MetalMakina Dergisi Mart-Nisan 2022 Sayı 254

Metalworking and Machinery Manufacturing Technology Magazine

MetalMakina

Mart - Nisan 2022 Sayı:254 Fiyatı:50 ₺ ISSN1303-6378 Metal İşleme ve Makina İmalat Teknolojileri Dergisi

Fotoğraf: EuroBLECH

Kaynak Makinesi Bakımına

Yönelik İpuçları

Çeliklerde Delik Delme Şimdi

Daha Hızlı Ve Daha Verimli

Kitagawa’dan Yeni NC Divizör:

MK Serisi

2 Alimaster Frezelerin Yeni

Tipleri

www.metalmakina.com

www.metalmakina.com Mart - Nisan 2022 1

İÇİNDEKİLER

4TİAD, Katma Değer İçin “Designed in Türkiye” Dedi 6

4Erkan CNC, GF Machining Solutions Yeniden Birlikte 10

4Adnan Dalgakıran MAKFED’de Yeniden Başkan 12

4Beyaz Eşya Sektörü Yılda 23 Milyon Adet İhracat Gerçekleştiriyor 16

4Üretimde Yeni ve Değişen Taleplere Adaptasyon Şart 18

4TAYSAD, 43. Olağan Genel Kurulu Yapıldı 20

4İhracatı Rekora Taşıyan ‘Metalik Yıldızlar’ Ödüllerini Aldı 24

4Danfoss Türkiye’den Bayilerine ‘Isı İstasyonu Teknik Eğitimi’ 28

4Rusya ve Ukrayna’nın Makine İhracatımızdak Payı Yüzde 5,5 30

4METEF 2022, İtalyan Alüminyum Tedarik Zinciri Büyüyor Ve Yeni Geliştirme

Stratejileri Hedefliyor 32

4Automatica Fuarı Yenilikleri ile 21-24 Haziran 2022 Münih’te 34

4Dijital Dönüşüm Sadece Sanayiyi Değil Hayatı da Domine Edecek 38

4Bakım Sektörü, Bakım İstanbul Sempozyumu’nda Buluşuyor 40

4Makina Dünyasının Kalbi 11-13 Mayıs’ta Konya’da Atacak 42

4TOMRA, 50. Yılını Atıksız Dünya Misyonunu Duyurarak Kutluyor 46

4Kitagawa’dan Yeni NC Divizör: MK Serisi 50

42 Alimaster Frezelerin Yeni Tipleri 51

4Derin Delik İşleme Ustaları NSK Ürünlerinden Vazgeçemiyor 54

4Seco Tezgah İzleme, Üretim Verimliliğini En Üst Düzeye Çıkarır 58

4Akıllı Makine Güvenlik İzleme: Yeni Metrix 5580 Serisi Sinyal Koşullayıcılar Ve

Anahtarlar 59

4Atlas Copco’dan Azot Kullanan İşletmelere Öneri: Satın Alma, Yerinde Üret! 62

4Saha Testlerinin Önemi 66

4FANUC'ta Hedef, Cobot Piyasasında Avrupa Liderliği 70

4Lincoln Electric Türkiye’den Kaynak Makinesi Bakımına Yönelik İpuçları 71

4Çeliklerde Delik Delme Şimdi Daha Hızlı Ve Daha Verimli 72

4Modüler Sistem Olarak Küçük Lineer Motor Modülleri Ve Eksenleri 74

4Havacılık Sanayisinde Dijital Üretim 76

2 Mart - Nisan 2022

www.metalmakina.com


BİZDEN

1989 yılından bugüne, Metal İşleme ve Makine Sektöründeki gelişmeleri, sektördeki üretici

ve tedarikçi firmaların sunmuş olduğu ürün ve hizmetleri MetalMakina Platformlarında

takipçileri ile buluşturan MetalMakina Dergisinin Mart - Nisan 254.ci sayısı ile beraberiz.

Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) tarafından yapılan açıklamaya göre, Şubat ayında

Türkiye’nin serbest bölgeler dâhil toplam makine ihracatı 4 milyar dolar oldu.

Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) tarafından yapılan açıklamaya göre, Şubat ayında

Türkiye’nin serbest bölgeler dâhil toplam makine ihracatı 4 milyar dolar oldu. 2021

yılı Ocak-Şubat dönemine göre yüzde 12,4 artış sağladıklarını belirten Makine İhracatçıları

Birliği Başkanı Kutlu Karavelioğlu, “Eski Sovyet ülkelerinin, refahın artırılması

ve yaygınlaştırılması için mevcut ekonomik yapılarını dinamikleştirebilecekleri bir

değişim-dönüşüm sürecine girmeleri gerekiyor. Bu ülkelerin ihtiyaç duyduğu dönüşümün

en güçlü partnerlerinden birinin Türkiye’nin makine imalat sanayii olduğunu

her fırsatta gösteriyoruz. Fakat biz şu anda ilk önceliği barış ve huzur ortamının hâkim

olmasına veriyoruz” dedi.

Makine dünyasının kalbi 11-13 Mayıs’ta Konya’da atacak. Konya Makine Teknolojileri

Fuarları; makine, metal işleme ve sac işleme sektörlerinin yanı sıra bu sektörlere

otomasyon, elektrik, elektronik, enerji, depolama, istifleme ve taşıma gibi alanlarda

ürün ve hizmet sağlayanları buluşturacak.

Tüyap’ın 15.000 metrekare alanda organize ettiği Konya Makine Teknolojileri Fuarları’nda

23 ülkeden 213 firma ve temsilcilik yer alacak; ziyaretçiler 118 markanın

standını ziyaret edebilecek.

Yapay zeka (YZ) ve makine öğrenimi, yıllardır endüstriyel üretime girmiş durumdadır.

En azından teoride. YZ'nın şimdi pratikte yolunu bulmadaki şiddeti, 21 - 24 Haziran

2022 tarihleri arasında Münih'te gerçekleşecek olan Automatica fuarında gösterilecek.

Yapay zeka tabanlı otomasyon çözümlerinin önümüzdeki yıllarda en büyük konu

olacağı tartışılmaz. Soru, üretim şirketleri için bu teknolojinin muazzam potansiyelinden

ne kadar çabuk yararlanılabileceğidir. Longitude Research ve Siemens tarafından

yapılan bir anket net bir sonuca ulaştı: Buna göre iş dünyasının liderlerinin yarısından

fazlası endüstriyel tesislerin, makinelerin ve kritik altyapıların önümüzdeki

beş yıl içinde yapay zeka tarafından kontrol edilmesini bekliyor.

Yeniden buluşana kadar hoşça ve sağlıçakla kalın....

Ahmet Pelit

ahmet@ajansmik.com

KÜNYE

İlk Yayına Başlama Tarihi

Şubat 1989

Kurucusu

At›f Cengiz

‹mtiyaz Sahibi

Ahmet Pelit

Sorumlu Yaz› ‹flleri Müdürü

Selver Pelit

Genel Koordinatör

Emel fienyüz

Editör

Başak Pelit

Reklam Grubu

Can Çeçen

Sosyal Medya

Mehmet Can Pelit

Yayına Hazırlayan

AjansMik Ltd. fiti.

Grafik Tasar›m

Emin Petek

Muhabir

Ahmet Berkay Karakoç

Bask›

fian Ofset

Hamidiye Mah. Anadolu Cad. No:50

Ka€›thane - ‹stanbul Tel:0212 289 24 24

Yay›n Türü

Yerel-Süreli Yay›n

Yönetim Merkezi

AjansMik Ltd. fiti.

Maslak Mahallesi Meydan Sokak Veko Giz Plaza Blok

No:3 ,İç Kapı No: 85 Maslak P.K.34485 Sarıyer

İstanbul Türkiye

Tel:+90 212 222 93 71

Whatsapp: +90 554 498 18 78

Al man ya Tem sil ci si

EI SE NAC HER ME DI EN

WELC KERSTR.22 D-53113 BONN

Pho ne: +49 0228 24 99 860 • Fax: +49 0228 65 00 76

e-ma il:in fo@ei se nac her-me di en.de

‹talya Temsilcisi

CASIRAGHI INTERNATIONAL ADVERTISING

Via Cardano 81 - 22100 Como (Italia)

Tel. +39 031 261407 Fax +39 031 261380

www.casiraghi.info

Tayvan Tem sil ci si

Ringier Trade Media Ltd.

9F-2, No. 200, Zhongming Rd., North District,

Taichung 404, Taiwan

Tel: +886 4 2329 7318

sydneylai@ringier.com.hk

web: www.metalmakina.com

e-mail: info@metalmakina.com

MetalMakina Dergisi

Mart - Nisan 2022 Say›:254

Fiyat›:50 ₺

‹ki ayda bir yay›nlan›r

ISSN 1303-6378 ©

Baskı Yeri:İstanbul

08 Nisan 2022

Dergimizde yay›nlanan yaz›lardaki görüfller

yazarlara, reklamlardaki sorumluluk

reklam verene aittir.© MetalMakina Dergisindeki

yaz› ve foto€raflar izinsiz kullan›lamaz.

4 Mart - Nisan 2022

www.metalmakina.com


HABER

TİAD, Katma Değer İçin “Designed in

Türkiye” Dedi

TİAD ve proje iştirakçileri güç birliği

yapıp, İSTKA’nın desteği ile; Katma

Değer için “Designed in Türkiye” dedi.

Takım Tezgahları Sanayici ve İş İnsanları

Derneği (TİAD) tarafından,

İstanbul Kalkınma Ajansı’nın destekleri

ile yürütülen “Açık Kaynak Tasarım

Merkezi ve İşbirliği Platformu

Projesi” ile yüzlerce firma ile endüstriyel

tasarımcılar ve mühendisler

bir araya gelip; tasarımdan Ar-

Ge’ye, otomasyondan yazılıma kadar

birçok alanda işbirlikleri kurulmasına

öncülük edecek. Projenin

Çevrimiçi Açılış Konferansı yoğun

katılımla 25 Şubat’ta gerçekleşti.

İmalat sanayinin yapıtaşı olan takım

tezgahları sektörünün çatı kuruluşu

TİAD, Türkiye’nin katma değerli

üretim ve ihracatının artırılması

için gerekli altyapının güçlendirilmesine

yönelik hayata geçirdiği projelere

bir yenisini daha ekledi. TİAD,

İstanbul Kalkınma Ajansı’nın (İSTKA)

desteği ile katma değerli üretimin

başlangıç noktası olan endüstriyel

tasarımcılar ve mühendisler ile imalatçı

ve sanayicileri tek çatı altında

birleştirecek tasarımda “Designed

in Türkiye” markasını oluşturmayı

hedefledi. Bu hedef için TİAD; gerekli

altyapı, dijital dönüşüm ve sürdürülebilirlik

ihtiyaçlarının karşılanması

adına Açık Kaynak Tasarım

Merkezi ve İşbirliği Platformu Projesi’ni

başlattı. Projenin açılış konferansı

25 Şubat’ta çevrimiçi ortamda

gerçekleşti. Açılış programına projenin

iştirakçilerinin yanı sıra STK temsilcileri

de katıldı.

Fatih Varlık: Firma-tasarımcı arasında

köprü kurulacak, bilgiye erişimin

önü açılacak

TİAD Yönetim Kurulu Başkanı Fatih

Varlık programın açılış konuşmasında;

TİAD’ın, Türkiye’nin gelişen sanayisi

karşısında artan takım tezgahları

ihtiyacına dayanan hikayesini

anlatırken “Derneğimiz gelişen sanayide

yeni sorumluluklar üstlendi.

İlk zamanlarda satış, bakım-onarımla

devam eden hizmet süreci, küreselleşme

ve dijitalleşmeyle birlikte

katma değerli üretim, rekabet için

en büyük değer oldu. Böylece projeler

üreten, gelişen ve değişen bir kurum

olduk. İhracat payımızın yükselmesi

ve Türk malının dünyada markalaşması

için ürettiğimiz bu projede

de gözettiğimiz yegane şey: Sanayimizde

gelişimi artırarak sürdürmek…”

sözlerini kaydetti. Varlık,

gerçekleştirdiği sunumda, projenin

amaçlarını şöyle özetledi: “TİAD

bünyesinde kurulacak ortak kullanımlı

tasarım merkezi ve dijital işbirliği

portalı ile firma- tasarımcı arasında

köprü kurularak hizmetlere

daha kolay ulaşılmasını amaçlıyoruz.

Proje kapsamında sektör temsilcileri

18 ay boyunca alanında uzman

isimlerle mekandan bağımsız

ya da fiziki olarak bir araya gelecek.

Proje ile Türkiye’nin ihracat gücünün

ve değerinin, tasarımın gücü

kullanılarak küresel rekabette öne

geçirilmesi hedefleniyor.”

Dr. Müh. Erdal Gamsız: 10 Milyar

Euro’luk iş hacmiyle CELIMO da

projeyi destekleyecek

Avrupa Takım Tezgahları, Takım ve

Aksesuarları Ticari Birliği’nin (CELI-

MO) TİAD adına Dönem Başkanlığı

görevini sürdüren, TİAD Yönetim

Kurulu Eski Başkanı Dr. Müh. Erdal

Gamsız da, 10 Milyar Euro’luk iş

hacmiyle, CELIMO’nun da projeyi

destekleyeceğini ve Avrupa’da tanıtacağını

duyurdu. TİAD’ın proje olarak

başlayıp bugün sektöre hizmet

eden Mesleki Test Merkezi ve Akademi

gibi iki prestijli faaliyetine dikkat

çeken Gamsız, “Bilindiği üzere

bugün ülkemizin kilogram başına

ortalama ihracatı 1 Dolar civarındadır.

Ülkemizde üretilen ürünlerin

üzerine tasarımın gücü ve etkisini

katarak ‘Katma Değeri Yüksek’

ürünler üretmemiz gerekir ki bu düşük

olan ortalama ihracat değeri 10

Dolar seviyesine yükselsin. Bu sayede

ülkemiz sanayisi dünyada üst sıralara

yükselecektir. Aynı zamanda

markalaşmanın anahtarı iyi tasarımlardan

geçer” diyerek projenin önemine

dikkat çekti.

6 Mart - Nisan 2022

www.metalmakina.com


HABER

Projenin fon sağlayıcısı ve sözleşme

makamı İSTKA ve ülkemiz ticaretine

yön veren kurumlardan İstanbul Ticaret

Odası’nın (İTO) yanı sıra; projenin

iştirakçileri olan; ülkemizdeki

endüstriyel tasarımcıların çatı kuruluşu

olan Endüstriyel Tasarımcılar

Meslek Kuruluşu (ETMK), yazılım ve

eğitim desteği sağlayacak olan Yenasoft

Yazılım, 68 yıllık geçmişi ile

dünyaca bilinen en prestijli tasarım

ödüllerini veren Almanya merkezli

iF Design Award’un temsilcileri de

projenin açılışında konuştu.

Endüstriyel Tasarımcılar Meslek

Kuruluşu (ETMK), Yönetim Kurulu

Başkanı Sertaç Ersayın:

Endüstriyel tasarım dendiğinde genelde

çok şık objeler hayal ediyoruz.

Ancak o gördüğünüz estetik ürünleri

hayata geçirirken arka plandaki

kahramanlar olarak endüstriyel tasarımlar

ve yazılımlar fark edilmezler.

Yazılım, üretimin görünmez kahramanıdır

ve bu proje, tasarım ve

endüstriye ilişkin verimli çözümler

vadediyor. Türk markasıyla, yaratıcılık

ile endüstrinin gücünü böyle bir

platformda birleştirmek heyecan

verici… Ülkemizin katma değer tarafı

için bu projeye hazır olduğunu,

küresel ağda görüyorum.”

Yenasoft Yazılım Donanım ve Danışmanlık

San. ve Tic. Ltd. Şti., Genel

Müdür Cem Şirolu:

“Bu proje ile Ar-Ge ve tasarım uzmanlarıyla

üreticileri, mekandan

bağımsız olarak buluşturuyoruz.

Platformun kullanımına dair yazılım

temini, eğitim faaliyetleri ve gerekli

mentörlük desteği tarafımızdan sağlanacak.

Türk imalat sanayisinde tasarım

kültürü ve eğitimi bu proje ile

gelişecek. İmalatta katma değer konusunda

rekabet gücü elde etmek

ve tasarım ekosistemi için çalışıyoruz.

Bunun için de teknolojinin yakından

takip edilmesi ve ülkemizin

inovasyon kapasitesinin artırılması

gerekir. Sektördeki yaratıcı kişilerin

tasarım konusunda mesleki yeterliliklerini

proje ile artıracak ve bilgi

kaynaklarına erişim kolaylığı sağlayacağız.”

iF International Forum Design Türkiye

Temsilci Ofisi Kurucu Ortak Cihan

Şirolu:

“TİAD tarafından yürütülen ‘Açık

Kaynak Tasarım Merkezi ve İşbirliği

Platformu’ projesine iF Design

Award Türkiye temsilci ofisi olarak

destek vermekten mutlu ve gururluyuz.

Tasarımın çözüm üreten, bütünleyici

ve multi-disipliner çalışma

prensipleri doğrultusunda iş birlikleri

kurması, kalkınma ve üretim kalitesi

anlamında katma değeri yüksek

ürünler geliştirmesini büyük bir

heyecan ve tüm özverimizle destekliyoruz.”

T.C. İstanbul Kalkınma Ajansı Genel

Sekreteri İsmail Erkam Tüzgen:

“İstanbul tüm akademileri, STK’ları

ve OSB’leriyle endüstri için güçlü bir

altyapıya sahip. İSTKA olarak 2009 yılından

bu yana kapasiteyi artırıp, İstanbul’un

yüksek katma değerli bir

şehir olması için çalışıyoruz. Çok sayıda

projeyi hayata geçirdik. 300’ün

üzerinde mali destek programıyla

projelere destek sağladık. Tasarımla

gelişmeye ve bir üst aşamaya geçmeye

ihtiyacımız var. Bu platform, tasarımın

etkisinin artmasına ve tasarım

kültürünün yaygınlaşmasına katkısı

sağlayacak. Rekabet için Ar-Ge ve

inovasyon yatırımı yapmak gerekir.

Ancak bunlar tek başına yeterli değil.

Türk malının markalaşması için de

çalışmalar gerekiyor ve bu anlamda

atılacak adımları desteklemek istiyoruz.

Bu projeyle tasarım merkezi ve

dijital platformun oluşmasından

mutluyuz. Türkiye’nin özgün tasarımlarla

dünyada rekabet avantajı

sağlanmasını arzu ediyoruz. Projenin

alanında önemli bir yeri olacağını

ümit ediyorum. Önümüzde uzun bir

yol var ve şu anda temel attık. Geleceğe

dair ümitliyiz.”

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim

Kurulu Üyesi Adil Coşkun:

“Hem İTO hem de Sanayi İhtisas

Komisyonu adına buradayım. Yatırım

enerjisini artıran ve ülke ekonomisinin

büyüme eğilimini destekleyen

girişimleri heyecanla takip ediyoruz.

Bu tür önemli projeler desteklerle

hayat buluyor. Hepinizin bildiği

gibi iki yıldır yaşanan pandeminin

etkileri azalırken, yanında büyük

bir talep artışını getirdi. Bu proje de

artan küresel talebe yönelik ihracat

ve ekonomiyi ilgilendiren stratejik

bir adım oldu. Ekilecek her tohumun

ekonomi için kök saldığına ve

katma değer yarattığına inanıyoruz.

Böylesi önemli bir girişim için alanında

uzman olan ve 30 yılı geride

bırakan TİAD ailesine şükranlarımı

sunuyorum.

8 Mart - Nisan 2022

www.metalmakina.com


HABER

Erkan CNC, GF Machining Solutions

Yeniden Birlikte

Erkan CNC, GF Machining Solutions

markasının yetkili ortağı oldu.

İş birliği ile müşterilerin deneyimlerinin

güçlendirilmesinin hedeflendiği

kaydedildi.

Dünyanın önde gelen makine, otomasyon

çözümleri ve hizmet sağlayıcılarından

biri olan İsviçre firması

GF Machining Solutions ile 20 yıldır,

takım tezgâhları ve üretim çözümlerinde

Türk sanayisine hizmet sunan

Erkan CNC bir araya geldi.

Erkan CNC yetkili ortak olarakGF

Machining Solutions’ın eksiksiz

ürün yelpazesiyle, tek bir makineden

akıllı fabrika projesine kadar

her çözümü sunacak kapasiteye sahip

olduğu belirtildi.

Yapılan açıklamada, GF Machining

Solutions’ın mevcut müşterileri her

türlü hizmeti bu tarihten itibaren,

Türkiye'deki yetkili temsilcisi Erkan

CNC Teknolojileri Şirketinden alacağı

ifade edildi.

GF Machining Solutions’ın Genel Müdürü Thomas Wengi ile Erkan CNC

Yönetim Kurulu Başkanı Osman Baykuş

Yeni organizasyonun, GF'in ve müşterilerinin

birbirine erişimini genişleteceği

vurgulanarak uygulamalar,

test kesimleri, dijital çözümlerdeki

uzmanlığın daha fazla müşteri kullanımına

sunulacağı kaydedildi. Müşterilerin

üretim deneyimlerini geliştirmek

için çözümlerin güçlendirilerek

genişletildiği ifade edildi.

İş birliği anlaşmasını İsviçre firması

GF Machining Solutions’ın

Genel Müdürü

Thomas Wengi ile Erkan

CNC Yönetim Kurulu

Başkanı Osman Baykuş

imzaladı.

“Deneyim ve fırsatlarımızı

birleştirdik”

Türkiye’de Erkan CNCile

geçmişte uzun yıllar birlikte

başarılara imza attıklarını

ifade eden Thomas

Wengi, «Şimdi deneyimlerimizi

ve fırsatlarımızı

tekrar birlikte

çalışmak için bir araya

getirdik. Geçmişte deneyimlediğimiz

başarılı hizmetin daha

çok müşteriyle buluşması için harekete

geçtik. Daha iyi çözümlere daha

fazla müşterimiz sahip olmalı diye

düşünüyoruz. Bu beraberlikle

Türkiye pazarında müşterilerimize

yüksek kaliteli, akıllı üretim çözümlerinden

oluşan bir gelecek sunmayı

hedefliyoruz» dedi.

“Amacımız en üst düzeyde hizmet”

Türk sanayisine yenilikçi, sürdürülebilir

ve kaliteli bir hizmet verme

gayesinde olduklarını kaydeden Osman

Baykuş ise «Global takım tezgâhları

sektörünün önemli aktörlerinden

biri olan GF ile tekrar bir araya

geldik. Bu birleşmeyle beraber,

üretimde verimliliği artırmak ve teknolojik

anlamda üreticilerimize en

üst seviyede farklı çözümler sunmaya

devam edeceğiz» diye konuştu.

10 Mart - Nisan 2022

www.metalmakina.com


HABER

Adnan Dalgakıran MAKFED’de

Yeniden Başkan

Türkiye Makina Federasyonu 4.

Olağan Genel Kurulu yapıldı

Makina imalatçısı 3 bine yakın firmayı

temsil eden 28 derneği çatısı

altında bir araya getiren Türkiye

Makina Federasyonu’nun (MAK-

FED) 4. Olağan Genel Kurulu 19

Mart’ta toplandı. MAKFED’de yeniden

başkanlığa seçilen Adnan Dalgakıran,

makina imalatının Türkiye’nin

3 büyük sektöründen biri haline

gelmesinde pek az ülkede görülebilecek

kadar kapsayıcı ve güçlü

bir sektörel örgütlenmeye sahip

oluşunun büyük katkısı bulunduğuna

işaret etti. Dalgakıran, “içinde

makinanın yer almadığı hiçbir strateji

yazılamayacağı için görev ve sorumluluğumuz

büyüktür; sanayiinin

küresel dönüşümü sürecindeki fırsatları

değerlendirebilmenin ve küresel

ekonomiden ülkemizin aldığı

payı artırabilmenin tek yolu ise ileri

ülkelerde olduğu gibi makina eksenli

bir dönüşüm sürecinden geçmektir”

dedi.

Türkiye’yi ulusal ve uluslararası

sektörel platformlarda temsil etmek;

dernek, birlik ve kümelerin

kendi alan ve alt sektörlerindeki faaliyetlerini

destekleyerek sektörel işbirliğini

güçlendirmek amacıyla

2014 yılında kurulan MAKFED’in 4.

Olağan Genel Kurul toplantısı gerçekleşti.

14 kurucu derneğin bir araya

gelmesiyle kurulan ve bugün 20

asil, 8 gözlemci olmak üzere 28 üye

derneğe ulaşan federasyonun üyeleri,

Genel Kurul için 19 Mart 2022

tarihinde Ankara’da toplandı.

Divan Başkanlığını Sanayi ve Ticaret

Bakan Yardımcısı Hasan Büyükdede'nin

yürüttüğü seçimli genel kurulda

iki yıl süreyle görev yapacak

yeni yönetim kurulu Adnan Dalgakıran,

yeni denetim kurulu ise Sevda

Kayhan Yılmaz başkanlığında oluştu.

“MAKFED’in genişlemesi yükselen

dayanışmanın güven verici bir işareti”

Açılış konuşmasında sektörün

MAKFED çatısı altında güçlü bir örgütlenmeye

kavuşmuş olmasının,

planlama ve uygulamalarda getirdiği

faydaların altını çizen Hasan Büyükdede

Federasyona ve bünyesindeki

derneklere hizmet vermiş sektör

mensuplarına, ülke sektörünün

geldiği yere katkıları için teşekkür

ederek şunları söyledi:

“Makina sektörü pilot sektör olmanın

gereklerine uygun, etkili ve yararlı

işler yürütüyor. Hızlı büyüyen

yatırımı ve üretimiyle hem ülkemizin

makina ve teçhizat ihtiyacının


www.metalmakina.com


HABER

önemli bir kısmını karşılıyor hem de

ihracatını rakip ülkelerin üzerinde

artırıyor. MAKFED’in üye tabanının

bu kadar hızlı genişlemesini ise beklenti

ve giderek yükselen dayanışmanın

güven verici bir işareti olarak

değerlendiriyorum. Sektörün elbirliği

ile ve kapsamlı analizlere dayanarak

hazırladığı çok sayıda raporun

resmi kurumlarla paylaşılması yanında

açık kaynak olarak da yayınlanmasını

çok değerli buluyorum.

Bakanlık bünyesinde dijital ortamda

kayıtları tutulan sanayi sicil verilerinin

taraflara sunulmasında, çok aktörlü

yapıya haiz makine sektörü

için MAKFED ile ortak çalışmalar yapılmasını

faydalı görüyorum.”

“Sanayinin dönüşümdeki misyonumuzun

farkındayız, gereğini yapıyoruz”

Büyük ölçüde pandemi etkisinde

geçen iki yıllık dönemin sonunda yatırımını

yüzde 49, üretimini yüzde

42, ihracatını ise yüzde 23 artırmayı

başaran ve 23 milyar dolar ihracatla

Türkiye’nin en büyük 3 sektörü arasına

giren makina imalat sektörünü

temsil etmenin haklı gururunu yaşadıklarını

belirten Dalgakıran ise şunları

söyledi:

“Rakip ülkelerin fevkinde sağlanan

başarılar bizi hedefimize bir adım

daha yaklaştırırken, ülke sanayiinin

dönüştürülmesinde önemli roller

oynayacağımızın haberini de vermiş

oldu. 2002 yılında Makina İhracatçıları

Birliğimizi kurarak çıktığımız yol

bizi bugün, pek az ülkede görülebilecek

güçte bir sektörel örgütlenmeye

ve dayanışmaya kavuşturdu.

İçinde makinanın yer almadığı hiçbir

strateji yazılamayacağı için görev ve

sorumluluğumuz büyüktür. Sanayiinin

küresel dönüşümü sürecindeki

fırsatları değerlendirebilmenin ve

dünya ekonomisinden ülkemizin aldığı

payı artırabilmenin tek yolu ise

ileri ülkelerde olduğu gibi, makina

eksenli bir dönüşüm sürecinden

geçmektir” dedi.

Türkiye Makina Federasyonunun 2

yıllık süre için görev yapacak yeni

yönetim ve denetim kurulları ise şu

isimlerden oluştu:

Yönetim Kurulu; Adnan Dalgakıran,

Mustafa Tecdelioğlu (BESİAD), Adil

Nalbant (TEMSAD), Ali Eren (KBSB),

Cem Büyükcıngıl (AMD), Emre S.

Gencer (MİB), Hasan Basri Kayakıran

(ENOSAD), Hüseyin Semerci

(PAGDER), Kutlu Karavelioğlu (POM-

SAD), Mehmet Sefa Targıt (AYSAD),

Önder Bülbüloğlu (TEVİD), Serkan

Karataş (İSDER), Şenol Önal (TAR-

MAKBİR)

Yönetim Kurulu Yedek Üyeleri; Nadir

Akgün (İMDER), Cemal Dener

(SAHA), Mustafa Sabri Erol (AİM-

SAD), Cihan Acaroğlu (EFSİAD), Suat

Demirer (AKDER)

Denetim Kurulu; Sevda Kayhan Yılmaz

(AKDER), Mehmet Ağrikli

(TEMSAD), Musa Ertunç (ARÜSDER)

Denetim Kurulu Yedek Üyeleri; Ahmet

Özkayan (MİB), Nurdan Yücel

(POMSAD), Burç Angan (PAGDER)


www.metalmakina.com


HABER

Beyaz Eşya Sektörü Yılda 23 Milyon

Adet İhracat Gerçekleştiriyor

2020’de pandemi nedeniyle yaşanan

kapanmalar, 2021’de de çip krizi

ve hammadde tedarik sıkıntıları

gibi zorlukları, güçlü yan sanayimizle

birlikte çok başarılı bir şekilde yönettik.

Savaş ile birlikte zaten artış

eğilimindeki enerji ve hammadde

maliyetleri daha da artacaktır. Diğer

sektörler gibi sektörümüz açısından

da 2022 yılının zorlu bir yıl olacağını

düşünüyoruz. Türkiye beyaz eşya

sektörü olarak 15 bin bayimiz, 3500

yetkili servisimiz, 60 bin doğrudan

ve 600 bin dolaylı istihdamız ve tedarikçilerimizle

birlikte çok büyük

bir ekosistemi temsil ediyoruz. Teknoloji,

istihdam, yan sanayi ve ihracat

gücümüzle zorlukları aşacağımıza

dünyanın ikinci büyük üretim üssü

olan ülkemizi daha da iyi yerlere

taşıyacağımıza inanıyoruz.

TÜRKBESD Başkanı Can Dinçer, beyaz

eşya sektörünün Şubat ayı verilerini

paylaştı.

TÜRKBESD Başkanı Can Dinçer yaptığı

açıklamada:

“İki yıldır mücadele ettiğimiz pandeminin

belirsizliği sürerken Ukrayna’daki

savaşla birlikte dünya olağanüstü

koşulların yaşandığı bir başka

dönemden geçiyor. Bildiğiniz

üzere Türkiye, Avrupa’nın en büyük

beyaz eşya üreticisi konumunda dolayısıyla

bu bölgelerdeki gelişmeler

sektörümüzü de yakından ilgilendirmektedir.

Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri

Derneği’ne üye firmalar olarak

bu bölgelerdeki önceliğimiz insani

durumdur.

2022 Şubat ayına ilişkin verilerimiz,

mevcut durumdaki gelişmelerin ihracatımızı

olumsuz etkilemediğini

ortaya koyuyor. TÜRKBESD üyelerinin

6 ana üründe ihracatı geçen yıl

Şubat ayı ile karşılaştırıldığında %14

oranında arttı. Yılın ilk ayında gerçekleşen

ihracatımızın ise geçen yılın

aynı dönemine %4 artığını görüyoruz.

Pandeminin başından beri iç

satışlarımızda büyük artış oranları

kaydettik. 2022 ile birlikte yüksek

baz etkisini hissediyoruz. Bu doğrultuda,

Şubat ayı iç satışlarımızda

2021 Şubat ayına göre %7’lik bir daralma

söz konusu. İç satış ve ihracat

oranımız ise bir önceki yılın aynı ayına

göre %8 oranında arttı.

Sektörümüz son beş yılda toplamda

112 milyon adet, yılda ortalama

23 milyon adet ihracat gerçekleştirdi.

TÜRKBESD üyesi firmalar olarak

bu yıl 2021’e kıyasla %31 daha fazla

yatırım yapmayı planlıyoruz.

Hammadde tedarikinde ciddi sıkıntıların

yaşandığı bir dönemde tedarik

zincirinin çeşitlendirilmesi büyük

bir önem arz etmektedir. Bu noktada,

Ticaret Bakanlığımızın AB ve Güney

Kore meşeli sıcak haddelenmiş

yassı çelik ürünlere yönelik uygulamayı

değerlendirdiği damping önlemleri

sektörümüz ve diğer tüm

imalat sektörleri için kaygı vericidir.

Zira soruşturma konusu ürün sektörümüzün

ana girdisini oluşturmaktadır.

Özellikle AB’den tedarik edilen

ürünlerin büyük oranda üst kalite

sacların üretimine girdi oluşturduğu

bilinmektedir. Ülkemizde istenilen

kalitede yeterli kapasitenin olmayışı

fiyat artışlarına sebep olacaktır. Sac

hammaddenin beyaz eşya maliyetlerindeki

oranı düşünüldüğünde, bu

durumun Türkiye’nin enflasyonunu

artırıcı yönde etkisi olmaktadır.

Maliyetlerin daha da arttığı bu dönemde

sektörü rahatlatacak adımların

atılması kritik önemdedir. Bu

bağlamda, vergi düzenlemeleri ve

teşvikler çok yararlı olacaktır. Ayrıca

enerji verimliliğinin önem kazandığı

bu dönemde, iç pazarda enerji verimliliği

yüksek ürünlere geçişin hızlanabilmesi

için KDV ve ÖTV muafiyeti

getirilmesi, taksit sayısının artırılması,

enerji sınıfı yüksek ürünlerde

daha düşük faizli kredi kullanımı

gibi destekler verilmesi de yararlı

olacaktır.”dedi.


www.metalmakina.com


ADVERTORIAL

Üretimde Yeni ve Değişen Taleplere

Adaptasyon Şart

Sanayi 4.0 uygulamalarının ihtiyaç duyduğu yüksek hızlı ve güvenilir bir endüstriyel haberleşmenin faydalarından yararlanmayı

sağlayan Zamana Duyarlı Ağ (TSN-Time Sensitive Network), değişikliklere kolay uyum sağlayabilen esnek üretim hatlarının

oluşmasını sağlıyor. Endüstriyel haberleşme alanında faaliyet gösteren Japonya merkezli bir kuruluş olan CLPA’nın Türkiye Müdürü

Tolga Bizel, geleceğin haberleşme üzerine kurulacağı gerçeğinden hareketle sanayicilerin üretim süreçlerinde bu haberleşme

sistemlerini kurarak akıllı fabrikalara dönüşmeleri ve tüketicilerin hızla değişen kişiselleştirilmiş üretim taleplerine cevap

verebilecek şekilde stratejilerini oluşturmaları gerektiğini vurguladı.

Yenilikçi teknolojiler, endüstriyel haberleşmeyi

yeniden şekillendirmeye devam

ederken mevcut yetenekleri üst

düzeye taşıyor ve yeni araçların ortaya

çıkmasını sağlıyor. Bu teknolojilerden

biri olan Zamana Duyarlı Ağ (TSN-Time

Sensitive Network) endüstriyel haberleşmede

oynadığı temel rol sayesinde

her geçen gün daha çok önem kazanıyor.

Merkezi Japonya’da bulunan ve endüstriyel

iletişim ve kontrol ağı CC-

Link’in dünya genelinde yaygınlaşması

için faaliyet gösteren CLPA (CC-Link

Partner Association) tarafından geliştirilen

CC-Link IE TSN de Zaman Duyarlı

Ağ teknolojisinden yararlanan dünyanın

ilk endüstriyel açık ağı olarak öne çıkıyor.

Tüketicilerin yeni ve değişen talepleri

karşısında hazırlıklı olmak gerektiğini

vurgulayan CLPA Türkiye Müdürü

Tolga Bizel, otomasyon cihazları için

CC-Link IE TSN teknolojisini seçen tedarikçilerin

rekabet avantajı kazanacağını

ve bu ürünleri kullanan fabrikaların ise

geleceğe hazır olacağını söyledi.

Fabrikalarda üretkenlik ve verimlilik

sağlayan teknoloji

TSN’nin Sanayi 4.0 ihtiyaçlarının desteklenmesi

konusunda büyük önem taşıdığının

altını çizen Tolga Bizel, şu açıklamalarda

bulundu: ‘’Bu teknoloji sayesinde

şirketler, proses şeffaflığı ve üretkenliklerini

daha üst düzeylere taşıma

fırsatına sahip oluyor. Dolayısıyla dijital

dönüşüm stratejileri, kilit operasyonların

optimizasyonunda kullanılabilecek

veriye dayalı öngörüler üretebiliyor. Bu

noktada TSN'nin sağladığı veri şeffaflığı

ile IT ve OT sistemlerini birleştirme olanaklarına

sahip olan işletmeler, endüstriyel

proseslerden daha fazla veri elde

edebilecek. Toplanan veriyi her geçen

gün daha doğru sonuçlar üreten akıllı

tahmin modelleriyle analiz ederek üretim

operasyonları için daha faydalı bilgilere

ulaşabilecek. Bu derinlemesine bilgi;

performans, üretkenlik ve verimliliğin

yanı sıra son ürün kalitesinin artırılmasında

da kullanılabilecek.”

Akıllı üretime adım atmanın yolu CC-

Link IE TSN’den geçiyor

Üretimde rekabet gücünü artırmaya

katkıda bulunan CC-Link IE TSN teknolojisinin

gıda, ilaç, beyaz eşya, otomotiv

ve bina otomasyonu gibi pek çok farklı

sektörde makine ve proses kontrolü için

ideal çözümler sunduğunu vurgulayan

Bizel, sözlerini şöyle tamamladı: ’’CLPA

üyeleri, hiçbir ücret ödemeden CC-Link

ile ilgili en güncel teknolojik bilgilere

erişebiliyorlar. Başta Asya’ya açılmak ya

da bu pazardaki işlerini büyütmek isteyenler

olmak üzere Sanayi 4.0’a uyumlu

dünya standartlarında akıllı üretime

adım atmayı hedefleyen şirketler, detaylı

bilgi almak için CLPA Türkiye temsilciliğiyle

iletişime geçebilirler.’’

CLPA Türkiye temsilciliğiyle iletişimİçin;

https://eu.cc-link.org/tr/clpa/members


www.metalmakina.com


HABER

TAYSAD, 43. Olağan Genel Kurulu

Yapıldı

TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı

Albert Saydam: “Elektrikleşmenin

faz farkından doğacak fırsatları kovalamalıyız,

bu koridoru iyi kullanmamız

lazım”

Türkiye otomotiv tedarik sanayinin

çatı kuruluşu Taşıt Araçları Tedarik

Sanayicileri Derneği’nin (TAYSAD)

43. Olağan Genel Kurul toplantısı

düzenlendi. Toplantının açılış konuşmasını

yapan TAYSAD Yönetim

Kurulu Başkanı Albert Saydam,

“Türkiye’nin tasarım, tedarik ve teknoloji

ile 2030 senesinde dünyanın

ilk 10 ülkesi arasına girmesini hedefliyoruz.

Bu hedeflere ulaşabilmek

için de akıllı, çevreci ve sürdürülebilir

çözümler sunmayı amaçlıyoruz”

dedi. Elektrikleşme konusuna da

değinen Saydam, “Elektrikleşmenin

faz farkından dolayı, bunu yapamayacak

coğrafyaların olacağını kabul

etmeliyiz. Bir taraftan ülkemizde yeni

teknolojilerde üretim yaparken,

bir taraftan faz farkıyla elektrikleşmenin

daha sonra olacağı ülkelerde

gerçekleşecek konvansiyonel araçların

üretim fırsatlarını kovalamalıyız.

Bu koridoru iyi kullanmamız lazım”

diye konuştu.

Türkiye otomotiv tedarik sanayinin

çatı kuruluşu Taşıt Araçları Tedarik

Sanayicileri Derneği’nin (TAYSAD)

43. Olağan Genel Kurul toplantısı,

TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı Albert

Saydam’ın ev sahipliğinde; üyeler

ile paydaş kurumlarının temsilcilerinin

katılımıyla düzenlendi. Derneğin

genel merkezinde gerçekleştirilen

ve pandemi kuralları gereği yoğun

önlemlerin alındığı etkinlik, dijital

olarak toplantıyı takip etmek isteyenler

için canlı olarak da yayınlandı.

Toplantının açılış konuşmasını

yapan TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı

Albert Saydam, “2021’de dünyada

araç üretimi artarken, Avrupa’da

araç üretimi azaldı. Avrupa,

2022’de bu açığı kapatacak ve dünyanın

büyümesinden daha büyük

bir büyüme gerçekleştirecek gibi

görünüyor. 2023’te ise dünyaya paralel

yüzde 8’lik bir büyüme var.

Uluslararası kurumların bu raporlarına

baktığımızda, gelecek dönem

için olumsuz tahminler üzerine hazırlandığını

görüyoruz. Bu olumsuz

tablolara; bu salondaki kişiler ve kanun

koyucunun ortak çalışmasıyla

önüne geçilebileceğinin altını çizmek

istiyoruz. Çünkü bu tahminlerde;

Türkiye’nin 13. sıradan 15. sıraya

gerilemesi, üretimde aldığı payın

düşmesi öngörülmekte. Bunu nasıl

aşabiliriz? En büyük silahımız; güçlü

iç pazar. İç pazarın hareketlendirilmesi,

satışlarının artırılması ile gerilemenin

önüne geçebiliriz. Gerileyen

bir tempoda gidersek, bu bir

duraklama dönemini işaret edecek.

Bunun için önemli adımlar atmalıyız,

attırmalıyız” açıklamasını yaptı.

“Yüzde 50 oranını yakalamayı hedefliyoruz”

Otomotiv tedarik sanayisinin hem

toplam ihracattan hem de otomotivden

aldığı payın her geçen gün

artışa geçtiğini vurgulayan Saydam,

“Bu oran 2010’ların ortasında yüzde

34’lerdeyken, geçen sene yüzde 41

oldu. İlk iki aya baktığımızda ise yüzde

44’e çıktı.

Otomotiv tedarik sanayi olarak

yüzde 50 oranını yakalamayı hedefliyoruz.

Tabii ki bu oranı araç ihracatının

artışa geçtiği bir trendde yakalamak

istiyoruz. Ortak bir gayemiz

var; otomotiv sanayi ihracatının artması,

Türkiye’nin ihracatının artması”

dedi.

5 milyon adetlik kayıp!

Ukrayna-Rusya savaşına değinen

Saydam, “‘Savaş’ kelimesinin bulunduğu

bir cümlede ‘fırsat’ kelimesini

kullanmak istemiyoruz. Fakat bir koridor

olduğu ortada. Amacımız fırsatçılık

değil. Dünya barışı için, dünya

ekonomisinin ilerlemesi adına;

ülke olarak, sektör olarak ve dernek

olarak hazırız. Ukrayna savaşı bize

bilmediğimiz şeyler de öğretti. Araçlarda

kullanılan çiplerin ne kadar

önemli olduğunu pandemide öğrenmiştik.

Arkasından kullandığımız

hammaddelerin de ne kadar mühim

olduğunu öğrendik. Şimdi de sarf

malzemelerinin süreci ne kadar etkilediğini

görüyoruz. Ukrayna ve

Rusya’nın dünyada yüzde 87’sini


www.metalmakina.com


HABER

gerçekleştirdikleri, sadece çip malzemelerinde

kullanılan sarf malzemesi

neon, kripton olan gazların temininde

herhangi bir sorun yaşanması

araç üretimini olumsuz etkileyecek.

Asıl önceliğimiz ise bir can

kaybını daha engelleyecek adımların

atılması ve barış ortamının tesis

edilmesi” diye konuştu.

“Bu koridoru iyi kullanmamız lazım”

Elektrikleşme konusunda da önemli

açıklamalarda bulunan Saydam,

“Elektrikleşmenin faz farkından dolayı,

bunu yapamayacak coğrafyaların

da olacağını kabul etmeliyiz. Bir

taraftan ülkemizde yeni teknolojilerde

üretim yaparken, bir taraftan

faz farkıyla elektrikleşmenin daha

sonra olacağı ülkelerde gerçekleşecek

konvansiyonel araçların üretim

fırsatlarını kovalamalıyız. Bu koridoru

iyi kullanmamız lazım. Bu adımı

atmak için de büyük bir ihtimal Türkiye’den

değil, orada yerel üretim

yapmaya hazır olmalıyız” dedi. “Bir

aracın yüzde 80’ini üretme yetkinliğimiz

var. 2030’da bunun yüzde 15’e

düşme riski vardı fakat bu konuda

anons edilen yatırımlar 2030’a

olumlu bakmamızı temin ediyor” diye

konuştu.

2030’da hedef ilk 10!

TAYSAD’ın stratejik planını açıklayan

Saydam, “Türkiye’nin tasarım,

tedarik ve teknoloji ile 2030 senesinde

dünyanın ilk 10 ülkesi arasına

girmesini hedefliyoruz. Bu hedefe

ulaşabilmek için de akıllı, çevreci ve

sürdürülebilir çözümler sunmayı

amaçlıyoruz” dedi. “Elektrikleşme

konusunda artık farkındalık yaratmanın

önüne geçmemiz gerekiyor”

ifadelerini kullanan Saydam, bu

kapsamda derneğin faaliyetleri hakkında

bilgiler verdi.

Bakan Varank toplantıya video

konferans aracılığıyla katıldı!

Toplantıya video konferans aracılığıyla

katılan Sanayi ve Teknoloji Bakanı

Mustafa Varank ise sektördeki

gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde

bulundu. Varank, “Dünya zorlu

bir süreçten geçiyor. Bu dönemde

hammadde ve ara malın tedarikindeki

problemler ile artan petrol fiyatları

küresel bir soruna dönüşmüş

durumda. Jeopolitik sorunların ne

kadarlık bir zaman dilimine yayılacağını

bilmiyoruz. Dolayısıyla arz yönlü

küresel şokların süresi ve beraberinde

getirebileceği hasarlara karşı

dirençli olabilmek önem kazanıyor.

Bu gibi dönemler Ar-Ge’ye, tasarıma

ve vizyoner işlere odaklanmak

için çok önemli fırsat pencereleri

barındırıyor” diye konuştu. Çayırova

Belediye Başkanı Bünyamin Çiftçi

de hem istihdama hem kalkınmaya

katkı sağlayan belediye-sanayi iş

birliğine yönelik çalışmalarının önümüzdeki

dönemde de devam etmesini

temenni ettiklerini belirtti.

TAYSAD Başarı Ödülleri sahiplerini

buldu!

Toplantı TAYSAD Başarı Ödülleri ile

devam etti. “En fazla ihracat yapan

üyeler” kategorisinde Bosch birincilik

ödülünü alırken, Tırsan Treyler

ikincilik, Maxion İnci Jant da üçüncülük

ödülüne layık görüldü. “İhracatını

en fazla artıran üyeler” kategorisinde

de Motus Otomotiv birincilik,

Hema Endüstri ikincilik, Erpar

Otomotiv de üçüncülük ödülünün

sahibi oldu. “Patent” kategorisinde

birincilik ödülü Vestel Elektronik’e

takdim edilirken, Tırsan Treyler ikincilik,

Kordsa Teknik de üçüncülük

ödülünü aldı. TAYSAD tarafından organize

edilen eğitimlere en çok katılım

sağlayan Mutlu Akü, bu alanda

birincilik ödülüne layık görülürken;

ikincilik ödülü Alpplas’a, üçüncülük

ödülü ise Toksan Yedek Parça’ya verildi.

Ayrıca törende TAYSAD’ın başlattığı

“Fırsatı Eşitle Yeteneği Çeşitle”

isimli sosyal sorumluluk projesinin

1. dönem katılımcıları AL-KOR,

Ege Bant, Ege Endüstri, Mutlu Akü

ve Teknorot Otomotiv’e de sertifikaları

takdim edildi.


www.metalmakina.com


HABER

İhracatı Rekora Taşıyan ‘Metalik

Yıldızlar’ Ödüllerini Aldı

Türkiye geçtiğimiz yılı 225 milyar

dolarlık rekor bir ihracatla tamamlarken,

Demir ve Demir Dışı Metaller

sektörü 12,4 milyar dolarlık ihracat

gerçekleştirdi

İhracatı Rekora Taşıyan ‘Metalik

Yıldızlar’ Ödüllerini Aldı

Geçtiğimiz yılı yüzde 49,5'lik artış

ve 12,4 milyar dolarlık rekor bir ihracat

rakamı ile tamamlayan Demir

ve Demir Dışı Metaller sektörünün

lider kuruluşu İstanbul Demir ve Demir

Dışı Metaller İhracatçıları Birliği

(İDDMİB), başarılı ihracatçılarını düzenlenen

törenle ödüllendirdi. ‘İhracatın

Metalik Yıldızları’nda toplam

71 firma ödül alırken, törene katılan

Ticaret Bakan Yardımcısı Rıza Tuna

Turagay Türkiye’nin ihracatta cazibe

merkezi haline geldiğini söyledi.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM)

Başkanı İsmail Gülle Türkiye’nin ihracat

hedefinin 300 milyar dolar olduğunu

vurgularken, İDDMİB Başkanı

Tahsin Öztiryaki 2022 yılında

da geçtiğimiz yıla benzer bir artışın

sinyallerini aldıklarını belirtti.

Türkiye geçtiğimiz yılı 225 milyar

dolarlık rekor bir ihracatla tamamlarken,

Demir ve Demir Dışı Metaller

sektörü 12,4 milyar dolarlık ihracat

gerçekleştirdi ve genel ihracattan

yüzde 5,5’lik pay aldı. İstanbul

Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları

Birliği (İDDMİB) de sektörün

bu başarısına katkı sağlayan ‘İhracatın

Metalik Yıldızları’nı düzenlenen

törenle ödüllendirdi.

Toplamda 71 firma 27 kategoride

ödüle layık görüldü. Ayrıca sektörü

temsil eden 26 derneğe de teşekkür

plaketleri takdim edildi.

Potansiyeli Çok Yüksek Bir Ülkeyiz

Ödül töreninin açılışında konuşan

Ticaret Bakan Yardımcısı Rıza Tuna

Turagay, ihracatta yaşanan artışın

sadece ham madde fiyatlarının artması

ile değil esas olarak ekonominin

akıncısı ihracatçıların azim ve

çalışkanlıkları ile gerçekleştiğini söyledi.

Demir ve Demir Dışı Metallerin

çok fazla sektörü kavradığına işaret

eden Turagay, bunları topladığımızda

çok yüksek rakamlara ulaşıldığını

kaydetti.

Türkiye'nin ihracatta bir cazibe

merkezi haline geldiğini söyleyen


www.metalmakina.com


HABER

Turagay, "Pandeminin ilk döneminde

tedarikte yaşanan bozulmanın

düzelmesi ile üreticilerimizin çoğu

yurtdışına mal yetiştirmeye başladı.

Tam pandemiden kurtulduk dedik

ancak bu sefer de Rusya-Ukrayna

krizine denk geldik. Burada da ne

kadar öncü bir ülke olduğumuz açık.

Türkiye ihracat potansiyeli çok yüksek

bir ülke. Coğrafi konumu, dinamik

nüfusu ve altyapısı ile o kadar

kuvvetliyiz ki yeter ki birbirimizi aşağı

çekmeyelim, tüm sıkıntıları aşarız."

dedi.

2021 Gerçek Bir Başarı Hikayesi Oldu

2021 yılının ihracat için her anlamıyla

bir kırılma yılı olduğunu vurgulayan

TİM Başkanı İsmail Gülle de

2020 yılındaki yıllık 169 milyar dolar

ihracattan geçtiğimiz yıl 225 milyar

dolara çıkmanın gerçek bir başarı hikayesi

olduğunu söyledi.

Bu başarıda en büyük payın ihracatçıların

olduğunu vurgulayan Gülle,

"Bundan sonraki dönemde yapılan

yeni yatırımlar, büyüme, tedarik

avantajları ve bölgemizin en güvenli

üretim merkezi olmamız ile ihracat

hedefi 300 milyar dolar olacak.

Mart ayı sonunda da çok önemli bir

mart ihracat rakamı açıklayacağız.

Bu da 2022 hedefi olan 250 milyar

dolar ihracatın da üstüne çıkacağımızın

büyük bir göstergesi olacak."

dedi.

Sektör İhracatındaki Rekor Artış

Bu Sene de Devam Edecek

Ödül töreninde bir konuşma gerçekleştiren

İDDMİB Başkanı Tahsin

Öztiryaki de sektörün geçtiğimiz yıl

yüzde 49,5'lik rekor bir ihracat artışı

ile 12 milyar doları geçtiğine, kilogram

başı ihracatın da yüzde 37 artışla

4,02 dolara yükseldiğine işaret

etti. Benzer artışların bu sene de devam

ettiğini kaydeden Öztiryaki,

"2022 yılının ilk üç ayında ihracatımız

geçen senenin aynı dönemine

göre yüzde 48 artarak 3,8 milyar dolar

olarak gerçekleşti. İlk 3 ayda neredeyse

geçtiğimiz yılın 4 aylık ihracat

rakamını yakalamış durumdayız.

Önümüzdeki dönemlerde sektörümüzün,

ülkemizin genel ihracatındaki

payının artacağını ve en çok ihracat

yapan sanayi sektörleri arasındaki

sıralamada da üst konumlara

yükseleceğini öngörüyoruz. Türkiye

kendini alternatif bir tedarikçi olarak

kanıtlayarak dünyanın B planı olduğunu

herkese gösterdi. Türk

ürünlerine talep her zamankinden

daha fazla." dedi.

İhracatta katma değerli ürünleri

üretecek ve tasarlayacak insan kaynağının

önemine dikkat çekmek ve

tasarımcılık ekosisteminin gelişmesini

sağlamak amacıyla 17 yıldır İM-

MİB Endüstriyel Tasarım Yarışmalarını

organize ettiklerini belirten Öztiryaki,

"Bunun yanında sektörlerimize

yönelik 12 sanal ticaret heyeti

organizasyonu yaptık. Şimdiye kadar

30 farklı ülkeden satın almacıların

katıldığı ve 215 Türk katılımcımızın

hazır bulunduğu 1876 iş görüşmesine

imza attık. Ayrıca TRADE365

projesini hayata geçirerek alt sektörlerimize

yönelik ihracatçılarla yabancı

alıcıların ücretsiz ikili iş görüşmeleri

yapabildiği tanıtıcı platformları

kurduk.” dedi.

71 FİRMAYA ÖDÜL

‘İhracatın Metalik Yıldızları’ ödül

töreninde 27 kategoride toplam 71

firmaya ödül verildi. Ayrıca 26 derneğe

desteklerinden ötürü teşekkür

plaketi sunulan etkinlikte İDDMİB

İhracat Şampiyonları sırasıyla Kibar

Dış Ticaret A.Ş., Sarkuysan Elektrolitik

Bakır Sanayi ve Ticaret A.Ş. ile

Asaş Alüminyum Sanayi ve Ticaret

A.Ş. şirketleri oldu.


www.metalmakina.com


HABER

Danfoss Türkiye’den Bayilerine

‘Isı İstasyonu Teknik Eğitimi’

Isıtma, soğutma, motor kontrol

sistemleri ve güç çözümleri markası

Danfoss Türkiye, bayileriyle buluşarak

Isı İstasyonu Teknik Eğitimi

verdi.

Danfoss Türkiye, yürüttüğü eğitim

politikası ile bayilerini desteklemeye

ve bilgi ağını genişletmeye devam

ediyor. Son yıllarda dünyada ve

özellikle Türkiye pazarında ısı istasyonlarına

artan talep ve projeler, satış

operasyonları ve teknik desteği

daha da önemli hale getirdi. Danfoss

Türkiye, pazar öncüsü olduğu

ısı istasyonları hakkında, bayilerin

teknik bilgilerini güncel tutmak ve

pekiştirmek amacıyla düzenlediği

eğitimlerin 2022 yılı dönemini başlattı.

Pandemi nedeniyle online

platform üzerinden yapılan eğitimler,

iki yıl aranın ardından bu yıl ilk

kez yüz yüze gerçekleşti.

Eğitimler üç bölümde gerçekleşti

Danfoss Türkiye İklimlendirme Çözümleri

segmentinin 17 Şubat 2022

tarihinde İstanbul Radisson Blu Hotel’de

düzenlemiş olduğu Isı İstasyonu

Teknik Eğitimi’ne, İstanbul, Antalya,

Adana, Ankara, Kayseri, Samsun,

Konya ve İzmir illerindeki bayiler

katıldı. Danfoss Türkiye Isı İstasyonu

Teknik Eğitimi; teorik, pratik

ve servis olmak üzere üç bölümde

gerçekleşti. Teorik bölümde; Isı İstasyonu,

Maliyet Kıyaslama, Isı İstasyonu

ve Enerji Verimliliği, Isı İstasyonu

Projelendirme ve Hesapları,

Isı İstasyonunun Temel Bileşenleri,

Kontrol Tiplerine Göre Isı İstasyonları

Eşanjör Adetlerine Göre Isı

İstasyonları, Eşanjör Seçimi, Borulama,

Balanslama, Sayaç kullanımı,

Re-sirkülasyon Hattı Kullanımı konularına

yer verildi. Pratik bölümde

ise Çizim Talebi Formu Hazırlanışı,

Boyutlandırma ve Borulama, Örnek

İstasyon Tiplerinin Tanıtımı, Test ve

Workshop uygulamaları gerçekleştirildi.

Servis bölümünde de teknik

destek ve servis sunumu yapıldı.

Danfoss Isı İstasyonu Teknik Eğitimi’nin

önümüzdeki dönemde İzmir

ve Ankara’da yapılması planlanıyor.


www.metalmakina.com


HABER

Rusya ve Ukrayna’nın Makine

İhracatımızdak Payı Yüzde 5,5

Makine İhracatçıları Birliği (MAİB)

tarafından yapılan açıklamaya göre,

Şubat ayında Türkiye’nin serbest

bölgeler dâhil toplam makine ihracatı

4 milyar dolar oldu.

Makine İhracatçıları Birliği (MAİB)

tarafından yapılan açıklamaya göre,

Şubat ayında Türkiye’nin serbest

bölgeler dâhil toplam makine ihracatı

4 milyar dolar oldu. 2021 yılı

Ocak-Şubat dönemine göre yüzde

12,4 artış sağladıklarını belirten Makine

İhracatçıları Birliği Başkanı Kutlu

Karavelioğlu, “Eski Sovyet ülkelerinin,

refahın artırılması ve yaygınlaştırılması

için mevcut ekonomik

yapılarını dinamikleştirebilecekleri

bir değişim-dönüşüm sürecine girmeleri

gerekiyor. Bu ülkelerin ihtiyaç

duyduğu dönüşümün en güçlü

partnerlerinden birinin Türkiye’nin

makine imalat sanayii olduğunu her

fırsatta gösteriyoruz. Fakat biz şu

anda ilk önceliği barış ve huzur ortamının

hâkim olmasına veriyoruz”

dedi.

Makine sektörü, ihracatını ilk 2 ay

sonunda 4 milyar dolara taşıdı. İhracatı

miktar bazında yüzde 8,5 artan

sektör, KG başı fiyatlarını 6 doların

üzerine çekerek değer bazında yüzde

12,4 artış elde etti. Almanya ve

ABD’ye ihracatın ilk sırada geldiği

sektör, üçüncü sıradaki İtalya’ya ihracatında

yüzde 19,3 artış oranına

ulaştı. Ocak-Şubat döneminde Rusya’ya

ihracatı yüzde 55,3 artan makineciler

aynı dönemde Ukrayna’da

da yüzde 40,3 düzeyinde bir artış

yakaladı.

“Rusya ve Ukrayna’nın makine ihracatımızdak

payı yüzde 5,5”

Rusya ve Ukrayna’nın Türkiye’nin

toplam makine ihracatı içinde yüzde

5,5 düzeyinde payı olduğunu belirten

Makine İhracatçıları Birliği Başkanı

Kutlu Karavelioğlu, “Üretim gereçlerinin

servis-bakım ihtiyaçlarının

yakın bir yerden sağlanması,

üretimin güvenliği ve verimliliği bakımından

fevkalade avantajlıdır. Bu

sebeple komşularımızın, makinelerinin

kalitesine ve tedarik güvencesine

büyük önem verdiği bir ülkeyiz.

Yakın coğrafyada ticari ve teknolojik

ilişkiler kurmak bizi ülke sınırlarının

ötesine taşıyacak bir adım olduğu

için de hem Rusya’yla hem de Ukrayna’yla

güçlü iş birlikleri kuruyoruz”

dedi.

Sektörün, 2021 sonunda ihracatının

1,2 milyar doları aştığı iki ülkede

de sözleşmeli işleri, ortaklıkları, bayilik

ağları, tesis müteahhitlikleri ve

markalaşmış firmaları olduğuna ve

yerelleşmeye önem verdiğine dikkat

çeken Karavelioğlu şunları ifade etti:

“Rusya-Ukrayna krizinin pandemi

kadar derin ve yaygın küresel etkileri

olabileceğini düşünüyoruz. İki ülke de

makine sektörünün ihtiyaç duyduğu

nitelikli çelikler ile döküm sektörünün

ihtiyaç duyduğu külçe ve alyaj

malzemeleri gibi ana ve yardımcı

maddelerin önemli tedarikçilerinden.

İki ülkenin birden küresel üretim ve

tedarik ağının dışına çıkması uluslararası

ölçekte birçok dengeyi bozacaktır.

Dünyanın farklı coğrafyalarındaki

ve krizlerindeki deneyimlerimizle bu

süreçten de olabildiğince az etkilenmeye

çalışacağız.”

“Eski Sovyet coğrafyası hep gündemimizde

oldu”

Eski Sovyet ülkelerinin endüstriyel

dönüşümünün ufuktaki bir konu

olarak uzun zamandır gündemlerinde

olduğunu ve bölge ülkeleriyle

ilişkileri geliştirecek projeleri pandemi

öncesinde başlattıklarını ifade

eden Karavelioğlu şunları söyledi:

“Bu ülkelerin temel ihraç kalemleri

hali hazırda doğal kaynaklar, ağır sanayi

malları, silah ve tarım ürünlerinden

oluşuyor. Refahın artırılması

ve yaygınlaştırılması içinse, mevcut

ekonomik yapılarını dinamikleştirebilecekleri

bir değişim-dönüşüm sürecine

girmeleri gerekiyor. Genel

imalat sanayiinin dönüşümünü sağ-


www.metalmakina.com

HABER

layacak büyük çapta bir yatırım hamlesi için ticari ve

teknik partnerlere ihtiyaçları olması ise Türkiye’nin

önünü açıyor.”

Türkiye’nin Makinecileri’nin, bu ülkelerin ihtiyaçlarını

karşılamak üzere uluslararası ölçekte farklı görüşmeler

yaptığını ancak savaşın bu girişimleri yarıda kestiğini

belirten Karavelioğlu şunları söyledi:

“Bu ülkelerin ihtiyaç duydukları dönüşümün en güçlü

partnerlerinden birinin Türkiye’nin makine imalat sanayii

olduğunu her fırsatta gösteriyoruz. Fakat biz şu

anda ilk önceliği barış ve huzur ortamının hâkim olmasına

veriyoruz. Komşu ülkelerimizdeki savaş, pandemi

öncesi başlayan ve pandemi ile birlikte daha büyük belirsizliklere

doğru evrilen dünyada riskleri büyütüyor,

yatırım iştahını azaltıyor. En önemli ihraç pazarımız

olan Avrupa’da ise yeni bölgesel gelişmeleri beraberinde

getiriyor.”

“Belirsizliğin fiyatlara yansıması tabiidir”

Petrol, gaz ve ham madde fiyatlarındaki artışlara Ukrayna

krizinin de eklenmesinin, sınai üretimde ve tüketimde

yeni fiyat artışları getirmesini beklediklerini ifade

eden Karavelioğlu “Makine teçhizat yatırımlarının

son 2 yılda neredeyse 1,5 katına çıktığını düşünürsek,

Türkiye ekonomisinde yaşanılan çift haneli büyümeyi

üretim ve ihracat artışının beklenilen neticesi olarak

yorumlayabiliriz. Yurt içinde oluşan yüksek talep gibi

yurt dışından gelen siparişlerimiz de büyüdüğü için,

makine üretimimizde yüzde 40’ları aşan bir artış yakaladık.

Üretimdeki hızlı artışının yanı sıra ÜFE’mizin de

yüzde 65’e ulaşması, firmalarımızın ek işletme sermayesi

ihtiyacını her geçen gün artıyor” dedi.

Etkileri yılbaşından itibaren netleşen enerji ve personel

maliyetleri ile Ukrayna krizinin emtia arzı ve fiyatları

üzerindeki güçlü tesiri altında makine fiyatlarının kaçınılmaz

olarak artacağına işaret eden Karavelioğlu sözlerini

şöyle tamamladı:

“Bu durumun küresel rekabet gücümüzü olumsuz etkilemesi

ve hatta ülkemizde hızlı artan makine teçhizat

yatırımlarını da akamete uğratması riskine karşı sektörümüze

özel çözümler geliştirmek zorundayız. Başta Almanya

ve İtalya olmak üzere, güçlü makine imalat sanayisi

olan birçok AB ülkesinin, yerli sanayilerini desteklemek

üzere geliştirmekte olduğu özel destek paketlerinin

gerisinde kalmamalıyız. Evet, dünya zorlu bir

süreçten geçiyor fakat kamu-özel sektör iş birliğinde bu

süreci de başarılı bir sınav vererek atlatabiliriz.”

www.metalmakina.com

Mart - Nisan 2022

31

HABER

METEF 2022

İtalyan Alüminyum Tedarik Zinciri

Büyüyor Ve Yeni Geliştirme Stratejileri

Hedefliyor

Zincirdeki şirketlerin %82'si önümüzdeki

birkaç yıl içinde büyümeye

başlamayı planlıyor. MECSPE ile aynı

zamanda BolognaFiere Fuar Merkezi'nde

gerçekleşecek olan METEF'te

sektörün ana oyuncuları 9-11 Haziran

tarihleri arasında yeniden buluşacak.

İtalya'da 2020'de 1,8 milyon tondan

2021'de 2,2 milyon tona çıkan alüminyum

kullanımındaki büyük toparlanmanın

ardından, 37 kg1 ile dünyadaki

en yüksek kişi başına kullanımla,

MECSPE Gözlemevi tarafından toplanan

veriler 2021'in üçüncü çeyreği,

alüminyum tedarik zinciri2 şirketlerinin

%55'i için bu eğilimin 2022'de de

sürdürüleceğini teyit ediyor. Bunlar,

memnun olan ve önümüzdeki yıllarda

(%82) birleşme ve satın alma,

uluslararasılaşma yoluyla büyümeye

başlamayı hedefleyen şirketler. ve

üretimin genişletilmesi.

Sektörün Avrupa ve uluslararası

bağlamda gelişme olanaklarını derinleştirmek

için alüminyum tedarik

zincirinin ana karakterleri, alüminyum

endüstrisi, dökümhane ve pres

döküm, işleme, terbiye ve sonlandırma

için uluslararası fuar olan ME-

TEF'te buluşacak. 9-11 Haziran 2022

tarihleri arasında BolognaFiere Fuar

Merkezi'nde gerçekleşecek.

METEF Başkanı Mario Conserva,

“Alüminyum, giderek daha sürdürülebilir

ve döngüsel ekonomi odaklı

bir endüstrinin gelişimi için şart.

Önümüzdeki birkaç yıl içinde, sektördeki

teknolojik yeniliklere odaklanan

toplantı ve gösteri alanlarıyla

METEF'in Bologna'daki bu sayısında

ayrıntılı olarak açıklamaya ve keşfetmeye

çalışacağımız büyük büyüme

beklentileri."

METEF, 25 yıldır, konferanslar, etkinlikler,

özel girişimler ve gösterilerden

oluşan eksiksiz bir program

aracılığıyla hafif metal sektörüyle ilgili

temel yenilikleri uluslararası düzeyde

vurgulamaktadır. 2022'nin

ana haberlerinden biri, ilk kez AIM,

Amafond, Assofond dernekleri tarafından

ortaklaşa tanıtılan ve sektör

uzmanlarından oluşan bir jüri tarafından

verilen İtalyan Döküm Ödülü'nün

ilk baskısının ödül törenidir.

Ödülün kazananları, performans,

tasarım, boyut, üretim tekniği ve

dökümün genel sürdürülebilirlik

yönleri açısından yüksek düzeyde

yenilik ile karakterize edilen dökümler

olacak.

Ayrıca, tedarik zinciri için kaçırılmayacak

bir etkinlik, 4 Mayıs'ta Brescia'daki

İtalyan Sanayi Federasyonu'nda

(Confindustria) gerçekleşecek

ve sektördeki kilit oyuncuları ve

paydaşları bir araya getirecek Yeşil

Alüminyum Konferansı'nın ilk aşaması

olacak. teknolojik esneklik,

döngüsel ekonomi ve eko-sürdürülebilirlik

açısından "geleceğin metali"

olarak kabul edilen alüminyumun

benzersiz özellikleri üzerine. Konferans

daha sonra METEF bağlamında,

hem birincil hem de ikincil üretim

olan eko-sürdürülebilir alüminyumun

ana niteliklerinin ve kullanımlarının

üst düzey referanslarla

sunulacağı ikinci bir randevu ile Bologna'ya

geçecek.


www.metalmakina.com


HABER

Automatica Fuarı Yenilikleri ile

21-24 Haziran 2022 Münih’te

• Yapay zeka ve makine öğrenimi

endüstriyel üretimin bir parçasıdır

• Yapay zeka tabanlı otomasyon çözümleri

geleceğin konusu

• Automatica, endüstrideki tüm

brançlar için geniş bir yelpaze sunmakta

Yapay zeka (YZ) ve makine öğrenimi,

yıllardır endüstriyel üretime girmiş

durumdadır. En azından teoride.

YZ'nın şimdi pratikte yolunu bulmadaki

şiddeti, 21 - 24 Haziran

2022 tarihleri arasında Münih'te

gerçekleşecek olan Automatica fuarında

gösterilecek.

Yapay zeka tabanlı otomasyon çözümlerinin

önümüzdeki yıllarda en

büyük konu olacağı tartışılmaz. Soru,

üretim şirketleri için bu teknolojinin

muazzam potansiyelinden ne

kadar çabuk yararlanılabileceğidir.

Longitude Research ve Siemens tarafından

yapılan bir anket net bir

sonuca ulaştı: Buna göre iş dünyasının

liderlerinin yarısından fazlası endüstriyel

tesislerin, makinelerin ve

kritik altyapıların önümüzdeki beş

yıl içinde yapay zeka tarafından

kontrol edilmesini bekliyor.

Ancak bunun için temel ön koşul,

üretim sürecinde yer alan tüm bileşenlerin

tutarlı dijital ağ oluşturmasıdır.

Bu engel ortadan kaldırıldığında

ve ilgili tüm sistemlerin otonom

veri alışverişi sağlandığında, akıllı

üretimin temeli oluşturulur. “Birkaç

yıl içinde, dijital ağlar yönetim kurulu

genelinde uygulanacak. Tüm bileşenler

daha sonra birbirleriyle veri

alışverişi yapabilir, kendilerini optimize

edebilir ve akıllıca hareket

edebilir," diyor VDMA Robotics +

Automation Association Genel Müdürü

Patrick Schwarzkopf.

Akıllıca geliştirilen yöntemleri izlemek

istiyorsanız, Automatica’yı

görmelisiniz.

Dijital ağlar henüz evrensel olmasa

da, günümüzde izole yapay zeka çözümlerinin

hayata geçirilmesinin

önünde hiçbir şey durmuyor. Akıllı

üretim süreçlerinin öncülerinden

biri endüstriyel görüntü işlemedir.


www.metalmakina.com


HABER

Uzaya yapılan bir yolculuk, görüntülemenin

ne kadar gelişmiş olduğunu

gösterir. 2023'ten itibaren,

ABB multispektral görüntüleme sistemleriyle

donatılmış on uydu, dünyayı

yörüngeye oturtacak ve gezegenimizin

ekosistemini kaydedecek.

Sistem, beş metreye kadar çözünürlüğe

sahip birinci sınıf görüntüler

sunar. Uydu operatörü tarafından

işletilen YZ tabanlı bir analiz sistemi,

dünyamızdaki - doğal veya insan

müdahalesinin neden olduğu - değişiklikleri

neredeyse gerçek zamanlı

olarak değerlendirir.

Dünyaya dönüş, daha doğrusu Automatica’nın

sergi salonlarına.

Asentics, Basler, Cognex, MVTec,

IDS, IS-RA Vision, Sick veya Stemmer

Imaging gibi katılımcılar, entegre

YZ ile çığır açan kameralar ve sensörler

veya yazılımlar gösterecek.

Görüntüleme, YZ tabanlı robotik uygulamaları

için de çok önemlidir.

Uzun yıllardır görüş sistemleri, robotların

özerkliği ve esnekliği için ön

koşul olmuştur. Robotlar akıllı hareket

edecekse, yüksek performanslı

görüntü işleme temel gereksinimlerden

biri olacaktır.

Yapay zekanın temeli olarak bilgi

işlem gücü

Fraunhofer IPA'da Robot ve Yardım

Sistemleri departmanı başkanı Dr.

Werner Kraus, kısaca: Akıllı üretim

ortamlarına entegrasyon için robotların

sahip olması gereken diğer

özellikleri şöyle açıklıyor;

“Görüntü veya güç verileri, YZ destekli

robot işlevlerinin temelidir. Ancak

günümüzde çoğu robot varsayılan

olarak kör çalışıyor. Gelecekte,

kameraların ve güç sensörlerinin

entegrasyonu, akıllı fabrika için

standart bir robotun performans

kapsamının bir parçası olmalıdır.

Gerçekten özerk hareket edebilmek

için sanal eğitim ortamı da çok

önemlidir. Endüstriyel robotlar, gerçek

robotun hemen üretken olması

için simülasyonda eğitim verileri

oluşturmak için dijital bir ikize ihtiyaç

duyuyor.”

Son olarak, robotik her zaman döngü

süresi açısından kritiktir, bu da

düşük gecikmeli gerçek zamanlı yapay

zeka gerektirdiği anlamına gelir.

Bu nedenle, YZ, büyük bilgi işlem

kaynaklarıyla buluttan uca geçer.

Bu, yapay zeka modellerini çalıştırmak

ve eğitmek için robot denetleyicisinde

bilgi işlem gücü gerektirir.

Robotlar için yüksek performanslı

beyinler

YZ uygulamaları için standart robotları

çok fazla çaba harcamadan

nitelendirme görevi için, genç ve gelecek

vaat eden şirketler, Micropsi

Industries ve Robominds dahil olmak

üzere geleceğe yönelik çözümler

geliştiriyor. Bu şirketler, robotları

akıllı hale getirme konusunda kararlı

görünüyorlar. Robominds CSO'su

Christian Fenk: "Her robotun bir

beyni hak ettiğine inanıyoruz. Automatica

da, robotların YZ uygulamaları

için yüksek performanslı kontrolörler

ve görüntü işleme sistemleriyle

nasıl yükseltilebileceğini ve böylece

"programlandığında" çalıştırılmalarını

özellikle kolaylaştıracağını

göstereceğiz. Gerçek yapay zekanın

öncüsü olarak yeni bir robotik çağını

başlatmak gibi iddialı bir hedefin

peşindeyiz.”

Kavrama konusu: entegre zeka

Festo, IPR, Onrobot, Schunk ve

Zimmer Group gibi katılımcılar da

dahil olmak üzere kavrama sistemleri

üreticileri, standart bileşenlere

ne kadar zekanın ulaştığını gösteriyor.

Entegre yazılım da dahil olmak

üzere birçok sensörle donatılmış

yüksek teknolojili tutucularla, çöp

toplama gibi uygulamalar nispeten

az çabayla güvenilir bir şekilde uygulanabilir.

Automatica’nın ticari ziyaretçileri,

çeşitli demo uygulamalarındaki

cobot'ların ve akıllı kavrama

sistemlerinin heyecan verici

kombinasyonuna da yakından bakabilir.

Vizyoner intralojistik ve üretim

konseptleri

Sonuç olarak, dijital ağ oluşturma

ve yapay zekanın mega trendleri yeni

bir otomasyon çağını başlatıyor.

Şimdiye kadar mümkün olmayan

son derece esnek intralojistik ve

üretim konseptlerinin gerçekleştirilmesine

izin veriyorlar. Mevcut inovasyon

dinamiği ile, bu yılın önde

gelen ticaret fuarı, start-up'lardan

endüstri devlerine kadar her zamankinden

daha geniş bir yelpazeyi

içeren bir katılımcı yelpazesi ile

muhtemelen tüm zamanların en

önemli Automatica fuarı olacak.


www.metalmakina.com


HABER

Dijital Dönüşüm Sadece Sanayiyi

Değil Hayatı da Domine Edecek

Evden uzaya kadar ileri teknoloji

ürün ve hizmetleriyle çok sayıda sektöre

çözüm ortaklığı yapan Mitsubishi

Electric, İstanbul Sabahattin Zaim

Üniversitesi’nde düzenlenen I.CON

Endüstri Konferansları Zirvesi’nde yer

aldı. Etkinlikte bir sunum gerçekleştiren

ve düzenlenen panelde konuşmacı

olarak yer alan Mitsubishi Electric

Fabrika Otomasyon Sistemleri Ürün

Yönetimi ve Pazarlama Birim Müdürü

Tolga Bizel, dijital dönüşümün günümüzdeki

etkilerine değindi ve gelecekte

hayatımızda nelerin değişebileceği

konusundaki görüşlerini aktardı.

Teknoloji devi Mitsubishi Electric,

sektörün gelişiminde rol alan organizasyonlarda

endüstrinin profesyonelleri

ve öğrencilerle bir araya gelmeye

devam ediyor. Son olarak İstanbul Sabahattin

Zaim Üniversitesi IAS Komitesi’nin

düzenlediği I.CON Endüstri

Konferansları Zirvesi’ne katılan şirket;

dijital dönüşümün dünü, bugünü ve

geleceğine ışık tuttu. Zirvenin “Dijital

Dönüşüm” temalı ikinci oturumunda

sunum gerçekleştiren ve sektörün deneyimli

isimlerinin yer aldığı panelde

konuşmacı olarak yer alan Mitsubishi

Electric Fabrika Otomasyon Sistemleri

Ürün Yönetimi ve Pazarlama Birim

Müdürü Tolga Bizel; yapay zekâ, akıllı

üretim ve otonom sistemlerle dijital

kabuk değişiminin sanayiye olan etkisini

değerlendirdi ve gelecek öngörülerini

paylaştı.

Dijital dönüşüm, süreçleri konforlu

ve pratik hale getirdi

Gerçekleştirdiği sunumda dijital dönüşümün

kronolojik bir haritasını çıkaran

Tolga Bizel, konuyla ilgili olarak

şunları söyledi: “Eski dönemlere baktığımızda

birçok sürecin manuel olarak

yürütüldüğünü görüyoruz. Bu durum,

insan iş gücünün daha fazla kullanılmasını

gerekli kılıyordu. Örneğin,

kültürel mirasımız olan Türk kahvesini

cezveyle yaparken artık bu işi makinelerle

yapıyoruz. Hayatın her alanında

yaşanan bu dönüşüm, ilgili tüm süreçleri

çok daha konforlu ve pratik hale

getiriyor. İnsan iş gücünü farklı alanlara

kanalize etmeye katkı sağlayan bu

dönüşüm, prosesleri yavaş yavaş optimize

ederek hayatı dijitale taşıyor.

Eskiyi simüle eden yeni teknolojiler

yaşamımızın her alanını domine ederek

yeni bir gerçeklik yaratıyor. Bu durum

ticaret yolları için de geçerli. Önceleri

ticaretin kalbi İpek Yolu’nda

atarken sanayi dünyası artık başka bir

ticaret yolu ile karşı karşıya.”

Esnek üretim bantları için dijital dönüşüm

şart

Dijital dönüşümün dört ana başlık altında

değerlendirildiğini söyleyen Tolga

Bizel; “Dijital bir kabuk değişiminden

bahsedebilmek için bu dört adımın

hayata geçmesi gerekiyor. Bu

noktada ilk adımı sensörler oluşturuyor.

Tüketici beklentilerini en iyi şekilde

yönetebilmek için sensörler büyük

rol üstleniyor. Akıllı sensörlerin topladığı

verileri en hızlı şekilde iletmek

için bir endüstriyel haberleşme ağına

ihtiyaç duyuluyor. Biz de şirket olarak

CLPA’nın (CC-Link Partner Association)

CC-Link endüstriyel haberleşme

teknolojisini kullanıyoruz. Endüstriyel

haberleşme protokollerinin ileteceği

veriyi depolayacak olan bulut merkezleri

de üçüncü adımı oluşturuyor.

Bu durum ise siber güvenlik konusunu

gündeme taşıyor. Sanayiciler, bu

bilgilerin fabrikanın dışına çıkmasını

güvenlik gerekçesiyle istemiyorlar.

Normal şartlarda verilerin anlamlı bir

hale gelmesi için dördüncü ayak olan

analitiğe ihtiyaç var. Bunun içinse bilgilerin

dışarıya çıkıp anlamlandırılması

gerekiyor. Bu noktada Mitsubishi

Electric’in öne çıkmasını sağlayan temel

fark ise tüm analizleri fabrika içinde

yapabiliyor olması. Şirket olarak,

tüm bu süreçleri fabrikanın içinde yürütmek

ve geliştirmek için yoğun teknolojik

alt yapı çalışmalarına devam

ediyoruz. Akıllı fabrika konseptimiz e-

F@ctory ile fabrikaların dijitalleşen

hayatımıza senkron edilmesini kolaylaştırıyor,

tescilli MAISART yapay zekâ

teknolojimiz ile üretim hatlarını daha

esnek hale getiriyoruz. Değişen ihtiyaçlara

kendi kendine yanıt veren bir

üretim bandını mümkün kılmak için

çalışan bu dörtlü sistemle yarının fabrikalarını

bugünden inşa ediyoruz”

dedi.

Üretimin dijitalleştiği dünyada tüketici

de dijitalleşiyor

Fabrikalara entegre edilen siber fizik

teknolojileri sayesinde dijitalleşen ticarete

uyum sağlamanın kolaylaştığını

dile getiren Tolga Bizel; “Dijital İkiz

Simülasyonu, gerçek hayatı dijitale taşıyor.

Üretimin dijitalleştiği dünyada

tüketici de dijitalleşiyor. Yeni sistemler,

mağazaya gelen tüketicinin yüzünün

şeklinden, hareketlerinden, duygu

değişimlerinden mevcut modeli

beğenip beğenmediğini anlayarak veri

topluyor. Böylece tüketicinin tercihleriyle

birlikte dijital bir ikizi oluşturuluyor.

Tüketici, sadece mağazanın vitrinini

gördüğünü sanırken aslında mağazalar

ve hatta fabrikalar tüketiciyi

görüyor. Dijital ikizin verdiği metrikler

sayesinde de tüketicinin tercihlerini

anlayıp ona göre üretim yapmayı

amaçlıyor. Bu durum, kişileştirilebilir

üretim hatlarını da mümkün kılıyor”

sözleriyle sunumunu tamamladı.


www.metalmakina.com


HABER

Bakım Sektörü, Bakım İstanbul

Sempozyumu’nda Buluşuyor

Kontrol Medya Şirketi tarafından

17-18 Mayıs 2022 tarihleri arasında

İstanbul The Green Park Pendik

Otel’de düzenlenecek Bakım İstanbul

Sempozyumu, endüstriyel bakım

konusunda Türkiye’deki tüm tesis

ve fabrikaların lider iş platformu

oluyor. Türkiye endüstrisinin daha

verimli ve daha rekabetçi olabilmesi

için tüm sektörlere yönelik interaktif

konularla Bakım İstanbul’da sizleri

bekliyor.

Modern Bakımın tüm yönleriyle

Bakım İstanbul’da ziyaretçilere sunuluyor.

Geleneksel bakım yöntemlerinden

Endüstri 4.0 ve dijital çözümlere kadar

tüm bakım stratejilerini bu platformda

inceleyebilirsiniz. Bakım konusunda

en yeni teknolojileri inceleyebilinecek

fuar alanında, dünya

çapında tanınan üreticilerden lokal

çözümler sunan firmalara kadar alanının

uzmanı şirketleri ziyaretçilerle

buluşturacak.

17-18 Mayıs 2022’de tüm bakım

sektörü Bakım İstanbul Sempozyumu’nda

buluşuyor.

Endüstriyel ziyaretçilerine bakım,

güvenilirlik, muayene, onarım, endüstriyel

yazılım ve BT, sistem yönetimi,

verimlilik danışmanlığı, iş güvenliği

ve üretim güvenliği, teknik

planlama, ölçüm, kontrol ve düzenleme

teknolojisi alanındaki en son

çözümler ve geleceğe yönelik teknolojiler

Bakım İstanbul Sempozyumu’nda

sergilenecek.

Detaylı bilgi için:

www.bakimistanbul.org


www.metalmakina.com


HABER

Makina Dünyasının Kalbi

11-13 Mayıs’ta Konya’da Atacak

Tüyap, 23 milyar dolarlık ihracat hacmine

sahip makine sektörünü Konya’da

buluşturacak

Makine dünyasının kalbi 11-13 Mayıs’ta

Konya’da atacak. Konya Makine

Teknolojileri Fuarları; makine, metal

işleme ve sac işleme sektörlerinin yanı

sıra bu sektörlere otomasyon, elektrik,

elektronik, enerji, depolama, istifleme

ve taşıma gibi alanlarda ürün

ve hizmet sağlayanları buluşturacak.

Tüyap’ın 15.000 metrekare alanda

organize ettiği Konya Makine Teknolojileri

Fuarları’nda 23 ülkeden 213

firma ve temsilcilik yer alacak; ziyaretçiler

118 markanın standını ziyaret

edebilecek.

Tüyap Konya Fuarcılık tarafından düzenlenen

Konya Makine Teknolojileri

Fuarları, Konya Ticaret Odası - Tüyap

Konya Uluslararası Fuar Merkezi 11-

13 Mayıs’ta 16’ncı kez kapılarını açacak.

Bu kapsamda; KONMAK (Konya

Metal İşleme Makineleri, Kaynak, Delme,

Kesme Teknolojileri, Malzemeler,

El Aletleri Fuarı), KONELEX (Konya

Elektrik, Elektronik, Elektromekanik,

Enerji Üretimi, Otomasyon Fuarı), İS-

KON (Konya İstifleme, Depolama, Taşıma,

Vinç ve Lojistik Fuarı) ve KONYA

SAC (Konya Sac İşleme Teknolojileri

Fuarı) olmak üzere 4 farklı fuar eş zamanlı

gerçekleşecek.

Makine ve ilgili sektörlerden yerli

üreticiler ile uluslararası alım gruplarının

buluşma adresi olacak fuar, sektörün

üretim gücünün ve ülke ihracatının

üst seviyelere taşımasında kilit

bir rol üstleniyor. Bu yıl, 23 ülkeden

toplam 118 marka, 213 firma ve temsilciliği

fuarda yer alacak.

Dünyanın dört bir yanından ziyaretçi

bekleniyor

2022’deki bu dev buluşma için hazırlıklarında

sona yaklaşan Konya Makine

Teknolojileri Fuarları’na gerek Türkiye’nin

dört bir yanından gerekse

yurt dışından ziyaretçiler bekleniyor.

Tüyap Fuarlar Yapım A.Ş. Genel Müdürü

İlhan Ersözlü, fuarlar için Tüyap

yurt dışı ofisleri ve Ticaret Bakanlığı

destekleri ile sürdürülen yurt dışı tanıtım

çalışmalarına dikkat çekti. Ersözlü

“Fuarlar süresince Ticaret Bakanlığı

koordinatörlüğünde yurt dışı alım heyeti

organizasyonları ve fuar katılımcıları

arasında ikili görüşmeler de gerçekleşecek.

Almanya, Fransa, Macaristan,

Romanya, Polonya, Gürcistan,

Orta Doğu ülkeleri, Balkan ülkeleri,

Doğu Avrupa ülkeleri, Hollanda, İran,

İsviçre, İtalya, Pakistan, Portekiz ve

Rusya başta olmak üzere yurt dışından

ziyaretçilerimizi bekliyoruz” dedi.

Ülke ekonomisi için kritik

Makine, metal işleme, sac işleme,

endüstriyel otomasyon, taşıma ve depolama

ürün ve hizmetlerine dair

zengin bir portföye sahip fuar, Türkiye

ekonomisi için de kritik bir öneme sahip.

Çünkü fuara konu olan sektörlerin,

Türkiye’nin 2021 yılı büyüme rakamlarında

büyük katkısı bulunuyor.

2021 yılında imalat sanayinin gayri safi

yurt içi hasıladaki payı %21’e yükseldi.

Türk makine sektörünün ihracat

tutarı ise 23 milyar dolara çıkarak, rekor

seviyeye ulaştı. Fuarın, yeni iş birliği

köprüleri kurarak, bu paya ivme

katması bekleniyor.

Makine sektöründe Konya damgası

Fuar için Konya’nın seçilmesinin sebebi

ise Konya’nın sektör için lokomotif

şehirlerden biri olması. Sanayi sektörü

yatırımları için ideal bir şehir olan

ve toplam 1.183 makine imalatı firması

bulunan Konya, 12 organize sanayi

bölgesi, 38 sanayi sitesi, 14 özel

sanayi sitesine ev sahipliği yapıyor.

Türkiye’nin kaynak makinelerinde,

kompresörlerde, giyotin makas ve

preslerde, motor yenileme makinelerinde,

muhtelif matkaplarda ve benzeri

metal işleme tezgâhlarında lider

firmaları barındırıyor. Metal işleme

alanında Türkiye pazarının yüzde

45’ine sahip olan Konya, traktörlerde

kullanılan parçaların yüzde 90’ını ve

tarım makinalarında kullanılan parçaların

yüzde 100’ünü üretebiliyor ve bu

alanda Türkiye pazarının yüzde 65’ini

elinde bulunduruyor. Otomotiv yan

sanayi sektöründe birçok modelin

yüzde 70’ten fazla parça ve ekipmanı

ise Konya’da üretiliyor. Konya’da metal

döküm sanayi sektöründe 450 firma

yılda Türkiye’deki metal döküm

üretiminin yüzde 18’ine denk gelecek

şekilde 250 bin ton kapasiteyle üretim

yapıyor.

Ticaret fuarla sınırlı değil

Tüyap’ın Akıllı Eşleştirme Sistemi ile

Konya Makine Teknolojileri Fuarları’na

katılan firmalar, oluşturdukları

dijital profil sayesinde fuar öncesi ve

sonrasında da ürünlerini sergileyebilecek,

hizmetlerini ve kendisini tanıtabilecek.

Akıllı Eşleştirme Sistemi ayrıca

firmayı, iş yapma potansiyeli yüksek

alıcılara öneriyor ve karşılıklı iletişim

fırsatı sunuyor. Bu bağlamda 11-

13 Mayıs’ta Konya Ticaret Odası – Tüyap

Konya Uluslararası Fuar Merkezi’nde

gerçekleşecek olan Konya Makine

Teknolojileri Fuarları’nın önemli

iş birliklerine sahne olması bekleniyor.


www.metalmakina.com



www.metalmakina.com


HABER

TOMRA, 50. Yılını Atıksız Dünya

Misyonunu Duyurarak Kutluyor

Gelişmiş toplama ve ayıklama çözümlerinin

global üreticisi TOMRA,

50. yılını kutluyor.

TOMRA, 1 Nisan 1972'de Petter ve

Tore Planke kardeşler tarafından

Norveç'te kuruldu. Yerel bir marketin

manuel olarak kullanılmış boş şişeleri

toplama sorunu yaşadığını gören

kardeşler, ailelerinin garajında

ilk tam otomatik depozito iade makinesini

(RVM) geliştirdi. Bu buluş,

perakendeciler tarafından hızla benimsendi

ve depozitolu içecek ambalajlarının

iadesi ve geri dönüşümünün

verimli bir şekilde sağlanması

için bir endüstrinin doğuşuna

neden oldu.

TOMRA'nın teknolojisi, yıllar içinde,

gıda, geri dönüşüm ve madencilik

sektörleri için sensör tabanlı gelişmiş

ayıklama sistemlerini tasarlayacak

ve üretecek şekilde genişledi.

Bu yenilikçi çözümler, daha sürdürülebilir

bir gelecek için kaynak geri

kazanımını optimize ediyor ve israfı

en aza indirerek işletmelere, hükümetlere,

tüketicilere ve çevreye fayda

sağlıyor.

TOMRA, 50. yılını kutlarken grubun

Toplama, Gıda, Geri Dönüşüm ve

Madencilik olmak üzere dört ayrı

üyesi, geleceğe yönelik ortak misyonlarını;

“Atıksız bir dünya için gezegenin

kaynaklarını doğru kullanma

ve yeniden değerlendirme şeklimizi

dönüştüreceğiz” diyerek duyurdu.

TOMRA Başkanı ve CEO'su Tove

Andersen, 50.yıl kutlaması sırasında

yaptığı açıklamada: “Dünyamızın

büyük bir dönüşüme ihtiyacı var.

Sürdürülebilirliği acilen iyileştirmemiz,

döngüsel ekonomiyi geliştirmemiz

ve kaynakları daha verimli kullanmamız

gerekiyor. Tüm bu konular,

TOMRA'nın sunduğu çözümlerin

yardımcı olabileceği zorluklar” diye

belirtti.

Tove Andersen; “Mütevazı başlangıcından

elli yıl sonra TOMRA, son

derece saygın bir global pazar lideri

olmaktan gurur duyuyor. Bu başarı,

adapte olabilme, yenilikleri gerçekleştirme

ve müşterilerimizin ihtiyaç

duyduğu çözümleri sunabilme yeteneğimizin

canlı bir kanıtıdır. Şimdi

ileriye bakma zamanı çünkü TOM-

RA'nın hikayesinde kaynak devrimine

öncülük etme rolümüzü artırdığımız

bir dönemi açıyoruz" dedi.

Andersen; “TOMRA'nın yaptığı her

şeyin merkezinde dönüşüm var.

TOMRA, akıllı ve öncü araçlar yaratmak

için fikirleri ve teknolojiyi dönüştürüyor.

Şirketleri daha kârlı, sürdürülebilir

işletmelere dönüştürüyor.

Dünya kaynaklarının elde edilmesinin,

kullanımının ve yeniden

değerlendirilmesinin dönüşümü ile

insanların günlük yaşamlarını dönüştürmelerine

yardımcı oluyoruz"

diye ekledi.

Bugün dünya çapında 4.600'den

fazla kişiyi istihdam eden TOMRA,

yıllık 1 milyar Euro'luk satış hacmine

sahip. Grubun iş gücünün yüzde

20'si ve gelirlerinin yüzde 8’i araştırma

ve geliştirme çalışmalarına ayrılıyor.

TOMRA, 2030 yılına kadar global

geri dönüşüm için toplamayı

yüzde 40'a ve kapalı devre sistemlerde

plastik miktarını yüzde 30'a çıkarma

hedefi doğrultusunda büyümesini

sürdürmeyi ve çalışan sayısını

artırmayı planlıyor. Bu büyüme


www.metalmakina.com

HABER

stratejisi, yeni iş fırsatlarını da beraberinde

getirecek, iklim değişikliğini

azaltmak için çözümler geliştirecek

ve bunu yaparken gelecek nesiller

için doğal kaynakları koruyacak.

Grup bünyesinde faaliyetlerine devam

eden TOMRA Geri Dönüşüm ise

atıkları değerli ikincil ham maddelere

dönüştüren sensör tabanlı ayıklama

çözümlerinin ve bağlantılı dijital hizmetlerin

önde gelen global sağlayıcısı

olarak sektörde ön plana çıkıyor.

Dünya çapında 100'den fazla ülkede,

atık ve metal geri dönüşümü için

8.200'den fazla TOMRA ayıklama ünitesi

kurulu bulunuyor. Geri dönüşüm

verimini en üst düzeye çıkarmak için

tasarlanan ve üretilen TOMRA makineleri

ile dünya genelindeki yedi test

merkezinden herhangi birinde demolar

yapılabiliyor.

TOMRA Geri Dönüşüm Başkanı ve

Kıdemli Başkan Yardımcısı Tom Eng,

açıklamasında; “Mevzuatla belirlenen

konuların yanı sıra müşterilerimizi,

iş hedeflerine ulaşmaları için

geliştirmeye ve desteklemeye devam

ediyoruz. 50. yılımızı kutlarken,

uzun süredir devam eden başarımızı

mümkün kılan müşterilerimize ve

iş ortaklarımıza teşekkür etmek istiyoruz”

şeklinde belirtti. Uzaktan hizmet

yeteneğine sahip bulut tabanlı

bir veri analiz platformu olan TOM-

RA Insight ile dijital dönüşüm, şirketin

gelecek vizyonunun merkezinde

yer alıyor. Geri dönüşümcülere de

ayıklama performansını iyileştirmek

ve işletme maliyetlerini azaltmak

için son teknolojide bir yaklaşım sunuyor.

Sektörde üstün performans ve hassasiyetiyle

tanınan TOMRA ayıklama

sistemleri, metaller, plastikler,

kağıt, ambalaj, cam ve daha fazla

çeşitlilikte malzeme için döngüyü

kapatmaya yardımcı oluyor. En yeni

nesil AUTOSORT® ayıklama makinesi

ile geri dönüştürülebilir malzemeler,

en karmaşık karışık atık akışlarından

bile kolayca ayıklanıyor. Çok

işlevli ayıklama sistemleri, tamamlayıcı

teknolojileriyle yıllar içinde daha

da gelişiyor ve dinamik bir pazarın

taleplerini karşılamak için geri

dönüşümcülere daha fazla operasyonel

esneklik sağlıyor.

Sensör tabanlı ayıklama teknolojisi,

atıkların olmadığı bir dünyanın sağlanmasında

önemli bir rol oynuyor

ve değerli kaynakları, çöp yakma veya

atık sahalarından uzaklaştırıyor.

TOMRA Geri Dönüşüm, makine kapasitesini

yeniden tanımlayan ve performansta

yeni standartlar belirleyen

ayıklama sistemleriyle sektörde

güvenilir bir lider olarak ön plana çıkıyor.

TOMRA’nın ayıklama uzmanları,

makine mühendisleri, uygulama

uzmanları ve yazılımcılarından oluşan

ekibi, dünyanın kaynak krizini

azaltmak için gelecekte daha da gelişmiş

çözümler sunmak üzere çalışmalarına

aralıksız devam ediyor.

TOMRA hakkında daha fazla bilgi

için www.tomra.com/recycling sayfasını

ziyaret edebilirsiniz.

www.metalmakina.com

Mart - Nisan 2022

47


www.metalmakina.com


FİRMA-ÜRÜN

Kitagawa’dan Yeni NC Divizör:

MK Serisi

Kitagawa`dan Yeni NC Divizör : MK

Serisi, Tandem Takım Tezgahları

Distribütörlüğünde Türkiye`de.

Güçlü ve Kompakt Divizör

Tandem Takım Tezgahları, CNC Takım

Tezgahları sektöründe satış,

proje ve teknik servis alanlarında

uzman kadrosu, müşteri ve kalite

odaklı çalışma prensibi ile hizmet

vermektedir. 2006 yılından itibaren

güçlü distribütörlük anlaşmaları ile

müşterilerine çok yönlü çözüm ortağı

olmayı hedefleyen firma; Japon

Kitagawa parça tutma sistemleri, Japon

Fanuc CNC dik işleme merkezleri,

Alman Index-Traub CNC torna

tezgahları, Japon Nakanishi yüksek

devirli motor tutucu sistemleri, Koreli

Hwacheon CNC takım tezgahları

gibi sektörün önde gelen markalarını

bünyesinde bulundurmaktadır.

Divizörya da NC döner tablalar, 3

eksen CNC dik işleme merkezlerine,

4. ve/veya 5. eksen ekleme imkanı

sağlamaktadır. Gerek iş parçası tutma

sistemleri, gerekse döner tabla

sistemleri konusunda güvenilir marka

Kitagawa, Japon teknolojisi ve

140 yılı aşkın tecrübesi

ile sektöre yön vermektedir.

Kitagawa yeni NC döner

tablası MK serisi

ile geliştirilmiş performans

ve kolay kurulum

imkanı sunuyor.

MK serisi döner tablaların

inovatif 3lü disk

frenleme sistemi ve

aşınma karşıtı konstrüksiyonu

ile kayda

değer seviyede frenleme

torku ve kompakt dizayna ulaşılmıştır.

NC Divizör aynı zamanda

geniş döner dağıtıcı (rotary joint)

seçenekleri ile öne çıkmaktadır.

MK serisi MK200 ve MK250 olarak

üretilmekte olup, MK200 modeli

divizörlerin üstün teknik özelliklerinden

bir kısmı şöyledir; Ø135 mm

tabla çapı, 33.3 rpm maksimum hız

ve 570 Nm frenleme torku. Delik

çapı Ø70 mm, merkez yüksekliği

140 mm olup indexleme hassasiyeti

20 saniye, tekrarlama hassasiyeti

4 saniye.

Geliştirilmiş Performans

MK serisi NC döner tabla standart

Kitagawa MR serisi divizörlere kıyasla

çok daha yüksek frenleme torkuna

sahip olarak sınıfının en yüksek

teknik özelliklerine sahip yüksek

kapasiteli divizörüdür.

Divizör tasarımı ve Kitagawa'nın ince

karşı yatak seçeneği ile fikstür

alanı ve frenleme torku artırılmıştır.

Yüksek Kesme Torku

MK Serisi NC divizör, genişletilen

dişli çapıyla daha güçlü kesme imkanı

sağlamaktadır.

Kolay Kurulum

MK serisi divizörler üstten civatalama

ile kurulum kolaylığı sunmaktadır.

Kalınlık azaltılarak, talaş akışı kolaylaştırılmıştır.

Kullanım Kolaylığı

Yükseltici blok üzerindeki konumlayıcı

ile konumlandırma hassasiyeti

ve bakım kolaylığı sağlanmıştır.

Döner Dağıtıcıda (Rotary Joint)

Geniş Seçenekler

Kompakt dahili döner dağıtıcı (rotary

joint) 4, 5 ve (6+1) girişli çeşitlerden

seçilebilir.

(6+1) girişli dağıtıcının merkez girişi,

12,5 mm çaplı çok amaçlı deliğe

sahiptir. (yüksek basınçlı soğutma

sıvısı vb. için)

25 MPa yüksek basınçlı (4 girişli veya

6 girişli) döner dağıtıcı (rotary joint)

seçenekleri ile yüksek basınç

gerektiren sıkma ekipmanı kullanılabilmektedir.


www.tandem.com.tr


www.metalmakina.com

FİRMA-ÜRÜN

2 Alimaster Frezelerin Yeni Tipleri

Mitsubishi Materials’ın bilinen yekpare

karbür parmak freze yelpazesi, alüminyum

alaşımlarının ultra yüksek verimli

frezelenmesi için özel olarak tasarlanmış

Alimaster serisini içerir.

Bu seriye en son 3 ağızlı düz tip A3SA /

DLC3SA ve 3 ağızlı köşe radyuslu

A3SARB / DLC3SARB tipler eklenmiştir.

Her iki tip ürün kaplamasız ve DLC kaplamalı

olarak sunulmaktadır.

Tüm Alimaster serisi,optimize edilmiş

mikro tanecikli karbür altyapısı ,kanal ve

kesme kenarı geometrisi en yeni fikirler

bir araya getirilerek geliştirilmiştir. Bu

özellikler kombinasyonu zaman içerisinde

kendilerini kanıtlanmış ve Alimaster

serisinin günümüzün son derece rekabetçi

alüminyum alaşımlı malzemeleri

işlemede pazarda avantaj edinmesini

sağlamıştır. Ürün yelpazesindeki bazı

ürünler şimdi yeni ve teknolojik olarak

gelişmiş, göz alıcı DLC kaplama ile sunulmaktadır.

Yeni Kaplama Teknolojisi

Benzersiz bir şekilde geliştirilen DLC

kaplama yüksek hızda işleme sırasında

olağanüstü kaynak direnci sağlar ve

özellikle soğutma sıvısı tedariği düştüğünde

daha etkilidir. Ayrıca düşük sürtünme

katsayısı her kesme modunda

kesme direncini azaltarak

sorunsuz talaş atma sağlar,

bu sayede alüminyum

alaşımları yüksek hız ve

ilerleme ile işlenirken sık

görülen kanal tıkanması gibi

sorunların önüne geçer.

Boydan Boya Helisel Soğutma

Sıvısı Deliği

Helisel delikler bilendikten

sonra dahi düzenli soğutma

sıvısı sağlar. Bu da

dalma, rampalama ve kanal

açma işlemleri sırasında talaş tahliyesini

önemli derecede iyileştirerek

dengeli, yüksek verimlilikte kesme yapılabilmesini

sağlar.

İdeal Uç ve Kanal Geometrisi

Bu yeni Alimaster tiplerin her ikisi de

düzensiz helisel ve cilalı kanallar içerir.

Düzensiz kanal geometrisi tırlamayı önleyerek

mükemmel finiş yüzeyler elde

edilmesini sağlar. Kanal yüzeylerinin

yüksek derecede cilalı olması kenarda

talaş birikmesini önleyerek kanal frezelemede

ve dalma sırasında talaş tahliyesine

yardımcı olur. Ek olarak, merkez

kesme kenarı, dalma sırasında bile ekstra

dayanıklılık ve güvenilirlik sağlamak

için optimize edilmiştir.

Tüm yeni tiplerde yenilikçi özellikler seviyesini

tamamlayan, kanalların çıkışında

pürüzsüz bir radyus geometrisi oluşturulur,

bu da derin duvar işlemeden

sonra iş parçası üzerinde takım geçiş izlerinin

oluşmasını engeller.

A3SA / DLC3SA kare köşe tip Ø12 ~ Ø25

arasında ve A3SARB / DLC3SARB ayrıca

12 ~ 25 çaplarında sunulmuştur ve köşe

radyüsleri 1,0 mm ~ 5,0 mm arasındadır.


www.mmc-hardmetal.com

www.metalmakina.com

Mart - Nisan 2022

51


www.metalmakina.com


FİRMA-ÜRÜN

Derin Delik İşleme Ustaları NSK

Ürünlerinden Vazgeçemiyor

NSK'nın taşlanmış vidalı milleri, lineer

makaralı kılavuzları ve süper

hassas bilyalı rulmanları, özellikle

otomotiv sektöründe kalıp yapımı

uygulamalarında popüler olan özel

derin delik işleme makineleri alanında

IMSA'nın uzmanlığını korumasına

yardımcı oluyor.

Derin delik işleme, günümüz piyasalarında,

özellikle de (ancak bununla

sınırlı kalmamak kaydıyla)

otomotiv kalıp yapımı endüstrisinde

ihtiyaç duyulan tam hassasiyet ve

üretkenlik nedeniyle karmaşık bir işleme

sürecidir. Boyu 1500 mm'yi

bulan ve hatta aşan uzun ve hassas

soğutma kanalları oluşturmak için

orta ve büyük boydaki plastik parçaların

üretiminde kullanılan kalıplarda

derin delik işleme gerçekleştirmek

gerekir.

NSK RA serisi makaralı kılavuzları, NSK vidalı milleriyle

birlikte IMSA makinelerinin hareketinde rijitlik sağlar

IMSA, derin delik işlemeye yönelik

özel işleme merkezlerinde dünya lideri

haline gelen bir İtalyan şirketidir.

30 yılı aşkın bir süredir faaliyet

gösteren IMSA, uzman konumunu

korumanın yanı sıra, şu anda Kanada,

ABD, Brezilya ve Meksika dışında

İtalya'da ve Avrupa Birliğinin geri

kalanında da faaliyet gösteren

500'den fazla makinenin kurulumunu

sağlayan birçok teknik buluşa imza

atmıştır. Şirket, otomotiv kalıp yapımı

sektöründe özellikle önemli bir

pazar payına sahiptir.

Ortaklarımızla birlikte gerçekleştirdiğimiz

buluşlarla tarihi yeniden

yazıyoruz

IMSA, derin delik işleme performansı

ve verimliliğinde önemli gelişmeleri

mümkün kılan yeni konseptleri

müşterilerine sunarak her

zaman pazar ihtiyaçlarını iyi takip

edebilen bir şirket olmuştur. Bunlar

arasında, 1996'da ara yatakların optimum

hareketi için geliştirilen otomatik

odaklama sistemi ve bir sonraki

yıl piyasaya sürülen delme ve

frezelemeye yönelik bağımsız eksenler

konsepti yer alıyor. 2000 yılında

ise IMSA geleneksel çözümlere

kıyasla 16 kat daha fazla rijitlik

sağlayan kolon için dikey gantry sistemini

tanıttı.

IMSA'nın derin delik işleme makineleri,

ilk kez namlumatkap

kafasının operatör

müdahalesi olmadan

değiştirilmesini

mümkün kılan bir freze

kafası değiştiricisinin piyasaya

sürülmesiyle gelişmeye

devam etti. Şirket

ayrıca, hem derin

delik işleme hem de frezeleme

işlemlerinde aynı

iş milinin kullanılmasına

olanak sağlayan

'Tepede Dönüş’ adlı

döndürme sistemini piyasaya

sürdü.

NSK ZSS serisi taşlanmış vidalı miller,

IMSA MF1000-3T EVO derin delik işleme

makinesinde eksenel hareketi

döner harekete dönüştürür

IMSA, hem derin delik işlemede

üretkenliği artırmak hem de kalıp

koşullandırma devresinin delinmesinden

önce ve sonra üst düzey frezeleme

sağlamak için sınıfının en iyisi

son EVO serisine güçlü sıvı soğutmalı

elektro iş millerini entegre etti.

IMSA Teknik Hizmetler Bölümü

Başkanı Marco Colombo, “Ortaklarımız

şirketimizi alanında öne çıkaran

tüm teknolojik gelişmelerin her zaman

önemli bir parçası olmuştur”

diyor. "Tasarım fikirlerimizi hayata

geçirmek için uzun vadede en iyi

performansı ve güvenilirliği sağlayan

en kaliteli parçaları tercih ediyoruz.

Örneğin, makinelerimizi geliştirdiğimiz

süre boyunca NSK hareket

kontrolünde her zaman referans

noktamız olmuştur. Yüksek kalitedeki

NSK rulmanları, vidalı milleri ve lineer

kılavuzları sayesinde sektördeki

en yüksek performanslı makineleri

üretebilme olanağını yakaladık."


www.metalmakina.com

FİRMA-ÜRÜN

Döner-beşik tabla beş eksende kalıp

işleme sağlar

IMSA'nın en son yeniliklerinden biri

de kalıpların beş eksende sadece

bir kenetleme pozisyonu kullanarak

işlenmesine olanak tanıyan ve üretim

süresini daha da azaltan dönerbeşik

tabladır. Ağırlığı 2,5 tona kadar

çıkan küçük ve orta ölçekli otomotiv

kalıpları için derin delik işleme

makinesi, MF1000-3T EVO ise

bu çözümle donatılmış ilk modeldir.

Colombo ürünü şöyle açıklıyor: "Bu

özel uygulama için, otomatik kafa

değiştirme ve 80 konumlu otomatik

takım değiştirici içeren üç derin delik

işleme kafası ile birleştirilmiş bir

HSK63A elektro iş miline [200 Nm]

sahip tek kafalı bir makine geliştirdik.

Ek olarak, MF1000-3T EVO, iki

istasyonlu palet değiştirici [altıya

genişletilebilir] için tasarladığımız

bir otomasyon sistemi tarafından

desteklenmektedir. Bu sayede müşterilerimiz

minimum arıza giderme

süresi ve insan gücü gerektirmeyen

uzun çevrimlerle oldukça karmaşık

işleme işlemlerinin tamamını gerçekleştirebilir.”

Burada da IMSA, kıyasla daha küçük

makinelerde bile gereken yüksek

performansa ulaşmak için

NSK'nın en yeni nesil çözümlerini

kullanıyor.

Colombo, "Eksenel hareketi döner

harekete dönüştürmek için iki adet

63 mm çaplı NSK ZSS serisi taşlanmış

vidalı milini kullanıyoruz" diye

de ekliyor. "Önceki nesil vidalı millerle

karşılaştırıldığında, daha fazla

rijitlik sağlamakla birlikte hız ve

yük kapasitesi açısından da daha iyi

performans sergiliyor. Sonuç olarak,

makinenin çalışma eksenleri

30 m/dk'ya kadarki ilerleme hızlarında

hareket edebiliyor. Bu,

NSK'nın teknik uzmanlarıyla iş birliği

içinde seçtiğimiz parçaların büyük

hedeflerimize ulaşmamızı nasıl

sağladığını gösteren birçok örnekten

sadece biri."

IMSA imzalı makineler içerisinde

son derece önemli olan bir diğer

NSK ürün ailesi, rijitlik, yük kapasitesi

ve hassasiyette son noktayı koyan

RA serisi makaralı kılavuzlarıdır. 'Kafesli

makara' sistemi teknolojisi,

düzgün ve sessiz çalışmayı sağlamanın

yanı sıra hasar veya erken arıza

riskini tamamen ortadan kaldırmak

için makaraların çakışmasını önler.

NSK vidalı millerle birlikte makaralı

kılavuzlar, IMSA makinelerinde rijitliği

sağlayan asıl çözümü sunar.

Esneklik ve özel tedarikler

IMSA ve NSK arasındaki iş birliği

uzun süredir devam etmekte ve İtalyan

şirketin tasarımcıları ile NSK'nın

yerel destek ekibinin uzmanları arasındaki

daimi ilişkiler sayesinde de

desteklenmektedir.

Colombo, "Bunca yıllık iş birliğinin

sonucunda NSK vidalı millerinin

dünyada bir numara olduğunu anladık,"

diyor. “NSK'nin iyi boyutlandırılmış

vidalı milleri uygulama açısından

sonsuzluk vadediyor, biz de bu

başarılı ortaklığı sürdürmekten

mutluluk duyuyoruz. Ayrıca, şirketin

esnekliğini de takdir ediyoruz; yerel

NSK personeli özel ihtiyaçlarımızı en

kısa sürede karşılamak için her zaman

hazır. Genellikle gantry sistemimize

yönelik en iyi mekanik performansı

sağlamak için gereken özel

uzunlukta veya çift vidalı miller gibi

ısmarlama ürünler sipariş ediyoruz.

IMSA MF1000-3T EVO derin delik işleme

makinesi, ağırlığı 2,5 tona kadar çıkan otomotiv

kalıpları için idealdir

Teslimattaki esnekliği özellikle takdir

ediyoruz."

Yüksek hassasiyetli bilyalı rulmanlardan

makaralı rulmanlara; otomatik

yağlama sistemine sahip lineer

kılavuzlardan ağır hizmet tipi vidalı

millere... NSK kataloğunda IMSA tasarımcılarının

dikkatli bir şekilde

gözden geçirmedikleri tek bir ürün

bile yok.

Colombo sözlerini şöyle sonlandırıyor:

"En önemli şey, iki şirketin sahip

olduğu ortak vizyonudur: performans

ve dayanıklılık açısından

makinelere değer katmak. Bu şekilde,

hedefimize ulaşıyoruz: Müşterilerimizin

beklentilerini karşılamak

ve uzun vadeli işbirliği içinde pazarlarına

yönelik yeni projelerle geri

gelmelerini sağlamak.”

Yüksek yük kapasitesi ve yüksek rijitlik sunan NSK RA serisi, birçok uygulamaya

yönelik ihtiyacı karşılar

www.metalmakina.com

Mart - Nisan 2022

55


www.metalmakina.com


FİRMA-ÜRÜN

Seco Tezgah İzleme, Üretim

Verimliliğini En Üst Düzeye Çıkarır

Üreticilerin verimliliklerini iyileştirebilmeleri

için verimsiz zamanın

nedenlerini ölçmeleri ve belirlemeleri

gerekir. Seco'nun sunduğu Tezgah

İzleme özelliği, üreticilere yalnızca

üretim verimliliğini yönetmek

için değil, aynı zamanda çıktı hacmini

ve ürün kalitesini de artırmak için

ihtiyaç duydukları veri odaklı bilgileri

sağlar.

Darboğazları ortadan kaldırın ve

OEE'yi artırın

Gözetimli ve gözetimsiz olmak üzere

tüm vardiyalardaki işleme operasyonları

hakkında ayrıntılı bilgiler,

üreticilerin Genel Ekipman Etkinliğini

(OEE) takip etmelerini ve daha iyi

planlama, programlama ve iletişim

için operasyonlarda sürekli iyileştirmeler

yapabilmelerini kolaylaştırır.

Genel olarak, bu verilere dayalı bilgiler,

iş akışının iyileştirilmesini engelleyen

üretim sorunlarının gerçek

temel nedenlerini ortaya çıkarır.

Tesis genelinde uygun maliyetli

veri toplama

Gerçek zamanlı üretim verilerine

sınırlı erişim, bir üreticinin bireysel

uygulamalara, tezgahlara, hücrelere

ve genel üretim iş akışına verdiği

tepkiyi yavaşlatır. Düşük giriş maliyeti

ile Seco Tezgah İzleme özelliği,

veri odaklı akıllı üretime dayalı olarak

atölyeden üst yönetime kadar

gelişmiş iletişim sağlar.

Gerçek zamanlı gösterge panolarındaki

renk kodlu metrikler, üreticilere

verimliliği artırmak için ihtiyaç

duydukları bilgileri sağlar. Ayrıca çalışanlar

da görüşlerini ve gözlemlerini

kolayca ekleyebilir, tezgah arıza

sürelerini kategorize edebilir ve sorunları

bağlama konusunda yardımcı

olabilir. Sınıfının en iyisi olan bu

hizmet çözümleri, özel bir teknoloji

ürünü yazılım sağlayıcılar ağı ve

Machine Metrics gibi teknoloji ortaklarıyla

yapılmış ortaklıklar aracılığıyla

sunulur.

Gerçek dünya çözümleri

Seco, müşterilere yalnızca üretim

süreçlerinden bilgi toplayan veri

toplama çözümleri sunmak yerine

güçlü bir çözüm portföyü sunar.

Üretim verimliliğini sınırlayan her

zorluk için Seco, müşterilerle iş ortaklığı

içinde çözümler oluşturmak

üzere onlarca yıllık üretim uzmanlığından

elde edilen, tekrarlanmayan

sürekli bilgi akışından yararlanır.

Veriler ve analizler üreticiler için

değerli olsa da bu araçlar, çalışanların

teknik eğitiminden takımkullanımını

iyileştirmeye kadar her şeyi ele

alan daha geniş Seco destek seçenekleri

kapsamında daha da büyük

önem kazanmaktadır. Sürekli gelişim

için müşteriyle kurduğumuz bir

ortaklık aracılığıyla büyük resme

yaptığımız vurgu, iş birliğini ve tezgah

kapasitesini tam olarak anlamayı

teşvik ediyor.


www.metalmakina.com

FİRMA-ÜRÜN

Akıllı Makine Güvenlik İzleme:

Yeni Metrix 5580 Serisi Sinyal

Koşullayıcılar Ve Anahtarlar

Akıllı makine güvenlik izleme: Ixthus

Instrumentation'dan temin edilebilen

Yeni Metrix 5580 serisi sinyal

koşullayıcılar ve anahtarlar

ABD merkezli titreşim ölçümü ve

durum izleme uzmanı Metrix, yakın

zamanda yeni 5580 serisi akıllı titreşim

sinyal koşullandırıcılarını ve

anahtarlarını duyurdu. İngiltere'de

Metrix'in dağıtım ortağı Ixthus Instrumentation'dan

tam destekle sunulan

yeni üniteler, endüstriyel fanlar,

kompresörler, jeneratörler üzerinde

önleyici bakım ve güvenlik

görevleri için ivmeölçerlerden, hız

veya konum sensörlerinden ölçülen

değişkenle orantılı 4 … 20 mA çıkış

sağlar. pompalar ve prob sistemlerinin

gerekli olduğu diğer büyük

şaft donanımlı makineler. Ayrıca

SW5580 serisi olarak da mevcuttur,

isteğe bağlı katı hal veya röle çıkışları,

sahada yapılandırılabilir ayar

noktası ve alarm izleme sağlar. Her

iki ünite de tek veya çift kanallı cihazlar

olarak mevcuttur ve ayrıca

tepe veya RMS birimlerinde çıktı

ölçeklendirmesi için alan yapılandırılabilirliği,

yüksek, Bu DIN rayına

monte sinyal koşullayıcılar, rafa

monte monitörlere rekabetçi bir alternatif

sunar. 4 … 20 mA çıkış, son

derece uzun mesafeli enstrümantasyon

kurulumları üzerinden

PLC'ler, DCS veya diğer 4-20 mA giriş

monitörleri ile uygun bağlantı

sağlar. Ayrıca, entegre bir sinyal

amplifikatörü, 300 metreye kadar

doğrudan sinyal izleme için ham

sensör çıkışını güçlendirir. Tek kanallı

üniteler, sahada,

kullanıcıların sistem genişletme

vb. kapsamında

ikinci bir sensör izleme

kanalına ihtiyaç

duyduğu durumlarda

satın alınabilecek bir

ürün yazılımı sürüm kodu

ile değiştirilebilir.

Metrix, gereken sensör

tipi için tamamen yapılandırılmış

bu sinyal koşullandırıcıları

ve anahtarları

sağlayabilir. Örneğin,

ivmeye ayarlanmış,

g-kuvvetlerinde kalibre edilmiş

veya mikronlara yakınlık ayarlanmış

orantılı bir çıkışla. Sensör giriş sinyali

seviyeleri 100 ila 500 mV/ips,

10 ila 100 mV/g,

Bu kompakt üniteler yaklaşık olarak

117 x 45 x 93 mm (yxwxd) ölçülerindedir.

24 VDC, 4 mA'da piezo

hız sensörü giriş tipleri için sensör

uyarımı dahildir. Kablolama, çıkıştan

dalga biçimi analizörlerine yönelik

klemens şerit konnektörleri

ve entegre BNC konnektörleri ile

kolaylaştırılmıştır. SW5580 katı hal

anahtar versiyonu 100 mA, SPST,

120 VAC veya 24 VDC çıkışa sahipken

röle versiyonu 5A, 240/120

VAC ve 5A, 24 VDC SPDT dirençli

yükler sunar. Ünitenin ön yüzünde

LED durum göstergesi ile bir sensör

arıza uyarısı bulunur. 5580 serisi,

tam uyumluluk EMC sertifikasına

sahiptir ve ayrıca CSA & NRTL/C Sınıf

I (A, B, C & D) T4, Div'e göre

tehlikeli alan sertifikası ile mevcuttur.

2. ATEX/IECEx/UKCA. Seri için

kapsamlı veri sayfaları Ixthus web

sitesinden indirilebilir.

Metrix, endüstriyel titreşim izleme

için çok çeşitli sismik ve yakınlık ölçüm

sensörleri ve cihazlarının yanı

sıra sahada taşınabilir ve tam olarak

kurulmuş sistemler olarak tasarlar

ve üretir. Ixthus Instrumentation

, kapsamlı teknik ve satış desteği

ile bu eksiksiz ürün yelpazesinde

Metrix'i temsil ediyor. Ayrıca, diğer

birçok önde gelen temassız algılama

teknolojisi tedarikçisiyle

benzer dağıtım ortaklıkları aracılığıyla

Ixthus, endüstri, araştırma, askeri,

havacılık, denizcilik, petrol ve

gaz, madencilik, vinç ve vinç genelinde

kuvvet, tork ve titreşim ölçümü

uygulamaları için çözümler sunar.

otomotiv ve daha fazlası.

www.metalmakina.com

Mart - Nisan 2022

59


www.metalmakina.com


FİRMA-ÜRÜN

Atlas Copco’dan Azot Kullanan

İşletmelere Öneri:

Satın Alma, Yerinde Üret!

Dünyanın lider endüstri kuruluşlarından

Atlas Copco Kompresör Tekniği,

üretim proseslerinde yüksek

miktarda azot tüketen işletmelere

yerinde azot üretimi çözümlerini

öneriyor. Atlas Copco Endüstriyel

Gazlar İş Geliştirme Müdürü Erkin

Divitçioğlu, tank kiralama yoluyla

azot tedarik etmenin zorluklarına

dikkat çekerek, işletmelerin yerinde

üretimle; maliyet, güvenlik, saflık

kontrolü, verimlilik ve çevre açısından

elde edeceği kazanımlara

vurgu yapıyor.

İşletmelerde büyük bir alan işgal

eden azot tankları, yüksek basınçta

sıvı gaz depolanan yüksek hacimli

tanklar olmaları nedeniyle güvenlik

riski oluşturur. Tank kirası ve nakliye

hizmetinin masraflı olmasının yarattığı

mali yükün yanı sıra tank değişimine

neden olabilecek arızalar; üretim

hattında duruşlara ve ek işçilik

maliyetlerine de yol açabiliyor.

Erkin Divitçioğlu, yerinde azot üretimi

seçeneğiyle işletmelerin bu sorunların

üstesinden başarıyla gelebileceğinin

altını çiziyor. “Bir hava

kompresörünüz varsa; bu, işin yarısını

hallettiğiniz anlamına geliyor.

İhtiyacınız olan tek şey, kendi azotunuzu

tesisinizde üretebilmeniz için

mevcut sisteminize bir azot jeneratörünün

bağlanmasıdır” diyen Divitçioğlu,

yerinde üretimin işletmeler

açısından bir dizi avantaj ve kolaylık

sağlarken ekipmanların ilk yatırım

maliyetini de çok hızlı bir şekilde

amorti edebildiğini belirtiyor.

İhtiyaç duyulan saflık derecesi için

ideal çözüm

Gaz şirketlerinden tedarik edilen

azot saflığının yüzde 99,999 olduğunu

ve gaz şirketlerinin, ihtiyaç duyulan

azot saflığı ne olursa olsun, tüm

müşterilerine bu saflıkta azot tedarik

ettiğini hatırlatan Erkin Divitçioğlu,

“Bu yüksek saflık seviyesi, prosesinde

kullanmak üzere sıvı azot satın

alan tüketicilerin yaklaşık yüzde

75’inin prosesi için gerekli değildir.

Yüzde 99,999 saflık oranında depolanan

azotun yüksek maliyetli olmasının

nedenlerinden biri de bu saflıkta

azotun üretilebilmesi için büyük

bir hava ayrıştırma tesisinin gerekli

olmasıdır. Bu orandaki saflık

seviyesinde azot üretimi için gerekli

olan tank, yüzde 95 saflıkta azot

üretimi için kullanılması gereken sistemin

kabaca 10 katı büyüklüğündedir

ve daha küçük olan sistem,

daha yüksek saflık seviyelerine ulaşılması

için gerekli olan tanktan çok

daha uygun maliyetli olabilmektedir.

Bu nedenle azotun herkes için

uygun olabilecek bir saflık düzeyinde

üretimi önemlidir. Yerinde üretimi

yapanlar azotu, yüksek saflıkta likit

veya gaz satın almaya kıyasla çok

daha uygun bir maliyetle ihtiyaç

duydukları saflık seviyesinde üretebilir”

diyor.


www.metalmakina.com

FİRMA-ÜRÜN

Kiralama maliyetine son

Erkin Divitçioğlu, yerinde azot üretiminin

özellikle lastik şişirme, yangın

söndürme, gıdaların paketlenmesi,

lazer ile metal kesim, elektronik

lehimleme, plastik ekstrüzyon

gibi daha düşük saflıkta azotla başarılı

sonuç elde edilebilecek uygulamalar

için en ideal çözüm olduğunu

ifade ediyor. Yerinde azot üretiminin,

birim gaz maliyetini düşürerek

işletme için yatırım geri dönüşü sağladığını

da belirten Divitçioğlu, azot

üretiminin sağladığı maliyet tasarrufunu

da şöyle açıklıyor: “İşletme

dahilinde üretilen bu çözüm, tüpler

ve sıvı tankları için ödenen kiralama

ücretlerini ortadan kaldırır. Kiralama

sisteminde çoğu atölyede biri kullanımda,

biri kullanıma hazır ve diğeri

de boş ve teslim alınmayı bekleyen

olmak üzere genellikle üç adet kiralık

tüp manifoldu kullanıldığından

yerinde üretimle sağlanan tasarruf

miktarı daha da artmaktadır.”

Yerinde azot üretimi işletmelere

neler sağlar?

Atlas Copco Endüstriyel Gazlar İş Geliştirme

Müdürü Erkin Divitçioğlu, bir

işletmede yerinde azot üretimi gerçekleştirildiğinde

elde edilecek diğer

avantajları da şöyle sıralıyor:

• Daha kısa duruş süreleri: Bir

azot jeneratörü, sürekli kullanılabildiği

ve depolama tankı her zaman

doldurulabildiği için tüp değişimi

gerektirmez. Bu da işletmelerdeki

hattın duruş süresini azaltılmayı

sağlar.

• Daha az işçilik: Tüp değiştirme ihtiyacı

olmadığından, bu işlemdeki

işçilik maliyeti de ortadan kalkmış

olur.

• Daha az yaralanma: Azot gazı tedarik

zincirinde, 50 kg’ın üzerinde

ağırlığa sahip ve çok yüksek basınçta

gazla doldurulmuş tüpler kullanılır.

Bu nedenle, tüp vanaları kırıldığında

son derece tehlikeli bir şekilde

fırlayabilir. Bunun yanı sıra azot

sıvı olarak tedarik edildiğinden yanık

riski de oluşabilir. Oysaki azot

gaz olarak yerinde üretildiğinde fırlama

ve yanık riskleri bertaraf edilmiş

olur. Bunun yanı sıra ağır azot

tüplerinin değiştirilmesine veya hareket

ettirilmesine gerek kalmadığından,

yaralanma riski büyük ölçüde

azalır.

• Daha az depolama alanı ihtiyacı:

Tek bir depolama tankı sürekli ve

otomatik olarak yeniden doldurulduğundan,

tesiste başka bir tank

bulundurmaya gerek yoktur, bu sayede

başka amaçlar için kullanılabilecek

alanlar elde edilir.

• Daha az israf: Yerinde üretim ile

tam olarak ihtiyaç duyulan basınç

ve debide azot üretilebildiğinden,

gazın istenen değerlere getirilmesi

için gaz tahliye edilmez. Ayrıca, tüp

kiralama hizmetinde, basınçlı tüpler

işletme basıncının altında kullanılamadığından

genellikle içinde bir

miktar gaz kalmış şekilde iade edilir.

Bu durum, özellikle yüksek miktarlarda

azot kullanan işletmeler için

zamanla ciddi bir israf anlamına gelebilir.

Tankın içindeki gaz uzun süre

kullanılmadığında da basıncı yükselir

ve bu durumda tankın tahliye vanası

açılarak gazın boşaltılması gerekir.

Bu da maliyetli (ücreti ödenmiş)

bir kaynağın boşa harcanması

anlamına gelir.

• Daha az karbondioksit: Yerinde

üretim ile havadaki azotun sıvılaştırılmasında

harcanacak enerji ve teslim

edilen her tüp için ihtiyaç duyulan

üretim/teslimat aşamaları ortadan

kalktığı için dağıtım araçlarının

neden olduğu karbondioksit emisyonları

azalır. Bu sayede hem enerji

verimliliği hem de çevresel faydalar

elde edilir.

www.metalmakina.com

Mart - Nisan 2022

63

MetalMakina Dergisi

Hidrolik&Pnömatik Dergisi


www.metalmakina.com


FİRMA-ÜRÜN

Saha Testlerinin Önemi

Pazarda ürünün kendine yer edinebilmesi

için müşterilerin geri bildirimleri

son derece önemlidir; elde

ettiğimiz veriler sayesinde ürün performansını

ölçme imkanımız bulunmaktadır.

Üretim öncesi Ar-Ge sırasında

yapılan prototip (FEM sonlu

elemanlar analizleri) ve iç bünyemizde

yapılan testlerden sonra geçiş

verilen ürünlerin saha test çalışmaları

ile performansı izlenmekte

ve ürün lansmanı yapılmaktadır.

Boehlerit Türkiye, kesici takımlarda

torna, freze ve takma uçlu matkaplar

gibi önem arz eden ürün segmentleri

için test sonuçlarını izleme ve paylaşma

platformu oluşturmuştur.


www.metalmakina.com

FİRMA-ÜRÜN

“İş ortaklarımız istedikleri bir anda

web sitesi üzerinde bu rapor alanına

girerek ürünlerin performans

raporları ile saha testlerini yapabilecekler,

unutmayalım ki bilgi paylaştıkça

çoğalır.”

Platform da test çalışması sırasında

kullanılan en kritik parametreler:

tezgah, tutucu bilgisi, malzeme,

sertlik, ürün kodları, rakipler, kesme

koşulları ve test sonuçları yer almaktadır.

Yapmanız gereken tek şey

ihtiyacınız olan veriyi sistem üzerinden

aramak! Boehlerit Türkiye’nin

tecrübeli saha ekibi ve uygulama

uzmanları tarafından hazırlanan bu

veri alanı sayesinde artık test çalışmalarını

yönetmek çok daha kolay

olacaktır.

Bugüne kadar sahada yapmış olduğumuz

test çalışmalarında %85 genel

başarı oranı sağlanmış olup saha

personelimizin ve iş ortaklarımızın

günlük çalışmalarına ışık tutacak bu

rapor sisteminin herkese fayda sağlaması

amacıyla sistemi sürekli canlı

tutuyoruz.

Müşterilerimize önemli bir zaman

ve fiyat avantajı sunan takım denemeleri

sonucunda oluşan başarı öyküleri

ile ürün performansımızın

sürdürülebilirliğini sağlıyoruz.

Son yıllarda yapmış olduğumuz yeni

tezgah yatırımları, Ar-Ge ve tasarım

ekibimizle sanayimize yakışan yerli

sert metal uç ve takım sistemlerini

üretmenin gururunu yaşıyoruz.

www.metalmakina.com

Mart - Nisan 2022

67


www.metalmakina.com


FİRMA-ÜRÜN

FANUC'ta Hedef, Cobot Piyasasında

Avrupa Liderliği

Donanım ve yazılım için her bir

önemli bileşeni kendi bünyesinde

geliştiren ve üreten tek şirket olarak

fabrika otomasyonuna güç katan

FANUC, CRX serisi iş birlikçi robotlarına

eklediği üç yeni modelle

üretim veriminde farklılık yaratıyor.

En güncel teknolojik gelişmelere

öncülük ederek cobotların

stratejik önemini artırdıklarını belirten

FANUC Europe Başkanı ve

CEO’su Shinichi Tanzawa, Avrupa

cobot piyasasının açık ara lideri olmak

için Ar-Ge çalışmalarına devam

edeceklerini söyledi.

Bilgisayarlı sayısal kontrol ekipmanı

geliştirmedeki tecrübesiyle robotikleşmenin

öncüsü olan FANUC,

CRX serisine eklediği en son model

yeni CRX-5iA, CRX-20iA/L ve CRX-

25iA iş birlikçi robotlarıyla küçük ve

büyük ölçekli tüm işletmelere değer

katmaya devam ediyor. Sektöründe

bulunan en kapsamlı ve kullanımı

en kolay kolaboratif robot serisi

arasında bulunan yeni modellerle

üretim verimine katkı sağladıklarını

açıklayan FANUC Europe Başkanı ve

CEO'su Shinichi Tanzawa, “Her geçen

gün önemi daha çok artan cobotlarımızla

yeni yazılım çözümleri

sunuyoruz. En önemli hedefimiz,

Avrupa cobot piyasasının açık ara lideri

olmak” açıklamasında bulundu.

CRX modelleri en ağır koşullarda

dahi güvenilir ve tutarlı çalışıyor

Kabiliyetlerini genişletmeyi düşünen

tüm üreticiler için uygun olan

CRX model cobotların, FANUC’un

en popüler robot modelleri arasında

yer aldığını kaydeden Tanzawa,

“CRX modelleri güvenlik, hafiflik ve

sezgisel sürükle-bırak programlama

sayesinde özellikle ilk defa robot

kullanacaklara hitap ediyor. CRX serisi

üretim hatlarını otomasyona geçirmede

birtakım tecrübesi olup da

satış ekibimizle henüz temasa geçmemiş

müşteriler için kapıyı aralıyor

ve FANUC için yeni müşteri segmentleri

açıyor. Bu da uzun vadede

yalnızca cobot alanında değil, farklı

endüstriyel robotların yer aldığı diğer

uygulamalarda da müşteri

memnuniyeti kazanmamıza yardımcı

oluyor. CRX modellerinin ağır koşullarda

güvenilir ve tutarlı bir şekilde

çalışarak üreticilere mümkün

olan en yüksek üretim çalışma sürelerini

sunuyoruz. CRX serisi cobotlarımızı

sekiz yıl bakım gerektirmeden

çalışacak şekilde tasarladık” dedi.

FANUC’un hedefi ayda 14 bin ünite

üretim kapasitesi

Şirketin yeni pazar payı ve hedeflerine

dair açıklamalarda bulunan

Tanzawa, sözlerine şöyle devam etti:

“FANUC olarak geçmişten bugüne

robot üretim kapasitesini sürekli

olarak artırıyoruz. Güncel olarak aylık

bazda 11 bin ünite üretim kapasitesine

ulaşmış bulunuyor ve CRX

modelleriyle sınırlı olmamak üzere

bu kapasitemizi 14 bin üniteye çıkarmayı

planlıyoruz. Bu nedenle

sonraki adım olarak yeni robot fabrikamızın

inşaatını tasarlıyoruz.

Müşterilerimizin cobot kullanımlarını

çok çeşitli uygulamalarda artırmalarını

destekleyerek orta vadede

Avrupa’da açık ara piyasa lideri olmayı

istiyoruz. 4 kg – 35 kg taşıma

kapasiteleri sunan 11 cobot modelinden

oluşan serimizle bu hedefe

ulaşabilmek için iyi bir pozisyonda

olduğumuzu düşünüyorum.”


www.metalmakina.com

FİRMA-ÜRÜN

Lincoln Electric Türkiye’den Kaynak

Makinesi Bakımına Yönelik İpuçları

Lincoln Electric Türkiye, kaynak

sektörü için değer taşıyan konular

hakkında önemli bilgiler paylaşmayı

sürdürüyor. Kaynak makinelerinin

periyodik bakımlarının yapılması

hem istenilen performansın elde

edilmesi hem de verimliliğin arttırılması

için en kritik faktörlerin başında

geliyor. Kaynak makinelerinin

periyodik bakımı en büyük proje ve

işletmelerde dahi çoğu zaman göz

ardı edilerek ertelenebiliyor. Periyodik

bakımı yapılmayan bir kaynak

makinesinin düzgün kaynak performansı

göstermeye devam etmesi,

makinenin bakıma ihtiyacı olmadığı

anlamına gelmiyor. Aksine kaynak

sırasında yaşanan sorunlar veya

makinenin çalışmaması durumunda

yapılan bakımlar kaynak makinelerinin

ömürlerini ciddi oranda düşürüyor.

Bakımı yapılmayan kaynak makineleri

sıçrantı, ark kararsızlığı, ani

parametre dalgalanmaları gibi kaynak

problemlerine ve makinenin tamamen

kullanılamaz hale gelmesine

neden olabiliyor. Yaşanan bu sorunlar

kaynakçının can güvenliğinin

tehlikeye girmesinin de en birincil

nedeni olarak karşımıza çıkıyor.

Kaynak sektörünün lider kuruluşları

arasında yer alan Lincoln Electric

Türkiye, birçok alanda yaptığı bilgilendirmeleri

kaynak makinesi bakımına

yönelik ipuçlarını paylaşarak

sürdürüyor. Lincoln Electric Türkiye

uzmanları, kaynak makinelerinin

bakımının periyodik olarak ve ilgili

teknik yönergeler doğrultusunda

yapılmasını tavsiye ediyor. Ayrıca

kaynaklı imalatlara ilişkin belirlenen

standartlar, zaman zaman çeşitli

bakım ve kalibrasyon ayarlarının zorunlu

olarak yapılmasını talep edebiliyor.

Kaynak makinelerinin tasarımları

ve parçaları (bileşenleri) imalatçıya

göre değişkenlik gösteriyor. Bu nedenle;

bakım adımlarının yer aldığı

detaylı bir kontrol listesi hazırlanması

ve periyodik bakım işlemlerinin

bu yönergelerde belirtilen süre

aralıklarında ve teknik şartlarda

gerçekleştirilmesi gerekiyor. Ayrıca

periyodik bakımların; olası arızaların

yorumlanması, işlemlerin gerçekleştirilmesi

ve tüm bu sürecin

emniyetli olarak tamamlanması için

alanında yetkin personeller tarafından

yapılması kritik önem taşıyor.

Kaynak makinelerinin bakımı için

neler yapılmalı?

Kaynak makinelerinin bakımı; günlük

bakım, 2-4 haftalık bakım, 4-6

aylık bakım ve 1 yıllık bakım olarak

çeşitlendiriliyor.

Günlük bakımda kaynak makinelerinde

elektrik kaçağı kontrolleri gerçekleştirilirken,

makinelerin içleri

açılmadan genel toz, yağ ve kir temizliklerinin

hava tutularak ve gerekli

ise silinerek yapılması gerekir.

Devamında mevcut cihazda varsa

kontak meme, gaz dağıtıcı ve nozul

temizliği ile soğutma fanının gözle

muayenesi gerçekleştirilir. 2-4 haftalık

periyodik bakımlarda pense,

şase veya torç bağlantılarının temizlenmesi

olası iletkenlik problemlerinin

önüne geçilmesini sağlar. Bu bakımlarda

sırasıyla gösterge ve ikaz

lambaları kontrol edilmeli ve cihazdaki

tel sürme ünitelerinin, sürme

makaraların ve spiralin temizliği yapılmalıdır.

Makine üzerindeki ikaz

etiketlerinin, güvenlik ve kaynak talimatları

hasar görmüş ise yenilenmeli

ve pens-ampermetre ile makine

göstergelerinin doğru akım ve

voltaj değerlerini gösterip göstermediğinin

kontrolü ve gaz kaçağı

kontrollerinin yapılması gerekir. 4-6

aylık bakım söz konusu olduğunda

ise elektrik ve elektronik sistemlerin

kontrolleri sağlanmalıdır. Beraberinde

makinelerin kapakları açılarak

kuru hava ile makine tozdan arındırılmalı

ve makinelerinin kalibrasyonlarının

üçüncü kuruluşlar tarafından

yapılması, sigorta ve sargıların

temizlenerek kontrol edilmesi,

fan ve soğutma ünitesinin kontrolleri

sağlanmalıdır.

Kopan, deformasyona uğrayan

kabloların kontrol edilerek, hasarlı

olanların yenisi ile değiştirilmesi gerekir

ve mevcut ise su soğutma ünitesinin

kontrolleri, gerekli ise soğutma

sıvısı ilavesi yapılmalıdır. Kalibrasyon

süresi projenin hassaslığına

göre ve takip edilen standartlara

göre 1-2 haftaya kadar düşebilirken,

bakım aralığı makine modeline

göre değişkenlik gösterebiliyor. Son

olarak 1 yıllık bakımda cihazın topraklama

devamlılığı ve izolasyon

kontrolleri yetkili servis kontrolünde

gerçekleştirilmelidir.

Özellikle yeni nesil makinelerde

yapılan bakımlar makinenin kullanım

süresini çok ciddi oranda arttırırken,

işletmelerin tamir maliyetlerinde

de büyük oranda tasarruf etmelerini

sağlıyor.

www.metalmakina.com

Mart - Nisan 2022

71

FİRMA-ÜRÜN

Çeliklerde Delik Delme Şimdi

Daha Hızlı Ve Daha Verimli

Talaşlı imalatta dünya lideri Sandvik

Coromant, müşterilerine çeliklerde

delik delmede yüksek verimlilik

sunmak üzere geliştirilmiş CoroDrill®

860 karbür matkap ürün serisini

piyasaya sürdü. Gelişmiş -PM

geometrisi, ISO P çeliklerde yüksek

performanslı delik delme sağlarken

takım ömrünü de önemli ölçüde iyileştirir.

-PM geometrisi ile CoroDrill®

860'ın özellikleri arasında geliştirilmiş

çok katmanlı fiziksel buhar biriktirme

(PVD) kaplamaya sahip yeni

bir kalite bulunur. Yüksek aşınma

direnci, daha uzun takım ömrü ve

genel bir verimlilik artışı sağlarken

parça başına maliyetin düşmesine

neden olur. Matkap, otomotiv, genel

mühendislik, kalıp ve enerji üretim

sektörlerindeki uygulamalarınıza

mükemmel uyum sağlar.

Takım, 3 mm (0,12 inç) ila 16 mm

(0,63 inç) aralığında standart yedekli

çaplarda sunulmuştur. Matkabı spesifik

kullanıcıların işleme gereksinimlerine

uyacak şekilde düzenlemek

üzere sipariş üzerine imalat takımlar

da mevcuttur. Özelleştirilmiş delik

delme seçeneklerine yönelik fiyat

teklifi ve sipariş verme işlemlerini

Sandvik Coromant web sitesini ziyaret

ederek gerçekleştirebilirsiniz.

Takım ömrünü daha da uzatmak ve

daha sürdürülebilir bir işleme stratejisini

desteklemek üzere CoroDrill®

860-PM, Sandvik Coromant takım

yenileme programı için uygundur.

Takım, kullanım ömrünün sona

ermesinin ardından Sandvik Coromant

geri dönüşüm programına alınabilir.

Sandvik Coromant'tan CoroDrill® 860-PM

Sandvik Coromant Global Ürün Yöneticisi

James Thorpe şöyle diyor:

“Müşterilerimizin başlıca gereksinimlerinden

ikisinin parça başına

maliyetin düşürülmesi ve verimliliğin

iyileştirilmesi olduğunu biliyoruz

ve teklifimizi daima güncelliyoruz.

Geliştirilmiş PVD kaplamaya sahip

bu yeni nesil karbür matkabın piyasaya

sürülmesi, müşterilerimize uygulama

güvenliği, verimlilik, kalite

ve maliyet açısından iyileştirmeler

sağlayacak.”


www.metalmakina.com


FİRMA-ÜRÜN

Modüler Sistem Olarak Küçük Lineer

Motor Modülleri Ve Eksenleri

Faulhaber lineer motorları ilaç sanayinin,

laboratuvarların ve analizlerin

otomasyonunda önemli bir rol

oynuyor.

Koronavirüs krizinin başlangıcından

bu yana, mümkün olan en yüksek

seviye otomasyonu gerçekleştirebilmek

adına ilaç sanayi ve laboratuvarlar

baskı altındalar. Bu noktada

gerekli olan unsurlar ise yeni

analiz ve test cihazlarının sayısı ve

üretim hatlarının yanı sıra dolum ve

paketleme sistemleri ki bu sayılanların

her birinin verimliliği gerçekleştirilen

otomasyon düzeyine bağlı.

Tek veya çok eksenli uygulamalar

için geliştirilen minyatür lineer motor

eksen ve modülleri ise bu anlamda

yeni fırsatlar sunuyor. Modüler

olarak tasarlanan bu sistemler,

laboratuvar otomasyonu ve ilaç sanayisindeki

pek çok farklı görev için

uygun. Üstelik FAULHABER lineer

motorlarıyla çalışıyorlar.

Jung Antriebstechnik u Automation

GmbH JA²' mühendisleri, geliştirdikleri

QuickLab adlı yeni bir modüler

mekatronik sistemiyle ilaç endüstrisi,

analiz sektörü ve tıbbi teknoloji

endüstrilerinin talebi olan küçük

ama işlevsel bir otomasyon çözümüne

yanıt vermiş oldu. 160

mm'ye kadar strok için geliştirilen

küçük QM02 lineer motor modülleri

ve 220 mm'ye kadarki stroklar için

geliştirilen QA02 lineer motor eksenleri

ile, laboratuvar ve analiz

teknolojisinde veya test sistemlerinde

kısa strok uygulamaları yüksek

dinamik ve doğrulukla gerçekleştirilebiliyor.

İki bilyalı taşıyıcı ile

kombine edilmiş mekanik yapı ve

hassas kılavuzlar sayesinde modüller

ve eksenler esnemez bir yapıda

olup, hafif yapıları ve düşük hareketli

kütlelerine rağmen +/- 50 µm

konumlandırma sırasında yüksek

tekrarlanabilirlik sunarlar. Yüke

bağlı olarak 3 m/sn'ye kadar hareket

hızları ve 50 m/sn²'ye kadar hızlanmalar

mümkündür. Eksenler ve

modüller ayrı ayrı birbirleriyle birleştirilebilir.

Bu şekilde, numuneleri

veya diğer hassas ürünleri ayırmak,

gruplandırmak, test etmek veya

kaplamak için al ve yerleştir uygulamaları

otomatik çözümler olarak

gerçekleştirilebilir. 22 mm genişliğiyle

QuickLab, minyatürleştirilmiş

tek ve çok eksenli taşıma sistemleri

ihtiyacını mükemmel şekilde karşılar.

Ayrıca ağırlık kuvveti dengelemesi,

manyetik tutma frenleri, harici

konum sensörleri ve adaptör plakaları

gibi uygun aksesuarlar da sunulmaktadır.

Yüksek seviye dinamikler ve

keskinlik

JA² Genel Müdürü Wilhelm Jung,

"Lineer motorlar, modüler otomasyon

sistemimizin 'kalbidir' ve üzerlerine

yüklenen gereksinimler çok

bir hayli fazladır," diyor. "Motorlar


www.metalmakina.com

FİRMA-ÜRÜN

son derece dinamik çalışmalı, hassas

bir şekilde kontrol edilebilmeli

ve uygun boyutlara sahip olmalıdır.

FAULHABER'in lineer motorları, burada

"klasik" çözümlerden farklı

olarak yenilikçi işlevsel prensipleriyle

ikna edici olmuştur:

Lineer motorlar bir dizi farklı şekilde

oluşturulabilir çünkü "döner"

elektrik motorlarının tüm prensipleri

genellikle lineer motorlarda yuvarlak

hava boşluğunu düz bir çizgiye

eşleyerek de uygulanabilir. Bunu

yapmak için, orijinal olarak dairesel

olarak düzenlenmiş elektrik uyarma

sargıları düz bir yol üzerinde eşlenir.

Manyetik alan daha sonra rotoru

hareket yolu üzerinden çeker. Bununla

birlikte, başka olasılıklar da

vardır: LM2070 DC lineer sürücüler,

taşıyıcı ve kılavuzlu "yüzey rotorları"

olarak oluşturulmamıştır. Bunun

yerine, güç çubuğu 3 fazlı kendi

kendini destekleyen bir bobin içinde

yönlendirilir. "Bu tasarım, lineer

kuvvet ile akım ve yüksek dinamikler

arasında son derece iyi bir ilişki

üretir. Ayrıca, hiçbir sarsma torku

yoktur. Böylelikle lineer motorlar

modüler QuickLab sistemimizde

kullanım için ideal hale gelir.”

Minimum boyutla maksimum

performans

LM2070 lineer motorlar, 40 ila 220

mm strok uzunluklarında sunulmaktadır.

20 x 20 x 70 mm (G x Y x U)

kompakt stator boyutlarına rağmen,

küçük lineer DC servo motor

etkileyici mekanik performans göstergelerine

sahiptir. Sürekli kuvvet

9,2 N olup, 28 N'ye kadar tepe kuvveti

mevcuttur. Kuvvet çubuğunun

sağlam yapıdaki kaymalı yatağı, 3

m/s'ye kadar olan yüksek hızları kolayca

idare eder. Aynı zamanda, küçük

güç merkezi çok hassas bir şekilde

kontrol edilebilir. Halihazırda

entegre Hall sensörleriyle, mutlak

konumlandırma doğruluğu +/- 0,1

mm ve tekrarlanabilirlik +/- 50

µm'dir. Opsiyonel harici sensör ile

bu rakamlar +/- 0.01 mm'ye yükseltilebilir

ve +/- 1 µm tekrarlanabilirlik

sağlanabilir. Buna ek olarak, motorda

hareketli aşınma parçaları bulunmadığından

pratik ve bakım gerektirmeyen

bir operasyon sağlanır.

Ayrıca lineer tahrik neredeyse gürültüsüzdür.

Ki bu konuda Wilhelm

Jung "Personel ve taşıma sistemleri

laboratuvarlarda aynı odada çalışıyorsa,

ki genellikle öyledir, sessizlik

her şeyden önce gelir," diye ekliyor.

Arka zincir kablo bağlantısı

Taşıma sistemleri için önemli bir

nokta da bağlantı teknolojisidir. Lineer

motorlar normalde maks. 30

cm uzunluğunda kablo bağlantısı ile

gelir. Ancak otomasyon sistemlerinde,

şalter panosu genellikle asıl tahrik

mekanizmasından uzakta konumlanmaktadır.

Wilhelm Jung,

"Motor ve şalter kabinindeki kontrolör

arasında 10, 20 veya daha fazla

metre olabilir" diyor. QuickLab

modüler sistemi ile motor gücünü

ve konum sensörü sinyalini motor

ve kontrolör arasında 30 m'ye kadar

parazitsiz olarak aktaran özel, çok

katmanlı bir kablo vardır. Motor

doğrudan kapak ve gerilim azaltıcı

ile sabitlenmiş olup, takılabilir. Ayrıca

kablo zincirleriyle, yani mobil kullanım

için tasarlanmıştır. Tek kablo

teknolojisi, her iki ucun prefabrikasyon

olması sayesinde kurulumu basitleştirir.

Laboratuvar otomasyonu için özel

olarak tasarlanmış mekatronik kit,

pratik kullanımda da kendini kanıtlamıştır.

Wilhelm Jung bu durumu

onaylayarak şunları söylüyor: "Günümüzde

birçok analiz aksesuarları

üreticisi ve tedarikçisi sistemlerimize

güveniyor. Optik ve test teknolojisi

gibi diğer alanlardan gelen talepler

de dahil olmak üzere şu anda

çok büyük talep var." Küçük ama

güçlü LM2070 lineer sürücüler, her

zaman itici güç olarak göreve hazır.


www.faulhaber.com

www.metalmakina.com

Mart - Nisan 2022

75

MAKALE

Havacılık Sanayisinde Dijital Üretim

Hazırlayan; Sandvik Coromant

Arıza bir seçenek olmadığında üretimde

verimlilik

Havacılık sanayi orijinal ekipman

üreticileri (OEM'ler), daha uzun mesafelerde

sürdürülebilir şekilde seyahat

edebilen ve net sıfır hedeflerini

destekleyebilen uçaklar üretmeye

çalışmalıdır. HRSA'lar gibi işlenmesi

zor malzemelerden sıkı toleranslara

sahip kaliteli parçalar üretirken,

üretimin uygun maliyetli ve

hatasız olarak gerçekleştirilmesini

sağlamalıdır. Ama nasıl?

Bu noktada dijitalleşme ve büyük

veriler devreye giriyor. Burada talaşlı

imalat takımları uzmanı Sandvik

Coromant'ın Dijital İşleme İş Yöneticisi

Francis Richt, gelecekte uçak

imalat sanayisinde hatasız üretim

için birleşik dijital ve takımlama çözümlerinin

önemini açıklıyor. Buna,

kullanıcıların işleme proseslerini izlemelerine

ve başarılı bir çıktı elde

etmelerine imkan tanıyan kendilerine

ait CoroPlus® İşleme Bilgileri, CoroPlus®

Takım Kütüphanesi ve Sessiz

Takımlar Plus proses kontrol

çözümleri de dahildir.

Havacılık sanayi benzersiz üretim

zorluklarıyla karşı karşıyadır. Parça

şekillerinin ve yapılarının karmaşıklığı,

farklı parçalar için gerekli değişken

toleranslarla birleştiğinde, üretim

prosesini zorlu ve masraflı hale

getirebilir. Havacılığın doğası ve aynı

zamanda sıkı kalite güvence kuralları

gereği parça üretiminin hatasız olması

gerekir. Üretimi optimize etmek

için, doğru ve güvenilir verilerle

desteklenen doğru planlama ve

hazırlık kesinlikle gereklidir. Havacılık

sanayi OEM'lerini desteklemek

için Sandvik Coromant, işleme proseslerini

iyileştirmeye ve parça kalitesini

ve güvenilirliğini sağlamaya

yönelik çeşitli çözümler sunar.

Giderek artan sayıda sektör, dijital

teknolojileri üretim operasyonlarına

dahil etmektedir. Dijital takımlar ve

temel parametreler üzerinde oluşturacakları

veriler, geleneksel işlemede

eksik olan sezgi ve bilgi seviyesini

sağlayabilir. Bu, özellikle her

aşamasında hassasiyetin ve verimliliğin

çok önemli olduğu havacılık sanayi

gibi sıkı düzenlemelere tabi

sektörlerde çok önemlidir.

Sandvik Coromant CoroPlus® Takım

Kütüphanesi kullanıcılara farklı

kesici takım üreticilerinden gelen

900.000'in üzerindeki ürüne ilişkin

standart verilerden takım kütüphanesi

ve takım montajları oluşturma

ve yönetme imkanı sunan web tabanlı

bir yazılımdır. Kütüphane, bulut

tabanlıdır ve verilerin kolayca

paylaşılmasına ve CAM ve simülasyon

yazılımına aktarılmasına imkan

tanır. Üretim ve tezgah mühendisleri

ve CAM programcıları, belirli işleme

görevlerine uygun takım montajlarını

kolayca oluşturabilir veya

her uygulama için özel öneriler alabilir.

Her bir tedarikçi tarafından

doğrulanan takımlama verileri, kesici

takım verilerinin gösterimi ve değişiminde

uluslararası ISO 13399

standartlarını karşılayan sistem ortamlarıyla

uyumludur.

CoroPlus® Takım Kütüphanesi'nin

kullanımı, takım verilerini manuel

olarak bulma ve girme ihtiyacını ortadan

kaldırarak havacılık sanayi

parçası üreticilerinin zamandan tasarruf

etmesini sağlayabilir ve farklı

sistemlerden veri alımında oluşabilecek

hata payını azaltabilir. Tüm temel

standart verileri içeren merkezi

platform, riski asgariye indirerek

üreticilerin en başından itibaren hatasız

çalışmasına imkan tanır.


www.metalmakina.com

MAKALE

Havacılık sanayi üreticileri, operasyonlarını

iyileştirmek için CoroPlus®

Connected ile Sessiz Takımlar Plus

çözümlerini kullanabilir. CoroPlus®

Connected verimliliği artırmak ve

çıktı kalitesini optimize etmek için

verilerle çalışan proses otomasyonuna

olanak sağlar. Bu çözüm, jet

motoru bileşenlerinin ve iniş takımlarının

üretimi gibi görüntülemenin

zor olduğu ve operatörlerin karmaşık

yapıları veya zorlu malzemeleri

nedeniyle parçaların iç kısmını doğru

bir şekilde görmekte zorlanabileceği

karmaşık proseslerde özellikle

etkilidir.

Sessiz Takımlar Plus adaptörlerinde,

yükseklik, sıcaklık ve yük gibi

önemli parametreleri ölçebilen ve

bu verileri otomatik olarak tezgaha

iletebilen sensörler bulunur. Bu sensörler

sayesinde takımlama kurulumu

azalır ve takım kesim içerisindeyken

operatör kontrolünde iyileştirme

sağlanır.

Takımların doğru şekilde kurulmasını

ve uygun yük ve ölçümlere göre

çalışmasını sağlamak, arıza süresini

ve kaynak israfını etkin bir şekilde

azaltabilir. Bu, özellikle egzotik, maliyetli

malzemelerden üretilen kısmen

işlenmiş parçaların hurdaya ayrılması

ihtiyacını önlemede doğruluğun

temel özellik olduğu havacılık

sanayisinde önemlidir. Sessiz Takımlar

Plus, emniyet ve parça güvenliğini

ve yüksek devir sürelerini destekleyerek

genel verimlilik kazançları

sağlar, ayrıca varlık ve çıktıların

korunmasına imkan tanır.

Karmaşık havacılık sanayi imalat

proseslerinde operasyon verimliliğini

ve genel ekipman etkinliğini geliştirmek

için verilerin güvenilir şekilde

toplanması ve analiz edilmesi

çok önemlidir. CoroPlus® İşleme Bilgileri

mühendislere ve operatörlere

tezgah verilerine ait merkezi bir gözetim

sunarak, prosesi baştan sona

görselleştirme olanağı sağlar. Manuel

veri toplama, yavaş ve havacılık

mühendislerinin kaçınması gerektiği

hatalara açıkken, bulut tabanlı

sistem, toplam operasyon şeffaflığı

açısından tüm tezgahlardan

ve takımlardan verileri toplayarak

saklar. Gerçek zamanlı ve geçmiş raporlar,

mühendislerin tezgah ve takım

kullanımını, hataları ve performans

değerlerini görmesini sağlayarak

iyileştirme ve proses optimizasyonu

alanları hakkında bilgi verir.

Bu, genel verimliliği artırırken üretimdeki

risk alanlarını vurgulayabilir.

CoroPlus® İşleme Bilgileri çözümünü

tezgah imalathanesine entegre

etmesi kolaydır ve yazılım tabanlı bir

ürün olduğundan yukarı ve aşağı kolayca

ölçeklenebilir. Kullanıcıya tezgah

kullanımına ve öngörülebilir bakım

ihtiyaçlarına yönelik tam bir görüş

sağlar ve ayrıca kullanıcı, oturum

açarak saha dışında birkaç alanı görselleştirebilir.

Bu, mühendislere daha

fazla üretim kontrolü sağlar ve öngörülebilir

bakıma ve üretimi olumsuz

etkileyebilecek sorunların doğrudan

teşhisine imkan tanıyabilir.

Havacılık sanayisinde dijitalleşme,

üretim kalitesinde kesinlikle önemli

avantajlar sağlayabilir, ancak sürdürülebilirlik

de bir diğer önemli husustur.

Sandvik Coromant'ın dijital

teknolojileri, genel olarak daha az

enerji tüketen spesifik görevlere uygun

optimize edilmiş takım önerileri

sunabilir. Tezgahlar arasında bağlantının

kurulması, daha kısa işleme

süreleri ve daha hızlı çevrimler sağlayarak

genel olarak daha verimli bir

çalışmaya katkıda bulunur.

Havacılık sanayisinde takımlama ile

otomasyonun birleştirilmesi söz konusu

olduğunda, bu dijital çözümler

sadece bir başlangıçtır. Yapay zeka

ve tezgah öğrenimi, yeni teknolojilerin

sofistike yazılım algoritmalarını

onlarca yıllık özel işleme bilgisiyle

harmanlamasının önünü açıyor.

Sandvik Coromant teknolojileri,

otomasyonu yönlendirmeyi ve proses

verimliliğini ve sürdürülebilirliği

iyileştirmeyi amaçlar. Doğru, kesin

ve hatasız olması gereken proseslerde

dijitalleşme ve veriye dayalı karar

verme, finansal tasarruflar ve verimlilik

kazançları sağlayabilir.


www.sandvik.coromant.com

www.metalmakina.com

Mart - Nisan 2022

77

REKLAM İNDEKSİ

AMBALAJ İSTANBUL FUARI 60

ANCA CNC MACHINES 14, A.KAPAK

ANKIROS FUARI 44

AUTOMATICA FUARI 27

AUTOMECHANIKA FUARI 61

BAKIM İSTANBUL SEMP. 67

BOEHLERIT 9

CBF HYDRAULIC 43

CLPA TÜRKİYE 18

DENİZLİ ENDÜSTRİ FUARI 64

DİRİNLER MAKİNA 15

ERKAN CNC 17

ERMKASAN 11

FOOD İSTANBUL FUARI 60

HİDEK 73

HYDRO TUBE 80

IMATECH İZMİR FUARI 68

KALİTE FUARI 52

KONYA MAKİNE FUARI 53

KROMAŞ 19

LI XIANG MACH. 31

MADEN TÜRKİYE FUARI 48

MAKTEK AVRASYA FUARI 49

MERT MAKİNE 29

METAL EXPO FUARI 57

METALSHOW 65

METEF FUARI 41

MMC HARDMETAL 13

MOOG 21

MP FILTRI 79

NURSAN 35

OTR MAKİNA 7

PH HYDRAULIK 73

TOOLEX 39

RTECH 37

SAHA EXPO 56

SANDVIK 23

SOMOİL 1

STUDER 3

ŞAHİNLER

A.K.İÇİ

TANDEM KITAGAWA

O.K.İÇİ

TANDEM NAKANISHI 5

TOMRA 25

UKRA TEKNİK 69

UNİVERSA 33

WIN FUARI 45

ABONE FORMU

Ad› Soyad› :.........................................................

Ünvan› :..........................................................

Firma ad› :..........................................................

Uzmanl›k alan› :..........................................................

Adresi :..........................................................

.........................................................................................

Vergi Dairesi /No :...........................................................

Tel/Fax :............................................................

O VISA O MasterCard

Kart No:.............................................................................

Son Kullanma Tarihi:.........................................................

z Y›ll›k abonelik ücreti: 300 ₺

zGARANTİ BANKASI PERPA ŞUBESİ

IBAN TR63 0006 2000 4590 0006 2010 24

zAKBANK PERPA ŞUBESİ

IBAN TR94 0004 6006 3388 8000 0312 06

zTEB PERPA ŞUBESİ

IBAN TR68 0003 2000 1270 0000 0112 54

zYAPI VE KREDİ BANKASI PERPA ŞUBESİ

IBAN TR32 0006 7010 0000 0072 3902 34

zHALKBANKASI BEŞİKTAŞ

IBAN TR21 0001 2009 7640 0010 0001 98

zİŞBANKASI PERPA ŞUBESİ

IBAN TR76 0006 4000 0011 1880 1874 71

Maslak Mahallesi Meydan Sokak Veko Giz Plaza Blok No:3, İç Kapı No: 85 Maslak P.K.34485 Sarıyer İstanbul

Tel: +90 212 222 93 71 Whatsapp: +90 554 498 18 78

e-mail:info@metalmakina.com www.metalmakina.com


www.metalmakina.com



www.metalmakina.com

MetalMakina Dergisi Mart-Nisan 2022 Sayı 254

Create successful ePaper yourself

Delete template?

Save as template?