YukEdebiyatKasımAralık2021
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Sayfa 71
den öylece yürüyüp geçtiği
kadar anlamlandırdığı
şeyler gibi değerlendirilebilir.
Ama bana kalırsa
"kaldırım" minvalinde
günlük hayatta karşılaştığımız
pek çok olumlu/
olumsuz durum karşısında
kayda değer şeyler düşünür
veya hissederiz. Fakat
bir farkla, bunu farkında
olmadan gerçekleştiririz.
Yazar ise bunu fark
eden ve ona cümlelerinde
yer veren tuhaf bir insan
olsa gerek.
Çok Kısa Bir Reklam
Arası:
M
etni oyuna dönüştürme
çabasına
ilk öykülerde
bazen öykünün
bazı bölümlerinde bazen
de geneline hâkim biçimiyle
rastlamıştım. Parlak'ın
kurguyu hissettirme
arzusuna olumlu bakıyorum.
Ancak bu minvalde
şu ana kadar çok çok başarılı
bir metin örneği verebildiğini
düşünmüyorum.
Okurların romandan
ziyade bir sinema filmi
olarak "Zindan Adası"yla
benzerlik kurabileceği
bu öykü, gerçeklik
algısını kırma çabası taşıyor.
Aynı zamanda
"İsterseniz size bunu
anlatabilirim."
"Daha sonra başka
şeyler de anlatabilirim."
"Aa! Bunu daha önce
söylememiştim değil
mi?"
cümlelerinden de
anlaşılacağı üzere okuru
da metne dahil ediyor.
Öykü, yine sokaktan
kopmadan toplumumuzda
ortalama insanın
yaşadıklarıyla ilgili değinmelerle
çeşitli muhasebelerde
bulunma imkânı tanıyor.
Fakat belirgin bir
tarafı işleme bakımından
netlik taşıdığını söylemek
güç. Genellikle olumlu
karşıladığım bu tavrı burada
beğenmeyişimin sebebi
metnin; postmodernist
bakışla, işlemeyi hedeflediği
mesele arasında
sıkı bir bağ kuramaması.
Bu kopukluğu şimdiye kadar
alıştığım samimi, sade,
kolay yorumlanabilir
olsa da yoğun olarak değerlendirebileceğim
dilde
de hissettim. Daha yapay
ya da Batı'dan tercüme
edilmiş bir kitabın cümleleri
gibi durdu kulağımda.
Tabii bir tarafıyla da oyunun
bir parçası olarak
özellikle tercih edilmiş bir
üslup olarak da değerlendirilebilir.
Zira öykünün
kendi özelinde bazı cümleleri
bu çabanın bir ürünü
olarak görmek mümkün.
Bu garip durumu öyküden
bir cümle ile ifade
edeyim:
"Cümlelerim üstüme
üstüme devrilmese daha
size neler neler anlatacağım."
(s. 56)
S o n o l a r a k
"gözlükler" sözcüğü yerine
"gözlük"ün kullanılmasının
-eğer birden fazla
gözlük yoksa- doğru olacağının
notunu düşeyim.
Öyküden ilki yanlış ikincisi
doğru iki örnek:
"Anneannemin gözlüklerine
baktım." (s 60)
"Anneannenin gözlüğüyle
gözleri arasına
kurabiye sıkıştırmak." (s.
60)
Yıl 1 Sayı 2