04.09.2022 Views

kupdf.net_bn-i-haldn-mukaddime-icilt-clearscanpdf

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

-- IBN-I HALDÜN --

130

gamberlik değil, veliliktir_61 Ebu İshak ve diğerleri, meydan okuma söz konusu olduğunda

peygamberlik ile veliliğin karıştırılacağı gerekçesiyle, keramet olarak olağanüstü şeylerin

meydana gelmesini reddetmişlerdir_ Ancak biz ikisi arasındaki farkı söyledik. Velinin

meydan okuması peygamberin meydan okumasından farklı olduğu için muhatapları

nazarında bir karışıklığa yol açmaz. Bununla birlikte bu konuda Ebu İshak'tan nakledilenler

de açık değildir. Belki de onun söyledikleri, her iki grubun gösterebileceği olağanüstü

şeylerin olmasından hareketle, peygamberlere özgü olan olağanüstü şeylerin veliler

tarafından gösterilmesini inkar etmiştir.

Mutezile mezhebi kerameti kabul etmez. Onlara göre olağanüstü şeyler kulların

işleri değildir. Onların fiilleri alışılagelen olağan şeylerdir ve bu açıdan kullar aralarında

fark yoktur.

Bu gibi olağanüstü şeylerin hak ile batılı birbirine karıştırmak isteyen yalancılar

eliyle meydana gelmesi ise imkansızdır. Eşariye mezhebine göre, mucizenin amacı (peygamberin

peygamberlik iddiasının) doğrulanması olduğuna göre, eğer böyle olağanüstülükleri

yalancılar da gösterirse o zaman bu delil şüpheli hale gelir ve hidayet sapıklığa,

doğrulamak yalana döner, gerçekler tersyüz olur. Onun için bunun vuku bulması imkansızdır.

Mütezileye göre de böyle bir şeyin vuku bulması halinde, bu delil (yani peygamberin

peygamberliğini kesin olarak ispat eden mucize delili) şüpheli hale geleceğinden,

Allah buna izin vermez.

Filozoflara göre ise olağanüstü şeyler, her ne kadar insanların kudretlerinin üzerinde

olsa ve olaylar birbirine sebep-sonuç ilişkisiyle bağlı bulunsa bile, "zorunlu olarak

zata bağlı olma" (icab-i zati) teorilerine göre, peygamberlerin fiilleridir. Bu teoriye göre

olayların birbirine bağlı olan şartları, sonuçta zorunlu failin zatına, ihtiyari (seçmeli) olarak

değil mecburen bağlıdır. Onlara göre peygamberlerin kişiliklerinin kendilerine özgü

özellikleri vardır. Bu özelliklerden biri de, varlıkların (maddelerin) unsurlarının (elementlerinin)

onlara itaat etmesi sonucu bu gibi olağanüstü şeyler (mucizeler) gösterebilmeleridir.

Peygamberler, Allah'ın vermiş olduğu bu özellikten dolayı, varlıklarda (tabiat

kanunlarının dışına çıkacak) tasarruflarda bulunma gücüyle donatılmışlardır.

Filozoflara göre, meydan okumak için olsun veya olmasın, peygamberler eliyle

olağanüstü şeyler gerçekleşir ve bu onların (peygamberlik iddialarının) doğruluğuna delil

olur. Bu olayların peygamberlerin doğruluğuna delil olmaları, Allah'ın, onları açıkça

tasdik ettiği sözü yerine geçtiği için değil, peygamberlerin kişisel özelliği olan "varlıklarda

tasarrufta bulunma özelliği"ni ortaya koyduğu içindir. Onun için bu olayların onların

peygamberliklerine delil olmaları, kelamcıların düşüncelerinden farklı olarak, kesin değildir.

Aynı şekilde meydan okuma da mucizenin bir parçası olmadığı gibi, mucize ile sihir

ve kerameti birbirinden ayırt edici bir özelliğe de sahip değildir.

Mucize ile sihir arasındaki fark, peygamberlerin hep hayırlı işler yapmaya uygun

bir yaratılışlarının bulunması ve göstermiş oldukları olağanüstü şeylere şerrin bulaşmamasıdır.

Sihirbazların durumu ise bunun tamamen tersidir. Bütün fiilleri şerdir ve şer

61 Kelime manası olarak veli (çoğulu evliya), dost, yardımcı ve arkadaş gibi anlamlara gelir. Allah, Kur'an'da bir

çok ayette, kendisinin müminlerin velisi (dostu ve yardımcısı) olduğunu haber verir. Yine veli kelimesi Kur'an'da

Allah'a itaat ve ibadet eden müminler için kullanılır. Bu anlamda Allah'ın emir ve yasaklarına uyan bütün müminler

velidir. Ancak tasawufun gelişmesine paralel olarak, velilik de daha özel anlamlara bürünmüştür.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!