KADIKOY LIFE / Ocak & Şubat 2022
Kadıköy Life Dergisi'nin merakla beklenen Ocak & Şubat 2022 sayısı yayınlandı.
Kadıköy Life Dergisi'nin merakla beklenen Ocak & Şubat 2022 sayısı yayınlandı.
- No tags were found...
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Nostalji
Yeldeğirmeni’nin kabadayısı
ARAP KEMAL
ARİF ATILGAN
Arap Kemal, çocuklarıyla birlikte...
Arap Kemal’in cenazesi evinin önünde...
Kemal Karaman... 1929 yılında Malatya
Pötürge’de doğar. 1930’larda ailesiyle
Kocaeli’ne göç eder. 1944 yılında Kadıköy
Yeldeğirmeni’nde Duatepe Sokağı’na taşınırlar.
Babası Ramazan Karaman, Haydarpaşa’da
nakliyat ambarı açar. Anadolu’dan
trenle gelen yaş sebze-meyveyi mavnalarla
İstanbul’a (Avrupa yakasına) gönderirler.
1948 yılında Kemal Karaman evlenir. 1950’lerde
O da Haydarpaşa’da yaş sebze-meyve
nakliyesi işine başlar. Akşam aynı evi paylaştıkları
babasıyla iş hayatında rakip olurlar.
1954’te ilk çocuğu Turgut dünyaya gelir.
Sonraki yıllarda ise Barbaros ve Namık...
Sakin bir insandır Kemal Karaman... Çevresindekiler
teninin rengi dolayısıyla O’na
“Arap Kemal” derler. Semtten birine yanlış
yapılmasına dayanamaz, mahallelisini
korur. Giderek bu özelliği oturmaya başlar.
İnsanlar başlarına bir şey geldiğinde O’na
başvurur. Yürekli, bilekli, heybetlidir.
Bir gün Kadıköy’ün kabadayısı “Cimbom
İhsan”, O’nun Yeldeğirmenli bir tanıdığını
üzer. Arap Kemal, Cimbom’un Elektrik
İdaresi’nin karşısındaki kahvehanesine
gider. Tabii O giderken semtin delikanlıları
da ardına takılır. Kahvehane alt üst edilir. Bu
olay, daha önce arada bir yapılan kabadayı
yakıştırmasını kalıcı kılar. Artık Arap Kemal,
Yeldeğirmeni’nin kabadayısıdır.
Oğlu Turgut; “Babam hak yemez, hak yedirmezdi.
Kabadayılığı oradan gelir. Silah kullanmaz,
tırnak makası bile taşımazdı” diyor.
Bazen, akşam Haydarpaşa’dan dönerken
arkadaşlarıyla ahşap tren iskelesinde içerlermiş.
Orada bir garibana rastlamış. Adam
kendini çok acındırmış. Arap Kemal çıkarıp
paltosunu vermiş, ancak adam acındırmaya
devam etmiş. Bu sefer çıkarıp ayakkabılarını
da vermiş. Akşam eve geldiğinde eşi şaşırmış
ve ne olduğunu sormuş. Kemal ağabey,
“Denize düşürdüm” deyince, eşi Nebahat
Hanım; “Hadi paltoyu düşürdün. Ayakkabılarını
nasıl düşürdün?” diye sormuş.
Arap Kemal, 1960’larda emlak işi yapmaya
başlar. Artık sadece Yeldeğirmeni’nde değil,
tüm Kadıköy’de hatta İstanbul’da tanınmaktadır.
Gece hayatı Avrupa yakasındadır o
yıllar. Bazen semtte taksicilik yapan İbrahim
Güven’in arabasıyla karşıya geçerler. “Tüm
mekânlarda O’nu tanırlardı” diyor İbrahim.
Kemal Karaman ve ailesi, ortaokulun arka
kapısının olduğu Yeldeğirmeni Sokağı’na
taşınırlar. Semtteki Abdullah, Reşat ve Halit
ağabeylerin meyhanelerinde oturmayı sever.
Çoğunlukla Nedim’in kahvesine takılır.
Seyrek de olsa yaz mevsimlerinde Fuat’ın
kahvesinin önünde nargile içer.
Bir gün Hasanpaşalılar, Nedim ağabeyin
kahvesine gelip, Ünsal ağabeyi ararlar.
Niyetleri kötüdür ama Kemal ağabey kahvededir.
Yedikleri dayakla hepsi geldiklerine
bin pişman olup giderler.
Çocuklarını sever. Zaman zaman onları görmek
için gündüz eve gelir. 16 Nisan 1967...
Öğlen saatlerinde Kemal ağabey eve gelir.
7 yaşındaki küçük oğlu Namık’ı sevecektir.
Çocuğuyla oynar. Eşine sık sık söylediğini
yineleyerek; “Namık’ın oğlu olursa benim
adımı koysunlar” der.
Torun Kemal Karaman, Dede Kemal
Karaman’ın mezarını ziyarette...
Salondadır. Bir ara tuvalete gitmek için ayağa
kalkar. Aniden başı döner, yere düşer. Haydarpaşa
Numune Hastanesi’ne kaldırırlar. Beyin
kanaması geçirmektedir. Kadıköylülerin
Bahariye Dispanseri’nden tanıdığı Yeldeğirmenli
Galop (Kleo) ağabey orada doktordur.
Hemen duruma müdahale eder, ancak
Kemal ağabey kurtarılamaz. 38 yaşındadır
henüz. Galop ağabey, Yeldeğirmeni’ne haberi
ağlayarak verir, “Babamız öldü” diyerek.
Cenazesi camiden önce evinin ve Nedim’in
kahvesinin önüne getirilip, herkesle
vedalaşması sağlanır. Ünlüler, bürokratlar,
Kadıköylüler, mahalleliler gelmiştir. Kalabalık
bir cemaatle yolcu edilir Kemal Karaman.
Tanınan ismiyle Arap Kemal...
Son kabadayılardandı. Kabadayılık,
1960’larda son buldu, 1970’lerde mafyaya
dönüşerek. O’nun vefatından bir süre sonra
eşinin gözleri görmez olur. Aradan yıllar
geçer. Namık büyür, 1985 yılında evlenir.
1990 yılında oğlu olur. Babaanne Nebahat
Hanım, adını Kemal koydurur.
Namık, zaman zaman oğlunu semtte
gezmeye çıkarır. Arkadaşları çocuğa Arap
Kemal’i anlatırlar, ağlayarak... Torun Kemal,
hiç görmediği dedesini çok sever. Büyüdüğünde
sık sık mezarını ziyaret eder.
Düşünüyorum da, 38 ölüm için oldukça
genç bir yaş. Kemal ağabey kabadayı
olmasa daha mı uzun yaşardı acaba? Yaşam
böyle bir şey işte...
Ocak & Şubat 2022 kadikoylife.com : 71