29.10.2021 Views

Veraset, 4. Yıla Özel sayı.

Bu dergimizde Kemalizmin dini olarak ne açıdan incelenmesi gerektiğini, Mustafa Kemal'in Çanakkale'deki rolünü, milliyetçiliği ve daha bir çok konuyu okuyacak yeni ufuklara gideceksiniz!

Bu dergimizde Kemalizmin dini olarak ne açıdan incelenmesi gerektiğini, Mustafa Kemal'in Çanakkale'deki rolünü, milliyetçiliği ve daha bir çok konuyu okuyacak yeni ufuklara gideceksiniz!

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Ekonominin bozulmasıyla birlikte çözüm

vergilerin arttırılmasında arandı. Elbette bu

çözüm halkın sefilliğine sefillik katacak ve

ihtilale giden yolu açacaktı. Fransa yakın

bir zaman içinde kan ve barut kokan

sokaklarıyla kendini büyük bir ihtilalin

bizzat içinde bulacaktı.

İHTİLALİN BAŞLANGICI

1789 yılında toplanan parlamento üç

sınıftan oluşmaktaydı. Bunlar soylular, din

adamları ve bizzat halk adına seçilmiş

üyelerdi. Burjuva sınıfı ve halktan oluşan

üyeler vergilerin düşürülmesini, Fransa

içindeki iç gümrük vergilerinin kaldırılmasını

ve mutlak monarşinin sona ermesini talep

ettiler. Bu talepler Fransa Kralı 16. Louis

tarafından reddedilince halk Bastille

Hapishanesi’ne hücum ederek buradaki

tüm suçluları serbest bıraktı. Bunun

üzerine Fransa’yı genel bir ayaklanma takip

etti. Ardından kurucu bir meclis ilan edilerek

bu meclis tarafından ilan edilen bir

anayasayla monarşinin yetkilerinin

sınırlandırıldı. Bu anayasa ile birlikte İnsan

ve Yurttaş Hakları Bildirgesi yürürlüğe girdi.

Ayrıca bu anayasa halk tarafından

seçilecek bir meclisinde varlığını içeriyordu.

Kanunları hazırlamak, bütçeyi tasdik etmek

ve hükümetin icraatını kontrol etmek

görevleri meclise verildi. Bu anayasayla

birlikte Fransa’da uzun yıllardır hâkim

olan feodal yönetim sona erdi. Soyluların

birçoğu diğer Avrupa ülkelerine kaçmak zorunda

kaldı. Öte yandan Fransa’da çıkan

özgürlük, eşitlik ve meşrutiyet gibi fikirler

diğer Avrupa ülkelerinin dikkatinden

kaçmamış, onları huzursuzluğa itmişti.

İHTİLAL SIRASINDA FRANSA

Gelişen olaylar sonucunda kral 16. Louis

ve ailesi tahtan indirildikten sonra

tutuklandı. Öfkeli halk kitleleri bunu

yetersiz gördü. Yıllarca onları açlığa

mahkûm eden ve fahiş vergilerle halkı

ezen bu canileri tutuklamak

yetmeyecekti. Akabinde önce kral,

sonra kraliçe olmak üzere tüm saray

ahalisi giyotinlerin keskin bıçaklarıyla

kısa ve öz saniyeler yaşadı.

Kral ve kraliçenin idamı elbet yeterli

olmayacaktı. Fransa’da o tarihlerde sürekli

idamlar baş gösterdi. Soylular başta olmak

üzere kral ve kral taraftarları birer birer

idam edildi. Söylenen sayılara göre idam

edilen ve çatışmalar sürecinde ölen toplam

insan sayısı on beş bin ila kırk bin

arasındadır.

Daha sonra bu çatışmalar yerini

Cumhuriyet yönetimine bıraktı. Tabi bu

cumhuriyetin ömrü de kısa olacaktı. Çünkü

Napolyon sağ olsun, başta olmasa da

ilerleyen yıllarda kendini imparator ilan

edecek ve Fransız halkını kendiyle birlikte

cephe hattına sürükleyecekti. Tabi burası

bir başka yazının konusu olduğu için bu

detaylara girmeyeceğim.

Memleket Sevdasıyla...

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!