komüniteryalizm
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
DİCLE ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ DERGİSİ
Dicle University Social Sciences Institute Journal
Yıl / Year: Ekim 2021, Sayı / Issue: 28, Sayfalar / Pages: 308-335
toplumsal olan dil, kavramsal şemalar ve kurumlar gibi araçlara ihtiyaç duyulur (Nino, 1994, s.
22). Hakların tasdiki ve tespiti, hakların dayanağı olan değerli kapasitelerin gelişimini sağlayan
cemaat bağlarının korunmasını gerektirir. Düşünür, haklar-sorumluluklar dengesinde eğer
liberalizm haklara öncelik verirse liberalizmin kendisiyle çelişeceğini iddia eder, çünkü
toplumun korunmasıyla ilgili sorumluluklar haklara olanak sağlar (Nino, 1994, s. 23). Haklar
toplumsal koşullara göre değişebileceği için evrensel haklar söylemi sorunlu olabilir. Taylor,
hakların tespitini toplumsal kapasitelere bağlar. Bu kapasitelerin bir cemaate üyelikle sınırlı
olduğu düşünülürse evrensel insan hakları söyleminin isabetli olmadığı görülebilir.
SONUÇ VE ÖNERİLER
Devletin hayata dair herhangi bir iyi önermesinde bulunulmaması gerektiğini düşünen
liberalizm karşısında komüniteryanizm, bireysel hayat anlayışları söz konusunu olduğunda
tarafsız bir tutum takınmaz ve atomistik birey anlayışına karşı çıkar. Bu bağlamda
komüniteryanizm liberalizmle çatışma halindedir. Cemaatçilik, birey yerine topluluğu temel
alır ve bireylere toplumun yararı noktasında sorumluluklar yükler. Liberalizmin
sorumluluklardan azade ve toplumsal bağlardan arınmış benlik anlayışına karşıdır. Birey
toplumsal, tarihsel ve kültürel bağlam içinde değerlendirilir. Komüniteryanizme göre birey
ailesine, çevresine ve içinde yaşadığı topluma karşı sorumludur ve yükümlülükleri vardır.
Cemaatin ihmal edilmesinin toplum ve kamu açısından zararlı olacağını ileri süren
komüniteryanizm, devletin tarafsız olmaması gerektiğini düşünür ve bu noktada kamusal
otoritelere sorumluluklar yükler. Toplum yararı önceliklidir ve bireyin iyiliği mensup olduğu
cemaate/topluluğa katılımı ile mümkündür. Bireysel hakların toplum yararına feda
edilebileceğini vurgulayan cemaatçi öğreti “evrensel” değerlere şüpheyle yaklaşır. Hakları ve
değerleri toplumsal kapasitelerle ilişkilendiren cemaatçi öğreti bireyi temel alan evrensel insan
hakları söylemine karşıdır ve bireylerin toplumsallığına vurgu yapılır. Bu bağlamda cemaatçi
düşünürler liberal öğretinin mütemadiyen komüniteryan düzeltmeye ihtiyaç duyduğunu ileri
sürerler.
Cemaatçi öğretideki liberalizme yönelik eleştiriler, liberalizmin bireye ve bireyselliğe yaptığı
vurgu ile topluluğu ikinci plana attığı; bunun da insanın özgürlüğüne gerçek bir katkı sunmadığı
iddiasına dayanmaktadır. Zira liberalizm insanı bağlamından koparmaktadır. Kültürel
aidiyetlerinden koparılmış atomistik bir konuma düşürülmüş insanın özgürlüğü gerçek anlamda
mümkün değildir. Cemaatçi öğretide insanın kültürel aidiyetleri ile birlikte düşünülmesi insani
varlığın bütüncül algılanışı adına önemli ve olumlu olmasına karşın, insanın bu
332