09.02.2022 Views

SANTRAL 2022 ŞUBAT

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

T Ü R K İ Y E ’ N İ N İ L K V E T E K D İ J İ T A L H A B E R D E R G İ S İ

SANTRAL

Haber ve aktüalite dergisi

2022 Şubat ı santraldergi.com

RUSYA –

UKRAYNA

MESELESi

KIZISIYOR

ATEŞ

ÇEMBERİNE DOĞRU

ÖZEL DOSYA/6


TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ

Her ay siyasetten sanata birçok

alanda önemli bilgilerin yer aldığı

Türkiye’nin ilk ve tek dijital haber

dergisi SANTRAL’de yer alın,

avantajlı çıkın…

REKLAM REZERVASYON

reklam@dijipub.com

SANTRAL


BAŞ-

LAR-

KEN

EDİTÖR

NESRULLAH HASDEMİR

RUS RULETİ BAŞLAR MI?

Sevgili SANTRAL okurları yeni yılın ilk sayısında

sizlerle beraberiz. Ne yazık ki uzun

yıllardır devam eden Rusya ve Ukrayna a-

rasındaki gerginliğin hat safhaya ulaştığı günlerdeyiz.

Tarafların olası savaş için hız kesmeden hazırlandığına

tanık oluyoruz. Üstelik Rusya’nın

Ukrayna’yı işgal etme planı hiç olmadığı kadar

ciddi gözüküyor. Bu sayımızda olası bir savaşı bütün

yönleriyle Dosya sayfamızda inceledik. Yaşanacak

bir savaşta başta Batı dünyası olmak üzere

birçok ülkenin sonuçlarından nasibini alması

muhtemel. Peki ellerin tetikte olduğu şu anda

Ruslar Rus ruleti oynar mı?

Yeni tasarım, dolu içerik…

Birkaç küçük dokunuş yaparak tasarımımızı değiştirdiğimiz

bu sayımız da dopdolu. Emirhan

Taştan, geçtiğimiz yüzyılın aykırı düşünürü Michel

Foucault’un gelmiş geçmiş en büyük Parrhesia

dediği büyük filozof Socrates’in ölümünü yazdı.

Osman Kılıç ise bir zamanlar MEDYATABLET

dergisinde de yazdığı Tetrik’le artık bizlerle.

Yazarımız Aslıhan Akdağ Türker size 14 Şubat

Sevgililer gününe özel aşkın tarifini yaptı. Yine

Sevgililer Günü’ne özel yazısıyla moda yazarımız

Işılay Özge Vuran da kıyafet ve hediye tercihi konusunda

size yol gösterecek. Yeme içme kültürü

yazarımız meşhur şef Özlem Mekik ise kış aylarının

vazgeçilmezi bozayı evde nasıl yapacağınızı

kendi tarifiyle anlattı. Yine yeme içme kültürü

doğrultusunda yeni yazarımız Fırat Altay da özel

formülüyle Chesecake tarifi verdi, belki sevgililer

gününde güzel bir lezzet olabilir. Keyifli okumalar

dilerim.

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK

DİJİTAL HABER DERGİSİ

SANTRAL

2022 ŞUBAT

SAHİBİ

dijiPub

Hatice Kılıç

Genel Yayın Yönetmeni

Nesrullah Hasdemir

Yayın Danışmanı

Osman Kılıç

Haber Araştırma

Emirhan Taştan

Aktüel-Kültür

Aslıhan Akdağ Türker

Işılay Özge Vuran

Tuğba Karadayı Ulusoy

Yeme-İçme

Özlem Mekik

Fırat Altay

Hukuk Danışmanı

Ahmet Furkan Demir

Reklam ve Projeler

Danışmanı

Melis Yıldızviran

REKLAM İLETİŞİM

reklam@dijipub.com

melis.yildizviran@dijipub.com

TASARIM

dijiPub

ADRES

Güneşli Mahallesi, Gül Sokak,

No:1, D:7, Bağcılar/İstanbul

iletisim@santraldergi.com

Haber önerilerinizi

haber@santraldergi.com

adresine yollayabilirsiniz.

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 3


BAŞ-

LAR-

KEN

İÇİNDEKİLER

DOSYA

Rusya ile Ukrayna arasındaki mesele

artık bir dünya meselesi haline

geldi. ABD’nin öncülüğündeki

NATO kanadı ve Rusya bu

denklemi oluştururken

olası

bir savaşın yaratacağı

durum

dünyayı ve Türkiye’yi

nasıl

etki-leyecek? Sizin için

araştırdık/6

PORTRELER

Ajda Pekkan

O bir star değil, ona

star demek az kalır,

o bir süperstar… 12

Şubat’ta ‘26’ yaşına

girecek olan

süperstar Ajda

Pekkan’ın hayat

hikayesini sizler için

hazırladık/16

Socrates

Bazıları düşünür ve bu düşünceler beraberinde

yeni fikirleri yeni düşünürleri doğurur.

Bazı insanlar ölür ama düşünceleri

yaşar. İşte onlardan biri de Socrates. Peki

ama neden öldürüldü?/36

TARİH/SAKLI KALMIŞ

DEĞERLER – 1

Alkanlı ve

Orkestrası

Osman Kılıç’ın hazırladığı

Saklı Kalmış Değerler

yazı dizisinin ilkinde

müzik dünyasının pek bilinmeyen

ama aslında

çok bilinen şarkıları icra

eden bir grubun hikayesi

yer alıyor. Metin Alkanlı ve Orkestrası adlı

grup şimdi pek bilinmese de katıldıkları

yarışma ve orada onlarla birlikte

elenenler size neden

bilinmediklerini

düşündürecek/12

YAZARLAR

Aslıhan Akdağ Türker: En basit tarifi

ile; AŞK… LOVE… AMORE…/28

Özlem Mekik: Tadı ve ünü dillere

destan bir kış lezzeti: BOZA/30

Işılay Özge Vuran: Sevgililer

gününde ne giymeli?/33

Fırat Altay: Şefin özel reçetesiyle:

OREO CHEESECAKE/34

Osman Kılıç: Melek/35

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 4


%10

İNDİRİMLİ

.

İnternet Sitesine

Yönlendirme

Reklam Videosu

İzleme

Reklamda Müzik

Dinleme

HEPSİ BİR ARADA

TEK REKLAM FİYATINA

reklam@dijipub.com

MEDYATABLET


RUSYA –

UKRAYNA

MESELESi

KIZIŞIYOR

ATEŞ

ÇEMBERİNE DOĞRU

ÇEMBERİNE

DOĞRU


DOS-

YA

Rusya – Ukrayna meselesinde

ATEŞ ÇEMBERİNE DOĞRU

Rusya ve Ukrayna arasında yaşanan gerilim

sıcak çatışmaya doğru ilerliyor.

Rusya’nın işgal planı hiç olmadığı kadar

ciddi. Ukrayna ise ABD, İngiltere ve

NATO’nun caydırıcılığına bel bağlamış

durumda.

Geçtiğimiz günlerde ABD’li yetkililer

Rusya’nın Ukrayna’yı tam ölçekli bir işgal

için şubat ayı ortasına kadar kullanmayı

planladığı askeri ateş gücünün en

az %70'ini bir araya getirdiğini söyledi.

ABD basınına göre yetkililer, tam bir

Rus işgalinin Ukrayna’nın hızlı bir şekilde

ele geçirilmesine yol açabileceği ve

potansiyel olarak 50 bin kadar sivilin

öldürülmesi veya yaralanmasıyla sonuçlanabileceği

konusunda uyardı.

ABD'li bir yetkili Associated Press'e bu

tahmini doğruladı, ancak ABD kurumlarının

bu sayıları nasıl belirlediği bilinmiyor.

ABD'li yetkililer, şu ana kadar Rus ordusunun

Ukrayna yakınlarında her biri

kabaca 750 ila 1.000 askerden oluşan

bir Amerikan taburuna eşit büyüklükte

toplam 83 "taktik taburu" yerleştirdiğini

söylüyor. Bu sayı, sadece birkaç

hafta önce 60 tabur taktik grubu civarındaydı.

Bir başka iki ABD’li yetkili de

ABD'nin Rusya'nın tam ölçekli bir

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 227


DOS-

YA

işgalde kullanılmak üzere toplam 110 ila

130 tabur taktik grubu isteyeceğini değerlendirdiğini,

ancak Putin'in daha sınırlı

bir saldırıya karar verebileceğini

düşünüyor. Bazı ABD'li yetkililer son

haftalarda, bir Rus işgalinin Ukrayna

ordusunu nispeten hızlı bir şekilde alt

edebileceğini, ancak Moskova'nın işgali

sürdürmeyi ve potansiyel bir isyanla

başa çıkmayı zor bulabileceğini söyledi.

Tüm bu askeri göstergeler arasında

Rusya'nın stratejik nükleer kuvvetlerinin

genellikle sonbaharda gerçekleştirilen

tatbikatı da şubat ortasından

mart ayına ertelendi. Bu, ABD yetkililerinin

istila için tahminlerini ciddiye

almaya değer kılıyor.

Bütün bu olup bitenler arasında hem

ABD hem de Rusya birbirlerinin ciddiyetini

ölçmeye çalışıyor olabilir. Ama

ABD gerilimin son günlerinde bazı askeri

hamlelerde bulundu. ABD ordusunun

82. Hava İndirme Tümeni komutanı

Tümgeneral Christopher Donahue

bu süreçte Polonya'yı ziyaret etti. ABD

82. Hava İndirme Birliği'nden yaklaşık

1700 asker ve Almanya merkezli 1000

asker de Romanya'ya kaydırılıyor.

Ayrıca Almanya ve Polonya’ya 300 asker

daha konuşlandırılıyor. 82. tümeni

içeren 18. Hava İndirme Kolordusu'nun

sözcüsü Yüzbaşı Matt Visser şunları

söyledi: "Kolordumuzun varlığı Avrupa'daki

mevcut ABD güçlerini desteklemeye

hizmet ediyor ve NATO müttefiklerimize

ve ortaklarımıza olan bağlılığımızı

gösteriyor." Ayrıca ABD'den

yapılan açıklamada, kolordu "ittifakın

Rus saldırganlığını caydırma ve yenme

yeteneğini geliştirmeye hazır olan savaşma

yeteneğine sahip güçlerden" o-

luştuğu belirtildi. Washington geçen

hafta NATO üyelerini herhangi bir "saldırganlığa"

karşı savunmak için Doğu

Avrupa'ya yaklaşık 3.000 ek asker daha

göndereceğini söyledi.

Putin doğrudan Kiev’e

saldırı emri verebilir

Taraflar Rusya devlet başkanı Vlademir

Putin’in nasıl bir saldırı emri vereceğini

de merak ediyor. ABD, askerî harekât

ölçeğinin alt ucunda, Putin'in Kiev’deki

mevcut hükümeti devirmek amacıyla

Ukrayna içinde sabotaj, siber saldırılar

ve diğer istikrarsızlaştırıcı eylemleri

tercih edebileceğini de göz önünde bulunduruyor.

Putin’in nihai amacına

bağlı olarak, Rus kuvvetleri Belarus'un

güneyindeki mevcut mevzilerinden güneye

hareket ederek doğrudan Kiev'e

saldırabilir. Rusya’nın Belarus’ta bulunan

askeri yerleşkeleri de bu amaç için

kullanılabilir. Yetkililer, eğer Rusların

niyeti Ukrayna ordusunun büyük bir

bölümünü parçalamak ve yok etmek

ise, Rusya sınırından doğu ve güney

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 8


DOS-

YA

Ukrayna'ya da kuvvet gönderebileceğini

söyledi.

Rusya’nın en büyük

kozlarından biri gaz kesintisi

Avrupa Beiliği ülkelerinin en büyük

korkularından biri de Rusya’nın kışın

soğuk geçtiği bu günlerde doğal gazı

kesebileceği ihtimali… AB'nin doğal

gazının yaklaşık yüzde 35'i Rusya'dan

geliyor. Rusya soğuk savaş yıllarında

bile Avrupa’ya gaz akışını kesmedi.

Bununla birlikte Ukrayna üzerinden

petrol taşıyan altyapıya yönelik olası bir

saldırının neden olacağı akışlarda bir

azalma, rekor enerji fiyatlarının ve

yükselen enflasyonun küresel

ekonomiye zarar vermeye başladığı bir

zamanda ham petrol fiyatlarını varil

başına 100 ABD dolarının oldukça

üzerine çıkarabilir. Avrupa'nın 2020'de

Rusya'dan ithal ettiği 167,7 milyar

metreküp doğalgazdan en çok 56,3

milyar metreküpünü Almanya satın

aldı. Onu 19,7 milyar ile İtalya ve 11,2

milyar ile Hollanda izledi.

Ancak bir ülkenin Moskova'nın enerji

ihracat politikalarına karşı

savunmasızlığını gerçekten belirleyen

şey, ne kadar satın aldığı değil, Rus

gazının ulusal enerji karışımında ne

kadar rol oynadığıdır. Örneğin,

Almanya 2020'de en çok Rus gazını

satın almasına ve toplam enerji

tüketiminin yaklaşık üçte birini

doğalgazdan karşılamasına rağmen,

Almanya gazını başka kaynaklardan da

alıyor. 2020'de Norveç’ten yüzde 31

civarında ve Hollanda’dan da yüzde 13

civarında bir tedarik sağladı.

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 9


DOS-

YA

Almanya için tek sorun gaz da değil.

Olası bir kesinti de Almanya petrol ve

kömür konusunda da ciddi bir sorun

yaşayabilir. Almanya kullandığı ham

petrolün üçte birinden fazlasını

Rusya’dan alıyor. Bununla birlikte

Almanya’nın kullandığı taş kömürün

dörtte biri de Rusya’dan tedarik

ediliyor. Bu dev hacimli ithalatı ikame

edecek alternatif ise şu an için

bulunmuyor.

Almanya’nın kesinti sonrası neler yapabileceği

ise AB ülkeleriyle vereceği

ortak kararlar belirli olacak. Tahminlere

göre Rusya’nın hemen enerji akışını

kesmeyeceği ve bunu zamana yayacağı

yönünde. Bu durumda Almanya’nın

üretimi kısıtlamayı, alternatif e-

nerjileri arayacağı ve depoladığı enerjiyi

kullanacağı düşünülüyor. Hem Almanya

hem de AB ülkelerinin zaman

zaman elektrik kesintilerini uygulayacağı

da tahmin ediliyor.

Gerilim Nasıl Bu Noktaya Geldi?

Her ikisi de eski Sovyet devleti olan Ukrayna

ve Rusya arasındaki gerilim, 2013

yılının sonlarında Avrupa Birliği ile imzalanan

önemli bir siyasi ve ticari anlaşma

nedeniyle tırmandı. Dönemin

Rusya yanlısı Cumhurbaşkanı Viktor

Yanukoviç'in Moskova'nın baskısıyla

görüşmeleri askıya almasının ardından

Kiev'de haftalarca süren protestolar

şiddet olaylarına dönüştü.

Ardından, Mart 2014'te Rusya, güçlü

Rus bağlılıklarına sahip güney Ukrayna'da

özerk bir yarımada olan Kırım’ı

kendi çıkarlarını ve Rusça konuşan vatandaşların

çıkarlarını savunduğu bahanesiyle

ilhak etti. İlk olarak, "küçük

yeşil adamlar" olarak adlandırılan ve

daha sonra Moskova tarafından Rus askerleri

olarak kabul edilen binlerce Rusça

konuşan birlik, Kırım yarımadasına

akın etti. Birkaç gün içinde Rusya, Ukrayna

ve dünyanın çoğu tarafından gayrimeşru

olarak nitelendirilen bir referandumla

ilhakını tamamladı.

Kısa süre sonra Ukrayna'nın Donetsk

ve Luhansk bölgelerindeki Rus yanlısı

ayrılıkçılar Kiev'den bağımsızlıklarını

ilan ederek aylarca süren şiddetli çatışmalara

yol açtı. Kiev ve Moskova'nın

2015 yılında Minsk'te Fransa ve Almanya'nın

arabuluculuğunda bir barış anlaşması

imzalamasına rağmen, tekrarlanan

ateşkes ihlalleri yaşandı. BM rakamlarına

göre Doğu Ukrayna'da Mart

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 10


2014'ten bu yana çatışmalarla ilgili

3.000'den fazla sivil ölüm meydana geldi.

Türkiye’yi ne bekliyor?

Olası bir savaşta Türkiye’yi askeri, ekonomik

ve siyasi sonuçlar bekliyor olacak.

Türkiye’nin bu süre zarfında atacağı

adımlar Rusya ve Batıyla olan ilişkilerinin

kaderini de değiştirebilir. Şimdilik

Türkiye krizin diplomatik olarak çözülebileceğine

inanıyor ve bununla ilgili

arabulucu olma çalışmalarını da sürdürüyor.

Yine de Rusya, Ankara'nın Kiev'le

askeri-teknik ilişkisini ve Kırım

Tatar toplumuyla ilişkilerinden hoşnut

görünmüyor.

Rusya ile Ukrayna arasındaki çatışmanın

tırmanması, Türkiye’nin uzun süredir

Orta Doğu ve Kafkasya’da Rusya

ile sürdürdüğü ilişkileri sonlandırabilir.

Bu da Türkiye’nin etkinliğinin olduğu

bölgelerde yeni sorunlarla karşılaşması

anlamınataşıyor. Türkiye gaz ihtiyacının

%35’ini Rusya’dan karşılıyor. Rusya’nın

uygulayacağı gaz kesintisi Türkiye’yi

zor durumda bırakabilir.

Rusya’nın Türkiye’ye karşı en önemli

kozlarından biri de turizm. Türkiye’ye

gelen turistlerin %20’si Rusya’dan geliyor.

Rusya Türkiye’ye en çok turist gönderen

ülke. Ukrayna ise üçüncü sırada.

Türkiye’nin ise Ukrayna’ya sattığı insansız

hava araçlarının devam etmesine ve

Karadeniz’i NATO müttefiklerine

kullandırtma gibi seçenekleri bulunuyor.

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 11


SAKLI KALMIŞ DEĞERLER -1

Metin Alkanlı

ve Orkestrası


TARİH

SAKLI KALMIŞ DEĞERLER -1

Metin Alkanlı ve Orkestrası

Hepimiz İncesaz’ın yorumuyla biliyoruzdur,

‘Gül dalında öten bülbülün olsam’

şarkısını, fakat sanılan yorumun

aksine eski bir yoruma rastladım. Aslında

yıllar önce bir televizyon programının

bitiş müziğinde çalıyordu. Şarkıyı

yorumlayan; Zafer Öztürk. Öztürk,

Metin Alkanlı ve Orkestrası’nın solisti.

Şarkının icra edildiği yer ise Hürriyet

gazetesinin 1965 yılında düzenlediği

‘Altın Mikrofon Armağan Yarışması’ İşte

‘Saklı Kalmış Değerler’ köşesinin ilk

hikayesi; Metin Alkanlı ve Orkestrası…

Orkestraya adını veren Metin Alkanlı,

1940 yılında İstanbul’da dünyaya geliyor.

Söz konusu orkestrayı da 1965 yılında

kuruyor. Orkestranın üyeleri ise

şöyle; Bas gitarda Yusuf Kesen, gitarda

Hayri Tezcan, davulda Erdoğan Temelli.

Vokalistler; Zafer Öztürk ve Hayrettin

Dömeke. Ki söz konusu ‘Gül dalında

OSMAN KILIÇ YAZDI

öten bülbülün olsam’ şarkısını da Zafer

Öztürk söylüyor. Öztürk birçok sinema

filmine de hayatının devamında şarkılar

yapıyor. Orkestranın adını veren

Metin Alkanlı aynı zamanda grubun

gitaristliğini de yapıyor.

Kazanamadıkları yarışmayı

Cem Karaca ve Erol Evgin de

kazanamamıştı

Orkestra, ‘Gül dalında öten bülbülün olsam’

ve ‘Karadut’ şarkılarıyla katıldığı

Hürriyet gazetesinin düzenlediği ‘Altın

Mikrofon Armağan Yarışması’nda maalesef

ilk 3’e bile kalamıyor. Yarışmada

onlarla birlikte elenen ve günümüzde

oldukça meşhur olan isimler de var.

Onlardan en önemlileri ise Cem Karaca

ve Erol Evgin. O yılın kazananı ise 1985

oyla Yıldırım Gürses oluyor.

Metin Alkanlı ve Orkestrası ise yarışma

şartnamesine göre bir albüm çıkarma

şansı yakalıyor. 1965 yılında yarışmayı

düzenleyen Hürriyet gazetesi tarafından

çıkarılan albümde Metin Alkanlı ve

Orkestrası şu cümlelerle anlatılıyor;

“Metin Alkanlı Orkestrası üç aylık bir

maziye sahiptir. Orkestra şefi 18 yaşındaki

gitarist Metin Alkanlı, ilk defa girdiği

bir müsabakada kendini müzik sahasına

tanıtmıştır. Eyüp Lisesi son sınıf

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 13


TARİH

talebesi olan Metin Alkanlı, okul dışındaki

boş zamanlarını orkestra arkadaşları

ile müzik çalışarak değerlendirmektedir.

Alkanlı Orkestrası, "Gül Dalında

Öten Bülbülün Olsam" adlı şarkısı

ile "Altın Mikrofon Armağanı Yarışması"na

iştirak etmiştir. Alkanlı Orkestrasında

Yusuf Kesen bas gitar, Hayri Tezcan

ritm gitar, Erdoğan Temli bateri

çalmaktadır. Beş kişilik Metin Alkanlı

Orkestrasının solisti ise 23 yaşındaki

Hukuk Fakültesi talebesi Zafer Öztürk'tür.

İlk defa müsabakaya giren

Metin Alkanlı Orkestrası, bazı show

programlarına çıkmaktadır. Altın Mikrofon

yarışmasında gitariyle dikkat

çekmiştir.”

Hayatının son yıllarında

tasavvufa yöneldi

Orkestra her ne kadar yarışmayı kazanmamış

olsa da albümleri o dönem belli

bir kitle tarafından beğeniliyor. Grup ilk

albümlerinden 5 yıl sonra ‘Altın Gitar’

ve ‘Altın Kemanlar’ albümlerini çıkarıyor.

Albümde grup, klasikleşmiş şarkıları

pop tarzında yorumluyor. Grup ü-

yeleri ve Metin Alkanlı Orkestrası’nın

şarkıları zaman içinde birçok Yeşilçam

filminde de kullanılıyor. Çok sayıda albüme

yönetmenlik ve aranjörlük de yapan

gruba adını veren Metin Alkanlı,

2007 yılının Eylül ayında İstanbul Zeytinburnu’nda

hayatını kaybediyor. Beraberinde

ise başta ‘Gül dalında öten

bülbülün olsam’ olmak üzere birçok e-

ser ve bırakan Alkanlı, son yıllarında ise

pop eserlerinin aksine tasavvuf müziği

alanında eserler sunmuştur. Bu önemli

değeri unutmamak gerektiğini düşünerek

aşağıda tıklayıp dinleyebileceğiniz

eserlerini sunuyorum.

METİN ALKANLI VE ORKESTRASI’NIN

EN BEĞENİLEN 2 ŞARKISI (TIKLA, DİNLE)

Metin Alkanlı

Orkestrası –

Tövbeler

Tövbesi

Metin Alkanlı

Orkestrası – Gül

Dalında Öten

Bülbülün olsam

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 14


%10

İNDİRİMLİ

.

İnternet Sitesine

Yönlendirme

Reklam Videosu

İzleme

Reklamda Müzik

Dinleme

HEPSİ BİR ARADA

TEK REKLAM FİYATINA

reklam@dijipub.com

MEDYATABLET


AJDA PEKKAN

26 YAŞINDA…

Bir

süperstarın

hayat

hikayesi


PORT-

RE

Bir

AJDA PEKKAN 26 YAŞINDA…

starın hayat hikayesi

EMİRHAN TAŞTAN HAZIRLADI

Türkiye’de kültürümüzü dünyaya gösteren

değerli sanatçılar var. Bazen ‘Diva,

Star, Süper Star’ isimleriyle onları a-

nıyoruz onları.

Ülkemizin Süperstarlarından olan Ayşe

Ajda Pekkan, 12 Şubat 1946 tarihinde

İstanbul’da dünyaya geldi. Ailesi Boşnak

kökenlidir. Babası Rıdvan Pekkan,

deniz binbaşısı, annesi Nevin Dobruca

ise ev hanımıdır. Ajda Pekkan’ın çocukluğu

babasının mesleği gereği Gölcük'te

Amerikan asker ailelerinin arasında

geçti. Ailevi sorunlar arasında geçirilen

çocukluk Ajda Pekkan’ın gençliğini etkileyen

önemli bir dönem oldu. İlkokuldan

sonra İstanbul'a taşındılar. Kadıköy

Ortaokulu’nu bitirdi. Sonrasında

Çamlıca Kız Lisesi’nde okudu. Bu dönemlerde

ailevi sorunları en üst noktaya

ulaştı ve anne babası boşandı. 1963

yılında ‘Ses’ dergisinin açmış olduğu

yarışmada birinci olunca okulu bıraktı.

Çamlıca Kız Lisesi öğrencisi Ajda Pekkan’ın

hayalinde şarkıcı olmak vardı.

Kardeşi Semiramis Pekkan’ın desteğiyle

1962 yılında dönemin en popüler gece

kulübü Çatı’nın sahibi olan İlham

Gençer’e ulaştı ve bu kulüpte bir müddet

sahne çalışması yaptı.

Ses tarafından birinci seçildi

1963 yılında bir aile dostlarının teşvikiyle

‘Ses’ dergisinin sinemaya yeni

yüzler kazandırmak amacıyla açtığı kapak

yıldızı yarışmasına katıldı. Ediz

Hun'un erkekler dalında birinci Hülya

Koçyiğit'in ise kadınlar ikinci olduğu

yarışmada birinci seçilen Ajda Pekkan’ın

profesyonel kariyeri böylece başlamış

oldu. Avrupai görünümü ve hiç

alışılmadık ismiyle Yeşilçam'ın gözde

sanatçılarından biri oldu. Ajda Pekkan,

beyaz perdeden gelen teklifleri

değerlendirmeye başladı. İlk

kez 1963 yılında Adanalı Tayfur

ile kamera karşısına çıktı.

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 17


PORT-

RE

1967 yılındaki son filmi olan ‘Harun

Reşidin Gözdesi’ne kadar başrolleri

Ayhan Işık, Cüneyt Arkın ve Tamer

Yiğit gibi sanatçılarla yaklaşık 50

filmde rol aldıktan sonra oyunculuğu

bırakarak tamamıyla şarkıcılığa

odaklandı. Pekkan birkaç

plak denemesinden sonra 1968

yılında çıkardığı iki yabancı

45'liği ile aranjman dalında

on binlerce plak satarak satış

rekoru kırdı. 1973 yılında Avrupa'nın

ünlü müzikali O-

limpia’da verdiği konserlerle

dış dünyaya açıldı.

1976'da ise dönemin ünlü

Cezayir asıllı Fransız şarkıcısı

Enrico Macias ile seri

konserler verdi.

“Ona star demek

yetmez Süperstar

demek lazım”

Hürriyet gazetesinin sahibi

Erol Simavi'nin Ajda Pekkan’a

‘Star’ demek yetmez. Ancak ‘Süper

Star’ dersek yerini bulur sözü

ile birlikte önce sanat çevrelerinde,

sonra hayranlarının arasında

daha sonra da tüm ülkede Süper

Star unvanı ile anılır oldu. Takvimler

1980’i gösterdiğinde o

seneye kadar Türkiye'yi temsil

etme görevinin eleme usulüyle

belirlendiği Eurovision şarkı yarışmasına

o sene atama yoluyla

Ajda Pekkan seçildi.

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 18


PORT-

RE

İlk önce tespit edilen beş bestecinin şarkılarını jüri

tarafından üçe düşürülmesiyle ‘Bir Dünya Ver Bana,

Olsam ve Petrol’ ile TV ekranlarında boy gösterdi.

Petrolün Türkiye'yi temsil etmesine karar

verilen gece sonunda plak satışına sunulmamış

bir şarkı tüm halk tarafından ezberlenir oldu.

Halktan her kesim ‘Aman petrol, canım petrol’

diye haykırır oldu. Dönemin siyasi

sorunları nedeniyle ve şarkının

hiciv yapısı, Ajda Pekkan’a pahalıya

mal oldu. Ülke sınırları içinde

beğeni kazanan "Pet'r Oil" şarkısının

yarışmada on beşinci olması,

Ajda Pekkan’ın hayal kırıklığı yaşamasına

neden oldu. Eurovision’da

alınan kötü sonuç nedeniyle yaklaşık

iki sene boyunca ekranlardan uzak

kaldı, İngiltere’ye, ardından ABD’ye gitti.

Batılılaşmanın

önemli bir figürü oldu

Kayıtları 15 milyonun üzerinde satan Ajda

Pekkan, ülkesinde tüm zamanların en çok

satan şarkıcılarından biridir. Hem sanatı

hem de imajıyla ülkesinde batılılaşmanın önde

gelen figürleri arasında gösterilmektedir.

Devlet Sanatçısı unvanına ve Sanat ve Edebiyat

Nişanı'na sahiptir. Hürriyet gazetesinin

hazırladığı Türkiye'nin En İyi 100 Albümü

listesinde üç albümüyle birden yer almaktadır.

2016'da The Hollywood Reporter

dergisinin Gösteri Dünyasının En Güçlü

100 Kadını listesinde yer almıştır. 1990 yılında

En iyi şarkı ve En iyi kadın sanatçı ödülünü,

2007'de MÜYAP Müzik Endüstrisi

Ödülleri tarafından, En fazla satış altın

ödülüne, 2012'de ise 18. Kral Müzik Ö-

dülleri tarafından ise En iyi şarkı, en

iyi albüm, en iyi kadın şarkıcı

unvanına layık görüldü.

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 19


ÖZEL

Hacı Derviş Demir, son

yolculuğuna uğurlandı

Dergimizin sahibi Hatice Kılıç’ın babası

ve Medyatablet dergisi genel yayın yönetmeni

Osman Kılıç’ın dedesi Hacı Derviş

Demir hayatını kaybetti. 31 Aralık günü

yaklaşık 60 gündür tedavi gördüğü

hastanede çoklu organ yetmezliği sonucu

hayatını kaybeden Hacı Derviş Demir,

1940 yılında Adıyaman’ın Sincik ilçesinde

dünyaya gelmişti. Yaklaşık 50 yıl önce

İstanbul’a gelen Hacı Derviş Demir hırdavat

sektöründe başladığı iş yaşamına

birçok sektörde devam etmişti.

1 Ocak 2022 günü cenaze töreni gerçekleşen

Hacı Derviş Demir’e son görevini

yerine getirmek üzere çocukları, kardeşleri,

torunları, iş ve siyaset dünyasının ö-

nemli isimleri törende bulundu. Tören

sonrası Hacı Derviş Demir’in cenazesi

Kirazlı Mezarlığı’na defnedildi.

Gelecek Partisi genel başkanı

Davutoğlu da törene katıldı

Cenaze törenine eski Başbakan ve Gelecek

Partisi genel başkanı Ahmet Davutoğlu

ve kurmayları da katıldı. Diğer siyasi

partilerden de katılım sağlanan cenaze

töreninde konuşanlar merhum Hacı

Derviş Demir’i hatırlarında kalan güzel

sözlerle andı.

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 22 20


GÜN-

DEM

“SİZİN HAYAL BİLE EDEMEDİKLERİNİZ BİZ GERÇEĞE DÖNÜŞTÜRDÜK”

Türkiye Genç İş Adamları Konfederasyonu (TÜGİK)

Genel Kurulu’nda konuşan Cumhurbaşkanı Recep

Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin 2023 hedefleri doğrultusunda

ilerlerken, hükümetlerinin 20 yıllık dönemde

yaptığı yatırımlara karşın kendilerini üzen

bir muhalefet dili olduğuna dikkat çekerek, “Ülkenin

en büyük ikinci partisinin başındaki zat çıkıyor, ülkemizin

nükleer güç santrali projesini de karalamaya,

kötülemeye çalışıyor” dedi. İkinci nükleer e-

nerji santralinin de geleceğini aktaran Erdoğan, “Sizin

hayatınızda sadece mum vardı mum, gaz lambası

vardı” diye konuştu. Erdoğan şöyle devam etti:

“Bunları yapanlar biziz ya. Sizin hayal bile edemedikleriniz

biz gerçeğe dönüştürdük.”

KILIÇDAROĞLU: BİR ARAYA GELİP HELALLEŞMEMİZ LAZIM

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Ben helalleşme kavramından

söz ettim. Helalleşmemiz lazım. Bir araya gelip helalleşmemiz

lazım. Tarlada çalışan, yıllarını veren bir kişinin eğer

sosyal güvenliği sağlanmıyorsa; bu kadar emek harcadığı halde

hastaneye düştüğünde sahipsiz kalıyorsa, devletin onunla helalleşmesi

lazım" şeklinde konuştu. Kılıçdaroğlu sözlerine şöyle

devam etti: “Umutsuzluğa kapılmayın. Millet İttifakı olarak hep

beraber güzel bir Türkiye’yi inşa edeceğiz"

BABACAN: ROTAMIZ AVRUPA BİRLİĞİ’NE TAM ÜYELİK KRİTERLERİDİR

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, 1'inci Olağan Adana İl

Kongresi'nde, Türkiye'yi AB'ye tam üyelik rotasına sokacaklarını

söyleyerek, “Biz, Avrupa Birliği müktesebatına uyum için yol aldıkça

bundan 84 milyon istifade edecektir. İlk olarak, Avrupa'yla bozulan

siyasi diyaloğumuzu mutlaka yeniden tesis edeceğiz. DEVA

Partisi'nin rotası, Avrupa Birliği'ne tam üyelik kriterleridir” dedi

AKŞENER’DEN SERT TEPKİ: YAZIKLAR OLSUN

Öğretmen atamalarıyla ilgili iktidara tepki gösteren İyi Parti lideri

Meral Akşener, "İktidarın 90 üstü puan alıp mülakatta elenen,

öğrencilerine kavuşamadığı için marketlerde çalışan, çaresizlikten

intihar eden öğretmenlerimizin haberi var mı? Yok.

Algı zirvede atama yerde... Yazıklar olsun!" ifadelerini kullandı.

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 21


GÜN- POLİ-

DEM TİKA

"ERKEN SEÇİM TÜRKİYE'NİN GÜNDEMİNDE YER ALMAMAKTADIR”

Partisinin Kızılcahamam kampı sonrası değerlendirme toplantısı

yapan MHP lideri Devlet Bahçeli, "Erken seçim Türkiye'nin

gündeminde yer almamaktadır" dedi. ABD Büyükelçisi Flake'nin

İBB Başkanı İmamoğlu ile yaptığı görüşmeyi de sert bir

dille eleştiren Bahçeli, "Bu ziyaret sorgulanmaya açık bir tercihtir.

Ayağının tozuyla koşa koşa İmamoğlu'na gitmesi zarfsız

bir mesajdır" şeklinde konuştu.

“MUTABAKAT OLUŞURSA MUHALEFETİN ORTAK ADAY FİKRİNE AÇIĞIZ”

Cumhuriyet’e konuşan HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar,

milletvekilliği seçimleri için üçüncü ittifak çalışmalarının bulunduğunu

ancak cumhurbaşkanlığı seçimini bütün muhalefet

partileriyle belli bir zeminde müzakere etmek istediklerini söyleyerek,

“Mutabakat oluşursa muhalefetin ortak aday fikrine

açığız” değerlendirmesinde bulundu.

Davutoğlu’ndan Bahçeli’ye: Bırakın toplum biraz rahatlasın

Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu, sosyal medya hesabından

paylaştığı videoda “size kötü bir haber vereceğim” diyerek

kendisine yönelik eleştiride bulunan Devlet Bahçeli’ye

“Ya doğru yapmıyorsunuz sayın Bahçeli. Bırakın toplum biraz

rahatlasın. Yaşınız yeterince olgulaştı, siyasi tecrübeniz

var. Artık sizi o tecrübenizle tanımak istiyor halk, öfkenizle,

çatık kaşınızla, asık suratınızla değil” dedi.

İNCE: TEK BAŞIMIZA SEÇİMLERE GİRECEĞİZ

CHP’den ayrılarak kendi partisini kuran ve seçim,

teşkilatlanma çalışmalarını sürdüren Memleket Partisi Genel

Başkanı Muharrem İnce, seçimlerde herhangi bir ittifak içinde

yer almayacaklarını belirterek, "Biz tek başımıza seçime

gireceğiz" açıklamasında bulundu.

Sarıgül: TİKTOK BİZİM GERÇEKTEN TABANIMIZ

Haber Global’de bir programa katılan Türkiye Değişim

Partisi Lideri Mustafa Sarıgül, "Bizim partimizi diğer

partilerden ayıran neden de şudur: O TikTok bizim

özümüzdür, o Tiktok bizim gerçekten tabanımız" şeklinde

konuştu. Sarıgül, Tiktok’ta çektiği videolarla gençlerin

ilgisini çekecek videolarla da tanınıyor.

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 22


EKO-

NOMİ

ENFLASYON %50’YE YAKLAŞTI

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), aralık ayında %36,06

olan yıllık tüketici enflasyonunun ocakta %48,69’a yükseldiğini

açıkladı. Bu oran, Nisan 2002 sonrasındaki 20

yılın en yüksek enflasyonu olarak gerçekleşti. Tüketici fiyat

endeksinde ocakta bir önceki aya göre %11,10, 12 aylık

ortalamalara göre ise %22,58 artış yaşandı. Yıllık en düşük

artış %10,76 ile haberleşme ana grubunda olurken,

artışın yüksek olduğu ana gruplar ise sırasıyla, %68,89 ile

ulaştırma, %55,61 ile gıda ve alkolsüz içecekler, %54,53 i-

le ev eşyası oldu. Ocak ayında aylık düşüş gösteren yüzde

0,24 ile giyim ve ayakkabı, en çok artış %21,90 ile alkollü

içeceklerde yaşandı.

“TL’nin daha fazla değer

kaybedeceğini beklemiyorum”

Hazine ve Maliye Bakanı Nurettin Nebati,

Japon medyasına verdiği röportajda

TL’nin daha fazla değer kaybı

beklemediğini belirtti. Nebati, Merkez’le

ilgili iddialara ise "Kur korumalı

mevduat sistemi tanıtıldıktan sonra

büyük müdahale olmadı, olduysa da

küçük miktarda oldu" dedi.

ENFLASYONDA

MAYISTA ZİRVE

SENE SONUNDA

DÜŞÜŞ OLABİLİR

Amerikalı yatırım

bankası JP Morgan,

Türkiye'de 2022 yılı i-

çin enflasyon tahminlerini

paylaştı. Banka,

Türkiye’de enflasyon

oranının 2022 Mayıs’ta

%55 ile zirve

yapacağını, kasım ayına

kadar yüzde 50 civarında

kalabileceğini

öngördü. Banka, enflasyonun

2022 sonunda

ise %35’e düşebileceğini

de aktardı.

DIŞ TİCARET AÇIĞI 10,4

MİLYAR DOLAR OLDU

Ticaret Bakanı Mehmet Muş,

2022 Ocak ayı dış ticaret verilerini

açıkladı. Yılın ilk a-

yında ihracat yıllık bazda

%17,3 artışla 17 milyar

593 milyon dolara çıktı.

Fakat aynı dönemde ithalat

da %55 artışla 28

milyar dolar olarak gerçekleşti.

Türkiye’nin

dış ticaret açığı

10,4 milyar

dolar oldu.

Salatalık bile 25 TL civarında

Tarım alanında öncü olduğumuz ürün g-

ruplarında dahi yüksek zamlar vatandaşı

manav reyonundan geri çekiyor. Son araştırmalara

göre; patlıcan 30 TL, domates 15

TL, kabak 20 TL, biber 30 TL ve salatalık

25 TL ortalamalarında seyrediyor. Halk yemeklerin

ana malzemesi olan bu ürünleri

artık kiloyla değil taneyle almaya başladı.

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 23


KRİP-

TO

PARA

BITCOIN KRİTİK SEVİYİ AŞTI

Bir süredir 40 bin dolar seviyesinin üzerine

çıkamayan ve kasım ayında gördüğü

zirveden itibaren düşüş trendi devam e-

den Bitcoin, 40 bin dolar seviyesini

kırarak 41 bin doların

üzerine çıktı. Bitcoin,

hisse senedi piyasalarındaki

hareketliliği yakından

takip ederken

Fed sıkı para politikasını

hızlandıracağına

dönük işaretleri de yakından

takip ediyor.

Bitcoin’de yaşanan hareketlilik

Ethereum, Solana gibi kripto paraları da

etkiledi. Ancak Bitcoin kasım ayında ayında

ulaşılan ve tüm zamanların rekor seviyesi

olan 69 bin dolar seviyesine oldukça

uzak gözüküyor.

IMF, El Salvador'a

uyarıda bulundu

Uluslararası Para Fonu (IMF), El Salvador'a,

kripto para birimini yasal ihale

hâline getiren ülkenin Bitcoin yasasını

uygulama maliyetlerinin potansiyel

faydaları aştığını söyledi. IMF ayrıca

El Salvador'u "Fidebitcoin" güven

fonunu feshetmeye ve hükûmeti Chivo

dijital cüzdanı tarafından sağlanan hizmetler

için ücret talep etmeye çağırdı.

GOLDMAN SACHS'A GÖRE

ANA AKIM KABULÜ BITCOIN'İN

FİYATINI ARTIRMAYABİLİR

Küresel bankacılık devi Goldman

Sachs'ın analistlerinin, Bitcoin ve

kripto varlıklarının yaygın olarak

benimsenmesinin çoğu yatırımcının

inandığı kadar yükselişe neden

olmayabileceğini söylediği bildiriliyor.

Stratejistler Bloomberg'e, Bitcoin

ve diğer kripto para birimlerinin

benimsenmesi arttıkça fiyatlarının

ham petrol, teknoloji hisse senetleri

ve ABD doları gibi diğer

makro varlıklarla giderek daha fazla

korelasyon göstermeye başladığını

söylüyor.

“KRİPTO BAĞLANTILI ÖDEMELER

2,5 MİLYAR DOLARI AŞTI”

CNBC'nin bildirdiğine göre Visa,

son kazanç çağrısında, müşterilerinin

2022 mali yılının ilk çeyreğinde

kripto para bağlantılı kartlarla 2,5 milyar

dolarlık ödeme yaptığını kaydetti.

“KRİPTO HİZMETİ SAĞLAYAN

BANKALAR 2 KAT ARTACAK”

Dünya genelinde kripto para birimlerinin

artan kullanımı ışığında,

kripto para ile ilgili hizmetler

sunan bankaların sayısı artmaya

devam ediyor. American Banker

tarafından 29 Ocak 2022'de yayımlanan

ve bölgesel ve küresel

finans sektöründen 153 üst düzey

bankacılık yöneticisinin tahminlerini

içeren bir araştırmaya

göre, kripto ürünleri ve hizmetleri

sağlayan bankaların sayısının

2022'nin sonunda iki katından

fazla olacağı tahmin ediliyor.

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 24


Fİ-

NANS

ABD’DEKİ HALKBANK

DAVASI ASKIYA ALINDI

ABD'de bir temyiz mahkemesi, Halkbank'ın

ABD Yüksek Mahkemesi'ne yaptığı itiraz başvurusu

sonuçlanana kadar federal hükümetin

bankaya karşı açtığı davanın askıya alınmasına

karar verdi. Manhattan'daki 2. ABD

Temyiz Mahkemesi'nin bugün verdiği karar,

Halkbank'a bir yandan davaya karşı savunma

yapmak zorunda kalmadan temyize gitme

olanağı sağladı. ABD Adalet Bakanlığı ise söz

konusu ertelemeye, 'Halkbank'ın hükmü olmayan

iddialarının ne önemli soru işareti

doğurduğunu ne de hızlı bir dava görülmesi

için kamu çıkarına üstün geldiğini' söyleyerek

karşı çıktığını belirtti.

22 Ekim 2021'de ABD'de temyiz mahkemesi,

Halkbank'ın başvurusunu reddederek İran'a

yönelik ABD yaptırımlarını delmesine neden

olduğu suçlamasıyla yargılanabileceğine hükmetmişti.

Halkbank, İran'a yönelik yaptırımları

delmekle suçlanması sonrası "Halkbank'ın

Türkiye ile aynı anlama geldiğini; bu

sebeple Bağımsız Yabancı Devlet Dokunulmazlığı

Yasası (Foreign Sovereign Immunities

Act - FSIA) kapsamında ABD'de yargılanamayacağını"

savunarak yargılamanın

iptali yönünde başvuruda bulunmuştu.

ABD 2. Temyiz Mahkemesi ise FSIA kapsamında

Halkbank'ın koruma altında olsa dahi "suçlamaların

ticari faaliyet istisnası kapsamına

girdiğine" karar vermişti. Banka ise ABD Yüksek

Mahkeme-si'ne itirazda

bulundu. A-BD Yüksek

Mahkemesi çoğu itirazı

reddediyor. Son dönemde

yapılan 5 bin 307 başvurudan

72'si görüldü.

QNB FİNANSBANK ŞUBE

KAPATTI KÂR YAPTI!

Son yıllarda şube ve personel sayısı

bakımından küçülme politikası

izleyen QNB Finansbank 2021 yılı

bilançosunu açıkladı. Banka şube

kapatma operasyonunu geçen yılda

sürdürmüş ve 31 şube kapatmıştı.

QNB Finansbank’ın 2021 yılı net

kârı ise 2020 yılına kıyasla %43

artarak 3 milyar 928 milyon TL

olarak gerçekleşti.

Kredi kartı

faiz hesaplama

yöntemi değişti

Bankaların ticari

*

ŞUBAT İÇİN

REFERANS

FAİZ %1,25,

KREDİ KARTI

AZAMİ FAİZ

ORANI İSE

%1,80

OLARAK

BELİRLENDİ

*

müşterilerinden

alabilecekleri ücretlere

ilişkin usulleri

düzenleyen tebliğde

değişiklik yapılarak,

kredi kartı işlemlerinde

uygulanacak faizin

hesaplama yöntemi

değiştirildi. Tebliğe

eklenen geçici bir

madde ile de şubat için

referans faiz %1,25,

kredi kartı azami faiz

oranı ise %1,80 olarak

belirlendi.

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 25


SİGOR

-TA

SİGORTACILIK; İNSAN, AMAÇ VE

TEKNOLOJİ ODAKLI BÜYÜYECEK

Uluslararası denetim ve danışmanlık şirketi EY, yıllık

Küresel Sigorta Görünümü araştırmasını yayınladı. Sektörün

bugün geldiği noktaya ve önümüzdeki iki yıldaki rotasına

odaklanan ve hem sigorta hem de ilgili tüm sektörler

tarafından merakla takip edilen araştırma, EY’ın tüm dünyadaki

sigorta ortaklarının ve küresel pazarlardaki sigorta

şirketlerinin görüşlerini temel alıyor. Araştırma, sigorta

endüstrisinin kısa vadeli beklentilerini en iyi tanımlayan üç

etkeni, “açık sigorta ve ekosistemler”, “işgücü dönüşümü”

ve “sürdürülebilirlik” olarak sıralıyor.

COVID-19 pandemisinin sigorta endüstrisinin

varlık nedenini de bir kez daha

vurguladığına işaret eden ve sigortacılık

sektörünün amacının sadece küresel

ekonomik refah ve artan finansal

zenginlik değil, aynı zamanda insanların

en çok değer verdiği şeyleri

korumak olduğuna da dikkat çeken

araştırma, pandeminin, sigorta şirketlerinin iklim

değişikliği ve sürdürülebilirlik konusundaki stratejilerini

netleştirme ihtiyacını doğurduğuna işaret ediyor.

ANADOLU HAYAT

EMEKLİLİK’İN

BÜYÜKLÜĞÜ 51

MİLYAR TL’Yİ GEÇTİ

Anadolu Hayat E-

meklilik, 2021 yıl sonu

finansal sonuçlarını

açıkladı. Bireysel

emeklilik katılımcı

sayısında sektör ortalamasının

üzerinde

büyüyen şirket, geçen

yılın aynı dönemine

göre aktif büyüklüğünü

yaklaşık

yüzde 43 oranında

artırdı. Anadolu Hayat

Emeklilik Genel

Müdürü Yılmaz Ertürk,

Dijitalleşmedeki

çalışmalara hız verdiklerini

de belirtti.

“SÜRDÜRÜLEBİLİR OLMAYAN

PROJE KALMAYACAK”

Sigorta sektörünün iklim değişikliğiyle

mücadele ve net sıfır emişyonlu

bir ekonomiye geçişi hızlandırma

konusunda muazzam bir

potansiyele sahip olduğunu belirten

IBS Sigorta ve Reasürans B-

rokerliği CEO’su Murat

Çiftçi, “Sigorta sektöründe

yeni kriterler belirlendikçe,

sürdürülebilir olmayan

hiçbir proje ve işletme

kalmayacak” dedi.

FOTO

Neova’dan “Uzaktan

Görüntülü Ekspertiz”

Yenilikçi hizmetleriyle dikkat çeken Neova

Katılım Sigorta, müşterilerine sunduğu yeni

“Uzaktan Görüntülü Ekspertiz” hizmeti

ile yüz yüze randevularla oluşan zaman kayıpları

engelleniyor, pandemiyle gelen bulaş

riski ortadan kaldırılıyor, hasar tazminatları

çok daha hızlı ödeniyor.

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 26


OTO-

MOBİL

TÜKETİCİLERİN %60,9’U

ARACINI KASKOLUYOR

Türkiye’nin önde gelen 2.el araç ilan platformu

arabam.com, Türkiye’de otomobil sahiplerinin, kasko

kullanım tercihlerini araştırdı. Ocak ayında 626 araç sahibinin

katılımıyla gerçekleştirilen

araştırma sonuçlarına

göre tüketicilerin %60,9’u aracını kasko teminatı ile güvence

altına alıyor, üstelik araç sahiplerinin %53,4’ü

tam/full kasko kullanıyor. Otomotiv sektörüne ışık tutacak

istatistikleri paylaşan arabam.com’un sunmuş olduğu

veriler, Türk halkının çoğunluğunun aracı için büyük

ölçüde önlemler aldığını gösteriyor.

CITROËN, 2021’DE

DE BÜYÜMESİNİ

SÜRDÜRDÜ

Citroën, 2019 ve 20-

20 yıllarında yakaladığı

büyüme başarısını

sürdürdü. 2021

yılında, bir önceki yıla

göre %4,6 daralan

Türkiye otomotiv pazarında

%5’lik bir

büyüme rakamına u-

laşan Citroën, güçlü

ürün gamı ile hem

binek hem ticari araç

segmentlerinde satışlarını

artırdı.

OTOMOTİV ENDÜSTRİSİ

OCAKTA 2,2 MİLYAR $ OLDU

Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları

Birliği (OİB) verilerine

göre, Türkiye otomotiv

sektörünün ocak ayı ihracatı

yüzde 1,6 düşüşle 2,2 milyar

dolar oldu. Sektörün toplam

ihracattan aldığı pay

ise %12,7 oldu. OİB Yönetim

Kurulu Başkanı

Baran Çelik, “2022’nin

ilk ayında en büyük ü-

rün grubu yine tedarik

endüstrisi oldu” dedi.

Opel, elektrikli otomobillerle

geleceğe odaklanacak

Opel, elektrifikasyon stratejisini odak noktasında

tutmaya devam ediyor. 2021’i başarılarla

tamamlayan marka 2022’den itibaren

Combo Life, Vivaro Combi ve Zafira

Life modellerini sadece elektrikli sunmaya

başlayacak. 2024’ten itibaren her Opel modelinin

bir elektrikli versiyonu olacak.

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 27


AK-

TÜEL

ASLI’NDA

Tıkla, takip et

En Basit Tarifi ile;

AŞK… LOVE… AMORE…

Şubat ayına girdiğimize göre, etrafta u-

çuşan kırmızı kalpleri de görmeye başlamış

olmalıyız. O zaman hazırsanız size

bu aya özel aşkın tarifini veriyorum.

Hemen kâğıdı kalemi hazırlayın hep

birlikte Love’lanıyoruz;

*2 adet çok kırılmamış kalp

*1 su bardağı hoşgörü

*1 su bardağı saygı

*1 tatlı kaşığı heyecan

*1 çentik zaman

*Alabildiğine sevgi…

Bunları bir araya getirip iyice karıştırdıktan

sonra aşk kekimizi 180 derecede

önceden hazırlanmış bedenlere,

ay pardon

ısıtılmış fırına atıyoruz.

Eğer ki

ölçülerde şaşma

olmazsa ve tarifime

bağlı kalırsanız

mutlu olmanın

sırrı çok da

uzak değil.

Hani, “sevgi nedir?” sorusuna,

‘sevgi emektir’ deriz ya

gerçekten de öyle, emek harcamadan

büyük bir aşkın temelleri atılamıyor.

Belki de günümüz aşklarının büyük sorunu

da emek. Emek demişken 14 Şubat’ta

romantik bir yemek de hiç fena

olmaz. Biraz anlayış, biraz sabır, biraz

sevgi, biraz ilgi hepsi birbirini tamamlayan

en önemli noktalardır bir ilişkide.

Kızlar bu minik tüyolar size; Erkeklere

göre bizi, bize göre de erkekleri anlamak

zor olsa da aslında bir ilişkiyi yürütmek biraz

da bizim elimizde. Karşınızdaki erkeği

etkilemek için en önemli silahınız gülüşünüz

olmalı, erkekler gülümseyen mutlu

kadınlarla olmayı daha çekici buluyor. P-

ratik zekânız ile de

mutlaka onun bir

diğer yarımını

tamamlayacak

durumda olduğunuzu

göstermelisiniz.

Diyet

yapacağım diye

aç ve güçsüz dolaşmak

yerine aslında erkeklerin

balık etli kadınları

daha çekici bulduğunu bilseniz

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 28


AK-

TÜEL

yine de kendinizi açlıkla sınar mıydınız a-

caba? Ve en önemli kısım kokunuz… Erkekleri

hem psikolojik hem de fiziksel

olarak aynı anda uyaran duyulardan birisi

de koku alma. Yani eğer onda kimlikleşmiş

bir kokunuz varsa, bu fark edilme

ve akılda kalma yüzdesini artırıyor.

Erkekler hazırsanız sıradaki tüyolar

size; Romantik bir yemekle açılışı yapmış

olsam da biz kadınlar ilgiyi

severiz, güzel sözleri,

tatlı sürprizleri

severiz. Bizi güldüren,

mutlu eden ve

bir o kadar da heyecanlandıran

erkekleri

isteriz. Çok sıkıntıya

da gelmek istemeyiz

ama başı boş bırakılmak

da istemeyiz, anlayacağınız

hem ayranım dökülmesin

hem yoğurdum ekşimesin deriz. Kültürlü,

zeki ve düşünceli erkekleri asla reddetmeyiz.

Ve inanın hiçbirimiz mühim

değil desek de 14 Şubat’ta minik de olsa bir

hediye bekleriz. Eğer siz hala hediyenizi almadıysanız

hadi gelin birlikte planlayalım…

Peki ya sizin hediye tercihiniz ne?

Kırmızı Gül; Düşünsenize bir çiçek uğruna

yazılmış kaç beste, kaç şiir vardır. Kırmızı

gülün anlamı sonsuz aşk ve tutkudur.

Tabi ki de bu bir tesadüf değil çünkü

aşkın ve aşıkların olduğu yerde mutlaka

"kırmızı gül" de bulunur. Aşkı ve tutkuyu

ifade etmenin en güzel ve en özel

simgesi olan kırmızı gülün anlamını ve

yaygınlığı aslında hepimiz biliriz. Siz klişeden

uzak durmak isteseniz de kırmızı

gül içerisinde yüksek miktarda “Seni seviyorum”

barındırır. Ve her kadının kalbini

hızlandırmaya aracı olur.

Çikolata; Çikolata bilimsel olarak kanıtlanan

mutluluk verici bir atıştırmalıktır.

Her gün 20 gram çikolata ile gün içinde

daha mutlu olmak mümkündür. Kakaonun

içinde tiramin, teobromin, feniletimin,

kafein gibi birçok bileşen vücuda serotonin

adı verilen mutluluk hormonu

salgılatıyor. Çikolata hediye olarak birçok

farklı nedenle edilebilir.

Bunlardan en belirgin

olanı karşındaki

kişiye seni seviyorum

demenin

farklı bir yoludur.

İnsan sevdiği kişinin

her konuda mutlu

olmasını ister.Eğer

biri sizde sevgilinizi mutlu

etmek istiyorsanız ona

bir paket çikolata alabilirsiniz.

Aşka dair küçük jestler için PANDORA;

Hiçbir kadının hayır

diyemeyeceği

en güzel hediyelerden

biri de olmazsa olmazımız aksesuarlarımız…

Aşkın sembolleri ile sevgilinizin

kalbinin daha hızlı atmasına neden o-

lacak, sevginizi ifade eden mücevherler ile

aşkınızı şımartabilirsiniz. Tüm mücevherlerde

4 al 3 öde fırsatı ile yılın en romantik

kampanyasıyla aşkınızın başını döndürmeniz

mümkün. 1-14 Şubat 2022 tarihleri

arasında 4 al 3 öde fırsatıyla mücevherlere

avantajlı fiyatlarla sahip olmak için en

yakın Pandora mağazasına uğramayı ve

bilezik alırsanız sevgilinizin bileğine bir

beden büyük tercih etmeyi unutmayın.

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 29


YEME-

İÇME

Yeme İçme Kültürü

Tıkla, takip et

Tadı ve ünü dillere destan

bir kış lezzeti: BOZA

Bir zamanlar İstanbul’da akşamın ilerleyen saatlerinde

“Bozacı… Haydi Boza…” sesleri duyulurdu.

Bugünün kış mevsiminden çok daha soğuk, buz gibi

gecelerdi. Bozacının sesi duyulduğunda, balkon

kapıları, pencereleri açılır, sürahiler uzatılırdı. Mis

gibi boza, ev sohbetlerine sohbet katar, sevilerek tüketilirdi.

Geçmişten günümüze tadını ve ününü hiç

kaybetmeyen bozadan söz edeceğiz sizlere...

Boza, hepimizin bildiği gibi bulgur, mısır, arpa, yulaf,

darı ya da çavdar gibi tahıllardan üretilir. Bununla

birlikte en lezzetli boza darıdan yapılır. Bu lezzetli

içeceğin en temel özelliği fermente olmasıdır.

Kökeni Farsça olan ‘buze - darı’ kelimesi olan boza,

sekiz bin yıldır birçok kültürde kendine yer bulmuştur.

Tadı ve ünü dillere destan olan boza, Evliya Çelebi’nin

satırlarında da karşımıza çıkar. Çelebi, İstanbul’daki

meşhur bozacıları tanıtır; Aksaray’da,

Okçularbaşı’nda, Kadırga Limanı’nda, Atmeydanı’nda

ve tabii Ayasofya Çarşısı’nda. Yine kaynaklardan

öğrendiğimize göre, o dönemde bozaya Kuşadası

pekmezi konur, bardağın üzerine ise karanfil,

zencefil, tarçın ve hatta hindistancevizi serpilirdi. Bozanın

hafif ekşi tadı, tatlı ve yoğun kıvamı kimin hoşuna

gitmez ki! Dünya üzerinde gezmediği yer kalmayan

boza, Mısır ve Kuzey Afrika sahillerinden Akdeniz’e,

Akdenizli tüccarlarla birlikte Batı ülkelerine,

Hazar Denizi’ni aşıp Asya içlerine, Çin’e, Kafkaslara,

ta Volga havzasına kadar ulaşır.

Bir bardak

sağlık: BOZA

Boza sadece tadı ve adı ile ünlü

değildir. Aynı zamanda oldukça

sağlıklı bir içecektir. En önemli

özelliklerinden birisi özündeki

aktif mayalar sayesinde probiyotik

etkisidir. Yoğun bir karbonhidrat

ve protein içerir ki

bu da soğuk kış günleri için ihtiyacımızın

olan enerjiyi bize

sağlar. Zihin açıcıdır; öksürüğe

iyi gelir. Elbette boza kültürü

günümüzde de devam ediyor ki

ünlü Vefa Bozacısının adını bilmeyen

yoktur. Bununla birlikte

evde de boza pişirebilir ve bu nefis

tadı doyasıya tüketebilirsiniz.

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 30


YEME-

İÇME

EVDE

BOZA

nasıl BOZA

nasıl

yapılır?

nasıl

yapılır?

yapılır?

MALZEMELER Hazırlanışı:

*2 su bardağı kalın bulgur 1.Bulgur ve pirinci bol suda yıkayın. Aynı tencerede

*½ su bardağı pirinç taneler yumuşayıncaya kadar kaynatın.

*6 su bardağı su

2.Kaynama tenceresinde iyice yumuşayan bulgur ve

Mayayı hazırlamak için: pirinci ince delikli bir süzgeçten geçirip, posasından

*1 tatlı kaşığı yaş maya ayırın. Bu karışımı soğuması için bir süre bekletin.

*1 yemek kaşığı toz şeker

3.Maya karışımını hazırlamaya başlayın. Ilık sütü,

*1 su bardağı ılık süt

yaş mayayı ve toz şekeri derin bir kapta karıştırın.

Yoğun kıvamı için:

*1 su bardağı toz şeker 4.Bulgur ve pirinç karışımı olan lapayı, maya karışımı

ile büyük bir tencereye aktarın. İyice karıştırın.

*5 su bardağı su

Servis için:

Tencerenin kapağını kapatın, gölge bir yerde 24 saat

*Leblebi

dinlenmeye bırakın. Birkaç saat aralıklarla,

*Tarçın

tencerenin kapağını aralayarak

karışımı havalandırın.

5.Yoğun kıvamı elde etmek için malzemelerinizi

hazırlayın. Tencerede beklettiğiniz bozaya toz şekeri

ve suyu azar azar dökün ve bozanın kıvamını

ayarlayın.

6.Kıvamının iyice oturması için bozayı

buzdolabında bekletin. Boza istediğiniz kıvama

ulaştığında üzerine leblebi ve tarçın serperek ile

servis edin.

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 31


YEME-

İÇME

Keki neden olmasın

Bozalı Kek

MALZEMELER

*3 tane yumurta *1 su bardağı şeker *1 su bardağı sıvı yağ *2 su bardağı un *1 su

bardağı boza *kabartma tozu *tarçın *zencefil

Hazırlanışı

1.Şeker ve yumurtaları geniş bir kaba aktarın ve mikserle çırpın. Ardından sıvı yağı

ekleyip, bir süre daha karıştırın.

2.Kaptaki karışıma bozayı ekleyin, ardından un, kabartma tozu, tarçın ve toz zencefili

katıp iyice karıştırın.

3.Kek karışımını kalıba dökün.

4.Keki, daha önce 180 derece ısıttığınız fırında 30 -35 dakika pişirin.

5.Keki kontrollü olarak pişirin. Piştikten sonra bir süre bekletip, soğutun

ve servise hazırlayın.

6.Kek dilimlerinin üzerine tarçın serperek, nefis bir fincan

çayın eşliğinde afiyetle tüketin.

Mutfak kültürümüz içerisinde özel bir

yeri olan boza, kültürel mirasımızın

çok değerli bir lezzeti

olarak yaşamaya

devam

edecek.

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 32


MO-

DA

IŞILAY’IN

MODASI

Işılay Özge Vuran

Tıkla, takip et

Kombinimiz hazır,

şimdi hediye seçenekleri

olarak çok

şey var ama bence

hediye kişiye özel olmalı

herkesin zevki

farklı olduğu için

parfüm, saat, takı k-

lasikler arasında a-

ma güzel bir tatil bileti

şu stresli günlerde

daha cazip olabilir…

Ayrıca ben uğraşamam

hazır şeyler a-

rıyorum diyorsanız

da Sevgili kombinleri

sevenler için Lacoste

markasının

Sevgiliye özel tasarlanan

pololarını beğendim

tavsiye

ederim…

SEVGİLİLER

GÜNÜNDE NE GİYMELİ?

Sevgililer gününde ne giyeceğin diye düşünme… Sevgililer

Günü kombini için hem şık hem de dikkat çekici görünüme

ulaşabileceğin kırmızı parçalardan yardım alabilirsin. Kırmızının

tonlarında trikoların crop ya da elbiselerin duruşlarını

tarzına kolaylıkla adapte edebilirsin. Kırmızı tonlarla

ekstra çekicilik elde edebilmek için yüksek bel skinnyleri

Sevgililer Günü’nde özellikle kullanmanızı tavsiye ederim.

Toparlayıcı etkiye sahip olan pantolonlar veya taytlarla daha

zarif duruş kazanıp fit bir görünüme ulaşabilirsin. Bu incecik

duruşu Sevgililer Günü kombininde de kullanabilirsin.

Bir beden ince gösteren pantolonların yüksek veya orta belli

yapıları sayesinde şıklığın yanında rahatlığa da yakalayacaksın.

Romantik bir tarz oluşturmak adına stilettolardan

da yararlanabilirsiniz.

Erkekler için Sevgililer Günü kombin önerilerim arasından

seçebileceğiniz çiçek desenli gömleklerin romantik duruşunu

çok sevebilirsiniz… Çiçek desenli gömleklerin hoş

duygular çağrıştıran görünümüne

ek olarak hava şartlarına uygun

Koyu ceket, koyu pantolon ve açık

renk gömlek üçlüsünden bence sakın

vazgeçmeyin. Bu yıl siyah lacivert

ve kahve tonlarının kombini

oldukça popüler. Kombin

yaparken lacivertin tonlarını

seçtiyseniz, ayakkabınızda

da kahvenin tonlarını

tercih edebilirsiniz.

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 33


YEME-

İÇME

Bir Tabakta

DÜNYA

Tıkla, takip et

Sevgililer gününe özel, şefin özel reçetesiyle…

OREO CHEESECAKE

MALZEMELER

Harç için; Labne Peyniri (1150

gr), Şeker (500 gr), 4 adet

yumurta, Un (110 gr),

Mascarpone Peyniri (300 gr)

Taban için; 2 adet Burçak

bisküvi (ezilmiş ufalanmış),

Tereyağ (80 gr), Kakao (15 gr)

Alt ve üst için; 25 adet ikiye

bölünmüş Oreo bisküvi

Hazırlanışı: Harç malzemelerini un hariç 10

dakika orta devir çırpıcıda karıştırın daha sonra

unu ekleyin 2 dakika daha çırpın.

Topaklanmaması için spatula ile kontrol edin. 28

cm’lik chesecake çemberi alt kısmına yağlı kâğıt

koyun. Taban malzemelerini elinizle iyice

karıştırın ve çemberin alt kısmına koyun elinizle

bastırın, silindir şeklinde olmalı. Daha sonra alt

malzeme Oreo bisküvileri taban malzemenin

üstüne yarısını ekleyin. Sonra harç malzemesini

ekleyin. Geriye kalan Oreo bisküvilerin diğer

yarısını harcın üzerine güzelce dizin. 125 derece

ısıtılmış fırında 1,5 saat pişirin.

Not: Piştikten sonra en az 3 saat soğumasını

beklemelisiniz. Yanında dondurma veya

sevdiğiniz bir sos ile tüketebilirsiniz.

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 34


YAZI

GÖ-

RÜŞ

tetrik

Osman Kılıç

Tıkla, takip et

ÖYLE BİR MELEK

ÇIKAR Kİ KARŞI-

NIZA, BAŞ KAL-

DIRDIĞI GÜN HA-

YATINIZIN EN

BÜYÜK ŞAŞKIN-

LIĞINI YAŞARSI-

NIZ. SONRA DA

TÜM MELEKLER

NE ZAMAN BAŞ-

KALDIRIR DİYE

BEKLER DU-

RURSUNUZ

.

melek

Her insanın içinde, kibrine yenik düşmeye meyilli bir melek yatar.

Sevap ya da günah yazmak değildir diğerleri gibi görevi;

sinsi bir şekilde baş kaldıracağı günü bekler. En savunmasız a-

nınızda değil, en düşüncesiz, en beklemediğiniz anda çıkar açığa.

Sabır şiarı olmuştur, sıkılmaz bekler…

Fakat içimizde de öldürebileceğimiz, baş kaldırmadan, bizi bizden

çıkarmadan yok edebileceğimiz bir melektir o. En önemli silahımız

onu görmezden gelmektir. Kendiliğinden ölür, gider, pes eder.

Belki hepimiz bir meleğizdir! Bizi yok eden, ‘melekliğimizi’ öldüren

bir şey vardır. Hiç düşündünüz mü, bir insan neden kötü o-

lur? İnsanı kötü yapandır yine insan… Öyle bir melek çıkar ki karşınıza,

baş kaldırdığı gün hayatınızın en büyük şaşkınlığını yaşarsınız.

Sonra da tüm melekler ne zaman başkaldırır diye bekler

durursunuz. En garibi de odur ya başkaldıran melekler arar durur

‘doğru’ meleği… Bir virüs gibi bulaşıp tekrar başkaldırmak için

olabilir mi? İhtimali yüksek, ön yargıyı düşük tutmak gerekir.

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 35


Bilgeliğin

cezalandırılması

ya da

Sokrates’in

ölümü


PORT-

RE

Bilgeliğin cezalandırılması

ya da Sokrates’in ölümü

EMİRHAN TAŞTAN HAZIRLADI

İnsanı diğer canlılardan ayıran en ö-

nemli özelliği aklını kullanıyor olmasıdır.

Zira düşünmeyen, sorgulamayan,

şüphe etmeyen bir insanın diğer canlı

gruplarından bir farkı yoktur. Çünkü

sorgulanmadan yaşanılan bir hayat boşa

geçirilen bir zamandır. En başta bir

insan, kendi benliğini sorgulamalı ve

varoluşsal sancılar ile bir sonuca ulaşmalıdır.

Bir insanın yaşam amacını belirlemesinde

bazı düşünürler, bu yaşam

amacının ne olduğuna dair sözler söylemişlerdir.

Bizi hayatta kalmaya motive

eden şey nedir? sorusuna; Sigmund F-

reud yaşam amacının ‘haz ilkesi’ çevresinde

oluştuğunu ve insanın temel

arzusunun zevke ulaşma olduğunu

söylemiştir. Friedrich Nietzsche ise

insanların ‘güç’ uğruna yaşadıklarını,

Viktor Frankl ise ‘logoterapi’ adını

koyduğu kavramla insanın ‘anlam’

peşinde koşarak hayata tutunduğunu

söylemiştir.

Günümüzden yaklaşık 2400 yıl

önce Sokrates, kimliği belirsiz

kişiler tarafından suçlanmıştı.

Sokrates’in kötü, yalancı ve

her şeye karıştığı, eğriyi

doğru diye gösterdiği

gibi suçla-

malar ortaya çıkmıştı. Aristophanes e-

serinde Sokrates'in öğrencilere para

karşılığı ders verdiğini, öğrencilerin aklını

karıştırdığını yazmaktaydı. Oysa

Sokrates’in bildiği hiçbir bilgisi yoktu.

Sokrates’in arkadaşlarından birisi halka

en bilgili kişinin kim olduğunu sormuştu.

Tanrı sözcüsü ise Sokrates’ten daha

bilgili kimse olmadığını söylemişti. Sokrates

ise bu olanlardan sonra kendisinden

daha bilgili bir insanın olmadığını

düşündüğü için halk arasında en bilgili

kişiyi aramaya çalıştı. Sonunda baktı ki

aslında hiç kimse bilgili değil. Sokrates’in

ayrıcalığı ise bilgili olmadığını bilmesiydi.

Daha bilgili kişiyi aradığı

süreçte tepki görmüş ve

düşman edinmişti. Çünkü

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 37


PORT-

RE

Güç olan

ölümden

kaçınmak değil,

kötülükten

kaçınmaktır.

Çünkü kötülük

ölümden daha

hızlı koşar

SOCRATES

pek çok kişinin bilgisiz olduklarını ortaya

çıkarmıştı. Önce yakınlarındaki kişilerin,

sonra şairlerin aslında iç güdü

ile şiir yazdıklarını, sanat sahiplerinin

ise aynı kusur yüzünden bilmedikleri

kavramları sanat sanmaları nedeniyle

çoğu kesimin aslında bilgisiz olduğunu

ortaya çıkarmıştı. Sokrates ise asıl bilgiye

sahip olanın Tanrı olduğunu söylemekteydi.

Bu süre içerisinde Sokrates’in

kafası oldukça meşguldü. Aynı zamanda

ülkesi de Peloponez Savaşı’nda

büyük yara almıştı. Monarşi yerini demokrasiye

bırakmış ve yeni bir hukuksal

sistem inşa edilmesi planlanmaktaydı.

Suçlular derhal cezalandırılmalıydı.

Halk tarafından suçlanan Sokrates,

gençleri doğru yoldan ayırmaktan,

Tanrıların yerine yeni Tanrılar koyarak

dinsizlik etmekle suçlanmıştı.

Aslında düşünen ve sorgulamaktan çekinmeye

bir kişi yargılanmaktaydı. Bu

suçlamalar nedeniyle mahkemeye hesap

verecekti. Sokrates aslında dinsizlik,

Tanrıları tanımamak ve öğrencileri

yanlış yola saptırmak suçuyla değil, ü-

zerine kin çektiği için yargılanacaktı. O

gerçekleri ortaya çıkarmış ve gerçeklerden

korkan insanlar onu yargılamak istemişti.

Sokrates mahkemeye yargıçların ifadesini

değiştirmemek ve doğru karar vermeleri,

kendisini acındırmamak için ailesini

bile mahkemeye getirmemişti ve

mahkemede çok soğuk kanlıydı. Çünkü

haklı olduğunu ve gerçeğin yanında olduğunu

biliyordu. O sadece doğruların

peşindeydi. Asla zalimin karşısında yılmamak

ve korkmamak üzere dimdik

duruyordu. O, sıradan insanların aksine

ölümden değil kötülük yapmaktan

korkuyordu.

İnsanlara hep ahlakı

ve erdemi öğütlemişti

Sokrates ideallerinden dönmemekte

kararlılığını sürdürdü. Mahkemede 500

kişi oy kullandı. 280’e yakın kişi onun

ceza alması yönünde oy verdi. Başta para

cezası vermeyi düşündüler. Ancak o-

nun bu cezayı karşılayabilecek parası,

malı veya mülkü yoktu. Sonra sürgün

etmeyi düşündüler. Ancak sürgün edildiği

yerde halkı yönlendireceği düşüncesiyle

bu teklifi de reddettiler. Geriye

ise sadece ölüm cezası kalmıştı. O bunu

öğrendiğinde tepki göstermedi. Sıradan

insanların aksine makama göre insanlara

saygı göstermiyordu. Dünyadaki

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 38


Sokrates'in Ölümü, Jacques-Louis David, 1787

PORT-

RE

yaşam onun için pek önemli değildi.

Çünkü öteki dünyada insanların düşünceleri

yüzünden yargılanmayacağını

biliyordu. Öğrencilerine döndü ve

doğru yoldan sapmamaları gerektiklerini

söyledi. Onun doğru yolu, hakikatin,

gerçeğin, düşünmenin, sorgulamanın

ve şüphe etmenin yoluydu. İnsanlara

hep ahlakı ve erdemi öğütlemişti.

Onu öğrencileri yaşattı!

Suçlandığı durum nedeniyle vicdan a-

zabı çekmedi. Sokrates’in arkasında o-

na dair hiçbir eser kalmadı. Öğrencisi

Platon, öğretmeni Sokrates’i kitaplarında

yaşatacaktı. Aynı yoldan gitti ve düşünce

okulunu yaygınlaştırmaya devam

etti. Bir bilgiyi ezberletmek yerine, o bilginin

mantığını, neye yarayacağını ve a-

kıl yoluyla sonuca nasıl ulaşacaklarını

aşılamıştı. Öyle ki Platon’un öğrencilerinden

Aristoteles, gelecekte Büyük

İskender’in akıl hocalığını yapacaktı.

Keza, “Gerçek bilgelik; hayat, kendimiz

ve etrafımızdaki dünya hakkında ne kadar

az şeyi anlayabildiğimizin farkına

vardığımızda ortaya çıkar."

Kaynaklar: Platon, “Sokrates’in Savunması”,

Khan Academy Türkçe (Youtube), tr.wikipedia.org

Kimseye hiçbir

şey öğretemem,

sadece onların

düşünmelerini

sağlayabilirim.

SOCRATES

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 39


KÜL-

TÜR

TANZİMAT DÖNEMİNDE

OSMANLI ARAŞTIRMASI

Osmanlı tarihçileri

Tanzimat’ı uzun süre

yukarıdan aşağı

bir bakış açısıyla çalıştı;

buna göre imparatorluk

başkenti

İstanbul’da planlanan

politikalar, vilayetlere

ve merkezden

uzaktaki nüfusa

dayatılıyordu. Bu bakış

açısı son yıllarda,

tarihçilerin farklı toplumsal

aktörlerin devletin

reformlarına nasıl

karşılık verdiğini çalışmak için vilayetlere

yoğunlaşmasıyla değişti.

Tanzimat Döneminde Osmanlı İmparatorluğu,

Tanzimat reformlarının eyalet/vilayet

yönetimi üzerindeki etkilerini araştırarak

vilayetler arasındaki çeşitliliği ve elbette

âyan, aşiret reisleri, tüccarlar ve zaman

zaman devletin iktidarını zayıflatan,

Künye

TANZİMAT DÖ-

NEMİNDE OS-

MANLI İMPARA-

TORLUĞU: AN-

KARA VE EDİR-

NE’DEN BAKIŞ

Yazan: Yonca

Köksal Özyaşar

Çeviren: Defne

Karakaya

fakat başka zamanlarda

da devletle el ele çalışan

tüm diğer yerel aracıların

önemli rolünü inceliyor.

Derin bir arşiv

araştırmasına dayanan

Tanzimat Döneminde Osmanlı

İmparatorluğu, Tanzimat

reformlarını hem

tarihe hem de sosyal bilimlere

katkıda bulunmak

üzere değerlendiriyor.

KURT WALLANDER SERİSİNİN

6. KİTABI “BEŞİNCİ KADIN”

On kitaptan oluşan seri, Ayrıksı Kitap

ile polisiye tutkunlarıyla buluşmaya

devam ediyor. İlk defa serinin

tüm kitapları sırayla eksiksiz yayımlanıyor.

Avrupa’nın en prestijli polisiye

ödülü Ripper Ödülü’nü kazanmış

bir yazar olan Henning Mankell’in

Kurt Wallander serisinin altıncı

kitabı “Beşinci Kadın”da polisliği

bırakmayı düşünen Kurt Wallander’in

macerası aksiyon tutkunlarını

kendisine hayran bırakacak.

Binel, kadınların

ortak sorunlarına

kitapla değiniyor

“Mesela,

kadın bile

değilim ben

Murtaza’ya

göre.

Hamile kalamadım

ya, sen kadın

olabildin

mi, diye

arkamdan

bağırır zaman

zaman.

Doğurganlığın

bile yok”

Özlem Binel, bir kadının

mutsuz hayatına serzenişini

samimi bir üslupla

anlattığı romanını okuyucunun

beğenisine sundu.

İnkılap Kitabevi’nden

yayımlanan, Boyun Devrilsin

Murtaza,

Vuslat

ve diğer eğlenceli

karakterleriyle

duygudan

duyguya

sürüklüyor

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 40


%10

İNDİRİMLİ

.

İnternet Sitesine

Yönlendirme

Reklam Videosu

İzleme

Reklamda Müzik

Dinleme

HEPSİ BİR ARADA

TEK REKLAM FİYATINA

reklam@dijipub.com

MEDYATABLET


Gençler kurye,

yetişkinler

şoför olmak

istiyor


AK-

TÜEL

Gençler kurye, yetişkinler

şoför olmak istiyor

Pandemi süreci pek çok sektörü değiştirmeye

devam ederken, iş arayanların

tercihlerinde de değişiklikler meydana

geliyor. Bu değişikliklerde gerek

pandemide öne çıkan sektörlerdeki hareketlilikler

gerekse yaş faktörü etkili o-

luyor. 24 Saatte İş uygulaması, adayların

yaşlarına göre en çok hangi ilanlara

başvurduklarını araştırdı. 24 Saatte

İş’in verilerine göre, 18-24 yaş arasındaki

adaylar en çok kurye ve satış danışmanı

ilanlarına başvuruda bulunuyor.

25-35 yaş arasındaki adaylar da

muhasebe ve çağrı merkezi ilanlarına

başvururken, 36-45 yaş arasındaki a-

daylar ise en çok şoför, temizlik ve lojistik

ilanlarına başvuru yapıyor.

Başvurular yaşa göre

değişiklik gösteriyor

İş ilanlarına başvuruların

yaş gruplarına göre çeşitlilik

gösterebildiğini belirten

24 Saatte İş’in kurucu

ortağı Gizem Yasa, “Gençler

daha çok pandemiyle

birlikte istihdam oranı yükselen

kurye ve satış danışmanı

ilanlarına başvuruyor.

Özellikle gençlerin

belirli işlerle sınırlı kalmadığını, mevsime

göre çalıştıkları iş alanını değiştirdiklerini

de belirten 24 Saatte İş’in kurucu

ortağı Mert Yıldız ise konuyla ilgili

olarak, “Uygulamamızdaki kurye deneyimli

adayların başvurularını inceledik.

Bahar aylarıyla beraber kurye ilanlarına

olan talebin kış aylarına göre yüzde 60

daha fazla olduğunu gördük. Yeme içme

sektörünün ilanlarında ise durum tam

tersi. Kış aylarında garson ilanlarını 45

daha fazla başvuru alıyor. Yeme-içme

ile kurye ve lojistik sektörleri arasında

sezonluk iş değişimi başladığını söyleyebiliriz.

Çalışanlar kışın garsonluk

yazın kuryelik yapmayı tercih ediyorlar”

açıklamasında bulundu.

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 43


EY, teknoloji

sektörü için

2022’nin en

büyük 10

fırsat alanını

açıkladı


TEKNO

-LOJİ

EY, teknoloji sektörü için

2022’nin en büyük

10 fırsat alanını açıkladı

Uluslararası denetim ve danışmanlık şirketi

EY (Ernst & Young) hızlı pazar değişimlerinin

yaşandığı bir yılın ardından

2022’de teknoloji şirketlerini bekleyen

başlıca fırsat alanlarını “Teknoloji Şirketleri

için En Büyük 10 Fırsat - 2022” raporu

ile duyurdu. COVID-19 salgınının etkisiyle

tüm dünyada tırmanışa geçen dalgalanma,

teknoloji endüstrisinin öncelikler

listesinin de yenilenmesine yol açtı.

Şirketlerin büyümesine ve 2022'deki

risklerin ve dalgalanmaların üstesinden

gelmesine yardımcı olabilecek fırsatlar a-

rasında motive bir işgücünü çekmek ve

elde tutabilmek, şirketler için en temel

öncelik alanı olarak ilk sırada yer alıyor.

“Teknoloji Şirketleri için En Büyük

10 Fırsat-2022” raporunda teknoloji

şirketleri için gelecek yılın en önemli

10 fırsat alanı şöyle sıralanıyor>

1. Hibrit çalışma ortamında motive iş

gücünü çekin ve elde tutun

2. Büyümeyi sürdürmek için M&A fırsatlarını

kullanın

3. İş sürekliliğini güvence altına almak

için tedarik zincirine yönelik riskleri

ortadan kaldırın

4. Güvenliği yeni faaliyetlerin

tasarımına dahil edin

5. Çevresel, sosyal ve yönetişim (ÇYS)

alanında örnek bir liderlik göstererek

paydaş ilişkilerini geliştirin

6. İşi aboneliğe dayalı satışlarla

mükemmele dönüştürün

7. Vergi yapılanmasını dijital iş

modelleriyle yeniden düzenleyin

8. Çevikliği artırmak için operasyon

akışlarını kolaylaştırın

9. Dijital etkileşimi sağlamak için

müşteri güvenine odaklanın

10. 5G'nin hızla benimsenmesine

hazırlanın

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ 45


TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK DİJİTAL HABER DERGİSİ

Her ay siyasetten sanata birçok

alanda önemli bilgilerin yer aldığı

Türkiye’nin ilk ve tek dijital haber

dergisi SANTRAL’de yer alın,

avantajlı çıkın…

REKLAM REZERVASYON

reklam@dijipub.com

SANTRAL

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!