15.11.2021 Views

YukEdebiyatKasımAralık2021

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Sayfa 92

sına doğru. Kapının ortasında

asılı kâğıdı ters yüz

çevirdi. ““açık”“ yazan

taraf bize bakıyordu.

“Ben” dedi “ bu saatten

sonra kimseye çay

kahve veremem. Yürüyün

gidin evinize siz de. Bakın

içim kıyıldı da gidemedim

defnetmeye bile.”

Hüseyin ağabey bana

baktı ben Hüseyin ağabeye.

Bana küreği uzatırken

yüzünde beliren o ifade

ile bakıyordu yine. Anlamıştım.

Gülümseme

oturmuştu ablak suratına,

birkaç saniyesi vardı. Geliyordu

“gıg” sesi. Bende

de içten bir kıpırdanma

olmadı desem yalan söylemiş

olurum. Koltuk altımdan

biri gıdıklıyormuş

gibi bir şey hissettim, yemin

de edebilirim. Dayanamadım

bastım kahkahayı.

Beni gören Hüseyin

ağabey de “Allah seni Cemil...”

diyerek başladı

karnını tutarak gülmeye.

Çaycı dayı tuttu bizi

kolumuzdan -sanki o

da bunu bekliyormuş gibi

- kapıya doğru ittirmeye

başladı. Aslında bize biraz

ayıp da oldu ama neyse...

Kendimizi kapının

dışında bulduk. Dayı da

amma kuvvetliymiş.

Adam bize tuhaf

tuhaf bakıyor. Delirdi

bunlar herhalde der gibi.

Ya çok üzüldük ondan

nevrimiz döndü de basıyoruz

kahkahayı ya da

ipe sapa gelmez hödük

heriflerin tekiyiz ki böyle

bir günde karnımızı tuta

tuta amaçsızca gülüyoruz

kahvede.

“Dayı” dedim çaycıya

“ bir şey diyeceğim

beni bir dinle”

“Ne lan! Ne diyeceksin?

Haddini bilmez

mahluklar. Ne gülüyorsunuz

siz? Gülünecek ne

var? Niye geldiniz buraya

oğlum siz? Yürüyün gidin...”

Dedi bize.

“Beni bir dinle çaycı

dayı” dedim. Bunu söylemeliydim,

bu cümle ziyadesiyle

içimde kalmıştı.

Zaten batmıştım.

“Sus lan defolun

gidin kahvemden.” Ayağını

yere vurarak tavukları

kümesin önünden klişeler

gibi öteliyordu bizi

kahvenin kapısından. Yaramaz

oğlan çocukları bile

bizden daha gururlu davranırdı

böyle bir durumda

ama bizde o gün onur ve

haysiyet kalmamıştı. Ben

bulamadım ikimizde de o

an, bilemedim şimdi.

“Dayı” dedim tekrardan.

“ “ Ne lan! Ne

diyeceksin hödük” dedi

bana, biraz da sert konuştu.

“Emmi” dedim.

“Arif amca çok komik

adamdı Allah rahmet etsin,

ama dayıcığım... Arif

amca bu sefer güldürmedi”

Hüseyin abiye baktım

bana dilinin ucuyla

“tü!” diyordu, ama gülerek.

YÜK Ede biyat

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!