16.04.2022 Views

Yurtsever gençlik Nisan Ayı sayı 12.

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Tarihsel kişiliklerin doğuşları kendi

toplumları açısından, yeni bir yaşamın

başlangıcı olarak kabul edilmekte ve

yeni yaşamların başlangıçları çoğunlukla

halklar tarafından bayrama dönüştürülüp

kutlanmaktadır.

ere de sahiptirler. Doğuşun en önemli özelliklerinden

birisi, yenilenmedir. Eskinin varolan

kalıp ve ölçülerinin aşılması, aslında

bir yerde ana ve atanın aşılarak daha bir üst

boyutta kendisini üretmesi anlamına geliyor.

Nitekim doğuşların yaşam ifade eden bir anlamı

vardır. Doğuş, yaşamın kendisini üretme

kabiliyetinin ifadeye kavuşması anlamına

geliyor. Kaldı ki yaşam kavramının kendisi

de “herhangi bir maddenin kendisini sürekli

ve bir üst boyutta üretebilme kabiliyeti”

olarak tanımlanmaktadır. Yani herhangi bir

maddi olgu, maddi gerçeklik -ki bu manevi

değerler için de böyledir- kendisini sürekli ve

bir üst boyutta üretebiliyorsa, yani yenileyebiliyorsa

orada yaşam

vardır. Eğer liğin doğuşu, doğum

günü anlamına uygun

kutlanacaksa bu,

Önderliğe kilitlenme,

Önderliği sahiplenme

ve onun doğuşuna

cevap olabilecek bir

duruşla

gerçekleştirilebilir.

Yoksa Önderliğin

kendi doğuşunu

“sistem karşısında bir

varoluş” olarak an-

lamlandırmasının içi

boşaltılmış

olacaktır.

Nitekim Önderlik

üç doğuşunu

da bu biçimde anlamlandırmaktadır.

Geleneksel ana ya

da aile ilişkilerinin

Önder-

reddi, geleneksel ve resmi toplumun reddi,

yine en son olarak da bütün uygarlık

sisteminin reddi tarzındaki gelişim aşamadönüştürmeleri

yine bununla bağlantılıdır.

Büyük savaşlardan ve zorluklardan sonra

elde edilen zaferler ya da refaha çıkılan günlerin

“bayram olarak ele alınıp kutlanması,

belirtilen anlamları içerisinde barındırmaktadır.

Doğuş gerçeği, sadece bu boyutuyla

değil, tek tek insanların yaşama başladıkları

günleri ve zamanları da kapsayan sembolik

ve daha dar kutlamalarla da yeniden üretilir.

Burada ele alacağımız “doğum günü” olgusu,

belirttiğimiz bu kültürün bir parçası

ve daha sonra toplum tarafından geliştirilip

toplumsallaştırılmış halinin ilk biçimidir.

Dolayısıyla toplum kendisini bireyde üretirken,

kendisini bu tür etkinliklerle bireye

yedirirken,

diğer

taraftan da birey,

toplumu

yaratmaya

başladığı andan

itibaren,

bireyin

bu tür süreçleri

toplum tarafından

kendini

üretme

sembol ve simgelerine

dönüştürülüp,

toplum kendini bu

bireylerde

üretmeye

başlar. Toplum

ve birey arasında

bu karşılıklı birbirini

üretme diyalektiği,

bu tür günlerin

önemli özelliklerinden

birisidir. Bireyin

toplumu anlaması,

toplumun

bireyi

anlaması,

bağlamında da bu tür etkinlikler, sembolik

kutlama ve kutsallaştırma ritüelleri, sadece

tarihsel değil, sosyolojik, psikolojik etkil-

YURTSEVER GENÇLİK

20

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!