04.09.2022 Views

kupdf.net_bn-i-haldn-mukaddime-icilt-clearscanpdf

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

- MUKADDIME -

359

sözdür: Kimin salih (içten gelen ve kabule şayan) bir duası varsa. hükümdar için o duayı

yapsın. Hutbede sadece halifeye dua edilirdi.

Halifelerin etki altına alınıp fiili gücün başkalarına geçmesinden ve İslam devletinin

birçok devlete bölünmesinden sonra, hutbelerde halifenin isminin ardından fiili gücü

elinde tutan bu kimselerin isimleri de anılmaya başlandı. Sonra bu devletlerin yıkılmasıyla

bu uygulama da sona erdi ve minberde sadece gücü elinde tutan hükümdara dua

edilmeye başlandı. Hükümdarla birlikte başkalarına dua edilmesi yasaklandı.

Bir çok devletin başlangıç döneminde, içinde bulunduklan sadelik ve bedevilik

nedeniyle, isim zikredilmeden, genel ve mübhem bir şekilde, "Müslümanlann işlerini

görmeyi üzerine alan kişi" için dua edilirdi. Bu şekilde okunan hutbe "'Abbasiyye" olarak

isimlendirilirdi. Bu isimlendirmeyle, genel olarak ve isim belirtilmeksizin hutbe okumanın,

Abbasi dönemindeki ilk uygulamaların taklit edildiğini kastetmiş olurlardı.

Anlatıldığına göre, Abdu'l-Vad oğulları devletinin kurucusu Yağmenisin bin Zeyyan,

Emir Ebu Zekeriyya Yahya bin Ebu Hafs'a yenilmiş ve Tilmisan'ı kaybetmişti. Sonra

Emir Ebu Zekeriyya bazı şartlarla Tilmisan'ı iade etmeyi teklif etti ileri sürdüğü şartlardan

biri de, minberlerde (hutbelerde) kendi isminin anılmasıydı. Yağmeri.sin şöyle dedi:

Minmerler, onların (hatiplerin) mekanlarıdır. Orada dilediklerinin adını anarlar.

Merin oğulları devletinin kurucusu Yakup bin Abdulhak'a, Tunus'ta hüküm süren

Ebu Hafs oğulları devletinin üçüncü hükümdarı halife Müstansır'ın dçisi gelmişti. Elçi

bir keresinde cuma namazına gelmedi. Yakub bin Abdulhak'a, elçinin, hutbede hükümdarının

ismi anılmadığı için gelmediği söylenince, o da hutbede Mustansır için dua edilmesine

izin verdi. Bu, onların Mustansır'ın halifeliğine davet etmelerinin sebebidir.

İşte devletler koyu bir bedevilik halinde bulundukları ilk dönemlerde, hükümdarlığa

ait özellik ve alametlerden uzak kalırlar. Ancak siyasetin farkına vardıktan, medeni

özelliklere büründükten, ihtişam ve bolluğun nimetlerinden yararlandıktan sonra bütün

bu özelliklere ve alametlere sahip olurlar, bu hususta en ileri noktaya ulaşırlar ve başkalarının

kendilerine ortak olmasını istemezler. Bunların ellerinden çıkıp gitmesine ise son

derece üzülürler.

Dünya bir bostandır. Ve Allah her şey üzerinde bir bekçi ve gözeticidir.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!