölgesine yardım ulaştırma, oradakilerin yaralarını 

sarmak için var gücüyle çalışıyor. 

Zor günleri birlikte aşacağız! 

Ülke olarak yaşadığımız ‘Asrın Felaketi’ tüm ülkemizi derinden 

yaraladı. Türkiye’nin ihracatta en çok katma değer sağlayan 

sektörleri arasında yer alan tekstil sektörü temsilcileri, deprem yaralarını 

sararken ekonomide meydana getireceği negatif etkilerin 

ivedilikle ele alınması gerektiğini vurguluyorlar. Yetkililer, “Türkiye’de 

tüm sektörler yaşadığımız elim deprem felaketinin yaralarının 

üretim ve istihdam ile sarılması için tüm gücünü yardımlaşma 

ve üretime odakladı. Ekonominin çarkları şimdi depremzedelerimiz 

için dönüyor. Sektör şimdi daha gayretli bir şekilde üretimini 

sürdürüyor. Unutmayalım ki ülkemizin 11 şehrinde derin bir yıkıma 

yol açan bu deprem ekonomik anlamda tüm Türkiye’ye sirayet 

edebilecek büyüklüktedir. Bu zorluğu aşabilmemiz içinse etkin 

ve etkili bir biçimde uygulanacak ekonomik önlemlerin zaman 

kaybetmeden hayata geçirilmesi elzemdir. Bizler sektör olarak 

üzerimize düşen tüm çaba ve gayreti gösterirken kamu ve finans 

sektörlerimizle birlikte her zamankinden fazla bir dayanışma ve 

işbirliği içerisinde olmamız gerektiğini” söylüyorlar. 

Depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, 

milletimize başsağlığı ve yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz. 

KONFEKSİYON TEKNİK MART | MARCH | 2023

10 

PANORAMA 

Texworld Evolution Paris’e gelen 

ziyaretçiler, modada 

toparlanma sürecini başlattı 

Visitors to Texworld Evolution Paris 

kick-start fashion business recovery 

Texworld Evolution Paris, Şubat 2023’te yaklaşık 

yirmi ülkeden 8.000 civarında ziyaretçi aldı ki 

bu, Avrupa moda endüstrileri ile başlıca kaynak 

ülkeler arasındaki işlerin yeniden başladığının 

bir işareti oluyor. 3-5 Temmuz tarihleri arasında 

Paris’teki yeni mekan Porte de Versailles Fuar 

Merkezi’nde yaklaşık 1.300 katılımcının beklendiği 

yaz versiyonu için tarih belirlendi. Üç yıllık krizden 

sonra, katılımdaki güçlü büyüme, Texworld 

Paris ve Apparel Sourcing Paris sokakları nihayet 

Texworld Evolution Paris’in büyük versiyonlarına 

Texworld Evolution Paris received nearly 

8,000 visitors from some twenty countries 

during its February 2023 edition, a sign of the 

resumption of business between the European 

fashion industries and the major sourcing 

countries. The date is set for the summer 

edition, which will take place from 3 to 5 July 

at the new venue in Paris, Porte de Versailles 

Expo Centre, where some 1,300 exhibitors 

are expected. Strong growth in attendance 

After three years of crisis, the alleys of 


PANORAMA 11 

Texworld Paris and Apparel Sourcing Paris 

have finally returned to a level of attendance 

and activity comparable to the great 

editions of Texworld Evolution Paris. Nearly 

8,000 professional buyers - a near three-fold 

increase compared to February 2022 - 

came to meet the 750 exhibitors grouped 

together in Hall 4 of the Paris - Le Bourget Exhibition 

Centre. This significant increase demonstrates 

Texworld Evolution Paris’ ability to 

respond to the reopening of business flows 

with the major textile sourcing countries. This 

edition, which was very international, was 

highlighted by the return of Chinese exhibitors. 

After a 3-year absence, nearly 450 

companies, weavers and garment makers, 

came to meet international and especially 

European buyers. Overall, it was an edition 

that reflected the longawaited reopening 

to the world with the comeback of Indian, 

Indonesian, but also Korean or Bangladeshi 

manufacturers. Turkish manufacturers, with 

122 companies present this year, including 

94 grouped under the national pavilion led 

by the Istanbul Chamber of Commerce 

(ITO), were also prominent. Leading actors 

The expansion of the offer was also reflected 

in the structure of the visitor base, which 

was very international: the proportion of 

kıyas edilebilir bir katılım ve aktivite düzeyine geri 

döndü. Şubat 2022’ye nazaran yaklaşık üç kat 

artışla - 8.000 kadar profesyonel alıcı, Paris - Le 

Bourget Sergi Merkezi’nin 4. Salonunda bir araya 

gelen 750 sergi sahibiyle buluşmak için geldi. Bu 

önemli artış, Texworld Evolution Paris’in başlıca 

tekstil tedarik eden ülkelerle iş akışlarının yeniden 

açılmasına cevap verme yeteneğini gösteriyor. 

Tamamen uluslararası olan bu fuar, Çinli sergi 

sahiplerinin geri dönüşüyle öne plana çıktı. 3 yıllık 

bir aradan sonra, yaklaşık 450 şirket, dokumacı 

ve konfeksiyon üreticisi, uluslararası ve özellikle 

Avrupalı alıcılarla buluşmak için geldi. Genel 

olarak, Hintli, Endonezyalı ve aynı zamanda 

Koreli veya Bangladeşli üreticilerin geri dönüşüyle 

uzun zamandır beklenen dünyaya yeniden 

açılmayı yansıtan bir fuardı. Bu yıl İstanbul Ticaret 

Odası’nın (İTO) öncülüğünde düzenlenen ulusal 

pavyonda 94’ü dahil 122 firmayla yer alan Türk 

imalatçıları da önde gelen aktörler olarak göze 

çarptı. Teklifin genişletilmesi, tamamen uluslararası 

olan ziyaretçi tabanının yapısına da yansıdı: 

yabancı ziyaretçilerin oranı, bir yıl önceki %65’e 

kıyasla %85’e ulaştı. Eğer Fransızlar en önemli 

varlık olmaya devam ederse, İngiliz, Türk, İtalyan, 

İspanyol ve Hollandalı alıcılar, Almanlar ve 

Amerikalıların önünde yabancı ziyaretçilerin ilk 

5’ine hakim durumda bulunuyor. Yenilenen bu 

atmosferin bir başka göstergesi de gösterilen tek- 

MART | MARCH | 2023 KONFEKSİYON TEKNİK

12 

PANORAMA 

lifi keşfetmek ve gelecek sezon için sözleşmeleri 

görüşmek için gelen Inditex grubu, River Island, 

Marks&Spencer, Mango, ASOS veya C&A gibi 

büyük paydaşların varlığıydı. İlk günden itibaren 

ticaretin dinamikleri hissediliyordu. Enflasyonun 

uzun vadede sürmesinden dolayı tedariklerini 

daha çok Asya ve Akdeniz bölgesinden sağlayarak 

tedarik stratejilerini yeniden yönlendirme 

eğiliminde olan alıcılar, trendlerden ilham almak 

ve koleksiyonlarını tamamlamak için geldiler. 

Texworld Paris’in Elite alanında ipekli kumaş çeşitlerini 

beğeniye sunan Türk dokumacı Segovin, 

oldukça yoğun üç gün geçirdi. Apparel Sourcing 

Paris’te, kadın giyimi için doğal elyaf uzmanı olan 

Hintli ReshaMandi, geçen Temmuz ayındaki fuardan 

daha fazla müşteriyi tek bir günde gördü. 

Pakistanlı teknik spor giyim üreticisi ve büyük bir 

Fransız spor markasının tedarikçisi olan Sesil, yeni 

gündelik ürün yelpazesini sunarken büyük Avrupalı 

markaların alıcıları arasında oldukça popülerdi. 

“Bu fuarın başarısı, uyum sağlama yeteneğimizi 

gösteriyor” diyen Messe Frankfurt Fransa 

Başkanı Frédéric Bougeard “Bu da fuarlarımızın 

uluslararası açık kaynak platformları olduğunu 

gösteriyor. Ve öyle kalacaklar. Teklif, koleksiyonlarını 

en iyi şartlarda ve en iyi fiyata üretmek için 

kaliteli endüstriyel bilgi birikimi bulmaya gelen 

alıcıların beklentilerine göre organize edilmelidir. 

Amacımız, bu teklifi her zaman erişilebilir 

foreign visitors reached 85%, compared to 

65% a year ago. If the French remain the 

most important presence, English, Turkish, 

Italian, Spanish and Dutch buyers dominate 

the Top 5 of foreign visitors, ahead of 

Germans and Americans. Another sign of 

this renewed atmosphere was the presence 

of major stakeholders such as the Inditex 

group, River Island, Marks&Spencer, Mango, 

ASOS or C&A, who came to discover the 

displayed offer and negotiate contracts for 

the next season. Dynamic exchange From 

the first day, the dynamics of the trade were 

perceptible. Buyers, who have tended to 

reorient their sourcing strategy since the 

arrival of inflation over the long term by sourcing 

more from Asia and the Mediterranean 

region, came to get inspiration for trends 

and finalise their collections. Turkish weaver 

Segovin, which offered a wide range of silky 

fabrics at the Elite area of Texworld Paris, 

had three very busy days. At Apparel Sourcing 

Paris, ReshaMandi, the Indian specialist 

in natural fibre for Womenswear, saw more 

customers in a single day than at the show 

last July. Sesil, the Pakistani manufacturer 

of technical sportswear and supplier to 2 a 

major French sports brand, was quite popular 

among buyers of major European brands 


Tekstil Dünyasının Buluşma Noktası 

Groz-Beckert, örme, dokuma, keçe, tafting, tarak ve dikiş uygulamaları için endüstriyel makine 

iğneleri, hassas parçaları, sistem ve servislerinin dünyadaki lider üreticisi ve tedarikçisidir. 

Küresel bir aile şirketi olarak şu anda, 2.200’ü Almanya-Albstadt’taki merkezimizde olmak üzere, 

yaklaşık 8.700 kişiyi istihdam ediyoruz. 

Çalışanlarımız ve müşterilerimiz ile her zaman uzun vadeli ortaklıklar ve açık bir iletişim sürdürmeye 

çalışıyoruz. Çünkü biliyoruz ki, ancak birlikte çalışırsak ilerleyebiliriz. 

Customer Portal 

Groz Beckert Turkey Tekstil Makine Parç.Tic.Ltd.Şti. 

Gen.Ali Rıza Gürcan Cad. 

Alparslan İş Merkezi No: 29 / 1-2-3 

34169, Merter, İstanbul, Türkiye 

groz-beckert.com 

T: 0212-9246868 | F: 0212-9246869 

info.turkey@groz-beckert.com www.groz-beckert.com

14 

PANORAMA 

ve görünür kılmaktır “ diye sözlerini bitiriyor. Bu 

stratejinin bir parçası olarak teklifi daha erişilebilir 

kılmak için 1.300 sergi sahibi, 3 - 5 Temmuz 

tarihleri arasında Porte de Versailles’a bekleniyor. 

Texworld Evolution Paris, tüm yaz fuarlarını Paris 

sınırları içine taşımaya karar verdi: Leatherworld 

dahil Apparel Sourcing Paris, Avantex Paris ve 

Texworld Paris, Porte de Versailles Sergi Merkezi 

Salon 1’de 45.000 metrekarelik bir alanda, 3 ila 

5 Temmuz tarihleri arasında gerçekleştirilecek 

(Şubat 2023 fuarı için 25.000 m2 ile karşılaştırıldığında). 

Çinli, Hintli, Türk, Koreli, Vietnamlı, Ganalı 

ve Etiyopyalı üreticilerin artan katılımıyla yaklaşık 

1.300 katılımcı bekleniyor. Frédéric Bougeard “Bu 

konfigürasyon ayrıca, iç çamaşırı, spor giyim ve 

mayo pazarları için malzeme ve aksesuar tedarikine 

yönelik profesyonel platformlar olan WSN 

(Who’Next) tarafından düzenlenen Uluslararası 

İç Çamaşırı ticaret fuarı ve Interfilière tarihleriyle 

beraber 2-4 Temmuz tarihleri arasında iki gün 

sunacak. Bu stratejik seçim, yılın bu zamanında 

Paris’ten sadece birkaç dakika uzaklıkta genişletilmiş 

bir kaynak platformundan yararlanmak 

isteyen alıcılardan gelen güçlü talebe cevaben 

yapıldı. Bu, daha fazla hizmetle piyasaya rekabet 

getirecek yeni bir düzenlemeyle 25. yılımızı kutlamamız 

için bir fırsat olacak” diyor. 

when presenting its new casual range. « The 

success of this edition shows our ability to 

adapt, underlines Frédéric Bougeard, President 

of Messe Frankfurt France. It also shows 

that our fairs are open international sourcing 

platforms. And they will remain so. The 

offer must stay organised according to the 

expectations of buyers, who come here to 

find quality industrial know-how to produce 

their collections in the best conditions and 

at the best price. Our objective is to always 

make this offer accessible and visible », he 

concludes. 1,300 exhibitors are expected 

from 3 to 5 July at the Porte de Versailles As 

part of this strategy - to make the offer more 

accessible - Texworld Evolution Paris has 

decided to move all its summer editions to 

Paris intra-muros: From 3 to 5 July, Apparel 

Sourcing Paris, Avantex Paris, and Texworld 

Paris as well as the Leatherworld offer will 

be held on 45 000 m2 in Hall 1 of the Porte 

de Versailles Exhibition Centre (compared 

to 25 000 m2 for the February 2023 edition). 

Nearly 1,300 exhibitors are expected, with 

an increased participation of Chinese, Indian, 

Turkish, Korean, Vietnamese, Ghanaian 

and Ethiopian manufacturers. « This configuration 

will also offer two days in common 

with the dates of the International Lingerie 

trade show & Interfilière organised by WSN 

(Who’Next), the professional platforms for 

the sourcing of materials and accessories 

for the lingerie, sportswear and swimwear 

markets, which will be held from 2 to 4 July. 

This strategic choice was made in response 

to strong demand from buyers, who want to 

be able to take advantage of an extended 

sourcing platform at this time of year, just 

minutes from Paris. This will be an opportunity 

for us to celebrate our 25th anniversary 

in a new arrangement, with more services, 

which will bring emulation to the market», 

emphasises Frédéric Bougeard. 


16 

PANORAMA 

Çocukları 

dijital dünyadaki 

tehlikelerden 

koruyacak 

5 yöntem 

Son yıllarda çocukların dijital dünya olarak tanımlanan 

internet ortamına dahil olma oranları artış 

gösteriyor. Yayınlanan araştırma sonuçlarına göre 

her 3 internet kullanıcısından biri çocuk olarak 

karşımıza çıkıyor. Çocuklar aileleri, öğretmenleri ve 

arkadaşlarından daha çok dijital dünyada vakit 

geçiriyor. Ancak bu durum çocukların sağlıklı bilişsel 

ve fiziksel gelişimi için bazı tehditleri de beraberinde 

getiriyor. 150 yılı aşkın köklü geçmişiyle müşterilerine 

hizmet veren Generali Sigorta, çocukları 

son dönemlerde artış gösteren dijital dünyadaki 

tehlikelerden koruyacak önerileri paylaştı. 

Günlük kullanım süresi belirlemek 

Çocukların dijital dünya konusundaki istek ve ihtiyaçları 

ebeveynleri tarafından dikkate alınmalıdır. 

Yasaklamak veya katı bir tutum sergilemek yerine, 

günlük kullanım süresi belirlenmelidir. Bu kullanım 

süresinin aşılması durumunda sabırlı olunmalı ve 

çocuğun belirlenen günlük kullanım süresine riayet 

etmesine yönelik bir iletişim dili kullanılmalıdır. 

Olası tehlikelere karşı bilinçlendirmek 

Anne babalar çocuklarını gerçek hayattaki 

tehlikelerden korumak için sürekli çaba harcıyor. 

Aynı şekilde interneti de bilinçli, güvenli ve etkin 

kullanmayı öğreterek, çocukları sanal dünyanın 

olası risklerden korumak mümkündür. 

Ebeveyn gözetimini ihmal etmemek 

Çocuk internette geçirdiği zamanda yalnız 

bırakılmamalı, ebeveynin gözetiminde olmalıdır. 

Ayrıca çocuğun davranışları da yakından gözlemlenmelidir. 

Ruh halinde değişiklik, isteksizlik ve 

derslerine özen göstermeme gibi beklenmedik 

değişimler söz konusu ise, dijital dünyadaki adımları 

yakından izlenmelidir. 

Engelleme programları kullanmak 

Ebeveynler olası dijital tehlikelerin önüne geçmek 

için çocukların gezmiş olduğu internet sitelerini 

mutlaka gözden geçirmelidir. Yaşlarına uygun 

olmayan ve çocuğun psikolojisi üzerinde olumsuz 

etki yaratabilecek siteler, web sitesi engelleme 

programları yardımıyla engellenmelidir. 

Gerçek dünyada vakit geçirmek 

Sürekli ekran, tablet ve bilgisayarla zaman geçirmenin 

duygusal ve psikolojik açıdan bazı olumsuz 

etkileri söz konusudur. Bu olumsuz durumların önüne 

geçememek, çocukların daha gergin olmasına 

ve agresif tepkiler vermesine yol açmaktadır. 

Anne babalar; çocuklarıyla gerçek hayatta kaliteli 

zaman geçirmeli, sürekli iletişim halinde olmalı, 

evde mümkünse ailecek oynanabilecek oyunlar 

seçmeli, ev dışında gezintiye çıkmalı veya birlikte 

çeşitli etkinliklere katılmalıdır. 


18 

PANORAMA 

Türkiye deprem yaralarını 

“üretim gücü” ile saracak 

Turkey will heal the wounds of 

earthquake with ‘production power’ 

6 Şubat’ta 

Kahramanmaraş’ta 

meydana gelen ve 

10 ilde büyük yıkıma 

sebep olan deprem 

felaketi tüm ülkemizi 

büyük yasa boğdu. 

Depremin yaralarını 

sarmak için tüm sektörler 

seferber oldu. 

The earthquake 

disaster that occurred 

in Kahramanmaraş on 

February 6 and caused 

great destruction in 10 

provinces left our whole 

country in great grief. 

All sectors mobilized to 

heal the wounds of the 

earthquake. 

Türkiye’de tüm sektörler yaşadığımız elim deprem felaketinin 

yaralarının üretim ve istihdam ile sarılması için tüm 

gücünü yardımlaşma ve üretime odakladı. Türkiye’nin 

ihracatta en çok katma değer sağlayan sektörleri arasında 

yer alan tekstil sektörü de tüm organizasyonlarıyla 

deprem yaralarımızı sarmak için “seferber” oldu. Sektör 

şimdi daha gayretli bir şekilde üretimini sürdürüyor. 

“Birlik ve beraberlik ile zor günleri aşacağız!” 

Zühre Yönetim Kurulu Başkanı Erhan Yazıcıoğlu, “Bu zor 

günleri birlik ve beraberlikle aşacağız. Ülke olarak yaşadığımız 

“Asrın Felaketi” tüm ülkemizi ve bizleri derinden 

yaraladı. Birlik ve üretim gücü ile yaralarımızı sarıp 

All sectors in Turkey focused all 

their strength on cooperation and 

production in order to heal the 

wounds of the devastating earthquake 

disaster we experienced 

with production and employment. 

The textile sector, which is among 

the sectors providing the most added 

values, in Turkey’s exports, has 

also mobilized to heal our earthquake 

wounds with all its organizations. 

The sector now continues its 

production more diligently. 


PANORAMA 19 

‘’We will overcome the difficult days 

with unity and solidarity!’’ 

Erhan Yazıcıoğlu, Chairman of the Board 

of Zühre, said “We will overcome 

these difficult days with unity and solidarity. 

The ‘Disaster of the Century’ 

that we experienced as a country 

deeply injured our entire country 

and us. With unity and production 

power, we will cover our wounds and 

support our region. The wheels of 

the economy are now turning for our 

earthquake victims. As Zühre, we are 

working with all our heart and with 

our whole team to demonstrate the 

power of helping each other’’ 

‘We are growing with quality and 

value-added production’ 

Erhan Yazıcıoğlu, stating that they 

focused on ‘Sustainability’ as Zühre 

Tekstil in 2023, said “We have increased 

our e-export and e-commerce 

integration infrastructure investments 

in adapting to rapidly developing 

technology. We are working to make 

2023 a year in which monthly textile 

export records will be broken. We are 

expanding our export ecosystem by 

entering many new markets, especially 

the USA, due to the economic 

stagnation and decrease in demand, 

especially in its main markets 

in 2023. Sustainability, digitalization, 

quality and value-added production 

are at the forefront of the issues that 

will make us stand out in this period. 

The demands of consumers for sustainability 

will continue to increase, 

and the demand for our products, 

which we produce from sustainable 

fibers, continues to be reflected in 

the orders of our foreign buyers as an 

increase. As Zühre, we continue our 

activities in this direction.” 

bölgemize destek olacağız. Ekonominin çarkları şimdi 

depremzedelerimiz için dönüyor. Tüm kalbimizle, tüm 

ekibimizle Zühre olarak yardımlaşmanın gücünü ortaya 

koymak üzere çalışıyoruz” diye konuştu. 

“Kaliteli ve katma değerli üretim ile büyüyoruz” 

2023 yılında da Zühre Tekstil olarak “Sürdürülebilirlik” konusuna 

odaklandıklarının da belirten Erhan Yazıcıoğlu, “Hızla 

gelişen teknolojiye adaptasyon konusunda e-ihracat ve 

e-ticaret entegrasyon alt yapı yatırımlarımızı artırdık. 2023 

yılının da aylık tekstil ihracat rekorlarının kırılacağı bir yıl 

olması için çalışıyoruz. 2023 yılında özellikle ana pazarlarında 

yaşanan ekonomik durgunluk ve talep azalması nedeniyle 

pazarımızı özellikle Amerika başta olmak üzere birçok 

yeni pazara girerek ihracat ekosistemimizi genişletiyoruz. 

Bu dönemde kendimizi öne çıkaracak konuların başında 

sürdürülebilirlik, dijitalleşme, kaliteli ve katma değerli üretimimiz 

geliyor. Tüketicilerin sürdürülebilirlik ile ilgili talepleri 

artarak devam edecek ve sürdürülebilir elyaflardan ürettiğimiz 

ürünlerimize olan talep yurt dışı alıcılarımızın siparişlerine 

artış olarak yansımaya devam ediyor. Zühre olarak 

faaliyetlerimize bu yönde devam ediyoruz” dedi. 

Türk tekstilci yeni pazarlara açıldı 

Zühre Tekstil olarak e-ihracat ve e-ticaret konularında 

sektöre öncülük eden teknoloji yatırımlarını artırarak sürdürdüklerini 

belirten Zühre Yönetim Kurulu Başkanı Erhan 

Yazıcıoğlu, özellikle Rusya, Ortadoğu, Afrika ve Amerika’nın 

en önemli pazaryerleri ile milyonlarca kadını Zühre 

Tekstil tasarımlarıyla buluşturduklarının da altını çizdi. 

Turkish textile manufacturer opened 

to new markets 

Erhan Yazıcıoğlu, Chairman of the 

Board of Directors of Zühre, stated 

that as Zühre Tekstil, they continue 

to increase their technology investments 

that lead the sector in 

e-export and e-commerce, underlined 

that they have brought together 

millions of women with Zühre Tekstil 

designs, especially in the most important 

marketplaces of Russia, the 

Middle East, Africa and America. 


The signature of the future 

Fusing Press 

Fabric Fixing Systems 

Lamination Systems 

Heat & Transfer Printing Presses 

www.mcnmakina.com.tr

Otomatik besleme ve istifleme sistemi 

Automatic feeding and stacking system 

Kullanımı kolay programlanabilir digital ekran 

Easy to use programmable digital display 

Çok kullanıcılı besleme 

Multi-user feeding 

Değişken istifleme ünitesi 

Variable stacking units 

Manyetik dedektör ve elektrostatik çubuk 

Magnetic dedector and electrostatic bar 

Ve daha bir çok özellik 

And many more features

22 

PANORAMA 

Sürdürülebilir üretim anlayışıyla dünyanın önde gelen hazır giyim üreticilerine 

yüksek kalitede mamul dokuma ve örme kumaşlar sunan ARTA Tekstil; dünyanın 

ilk 5 non denim kumaş üreticisinden birisi olma hedefiyle çalışmalarını sürdürüyor. 

35 yıldır kaliteden ödün vermeden üretimini devam ettiren ARTA Tekstil geniş 

makine parkuru ve yaptığı yatırımlarla geleceğe emin adımlarla ilerliyor. 

ARTA Tekstil, which is offering high quality woven and knitted fabrics to the world’s 

leading ready-made clothing manufacturers with a sustainable production 

approach, has been continuing its activities with the aim of being one of the 

top 5 non-denim fabric manufacturers in the world. ARTA Tekstil, which has been 

continuing its production without compromising on quality for 35 years, is taking 

firm steps towards the future with its wide machinery and investments it made. 

C 

C 

M 

M 

Y 

Y 

CM 

CM 

MY 

MY 

CY 

CY 

CMY 

CMY 

K 

K 

ARTA Tekstil non denim üretiminde 

dünyada ilk 5’i hedefliyor 

ARTA Tekstil targets the top 5 

in the world in denim production 

Sosyal ve çevresel sorumluluk bilinciyle kurulduğu 

günden bu yana sistemlerini iyileştiren ARTA Tekstil; 

yenilenebilir biyokütle, kostik geri kazanım sistemi, 

RAM makinaları baca gazı ısı kazanım sistemi ve 

atık su ısı geri kazanım sistemlerinin yanı sıra Güneş 

ARTA Tekstil, which has been developing its 

systems since the date it was founded with 

the awareness of social and environmental 

responsibility, continues its sustainability 

investments with Solar Power Plant (SPP) 


24 

PANORAMA 

Enerji Santrali (GES) ve Arıtma Tesisi ile sürdürülebilirlik 

yatırımlarını sürdürüyor. Türkiye ve Avrupa’daki 

önemli moda markaları ve zincir mağazalara hızlı, 

kaliteli, özgün tasarımlarla yüksek kalitede mamul 

dokuma ve örme kumaşlar sunan ARTA Tekstil; 

sektörün ihtiyaçları dahilinde müşterilerine fason 

boya, baskı ve apre hizmetlerini de sunuyor. Enerji 

krizi ve resesyon endişesine rağmen yatırımları 

sürdürdüklerini belirten ARTA Tekstil kurucu ortağı 

Tamer Nalbant, “Bugüne kadar yaptığımız yatırımlarımızın 

sağladığı verimlilikle istikrarlı büyümemizi 

sürdürdük. Dünyayı riske atmayan ve çevreyi 

koruyan yapımızı daha da sürdürülebilir hale getirip 

2023 yılında da üretim hacmimizi geliştirerek 

hizmet vermeye devam edeceğiz.” dedi. 

Üretimin odak noktası sürdürülebilirlik 

ARTA Tekstil, temiz ve sağlıklı bir çevrenin gelecek 

nesillere aktarılabilmesi ve sürdürülebilirliğin sağlanabilmesi 

için tüm üretim süreçlerinde kapsamlı 

bir çevre yönetimi uyguluyor. Ulusal ve uluslararası 

mevzuatlara, standartlara uyum sağlayarak üretimlerini 

gerçekleştiren firma kullandığı termal enerjinin 

yüzde 40’den fazlasını da biyokütleden elde ediyor. 

Kostik geri kazanım sistemi ile kullanılan kostiğin yüzde 

80’ini geri kazanan ve minimum seviyede kostik 

atığı oluşturan ARTA Tekstil; RAM makinaları baca ısı 

geri kazanım sistemi ile de kazanlardan çıkan gazların 

ısısını geri kazanarak yüzde 30-35’lik bir enerji 

and Treatment Facility beside renewable 

biomass, caustic recovery system, RAM machines, 

stack gas heat recovery system and 

waste water heat recovery systems. ARTA 

Tekstil, which is offering high quality woven 

and knitted fabrics with fast, high quality 

and unique designs to important fashion 

brands and chain stores in Turkey and Europe; 

also presents contract dyeing, printing 

and finishing services to its customers within 

the needs of the sector. Tamer Nalbant, 

founding partner of ARTA Tekstil, stating 

that they continued their investments despite 

the energy crisis and recession concerns, 

said ‘We have maintained our steady 

growth with the efficiency provided by our 

investments so far. We will make our structure 

that does not put the world at risk and 

protect the environment more sustainable, 

and we will continue to serve by developing 

our production volume in 2023.’ 

Sustainability is the focus of production 

ARTA Tekstil has applying a comprehensive 

environmental management in all production 

processes in order to transfer a clean and 

healthy environment to future generations 

and to ensure sustainability. The company, 

carrying out its production by complying 


26 

PANORAMA 

tasarrufu elde ediyor. 2023 yılı ağustos 

ayında tamamlanması planlanan Güneş 

Enerji Santrali (GES) ile de hem kendi 

elektriğini üreten hem de enerji güvenliği 

sağlayan bir tesis olması amaçlanan ARTA 

Tekstil’in sürdürülebilirlik çalışmaları üzerine 

Tamer Nalbant, “ARTA Tekstil ailesi olarak 

sürdürülebilirliği ve dünyamızın geleceğini 

önemsiyoruz. AB Yeşil Mutabakat Eylem 

Planı kapsamında dünyaya ait kaynakların 

ölçülü bir şekilde kullanılması ve iklim 

krizine neden olan salınımların minimuma 

indirilmesi için hem suyun korunması hem 

de enerji güvenliğinin sağlanması amacıyla 

yatırımlarımızı düzenli olarak artırarak 

sürdürüyoruz. Şu an mevcutta aktif olarak 

kullandığımız kostik geri kazanım sistemimiz, 

yenilenebilir biyokütle enerjimiz, RAM 

makinaları baca gazı ısı geri kazanım 

sistemimiz, atık su geri kazanım sistemimiz 

ve kondens geri dönüşüm gibi daha pek 

çok sistemimiz bulunuyor. Devam eden 

arıtma tesisi yatırımımızın tamamlanmasının 

ardından da su tüketimimizi ciddi bir 

oranda düşürmeyi amaçlıyoruz. Bununla 

birlikte yakın zamanda yatırımını gerçekleştirdiğimiz 

Güneş Enerji Santrali (GES) 

Ağustos ayında tamamlanacak. Bu yatırımla 

elektriğimizin yüzde 100’ünü GES’ten 

karşılayacağız. ARTA Tekstil olarak Birleşmiş 

Milletler (BM) tarafından belirlenen 17 

küresel hedefi destekliyoruz ve bu hedefler 

doğrultusunda çalışmalar yapacağımızı 

da taahhüt ediyoruz” dedi. 

with national and international regulations and 

standards, also obtains more than 40 percent of the 

thermal energy it uses from biomass. ARTA Tekstil, 

which recovers 80 percent of the caustic that was 

used with the caustic recovery system and makes a 

minimum level of caustic waste; achieve an energy 

saving of 30-35 percent by recovering the heat of 

the gases coming out of the boilers with the chimney 

heat recovery system of RAM machines. About the 

sustainability studies of ARTA Tekstil, which is intended 

to be a facility that both produces its own electricity 

and provides energy security with the Solar Power 

Plant (SPP), which is planned to be completed in 

August 2023, Tamer Nalbant said ‘‘As the ARTA Tekstil 

family, we care about sustainability and the future of 

our world. We continue to increase our investments 

on a regular basis in order to protect water and 

ensure energy security, to use the world’s resources 

in a measured way and to minimize the emissions 

that cause the climate crisis within the scope of the 

EU Green Reconciliation Action Plan. We now have 

many systems that we actively use, such as our caustic 

recovery system, our renewable biomass energy; 

our RAM machines stack gas heat recovery system, 

our waste water recovery system, and our condensate 

recycling system. We aim to significantly reduce 

our water consumption after our ongoing treatment 

plant investment is completed. In addition to this, 

the Solar Power Plant (SPP), which we have recently 

invested in, will be completed in August. With this investment, 

we will meet 100 percent of our electricity 

from SPP. As ARTA Tekstil, we support the 17 global 

goals determined by the United Nations (UN) and we 

guarantee to make studies for these goals.’’ 

C 

C 

M 

M 

Y 

Y 

CM 

CM 

MY 

MY 

CY 

CY 

CMY 

CMY 

K 

K 


28 

PANORAMA 

Hazır giyim baskısında 

yeni ve farklı bir çözüm 

Mimaki, tekstil ve giyim baskı uygulamaları için ilk DTF baskı 

makinesi TxF150-75 ve DTF için ısı transfer pigment boyası PHT50 ile 

kullanıcılarına yeni fırsatlar sunuyor. Doğrudan filme baskı yöntemi 

ile hem baskı prosesi daha güvenli ve kesintisiz hale geliyor hem de 

kalite endişeleri son buluyor. 

Geniş format inkjet baskı makineleri, kesim plotterları 

ve 3D baskı makinelerinin uzman ve lider 

markası Mimaki, tekstil baskısında dikkat çekici 

yeniliklerini pazara sunmaya hazırlanıyor. Mimaki 

ürün portföyüne eklenen ilk DTF (Doğrudan 

Filme Baskı) modeli TxF150-75 baskı makinesi, geleneksel 

baskı yöntemlerinin ve mevcut birçok 

zayıf dijital çözümün sorunlarını aşarak kullanıcılarına 

yeni fırsatların kapısını açıyor. Ayrıca, 

DTF baskı için geliştirilen PHT50 transfer pigment 

boya da sorunsuz ve çevreye duyarlı bir baskı 

sürecini ve yüksek kaliteli baskıları mümkün 

kılıyor. Nisan ayı itibariyle tüm dünya ile birlikte 

Mimaki Eurasia tarafından Türkiye’de satışa sunulacak 

olan yeni model, doğrudan filme baskı 

yönteminin giyim ve moda endüstrisine getirdiği 

avantajları gözler önüne serecek. TxF150-75 DTF 

baskı makinesi saatte 3,3 m2’ye varan baskı hızı, 

1440 dpi’a kadar baskı çözünürlüğü ile 80 cm 

genişliğinde basılı DTF tabakaları üretebiliyor. 

Baskı işlemini kolaylaştıran ve hızlandıran bu 

yeni çözüm, geleneksel ve alışılmış yöntemlere 

güçlü bir alternatif oluşturuyor. 


30 

PANORAMA 

Gelişmiş DTF baskı ile pazar güven kazanıyor 

Mimaki’nin ilk doğrudan filme baskı makinesi 

TxF150-75, DTF pazarında yaşanan birçok soruna 

da son veriyor. DTF baskı makinelerinde sıklıkla 

görülen boya püskürtme ve nozül arızaları ile 

beyaz boya çökelmesi gibi sorunlar pazarın büyümesinde 

ciddi yavaşlamaya yol açmıştı. Mimaki 

Çekirdek Teknolojileri’yle donatılan TxF150-75, bu 

sorunların tümünü ortadan kaldırarak güvenli ve 

konforlu bir baskı işlemi sağlıyor. Mimaki Sirkülasyon 

Teknolojisi (MCT) ile beyaz boya periyodik 

olarak sirküle ediliyor ve çökelme etkili bir şekilde 

engelleniyor. Bu sayede beyaz boyada tıkanma 

yaşanmazken, iş akışı boyunca makine her zaman 

çalışmaya hazır halde bulunuyor. Mimaki’nin 

Nozül Kontrol Ünitesi (NCU) ve Nozül Kurtarma 

Sistemi (NRS) sayesinde güvenli baskı işlemi garanti 

altına alınıyor ve nozül sorunları oluşmadan, 

kesintisiz üretim elde edilebiliyor. 45 kg ağırlığa 

kadar rulolarla beslenebilen TxF150-75, standart 

olarak Rasterlink7 yazılımıyla birlikte geliyor. 

PHT50 transfer pigment boya ile canlı baskılar ve 

çevreye duyarlı ürünler 

Mimaki, yeni TxF150-75 DTF baskı makinesi ile birlikte 

kullanıcıları için PHT50 transfer pigment boyayı 

da geliştirdi. Beş renkten (CMYK ve Beyaz) oluşan 

bu boya tüm tekstil ürünlerinde güvenle kullanılabiliyor. 

Mimaki, boyaların niteliğinde olduğu 

kadar ambalajlarında da yeni gereksinimleri karşılayan 

değişiklikler gerçekleştirdi. Havası alınmış 

alüminyum paketlerde sunulan boyalar, böylece 

boya püskürtme sorunlarına yol açmıyor ve 

kullanıcılara stabil bir baskı işlemi sağlıyor. PHT50 

transfer pigment boyalarının bir başka özelliği de 

çevreye ve insan sağlığına duyarlı olması. Hiçbir 

zararlı içerik barındırmayan boyaların, tekstil ürünlerinin 

güvenliğini garanti altına alan uluslararası 

güvenlik standardı OEKO-TEX ECO PASSPORT sertifikasını 

mart ayı sonuna kadar alması planlanıyor. 

Sertifika ile birlikte, orijinal Mimaki boyalarının 

çevre dostu olduğu teyit edilirken, aynı zamanda 

nihai tekstil ürününün müşterilerin sağlığına da 

zararlı olmadığı belgelenecek. 

sabitlerken transferin gereksiz kısımlarının manuel 

olarak çıkartılması gerekiyor. Yani bu yöntem de 

istendiği kadar efektif olmuyor. Buna karşın son 

yıllarda yaygın olarak kullanılmaya başlayan DTG 

(Doğrudan Giysiye) baskıda kalıp ihtiyacı ortadan 

kalkmakla birlikte, kumaşa ön işlem yapılması ve 

her adımda operatörün süreci manuel olarak gerçekleştirmesi 

gerekiyor. Bu bağlamda, DTF baskı, 

geleneksel baskı yöntemindeki zorlukları aşmakla 

kalmıyor, diğer dijital baskı teknolojilerinin eksiklerini 

ve sorunlarını da ortadan kaldırıyor.” 

Tişört dahil olmak üzere hazır giyim ve moda 

baskı uygulamaları için TxF150-75’in pazardaki en 

iddialı çözüme dönüşeceğini kaydeden Şarerler, 

bu DTF baskı çözümünün yanı sıra sektöre boya 

ve RIP yazılımı dahil komple çözüm sunacaklarını 

aktardı. Şarerler; “Tüm dünya ile eş zamanlı olarak 

Türk tekstil endüstrisine sunacağımız bu çözümde 

görüldüğü gibi, sürekli inovasyon ilkemiz doğrultusunda, 

kullanıcılarımıza talep ettikleri ‘güzellik ve 

hız’ı sunmaya devam edeceğiz” dedi. 

DTF baskı nedir? 

Tekstil ve giyim endüstrisi için yeni bir üretim 

yöntemi olarak öne çıkan DTF (Doğrudan Filme) 

baskıda, tasarım önce özel bir transfer filmi 

üzerine direkt olarak basılır. Daha sonra, bu 

basılı filme sıcakta eriyen toz (endüstride şeker 

ya da transfer baskı tozu da adlandırılır) serpilir, 

ardından bu toz bir transfer tabakası oluşturmak 

için ısıtılır ve kurutulur. Ortaya çıkan bu transfer 

tabakası, tişört gibi giyim ürünlerine ısıyla preslenerek 

işlem tamamlanır. 

Mimaki DTF baskı ile giyim ve moda endüstrisine 

yeni fırsatlar sunuyor 

Mimaki Eurasia Bölge Satış Müdürü Hüseyin Şarerler 

DTF (Doğrudan Filme) baskının başta tişört 

olmak üzere, tekstil ve hazır giyim endüstrisinde 

hızla benimsenen bir yöntem olduğunu söyledi. 

Giyim pazarında serigraf baskının halen yaygın 

olarak kullanıldığını ancak bunun düşük adetli ve 

özel üretimlere uygun olmayan kalıplar gerektiren 

bir yöntem olduğunu söyleyen Şarerler sözlerini 

şöyle sürdürdü: “Yüksek üretim maliyetinin yanı 

sıra, bu yöntemde kalıp hazırlamak uzun zaman ve 

emek gerektiriyor. Lastik katmanların kullanıldığı 

ısı transfer yönetiminde ise basılı tasarımı kumaşa 


Adım Patent Fikri ve Sınai Hakları San. Tic. Ltd. Şti. 

İstanbul Dünya Ticaret Merkezi A1 Blok Kat:8 Ofis No:294 Bakırköy/İstanbul 

+90 212 320 84 85 - +90 549 502 80 82 

www.adimpatent.com.tr

32 

PANORAMA 

‘Avantajlarımızı 

kaybetmeye başladık’ 

Son dönemlerde artan TL maliyetler, birçok sektörü 

zorlamaya başladı. İşletme maliyetlerinin bir yılda TL bazında 

4 katına çıktığını ifade eden Saraciye Sanayicileri 

Derneği Başkanı Cemal Aydın, yerli üreticinin TL bazlı 

maliyetler altında ezildiğini söyledi. Üreticinin haksız rekabet 

ile karşı karşıya kaldığına dikkat çeken Cemal Aydın, 

“Pandemi sürecinde yükselen navlun fiyatları, Uzak 

Doğu’da üretimin aksaması gibi nedenlerle Türkiye’de 

üreticiler parlayan bir yıldız gibiydi. Ancak, son dönemlerde 

Türkiye’de durum değişmeye başladı. Türkiye’deki 

üreticilere hem yurt içi hem de yurt dışına ihracat için 

gelen siparişlerin yönü yeniden Uzak Doğu’ya kaymaya 

başladı. Son dönemlerde Türkiye’ye gelen siparişlerin 

çoğunu alan ülke ise Çin olduğunu” söyledi. 

Binlerce kişiye istihdam 

sağlayan Saraciye sektörü 

Başkanı Cemal Aydın, 

“Sektörümüz yükselen 

maliyetler nedeniyle elindeki 

siparişleri kaybetmeye 

başladı. İşçilik, enerji gibi 

maliyetler yükseldi. Pandemi 

sürecinde elde ettiğimiz 

avantajları kaybetmeye 

başlıyoruz. Birçok firmanın 

ithalata yöneldiğini rahatlıkla 

söyleyebiliriz” dedi. 

İthalatçıların önü açıldı 

Türkiye’de işçilik, enerji gibi maliyetlerin yükseldiğini, 

navlun fiyatlarının da pandemi öncesi dönemlere 

gelmeye başladığını dile getiren Cemal Aydın, “Saraciye 

sektörü tüm avantajını kaybetmeye başladı. Çin 

bizden daha ucuz hale gelmeye başladı. Bu durum 

nedeniyle ithalatçıların ve bu işten rant sağlayan kesimlerin 

önü açılmış oldu. Birçok firma üretim yapmak 

yerine ithalata yöneldi. Bu durum Türkiye’deki üreticileri 

zor durumda bırakmaya başladı. Binlerce kişinin istihdam 

edildiği sektörde, siparişlerin yurt dışına kayması 

büyük bir endişe yaratıyor. Bu duruma acil müdahale 

edilmesi gerekiyor. Acilen ithalatın önüne geçmek için 

ek vergiler getirilmesi ya da ithalatta referans fiyatlarının 

yükseltilmesini talep ediyoruz. Maliyet baskısı 

altında ezilerek, elimizdeki siparişleri ve sektörün geleceğini 

kaybetmek istemiyoruz.” İfadelerini kullandı. 

Sektörün zor günler yaşadığını belirten Cemal Aydın, 

“Ekonomik şartları dışarıda bırakamayız. Rakip ülkeleri 

ele aldığımızda aynı döviz cinsi ile işlem yapıyorlar, bu 

şartlarda bizimle rekabet ediyorlar” dedi. 

‘İthalatta yan yol açıldığını duyuyoruz’ 

2022 yılını 310 milyon dolara yakın bir ihracat değeri ile 

kapatması beklenen saraciye sektörünün iç piyasada 

da büyük riskler ile karşı karşıya olduğunu kaydeden 

Cemal Aydın, “Türkiye kökenli büyük perakende 

markaları bile saraciye sektöründe tedarik için ağırlıklı 

olarak ithal ürün kullanıyor. STA ülkeleri üzerinden ithalatta 

bir yan yol açıldığını duyuyoruz. Bu ithalatın çok 

sert şekilde artacağından endişe ediyoruz. Piyasadaki 

tüm oyuncular maalesef kurallara uymuyor. Gümrüklerde 

saraciye ürünlerinin farklı kalemler şeklinde 

beyan edilerek çekildiğini dahi duyuyoruz. Tüm bu 

nedenlerle sektör olarak kendi ülkemizde bile rekabet 

gücümüzü kaybediyoruz” diye konuştu. 


Siz de katılın, 

KYSD’ye üye olun... 

Sektörümüzün sorunlarına çözüm bulmak, gücüne güç katmak, 

temsil kabiliyetini arttırmak ve sektörümüzü el ele verip daha 

yukarılara taşımak için siz de KYSD ailesine katılın. 

KYSD - KONFEKSİYON YAN SANAYİCİLERİ DERNEĞİ 

GİYİMKENT SİTESİ, 11. SOKAK NO: 66A ESENLER - İSTANBUL T: 0212 438 12 96-97 F: 0212 438 12 98 

www.kysd.org.tr kysd@kysd.org.tr

34 

PANORAMA 

Acımız Büyük 

Dr. Murat Özpehlivan 

Konfeksiyon 

Yan Sanayicileri Derneği 

Yönetim Kurulu Başkanı 

KYSD 

6 Şubat sabahı saat 4:17’de büyük bir acıyla güne uyandık. Yaşanan 

büyük depremde 10 şehrimiz adeta yerle yeksan oldu. On 

binlerce canımızı kaybettik, sayısız insanımız yaralandı, yakınlarını, 

akrabalarını, dostlarını kaybetti. Ülke olarak acımız tarifsiz, 

yaramız çok büyük. KYSD olarak 21 Kasım’da Adıyaman ve 22 

Kasım’da Gaziantep’te gerçekleştirdiğimiz etkinliklerde daha 

birkaç ay önce bu şehirlerimizde bulunmuş, bölge insanımızın 

içtenliğini ve yüreğinin güzelliğini yakından hissetme imkanı bulmuştuk. 

Ne yazık ki Adıyaman’daki etkinliğimizde açılışımıza teşrif 

eden Adıyaman Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İrfan Torunoğlu 

ve kıymetli eşi Nebahat Torunoğlu’nu bu depremde kaybettiğimizi 

üzülerek öğrendik. Kendisine ve vefat eden tüm insanlarımıza 

Allah’tan rahmet, yakın ve akrabalarına başsağlığı diliyoruz. 

KYSD olarak yaraların sarılması adına elimizden ne geliyorsa 

yaptık, yapmaya da devam ediyoruz. TİM ve AFAD öncülüğünde 

gerçekleştirilen Geçici Barınma Yerleri projesine desteğimiz sürüyor. 

İnşallah bu vesileyle büyük acılar çeken bölge insanımızın 

sancılarını bir nebze olsun dindirir, sıkıntılarını hafifletiriz. 

KYSD olarak 14 Mart tarihinde Ankara Hilton Garden Inn Hotel’de 

12. Tekstil Aksesuarları Trend ve İnovasyon Etkinliği düzenliyoruz. 

Etkinlik kapsamında sektörümüzde faaliyet gösteren firmalarımızı 

Ankara ve bölgedeki diğer şehirlerde faaliyet gösteren hazır 

giyim üreticileri ile buluşturuyoruz. Hem Anadolu’da artan üretimin 

desteklenmesi hem de sektör firmalarımızın ticari gelişimi adına 

önemsediğimiz bu organizasyonun önemini bir kez daha vurgulamak 

isterim. Tekstil Aksesuarları Sektörümüz her daim ülkemizin 

yüz akı olmuştur. Böylesine güçlü bir sektörün Ankaralı alıcılarla 

buluşması büyük bir sinerji doğuracak ve sektörümüz açısından 

da önemli bir köprü görevi görecektir. 

Son olarak depremin yaralarını sarmaya çalışırken ekonomide 

meydana getireceği negatif etkileri de en aza indirebilme adına 

bir takım önlemlerin ivedilikle ele alınması gerektiğini belirtmek 

isterim. Sektörlerin finansal yapılarının bozulmaması adına bankaların 

olabildiğince esnek ve yapıcı rol üstlenmeleri önemlidir. 

Ayrıca uzunca bir süredir beklenen KGF paketlerinin de hızlıca 

devreye alınması ekonomik nefes alıp vermeyi kolaylaştıracak ve 

bu zorlu sürecin en az hasarla atlatılmasına ön ayak olacaktır. 

Unutmayalım ki ülkemizin 10 şehrinde derin bir yıkıma yol açan 

bu deprem ekonomik anlamda tüm Türkiye’ye sirayet edebilecek 

büyüklüktedir. Bu zorluğu aşabilmemiz içinse etkin ve etkili bir biçimde 

uygulanacak ekonomik önlemlerin zaman kaybetmeden 

hayata geçirilmesi elzemdir. Bizler sektör olarak üzerimize düşen 

tüm çaba ve gayreti gösterirken kamu ve finans sektörlerimizle 

birlikte her zamankinden fazla bir dayanışma ve işbirliği içerisinde 

olmamız gerektiğini vurgulamak isterim. 

Bu dilek ve temennilerle millet olarak tekrardan başımız sağ olsun 

diyor, kaybettiğimiz insanlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılarımıza 

acil şifalar, yakınlarını kaybedenlere de sabırlar diliyorum. 


36 

PANORAMA 

Karbon, Formula 1 yarış arabalarının, özellikle de araba gövdesinin yapıldığı malzemedir. 

Ancak karbon pahalıdır. Üretim süreci yapay zekâ (AI) tarafından izlendiğinde daha ucuza ve 

daha verimli üretilebilir. AI ile birleştirilmiş bir kamera sistemi, karbon elyaf üretimindeki kusurları 

otomatik olarak tespit eder. Bu özellik karbon elyafların elle yapılması gereken maliyetli 

denetimini hükümsüz kılar ve uzun vadede karbon elyafların üretim fiyatı düşürülebilir. 

Carbon is the stuff Formula 1 racing cars are made of, in particular the car body. But carbon is 

expensive. It can be produced cheaper and more efficient if artificial intelligence (AI) monitors 

the production process. A camera system combined with AI automatically detects defects in 

the production of carbon fibers. This makes expensive manual inspection of the carbon fibers 

obsolete and the production price of the carbon fiber can be reduced in the long term. 

Daha ucuz Formula 1 yarış arabaları 

Cheaper Formula 1 racing cars 

Bu fikrin peşinde koşan genç mühendis Deniz Sinan 

Yeşilyurt, geçtiğimiz yıl Aralık ayında düzenlenen 

“Makine Mühendisliğinde Dijitalleşme” Genç 

Yetenek Ödüllerinde ikincilik ödülüne ulaştı. 

Karbon elyaflar, iyi mekanik özelliklerinden dolayı 

rağbet görmektedir. Çok düşük ağırlıklara sahip 

olup aynı güçteki alüminyuma kıyasla yüzde 

50’ye kadar daha hafiftirler. Bu da birçok avantaj 

sunar. Özellikle enerji geçişi yaşadığımız günümüzde, 

karbon gibi hafif malzemeler her zamankinden 

daha uygulanabilir. Aynı zamanda karbon 

fiberler de dış gerilimlere karşı en az metaller 

kadar dirençlidir. Bununla birlikte, karbon liflerinin 

bu iyi özelliklerini elde etmek çok karmaşıktır. 

For this idea, the young engineer Deniz Sinan 

Yesilyurt received the second prize of the “Digitalization 

in Mechanical Engineering” Young 

Talent Award on 6 December. 

Carbon fibers are sought after because of 

their good mechanical properties. They are 

very light - weighing up to 50 percent less than 

aluminum by the same strength. This offers 

many advantages. Especially in times of energy 

transition, lightweight materials like carbon 

are more relevant than ever. At the same time, 

carbon fibers are as resistant to external stresses 

as metals. However, achieving these good 

properties of carbon fibers is very complex. 


İZER - FABRİKA 

Fabrika : Çobançeşme Mah. Mithatpaşa Cad. 

Söğütlü Sk. No: 3/5 Yenibosna 

Bahçelievler / İSTANBUL 

Telefon : 0212 447 35 47 

Telefon : 0212 447 35 48 

Fax : 0212 447 35 40 

Gsm : 0554 582 60 55 

Mail : fabrika@izerfermuar.com 

İZER - ZEYTİNBURNU 

Zeytinburnu Mağaza : Telsiz Mah. Balıklı Yolu 

No: 62 Zeytinburnu / İSTANBUL 

Telefon : 0212 664 06 66 

Telefon : 0212 664 06 68 

Gsm : 0555 803 04 86 

Mail : zeytinburnu@izerfermuar.com 

İZER - BAĞCILAR 

Bağcılar Mağaza: Fatih Mah. Maslak Cad. 

No: 90/A Bağcılar / İSTANBUL 

Telefon : 0212 551 78 44 

Telefon : 0212 551 78 62 

Telefon : 0212 551 87 62 

Fax : 0212 551 69 59 

Mail : bagcilar@izerfermuar.com

38 

PANORAMA 

300’e kadar münferit elyaf dizileri – birbirinden 

bağımsız elyaf demetleri- üretim sırasında aynı 

anda izlenmelidir. Karbon lifleri kırılırsa, hasarlı 

lifleri çıkarmak zaman ve paraya mal olur. Bu, 

üretim sırasında liflerde meydana gelebilecek 

çeşitli kusurların sadece bir örneğidir. Bu, üretim 

sırasında liflerde meydana gelebilecek çeşitli 

kusurların sadece bir örneğidir. 

Bu nedenle Yeşilyurt, karbon elyaf hattına, üretim 

sırasında çeşitli elyaf kusurlarının resimlerini 

çeken ve bunları bir veri tabanında toplayan bir 

kamera taktı. Kameranın bilgi teknolojisi sistemindeki 

yapay zekâ, görüntüleri önceden tanımlanmış 

referans kusurlara atayarak elyaf kusurlarını 

değerlendirir. Bu nedenle, çeşitli elyaf kusurlarını 

yüzde 99’luk bir sınıflandırma doğruluğu ile tanır. 

Yeşilyurt tarafından geliştirilen süreç, kimyasal 

elyaf üreten diğer alanlarda da kullanılabilir. 

Deniz Sinan Yeşilyurt, ödülü Almanya’nın 

Frankfurt am Main kentinde Alman Mühendislik 

Federasyonu’ndan (VDMA) aldı. Kendisi RWTH 

Aachen Üniversitesi Institut für Textiltechnik’te 

(ITA) lisans mezunudur. Lisans tezinin tam başlığı: 

“Stabilizasyon sürecinde fiber hasarını tespit 

etmek için makine öğrenimini kullanarak yapay 

zekâ destekli bir süreç izlemenin geliştirilmesi”. 

VDMA, Almanya, Avusturya ve İsviçre’den farklı 

üniversitelerden toplam dört teze ödül verdi. 

Up to 300 individual fiber strands - bundles of individual 

fibers - have to be monitored simultaneously 

during production. If carbon fibers break, it 

costs time and money to remove the damaged 

fibers. This is just one example of various defects 

that can occur in the fibers during production. 

Therefore, Mr. Yesilyurt attached a camera to 

the carbon fiber line that takes pictures of various 

fiber defects during production and collects 

them in a database. The artificial intelligence 

in the camera’s information technology system 

evaluates the fiber defects by assigning the 

images to predefined reference defects. Hence, 

it recognizes various fiber defects with a classification 

accuracy of 99 per cent. The process 

developed by Mr. Yesilyurt can also be used in 

other areas that produce chemical fibers. 

Deniz Sinan Yesilyurt received the prize from 

the German Engineering Federation (VDMA) in 

Frankfurt am Main, Germany. He is a Bachelor’s 

graduate at the Institut für Textiltechnik (ITA) of 

RWTH Aachen University. The full title of his bachelor’s 

thesis is: “Development of a Al-supported 

process monitoring using machine learning 

to detect fiber damage in the stabilization 

process”. The VDMA awarded the prize to a total 

of four theses from different universities from 

Germany, Austria and Switzerland. 

Şanslı kazananlar: 

ilk sıra, en sol: Deniz Sinan Yesilyurt © VDMA 

The lucky winners: first row, far left: 

Deniz Sinan Yesilyurt © VDMA 


www.ataimalat.com

40 

PANORAMA 

İş durumu karamsar, beklentiler yüksek 

Expectations boom whereas 

the business situation glooms 

ITMF’nin 2021’de Küresel Tekstil Endüstrisi Araştırmasını 

başlatmasından bu yana iş durumu yeni bir dip noktada. 

Yüksek enflasyon ve sürekli artış gösteren faiz 

oranları, küresel ekonominin mevcut ana itici güçleridir, 

ancak 2023’teki tekstil tedarik zincirinin temel 

sorunu, marka ve perakende seviyelerindeki yüksek 

stoklardır. COVID krizinin ardından dünya genelinde 

ekonomilerin açılmasıyla birlikte tüketiciler, 2020 yılı 

boyunca ve 2021’in ilk yarısında harcayamadıkları 

parayı harcama fırsatı buldu. Sonuç olarak, talep 

arttı ve markalar ve perakendeciler bu bastırılmış 

talebi karşılamak için siparişleri artırdı. Özellikle Şubat 

2022’de Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinden sonra yükselen 

enflasyonla birlikte tüketim mallarına olan talep 

yavaşlarken stoklar çok yüksek kaldı. 

ITMF’nin 18. GTIS anketine katılanlar, sipariş alımının 

Kasım 2021’den bu yana sürekli olarak düştüğünü 

teyit ediyor. Ocak 2023’teki gösterge, Kuzey ve Orta 

Amerika ile elyaf üreticileri hariç tüm bölge ve segmentlerde 

negatifti. Elyaf üreticilerinde siparişlerin 

geçen yazdan bu yana ilk kez arttığı görüldü. Mart 

2022’de 3,1 ay olarak ölçülen ve nispeten uzun olan 

küresel birikmiş sipariş bekleme süresi, esas olarak 

marka ve perakendecilerin sipariş verme konusun- 

The business situation is at a new low 

point since ITMF started the Global Textile 

Industry Survey in 2021. High inflation and 

rising interest rates are the main current 

drivers of the global economy, but the 

core problem of the textile supply chain in 

2023 are high inventories at the brand and 

retail level. With the opening of economies 

around the world after the COVID crisis, 

consumers had the opportunity to spend 

the money they could not during 2020 

and in the first half of 2021. Consequently, 

demand soared, and brands and retailers 

increased orders to meet this pent-up demand. 

With inflation rising, especially after 

the Russian invasion of Ukraine in February 

2022, demand for consumer goods slowed 

while inventories remained very high. 

Respondents to ITMF’s 18th GTIS survey 

confirm that order intake has continuously 

decreased since November 2021. In January 

2023, the indicator was negative in all regions 

and segments except for North & Central 

America and fiber producers. The latter saw 


42 

PANORAMA 

daki kısıtlamaları nedeniyle, Ocak 2023’te 2,4 

aya düştü. Çoğunlukla elyaf üreticileri ve iplikçiler 

tarafından yönlendirilen, dünya çapında 

kapasite kullanım oranında hafif bir artışa yol 

açarak küresel ticaret akışlarının iyileşmesine 

yol açan, daha önceki süreçte tedarik zincirlerindeki 

bozulmalarda görülen hafifletici etkiler, 

birikmiş siparişlerin azaltılmasına yardımcı oldu. 

6 aylık beklentiler yükseldi ve ankete yanıt 

verenler Haziran 2023 dönemi itibariyle 

dünya çapında iş hacmi noktasında olumlu 

olduklarını belirtti. Tekstil üreticileri iki önemli 

faktörden dolayı daha iyi bir durum bekliyor. 

Birincisi, Avrupa’daki görece ılıman bir kış ve 

Avrupa ve Asya’da (özellikle doğalgaz için) 

enerji fiyatlarının Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinden 

önceki seviyelere gerilemesi ile dünya artık 

enerji konusunda çok daha iyi bir durumda 

bulunuyor. İkincisi, Çin’de Sıfır Kovid-19 politikasının 

aniden sona ermesini takiben sınırların 

hızla açılması, Çin’de ve yurtdışında talebi 

güçlendirmeyi vaat ediyor (daha fazla turist 

ve mal ithalatı). Diğer tüm şartlar aynı olduğunda, 

küresel ekonomi beklenenden daha 

yüksek bir büyüme gösterecek ve bu küresel 

tekstil endüstrisine fayda sağlayacaktır. 

orders rise for the first time since last summer. The 

previously high global order backlogs also steadily 

decreased from 3.1 months in March 2022 to 2.4 

months in January 2023, mainly due to brand and 

retailers’ restraint to place orders. The dampening 

effects of the earlier supply chain disruption further 

helped reducing order backlogs by improving 

global trade flows which led to slight rise of the 

capacity utilization rate worldwide (mostly driven 

by fibre producers and spinners). 

Expectations in 6 months-time have soared and 

respondents are globally positive about business 

in June 2023. Textile manufacturers expect 

a better situation due to two important factors. 

First, the world is now in a much better energy 

situation with a relative mild winter in Europe 

and energy prices in Europe and Asia (especially 

for gas) dropping back to levels seen before 

Russia’s invasion of Ukraine. Second, the sudden 

end of the Zero-Covid-policy in China with 

a swift opening of the borders is promising to 

strengthen demand in China as well as abroad 

(more tourists and imports of goods). Everything 

else being equal, the global economy will see a 

higher growth level than expected and this will 

benefit the global textile industry. 


Kırtasiye Keçesi • 

Tekstil Keçesi • 

Kalıp Keçesi 10 mm • 

Yazı Tahtası Silgi Keçesi (Yün) • 

Otomotiv Keçesi • 

Mobilya Keçesi • 

Halı Altı Keçesi • 

DOT’lu keçe • 

Yaka Altı Keçesi • 

Terlik, Ayakkabı Keçesi • 

Hobi Keçesi • 

Aplike Keçesi • 

Nakış Keçesi • 

Punteriz (Denim) Keçesi • 

Sanayi Mahallesi, Çavuşoğlu Sokak No:2 Güngören / İSTANBUL 

www.tekspa.com.tr 

info@tekspa.com.tr 

+90 212 637 49 04 

+90 544 637 49 04 

www.kecedunyasi.com 

info@kecedunyasi.com

44 

PANORAMA 

Econored VI series dryers cure 

up to 2,700 garments per hour 

New EconoRed Series VI conveyor dryers in 76, 137 

and 198 cm widths are equipped with six infrared 

heaters in a single chamber for high-volume curing 

of plastisols, water-based inks, discharge and DTF 

adhesives, it was announced by Mark Vasilantone, 

president of Vastex International. “This addition 

to the EconoRed series offers greater power and 

high production speeds for screen printers and 

DTF printers, and the flexibility to print on oversized 

garments or flat goods,” explains Vasilantone. The 

ER-VI-30 dryer, with 15,600 watts of power and a 76 

cm wide belt, cures up to 900 garments/h printed 

with plastisol ink at 25 seconds dwell time, and 

up to 300 garments/h printed with water-based 

inks or discharge at 70 seconds dwell time. Model 

ER-VI-54, with 31,200 watts of power and a 137 cm 

wide belt can accommodate two rows of garments, 

curing up to 1,800 garments/h printed with 

plastisol ink at 25 seconds dwell time, and up to 600 

garments/h printed with water-based inks or discharge 

at 70 seconds dwell time. With 46,800 watts 

of power and a 198 cm wide belt, Model ER-VI-78, 

can cure up to 2,700 plastisol-printed garments/h 

placed in three rows, and up to 900 garments/h 

printed with water-based inks or discharge. Each 

EconoRed VI dryer model can also cure DTF adhesives 

at correspondingly high rates. The modular 

design permits users to readily add one or multiple, 

independently-controlled heating chambers and 

extend the conveyor belt, increasing capacity 

in direct proportion to each heating chamber 

added. Conveyor extensions can also be added to 

the infeed or discharge end of the dryer to optimise 

loading and cooling/unloading of garments. 

Heaters come with a 15-year warranty and are 

height adjustable to accommodate flat or bulky 

items. Closely spaced coils provide high-density, 

medium-wavelength infrared heat for maximum 

cure speed without cold spots or under-curing. A 

focused exhaust system evacuates moisture and 

air contaminates from the heating chamber, and 

cools the enclosure’s outer skin and control panel. 

The 404 cm long conveyor runs true by means of a 

low friction belt aligner patented by the company, 

with belt speed controls allowing infinitely adjustable 

dwell times from one to five minutes. Optional 

accessories include front and rear belt extensions, 

a Conveyor Air Bar to speed the cooling and folding 

of printed garments and handling of hard goods 

as they exit the dryer’s heating chamber, and 

an exhaust hood that can be mounted to the rear 

of the chamber or on the conveyor bed to exhaust 

fumes of adhesives, inks and other coatings that 

continue to off-gas after exiting the dryer. 


46 

PANORAMA 

teskon+SODEX’ten 

ihracat rakamlarına katkı 

Türkiye iklimlendirme sektörünün en 

önemli oyuncularını ve akademisyenleri 

iki yılda bir İzmir’de buluşturan 

teskon+SODEX’e organize edildiği her 

yıl Ege Bölgesi sektör temsilcileri büyük 

ilgi gösteriyor. 26-29 Nisan 2023 tarihleri 

arasında Ulusal Tesisat Mühendisliği 

Kongresi (TESKON) ile eş zamanlı olarak 

düzenlenecek sektörün bölgedeki en 

önemli fuarı, Ege Bölgesi’nin yıllık 1 milyarı 

aşan iklimlendirme ihracatı rakamına 

büyük bir katkı sunmasıyla da öne çıkıyor. 

Ege Bölgesi’nin en güçlü fuarlarından olan ve 12 yıldır 

organize edildiği her yıl firmaların, sektör temsilcilerinin, 

akademisyenlerin, mühendislerin ve teknisyenlerin 

yoğun ilgi gösterdiği teskon+SODEX- Isıtma, 

Soğutma, Klima, Havalandırma, Yalıtım, Pompa, 

Vana Fuarı için hazırlıklar devam ederken fuarda bu 

yıl 7 binden fazla ziyaretçinin ağırlanması planlanıyor. 

İklimlendirme sektörünün en önemli buluşma 

noktalarından biri olan fuarın bu yıl da ulusal ve uluslararası 

ziyaretçilerinin yanı sıra özellikle İzmir, Manisa, 

Denizli ve Aydın gibi Ege Bölgesi’nin güçlü sanayi 

şehirlerine ev sahipliği yapması hedefleniyor. Ayrıca 

fuarda eş zamanlı olarak Ulusal Tesisat Mühendisliği 

Kongresi’nin (TESKON) düzenlenmesi sebebiyle tüm 

Türkiye’den mühendisler, akademisyenler, teknisyenler 

ve öğrenciler İzmir Tepekule Kongre ve Sergi 

Merkezi’nde gerçekleşecek fuarı merakla bekliyor. 

teskon+SODEX yoğun ilgi görüyor 

Bugüne kadar organize edildiği 12 yılda 45.000’den 

fazla ziyaretçi ve 1.000’in üzerinde katılımcı ağırlayan 

teskon+SODEX Fuarı’nın 2023 organizasyonunda 

100 katılımcı firma ve 7 binin üzerinde ziyaretçiye ev 

sahipliği yapması planlanıyor. Fuar hem son yıllarda 

yerli ve yabancı firmaların üretim tesislerini kaydırdığı 

hem de gelişmiş liman, lojistik altyapı ve dış ticaret 

odaklı iş ortamına sahip bir bölgede olması ile büyük 

bir avantaj sunuyor. Ege Bölgesi’nin ihracat rakamlarına 

büyük bir katkı sunan fuara, bölgede üretim 

yapan ve iklimlendirme sektöründe faaliyetlerini 

sürdüren firmalar bu yıl da katılmak için yoğun ilgi 

gösteriyor. TMMOB Makine Mühendisleri Odası İzmir 

Şubesi öncülüğünde fuarla eş zamanlı olarak organize 

edilen; her dönem belirlenen kongre temaları 

ile çeşitli disiplinlerde teorik, uygulamalı bilimsel ve 

teknolojik bilgilerin, konferanslar aracılığıyla ziyaretçi 

ve katılımcılarla paylaşıldığı Ulusal Tesisat Mühendisliği 

Kongresi’nin bu yılki ana teması ise “Mekanik 

Tesisatta Dönüşüm” olacak. Kongreye fuarın düzenlendiği 

her yıl bölgede yaşayan akademisyenler, 

sektör profesyonelleri ve kariyer hedefini iklimlendirme 

sektörü doğrultusunda çizen öğrencilerle birlikte 

firmalar ve mühendisler yoğun ilgi gösteriyor. 

Sektör temsilcileri teskon+SODEX’ten memnun 

Türkiye iklimlendirme sektörünün en önemli buluşma 

noktalarından biri olan teskon+SODEX iki yılda 

bir yoğun bir katılımla gerçekleşirken katılımcı firma 

temsilcileri de her fuar sonrasında olumlu geri 

bildirimlerde bulunuyor. İmalatçı, projeci, tasarımcı, 

uygulamacı gibi sektördeki bütün oyunculara 

ev sahipliği yapan fuara katılan firmaların yüzde 

88’i, ziyaretçilerin ise yüzde 95’i teskon+SODEX’ten 

memnun ayrıldıklarını bildiriyor. Fuar sonrası yayınlanan 

rapora göre katılımcıların yüzde 70’i yeni 

iş bağlantılarından memnun kaldığını bildirirken, 

ziyaretçilerin yüzde 96’sı ise sonraki yıllarda da teskon+SODEX’i 

ziyaret edeceklerini belirtiyor. 


48 

PANORAMA 

Merinos yünü koşu ayakkabısı 

Woolmark, merinos yünü 

koşu ayakkabısı SuperNatural 

Runner için Circle Sportswear 

ile işbirliğini gerçekleştirdi. 

%100 geri dönüştürülebilen 

malzemelerden üretilen 

SuperNatural Runner, Merinos 

yününün kuruluk, nefes 

alabilirlik ve koku direnci 

gibi performanslarından 

yararlanarak hem gezegene 

saygılı hem de modaya 

ayak uyduruyor. 

Fransız eko-yerli spor ve yaşam tarzı markası Circle 

Sportswear, tamamen Avrupa’da biyo-kaynaklı, 

biyolojik olarak parçalanabilir ve %100 geri dönüştürülebilir 

malzemelerden üretilen piyasadaki ilk 

Merinos yünü koşu ayakkabısı çiftini tanıtmak için 

Woolmark ile ortaklık kurdu. 

Gardırobun en gerekli parçalarından biri olan 

koşu ayakkabısı, Circle Sportswear tarafından 

yeniden tasarlandı ve marka, hem verimli hem 

de gezegene saygılı modaya kendini adamış 

bir oyuncu olarak eko-sorumluluk taahhüdünde 

daha da ileri gitmeye kararlı. 

Son derece yenilikçi malzemeler 

SuperNatural Runner’ın üst kısmı %65 Avustralya 

Merinos yününden yapılmıştır ve ayakkabı %100 

Merinos yünü astarla donatılmıştır. Üst kısım için 

kullanılan hafif Merinos yünü ve TENCELTM karışımı, 

üstün dayanıklılık için üretilmiştir. Koşu 

ayakkabısı, mikroplastik kirliliğine 

katkıda bulunmayan %100 doğal, 

yenilenebilir, biyolojik olarak parçalanabilir 

ve geri dönüştürülebilir bir 

elyaf olan Merinos yününün hem 

performansından hem de ekolojik 

faydalarından yararlanıyor. Merinos 

yünü rakipsiz termoregülasyon, nem 

yönetimi ve nefes alabilirlik özellikleri 

sunarak performans odaklı bir ortam 

için mükemmel şekilde uygundur. 

Orta taban Arkema tarafından hint yağından 

üretilmiştir ve optimum esneklik, hafiflik 

ve şekil tutma özelliklerine sahiptir. İlk adımı 

kolaylaştıran dış tabanın dinamik şekli, doğal bir vulkanize 

kauçuk olan Lactae Hevea’dan yapılmıştır. 

Avrupa eko-tasarımı 

SuperNatural Runner, Avrupa’da üretilen tamamen 

eko-tasarımlı ilk koşu ayakkabılarından biridir. 

Farklı parçaların üretimi, geliştirilmesi ve montajı 

İtalya, Normandiya, Almanya ve Portekiz’de 

gerçekleştirilmiş ve her bir bileşen, tüketici sonrası 

atık oluşturmadan ürünün kullanım ömrünün sona 

ermesini kolaylaştırmak için özenle seçilmiştir. Üst 

kısım tamamen biyolojik olarak parçalanabilirken, 

taban teknik özelliklerini kaybetmeden mekanik 

işlemlerle tamamen geri dönüştürülebilir. 

Woolmark Genel Müdürü John Roberts şunları 

söyledi: “Dünya çapında yün kullanımına öncülük 

ettik ve sürekli yenilik yapmak için malzeme 

geliştirme, işlevsellik ve estetik konularında 

önde gelen markalarla işbirliği yaptık. Hem 

ürün hem de işleme alanındaki yenilikler 

ayakkabı sektöründe yün için yeni fırsatlar 

yarattı ve ortaklarımızın çığır açan 

geliştirmeleri Circle Sportswear tarafından 

SuperNatural Runner gibi teknik 

koşu ayakkabılarının yaratılmasıyla sonuçlandı. 

Şirket içi teknik ekibimiz, yüksek 

performanslı bir koşu ayakkabısı 

için elyafın yenilikçi doğasını zorlamak 

üzere Merinos yününün kuruluk, nefes 

alabilirlik ve koku direnci gibi performans 

avantajlarından yararlanarak 

ayakkabının üst kısmının geliştirilmesinde 

işbirliği içinde çalıştı.” 


+90 +90 536 536 511 511 59 59 59 59 +90 +90 850 850 303 303 81 81 91 91 www.fermuarx.com info@fermuarx.com 

+90 536 511 59 59 +90 850 303 81 91 www.fermuarx.com info@fermuarx.com 

Kart Etiket 

Kart Etiket 

Baskı Etiket 

Baskı Etiket 

Yapışkan Sticker Etiket 

Yapışkan Sticker Etiket 

+90 +90 536 536 511 511 59 59 59 59 

+90 536 511 59 59 

www.sysmatbaa.com 

www.sysmatbaa.com 

+90 +90 850 850 303 303 81 81 91 91 

+90 850 303 81 91 

info@sysmatbaa.com 

info@sysmatbaa.com 

Kutu Ambalaj 

Kutu Ambalaj 

Katalog 

Katalog 

Baskılı Ürün Kutuları 

Baskılı Ürün Kutuları

50 

PANORAMA 

Kesintisiz enerji sektöründe yenilikçi ürünleriyle dikkat çeken Teksan, 

enerji sektörünün en önemli buluşmalarından biri olan Powergen 

International 2023’e katıldı. Dünyanın pek çok bölgesinden binlerce 

katılımcı ve ziyaretçiyi buluşturan Power-Gen Fuarı’na UL Sertifikalı 

dizel ve mobil jeneratörlerinin yanı sıra yeni enerji depolama çözümü 

TESS ile katılan Teksan, ziyaretçilerden yoğun ilgi gördü. 

Teksan, yenilikçi ürünü TESS’i 

Power-Gen Fuarı’nda sergiledi 

21 – 23 Şubat 2023 tarihleri arasında ABD Orlando’da 

düzenlenen Powergen Fuarı, enerji sektörünün 

devlerini aynı çatı altında buluşturmaya 

bu yıl da devam etti. Dünyanın dört bir yanından 

katılan enerji firmalarının ürünlerini tanıtma 

fırsatı yakaladığı fuar, her yıl olduğu gibi önemli iş 

bağlantılarına da sahne oldu. Amerika pazarında 

büyümek ve ihracatını artırmak hedefi ile 2020 yılının 

sonunda Chicago’da Teksan USA LLC’yi açan 

Teksan, bölgedeki faaliyetlerine tüm hızıyla devam 

ediyor. Son olarak dünya enerji sektörünün 

bölgedeki en büyük buluşması olan Powergen 

Fuarı’nda yerini alan Teksan, yenilikçi ürünleriyle 

ziyaretçilerden yoğun ilgi gördü. Fuarda, Amerika 

pazarına özel UL sertifikalı dizel ve mobil jeneratörlerinin 

yanı sıra enerjinin kesintisiz olarak sağlanması 

bakımından önem taşıyan yeni ürünü TESS’i 

(Teksan Enerji Depolama Sistemleri) sergiledi. 

Teksan Enerji Depolama Sistemleri, enerji arzını ve 

sürekliliğini güvenceye alıyor. Enerjinin geleceğini 

temsil eden depolama sistemleri, kullanım alanlarının 

genişliği ile Türkiye’de ve dünyada önemli 

bir büyüme potansiyeline sahip. Elektrik enerjisini 

elektrokimyasal enerjiye dönüştürerek depolayan 

bir enerji depolama çeşidi olan TESS; batarya, 

batarya yönetim sistemi, güç yönetim sistemi ve 

güç kontrol sistemi olmak üzere 4 ana bölümden 

oluşuyor. Teksan, müşterilerinin farklı ihtiyaçlarına 

çözüm sunmak amacıyla yeni ürünü TESS’i birçok 

farklı aplikasyon tipine uygun olacak şekilde 

tasarladı. Akıllı teknolojilerin kullanıldığı TESS, anlık 

veri akışı ile sistemi izleyerek değişen durumlara 

ve ihtiyaçlara göre otomatik olarak devreye 

giriyor. TESS’in lityum iyon türevi batarya sistemi ise 

çevreci, ekonomik, daha uzun ömürlü ve daha az 

kaynak tüketen bataryalar olarak farklılaşıyor. 


52 

PANORAMA 

Tezmaksan’dan sürdürülebilirliği 

optimize eden teknolojiler 

40 yıllık bilgi birikimi ve yeni yatırımlarıyla Türkiye talaşlı imalat 

sanayisine hizmet veren Tezmaksan; üretim sahasının verimliliğini 

anlık takip eden çözümü Kapasitematik, “Yerli Üretim” belgesine 

sahip Cubebox ve Türkiye’nin ilk CNC dijital platformu ‘parkurda.com’ 

ile sektöre öncülük ediyor. 

Türkiye talaşlı imalat sanayisinin öncü markası Tezmaksan, 

kaynakları verimli kullanan sistemleriyle 

üretimde sürdürülebilirliği sağlarken döngüsel ekonomiye 

de katkı sağlıyor. Türkiye sanayisinin üretim 

gücünü arttıran çözüm ortağı olma amacı ile çıktığı 

yolda, öncü yatırımlara imza atan Tezmaksan’ın 

çözümleri sektörünü değiştiriyor. İklim risklerini 

hafifletmek için maliyetleri azaltarak maksimum 

verimlilik sağlayacak teknolojiler geliştiren Tezmaksan’ın 

Ar-Ge takımı tarafından geliştirilen CNC 

Makine Analiz Platformu Kapasitematik, robotik 

ve otomasyon sistemi Cubebox ve sektördeki tüm 

paydaşları buluşturarak üreticilerin lokal ve global 

iş hacimlerini büyütmelerini sağlayan parkurda. 

com ile sürdürülebilir bir “Yeşil Sanayi” yaratmak 

adına önemli görev üstleniyor. 

Tezmaksan’dan karbon nört prensibiyle çevreci 

planlama 

Üretim verimliliğini sağlamak adına sürdürülebilir 

sistemlere geçmenin önemini paylaşan Tezmaksan 

Genel Müdürü Hakan Aydoğdu, “Paris İklim 

Anlaşması, sanayideki tüm firmalara belirli sorumluluklar 

yüklüyor. 2030 yılından sonra 2 ton atığa 

30 ila 50 Euro arasında bir vergi gelecek. Biz de 

Tezmaksan olarak iş yapış süreçlerimizi buna göre 


54 

PANORAMA 

kurguluyor ve üreteceğimiz robotları tasarlarken, 

karbon nötr prensipleriyle çevreye etkisi en az 

olacak şekilde bir planlama yapıyoruz. Ayrıca 

müşterilerimizin de bu konuda ilerleme sağlaması 

için geliştirdiğimiz yazılım teknolojileri ile verimliliklerini 

arttırıyoruz. İklim krizine müdahalenin bu denli 

kritik olduğu bir dönemde, teknolojide öncü olmak 

gerektiğinin farkındayız” dedi. 

Kapasitematik ile uzun süreli makine verimliliği 

Sürdürülebilir üretime çözüm sunan sistemlere 

dair bilgi veren Aydoğdu, şunları söyledi: “Dünya 

çapında bir Ar-Ge projesi olan CNC Makine Analiz 

Platformu Kapasitematik, imalatçıların gerçek 

zamanlı veriler ile imalat sahalarının performansını 

takip etmelerini ve makinelerinin ömrünü uzatmayı 

sağlıyor. Makinelerde sağladığı verimlilik ve doğru 

zamanda karar vericilerin önüne düşen veriler de 

bu noktada önem arz ediyor. Kapasitematik bize 

imalat sahasındaki makinelerin gerçek zamanlı takibi 

ile makinenin verimliliğine ve enerji kullanımına 

dair bilgiler veriyor. Bu sayede doğru zamanda 

karar vericilerin önüne düşen veriler ile hızlı aksiyon 

alınabiliyor. Planlı-plansız tüm duruşların takibini 

sağlayarak duruşların minimize edilmesine yönelik 

aksiyonları kolaylaştıran Kapasitematik, bu sayede 

makinelerin daha uzun süre kullanımda kalmasını 

sağlıyor. Örneğin, müşterilerimizin ortalama genel 

ekipman verimliliğinin sadece bir yılın ardından 

yüzde 34’ten yüzde 51’e yükseldiğini gözlemliyoruz. 

Ayrıca, üretim sahasındaki enerji verimliliğinin 

yönetimine de katkıda bulunuyor.” 

Cubebox ile maksimum zaman ve 

iş gücü tasarrufu 

Tezmaksan’ın geliştirdiği robotlu otomasyon sistemi 

olan ve Yerli Üretim belgesine sahip Cubebox’ın 

zaman ve maliyet açısından avantaj sağladığına 

vurgu yapan Aydoğdu, “Cubebox, makine 

beslemesinde operatör ihtiyacını minimum düzeye 

indiren, duruş olmadan çalışabilir bir sistem sunuyor. 

Böylelikle gece vardiyalarında yüzde 50 verim 

alınıyor. Daha düşük parça ve servis bedelleriyle 

risk ve tekrar gerektiren işlerde önemli boyutlarda 

zaman ve iş gücü tasarrufu sağlayan Cubebox ile 

üretimde sürdürülebilirlik hayal olmaktan çıkıyor” 

diyerek işletmelerin yeşil dönüşüme bakışlarının bu 

sistemle değiştiğini vurguladı. 

Parkurda.com 2022 yılında firmaların 

sürdürülebilirlik verilerini toplayacak 

Türkiye’de talaşlı imalat sektörünün tüm ihtiyaçlarını 

karşılayabilecek ilk ve tek B2B CNC 

dijital platformu parkurda.com’un firmaların iş 

hacimlerini arttırdığını belirten Aydoğdu, sistemin 

avantajını şöyle açıkladı: “Parkurda.com’da 

tüm işlemler tek bir platform üzerinden çevrim 

içi yapılıyor. Dolayısıyla her bir firmanın ayrı ayrı 

çalışarak pazarlama ve satış operasyonlarında 

yarattıkları karbon ayak izini platform üzerinden 

minimize ediyoruz. Bunun yanı sıra ortak bir 

platform sayesinde işlem maliyetlerini azaltıyor 

ve çok taraflı pazarlarla aracıları kaldırdığımız 

için taraflara değer yaratıyoruz. Yeni ürünlerin 

geliştirilmesi ve tanıtılması için gerekli olan büyük 

verinin oluşturulmasını da anlık değiş tokuşlarla 

sağladığımız için hizmet sürecini kısaltıyoruz. Bunun 

sonucunda karbon ayak izini küçültüyoruz. 

2022 yılında platform üzerinde yapacağımız yeni 

geliştirmelerle birlikte üye firmalardan sürdürülebilirlik 

performanslarına dair veriler de toplanacak. 

Uçtan uca tedarik zincirinin ekonomik, 

çevresel ve sosyal sürdürülebilirlik performansı 

yakından takip edilebilecek ve geliştirilecek.” 


56 

PANORAMA 

“Gömlek Tasarım Yarışması” 

ödülleri sahiplerini buldu 

Gürmen Group ve İstanbul Aydın Üniversitesi Anadolu Bil Meslek 

Yüksek Okulu Moda Tasarım Bölümü iş birliğiyle düzenlenen 

“Gömlek Tasarım Yarışması”nda genç yetenekler ödüllendirildi. 

Finale kalan ve grubun Kastamonu Gömlek Fabrikası’nda üretilen 10 

finalistin tasarımları mini bir defileyle tanıtılırken ilk 3’e giren genç 

yetenekler de büyük ödülün sahibi oldu. 

Erkek modasında RAMSEY ve KİP markalarıyla faaliyet 

gösteren Gürmen Group, sektöre genç yetenekleri 

kazandırmayı hedefleyen ve üniversite-sektör 

iş birliği adına referans alınacak özel bir adım 

attı. Gürmen Group ile İstanbul Aydın Üniversitesi’nin 

Anadolu Bil Meslek Yüksekokulu Moda Tasarım 

Bölümü ile yapılan iş birliğiyle “Sürdürülebilirlik” 

temalı “Gömlek Tasarım Yarışması” düzenlendi. 

Yaklaşık 200 genç üniversitelinin başvuru yaptığı ve 

aralarından 10 finalistin seçildiği yarışmanın ödül 

töreni; Gürmen Group Tasarım Merkezi ekibi ile İstanbul 

Aydın Üniversitesi Yöneticileri, Moda Tasarım 

Bölümü öğrencileriyle ailelerinin katılımıyla İstanbul’da 

gerçekleştirildi. “Gömlek Tasarım Yarışması” 

ödül töreninde; finale kalan 10 öğrencinin Kastamonu 

Gömlek Fabrikası’nda dikilen tasarımları mini 

bir defile ile sunulurken 3 öğrenci büyük ödül sahibi 

oldu. Ayrıca birinciliği elde eden genç tasarımcının 

gömlek tasarımı, sınırlı sayıda üretilerek RAMSEY’in 

seçili mağazalarında tüketicilerin beğenisine sunulacak. 

“Gömlek Tasarım Yarışması”nın ödül töreninde 

konuşan Gürmen Group Tasarım Merkezi Direktörü 

Metin Baran Saltık, grup olarak RAMSEY ve 

KİP markalarıyla erkek moda sektöründe uzman, 

yenilikçi ve her biri özel hikayelere sahip tasarımlar 

geliştirme konusunda öncü, nitelikli üretim becerisi, 

üretim kapasitesi ve insan kaynağıyla referans 

alınan bir konuma sahip olduklarına dikkat çekti. 

Yeni yetenekleri moda sektörüne kazandırmak 

hedefleniyor 

Sahip olunan bu güçlü bilgi birikimi ve uzmanlığı 

genç yetenekler ile de paylaşmak, onları erkek 

moda sektörüne kazandırmak, kariyerlerini bu 

alanda yapmaları için teşvik etmek adına İstanbul 

Aydın Üniversitesi ve farklı eğitim kurumlarıyla yapılan 

iş birliklerini çok önemsediklerini belirten Saltık, 

şunları aktardı: “Yarışmada özgünlük, çizim becerisi, 

sunum bütünlüğü, yenilikçi bakış açısı, tasarımlarda 


www.idetiket.com 

Sticker etiket imalatımızla 

hizmetinizdeyiz. 

Firuzköy Mah. Kadir Özdemir Cad. No:46/1A Avcılar - İstanbul 

Tel: 0 (212) 428 28 95 Faks: 0 (212) 428 28 96 

siparis@idetiket.com

58 

PANORAMA 

sürdürülebilirliği destekleyen materyal, aksesuar 

kullanımı ve endüstriyel bir modele dönüşebilme 

gibi başlıkları değerlendirdik. Ve değerlendirme kriterlerimize 

uyan çok sayıda alternatifle karşılaşmak 

özellikle de sürdürülebilirliği sahiplenen; atık kumaşlarla 

yapılan ya da doğal baskıların, asma yaprağı, 

elma kabuğu gibi içeriklerin, organik pamuk gibi 

doğal elyafların, kök boyamaların kullandığı tasarımlarla 

karşılaşmak memnuniyet vericiydi. 21 kişilik 

Gürmen Group Tasarım Merkezi ekibimiz tasarımların 

çizimden üretimine kadar ki tüm süreçlerinde 

genç üniversitelilerin hep yanında oldu. Onlara 

kumaş ve aksesuar seçiminden model geliştirmeye, 

kalıp oluşturmaya kadar yol gösterici oldu. Umarız 

bu onlar için de faydalı bir deneyim olmuştur. Genç 

tasarımcıların yeteneklerinin keşfedilmesi, erkek 

moda sektörüne kazandırılmaları adına bu tip iş 

birlikleri ve projelere destek vermeyi sürdüreceğiz.” 

İstanbul Aydın Üniversitesi Anadolu Bil Meslek 

Yüksekokulu Moda Tasarım Bölümü Başkanı 

Öğretim Görevlisi Nihal Bolkol da bölüm olarak 

2005 yılından beri teknolojik donanımı ve özgün 

uygulamalarıyla alanında ayrışan bir eğitim sunduklarını 

belirterek, “Öğrencilerimize çok boyutlu 

ve disiplinler arası verilen eğitimin kalitesi, sektörle 

olan iletişimin güncel tutulması adına Gömlek 

Tasarım Yarışması çok önemli bir gösterge. Öğrencilerimize 

moda alanında kariyer yapmaları 

için kurduğumuz stüdyolarda işlevsel bir eğitim 

verirken buradaki tüm teknoloji ekipmanlar, eğitim 

altyapımızdaki dijitalleşmenin sağladığı hız ve 

üretkenlikle onları donanımlı bir şekilde iş hayatına 

hazırlıyoruz. Gürmen Group ve üniversitemiz arasındaki 

iş birliği hem mevcut öğrencilerimiz hem 

de yeni öğrencilerimize çok iyi bir referans olacak 

ve yol gösterecek” açıklamasını yaptı. 

Gaziantep ihracatını GAGİAD sırtlıyor 

Geçen yıl 10 milyar 523 milyon 349 bin dolarlık 

ihracat gerçekleştiren Gaziantep’in bu başarısında 

Gaziantep Genç İş İnsanları Derneği (GAGİAD) 

üyeleri dikkati çekiyor. En çok ihracat yapan ilk 

1000 sanayi firması arasında 71 şirketi bulunan 

Gaziantep’teki bu şirketlerin 27’i GAGİAD üyesi 

oldu. GAGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Cihan Koçer, 

Gaziantep ihracatının yüzde 60’nın GAGİAD üyeleri 

tarafından gerçekleştirildiğini ve bunun mutluluğunu 

yaşadıklarını bildirdi. Gaziantep’in ihracat başarısını 

değerlendiren Koçer, Gaziantep’in yıllık bazda 

en yüksek ihracat rakamına ulaştığını söyledi. 

Gaziantep’in bu rakamlarla Türkiye’nin en önemli 

sanayi ve ihracat kentlerinden birisi olma unvanını 

güçlendirdiğini anlatan Koçer, dünyanın ekonomik 

sorunlarla boğuştuğu bir dönemde Gaziantep sanayisi 

ve ihracatının adeta başarı hikayesi yazdığını 

vurguladı. Gaziantep 2022 yılında bir önceki yıla 

göre yüzde 4,3 ihracatını yükselterek 10 milyar 523 

milyon 349 bin dolarlık gelire ulaştığını ifade eden 

Koçer, şöyle konuştu: “Biz sadece ihracat yapmakla 

kalmayıp, sanayimizdeki çarkları çevirdik, binlerce 

insana istihdam sağladık. Bu başarı hepimiz 

için gurur kaynağı. Ama GAGİAD için ayrı bir gurur 

vesilemiz var. Çünkü geçen yıl Gazi şehrimizden 

gerçekleştirilen ihracatın yüzde 60’ı dernek üyelerimiz 

tarafından dünya ekonomisine dahil edildi. En 

çok ihracat yapan ilk 1000 sanayi firmasına baktığımızda 

71’i Gaziantep’ten ve bunların da 27’si 

yine GAGİAD üyesi. Kentimiz adına güven veren 

bu rakamlarda dernek üyelerimizin yadsınamaz bir 

katkısının olduğunu düşünerek, yarınlara bugünlerden 

daha umutlu bakıyoruz.” Elde edilen başarının 

kendilerine daha fazla sorumluluk verdiğini 

aktaran Koçer, “Gaziantep tarihten bu yana her 

zaman gençliğin gücünü kullanmış bir şehir. Bizler 

de atalarımızdan aldığımız sorumlulukla bayrağı 

daha ileriye taşımanın gayreti içerisindeyiz. Bugün 

kentimizden gerçekleştirilen ihracatın yüzde 60’ını 

yapmış GAGİAD olarak önümüzdeki süreçte daha 

fazla katkı sağlamanın peşinde olacağız. Bu bilinçle 

de eğitim organizasyonları, günceli yakalama 

adına toplantılar ve istişare toplantılarına dünden 

daha fazla önem vereceğiz.” diye konuştu. 

Koçer, kent ve ülke ekonomisine katkı sağlayan ihracatçı 

üyelere de teşekkür ederek, rekabet gücünü 

artırıp sürdürülebilir yeni başarı hikayelerinin oluşması 

için çalışmalarını devam ettireceklerini kaydetti. 


60 

PANORAMA 

High-performance insulation 

for clothing and work safety 

First of its kind: Highly concentrated aerosol fabric available 

by the meter is soft, easy to process and only 1 to 3 mm thick. 

Comprised of up to 99.8 percent air, aerogel is the 

lightest solid in the world. But that is not all. The 

material, which is also called “frozen smoke” due 

to its appearance and physical properties, exhibits 

extremely low heat conductivity which exceeds 

other insulations many times over. This is why 

NASA has already been using aerogel for aerospace 

projects for many years. Despite this, it has 

not been possible to bind the material to textiles in 

a high concentration and enable straightforward 

further processing over the roughly 90-year history 

of the material...until now. Outlast Technologies 

GmbH has developed an innovative process for 

permanently adhering large amounts of aerogel 

to different media, like nonwoven fabric, felt and 

composites materials. Their original properties are 

retained throughout, so they can easily be further 

processed using conventional production methods. 

What is special here, is that the fabrics sold under 

the Aersulate name are only 1 to 3 mm thick 

and achieve very high insulation values which are 

largely retained even under pressure and in moist 

conditions. Despite their high performance, they 

are still soft and can be used for shoes, clothing 

and work safety products, as well as for sleeping 

bags and technical applications. A patent for 

the process developed by Outlast has already 

been filed. “Thanks to its extraordinary physical 

properties, NASA has already been using aerogel 

for many years,” remarked Volker Schuster, Head 

of Research and Development at Outlast Technologies. 

“For example, for the insulation of its Mars 

rovers and for capturing dust from the tail of a 

comet during the Stardust mission,” he continued. 

Since the development of aerogel by American 

scientist and chemical engineer Samuel Stephens 

Kistler in 1931, no-one had been able to apply 

the versatile material to textiles in large amounts 

without changing their original properties, despite 

intensive research. This means that the products 

were often not only very rigid, but made processing 

with conventional production methods impossible 

due to their high degree of dust abrasion. 

With its newly developed Aersulate technology 

first presented in June 2022, though, the specialist 

in textile thermoregulation located in Heidenheim, 

Germany is now writing insulation history. 


62 

PANORAMA 

High-performance insulation just 1 to 3 mm thick 

“The consistency of aerogel can be best described 

as liquid dust particles which spread uncontrollably 

throughout a room within seconds thanks 

to their minimal thickness,” explained Schuster. 

“This is why processing is a big challenge.” Despite 

these difficulties, Outlast Technologies has 

managed, after a development period of around 

five years, to bring an innovative process involving 

the adhering of aerogel between multiple layers 

of material to market maturity. Depending on the 

area of application, nonwoven fabric, felt and 

different composite materials can be used as the 

media. What is special here is that the properties 

of the respective textiles are not adversely affected 

by the Aersulate technology, meaning that 

they can easily be further processed with conventional 

means and under industrial conditions 

despite their acquired thermal properties. 

As a silicate-based solid, aerogel is obtained from 

natural quartz sand, yet exhibits a density over 

1,000 times lower than glass manufactured from the 

same raw material. The extraordinary thermo-insulating 

properties of the material are thanks to its 

extremely porous structure, which enables it to be 

composed of up to 99.8 percent air. “One liter of 

aerogel weighs just 50 g,” explained Schuster. “Just 

10 g of the material has the same surface area as 

a soccer field, though.” Thanks to these properties, 

Aersulate textiles exceed all other previously known 

insulation materials in terms of performance, despite 

the fact that they are only 1 to 3 mm thick. Tests 

carried out by the German Institute for Textile and 

Fiber Research in Denkendorf (DITF) using the Alambeta 

method showed that the thermal resistance 

of an Aersulate fleece is more than double that of 

a conventional fleece of the same thickness. Add 

to this the fact that the thermo-insulating properties 

of Aersulate products remain high despite pressure 

and wetness, while they decrease enormously with 

other conventional materials like felt and polyurethane 

foam (PU) under these conditions. 

Work safety and functional clothing with Aersulate 

Thanks to the textile medium, thin Aersulate 

products are especially suitable for the shoe and 

clothing industry, as well as all areas of work safety. 

The user benefits from different properties, depending 

on the intended use. “With a glove made 

of Aersulate just 1 mm thick, you can put your 

hand into boiling water without being scalded, for 

example,” explained Schuster. “The material’s extremely 

hydrophobic properties play quite literally 

into our hands here.” In the case of knee patches 

on work and functional pants, as well as shoes and 

soles, on the other hand, the material properties 

also become relevant when compression occurs. 

This is because the thermo-insulation properties 

of other materials would be reduced little by little 

due to moisture from the outside and sweat from 

the inside on the one hand, and by the continual 

influence of body weight on the other. 

In addition to the human body, luggage and 

technical devices can also be protected from 

extreme temperatures and the effects of weather 

with Aersulate. For this purpose, corresponding cell 

phone or equipment pockets could be sewn into 

garments, for example, to maintain their battery 

life even at very cold outside temperatures and to 

safeguard the devices from overheating in case of 

high heat exposure. “With the broad range of possible 

textile medium materials, Aersulate is suitable 

for all applications requiring high thermal resistance 

on the one hand, where only a little space is available 

and both compression and moisture can be 

expected on the other,” said Schuster in summary. 


64 

PANORAMA 

Ekrem Hayri Peker 

Kimya Mühendisi 

Tekstil Araştırmaları 

Derneği Başkanı 

Kimya Mühendisi 

ekrempeker@gmail.com 

GÖRÜŞ 

Stratejik hammaddeler 

ve pamuk 

Yeraltı zenginlikleri deyince aklımıza ilk gelenler petrol, doğal gaz gibi enerji kaynakları; 

demir, altın, gümüş nikel, bakır, alüminyum gibi değerli metaller ya da elmas gibi 

kıymetli taşlar olur. Eskilerde bu listeye kömür de girerdi. Ülkelerin gelişmişlik seviyesi tükettiği 

elektriğe, suya, ürettiği çeliğe göre ölçülürdü. Petrol ve seksenli yıllarda tüketimi 

öne çıkan doğal gaz günümüzde önemini daha da arttırdı. Şimdilerde petrol-doğal 

gaz savaşları yapılıyor. Amerika-İngiliz ittifakına karşısında Rus, Çin ve Hindistan üçlüsü 

var. İkinci Dünya savaşında Japonya’nın ABD’ye saldırmasının ana sebebi ABD’nin 

Çin’e saldırısı nedeniyle Japonya’ya uyguladığı petrol ambargosuydu. Petrol yüzünden 

önce Kuveyt yok edildi, sonra Irak. Körfez Emirlikleri İran tehdidine karşı (!) ABD 

tarafından korumaya alındı. Umarım Rusya ile Çin ittifakı, petrol ve doğalgaz yüzünden 

ABD ve İngiliz ittifakı ile çatışıp; yeni bir Dünya savaşına sebep olmazlar. Böyle 

bir savaş olursa global ısınmaya yüz yüze olan dünyamızda yaşayan canlı türlerinin 

insanoğlu dahil yok oluş süreci hızlanır. Sanılanın aksine Dünya yok olmayacak. Dünya, 

üzerinde atmosfer olmayan, üzerinde yaşam kalmamış milyonlarca yıldızdan biri olup 

gidecek. Yok olacak başta insanoğlu olmak üzeri tüm canlılar, yani biz. Sanayileşmiş 

ülkeleri sayın deseler ABD, Japonya, Çin, Rusya, Kanada, Almanya, Fransa, Hollanda, 

İngiltere, İtalya’yı sayarız. Sondan başa gidelim isterseniz. AB’nin merkezini oluşturan 12 

ülke Dünyanın önde gelen tarım ülkeleridir. En büyük et, peynir, süt ürünler, şarap bira 

ve şekerleme ihracatçısıdırlar. Hollanda, ABD’den sonra dünyanın ikinci büyük tarım 

ürünleri ihracatçısıdır. Sadece Japonya tarım ürünleri açısından yeterli üretime sahip 

değildir. Kanada ve ABD Dünya’nın en büyük buğday ve mercimek ihracatçısıdır. 

Yine ABD Dünyanın en büyük pirinç pamuk, mısır, tütün, et, şarap, süttozu ihracatçısıdır. 

Bizim gibi dostlarına (!) rica eder, hemen kanunlarımız değişir. ABD’nin attığı tarım 

ürünlerinin ithaline konan ek vergiler, tüm koruma tedbirleri kalkar, genleriyle oynanmış 

mısır gibi tarım ürünleri rahatça ülkemize girer. Tüm yasalar-tüzükler genelgeler anında 

değişir, yeter mi? Yetmez tatbiki bir de pazarı sağlamlaştırmak gerekir. 

Ülkenin zirai kurumları satılır, kapatılır (Et-Balık Kurumu, Yem Sanayi, Süt Endüstrisi 

Kurumu, Tohumculuk Enstitüsü, Türkiye Zirai Donatım kurumu, Türkiye Gübre Sanayi. 

. .). Yeter mi? Yetmez. Bir de çiftçilerinize uyguladığınız zirai kredilerin faizi yükseltilir; 

mazot fiyatları dünyanın en pahalı mazot fiyatı olur. Kendileri domuz yemi parası diye 

fazla ürün ekmeme parası verip, üreticilerine destek verirler. Sana da göstermelik 

birkaç ürüne para verdirirler. Tütün ihracatçısı iken tütün ithalatçısı olursun. Japonya 

kendi pirinç ihtiyacını karşılayamazken pirinç üreticilerini korumak için pirinç ithalatına 

yüksek vergiler koyar. Anlaşılan Japon yöneticilerin bizim yöneticilerden öğreneceği 

çok şey var (!). Bu örneklerden amacım Dünyanın en gelişmiş sanayi ülkelerinin tarım 

ve hayvancılık sektörlerini ihmal etmediklerini; aksine koruyup geliştirdikleri göstermek. 

Ülkemiz geçmişte Dünya’da kendini doyuran yedi ülkeden biriydi; bir zamanlar. Bununla 

övünürdük. O günleri bilenler şimdi bu konuda konuşmaya korkuyorlar. Stratejik 

maddelere şimdi yenileri eklendi. Gıda ve su. Ülkemiz gıda üretiminin çeşitliliği ve 

organik üretim açısından çok şanslı. Ama bunu görmek ve değerlendirmek gerekir. 

Bize unutturulan Tarımın ve hayvancılığın gelişmiş ülkeler için ne kadar önemli olduğunu 

artık anlamamız gerekir. Tekstil, tarım ve hayvancılıktan elde edilen net gelir. 

Otomotiv ve elektronikten elde edilen gelirden katbekat fazladır. Ülkemizin Fındıktan 

başka Dünya üzerinde söz sahibi olduğu pek çok ürün vardır. İncir, kayısı, kiraz, ayva ve 

nar üretiminde dünya birincisiyiz. Nohut, salatalık, karpuz üretiminde ikinci; patlıcan, 

yeşil biber, mercimek üretiminde üçüncü; domates, zeytin yağı, soğan üretiminde 

dördüncü; şeker pancarında beşinci, tütün, çay, elma üretiminde altıncı pamuk ve arpada 

yedinci, bademde sekizinci; buğday, çavdar ve greyfurtta dokuzuncu ve limon 

üretiminde onuncuyuz. Gelelim pamuğa; ürettiği pamuk kendine yetmeyen Hindistan 

sanayicilerini teşvik ediyor, daha fazla para ödeyerek Özbekistan’da özelleştirilen iplik 

fabrikalarını alıyorlar. Amaçları ülkelerindeki tekstil sektörünün ihtiyaç duyduğu ipliği 

garanti altına almak. Koreliler de stratejik bir ürün gördükleri pamuk ipliğinde söz sahibi 

olmak istiyorlar. Koreli otomobil ve beyaz eşya üreticileri pamuk ipliği fabrikası kuruyor. 

Son günlerde art arda pamuk ipliği fabrikası kurulacağı haberleri yayınlanıyor. Yurdumuzda 

mevcut pamuk ipliği fabrikalarının kapasitesi tekstil sektörünün ihtiyacından 

daha fazla. Ama pamuk üretimimiz mevcut fabrikaların ihtiyacını karşılamaktan çok 

uzak. Ancak yarısını karşılıyorlar. Ülkemiz pamuk ipliği üretiminde Söz sahibi. Ring iplik 


üretiminde dünyada 5., Open-end iplik üretiminde 

dünyada 4. Türkiye pamuk üretiminde 

uzmanlaşmıştır. Verimde 80 üretici ülke arasında 

3. sıradadır. Dünya ortalaması 192 kg iken 

Türkiye’de 354 kg’dır. (Çin’de 315, ABD’de 231 

kg) Ülkemizin iplik fabrikalarının pamuk işleme 

kapasitesi yaklaşık iki milyon tondur. Ülkemiz 

geçen yıllara kadar Dünyanın en büyük pamuk 

ithalatçısıydı. Ülkemiz her yıl pamuk ithal ediyor. 

2020 yılında 1,7 milyar $ değerinde pamuk ithal 

etmiştir. Pamuk ithalatının yaklaşık %71’i ABD, 

Brezilya ve Yunanistan’dan yapılmıştır. Brezilya 

ve Yunanistan’da pamuk ekimi son yaklaşık otuz 

yıl önce başlamıştır. Her iki ülke dünya pamuk 

üretiminde söz sahibi oldular. Bunun dışında 

yaklaşık 100-150 bin ton iplik ithal ediyoruz. Türkiye, 

2021 yılında 736.1 milyon dolarlık pamuk ipliği 

ithalatı gerçekleştirdi. İplik ithalatında ilk sırada 

384.2 milyon dolarla Özbekistan gelirken bu ülkeyi 

133.9 milyon dolarla Türkmenistan takip etti. 

Üçüncü sıradaki Hindistan’dan ise 82,3 milyon 

dolarlık iplik ithalat edildi. Bu üç ülke 2021’de gerçekleşen 

736.1 milyon dolarlık pamuk ipliği ithalatının 

yüzde 81.5’luk kısmını oluşturdu. 2020 yılında 

437.4 milyon dolarlık pamuk ipliği ithalatı yapılmıştı. 

Buna göre geçen yıl, bir önceki yıla göre 

yüzde 68.3’lük bir artış meydana geldi. Şu anda 

tekstilde dünya pazarında söz sahibi olan Çin ve 

Hindistan Dünyanın daha uzun yıllar net pamuk 

ithalatçısı olacak. Hindistan ve Çin ihtiyacını uzun 

yıllar ithalatla karşılayacak. Pamuk fiyatlarındaki 

artış ülkemizin tekstil sanayini olumsuz etkileyecektir. 

Hindistan firmaları bulunduğum Özbekistan’da 

iplik fabrikaları satın aldılar, hem de 

yüksek fiyata. Kendi ülkemizde pamuk üretimini 

teşvik edelim. İplik fabrikalarımızı ipliksiz bırakmayalım, 

kendi ayağımıza deyim yerindeyse kurşun 

sıkmayalım. Bir zamanlar ülkemiz şu anda stratejik 

bir ürün olan pamuk üretiminde dünyada beşinci 

sıradaydı. Şimdi daha gerilerde. Son yirmi yıldır 

üreticilere verilen desteği kesin diyen dış reçetelerde 

üretim gerilerken AB destekli fonlarla 

pamuk tarımı yapılmayan Yunanistan Dünya’nın 

pamuk üreticileri arasına girdi ve ürettiği 250 bin 

ton pamuğu bize satıyor. Ülkemiz 2020 yılında 1.7 

milyar dolar pamuk ithal etti. Yunanistan dışında 

ABD ve Brezilya’dan pamuk alıyoruz. Kısacası ülkemiz 

için pamuk stratejik hammadde. Yeni iplik 

fabrikalara yatırım izni verenler, bu fabrikayı yapmak 

isteyenler yarın pamuk bulamayacağımız 

hiç düşünmüyorlar anlaşılan. Ülkemizin gelişmiş 

bir tekstil sanayi var. Ancak biz, 2 milyon işçiyle 

30-35 milyar dolarlık üretim yaparken, AB’nin aynı 

işçiyle sayıda 200 milyar dolarlık üretim yapıyor. 

Tekstilimizde en büyük handikap katma değeri 

yüksek ürünlere geçememesi ve ham maddede 

dışa bağımlılığıdır. Pamuk ihtiyacımızı kendimiz 

karşılamalıyız, bunun için pamuk üretimini teşvik 

etmeliyiz. İplik fabrikalarını pamuksuz bırakmayalım. 

Ülkemiz için yapılacak şey öncelikle Organik 

Pamuk üretimini teşvik etmek ve sektörü daha 

pahali ürün satmaya mecbur etmek. Bu sayede 

su tüketimi azalır ve toprağın tarım ilaçlarıyla 

kanserleşmesi azalır. 

ready-to-wear... 

KONFEKSİYON TEKNİK OCAK JANUARY 2023 

ISSN 2148-9246 

OCAK JANUARY 2023 

...the technology 

...the magazine 

C L O T H I N G T E C H N O L O G Y M A G A Z I N E 


KYSD’nin 

Katkılarıyla 

www.konfeksiyonteknik.com.tr

66 

PANORAMA 

Dar kumaş makine 

teknolojisinde dünyanın önde 

gelen şirketlerinden İtalya 

merkezli Comez, rekabet 

gücünü ve üretim verimliliğini 

artırmak için DELMIA Ortems 

uygulamalarını kullanıyor. 

Dassault Systèmes DELMIA Ortems 

çözümleriyle kumaş makineleri 

üretimindeki verimliliği artırıyor 

3D tasarım ve mühendislik yazılımında dünya lideri 

Dassault Systèmes, Jakob Mueller Group bünyesinde 

yer alan ve kroşe çözgü örme makine teknolojisi 

öncülerinden Comez International’ın üretimde 

verimliliği ve rekabet gücünü artırmak için dijital 

planlama ve çizelgeleme çözümlerini kullandığını 

duyurdu. Comez, COVID-19 salgını sırasında 

koruyucu yüz maskeleri ve elastik kulak halkaları 

üretimi için kullanılan elektronik örgü makineleri 

de dahil olmak üzere otomotiv, medikal ve moda 

endüstrileri için özel yapım makineleri, zamanında 

ve yüksek kaliteyle üreten bir şirket konumunda. 

Comez, üretim planlamasını dijitalleştirmek, üretim 

süreçlerinin ölçülebilirliğini, öngörülebilirliğini ve 

sürekliliğini iyileştirmek için Dassault Systèmes’in DEL- 

MIA Ortems uygulamalarını devreye soktu. Comez, 

gerçek zamanlı veri güncellemeye imkan tanıyan iş 

birliğine dayalı dijital bir ortamda; üretim tezgahları, iş 

emirleri,, kurulum ve çalışma saatleri de dahil olmak 

üzere üretimin tüm unsurlarının küresel düzeyde görünümüne 

sahip olabiliyor. Bu sayede öngörülemeyen 

durumlardan ve belirsizliklerden kaçınan Comez, tekrarı 

ve boşa harcanan zamanı azaltıyor. Aynı zamanda 

siparişleri yerine getirmek için kaynakların tahsisi 

ve dağıtımı ile ilgili kararları hızlı bir şekilde alabiliyor, 

ürün teslim sürelerini zamanında karşılayabiliyor. 

Comez, DELMIA Ortems uygulamalarını devreye 

aldığından beri tahmin hatalarını yüzde 30, üretim 

gecikmelerini yüzde 27, kurulum sürelerini yüzde 20 

azaltırken, üretimini ise yüzde 8 artırdı. Şirket ayrıca 

Ulusal Üreticiler Birliği’nin, 2021 İmalat Liderliği Ödülleri’nde 

“Operasyonel Mükemmellik” kategorisinin 

kazananı oldu. Comez, teknoloji odaklı öncülüğünü 

inovasyon ve geliştirmeye olan bağlılığıyla 

birleştiren başarılı bir örnek olarak öne çıkıyor. 

Comez International Genel Müdürü Paolo Malnati 

konuya ilişkin yaptığı açıklamada; daha verimli, güvenilir 

ve etkili bir yönetim planlaması için DELMIA 

Ortems ve uygulamalarının son derece yardımcı 

olduğunu belirterek şöyle devam etti: “COVID-19 

salgını sırasında beklenmedik ve son derece önemli 

bir ihtiyaç haline gelen maske yapımı için makinelerin 

üretimini ikiye katlamak zorunda kaldık. Üretim 

ekipmanlarımızı iki katı üretim yapmak üzere kısa 

sürede dönüştürdük. DELMIA Ortems’i kullanmasaydık, 

bu planlama mümkün olamazdı” dedi. 

Dassault Systèmes Endüstriyel Ekipman Endüstrisi 

Başkan Yardımcısı Philippe Bartissol de bir açıklamada 

bulunarak, “Comez, DELMIA Ortems’i 

kullanarak; yönetim kapasitesini, stratejik iş birliğini, 

üretimini, görünürlüğünü ve çevikliği artırıyor. 

Böylece müşterilerinin ihtiyaçlarını karşılıyor ve rekabet 

gücünü artırıyor” dedi. COVID-19’un birçok 

endüstriyel ekipman şirketine üretim çizelgeleme 

zorlukları yarattığını hatırlatan Philippe Bartissol, 

Comez’in böyle bir dönemde bile müşteri memnuniyetine, 

ürün kalitesine, rekabet gücüne, güvenilirliğe 

ve verimliliğe güçlü bir şekilde odaklanmayı 

başardığını dile getirdi ve sözlerini şöyle sürdürdü: 

“Yalnızca 3DEXPERIENCE platformumuz ve dijital 

uygulamaları sayesinde şirketler bu düzeyde bir 

üretim bilgisine ve know-how’a sahip olabiliyor.” 


68 

PANORAMA 

Denim 

çevre dostu 

sürdürülebilir 

bir kumaş mı? 

Denim, dünya çapında en popüler kumaşlardan 

biridir, geleneksel olarak pamuk esaslıdır ve her 

yerde bulunan kot pantolonlardan şık ceket ve 

aksesuarlara kadar her yerde kullanılır. Ne yazık 

ki denim varsayılan olarak sürdürülebilir değil. 

Ancak onu sürdürülebilir yapmanın daha iyi yolları 

için daha iyi markalar sorumlu bir şekilde işe dahil 

ediyor. Hepimiz kot pantolonları severiz! Denim, 

dünyanın en ikonik kumaşlarından biridir, ulusal 

ve kültürel sınırlar boyunca popüler hale gelirken, 

kot jean tüm dünyada Amerikan kültürünün bir 

sembolü haline geldi. Denim, Fransa’nın Nimes 

kasabasında üretilen özel bir kumaş türü olan 

serge de Nimes’ten gelen ‘denim’ kelimesiyle ünlü 

bir tarihe sahiptir. Günümüzde kumaş, kot pantolon, 

etek, yelek, gömlek, bluz ve ceket gibi giyim 

eşyalarından sorumludur. Ancak, kumaş çevre ile 

nasıl ilişkilidir? Bu makale şunları açıklar: 

Podyumdan kırsal kesime, fiyatı 10 dolardan 500 doların 

üzerine, pantolondan eteklere ve ceketlere kadar 

değişen kot, dayanıklı ve modaya uygun olduğu 

kadar çok yönlüdür. Geleneksel olarak pamuktan 

üretilen, esnemeyen ve iş kıyafeti mirası nedeniyle 

ağır hizmet için tasarlanan kot pantolonların sağlam 

bir geçmişi vardır. Ancak her yıl dünya çapında üretilen 

2 milyardan fazla çiftle , sevgili mavi kumaşımız 

günümüzde ne kadar etik ve sürdürülebilir. 

Denim Çevre Dostu mu? 

Evet veya hayır! Gerçek cevap, nasıl ve neyden 

yapıldıkları, su kullanımı, dayanıklılık vb. gibi çeşitli 

faktörlere bağlıdır. Denim, kot üretiminde kullanılan 

boyalar yerel su yollarının kirlenmesine yol 

açtığı için büyük bir çevresel etkiye sahiptir. Ayrıca, 

kumaşı yapmak için kullanılan pamuk mahsulü çok 

fazla kimyasal böcek ilacı gerektirir. Bir kot pantolon, 

ortalama bir ABD hanesi için üç günlük su 

kullanımına eşdeğer olan 8 galon su gerektirebilir. 

1. Nasıl yapılır: 

Geleneksel olarak denim, dimi dokuma pamuklu 

kumaştan yapılır. Pamuk lifleri hasat edilir ve 

iplik haline getirilir, ardından iplikler boyanır. Kot 

pantolonlar genellikle çivit renginde boyanır, bu 

da onları kot için klasik mavi renk yapar. Pamuklu 

denim daha sonra dokuma tezgahında dokunarak 

sırasıyla daha sağlam veya daha hassas bir 

sonuç elde edilir. Orijinal jean %100 pamuktan 

yapılmış olsa da, bu günlerde “streç kot” giderek 

daha popüler hale geliyor. Streç kot, örneğin 

skinny jeanlerde istenen esneklik için daha uygun 

olan spandeks gibi elastan ve streç polyesterlerin 

bir yüzdesini içerir. Bu ekleme belirli stiller için daha 

rahat olsa da, elyaf bileşiminin bu şekilde değiştirilmesi 

nihai ürünün sürdürülebilirliğini ve geri 

dönüştürülebilirliğini etkiler. 

Zübeyde Şahin / Tekstil Mühendisi 

linkedin.com/in/zubeydasahin 

zubeydesahin004@gmail.com 

Daha iyi malzemelere doğru bir hareket 

Bazı daha sorumlu markalar, TENCEL Lyocell 

ve TENCEL Modal (suni selülozik elyaflar) gibi 

yumuşak elyafların kullanımıyla sağlanan konforu 

tercih ediyor. Ayrıca genel olarak endüstride daha 

sürdürülebilir malzemelere doğru bir hareket var - 

BCI pamuğu, organik pamuk, geri dönüştürülmüş 


Kaynak Yaratın, 

İşbirlikleri Kurun ve 

İşinizi Geleceğe Hazırlayın 

Dünyanın en büyük uluslararası tekstil ve 

konfeksiyon teknolojileri fuarı 

1,600 

den fazla önde gelen 

tekstil teknolojisi 

üreticisinden kaynak 

yaratın ve canlı makine 

tanıtımlarını görün 

İşbirlikleri kurun 

ve işinizi dijital dönüşüm 

ve sürdürülebilirlikle 

büyütün 

Rekabetin önünde 

kalmak için işinizi sınıfının 

en iyisi çözümleri ile 

geleceğe hazırlayın 

ITMAconnect’e erişin 

- global tekstil camiası 

için tüm yıl aktif bir 

kaynak ve bilgi merkezi. 

Erken başvuru fiyatları 7 Mayısta sona eriyor 

Kayıt olmak için QR kodunu tarayın 

Etkinlik Sahibi Etkinlik Organizatörü 

CEMATEX Dernekleri 

T: +65 6849 9368 

E: info@itma.com 

ACIMIT (Italya) 

AMEC AMTEX (Ispanya) 

BTMA (Birleik Krallık) 

GTM (Hollanda) 

SWISSMEM (Isviçre) 

SYMATEX (Belçika) 

TMAS (Isveç) 

UCMTF (Fransa) 

VDMA (Almanya) 

Kayıt olmak için tarayın 

Bizimle Bağlantı n Kuru 

@ ITMA2023

70 

PANORAMA 

pamuk, geri dönüştürülmüş polyester, suni selülozik 

lifler, geri dönüştürülmüş elastan ve kenevir buna 

iyi örnekler. Bununla birlikte, talebi karşılamak 

için küresel olarak henüz yeterli organik pamuk 

bulunmadığından, organik pamuğa geçişin kolay 

olmadığını belirtmekte fayda var. Denim ürünlerin 

nasıl yapıldığına bakarsanız, ezici bir çoğunlukla 

onları çevreci olarak nitelendirirsiniz. Fabrikalardaki 

üretim süreci, dünya nüfusunun %10’undan fazlasının 

güvenli içme suyuna erişiminin olmadığı bir 

dünyada, rahatsız edici miktarda suyun yanı sıra 

kanserojen olabilecek boyalara dayanmaktadır. 

2. Nelerden yapıldıkları: 

Denim giysilerin üretimi, sömürü taktikleri kullanılarak 

yetiştirilen, büyümek için çok su gerektiren 

ve ağır toksik pestisitlerin püskürtülmesi gereken 

pamuğa dayanır. Bu pestisitler insan sağlığına zararlıdır 

ve çevresel bir risktir. Su yollarını zehirleyebilirler, 

bu sularla temas eden herkesi kilometrelerce 

uzakta olsalar bile daha fazla zehirleyebilirler. 

3. Su sorunu: 

Biliyorum, bu konu yukarıda zaten işlendi ama 

inanın denim üretimi suyla ilgili olarak büyük bir 

sorun. Rakamlar markaya göre değişebilse de, bir 

kot pantolonun üretimi, ortalama bir ABD hanesi 

için üç günlük su kullanımına eşdeğer olan 8 galon 

su gerektirebilir. Bu çok fazla su demek. Bunun 

dışında pamuğun kendisini yetiştirmek için daha 

fazla su gerektirir ve kullanılan pestisit çok daha 

fazla zehirler. Kumaşı yapmak için kullanılan pamuk 

mahsulünden böcekleri uzak tutmak için çok 

sayıda herbisit ve kimyasal böcek ilacı kullanılır. 

1. Dayanıklılıkları: 

Bir kot kumaş oldukça uzun bir süre dayanabilir ve 

bir kot pantolon veya iyi kottan yapılmış bir ceket, 

muhtemelen uzun yıllar değiştirmeyi düşünmeniz 

gerekmeyecek bir şeydir. Kaliteli denim dayanıklıdır 

ve bir bireyi sorumlu, sürdürülebilir ve çevre 

dostu bir müşteri haline getirebilir. 

2. Yükselen trendler: 

Bazı üreticiler kotlarını yapmak için yeni teknolojilere 

geçmeyi seçti. Bu, denimin insan sağlığı ve 

çevre üzerindeki gerçek etkileri konusunda halkın 

tepkisi tarafından gerekli kılınmıştır. Çağdaş denim 

çok daha sorumlu ve sürdürülebilir bir şekilde üretiliyor 

ve nihai ürünün daha az su, daha az kimyasal 

ve daha az enerji gerektirmesini sağlıyor. 

Jeans Çevre İçin Kötü mü? 

Jeans, üretimi çok fazla su, gübre ve böcek ilacı 

gerektiren pamuğa dayanmaktadır. Sulama için 

su miktarı, üretilen bir kilogram pamuk başına 25 

litre kadar yüksek olabilir ve toprağı hazırlamak 

için gereken enerji yaklaşık 60MJ/kg’dır, bu da 2 

metreküp doğal gaza eşdeğerdir. Bunun ciddi 

çevresel etkileri vardır, çünkü bazen pamuk 

tarlalarını sulamak için nehirlerin akışının değiştirilmesi 

gerekir. Gübrelerin aşırı kullanımı ayrıca 

toprağı tuzlu hale getiriyor ve pestisitlere bağımlılık 

organizmaları öldürüyor ve hem toprağı hem de 

yakındaki su yollarını kirletiyor. 

2. Boyanmış Çözgü İplikleri 

Üretim süreci, toksik kimyasallara dayanan ölmeyi 

gerektirir. Bu kimyasallar çevreyi kirlettikleri gerçeğini 

unutmadan insan sağlığını etkiler. Boyamadan 

sonra kumaş su ile durulanır, fazla boya 

çıkarılır, kurutulur ve daha sonra iplikleri daha 

güçlü hale getirmek için boyutlandırılır. Süreç 

suyu ve tabii ki toprağı kirletiyor. 

3. Enerji Tüketmek 

Jean kumaşların eğirme ve dokuma mekanik 

işlemleri çok fazla enerji gerektirir. Kaliteli kot 

pantolonlar için eğirme ve dokuma alanı da sabit 

bir sıcaklık ve nem seviyesinde tutulmalıdır. Bu 

kumaşları üretmek için kullanılan çok fazla enerji, 

onları çevre için gerçekten kötü yapıyor. 

Denim Sürdürülebilir mi? 

Çağdaş denim kumaşlar sürdürülebilirdir, ancak 

geleneksel olanlar için aynı şey söylenemez. 

Ayrıca, sürdürülebilir denimin ne kadar üreticiye 

bağlı olduğu, bazıları onları sürdürülebilir bir 

şekilde üretirken, diğerleri geleneksel süreçleri 

kullanıyor. Geleneksel çeşitlilik için, tek bir kot 

pantolon utanç verici miktarda kimyasal madde, 

binlerce litre su ve bitmiş ürüne kıyasla neredeyse 

komik bir şekilde büyük olan enerji tüketimi 

gerektiriyordu. Frank ve Oak’a göre ortalama bir 

kot pantolonunuzun tek bir çiftinin üretimi 10.000 

litreden fazla su gerektiriyordu. Ek olarak, tüm 

süreç, dünyanın en susuz mahsullerinden biri olan 

çok sayıda pamuk yetiştirmeyi gerektiriyordu. 

İşlem ayrıca, gıpta edilen solgunluklar ve stiller 

yaratmak için kotların boyanması ve yıkanmasını 

gerektiriyordu. Bu, müşterilerin kot pantolonları 

satın aldıktan sonra yıkamak için kullandıkları 

tüm sudan bahsetmiyor bile. Bugün, dünya bir 

tatlı su kriziyle karşı karşıya ve moda endüstrisinin, 

ikinci en büyük su tüketicisi ve kirleticisi olduğunu 

görerek telafi etmesi gereken çok şey var. Sonuç 

olarak, birçok denim giyim üreticisi, kot pantolonları 

çok daha sorumlu ve sürdürülebilir bir şekilde 

üretiyor. Bu tür kotlar daha az su, daha az kimyasal 

ve daha az enerji gerektirir. Örneğin Frank ve 

Oak, Dubai’de daha sürdürülebilir denim üretiminin 

araştırılması ve geliştirilmesinde uzmanlaşmış 

eko-sertifikalı bir tesisle ortaklık kurdu. Böyle bir 

ortaklık, imalat şirketinin en sevdiğiniz kot çiftini 

yapmak için yeni, yenilikçi ve yeşil bir yaklaşım uygulamasına 

yardımcı oldu. Örneğin, tedarikçileri 

kullandıkları suyun %100’ünü, kesim masalarından 

gelen atıklarla birlikte geri dönüştürüyor. Denim 

kumaş gülünç derecede uzun süre dayanabilir ve 

bir kot pantolon veya iyi kottan yapılmış bir ceket, 

muhtemelen uzun yıllar değiştirmeyi düşünmeniz 

gerekmeyecek bir şeydir. İyi bakılırsa, on yıl ve 

daha fazla sürebilir. Yenilerini almanıza bile gerek 

yok çünkü ikinci el giysiler bile hala çok iyi durumda 

olacak ve uzun süre dayanacaktır. Denimin 

dayanıklı olması, sizi sorumlu bir alışverişçi yapar, 

israfı azaltmanızı sağlar ve moda endüstrisinin 

çok fazla su kullanması ve gezegene zarar vermesi 

gerçeğini telafi etmeye yardımcı olur. 


72 

PANORAMA 

Bir Kot Yapmanın Çevresel Maliyeti 

1. Su 

Denim üretmek rahatsız edici miktarda su tüketir. 

Levi Strauss & Co tarafından yapılan bir araştırma 

, bir çift Levi kot pantolon üretmenin şaşırtıcı 

derecede 3781 litre su gerektirdiğini buldu. Dünya 

nüfusunun 785 milyondan fazla insanının temiz 

suya erişimi olmadığı için bu rahatsız edici ve susuz 

denim endüstrisine ve denim alımlarımıza endişe 

verici bir bakış açısı getiriyor. Sorunun büyük kısmı 

dünyanın en kurak ülkelerinde yaşanıyor. Örneğin 

Pakistan çok büyük bir pamuk endüstrisine sahip 

ancak yıllardır bir su krizinin ortasında. 

2. Pestisitler 

Pamuk tarımı, tarım arazilerinin yaklaşık %2,5’ini 

kaplayabilir, ancak tüm dünyada kullanılan tüm 

insektisitlerin yaklaşık %16’sından ve tüm herbisitlerin 

%6,8’inden sorumludur. Pestisitler oldukça 

zehirlidir ve pamuk çiftçileri için tehlikeli bir çalışma 

ortamı sunar. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre , dünya 

çapındaki tarım işçilerinin %1 ila %3’ü, her yıl en az 1 

milyonunun hastaneye kaldırılmasını gerektiren akut 

pestisit zehirlenmesinden muzdariptir. Ek olarak, pestisitler 

toprağı ve yakındaki su sistemlerini kirleterek 

gıda kaynaklarını tehdit eder ve sağlık riskleri yaratır. 

3. Boyalar 

Pamuk üretiminde kullanılan pestisitlere ek olarak, 

kot boyama işleminde zararlı kimyasallar da yaygın 

olarak kullanılabilir . Örneğin azo boyaları bazen 

kanserojen aminler salabilir . Bu tür kimyasallar 

çevreye zararlı olabilir ve işçi sağlığı ve güvenliği 

için risk oluşturabilir. Yerleşik malzeme uzmanımız ve 

derecelendirme analistimiz Kate Hobson’a göre, 

“Geleneksel çivit boyama bile tipik olarak su yoğundur 

ve çivit boyayı “azaltmak” ve böylece ipliğe 

sabitlenmesini sağlamak için çeşitli kimyalar gerektirir”. 

Hobson, köpük boyama ( Wrangler tarafından 

kullanıldığı şekliyle) gibi daha az su yoğun boyama 

işlemlerine yönelik bazı hamlelerin yapıldığını 

söylüyor . Ayrıca “eğrilerek boyanmış” selülozik veya 

sentetik iplikler (lif eğrilmeden önce rengin eklendiği, 

böylece giysi boyama ihtiyacını ortadan kaldıran) 

kullanmak da mümkündür. TENCEL Lyocell 

ve Modal elyafların arkasındaki şirket olan Lenzing, 

bunun örneklerini sunuyor. Bu toksik süreçleri finanse 

etmekten kaçınmak için sertifikalı çevre dostu veya 

doğal boyalar kullanan markaları arayın. 

4. Kumlama 

Kumlama, kot pantolonlarda havalı ‘sıkıntılı’ ve yıpranmış 

bir görünüm elde eden oldukça tartışmalı 

bir tekniktir. Kot pantolonlar, kumaşı yumuşatmak 

ve yıpratmak için tam anlamıyla kumla püskürtülür, 

bu nedenle adı. İnce toz parçacıkları ciğerlerine 

yerleşebileceğinden, süreç işçiler için önemli sağlık 

riskleri oluşturmaktadır. Aynı sıkıntılı görünüm veya 

sonuç, taş yıkama, zımparalama, fırçalama veya 

lazer kullanarak da elde edilebilir. Kumlamadan 

daha maliyetli olduğu için bu alternatiflerden 

kaçınılır. Daha da rahatsız edici olanı, çoğu şirketin 

tedarik zincirleri üzerinde olması gerektiği kadar 

fazla kontrole veya bilgiye sahip olmaması ve dev 

markaların haberi olmadan kumlamanın gerçekleşebilmesidir. 

Al Jazeera, 2015 yılında denim endüstrisinin 

bu çirkin kumlama yönünü ortaya çıkardı ve 

medya ekibi Çin fabrikalarını ziyaret eder etmez, 

kumlama ekipmanları bu fabrikalardan kaldırıldı. 

5. Emek 

İşçilik, çevre üzerindeki bir başka kot maliyetidir. Pamuk 

üretiminin kökleri, Batı’da köleliğe yol açan ve 

bugüne kadar devam eden köle ticaretine dayanmaktadır. 

Bugün, Özbekistan ve Hindistan’da çocuk 

ve zorla çalıştırma, Batı ve Orta Afrika ve Brezilya’da 

ABD destekli pamuğun maliyeti ile rekabet edememe 

gibi sömürücü sorunları bulacaksınız , bunların 

hepsi pamuk üretimi ve modaya bağlı. Tüm kârlar 

onları kâr için sömüren büyük şirketlere gider. 

Sürdürülebilir Denim Neden Gelecek İçin İhtiyaçtır? 

Basit gerçek şu ki, şimdi sürdürülebilir denime 

ihtiyacımız var! Denim, su, enerji ve işçilik açısından 

çok şey gerektirirken aynı zamanda toksik 

boyalar, herbisitler, gübreler ve pestisitlerle insan 

ve çevre sağlığını tehlikeye atmaktadır. Denim 

yapmanın sürdürülebilir bir yolu ile süreç çok 

daha azını gerektirecektir. Milyonlarca insanın 

kritik bir şekilde ihtiyaç duyduğu sudan tasarruf 

sağlayacak, zorla çocuk işçi çalıştırma ve işçileri 

kumlamaya ve bunun tehlikeli etkilerine maruz 

bırakma gibi sömürücü emek uygulamalarını 

ortadan kaldıracak ve topraklarımızı ve su yollarımızı 

kurtaracaktır. Sürdürülebilir bir denim endüstrisi, 

bizi aynı zamanda sorumlu ve sürdürülebilir 

alışveriş yapan kişiler haline getirecektir. Üreticiler 

ayrıca, sürdürülebilir bir üretim süreci gören yakın 

zamanda geliştirilmiş teknolojiler geliştirecek veya 

bunlara güvenecektir. %100 organik ve çevre 

dostu denime ulaşmak ulaşılamaz bir hayaldir, 

ancak bu yönde atılacak küçük adımlar önemli 

değişiklikleri beraberinde getirecektir. 

Denim üretiminin ciddi sosyal ve çevresel sonuçları 

olabilir. Ancak, olması gereken bu değil. İnsanlara 

ve gezegene kendini adamış büyük ve küçük 

denim markaları var. Denim pazarındaysanız, satın 

aldığınız ürünün ayak izini azaltmanın en iyi yollarından 

bazıları şunlardır: 

• geri dönüştürülmüş veya organik pamuk veya 

kenevir gibi daha iyi malzemelerden yapılmış 

kotları arayın 

• hem dayanıklılık hem de stil açısından uzun 

ömür için tasarlanmış yüksek kaliteli kot pantolonları 

tercih edin ve yıllarca giyeceksiniz 

• ömrünü uzatmak için sağlam ikinci el veya önceden 

sevilen kot pantolon satın alın 

• ömrünün sonunda en iyi geri dönüştürülebilirlik 

şansı için, pamuk, kenevir, viskon, liyosel, modal 

veya keten gibi %98 selülozik elyaftan yapılmış kot 

pantolonları tercih edin. 

Sürdürülebilir Denim Üreticileri; 

MUD Jeans, Afends, Offers ( Afends – Broccoli Collab), 

Kuyichi, Outland Denim, Outerknown, Nobody 

Denim, Triarchy, E.L.V. Denim, unspun, Whimsy + 

Row, Levi’s (Pre-Owned), G-Star Raw (Pre-Owned) 

Sürdürülebilir ürünler kullanmak bir işletmeyi sürdürülebilir 

bir işletme yapmaz. Sürdürülebilir işletme demek 

A’dan Z’ye her şeyi planlayarak doğru hedefler 

ve amaçlar doğrultusunda büyüyüp gelişmektir. 


“İşi profesyonellerine bırakın” 

WEB OFSET DÜZ OFSET CİLT AMBALAJ 

‘nin matbaası 

“İhlas Matbaacılık güvencesiyle” 

Termal Kalıp 

Yüksek tirajlı baskılara uygun, geniş 

gelişim töleransına sahip, net ve kaliteli 

baskı sağlayan özel bir kalıptır. 

Baskı Adedi: 100.000 - 200.000 (Normal Mürekkep) 

80.000 – 100.000 (UV Mürekkep) 

Detaylar İçin: 

Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza 

No:11 A / 41 Yenibosna / İSTANBUL - TÜRKİYE 

Tel.: + 90 212 454 31 95 • www.afarkplates.com 

Konvansiyonel Kalıp (Ctcp-LX) 

UV-CTP kalıp kullanan üst düzey müşteriler 

için geliştirilmiştir. Yüksek hassasiyete sahip, 

yüksek tirajlı baskılara uygun, 

Baskı Adedi: 100.000 - 200.000 (Normal Mürekkep) 

50.000 – 100.000 (UV Mürekkep) 

Merkez Mahalasi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza 

No:11 A / 41 Yenibosna / İSTANBUL - TÜRKİYE 

Tel.: + 90 212 454 30 00 www.ihlasmatbaacilik.com 

Detaylar İçin:

74 

PANORAMA 

Dijitalleşemeyen 

KOBİ’leri bekleyen 5 tehlike 

Her sektörde hizmet sunan ve ekonominin lokomotifi olarak anılan KOBİ’ler için 

günümüzde fark yaratmayı sağlayacak en kritik unsurlardan biri dijitalleşme. Bu 

durumun farkında olan, dijital dönüşüme yatırım yaparak mevcut yapılarını ve iş 

yapış sistemlerini değiştirmek isteyen KOBİ’lerin sayısı her geçen gün artıyor. Ancak 

KOBİ’lerin bir bölümü dijitalleşmeyi bir gereklilik ve zorunluluk olarak görmüyor. 

Yeni üretim biçimlerine adapte olarak ayakta kalmak isteyen 150 yılı aşkın köklü 

geçmişiyle müşterilerine hizmet veren ve KOBİ’ler için dijitalleşmenin önemine dikkat 

çeken Generali Sigorta, dijitalleş(e)meyen KOBİ’leri bekleyen 5 tehlikeyi paylaştı. 

Değişen müşteri beklentilerine uyum 

sağlayamamak 

Değişen müşteri beklentilerini analiz edemeyen 

KOBİ’ler büyüyememe, müşteri ve gelir kaybı 

gibi önemli sorunlarla karşı karşıya kalmaktadır. 

KOBİ’ler, yüksek müşteri memnuniyetinin beklentileri 

anlamakla başladığının farkında olmalı, dijital 

uygulamaları kullanarak müşteri ile daha iç içe 

olmalı, müşterilerinin ihtiyaçlarını kolaylıkla analiz 

ederek, anlık kararlar verebilmelidir. 

İş süreçlerini ve varlıklarını sürdürmede zorluk 

Geleneksel KOBİ’ler müşteri potansiyelini ve finansal 

güçlerini dijitalleşmeden de sürdürme eğilimindedirler. 

Ancak dijital dönüşümü göz önüne alıp 

yönetim stratejilerini ve iş yapış biçimlerini yeniden 

değerlendirmedikleri taktirde, mevcut varlıklarını 

sürdürmeleri gitgide daha da zor hale gelmektedir. 

Personel performans yönetimi sorunları 

KOBİ’ler geleceğin iş yapış modellerine kolayca 

uyum sağlayabilmeleri için yönetim ve teknolojik 

altyapılarının yanı sıra personel performansının doğru 

kullanımı için de adımlar atmalıdır. Bu adımları 

atamayan KOBİ’lerin personel verimliliğinde ciddi 

sorunlar yaşadığı görülmektedir. KOBİ’lerin dijitalleşmesinin 

getirdiği personel ve performans yönetimi 

yazılımlarını dikkate alarak, personel performansını 

doğru ve verimli bir şekilde yürütmeleri mümkündür. 

Yeni üretim biçimlerine adapte olamamak 

Yeni üretim biçimlerine adapte olamamak 

KOBİ’lerin temel sorunlarının başında yer almaktadır. 

İmalat, hizmet, ithalat ve ihracat gibi her 

sektörde hizmet sunan KOBİ’lerin yeni üretim 

biçimlerine adaptasyonu ancak dijitalleşme ile 

mümkündür. KOBİ’ler teknolojiyi, yapay zekanın 

karar verme mekanizmalarını üretim biçimlerine 

adapte ederek değer yaratma noktasında 

avantaj sağlayabilmektedir. 

Büyüyememek ve daha az kişiye ulaşmak 

Büyüyememek, farklı pazar ve müşteri kitlelerine 

ulaşamamak KOBİ’ler için günümüzün en önemli 

sorunlarından bir diğeri durumunda. KOBİ’ler 

değişim ve fark oluşturma avantajını dijitalleşme 

sayesinde elde edilebilirler. Özellikle dış dünyaya 

açılmak ve daha fazla kişiye ulaşarak, daha büyük 

bir işletme yolunda gelişim elde etmek isteyen KO- 

Bİ’ler mutlak şekilde dijital dönüşümü sağlamalıdır. 


76 

PANORAMA 

ITMF’nin Pamuk Kirliliği Araştırması 2022, ham pamuğun yabancı 

maddelerle kirlenme seviyesinin ve yapışkanlığının 2019’a kıyasla 

azaldığını gösteriyor. Aynı araştırmada, tohum kabuğu parçacıklarının 

görünümünün aynı kaldığı görüldü. Araştırma aynı zamanda pamuk 

çeşitleri arasında da önemli farklılıklar olduğunu ortaya koyuyor. 

ITMF’s Cotton Contamination Survey 2022 shows that the level of 

contamination of raw cotton by foreign matters and stickiness have 

decreased compared to 2019. At the same time the appearance of 

seed-coat fragments remained the same. The survey also reveals 

significant differences between cotton varieties. 

ITMF’nin son araştırması azalan 

kirlilik ve yapışkanlık 

seviyelerini ortaya koyuyor 

ITMF’s last survey reveals 

decreasing levels of 

contamination and stickiness 

Bunlar, Uluslararası Tekstil Üreticileri Federasyonu 

tarafından kısa süre önce yayınlanan 

“Pamuk Kirlilik Araştırması n°16/2022”- 

nin ana sonuçlarıdır. Bu rapor, 21 ülkede 

bulunan ve 78 farklı pamuk üretimini değerlendiren 

104 iplik fabrikasını kapsamaktadır. 

These are the main conclusions from the “Cotton 

Contamination Survey n°16/2022” which has 

just been released by the International Textile 

Manufacturers Federation. This edition covers 

104 spinning mills located in 21 countries which 

evaluated 78 different cotton growths. 


PANORAMA 77 

Contamination – decrease 

The level of cottons moderately or seriously 

contaminated as perceived by the spinning 

mills from around the world dropped from 

25% in 2019 to 22% in 2022. A closer look at 

the extent of the contamination shows that 

6% of all cotton evaluated were seriously 

contaminated by some sort of foreign matter 

whereas 16% were only moderately contaminated. 

As the summary data are arithmetic 

averages of the different contaminants, the 

extent of contamination is fully illustrated by 

the results for the individual contaminants. 

They range from 5% of all cottons processed 

being moderately or seriously contaminated 

by “tar” to 43% of them being moderately or 

seriously contaminated by “organic matter”, 

i.e. leaves, feathers, paper, leather, etc. Other 

serious contaminants are “strings made of 

plastic film” (31%), “fabrics made of plastic 

film” (39%), “strings made of woven plastic” 

(30%) as well as “Inorganic matter - sand/ 

dust” (29%). The 10 most contaminated cotton 

descriptions considered for the survey originated 

in India (India-Others, MCU-5, DCH, 

Shankar-4/6, J-34), Pakistan (NAIB, MNH93), 

Afghanistan, Togo and Tanzania (Coastal). 

The 10 least contaminated raw cottons were 

produced in Spain, China (Anhui, Shandong), 

Australia, U.S.A. (Memphis Territory, Pima, Arizona, 

South-Eastern) and Mexico (Juarez). 

Kirlilik-azalma 

Dünyanın dört bir yanından iplik fabrikaları 

tarafından algılanan orta veya ciddi derecede 

kirli pamuk seviyesi 2019’da %25’ten 

2022’de %22’ye düştü. Kirliliğin boyutuna 

daha yakından bakıldığında, değerlendirilen 

tüm pamuğun %6’sının bir tür yabancı 

madde tarafından ciddi şekilde kontamine 

olduğu, %16’sının ise sadece orta derecede 

kontamine olduğu görülür. Bunlar, işlenen 

tüm pamukların %5’inin “katran” ile orta veya 

ciddi şekilde kontamine olması ve %43’ünün 

“organik madde”, yani yapraklar, tüyler, kâğıt, 

deri vb. ile orta veya ciddi şekilde kontamine 

olması arasında değişmektedir. Diğer ciddi 

kirleticiler, “plastik filmden yapılmış lifler” 

(%31), “plastik filmden yapılmış kumaşlar” 

(%39), “dokuma plastikten yapılmış lifler” 

(%30) ve “İnorganik madde- kum/toz” dur. 

(%29). Özet veriler, farklı kirletici maddelerin 

aritmetik ortalamaları olduğundan, kirlenmenin 

boyutu, her bir kirletici madde için elde 

edilen sonuçlarla tam olarak gösterilmektedir. 

Araştırma için dikkate alınan en kirli 10 pamuk 

tanımının menşei Hindistan (Hindistan-Diğerleri, 

MCU-5, DCH, Shankar-4/6, J-34), Pakistan 

(NAIB, MNH93), Afganistan, Togo ve Tanzanya 

(Sahil kesimi) oldu. En az kirlenmiş 10 ham pamuk 

İspanya, Çin (Anhui, Shandong), Avustralya, 

ABD (Memphis Bölgesi, Pima, Arizona, 

Güneydoğu) ve Meksika’da (Juarez) üretildi. 


78 

PANORAMA 

Yapışkanlık-azalma 

İplik fabrikaları tarafından algılanan yapışkan 

pamuğun varlığı neredeyse 10 yıldır düşüş 

gösterirken (yani 2013’te %23’e karşı 2022’de %12) 

ve 1989’dan bu yana en düşük seviyede kaldı. 

Yapışkanlıktan en çok etkilenen 10 örnek Afganistan, 

ABD (Pima, Arizona), Tacikistan (Orta Staples), 

Kamerun, Brezilya, Arjantin, Hindistan (DCH), 

Sudan (Barakat) ve Zimbabve kaynaklı oldu. Öte 

yandan, Pakistan (MNH93), Çin (Shandong, Anhui, 

Hebei), Yunanistan, Güney Afrika, Mozambik, 

Sudan (Sudan-Diğerleri), ABD (Memphis Bölgesi) 

ve Uganda menşeli pamuklar yapışkanlıktan hiç 

etkilenmedi veya çok az etkilendi. 

Tohum kabuğu (pamuk koza) 

parçacıkları – Durağan 

Pamuk bitkilerinde tohum kabuğu parçalarının 

görünümü, dünyanın dört bir yanındaki iplikçiler 

için bir sorun olmaya devam ediyor. Tüketilen 

tüm pamuk mahsullerinin %33’ü orta veya önemli 

miktarda tohum kabuğu parçası içeriyordu (2019 

ile aynı). Tohum kabuğu parçalarından en çok 

etkilenen 10 pamuk menşei Afganistan, Pakistan 

(MNH93, NAIB), Hindistan (MCU-5, DCH, Shankar-4/6), 

Tanzanya (Kıyı), Mısır (Mısır-Diğer), Türkiye 

(Türkiye) -Diğer) ve Togo oldu. Tohum kabuğu 

parçalarının en az bulunduğu 10 pamuk menşei 

ise Sudan (Sudan-Diğer, Barakat), Kamerun, 

Avustralya, Yunanistan, İspanya, Çin (Shandong, 

Hebei, Anhui) ve Meksika (Meksika-Diğer) oldu. 

Stickiness – decrease 

The presence of sticky cotton as perceived 

by the spinning mills has been decreasing for 

almost 10 years (i.e. 23% in 2013 vs. 12% in 2022) 

and remains at the lowest level since 1989. The 

10 descriptions that were most affected by stickiness 

originated from Afghanistan, the U.S.A. 

(Pima, Arizona), Tajikistan (Medium Staples), Cameroon, 

Brazil, Argentina, India (DCH), Sudan 

(Barakat) and Zimbabwe. On the other end 

of the range, cottons from Pakistan (MNH93), 

China (Shandong, Anhui, Hebei), Greece, South 

Africa, Mozambique, Sudan (Sudan-Others), 

the U.S.A. (Memphis Territory) and Uganda were 

not or hardly affected by stickiness. 

Seed-coat fragments – stagnation 

The appearance of seed-coat fragments in 

cotton growths remains an issue for spinners 

around the world. 33% of all cotton growths 

consumed contained moderate or significant 

amounts of seed-coat fragments (same as 

2019). The 10 origins most affected by seed-coat 

fragments are Afghanistan, Pakistan (MNH93, 

NAIB), India (MCU-5, DCH, Shankar-4/6), Tanzania 

(Coastal), Egypt (Egypt-Other), Türkiye 

(Türkiye-Other), and Togo. The 10 cotton growth 

with the least presence of seed-coat fragments 

are Sudan (Sudan-Other, Barakat), Cameroon, 

Australia, Greece, Spain, China (Shandong, 

Hebei, Anhui), and Mexico (Mexico-Other). 


SUBSCRIPTION FORM ABONE FORMU 

Name / İsim : ........................................................................................................................................................................................... Surname / Soyadı : ......................................................................................................................................................................... 

Company / Firma : .................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................... 

Mailing adress / Posta Adresi : ............................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................ 

Tel : ......................................................................................................................................................................................................................... Fax : ........................................................................................................................................................................................................................ 

Vergi dairesi : ....................................................................................................................................................................................... Vergi no : ....................................................................................................................................................................................................... 

Business Type / Faaliyet Alanınız : .................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................. 

................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................. 

................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................. 

Subscription starts in / Abone Başlangıç : .................. / 20 .................. Subscription ends in / Abone Bitiş : .................. / 20 .................. 

One year EURO 420 

Yıllık abone ücreti ( Türkiye için ) 480 TL. 

PAYMENT FORM ÖDEME ŞEKLİ 

Check is enclosed / Çek ektedir. 

Payment was transferred to your bank account. The receipt is enclosed. 

Ödeme banka hesabınıza yatırılmıştır. Makbuz ektedir. 

Debit my credit card / Kredi kartımı borçlandırınız. 

Credit card no / Kredi kartı no : 

Security number / Güvenlik numarası : 

Name of the card holder 

Kart sahibinin adı-soyadı 

: ............................................................................................................................................................................................................................................................................................................. 

Expiry date / Geçerlilik süresi : .................... / .................... / .................... 

Type of the card / Kartın cinsi : Visa Master / Eurocard 

Date / Tarih : .................... / .................... / .................... Stamp & Signature / İmza : ................................................................................................................................................................................................................. 

YURTİÇİ BANKA 

HESAP NUMARALARIMIZ ( TL ) 




GARANTİ BANKASI 

GÜNEŞLİ ŞUBESİ 

ŞUBE KODU: 295 

HESAP NO: 6293152 

IBAN NO: 

TR02 0006 2000 2950 0006 2931 52 

BANK ACCOUNT NO ( EURO ) 




TURKIYE GARANTI BANKASI 

GÜNEŞLİ BRANCH 

Bank account: 9073622 

Swift code: TG BATRIS XXX 

Branch code: 295 

IBAN NO: 

TR74 0006 2000 2950 0009 0736 22 

BANK ACCOUNT NO ( USD ) 




TURKIYE GARANTI BANKASI 

GÜNEŞLİ BRANCH 

Bank account: 9073623 

Swift code: TG BATRIS XXX 

Branch code: 295 

IBAN NO: 

TR47 0006 2000 2950 0009 0736 23 

İSTMAG MAGAZİN GAZETECİLİK YAYINCILIK İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. 

İHLAS MEDIA CENTER Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi No: 11 Medya Blok Kat: 1 P.K. 34197 Yenibosna - Bahçelievler / İSTANBUL / TURKEY 

Tel: +90 212 454 22 22 Fax: +90 212 454 22 93 web: www.konfeksiyonteknik.com.tr e-mail: img@img.com.tr

Promaker Nakış Makinaları 

Türkiye resmi distribütörü MARSES MAKİNA 

HP Serisi 1200 Devir 

MERKEZ: Gümüşçay Mahallesi 4003 Sokak No: 22/2 Merkezefendi / Denizli / Türkiye 

T: +90 258 372 16 11 | GSM: +-0 532 203 70 11 

ŞUBE: Vatan Mahallesi 2. Vatan Caddesi No: 104/F Yıldırım/ Bursa / Türkiye | T: +90 224 503 13 82 

www.marsesmakina.com

Konfeksiyon Teknik March 2023

Create successful ePaper yourself

Delete template?

Save as template?