26.08.2022 Views

Simon Singh - Big Bang'in Romanı-Büyük Patlama ve Evrenin Başlangıcı

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

ne bir çözüm” ve “sorunun tam bir çözümü” olarak niteleyerek

Lemaitre’nin modelinin Hubble’ın ölçümlerini açıkladığını

belirtti.

Zaman içinde bilim dünyasında Lemaitre’nin ismi yayıldı

ve Lemaitre’nin teorik öngörüleriyle Hubble’ın ölçümlerinin

birebir örtüşüyor olması yavaşça da olsa hayranlık

kazandı. O zamana kadar bilim dünyasının çoğu

Albert Einstein’ın sonsuz evren modelini benimsemişti,

ama artık belirgin bir azınlık Lemaitre’nin modelinin çok

daha güçlü olduğunu düşünüyordu.

Tekrar hatırlayacak olursak: Lemaitre genel izafiyet

teorisinin (en saf haliyle), evrenin genişlediğini gösterdiğini

söylüyordu. Eğer bugün evren genişliyorsa demek ki

geçmişte daha yoğun bir haldeymiş. Mantıksal bir kurguda

devam edersek evren çok yoğun bir durumdan, sonlu ve

çok küçük olan ilk atomdan ortaya çıkmıştır. Lemaitre, ilk

atomun belki sonsuz bir süre varolduktan sonra içinde bulunduğu

denge durumunun bozulduğunu, atomun parçalanarak

içeriğindeki her şeyi saçtığını savunur. Bu parçalanma

durumunun başlangıcını evrenin tarihinin başlangıcı

olarak saptar. Bu yaratılışın başlangıcıdır, Lemaitre’nin

sözüyle: “Dünü olmayan gün”.

Friedmann’ın yaratılış anı düşüncesi, Lemaitre’den

biraz farklıydı. Evrenin bir atomdan patlayarak ortaya

çıktığım düşünmek yerine, Friedmann’ın Big Bang modeli

her şeyin bir noktadan çıktığını belirtir. Yani tüm evren

hiçbir şeyin içine sıkıştırılmıştı. Her iki durumda da yaratılış

anı teorileri hâlâ son derece spekülatifti ve bir süre

daha böyle kalacaklardı. Big Bang modelinin diğer özellikleri

ise teorinin savunucuları tarafından daha büyük bir

rahatlıkla kabul ediliyordu.

Örneğin, Hubble tıpkı Big Bang modelinin tahmin ettiği

gibi galaksilerin Dünya’dan uzaklaştıklarını gözlemlemişti,

ancak Big Bang teorisyenleri galaksilerin uzayın

içinde değil, uzayla birlikte hareket ettiklerine inanıyorlardı.

Eddington bu ince noktayı, uzayı bir balonun yüzeyine

benzeterek ve üç boyutlu uzayı daha basit bir şekilde

249

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!