IT NetWork Şubat-Mart 2023

istmagmagazin
from istmagmagazin More from this publisher
02.03.2023 Views

IT B n e tw o r k İ L G İ T E K N O L O J İ L E R İ D E R G İ S İ 20 Şubat • 06 Mart2023 • KDV Dahil 35 TL www.itnetwork.com.tr Anker Türkiye, İsrail ve Orta Asya Ülke Müdürü Cem Bodur Yaşamınıza konfor ve değer katıyoruz… Türkiye korsan yazılım kullanımında ilk 15’te! 2023’te siber güvenlik alanında bizi neler bekliyor?

<strong>IT</strong><br />

B<br />

n e tw o r k<br />

İ L G İ T E K N O L O J İ L E R İ D E R G İ S İ<br />

20 <strong>Şubat</strong> • 06 <strong>Mart</strong> • <strong>2023</strong> • KDV Dahil 35 TL www.itnetwork.com.tr<br />

Anker Türkiye, İsrail ve Orta Asya<br />

Ülke Müdürü Cem Bodur<br />

Yaşamınıza konfor ve değer katıyoruz…<br />

Türkiye korsan yazılım<br />

kullanımında ilk 15’te!<br />

<strong>2023</strong>’te siber güvenlik alanında<br />

bizi neler bekliyor?


Bilim ve Teknoloji Önceliğimiz Olmalı!<br />

Dünya’nın üzerinde görülen, şiddetiyle ilk sıralarda yer alan Kahramanmaraş merkezli olup 10 ilde hissedilen asrın felaketi olarak<br />

adlandırılan depremin ardından ortaya çıkan büyük yıkımın izleri uzun zaman hafızalarımızdan silinmeyecek. On binlerce<br />

yitirilen canın ardından yaraların sarımı sanırım çok zaman alacak. Ülkemizin altından bu kadar fay hattı geçerken, tehlike yüz<br />

yıllardır böyle sürerken yerleşim yerleri için yapılması gereken o kadar şey varken bu yaşanılanlar büyük can acıtıyor…<br />

1999 depreminin Türkiye tarihinde bir milat olarak kabul edilmesi gerektiğini söyleyerek geçirdiğimiz o kadar yıl sonra görüyoruz<br />

ki; değişen bir şey olmamış, evlerimiz, iş yerlerimiz yani konutlarımız yine bizim birer katilimiz gibi duruyor karşımızda.<br />

Peki, bu tarz bir yer yapısına sahip ülke sadece bizimkisi mi? Tabi ki hayır. Dünya üzerinde depremlerle sallanan ancak kendisine<br />

yaşadığı olumsuzluğu milat kabul edip sonrasında ciddi yaptırımlar ve sıkı tedbirler ile 9 şiddetinde sarsıntılara dayanıklı yapılar<br />

yapan Japonya karşımızda bir örnek olarak duruyor. Şili ve diğerleri gibi birçok örnek verebileceğimiz bu değişimleri biz niye<br />

yapamadık, yapamıyoruz?<br />

Yer etütlerinin, zemin analizlerinin yapıldığı bir alana, çok ciddi yaptırımlar ve üst seviye sağlamlıkla yapılacak yapıların<br />

kontrolleri tavizsiz, kişi ya da kurum ayırt etmeksizin herkes için yapılmalı. Dünyada nasıl yapılıyorsa ülkemizde de yapılmaması<br />

için hiçbir neden yok. Teçhizat dersen var, insan gücü dersen var, bilim dersen var, teknoloji dersen var, akıl dersen var. Yapılması<br />

gereken sadece ahlaklı bir yönetim ve takip ile, gerektiğinde ciddi yaptırımlar uygulayarak sıkı denetleme ışığında yeni yerleşim<br />

alanlarının bundan sonrası için yapılmasıdır. Ha, bundan öncekilerin müsebbibi kim ve kimler ise mutlaka karşılığını bulmalıdır.<br />

Bundan sonrası için daha fazla canlar yanmaması, daha fazla hayaller yok olmaması için herkes üzerine düşeni fazlasıyla yapmalı.<br />

Ülke olarak ilk günden itibaren yaşanılan bu felakette tek vücut olabilmeyi başardığımız gibi, istesek Türk Milleti olarak<br />

yapamayacağımız bir şeyin olduğuna inanmıyorum. Yeter ki; doğruluğu, dürüstlüğü ve ahlakı elden bırakmayalım. Tüm ülkenin,<br />

binlerce STK ve kurumlarının bir arada yaptıkları yardım çalışmaları tüm dünya tarafından takdirle karşılandı. Teknoloji<br />

sektörümüzün de bu yardımlar ve çalışmalar içerisinde önlerde yer alması sektörün bir ferdi olarak bizi gururlandırdı.<br />

Yeni bir umut yeni bir yaşam ve yeni bir anlayış ile bundan sonrasında her şeyin daha iyi olması ümidiyle. Umarım yaşanılanlar son<br />

acılar ve çıkarılacak dersler de son olur.<br />

Bilim ve teknolojinin düstur edinildiği, dost işi değil, hak işi olan, hak edilen gibi yapılan işlerin olduğu güzel günler gelmeli…<br />

Her şeyin en güzelini yaşayacağımız güzel günlerde görüşmek üzere…<br />

Hoşça kalın…<br />

Ahmet Mızrak<br />

ahmet.mizrak@img.com.tr


8<br />

Türkiye’de<br />

e-ticaret hacmi<br />

geçtiğimiz yıla<br />

oranla %116 arttı<br />

16<br />

Turkcell’in<br />

sürdürülebilir<br />

satış kanalı<br />

uygulamaları<br />

genişliyor<br />

20<br />

Wellbees, 2022<br />

yılının çalışan<br />

esenliği<br />

haritasını<br />

çıkardı


20 <strong>Şubat</strong> - 06 <strong>Mart</strong> <strong>2023</strong><br />

<strong>IT</strong><br />

BİL<br />

network<br />

Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

İSTMAG MAGAZİN GAZETECİLİK YAYINCILIK<br />

İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. ADINA<br />

İMTİYAZ SAHİBİ<br />

H. FERRUH IŞIK<br />

34<br />

Türkiye’nin<br />

ilk ve tek<br />

dijital stil<br />

danışmanı<br />

‘Elsiva’<br />

31<br />

AR ve VR<br />

Teknolojileriyle<br />

Dijital tat ve<br />

koku alabilecek<br />

miyiz?<br />

44<br />

Acer, <strong>2023</strong><br />

Türkiye Pazarı<br />

hedeflerini<br />

paylaştı<br />

GENEL MÜDÜR<br />

(Sorumlu)<br />

MEHMET SÖZTUTAN<br />

mehmet.soztutan@img.com.tr<br />

GENEL YAYIN KOORDİNATÖRÜ<br />

SIDIKA AKYOL KAYIR<br />

sidika.kayir@aplusmedya.com<br />

GE NEL YA YIN MÜ DÜ RÜ<br />

AHMET MIZRAK<br />

ahmet.mizrak@img.com.tr<br />

DIŞ İLİŞKİLER MÜDÜRÜ<br />

YUSUF OKÇU<br />

yusuf.okcu@img.com.tr<br />

HABER MERKEZİ<br />

ENES KARADAYI<br />

enes.karadayi@img.com.tr<br />

KAT KI DA BU LU NAN LAR<br />

Doç. Dr. M.ALİ ÖZ BU DUN<br />

ozbudun@gmail.com<br />

ÖMER KARDAŞ<br />

omer.kardas@ihlas.com.tr<br />

ALİ İLKER YÜCEER<br />

ali@mak ro bil.com.tr<br />

TEKNİK MÜDÜR<br />

TAYFUN AYDIN<br />

Tayfun.aydin@img.com.tr<br />

GRAFİK TASARIM<br />

HAKAN SÖZTUTAN<br />

hakan.soztutan@img.com.tr<br />

FİNANS MÜDÜRÜ<br />

Cuma KARAMAN<br />

cuma.karaman@img.com.tr<br />

MUHASEBE MÜDÜRÜ<br />

Yusuf DEMİRKAZIK<br />

yusuf.demirkazik@img.com.tr<br />

A BO NE VE DAĞI TIM<br />

İSMAİL ÖZÇELİK<br />

ismail.ozcelik@img.com.tr<br />

Reklam Rezervasyon<br />

A PLUS MEDYA<br />

NISH ISTANBUL RESIDENCE<br />

Çobançeşme Mah. Sanayi Cad.<br />

No: 44/B - D: 167 Yenibosna/<br />

Bahçelievler - İstanbul<br />

Reklam İletişim<br />

reklam@aplusmedya.com<br />

Tel : 0212 216 99 13<br />

Gsm : 0552 805 34 35<br />

İdare Merkezi:<br />

Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza<br />

No:11 34190 Yenibosna–Bahçelievler / İSTANBUL<br />

Tel: 0212 454 22 22<br />

Renk Ayrımı:<br />

Türkiye Gazetesi Renk Ayrımı Servisi<br />

CTP - BASKI : İHLAS GAZETECİLİK A.Ş.<br />

Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza<br />

No:11 A/41 Yenibosna–Bahçelievler / İSTANBUL<br />

Tel: 0212 454 30 00


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Yaşamınıza konfor<br />

ve değer katıyoruz…<br />

Anker Türkiye, İsrail ve Orta Asya Ülke Müdürü Cem Bodur<br />

Ürün yelpazesi ile kullanıcısının<br />

hemen hemen her alanda<br />

kullanabileceği teknolojileri sunan,<br />

girişim ekosisteminin lider global<br />

markalarından Anker’in 2022 yılı<br />

hedeflerini, öne çıkan ürünleri, <strong>2023</strong><br />

yatırımlarını ve sektörle buluşacak<br />

teknolojik yenilikleri Anker Türkiye,<br />

İsrail ve Orta Asya Ülke Müdürü<br />

Cem Bodur ile konuştuk. Son 5<br />

yılda gerçekleştirdikleri yatırımlarla<br />

Türkiye olarak merkez ülke konumuna<br />

eriştiklerini ve yeni dönemde de<br />

kullanıcıların yaşamlarının her anına<br />

konfor ve değer katmaya devam<br />

edeceklerini söyleyen Bodur, gelecek<br />

hedeflerinin detaylarını; mevcut ürün<br />

gamını genişletirken yepyeni ürün<br />

tiplerini de kullanıcı ile buluşturmak,<br />

perakende tarafında da ayak izlerini<br />

artırmak olarak bahsetti…<br />

4<br />

Anker’in 2022 yılı hedefleri<br />

nelerdi, yılı nasıl kapattı?<br />

Anker olarak geçen yıl dünyanın yetkili pazar<br />

araştırma kuruluşu olan Euromonitor International’ın<br />

perakende satış istatistiklerine<br />

göre, dünyanın 1 numaralı şarj markası seçildik.<br />

2022 yılında müşterilerimizle buluşturduğumuz<br />

inovatif ürünlerimizle hayatları<br />

kolaylaştırmaya devam ettik. Anker Türkiye<br />

olarak son 5 yıl içinde en hızlı büyüyen<br />

pazarlar arasına girmeyi başardık. İsrail ve<br />

Orta Asya ülkelerinin operasyonlarının da<br />

Türkiye’ye bağlanmasıyla birlikte Türkiye,<br />

merkez ülke konumuna geldi. Bu durum da<br />

2018 yılından bu yana hızlı bir büyümeyle<br />

sonuçlandı. Küresel olarak yaşanan finansal<br />

gelişmeleri de göz önüne aldığımızda geçmiş<br />

yıllara oranla sektör zor zamanlardan<br />

geçiyor. Ancak tüketicilerin zorunlu olsa<br />

da ihtiyaçlarını karşılama amacıyla hala<br />

kaliteli ve premium markalara yönelerek<br />

doğru tercih yapması bizim de yılı daha iyi<br />

bir noktada kapatmamızı sağladı.<br />

Globalde ve ülkemizde öne<br />

çıkan ürünlerden bahseder<br />

misiniz?<br />

Yeni ve gelişmiş teknolojilerle müşterilerimizin<br />

yaşamlarının her anına konfor<br />

ve değer katan Anker olarak akıllı yaşam<br />

teknolojilerine öncü yaklaşımlar geliştiriyoruz.<br />

Şarj cihazlarımızda kullandığımız<br />

Power IQ, MultiProtect, GaN II ve IPA<br />

teknolojileri gibi teknolojiler, tüm cihazları<br />

şarj etmek için 6 bağlantı noktasına<br />

ve 10 yıllık kullanım ömrüne ve kesintisiz<br />

güce sahip yeni taşınabilir güç istasyonu<br />

Powerhouse ürünümüz sektörde öncü<br />

olarak kabul ediliyor. Her bütçeye uygun<br />

kulaklık, hoparlör ve ses sistemi sunan<br />

Soundcore kategori markamızdaysa<br />

ACAA, HearID, Aktif Gürültü Engelleyici,<br />

VoiceRadar, VoiceShield ve MagicSight<br />

gibi alanında uzman teknolojilerden yararlanarak<br />

kullanıcılarımızı son teknolojilerle<br />

buluşturuyoruz.<br />

Ev yaşamının konforu ve güvenliği üzerine<br />

teknolojiler geliştiren eufy kategori markamızdaki<br />

robot süpürgelerimizde iPath lazer<br />

navigasyon, AI Map haritalama, güçlü emiş<br />

teknolojisi gibi önemli teknolojilerden yararlanırken;<br />

akıllı güvenlik sistemleri sunduğumuz<br />

eufy security kablosuz güvenlik<br />

kameralarımızda bulunan uçtan uca şifreli<br />

yerel depolama ve yapa zeka destekli cihaz<br />

entegrasyonu, solar enerji ile kesintisiz güç<br />

gibi teknoloji alanında ön plana çıkan özellikleri<br />

kullanıyoruz. Projeksiyon cihazları<br />

alanında taşınabilir ve portatif özellikleriyle<br />

pek çok kullanıcının beğenisini kazanmış<br />

Nebula kategori markamızda ise otomatik<br />

odak, DLP IntelliBright ve sinematik ses<br />

gibi özellikler kullanıcıların beklentilerini<br />

aşıyor. Nebula çatısı altında dünyanın en<br />

kompakt lazer projeksiyon cihazı Cosmos<br />

Laser 4K ile kullanıcılar sinema keyfini her<br />

yere taşıyabiliyor. Kurulumu son derece<br />

kolay olan bu cihaz; 4K ekran kalitesi, AiFi<br />

teknolojisi ve Dolby Ses özellikleri sizi aksiyonun<br />

ortasına davet eden 3 boyutlu bir ses<br />

evreniyle fark yaratıyor.


2022 yılında tüketici<br />

tercihleri nasıl evrildi?<br />

Özellikle Anker ve kategori markalarımız<br />

olarak ülkemizde gelişmesine katkımızın<br />

bulunduğu ve müşteriler ilk giriş seviyesinde<br />

aldıkları ürünlerde 2022 yılında üst<br />

modellere geçtiğini gözlemledik. Bu durum<br />

özellikle robot süpürge ve bluetooth kulaklık<br />

ürün tiplerinde geçerli. Örneğin mopsuz<br />

süpürgeden mopluya, dumb süpürgeden<br />

lazer navigasyonluya, TWS kulaklıktan<br />

ANC kulak üstüne geçiş var. Yani içerisinde<br />

inovasyonu ve teknoloji barındıran ürünler<br />

daha çok tercih ediliyor diyebiliriz. Bunun<br />

yanı sıra verilen teknik servis hizmeti büyük<br />

önem taşıyor. Müşteriler ürünü satın<br />

almadan önce gördükleri ilgiyi, satın aldıktan<br />

sonra da gösteren, ürününün arkasında<br />

duran markaları tercih ediyor.<br />

Dijitalleşmenin tüketici<br />

elektroniğine yansıması<br />

nasıl oldu?<br />

Önemli bir soru var kendimize sormamız<br />

gereken, tüketiciler adına düşünen, onlar<br />

için öğrenen ve karar veren makinelerin<br />

çağında rekabet koşulları ne olacak?<br />

Söz konusu rekabet olduğunda her<br />

yeni gelişmenin markalar açısından<br />

yeni zorluklar getirdiği düşünülür<br />

ancak belirsizlik döneminde fırsat<br />

yaratmak pazarlama biliminin en önemli<br />

fonksiyonlarından biridir.<br />

Her yeni rekabet evresi yeni sadakat koşulları<br />

üretiyor. Web 3.0, blockchain gibi teknolojileri<br />

konuştuğumuz bir dönemde, tüketicilerin sadakatini<br />

kazanma konusunda yetersiz kalan<br />

bazı markalar tutarlı ve işbirliği içinde nesne<br />

iletişim protokolleri geliştirerek rekabet avantajı<br />

elde edebilir, tüketicilerin zihninde yerini<br />

sağlamlaştırmış kimi markalar ise karar verici<br />

makineler nezdinde itibar kaybedebilir.<br />

Tüketiciler yerine nesnelerin karar vermesinin<br />

tüketiciler açısından bir ihtiyaç olduğunu<br />

düşünürsek şimdilik rekabetin yeni döneminde<br />

de inovasyon ile tüketici ihtiyaçlarını<br />

birleştiren markaların avantaj kazanacağını<br />

düşünüyorum. İşte tam da bu noktada Anker<br />

olarak bizim de yeni dönemdeki en önemli<br />

gündem maddelerimizden bir de bu.<br />

Son dönemde tüketicide<br />

öne çıkan başlıklar neler<br />

oldu? Sizin bu talepleri<br />

karşılayan ürünlerinizden<br />

bahseder misiniz?<br />

Tüketiciler artık kullanacakları cihazların<br />

mümkün olduğunca akıllı olmasını, diğer<br />

platformlar ile ortak olarak yönetilebilmesini<br />

bekliyor. Ürünlerimizin Google ve Apple<br />

gibi akıllı ev otomasyonu uygulamalarını<br />

desteklemesinin yanı sıra kendi inhouse<br />

uygulamalarımız üzerinden daha fazla<br />

özelliğe ulaşılması da markamızın tercih<br />

edilmesinin nedenlerinden… Özellikle eufy<br />

Security ürünlerimizde kuracağınız akıllı<br />

bir ekosistem senaryosu ile telefonunuza<br />

dokunmanıza gerek kalmadan alarmlarınızı<br />

kurulması, ışıklarınızın yanıp sönmesi,<br />

temizliğin evi terk ettiğinizde otomatik<br />

başlaması, en önemlisi de kablo sorunundan<br />

kurtularak kolay kurulum gibi birçok<br />

aksiyon alınması mümkün oluyor. Bu da<br />

eufy Security ürünlerine olan ilgiyi artırıyor.<br />

Anker’in Ar-Ge çalışmaları<br />

hakkında bilgi verir misiniz?<br />

Bu noktada önümüzdeki<br />

dönemde yeni ürün grup/<br />

kategori çeşitliliğinde<br />

farklılıklar görecek miyiz?<br />

Girişim ekosisteminden gelen bir marka<br />

olarak Ar-Ge ve inovasyona sürekli<br />

yatırım yapıyoruz. Global olarak Ar-Ge<br />

yatırımlarımız 128 milyon doları aştı. 3 binin<br />

üzerindeki çalışanımızın yarısından fazlası<br />

Ar-Ge departmanında görev alıyor. Anker<br />

olarak 1478’den fazla teknoloji patentine sahibiz.<br />

Uyumluluk, dayanıklılık ve taşınabilirlik<br />

kavramlarını ön planda tutarak ürünlerimizi<br />

tasarlıyoruz. Yatırımlarımızı ve Ar-Ge harcamalarımızı<br />

kullanıcıların ihtiyaç duyduğu<br />

ürünlerde akıllı teknolojilere öncülük etmek<br />

üzere yapıyoruz. Kullanıcıların ihtiyaçlarına<br />

yanıt veren, çözüm olan ürünler geliştiriyoruz.<br />

Tüketicilerin yaşadıkları olumlu ya da<br />

olumsuz deneyimlerde yeni ürün çalışmalarımızda<br />

kritik bir öneme sahip oluyor. Ar-Ge<br />

yatırımlarımızı da bu mantıkla oluşturuyoruz.<br />

Daha iyi bir deneyim için neler yapabiliriz?<br />

Kullanıcılarımızın tercih ettiği ve görmeyi<br />

arzuladığı özellikler neler? Bu gibi soruları<br />

sorarak her yeni ürünümüzde daha önceki<br />

ürünümüzün üzerine koyarak ilerliyoruz.<br />

Anker Türkiye olarak <strong>2023</strong><br />

hedefleriniz nelerdir? Sizce<br />

bu yıl öne çıkacak tercih ve<br />

teknolojiler neler olacak?<br />

<strong>2023</strong> yılında global ciromuzu yüzde 35, Ar-Ge<br />

yatırımlarımızı ise bir önceki yıla göre yüzde<br />

10 oranında arttırmayı hedefliyoruz. Türkiye<br />

pazarında ise 2018 yılından bu yana çift<br />

haneli büyümemizi sürdürüyoruz. 2022’yi<br />

hedeflediğimiz cironun üzerinde kapattık.<br />

<strong>2023</strong> yılında bu başarımızı sürdürmeyi öngörüyoruz.<br />

Mevcut ürün gamımızı genişletirken yepyeni<br />

ürün tiplerini de kullanıcılara sunmak, perakende<br />

tarafında ayak izlerimizi artırmak<br />

öncelikli hedefimiz. <strong>2023</strong> yılı içinde taşınabilir<br />

güç istasyonları, Anker Make 3D printer,<br />

smart glass gibi yeni ürün kategorilerimizle<br />

portföyümüzü genişletmeyi planlıyoruz.<br />

Geçtiğimiz günlerde Anker olarak kiosk konseptiyle<br />

İstanbul Akasya AVM’de tüketicilerle<br />

buluşmaya başladık. Akasya AVM’de hizmet<br />

veren Anker kiosk’u ziyaret edenler tüm kategorilerdeki<br />

marka ve ürünleri detaylı inceleme<br />

ve deneyimleme imkanını yakalıyor. Kiosk’umuz<br />

en yeni ürünleri keşfetmek ve satın<br />

almadan önce test edip deneyimlemek için<br />

benzersiz bir fırsat sunuyor. Bunun yanı sıra<br />

Teknosa, Media Markt ve D&R gibi kanallarda<br />

mevcut olan stant sayımızı artırmayı da<br />

hedefliyoruz. Son olarak gerçekleştirdiğimiz<br />

iş birliği sonucu Vatan mağazalarında da Anker<br />

ürünlerimizin sergileneceği bilgisini de<br />

paylaşmak isteriz.<br />

<strong>2023</strong> sonrasında kısa ve<br />

uzun vadede hem ürün hem<br />

satış stratejilerinizi, yol<br />

haritanızı öğrenebilir miyiz?<br />

2022 yılsonu itibarıyla tüm ana zincir teknoloji<br />

mağazalarında ve online satış sitelerinde<br />

ürünlerimizi bulmak mümkün. <strong>2023</strong><br />

yılında ise özellikle yeni getirmeyi planladığımız<br />

ürün tiplerinde yapı market, spor<br />

mağazalarında ulaşılabilir olmayı planlıyoruz.<br />

Akasya AVM’de ilk kiosk deneyimimize<br />

dayanarak ilk Anker mağaza açılışı<br />

da <strong>2023</strong> planlarımız arasında yer alıyor.<br />

<strong>2023</strong> sonrası için Anker mağaza sayımızı<br />

artırmayı, hedeflediğimiz büyüme rakamını<br />

yakalamayı ve müşterilerimize her<br />

zaman olduğu gibi en iyi hizmeti sunarak,<br />

yüksek müşteri memnuniyetine ulaşmayı<br />

planlıyoruz.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Türkiye korsan yazılım<br />

kullanımında ilk 15’te!<br />

Dijitalin iş süreçlerinin merkezine dönüşmesi, korsan<br />

yazılım kullanımında artışı da beraberinde getirdi.<br />

Araştırmalar dünya çapında 5 kişiden yaklaşık ikisinin<br />

yazılımlar için lisans bedeli ödemediğini gösterirken,<br />

Türkiye en çok korsan yazılım kullanılan 14. ülke oldu…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

İş süreçlerinin dijitalleşmeyle ofis programları ve<br />

tasarım yazılımları her iş bilgisayarının olmazsa<br />

olmazına dönüşürken, korsan yazılım kullanımı<br />

da kritik bir sorun halini aldı. Revenera Compliance<br />

Intelligence tarafından yürütülen araştırmalarda,<br />

dünya çapında 5 kişiden yaklaşık ikisinin<br />

(%37) yazılımlara lisans ödemediği görüldü.<br />

Öte yandan Türkiye, dünya sıralamasında en çok<br />

korsan yazılım kullanılan 14. ülke oldu.<br />

Maliyeti 46 milyar doları aştı<br />

Kurumsal ölçekte yazılım geliştiren teknoloji<br />

şirketleri veya platformlar abonelik modelleri<br />

geliştirse de korsan yazılım kullanımının önüne<br />

geçilemedi. Küresel çapta yazılımlara lisans<br />

ödenmemesi probleminin 46,3 milyar dolar maliyete<br />

sebep olduğu tespit edildi. Dünyada en çok<br />

korsan yazılım kullanılan 5 ülke ise Çin, Rusya,<br />

ABD, Hindistan ve Almanya olarak sıralandı.<br />

Bulut dönüşümün ve servis modelinin Türkiye’deki<br />

kullanıcılar ve işletmeler tarafından tam<br />

olarak benimsenemediğini belirten Hepsilisans.<br />

com Kurucusu Emre Arslan, “Kullanıcılar, profesyonel<br />

ihtiyaçları için kullanacakları ofis yazılımlarını,<br />

antivirüs programlarını, işletim sistemi<br />

yükleme dosyalarını yasa dışı yazılım paylaşımı<br />

yapan internet sitelerinden indiriyor. Bunu yalnızca<br />

bireysel kullanıcılar değil, küçük ölçekli işletmeler<br />

dahi yapabiliyor” dedi.<br />

Siber riskler daha çok maliyete<br />

sebep olabilir<br />

Lisanssız yazılım kullanmanın bir suç olmasının<br />

yanı sıra siber güvenlik risklerine de davetiye<br />

çıkardığını vurgulayan Emre Arslan, “Korsan<br />

yazılımları dağıtan yasa dışı internet siteleri, bu<br />

yazılım dosyalarını modifiye ederek içlerine zararlı<br />

yazılımlar yerleştirebiliyor. Bu dosyaların<br />

bilgisayarlarda çalıştırılmasıyla virüs kişisel bilgisayarlara<br />

ve ortak ağa bağlı diğer bilgisayarlara<br />

bulaşabiliyor. Bu durum da kullanıcıların kişisel<br />

bilgilerini ve şifrelerini çaldırmasına yol açabiliyor.<br />

Wordpress gibi içerik yönetim sistemlerinin<br />

eklenti ve temalarına eklenen virüslü kodlar ise<br />

internet sitelerini zararlı sitelere dönüştürebiliyor.<br />

Özellikle işletmeler, aylık lisans bedellerini<br />

ödemekten kaçınmak için tercih ettikleri bu yolla<br />

daha büyük maliyetlerin altına girebiliyor. Üstelik<br />

kişi ve kurumlar Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu<br />

ile Türk Ticaret Kanunu kapsamında hapis cezası<br />

dahi alabiliyor” dedi.<br />

“Kişisel ya da profesyonel<br />

kullanımlar için lisans satın<br />

alınmalı”<br />

Virüs risklerinin yanı sıra korsan yazılımların<br />

üreticilerin yaptığı son güncellemeleri alamadığını,<br />

özellikle işletim sistemleri veya antivirüs yazılımları<br />

söz konusu olduğunda bu durumun programları<br />

zamanla işlevsiz kıldığını da hatırlatan<br />

Hepsilisans.com Kurucusu Emre Arslan, değerlendirmelerini<br />

şu ifadelerle sonlandırdı: “İşletim<br />

sistemi, Microsoft Office, antivirüs, VPN, tasarım<br />

ve SEO araçları, Wordpress tema ve eklenti ile<br />

Adobe Creative Cloud çözümlerinin lisanslarını<br />

hesaplı fiyatlarla sunan Hepsilisans olarak bireysel<br />

veya kurumsal her kullanım için lisans<br />

bedelinin ödenmesini, abonelik satın alınmasını<br />

öneriyoruz. Bu yazılımların çoğu Türkiye pazarında<br />

dolar üzerinden fiyatlandığı için işletmeler<br />

veya bireysel kullanıcılar için maliyetler yüksek<br />

olabiliyor. Hepsilisans olarak çeşitli ürün ve platform<br />

için sunduğumuz lisans seçenekleriyle tüm<br />

kullanıcıların profesyonel yazılımları, oyunları ve<br />

platformları engellere takılmadan kullanılabilmesine<br />

olanak tanıyoruz.”<br />

Panasonic Connect, yeni nesil KAIROS Canlı<br />

Prodüksiyon Platformunu duyurdu<br />

6<br />

Panasonic Connect Europe, en gelişmiş canlı prodüksiyon<br />

platformu olan yeni nesil KAIROS’u duyurdu<br />

ve İspanya’nın Barselona kentinde düzenlenen<br />

ISE <strong>2023</strong>’te ziyaretçilere gelişmiş bir önizleme<br />

imkanı sundu. Yeni sürüm, iki yeni güçlü ve sessiz<br />

Core anabilgisayarı ekleyerek platformun halihazırda<br />

yenilikçi GPU işlemesini daha büyük ve<br />

daha karmaşık prodüksiyonları destekleyecek<br />

şekilde genişletiyor. Bu sayede her zamankinden<br />

daha fazla sayıda daha büyük ekrana zengin içerik<br />

sunmasını sağlayarak Kairos ekosistemini<br />

büyütüyor.<br />

Yayın stüdyolarından uzaktan prodüksiyona ve<br />

canlı spor ve konser etkinliklerinin akışına kadar<br />

çeşitli prodüksiyonlar için ideal olan KAIROS,<br />

yenilikçi CPU/GPU mimarisi ile birçok eski anahtarlayıcı<br />

donanım kısıtlamasını ortadan kaldıran<br />

Yeni platform, daha karmaşık prodüksiyonlar için daha<br />

fazla güç, yedeklilik imkanı, giriş ve çıkışlarla donatılıyor<br />

ve her zamankinden daha sessiz çalışıyor…<br />

geleneksel anahtarlayıcı işlevlerini sanallaştırıyor.<br />

Ek olarak sadece SDI ile çalışan anahtarlayıcıların<br />

bire bir giriş kısıtlamalarını ortadan kaldırmak<br />

için çok formatlı Çevik G/Ç özelliğini kullanıyor.<br />

Mevcut giriş seviyesi KC100, 3ME yayın değiştirici<br />

kullanabilecek prodüksiyonları desteklemek için<br />

daha esnek bir platform sunuyor ve KC1000, daha<br />

büyük ve daha karmaşık ekranlar için bu işleme<br />

kapasitesini iki katına çıkarıyor. Duyurulan yeni<br />

sürümler de AT-KC200 ve AT-KC2000 olmak üzere<br />

iki yeni KAIROS Core anabilgisayarını ekliyor.<br />

Yeni KC200, bağlantı seçeneklerini ve işlem gücünü<br />

KC100’ün ötesine taşıyor ve KC2000, kaynak<br />

ve çıkış sayısı için KC1000’in iki katına çıkararak,<br />

işleme performansını en az yüzde 30, klip oynatıcı<br />

kapasitesini toplam 900GB’a kadar yüzde 500<br />

artırarak şimdiye kadarki en yüksek kapasiteyi<br />

sunuyor.<br />

Her iki model de yeni 4RU kasa, düşük fan hızlarında<br />

yüksek hava akışına sahip. Gürültüyü<br />

de önemli ölçüde azaltıyor ve platformun doğrudan<br />

hareketin yanına yerleştirilmesini sağlıyor.<br />

KAIROS platformu, eş zamanlı SDI, ST 2110<br />

ve akış desteği ile IP ve bulut iş akışlarına geçişi<br />

yerel olarak destekliyor. ST 2110 desteği, Panasonic’in<br />

en yeni ST 2110 uyumlu kameraları olan<br />

AW-UE160 PTZ ve AK-PLV100GJ Cinelive stüdyo<br />

kamerasına bağlantıyı kolaylaştırıyor ve çoklu<br />

kamera prodüksiyonları için en uygun seçenek<br />

haline geliyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Şirketlerin enerji kaybına dijital takip çözümü<br />

Mevzuattaki değişiklikler, birçok şirketin üretime odaklanmasını<br />

zorlaştırdığı gibi büyük iş ve emek gücü kaybına<br />

da yol açıyor. Şirketler için büyük bir enerji israfına<br />

yol açan mevzuat değişiklikleri, dijitalleşmenin, iş takibi<br />

alanına da sıçramasına yol açarken; risk yönetimi,<br />

mevzuat uyum fonksiyonunun hayata geçirilmesi, cezai<br />

yaptırımlar ve itibar kayıplarının önlenmesi, şirketler<br />

açsından hayati önem taşıyor…<br />

Türkiye’de her geçen gün değişen mevzuat<br />

düzenlemeleri, uyum risklerinin<br />

etkili yönetilmesini zorunluluk haline<br />

getirdi. Değişen mevzuatı takip etmekte<br />

zorlanan ve çeşitli cezai yaptırımlarla<br />

karşı karşıya kalan şirketlerin yardımına<br />

Rasyotek yetişiyor. Sağlıktan eğitime,<br />

bilişimden e-ticarete kadar Türkiye’de<br />

çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren binden<br />

fazla şirket ve kuruma hizmet veren<br />

Rasyotek, geliştirdiği sistem sayesinde<br />

mevzuat değişikliği kaynaklı cezai yaptırımların<br />

yanı sıra şirketlerin maddi kayıplarını<br />

da önlüyor.<br />

Rasyotek Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Haldun Pak, her alanda ve her sektörü<br />

ilgilendiren mevzuat düzenlemelerinin<br />

arttığı günümüzde, uyum risklerinin<br />

yönetilmesinin şirketler açısından hayati<br />

önem taşıdığına dikkat çekti. Mevzuat<br />

uyum fonksiyonunun risk yönetimi,<br />

cezai yaptırımlar ve itibar kayıplarının<br />

önlenmesi bakımından kritik bir rol<br />

üstlendiğini belirten Haldun Pak,<br />

şunları söyledi:<br />

“Türkiye’nin ilk bilişim holdingi<br />

olma yolunda emin adımlarla<br />

ilerliyoruz”<br />

“Mevzuat düzenlemelerine uyum sağlanması<br />

ve oluşabilecek uyumsuzluk<br />

risklerinin etkili bir şekilde yönetilebilmesi<br />

bakımından önemli bir işlev gören<br />

mevzuat uyum fonksiyonunun geliştirilmesi<br />

bakımından Rasyotek olarak önemli<br />

atılımlar gerçekleştiriyoruz. ‘Teknolojik<br />

insan’ ilkesiyle farklı sektörlerden<br />

yüzlerce şirkete sunduğumuz rehberlik<br />

ve danışmanlık hizmeti ile Türkiye’nin<br />

ilk bilişim holdingi olma yolunda emin<br />

adımlarla ilerliyoruz. Eğitimden sağlığa,<br />

bilişimden e-ticarete kadar Türkiye’nin<br />

önde gelen ilk 500 şirketi içerisinde yer<br />

alan 150 kuruluş ve 40 farklı holdinge<br />

sunduğumuz referans projeler ve danışmanlık<br />

hizmetleriyle Amerika ve Avrupa<br />

başta olmak üzere ihracat çalışmalarına<br />

da hız kesmeden devam ediyoruz.”<br />

Sektörün kurucusu ve lideri<br />

Sektörün hem kurucusu hem de lideri<br />

olarak SGK ve İŞKUR teşviklerinin yanı<br />

sıra Kurumsal SGK Danışmanlığı, Bordro,<br />

Bilişim Hukuku, KVKK Farkındalık<br />

Eğitimleri, Veri Güvenliği ve Teknoloji,<br />

Yoğun Bakım Bilgi Yönetim Sistemi,<br />

Sağlık Bilişim Çözümleri ve E-ticaret<br />

gibi farklı işkollarında başarılı girişimleri<br />

sürdürdüklerini ifade eden Haldun<br />

Pak, şöyle konuştu: “Türkiye’de yayımlanan<br />

yeni mevzuatlara uyum günden<br />

güne zorlaşıyor. Tüm sektörlerdeki değişiklikleri<br />

takip etmek ve ceza almadan<br />

tüm süreci yürütmek, işgücü piyasasının<br />

önündeki engellerden biri. Birçok<br />

şirket üretim ve ihracatın dışında kalan<br />

birtakım işleri yürütmekte ve bu süreci<br />

yönetecek yetişmiş personel bulmakta<br />

zorlanıyor.”<br />

EYT’li çalışanları raporluyor<br />

Dijitalleşmenin öneminin farkında<br />

bir kuruluş olarak geliştirdikleri yazılımlarla<br />

şirketlerin insan kaynakları<br />

ve finans departmanlarının yükünü<br />

sırtlandıklarına dikkat çeken Rasyotek<br />

Yönetim Kurulu Başkanı Haldun Pak,<br />

“Personel teşvik sistemleri yazılımlarının<br />

yanı sıra değişen ve <strong>2023</strong>’te de değişmeye<br />

devam edeceğini ön gördüğümüz bazı<br />

kanunlarda algoritmik hesaplamalarla<br />

danışmanlık vermeye, hızlıca geliştirdiğimiz<br />

EYT modülü ile şirketlerin EYT’li<br />

çalışanları raporlayıp <strong>2023</strong> yılı personel<br />

maliyetlerini öngörülebilir bir şekilde<br />

bütçelendirmesini sağlıyoruz. Öte yandan<br />

şirketlere hiçbir işyükü oluşturmadan<br />

yüksek teşvik kazancı sunmaya ve<br />

şirketleri kendi sektörlerinde yatırım<br />

yapmalarına yardımcı olarak kazançlarına<br />

odaklanmalarına destek oluyoruz”<br />

diye ifade etti.<br />

Süper portal yazılımı ile <strong>2023</strong> yılında<br />

da tedarikçilerine daha güçlü çözümler<br />

üreteceklerini de ifade eden Haldun Pak,<br />

geliştirdikleri yazılımlar ile müşteri süreçlerini<br />

kolaylaştırmaya devam edeceklerini<br />

sözlerine ekledi.<br />

7Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Türkiye’de e-ticaret hacmi geçtiğimiz<br />

yıla oranla %116 arttı<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

8<br />

Pandemi ile hızlı<br />

bir yükseliş<br />

eğilimi gösteren<br />

e-ticaret hacmi,<br />

2022 yılının ilk<br />

6 ayında da büyümeye<br />

devam<br />

etti. T.C. Ticaret<br />

Bakanlığı E-Ticaret<br />

Bilgi Sistemi<br />

(ETBİS) aracılığıyla açıklanan verilere<br />

göre, 2022 yılının ilk 6 ayı itibarıyla Türkiye’de<br />

e-ticaret hacmi bir önceki yılın<br />

aynı dönemine göre yüzde 116’lık artışla<br />

348 milyar TL olarak gerçekleşti. Bunun<br />

yüzde 38’lik kısmı sipariş adetlerindeki<br />

artıştan gelirken, yüzde 57’lik kısmı ise<br />

sepet tutarındaki artışa karşılık geliyor.<br />

Sipariş adetleri 2 milyar 294 milyona<br />

ulaşırken, e-ticaretin genel ticaret içerisindeki<br />

oranı yüzde 17,6’dan yüzde 18,5’e<br />

yükseldi.<br />

Raporda yer alan verilere göre, pandemi<br />

etkisiyle olumsuz yönde etkilenen havayolları,<br />

konaklama, seyahat gibi sektörler,<br />

bu yıl sırasıyla; yüzde 408, yüzde 344,<br />

yüzde 236 olarak e-ticaret hacminde bir<br />

önceki yıla göre ciddi büyüme oranlarına<br />

ulaştı.<br />

2022 yılı ilk 6 ay verilerine göre, toplam<br />

site ziyaretlerinin e-ticarete dönüşüm<br />

oranı yüzde 1,9’dan yüzde 2,5’a yükseldi.<br />

Bu orandaki artış, tüketicilerin e-ticaret<br />

alışkanlığının arttığının bir göstergesi<br />

olarak değerlendiriliyor.<br />

TÜBİSAD Yönetim Kurulu Üyesi ve E-Ticaret<br />

Komisyonu Başkanı Burak ERTAŞ,<br />

son yıllarda hayatımızda ve ticaretteki<br />

önemi iyice artan e-ticaret pazarında<br />

2022 yılının ilk 6 ayında gerçekleşen büyümenin<br />

dikkat çekici olduğunu ve önümüzdeki<br />

yıllarda da pazarın aynı şekilde<br />

büyümeye devam edeceğini düşündüğünü<br />

belirtti. Özellikle sipariş adedindeki<br />

yüzde 38’lik artışın pandemi etkisinin<br />

bitmesine rağmen tüketicilerin alışveriş<br />

davranışlarının kalıcı olarak değiştiğinin<br />

çok önemli bir göstergesi olduğunu<br />

vurguladı. Teknolojinin sürekli gelişmesi<br />

ile tüm dünyada e-ticaretin öneminin<br />

arttığını söyleyen Ertaş, “ETBİS verilerine<br />

göre 2022 yılının ilk 6 ayında ülkemizde<br />

e-ticaret hacmi bir önceki yılın<br />

aynı dönemine göre yüzde 116’lık artışla<br />

348 milyar TL olarak gerçekleşti. Bu büyüme<br />

ile pazar dinamiklerinin çok hızlı<br />

değiştiği görülüyor. 2022 yılı itibarıyla<br />

ülkemizde ETBİS’e kayıtlı olup pazar<br />

yerlerinde e-ticaret faaliyetinde bulunan<br />

488.706 adet işletme bulunuyor. Bunun<br />

TÜBİSAD, Ticaret Bakanlığı E-Ticaret Bilgi Sistemi’nin<br />

(ETBİS) 2022 yılının ilk 6 ayı için açıkladığı verileri yorumladı.<br />

Sipariş adetleri yüzde 38, sepet tutarı yüzde<br />

57 arttı. Pandemi nedeniyle bir önceki yıl kan kaybeden<br />

sektörler bu yıl yükselişe geçti…<br />

yanında e-ticaret sayesinde tüketiciler<br />

daha fazla ürüne ulaşarak ve ürün seçeneklerini<br />

karşılaştırarak satın almaya<br />

karar verebiliyor. Dolayısıyla e-ticaret<br />

platformları, işletmeler ve tüketiciler için<br />

sağlıklı sektör dinamikleri oluşturulması<br />

en önemli konulardan biri olarak öne<br />

çıkıyor.” dedi.<br />

E-ticaret yasası ile<br />

sürdürülebilir ve sağlıklı bir<br />

büyüme bekleniyor<br />

TÜBİSAD Yönetim Kurulu Başkanı Levent<br />

KIZILTAN, son yıllarda hızla büyüyen<br />

e-ticaret hacmini olumlu olarak değerlendirirken,<br />

bu konuyla ilgili hukuki<br />

düzenlemelerin de gündeme gelmesinin<br />

normal olduğunu söyledi. Haksız ticari<br />

uygulamaların önüne geçerek adil bir<br />

sektör dinamiği tesis etmek ve ülkemizdeki<br />

e-ticaret pazarının sağlıklı bir şekilde<br />

büyümesini sağlamak adına Temmuz<br />

ayında çıkarılan e-ticaret yasasını, sektör<br />

ve tüketici yönünden değerlendirdi.<br />

Kızıltan; e-ticaret yasasının, sektördeki<br />

girişimciliğe olan katkısını yorumlayarak;<br />

yeni girişimlerin sektörde faaliyet<br />

göstermesinin önünü açmak için yararlı<br />

olacak yeni düzenlemeler getirdiği<br />

vurgusunu yaptı. E-ticaret yasasının<br />

sadece işletmelere yönelik değil, tüketicilere<br />

yönelik faydalarına da değindi.<br />

“Platformların ve pazaryerlerinin süreçler<br />

ve organizasyon konusunda firmalara<br />

sağladığı “pazara giriş” olanaklarının<br />

yarattığı faydayı sürdürülebilir kılabilmek<br />

bir taraftan kurumsallaşmaya da<br />

katkıda bulunurken diğer taraftan da<br />

markaların kendi e-ticaret ortamlarının<br />

da sağlıklı çalışabilmesi, rekabet ve ürün<br />

yönetimi konusunda gelişmelerin de temin<br />

edilmesi son kullanıcılara sağlanacak<br />

değer yaratımı için son derece önemlidir.<br />

ABD’de daha serbest olan piyasa<br />

ortamlarına kıyasla Avrupa’nın kendi<br />

pazarlarını, firmalarını ve tüketicilerini<br />

korumaya yönelik önlemleri dikkatle<br />

izlenmeli, fayda sağlayacak düzenlemelerden<br />

yararlanma olanağı da mümkün<br />

olmalıdır. Ülkemizin yararına olan bu<br />

düzenlemenin hızlıca kanunlaştırılmasını<br />

sağlayarak yürürlüğe geçiren Ticaret<br />

Bakanlığı’nı kutlamak gerekir.” dedi.<br />

Dijitalleşen ekonomi olma<br />

yönünde ilerleyen Türkiye’nin<br />

yazılımcı ihtiyacı artıyor<br />

Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de<br />

bilişim sektörü çok hızlı bir büyümenin<br />

içinde ve bu alanda nitelikli iş gücüne<br />

talep her geçen gün daha da artıyor.<br />

Dolayısıyla bu talebi karşılayacak<br />

nitelikli insan gücünü yetiştirmek ve<br />

elde tutmak da önemli bir konu olarak<br />

karşımıza çıkıyor. Türkiye’nin özellikle<br />

yazılım alanında katma değeri oldukça<br />

yüksek olan ülkelerden bir tanesi<br />

olduğuna vurgu yapan Kızıltan; “Yetişmiş<br />

ve yetenekli bir elemanın kaybedilmesi<br />

ile şirketler önemli kayıplar veriyorlar.<br />

Teknolojinin hızının giderek arttığı,<br />

çevikleştiği ve akıllı teknolojilerin daha<br />

fazla gelişim gösterdiği bir dünyada nitelikli<br />

iş gücünün yaratılması ve tutulması<br />

kaçınılmaz önem taşıyor. Bilişim sektörünün<br />

hem ülke içinde hem de globalde<br />

değer yaratabilmesi için Ar-Ge ve Teknoloji<br />

Geliştirme Bölgelerinde (TGB) uzaktan<br />

çalışma şartlarının iyileştirilmesi,<br />

Türkiye genelinin TGB olarak sayılması,<br />

bireylerin özellikle de nitelikli genç iş gücünün<br />

sertifikalandırılması, teşviklerden<br />

faydalandırılması için çalışmaların<br />

hızlandırılması gerekiyor. Son yıllarda<br />

artan beyin göçünün önüne geçebilmek<br />

için ülkemizin gençlerine daha önceden<br />

söylemediğimiz, farklı ve yeni şeyler söylememiz<br />

gerekiyor.” dedi.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Tedarik zincirinde yapay<br />

zekalı dijital ağ dönemi<br />

Küresel tedarik zincirinde pandemi ile su yüzüne çıkan<br />

kırılganlıklar dijital dönüşümü hızlandırdı. Sektör<br />

oyuncuları, tedarik zinciri yönetiminde yapay zeka,<br />

IoT, dijital ikizler gibi yeni nesil teknolojilerin kullanımının<br />

2026’da tüm dünyada sektörün yüzde 25’ine<br />

yayılacağına dikkat çekiyor…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Covid-19 pandemisinin küresel tedarik<br />

zincirinde yarattığı kırılganlıklar,<br />

Rusya-Ukrayna Savaşı, Çin-ABD gerilimi<br />

ve global ekonomideki çalkantılar sonucu<br />

daha da derinlik kazanıyor. Bu süreçte<br />

firmaların tedarik zincirlerindeki<br />

risklere karşı yapay zeka, robotik otomasyon<br />

gibi gelişen dijital teknolojilere<br />

yönelimi de hızlanıyor. Yeni nesil teknolojilerin<br />

tedarik zinciri yönetiminin<br />

baştan sona yeniden kurgulanmasına<br />

olanak tanıdığını söyleyen Türkiye merkezli<br />

global yeni nesil teknoloji şirketi<br />

Cerebrum Tech Kurucusu ve Yönetim<br />

Kurulu Başkanı Dr. Erdem Erkul, “Tedarik<br />

zinciri veri yoğun ve analitik bir süreç.<br />

Tedarik zincirinde karşılaşılabilecek<br />

temel riskler; tedarikçi kaynaklı, üretici<br />

arzı ve talep kaynaklı, lojistik ve çevresel<br />

faktörler olabilir. Yapay zekanın, daha<br />

doğru olarak insanların yapay zeka kullanımı<br />

becerisinin gelişmesi ile hataları<br />

azaltmak, maliyetleri düşürmek ve karar<br />

alma mekanizmalarını hızlandırmak<br />

adına tedarik zinciri süreçlerinde dijital<br />

bir dönüşüm hız kazanıyor. İnsan emeğine<br />

dayalı, sürecin son çıktı verileriyle<br />

şekillenen ardışık planlama yaklaşımı<br />

yerini eş zamanlılık ve hız odağında yapay<br />

zeka ve blok zincir tabanlı, nesnelerin<br />

interneti gibi gelişen teknolojilerin<br />

öne çıktığı bir dijital tedarik ağ yapısına<br />

bırakmaya başlıyor. Bu yeni yaklaşım şirketlere<br />

tedarik zincirinde optimizasyon<br />

sağlayarak rekabet avantajı sunuyor” değerlendirmesini<br />

yaptı.<br />

navlun yüklerini taşıma kapasitesi ile<br />

eşleştirme, uygun maliyetli rotalama<br />

benzeri uygulamalar ile uzak mesafeli<br />

tedarik zincirleri optimize edilebiliyor.<br />

Bu alana yapılan yatırımlar neredeyse<br />

finans teknolojilerine yapılan yatırımlar<br />

seviyesine yaklaştı. Kısa-orta vadede birçok<br />

ürün için mevcut kıtalararası tedarik<br />

zincirlerinin değiştirilmesi mümkün<br />

olmadığından, tedarik planlarını etkin<br />

yapmak ve en verimli şekilde bu ürünleri<br />

taşımak firmalar için oldukça kritik bir<br />

hal aldı. Depolama ve dağıtım süreçlerinde<br />

ise robotlaşma öne çıkıyor. Tesislerde<br />

insanlar ile direk etkileşimde olan robotlar<br />

(Co-Bot) yapay zeka ile insan zekasını<br />

birleştirerek iş gücü maliyetlerini düşürürken,<br />

insan denetiminin pozitif etkilerini<br />

de koruyor. Tanıma teknolojilerinde<br />

son yıllarda yaşanan hızlı ilerleme yapay<br />

zeka desteği ile birleşerek çalışanların<br />

çok karmaşık üretim aşamalarını hata<br />

yapmadan tamamlamasına, verimlilikte<br />

artışa ve kalite kontrol süreçlerinin iyileşmesine<br />

olanak sağlıyor” diye konuştu.<br />

Dijital ikizler sürecin<br />

optimizasyonunu sağlıyor<br />

Firmaların tedarikçiler, satıcılar ve lojistik<br />

ortakları ile eş zamanlı planlama<br />

ekosistemleri oluşturmalarının öneminin<br />

arttığını vurgulayan Dr. Erkul,<br />

“Nesnelerin İnterneti (IoT) teknolojileri<br />

üretim süreçlerinin dijital ikizlerinin<br />

oluşturulmasını, böylece eş zamanlı<br />

olarak üretim tesisi planının, montaj ve<br />

istasyonların tasarımlarının simüle edilebilmesini<br />

sağlıyor. Bu şekilde üretim<br />

süreçleri optimizasyonu kolaylaşıyor.<br />

Üç Boyutlu Simülasyonlar ve Metaverse<br />

uygulamaları ile de iş gücünün eğitimi,<br />

tasarım süreçleri ve ürünü müşteriyle<br />

buluşturma süreçleri hız kazanıyor.<br />

Gelişen 3D yazıcı teknolojileri ile şirketler<br />

her geçen gün oldukça geniş bir yedek<br />

parça, yarı mamul veya mamul portföyünü<br />

üretebilme imkanı buluyorlar. Bu<br />

şekilde çok sayıda ve uzak mesafedeki<br />

tedarikçiye bağımlı olmaktan kurtularak<br />

üretim süreçlerini kısaltabiliyorlar.<br />

Firmaların bu eş zamanlı dijital ekosisteme<br />

ayak uydurması çok önemli. Ancak<br />

bu dönüşümün tek etapta bir seferde<br />

gerçekleşmesi zor. Öncelikli alanlar<br />

belirlenerek atılacak adımların tespit<br />

edilmesiyle her firma kendi ekosistemini<br />

oluşturabilir” değerlendirmesini yaptı.<br />

10<br />

Dijitalleşme 3 yılda yüzde<br />

25’e ulaşacak<br />

Gartner’ın açıkladığı analize göre tüm<br />

dünyada şirketlerin tedarik zinciri<br />

yönetiminde dijital teknolojileri<br />

kullanım oranı 2026 yılında yüzde 25’e<br />

ulaşacak. Yeni nesil dijital teknolojilerin<br />

kullanım alanlarının her geçen gün<br />

daha da genişlediğini belirten Dr. Erkul,<br />

“Lojistik teknolojileri, depo yönetimi,


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Geleceğin Teknolojileri ‘Turkcell 6GEN<br />

LAB’ İle Türkiye’de inşa edilecek<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

12<br />

‘Daha iyi bir gelecek için üstün hizmetler’ vizyonuyla<br />

yıllardır teknoloji ve inovasyon alanında<br />

öncülük eden Turkcell, Türkiye’nin teknolojide<br />

sadece tüketen değil aynı zamanda üreten bir<br />

ülke olması yolundaki çalışmalarını sürdürüyor.<br />

1.100’e yakın Ar-Ge çalışanıyla şimdiye kadar<br />

birçok ulusal ve uluslararası projeye imza atan<br />

Turkcell, gelecek odaklı yaklaşımıyla Ar-Ge faaliyetlerini<br />

farklı bir boyuta taşıyor.<br />

Turkcell’in çalışmalarına başladığı “Yapay zeka<br />

yetenekleriyle donatılmış 6G otonom şebekeler”<br />

projesi, TÜBİTAK 1515 Öncül Ar-Ge Laboratuvarları<br />

Destekleme Programı kapsamında desteğe<br />

layık görüldü. Bu projeyle Turkcell, yeni nesil<br />

teknolojiler alanında araştırmalar yürütmek<br />

üzere Türkiye’ye uluslararası standartlarda bir<br />

laboratuvar kazandıracak.<br />

‘Turkcell 6GEN LAB’ projesinin lansman ve<br />

imza töreni; Turkcell Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Bülent Aksu ile Genel Müdür Murat Erkan’ın ev<br />

sahipliğinde Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa<br />

Varank, Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı<br />

Ömer Fatih Sayan, Cumhurbaşkanlığı Dijital<br />

Dönüşüm Ofisi Başkanı Ali Taha Koç, TÜBİTAK<br />

Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, Bilgi ve İletişim<br />

Teknolojileri Kurumu Başkanı Ömer Abdullah<br />

Karagözoğlu ve akademik dünyadan misafirlerin<br />

katılımıyla Turkcell Küçükyalı Plaza’da<br />

gerçekleşti.<br />

“Teknolojide küresel çekim merkezi<br />

haline geliyoruz”<br />

Turkcell’de düzenlenen törende konuşan Sanayi<br />

ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, yüksek teknoloji<br />

üreten Türkiye’nin inovasyon altyapıları<br />

ve nitelikli insan kaynağıyla dünyada önde gelen<br />

cazibe merkezlerinden biri olma yolunda ilerlediğini<br />

söyledi. Değişim ve rekabetin hızlandığı bir<br />

dünyada geleceğe hazır olmak gerektiğini vurgulayan<br />

Varank, şöyle devam etti: “Bu nedenle<br />

inovasyon ekosisteminde en ufak bir boşluk bırakmak<br />

istemiyoruz. Bir destek programımızın<br />

çıktısının diğer destek programının girdisi olmasına<br />

özellikle dikkat ediyoruz. Bu manada Öncül<br />

Ar-Ge Laboratuvarları, önemli bir boşluğu dolduruyor.<br />

Bu laboratuvarlarda teknolojik gelişmelerin<br />

girdisi olan temel araştırmalar yapılıyor.<br />

Buralarda çalışan bilim insanlarının gayretleriyle<br />

ülkemiz; yapay zeka, 6G ağları, katmanlı<br />

imalat teknolojileri, otonom sürüş teknolojileri<br />

ve ileri malzeme teknolojileri gibi alanlarda küresel<br />

çekim merkezi haline geliyor. Bugün imza<br />

törenini gerçekleştirdiğimiz Turkcell 6G ve Yapay<br />

Zeka laboratuvarında; 6G şebekesinin yapay<br />

zeka destekli otonom tasarımı ve bu iş modellerinin<br />

sektörlere yapay zeka destekli entegrasyonu<br />

gibi çalışmalar yürütülecek. Teknoloji odaklı<br />

Ar-Ge faaliyetleri yapılacak. 6G sadece yüksek<br />

veri hızı sağlamayacak, yapay zeka desteği ile<br />

Turkcell, yeni nesil iletişim teknolojileri eksenli projesiyle<br />

Ar-Ge faaliyetlerini farklı bir boyuta taşıyor. TÜBİTAK 1515<br />

kodlu Öncül Ar-Ge Laboratuvarları Destekleme Programı<br />

desteğine hak kazanan ‘Turkcell 6GEN LAB’ projesi, geleceğe<br />

yönelik 6G şebekelerin yapay zeka tabanlı otonom<br />

yetenekler ile geliştirilmesine odaklanacak. Ayrıca proje<br />

sayesinde Turkcell, yerli teknolojiler alanında nitelikli insan<br />

kaynağının yetiştirilmesine ve tersine beyin göçüne<br />

katkı sağlamayı hedefliyor…<br />

akıllı iletişim ortamı da sunacak. Turkcell’in bu<br />

laboratuvardaki çalışmaları, ülkemizin yeni nesil<br />

kablosuz iletişim teknolojilerinde önlerde yer<br />

alabilmesini temin edecek. Öncül Ar-Ge araştırma<br />

laboratuvarları, bir taraftan teknolojik kabiliyetlerimizi<br />

artırırken diğer taraftan ülkemizin<br />

bilim insanları için cazibe merkezi olmasını<br />

sağlayacak, tersine beyin göçüne katkı yapacak.<br />

Türkiye yüzyılı hedeflerine ulaşmanın yolu bilim<br />

ve teknolojiden geçiyor.”<br />

“Türkiye yüzyılına yakışır bir şekilde<br />

çalışmalarımıza devam ediyoruz”<br />

Toplantıda konuşan Ulaştırma ve Altyapı Bakan<br />

Yardımcısı Dr. Ömer Fatih Sayan, projeyle ilgili<br />

şunları söyledi: “İnternet ile sadece kişiler arası<br />

haberleşme değil, artık her şeyin kullanıldığı ve<br />

abone sayısının ülkemizde 104 milyonu bulduğu<br />

bir haberleşme ailesinden bahsediyoruz. Bunun<br />

en değerli üyesi bizim için Turkcell. Biz 4.5G’de<br />

yaptığımızın daha da ötesinde ilerleyerek, gerek<br />

Ar-Ge yükümlülüklerini gerekse yerli teknoloji<br />

yükümlülüklerini artırarak Türkiye yüzyılına<br />

yakışır bir şekilde çalışmalarımıza devam ediyoruz.<br />

Bu noktada TÜBİTAK 1515 Öncül Ar-Ge Laboratuvarları<br />

Destekleme Programı çok anlamlı.<br />

Biz Türkiye olarak şimdiye kadar haberleşme<br />

teknolojilerinin sadece kullanıcısı olduk. Belli<br />

merkezlerde geliştirilen teknolojilerin kullanıldığı<br />

bir çevre ülkesi olarak kaldık. Ancak şimdi<br />

teknoloji geliştiren küresel bir merkez olmak için<br />

harekete geçmiş, kolları sıvamış durumdayız.<br />

Özellikle kritik altyapılar bakımından tamamen<br />

yerli ve milli ürün kullanılmasını hedefliyoruz.<br />

Bu kapsamda, Sayın Cumhurbaşkanımızın Milli<br />

Teknoloji hamlesi vizyonu ile sektörümüze yönelik<br />

politika ve stratejilerimizi ortaya koyduk.<br />

5G’ye yerli ve milli ürünlerimiz ile geçme yönünde<br />

önemli çalışmalar yaptık ve bugün geldiğimiz<br />

noktada çalışmaların somut ürünlere dönüşmüş<br />

olmasından büyük mutluluk duyuyoruz.”<br />

“6G’nin hikayesi, ‘her şeyin<br />

interneti’ olacak”<br />

Turkcell mühendislerinin bugüne kadar 4G ve<br />

5G’ye yönelik araştırmalar yaptığını, buradan<br />

elde edilen deneyim ile 6G araştırmalarının da<br />

başarıyla yapılabileceğini ifade eden Cumhurbaşkanlığı<br />

Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı Dr.<br />

Ali Taha Koç ise şöyle konuştu: “2030’larda 6G’yi<br />

görmüş olacağız. 6G’nin en önemli hikayesi, ‘her<br />

şeyin interneti’ olacak. Yapay zeka, 6G’de olmazsa<br />

olmaz. 6G teknolojisi büyük bir devrim ve bu<br />

devrimi gerçekleştirebileceğimiz mühendislerimiz<br />

var. Turkcell’de de bu konuda çok iyi mühendislerimiz<br />

var. Bu proje kapsamında çok güzel<br />

teknolojilerin üretileceğine eminim.”<br />

“Bizim için Ar-Ge faaliyetleri memleket<br />

meselemizdir”<br />

Projenin hedeflerine değinen Turkcell Yönetim<br />

Kurulu Başkanı Bülent Aksu, “Sadece ülkemiz<br />

için değil aynı zamanda dünyadaki 6G<br />

standartlarının oluşumu açısından sektörümüz<br />

için de stratejik bir adım atıyoruz. Geleceğe<br />

yönelik teknolojilere katkı sağlayacak yeni<br />

araştırma laboratuvarımızı, Sanayi ve Teknoloji<br />

Bakanlığımızın himayelerinde TÜBİTAK<br />

desteğiyle hayata geçiriyoruz. Bu projeyi, Turkcell<br />

tarihinin en stratejik ve uzun soluklu Ar-<br />

Ge adımı olarak görüyoruz. Gelecek odaklı<br />

vizyonuyla bizi çok heyecanlandıran bu Ar-Ge<br />

merkezimizi ‘TURKCELL 6GEN LAB’ olarak<br />

isimlendirdik. Özellikle tersine beyin göçüne de<br />

katkı sağlamayı hedeflediğimiz bu proje, nitelikli<br />

insan kaynağını doğru projelerle buluşturma hedefimize<br />

giden yolda çok önemli bir basamaktır.<br />

Projeyle milli kalkınma ve istihdam açısından<br />

çok boyutlu katma değer sağlayacağız. Bilgi ve<br />

verinin stratejik önem kazandığı günümüzde, bu<br />

projeyi ticari kaygıların ötesinde bir ‘memleket<br />

meselesi’ olarak değerlendiriyoruz. ‘Ar-Ge meselesi<br />

de memleket meselemiz’ diyoruz. Turkcell<br />

6GEN LAB, sektörümüz ve ülkemiz için hayırlı<br />

uğurlu olsun” dedi.<br />

“Teknolojik inovasyonda öncülüğümüzü<br />

sürdüreceğiz”<br />

Turkcell Genel Müdürü Murat Erkan ise şunları<br />

söyledi: “Turkcell’in insan ve gelecek odaklı yaklaşımının<br />

bir sonucu olarak, yıllardır teknolojik<br />

inovasyonda öncülüğümüzü sürdürüyoruz. Teknolojide<br />

dışa bağımlılığın azaltılması hedefiyle<br />

çalışan Ar-Ge şirketimiz Turkcell Teknoloji, son<br />

iki yılın ‘Türkiye patent şampiyonu’ bayrağını<br />

gururla taşıyor. Şimdiye kadar 3 binden fazla ulusal<br />

ve uluslararası patent başvurusu sonucunda<br />

900’e yakın patentimiz tescillenirken, çok sayıda<br />

uluslararası Ar-Ge projemizle de ülkemiz için fayda<br />

ürettik. 1.100’e yakın Ar-Ge mühendisimizle<br />

inovatif dijital servis ve uygulamaları geliştirip<br />

dünyanın 40’tan fazla ülkesine ihraç eden bir<br />

teknoloji şirketine dönüştük. Turkcell 6GEN LAB<br />

projemiz sayesinde, yerli teknoloji ekosistemiyle<br />

yeni iş birlikleri geliştirerek sektörümüzde uluslararası<br />

çapta katma değer üreteceğiz. Hedefimiz,<br />

ülkemizin adını gelecek nesil haberleşme teknolojilerinde<br />

söz sahibi olan ülkeler arasına yazdırmak.<br />

Bu projemiz sayesinde dijital ekonomiden<br />

aldığımız payı artıracağız.”


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Video girişimcilerine 10 milyon dolarlık yatırım kaynağı<br />

Teknoloji ve video yayıncılığı<br />

alanlarında<br />

çok sayıda şirketi çatısı<br />

altında barındıran<br />

Key Networks Group<br />

sahip olduğu bilgi birikimi,<br />

teknoloji ve<br />

inovasyon gücüyle<br />

finansal kaynakları<br />

birleştirerek Power<br />

House’u 2022 yılının ilk yarısında ekosisteme<br />

kazandırdı. Video yayıncılığı dikeyinde<br />

fikir aşamasından başlayarak girişimcilerin<br />

desteklenip iş fikirlerinin hayata geçirilmesi,<br />

hızlandırılması ve global ölçeğe ulaştırılması<br />

hedefiyle ilerleyen Power House kısa sürede<br />

4 önemli yatırım gerçekleştirdi.<br />

Enes Usta, Yiğit Doğan Çelik ve Kerem<br />

Ersoy’un kurucu ortakları oldukları Key<br />

Networks Group bünyesinde faaliyetlerini<br />

sürdüren Power House, uzman kadrosu ve<br />

yatırımlarıyla uzun vadede pazardaki konumunu<br />

güçlendirmeyi hedefliyor.<br />

Rekabetin zorlu olduğu video ekosisteminde<br />

öne çıkabilmek adına teknoloji ve yaratıcılığı<br />

bir arada kullanarak ilerlemeyi hedef edinen<br />

Power House’un yatırım yaptığı markalar<br />

arasında Ollang, Cineshort, Deepzen ve Başlat<br />

gibi girişimler yer alıyor. Video yayıncılığı<br />

dünyasında bu yatırımlarla dikkat çeken<br />

Power House, yaratıcı fikirler ve stratejik<br />

düşünce üzerine geliştirdiği programlar ile<br />

girişimlere önemli geliştirmeler ve inovasyon<br />

imkanı tanıyor.<br />

Yatırım alan yenilikçi girişimler<br />

neler yapıyor?<br />

Ollang, video ve audio içerikleri için uçtan<br />

uca alt yazı ve dublaj teknolojileri sağlayan<br />

Key Networks Group çatısı altında kurulan, video yayıncılığı<br />

alanında yaptığı yatırımlarla dijital altyapıların gelişmesini<br />

ve ekosistemin büyümesini hedefleyen Power House,<br />

Türkiye’de ve Dünya’da yeni teknoloji ve iş modellerini<br />

bünyesine katarak değer yaratmaya odaklanıyor…<br />

bir teknoloji girişimi. TV/Film şirketleri,<br />

Youtube Creator’ları, E-learning platformlarına<br />

AI Dubbing teknolojilerini sunarak<br />

içeriklerini milyonlarca izleyiciyle buluşturmalarına<br />

imkan sağlıyor.<br />

Cineshort, gün içerisindeki kısa vakitlere<br />

nefis filmler sığdırılan yeni nesil streaming<br />

platformu olarak faaliyet gösteriyor. Dikkat<br />

süresi kısa olup içerikte kalite arayanlar için<br />

Cineshort yeni bir eğlence alanı olma özelliği<br />

taşıyor. Uygulama mağazalarından indirip<br />

ücretsiz kayıt olabilir, nefis filmler keşfedebilirsiniz.<br />

DeepZen, metninizi doğal sesin duygu, tonlama<br />

ve ritmiyle zenginleştirilmiş ses içeriğine<br />

dönüştürüyor. Sesli kitaplar, reklam, pazarlama,<br />

marka sesleri ve podcasting, oyun<br />

ve sanal asistanlar dahil olmak üzere diğer<br />

sesli içerik türleri için dijital ses çözümleri<br />

üretiyor.<br />

Başlat, Türkiye’nin ücretsiz dijital içerik ve<br />

yayın platformu olarak yüzde 100 yerli sermaye<br />

ile kuruldu. İçerisinde 6000 saatten<br />

fazla premium film ve dizi içeriği bulundurmasının<br />

yanında 7/24 yayın yapan kendi<br />

kanallarıyla birlikte ulusal TV ve radyo kanallarına<br />

erişebiliyorsunuz. Sadece Başlat’a<br />

özel spor, magazin, eğlence programları da<br />

bulunuyor. Ayrıca yüzbinlerce kısa video ile<br />

kullanıcılarına yepyeni bir deneyim sunmayı<br />

da amaçlıyor.<br />

Yenilikçi fikirlere ve iş<br />

modellerine 10 milyon dolar<br />

kaynak ayırdık<br />

Power House Kurucu Ortağı Enes Usta yaptığı<br />

açıklamada, video yayıncılığı alanında<br />

önemli iştiraklere sahip bir organizasyon<br />

olduklarına dikkat çekerek, “Merzigo markamız<br />

başta olmak üzere grup şirketlerimiz<br />

arasında Keyvod, Voxl, Key Records, Keycon<br />

gibi video yayıncılığı sektöründe global<br />

değer yaratan önemli şirketler yer alıyor. Bu<br />

alandaki odağımızı büyütmek küresel bir<br />

büyüme ve iddia ortaya koymak için yeni<br />

teknolojilere ve yeteneklere ihtiyaç duyuyoruz.<br />

Hem bünyemizdeki şirketlerin gelecek<br />

vizyonuna katkı sağlamak hem de video ekosistemini<br />

geliştirmek amacıyla Power House<br />

platformunu hayata geçirdik. Parlak iş planları<br />

olan girişimciler ile yenilikçi çözümler<br />

ortaya koymuş girişimlere yatırım yapıyor ve<br />

onlara her türlü büyüme desteğini sağlıyoruz.<br />

Power House olarak 2022 içinde önemli<br />

yatırımlar yaptık. Önümüzdeki yıl için 10<br />

milyon dolarlık bir kaynak ayırdık ve gelecek<br />

dönemlerde yenilikçi fikir ve iş modellerine<br />

yaptığımız yatırım miktarını artırmayı da<br />

düşünüyoruz. Burada teknoloji geliştirme,<br />

strateji oluşturma, pazarlama ve iş geliştirme<br />

desteği sunma gibi alanlarda önemli katkılar<br />

sunuyoruz” dedi.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Insha Ventures’ta üst düzey atama<br />

Albaraka Türk Katılım Bankası tarafından hayata geçirilen<br />

ve 2020 yılında FinTech girişim kurucusu olarak faaliyetlerine<br />

başlayan Insha Ventures’ta üst düzey atama<br />

gerçekleşti. Insha Ventures’ın Genel Müdürü Hasan<br />

Sami Bayansar oldu…<br />

Insha Ventures’ın kurulduğu günden bu<br />

yana çeşitli finansal teknoloji ürünlerinin<br />

yöneticiliğini yürüten ve Insha Ventures’ta<br />

2021 yılının Ekim ayından bu yana Genel<br />

Müdür Vekili olarak görev alan Hasan Sami<br />

Bayansar, Genel Müdür koltuğuna atandı.<br />

Hasan Sami Bayansar Kimdi?<br />

Lisans eğitimini 2010 yılında İstanbul Teknik<br />

Üniversitesi İşletme Mühendisliği bölümünde<br />

tamamlayan Hasan Sami Bayansar,<br />

yüksek lisans eğitimini 2021 yılında Boğaziçi<br />

Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü<br />

Yönetim Bilişim Sistemleri Bölümü’nde tamamladı.<br />

Profesyonel iş hayatına 2008 yılında<br />

Kuveyt Türk’te başlayan Bayansar, 2010<br />

yılında PwC’de denetim alanında çalışmalar<br />

gerçekleştirdi. 2013 yılında Albaraka Türk’te<br />

strateji bölümündeki faaliyetleriyle iş analizi<br />

ve proje yönetimi konusunda çalışmalar<br />

gerçekleştiren Bayansar, 2016-2020 yılları<br />

arasında Türk Hava Yolları’nda Müşteri Çözümleri<br />

Başkanlığı çatısı altında dijital satış<br />

çözümleri alanında web ve mobil teknolojiler<br />

konusunda iş analistliği ve proje yöneticiliği<br />

görevlerini üstlendi. 2020 yılının Ekim ayında<br />

Insha Ventures’ta Ürün Direktörlüğünde<br />

çeşitli finansal teknoloji ürünlerinin yöneticiliğini<br />

yürüten ve Ekim 2021 tarihi itibarıyla<br />

Insha Ventures Yönetim Kurulu’nun aldığı<br />

karar ile Insha Ventures Genel Müdür Vekilliği<br />

görevine atanan Bayansar, yeni dönemde<br />

Genel Müdür koltuğuna oturdu. Bayansar,<br />

girişim, inovasyon ve fintech ekosistemine<br />

katkılar sağlamak amacıyla çeşitli faaliyetlere<br />

liderlik edecek.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

<strong>2023</strong>’te siber güvenlik alanında<br />

bizi neler bekliyor?<br />

HP, yakın zamanda Wolf Security Tehdit Öngörüleri Raporu<br />

Q3 2022’yi yayınlandı. HP Türkiye Genel Müdürü<br />

Emre Alaman, <strong>2023</strong>’e dair tehdit öngörülerini anlattı…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

14<br />

<strong>2023</strong> yılında siber güvenliğe ayrılacak<br />

sınırsız bir para kaynağı olmayacak, bu<br />

nedenle nereye yatırım yapılacağı konusunda<br />

bilinçli olmak büyük önem taşıyor.<br />

İyi yönetişim sadece uyumluluktan<br />

ibaret değil; bütçeler de dahil olmak üzere<br />

şirketlerin kaynaklarını uygun şekilde<br />

kullanması gerekiyor. Tüm güvenlik sorunlarının<br />

çözümü, bir okyanus dolusu<br />

suyu kaynatmak kadar zor, bu nedenle<br />

hangi alanların şirketi en fazla riske<br />

maruz bıraktığını anlamak çok önemli<br />

olacak.<br />

<strong>2023</strong>’e siber güvenliğe<br />

yönelik bilinçli yatırımlar<br />

damga vuracak<br />

Güvenlik harcamalarından sorumluysanız,<br />

önce kurumunuzun değer önerisini<br />

yani sizi benzersiz kılan özelliğinizi<br />

ilk sıraya koymanız gerekir; bunun<br />

yanı sıra risk iştahını ve iş eğrisindeki<br />

konumunuzu saptamalısınız: Örneğin,<br />

satış için mi hazırlanıyorsunuz, hiper<br />

büyüme mi yaşıyorsunuz veya yeni bir<br />

pazara mı giriyorsunuz? Bu faktörler<br />

yöneticilere bilgi sağlayarak hangi<br />

varlıklara odaklanmanız gerektiğini<br />

anlamanıza ve yeni risklerin nerede<br />

ortaya çıkabileceğini net bir bağlama<br />

yerleştirmenize yardımcı olacaktır. Daha<br />

sonra öncelik verilecek en iyi alanları ve<br />

hangi yatırımlara ihtiyaç duyulduğunu<br />

belirleyebilirsiniz.<br />

Riskleri gruplandırma şekliniz de önemli.<br />

Örneğin, çalışanlarınızın en değerli<br />

‘varlıklarınız’ olduğu bir hizmet kurumuysanız,<br />

izolasyon gibi teknolojileri<br />

uygulamak, bu çalışanları hedef alan<br />

kimlik avı ve sosyal mühendislik gibi<br />

en yaygın saldırılara karşı savunmaya<br />

yardımcı olabilir. Aynı şekilde, tedarik<br />

zinciri de büyük bir risk alanı olabilir.<br />

Tedarik zinciri ayak izinizde temel siber<br />

hijyen konusunda ele alınması gereken<br />

boşluklar olabilir.<br />

Özetle, kurum genelinde en yüksek riskli<br />

alanları tanıyın, nerelerin hedef alınma<br />

olasılığının en yüksek olduğunu saptaın<br />

ve ne kadar yatırım yapabileceğinizi tespit<br />

edin. Sağlam bir siber güvenlik temeli<br />

ile maksimum esneklik sağlayabilirsiniz.”<br />

Siber suçlular uç nokta<br />

cihazlarına yönelik saldırılara<br />

yatırım yapmaya devam<br />

edecek<br />

<strong>2023</strong> yılında kurumların ürün yazılımı<br />

güvenliğini kontrol altına alması gerekiyor.<br />

Ürün yazılımı saldırıları bir zamanlar<br />

yalnızca sofistike APT (Advenced<br />

Persistent Threat - Gelişmiş Kalıcı Tehdit)<br />

grupları ve ulus devletler tarafından<br />

kullanılıyordu. Ancak geçtiğimiz yıl,<br />

BIOS şifrelerini kırmaya yönelik araçlardan,<br />

cihaz BIOS’unu (Basic Input/Output<br />

System - Temel Giriş/Çıkış Sistemi) ve<br />

UEFI’yi (Unified Extensible Firmware<br />

Interface -Birleşik Genişletilebilir Ürün<br />

Yazılımı Arayüzü) hedef alan rootkit’lere<br />

ve truva atlarına kadar, siber suç topluluğunda<br />

yeteneklerin daha fazla geliştirildiğine<br />

ve takas edildiğine dair işaretler<br />

gördük. Artık siber suç pazarlarında<br />

birkaç bin dolara satışa çıkan aygıt yazılımı<br />

rootkit’leri görüyoruz.<br />

Sofistike saldırı yeteneklerinin bu kadar<br />

uygun fiyatlara satılması, artan taleple<br />

el ele gidiyor. Yeraltı siber suç dünyasında<br />

bu türden daha fazla satış ilanı ve<br />

buna bağlı olarak daha fazla ürün yazılımı<br />

saldırısı görmeyi beklemeliyiz.<br />

Aygıt yazılımına saldırmak için tasarlanmış<br />

yazılımların ötesinde, fiziksel<br />

saldırılar konusunda da artan bir endişe<br />

var. Bunlar arasında, cihazları kurcalamak<br />

ve yerel olarak aygıt yazılımına veya<br />

yazılıma kötü amaçlı yazılım enjekte etmek<br />

için bir makineye fiziksel erişimden<br />

yararlanmak gibi kötü niyetli uygulamalar<br />

var.<br />

Aygıt yazılımı seviyesine erişim, saldırganların<br />

kalıcı kontrol elde etmelerini<br />

ve cihaz İşletim Sisteminin altına gizlenmelerini<br />

sağlıyor, bu da, bırakın onları<br />

kaldırmayı ve kontrolü geri almayı,<br />

tespit etmeyi bile çok zorlaştırıyor. Kurumlar,<br />

cihaz donanımı ve ürün yazılımı<br />

güvenliğinde sektördeki en iyi uygulamaları<br />

ve standartları mutlaka iyi anlamalı.<br />

Ayrıca HP Sure Start, Sure Recover,<br />

Sure Admin veya Tamper Lock gibi bu<br />

tür saldırılardan korunmak, tespit etmek<br />

ve kurtarmak için mevcut olan en<br />

son teknolojiyi tanımaları ve değerlendirmeleri<br />

önem taşıyor.<br />

Kurumların, cihazların donanım ve<br />

ürün yazılımı seviyelerine kadar güvenlik<br />

ve esneklik göz önünde bulundurularak<br />

nasıl tasarlandığı konusunda doğru<br />

soruları sormaya başlaması ve gelecek<br />

yıllarda uç nokta altyapılarını desteklemek<br />

için satın alma sırasında bunu göz<br />

önünde bulundurması çok önemli.<br />

Siber suç gruplarının mali<br />

kazanç için yazıcıları istismar<br />

etme olasılığını artırıyor<br />

<strong>2023</strong> yılında, yazıcıları istismar eden<br />

ulus devlet tekniklerinin, tıpkı EternalBlue<br />

sızıntısında gördüğümüz gibi, daha<br />

geniş siber suç ekonomisine yayılmasıyla<br />

baskı güvenliğinin WannaCry anını<br />

görebiliriz. Bu da siber suç gruplarının<br />

yazıcıları finansal kazanç için istismar<br />

etmesine yol açacaktır. Bunu yapmak<br />

için çok fazla motivasyonları var. Yazıcılara<br />

erişmek, saldırganların fidye yazılımı<br />

amacıyla gizli belgeleri ve verileri<br />

ele geçirmesine veya yazıcıyı kurumsal<br />

ağlardaki diğer cihazlara geçiş noktası<br />

olarak kullanmasına olanak sağlayabilir.<br />

Saldırganlara bu çabalarında yardımcı<br />

olan, hassas bilgileri işleyen ve hatta kurumsal<br />

cihazlara bağlanan, açıkta duran<br />

ve güvenli olmayan baskı cihazlarının<br />

sayısının çok olması. Kimse yazıcısını<br />

bir saldırı vektörü olarak görmediği için<br />

bu makineleri ele geçirmek bir bebeğin<br />

elinden şekerini almak kadar kolay.<br />

Yazıcılara yönelik saldırılara karşı korunmak<br />

için kuruluşlar siber güvenlik<br />

hijyenini geliştirmelidir. Yazıcı güvenliği<br />

artık göz ardı edilemez. Güncellemeler<br />

düzenli olarak uygulanmalı ve ihlal edilip<br />

edilmediklerini görmek için cihazlar<br />

mutlaka düzenli olarak izlenmeli ve<br />

analiz edilmeli. Yazıcı güvenliğini göz<br />

ardı etmek, siber güvenlik duruşunda,<br />

saldırganların kurumunuzun en önemli<br />

hazinelerine giden yolda memnuniyetle<br />

geçecekleri bir boşluk bırakır.<br />

Her satın alma bir güvenlik kararıdır.<br />

<strong>2023</strong>’ün tehditlerinden haberdar olun.<br />

Önceden uyarılan önceden önlemini alır!


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Perakende sektöründeki dijital<br />

dönüşüm odaklı iş birliği<br />

Tüketici davranışlarının<br />

sürekli<br />

değişmesi ve müşterilerin<br />

markalardan<br />

beklentilerinin<br />

artması, perakende<br />

sektöründe faaliyet<br />

gösteren şirketlerin<br />

dijital dönüşüm projelerini hızlandırıyor.<br />

Bu kapsamda, müşterilerinin deneyimlerini<br />

izlemek, ölçmek, yönetmek ve geliştirmek için<br />

yapay zekâ tabanlı çözümler üreten Alterna<br />

CX gerçekleştirdiği dijital dönüşüm projeleriyle<br />

hizmet vermeye devam ediyor. Son olarak<br />

CarrefourSA ile iş birliği gerçekleştiren Alterna<br />

CX, sağladığı hizmetle ayda 4 milyon müşteri<br />

sinyalinin analizini sağlıyor. Yapılan bu analizle<br />

şirket, marka ve müşteri deneyiminde gerçek<br />

zamanlı veri analitiği ve tahmin etme yeteneğini<br />

mümkün kılmanın yanı sıra verilerle yönlendirilebilen<br />

karar verme sürecini de hayata<br />

geçiriyor.<br />

Tüketici davranışlarının sürekli olarak değişmesiyle birlikte<br />

ortaya çıkan kusursuz müşteri deneyimi ihtiyacı, perakende<br />

sektöründeki şirketlerin dijital dönüşüm projelerini<br />

hızlandırıyor. Müşterilerinin deneyimlerini izlemek, ölçmek,<br />

yönetmek ve geliştirmek için yapay zekâ tabanlı çözümler<br />

üreten Alterna CX, sunduğu çözümlerle müşteri şikayetlerinde<br />

azalma, net tavsiye skorunda da artış sağlıyor…<br />

İş birliği ile veri analitiğini<br />

kullanarak müşteri<br />

deneyimini iyileştiriyorlar<br />

Müşteri odaklı yaklaşımı şirket kültürünün<br />

temel prensibi olarak uygulayan CarrefourSA,<br />

Alterna CX ile gerçekleştirdiği iş birliğiyle hem<br />

firmanın tamamında hem de mağazalarında<br />

veriye dayalı müşteri deneyimi sistemi kurmaya<br />

yönelik büyük adımlar attı. Bu çalışmaların<br />

başında müşterilerinin beklenti, öneri<br />

ve şikayetlerini hem mağaza hem de yönetim<br />

ekiplerine birinci ağızdan ulaştırmak yer alıyor.<br />

Alterna CX deneyim analitiği çözümü sistemi<br />

sayesinde CarrefourSA, mağaza alışverişleri<br />

sonrasında belirli periyotlarda müşterilere<br />

gönderilen değerlendirme anketleriyle<br />

gelişim kaydedilen alanları müşterilerden<br />

dinleyebiliyor. Bunun yanı sıra Alterna CX’in<br />

rol bazlı raporlama modülleriyle tüm birimlere,<br />

kendi sorumluluk alanlarındaki müşteri<br />

geri bildirimlerini takip edebilecekleri paneller<br />

geliştirildi. Bu yöntemle müşterilerin sesinin<br />

tüm birimler tarafından duyulması sağlandı.<br />

Büyük veri, yapay zekâ, metin analitiği gibi<br />

teknolojilerden yararlanarak müşteri deneyimini<br />

ve çalışma modellerini değiştiren CarrefourSA,<br />

Alterna CX üzerinde yer alan ‘Etki<br />

Simülasyonu’ modülünden de yararlanarak<br />

müşterilerinden çeşitli alanlarda gelen yorumların<br />

skorlamadaki etkilerini tespit edebiliyor.<br />

Spesifik bir alanda skorlamanın geliştirilmesi<br />

halinde ise toplam Net Tavsiye Skoru’nun mağazalar<br />

ve marka özelinde hangi seviyeye ulaşabileceğini<br />

tahmin ettikten sonra bu alanlarda<br />

aksiyon alarak müşteri deneyimini hızlı bir<br />

şekilde iyileştirme konusundaki yetkinliklerini<br />

de güçlendiriyor. Alterna CX’in tahmine dayalı<br />

analitik modeli ‘Etki Simülasyonu’ modülü ile<br />

CarrefourSA’nın, müşteri memnuniyet skorlarının<br />

geleceği yüzde 80 doğruluk payıyla tahminlenebiliyor.<br />

Müşteri memnuniyet skorunu<br />

24 puan artırdılar<br />

Alterna CX ile gerçekleştirdiği iş birliğinde<br />

entegrasyon ve panelin sunduğu yetkinlikleri<br />

avantaja çeviren CarrefourSA, bu yetkinlikler<br />

sayesinde istedikleri sayıda segment için farklı<br />

anket yapıları oluşturabiliyor. Geliştirdiği<br />

çözümlerle müşteri beklentilerini nokta atışı<br />

saptayan CarrefourSA, geldikleri noktada müşteri<br />

şikayetlerini yüzde 20 azaltarak memnuniyet<br />

skorunu da 24 puan artırdı.<br />

İşbirliğinden ilham alıyorlar<br />

Avrupa’nın öncü perakende markası Carrefour-<br />

SA ile elde ettikleri sonuçlardan gurur duyduklarını<br />

belirten Alterna CX CEO’su Gürol Kurt ise<br />

iş birliğine dair görüşlerini şu sözlerle paylaştı:<br />

“CarrefourSA’ya sunduğumuz deneyim analitiği<br />

çözümünün merkezdeki ofis çalışanları ve<br />

tüm mağazalarındaki ekipler tarafından her<br />

gün kullanılması bizim için mutluluk verici. Tüketicilerin<br />

alışveriş deneyimlerindeki tercihleri<br />

anlamlandırmak ve marka deneyimini iyileştirmek<br />

için gerekli olan yol haritasını birlikte oluşturmak<br />

bizim için ilham verici bir durum.”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Getir’den SAP ile global iş birliği<br />

Dünyada bir ilki<br />

Türkiye’den başlatarak<br />

market<br />

ürünlerini dakikalar<br />

içerisinde<br />

kullanıcılarla buluşturan<br />

Getir, finans, raporlama, planlama,<br />

satın alma ve envanter yönetimi gibi global<br />

iş süreçlerini güçlendirmek amacıyla SAP<br />

ile iş birliğine imza attı. Getir, bu iş birliği ile<br />

faaliyet gösterdiği 9 ülkedeki iş süreçlerini<br />

daha entegre hale getirerek, global bir standardizasyona<br />

ulaşmayı hedefliyor.<br />

Getir, finans, raporlama, planlama, satın alma ve envanter<br />

yönetimi gibi global iş süreçlerini güçlendirmek amacıyla<br />

SAP ile iş birliğine imza attı. Bu sayede şirket, 9 ülkedeki<br />

iş süreçlerini daha entegre hale getirerek, global<br />

bir standardizasyona ulaşmayı hedefliyor…<br />

Getir’in global iş süreçlerinde<br />

standardizasyon<br />

Getir Kurucu Ortağı Tuncay Tütek, “Dünyada<br />

bir ilke imza atarak Türkiye’de başlattığımız<br />

iş modelimizle kısa sürede 3 kıtada, 9 ülkede<br />

milyonlarca müşteriye ulaştık. Faaliyet<br />

gösterdiğimiz ülkelerin düzenlemeleri, mevzuatları<br />

birbirinden farklılık gösterebiliyor.<br />

Binlerce çalışanın da kendine özgü iş yapış<br />

şekilleri olabiliyor. Ulaştığımız bu büyüklükte<br />

artık son derece disiplinli ve olabildiğince<br />

standart bir süreç yönetimi göstermemiz<br />

gerektiriyor. Bu süreçleri kendimiz geliştirmek<br />

yerine alanında son derece tecrübeli<br />

ve lider olan SAP iş birliği ile yapmaya karar<br />

verdik. SAP altyapısı ile tüm ülkelerde özellikle<br />

finans, satın alma ve envanter yönetimi<br />

konularında bize yakışan şekilde mükemmel<br />

iş süreci yönetimi hedefliyoruz.” dedi.<br />

Getir’in SAP ile ilerlemeye karar vermesinden<br />

büyük mutluluk duyduklarını söyleyen<br />

SAP SEFA (Güney Avrupa ve Frankofon<br />

Afrika) Bölge Başkanı João Paulo da Silva;<br />

“Getir’in önce bir unicorn, ardından da decacorn<br />

olmasını büyük bir heyecanla izledik.<br />

Getir’in büyüme stratejisini sunduğumuz,<br />

yenilikçi teknolojilerimiz, kanıtlanmış metodolojimiz<br />

ve en iyi uygulamaları hayata<br />

geçirme konusunda var olan sektörel birikimimiz<br />

ile destekleyeceğiz. Endirekt tedarik<br />

süreçlerinin dijitalleştirilmesiyle başlayacak<br />

projenin ilk aşamasını hızla hayata geçirmeyi<br />

hedefliyoruz.” dedi.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Turkcell’in sürdürülebilir satış kanalı<br />

uygulamaları genişliyor<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

16<br />

Turkcell sürdürülebilirlik<br />

odaklı uygulamalarını<br />

ülke genelindeki tüm<br />

mağazalarına ve<br />

pazaryeri platformu<br />

Turkcell Pasaj’a entegre<br />

ediyor. Çevreci ve dönüştürülmüş<br />

ürün ve ambalajlardan<br />

geri dönüşüme,<br />

yenilenmiş cihaz satışından<br />

mağazalardaki enerji<br />

verimliliği ve mağaza<br />

çalışanlarının sürdürülebilirlik<br />

eğitimlerine kadar<br />

halihazırda pek çok uygulamaya yenilerini<br />

ekliyor. 2022 yılında Türkiye’nin 81 ilinde 103<br />

mağazada hayata geçirdiği Engelsiz Mağazacılık<br />

konseptiyle herkes için erişilebilir engelsiz<br />

mağaza hizmeti sunan Turkcell, ‘Eğitime<br />

Dönüştür’ projesiyle dönüştürülen elektronik<br />

atıklara, Pasaj’da fidana dönüşen alışverişten,<br />

ürün tedarik zincirine kadınların dahil edilmesine<br />

ve sokak hayvanlarına kadar pek çok farklı<br />

alanda hayata dokunuyor.<br />

Satış kanallarında bütünleşik<br />

yapı; Dijitalde 160 milyon<br />

tıklanma, 24 milyon ziyaret<br />

Türkiye’nin sadece elektronik kategorisinde<br />

satış yapan ilk pazaryeri platformu Turkcell<br />

Pasaj; Turkcell’in ülke genelindeki 1110 mağazasıyla<br />

entegrasyon sağladığı bütünleşik<br />

kanal yapısı sayesinde, müşterilerine Türkiye<br />

genelinde kapsayıcı bir hizmet sunuyor. Kullanıcılar,<br />

Pasaj’dan aldıkları ürünleri mağazadan<br />

teslim alabiliyor, mağazaya gitmeden önce<br />

ürünlerini Pasaj üzerinden ayırtabiliyorlar.<br />

Mağaza içerisinde aradığı ürünü bulamayanlar<br />

mağazalarda bulunan ekranlar ve tabletler<br />

üzerinden Pasaj’daki ürünleri satın alabiliyor.<br />

İsterlerse 24 saat içinde teslimat seçeneği<br />

ile evlerine hızlı ve ücretsiz kargo hizmeti ile<br />

ulaşmasını sağlayabiliyorlar. Pasaj, müşterilerine<br />

20’den fazla kategoride 25 bin elektronik<br />

ürün ve premium hizmet sunarken, Turkcell<br />

dijital satış kanalları ziyaretçi sayısını aylık 160<br />

milyona, aktif kullanıcı sayısını ise yine aylık<br />

24 milyon seviyesine taşıdı. Pasaj’ın müşteri<br />

memnuniyet skoru 5,0 üzerinden 4,6 ile sektör<br />

ortalamasının üzerinde gerçekleşti.<br />

Okyanusta gezinen<br />

plastiklerden dönüştürülmüş<br />

ürünler<br />

Satış kanallarında çevreyle uyumlu ürünlere<br />

daha çok yer açan Turkcell, <strong>2023</strong> yılından<br />

itibaren fiziksel ve online satış kanallarında<br />

müşterilerine sürdürülebilir yaşama geçişi<br />

destekleyen bir dizi çevre dostu aksesuar sunacak.<br />

Turkcell müşterileri kullanılmış, okyanusa<br />

karışan plastiklerden yapılmış, yüzde 100<br />

biyolojik olarak geri dönüştürülebilir ve doğada<br />

çözülebilir özellikli telefon kılıfları ve telefon<br />

aksesuarları gibi ürünlere <strong>2023</strong>’ten itibaren<br />

hem mağazalardan hem de Pasaj üzerinden<br />

Turkcell, <strong>2023</strong> yılında sürdürülebilirlik dönüşümüne müşterilerini<br />

daha çok dahil edebilmek amacıyla online ve fiziksel satış<br />

kanallarına yönelik mevcut proje ve uygulamalarına yenilerini<br />

ekliyor. Müşterilerine 81 ildeki 1110 Turkcell Mağazası ve<br />

Pasaj aracılığıyla sürdürülebilir ürün seçeneği sunan Turkcell,<br />

hayatın her alanına dokunan faaliyetleriyle de çevresel, sosyal<br />

ve dijital kapsayıcılık değerini artırıyor…<br />

ulaşabilecek. Müşteriler ayrıca normal ve<br />

elektrikli bisiklet gibi sürdürülebilir yaşama<br />

geçiş ürünlerine de bu kanallardan erişebiliyor.<br />

“Müşterilerimize sunduğumuz<br />

sürdürülebilir ürünlerle geri<br />

dönüşüme ve çevreye katkı<br />

sunuyoruz”<br />

Sürdürülebilir ürün seçeneklerini artırdıklarına<br />

dikkat çeken Turkcell Bireysel Satıştan<br />

Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Kadri Özdal;<br />

“Daha iyi bir gelecek için üstün dijital hizmetler<br />

vizyonumuzla, teknolojinin eşitleyici ve onarıcı<br />

gücünü kullanarak her alanda olumsuz etkimizi<br />

sıfırlamak ve olumlu etkimizi artırmak<br />

için çalışıyoruz. Bu dönüşümü tüm ekosistemimizi<br />

dahil ederek gerçekleştiriyoruz ve birlikte<br />

daha iyiye dönüşüyoruz. Ürün ve servislerimizi<br />

geliştirirken enerjiyi verimli ve yüzde<br />

100 yenilenebilir enerjiden kullanmaya dikkat<br />

ediyoruz; Turkcell Enerjim ile mağazalarımızın<br />

enerji tüketimlerini izlemelerini sağlıyoruz.<br />

Ekolojik ayak izi ve sürdürülebilirlik çalışmalarının<br />

yanı sıra sunduğumuz ürün ve hizmetlerle<br />

iklim değişikliğine çözümler geliştiriyoruz.<br />

Döngüsel işleyişe olan inancımızla ürünlerimizin<br />

kullanım süresini uzatıyor, kullanılamaz<br />

hale gelen ürünlerin yaşam döngülerini ise ‘geri<br />

dönüştürme’ ile tamamlamalarını sağlıyoruz.<br />

Mağazalarda ve Pasaj’da sürdürülebilir bir<br />

hayata geçiş için ürün seçeneklerimiz mevcut.<br />

<strong>2023</strong> yılında sürdürülebilirlik dönüşümüne<br />

müşterilerimizi daha çok dahil edebilmek<br />

amacıyla proje ve uygulamalarımıza yenilerini<br />

ekleyeceğiz. Bunlardan biri de müşterilerimize<br />

mağazalarımızda ve Turkcell Pasaj’da sunacağımız<br />

sürdürülebilir ürün seçenekleri olacak”<br />

dedi.<br />

“Hayata dokunan bir satış<br />

anlayışımız ve sürdürülebilir<br />

tedarik zincirimiz var”<br />

Özdal, satış kanallarındaki sosyal kapsayıcılıkla<br />

odaklanan uygulamalarla ilgili şöyle konuştu:<br />

“Sosyal ve Dijital kapsayıcılık anlamında<br />

teknoloji ile kimseyi geride bırakmamak için<br />

hareket ediyoruz. Bu yıl 81 ilde Engelsiz Mağazacılık<br />

konsepti hayata geçirdik. Engelli bireylerin<br />

sosyal hayata eşit ve bağımsız katılımlarına<br />

destek olmak için engelleri kaldırdık ve<br />

Turkcell deneyimini rahatça yasayabilecekleri<br />

bir konsept oluşturduk. Pasaj‘dan alınan tüm<br />

ürünleri yüzde 100 geri dönüştürülebilir kutularda<br />

gönderiyoruz. Çok yakında bu kutuları<br />

saksıya dönüştürüp içerisinde yetiştirebilecekleri<br />

tohum ile gönderim yapmaya başlayacağız.<br />

Pasaj üzerinden petshop kategorisinden yapılan<br />

alışverişleri de sokak hayvanları için #Bir-<br />

KalpMama’ya dönüştürüyoruz. Ayrıca tedarik<br />

zincirimiz için davranış ilkeleri belirledik, onlara<br />

sürdürülebilirlik için yol haritası çizdik. Raporlama<br />

yapmaları için teşvik mekanizmaları<br />

oluşturduk, sözleşme yapılarımızı değiştirdik.<br />

Bu kapsamda çevreyi gözeten, geri dönüşüme<br />

kazandırılan ürünler üreten; topluma fayda<br />

sağlayan tedarikçilerle çalışıyoruz, ürün tedarik<br />

zincirine üreten kadınları dahil ediyoruz.<br />

Örneğin; Türkiye’deki üretici kadınların en büyük<br />

platformu olan “Kadınların Elinden” sosyal<br />

girişimini Pasaj’da destekleyerek üreticiyle tüketici<br />

arasında bir köprü oluyor, Anadolu’nun<br />

dört bir yanında kadınların ürettiği birbirinden<br />

lezzetli ürünleri müşterilerimizle buluşturuyoruz.<br />

Öte yandan herkesin bilgiye eşit, doğru ve<br />

güvenli erişimi; internetin sunduğu sınırsız<br />

olanakların herkes tarafından kullanılabilmesi<br />

için projeler hayata geçiriyoruz: Pasaj’da<br />

yer alan satıcılara yönelik gelişim programıyla<br />

A’dan Z’ye e-ticaret Eğitimi sunuyor, eğitim<br />

sertifikası sağlıyoruz. Ayrıca mağaza çalışanlarımız<br />

için mağazaların sürdürülebilirliğini<br />

temin edecek bildirge ve eğitimler oluşturduk,<br />

sürdürülebilirlik odaklı İnsan Hakları ve Çevre<br />

Politikalarımızı iştiraklerimize uyarladık.”<br />

“Duyarlı müşterilerle 29 tondan<br />

fazla tekno atık eğitime<br />

dönüştü”<br />

Turkcell’in elektronik atık dönüşümü konusunda<br />

mağaza entegrasyonlarına değinen<br />

Özdal sözlerini şöyle noktaladı: “Turkcell<br />

olarak, ‘daha iyi bir dünya için’ tekno atıkları<br />

değerlendiriyor, eğitime dönüşüyoruz.<br />

2019 yılının Aralık ayından bu yana Turkcell<br />

müşterilerinin, mağazalara getirdikleri<br />

kullanılmaz durumdaki elektronik atıkları<br />

dönüşüme kazandırarak oluşan geliri ‘Eğitime<br />

Dönüştür’ projemizle toplumsal faydaya<br />

dönüştürüyoruz. Projeyle bugüne kadar 29 ton<br />

tekno atık toplanırken yaklaşık 16 bin kişi, geri<br />

dönüşüm için 30 bin adet tekno atığı Turkcell<br />

mağazalarına getirdi. Tekno atıklar, TÜBİSAD<br />

Yetkilendirilmiş Kuruluşu (Bilişim Sanayicileri<br />

Derneği) aracılığıyla geri dönüştürülüyor ve<br />

elde edilen gelir, TEGV’e bağışlanarak çocukların<br />

eğitimine katkı sağlanıyor. Böylece eğitimde<br />

fırsat eşitliğine destek oluyoruz.”


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

ORTAK’la “satın alma, kirala” dönemi başladı<br />

Dijitalleşmenin yaygınlaşmasıyla birlikte<br />

yükselişe geçen e-ticaret, tüketici davranışlarına<br />

yön veriyor. Birçok kişi alışverişlerini<br />

artık çevrimiçi platformlar aracılığıyla yapıyor.<br />

Çevrimiçi platformlardaki geniş ürün<br />

yelpazesi tüketiciler için alternatif oluştururken,<br />

bir yandan da satın alma kararlarını<br />

zorlaştırıyor ve tüketicilerin doğru ürünü<br />

seçmelerini güçleştiriyor. Bu belirsizliğin<br />

önüne geçmek ve kendileri için en doğru<br />

ürüne ulaşmak isteyen tüketiciler ise çözümü<br />

satın almak yerine kiralamakta buluyor.<br />

The Business Research Company’nin araştırması<br />

2022’yi 156,66 milyar dolarla kapatması<br />

beklenen küresel ürün kiralama pazarının<br />

2026’da 208,37 milyar dolara ulaşacağına<br />

işaret ederken, 2006’dan bu yana teknoloji<br />

geliştirme hizmeti veren yerli şirket Porte,<br />

yeni kiralama pazar yeri uygulaması ORTAK<br />

ile alışveriş deneyimine yeni bir boyut kazandırıyor.<br />

Uygulamalarıyla P2P ve B2C<br />

kiralamanın önünü açıyorlar<br />

Çevrimiçi pazar yerlerindeki geniş ürün<br />

yelpazesinin yanı sıra pandemiyle birlikte<br />

daha çok hissedilmeye başlanan ekonomik<br />

dalgalanmaların da tüketicileri kiralık ürünlere<br />

yönlendirdiğini söyleyen ORTAK Genel<br />

Müdür Yardımcısı Enes Güren, “Tüketiciler<br />

arasında popüler olan kiralık konut, araba<br />

gibi kategorilere pandemiden sonra yenileri<br />

eklendi. Birçok insan artık yalnızca büyük<br />

Dijital platformlardaki geniş ürün yelpazesi tüketicilerin<br />

satın alma kararlarını güçleştirirken, ortaya çıkan belirsizlik<br />

hali birçok insanın alışveriş deneyimlerine yön veriyor.<br />

Alışverişlerde satın alma trendi geride kalırken, tüketiciler<br />

artık pek çok ürünü kiralama yolunu seçiyor. Yerli teknoloji<br />

şirketi Porte yeni kiralama pazar yeri uygulaması ile hem<br />

kullanıcılarının alışveriş deneyimlerine yeni bir bakış açısı<br />

getiriyor hem de P2P ve B2C kiralamanın önünü açıyor…<br />

değil, küçük ihtiyaçlarını da kiralayarak<br />

karşılamaya başladı. Ürün kiralama hizmeti<br />

tüketicilere satın alacakları ürünü deneme<br />

ve inceleme fırsatı verirken, kendileri için en<br />

doğru ürünü bulmalarına da yardımcı oluyor.<br />

Biz de yeni kiralama pazar yeri uygulamamız<br />

ile hem ürün kiralamak isteyenlerin<br />

tasarruf etmesini hem de sahip olduğu ürünleri<br />

kiralamaya sunmak isteyenlerin ek gelir<br />

kazanmasını sağlayarak kullanıcılarımızın<br />

alışveriş deneyimini değiştiriyoruz. Bunun<br />

yanı sıra ülkemizdeki P2P (eşten eşe) ve B2C<br />

(kurumdan kişiye) kiralama pazarının da<br />

önünü açıyoruz” dedi.<br />

Kullanıcılar hem gereksiz<br />

masraflardan kaçınıyor hem<br />

de ek gelir elde ediyor<br />

Enes Güren, platformlarının avantajlarını şu<br />

sözlerle paylaştı: “Kullanıcılar, ORTAK sayesinde<br />

kısa süreli ihtiyaçları için bir ürünü<br />

satın almak zorunda kalmıyor ya da satın<br />

alıp da aktif olarak kullanmadıkları ürünlerini<br />

kiralayarak ek gelir elde edebiliyorlar.<br />

Bir ürünü satın almadan önce platform<br />

üzerinden dilediği süreyle kiralayarak, satın<br />

alma kararlarını deneyimlerine göre verebiliyorlar.<br />

Böylece gereksiz masraflardan kaçınırken,<br />

bir yandan hem pasif gelir elde edebiliyor,<br />

hem de doğal kaynak israfını önleyip<br />

sürdürülebilirliğe katkıda bulunuyorlar. ”<br />

“Ürün kiralayanların %75’i<br />

kiralama süresini uzatmak<br />

istiyor”<br />

Kullanıcıların spor, ev/yaşam, araç ve elektronik<br />

cihaz kategorilerinde bine yakın ürünü<br />

kiralayabildiğinin altını çizen ORTAK Genel<br />

Müdür Yardımcısı Enes Güren, “Üyelerimizin,<br />

araç ve giysi kategorilerindeki ürünlerin<br />

yanı sıra en çok anne - bebek, kamp, elektronik<br />

cihaz, akıllı ev aletleri ürünlerine ilgi<br />

gösterdiğini kaydediyoruz. Tüketiciler uygulamamız<br />

sayesinde alışveriş deneyimlerini<br />

değiştirirken, biz de globalde halihazırda<br />

büyük bir hacme ulaşan kiralama pazarının<br />

yerelde büyümesini sağlıyoruz. 2 ay kadar<br />

kısa bir sürede internet sitemize 750 üye<br />

kazandık ve 500’ü aşkın rezervasyon talebi<br />

aldık. Uygulamamızı 3 bin 500 kişi yükledi<br />

ve kiralama işlemini gerçekleştirenlerin yüzde<br />

75’i kiralama süresini uzatmak istedi. Bu<br />

da tüketicilerin sistemimizi benimsediğini<br />

gösteriyor. Biz de başarımızın rüzgarını arkamıza<br />

alarak gelecek dönemde kullanıcılarımız<br />

için ürün yelpazemizi genişletmeyi,<br />

kategorilerimizi çeşitlendirmeyi hedefliyoruz”<br />

ifadelerini kullandı.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

HPE Türkiye Genel Müdürü Güngör Kaymak’a yeni görev<br />

Bilgi teknolojileri alanında<br />

dünyanın önde gelen<br />

şirketlerinden Hewlett<br />

Packard Enterprise (HPE)<br />

Türkiye’nin Genel Müdürü<br />

Güngör Kaymak’ın<br />

görev alanı genişledi.<br />

Buna göre Kaymak’ın sorumluluk alanına 1<br />

<strong>Şubat</strong> <strong>2023</strong> tarihinden itibaren Doğu-Güney<br />

Avrupa, Hazar ve Orta Asya Bölgesi katıldı.<br />

Güngör Kaymak yeni görevinde, Türkiye,<br />

Kazakistan ve Kırgızistan’ın yanı sıra bu<br />

ülkelerde de HPE’nin global stratejileri doğrultusunda<br />

satış ve hizmet faaliyetlerinin<br />

yürütülmesinden sorumlu olacak.<br />

ODTÜ Endüstri Mühendisliği’nden mezun<br />

olan Güngör Kaymak, iş hayatına 1984 yılında<br />

Arçelik’te yatırım ve planlama proje<br />

mühendisi olarak başladı. Daha sonra Auer<br />

HPE Türkiye, Kazakistan ve Kırgızistan Genel Müdürlüğü<br />

görevini yürüten Güngör Kaymak’ın sorumluluk alanı genişledi.<br />

Kaymak, yeni dönemde Türkiye, Kazakistan ve<br />

Kırgızistan’ın yanı sıra Doğu-Güney Avrupa, Hazar ve Orta<br />

Asya Bölgesinin de Genel Müdürlüğü görevini üstlenecek…<br />

ve Arçelik şirketlerinde Yatırım Proje Yöneticisi<br />

ve Planlama Müdürü pozisyonlarında<br />

çalıştı. 1989 yılında sektör değiştirerek IBM’e<br />

katılan ve 8 yıl boyunca farklı görevlerde bulunan<br />

Kaymak, 1997-2001 yılları arasında<br />

Hewlett Packard Türkiye’de Üretim ve Kamu<br />

Sektörlerinden Sorumlu Satış Müdürü, 2001-<br />

2002 yılları arasında ise SAP Türkiye Satış ve<br />

Pazarlama Direktörü olarak görev yaptı.<br />

2002’de Sabancı Grubu’nda çalışmaya başlayan<br />

Güngör Kaymak 2004 yılında BİMSA A.Ş.<br />

Genel Müdürü olarak atandı. 2005 yılında<br />

Sabancı Telekomünikasyon A.Ş. Genel Müdürlüğü’nü<br />

de üstlendi. 2011 yılından itibaren<br />

Bimsa Genel Müdürlüğü ve Sabancı Holding<br />

CIO’luğu görevlerini birlikte yürüttü.<br />

Kaymak, TÜSİAD, YASED, AmCham, YÜD<br />

ve TÜBİSAD üyeliklerinin yanı sıra Kordsa<br />

Teknik Teksitil A.Ş.’ye Bağımsız Yönetim Kurulu<br />

Üyesi olarak destek vermektedir.<br />

17


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Türkiye’deki ilk Metaverse Lansmanında TECNO,<br />

CAMON 19 Serisi Üyeleri ile MEGABOOK T1’i tanıttı<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

18<br />

Yenilikçi yaklaşımları ile tanınan ve Türkiye’deki<br />

teknoloji severler tarafından ilgiyle<br />

takip edilen TECNO, dünyada ilk defa RGBW<br />

sensörü ve G+P lens ile donatılan 64MP kamerasıyla<br />

gece portre çekimlerini kristal parlaklığında<br />

işleyebilen CAMON 19 Serisi’ni Türkiye’de<br />

görücüye çıkardı. CAMON 19 Serisi, gece<br />

yapılan portre çekimlerinde gösterdiği yüksek<br />

performansın yanında, diğer pek çok yeteneğiyle<br />

de üstün bir deneyim vaat ediyor.<br />

CAMON 19 Pro: Gece Portresi<br />

Uzmanı<br />

Düşük ışıklı ortamlarda herkesi kıskandıracak<br />

berraklıkta fotoğraf ve videolar mı çekmek istiyorsunuz?<br />

TECNO CAMON 19 Pro, en küçük<br />

detayına kadar sizler için tasarlanmış bir model.<br />

64MP bir kamerada ilk RGBW sensörü: CA-<br />

MON 19 Serisi’yle beraber 64MP’lik bir kamerada<br />

ilk kez TECNO tarafından kullanılan RGBW<br />

sensörü geleneksel RGB tipi sensörlerin yerini<br />

alırken, G+P lens teknolojisi de alışılageldik<br />

plastik lensleri, yüksek netlikteki kristal lensler<br />

ile değiştirerek kameraya ışık girişini yüzde 208<br />

oranında artırıyor. Böylece, 64MP gece kamerası<br />

ile gece çekimleri ve düşük ışıklı ortamlarda<br />

hem videoların hem de çekilen fotoğrafın<br />

parlaklığı ciddi oranda iyileşiyor.<br />

“Size en yakın siz”: TECNO CAMON 19 Pro, sahip<br />

olduğu 50MP portre kamerası ve 50mm’de<br />

altın oranı yakaladığı odak uzunluğu ile “gerçek<br />

görüntünüze en yakın” portre çekimine<br />

olanak sağlıyor. Ayrıca aksiyon sahnelerine taş<br />

çıkartan videolar çekmek istediğinizde de CA-<br />

MON 19 Pro’nun HDR + OIS + EIS stabilizasyon<br />

destekli lazer odak kamerası yardımınıza koşuyor<br />

ve her durumda son derece keskin video<br />

çekimleri yapabilmenizi sağlıyor.<br />

Kendi başınıza olduğunuz anlarda da CAMON<br />

19 Pro yanınızda. 32MP Pro selfie kamerası<br />

sayesinde ışık yeterli değilken bile mükemmel<br />

netlikte selfieler çekebilmeniz mümkün. Dörtlü<br />

piksel birleştirme (Tetracell) teknolojisine sahip<br />

32MP Pro selfie kamerası sayesinde, daha<br />

iyi renkli görüntüler yakalamak ve düşük ışıklı<br />

ortamlarda eşit derecede etkileyici fotoğraflar<br />

çekmek CAMON 19 Pro ile mükemmel netlikte<br />

mümkün.<br />

Gün boyu yol arkadaşınız: 5000mAh bataryası<br />

ve 33W hızlı şarj özelliği ile de gün boyu çekim<br />

yapabileceksiniz. Laboratuvar testlerindeki sonuçlara<br />

göre tam şarj için 70 dakika yeterli!<br />

Yüksek performans: MediaTek Helio G96 işlemcisi<br />

ile size her türlü deneyimde yüksek<br />

performans vaat eden CAMON 19 Pro, 0,98mm<br />

Türkiye’de her geçen gün atılımlarını sürdüren TECNO, gece<br />

çekimi uzmanı yeni akıllı telefonları CAMON 19 Neo, CAMON<br />

19 ve CAMON 19 Pro’yu Decentraland’de düzenlenen Metaverse<br />

etkinliğinde tanıttı. Ödüllü tasarımıyla öne çıkan<br />

ve gece yapılan portre çekimlerinde olağanüstü sonuçlar<br />

veren CAMON 19 Pro, 8999 TL, CAMON 19 Neo ise 6599 TL<br />

fiyat etiketiyle teknoloji marketlerinde satışa sunuldu…<br />

kalınlığındaki incecik çerçevesi, gökyüzünün<br />

ışıltısını hissettirecek arka kaplaması, 6.8 inçlik<br />

120Hz FHD+ LCD IPS ekranı, 8+5GB (Sanal)<br />

RAM ve 128GB depolama kapasitesi ile 8999 TL<br />

fiyatla, teknoloji marketlerde satışa sunuldu.<br />

CAMON 19: Erişilebilir<br />

Performans ve Aydınlık Gece<br />

Çekimleri<br />

Dilerseniz selfie, dilerseniz portre çekimi, dilerseniz<br />

video…<br />

Düşük ışıkta ve gece çekimlerindeki yeni yol<br />

arkadaşınız olan CAMON 19, tıpkı CAMON 19<br />

Pro gibi, 64MP kameralarda ilk defa TECNO tarafından<br />

kullanılan RGBW sensör teknolojisine<br />

sahip. 16MP selfie kamerasıyla da düşük ışıkta<br />

dahi harika selfie çekimlerini mümkün kılıyor.<br />

6.8 inçlik LCD IPS ekranı, 6GB RAM depolama<br />

alanı ve MediaTek Helio G85 işlemcisiyle<br />

yüksek performans ve ince çerçeveli kasasıyla<br />

görsel şölen vaat eden CAMON 19, 5000mAh<br />

bataryası ve 18W hızlı şarj desteğiyle de yüksek<br />

bir pil dayanımı sunuyor.<br />

Düşük ışıklı ortamda keyifle çekim yapmak<br />

isteyenlerin tercih edeceği CAMON 19’un satış<br />

fiyatı yakında açıklanacak.<br />

CAMON 19 Neo: CAMON<br />

Performansından Geri<br />

Kalmayın<br />

CAMON 19 ailesinin ilk görücüye çıkan modeli<br />

CAMON 19 Neo, teknoloji severlerden aldığı<br />

yüksek notlarla kendini ilk andan itibaren sevdirdi.<br />

Daha Net, Daha Parlak, Daha Renkli mottosunun<br />

altından başarıyla kalkan CAMON 19<br />

Neo’nun 48 MP ultra net kamerasına 2 MP Bokeh<br />

lens eşlik ederken, ön tarafta 32 MP süper<br />

yüksek çözünürlüklü kamera ile çift flaş ışığı<br />

kullanılıyor. CAMON 19 gibi 18W hızlı şarj desteği<br />

ve 5000mAh bataryaya sahip CAMON 19<br />

Neo, işlemci olarak MediaTek Helio G85’ten güç<br />

alıyor. 128 GB ve 6+5GB (Sanal) RAM seçeneği<br />

ile 6599 TL fiyatla raflarda satışta bulunuyor.<br />

TECNO MEGABOOK T1: Ultraince<br />

Yapı, Mega Performans!<br />

2019 yılında TECNO AIoT cephesinde TEC-<br />

NO’nun akıllı telefonlarına eşlik etmek üzere<br />

oluşturacağı ekosistemin ilk örneği olan laptop<br />

cihazları duyurulmuştu.<br />

Sadece 14,8mm’lik kalınlığı ve 1,48kg’lık ağırlığı<br />

ile MEGABOOK T1’in bulunduğu her yer<br />

artık sizin ofisiniz!<br />

Alüminyum-metal kasası ve son derece şık<br />

Startrail Phantom tasarımıyla sunulan ME-<br />

GABOOK T1, genç Z kuşağının kendini ifade<br />

etme beklentilerini karşılamak için 7 renk seçeneğiyle<br />

sunuluyor. 350-nit parlaklığa sahip<br />

15.6 inç FHD IPS ekrana sahip MEGA ekran,<br />

uzun süreli kullanımda konfor sunması adına<br />

yüzde 100 sRGB ve TUV göz korumasını da<br />

barındırıyor. 8GB/12GB/16GB RAM seçenekleri<br />

ve 512GB/1TB depolama alanı ile donatılan<br />

MEGA performans, Intel Core serisi i3 ve i5 işlemciler<br />

ile son derece yüksek performans vaat<br />

ediyor.<br />

Ayrıca MEGABOOK T1, 70Wh pil kapasitesi<br />

ve ebat olarak oldukça ufak olan 65W GaN<br />

tip hızlı şarjı ile şarj etme süresinde yüzde 50<br />

daha hızlı sonuç alırken, 17.5 saate kadar çıkan<br />

pil ömrüyle iş seyahatleriniz ya da uzun<br />

mesailerde size eşlik etmek üzere tasarlandı.<br />

Üstelik tüm bunları, son derece geniş bağlantı<br />

seçenekleri yelpazesi ile sahip olduğunuz iş<br />

ekipmanlarına maksimum düzeyde uyum sağlayarak<br />

yapabiliyor.<br />

TECNO MEGABOOK T1’in ileri<br />

bir tarihte Teknosa’da satışa<br />

sunulması bekleniyor.<br />

TECNO’nun Yeni Ürünleri Metaverse<br />

Dünyasında Tanıtıldı!<br />

İsmi yenilikler ve inovatif yönelimleriyle yan<br />

yana anılan TECNO, yeni ürünlerini tanıtırken<br />

son dönemin yükselen yıldızı Metaverse üzerinden<br />

gerçekleştirdiği lansman ile CAMON 19<br />

Serisi beraberinde MEGABOOK T1’i 27 Aralık<br />

2022 tarihinde basın mensuplarına tanıttı.<br />

Decentraland’de oluşturulan TECNO Club’da<br />

yapılan etkinlikte davetliler Gece Uzmanı Sahnesi<br />

önünde TECNO CAMON 19 PRO ile portre<br />

fotoğraflarını çekip, TECNO NFT galerisindeki<br />

eserleri ve tanıtılan ürünleri inceleme olanağı<br />

buldular. Lansman etkinlikleri sırasında çeşitli<br />

oyun kurguları üzerinden kazanılan dijital hediyeler<br />

sahiplerini bulurken, dans pistinde yeteneklerini<br />

sergileyenler de büyük alkış topladı.<br />

Basına özel yapılan lansman etkinliği yoğun<br />

katılım sayesinde gerçekleştiği esnada globalde<br />

en kalabalık 2. alan sıralamasında Decentraland’de<br />

listelendi.<br />

TECNO Club tüm sürprizleriyle, bir ay boyunca<br />

ilgili linkten veya TECNO Türkiye resmi web<br />

sayfasından giriş yapılarak tüm teknoloji severlerce<br />

ziyaret edilebilecek.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Girişimciliğin nabzı Maslak’ta atacak<br />

Proptech pazarını desteklemek, sınır ötesi iş birlikleri<br />

ile büyütmek amacıyla GYODER ve YTÜ Yıldız Teknopark<br />

iş birliği ile kurulan “GYODER Proptech HUB YTÜ<br />

Startup House Girişimcilik Merkezi” Maslak’ta açılıyor.<br />

Merkez, gayrimenkul dikeyindeki girişimcileri ve<br />

yatırımcıları bir araya getirecek…<br />

Proptech, insanların bir mülkü araştırma,<br />

kiralama, satın alma, satma ve yönetme<br />

şeklinin teknoloji ile optimize edildiği yenilikçi<br />

bir gayrimenkul yaklaşımı olarak son<br />

zamanların en çok konuşulan konuları arasında.<br />

Gayrimenkul sektöründe fark yaratan yeniliklerin<br />

ve çağın ihtiyaçlarına en iyi şekilde<br />

cevap veren teknolojik çözümlerin hayata<br />

geçmesi için projeler geliştiren GYODER,<br />

üyesi olan yeni nesil girişimcileri aynı çatı<br />

altında toplamak amacıyla GYODER Prop-<br />

Tech HUB YTÜ Startup House Girişimcilik<br />

Merkezi Maslak’ta açılıyor. Merkez; yatırım<br />

fonları, bireysel yatırımcılar, Proptech girişimcileri<br />

ve Proptech’lere ihtiyaç duyan müşterilerin<br />

bir araya gelebildiği bir girişimcilik<br />

merkezi olacak.<br />

GYODER ve YTÜ Yıldız Teknopark iş birliği<br />

ile Maslak 1453 yerleşkesinde kurulacak olan<br />

PropTech HUB, gayrimenkul sektöründe<br />

GYODER üyesi olan yeni nesil girişimcileri<br />

aynı çatı altında toplayarak sektörün yurt<br />

dışına açılan penceresi olacak. Start-Up<br />

House ise; gayrimenkul sektöründe yerel,<br />

bölgesel ve küresel ağı oluşturan liderler ve<br />

öncüler ile iş birliği yapma fırsatı konusunda<br />

destek sağlarken, GYODER üyeleri arasında<br />

bir sinerji ortamı yaratmak adına yeni nesil<br />

Co-Working imkanı sağlayacak.<br />

GYODER Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet<br />

Kalyoncu, Proptech’in dünyanın en büyük<br />

pazar büyüklüğüne sahip gayrimenkul<br />

dikeyinin teknoloji açılımı olduğunu<br />

belirterek, “Dönüşmekte olan bu dev sektör,<br />

büyüklüğü ve hacmi ile en büyük teknoloji<br />

fırsatlarını içerisinde barındırıyor. İşlerin<br />

yapılış şeklini değiştirmenin ne kadar zorlu<br />

olduğunun bilincindeyiz. Bu zorlukları,<br />

daha iyi çözümleri daha hızlı geliştirmek,<br />

Türkiye›de ve dünyada daha kapsayıcı, güçlü<br />

ve sürdürülebilir topluluklar oluşturmak<br />

için bir araya gelme fırsatı olarak görüyoruz.<br />

Sektörümüzün öncü isimlerinden olan<br />

ekibimiz, kurumları ve yatırımcıları gelecek<br />

vadeden startup’larla buluşturarak teknolojik<br />

ilerlemeyi hızlandıran toplantı ve etkinlikler<br />

düzenlemek için ekosistemini ve sahip<br />

olduğu deneyimi bu projeyle bir araya getirecek”<br />

şeklinde konuştu.<br />

Proptech alanında faaliyet gösteren teknoloji<br />

şirketler bu merkezde yer alabilirken, katılım<br />

ve Teknopark’ın sunduğu avantajlara sahip<br />

olmak için başvuru yapılması gerekiyor.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Inveon 6 yıldır üst üste Deloitte Fast50 listesinde!<br />

E-ticaret sektörünün öncü çözüm sağlayıcısı olarak<br />

yurt içinin yanı sıra global arenada da adından söz ettiren<br />

Inveon ödüle doymuyor. Inveon sürdürülebilir<br />

büyümesini Türkiye’nin en hızlı büyüyen teknoloji<br />

şirketlerinin belirlendiği Deloitte Technology Fast50’de<br />

üst üste 6’ncı kez ödül alarak taçlandırdı…<br />

Türkiye’nin en hızlı büyüyen teknoloji şirketlerinin<br />

ödüllendirildiği Deloitte Technology<br />

Fast50 sonuçları düzenlenen bir törenle<br />

açıklandı. Bu yıl 17’ncisi gerçekleştirilen<br />

Deloitte Technology Fast 50’de kurumsal<br />

şirketlere sunduğu üstün yeni nesil e-ticaret<br />

teknolojileri ve dijital büyüme danışmanlığıyla<br />

yalnızca e-ticaret yazılım ve altyapı<br />

çözümleri sağlayıcısı olarak değil sürdürülebilir<br />

büyüme sağlayan güvenilir bir iş ortağı<br />

olan Inveon, üst üste 6’ncı kez ödül aldı.<br />

Globaldeki hızlı büyümemizin<br />

ve başarımızın ispatı<br />

Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan<br />

Inveon’un Kurucusu ve Yönetici Ortağı<br />

Yomi Kastro, kuruldukları günden bu yana,<br />

e-ticaret alanında öncü ve sektör liderlerinin<br />

çalıştığı bir firma olarak her geçen gün<br />

başarılarını katlayarak büyümeye devam<br />

ettiklerinin altını çizerek, “Deloitte Technology<br />

Fast50’de 6’ncı kez ödül almaktan dolayı<br />

mutlu ve gururluyuz. Aralıksız aldığımız<br />

bu ödül, Inveon olarak Türkiye’nin yanı sıra<br />

Avrupa, İngiltere ve Körfez bölgesindeki hızlı<br />

ve sürdürülebilir büyümemizin bir sonucu<br />

ve başarılı yönetim anlayışımızı da ispatlar<br />

nitelikte” dedi.<br />

Son 3 yılda yaklaşık 8 kat<br />

büyüdü<br />

Bugün geldikleri noktada hizmet sundukları<br />

alanda hem müşterileri hem de kendileri için<br />

sürdürülebilir kârlılığı inşa edebilmiş tek şirket<br />

olduklarını vurgulayan Kastro, sözlerine<br />

şöyle devam etti: “Globalde dolar bazında<br />

her yıl ortalama yüzde 97 büyürken, son 3<br />

yılda yurt dışında 7.6 kat büyüme gösterdik.<br />

Sahip olduğumuz başarılı ürün ve kaliteli<br />

hizmet anlayışıyla globalde müşteri sayımızı<br />

hızla artırarak yurt dışı gelirlerimizin<br />

payını yüzde 50’nin üzerine taşıdık. Ortaya<br />

koyduğumuz rakamlar alanımızda en iyi<br />

yönetilen ve en başarılı şirket olduğumuzu<br />

bir kez daha bizlere gösterdi. Başarılarımızın<br />

bir meyvesi olarak da küresel teknoloji<br />

endüstrisinin en güvenilir ve itibarlı<br />

değerlendirme platformlarından G2’nin<br />

yayınladığı Grid® Report’ta yer alan ilk ve tek<br />

Türk şirketi olmamızın yanı sıra e-ticaret<br />

kategorisinde birçok raporda da yer alıyoruz.<br />

Başarılı bir yılı geride bırakırken son olarak<br />

Deloitte Technology Fast50’de 6’ncı kez ödül<br />

almak bizleri çok gururlandırdı. <strong>2023</strong> yılında<br />

da başarılı yönetim anlayışımızla sürdürülebilir<br />

ve hızlı büyümeye devam edeceğiz.”<br />

19


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Wellbees, 2022 yılının çalışan<br />

esenliği haritasını çıkardı<br />

Çalışanların mesleki ve kişisel<br />

hayatlarında kendilerini daha iyi<br />

hissetmelerine katkı sunan yeni nesil<br />

çalışan esenliği platformu Wellbees,<br />

2022 yılının esenlik haritasını çıkardı.<br />

Platformu kullanan 18 ülkedeki 45 şirkette<br />

çalışan 100 bin çalışanın günlük<br />

yaşamları, uyku kaliteleri, katıldıkları<br />

etkinlikler gibi platforma girdikleri bilgilerden<br />

derlenen veriler, pandeminin<br />

ardından yaşanan değişimi de gözler<br />

<strong>IT</strong> network önüne serdi.<br />

Buna göre Wellbees platformuna giriş<br />

yapan kullanıcılara her gün sorulan “Bugün<br />

nasıl hissediyorsun” sorusuna karşılık<br />

kendini iyi hissettiğini söyleyenlerin<br />

oranı yüzde 58 oldu. Kendini iyi hissetmediğini<br />

belirtenlerin oranı ise yüzde 7<br />

olarak kaydedildi.<br />

Sektör Market<br />

20<br />

X kuşağı ve erkekler daha iyi<br />

hissediyor<br />

1 ila 5 arasındaki puanlama sisteminde,<br />

çalışanların 2021 yılında 4,18 olan ortalama<br />

mod puanı 2022 yılında 4,27’ye<br />

yükseldi. Kuşaklara göre bakıldığında X<br />

kuşağının yüzde 65’i ruh halini iyi olarak<br />

değerlendirdi. Y kuşağında bu oran<br />

yüzde 59 olurken, Z kuşağında ise yüzde<br />

56’ya düştü. Ruh halinde cinsiyete göre<br />

de önemli bir farklılık saptandı. Buna<br />

göre kadınların yüzde 50’si ruh halini iyi<br />

olarak ifade ederken, erkeklerde bu oran<br />

yüzde 65 olarak ölçüldü.<br />

7 milyardan fazla adım, 1,1<br />

milyon bardak su<br />

Ruh halinde önemli bir etkisi olan uykuda<br />

da 2022 yılında az da olsa iyileşme<br />

yaşandı. Buna göre 2022 yılında çalışanların<br />

yüzde 45,9’u iyi uyuduklarını belirtti.<br />

Bu oran 2021 yılında yüzde 44,3’tü.<br />

2022’de kalitesiz uyuduğunu belirten çalışanların<br />

oranı ise yüzde 9 oldu.<br />

2022 yılında Wellbees platformuna girilen<br />

toplan adım sayısı 7 milyar 45 milyon<br />

490 bin 80 olurken, 200 ml’lik bardaklarla<br />

1 milyon 184 bin 390 bardak su içildi.<br />

Yeni nesil çalışan esenliği platformu Wellbees, 2022 yılının<br />

esenlik haritasını çıkardı. 18 ülkede 45 şirket üzerinden 100<br />

bini aşkın çalışana ulaşan Wellbees’in verilerine göre kendini<br />

iyi hissettiğini söyleyen çalışanların oranı yüzde 58 oldu. X<br />

kuşağında her 100 kişiden 65’i ruh halini iyi olarak tanımlarken,<br />

bu oran Y kuşağında yüzde 59, Z kuşağında ise yüzde<br />

56 oldu. Bununla birlikte pandemi kısıtlamalarının yaşandığı<br />

2021 yılında kullanıcıların en çok okuduğu konu başlığı olarak<br />

ön plana çıkan sosyal esenlik, 2022 yılında yerini fiziksel ve<br />

duygusal esenliğe bıraktı…<br />

Kışın diyet, baharda spor ve<br />

psikologla görüşme<br />

Wellbees’in 2022 esenlik haritasında,<br />

platform üzerinden hizmet veren uzmanlara<br />

yönelik talep de ölçüldü. Buna<br />

göre uzmanlarla yapılan görüntülü görüşmeler<br />

bir önceki yıla yüzde 75, görüşme<br />

süreleri yüzde 73, yönlendirilen sorular<br />

ise yüzde 31 arttı.<br />

2021 yılına göre yüzde 74 artan diyetisyen<br />

görüşmeleri en çok Kasım ve Aralık<br />

aylarında yapılırken, yüzde 72 artan spor<br />

eğitmeni görüşmeleri Kasım ve Nisan aylarında<br />

gerçekleşti. Görüşmelerin yüzde<br />

66 oranında arttığı psikolog görüşmeleri<br />

de yine spor gibi en çok Kasım ve Nisan<br />

aylarında yapıldı.<br />

Evcil hayvanlar paylaşıldı,<br />

adımlar ve fotoğraflar yarıştı<br />

Wellbees kullanıcılarının gerek çalışma<br />

arkadaşlarıyla gerekse diğer şirketlerde<br />

çalışanlarla etkileşime girdiği ve birbirine<br />

meydan okuduğu uygulamalar 2022<br />

yılında da büyük ilgi gördü. Meydan<br />

okuma (Challenge) bölümünde su içme,<br />

adım atma ve fotoğraf yarışmaları eğlenceli<br />

ve kıyasıya mücadelelere sahne oldu.<br />

Kitap, iyi yaşam, film-dizi, gezi ve sağlıklı<br />

yaşam kulüpleri ise 2022 yılının en çok<br />

paylaşım yapılan kulüpleri olarak ön plana<br />

çıktı. Kullanıcıların bu yarışmalar ve<br />

diğer etkinlikler sonucunda topladıkları<br />

puanlarla satın aldıkları ürünler ise organik<br />

ürünler, bilim setleri, kahve oldu.<br />

Çalışanlar ayrıca bu puanlar ile STK’lara<br />

bağış da yaptı.<br />

Melis Abacıoğlu: “Çalışanlar<br />

mutluluğun formülünü<br />

bulmak istiyor”<br />

2022 yılı çalışan esenliği haritasını değerlendiren<br />

Wellbees CEO’su Melis Abacıoğlu,<br />

“Gerek Wellbees olarak yaptığımız<br />

araştırmalar gerekse de bu alanda<br />

yapılan global çalışmalar, çalışanların<br />

esenlik deneyimine her geçen dönem<br />

daha fazla ilgi duyduğunu ve bunu talep<br />

ettiklerini gösteriyor. Ücret hala ana<br />

faktör olsa da çalışanlar, ruh hallerini<br />

düşünen, kendilerini değerli hissedecekleri<br />

ekipler içerisinde yer almak istiyor.<br />

Biz de 2022 yılı verilerimize baktığımızda<br />

uygulamamızı kullanarak ruh halini,<br />

uyku durumunu paylaşan çalışan<br />

oranında bir önceki göre yüzde 36’lık<br />

bir artış olduğunu gördük. Bu tablo bize<br />

aslında çalışanların kendi ruh hallerine<br />

en uygun esenlik deneyimini talep ettiklerini,<br />

mutluluğun formülünü bulmak<br />

için çaba gösterdiklerini ortaya koyuyor”<br />

dedi.<br />

2021 yılına göre değişiklik gösteren<br />

esenlik talebi hakkında da bilgi veren<br />

Abacıoğlu, “Pandemi döneminde,<br />

özellikle kısıtlamalarda her kesim<br />

gibi çalışanların da sosyalleşme<br />

ihtiyacı en üst noktaya yükseldiğinden<br />

sosyal esenliğe yönelik talepte artış<br />

gözlemlemiştik. 2022’de ise çalışanların<br />

yeniden bir araya gelmeleri, ofislere<br />

dönüşlerin başlamasıyla birlikte fiziksel<br />

esenliğe yönelik ilgi arttı. Nispeten daha<br />

hareketsiz geçen pandeminin ardından<br />

adım yarışmalarına gösterilen büyük ilgi<br />

de bunun bir sonucu. Sosyal esenliğin<br />

önünde, ikinci sırada yer alan duygusal<br />

esenlik ihtiyacı ise içinde olduğumuz belirsizlik<br />

döneminin çalışanlara yansıması”<br />

diye konuştu.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

ASUS, Mini PC PL64’ü duyurdu<br />

Her biri çok sayıda güvenilirlik testinden geçen<br />

PL64 modelleri, fansız tasarımlarıyla sıcaklığı<br />

50°C’ye kadar olan ortamlarda bile en uygun<br />

performansı veriyor. Bu mini PC’de iki adet<br />

LAN bağlantı noktası, 2,5 Gbps Ethernet, iki<br />

adet COM bağlantı noktası, beş adet USB bağlantı<br />

noktası bulunuyor ve 60 Hz’de üç adet 4K<br />

ekrana destek veriliyor.<br />

Fansız tasarım ve uygun<br />

soğutma<br />

Mini PC Pl64’ün yeni ve neredeyse tamamen<br />

sessiz fansız tasarımı kasaya toz girişini en aza<br />

indiriyor ve ürünün ömrünü uzatıyor. 15 watt<br />

CPU’yu destekleyen bu fansız tasarım sayesinde<br />

PL64 güvenilirlik, dayanıklılık ve düşük<br />

gürültü seviyesinin çok önemli olduğu endüstriyel<br />

uygulamalar için ideal hale geliyor.<br />

PL64’ün soğutma sistemi ısıyı verimli bir şekilde<br />

uzaklaştırarak bu mini PC’nin 50°C’ye kadar<br />

sıcak ortamlarda kullanılabilmesini sağlıyor.<br />

EDID emülasyonu ve sanal<br />

ekran<br />

Mini PC PL64 sahip olduğu Extended Display<br />

Identification Data (EDID) emülasyonu özelliği<br />

sayesinde geçici güç veya bağlantı kaybı yaşandığı<br />

anlarda ekranın bundan etkilenmeden<br />

içeriği göstermeye devam etmesini sağlıyor.<br />

PL64 bu sayede dijital tabelalar için ideal bir çözüm<br />

haline geliyor. PL64 ayrıca bağlı bir ekran<br />

olmadan sanal ekranlar oluşturabiliyor. Sanal<br />

Ekran teknolojisi sisteme uzak masaüstü bağlantısıyla<br />

erişim imkanı sağlıyor. Sistem yöneticileri<br />

ekranda gösterilen içeriği etkilemeden<br />

sistemi uzaktan kontrol edebiliyor.<br />

ASUS, gücünü 12. Nesil Intel® Core i7 (15 W) işlemcilerden<br />

alan sürümlerin de yer aldığı, fansız tasarıma<br />

sahip yeni endüstriyel Mini PC PL64 modellerini tanıttı…<br />

4K çözünürlük ve üç ekran<br />

desteği<br />

Mini PC PL64; Intel Iris® Xe Graphics (i5/i7<br />

için) veya Intel UHD Graphics (i3/Celeron® için)<br />

seçenekleriyle 60 Hz’de etkileyici 4K çözünürlükle<br />

video ve görüntü verme imkanı sunuyor.<br />

PL64 ayrıca HDMI üzerinden üç adede kadar<br />

4K ekrana destek verebiliyor. Böylece dijital<br />

tabela, billboard ve reklam uygulamaları için<br />

mükemmel çözüm sunuyor.<br />

Çift LAN ve COM bağlantı<br />

noktaları<br />

İki adet LAN bağlantı noktası sayesinde kullanıcılar<br />

ayrı ağlar kullanıp yedek ağdan yararlanabiliyor.<br />

Bağlantı noktalarından biri 2,5 Gbps<br />

hızlı bağlantı performansı için 2.5GBase-T<br />

(2,5 G) ağ teknolojisini destekliyor. Çift COM<br />

bağlantısı ise barkod tarayıcılar veya fiş<br />

yazıcıları gibi eski cihazlara destek veriyor. RS-<br />

232, RS-422 ve RS-485 standartlarına uyumlu<br />

bu bağlantı noktaları çok yönlü kullanım<br />

sunuyor.<br />

WiFi 6E desteği<br />

Mini PC PL64 tercihe bağlı sunulan yerleşik<br />

bir modül ile WiFi 6E desteği veriyor. Mini PC<br />

PL64 bu sayede yüksek çözünürlüklü videoları<br />

akıcı bir şekilde aktarma imkanı veriyor, bağlantıda<br />

çok daha az kesinti yaşıyor ve kalabalık<br />

ortamlarda router’dan uzakta olsa bile hızlı<br />

kablosuz bağlantıdan yararlanıyor. Ayrıca bu<br />

modül Mini PC PL64’ye bir de yüksek hızlı 160<br />

Mhz kanalı sunuyor.<br />

Duvara monte edilebilen<br />

kompakt kasa<br />

Mini PC PL64’nin 0,81 litrelik kasası yalnızca<br />

199,7 x 119,7 x 33,9 mm boyutlarında. Ürün bu<br />

boyutlarıyla dijital tabela veya bilgilendirme<br />

ekranları gibi dar alanlara sığıyor. Ayrıca VESA<br />

ve duvara montaj uyumu sayesinde çeşitli kullanım<br />

olanakları sunuyor. PL64 sağlam metal<br />

yapısıyla iç mekandaki bilgilendirme ekranları,<br />

dijital tabelalar, otomatlar, gözetleme sistemleri,<br />

fabrika otomasyon sistemleri ve benzeri endüstriyel<br />

uygulamalar için ideal.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

BV Portföy Oyun ve Teknoloji Değişken Fonu kuruldu<br />

Kurucusu ve yöneticisi olduğu yatırım fonları ve özel tasarlanmış<br />

yatırım stratejileri ile yatırımcılara değer katmayı<br />

hedefleyen BV Portföy Oyun ve Teknoloji Değişken<br />

Fonu SPK’dan kuruluş iznini aldığını duyurdu…<br />

Girişim sermayesi<br />

yatırım fonları ile<br />

halka açık teknoloji<br />

şirketlerinin<br />

hisse senetlerine<br />

yatırım yapan<br />

fonlar kurmak ve<br />

yönetmek için yola<br />

çıkan BV Portföy<br />

Yönetimi A.Ş. yatırımcılarının<br />

risk<br />

ve getiri beklentilerini<br />

dengeleyen stratejik yatırım politikası<br />

yaklaşımı ile, yurt içinde ve yurt dışında teknoloji<br />

alanında faaliyet gösteren yenilikçi ve<br />

yükselen trenddeki şirketlerin hisselerinden<br />

oluşan fon seçenekleri sunmayı hedefliyor.<br />

BV Portföy’ün kuruluş izni alan Oyun ve<br />

Teknoloji Değişken Fonu, Türkiye’de fon içeriği<br />

en az yüzde 80 oyun ve ilgili teknolojilerin<br />

hisseleri olan ilk fon oldu.<br />

Geleneksel yatırım yönetimi anlayışı yerine<br />

‘disruptive innovation’ odaklı, yapıcı, yıkım<br />

vaat eden, yenilikçi teknoloji ürünlerine<br />

odaklanarak geleceğe yatırım yapmayı hedefleyen<br />

Boğaziçi Ventures bünyesindeki<br />

BV Portföy, uzun yılların tecrübe ve<br />

uzmanlığını bu yeni fona aktaracak. Türkiye’nin<br />

önde gelen oyun şirketlerinden Joygame’i<br />

kurup, dünyanın en büyük oyun şirketlerinden<br />

Güney Kore’li Netmarble’a satan<br />

Boğaziçi Ventures’ın kurucuları ve ekibinin<br />

oyun sektöründeki tecrübesi ve küresel olarak<br />

bağlantıda olduğu oyun endüstrisinden<br />

derlenen güncel bilgiler ile oyun ve teknoloji<br />

fonunda yatırımcılara özel çözümler sunulacak.<br />

Yeni kurulan fon ile ilgili görüşlerini<br />

paylaşan Boğaziçi Ventures Yönetim Kurulu<br />

Üyesi Barış Özistek “Girişim sermayesi fon<br />

yönetimi tecrübesi ile birleşen oyun ve teknoloji<br />

sektörleri tecrübemiz ile sadece finansallara<br />

bakmadan, oyunun kurallarına<br />

hakim bir şekilde geleceği şekillendirecek<br />

ve teknolojinin etkisi ile büyüme yaşayacak<br />

oyun ve teknoloji şirketleri hisselerini bu<br />

fona özel terzi işi seçeceğiz” dedi.<br />

BV Portföy Oyun ve Teknoloji Değişken Fonu<br />

stratejik olarak, yerli ve yabancı, yenilikçi,<br />

yıkıcı, değer yaratan dijital oyun ve teknolojilerine<br />

yatırım yapacak. Mobil, konsol ve<br />

PC oyunu geliştiren; oyun sektörünün içerisinde<br />

yer alan ekosistem katılımcıları fonun<br />

yatırım odağında bulunuyor. Oyun sektörünün<br />

gelecekte evrilmesi beklenen Web 3.0<br />

alanında teknoloji üretme potansiyeli yüksek<br />

olan şirketler de fonun yatırım stratejisi<br />

içinde yer alacak.<br />

21


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Tüketici güven ve garanti istiyor<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

22<br />

Türkiye’nin en büyük yenilenmiş elektronik<br />

ürün marketi EasyCep, tüketicilerin telefon<br />

alırken ve satarken önem verdikleri konuları,<br />

tercihlerini nelerin etkilediğini, eğilimlerini<br />

gözler önüne seren bir araştırmaya<br />

imza attı. EasyCep’in Sia Insight iş birliği ile<br />

yaptığı ‘Tüketici Tercihleri Araştırması’nın<br />

sonuçlarında sektörde yasal garanti ve güven<br />

unsurları ön plana çıktı.<br />

12 ili kapsayan, son iki yıl içinde akıllı telefonunu<br />

değiştiren kişilere odaklanan, geniş<br />

kapsamlı araştırma sonuçlarına göre tüketicilerin<br />

telefon değiştirme sıklığı ortalama<br />

3.2 yıl. Araştırmaya katılanların yüzde 52’si<br />

telefonlarını 2-3 yılda bir değiştirdiklerini<br />

belirtti. Araştırmaya göre katılımcıların eski<br />

telefonlarını değiştirmelerinin nedenlerinin<br />

başında yüzde 56 ile eski telefonun kırılması,<br />

bozulması, yıpranması geldi. Yeni bir<br />

teknolojiye geçmek için telefon değiştirmek<br />

isteyenlerin oranı ise yüzde 22. Katılımcıların<br />

yüzde 54’ü önümüzdeki dönemde telefonunu<br />

değiştirmeleri halinde eski telefonunu satmayı<br />

ya da takas etmeyi düşündüklerini kaydetti.<br />

Eski telefonunu satacakların da yenilenmiş telefon<br />

alacakların da dikkat ettikleri en önemli<br />

nokta ise ‘güven’ ve ‘yasal garanti.’ Eski telefon<br />

elden çıkarılmak istendiğinde tercih edilecek<br />

kanala karar verirken katılımcıların öne çıkardıkları<br />

kriterlerin başında en iyi fiyatın verilmesi,<br />

paranın anında ve hızlı ödenmesi, aldatılma<br />

riskinin olmaması geldi. Ayrıca cihazın<br />

veri güvenliğinin sağlanması da önemli kriter<br />

olarak yer aldı.<br />

Yenilenmiş telefon konsepti<br />

beğeniliyor<br />

Araştırma sonuçlarına göre; katılımcılar, yenilenmiş<br />

cihazın önümüzdeki dönemde kendileri<br />

için bir alternatif olarak değerlendirilebileceğini<br />

belirtirken yüzde 40’ı yenilenmiş telefon<br />

almayı düşündüklerini belirtti. Tüketicilerin<br />

yüzde 85’i yenilenmiş telefon konseptini beğeniyor.<br />

Katılımcılara, yenilenmiş telefonlarda<br />

en önemli buldukları üç özellik önem sırasına<br />

göre sorulduğunda ilk sırada yasal garantisinin<br />

olması yer alırken, ikinci sırada güvenilir olması<br />

üçüncü sırada ise orijinal ve lisanslı parçalar<br />

kullanılması geldi.<br />

Öte yandan yenilenmiş telefon almayı<br />

düşünenler için daha ekonomik olması, eldeki<br />

para ile daha iyi bir marka/model alma imkânı<br />

sunması, faydalarının sıfır ile fark olmaması<br />

öne çıkan motivasyonlar olarak sıralandı. Katılımcılar,<br />

ikinci el cihaz satın alımında yenilenmiş<br />

cihazın faydaları nedeniyle daha fazla<br />

ödemeye değer bulurken, sertifikalı bir siteden<br />

satın alınmasını tercih edeceklerini belirtti.<br />

Yenilenmiş elektronik ürün market pazarının öncüsü<br />

EasyCep’in ‘Tüketici Tercihleri Araştırması’ndan dikkat<br />

çeken sonuçlar çıktı. Araştırmaya göre telefon<br />

değiştirme sıklığı ortalama 3.2 yıl olurken, tüketicilerin<br />

yenilenmiş telefonda en fazla önem verdikleri konu<br />

yasal garanti ve güven oldu. Tüketicilerin yüzde 85’i<br />

yenilenmiş telefon konseptini beğendiklerini belirtti…<br />

12 ay güvence ve iade hakkı<br />

Araştırma sonuçlarını değerlendiren EasyCep<br />

CEO’su Mehmet Akif Özdemir, “Araştırmamız<br />

gösteriyor ki tüketicilerin önem verdikleri iki<br />

konu var: Yasal garanti ve güven. Türkiye’de<br />

tüketiciyi yenilenmiş elektronik cihaz ile tanıştıran<br />

bir şirket olarak ilk günden bu yana<br />

tüketicilerin akıllarında güvenlik sorusunun<br />

olduğunun farkındayız ve buna göre faaliyetlerimizi<br />

sürdürüyoruz. Kurumsallık ve şeffaflık<br />

ilkemize sıkı sıkıya bağlıyız. Müşterilerimizle<br />

aramızdaki tüm ödeme süreçlerini bankalar<br />

üzerinden yapıyoruz. Fiziksel 26 mağazamız<br />

ve web sitemiz ile her zaman müşterilerimizin<br />

yanındayız. Türk Standartları Enstitüsü’nün<br />

(TSE) yetki belgesine ve Ticaret Bakanlığı’nın<br />

Yenileme Merkezi lisansına sahip olan Easy-<br />

Cep’ten satın alınan her cihaz 12 ay boyunca<br />

EasyCep garantisinde bulunuyor. Müşterilerimiz,<br />

14 gün boyunca iade hakkının yanı sıra<br />

sahip oldukları elektronik cihazları EasyCep’e<br />

anında ve değerinde satarak karşılığında nakit<br />

ödeme ya da takas avantajından da hızlı bir şekilde<br />

yararlanabiliyor. Yine araştırmamız gösteriyor<br />

ki telefon değiştirme sıklığı 3.2 yıl. Bizim<br />

amacımız insanların özgürce, daha kısa süre<br />

içerisinde telefonlarını-elektronik eşyalarını<br />

değiştirebilmeleri ve daha iyi modeline sahip<br />

olabilmeleri” dedi.<br />

Veriler sıfırlanıyor, lisanslı ürün<br />

kullanılıyor<br />

Veri güvenliği konusunda telefonunu satacakları<br />

ya da kullanılmış telefon alacakları uyaran<br />

Özdemir, şunları söyledi: “Kesinlikle Ticaret<br />

Bakanlığı lisansına sahip kurumsal şirketler<br />

tercih edilmeli. Telefonunu satmak isteyen<br />

müşterilerimizden ilk istediğimiz konu telefonlarındaki<br />

verilerini temizlemiş olarak fabrika<br />

ayarlarında sıfırlanmış şekilde bize getirmeleri.<br />

Bu işlemi nasıl yapacakları konusunda<br />

kendilerini adım adım yönlendiriyoruz. Eğer<br />

telefonda herhangi bir veri ile karşılaşırsak hiçbir<br />

işlem yapmadan sahibine teslim ediyoruz.<br />

Sahip olduğumuz Ticaret Bakanlığı lisansı<br />

ile Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun<br />

veri tabanından IMEI numarası ile yenilediğimiz<br />

tüm cihazların sorgulamalarını yapıyor,<br />

herhangi bir suça karışıp karışmadıklarını ve<br />

kayıp, çalıntı durumlarını kontrol ediyoruz.<br />

Dolayısıyla burada da güvenlik konusunda büyük<br />

bir soru işaretini yok etmiş oluyoruz. Tüm<br />

yenileme süreçlerini bu lisansın esaslarına göre<br />

yapıyoruz. Sattığımız tüm cihazların bakım ve<br />

onarımı için lisanslı ve orijinal ürünler kullanıyoruz.<br />

Yenilenmiş cihazlarda korsan bir yazılım<br />

bulunmaz. İlk sahibinin bilgileri tamamen<br />

sıfırlanır ve satın alan tarafa bu şekilde teslim<br />

edilir. Yenilenmiş cihaz ve ikinci el cihaz arasındaki<br />

fark da aslında burada.”<br />

1 yıl kullanılmayan telefonlara<br />

dikkat!<br />

Araştırmanın çarpıcı sonuçlarından birisi de<br />

eski telefonların yedek olarak evde tutulması<br />

oldu. Katılımcıların yüzde 31’i yeni bir telefon<br />

aldığında eski telefonunu çeşitli kanallar kullanarak<br />

satarken, yüzde 29’u ise elinde tutmaya<br />

devam ediyor. Yüzde 10’luk bir kısım ise eski<br />

telefonunu attığını belirtiyor. Eski telefonunu<br />

elde tutan veya atanları uyaran Özdemir,<br />

“TBMM Adalet Komisyonu’nda alınan karar ile<br />

daha önce 7 yıl olan elektronik haberleşme şebekelerinden<br />

hizmet almayan cihazların elektronik<br />

kimlik bilgilerinin pasife alınma süresi 1<br />

yıla düşürüldü. Bir yıl geçtikten sonra cep telefonunu,<br />

sadece son kullanan kişi bir sim kart<br />

takarsa çalıştırabilecek. Pasife alınmış bir telefon<br />

bir başkasının sim kartı ile çalışmayacak.<br />

Ayrıca eski telefonların atılmaması, ekonomiye<br />

geri kazandırılması konusu çok önemli. Easy-<br />

Cep olarak, âtıl duran telefonları yedek parça<br />

ve ham madde olarak kullanarak ekonomiye<br />

tekrar kazandırırken çevresel fayda da sağlanmış<br />

oluyoruz” dedi.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

2022 Türkiye Ar-Ge ve İnovasyon raporu yayımlandı<br />

Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü tarafından yayımlanan<br />

Küresel İnovasyon Endeksi’ne göre<br />

Türkiye, 2022’de 37. sıraya yükseldi. Dört basamaklık<br />

ilerlemeyle ilk kez 40 ülke arasında<br />

yer alan Türkiye’deki Ar-Ge ve inovasyon ortamına<br />

ilişkin yeni bir rapor yayımlandı. Ser Danışmanlık<br />

tarafından hazırlanan ve Ar-Ge’de<br />

insan kaynağı, harcamalar, üretim kapasitesi,<br />

patent, faydalı model ve tasarım tescilleri, inovasyon<br />

faaliyetleri gibi başlıkları içeren 2022<br />

Türkiye Ar-Ge ve İnovasyon Raporu’nda, 2021<br />

ve daha öncesinde yayımlanan veriler analiz<br />

edildi. Rapora göre Türkiye’de Ar-Ge harcamalarının<br />

10 yıldır artış eğilimi gösterdiği,<br />

2021’deki artışın ise yüzde 49 olduğu tespit<br />

edildi.<br />

Ar-Ge danışmanlığında uzmanlaşan Ser Danışmanlık<br />

Genel Müdürü Dr. Ömer Özdinç,<br />

rapora ilişkin değerlendirmelerini paylaştı:<br />

“Türkiye’nin Ar-Ge ve inovasyon sahasındaki<br />

gelişimine dair genel bir perspektif sunmayı<br />

amaçlayan raporumuz, her parametrede benzer<br />

performans görülmese de genel anlamda<br />

2021’in Ar-Ge ve inovasyon performansında<br />

önemli artışların yaşandığı bir yıl olduğunu<br />

gösteriyor.”<br />

Türkiye, OECD ülkeleri arasında<br />

patent başvuru sayısı en çok<br />

artan ülke oldu<br />

Raporda değinilen başlıklar arasında Ar-Ge<br />

ve inovasyon çıktıları başlığı altında patent,<br />

yayın, faydalı model ve tasarım tescilleri<br />

de yer aldı. 2020’de olduğu gibi 2021’de de<br />

Türkiye’de yerleşik girişimci ve iş insanlarının<br />

patent, faydalı model ve tasarım başvuru<br />

ve tescillerinin arttığı görüldü. 2021’de yerli<br />

tasarım başvurularının bir önceki yıla göre<br />

yüzde 41 arttığını, faydalı model tescil oranlarının<br />

ise bir önceki yıla kıyasla yüzde 119 artış<br />

gösterdiğini vurgulayan Dr. Ömer Özdinç,<br />

Küresel İnovasyon Endeksi’ne göre 2022’de 41. sıradan<br />

37. sıraya yükselen Türkiye’de Ar-Ge ve inovasyon<br />

ortamının durumuna ışık tutan rapor yayımlandı.<br />

Türkiye’nin Ar-Ge harcamalarının 10 yıldır arttığı,<br />

2021’deki artışın ise yüzde 49 olduğu tespit edildi…<br />

“Fransa, Almanya, Japonya, Birleşik Krallık,<br />

Kanada gibi ülkelerde patent başvuru sayıları<br />

son yıllarda azalma eğilimi gösteriyor. Buna<br />

karşın Türkiye, OECD ülkeleriyle karşılaştırıldığında,<br />

söz konusu ülkeler arasında birliğe<br />

yeni katılan ve patent başvuru sayısı az olan<br />

Kolombiya hariç 10 yıl öncesine göre yüzde 111<br />

gibi yüksek bir oranla patent başvurularını en<br />

fazla artıran ülke olarak konumlanıyor. Ar-Ge<br />

personeli başına patent verimliliğinde ise 100<br />

personel başına 4 patent başvurusu görülüyor.<br />

Bu veri de birçok Avrupa ülkesiyle aynı seviyede.<br />

Öte yandan akademisyen başına düşen<br />

bilimsel yayın sayısında da düzenli artış trendi<br />

görülüyor. Tescil ve başvurulardaki artış, ticari<br />

çıktılara da yansıyor. 2021’de Türkiye’de imalat<br />

sektörünün toplam ihracat tutarında önceki<br />

yıla kıyasla yüzde 33 artış olurken, yüksek<br />

teknoloji ihracatında da yüzde 18’lik artış dikkat<br />

çekiyor” dedi.<br />

Ar-Ge personeli sayısı 2021’de<br />

%11 arttı<br />

2022 Türkiye Ar-Ge ve İnovasyon Raporu’nda<br />

ulusal ve uluslararası teşvik istatistikleri incelendi.<br />

KOSGEB’in teknoloji ve bilgi yoğun<br />

sektörlere desteğinin artmaya devam ettiği hususu<br />

öne çıkarken, TÜBİTAK’ın destek tutarlarında<br />

yüzde 28, KOSGEB’inkilerde ise yüzde<br />

45 artış görüldü. Teşvik ve desteklere paralel<br />

olarak istihdamın da arttığını ifade eden Ser<br />

Danışmanlık Genel Müdürü Dr. Ömer Özdinç,<br />

değerlendirmelerini şu sözlerle sonlandırdı:<br />

“İstihdam verilerinde Ar-Ge personeli sayısının<br />

2021’de yüzde 11 arttığını, son 10 yılda çalışan<br />

sayısını en çok artıran sektörün ise bilgisayar<br />

programlama sektörü olduğunu görüyoruz.<br />

2021’deki en yüksek Ar-Ge iş gücü artışının<br />

yüzde 24’le bilgi ve iletişim sektöründe olduğunu<br />

biliyoruz. Teknoparklardaki şirket sayısı<br />

2021’de bir önceki yıla kıyasla yüzde 17 artarken,<br />

teknoparkların ulusal istihdama katkısının<br />

75 bini aştığını tespit ediyoruz. Bugünün<br />

rekabetçi ortamında kamu ve özel sektörün iş<br />

birliği içinde geliştirilmesi gereken yönleri ülke<br />

gerçeklerine uygun olarak güçlendirmesi ve<br />

güçlü yönlerin faydalı çıktılara dönüşmesi için<br />

gerekli araçları devreye alması gerekiyor. Ser<br />

Danışmanlık olarak bu yıl üçüncü kez hazırladığımız<br />

ve Türkiye’nin gelişmiş ekonomiler<br />

arasında yerini almasına katkıda bulunan ve<br />

Ar-Ge ve inovasyon ekosistemine kapsamlı bir<br />

bakış sunması açısından önem arz eden raporumuzun<br />

bu çabalara ışık tutmasını diliyoruz.”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Teknoloji şirketlerinde işçi çıkarmalar artıyor!<br />

Dünya çapında devam eden<br />

ekonomik kriz ve savaş<br />

ortamı birçok sektörü derinden<br />

etkilemeye devam<br />

ediyor. 2022 yılının son<br />

çeyreğinden itibaren işten<br />

çıkarmaların başladığı teknoloji<br />

sektöründe bu dalga<br />

giderek büyüyor. ABD ve<br />

Avrupa’daki birçok dev teknoloji firması çalışanları<br />

ile yollarını ayıracağını duyurdu.<br />

Giderek artan işten çıkarmalarla ilgili online<br />

kariyer platformu Workindo CEO’su Erhan<br />

Kocabaş şunları söyledi: “Teknoloji şirketleri<br />

2022 yılında dünya genelinde 150 bin kişiyi<br />

işten çıkardı. Layoffs.fyi’nin verilerine bakıldığında<br />

<strong>2023</strong>’ün Ocak ayı bitmeden 173<br />

şirket, 55 binden fazla çalışanının görevine<br />

son verdi. Maalesef ki bu işten çıkarmaların<br />

artarak devam edeceğini tahmin ediyoruz.<br />

Global teknoloji şirketlerinde 2022 sonunda başlayan<br />

toplu işten çıkarmaların <strong>Mart</strong> ayına kadar artarak<br />

devam edeceği öngörülüyor…<br />

Öte yandan bu dalganın Türkiye’de de başladığını<br />

söylemek yanlış olmaz. <strong>Şubat</strong> ve <strong>Mart</strong><br />

ayları Türkiye teknoloji şirketleri için de zorlu<br />

geçecek gibi görünüyor.<br />

Peki bunun sebebi nedir? Pandemide<br />

hızlanan dijital dönüşüm birçok teknoloji<br />

şirketinin de hızlı, plansız büyümesine ve<br />

bunun neticesinde orantısız bir şekilde<br />

çalışan sayısını artırmasına neden oldu.<br />

Pandeminin getirdiği geçici yoğunluğun<br />

normale dönmesi ile birlikte şirketler maalesef<br />

çalışan verimliliğini koruyamaz oldu.<br />

Ayrıca global ölçekte azalan yatırımların da<br />

etkisi yadsınamaz. Örneğin; Amazon 2020-<br />

2021 arasında bünyesine 800 bin yeni çalışan<br />

ekledi. Bugün gelinen noktada ise yüksek<br />

enflasyon ve artan faiz oranları ile birlikte<br />

küresel ekonomik görünümdeki karamsarlık<br />

uluslararası şirketleri maliyetlerini düşürmeye<br />

yönelik adımlar atmaya zorluyor” dedi.<br />

23


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

ASUS Yeni ExpertBook<br />

B1 modellerini duyurdu<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

24<br />

Dünyanın lider bilgisayar üreticilerinden<br />

ASUS, ExpertBook serisinin şirketler<br />

ve eğitim kurumları için en ideal<br />

şekilde donatılan yeni B1 modellerini<br />

kullanımına sundu.<br />

Bir sırt çantasına veya çantaya sığdırılması<br />

kolay kompakt tasarımlar, Intel®<br />

Core i7’ye kadar güçlü işlemciler ve 14<br />

veya 15,6 inç ekran seçenekleriyle yeni<br />

ExpertBook B1 serisi etkileyici bir performans<br />

sunuyor. Kurumsal düzeyde<br />

güvenlik, askeri düzeyde dayanıklılık<br />

ve en son WiFi 6E teknolojisi yeni B1<br />

bilgisayarları mükemmel bir taşınabilir<br />

iş ortağı yapıyor.<br />

Yeni ExpertBook B1 dizüstü bilgisayarlar,<br />

ASUS’un sürdürülebilirlik<br />

taahhüdüne de bağlı olmasıyla<br />

dikkat çekiyor. Her bir cihaz, şirketin<br />

hedefleri, uzun ömürlülük ve döngüsellik<br />

göz önünde bulundurularak çevre<br />

dostu malzemelerin kullanımını en<br />

üst düzeye çıkarırken, ENERGY STAR®<br />

sertifikasının katı gerekliliklerini de<br />

taşıyor.<br />

Yeni B1 modeller artık daha<br />

taşınabilir<br />

Expertbook B1402 ve B1502’nin her<br />

ikisi de son derece taşınabilir şekilde<br />

geliştirildi. Çantaya kolaylıkla sığabilen<br />

bilgisayarlar, hareket halindeyken,<br />

her zaman ve her yerde kullanılmaya<br />

elverişli. Bu özellik bilgisayarları hem<br />

öğrenciler hem de iş insanları için mükemmel<br />

bir seçim haline getiriyor. Yeni<br />

B1 serisi dizüstü bilgisayarlar, daha net<br />

sunumlar ve paylaşımlar için parlak,<br />

geniş ve çok yönlü ekran seçenekleriyle<br />

üretkenliğin artırılmasına olanak sağlıyor.<br />

Özellikle 14 inç ExpertBook B1402 ve<br />

15,6 inç ExpertBook B1502, 178° geniş<br />

görüş açısı sunan NanoEdge ekranlardan<br />

yararlanıyor, bu nedenle ekranı<br />

akla gelebilecek her açıdan görmek<br />

mümkün.<br />

ASUS, kompakt ve çok yönlü oluşuyla hem evde hem<br />

de ofiste kullanımı pratikleştiren, güçlü Intel Core<br />

işlemcisi ve ultra hızlı WiFi 6E ile kapsamlı bağlantı<br />

sunarak üretkenliği artıran, yüz tanıma, parmak iziyle<br />

oturum açma, fiziksel web kamerası kalkanı gibi özellikleriyle<br />

gizliliğe son derece önem veren, askeri sınıf<br />

dayanıklılığı ile darbelerden etkilenmeyen en yeni Expertbook<br />

B1 modellerini duyurdu…<br />

Yüksek performans üretildi<br />

Yeni ExpertBook B1 serisi dizüstü bilgisayarlar,<br />

Intel Core i7’ye kadar güçlü<br />

bir işlemciyle ciddi bir performans<br />

gücü sunuyor. B1402 ve B1502, 48 GB’a<br />

kadar bellek ve 2 TB’a kadar kapasiteli<br />

PCIe® 4.0 M.2 depolama ile birleştiğinde<br />

kullanıcıları en yoğun işlerin bile<br />

üstesinden hızlı bir şekilde gelebiliyor.<br />

Eğitimciler, öğrenciler ve işletmelerin<br />

en çok önem verdiği konulardan biri<br />

de kesintisiz bağlantı. Bu nedenle ExpertBook<br />

B1402 ve B1502, kusursuz iş<br />

akışları için en yeni WiFi 6E teknolojisi<br />

ile donatıldı. Çok çeşitli çevresel aygıtlarla<br />

kolay uyumluluk sağlaması için<br />

de ayrıca geniş bir G/Ç bağlantı noktalarına<br />

sahip.<br />

Tüm veriler güvende<br />

ExpertBook B1 dizüstü bilgisayarlar, iş<br />

ve eğitim dünyasının güvenliğini tam<br />

sağlamak üzere tasarlandı. Kurumsal<br />

düzeyde oturum açma ve kimlik doğrulama<br />

özellikleri, iş açısından kritik<br />

verilerin güvenli ve gizli tutulmasına<br />

yardımcı oluyor. Yerleşik kızılötesi kamera,<br />

yüz yüze hızlı oturum açmaya<br />

olanak tanırken, isteğe bağlı parmak<br />

izi sensörü, başka bir güvenli kimlik<br />

doğrulama katmanını güçlendirerek<br />

işletmelere güçlü savunma seçenekleri<br />

sunuyor. Üstelik anında gizlilik için<br />

fiziksel bir web kamerası kalkanı da<br />

mevcut.<br />

ExpertBook B1 dizüstü bilgisayarlar<br />

ayrıca, kullanıcının özel hayatını veya<br />

iş verilerini korumak için isteğe bağlı<br />

Güvenilir Platform Modülü (TPM)<br />

2.0 da sunuyor. Parolalardan şifreleme<br />

anahtarlarına kadar yazılım tarafından<br />

kullanılan kimlik doğrulama<br />

bilgilerini güvenli bir şekilde depolayabiliyor.<br />

Tüm güvenlik önemlerini düşünen<br />

ExpertBook B1’in fiziksel güvenlik<br />

sağlayan bir Kensington kilit yuvası<br />

da bulunuyor.<br />

B1 bilgisayarlar,<br />

dayanıklılığını ispatladı<br />

ExpertBook B1402 ve B1502 ayrıca,<br />

darbelere aldırış etmeyen bir tasarımla<br />

geliştirildi. Bu özellik, B1 bilgisayarları<br />

hareket halindeki profesyoneller ve öğrenciler<br />

için en yoğun çalışma ve eğitim<br />

ortamlarına uygun hale getiriyor.<br />

Özellikle, yenilenmiş ExpertBook B1<br />

serisi modeller, askeri düzeyde dayanıklılık<br />

için titiz ABD MIL-STD 810H<br />

standardını karşılıyor. Üstün dayanıklılık<br />

özelliği ise kapsamlı ve en sıkı şirket<br />

içi testlere ek olarak, günlük iş ve<br />

öğrenim için olağanüstü koruma güvencesi<br />

anlamına geliyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Turkcell ile üniversite öğrencileri<br />

‘Zafiyet Avcısı’ oluyor<br />

Türkiye’nin Turkcell’i, eğitime sunduğu desteklerle<br />

gençlere fırsatlar sunan projeleri uygulamaya<br />

almaya devam ediyor. Bunlardan biri<br />

olan Üniversiteler Zafiyet Avcılığı Programı<br />

(Unibounty) ile Turkcell, katılımcılara siber<br />

güvenlik uzmanları tarafından eğitimler veriyor<br />

ve Türkiye’de bir ilk olarak ’zafiyet avcılığı’<br />

(bug bounty) yarışmaları düzenliyor. Bu kapsamda,<br />

Siber Güvenlik Direktörlüğü ve Turkcell<br />

Akademi iş birliğiyle katılımcılara sunulan<br />

eğitim-gelişim yolculuğu, alanında uzman profesyoneller<br />

tarafından veriliyor. Unibounty’de<br />

katılımcıları, uygulamalı zafiyet avcılığı eğitimleri<br />

ve kişisel gelişim eğitimleri bekliyor.<br />

Lisans ve yüksek lisans öğrencilerine yönelik<br />

gerçekleştirilen proje için daha önce 11 üniversiteyle<br />

gerçekleştiren iş birliğinde 1.000’e yakın<br />

başvuru alan Turkcell, bu sene programı Türkiye’deki<br />

tüm üniversitelere açarak kapsamını<br />

genişletiyor. Başvuruları 7 Kasım’da başlayan<br />

Turkcell Zafiyet Avcılığı Unibounty Programı’na,<br />

10 Aralık’taki Uygulamalı Zafiyet Avcılığı<br />

eğitimlerine kadar 5 binden fazla katılımcı<br />

başvuru yaptı. Programa başvurular ise devam<br />

ediyor.<br />

Turkcell, Üniversiteler Zafiyet Avcılığı Programı (Unibounty)<br />

yarışması ile lisans ve yüksek lisans öğrencilerine deneyim<br />

kazanma fırsatı sunuyor. Siber güvenlik uzmanlarının gelişimine<br />

katkı sağlayan program kapsamında, Türkiye’de<br />

üniversitelere yönelik ilk kez ‘zafiyet avcılığı’ (bug bounty)<br />

yarışmaları gerçekleştiriliyor. Turkcell, bu programla tüm lisans<br />

ve yüksek lisans öğrencilerini siber güvenlik alanında<br />

eğitmeyi ve desteklemeyi amaçlıyor. Yüksek katılımın beklendiği<br />

Unibounty’nin uzun dönemli bir program olması ve<br />

başvuru rakamlarına göre eğitimin sürekliliği hedefleniyor…<br />

Gediz Sezgin: “Turkcell’in<br />

zafiyet avcılığı programlarında<br />

öncü bir rol oynamasını<br />

hedefliyoruz”<br />

Turkcell Şebeke Teknolojilerinden Sorumlu Genel<br />

Müdür Yardımcısı Gediz Sezgin, “Turkcell<br />

olarak, üniversite öğrencilerine uygulamalı deneyimler<br />

kazandırarak bilgilerini pekiştirmeyi<br />

ve onları iş hayatına hazırlamayı çok önemsiyoruz.<br />

Bu programla tüm lisans ve yüksek lisans<br />

öğrencilerini siber güvenlik alanında desteklemeyi<br />

amaçlıyoruz. Aynı zamanda zafiyet<br />

avcılığı programlarında Turkcell’in ülkemizde<br />

öncü bir rol oynamasını hedefliyoruz. Programla,<br />

Turkcell uygulamalarının birçok zafiyet<br />

avcısı tarafından test edilmesini sağlayacağız.<br />

Odak alanlarımız ise Turkcell ekosistemi içerisinde<br />

yer alan tüm dijital servisler olacak.<br />

Dünyanın ilk dijital operatörü olma vizyonumuz<br />

doğrultusunda, Türkiye’de siber güvenlik<br />

farkındalığının ve bilincinin yaygınlaşması,<br />

siber güvenlik alanında yetişmiş iş gücünün<br />

artırılması için katkıda bulunmaya devam<br />

ediyoruz. Turkcell bünyesindeki siber güvenlik<br />

uzmanları tarafından verilen zengin içeriğe<br />

sahip eğitimlere katılan tüm katılımcılar,<br />

Turkcell Akademi Katılım Sertifikası’na sahip<br />

olabilecek. Siber güvenliğe ve zafiyet avcılığını<br />

öğrenmeye meraklı tüm genç yetenekleri Unibounty<br />

Programı’na bekliyoruz” dedi.<br />

Zafiyet bulanlar ödüllendirilecek<br />

Unibounty’nin başında gerçekleştirilecek<br />

online eğitimler arasında Siber Güvenliğe<br />

Giriş, Zafiyet Avcılığına Hazırlık, Web<br />

Temelleri, OWASP Top 10 ve Zafiyet Avcılığı<br />

Programlarında Sıkça Karşılaşılan Zafiyetler<br />

(Uygulamalı) yer alıyor. Programa katılacak<br />

öğrencileri bu eğitimlerin yanı sıra ‘Kişisel<br />

Gelişim Eğitimleri’ başlığı altında CV<br />

hazırlama, mülakat teknikleri ve etkili sunum<br />

teknikleri eğitimleri de bekliyor. Tüm bunlara<br />

ek olarak programda mentorluk, sürpriz yarışmalar<br />

ve ödüller de bulunuyor. Bu eğitimler,<br />

üniversite öğrencilerine Turkcell tarafından<br />

ücretsiz olarak sunuluyor. Bu sayede öğrencilere<br />

deneyim kazanma fırsatı verilirken, Türkiye’deki<br />

siber güvenlik uzmanlarının gelişimine<br />

de katkı sağlanıyor.<br />

Katılımcıların başlangıç seviyesinden ileri seviyeye<br />

getirilmesinin hedeflendiği program süresince,<br />

siber güvenlik ve zafiyet avcılığına dair<br />

tüm detaylar uygulamalı olarak katılımcılara<br />

aktarılacak. Ayrıca Turkcell dijital uygulamalarında<br />

zafiyet bulan öğrencilere ödüllendirme<br />

yapılacak.<br />

Yüksek katılım bekleniyor<br />

Bu yıl 2022-23 dönemi lisans ve yüksek lisans<br />

öğrencilerine yönelik gerçekleştirilecek olan<br />

Unibounty ile öğrencilere zafiyet avcılığını<br />

öğrenme, zafiyet avcılığı programını deneyimleme<br />

imkanı sağlanacak. Programa kaydolan<br />

öğrencilere, başvurulardan sonra bir gelişim<br />

programı sunulacak. Unibounty’nin uzun dönemli<br />

bir program olması ve başvuru rakamlarına<br />

göre eğitimin tekrarlanması hedefleniyor.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

IdeaSoft Pazarlama Direktörü Eray Cemal Şentürk oldu<br />

Kariyeri boyunca yazılım sektöründe satış, iş geliştirme,<br />

satış geliştirme gibi görevlerde bulunan ve Ideasoft’ta 9<br />

yıldır İş Ortaklıkları Müdürü olarak görev yapan Eray Cemal<br />

Şentürk, Ocak ayından itibaren IdeaSoft Pazarlama<br />

Direktörü olarak görevini sürdürmeye başladı…<br />

İş Ortaklıkları<br />

M ü d ü r ü<br />

görevinde<br />

IdeaSoft App<br />

Store, E-ticaret<br />

Çözüm Merkezi,<br />

yapay zeka<br />

destekli Google<br />

AdPilot gibi projelerle IdeaSoft’un bir ekosistem<br />

firmasına dönüşmesine katkı sağlayan ve diğer<br />

teknoloji firmaları tarafından örnek alınan bir<br />

partner sistemi oluşturan Eray Cemal Şentürk,<br />

20 yıllık yazılım sektörü tecrübesini IdeaSoft<br />

Pazarlama Direktörü olarak sürdürecek.<br />

IdeaSoft Pazarlama Direktörü Eray Cemal Şentürk,<br />

IdeaSoft’un 17 bin aktif e-ticaret firmasına<br />

hizmet verdiğini belirterek,”IdeaSoft 2022<br />

yılında Türkiye’de 10 milyon kişinin internet<br />

üzerinden alışveriş yapmasını sağlayan bir<br />

teknoloji firması ve yaklaşık 7 yıldır e-ticaret<br />

sektöründe liderliğini sürdürüyor. <strong>2023</strong> yılında<br />

bir yandan yerimizi daha da sağlamlaştırırken<br />

bir yandan da yapay zeka, metaverse, NFT gibi<br />

konuları ürettiğimiz e-ticaret teknolojileriyle<br />

birleştirerek hem daha fazla işletmeye fırsat<br />

sunmak hem de daha fazla son kullanıcıya<br />

ulaşmak istiyoruz.” dedi.<br />

25


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

TCL, CES <strong>2023</strong>’te yeni ürünlerini duyurdu<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

26<br />

TCL Communication İcra Kurulu Başkanı Aaron<br />

Zhang yaptığı açıklamada şunları söyledi:<br />

“TCL’in vizyonu, daha fazla insanın daha dolu,<br />

daha akıllı, daha zengin bir yaşam deneyimleyebilmesi<br />

için mükemmelliğe ilham vermek. Bunu<br />

başarmanın yollarından biri, deneyimleri sürekli<br />

iyileştirmek için müşteri geri bildirimlerini dinlemek.<br />

Bu da yenilikçi, bağlantılı ve sürükleyici<br />

teknolojileri büyük bir değerle sunan gelişmiş bir<br />

ürün yelpazesi sunmamızı sağlıyor.”<br />

TCL 40 Serisi ve MOVEAUDIO Air<br />

- sınırsız eğlence<br />

TCL 40 Serisi; TCL 40 R 5G, TCL 40 SE ve TCL 408<br />

ürünlerinden oluşuyor. Cihazların hepsi gelişmiş<br />

NXTVISION ekran teknolojisine, uzun ömürlü<br />

pile ve 50MP yapay zekâ destekli kameraya sahip.<br />

Böylece kullanıcılar gün boyu sınırsız eğlencenin<br />

tadını çıkarabiliyor. TCL, kullanıcıları bağlantı<br />

kurmaya, keşfetmeye ve paylaşmaya teşvik etmek<br />

amacıyla erişilebilir fiyatlarla üstün kaliteli özellikler<br />

sunarak teknolojileri demokratikleştiriyor.<br />

Ultra hızlı 5G bağlantı sunan TCL 40 R 5G, nerede<br />

olursanız olun bağlantıda kalmanızı sağlamak<br />

için 7nm yüksek performanslı 5G işlemciye sahip.<br />

TCL 40 R 5G, daha fazla insanın ışık hızında,<br />

bağlantılı deneyimlerin keyfini çıkarabilmesi için<br />

TCL’in herkes için 5G sunma konusundaki kararlılığını<br />

da gösteriyor. TCL 40 SE, kendilerini meşgul<br />

edecek tam bir ses ve görsel deneyim yaşamak<br />

isteyenler için 6,75 inç ekranına uygun, çift stereo<br />

hoparlörlerle birlikte geliyor. Ayrıca, 90 Hz yenileme<br />

hızına sahip ekranıyla ultra akıcı bir görsel deneyim<br />

sunuyor. TCL 408 sayesinde ise son derece<br />

ayrıntılı fotoğrafları şık bir şekilde çekebilirsiniz.<br />

2’si 1 arada hiper kamerasında, hayranlık yaratan<br />

yüksek çözünürlükte görüntülerin çekilmesini<br />

sağlayan 50MP ana kamera ve gelişmiş bir makro<br />

lens birleşiyor. TCL 408 ayrıca çift stereo hoparlör<br />

ile birlikte geliyor.<br />

TCL için sürükleyicilik sadece ekrandan ibaret<br />

değil. CES’te ayrıca TCL’in en üst düzey ses deneyimi<br />

sunan en yeni kulaklıkları TCL MOVEA-<br />

UDIO Air de tanıtıldı. Dokuz saate kadar müzik<br />

çalma özelliğine sahip gün boyu dayanan pil ve<br />

süper hızlı ses; hafif ve rahat bir uyum içinde kristal<br />

netliğinde, dengeli ses sunmak için bir araya<br />

geliyor.<br />

TCL, CES <strong>2023</strong>’te yeni ürünlerini duyurdu. Yeni ürün<br />

yelpazesinde TCL 40 Serisi akıllı telefonlar, öncü NXT-<br />

PAPER teknolojisine sahip iki yeni cihaz, kompakt bir<br />

tablet ve TCL’in yeni nesil akıllı giyilebilir gözlüğü TCL<br />

RayNeo X2’nin de olduğu akıllı ürünler yer alıyor…<br />

NXTPAPER ekran inovasyonu<br />

yeni kategorilerde genişliyor<br />

Güzel, canlı ekranlar sadece akıllı telefonlarda<br />

kullanılmıyor. TCL, yenilikçi NXTPAPER ekran<br />

teknolojisini TCL NXTPAPER 12 Pro tablet ve<br />

TCL’in ilk 2’si 1 arada ayrılabilir dizüstü bilgisayarı<br />

TCL BOOK X12 Go ile yeni kategorilere de<br />

getiriyor.<br />

Her iki cihaz da 12,2 inç 2K NXTPAPER ekrana<br />

ve normal ekranlara göre yüzde 61’e kadar daha<br />

fazla zararlı mavi ışığı filtreleyen kâğıt benzeri<br />

görüntü sunan bir ekrana sahip. Göz koruma donanımı<br />

ve yazılımı, göz yorgunluğunu azaltmaya<br />

ve orijinal, canlı renkleri sararmadan korumaya<br />

yardımcı olmak için katmanlıdır.<br />

Göz koruması sunan çoğu tablet ekran parlaklığından<br />

ödün verirken, NXTPAPER ekranlar<br />

hem üstün göz bakımı hem de yüksek kaliteli bir<br />

ekran deneyimi sağlıyor. Yeni nesil NXTPAPER<br />

serisi, parlak ekranlarıyla öne çıkıyor. Bu da gözler<br />

korunurken görsellerin keskin ve net kalması<br />

anlamına geliyor.<br />

Taşıması ve tutması kolay, hafif ve ince TCL NXT-<br />

PAPER 12 Pro 3:2 en boy oranı ile verimliliği artırarak<br />

normal bir 16:9 ekrana göre yüzde 18,5 daha<br />

fazla içeriğin görünmesini sağlıyor. TCL E-Pen<br />

(ürünle birlikte geliyor) ile eşleştirildiğinde, kâğıt<br />

benzeri pürüzsüzlükle şaşırtıcı notlar alabilir,<br />

bir plan çizebilir veya «yapılacaklar» listesini<br />

kontrol edebilirsiniz. Bu özellikleri sayesinde TCL<br />

NXTPAPER 12 Pro’da; ister birden fazla uygulama<br />

kullanın, ister istatistikleri analiz ederken bir<br />

oyun videosu izleyin, ister yeni bir roman okuyun,<br />

sürükleyici bir ekran deneyimi sunuluyor.<br />

TCL BOOK X12 Go ise kullanıcıların asla ödün<br />

vermek zorunda kalmaması için sınırsız yaratıcılık<br />

ve üretkenlik özellikleri sunuyor. Windows 11<br />

Home ön yüklü olarak gelen cihazın güçlü sekiz<br />

çekirdekli işlemcisi ve 14 saatlik uzun ömürlü pili,<br />

tüm gün kullanımı mümkün kılıyor ve daha fazlasını<br />

yapmanızı sağlıyor.<br />

Kompakt Tablet - hareket<br />

halinde olanlar için taşınabilir ve<br />

verimli çoklu görev aracı<br />

TCL TAB 8 LE, kullanıcının evde ve hareket halindeyken<br />

bağlantıda kalmasını sağlayan mükemmel<br />

bir ultra kompakt tablet olarak dikkat<br />

çekiyor. Taşınabilir ve tüy kadar hafif bir tasarıma<br />

sahip olan bu küçük mucize, büyük bir cebe veya<br />

küçük bir çantaya kolayca sığıyor.<br />

TCL TAB 8 LE’de 8 inç HD ekran, dört çekirdekli<br />

işlemci, LTE bağlantısı ve tüm gün dayanan<br />

4080mAh batarya bulunuyor. 5MP ön ve arka<br />

kameraları, tatilde video çekmeniz veya iş<br />

yerindeki arkadaşınızla görüntülü görüşme<br />

yapmanız için ideal. Çift stereo hoparlörler<br />

etkileyici ses sunarken 32GB dâhili depolama<br />

favori uygulamalarınız için yeterli alan sunuyor.<br />

Cihaz ayrıca 512GB›a kadar genişletilebilir microSD<br />

kart depolama alanını da destekliyor,<br />

böylece bir sonraki yolculuğunuzda izlemek istediğiniz<br />

bütün dizileri kolaylıkla yanınızda taşıyabiliyorsunuz.<br />

Akıllı giyilebilir gözlükler -<br />

geleceğin ekran deneyimlerine<br />

doğru bir sonraki adım<br />

TCL, yeni nesil AR gözlükleri TCL RayNeo X2’nin<br />

lansmanıyla <strong>2023</strong> yılına artırılmış gerçeklik alanına<br />

büyük bir adım atarak giriyor.<br />

TCL RayNeo X2, çığır açan bir teknoloji olan binoküler<br />

tam renkli Micro-LED optik dalga kılavuzu<br />

ekranı kullanarak sektöre öncülük yapıyor. Normal<br />

bir gözlük tasarımına sahip olan bu gözlük<br />

akıllı navigasyon, otomatik çeviri, fotoğrafçılık,<br />

film çekme ve müzik çalma gibi çeşitli işlevler sunuyor.<br />

Ekranın 100.000:1’e varan yüksek kontrast<br />

oranı ve 1.000 nit’e varan görüntü parlaklığı gibi<br />

önemli geliştirmeleri gözlüğün hem iç hem de dış<br />

mekân kullanımı için ideal olmasını sağlıyor.<br />

Qualcomm Snapdragon® XR2 platformundan<br />

güç alan TCL RayNeo X2, eş zamanlı konum belirleme<br />

ve haritalama (SLAM) ve hareket tanıma<br />

etkileşimi özelliklerine de sahip. Cihaz seyahat<br />

etmeyi sevenlerin de rüyası. Güçlü haritalama<br />

teknolojisi yakındaki önemli noktaları gösteriyor<br />

ve entegre gelişmiş yapay zekâ çeviri sistemi dil<br />

engellerini ortadan kaldırıyor. TCL RayNeo X2,<br />

konuşmaları çevirebiliyor ve gerçek zamanlı bir<br />

şekilde birkaç farklı dilden altyazıları görüntüleyebiliyor.<br />

Anlık aramalar ve mesaj bildirimleri<br />

zamanında açılıyor. TCL RayNeo X2, iş ve günlük<br />

yaşamınızda akıllı asistanınız olarak hizmet ediyor.<br />

Ayrıca CES’te, TCL NXTWEAR S giyilebilir ekran<br />

gözlükleri de ABD pazarına ilk kez sunuldu.<br />

TCL NXTWEAR S, dört metre uzaklıkta 130 inç<br />

büyüklüğe eş değer yüksek çözünürlüklü izleme<br />

ortamı sunan yeni nesil çift 1080p Micro OLED<br />

ekranı ve benzersiz akustik faz önleme modu ile<br />

her yerde, her zaman sinematik bir görsel-işitsel<br />

deneyim sunuyor.<br />

TCL, NXTWEAR V sanal gerçeklik konseptiyle<br />

de sanal gerçeklik deneyimlerini pazara sunma<br />

konusunda cesur bir adım atıyor. Sadece 236<br />

gram ağırlığındaki bu hafif ve konforlu giyilebilir<br />

cihaz, gerçekçi renk performansı ve etkileşim deneyimi<br />

yaşatarak kullanıcının hangi gerçeklikte<br />

olduğunu unutmasını sağlıyor. TCL CSOT tarafından<br />

geliştirilen ekran, 108 derece görüş alanı<br />

ve 1512ppi piksel yoğunluğu sağlayan VR optik<br />

modülü sayesinde gerçekçi bir renk performansı<br />

üreterek hem görüntü kalitesini artırıyor hem de<br />

baş dönmesini engelliyor. İster metaverse’i keşfedin<br />

ister sürükleyici oyunlar oynayın veya yeni<br />

beceriler öğrenin; TCL NXTWEAR V, kullanıcıları<br />

saatlerce keşfetmek isteyecekleri bir dünyada<br />

büyülüyor.<br />

TCL; TCL akıllı telefonları, kulaklıkları, tabletleri,<br />

dizüstü bilgisayarları ve akıllı giyilebilir cihazlarının<br />

birbirleriyle iletişim kurmasını sağlayan TCL<br />

LINK aracılığıyla ürünleri bağlantılı bir ekosistemde<br />

bir araya getirerek mükemmelliğe ilham<br />

veriyor ve kullanıcılara dünyanın her yerinde<br />

birden fazla cihazın keyfini çıkarma ve yönetme<br />

fırsatı sunuyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Çağrı Merkezleri 2022 yılında insana ve<br />

teknolojiye yatırım yaptı<br />

Bulut tabanlı çağrı<br />

merkezi platformu<br />

ve Call Center Studio<br />

(CCS) markasıyla altı<br />

kıtaya ulaşan AloTech,<br />

müşterilerinin<br />

2022 yılındaki çağrı<br />

merkezi kullanımlarını<br />

analiz etti.<br />

41 ülkede faaliyet<br />

gösteren 600’ü aşkın<br />

şirkete hizmet veren<br />

AloTech’in verilerinde, 2022 yılında insana<br />

ve teknolojiye yönelik yapılan yatırımlar dikkat<br />

çekti. Buna göre AloTech müşterilerinin<br />

bünyelerinde yer alan çağrı merkezlerinde<br />

istihdam edilen müşteri temsilcisi sayısı 30<br />

bin oldu. 76 sektöre hizmet veren AloTech’in<br />

müşterileri arasında çağrı merkezinin en<br />

yoğun kullanıldığı üç sektör ise e-ticaret,<br />

perakende ve lojistik olarak sıralandı.<br />

Tüketiciler chatbot’la<br />

yazışmayı sevdi<br />

2022 yılında çağrı merkezlerindeki en büyük<br />

sıçrama chat ve chatbot kullanımlarında yaşandı.<br />

Tüketicilerin müşteri temsilcileri ile<br />

yazıştığı chat kullanımı bir önceki yıla göre<br />

yüzde 403 artarken, bu oran yapay zekaya<br />

dayalı yazılım programı olan chatbot’lar ile<br />

yapılan yazışmalarda yüzde 740 oldu. Gelen<br />

taleplerin yüzde 64’ü müşteri temsilcisine<br />

bağlanmaya gerek kalmadan bot ortamında<br />

çözüldü.<br />

Bulut tabanlı çağrı merkezi çözümleri ile 41 ülkede faaliyet<br />

gösteren 600’ü aşkın şirkete hizmet veren AloTech, kullanıcılarının<br />

2022 verilerini analiz etti. Buna göre bu şirketlerin<br />

çağrı merkezlerindeki müşteri temsilcisi sayısı 30 bin<br />

oldu. Chat kullanımı bir önceki yıla göre yüzde 403, chatbot<br />

kullanımı ise yüzde 740 arttı…<br />

2022’de AloTech müşterilerinin çağrı<br />

merkezlerine toplam 333 milyon adedin<br />

üzerinde çağrı gelirken, bu çağrılardaki<br />

konuşma süreleri de 667 milyon dakikayı<br />

geçti. 2022 yılında en çok çağrı alınan ay,<br />

kampanyalarıyla ünlü Kasım ayı oldu.<br />

Cenk Soyak: “Çağrı<br />

merkezleri yazışma odaklı<br />

olmaya başladı”<br />

Pandemi döneminde teknolojide yaşanan<br />

gelişmeler ve iletişimde konuşmadan çok<br />

yazışmayı tercih eden Z kuşağının da<br />

etkisiyle çağrı merkezlerinde büyük bir<br />

değişim yaşandığını söyleyen AloTech<br />

CEO’su Cenk Soyak, “Bu dönemde çağrı merkezi<br />

dünyasında en hızlı büyüyen çözümler<br />

bulut sistemleri oldu. Öyle ki analistler 2025<br />

yılında dünyadaki her beş çağrı merkezinden<br />

dördünün bulutta çalışacağını öngörüyor.<br />

Bu teknolojiler ile birlikte chat, chatbot<br />

gibi yazılımlar da çağrı merkezlerinde daha<br />

çok tercih edilmeye başlandı. Başta genç<br />

kuşak olmak üzere tüketicilerin eğiliminin<br />

de bu yönde olması bu trendi daha da hızlandırdı.<br />

Yine 2022 yılı itibarıyla kullanımı<br />

yaygınlaşmaya başlayan voicebot (sesli bot)<br />

teknolojisinin de önümüzde yıllarda ön plana<br />

çıkmasını bekliyoruz” dedi.<br />

“Yazılımlar geliştikçe<br />

verimlilik artıyor”<br />

Çağrı merkezlerinde hem teknolojiye hem<br />

de insana yatırım yapıldığının altını çizen<br />

Soyak şöyle devam etti; “41 ülkede faaliyet<br />

gösteren müşterilerimizin verileri, insan ve<br />

yapay zekaya dayalı yazılımların birlikte<br />

çalışmasının verimliliği ve başarıyı beraberinde<br />

getirdiğini gösteriyor. Bot servisleri,<br />

‘kargom nerede’, ‘iade ve değişim işlemleri<br />

nasıl yapılır’ gibi tekrarlayan sorulara cevap<br />

vererek, müşteri temsilcilerinin işini<br />

hafifletiyor. Böylece müşteri temsilcileri de<br />

daha karmaşık işlere odaklanabiliyor ve tüketicilere<br />

daha fazla zaman ayırabiliyor. Bu<br />

teknolojiler geliştikçe, müşteri temsilcilerine<br />

sağladıkları destek daha da artacak.”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Tekno Girişimci Destek Kredisi girişimciye güven verecek!<br />

3 kamu bankası alınan<br />

yeni kararlarla yeni bir<br />

kredi paketi hazırladı.<br />

‘Tekno Girişimci Destek<br />

Kredisi’ ile 6 ay anapara<br />

ödemesiz 60 ay vadeli<br />

kredi sağlanacak.<br />

Firmalara 500 bin lira<br />

tutarında kredi, yıllık<br />

yüzde 13,5 sabit faizle<br />

verilecek. Bu krediyle yazılım, donanım geliştirme,<br />

mobil teknolojiler ve uygulamalar<br />

gibi alanlarda yenilikçi fikirlerini hayata<br />

geçirmek isteyen girişimcilere destek sağlanacak.<br />

Gelişmeleri değerlendiren Keiretsu Forum<br />

Türkiye Genel Müdürü & Keiretsu Forum<br />

Londra Yönetim Kurulu Üyesi Duygu Eren,<br />

atılan bu adımın teknoloji girişimcileri açısından<br />

çok kıymetli bir gelişme olduğunun<br />

altını çizerek, “Özellikle yatırım alsın veya<br />

almasın nakit akış beklentisi istediği gibi<br />

gitmeyen girişimciler için fayda sağlayacak.<br />

Ayrıca melek yatırım kriterlerine göre<br />

yatırım miktarı yüksek, fonlar için düşük<br />

Ziraat Bankası, Vakıf Bank ve Halkbank teknoloji alanında<br />

faaliyet gösteren girişimcileri desteklemek amacıyla yeni bir<br />

kredi paketini devreye aldı. ‘Tekno Girişimci Destek Kredisi’<br />

ile 6 ay anapara ödemesiz 60 ay vadeli kredi sağlanacak…<br />

kalan girişimciler yeni kredi paketiyle “ölüm<br />

vadisi” denilen; sıkıntıya düştüğü yerden<br />

kolaylıkla çıkacaktır. 3 kamu bankasının<br />

sağladığı bu kolaylık girişimcinin tekrar<br />

hayata dönmesi, finansallarını oturtması<br />

açısından da büyük kolaylık sağlayacak. Bu<br />

kolaylık girişimcilerin daha büyük başarılara<br />

imza atmasına da olanak sağlayabilir.<br />

Krediden Teknokent, Teknopark gibi Teknoloji<br />

Geliştirme Bölgeleri’nde faaliyet gösteren<br />

girişimciler faydalanabilecek.“ dedi.<br />

Türkiye’de <strong>2023</strong> için startup ekosistemiyle<br />

ilgili öngörülerini de paylaşan Eren, “<strong>2023</strong><br />

yılı Türk Girişimcilik Ekosistemi için yapılan<br />

ciddi altyapı yatırımlarının meyvelerinin<br />

alınacağı bir yıl olacak. Çok fazla sayıda fon,<br />

teknopark, hızlandırma programı kuruldu.<br />

Bütün bu altyapı organizasyonlarının amacı<br />

girişimcilerin kurulma ve büyümelerine<br />

destek olmak. Türkiye’de teknoloji girişimcisi<br />

olmanın çok avantajlı olduğu bir döneme<br />

giriyoruz. Oyun, fintech, siber güvenlik,<br />

mobilite, Web 3 en sıcak dikeyler olacak. Tohum<br />

yatırım almak için en iyi zaman. Öte<br />

yandan <strong>2023</strong> yılının yatırım ivmesi aynı<br />

kalarak, 2022 yılı ile benzer oranda yatırım<br />

sayısı olacak. Çünkü teknoloji şirketleri fiyatlamalarındaki<br />

düzeltmeler halen devam<br />

ediyor. <strong>2023</strong> yılı, Seri A, B yatırımlarıyla 2022<br />

gibi geçer. Eğer Seri B üzerine çıkan yatırımlar<br />

olursa da, beklentimiz de o yönde milyar<br />

doları geçeriz.” şeklinde konuştu.<br />

27


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

“Solarşarj” Elektrikli Araç Şarj<br />

İstasyonu Lisansını Aldı!<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

“Solarşarj”, elektrikli<br />

araç şarj istasyonu<br />

kurma ve<br />

altyapı sağlamanın<br />

yanı sıra 49 yıl<br />

süreyle Türkiye<br />

genelinde şarj ağı<br />

işletmeciliğinde<br />

faaliyet gösterecek.<br />

Sıfır emisyonlu gelecek için yenilenebilir<br />

enerji hizmet sağlayıcısı olan Solar Araç Şarj<br />

Hizmetleri A.Ş. olarak artık “Solarşarj” markasıyla<br />

kendi elektrikli araç şarj istasyonlarını<br />

kurarak, 49 yıl süreyle ülke genelinde şarj ağı<br />

işletmeciliğinde faaliyet gösterebilecek. Elektrikli<br />

araçlara elektrik enerjisi temininin sağlandığı<br />

şarj ünitesi ve istasyonlarının kurulması,<br />

şarj ağı ve şarj ağına bağlı şarj istasyonlarının<br />

işletilmesi ile şarj hizmetinin sunulması hizmeti<br />

ile “Solarşarj” artık elektrikli araç ekosisteminin<br />

en önemli oyuncularından biri olarak<br />

teknolojiyi yola çıkarıyor…<br />

“Elektriğin, Aracın Şarjlandığı<br />

Noktada Üretilmesi Çok<br />

Önemli”<br />

Solarçatı CEO’su Utku Korkmaz, “Dünya pazarında<br />

her yıl 10 milyon elektrikli araç trafiğe<br />

Solarçatı iştiraki Solarşarj, Türkiye’de elektrikli araç<br />

şarj ağını genişletmek için lisans başvurusu yaparak,<br />

TC. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’ndan<br />

(EPDK) “Şarj Ağı İşletmeci Lisansı”nı aldı…<br />

çıkıyor. Elektrikli aracın 100 km’de kullanımı<br />

ise 22kw. Bugünkü elektrik fiyatları ile birlikte<br />

elektrikli araçlar 100 km’de 44 TL maliyet<br />

getiriyorlar. Elektrikli araçlar 100 kilometrede<br />

benzinli aracın maliyetine göre 60-70 TL tasarruf<br />

sağlıyor. Örneğin; 20 bin kilometre elektrikli<br />

araç kullanan birisi benzinli araca göre yılda 20<br />

bin TL’nin üzerinde tasarruf sağlar. Tasarruf<br />

beraberinde en önemlisi fosil yakıt zincirinin<br />

kırılması ve “Karbon Salınımı”nı azaltmak üzere<br />

elektrikli araç sayısının artması çok önemli.<br />

EPDK’nın teşvikleriyle lisans alan kurumların<br />

sayısı hızla artıyor. Lisans başvurumuzun<br />

olumlu sonuçlanmasıyla birlikte bizde “Solarşarj”<br />

markamız ile biz de elektrikli araç şarj istasyonu<br />

kurulum hizmetimizi, lisanslı bir operatör<br />

olarak elektrikli araç şarj noktalarının<br />

artması için en iyi ekipmanlarla en doğru çözümü<br />

sağlamak üzere hizmet vereceğiz” dedi.<br />

“Solarşarj, Solarbatarya,<br />

Solarçatı”<br />

Elektrikli araç şarj istasyonlarının enerji şebekesine<br />

etkilerinin minimize edilebilmesi için,<br />

elektrikli araç şarj istasyonunda kullanılan<br />

elektriğin yenilenebilir enerjiden üretilmesinin<br />

önemine dikkat çeken Utku Korkmaz, “Çevreci<br />

olarak ön plana çıkan elektrikli araçların<br />

şarjında kullanılan elektriğin üretim yöntemi<br />

de aynı şekilde karbon ayak izinin takibinde<br />

büyük önem arz etmekte. Birçok elektrikli<br />

aracın aynı anda veya öngörülemeyen zaman<br />

dilimlerinde şarj olması elektrik arz ve talebinde<br />

çok büyük farklara neden olmakta. Şebeke<br />

dengesinin sağlanabilmesi için Solarşarj operasyonunda<br />

Solarçatı ve Solarbatarya sistemlerinin<br />

bir arada kullanılması büyük önem arz<br />

edecek” diye konuştu.<br />

Coinoxs, 2022’de 4 Milyon TL Değerinde<br />

Kripto Para Kurtardı!<br />

28<br />

Blockchain ekosisteminde geliştirdiği ürün ve<br />

hizmetlerle tanınan Coinoxs, ekosistemdeki<br />

paydaşlara alternatif çözümler getiriyor. Bu<br />

kapsamda Coinoxs tarafından hizmete sunulan<br />

OxsFix ile blockchain üzerinde işlem yapan<br />

kullanıcılara çeşitli avantajlar ve ayrıcalıklar<br />

sunuluyor. Böylece hatalı işlem yapan veya işlemleri<br />

askıda kalan kullanıcıların muhtemel<br />

kayıplarının da önüne geçiliyor. Özellikle son<br />

dönemde sektördeki soğuk cüzdan kullanıcılarının<br />

yaptığı hatalar sebebiyle ciddi mali kayıplar<br />

yaşanabiliyor. Bu kayıpların önüne geçilmesi<br />

adına yeni hizmet ve uygulamaların geliştirilmesi<br />

büyük önem taşıyor. Coinoxs tarafından<br />

açıklanan veriye göre OxsFix sayesinde yalnızca<br />

2022’de toplamda 4 milyon TL değerinde kripto<br />

para kurtarıldı.<br />

Blockchain ekosistemi atılan yeni adımlarla<br />

gelişmeye devam ediyor. Bu süreçte mağduriyetlerin<br />

yaşanmaması adına yenilikçi çözümler<br />

sunan hizmet ve uygulamaların geliştirilmesi<br />

sektördeki muhtemel riskleri de önlüyor. OxsFix<br />

hizmeti hem muhtemel para kayıpların önüne<br />

geçilmesi hem de blockchain hakkındaki soruların<br />

cevaplanmasında kullanıcılara önemli<br />

kolaylıklar sağlıyor. Müşteriler belirli hizmet<br />

bedeli karşılığından birçok sorunun cevabına<br />

ulaşıyor, sorunlarına çözüm bulabiliyor.<br />

Blockchain tabanlı ürün ve hizmetleriyle öne çıkan Coinoxs,<br />

OxsFix hizmetiyle blockchain işlemlerinde yaşanan<br />

sorunlara çözüm getiriyor. Bu kapsamda 2022’de hatalı<br />

veya askıda kalan işlemler sebebiyle kaybolması muhtemel<br />

toplamda 4 milyon TL değerinde kripto para kurtarıldı…<br />

OxsFix hizmetiyle ilgili görüşlerini paylaşan<br />

Coinoxs Kurucusu Can Azizoğlu, geliştirdikleri<br />

hizmetlerle blockchain tabanlı teknolojilerin geliştirilmesi<br />

ve yaygınlaştırılması adına çalışmalar<br />

yürüttüklerine dikkat çekti.<br />

“Hatalı işlemlerden kaynaklı<br />

milyonlarca TL’lik kripto parayı<br />

kurtarıyoruz”<br />

OxsFix hizmetinden faydalanan birçok kişinin<br />

sorunlarına çözüm bulduklarını ve ciddi kayıpların<br />

önüne geçtiklerini belirten Can Azizoğlu<br />

şunları kaydetti: “Coinoxs olarak, blockchain<br />

tabanlı teknolojilerin kullanım alanlarının her<br />

geçen gün genişlediğini görüyoruz. Bu kapsamda<br />

yeni teknolojilerin ekosisteme dahil edilmesini<br />

ve kullanıcılarının adaptasyon süreçlerinin<br />

hızlandırılmasını da oldukça önemsiyoruz.<br />

Müşterilerimize sunduğumuz OxsFix hizmeti<br />

ile yalnızca 2022 yılında hatalı işlemlerden kaynaklanan<br />

mağduriyetlerin önüne geçerek 4 milyon<br />

TL değerinde kripto para kurtardık. Ayrıca,<br />

yine bu süreçte profesyonel ekibimizle müşterilerimizin<br />

cevap aradığı sorulara çözümler bulmaya<br />

devam ettik. Önümüzdeki dönemde de<br />

yeni hizmet ve ürünlerle blockchain dünyasını<br />

bir ileri seviyeye taşımak adına çaba göstermeye<br />

devam edeceğiz.”


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Nokia Türkiye Ülke Müdürü Erensoy Bilgin oldu<br />

Nokia, Erensoy Bilgin’i<br />

Türkiye Ülke Müdürü<br />

olarak atadığını duyurdu.<br />

Bilgin, bu görevinde<br />

Nokia’nın Türkiye’deki<br />

operasyonlarını yönetecek<br />

ve Nokia’nın Türkiye’deki<br />

konumunu daha<br />

da güçlendirmeyi amaçlayan<br />

stratejinin uygulanmasından sorumlu<br />

olacak.<br />

Bilgin, 23 yılı telekom endüstrisindeki ileri gelen<br />

Türk şirketleri ve uluslararası şirketlerde<br />

olmak üzere, 27 yılı aşkın pazar ve müşteri deneyimini<br />

Nokia’ya taşıyor.<br />

Bilgin, Türkiye Ülke Müdürü olarak Nokia’nın<br />

ülkedeki stratejik girişimlerine liderlik edecek.<br />

Nokia’yı telekomünikasyon sektörü kuruluşları,<br />

devlet ve düzenleyici kurumlar nezdinde<br />

temsil edecek ve Nokia’nın Türkiye’deki ülke<br />

stratejisinin yürütülmesine liderlik edecek.<br />

Nokia’nın Türkiye’deki müşterileriyle işlerini<br />

daha da büyütmeye ve bu pazarda yeni iş fırsatları<br />

yaratmaya odaklanacak.<br />

Bilgin’i bu görevde görmekten büyük bir memnuniyet<br />

duyduğunu belirten Nokia Türkiye ve<br />

Orta Asya Başkan Yardımcısı Demetrio Russo:<br />

Nokia, Erensoy Bilgin’i Türkiye Ülke Müdürü olarak atadığını<br />

duyurdu. Bilgin, bu görevinde Nokia’nın Türkiye’deki<br />

operasyonlarını yönetecek ve Nokia’nın Türkiye’deki<br />

konumunu daha da güçlendirmeyi amaçlayan stratejinin<br />

uygulanmasından sorumlu olacak…<br />

“Bilgin, Türkiye telekomünikasyon sektöründeki<br />

kapsamlı bilgi birikimi ve deneyimi sayesinde<br />

Nokia’nın ülkedeki işlerini ve ekibini<br />

daha da güçlendirmede önemli bir rol oynayacak.<br />

Türkiye, Nokia için stratejik bir pazar.<br />

Bilgin’e bu yeni görevinde başarılar diliyorum.”<br />

dedi.<br />

Nokia Türkiye Ülke Müdürü Erensoy Bilgin ise:<br />

“Bu pazardaki bilgi birikimim ve deneyimlerimden<br />

yararlanarak Nokia’nın Türkiye’deki<br />

konumunu daha da güçlendirme fırsatı kazandığım<br />

için son derece mutluyum. Ekibimle<br />

birlikte Türkiye’deki işlerimizi büyütmeyi hedefleyeceğiz.”<br />

dedi.<br />

Erensoy Bilgin bu görevi, Nokia’nın Endonezya<br />

Başkan Yardımcısı olarak yeni bir görev üstlenen<br />

Özgür Erzincan’dan devralacak.<br />

Uludağ Üniversitesi Elektronik ve Haberleşme<br />

Mühendisliği Bölümü mezunu olan Erensoy<br />

Bilgin, Nokia’ya katılmadan önce Türkiye’de<br />

ve yurt dışında telekomünikasyon sektöründe<br />

çeşitli görevlerde bulundu. Ocak 2011’de Türkiye’deki<br />

IRIS servis şirketinin Nokia tarafından<br />

satın alınmasının ardından Nokia’ya katıldı<br />

ve 2018 yılına kadar İRİS Telekomünikasyon<br />

A.Ş.’nin genel müdürlüğünü üstlendi. Ardından<br />

Aralık 2021’e kadar Nokia Mobil Şebekeler<br />

İş Grubu’nda Orta ve Doğu Avrupa ve Orta<br />

Asya Bölgesi Servis ve Satış Sonrası Hizmetler<br />

Direktörü olarak görev yapan Bilgin, Türkiye<br />

Ülke Müdürü olarak atanmadan önce son olarak<br />

Nokia Mobil Şebekeler İş Grubu Türkiye,<br />

Ukrayna ve Orta Asya Bölge Direktörü olarak<br />

görev yaptı.<br />

Sektör Market<br />

Lojistik Sektörünün ilk Yapay<br />

Zekâ Destekli WMS Yazılımı<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Türkiye’nin önde gelen lojistik<br />

şirketlerinden Sertrans Logistics,<br />

sektörde bir ilki daha<br />

gerçekleştirerek, ilk yapay<br />

zekâ destekli WMS yazılımı<br />

“Akıl İşi”ni müşterilerinin<br />

hizmetine sundu. Yeni yazılım<br />

sayesinde ürün toplama<br />

sürecinde en kısa mesafe<br />

yapay zekâ tarafından belirleniyor ve bu sayede<br />

sipariş edilen ürün en kısa sürede paketleme<br />

sürecine giriyor. Akıl İşi aynı zamanda ERP<br />

sistemleriyle, e-fatura entegratörleriyle, e-ticaret<br />

platformlarıyla kolayca entegre olabiliyor. Akıl<br />

İşi, firmaların kullanımına sunduğu arayüzlerle;<br />

stok ve siparişlerin grafik destekli raporlarla<br />

takibini mümkün kılıyor, verilen e-ticaret lojistiği<br />

hizmet performansının da firmalar tarafından<br />

izlenebilmesini sağlıyor.<br />

Sertrans Logistics, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na akredite<br />

Ar-Ge merkezi tarafından geliştirilen lojistik sektörünün<br />

ilk yapay zekâ destekli WMS yazılımını müşterilerinin hizmetine<br />

sundu. “Akıl İşi” ile firmalar en temel beklentileri olan<br />

operasyonel verimliliğe, tüketiciler ise hıza kavuşacak…<br />

Sektörümüzün sayılı Ar-Ge<br />

merkezinden birine sahibiz<br />

Satıcı tarafında operasyonel verimliliğin, alıcı<br />

tarafında ise hızın en temel beklenti olduğu<br />

günümüz e-ticaret dünyasında, sektörün yapay<br />

zekâ destekli ilk WMS yazılımı olan Akıl<br />

İşi’nin çok önemli bir görevi üstleneceğini belirten<br />

Sertrans Logistics Yönetim Kurulu üyesi<br />

Batuhan Keleş şunları dile getirdi: “Akıl İşi’nin<br />

şirketimizin kendi iç yazılımı olması övünç<br />

kaynağımız. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na<br />

akredite, sektörümüzün sayılı Ar-Ge merkezinden<br />

birine sahibiz. Birçok noktada ihtiyaç duyduğumuz<br />

çözümleri kendi içimizde geliştirme<br />

imkânımız var. E-ticaret lojistiği alanında ihtiyaç<br />

duyduğumuz önemli bir çözümü de Ar-Ge<br />

ekibimiz kısa bir süre önce müşterilerimizin<br />

hizmetine sundu. ‘Akıl İşi’ olarak adlandırdığımız<br />

bu yazılım sayesinde ürün toplama sürecinde<br />

en kısa mesafe yapay zekâ tarafından belirleniyor<br />

ve bu sayede sipariş edilen ürün en kısa<br />

sürede paketleme sürecine sokuluyor. Ayrıca gerek<br />

ERP sistemleri, gerek e-fatura entegratörleri,<br />

gerek e-ticaret platformlarıyla kolayca entegre<br />

olabilen Akıl İşi, en büyüğünden en küçüğüne<br />

e-ticaret pazarında yer alan tüm firmalara hizmet<br />

verebilir noktada.”<br />

Hata kabul etmeyecek bir<br />

süreçten geçiyoruz<br />

Pandeminin etkisiyle ortaya çıkan e-ticaret<br />

oranlarındaki büyüme etkilerinin hâlâ devam<br />

ettiğini ve geçtiğimiz yıla göre e-ticaret<br />

operasyonlarında ciddi bir artışın söz<br />

konusu olduğunu dile getiren Keleş, “Bunun<br />

yansımalarını e-ticaret operasyonlarındaki<br />

ürün çıkış sayılarında çok net görüyoruz.<br />

E-ticarette toplam hacmin neredeyse üçte ikisi<br />

yılın son çeyreğinde yaşanıyor. Bu noktada yılın<br />

en yoğun döneminden geçiyoruz ve operasyonel<br />

süreçlerde hata kabul edilmeyecek bir süreç<br />

söz konusu. Bu süreci yönetebilmek ciddi bir<br />

tecrübe gerektirdiği gibi, sağlam bir teknolojik<br />

altyapıya da ihtiyacınız var. Ar-Ge ekibimizin<br />

geliştirdiği yazılım bu anlamda çok önemli.<br />

Bu tür teknolojik altyapıların gelişiminin,<br />

önümüzdeki dönemde ülkemizin e-ticaret<br />

pazarındaki büyümesinde tetikleyici unsur<br />

olacağına inanıyoruz” ifadelerini kullandı.<br />

29


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

<strong>2023</strong>, Siber Güvenlikte iç tehditlere<br />

dikkat edilmesi gereken bir yıl olacak<br />

Yapay zeka, otomasyon ve makine öğrenmesi gibi<br />

teknolojilerin yaygınlaşması, dijitalleşmenin ivme kazanmasıyla<br />

birleşince, siber güvenlik işletmeler için<br />

daha büyük bir öncelik haline geldi. Araştırmalar, fidye<br />

yazılımlarının sebep olduğu güvenlik ihlallerinin payının<br />

2022’de yüzde 41 arttığını gösterdi…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Dijitalleşmenin iş dünyasının her kademesine<br />

yayılması ve pek çok iş sürecinin<br />

dijital ortamda, bulut platformlardan<br />

yürütülebilir hale gelmesi, siber güvenlik<br />

zafiyetlerindeki artışı da beraberinde getirdi.<br />

Bir yandan tehdit yüzeyleri büyürken,<br />

öte yandan saldırı biçimleri daha<br />

karmaşık ve zor tespit edilir hale geldi.<br />

Veri ihlallerinin maliyetlerine ilişkin bir<br />

raporda fidye yazılımlarının neden olduğu<br />

ihlallerin payının 2022’de yüzde 41<br />

arttığı, fidye yazılımı kaynaklı bir ihlalin<br />

tespitinin de 49 gün daha uzun sürdüğü<br />

ortaya kondu. 2017’de işletmelere bilgi<br />

güvenliği konusunda danışmanlık, servis<br />

ve destek hizmetleri vermek amacıyla<br />

kurulan Infinitum<strong>IT</strong>, şirket çapında gerçekleştirdiği<br />

2022-<strong>2023</strong> Yıl Sonu Vizyon<br />

Toplantısı’nda <strong>2023</strong> siber güvenlik trendlerini<br />

değerlendirdi.<br />

<strong>2023</strong>’te siber güvenliğe dört temel başlığın<br />

şekil vereceğini vurgulayan Infinitum<strong>IT</strong><br />

Kurucusu Gökhan Yüceler, “Şirket<br />

ağına erişmeye yetkili çalışanlar, yani iç<br />

tehditlerin yanı sıra saldırı yüzeyi olarak<br />

ifade edilen kurumsal ayak izleri,<br />

farklı envanter türleri üzerinden gelecek<br />

tehditler ve bulut bilişim kaynaklı<br />

tehditler <strong>2023</strong>’te sıkça konuşulacak”<br />

dedi.<br />

kaynaklı tehditlerin maliyeti artarken,<br />

tespit edilmesi de güçleşiyor. Uzaktan<br />

güvenli erişim için sanal özel ağ (VPN)<br />

teknolojileri kullanılsa da, siber saldırganların<br />

kullandıkları teknolojiler, savunmacı<br />

önlemlere karşı geliştirdikleri<br />

proaktif saldırı yöntemleri çeşitleniyor.<br />

Bu durumda işletmelerin ağ güvenliklerini<br />

düzenli testlerle sınaması, çalışan<br />

farkındalığına önem vermesi ve siber<br />

güvenlik yatırımlarının işlevselliğini ölçmesi<br />

gerekiyor. Infinitum<strong>IT</strong> olarak bu<br />

noktada devreye giriyor ve işletmelere siber<br />

güvenlik yaklaşımlarını bir siber saldırgan<br />

gözüyle değerlendirebilme fırsatı<br />

sunuyoruz” ifadelerini kullandı.<br />

“Tam güvenlik için nitelikli<br />

personel, yeterli altyapı ve<br />

teknoloji yatırımı gerekiyor”<br />

2022’de yaşanan artışın fidye yazılımı<br />

saldırıları açısından <strong>2023</strong>’ün nasıl geçeceğine<br />

dair de ipuçları taşıdığını belirten<br />

Infinitum<strong>IT</strong> Kurucusu Gökhan<br />

Yüceler, değerlendirmelerini şu ifadelerle<br />

sonlandırdı: “Fidye yazılımı saldırıları<br />

sonucu yaşanan veri ihlallerinin ve dağıtılmış<br />

hizmet reddi (DDoS) saldırılarının<br />

<strong>2023</strong>’te de artacağını öngörüyoruz. Dijital<br />

izleri büyüyen işletmeler, saldırılara<br />

açık hale geliyor ve siber güvenlik danışmanlığı<br />

hizmeti liderlerin önemli bir<br />

ihtiyacına dönüşüyor. Zira işletmelerde<br />

tam güvenliği sağlayabilmek için nitelikli<br />

personel, yeterli altyapı ve teknoloji<br />

yatırımları ve süreçlerin uyumlu bir biçimde<br />

ilerlediği bir yapı gerekiyor. Zincirin<br />

bir halkasındaki zafiyet, bütünü etkileyecek,<br />

iş sürekliliğine zarar verebilecek<br />

nitelikte oluyor. Infinitum<strong>IT</strong> olarak sızma<br />

(penetrasyon) testleri, kırmızı takım<br />

/ mavi takım çalışmaları, kaynak kod<br />

analizi, siber tehdit istihbaratı, güvenlik<br />

bilgi ve olay yönetimi (SIEM) sıkılaştırma<br />

ve adli bilişim gibi hizmetlerimizle müşterilerin<br />

sistemlerindeki güvenlik açıklarını<br />

saldırganlardan önce tespit etme ve<br />

bu riskleri erkenden ortadan kaldırma<br />

olanağı sunuyoruz. Sürekli tehdit avcılığı<br />

(Continous Threat Hunting) olarak adlandırdığımız<br />

çözümümüzle yıllık planlamalar<br />

dahilinde müşterilerimizle uzun<br />

soluklu çözümler sunabiliyoruz. Farklı<br />

frekanslarda denetim ve iyileştirmelerle<br />

daha sıkı bir güvenlik süreci inşaa edebiliyoruz.<br />

Güvenliğin bir ürün veya hizmetin<br />

ötesinde, bir süreç olduğunu savunan<br />

yaklaşımımızla her ölçekten işletmenin<br />

siber güvenlikte yetkin, disiplinli, tutkulu<br />

ve kararlı bir iş ortağı oluyoruz.”<br />

30<br />

Siber güvenlik problemlerinin<br />

neredeyse tamamı insan<br />

hatalarından kaynaklanıyor<br />

Siber güvenlik problemlerinin hemen<br />

hepsinin (%95) insan hatalarından kaynaklandığını<br />

belirten Gökhan Yüceler,<br />

“İşgücünün uzaktan veya hibrit çalışma<br />

modellerini benimsemesi, iç tehditleri<br />

daha riskli hale getiriyor. 2022 boyunca<br />

kurum içi tehditlerin yeterince denetlenmediğini<br />

gözlemledik. <strong>2023</strong>, çalışan<br />

kaynaklı tehditlerin önlenebilmesi için<br />

tehdit istihbaratı hizmetlerine yönelik<br />

ihtiyacın artacağı bir yıl olacak. Çalışan


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Ali İlker Yüceer<br />

Artırılmış gerçeklik (AR), genel olarak,<br />

kullanıcılara günlük faaliyetlerine<br />

yardımcı olacak yeni ve geliştirilmiş<br />

bir deneyim sağlamak için sanal<br />

bilgileri mevcut ortamın üzerine yerleştiren<br />

bir teknolojidir. Bununla birlikte<br />

AR, yalnızca sanal görüntülerin<br />

üst üste bindirilmesi yerine insanın<br />

beş duyusunun tümünü geliştirmek<br />

için de kullanılabilir.<br />

İşitme ve görme duyularımızı<br />

kullandığımız bu teknolojilerde, tat<br />

ve koku da aldığımızı hayal edin.<br />

Muazzam deneyimler elde edebiliriz.<br />

İnsanın sahip olduğu beş duyusunu<br />

kopyalayıp cep telefonuna sığdırmaya<br />

yönelik çalışmalar sürüyor. Görmeyi<br />

fotoğraf özelliği, duymayı mikrofon<br />

ve dokunmayı da ekran üzerinden<br />

dijitalleştiren şirketler koku ve tat<br />

alma özelliğini dijitalleştirmek için<br />

çalışıyorlar.<br />

Koku alma duyusunun, kimyasal bir<br />

duyu olduğunu hepimiz biliyoruz.<br />

Binlerce farklı kokuyu algılamak için<br />

nöron sistemi kullanılmaktadır. Bu<br />

teknolojiler, yeni algısal deneyimler<br />

geliştirmek için geçmiş algısal stilleri<br />

ve alışkanlıkları yeniden işleyerek tat<br />

ve koku eşiklerini yapılandırarak değiştirmesi<br />

hedeflemektedir.<br />

Yakın gelecekte en popüler trend duyuların<br />

interneti olacak. Gerçeklikle<br />

neredeyse aynı çoklu duyusal deneyimlerin<br />

yaşanacağı öngörülüyor.<br />

Duyuların dijitalleşmesinde önceliği<br />

görme ve işitme duyularımız almıştı.<br />

Kameralarla dijitalleşen görme<br />

duyumuz, mikrofon ve hoparlörlerle<br />

dijitalleşen işitme duyumuz, her geçen<br />

gün bir yeni gelişmeyle daha da<br />

şekilleniyor.<br />

Artık artırılmış gerçeklik ve sanal<br />

gerçeklik çeşitli teknolojik araçlarla<br />

hayatımıza girmeyi başardı. Gözlükler<br />

aracılığıyla ya da akıllı cihazlarımızla<br />

bulunduğumuz konumdan<br />

uzaklaşarak sanal bir gerçekliği deneyimleyebilir<br />

hale geldik.<br />

Bütün bu gelişmelerin yanı sıra, bir<br />

parfümün ya da ormanın kokusunu,<br />

bir yemeğin ya da meyvenin tadını<br />

alabileceğimiz teknolojileri bugüne<br />

kadar deneyimleyememiştik. Çünkü<br />

ses ve ışık dalga boylarının dijital ortama<br />

aktarılması diğer duyularımıza<br />

nazaran daha kolay yapılabiliyordu.<br />

Ancak son yıllarda elde edilen gelişmeler<br />

bunun da mümkün olabileceğini<br />

düşündürmeye başladı. Koku<br />

ve tat alma duyularının da dijital<br />

olarak algılanabilmesi çok da uzak<br />

gözükmüyor.<br />

AR ve VR<br />

Teknolojileriyle<br />

Dijital tat ve koku<br />

alabilecek miyiz?<br />

Artırılmış gerçeklik ve sanal gerçeklik teknolojisi hızla gelişmeye devam ediyor.<br />

Dijital teknolojilerin günlük hayatımızdaki yeri sağlamlaşırken, sınırları da hayal gücümüzü<br />

zorlamaya devam ediyor.<br />

Tat alma deneyimsel çalışmalarında<br />

henüz bir elmanın tadını, etin tadını<br />

ya da dondurmanın tadını algılayamıyor<br />

ancak tat almanın dört ana bileşeni<br />

olan tatlı, tuzlu, ekşi ve acı hissi<br />

sinir ucuna dokunan gümüş elektrona<br />

yolladığı sinyallerle beyne iletilebiliyor.<br />

Bu teknolojinin özellikle sağlık<br />

sektöründe faydalı olacağını düşünüyorum.<br />

Örneğin, bir şeker hastasının<br />

kan şekeri seviyesine zarar vermeden<br />

şekeri tatması mümkün hale gelebilir.<br />

Koku ve tat tercihleri bir insanı tanımlamamıza<br />

destek olan özelliklerin<br />

başında geliyor. Bu tercihlerin<br />

bilinmesi ve kişiyle eşleştirilmesi ise<br />

insanların dijital dünyada oluşturulmaya<br />

çalışılan dijital profillerinin en<br />

önemli parçalarından biri olacağını<br />

öngörüyorum. Bu verilerin pazarlanması<br />

ise sağlayacağı faydalar yanında<br />

çok ciddi güvenlik sorunlarını da<br />

beraberinde getirecektir. Uç bir örnek<br />

olarak; kimyasal bir saldırının dijital<br />

ortamdan yapılabilmesini verebiliriz.<br />

Bu teknolojiler planlandığı gibi gündelik<br />

hayatımıza geçerse, kızarmış<br />

köfte kokusundan lezzetli bir çileğin<br />

tadına kadar akla gelen her koku ve<br />

tat kopyalanıp aynı ses ve fotoğraflarda<br />

olduğu gibi sanal hayatın bir<br />

parçası haline gelebilir. Diğer yandan<br />

yapılan araştırmalar, koku duyusuna<br />

yönelik hazırlanacak yeni nesil reklamların<br />

dünya çapında milyar dolarlık<br />

yepyeni bir sektör oluşturacağını<br />

gösteriyor.<br />

Bu teknolojinin kullanılabilir düzeyde<br />

hayata geçmesi belki zaman alabilir,<br />

fakat şimdiden oluşacak fırsatları<br />

öngörerek aksiyon almak, ileride büyük<br />

kazançlar elde edilmesini sağlayacaktır.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

31


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

HP, CES <strong>2023</strong>’te hibrit yaşam ve oyun<br />

deneyimi için yeni ürün ve çözümlerini duyurdu<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

32<br />

Sürdürülebilirlik için tasarlanan güçlü yeni ürün grubu, kullanıcıların<br />

sorunsuz ve güvenli bir şekilde katkıda bulunmalarını,<br />

işbirliği yapmalarını ve bağlantı kurmalarını sağlıyor. İster ev<br />

ile ofis arasında gidip gelen ister belirli bir ofisi olmayıp hareket<br />

halinde bir serbest çalışan olun, HP, genişletilmiş HP Dragonfly<br />

portföyü kapsamında hibrit yaşam tarzına ve herkesin çalışma<br />

stiline uyacak mükemmel bir çözümler sunuyor…<br />

HP, CES <strong>2023</strong>’te, günümüzün dijital dünyasında<br />

herkesin başarılı olabilmesi amacıyla<br />

hibrit deneyimlere taze bir enerji<br />

vermek üzere tasarlanmış yeni ürün ve<br />

çözümlerini duyurdu.<br />

Dragonfly Pro Chromebook, sürekli internete<br />

bağlı olan, üstün özelliklere ve tasarıma<br />

sahip kullanımı kolay bir cihaz isteyen<br />

ve gittikleri her yerde çeşitli içerikler tüketen<br />

kişiler için tasarlandı. Bu 14 inçlik cihaz,<br />

kapaklı bir Chromebook’ta dünyanın<br />

ilk 8 MP kullanıcıya dönük kamerası ve<br />

bir Chromebook’ta dünyanın en parlak<br />

dokunmatik ekranı ile içeriğinizin<br />

karanlık bir odada veya güneşli bir günde<br />

en iyi şekilde görünmesi için çalışıyor.<br />

Ayrıca hızlı performans, bağlantı ve şarj<br />

için Intel® Evo onaylı ve telefonunuz ile<br />

cihazınız arasında sorunsuz eşleştirme<br />

sağlıyor.<br />

Yeni HP Dragonfly Pro, şirketin gerçek<br />

dünyadaki üretkenlik senaryolarında performansı<br />

optimize eden uyarlanabilir platform<br />

yönetimi çerçevesi kullanan AMD<br />

ile birlikte tasarlandı. Bu aynı zamanda,<br />

cihazın dört kısayol tuşundan biri aracılığıyla<br />

doğrudan HP 7/24 canlı konsiyerj<br />

desteğine tek dokunuşla erişim özelliğine<br />

sahip ilk HP cihazı. Kontrol Merkezi kısayol<br />

tuşu cihazın en yaygın ayarlarına hızlı<br />

erişim sağlarken, kamera kısayol tuşu ile<br />

kullanıcılar kamera ayarlarını kolayca yapabiliyorlar.<br />

HP Presence ile geliştirilen HP Dragonfly<br />

G4, HP EliteBook 1040 G10 ve HP Elite<br />

x360 1040 G10, hibrit çalışmaya taze bir<br />

enerji kazandırmak için yeni sezgisel video<br />

konferans yenilikleriyle daha anlamlı işbirliği<br />

deneyimleri sunuyor. Buna dahil olan<br />

özellikler ise şöyle:<br />

• Çoklu Kamera Deneyimi, kullanıcıların<br />

yüzlerini, nesneleri veya beyaz tahtayı aynı<br />

anda, resim içinde resim olarak veya yan<br />

yana kolayca gösterebilmeleri için çift video<br />

akışını ve kamera değiştirmeyi destekliyor.<br />

Yeni ticari bilgisayarlar, iki kameranın aynı<br />

anda kullanımını destekleyen dünyanın<br />

ilk iş dizüstü bilgisayarları.<br />

• Otomatik Kamera Seçimi, izleyicilerin<br />

göz temasını kesmeden katılımını sağlamak<br />

için kullanıcının hangi kameraya<br />

baktığını algılamak üzere akıllı yüz izleme<br />

özelliğini kullanıyor.<br />

• HP Keystone Correction, kamera beslemesindeki<br />

görüntüleri tek bir tıklamayla<br />

otomatik olarak kırpıp düzleştirerek beyaz<br />

tahta veya fiziksel bir belgeyi paylaşmayı<br />

kolaylaştırıyor.<br />

• HP Be Right Back20, kullanıcıların ara<br />

vermek istediklerinde toplantılarını bölmeden<br />

video akışlarını hareketsiz bir görüntüyle<br />

değiştirmelerini sağlıyor.<br />

Kullanıcılar gün boyunca hareket ettikçe,<br />

yeni özellikler performans ve güç tüketimini<br />

akıllıca optimize etmeye yardımcı<br />

oluyor:<br />

• Intelligent Hibernate PC kullanım modellerini<br />

öğreniyor, böylece cihaz iş gününün<br />

sonunda pil kullanımını en aza indirmek<br />

için otomatik olarak hazırda bekleme<br />

moduna geçiyor. Zaman içinde bilgisayar,<br />

kullanıcının ertesi gün cihazı ne zaman<br />

kullanacağını tahmin edebiliyor ve anında<br />

açılma deneyimi için modern bekleme moduna<br />

geçebiliyor.<br />

• Smart Sense, bilgisayar kullanım modellerini<br />

öğrenmek ve bunlara uyum sağlamak<br />

için yapay zekayı kullanarak bilgisayarın<br />

termal performansını optimize<br />

ediyor. Sonuç olarak daha sessiz ve daha<br />

serin bir dizüstü bilgisayar elde ediliyor.<br />

Çalışması çok rahat olan bu bilgisayar, işlerin<br />

yapılması için gereken gücü sağlamaya<br />

devam ediyor.<br />

En yeni HP Dragonfly ve Elite 1000 Serisi<br />

bilgisayarlar, koruyucu kasalarında yüzde<br />

90 geri dönüştürülmüş magnezyum, hoparlör<br />

muhafazasında yüzde 5 okyanusa<br />

gitmekte olanplastik ve CO2 emisyonlarını<br />

azaltmaya yardımcı olmak için kullanılmış<br />

yemeklik yağ gibi bio-döngüsel içerik<br />

içeriyor. Cihazların tüm dış ambalajları<br />

yüzde 100 sürdürülebilir kaynaklı ve 23<br />

ülkede EPEAT® Gold Tescilli. Ayrıca ENER-<br />

GY STAR® ve TCO Sertifikalı.<br />

Çapraz olarak 21,5 ila 44,5 inç arasında<br />

değişen ekran boyutlarıyla HP E-Serisi<br />

G5 Monitörler, şık ve zarif tasarımlarıyla<br />

ev veya ofislere sorunsuz bir şekilde<br />

uyum sağlıyor. Seri, belirli modellerde 4K<br />

çözünürlük, kavisli ve ultra geniş ekranlar,<br />

yüzde 99 sRGB ve uyumlu aksesuarlarla<br />

hibrit çalışanların odaklanmasına ve bağlantıda<br />

kalmasına yardımcı olmak için çeşitli<br />

seçenekler sunuyor. Kullanıcılar, mavi<br />

ışığa maruz kalmayı azaltan HP Eye Ease<br />

ile rahatça çalışabiliyor ve Ortam Işığı Sensörü<br />

ekran parlaklığını otomatik olarak<br />

ayarlıyor. HP E45c G5 Monitör, daha sürükleyici<br />

bir deneyim için dünyanın ilk 45<br />

inç süper ultra geniş çift QHD kavisli monitörü<br />

olarak ön plana çıkıyor. Yeni Sanal<br />

Çift Ekran özelliği ile iki adet 24 inç QHD<br />

monitörü tek bir 44,5 inç diyagonal monitörle<br />

değiştirilebiliyor. Bu serideki tüm<br />

monitörlerde kahve telvesi ve geri dönüştürülmüş<br />

alüminyum gibi yüzde 90 geri<br />

dönüştürülmüş ve yenilenebilir malzemeler<br />

kullanıldı.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Uzaktan teknik destekte dijital dönem<br />

Pandemi sonrası yeni dünya düzeninde<br />

birçok sektör kabuk değiştirdi. İvme kazanan<br />

dijitalleşme süreci, uzaktan çalışma gibi birçok<br />

iş modelinin yeniden tanımlanmasını da<br />

beraberinde getirdi. Çalışanlar da hem yazılım<br />

hem de donanım konusunda alması gereken<br />

teknik desteği uzaktan edinmeye başladı.<br />

Türkiye’nin dijital müşteri deneyimi merkezi<br />

Turkcell Global Bilgi, uzaktan teknik destek<br />

konusunda sağladığı yenilikçi ‘Dijital Yardım<br />

Masası’ hizmetiyle telekomünikasyondan sigortaya,<br />

perakendeden e-ticarete kadar geniş<br />

bir alanda uçtan uca çözüm sunuyor.<br />

Yapay zeka Dijital Yardım<br />

Masası’nda da devrede<br />

Yazılı ve sesli kanallardan ulaşılabilen Dijital<br />

Yardım Masası, yapay zekayla da etkileşim<br />

içinde çalışıyor. Robot yazışma uygulaması sayesinde<br />

yazışma analiz ediliyor ve otomasyon<br />

üzerinden uygulamalara bağlanılarak insan<br />

eforu gerektirmeyen bir süreç yönetiliyor. Ayrıca<br />

dinleme özelliğine sahip ‘speech to text’<br />

teknolojisi ile telefon yoluyla sisteme ulaşan<br />

kullanıcıyı, ilgili uygulamalara bağlayarak sorunu<br />

çözüyor.<br />

“Dijital Yardım Masası’nın<br />

tercih edilmesinde yüzde 133<br />

artış oldu”<br />

Pandemiyle birlikte birçok sektörün dönüşüme<br />

Türkiye’nin dijital müşteri deneyimi merkezi Turkcell Global<br />

Bilgi’nin sunduğu ‘Dijital Yardım Masası’, son kullanıcının<br />

yazılım veya donanım konularında ihtiyaç duyduğu<br />

teknik desteği uçtan uca uzaktan sağlıyor. Uzaktan çözüm<br />

modeli ve teknolojisi sayesinde toplam sorun çözme<br />

süresi kısalarak daha az kişiyle sürece müdahale ediliyor<br />

ve böylece yılda yüzde 30’a varan verimlilik sağlanıyor…<br />

uğradığını, bunlardan birinin de uzaktan teknik<br />

destek hizmeti olduğunu belirten Turkcell Global<br />

Bilgi Teknolojik Operasyonlar Genel Müdür Yardımcısı<br />

Cengiz Arslan, “Artan kira ve ofis maliyetleri<br />

sebebiyle; uzaktan yazılım veya donanım<br />

desteği gün geçtikçe daha çok önem kazanıyor.<br />

Diğer yandan cihazlardaki sorunu kısa sürede<br />

çözüp işe geri dönebilmek de performans kaybının<br />

önüne geçiyor. Son yıllarda etkisini yakından<br />

hissettiğimiz tüm bu dinamikler, Dijital Yardım<br />

Masası’nın tercih edilmesinde yüzde 133 oranında<br />

artışa neden oldu” dedi.<br />

“Müşterilerin ve çalışanların<br />

memnuniyeti yüzde 90’a<br />

ulaşıyor”<br />

Dijital Yardım Masası’nın sunduğu olanaklar<br />

hakkında değerlendirme yapan Cengiz Arslan,<br />

“Dijital Yardım Masası’yla çalışanların bilgisayarlarında<br />

yaşadıkları yazılım bazlı sorunlara<br />

uzaktan bağlanıyoruz veya donanım sorunlarına<br />

yerinde destek veriyoruz. Uzaktan çözüm<br />

teknolojisi sayesinde toplam çözüm bulma süresi<br />

kısalıyor, daha az kişiyle çözüme müdahale<br />

ediliyor ve böylelikle yılda yüzde 30’a varan verimlilik<br />

sağlıyoruz. Bunların sonucunda müşterilerin<br />

ve çalışanların memnuniyeti de yüzde<br />

90’a kadar ulaşıyor” dedi.<br />

Yurt dışında da yerinde destek<br />

hizmeti<br />

Dijital Yardım Masası’nda sesli yanıt sistemi<br />

(IVR) robotunun da rol oynadığını vurgulayan<br />

Arslan, şöyle devam etti: “Bu teknolojinin önleyici<br />

bir özelliği de bulunuyor. Şöyle ki; kullanıcının<br />

cihazına önceden kurulan otomasyon<br />

yazılım, sorunu kullanıcıdan daha önce görebiliyor<br />

ve problem henüz kullanıcı tarafından<br />

hissedilmeden çözüme kavuşturuluyor. Mobil<br />

cihaz desteği de sunduğumuz Dijital Yardım<br />

Masası ile sadece Türkiye’de değil yurt dışında<br />

da yerinde destek hizmeti verebiliyoruz.”<br />

Arslan, pandeminin etkisi ve sonuçları hakkında<br />

ise şunları belirtti: “Salgın öncesinde<br />

odağımıza aldığımız ve ciddi mesafe kat ettiğimiz<br />

dijitalleşme hedefi, teknolojiye rakiplerimizden<br />

çok daha önce sahip olmamızı ve hızla<br />

adapte olmamızı sağladı. Yarattığımız müşteri<br />

memnuniyeti ve verimlilikle Türkiye’nin en<br />

büyük üretim ve teknoloji şirketlerinin Dijital<br />

Yardım Masası’yla buluşmasını sağladık. <strong>2023</strong><br />

yılında da şirketlerin dijital dönüşüm oranını<br />

arttırmasını öngörüyoruz. Çünkü kaynakların<br />

verimli kullanımı, teknoloji payının artırılmasıyla<br />

mümkün olacak.”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Funvarse Games’e hisse bazlı yatırım<br />

Yatırım hedefini yüzde 80 oranında tamamlayan<br />

Funverse Games, hedefinin kalan<br />

kısmı için görüşmelere devam ediyor. Bu<br />

yatırım, firmanın geliştirdiği oyunların ve<br />

teknolojilerin geliştirilmesi ve pazarlanması<br />

için kullanılacak.<br />

Funverse Games CEO’su Tolga Öztürk konu<br />

ile alakalı şu sözleri söyledi: “<strong>2023</strong> yılının<br />

ilk yatırımlarından birini duyurmaktan dolayı<br />

çok mutluyuz. Bu sene globaldeki çok<br />

50+ kişilik ekibiyle mid-core PC, mobil ve konsol oyunları<br />

geliştiren Funverse Games, aralarında Weplay Ventures,<br />

Alfin VC, Yıldız Tekno GSYO, Mediterra Capital partneri<br />

Orhan Ayanlar, Astaş Holding Business Development<br />

Executive’i Burak Aşçı ve ismi açıklanmayan birkaç yatırımcıyı<br />

daha içeren yatırım grubu tarafından 6 milyon<br />

dolar değerleme ile hisse bazlı yatırım aldı…<br />

önemli yatırımcılara Türk oyun şirketlerinin<br />

ne kadar iyi işler yaptığını gösterdik ve<br />

göstermeye de devam ediyoruz. Blockchain<br />

ve oyun sektörleri Türkiye için büyük öneme<br />

sahip. Funverse’de biz bu teknolojileri<br />

üretme ve geliştirme aşamalarında ARGE<br />

faaliyetlerinde bulunuyoruz. <strong>Şubat</strong> ayından<br />

itibaren ürünlerimizle piyasaya çıkacağız ve<br />

<strong>2023</strong>’te Funverse’ten çok daha fazla haberler<br />

duyacaksınız.”<br />

Funverse Games, 2022’de LinkedIn’in derlediği<br />

Türkiye’deki En İyi Startup’lar listesinde<br />

3. sırada gösterilmişti. Firma şu anda blockchain<br />

entegrasyonu olan, MOBA ve Battle<br />

Royale türlerindeki Hit and Boom oyununu<br />

geliştirmektedir. Geçtiğimiz yıl Kapalı Alfa<br />

testlerine başlayan oyun, Açık Beta testlerine<br />

hazırlanmaktadır.<br />

33


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Türkiye’nin ilk ve tek dijital<br />

stil danışmanı ‘Elsiva’<br />

LC Waikiki, herkesin stiline en uygun ürünleri yapay<br />

zeka teknolojisi ile lcwaikiki.com üzerinden bulabilmelerine<br />

imkan sunan Türkiye’nin ilk ve tek Dijital Stil<br />

Danışmanı Elsiva’yı tanıttı…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Türkiye’nin lider moda perakende markası<br />

LC Waikiki, “İyi Giyinmek Herkesin<br />

Hakkı” misyonuyla modayı ve kaliteyi<br />

daha fazla kişiye sunmak için çalışmalarını<br />

sürdürüyor.<br />

Moda perakende alanında teknolojik ve<br />

dijital dönüşüme öncülük etmeyi sürdüren<br />

LC Waikiki bu doğrultuda, herkesin<br />

hayatını kolaylaştıran, teknoloji ve modayı<br />

bir arada sunan çözümler tasarlamaya<br />

devam ediyor. Şirket son olarak,<br />

müşterilerin stiline en uygun ürünleri<br />

lcwaikiki.com üzerinden bulabilmelerine<br />

imkan sunan yeni Dijital Stil Danışmanı<br />

Elsiva’yı tanıttı. Elsiva, stil ve danışmanlık<br />

hizmetini ücretsiz bir şekilde<br />

sağlarken, yapay zeka algoritması ile stil<br />

sahibi olmak isteyenlere kişiselleştirilmiş<br />

kombin ve ürün önerileri sunuyor.<br />

LC Waikiki’nin Dijital Stil<br />

Danışmanı Elsiva ile bugün ne<br />

giysem derdine son<br />

LC Waikiki’nin yeni Dijital Stil Danışmanı<br />

Elsiva, kullanıcıların kişiselleştirilmiş<br />

ürün ve kombinlere ulaşmasını sağlayan,<br />

öğrenen ve sürekli gelişen bir yapay<br />

zeka algoritmasına sahip. Bu algoritma;<br />

görsel tarama teknolojisiyle LC Waikiki<br />

kombinleri ve sosyal medyadaki trend<br />

kombinlerden oluşan ve sürekli genişleyen<br />

bir veri havuzundan besleniyor.<br />

Elsiva bir moda danışmanı gibi sorduğu<br />

sorularla kişiye özel kombin ve ürünler<br />

getirirken, kullanıcıların sevdikleri<br />

için de özel ve kişiselleştirilmiş öneriler<br />

bulmasını sağlayabiliyor. Elsiva kişinin<br />

tarzına en uygun, yeni gelen, indirime giren<br />

ürünleri aramasına gerek kalmadan<br />

kullanıcıya ulaştırmayı hedefliyor ve<br />

lcwaikiki.com üzerinden kıyafet tercih<br />

etmeyi, alışveriş yapmayı her aşamada<br />

kolaylaştıran özellikleriyle öne çıkıyor.<br />

“Artık, lcwaikiki.com’da<br />

alışveriş deneyimi çok daha<br />

kolay ve yenilikçi olacak”<br />

LC Waikiki E-ticaret Genel Müdürü<br />

Ömer Barbaros Yiş, Elsiva lansmanında<br />

yaptığı konuşmada şunları kaydetti:<br />

“LC Waikiki olarak, müşterilerimizin<br />

web sitemizi veya mobil uygulamamızı<br />

ziyaret ettiğinde modayla ilgili tüm<br />

ihtiyaçlarına tek adreste ulaşabilmelerini<br />

ve tüm beklentilerini karşılayabilmelerini<br />

hedefliyoruz. Bunun içinde<br />

teknolojik yeniliklerden yararlanmaya<br />

devam ediyoruz. Elsiva’nın çıkış noktası<br />

esasen hepimizin düşündüğü ‹Bugün<br />

ne giysem?›, ‹Tarzıma uygun ürünlere<br />

nasıl ulaşabilirim?› gibi sorulardı.<br />

Sitemizde bulunan binlerce ürün<br />

içinde müşterilerin kendi zevklerine<br />

ve tarzlarına uygun ürün/kombin<br />

bulmasının zorluğu, kendi içimizde<br />

de değerlendirdiğimiz bir konuydu. Bu<br />

kadar çok çeşit bulundururken neden<br />

kişiye özel ürün ve kombin önerisi<br />

yapmayalım ki? dedik ve yola koyulduk.<br />

LC Waikiki olarak, bir ilke daha<br />

imza atarak Elsiva’yı müşterilerimizle<br />

buluşturduk. Türkiye’nin ilk dijital stil<br />

danışmanı olan Elsiva, misafirlerimize<br />

son moda trendler ışığında stillerine<br />

uygun kombin önerileri sunacak. Anket<br />

yardımıyla kullanıcıların kendi stillerine<br />

özel sorular sorarak kullanıcının<br />

cevaplarına göre de kişiselleştirilmiş<br />

ürün ve kombin önerisinde bulunuyor.<br />

Böylece kullanıcı, binlerce ürün arasında<br />

dolaşıp zaman kaybetmiyor ve tarzına<br />

uygun ürünlere, üstelik indirime giren,<br />

yeni gelen kişiye özel ürünlere de çok<br />

hızlı ulaşabiliyor.<br />

“Geleceğin alışveriş<br />

trendlerini müşterilerimize<br />

sunuyoruz”<br />

E-ticarette kişiselleştirmeye yönelik<br />

Bedenimi Bul, Dijital Stil Danışmanı<br />

Elsiva gibi inovatif uygulamalarla geleceğin<br />

alışveriş trendlerini müşterilerine<br />

sunduklarını belirten Yiş, “Yenilik ve ilkleri<br />

hayata geçirmenin marka değerimiz<br />

için çok önemli olduğunu biliyoruz. Bunun<br />

için de teknolojik yenilikleri yakından<br />

takip ederek sistemlerimize entegre<br />

ediyor, birçok yeni projeyi müşterilerimizle<br />

buluşturmak için çalışıyoruz. Ayrıca,<br />

‘Sana özel’ özelliği ile tamamen kullanıcılara<br />

özel kişiselleştirilmiş lcwaikiki.<br />

com sayfası da geliştirilmeye devam ediyor.<br />

Müşterilerimizden sıkça dönüş aldığımız<br />

beden konusunda ise 3D avatar<br />

projemizle, herkesin ürünleri satın almadan<br />

önce kendi üzerinde nasıl duracağını<br />

ve hangi beden satın alması gerektiğini<br />

görebildiği bir sistem üzerinde çalışıyoruz.<br />

Çoklu kanal yetkinliklerimizi öne<br />

çıkaracağımız mağazada dene al servisi,<br />

müşterilerimizin paylaşırken kazanacağı<br />

benim markam platformu, videoda<br />

hazine avı, ödeme kolaylığı sağlamak<br />

üzerine geliştirmekte olduğumuz<br />

projeler, e-ticaret müşterilerine özel<br />

ödül programı, teslimat tarafında<br />

yapacağımız sürprizler, fırsat çarkı<br />

ve fırsat kutusu gibi anlık kazandıran<br />

kurgularla müşterilerimizin alışveriş<br />

deneyimini bir üst seviyeye taşımaya<br />

devam ediyoruz.” diye konuştu.<br />

34


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Sözleşmelerinizi dijital olarak kapınızda imzalayın!<br />

Dijital Kurye Platformu, geleneksel sözleşme<br />

taşımacılığını geleceğe taşıyor. Platform bugün<br />

sadece Türkiye’de değil, dünyada da alanında<br />

bir ilk olma özelliği taşıyor. Hem kurumların<br />

hem de bireylerin kullanabildiği Dijital Kurye<br />

Platformu, geleneksel imza işlemlerinin aksine<br />

imzalatılmak istenen belgelerin, kimliği ve<br />

yüz biyometrisi dijital olarak doğrulanan kişilere<br />

uzaktan ya da kuryeler aracılığıyla kapıda<br />

imzalatılmasını sağlıyor. Platform imza süreci<br />

tamamlandığında belgeyi hem gönderici hem<br />

de imzacıyla paylaşıyor.<br />

Kuryeler, taşıdıkları verileri ve belgeleri hiçbir<br />

şekilde görmüyor. Kuryenin elindeki tablet<br />

aracılığıyla erişilebilen veri ve belgeler, sadece<br />

müşteriye daha önceden iletilen şifre ile açılabiliyor.<br />

Kurye, kapıda müşterinin kimliğini<br />

doğruladıktan sonra gerekli belgeleri yine tablet<br />

üzerinden imzalatıyor.<br />

Kapıdaki işlem iki dakikada<br />

tamamlanıyor<br />

Dijital Kurye CEO’su Oral Başer, müşterilerinin<br />

kuryeleri aracılığıyla gerçekleştirilen kapı önü<br />

işlemlerinin, ortalama 2 dakikada tamamlandığını<br />

belirtti. Başer, ”Bugün herhangi bir kurumun<br />

ikili sözleşme süreci yaklaşık 6 günde<br />

Dijital Kurye Platformu, dünyada örneği olmayan bir hizmeti<br />

müşterilerine sunarak, dijital kontrat yönetimi ve kimlik doğrulama<br />

hizmetlerini müşterilerinin kapısına getiriyor. Platform,<br />

kimliği dijital olarak doğrulanan kişilerin imzalanacak<br />

belgelere uzaktan ya da kapıda dijital imza atmasını, imza<br />

süreci tamamlandığında da belgenin hem gönderici hem de<br />

imzacı ile anında paylaşılmasını sağlıyor…<br />

tamamlanabiliyor. Dijital Kurye ile sunduğumuz<br />

hizmet müşterilerimize büyük zaman<br />

tasarrufu sağlıyor” dedi. Başer Dijital Kurye’de<br />

tüm süreçlerin dijital ortamda yürütüldüğünü,<br />

bu sayede kurumsal müşterilerinin finansal<br />

ve operasyonel risklerini azaltmalarına ve kağıtsızlaşmalarına<br />

büyük katkı sağladıklarını<br />

vurguladı.<br />

Dijital Kurye Platformu’nun Ocak 2022’den bu<br />

yana müşteri portföyüne 40’ı aşkın yeni isim<br />

eklediğini kaydeden Oral Başer, telekomünikasyon,<br />

bankacılık, finans, enerji sektörü gibi<br />

daha birçok sektörün öncü firmalarına dijital<br />

kontrat yönetimi ve uzaktan müşteri edinim<br />

süreci hizmetleri verdiklerinin altını çizdi.<br />

Dijital Kurye’nin başlıca kuruluş amaçlarından<br />

birisinin belge yönetim süreçlerindeki güvenlik<br />

açıklarını minimuma indirmek olduğunu belirten<br />

Başer, bu nedenle geliştirdikleri her çözümün<br />

AB Standartları’na ve Türkiye’deki tüm<br />

regülasyonlara uygun şekilde tasarlandığının<br />

altını çizerken, “BTK, BDDK, EPDK, SPK’ya tabi<br />

olan kurumların ihtiyaçları ile ilgili tanımlanmış<br />

olan regülasyonlara karşı çok hızlı aksiyon<br />

alarak çözüm üretebiliyoruz” diye konuştu.<br />

Veriler sistemden otomatik<br />

siliniyor<br />

Başer, yeni nesil teknolojileri kullanarak geliştirdikleri<br />

altyapılarıyla tüm güvenlik standartlarını<br />

karşıladıklarını söylerken, bu kapsamda<br />

gerçekleştirilen tüm sertifikasyonlara tabi<br />

olduklarını, bu sayede sıklıkla yapılan denetlemelerden<br />

de geçtiklerini belirtti. Oral Başer,<br />

dijital olarak imzalanan sözleşmelerin sadece<br />

mutabakat sürecinde 7 gün geçici olarak saklandığını<br />

sonradan sistemden otomatik olarak<br />

silindiğini sözlerine ekledi.<br />

Boğaziçi Üniversitesi’nden<br />

özel eğitim alıyorlar<br />

Platformda kurye olarak çalışmak isteyen<br />

adaylar, Boğaziçi Üniversitesi Yaşamboyu<br />

Eğitim Merkezi tarafından verilen eğitim<br />

programına katılıyor. Eğitimde şirket içi vizyon<br />

ve sorumluluklar, müşteri odaklı hizmet, kişisel<br />

verilerin korunması gibi birçok farklı konu<br />

yer alıyor. Eğitim sonunda sadece yeterlilik sınavından<br />

geçer not alan adaylar Dijital Kurye<br />

olmaya hak kazanıyor.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

En Çok Z Kuşağı şirket kurdu!<br />

Amerika, İngiltere, Türkiye ve Avrupa Birliği<br />

ülkeleri olan Estonya, Hollanda, Almanya<br />

gibi geniş bir coğrafyaya ticaretini taşımak<br />

isteyen küçük ve orta büyüklükteki şirketlere,<br />

şirket kuruluşundan vergilendirmeye<br />

kadar olan süreçte ürün ve hizmetler sunan<br />

Mükellef, 2022 yılına ilişkin şirket kurma<br />

verilerini paylaştı. Tüm müşterilerini sahip<br />

olduğu teknoloji platformuyla regülasyonlara<br />

uyumlu hale getirmenin yanında global<br />

müşterilerine hizmet vermek için Workhy<br />

markası ile açıldığı yeni ülkelerde yurt dışında<br />

kendi işini kurmak isteyen ve hali hazırda<br />

Şirketini yeni kurmak isteyen girişimcilerin ve hali hazırda<br />

faaliyetine devam eden işletmelerin Amerika, İngiltere,<br />

Türkiye›nin yanı sıra Estonya, Hollanda ve Almanya<br />

gibi Avrupa Birliği ülkelerinde şirket kuruluşundan vergi<br />

süreçlerine kadar tüm ihtiyaçlarını karşılayabildikleri online<br />

bir platform olan Mükellef, 2022 yılında hızlı büyümesini<br />

sürdürdü. Mükellef geçen yıl 6 binin üzerinde şirket<br />

kuruluşunda köprü görevi üstlenirken, yüzde 55 oranla Z<br />

kuşağı birinci sırada yer aldı…<br />

faaliyetine devam edenlerin çalışmalarını<br />

hızlandıran Mükellef, 2022 yılını 6 binin üzerinde<br />

şirket kurulumu ile kapattı.<br />

E-Ticaret Tahtını Korudu<br />

Mükellef’in 2022 senesine ilişkin verileri ışığında<br />

geçen yıl olduğu gibi faaliyet alanlarına<br />

göre şirket kuruluşunda e-ticaret, tahtını<br />

kimseye kaptırmadı. Türkiye’de e-ticaretin<br />

ardından en çok şirket kurulan diğer alanlar<br />

sırasıyla yazılım ve kurye olurken; Amerika<br />

ve İngiltere’de ise şirket kuruluşunda birinciliğini<br />

koruyan e-ticareti, sözleşmeli yazılımcılar<br />

ve tasarımcılar takip etti. Mükellef’in<br />

açıkladığı verilere göre şirket kurulumuna<br />

ülkeler özelinde bakıldığında, şirketlerin<br />

yüzde 86’sı Türkiye’de, yüzde 7’si Amerika’da<br />

ve diğer yüzde 7’si ise İngiltere’de kuruldu.<br />

Bunların yanı sıra astroloji, paramedik, havai<br />

fişek üretimi, baklagil üretimi ve sporcu<br />

yiyecekleri gibi niş alanlarda da şirket kurulumu<br />

gerçekleşti.<br />

35


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Oxford Economics, YouTube’un<br />

Türkiye’deki etkisini analiz etti<br />

Türkiye’de YouTube’u düzenli olarak<br />

kullanan 45 milyon kişi, YouTube verilerine<br />

göre platformda günde ortalama 45 dakika<br />

zaman geçiriyor. Kullanıcılar YouTube sayesinde<br />

dünyanın dört bir yanından dilediği<br />

içeriğe ulaşarak pek çok yeni şey öğrenebiliyor.<br />

Her yaştan bireyin sesini duyurmasına,<br />

öğrenmesine, araştırmasına ve eğlenmesine<br />

katkı sağlayan YouTube, aynı zamanda içerik<br />

üreticileri ve diğer işletmeler için de önemli<br />

bir gelir imkanı yaratıyor. İçerik üreticilerinin<br />

çalışanlarının yanı sıra tedarik zincirlerinde<br />

yer alan işletmeler ve serbest çalışanlar<br />

da dahil edildiğinde YouTube sayesinde çok<br />

büyük bir ekosistem oluşuyor. Desteklenen<br />

<strong>IT</strong> network bu ekosisteme verilen katkıyı anlamak, platformun<br />

Türkiye ekonomisine, toplumuna ve<br />

kültürüne halihazırda yaptığı önemli katkıyı<br />

ölçmek için bir etki analizi araştırması gerçekleştirildi.<br />

Bağımsız araştırma kuruluşu<br />

Oxford Economics tarafından yürütülen<br />

araştırma, platformun etkisini ölçmeyi, istihdam<br />

ile GSYH üzerindeki etkilerini belirleyip<br />

ilişkili sektörler ile bireylerin yaşam<br />

kalitesi üzerinde nasıl bir etkide bulunduğunu<br />

analiz etmeyi amaçlayan titiz bir çalışma<br />

yürüttü. Raporun önemli bölümleri, düzenlenen<br />

bir basın toplantısı ile paylaşıldı.<br />

Sektör Market<br />

36<br />

“Türkiye’deki içerik üreticileri<br />

dünyanın dört bir yanından<br />

izleyicilerin yaşamını<br />

zenginleştiriyor”<br />

YouTube Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Başkan<br />

Yardımcısı Pedro Pina raporla ilgili şunları<br />

söyledi: “YouTube, yaratıcı girişimcilerin<br />

seslerini dünyaya duyurarak, onların içeriklerinden<br />

elde edilen geliri doğrudan onlarla<br />

paylaşan tek açık platform. Bugün yayınladığımız<br />

rapor, Türkiye’nin her yerinden<br />

YouTube içerik üreticilerinin tam da bunu<br />

başardığını gösteriyor. Ülkenin her yerinde<br />

kendi kurdukları işletmeler üzerinden,<br />

Türk kültürünü dünya çapındaki 2 milyar<br />

izleyiciyle paylaşıyorlar. Biz Türkiye’nin<br />

başarılı içerik üretici topluluğunu bekleyen<br />

yeni gelişmeler için de büyük heyecan<br />

duyuyoruz. <strong>Şubat</strong> ayından itibaren You-<br />

Tube, Türkiye’deki içerik üreticilerinin<br />

YouTube Shorts’taki yaratıcılıklarından<br />

gelir elde etmeleri için daha da fazla yol<br />

sunacak.. İçerik üreticileri ve Türkiye’nin<br />

her yerinden binlerce kullanıcı, şimdiden<br />

dünyanın dört bir yanından izleyicilerin<br />

yaşamını zenginleştiriyor. Ancak ben bunun<br />

Z kuşağından emeklilere kadar herkesin kendi dünyasını<br />

bulabildiği YouTube, içerik üretici topluluklarına, işletmelere<br />

ve kullanıcılara katkı sağlıyor. Bu katkıyı ölçmek<br />

ve daha iyi anlamak amacıyla bağımsız araştırma<br />

kuruluşu Oxford Economics tarafından YouTube Türkiye<br />

Etki Raporu hazırlandı. Rapora göre dünya çapında 2<br />

milyardan fazla insanın ortak platformu haline gelen<br />

YouTube, Türkiye’de 45 binden fazla tam zamanlı işe eşdeğer<br />

istihdamı destekliyor…<br />

onlar için henüz bir başlangıç olduğunu<br />

düşünüyorum.”<br />

“Türkiye’de kullanıcıların<br />

%93’ü YouTube’u bilgi<br />

ve birikim edinmek için<br />

kullanıyor”<br />

Google Türkiye Kamu İlişkileri Direktörü<br />

Pelin Kuzey basın toplantısında etki analizi<br />

raporuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu:<br />

“Her gün milyonlarca kullanıcının ziyaret<br />

ettiği YouTube, Türkiye ekonomisine ve sosyo<br />

kültürel hayatına birçok katkı sağlıyor.<br />

Burada YouTube’un sağladığı katkı sadece<br />

içerik üreticileriyle de sınırlı kalmıyor. İçerik<br />

üreticilerinin çalışanlarının yanı sıra tedarik<br />

zincirlerinde yer alan, gelirlerinin önemli bir<br />

kısmını içerik üreticilerden elde eden işletmeler<br />

ve serbest çalışanlar da bu ekosisteme<br />

dahil edildiğinde oldukça geniş bir etki alanından<br />

bahsediyoruz. Raporda gerçekleştirilen<br />

sınıflandırmalar, YouTube’un doğrudan<br />

ve dolaylı olarak küresel bir ekosistem yarattığını<br />

ve 2021 yılında bu ekosistemin Türkiye<br />

ekonomisine toplamda 2 milyar TL’den fazla<br />

katkıda bulunduğunu ve 45.000’den fazla<br />

tam zamanlı işe eşdeğer istihdamı desteklediğini<br />

gösteriyor. Raporun çıktıları arasında<br />

beni en çok heyecanlandıran verilerden<br />

biri de kadın içerik üreticilerle ilgili. Kadın<br />

içerik üreticilerin yüzde 82’si, YouTube’un<br />

tutkularını ve fikirlerini paylaşmalarına yardımcı<br />

olduğunu belirtiyor. 10 Kadından 8’i<br />

bu bilgiyi vermiş. Kadınların sesinin duyulması,<br />

kendilerini özgürce ifade edebilmeleri<br />

anlamında YouTube’un hayatlarımızdaki<br />

önemini çok güzel vurgulayan bir çıktı. Bir<br />

diğer önemli çıktı da kullanıcıların bilgi ve<br />

birikim edinme noktasında Google’ın kapısını<br />

ne kadar sık çaldığıyla ilgili. Türkiye’de<br />

kullanıcıların yüzde 93’ü YouTube’u bilgi ve<br />

birikim edinmek için kullandığını bildiriyor.<br />

Eminim bu hepimizin hayatında deneyimlediği<br />

önemli bir etki.”<br />

“YouTube ve Ben” paneli<br />

ilham verici hikayelere ev<br />

sahipliği yaptı<br />

Türkiye’de ilk kez kamuoyuna sunulan You-<br />

Tube Türkiye Etki Raporu’nda farklı sektör<br />

ve alanlardan YouTube’da ortaya çıkan başarı<br />

hikayeleri de incelendi. Etkinlikte düzenlenen<br />

”YouTube ve Ben” paneliyle bu başarı<br />

hikayelerinin mimarları ile Simge Fıstıkoğlu<br />

moderatörlüğünde bir söyleşi gerçekleştirildi.<br />

Gazeteci ve YouTube İçerik Üreticisi<br />

Cüneyt Özdemir, YouTube İçerik Üreticisi<br />

Orkun Işıtmak, Ebebek Pazarlama Direktörü<br />

Sevda Tarcan Demir, NetD Genel Müdürü Feride<br />

Başbuğ, Ay Yapım CEO’su Kerem Çatay,<br />

TRT Dış Video Platformlar Müdürü Yasin Yavuz,<br />

Tonguç Akademi Dijital İçerik Yöneticisi<br />

Engin Aygan ve Nefis Yemek Tarifleri YouTube<br />

Kanalı Kurucuları Elif Atalar ve Yasemin<br />

Atalar’ın panelist olarak yer aldığı etkinlik,<br />

ilham verici hikayelere ev sahipliği yaptı.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

TD SYNNEX, Oracle İş Ortaklarına Eğitim Verilecek İş<br />

Ortağı Mükemmeliyet Merkezi fiziksel olarak açıldı<br />

Dijital dönüşümün etkisi ile BT çözümleri kurumların<br />

yeni iş modellerini hayata geçirmelerini<br />

sağlamaya devam ediyor. Dünyanın önde<br />

gelen küresel teknoloji distribütörü TD SYN-<br />

NEX de iş ortakları için oluşturduğu ve adeta<br />

bir laboratuvar ortamı sunan İş Ortağı Mükemmeliyet<br />

Merkezi (Partner Center of Excellence<br />

- PCoE) ile iş ortaklarının çevik bir şekilde<br />

yenilikleri uygulamalarına ve pazara daha hızlı<br />

girmelerine yardımcı oluyor.<br />

TD SYNNEX ile dünyanın en büyük yazılım<br />

şirketlerinden biri olan Oracle arasında yapılan<br />

ve Oracle’ın EMEA bölgesinde bir ilk olan<br />

iş birliği kapsamında, TD SYNNEX Türkiye’nin<br />

İş Ortağı Mükemmeliyet Merkezi’nde<br />

Oracle Türkiye’nin iş ortaklarına yeni ürün<br />

ve hizmetler hakkında eğitimler verilecek.<br />

İstanbul’daki merkezde, mevcut ve potansiyel<br />

müşteriler yeni teknolojilerin sunduğu fırsatları<br />

öğrenirken yeni potansiyelleri keşfetme imkânı<br />

da bulacak. TD Synnex Türkiye bünyesinde<br />

açılışı gerçekleştirilen PCoE merkezi, pandemi<br />

sonrası Avrupa ve Orta Doğu bölgesinde açılan<br />

ilk fiziksel eğitim merkezi olması nedeniyle<br />

önem taşıyor.<br />

Küresel teknoloji distribütörü TD SYNNEX ile dünyanın en<br />

büyük yazılım şirketlerinden biri olan Oracle arasında yapılan<br />

iş birliği kapsamında, TD SYNNEX’in İstanbul’daki İş Ortağı<br />

Mükemmeliyet Merkezi’nde Oracle Türkiye’nin iş ortaklarına<br />

yeni ürün ve hizmetler hakkında eğitimler verilecek. İş<br />

ortakları bu merkezde sadece yeni teknolojilerin sunduğu<br />

fırsatları öğrenmekle kalmayacak aynı zamanda Oracle<br />

ürünleri ile yeni projelerin hayata geçirilmesi konusunda<br />

uzmanlardan rehberlik de alacak. İş birliği, Oracle’ın EMEA<br />

bölgesinde ilk kez iş ortaklarına bir distribütörünün ofisinde<br />

eğitimler verilecek olması açısından da önem taşıyor…<br />

TD SYNNEX Türkiye Ülke Müdürü Behçet<br />

Yumrukçallı, iş birliği ile ilgili yapığı açıklamada,<br />

“İş Ortağı Mükemmeliyet Merkezimiz ile<br />

2019 yılının sonlarından bu yana iş ortaklarımıza<br />

online ortamda hizmet veriyorduk. Üç yıl<br />

içerisinde iş ortaklarımızın 472 çalışanına eğitimler<br />

verdik. Ürün ve hizmetlerinin distribütörlüğünü<br />

de yaptığımız Oracle’ın iş ortaklarına<br />

da TD SYNNEX’ten eğitmenlerin yanı sıra<br />

Oracle’dan eğitmenlerin de katılımıyla online<br />

ortamda düzenlenen dijital atölyelerde eğitimler<br />

veriyorduk. Yeni dönemde eğitimlerimizi<br />

artık İstanbul’daki ofisimizde fiziksel dünyaya<br />

da taşıyoruz. Buradaki İş Ortağı Mükemmeliyet<br />

Merkezimizde Oracle’ın iş ortaklarını<br />

ağırlayacağız. Vereceğimiz eğitimlerimizin<br />

odak noktası ise ilk etapta bulut teknolojileri<br />

olacak. Eğitimlerimizin konusu her çeyrek<br />

dönem sektörlerdeki trend ve ihtiyaçlara göre<br />

belirlenecek. Teknik danışmanlarınız ve eğitmenlerimiz<br />

ayrıca bu merkezimizde Oracle’ın<br />

iş ortaklarının teknik sorularını yanıtlarken<br />

karşılaştıkları problemleri çözmelerine de<br />

destek olacak. Yazılım ve donanım dünyasının<br />

önde gelen şirketlerinden olan Oracle, yaklaşık<br />

150 milyon dolarlık bir pazarda yüzde 70’lik bir<br />

paya sahip. Bu eğitimlerimiz ile Oracle’ın ürün<br />

ve hizmetleri hakkında daha fazla kurumsal ve<br />

KOBİ müşterisini bilgilendirmeyi hedeflerken<br />

aynı zamanda mevcut müşterilerine de henüz<br />

kullanmadıkları Oracle ürünleri ile yeni projelerin<br />

hayata geçirilmesi konusunda rehberlik<br />

etmeyi de amaçlıyoruz. Ayrıca yılın ilk yarısı ve<br />

sonunda katılımı en yüksek ve başarılı gerçekleştiren<br />

bireysel katılımcılara sürprizlerimiz de<br />

olacak.” dedi.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

“Pomega Energy Storage Technologies” Amerika<br />

Fabrikasının temeli atıldı<br />

Colleton ilçesinde toplam 320 dönüm arazi<br />

üzerine kurulacak ve ‘Pomega Energy Storage<br />

Technologies Inc.’ adıyla hizmet verecek olan<br />

yıllık 3 GWh kapasiteli fabrika, Lityum-İyon<br />

(LiFePO4) teknolojisiyle pil hücreleri üretmenin<br />

yanı sıra ev ve şebeke tipi enerji depolama<br />

çözümlerini de üretecek.<br />

‘Küresel Marka Olma’ Yolunda<br />

Güçlü Adım<br />

‘Pomega Enerji Depolama Teknolojileri’ şirketiyle<br />

Ankara Polatlı’ya Türkiye’nin ilk özel<br />

sektör enerji depolama fabrikasını inşa eden<br />

Kontrolmatik Teknoloji, küresel pazardaki ihtiyacı<br />

da görerek bu alandaki ikinci yatırımını<br />

Mühendislik ve teknoloji şirketi Kontrolmatik Teknoloji’nin ‘Pomega<br />

Energy Storage Technologies’ iştiraki ile Amerika’nın Güney<br />

Carolina eyaletinde inşa edeceği 279 milyon dolarlık enerji<br />

depolama fabrikasının temeli 2 <strong>Şubat</strong>’ta Güney Carolina Valisi<br />

Henry McMaster’ın da katıldığı bir törenle atıldı…<br />

Amerika’da gerçekleştireceğini Aralık 2022’de<br />

duyurmuştu.<br />

ABD’nin Güney Carolina eyaletindeki Colleton<br />

ilçesinde inşa edilecek ve ‘Pomega Energy<br />

Storages Inc.’ hizmet verecek olan yıllık 3GWh<br />

kapasiteli fabrikanın temel atma töreni, Eyalet<br />

Valisi Henry McMaster ve diğer eyalet yöneticilerinin<br />

de katılımıyla 2 <strong>Şubat</strong> <strong>2023</strong>’te gerçekleştirildi.<br />

Kontrolmatik Yönetim Kurulu Başkanı<br />

Sami Aslanhan ve ABD’de kurulu Kontrolmatik<br />

Technologies şirketinin CEO’su Bahadır<br />

Yetki’nin de katıldığı tören eyalet basını tarafından<br />

da yoğun ilgiyle takip edildi. Fabrika,<br />

Kontrolmatik’in ‘küresel marka olma’ yolculuğunda<br />

güçlü bir adımı temsil ediyor.<br />

2024’te faaliyete geçmesi planlanan fabrikanın<br />

finansmanı için özkaynakların yanı sıra için<br />

federal hükümetin ve Güney Carolina eyaletinin<br />

sunduğu teşviklerden de yararlanılıyor.<br />

BMW, Boeing, Continental, Mercedes-Benz,<br />

Samsung gibi dünyanın ileri gelen teknoloji ve<br />

üretim devlerinin yatırım yaptığı alanda kurulacak<br />

olan fabrika ilk etapta 3 GWh kapasite ile<br />

faaliyet gösterecek ve LFP hücrelerin yanı sıra<br />

batarya modülleri ve bütünleşik enerji depolama<br />

sistemleri üretimi yapacak.<br />

37


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Kobiler için siber güvenlik yatırımı<br />

kolaylaşıyor<br />

e-posta güvenliği, DLP çözümü, Microsoft365 güvenliği,<br />

XDR, Sandbox gibi birçok uç nokta koruması…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Pandemiyle birlikte dijitalleşen çalışma<br />

hayatı, online alışverişteki yükseliş<br />

ve mobil cihazların kullanımındaki artış,<br />

siber güvenlik ihtiyacının daha da<br />

artmasına neden oldu ve geçtiğimiz iki<br />

yılda küresel çapta büyük işletmelere<br />

yönelik saldırılar yüzde 75 artarken küçük<br />

işletmelere yönelik veri ihlallerinin<br />

yüzde 152 arttığı görüldü. Çok uluslu şirketlerden<br />

küçük işletmelere kadar birçok<br />

farklı segmentte siber güvenlik çözümleri<br />

sağlayan ve bu pazarın katma değerli<br />

distribütörü olan Axoft, 2021 yılında<br />

Türkiye ofisinin açmasından buyana,<br />

uç nokta güvenlik çözümleri, gelişmiş<br />

tehdit aktörlerine yönelik katma değerli<br />

güvenlik servisleri, son kullanıcı güvenlik<br />

farkındalığı eğitimleri, endüstriyel<br />

sistemlere yönelik güvenlik çözümleri,<br />

bulut uygulamaları güvenliği ve devsecops<br />

gibi alanlarda güvenlik çözümleri<br />

sağlıyor.<br />

Axoft ve Trend Micro’nun yeni duyurulan<br />

iş birliği, ileri düzey güvenlik sağlayan<br />

“Worry-Free Services” güvenlik<br />

çözümünü yönetilen hizmet modeliyle<br />

Türkiye’deki şirketlerle buluşturuyor.<br />

İhtiyaçlara göre farklı paketlerle sunulan<br />

ve aylık abonelik modeli ile verilecek<br />

hizmet kapsamında, Axoft çözümleri<br />

müşterileri adına yönetebiliyor ve yeni<br />

nesil makine öğrenimi, web filtreleme<br />

ve veri korumasından Microsoft 365›te<br />

e-posta taramasına ve müşteriler<br />

genelinde tehditlerin tespit edilmesi için<br />

XDR teknolojisine kadar tüm alanlarda<br />

Trend Micro çözümlerini iş ortakları ile<br />

buluşturuyor.<br />

bulundu: “SOC As A Service (Co-Managed<br />

XDR), Trend Micro’nun SMB segmentinde<br />

yer alan kobiler için sağlamış<br />

olduğu güvenlik çözümleri portföyünü<br />

kapsıyor. Kobi segmentinde yer alan<br />

kurumlarımızın, siber güvenlik yatırımlarında<br />

karşısına çıkan iki büyük<br />

ve önemli zorluk bulunuyor. Bunlardan<br />

ilki yetişmiş insan kaynağı problemi, bir<br />

diğeri ise dolar kuru nedeniyle özellikle<br />

güvenlik çözümlerine yapılacak olan<br />

yatırımların ikinci plana bırakılması.<br />

Güvenlik yatırımlarının eksik yapılması<br />

ya da ilgili zorluklardan ötürü hiç yapılmaması<br />

da kobi segmentinde yer alan<br />

kurumlarımızın saldırı yüzeyini her<br />

geçen gün arttırıyor. Kobi segmentinde<br />

yer alan kurumlarımız için bahsetmiş<br />

olduğum bu zorlukların üstesinden gelinmesi<br />

ve güvenlik risklerini azaltmaya<br />

yönelik çözümlerin de işin uzmanlarına<br />

teslim edilmesi sürecini Trend Micro ile<br />

başladığımız iş birliği çerçevesinde gerçekleştirmeyi<br />

planlıyoruz. Trend Micro<br />

Worry-Free Managed/Co-Managed XDR<br />

çözümü ile kobi segmentinde yer alan<br />

kurumlarımıza SOC hizmeti ile birleştirip;<br />

7/24 kritik uyarı ve izleme, ile birlikte<br />

tam kapsamlı bir güvenlik yaklaşımıyla<br />

sunuyoruz. Üstelik bunu da kurumlarımızın<br />

bütçelerini yormayacak, güvenlik<br />

çözümlerine yönelik yatırımlarını ertelemelerine<br />

gerek kalmayacak bir finansal<br />

yaklaşım ile sağlıyoruz.”<br />

Güvenlik Çözümlerinde<br />

Kobilere Yüksek Fayda<br />

Trend Micro Bölge Kanal & MSP Müdürü<br />

Mehmet Dağdevirentürk ise “Trend<br />

Micro geçen yıl itibarıyla Türkiye’de siber<br />

güvenlik çözümlerinde yönetilebilir<br />

hizmetler modelini duyurdu. Axoft un<br />

sahip olduğu kanal gücüyle XDR ve MDR<br />

çözümlerini KOBİ’lerin maksimum fayda<br />

sağlayacağı şekilde iş ortaklarımıza<br />

duyurmanın ve özellikle KOBİ segmentinde<br />

en iyi teknolojileri sunabilmenin<br />

heyecanını paylaşıyoruz” dedi.<br />

Kurumlara her türlü gelişmiş tehdide<br />

karşı ileri düzey güvenlik vaat eden<br />

Trend Micro Worry-Free Services kapsamında<br />

ihtiyaca yönelik olarak Worry-Free<br />

Services, Worry-Free Services<br />

Advanced, Worry-Free XDR ve Worry-Free<br />

with Co-Managed XDR olmak<br />

üzere farklı paketler bulunuyor. Kötü<br />

amaçlı yazılımlara karşı koruma ve davranış<br />

analizi, önleyici ve çalışma zamanı<br />

makine öğrenimi, güvenlik açığı koruma<br />

ve sanal yama, tam disk şifrelemesi,<br />

uygulama denetimi, entegre uç nokta<br />

veri kaybı önleme, cihaz denetimi, Web<br />

güvenliği, web itibarı ve URL filtreleme,<br />

mobil güvenlik ve mobil cihaz yönetimi,<br />

Windows, macOS, iOS ve Android desteği,<br />

farklı ihtiyaçlara yönelik olarak<br />

tasarlanan paketlerde standart olarak<br />

bulunuyor.<br />

Dijital hizmetlerde kanal uzmanı olan<br />

Axoft, Trend Micro ile yaptığı iş birliğiyle<br />

Türkiye pazarına sunduğu bilgi güvenliği<br />

hizmetlerini genişletmeye ve iş ortaklarına<br />

ulaştırmaya devam ediyor.<br />

38<br />

Türkiye’de Kobilere Yönelik<br />

İlk XDR ve MDR Yaklaşımı<br />

Axoft Türkiye Ülke Müdürü Bahar<br />

Pınarlı, iş birliğinin kapsamı ve dikkat<br />

çeken yönleri hakkında şu yorumlarda


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

HPE (Aruba), 17 yıldır lider olarak konumlanıyor<br />

Bir Hewlett Packard Enterprise şirketi olan<br />

Aruba, HPE’nin (Aruba) Gartner’ın en son<br />

yayınladığı “Kurumsal Kablolu ve Kablosuz<br />

LAN Altyapısı Magic Quadrant” raporunda<br />

bir kez daha Liderler Çeyreği’nde yer aldığını<br />

duyurdu. Aruba ek olarak, Gartner’ın “Kurumsal<br />

Kablolu ve Kablosuz LAN Altyapısı<br />

için Kritik Yetenekler” raporundaki Uzaktan<br />

Çalışan Şubeler ve Sadece WLAN Refresh/<br />

New Build senaryolarında mümkün olan en<br />

yüksek puanları aldı ve toplam beş senaryonun<br />

tamamında en yüksek puan alan üç firma<br />

arasına girdi.<br />

Gartner’ın Magic Quadrant Kurumsal Kablolu<br />

ve Kablosuz LAN Altyapısı raporuna buradan<br />

ve Kritik Yetenekler raporuna ücretsiz<br />

olarak buradan ulaşabilirsiniz.<br />

Aruba; dijital dönüşüm projelerini hızlandırmak,<br />

altyapıyı yenilemek ve ağ güvenliğini<br />

geliştirmek isteyen müşteriler için hem Uygulama<br />

Yeteneği hem de Vizyonun Tamamlanması<br />

açısından Magic Quadrant Lideri<br />

olarak kabul edildi. Bu kabulün, aşağıdaki<br />

maddeleri içeren yapay zeka destekli Aruba<br />

Aruba Kurumsal Kablolu ve WLAN Altyapısı Kritik Yetenekler<br />

Raporundaki senaryoların tamamında en<br />

yüksek puan alan üç üretici arasında yer aldı…<br />

ESP (Kenar Servisleri Platformu) mimarisinin<br />

gücünü gösterdiğine inanıyoruz:<br />

• Birleşik kablolu, kablosuz ve SD-WAN yönetimi<br />

için sektör lideri bulut tabanlı çözümümüz<br />

Aruba Central<br />

• Veri merkezleri, kampüsler, şubeler ve<br />

uzaktan çalışma ortamları için kapsamlı bir<br />

Wi-Fi 6, 6E sertifikalı AP’ler ve akıllı anahtarlar<br />

portföyü<br />

• Buluttan kampüslere ve evlere uzanan Secure<br />

Zero Trust ve SASE çözümleri<br />

• Hem <strong>IT</strong> verimliliğini hem de ağ performansını<br />

artıran ve kullanıcı deneyimini geliştirmek<br />

için geniş ve çeşitlendirilmiş bir veri<br />

gölünden yararlanan yerleşik ağ ve AIOps<br />

özellikleri<br />

• Müşterilere zaman, kaynak ve bütçe kısıtlamaları<br />

dahilinde inovatif operasyonel sonuçlar<br />

elde etme çevikliği sağlayan esnek hizmet<br />

olarak ağ edinme, yerleştirme ve yönetme<br />

modelleri<br />

Gartner, Kritik Yetenekler raporunda Aruba’yı<br />

beş senaryonun her biri için en yüksek<br />

puanı alan üç üretici arasında konumlandırdı:<br />

Birleştirilmiş Kablolu ve WLAN Erişimi,<br />

Hands-Off NetOps, Uzaktan Çalışan Şubeler,<br />

Sadece Kablolu Refresh/New Build ve Sadece<br />

WLAN Refresh/New Build.<br />

Bir Hewlett Packard Enterprise şirketi olan<br />

Aruba’nın Ürün ve Teknolojiden Sorumlu<br />

Başkanı David Hughes; “Gartner tarafından<br />

kurumsal kablolu ve kablosuz LAN altyapısında<br />

17. kez Lider olarak lanse edilmekten<br />

onur duyuyoruz, Kritik Yetenekler raporunun<br />

sonuçları bizi çok mutlu etti. Kurumların<br />

Aruba’nın yapay zeka destekli çözümlerinin<br />

ve uzun vadeli değer sağlayan NaaS<br />

modelinin ticari faydalarını fark etmesinin<br />

yanı sıra inovasyon ve müşterilere olan bağlılığımızın<br />

lider olarak tanımlanmamıza neden<br />

olduğuna inanıyoruz.” dedi.<br />

Bu yılın başlarında Gartner, HPE’yi (Aruba)<br />

SD-WAN için 2022 Gartner Magic Quadrant’ta<br />

Lider olarak kabul etti ve böylece HPE<br />

(Aruba) Liderler Çeyreğinde üst üste beşinci<br />

kez yer almış oldu.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Mercusys’den WiFi 6 teknolojili sinyal genişletici<br />

Bütçe dostu ağ markası Mercusys, vites büyüttü<br />

ve üst segment ağ çözümlerinde de<br />

kullanıcılara seçenek olmaya başladı. Marka<br />

son olarak WiFi 6 teknolojisine sahip yeni bir<br />

sinyal genişleticiyi duyurdu. ME70X model<br />

WiFi sinyal genişletici <strong>Şubat</strong> ayında Türkiye’de<br />

satışa sunulacak. Evlerde WiFi sinyalleri her<br />

noktaya yüksek hızda ulaşamayabiliyor. Pek<br />

çok evde yaşanan bu soruna en uygun maliyetli<br />

çözümler sinyal genişleticiler (range extender).<br />

Modem ya da yönlendiriciden aldıkları<br />

WiFi sinyallerini kuruldukları noktada tekrarlayarak<br />

evin diğer bölümlerine ileten bu ürünler,<br />

genelde prize takılarak kullanılıyorlar. Mercusys<br />

ME70X de prize takılıp kolayca kurulan<br />

ve WiFi 6 teknolojisi sayesinde yüksek kablosuz<br />

hızlar sunan bir ürün. Çift kanal desteği<br />

olan ve toplamda 1800 Mbps kablosuz hızlara<br />

ulaşabilen ME70X, 4K film, online oyun gibi<br />

yüksek hız gerektiren uygulamaları sorunsuzca<br />

yapmayı sağlıyor. Üzerinde iki adet yüksek<br />

kazançlı anten bulunan sinyal genişletici, WiFi<br />

sinyallerini geniş bir alana aktarabiliyor. Böylece<br />

evde WiFi çekmeyen ‘ölü bölge’ kalmıyor.<br />

Mercusys, WiFi 6 teknolojisine sahip ve evlerdeki<br />

WiFi sinyal sorunu için çözüm olan yeni bir WiFi sinyal<br />

genişleticiyi satışa sunuyor. ME70X model ürün,<br />

sinyal sorununu yüksek hızlarda çözerken aynı zamanda<br />

Gigabit hızda kablolu bağlantı da sağlıyor…<br />

Gigabit bağlantı noktası<br />

Mercusys ME70X, kablosuz bağlantının yanı<br />

sıra kablolu bağlantıda da yüksek hızlar sunan<br />

ve kullanıcılara hem kablolu hem kablosuz<br />

bağlantı seçeneği sağlayan bir ürün. Üzerinde<br />

1 adet Gigabit Ethernet girişi olan ürüne, IPTV,<br />

oyun konsolu gibi cihazlar yüksek hız avantajıyla<br />

bağlanabiliyor. Aynı zamanda bu Ethernet<br />

girişi cihazın erişim noktası (access point) olarak<br />

da işlev görmesini sağlıyor. Yani Mercusys<br />

ME70X hem sinyal genişletici hem erişim noktası<br />

modlarıyla çift işlevli bir ürün. Bu sayede<br />

evdeki internet ihtiyacı tek bir cihazla çözülmüş<br />

oluyor. Tüm modem ve yönlendiricilerle<br />

ve geriye dönük olarak tüm WiFi standartlı cihazlarla<br />

uyumlu olan ME70X’in kurulumu ve<br />

kullanımı da son derece kolay. Android ve iOS<br />

destekli Mercusys uygulaması üzerinden adım<br />

adım kurulumu yapılabilen cihaz, yine bu uygulama<br />

ile her yerden, her zaman kolayca yönetilebiliyor.<br />

Ev dışındayken dahi sinyal genişleticinin<br />

ayarlarını yapmak mümkün oluyor.<br />

<strong>Şubat</strong> ayında satışa sunulacak olan ürünün<br />

fiyatı 1209 TL olarak açıklanıyor.<br />

39


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Shen Wei: “vivo’nun Altın Çağı Gelecekte”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

40<br />

vivo Kurucusu, Yönetim Kurulu Başkanı<br />

ve CEO’su Shen Wei, önemli eşikleri<br />

aştıkları 2022 yılının vivo için çok<br />

önemli bir atılım yılı olduğunu ifade<br />

etti. Tüm başarılarına ve büyümelerine<br />

rağmen vivo’nun ulaşması gereken birçok<br />

hedef olduğunun altını çizen Wei,<br />

“Temel arzuya sadık kalarak uzun vadeli<br />

planlarımızı takip edeceğiz, yenilikçi<br />

ruhumuzu besleyerek, verimliliğimizi<br />

sürdürerek ve maliyetlerimizi düşürerek<br />

vivo için başarılı sürdürülebilir bir<br />

iş modeli oluşturacağız” dedi.<br />

Shen Wei vivo’nun uzun vadeli hedefini<br />

“vivo’nun 28 yıllık geçmişine<br />

baktığımızda, zorluklar ve krizlerle<br />

karşılaştığımız dönemlerin bu krizleri<br />

fırsata çevirdiğimiz en verimli dönemler<br />

olduğunu görüyoruz. Karşılaştığımız<br />

her zorluk vivo’nun farkındalığını<br />

yükselten, becerilerini pekiştiren ve<br />

daha uzağı görüp daha uzun bir yol<br />

gitmesine olanak tanıyan teşvik edici<br />

bir faktör oldu. Önümüzdeki on yılda<br />

akıllı telefon sektörünü zorlu dönemler<br />

bekliyor. Ancak vivo olarak öngördüğümüz<br />

güçlüklerin aynı zamanda<br />

sınırsız bir fırsat alanı yarattığının da<br />

farkındayız. Merkezimize kullanıcıları<br />

alarak, BenFen felsefesi doğrultusunda<br />

yapmamız gerekenleri doğru yöntemlerle<br />

ve doğru şekilde yaparak, karşılıklı<br />

kazan-kazan anlayışını sürdürerek,<br />

hedef odaklı yaklaşımımızla tüm<br />

zorluklara göğüs gererek uzun soluklu<br />

büyük bir şirket olma yolunda sağlam<br />

adımlarla ilerlemeye devam edeceğiz.<br />

vivo’nun altın çağının geçmişte değil,<br />

gelecekte ve önümüzdeki bu yolculukta<br />

atacağımız her adımda olduğuna<br />

yürekten inanıyoruz” sözleriyle anlattı.<br />

“2022 yılında vivo global<br />

marka olma yolculuğunda<br />

önemli kilometre taşlarını<br />

aştı”<br />

Shen Wei vivo ekosistemi ile gerçekleştirdiği<br />

toplantıda 2022 yılında karşılaştıkları<br />

birçok zorluğa rağmen<br />

yüksek donanımlı modellerinin kayda<br />

değer başarılar kazandığını, böylece<br />

vivo’nun başarılı bir global marka yaratma<br />

ideali yolculuğunda önemli kilometre<br />

taşlarını aştıklarını söyledi.<br />

“2022 yılında vivo Merkez Araştırma<br />

Enstitüsü bünyesinde kullanıcı inovasyon<br />

laboratuvarı, XR laboratuvarı, çip<br />

laboratuvarı ve deniz aşırı pazarlardaki<br />

iş birliği merkezi gibi kuruluşları<br />

hayata geçirdik. Temel teknolojiye yaptığımız<br />

birkaç yıllık stratejik yatırımın<br />

Dünyanın en çok satan ilk 5 akıllı telefon markasından<br />

biri olan vivo’nun kurucusu Shen Wei, deniz aşırı pazarlara<br />

rakiplerinden daha sonra açılmış olmasına rağmen<br />

hızlı bir büyüme gerçekleştiren markanın 2022 yılında<br />

atılım dönemini tamamladığını, altın çağının yeni başladığını<br />

söyledi. vivo’nun istikrarlı, uzun vadeli organizasyon<br />

olma temel hedefine dikkat çeken Wei; fiyat savaşlarından<br />

kaçınarak, inovasyonla yarattıkları değeri<br />

iş ortakları ile paylaşarak vivo’yu daha uzun ömürlü ve<br />

sağlıklı bir yapıya kavuşturacaklarını vurguladı…<br />

ardından vivo; tasarım, görüntüleme,<br />

sistem ve performanstan oluşan dört<br />

uzun yolda niteliksel değişiklikler başlattı.<br />

Temel teknolojinin iyileştirilmesi,<br />

vivo’ya büyük bir ivme kazandırdı. vivo<br />

X80, X90 ve X Fold serilerinin yanı sıra<br />

S16 serisi ve iQOO dijital serileri de geniş<br />

kitlelere ulaşmamızı sağladı. Kullanıcı<br />

tavsiye skorları (Net Promoter<br />

Score) yeni zirvelere ulaşırken pazar<br />

sonuçlarımız da her geçen gün daha iyi<br />

bir noktaya geliyor” diye konuştu.<br />

“Fiyat savaşlarından<br />

kaçınmalıyız”<br />

vivo’nun stratejik fırsatının markanın<br />

üst segment modellerdeki atılımında<br />

yattığına dikkat çeken Shen Wei,<br />

“Kullanıcıların temel ihtiyaçlarına ve<br />

sıkıntı yaşadıkları noktalara ve hem<br />

donanım hem de yazılım tarafında<br />

harika ürünler yaratmaya odaklanmalı,<br />

önemli teknolojilerde çığır açmalı,<br />

trendlere öncülük etmeli, kullanıcılar<br />

için sürprizler yaratmaya ve vivo’nun<br />

sürdürülebilir bir marka olarak<br />

gelişmesine hizmet etmeliyiz” dedi.<br />

Kusursuz ürünlerin ve yüksek kaliteli<br />

servisin rekabette fark yaratmanın<br />

anahtarı olduğunu belirten vivo<br />

CEO’su, satış rakamlarının cezbedici<br />

büyüsüne kapılmamaları ve fiyat savaşlarından<br />

kaçınmak için ellerinden<br />

geleni yapmaları gerektiğini vurguladı.<br />

Wei “vivo’nun temel misyonu; kullanıcılarını,<br />

çalışanlarını, ortaklarını<br />

ve paydaşlarını mutlu etmektir. Maliyetleri<br />

düşürmek için; kaliteyi düşürmek,<br />

riskleri başkalarına aktarmak<br />

ve paydaşların çıkarlarını aşındırmak<br />

gibi kısa vadeli ve sağlıksız yöntemlere<br />

asla başvurmamalıyız. Lider teknoloji<br />

markası yaklaşımıyla yüksek teknoloji<br />

geliştirmenin ve inovasyona devam<br />

etmenin önünde bir darboğaz olan düşük<br />

kâr marjı tuzağından kurtulmalıyız.<br />

İnovasyonun kaldıraç etkisiyle<br />

değer yaratmaya ve yarattığımız bu<br />

değeri iş ortaklarımız ile paylaşarak<br />

vivo’yu daha uzun ömürlü ve sağlıklı<br />

bir yapıya kavuşturmalıyız” diye konuştu.<br />

vivo’nun temel hedefinin istikrarlı,<br />

uzun vadeli ve sağlıklı bir organizasyon<br />

olmak olduğunu kaydeden Wei,<br />

rekabetten büyük pay almak için asla<br />

kısa vadeli çıkarları hedeflemeyeceklerinin<br />

de altını çizdi.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

İşitme kaybına çözüm getiren teknolojiler<br />

Dünya Sağlık Örgütü’nün hazırladığı rapora göre; dünyada<br />

32 milyonu çocuk olmak üzere 360 milyon insan işitme kaybı<br />

yaşıyor, Türkiye’de ise bu rakam 2,2 milyon kişiyi buluyor.<br />

İnsanların duymasına ve seslerini duyurmalarına yardımcı<br />

olma misyonuyla hareket eden Cochlear ise bireylerin eksiksiz<br />

bir yaşam sürmeleri adına işitme yetisini geri kazandıran<br />

inovatif teknolojiler sunuyor…<br />

Sesleri duymanın hayatı duymak olduğu dünyamızda<br />

birçok kişi işitme kaybı sorunu ile<br />

karşı karşıya kalabiliyor. İşitme kaybına erken<br />

ve doğru müdahale yapılmadığında ise bireylerde<br />

sosyal aktivitede azalma ve sosyal izolasyon<br />

görülüyor, bu da dışlanmışlık hissine<br />

yol açarak bireyin yaşam kalitesini düşürüyor.<br />

Türkiye’nin doğuştan işitme kayıplarının<br />

en çok görüldüğü ülkelerden biri olduğuna<br />

dikkat çeken Cochlear Türkiye Genel Müdürü<br />

Gül Erden, çocuklardan yetişkinlere her<br />

yaştan insanın hayatını zorlaştıran işitme<br />

kaybının çözümsüz olmadığının ve kullanılan<br />

yöntemlerin ülkemizde devlet güvencesiyle<br />

geri ödeme kapsamında olduğunun altını çizdi.<br />

Koklear implant, işitme<br />

performansını artırarak yaşam<br />

kalitesini yükseltiyor<br />

Sosyal yaşamı olumsuz etkileyen, hatta başka<br />

hastalıklara neden olabilen işitme kaybının<br />

giderilmesi için uygulanabilecek yeni teknolojileri<br />

toplumsal bir kazanım olarak değerlendirdiklerini<br />

ifade eden Gül Erden; “Hayattan<br />

sesleri aldığınızda geriye ne kalır? En sevdiklerimizin<br />

sesi, güzel bir şarkının tınıları, kuşların<br />

gökyüzüne bıraktığı cıvıltılar, belki bebeğinizin<br />

ilk sözcükleri… Ses, hayattır; işte bu yüzden<br />

işitme sağlığı konusunda hayati adımlar atıyor,<br />

insanların bugün, yarın ve her zaman duyabilmesi<br />

için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.<br />

Bu noktada geliştirdiğimiz implante edilebilir<br />

işitme çözümlerimizle ileri ve çok ileri derecede<br />

işitme kaybı olan bireylerde hem işitme performansını<br />

hem de yaşam kalitesini artıracak<br />

pozitif sonuçlar sunmaya yardımcı oluyoruz”<br />

dedi.<br />

İleri derecedeki işitme<br />

kayıplarında en etkili çözüm<br />

koklear implant<br />

Ülkemizde her yıl yaklaşık 3 bin 900 bebeğin<br />

doğuştan işitme kaybı ile dünyaya geldiğini<br />

belirten Erden; “Dünya Sağlık Örgütü’nün<br />

hazırladığı rapora göre; dünyada 32 milyonu<br />

çocuk olmak üzere 360 milyon insan işitme<br />

kaybı yaşıyor. Türkiye’de ise bu rakam 2,2<br />

milyon kişiye ulaşıyor. Dünyada ve Türkiye’de<br />

işitme kaybının çözümü hafif ve orta<br />

kayıplarda işitme cihazı kullanmak, ileri ve çok<br />

ileri derecedeki kayıplarda ise koklear implanttır.<br />

Özellikle yeni doğanlarda görülen işitme<br />

kaybı ve işitmesini yavaş yavaş ya da ani şekilde<br />

kaybeden kişiler için koklear implant etkin bir<br />

çözüm sunuyor. Böylece birey sosyal hayatın<br />

sürekli içerisinde yer alarak örgün eğitim ve<br />

üniversite hayatını sağlıklı ve verimli bir şekilde<br />

sürdürebilme, mesleki kariyerini devam<br />

ettirebilme ve sosyal hayatın içine dahil olabilme<br />

fırsatına sahip oluyor. Kısacası her yaştan<br />

insanın hayatını zorlaştıran işitme kaybının<br />

çözümsüz olmadığının ve kullanılan en temel<br />

yöntem olan koklear implantasyonun ülkemizde<br />

devlet güvencesiyle geri ödeme kapsamında<br />

olduğunun altını çizmek isterim” diye konuştu.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Binance Türkiye, yılın ilk topluluk buluşmasını<br />

İstanbul’da düzenledi<br />

Dünyanın lider blokzincir ekosistemi ve kripto<br />

para altyapı sağlayıcısı Binance, geleceğin teknolojileri<br />

ve finansal okuryazarlık alanlarında<br />

farkındalığın artırılması amacıyla yürüttüğü<br />

çalışmalara tüm hızıyla devam ediyor. Binance<br />

Türkiye bu kapsamda yılın ilk topluluk<br />

buluşmasını İstanbul’da gerçekleştirdi.<br />

İstanbul Ataşehir’de düzenlenen etkinliğe<br />

Türkiye’nin farklı illerinden 250’den fazla kişi<br />

katıldı. Sosyal medya etkinliği ile başlayan<br />

toplantıda konuşan Binance Türkiye<br />

Pazarlama ve Topluluk Müdürü Alper Bulut,<br />

Binance’in ekosistemin gelişimine destek<br />

olmak adına yürüttüğü çalışmaları anlattı.<br />

Binance’in kurulduğu ilk günden bu yana kullanıcı<br />

odaklı bakış açısıyla hizmet verdiğinin<br />

altını çizen Bulut, Binance’in bu kapsamda<br />

geliştirdiği ürün ve hizmetlerle sektöre öncülük<br />

ettiğini söyledi. Binance’in misyonunu ve<br />

Binance, geleceğin teknolojileri konusunda farkındalığın<br />

artırılması için yürüttüğü faaliyetlere aralıksız devam<br />

ediyor. Binance Türkiye, bu hedef doğrultusunda<br />

yılın ilk topluluk buluşmasını İstanbul’da gerçekleştirdi.<br />

Etkinlikte; Binance ekosistemi, Türkiye’de yürütülen faaliyetler<br />

ile kullanıcı odaklı ürün ve hizmetler hakkında<br />

katılımcılara ayrıntılı bilgiler verildi…<br />

hedeflerini anımsatan Bulut, Binance Akademi<br />

ile Binance Charity çatısı altında yürütülen<br />

örnek çalışmalar ile birlikte Binance Labs’in<br />

faaliyetlerini katılımcılarla paylaştı. Blokzincir<br />

ekosisteminin en aktif toplulukları arasında<br />

yer alan Binance Angel ekibinden Umut Hüseyin<br />

Kaya ise “Grild Trading” uygulaması hakkında<br />

ayrıntılı bilgiler verdi.<br />

“Güvenli Alım Satım” paneli<br />

düzenlendi<br />

Organizasyon kapsamında düzenlenen dijital<br />

penaltı oyunu katılımcılardan yoğun ilgi<br />

gördü. Toplantı “Güvenli Alım Satım” başlıklı<br />

panel ile devam etti. Etkinlikte katılımcılara<br />

yatırım kararı vermeden önce kendi risk yönetimlerini<br />

yapmaları gerektiği ifade edildi.<br />

Topluluk buluşması eğlenceli<br />

anlara sahne oldu<br />

Binance’in bu yıl düzenlenen ilk topluluk<br />

buluşmasında yine eğlenceli anlar yaşandı.<br />

Etkinlik kapsamında düzenlenen anketlerde<br />

katılımcılara ekosistem ile ilgi sorular yöneltildi.<br />

Soruları doğru cevaplayan katılımcılardan<br />

bazıları çeşitli ödülleri kazanma şansı elde etti.<br />

İstanbul topluluk buluşması Kahoot etkinliği<br />

ve ödüllü anket yarışması ile sona erdi.<br />

41


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Insha Ventures,<br />

<strong>2023</strong> Yılında Spin-off’a Hazırlanıyor!<br />

FinTech girişim kurucusu Insha Ventures, hızlı büyümesini<br />

sürdürüyor. 9 FinTech ürünüyle ekosisteme çözüm sunan<br />

Insha Ventures, spin-off çalışmalarına başlarken, <strong>2023</strong><br />

yılında en az bir ürünü şirketleştirmeyi hedefliyor. Insha<br />

Ventures ayrıca bünyesine yenilikçi ürünler de ekleyecek…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Albaraka Türk Katılım Bankası tarafından<br />

hayata geçirilen ve “uçtan uca FinTech inşa<br />

eder, büyütür ve yatırım yapar” anlayışıyla<br />

çalışmalarını sürdüren Insha Ventures, geliştirdiği<br />

çözümlerle büyümeye devam ediyor.<br />

Sunduğu 9 farklı ürünle şirketlerin ve<br />

bireylerin hayatını kolaylaştırırken tasarruf<br />

etmelerine katkı sağlayan Insha Ventures,<br />

cep POS çözümü Alneo ile geçen üç yılda olduğu<br />

gibi rekorlara imza attı. Alneo, geçen<br />

yıl işlem hacmini yüzde 213 artırırken, aynı<br />

dönemde sanal POS ürünü PosBasit ile yüzbinlerce<br />

işlem gerçekleşti. Türkiye’nin tek dijital<br />

senet yönetim platformu Semosis’te ise<br />

milyonlarca liralık senet ödemesi gerçekleşti.<br />

Finansal teknolojinin dijital bankacılık, açık<br />

bankacılık, regülasyon teknolojileri (RegTech)<br />

ve ödeme sistemleri alanında 9 FinTech<br />

ürünüyle hizmet sunan Insha Ventures, <strong>2023</strong><br />

yılında bünyesine inovatif ürünler ekleyerek,<br />

en az bir ürünü için spin-off’a (şirketleşme)<br />

hazırlanıyor.<br />

“Semosis’i şirketleştirmeyi<br />

planlıyoruz”<br />

Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan<br />

Insha Ventures Genel Müdürü Hasan Sami<br />

Bayansar, şunları söyledi: ”Geçen yıl büyüyen<br />

ekibimiz ve iş ortaklarımızla beraber başarılı<br />

işlere imza attık. 2022 yılında toplam kullanıcı<br />

sayısı 68’den fazla sektörde, 27 binin<br />

üzerinde olan cep POS çözümümüz Alneo ile<br />

önümüzdeki sene uygulamamızın kullanım<br />

alanını genişletmeye devam edeceğiz. Sanal<br />

POS çözümümüz PosBasit ile bu yıl mevcut<br />

müşteri kitlemizi 3 katına ulaştıracağız. Türkiye’de<br />

KYC çözümü kullanan 100 şirketten<br />

10’ununa hizmet sağlayan uzaktan müşteri<br />

edinme platformumuz KimlikBasit ile başarılı<br />

sonuçlar elde etmeye devam ediyoruz.<br />

Semosis ile bankalar için büyük bir operasyon<br />

yüküne sebep olan senetli işlemlerin<br />

dijitalleşebildiğini ve büyük ilgi gördüğünü<br />

bu sene daha iyi deneyimledik. Önümüzdeki<br />

dönemde Semosis’i şirketleştirmeyi planlıyoruz.<br />

1.200’ün üzerinde noktaya ulaşan<br />

zincir market ve ödeme noktalarını ATM’ye<br />

dönüştüren mobil uygulamamız NakitBasit<br />

ile yeni dönemde yeni iş ortaklarını da<br />

bünyemize ekleyerek, daha fazla noktaya<br />

ulaşmayı hedefliyoruz. Online tahsilat platformumuz<br />

Kozmos’a sadece aidat yönetimi<br />

değil aynı zamanda dairelerin kira, teminat<br />

ve depozito gibi ödemelerinin takip edilmesi<br />

ve yönetilmesi süreçlerini de dahil edeceğiz.<br />

Almanya’da faaliyetlerini sürdüren getinsha<br />

ile sürdürülebilir ve inovatif dijital hesap<br />

hizmetlerimizi hız kesmeden sürdürüyoruz.<br />

FinTech girişimlerinin ihtiyaç duydukları<br />

API servislerini ise <strong>2023</strong>’te de sunmaya devam<br />

edeceğiz. Özetle; Insha Ventures olarak<br />

<strong>2023</strong> yılında da FinTech çözümleri üretmeyi<br />

ve global bir Venture Builder olarak büyümeyi<br />

hedefliyoruz.”<br />

AlbarakaTech Global’de Üst Yönetim Atamaları<br />

42<br />

Albaraka Türk Katılım Bankası’nın iştiraki<br />

olarak 2019 yılında kurulan, Türkiye’de ve yurt<br />

dışında birçok banka ve finansal kurumun teknoloji<br />

süreçlerini tasarlayan, katma değerli BT<br />

ve yapay zekâ çözümleri üreten AlbarakaTech<br />

Global, yeni dönem stratejileri doğrultusunda<br />

büyümeye devam ediyor. Satış ve pazarlama<br />

faaliyetlerini merkeze alacağı bir döneme giren<br />

şirket, Genel Müdür Ali Tuğlu liderliğinde<br />

organizasyon değişikliğine giderek üst yönetimine<br />

iki yeni genel müdür yardımcısı atadı.<br />

AlbarakaTech Global’in yeni organizasyon<br />

yapısında “Ana Bankacılık Çözümleri”, “Dijital<br />

Bankacılık Çözümleri”, “Strateji ve İş Geliştirme”<br />

ve “Veri ve Temel Fonksiyonlar” adlarında<br />

dört genel müdür yardımcılığı bulunuyor.<br />

Bu kapsamda, Ana Bankacılık Çözümlerinden<br />

Sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı görevine<br />

Alper Uncuoğlu; Veri ve Temel Fonksiyonlardan<br />

Sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı görevine<br />

ise Ufuk Şengel’in ataması gerçekleşti.<br />

Alper Uncuoğlu Kimdir?<br />

İstanbul Üniversitesi Elektronik Mühendisliği<br />

bölümünden mezun olan Alper Uncuoğlu,<br />

2015 yılında İstanbul Sabahattin Zaim<br />

Üniversitesi’nde Uluslararası Finans ve<br />

Katılım Bankacılığı alanında yüksek lisans<br />

yapmıştır. 20 yılı aşkın süre Albaraka Türk<br />

Albaraka Türk Katılım Bankası’nın iştiraki olan Albaraka-<br />

Tech Global’e yeni dönem stratejileri doğrultusunda iki<br />

yeni genel müdür yardımcısı atandı. Yeni organizasyon<br />

yapısında; Ana Bankacılık Çözümlerinden Sorumlu Genel<br />

Müdür Yardımcılığı görevini Alper Uncuoğlu, Veri ve Temel<br />

Fonksiyonlardan Sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı<br />

görevini ise Ufuk Şengel üstlenecek…<br />

Bilgi Teknolojileri Grubu’nda Temel Bankacılık<br />

ve Şube İşlemleri, Dış İşlemler, Proje Yönetim<br />

Ofisi, Kredi Kartları ve Pos Çözümleri,<br />

Hazine ve Yatırım Bankacılığı Çözümleri<br />

bölümlerinde yöneticilik görevlerinde<br />

bulunmuştur. 2020 yılından bu yana AlbarakaTech<br />

Global şirketinde Dış Ticaret ve Hazine<br />

Çözümleri Birim Müdürü olarak görev yapan<br />

Uncuoğlu, 1 <strong>Şubat</strong> <strong>2023</strong> tarihi itibarıyla AlbarakaTech<br />

Global’in Ana Bankacılık Çözümlerinden<br />

Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak<br />

atanmıştır.<br />

Ufuk Şengel Kimdir?<br />

Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği<br />

mezunu Ufuk Şengel 17 yıldır Albaraka Türk<br />

Bilgi Teknolojileri grubunda Dijital Kanallar,<br />

Temel Bankacılık ve Şube İşlemleri, Nakit Yönetimi<br />

bölümlerinde yöneticilik görevlerinde<br />

bulunmuştur. 2020 yılından itibaren AlbarakaTech<br />

Global şirketinde Veri Yönetimi ve İş<br />

Zekâsı Çözümleri Birim Müdürü olarak çalışan<br />

Şengel, 1 <strong>Şubat</strong> <strong>2023</strong> tarihi itibarıyla Veri ve<br />

Temel Fonksiyonlardan sorumlu Genel Müdür<br />

Yardımcısı olarak atanmıştır.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

TP-Link’ten WiFi 6’lı yeni modemi satışa sundu<br />

TP-Link, WiFi 6 teknolojili modem arayanlar için uygun<br />

fiyatlı VX230v model modemi satışa sundu…<br />

Modemini yenilemek ve WiFi 6 teknolojisine<br />

geçmek isteyenler için TP-Link®, yeni bir<br />

ürünü satışa sundu. VX230v model modem,<br />

WiFi 6 teknolojili, çift kanallı bir ADSL/<br />

VDSL modem/router. Türkiye’de satışa sunulan<br />

ürün ile yüksek kablosuz hızlara ulaşılabiliyor<br />

ve WiFi sinyalleri daha geniş alana<br />

yayılarak daha çok cihaza destek veriyor.<br />

TP-Link VX230v modem/router, kablosuz<br />

bağlantıda toplamda 1800 Mbps hızlara<br />

ulaşabiliyor. Standart bir evin ihtiyacını<br />

fazlasıyla karşılayan ve WiFi 6 teknolojisinin<br />

sağladığı tüm avantajları kullanıcılara<br />

sunan modem, yüksek hız gerektiren online<br />

oyun, 4K film izleme gibi uygulamalar<br />

için ideal bir çözüm. Çift kanal desteği olan<br />

modem, yüksek hız gerektiren uygulamaları<br />

5 GHz bandında ve gigabit hızlarda (1201<br />

Mbps) yaparken, e-posta, web’te gezinti gibi<br />

uygulamaları ise 2.4 GHz bandına (574 Mbps)<br />

yönlendirerek ağdaki sıkışıklığı engelliyor.<br />

WiFi 6 teknolojisi, sadece yüksek kablosuz<br />

hız sunmuyor. Aynı zamanda OFDMA,<br />

MU-MIMO, BSS-Color gibi birlikte gelen teknolojiler<br />

sayesinde çok daha geniş bir kapsama<br />

alanı olan, pürüzsüz, parazitsiz, yüksek<br />

verimlilikte bir WiFi ağı oluşturuyor ve bu<br />

ağa çok daha fazla cihaz bağlanabiliyor.<br />

VX230v modem ile performansı yüksek, verimli<br />

bir ev ağı kuruluyor.<br />

Gençlerin yeni kariyer alanı:<br />

Blockchain Teknolojileri<br />

Çoklu bağlantı desteği,<br />

Gigabit hızlar<br />

TP-Link’in WiFi 6 teknolojili modemi, kablolu<br />

bağlantıda da Gigabit hız sunuyor. Modem<br />

üzerinde 4 adet (1’i WAN) Gigabit Ethernet<br />

girişi bulunuyor. Bu girişlere oyun konsolu,<br />

akıllı TV gibi cihazlar kablo ile yüksek hızda<br />

bağlanabiliyor. Netflix, Disney, Exxen gibi<br />

platformlara Gigabit hızda bağlanılarak çok<br />

daha yüksek kalitede TV keyfi yapılıyor.<br />

Hem ADSL hem VDSL (VDSL2 desteği var)<br />

hem de fiber bağlantılarla uyumlu olan TP-<br />

Link VX230v, yeni modem almak isteyenlerin<br />

son teknolojiye geçmesi için uygun bir çözüm<br />

sunuyor. EasyMesh desteği olan ürün,<br />

böylece Mesh WiFi ağı kurmaya da olanak<br />

sağlıyor.<br />

En gelişmiş güvenlik standardı olan WPA3<br />

desteği ile güçlü olmasının yanında güvenli<br />

bir ev ağı oluşturan TP-Link VX230v WiFi 6<br />

modemi 1,839 TL (KDV dahil) fiyatla satışa<br />

sunuluyor.<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Blockchain teknolojilerinde yaşanan gelişmeler iş dünyası<br />

tarafından ilgiyle takip ediliyor. Sektör özelinde yapılan<br />

yatırımlar yeni iş kollarının ortaya çıkmasını sağlarken,<br />

iyi bir kariyer hedefleyen gençler blockchain alanına<br />

yöneliyor. Peki gençler neden bu alana yöneliyor?<br />

Blockchain teknolojilerinin sunduğu özelliklerle<br />

iş dünyasını yeniden dizayn edeceği<br />

düşünülüyor. Alanın uzmanları blockchain<br />

uygulamalarının yapısı itibarıyla operasyon<br />

yükünü hafifletme, verimliliği artırma ve maliyetleri<br />

azaltma gibi avantajlarla öne çıktığını<br />

ifade ediyor. Tüm bunlar hem iş dünyasındaki<br />

profesyonellerin ilgisini blockchain teknolojilerinin<br />

üzerine çekiyor hem de yeni iş kollarının<br />

gelişmesine katkı sağlıyor. Öte yandan, sektöre<br />

yapılan yatırımların da günden güne arttığı<br />

görülüyor. Bu gelişmeler özellikle gençlerin<br />

kariyer planlarını belirlemelerinde etkin bir rol<br />

oynarken, birçok gencin de blockchain alanına<br />

yönelmesini sağlıyor.<br />

Blockchain, mevcut sektörlerin büyük bir bölümünü<br />

şekillendirme ve yeni iş alanları oluşturma<br />

potansiyeline sahip bir teknoloji. Özellikle<br />

kripto paraların yaygınlaşması, NFT’lerin<br />

ortaya çıkması ve Metaverse dünyasının<br />

gelişmesiyle birlikte yeni iş fırsatları da ortaya<br />

çıkıyor. Halihazırda NFT tasarımcıları, DeFi<br />

uzmanları ve Web3 geliştiricileri gibi meslek<br />

grupları sektörde önemli roller üstleniyor. Gelecekte<br />

bu iş alanlarının genişlemesine paralel<br />

olarak yeni meslek profesyonellerine duyulan<br />

ihtiyacın da artması bekleniyor. Tüm bu yaşananlar<br />

gençlerin kariyer yolculuklarında yeni<br />

alternatifler oluşturuyor.<br />

Konuyla ilgili görüşlerini paylaşan Coinoxs Kurucusu<br />

Can Azizoğlu, gençlerin sektöre olan ilgisinin<br />

günden güne arttığını vurgularken,<br />

birçok gencin kariyer planlamalarında blockchain<br />

alanına yöneldiğine dikkat çekti.<br />

Gelecekte blockchain tabanlı teknolojilerin<br />

günlük hayattaki kullanımının artmasının<br />

yeni mesleklerin gelişmesine yol açacağını belirten<br />

Can Azizoğlu şunları kaydetti: “Teknoloji<br />

tarihin her döneminde toplumların iş yapış biçimini<br />

değiştiren itici bir güç oldu. İnsanlığın<br />

teknolojik gelişmelere uyum sağlamasıyla da<br />

yeni iş kolları ortaya çıktı. Yenilikçi özellikler<br />

taşıyan blockchain teknolojileri iş dünyasını<br />

yeniden şekillendirebilecek bir potansiyele<br />

sahip. Coinoxs olarak, vizyonumuz doğrultusunda<br />

geliştirdiğimiz ‘OxsStart İnkübasyon<br />

Programı’ ile blockchain, Web3, kripto para,<br />

NFT ve Metaverse endüstrilerinde yenilikçi fikirleri<br />

olan girişimlere danışmanlık ve teknik<br />

inşa hizmeti sağlıyoruz. Söz konusu teknolojiler<br />

halihazırda birçok sektördeki iş geliştirme<br />

süreçlerinde etkin bir rol oynuyor ve yeni kariyer<br />

alanlarının ortaya çıkmasını tetikliyor. Bu<br />

noktada, gençlerin kariyer tercihlerinde blockchain<br />

alanını tercih etmeleri gelecekte fark yaratmalarına<br />

sebep olabilir. Hem alanın henüz<br />

yeterince keşfedilmemiş olması hem de yenilikçi<br />

uygulamaların kazandıracağı farklı bakış<br />

açıları alanı daha cazip hale getiriyor. Bizler,<br />

gelecekte blockchain ekosisteminin yakaladığı<br />

ivmeyi devam ettirerek iş süreçlerine ve istihdama<br />

önemli katkılar sağlamasını bekliyoruz.”<br />

43


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Acer, <strong>2023</strong> Türkiye Pazarı hedeflerini paylaştı<br />

Acer, Türkiye pazarı için 2022 yılına dair değerlendirmelerini<br />

ve <strong>2023</strong> hedeflerini aktardığı toplantıda, ocak<br />

ayında tanıttığı yeni ürünleri de ilk defa Türkiye’de<br />

görücüye çıkardı…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

44<br />

Dünyanın en büyük bilgisayar üreticilerinden<br />

Acer, pandeminin etkisini yitirmesi<br />

ve küresel çip tedarik sorunlarının<br />

baş göstermesi ile pazarda satışların<br />

düştüğü geçtiğimiz yıl sektördeki olumsuz<br />

havaya rağmen en son teknolojilere<br />

sahip yeni ürünleri kullanıcıları ile buluşturmaya<br />

devam etti. Bu olumlu tablonun<br />

yansımaları globalde olduğu gibi<br />

Türkiye’de de rakamlarla kendini gösterdi.<br />

2022 yılında pazardaki geliri dolar bazında<br />

yüzde 24 artan Acer’ın GFK verilerine<br />

göre 2022 yılı 4. çeyrek dizüstü bilgisayar<br />

satışlarındaki payı yüzde 10’u geçti.<br />

Acer’ın elde ettiği gelire en büyük katkıyı<br />

yapan ürün grubu ise başta oyun kategorisi<br />

olmak üzere bireysel tüketicilere yönelik<br />

sunduğu dizüstü bilgisayarlar oldu.<br />

Acer’ın oyun dizüstü bilgisayarlarındaki<br />

geliri yıllık bazda yüzde 105 arttı.<br />

Her zaman tüketicisinin ihtiyaçlarına<br />

karşılık gelen ürün ve teknolojiler<br />

geliştiren bir marka olan Acer’ın geçtiğimiz<br />

günlerde tanıttığı yeni ürünlerinde,<br />

oyun başta olmak bireysel tüketici segmentindeki<br />

dizüstü bilgisayarlara artan<br />

talebin etkileri somut bir şekilde görülüyor.<br />

Ocak ayında Las Vegas’ta düzenlenen<br />

dünyanın en büyük tüketici elektroniği<br />

fuarı CES öncesinde gerçekleştirdiği<br />

etkinlikte yeni ürünleri ile sahne alan<br />

Acer, özellikle bireysel kullanıcılar için<br />

sunduğu dizüstü bilgisayar serilerinde<br />

yaptığı performans ve tasarım odaklı<br />

geliştirmeler ile dikkat çekiyor. Bu<br />

etkinlikte tanıtılan Predator, Aspire,<br />

Nitro ve Swift serilerinin en son üyelerini<br />

Acer, yakın zamanda Türkiye’de de satışa<br />

sunmaya hazırlanıyor.<br />

İstanbul Feriye’de gerçekleşen basın<br />

toplantısında Türk basınının karşısına<br />

çıkan ve Türkiye pazarının kendileri için<br />

öneminin altını her fırsatta çizen Acer<br />

EMEA Başkan Yardımcısı Grigory Nizovsky,<br />

“Acer olarak son kullanıcıya ne<br />

sunduğumuza her zaman öncelik veriyoruz<br />

ve son kullanıcı için en uygun, erişilebilir<br />

cihazları onlarla buluşturuyoruz.<br />

Yeni dizüstü bilgisayarlarımız, modern,<br />

çarpıcı bir görsel çekicilik sunan yepyeni<br />

tasarımlarının yanında gelişmiş performans<br />

özellikleri ile de dikkat çekiyor.<br />

Mevcut durumda Acer ürünlerinin Türk<br />

tüketicisinde iyi bir algısı olduğunu biliyoruz.<br />

Bu noktada bizim için her zaman<br />

çok önemli bir pazar olan Türkiye’deki<br />

kullanıcılarımıza en iyi teknolojiyi ve en<br />

iyi deneyimi, en iyi fiyatlarla sunmaya<br />

devam edeceğimizi belirtmek isterim.<br />

2022 yılı 4. çeyrek verilerine göre grup<br />

düzeyinde, bilgisayar dışı ürünlerimizin<br />

payı yüzde 26,3’e ulaştı. Bu bizim için<br />

son derece sevindirici bir gelişme. Türkiye’de<br />

de bu yıl bilgisayar aksesuarlarından<br />

e-mobilite cihazlarına ve Altos<br />

sunucularına kadar birçok yeni ürünü<br />

Türk kullanıcılarımız ile buluşturmayı<br />

hedefliyoruz. Bu ürünlerin bazılarını<br />

EMEA ülkelerinde sunmaya başladık.<br />

Türkiye’deki <strong>2023</strong> yılı için dizüstü bilgisayar<br />

pazar payı hedefimiz yüzde 12.<br />

Ancak belirttiğim gibi yol haritamızda<br />

bundan çok daha fazlası var. Tüm bu<br />

yeni gelişmelerle birlikte Türkiye’de <strong>2023</strong><br />

yılındaki gelirimizin 100 milyon doların<br />

üzerine çıkmasını bekliyoruz” dedi.<br />

Yeni Predator Helios 16 iyi bir<br />

oyun bilgisayarında olması<br />

gereken tüm özellikleri<br />

taşıyor<br />

Acer’ın güçlü oyun portföyünü daha da<br />

zenginleştirdiği, Predator Helios 16, yepyeni<br />

tasarımı ve 16 inç ekranı ile dikkat<br />

çekiyor. Cihaz, en yeni 13. Nesil Intel®<br />

Core mobil işlemciler ve NVIDIA® Ge-<br />

Force RTX 40 Serisi GPU’lardan güç<br />

alıyor ve bu özellikleri ile Acer’ın bugüne<br />

kadarki en güçlü oyun dizüstü bilgisayarları<br />

olma özelliklerini taşıyor. Bu<br />

yeni güçlü bileşenleri serin tutmak için<br />

Predator dizüstü bilgisayarlarda, özel<br />

olarak tasarlanmış ikili 5. Nesil AeroBlade<br />

3D metal fanlar ve daha iyi ısı transferi<br />

için dikdörtgen şeklindeki vektör ısı<br />

boruları ile gelişmiş termal çözümler<br />

bulunuyor. Ek olarak, sıvı metal termal<br />

gresin soğutma etkileri, cihazın gelişmiş<br />

termal performansını tamamlıyor.<br />

Hareket halindeyken üretken<br />

ve bağlantıda kalmak<br />

isteyenlerin tercihi Acer Swift<br />

Go<br />

Acer’ın yeni Swift Go 14 modeli en son<br />

teknolojileri, 2880x1800 çözünürlük ve<br />

90 Hz yenileme hızına sahip 14 inçlik<br />

2,8K OLED ekranla bir araya getiriyor.<br />

13. Nesil Intel® Core işlemcilerden güç<br />

alan cihaz, 9,5 saatten fazla pil ömrü sunuyor.<br />

Cihazın 1,3 kg’dan daha hafif olan<br />

14,9 mm inceliğindeki alüminyum kasası,<br />

yüzde 90 ekran-gövde oranı ve ultra<br />

ince yan çerçevelerle optimize edilmiş<br />

zarif tasarımları ile öne çıkıyor. Ayrıca<br />

TwinAir çift fan sistemi, çift D6 bakır<br />

ısı boruları ve cihazları düşük sıcaklıkta<br />

tutmak için ısıyı dışarı atan, gittiğiniz<br />

her yerde performansı ve güvenilirliği<br />

artıran bir hava girişli klavye yer alıyor.<br />

Yeni Nitro 16, zorlu<br />

oyunlardan keyif alan<br />

oyuncular için tasarlandı<br />

Acer’ın, 13. Nesil Intel Core işlemciler ve<br />

NVIDIA GeForce RTX 40 Serisi GPU’lar<br />

ile güncellediği 165 Hz yenileme hızına<br />

sahip, 16 inç ekrana sahip yeni Nitro<br />

dizüstü bilgisayarı daha kompakt, ince<br />

ve hafif form faktörleri yanında yüzde<br />

84 ekran-gövde oranı ile dikkat çekiyor.<br />

Cihazın çift fanları, yanlarında ve arkalarında<br />

bulunan dört fan çıkışı, üst<br />

hava girişi donanımın soğuk kalmasını<br />

sağlarken, sistem ayrıca yoğun oyun dönemlerinde<br />

soğutmaya yardımcı olmak<br />

için sıvı metal termal gres ile desteklenir.<br />

Yeni Aspire 5 serisi, tüm aile<br />

için üretkenlik ve kullanım<br />

kolaylık sunuyor<br />

Acer Aspire 5 serisinin yeni modeli,<br />

güçlü 13. Nesil Intel Core işlemciler<br />

ve ışın izleme için gelişmiş yapay zekâ<br />

teknolojisi ile donatılmış NVIDIA Ge-<br />

Force RTX 2050 GPU’lardan güç alıyor.<br />

Bu özellikleriyle Aspire 5, performans<br />

ve çok yönlülük isteyen kullanıcılar için<br />

ideal bir seçim oluyor. 15 inçlik QHD bir<br />

ekrana ve 16:9 en boy oranına sahip olan<br />

cihaz kullanıcılara net ve rahat bir izleme<br />

deneyimi sunuluyor. 1080p FHD web<br />

kamerası ve dijital mikrofonları, yayın<br />

veya konferans görüşmeleri yaparken<br />

yüksek kaliteli video ve net ses çıkışı<br />

sağlıyor.


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Küresel ödeme hacminin 36 trilyon doları dijitalden<br />

Gelişen teknolojiler, ödeme noktası deneyimini kusursuzlaştırmak<br />

isteyen ve ana faaliyet alanı finans<br />

olmayan şirketleri de finansal teknoloji iş modellerine<br />

yönlendirdi. Tahminler, 2030’da tüketici ödemelerinin<br />

yüzde 74’ünün finansal kuruluş olmayan işletmelerin<br />

platformları üzerinden gerçekleştirileceği yönünde…<br />

Müşteri deneyimi, son kullanıcıya hizmet veren<br />

işletmeler için rekabet avantajı elde etmenin<br />

anahtarına dönüştükçe, bu deneyimin her<br />

adımı yıllar içinde yeniden tasarlandı. Ödeme<br />

süreçleri de bu dönüşümün en önemli parçası<br />

oldu. Hayatımıza yeni giren açık bankacılık ile<br />

ödeme ve gömülü finans teknolojileri sayesinde<br />

son kullanıcıyla temas eden, ödeme noktasındaki<br />

deneyimi kusursuzlaştırmak isteyen ve ana<br />

faaliyet konusu finans olmayan şirketler fintek<br />

yetkinliklerini geliştirmeye başladı. Küresel pazar<br />

araştırma şirketi IDC’nin (International Data<br />

Corporation) öngörüleri, 2030 yılında ödemelerin<br />

yüzde 74’ünün finans kuruluşu olmayan dijital<br />

platformlardan yapılacağını gösterdi. İşletmelere<br />

ödeme geçidi, sanal pos sistemi ve dijital cüzdan<br />

odaklı yazılım çözümleri üreten SoftRobotics<br />

Şirket Ortağı ve Teknoloji Lideri Bruce Afruz, finansal<br />

teknolojileri şekillendiren büyük trendleri<br />

değerlendirdi.<br />

IDC öngörülerinin 2030 yılına kadar her 4<br />

ödemeden üçünün, ana faaliyet kolu finansal<br />

hizmetler olmayan işletmeler üzerinden gerçekleştirileceğini<br />

gösterdiğini söyleyen Bruce<br />

Afruz, “Gelişen finansal teknolojiler, her işletmeyi<br />

birer fintek şirketine dönüştürebilir bir<br />

noktaya getirdi.” dedi.<br />

Küresel ödeme hacminin 36<br />

trilyon doları dijital platformlar<br />

ve pazaryerlerinden geliyor<br />

Yatırım bankası JPMorgan tarafından derlenen<br />

veriler, küresel ödeme hacminin 36 trilyon<br />

dolarının, ödeme yöntemlerinin geleceğini<br />

şekillendiren dijital platformlardan geldiğine<br />

işaret etti. Bu payın ilerleyen yıllarda daha da<br />

artacağını söyleyen Bruce Afruz, “Tüketicilere<br />

aynı anda pek çok hizmet sunmayı başaran süper<br />

uygulamaları konuştuğumuz bu dönemde,<br />

e-ticaret devlerinin ve sosyal ağ platformlarının<br />

öncü olduğu yeni ekosistemler kuruluyor.<br />

Bu iş modelleri, kullanıcıların uygulamadan<br />

veya platformdan çıkmadan ödeme dahil tüm<br />

işlemlerini yapabilmesini hedefliyor. Teknoloji<br />

konusunda dışa bağımlılığını azaltmak<br />

isteyen şirketler, ödeme altyapılarını da içeride<br />

geliştirmek ve yönetmek istiyor. SoftRobotics<br />

olarak bu noktada devreye giriyor ve geliştirdiğimiz<br />

fintek çözümleriyle işletmelere yeni<br />

iş modelleri oluşturma ve bu doğrultuda ek<br />

gelir kaynakları yaratma ile mevcut müşteri<br />

deneyimini iyileştirme olanağı sunuyoruz”<br />

diye konuştu.<br />

“Gömülü finans çözümleri ve<br />

açık bankacılık teknolojileriyle<br />

işletmeler fintek olabilir”<br />

Dijital platformların, pazaryerlerinin ve gömülü<br />

finans teknolojilerinin günümüzde öne çıkan<br />

en güçlü trendler olduğunu vurgulayan Bruce<br />

Afruz, değerlendirmelerini şu ifadelerle sonlandırdı:<br />

“Gömülü finans ve açık bankacılık teknolojileri<br />

sayesinde bugün işletmeler birer fintek<br />

olabilir. SoftRobotics olarak farklı sektörlerde<br />

faaliyet gösteren, fakat finansal teknoloji bağlamında<br />

elini güçlendirerek rekabet avantajı<br />

elde etmek isteyen işletmelere temel bankacılık,<br />

gömülü finans çözümleri, açık bankacılık,<br />

ödeme geçidi, sanal pos, dijital cüzdan, yenilikçi<br />

iş modelleri ve entegrasyonlar ile düzenleyici<br />

kurumların yayınladığı regülasyonlara uyum<br />

konusunda olmak üzere uçtan uca finansal<br />

teknoloji yetenekleri kazandırıyoruz. İşletmelere<br />

kazandırdığımız finansal ödeme çözümlerimiz<br />

ile, bölgesel pazarlarda kendilerinin daha<br />

iyi performans gösterebilmeleri için çözüm<br />

ortaklığı yapıyoruz.”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Yeni kimlik kartı tapuda sahteciliğin önüne geçiyor!<br />

2017 yılında dağıtıma<br />

başlanan<br />

çipli kimlik kartı<br />

kullanıcı sayısı 80<br />

milyona yaklaştı.<br />

Bununla beraber<br />

kurumlar da yasal<br />

güvenli biyometrik<br />

kimlik doğrulama<br />

cihazı kullanarak<br />

kimlik sahteciliğinin<br />

ve dublör kullanımını<br />

önlemek için harekete geçti.<br />

E-kimlik ve e-imza alanında Ar-Ge çalışmaları<br />

yapan EGA, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğüyle<br />

yaptığı işbirliği kapsamında 2 bin biOnay<br />

cihazıyla parmak izi ile kimlik doğrulama<br />

yapıyor. <strong>2023</strong> yılı içerisinde KDHS platformu<br />

ve biOnay cihazlarının tapu sistemlerine tam<br />

entegrasyonu ve kimliklere yüklenecek e-imzalarla<br />

güvenilir ve hızlı elektronik işlemler<br />

gerçekleştirilmesi hedefleniyor.<br />

Geçtiğimiz iki ayda yeni kimlik kartıyla 700 bin<br />

kişi işlem yaptı, bu sayının yıl sonuna kadar 5<br />

milyonu aşması bekleniyor.<br />

Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü, EGA’nın sağladığı<br />

Bionay Kimlik Doğrulama Hizmet Sağlayıcı (KDHS)<br />

platform yazılımlarıyla Türkiye genelinde 973 tapu ve<br />

kadastro müdürlüğünde 2 bin biOnay cihazıyla hizmet<br />

veriyor. EGA tarafından üretilen Türkiye’nin ilk onaylı<br />

mobil kimlik doğrulama cihazı biOnay, tapu ve kadastro<br />

müdürlüklerinde çipli kimlik kartı kullanımı ile parmak izi<br />

doğrulamasını sağlıyor. Son iki ayda yeni kimlik kartıyla<br />

işlem yapanların sayısı 700 bini bulurken, bu süreçte<br />

sahte kimlik ve dublör kullanımının önüne geçildi…<br />

Mağduriyet ve dolandırıcılık<br />

hadisesinin önüne geçiliyor<br />

EGA iştiraki olan biOnay’ın Kurucu Ortağı<br />

Ümit Yaşar Usta, “Yeni dönemle birlikte yaşanan<br />

pek çok mağduriyetin ve dolandırıcılık hadisesinin<br />

önüne geçilebiliyor. Tapu ve Kadastro<br />

Genel Müdürlüğüyle işbirliğimiz bir başlangıç.<br />

Önümüzdeki süreçte devletin diğer kurumlarıyla<br />

da işbirliklerimiz olacak. biOnay’ın sunduğu<br />

pek çok avantaj var. Kimlik sahteciliğinin<br />

önüne geçerek şahısların mağduriyetini engeller,<br />

kurumların maddi kayıplarını azaltır, işlem<br />

hızını artırarak verimi yükseltir, güvenlik önlemleri<br />

sayesinde itibarı güçlendirir ve sunulan<br />

uçtan uca yazılım hizmeti sayesinde kişisel<br />

verilerin korunmasını sağlar” dedi.<br />

45


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

ASUS, Geleceği Bugüne Getiren 4 Yeni<br />

Teknolojisiyle Dikkat Çekiyor<br />

Dünyanın lider bilgisayar üreticisi ASUS, ekran deneyimini<br />

farklı bir boyuta taşıyan, dayanıklılığı maksimize<br />

etmeyi hedefleyen ve sürdürülebilirliği merkezine<br />

alan ürünleriyle, sektöründe yine ezberleri bozuyor ve<br />

kullanıcıları inanılmaz bir deneyime davet ediyor…<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

Yenilikçiliği DNA’sında taşıyan ASUS,<br />

güçlü Ar-Ge yatırımları ve ekibiyle geliştirdiği<br />

teknolojileri sektöre kazandırıyor.<br />

Bununla birlikte neredeyse yılda<br />

iki kez inovasyonun sınırlarını zorlayan<br />

ürün portföyü sunuyor. <strong>2023</strong> yılına da<br />

güçlü bir giriş yapan ASUS, dünyayı dört<br />

önemli teknolojiyle tanıştırdı.<br />

Dünyanın ilk gözlüksüz 3D OLED ekranı,<br />

performans artışı sağlayan termal<br />

teknolojisi, dayanıklılığı en yüksek seviyeye<br />

çıkarmak için her dizüstü bilgisayarın<br />

tabi tutulacağı ABD Askeri 810H testi,<br />

bilgisayar yüzeyinde bakteri ve virüs<br />

yayılmasını engelleyen antimikrobiyel<br />

koruma ve her ürünün kapsamında yer<br />

alan sürdürülebilirlik çalışmaları…<br />

Dünyanın ilk gözlüksüz<br />

3D OLED teknolojisi: ASUS<br />

Spatial Vision<br />

Dünyanın ilk gözlüksüz 3D OLED teknolojisini<br />

sunarak sınırları yeniden<br />

tanımlayan ASUS Spatial Vision, lentriküler<br />

lens ve gelişmiş göz takibi özellikli<br />

kamera sistemiyle gözlerin her bir<br />

pozisyonunu tespit ederek kullanıcıya<br />

3D deneyimini yaşatıyor. 2D ve 3D arası<br />

geçişleri zahmetsizce yapma imkanı<br />

sağlayan ürün, 3D videolar izlemek ve<br />

oyunlar oynamaktan 3D ürün ve içerik<br />

geliştirmeye hem sınırsız hem de yaratıcı<br />

potansiyeliyle ekran deneyimini çok<br />

farklı bir boyuta taşıyor.<br />

Tüm dizüstü bilgisayarlarda<br />

dünyanın en zorlu ABD Askeri<br />

sınıfı dayanıklılık testi<br />

ASUS, bu seneden itibaren tüm dizüstü<br />

bilgisayarlarını MIL-STD 810H ABD askeri<br />

sınıfı standartlarına göre hazırlanan<br />

en kapsamlı ve zorlu aşamalardan<br />

oluşan 26 teste tabi tutma kararı aldı.<br />

Dayanıklılık ve güvenilirlik seviyesini<br />

maksimuma çıkarmayı garantilemek<br />

için cihazlar, aşırı ısı ve nemden şok testlerine<br />

kadar çok zorlu çevre koşullarının<br />

simülasyonunda test edilecek.<br />

Yeni ASUS Antimicrobial<br />

Guard Plus’la %99 virüs<br />

önleyici etki<br />

ASUS Antimicrobial Guard Plus, dizüstü<br />

bilgisayarda en sık dokunulan yüzeylerde<br />

24 saat içerisinde neredeyse tüm<br />

bakteri ve virüsler üzerinde engelleyici<br />

etkiye sahip. Bilgisayar yüzeyini pozitif<br />

gümüş iyonları içeren kaplama sayesinde<br />

hijyenik tutan işlem, en az 3 yıllık kalıcı<br />

koruma imkanı garantisini veriyor.<br />

Sürdürülebilir teknoloji,<br />

sürdürülebilir gelecek<br />

ASUS; iklim eylemi, sorumlu üretim,<br />

döngüsel ekonomi, değer oluşturma<br />

ana başlıkları rehberliğinde sürdürülebilirliği<br />

iş modelinin merkezine alıyor.<br />

Tüm faaliyetlerini bu ana başlıklara<br />

göre yürüten ASUS’un sürdürülebilir<br />

gelecek için hedefleri arasında; sera<br />

gazı yayılımını yarıya kadar azaltırken<br />

cihazlarının enerji verimliliğini aynı<br />

oranda yükseltmek, ürün imalatında ve<br />

paketlemede sürdürülebilir malzeme<br />

kullanımını artırmak, toplumu çevre<br />

dostu adımlar atmaya teşvik etmek için<br />

yapılan planlar var.<br />

46


BİL Gİ TEK NO LO Jİ LE Rİ DER Gİ Sİ<br />

<strong>IT</strong>network<br />

Pointship, Startup Wise Guys’dan yatırım aldı<br />

Mil ve puanlar, oyun kredileri,<br />

etkinlik biletleri,<br />

otel ödülleri gibi kullanılmayan<br />

ödül ve avantajları<br />

NFT’lere dönüştüren ve<br />

token’larla üyeler arasında<br />

alınıp satılmasına<br />

aracılık eden Estonya<br />

merkezli girişim Pointship,<br />

yeni bir yatırıma imza<br />

attı. Ocak 2021 yılında beta versiyonu ile hayata<br />

geçen ve şu anda dünya genelinde 25.000’i<br />

aşkın üyesi bulunan Pointship, Startup Wise<br />

Guys’dan aldığı yatırımla ekibini genişleterek<br />

yeni ülke pazarlarına girmeyi hedefliyor. Pointship<br />

bu yatırımı, uygulamada sunulan özellikleri<br />

geliştirme ve çoğaltmanın yanı sıra pazarlama<br />

faaliyetlerini Avrupa, Güney Amerika<br />

ve Orta Doğu gibi bölgeler başta olmak üzere<br />

uluslararası alanda artırmak için kullanacak.<br />

Kullanıcılarının sahip olduğu her türlü ödül ve puanların<br />

son kullanım süreleri geçmeden değerlendirmesini sağlayan<br />

yeni nesil dijital varlık pazaryeri Pointship, Startup<br />

Wise Guys’dan yatırım aldı. Pointship, aldığı bu yatırımı<br />

ürün geliştirme ve yeni pazarlara açılmada kullanacak…<br />

Çakmak: “Her türlü ödül ve<br />

değerin paylaşılabilir olmasını<br />

hedefliyoruz”<br />

Aldıkları yatırıma ilişkin değerlendirmede<br />

bulunan Pointship Kurucu Ortağı ve CEO’su<br />

Egemen Çakmak, şunları söyledi: “Tüketiciler<br />

kurumlardan edindikleri ödül ve puanları<br />

süreleri geçmeden kullanmayı unutabiliyorlar<br />

veya o an için lazım olmadığından kullanmayabiliyorlar.<br />

Oysa bunların hepsi edinilmiş dijital<br />

varlıklar. Dolayısıyla bunların korunması<br />

ve istenildiği takdirde dönüştürülebilmesi ihtiyacı<br />

vardı. Buradan hareketle kullanılmayan<br />

ödül ve puanların tek bir çatıda toplanıp güvenli<br />

şekilde saklandığı, kullanıcılar arasında<br />

alınıp satılabildiği dijital varlık pazaryeri olan<br />

Pointship doğdu. Her geçen gün gelişerek büyüyen<br />

girişimimiz, Startup Wise Guys’dan ilk<br />

kurumsal yatırımını aldığı için mutluyuz. Platformumuzun<br />

üzerinden her türlü ödül ve değerin<br />

paylaşılabilir olmasını hedefliyoruz.”<br />

Ünsal: “Oyun endüstrisine<br />

girmeyi hedefliyoruz”<br />

Pointship Kurucu Ortağı Merter Ünsal ise<br />

“Oluşturduğumuz bu platformun birçok tüketiciye<br />

çözüm olduğuna inanıyoruz. Aldığımız<br />

bu yatırım da doğru yolda olduğumuza ve uygulamamızın<br />

yüksek potansiyeline işaret ediyor.<br />

Startup Wise Guys gibi Avrupa’daki çok<br />

önemli bir FinTech hızlandırma programına<br />

seçilmiş olmak mutluluk verici. Startup<br />

Wise Guys’ın yapmış olduğu yatırım dışında<br />

network’ü ve sağlayacağı faydalar bizleri oldukça<br />

heyecanlandırıyor. Yatırım ile ürün geliştirme<br />

sürecimizi hızlandırıp oyun endüstrisinde<br />

büyüyerek dijital platform oyuncularının<br />

ihtiyaçlarını karşılamayı hedefliyoruz” dedi.<br />

Önür: “Mentorluk desteği<br />

ve geniş networkümüzle de<br />

girişimleri destekliyoruz”<br />

2012 yılında Estonya’da kurulan Doğu Avrupa’nın<br />

lider yatırım fonu Startup Wise Guys’ın<br />

Partneri Günce Önür, yaptıkları yatırımla ilgili<br />

şunları aktardı: “Startup Wise Guys olarak<br />

yenilikçi çözümler sunarak tüketicilerin ihtiyaçlarına<br />

çözüm üreten FinTech girişimlerini<br />

desteklemek önceliklerimiz arasında yer alıyor.<br />

Bu kapsamda para kavramına yeni bir soluk<br />

getiren Pointship’in, bütün dünyanın enflasyon<br />

gerçeğiyle yüzleştiği bu dönemde kullanıcıların<br />

hayatlarını kolaylaştıracağına inanıyoruz.<br />

Startup Wise Guys olarak girişimlere<br />

sunduğumuz değerin sadece yatırımlarımız<br />

olmadığının; alanında uzman kişiler tarafından<br />

mentorluk desteği ve geniş network ağımız<br />

gibi desteklerimizin de olduğunun altını<br />

çizmek isterim.”<br />

Sektör Market<br />

<strong>IT</strong> network<br />

AloTech, Kenya’da E-Ticarete yön verecek<br />

Türkiye’nin en büyük bulut<br />

tabanlı çağrı merkezi platformu<br />

olan ve Call Center<br />

Studio (CCS) markasıyla altı<br />

kıtada 44 ülkeye ulaşan Alo-<br />

Tech, Kenya’nın en büyük<br />

e-ticaret pazar yerlerinden<br />

Copia Kenya’ya vermeye başladığı<br />

hizmetle bu ülkedeki<br />

e-ticaretin yeniden şekillenmesinde önemli bir<br />

rol üstlenecek. İnternet erişiminin sınırlı olmasından<br />

dolayı e-ticareti internet üzerinden değil<br />

ülke geneline yayılan dağıtım noktaları üzerinden<br />

yürüten Copia Kenya’da, AloTech’in interaktif<br />

sesli yanıt (IVR) sistemleri kullanılmaya<br />

başlandı.<br />

Cenk Soyak: “Telefon ile<br />

başladık, yakında chat’e<br />

geçeceğiz”<br />

AloTech CEO’su Cenk Soyak, Kenya’daki e-ticaret<br />

sistemini şu sözlerle anlattı; “Kenya’da internet<br />

ve hatta pek çok bölgede telefon erişimi sınırlı<br />

olduğu için e-ticarette kendilerine özel bir sistem<br />

kurmuşlar. Copia Kenya da bu sistemin öncüsü.<br />

Buna göre e-ticaret alışverişi yapmak isteyen bir<br />

kişi, Copia Kenya’nın ülke geneline yayılan 40 bin<br />

civarındaki dağıtım noktasından birine giderek<br />

AloTech, Kenya’nın en büyük e-ticaret pazar yerlerinden<br />

biri olan Copia Kenya’ya hizmet vermeye başladı. İnternet<br />

erişimi sınırlı olduğu için e-ticaret alışverişini ülke geneline<br />

yayılan 40 bin civarında dağıtım noktası üzerinden sağlayan<br />

Copia Kenya, AloTech sayesinde alışverişin çağrı merkezi<br />

üzerinden yürütülmesini sağlayacak…<br />

almak istediği ürünü seçiyor. Ürün, o dağıtım<br />

noktasında varsa hemen tedarik ediliyor yoksa<br />

da sipariş edilerek temini sağlanıyor. Ancak bu<br />

sistem, en büyük avantajlarından biri hız olan<br />

e-ticaret için ciddi bir zaman ve verimlilik kaybı.<br />

Diğer taraftan entegre bir sistemleri olmadığı<br />

için siparişler, ödeme sistemleri ve teslimat süreçlerini<br />

ayrı ayrı yürütüyorlar. AloTech olarak<br />

sağladığımız hizmetle tüm bu sistemlerin birbirine<br />

entegrasyonunu sağladık. Şu anda Copia<br />

Kenya’nın Kenya’daki 300, Uganda’daki ise 100<br />

müşteri temsilcisi bizim sistemimiz üzerinden<br />

müşterilerine hizmet veriyor. İlk etapta telefonla<br />

görüşme üzerinden ilerleyen bu hizmetin ikinci<br />

aşamasında chat servislerine geçeceğiz. Bunun<br />

için demo çalışmalarına başladık” dedi.<br />

Soyak, regülasyonlar gereği Kenya’ya bir veri merkezi<br />

kurmaları gerektiğini, bağlantının kesintisiz<br />

olması için bu merkezi ülkenin en büyük telekomünikasyon<br />

şirketine kurduklarını belirtti.<br />

“Afrika pazarında hızla<br />

büyüyoruz”<br />

Daha önce Afrika pazarında Kuzey Afrika’da ve<br />

Nijerya’da hizmet verdiklerini söyleyen Soyak,<br />

Copia Kenya ile birlikte Sahraaltı Afrika pazarında<br />

kısa sürede hızlı bir büyüme yakalayacaklarını<br />

ifade ederek, “Kenya’da Copia Kenya’nın<br />

yanı sıra bir enerji şirketi ve iki STK ile çalışmaya<br />

başladık. Çevre ülkelerde de hava yolu, fintech<br />

gibi farklı sektörlerden şirketlere hizmet veriyoruz.<br />

Günümüz itibarıyla aralarında Cezayir, Fas,<br />

Tanzanya ve Namibya’nın da olduğu 10’un üzerinde<br />

Afrika ülkesine ulaştık. Bu pazarda istikrarlı<br />

bir büyüme yakalama hedefiyle bu yıl Kenya’da<br />

bir ofis açmayı planlıyoruz” diye konuştu.<br />

47

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!