04.09.2022 Views

kupdf.net_bn-i-haldn-mukaddime-icilt-clearscanpdf

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

-- MUKADDiME --

363

Çağımızdaki devletler ise bu şekilde saf oluşturmayı tamamen terk etmişlerdir.

Bunun yerine yük hayvanlarını ve otaklarını arkada bırakıyorlar. Ancak bunlar, fillerin ve

develerin yerini tutmaktan uzaktır.

İslam'ın ilk dönemlerinde savaşların tamamı saf düzeni şeklinde yapılıyordu. Oysa

Araplar sadece saldınp çekilme savaşını biliyorlardı. Buna rağmen saf düzeni içinde savaşmalarının

iki sebebi vardı: Birincisi, düşmanları saf düzeniyle savaşıyorlardı ve bu durum

onları da aynı şekilde savaşmak zorunda bırakıyordu. İkincisi, onlar imanlarının

kuvveti ve sabırlarıyla ölümüne (şehit olmak için) cihad ediyorlardı. Saf düzeni ise ölümüne

savaşmaya daha uygundu.

Saf sitemini bırakıp, askerleri bölükler halinde düzene koyarak savaşan ilk kişi

Mervan bin Hakem olmtur. Mervan, haricilerden olan Dahhak ve ondan sonra da Hubeyri

ile bu düzen içinde savaşmıştır. Taberi Hubeyri ile yapılan savaşı anlatırken şöyle

diyor: "Hariciler başlarına EM Zülfü lakabıyla bilinen Şeyban bin Abdülaziz Yeşkuri'yi

geçirdiler. Ondan sonra Mervan onlarla bölük düzeni içinde savaştı ve saf sistemini terk

etti." Saf sistemin terk edilmesiyle düşmanların üzerine saflar halinde yürümek de unutuldu.

Sonra devletler lükse ve şatafata daldıktan sonra askerlerin arkasında oluşturulan

(siper mahiyetindeki) saflar da unutuldu. Çünkü bu şekilde saf oluşturmak daha çok, bedevilik

döneminde, savaşlara kadınların ve çocukların da götürülmesinden dolayı çadırların,

yüklerin ve develerin çok olmasından kaynaklanıyordu.

Ancak ne zaman ki, hükümdarlığın nimetlerini elde edip, saraylarda yaşamaya

başladılar, bedeviliğe ve çöl hayatına özgü eski gelenekleri terk ettiler. Artık develer üzerindeki

hevdeclerde (kubbeli çadırlarda) kadınları ve çocukları taşımak, savaşlara ağır

yükler götürmek zor gelmeye başladı. Bu yüzden seferlere kadınları götürmeyi terk ettiler.

Savaşlara sadece daha rahat ve konforlu olan otakları götürdüler. Deve yerine de sadece

otakları ve çadırları taşıyan yük hayvanlarını götürmekle yetindiler. Ancak bunlar

eskilerin yerini tutmuyordu. Çünkü bütün bunlar, geride bıraktıkları aileleri ve malları

kadar, uğruna ölmeyi gerektirmiyordu. Bu yüzden sabır ve sebatları azaldı, savaşın şiddet

ve haykırışları onları dağıttı ve safları parçalandı.

* * *

Askerlerin arkasında (siper mahiyetinde) saf oluşturmanın saldırı ve çekilme savaşında

bir dayanak olduğuna yııkarıda değinmiştik. İşte Mağrib'teki hükümdarlar bu

amaçla ordularında bir grup Frenk askeri görevlendirmişlerdir. Böyle bir görevlendirmeye

ihtiyaç duymalarının sebebi, kendi askerlerinin hep saldırı ve çekilme düzeni içinde

savaşıyor olmalarıdır. Hükümdarlar önünde savaşan askerler için, arkada sığınacakları

bir saf olmasının önemini ve bu safların (saldırı ve çekilme savaşına değil) düzenli saflar

şeklinde savaşmaya ve oldukları yerde sebat etmeye alışmış kişilerden teşekkül etmesi gerektiğini

anlamışlardır. Aksi takdirde bu safları oluşturanlar da, önce saldınp sonra çekilenler

gibi (siper mahiyetindeki) safları terk edip kaçarlar. Bu ise hükümdarın ve ordunun

hezimete uğramasına yol açar. Onun için Mağrib'teki hükümdarlar, bu görev için

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!