Prime 176 / Eylül

İÇİNDEKİLER

İÇİNDEKİLER

İÇİNDEKİLER

İÇİNDEKİLER

içindekiler 

86 - Odak Konu 

88 

92 

96 

102 

112 

116 

54 - Röportaj 

Karabük TeknoKent 

60 - Röportaj 

Sezgintaş Çelik San. ve Tic A.Ş

120 - Katalog 

Pazaryeri Güncel İlanlar 

SteelOrbis 

Pazaryeri’nde 

Neler Var? 

Yazarlar 

69 - Veysel YAYAN 

Çelik sektöründe kapasite 

kullanım oranlarındaki 

artış eğiliminin 

sürdürülebilmesi önemli 

74 - Muammer BİLGİÇ 

Yeşil mutabakat ve 

çelik üretim sektöründe 

dönüşüm... 

13 - Haberler 

Son gelişmeler 

48 - Endeks 

Orbis Çelik Endeksi 

82 - Murat ERYILMAZ 

Arz talebi 

yakalarken 

52 - Fiyatlar 

Haftalık Çelik Fiyatları 

136 - Diyalog 

Kıyamet gününe mi yaklaşıyoruz? 

144 - Sanat 

Gelecek zaman 

146 - Ehl-i Keyf 

Türkiye’nin en keyifli bağ otelleri 

150 - Briç 

Hamleler 

154 - Yorumsuz 

Yazarlardan seçmeler

SteelOrbis Elektronik Pazaryeri 

A.Ş. adına İmtiyaz Sahibi 

Mustafa E. Say 

Yayın yönetmeni 

Murat Eryılmaz 

Sorumlu yazı işleri müdürü 

Erdem Ataoğlu 

Editör 

Demet Kazdal 

Demet Kazdal 

Yayın kurulu 

Mustafa E. Say, Murat Eryılmaz, 

Mesut Özdöl 

Reklam 

Faruk Erol, Oksana Mikhaylova 

Melek Hüsnüoğulları, 

Mehmet Emre Turan, Deniz Tunalı 

Yazı işleri 

Derek Liu, Katie Memmel, 

Gözde Boyacı 

Tasarım 

Aynur Uğur 

Behçet Süha Çağlayan 

Baskı 

Fabrika Basım ve Tic.Ltd.Şti. 

Göztepe Mah. İnönü Cad. No:74/A 

Mahmutbey - Bağcılar - İstanbul 

Sertifika No: 47653 

İdare merkezi 

Atatürk Cad. 

Şeref Yazgan İş Merkezi 

No: 72/18-19 Kat 7 

Kozyatağı / İSTANBUL 

Tel: 0216 468 10 50 

e-mail: info@steelorbis.com 

web: tr.steelorbis.com 

reklam: sosales@steelorbis.com 

Ulusal, Türkçe, aylık, sektörel yayındır. 

Prime’da yer alan yazıların 

sorumluluğu yazarına aittir. Kaynak 

gösterilerek alıntı yapılabilir. 

Sevgili okurlar, 

Covid-19 pandemisiyle birlikte sanal ortamda gerçekleştirmeye devam ettiğimiz 

uzun çelik sektörünün bir numaralı konferansı SteelOrbis 2021 Güz Konferansı 

& 85. IREPAS Toplantısı, 18 Ekim’de yine çelik sektörünü bir araya getirecek. 

Her zaman olduğu gibi konusunda uzman konuşmacılardan sektördeki son 

gelişmelere dair bilgi edinebileceğiniz ve networking şansı bulacağınız etkinlik 

programımıza ilişkin detayları önümüzdeki günlerde internet sitemizden takip 

edebilirsiniz. 

Dergimizin bu sayısında odak konu sayfalarımıza çelik servis merkezlerini konuk 

ettik. Sektörün önde gelen temsilcileri ile mevcut piyasa şartlarını ve diğer 

piyasalardaki gelişmelerin Türkiye pazarına etkilerini konuştuğumuz söyleşileri 

ilerleyen sayfalarda okuyabilirsiniz. 

Her zaman olduğu gibi eleştiri, görüş ve önerilerinizi bekliyoruz. Bizim için en 

önemli ve en değerli yol gösterici, sizlerin düşünceleri ve geri bildirimleridir. 

Lütfen her türlü görüş ve önerinizi bize ulaştırmaya devam ediniz. 

Saygılarımla,

HABERLER 

Son Gelişmeler 

Türkiye Çin’den ithal dikişsiz boruya uygulanan 

antidamping vergisine yönelik dönem sonu incelemesi 

başlattı 

Resmi Gazete’de yayımlanan açıklamaya 

göre, Türkiye, Çin’den ithal dikişsiz boruya 

uygulanan antidamping vergisine yönelik 

dönem sonu incelemesi başlattı. 

İnceleme, yerli üretici Sardoğan Endüstri 

ve Ticaret tarafından mevcut vergilerin 

sona ermesinin dampingli ithalatın devam 

etmesine sebep olacağı ve Türkiye sanayisine 

zarar vereceği iddiasıyla yapılan başvurular 

üzerine başlatıldı. 

Çin’den ithal söz konusu ürünlere yönelik 

nihai antidamping önlemleri, üretici/ 

ihracatçıya bağlı olarak 2016 yılında 100- 

120$/mt seviyesinde getirilmişti. 

Soruşturmaya tabi söz konusu ürünler 

Gümrük Tarife İstatistik Pozisyonu Cetveli’nde 

7304.19.10.00.11, 7304.19.10.00.12, 

7304.31.20.10.00, 7304.31.20.90.00, 7304.31 

.80.10.00,734.31.80.90.00, 7304.39.10.00.00, 

7304.39.92.10.00, 7304.39.92.90.00, 

7304.51.12.00.00, 7304.51.81.10.00, 

7304.51.81.90.00, 7304.51.89.10.00, 

7304.51.89.90.00, 7304.59.10.00.00, 

7304.59.32.00.00, 7304.59.38.00.00, 

7304.59.92.90.00, 7304.90.00.10.00 ve 

7304.90.00.90.00 kodları altında yer alıyor. 

İngiltere ve Türkiye mevcut ticaret anlaşmasının 

kapsamını genişletmeyi hedefliyor 

İngiltere İhracat Bakanı Graham Stuart’ın 

Anadolu Ajansı’na verdiği demece göre, 

İngiltere ve Türkiye mevcut serbest ticaret 

anlaşmasının kapsamını genişletmek için 

önümüzdeki yıl görüşmelere başlayacak. 

Mevcut anlaşmanın yatırımlar ve hizmetler 

gibi alanları da içerecek şekilde daha 

kapsamlı olması bekleniyor. Graham Stuart, 

“İngiltere AB’deyken mümkün olmayan 

küresel pazarlara açılıyor. Bu nedenle Türk 

şirketlerinin küreselleşebileceği eşsiz bir 

pazar olduğumuzu düşünüyorum,” diye 

ekledi. 

SteelOrbis’in daha önce bildirdiği üzere, 

geçtiğimiz yılın Aralık ayında ülkeler, 2019 

yılında 18,6 milyar £ değerinde gerçekleşen 

ticaretlerini desteklemek için Brexit’in 

ardından 1 Ocak itibarıyla geçerli olmak üzere 

bir serbest ticaret anlaşması imzalamıştı. 

13 Eylül 2021 

Prime

HABERLER 

İngiltere’nin soğuk ve sıcak sac ithalat kotaları diğer 

ülkeler kategorisi için tükendi 

İngiltere hükümetinin verilerine göre, diğer 

ülkelere yönelik Temmuz-Eylül dönemi 

soğuk sac ve sıcak sac kotaları tükendi. 

Diğer ülkelere yönelik soğuk sac ithalat kotası 

13 Ağustos itibarıyla tükenirken, Hindistan, 

Güney Kore ve AB için kalan kota sırasıyla 

8.364 mt, 4.648 mt ve 61.647 mt seviyelerinde 

yer alıyor. Hindistan, Güney Kore ve AB’ye 

üçüncü çeyrek için tahsis edilen soğuk sac 

kotaları 9.106 mt, 11.146 mt ve 74.206 mt 

seviyelerinde yer alıyordu. 

Diğer ülkelere yönelik sıcak sac ithalat kotası 

13 Temmuz tarihi itibarıyla tükenirken, 

Türkiye ve AB için kalan kota sırasıyla 19.307 

mt ve 116.483 mt seviyelerinde yer alıyor. 

Türkiye ve AB’ye Temmuz-Eylül dönemi için 

tahsis edilen sıcak sac kotaları 22.982 mt ve 

165.052 mt seviyelerinde yer alıyordu. 

Öte yandan, Türkiye’ye söz konusu dönem 

için tahsis edilen 34.133 mt kutu profil 

ithalat kotası 2 Temmuz itibarıyla tükenmişti. 

ABD Türkiye çıkışlı yuvarlak kaynaklı boru 

incelemesine ilişkin ön kararını açıkladı 

ABD Ticaret Bakanlığı Türkiye’den ithal 

yuvarlak kaynaklı boruya uygulanan 

antidamping vergisine yönelik idari 

incelemenin ön sonuçlarını açıkladı. 

1 Mayıs 2019 ile 30 Nisan 2020 arasındaki 

dönemi kapsayan inceleme sırasında, Türk 

boru üreticilerinin söz konusu ürünleri 

ABD iç piyasasında adil değerinin altında 

sattıkları tespit edildi. 

Buna göre, Bakanlık Borusan, Kale Bağlantı 

Teknolojileri ve Noksel Çelik Boru için 

ağırlıklı ortalama damping marjını %26,22 

olarak hesapladı. 

EUROFER: Çelik talebindeki toparlanmanın 2021 

yılında devam etmesi bekleniyor 

Avrupa Çelik Birliği’nin (EUROFER) son 

yayınladığı Ekonomik ve Piyasa Görünümü 

raporuna göre, AB’nin bu yılın birinci 

çeyreğindeki görünür çelik tüketimi iyileşen 

talep seviyesi sayesinde yıllık %0,9 artışla 

36,3 milyon mt oldu. EUROFER, çelik 

kullanan sektörlerde ve çelik talebinde 

gözlenen toparlanmanın 2021 yılında devam 

etmesini beklediğini, ancak AB’deki genel 

ekonomik toparlanmanın düzensiz olduğunu 

ve riske açık olduğunu belirtti. 

EUROFER’in raporuna göre, geçtiğimiz yılın 

üçüncü çeyreğinde karantina önlemlerinin 

gevşetilmesi endüstriyel faaliyetlerin yeniden 

başlamasına olanak sağladı. Söz konusu 

çeyrekteki üretimde bir önceki çeyreğe 

kıyasla toparlanma görüldü. Bu durum, 

bazı sektörlerdeki üretimde kaydedilen 

beklenenin üzerindeki toparlanmayla 

geçtiğimiz yılın dördüncü çeyreği ile bu yılın 

birinci çeyreğine kadar devam etti. 

Prime Eylül 2021 14

HABERLER 



HABERLER 

Birinci çeyrekte, AB’de çelik kullanan 

sektörlerin üretimi yıllık %2,6 arttı. Bu, 

2019 yılının üçüncü çeyreğinden bu yana 

kaydedilen ilk çeyreklik artış oldu. EUROFER, 

AB’de çelik kullanan sektörlerin pandemi 

sürecinde yaşanan üretim kaybından sonra 

toparlandığını, ancak aşı planlamaları ve 

pandeminin olumsuz sonuçlarına ilişkin 

belirsizlik nedeniyle faaliyetlerin hala risk 

altında olduğunu belirtti. 

AGC inşaat maliyetlerindeki olağanüstü artışa dikkat 

çekerek 232. Madde vergilerinin kaldırılmasını talep 

etti 

Amerika Genel Müteahhitler Birliği (AGC), 

ABD inşaat sektöründe mal ve hizmetlerde 

kaydedilen olağanüstü fiyat artışlarının 

Temmuz ayında da devam ettiğini açıkladı. 

Birlik yetkilileri, inşaat sektörü üzerindeki 

enflasyon baskını azaltmak amacıyla çelik, 

alüminyum, kereste ve diğer başlıca inşaat 

malzemelerine uygulanan vergiler ile 

kotaların acilen kaldırılması için Başkan 

Biden’a çağrıda bulundu. 

AGC’nin Baş Ekonomisti Ken Simonson, 

“İnşaat malzemeleri Temmuz ayında üst 

üste altı ay çift haneli artış göstermiş oldu. 

Ayrıca, üretim ve teslimat süreleri her geçen 

gün artmaya devam ediyor. Vergiler ve 

kotalar kaldırılmadığı müddetçe, hükümetin 

Temmuz ayında topladığı fiyat verileri, söz 

konusu fiyat artışının en erken sonbahara ve 

muhtemelen sonrasında da devam edeceğini 

ortaya koyuyor,” açıklamasını yaptı. 

Simonson, konut dışı inşaata yönelik üretici 

fiyat endeksinin son on iki ayda %4,4 artış 

gösterdiğini; söz konusu artışın, üreticiler 

ve dağıtımcılar ile nakliye firmaları gibi 

hizmet sağlayıcılarının inşaat malzemelerine 

yansıttığı %25,6’lık artışın küçük bir kısmını 

oluşturduğunu belirtti. 

Her inşaat türünde kullanılan malzemelerin 

satış fiyatlarında çift haneli artışlar 

görüldüğü ifade edildi. Çelik mamullerine 

yönelik üretici fiyat endeksi, 2020 yılının 

Haziran ayından bu yılın Haziran ayına kadar 

%108,6 arttı. Kereste ve kontrplak için üretici 

fiyat endeksi Haziran ayında kaydedilen 

büyük aylık düşüşe rağmen %56,8 artış 

gösterdi. Bakır ve pirinç alaşım için üretici 

fiyat endeksi %49, alüminyum alaşım için 

üretici fiyat endeksi %33,2 artış kaydetti. 

Bununla birlikte, plastik inşaat malzemeleri 

endeksi %26,7; yalıtım malzemeleri endeksi 

%11,8; asfalt-zift çatı kaplama ve dış cephe 

kaplama endeksi %10,9 arttı. 

Malzeme maliyetlerindeki artışın yanında, 

ulaşım ve yakıt maliyetlerinde de yükselişler 

görüldü. Kamyonla yük taşımacılığı endeksi 

%13,8 artış gösterdi. Müteahhitlerin, 

kamyonlarını ve arazi ekipmanlarını 

çalıştırmak için doğrudan ödediği yakıt 

maliyetleri ve nakliye fiyatlarındaki ekstralar 

da artış kaydetti. 

Birlik yetkilileri, çelik ve alüminyum gibi 

başlıca inşaat malzemelerine uygulanan 

vergilerin kaldırılması için Başkan Biden’a 

çağrıda bulundu. Bazı ülkelerin, vergi 


HABERLER 

yerine kota sistemine geçmesinin arzı 

daha da daralttığı eklendi. Hükümetin 

başlıca malzemelere getirdiği kısıtlamalar 

sürdürülürse, Senato’nun geçtiğimiz 

hafta geçirdiği yeni altyapı yasa tasarısını 

baltalayacağı belirtildi. 

AGC’nin CEO’su Stephen E. Sandherr konuya 

ilişkin, “Söz konusu vergiler ve kotalar, pek çok 

başlıca malzemenin maliyetinde suni artışa 

neden olarak ekonomiye fayda sağlayacağına 

zarar veriyor. Bu önlemler sürdürülürse, yeni 

altyapı yasa tasarını baltalayacak,” şeklinde 

konuştu. 

Çin’de uygulanan sıkı karantina önlemleri nedeniyle 

navlun oranları daha da artabilir 

Çin tarafından yapılan açıklamaya göre, 

ülkenin belirli bölgelerinde kötüleşmeye 

başlayan Covid-19 pandemisi nedeniyle, 

ülkeye giriş yapan tüm gemiler, yeni 

karantina önlemleri kapsamında 14 ila 21 

gün beklemek zorunda kalacak. 

Gecikme günleri, kalkış limanına göre 

belirlenecek. Şanghay yakınlarında bulunan 

limanların, en az üç gündür, şimdiye kadar 

görülen en büyük yoğunlukla karşı karşıya 

kaldığı belirtildi. 

Karantina süreci tamamlanmadan, gemilerin 

limana giriş yapmalarına izin verilmeyecek. 

Yeni kural kapsamında limanlarda 

beklemek zorunda kalan gemiler nedeniyle, 

limanlardaki yoğunluk daha da arttı. İsmini 

vermek istemeyen bir piyasa oyuncusu, 

yakın gelecekte navlun oranlarının yüksek 

ihtimalle artacağını söyledi. Uluslararası bir 

tüccar ise, “Söz konusu durum sonucunda, 

ASEAN çıkışlı kargoların teslimat süresi, 

seyahat süresi de dahil olmak üzere 28 güne 

çıktı,” şeklinde konuştu. 

İDÇ çelikhane yatırımı için elektrik ark ocağı tedarik 

anlaşması imzaladı 

İnşaat demiri üreticisi İzmir Demir Çelik 

Sanayi A.Ş. (İDÇ) çelikhane kapasitesini 

iki kat artırarak 1.400.000 mt’dan 2.800.000 

mt’a çıkarmak amacıyla yaptığı yatırım 

kapsamında elektrik ark ocağı kurulumu 

için Almanya merkezli Badische Stahl 

Engineering GBMH ile 10,30 milyon €’luk 

anlaşma imzaladığını açıkladı. 


İDÇ, Alman tesis ekipmanı tedarikçisi SMS 

Group’un bağlı kuruluşu SMS Concast 

AG ile 11,50 milyon €, Çin merkezli Avic 

International Hangzhou Company Ltd. ve 

Avic Endüstriyel Gaz Mühendisliği A.Ş. ile 

toplam 16,70 milyon $’lık anlaşma yapmıştı. 

Çelikhane yatırımının 100 milyon $ tutarında 

olması, yatırımın iki ay içerisinde başlaması 

ve 2023 yılının ikinci çeyreğinin sonuna kadar 

tamamlanması planlanıyor. 



HABERLER 


HABERLER 



HABERLER 

ABD Türkiye’den ithal inşaat demirine yönelik 

incelemenin ön sonucunu açıkladı 

ABD Ticaret Bakanlığı, Türkiye’den ithal 

inşaat demirine uygulanan antidamping 

vergisine yönelik idari incelemenin ön 

sonuçlarını açıkladı. 

konusu inceleme döneminde normal değerin 

altında satış yapmadığını, Habaş’ın ise söz 

konusu dönemde inşaat demiri sevkiyatı 

gerçekleştirmediğini tespit etti. 

1 Temmuz 2019 ve 30 Haziran 2020 tarihleri 

arasındaki inceleme döneminde, bazı Türk 

inşaat demiri üreticilerinin normal değerlerin 

altında satış yaptığı tespit edildi. Buna ek 

olarak, bakanlık, Çolakoğlu Metalürji’nin söz 

Bakanlık, İçdaş, Kaptan Demir, Kroman 

Çelik, Yücel Boru ve Diler Dış Ticaret için 

tahmini damping marjını %1,05 seviyesinde, 

Çolakoğlu için ise sıfır olarak belirledi. 

Yıldız Demir Çelik Temmuz ayında galvanizleme 

hattında üretim rekoru kırdı 

Yıldız Demir Çelik, Temmuz ayında galvaniz 

hattında aylık üretim rekoru kırdığını açıkladı. 

Söz konusu hatta devreye alındığından bu 

yana 1.000.000 mt üretim barajının aşıldığı 

ifade ediliyor. 

Yıldız Demir Çelik ayrıca, Şubat ayında 

350.000 mt yıllık kapasiteye sahip ikinci 

galvanizleme hattı yatırımına başlamıştı. 

Yeni hattın yıl sonunda devreye alınması 

planlanıyor. 

Borusan Mannesmann’ın satış gelirleri ilk yarıda %79,3 

arttı 

Türkiye’nin önde gelen çelik boru üreticisi 

Borusan Mannesmann, 2021 yılının ilk 

yarısına ilişkin mali sonuçlarını açıkladı. 

Yılın ilk yarısında şirket, önceki yıl kaydedilen 

74,58 milyon TL net kâra karşılık 152,82 

milyon TL net kâr açıklarken, söz konusu 

dönemde şirketin satış gelirleri ise yıllık 

%79,3 artışla 2,89 milyar TL seviyesinde 

kaydedildi. 

Borusan Mannesmann, bu yılın ilk yarısında, 

birinci kalite çelik boru satışlarının, Corona 

virüsü salgınından dolayı geçtiğimiz yılın 

aynı döneminde kaydedilen düşük seviyeye 

kıyasla %19 artarak 313.000 mt seviyesinde 

yer aldığını belirtti. Şirket birinci kalite çelik 

boru satışlarının %62’sini küresel piyasalara 

yönlendirdiğini bildirdi. Özel ve spiral borular 

başta olmak üzere katma değeri yüksek 

boruların satışından elde edilen cironun 

toplam birinci kalite satış cirosu içindeki payı 

ise %51’e ulaşırken, yüksek katma değerli 

sondaj ve kuyu borusu satış cirosu, söz 

konusu dönemde toplam birinci kalite ürün 

satış cirosunun %20’sini oluşturdu. Şirketin 

söz konusu dönemde yüksek katma değerli 

spiral kaynaklı boru satış cirosu toplam 

birinci kalite ürün satış cirosunun %6’sını 


HABERLER 

oluşturdu. Otomotiv sektörüne yönelik çelik 

boru satışları, gerçekleştirilen yatırımlarla 

bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla artış 

gösterdi. Şirketin yılın ilk yarısında otomotiv 

sektörüne yönelik gerçekleşen cirosu ise 

toplam birinci kalite satış cirosunun içinde 

%25 paya sahip oldu. 

Şirket söz konusu dönemde gerçekleştirdiği 

yatırım tutarının toplam 143,38 milyon TL 

değerinde olduğunu bildirdi. 

SEAISI: ASEAN-6 ülkelerinin ihracatı Çin’den gelen 

talepten olumlu etkileniyor 

Güneydoğu Asya Demir ve Çelik Enstitüsü 

(SEAISI), ASEAN-6 ülkelerinin 2021 yılı 

birinci çeyreğine ilişkin nihai mamul ihracat 

ve ithalat verilerini paylaştı. Buna göre, 

Endonezya, Malezya ve Vietnam’ın nihai 

mamul ihracatı, 2020 yılındaki pandemi 

ve ekonomik yavaşlamaya rağmen büyük 

oranda büyüme kaydetti. 

kaydedilen 184.384 mt’a kıyasla birinci 

çeyrekte 691.796 mt seviyesine yükseldi. Bu 

yılın birinci çeyreğinde Malezya’nın filmaşin 

ihracatı %39 düşüşle 566.691 mt oldu. 

Malezya’nın çubuk ve filmaşin ihracatı için 

başlıca pazar Çin oldu. Öte yandan, ülkenin 

yassı mamul ürünlerinin çoğunun ihracatı 

birinci çeyrekte çift haneli düşüş gösterdi. 

Endonezya’nın sıcak haddelenmiş levha 

ihracatı bu yılın birinci çeyreğinde %42,2 

azalarak 128.386 mt olurken, ülkenin levha 

ihracatı bu çeyrekte 47.824 mt seviyesinde 

yer aldı. Bu yılın birinci çeyreğinde, ülkenin 

paslanmaz sıcak sac ihracatı 339.146 mt 

seviyesinde kaydedildi, tonajın neredeyse 

yarısı Tayland’a sevk edilirken, kalanı 

Vietnam, Myanmar ve Çin’e ihraç edildi. 

Nihai mamul ürünleri ihracatının yanı sıra 

Endonezya’nın kütük ve slab ihracatı bu 

yılın birinci çeyreğinde sırasıyla 459.731 

mt ve 75.527 mt’a yükseldi. Ülkenin kütük 

ihracatının yarısı Çin’e yapılırken, Çin’i 

bunu Tayvan, Tayland ve Filipinler takip etti. 

Endonezya’nın slab ihracatı ağırlıklı olarak 

Çin, Tayland ve Güney Kore’ye yapıldı. 

Malezya’nın birinci çeyrekteki nihai mamul 

ihracatı, uzun mamul ihracatındaki artışla 

önemli ölçüde yükseldi. Ülkenin çubuk 

ihracatı, geçtiğimiz yılın aynı döneminde 

Bu yılın birinci çeyreğinde, Vietnam’ın 

sıcak sac ihracatı yıllık %10 azaldı. Başlıca 

pazarlar Endonezya, Malezya ve Tayland 

oldu. Yarısı Çin’e yapılan Vietnam’ın kütük 

ihracatı, birinci çeyrekte %24 artışla yaklaşık 

500.000 mt’a yükseldi ve kalan tonaj Tayland 

ve Endonezya’ya ihraç edildi. Tayland ve 

Filipinler, ülkenin başlıca nihai mamul 

ithalatçıları olmaya devam etti. 

Tayland’ın bu yılın ilk çeyreğindeki nihai 

mamul ihracatı yıllık %6 arttı. Söz konusu 

çeyrekte ülkenin sıcak sac ihracatı %30 

artışla 1 milyon mt’a, soğuk sac ihracatı ise 

%29 artışla 500.000 mt’a yükseldi. 

Filipinler’in nihai mamul ithalatı, 2021 

yılının başında inşaat faaliyetlerinin yeniden 

başlamasıyla üç kat artan çubuk ithalatı 

dışında, yılın birinci çeyreğinde önemli 

ölçüde düştü. Ülkenin birinci çeyrekteki yassı 

mamul ithalatı, galvanizli sac ithalatında 



HABERLER 

kaydedilen çift haneli artış dışında düşüş 

kaydetti. 

Singapur’un nihai mamul ihracatı ilk çeyrekte 

%6 düşüşle 1,5 milyon mt oldu. Ülkenin 

uzun mamul ihracatı %22 düşüşle 597.090 

mt olurken, yassı mamul ihracatı %8 artışla 

908.938 mt seviyesinde kaydedildi. 

Sonuç olarak, SEAISI, ASEAN ülkelerindeki 

birçok çelik üreticisinin Çin’deki güçlü 

talepten ve arz-talep arasındaki farktan 

yararlandığını belirtti. 

Severstal boru ihracat piyasasındaki konumunu 

güçlendiriyor 

Rus çelik üreticisi Severstal, özellikle 

geniş çaplı boru olmak üzere boru ihracat 

piyasasındaki konumunu güçlendirmeye 

devam ediyor. 

Şirket, yakın zaman önce, Yunanistan’a ilk 

geniş çaplı boru teslimatını tamamladı. 

Sözleşme şartları doğrultusunda, geniş çaplı 

borular, DIN 30670 standardına uygun olarak, 

dış yüzeyi üç kat polietilen kaplamalı ve içi 

ise AWWA C-210 kaplamalı olarak üretildi ve 

teslim edildi. 1.016 mm çapında ve 12 mm 

et kalınlığında olan borular, Severstal’a ait 

Izhora Pipe Plant’te üretildi. 

Şirketin Enerji Ürünleri Biriminden Sorumlu 

Müdür Yardımcısı Maksim Starikov, “Severstal 

olarak, Bulgaristan, Polonya, Slovakya ve 

Hollanda dahil olmak üzere bir süredir 

Avrupa’ya geniş çaplı boru tedarik ediyoruz. 

Son sevkiyatımızda ise borular, doğrudan 

son kullanıcı depolarına teslim edildi. 

Müşterilerimize, yüksek kalite hizmetler 

sunarak Avrupa piyasasındaki konumumuzu 

güçlendirmeyi hedefliyoruz,” açıklamasını 

yaptı. 

İDÇ ilk yarıda net kâr açıkladı, satış gelirleri büyük 

ölçüde arttı 

İnşaat demiri üreticisi İzmir Demir Çelik 

Sanayi A.Ş. (İDÇ), 2021 yılının ilk yarısına 

ilişkin mali ve faaliyet sonuçlarını açıkladı. 

Yılın ilk yarısında, İDÇ bir önceki yılın aynı 

döneminde kaydedilen 458,85 milyon TL 

net zarara kıyasla 29,21 milyon TL net kâr 

kaydetti. Şirketin satış gelirleri yıllık %103,3 

artış göstererek 4,29 milyar TL olurken, 

söz konusu dönemde İDÇ, 2020 yılının ilk 

yarısında kaydedilen 75,94 milyon TL faaliyet 

kârına kıyasla 516,84 milyon TL faaliyet kârı 

kaydetti. 

İDÇ’nin yaptığı açıklamaya göre, ilk yarıda 

şirketin kütük üretimi yıllık %22,8 artışla 

745.242 mt olurken, inşaat demiri üretimi 

yıllık %21,9 artışla 471.807 mt seviyesinde yer 

aldı. Bununla birlikte aynı dönemde İDÇ’nin 

fason inşaat demiri üretimi yıllık %34,4 

artışla 165.284 mt oldu. İlk yarıda şirket yıllık 


HABERLER 



HABERLER 

%34,8 artışla 155.313 mt profil üretti. 

Bununla birlikte, 2021 yılının ilk yarısında 

İDÇ’nin nihai mamul satışları yıllık %22 

artışla 760.007 mt olurken, ihracat satışları 

yıllık %15 düşüşle 159.511 mt seviyesinde 

kaydedildi. 

İDÇ, yılın ilk yarısında hammadde ve nihai 

mamul fiyatlarının geçtiğimiz yılın aynı 

dönemine kıyasla ortalama olarak arttığını 

belirtti. Söz konusu dönemde döviz kurunun 

yükselmeye devam etmesi finansman 

zararının oluşmasına neden oldu. 

EUROFER: AB’nin nihai mamul ithalatı birinci 

çeyrekte %2 arttı 

Avrupa Çelik Üreticileri Birliği (EUROFER) 

tarafından yayımlanan Ekonomi ve Çelik 

Piyasalarının Görünümü 2021-2022/2021 

üçüncü çeyrek raporuna göre, AB’nin birinci 

çeyrekteki çelik ithalatı, geçtiğimiz yılın 

dördün çeyreğinde görülen %5 düşüşün 

ardından yıllık %2 arttı. Bu, 2019 yılının 

üçüncü çeyreğinden bu yana görülen ilk artış 

oldu. Bu yılın ikinci çeyreğinde AB’nin çelik 

ithalatı, çelik talebindeki iyileşme sayesinde 

yıllık %44 artış gösterdi. 

Bu yılın birinci çeyreğinde AB’nin yassı 

mamul ithalatı yıllık %1 ve uzun mamul 

ithalatı yıllık %4 artış gösterirken, yılın ikinci 

çeyreğinde AB’nin yassı mamul ithalatı yıllık 

%46 ve uzun mamul ithalatı yıllık %34 arttı. 

AB’nin çelik ithalatı 2021 yılının başında 

dalgalı bir seyir izledi ve 2019 yılında görülen 

eğilimi sürdürdü. 

EUROFER, Türkiye, Rusya, Güney Kore, 

Hindistan ve Ukrayna’nın yılın ikinci 

çeyreğinde, AB’nin nihai mamul ithalatında 

en büyük kaynakları olduğunu belirtti. Bu beş 

ülke, AB’nin toplam nihai mamul ithalatının 

%78’ini oluşturdu. Rusya ve Türkiye %18,9’luk 

paylarıyla AB’nin en büyük nihai mamul 

kaynakları olurken, Hindistan, Ukrayna ve 

Güney Kore’nin payları sırasıyla %17,9, %7,9 

ve %9,5 seviyesinde yer aldı. 

Söz konusu dönemde, Rusya ve Türkiye’den 

yapılan nihai mamul ithalatı sırasıyla yıllık 

%38 ve %7 artış gösterirken, Ukrayna’dan 

yapılan ithalat yıllık %106 arttı. Güney 

Kore’den yapılan nihai mamul ithalatı ise 

yıllık %4 düşüş gösterdi. 

EUROFER’e göre, bu yılın ikinci çeyreğinde, 

yassı mamul ithalatı, nihai mamul ithalatının 

%79’unu oluştururken, uzun mamul ithalatı 

ise %21’ini oluşturdu. 

EUROFER: AB çelik ihracatı birinci çeyrekte %30 

düştü 




üçüncü çeyrek raporuna göre, AB’nin toplam 

çelik ihracatı bu yılın birinci çeyreğinde yıllık 

%30 düştü. Söz konusu çeyrekte, yassı mamul 

ihracatı yıllık %6, uzun mamul ihracatı ise 

yıllık %3 düşerken, yılın ikinci çeyreğinde 


HABERLER 

yassı mamul ihracatı yıllık %33 ve uzun 

mamul ihracatı yıllık %24 düşüş gösterdi. 

EUROFER, Türkiye, ABD, İsviçre, Çin ve 

Mısır’ın AB’nin bu yılın ikinci çeyreğinde en 

fazla ihracat yaptığı ülkeler olduğunu söyledi. 

Bu beş ülke, söz konusu dönemde AB’nin 

toplam nihai mamul ihracatının %46’sını 

oluşturdu. 

Bu yılın ikinci çeyreğinde, İsviçre’ye yapılan 

nihai mamul ihracatı %19, Rusya’ya yapılan 

ihracat %26 düşerken, Çin, Türkiye ve Mısır’a 

yapılan ihracat ise sırasıyla %37, %40 ve %55 

düştü. ABD’ye yapılan ihracat ise yalnızca %3 

geriledi. 

EUROFER’e göre, bu yılın ikinci çeyreğinde, 

AB’nin yassı mamul ihracatı, nihai mamul 

ihracatının %62’sini oluştururken, uzun 

mamul ihracatı ise %38’ini oluşturdu. 

Çemtaş’ın satış geliri ilk yarıda %89,3 artış gösterdi 

Bursa merkezli çelik üreticisi Çemtaş Çelik 

Makine Sanayi ve Ticaret A.Ş. (Çemtaş) bu 

yılın ilk yarısına ilişkin mali ve operasyonel 

sonuçlarını açıkladı. 

İlk yarıda Çemtaş, geçtiğimiz yılın aynı 

döneminde kaydedilen 40,65 milyon TL net 

kâra kıyasla 91,84 milyon TL net kâr açıkladı. 

Aynı dönemde, şirketin satış geliri yıllık %89,3 

artışla 605,15 milyon TL olurken, faaliyet kârı 

ise bir önceki yılın ilk yarısında kaydedilen 

31,06 milyon TL’ye kıyasla artış göstererek 

126,16 milyon TL seviyesinde yer aldı. 

Söz konusu döneminde, Çemtaş’ın kütük 

üretimi yıllık %21,86 artışla 90.235 mt 

olurken, haddelenmiş çelik üretimi yıllık 

%25,97 artışla 83.169 mt oldu. 

Bu yılın ilk altı ayında, şirketin iç piyasaya 

yaptığı satışlar önceki yılın aynı dönemine 

göre %17,38 artarak 50.124 mt olurken, 

ihracat satışları ise yıllık %12,8 artışla 27.026 

mt seviyesine yükseldi. 

BAE’de yerli inşaat demiri satışları inşaata yönelik yeni 

düzenlemeyle desteklenebilir 

SteelOrbis’in önceden belirttiği üzere, 

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) merkezli uzun 

mamul üreticileri yeni uygulamaya konan 

ticari kısıtlamalar nedeniyle son haftalarda 

Suudi Arabistan’a neredeyse hiç sevkiyat 

yapamıyor. Komşu ülkelerde inşaat demiri 

tüketimi aylık 40.000-50.000 mt olarak 

tahmin edildiği ve bu miktar BAE’deki üretim 

fazlasını karşılayacak kadar yüksek olmadığı 

için, söz konusu kısıtlamalar yerel piyasada 

arz fazlası oluşmasına yol açtı. Aynı zamanda, 

BAE’deki talep dönemsel olarak zayıfladı ve 

bu da yerel üreticiler için ekstra sorunlar 

yarattı. Ancak, ülkenin belirli bölgelerinde 

inşaata yönelik açıklanan yeni düzenlemeler, 

üreticilerin yerel satışlarını canlandırmasına 

yardımcı olabilir. 

Piyasa kaynaklarına göre, Abu Dabi Emirliği 

ve El-Ayn şehri yetkilileri de benzer 



İÇİNDEKİLER

İÇİNDEKİLER

HABERLER 

düzenlemeler açıkladı ve müteahhitlerin 

belirtilen bölgelerdeki tüm projelerinde artık 

yalnızca yerli çelik kullanacağını ifade etti. Bu 

düzenlemelere uymayan projelerin ise inşaat 

onayı alamayacağı belirtildi. Oyunculara 

göre, söz konusu yeni düzenlemede 

“emirlik” ibaresi kullanıldığı ve bu ibare 

ülkedeki en büyük üretici olan Emirates 

Steel Industries’in ismiyle karıştırılabildiği 

için yakın zamanda açıklamada bu ifadenin 

netleştirilmesi bekleniyor. 

Bu düzenleme, yerel üreticilerin iç piyasada 

satışlarını güçlendirebilir, ancak Ummanlı 

üreticilerin söz konusu bölgelerdeki varlığını 

zayıflatabilir. Yine de piyasa oyuncuları 

çoğunlukla bu gelişmenin çok büyük bir etki 

yaratmayacağını düşünüyor. SteelOrbis’e 

konuşan büyük ölçekli yerel bir tüccar, 

“Bu düzenleme yalnızca Abu Dhabi ile El- 

Ayn’daki kamu projeleri için geçerli ve bu 

da BAE pazarının yalnızca yaklaşık %25’ini 

oluşturuyor. Çoğu projede halihazırda BAE 

menşeli çelik kullanılıyordu, dolayısıyla 

bu kararın hafif bir etki yaratacağını 

düşünüyorum,” ifadelerini kullandı. 

İtalyan Liberty Magona faaliyetlerine yeniden başlıyor 

Ağustos ortasında verdiği aranın ardından, 

İtalya’ya bağlı Piombino’da yer alan çelik 

üreticisi Liberty Magona, 23 Ağustos tarihi 

itibarıyla faaliyetlerine yeniden başladığını 

duyurdu. İlk olarak, şirketin boyama ve 

galvanizleme hattındaki faaliyetler yeniden 

başlatılmıştı. 

SteelOrbis’in daha önceden de bildirdiği 

üzere, şirketin asitleme ve haddeleme 

birimleri, Liberty Steel’in Romanya’da yer 

alan Galati tesisinden yapılan sac tedariki ile 

birlikte bu ayın başında yeniden başlamıştı. 

Yaklaşık 500 kişiyi istihdam eden Liberty 

Magona, hammadde eksikliği nedeniyle 

faaliyetlerini iki aylığına durdurma kararı 

almıştı. Sanjeev Gupta liderliğindeki şirket, 

ana finansörü Greensill Capital’in iflasının 

ardından yaşanan maddi sorunlar nedeniyle 

tedarik sıkıntısıyla karşı karşıya kalmıştı. Söz 

konusu sorunların üstesinden gelebilmek 

için Liberty Steel’in, ArcelorMittal’den 

devraldığı Galati üretim tesisi, şirketin Avrupa 

birimlerinin ana tedarikçisi yapılmıştı. 

Piombino’da yer alan tesis, Eylül ayında tam 

kapasite faaliyet göstermeye başlayacak. Bu 

aydan itibaren, Galati tesisinin, Magona’nın 

ihtiyaçlarının %60-70’ini karşılaması 

bekleniyor. 

GFG Alliance’ın Yönetim Kurulu Başkanı 

Sanjeev Gupta, “Önümüze çıkan zorluklara 

rağmen, ana faaliyetlerimiz çok iyi 

performans göstermeye devam ediyor. 

Ayrıca, mükemmel piyasa koşullarından 

fayda sağlıyoruz. Yapılacak çok iş olsa da 

yeniden yapılandırma planımız sayesinde 

alacaklılarımızın ve hissedarlarımızın 

güvenini hızla kazanıyoruz. Kârlı, yeniden 

yapılandırılmış ve hedef odaklı bir işletme 

haline gelebilmeye doğru hızla ilerliyoruz,” 

açıklamasını yaptı. 


HABERLER 

MMK Metalürji sıcak tesisini devreye aldı, Temmuz’da 

aylık galvanizli sac üretim rekoru kırdı 

Rus çelik üreticisi MMK Group, bağlı 

kuruluşu MMK Metalürji’nin İskenderun’da 

sıcak sac üretimi için tasarladığı elektrik ark 

ocaklı çelik tesisini yeniden devreye aldığını 

ve tesisin tam kapasiteye ulaşma planının 

başladığını açıkladı. MMK Metalürji, 

2012 yılında Türkiye pazarındaki olumsuz 

ekonomik koşullar nedeniyle durdurulan 

tesisinde deneme üretimine bu yılın 

Temmuz ayında başlamıştı. Bir aydan kısa 

sürede tesiste 5.800 mt haddelenmiş mamul 

üretildi. 

Şirketin açıklamasına göre, tesisin 2021 

yılında ise toplam 200.000-260.000 mt sıcak 

sac üretimine, 2022 yılında tam kapasiteye 

ulaşması planlanıyor. 

Ayrıca, MMK Metalürji, Temmuz ayında 

86.400 mt birinci kalite galvanizli sac 

üreterek aylık üretim rekoru kırdı. Şirket, 

İskenderun’da 45.219 mt ve İstanbul’da 

41.221 mt galvanizli sac üretti. Bir önceki 

rekor, bu yıl Ocak ayında 78.613 mt galvanizli 

sac ile kırılmıştı. 

Çelik Halat ve Tel Sanayii’nin satış gelirleri Ocak- 

Haziran döneminde arttı 

Kocaeli merkezli Çelik Halat ve Tel Sanayii 

AŞ, bu yılın Ocak-Haziran dönemine ilişkin 

mali sonuçlarını açıkladı. 

Şirket tarafından yayımlanan mali sonuç 

raporuna göre, Çelik Halat ve Tel Sanayii 

bu yılın ilk yarısında, bir önceki yılın aynı 

döneminde kaydedilen 11,59 milyon TL 

zarara kıyasla 182.662 TL net kâr bildirdi. Söz 

konusu dönemde şirketin satış geliri ise yıllık 

bazda %116,2 artışla 292,40 milyon TL oldu. 

Aynı dönemde, Çelik Halat ve Tel Sanayii’nin 

toplam çelik halat satışları değer bakımından 

yıllık %95,3 artışla 108,67 milyon TL 

seviyesinde kaydedilirken, galvanizli tel 

satışları yıllık %148 artışla 20,11 milyon TL ve 

yaylık tel satışları yıllık %132,9 artışla 59,01 

milyon TL seviyesinde yer aldı. 

Çelik Halat ve Tel Sanayii’nin yurt içi 

satışları Ocak-Haziran döneminde yıllık 

%106 artarken, yurt dışı satışları da %121 

artış gösterdi. Şirket tarafından yapılan 

açıklamaya göre, yurt içi satışların toplam 

satış gelir içindeki payı ilk altı ayda %49’dan 

%47’ye gerilerken, yurt dışı satışların payı 

%51’den %53’e yükseldi. 

Tosyalı, Cezayir’de 8,5 milyon mt kapasiteye ulaşmak 

için yatırımlarını sürdürüyor 

Tosyalı Demir Çelik Sanayi, Cezayir 

merkezli bağlı kuruluşu Tosyalı Algerie’deki 

yatırımının dördüncü fazının devam ettiğini 

belirtti. 

Tosyalı Algerie yatırımındaki tüm etaplar 

tamamlandığında tesis, 7,5 milyon mt’u 

entegre maden tesisinden olmak üzere, 8,5 

milyon mt yassı ve uzun mamul üretim 



HABERLER 

kapasitesine sahip olacak. 

Yatırımın ilk etabı 2013, ikinci etabı 2015 ve 

üçüncü etabı da 2018 yılında tamamlandı. 

Yıllık 2,5 milyon mt kapasiteli dünyanın 

en büyük doğrudan indirgenmiş demir 

tesislerine sahip olan Tosyalı Algerie, 2020 

yılında 2,23 milyon mt üretim gerçekleştirerek 

dünya rekoru kırdı. 

Öte yandan, İskenderun’da mevcut liman 

işletmesi ve Erzin’de yapımı planlanan liman 

yatırımının yanı sıra Tosyalı’nın Cezayir’de 

de büyük bir liman yatırımı var. Cezayir’deki 

bu liman, gemi yanaşma ve 150.000 mt’luk 

yük indirme kapasitesiyle ülkenin en büyük 

limanı. Avrupa’nın en uzun hatlarından biri 

olan 12 kilometrelik konveyör bant sistemiyle 

limandan tesise kadar araç kullanmadan 

saatte 4.000 mt taşıma yapılabiliyor. 

Hindistan beş ülke ve AB ile yapılan serbest ticaret 

anlaşması görüşmelerine hız verecek 

Hindistan hükümeti, yeni dış ticaret politikası 

doğrultusunda, Birleşik Arap Emirlikleri 

(BAE), İngiltere, Avustralya, Kanada ve 

Avrupa Birliği ile imzalayacağı konuşulan 

serbest ticaret anlaşması görüşmelerine hız 

vereceğini açıkladı. 

Serbest ticaret anlaşmasının imzalanacağı 

ilk ülkenin BAE olabileceği konuşuluyor. 

Hindistan Ticaret Bakanı B.V.R. 

Subrahmanyam, “Serbest ticaret anlaşması 

stratejimizi yeniledik. Hindistan’ın dünyanın 

geri kalanıyla etkileşime geçmesi gerekiyor. 

Aksi halde, küresel piyasaların dışında 

kalacağız. Dünya iki yönlü, yerel veya 

bölgesel anlaşmaların yapıldığı bir düzene 

geçti,” açıklamasını yaptı. 

Söz konusu hamle, Hindistan’ın geçtiğimiz 

yıl, Çin menşeli ürünlere erişimiyle ilgili 

endişelerine yeterli önemin verilmemesi 

gerekçesiyle, dünyanın en büyük ticaret 

blokunu oluşturan Çin destekli Bölgesel 

Kapsamlı Ekonomik Ortaklık’a katılmayı 

reddetmesi açısından önem taşıyor. 

Hükümet yetkilisi, “Görüşmeleri 

hızlandırmamız sonucunda ilk olarak BAE ve 

ardından, en kısa sürede diğer ülkelerle de 

anlaşma sağlayacağız,” şeklinde konuştu. 

Kardemir ilk yarıda da büyüme ivmesini devam ettirdi 

Entegre uzun mamul üreticisi Kardemir 

Karabük Demir Çelik Sanayi ve Ticaret A.Ş. 

(Kardemir) bu yılın ilk yarısına ilişkin mali ve 

operasyonel sonuçlarını açıkladı. 

Yılın ilk yarısında, Kardemir bir önceki yılın 

aynı döneminde kaydedilen 267,8 milyon 

TL net zarara kıyasla 1,42 milyar TL net kâr 

açıklayarak, ilk çeyrek sonuçlarında olduğu 

gibi mali açıdan büyüme ivmesini devam 

ettirdi. Aynı dönemde şirket, bir önceki yılın 

aynı döneminde kaydedilen 83,8 milyon 

TL faaliyet zararına kıyasla 1,88 milyar TL 

faaliyet kârı bildirirken, satış gelirleri yıllık 

%96 artışla 6,37 milyar TL oldu. Ayrıca 

şirketin AVFÖK marjı da, %32,7 oranında 

kaydedildi. 


HABERLER 



HABERLER 

Söz konusu dönemde, şirketin ham çelik 

üretimi yıllık %0,8 artarak 1,25 milyon mt 

olurken, pik demir üretimi ise yıllık %1,5 

artışla 1,15 milyon mt seviyesinde kaydedildi. 

Şirketten yapılan açıklamada, “Çelik 

piyasalarındaki talep ve fiyat artışıyla birlikte, 

güvenli satış politikamız, katma değerli ürün 

geliştirme ve pazarlama faaliyetlerimiz, 

verimli üretim ve etkin finansal yönetim 

sonucu olarak toplam satışlarımız ve 

kârlılığımız, 2021 yılı ilk yarı yılında piyasa 

beklentisinin üzerinde artış göstermiştir. 

“Güçlü Yönetim, Sürdürülebilir Üretim” 

yaklaşımı ile çalışmalarını duraksamadan 

sürdüren Kardemir, nitelikli insan kaynağı ile 

sektöründe öncü olmaya devam etmektedir,” 

sözlerine yer verildi. 

ABD, Türkiye ve Avustralya’dan ithal sıcak saca 

yönelik antidamping vergilerini yükseltti 

ABD Ticaret Bakanlığı, Türkiye ve 

Avustralya’dan ithal edilen sıcak saca 

yönelik 1 Ekim 2018 ve 30 Eylül 2019 tarihleri 

arasındaki dönemi kapsayan antidamping 

vergisi incelemelerinin nihai sonuçlarını 

açıkladı. 

Buna göre, Türkiye ve Avustralya’nın inceleme 

döneminde söz konusu ürünleri normal 

değerlerin altında sattığı tespit edildi. Ayrıca 

bakanlık, altı Türk üreticinin (Ağır Haddecilik, 

Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları, İskenderun 

Demir ve Çelik, Gazi Metal Mamulleri Sanayi 

ve Ticaret, Seametal Sanayi ve Dış Ticaret, 

Tosyalı Holding) söz konusu dönemde sıcak 

sac sevkiyatı yapmadığına karar verdi. 

Bakanlık, ağırlıklı ortalama damping 

marjlarını Türkiye için %24,32 ve Avustralya 

için %9,94 olarak belirledi. 


incelemenin ön sonuçlarında bakanlık 

antidamping marjını Türkiye için %21,48 

ve Avustralya için %7,96 oranlarında 

belirlemişti. 

OYAK Maden Metalürji Grubu’nun kârı ve satış 

gelirleri ilk yarıda yükseldi 

OYAK Maden Metalürji Grubu, bu yılın ilk 

yarısında net kârının önceki yıl kaydedilen 

926,85 milyon TL’ye kıyasla 6,05 milyar TL 

seviyesinde kaydedildiğini açıkladı. Şirketin 

satış geliri bir önceki yıl aynı dönemde 

kaydedilene kıyasla %80 artarak 24,8 milyar 

TL seviyesinde yer alırken, faaliyet kârı ise 

2020 yılının ilk yarısında kaydedilen 1,95 

milyar TL’ye kıyasla 8,61 milyar TL seviyesine 

yükseldi. 

Faaliyet sonuçlarına göre, yılın ilk yarısında, 

OYAK Maden Metalürji Grubu’nun toplam 

ham çelik üretimi yıllık %8 artışla 4,5 milyon 

mt seviyesinde kaydedildi. Ereğli tesislerinde 

yapılan ham çelik üretimi yıllık %8 düşüşle 

1,7 milyon mt, İskenderun tesisinde yapılan 

ham çelik üretimi ise yıllık %21 artışla 2,8 

milyon mt oldu. 

Söz konusu dönemde, şirketin yassı çelik 


HABERLER 

üretimi yıllık %5,6 artışla 3,74 milyon mt 

olurken, uzun çelik üretimi yıllık çok hafif bir 

düşüşle 404.000 mt seviyesinde kaydedildi. 

Şirketin yassı çelik satış hacmi yıllık bazda 

%4,4 artışla 3,64 milyon mt, uzun çelik satış 

hacmi ise yıllık bazda %16 düşüşle 380.000 

mt seviyesinde yer aldı. 

OYAK Maden Metalürji Grubu, yılın ilk 

yarısında, 606.000 mt’u yassı çelik, 13.000 

mt’u uzun çelik olmak üzere toplam 619.000 

mt ihracat yaparken, bu ihracat toplam 

satışların %15’ini oluşturdu. Şirket, yassı 

ürünlerde 32, uzun ürünlerde ise 6 ülkeye 

ihracat yaptı. 

Thyssenkrupp, Bochum tesisi için silisli şerit tavlama 

ve yalıtım hattı sipariş etti 

Alman tesis ekipmanı tedarikçisi SMS 

Group, Almanya merkezli thyssenkrupp Steel 

Europe’un Bochum tesisi için silisli şerit 

tavlama ve yalıtım hattı tedarik edeceğini 

açıkladı. 

Bu hatla, thyssenkrupp, 2024 yılı itibarıyla, 

elektrikli araçlara yönelik motor ve jeneratör 

üretiminde kullanılmak üzere yıllık 200.000 

mt’dan fazla taneleri yönlendirilmemiş silisli 

şerit üretimi yapabilecek. Nihai mamul 700- 

1.350 mm genişliğe ve 0,2-1 mm kalınlığa 

sahip olacak. 

Açıklamaya göre hat, kaynak tasarrufu 

sağlayan süreçlere ve yüksek derecede 

otomasyon ve dijitalleşmeye sahip. 

BlueScope yüksek fırın yatırımına devam ediyor, 

kömüre alternatif arayışında 

Avustralyalı çelik üreticisi BlueScope Steel, 

Port Kembla Steelworks’te bulunan 6 No’lu 

yüksek fırının yenileme çalışmalarına 

yönelik çok aşamalı bir sermaye yatırımı 

değerlendirme sürecinin bir parçası olan 

ön fizibilite çalışmasının iyi bir şekilde 

ilerlediğini ve 2022 mali yılının ilk yarısında 

daha fazla gelişmenin bildirileceğini açıkladı. 

Ön fizibilite çalışması bu yılın Şubat ayında 

başlamıştı. Yaklaşık 700-800 milyon $ olarak 

tahmin edilen sermaye 2023-2025 mali 

yılında harcanacak. 

Şirketin açıklamasına göre, bu ön 

fizibilite çalışması BlueScope’un iklim 

stratejisiyle uyumlu. Sera gazı salımı 

yoğunluğunu azaltmaya yönelik mevcut 

en son teknolojiler, projenin ayrılmaz bir 

parçası olarak değerlendiriliyor. BlueScope, 

2050 yılına kadar sera gazı salımını sıfıra 

indirmeyi hedefliyor. Şirketin Genel Müdürü 

ve CEO’su Mark Vassella, BlueScope’un iklim 

değişikliği konusundaki kısa vadeli planı 

için önümüzdeki beş yıl içinde 150 milyon $ 

tahsis edileceğini belirtti. 

6 No’lu yüksek fırın, 5 No’lu yüksek fırının 

faaliyet ömrü tahmini 2026 ve 2030 yılları 






HABERLER 

arasında sona erdiğinde, Port Kembla 

Steelworks’ün gelecekteki konfigürasyonu 

için bir seçenek olarak görülüyor. 

Öte yandan, BlueScope, toz haline getirilmiş 

kömür yerine yüksek fırında biyokömür 

kullanımını araştırıyor. Şirket ayrıca bu 

proje ve yüksek fırında hidrojen kullanımına 

odaklanan diğer projeler için hükümetten 

kredi alma arayışında. 

EUROFER: AB çelik boru üretimi 2021’de %9,8 

toparlanacak, 2022’de %4,6 artacak 




üçüncü çeyrek raporuna göre, bu yılın birinci 

çeyreğinde AB çelik boru sektörü üretimi yıllık 

%0,7 ve çeyreklik bazda %0,7 düşüş gösterdi. 

Bu da, kaydedilen yedinci çeyreklik düşüş 

oldu. Geçtiğimiz yılın üçüncü çeyreğinde 

AB çelik boru sektörü üretimi, karantina 

önlemlerinin kaldırılmasına rağmen yıllık 

%11,7 düşerken, dördüncü çeyrekte üretim 

%8 düşüş göstermişti. 

EUROFER, pandemi bu yılın üçüncü 

çeyreğinde hafiflerse, AB çelik boru 

sektörünün 2021 yılında toparlanacağını 

tahmin ediyor. Birlik, petrol ve doğal 

gaz sektöründen gelen geniş kaynaklı 

boru talebinin iyileşerek bu yılın üçüncü 

çeyreğinde AB’deki çelik boru üretimini 

olumlu yönde etkilemesini bekliyor. 

EUROFER’in raporuna göre, inşaat 

sektöründen gelen talep de toparlanacak. 

Ancak, otomotiv ve mühendislik 

sektörlerinden gelen boru talebinin bu 

sektörlerde üretim yüksek tarihsel seviyelere 

geri getirilse ve tedarik zincirindeki aksaklıklar 

çözülse de çok güçlü olmayacağı tahmin 

ediliyor. Ayrıca, AB çelik boru pazarları 

üzerindeki ithalat baskısı yüksek seyretmeye 

devam edecek. 

EUROFER, AB’deki çelik boru üretiminin 

2021 yılında %9,8 oranında toparlanmasını 

ve ardından 2022 yılında %4,6 artmasını 

bekliyor. 

Thyssenkrupp hurda kullanımını teşvik eden proje için 

hükümetten fon alacak 

Almanya Ekonomi, İnovasyon, Dijitalleşme 

ve Enerji Bakanlığı’nın açıklamasına göre, 

Almanya merkezli Thyssenkrupp, Hüttenwerke 

Krupp-Mannesmann, TSR Recycling ve 

VDEh-Betriebsforschungsinstitut’tan oluşan 

konsorsiyumun projesi REDERS, Almanya’da 

bulunan Kuzey Rhine-Westphalia 

hükümetinden 6,4 milyon € fon alacak. 

Proje, konvansiyonel hammaddelerden 

yüksek kaliteli mamul üretmeyi, çelik 

üretiminde geri dönüşüm oranını artırarak 

karbon salımını azaltmayı hedefliyor. 

Konsorsiyum, çelik üretiminde faaliyet ömrü 


HABERLER 

biten araçlardan elde edilen hurda gibi geri 

dönüştürülmüş hammaddelerin oranını 

artırmak için yenilikçi bir geri dönüşüm süreci 

uygulamayı planlıyor. Ton başına kullanılan 

geri dönüştürülmüş hammaddenin 100 

kilograma çıkarılması, Thyssenkrupp ve 

Hüttenwerke Krupp-Mannesmann’ın yılda 

1,4 milyon mt karbon tasarrufu yapmasını 

sağlıyor. 

Dünya ham çelik üretimi Temmuz ayında %3,3 arttı 

Dünya Çelik Birliği (worldsteel), dünya ham 

çelik üretiminin bu yılın Temmuz ayında 

yıllık %3,3 artışla 161,7 milyon mt olduğunu 

açıkladı. 

Bu yıl Ocak-Temmuz döneminde, dünya ham 

çelik üretimi yıllık %12,4 artışla 1,16 milyar 

mt seviyesinde yer aldı. 

artışla 3 milyon mt oldu. 

Türkiye, söz konusu ayda, yıllık %2,5 artışla 3,2 

milyon mt ham çelik üretimi gerçekleştirdi. 

BDT’nin ham çelik üretimi yıllık %11,2 artış 

göstererek 9,2 milyon mt olurken, Rusya’nın 

tahmini ham çelik üretimi yıllık %13,4 artışla 

6,7 milyon mt seviyesinde yer aldı. 

Temmuz ayında, Asya’nın ham çelik üretimi, 

2020 yılının Temmuz ayına kıyasla %2,5 

düşüşle 86,8 milyon mt olarak kaydedildi. Söz 

konusu ayda, Çin’in ham çelik üretimi yıllık 

%8,4 düşüşle 86,8 milyon mt; Japonya’nın 

ham çelik üretimi yıllık %32,5 artışla 8 

milyon mt; Hindistan’ın ham çelik üretimi 

yıllık %13,3 artışla 9,8 milyon mt ve Güney 

Kore’nin ham çelik üretimi yıllık %10,8 artışla 

6,1 milyon mt seviyelerinde kaydedildi. 

Öte yandan, AB-27 ülkeleri Temmuz ayında 

yıllık %30,3 artışla 13 milyon mt ham çelik 

üretimi gerçekleştirdi. Söz konusu dönemde, 

Almanya’nın ham çelik üretimi yıllık %24,7 

Kuzey Amerika, Temmuz ayında, yıllık %36 

artışla 10,2 milyon mt ham çelik üretti. Aynı 

ayda, ABD’nin ham çelik üretimi yıllık %37,9 

artışla 7,5 milyon mt oldu. Güney Amerika 

ülkelerinin ham çelik üretimi ise 2020 yılının 

aynı ayına kıyasla %19,6 artışla 3,8 milyon mt 

olurken, Brezilya yıllık %14,5 artışla 3 milyon 

mt ham çelik üretti. 

Söz konusu ayda, Afrika’nın ham çelik üretimi 

yıllık %36,9 artışla 1,3 milyon seviyesinde 

kaydedildi. Orta Doğu yıllık %9,2 artışla 

3,6 milyon mt ham çelik üretirken, İran’ın 

tahmini ham çelik üretimi yıllık %9 artışla 2,6 

milyon mt oldu. 

Çin’de temel nihai mamul stokları Ağustos ortasında 

neredeyse yatay seyretti 

Çin Demir ve Çelik Birliği’nin yaptığı 

açıklamaya göre, Çin’in 20 büyük şehrinde 

beş başlıca nihai mamulün toplam yerel 

stokları 20 Ağustos tarihi itibarıyla, 10 

Ağustos tarihine kıyasla 10.000 mt veya %0,1 

artış göstererek 11,92 milyon mt oldu. 

Söz konusu tarih itibarıyla, Çin’de yerel sıcak 

sac, soğuk sac ve filmaşin stokları sırasıyla 

%1, %0,9 ve %2,7 artışla 1,94 milyon mt, 1,12 



HABERLER 

milyon mt ve 1,93 milyon mt seviyelerinde 

yer aldı. Ayrıca, orta kalınlıkta levha ve inşaat 

demiri stokları ise sırasıyla %1,9 ve %0,8 

düşüşle 1,02 milyon mt ve 5,91 milyon mt 

oldu. 

IREPAS: Uzun mamul piyasasında arz-talep dengesi 

iyileşti ancak navlun sorun olmaya devam ediyor 

Küresel uzun mamul piyasasında arz-talep 

kademeli olarak dengelenerek piyasanın 

fiyatlar, teslim süreleri vb. açısından 

nispeten normale dönmesine yardımcı 

oluyor. Yüksek navlun oranları ticaret 

üzerinde baskı oluşturmaya devam ediyor. 

Küresel uzun çelik üreticileri ve ihracatçıları 

birliği IREPAS’a göre, fiyatlar açısından yeni 

normal, 2020 yılının dördüncü çeyreğinde 

kaydedilene kıyasla daha yüksek aralıklarda 

yer alabilir. Öte yandan, 232. Madde ve 

AB’deki kotalarla korunan üreticiler, bu 

pazarlarda arz ihtiyaç duyulandan az olsa da 

pozisyonlarını koruyorlar. 

Özellikle, inşaat demiri de dahil olmak üzere 

ürünlerin yüksek maliyeti nedeniyle birçok 

proje askıya alındığından, AB’de kesme 

ve bükme faaliyeti yürüten kuruluşların 

stoklarının normalden yüksek olduğu 

söyleniyor. Bu durum, bu kuruluşların 

kârları üzerinde ek baskı oluşturuyor, ancak 

Avrupa’da yapısal çelik talebinin tatilden 

sonra ve kış sezonu öncesinde iyileşeceği 

düşünülüyor. Hurda piyasasında olduğu gibi, 

AB’de önümüzdeki çeyreğe ilişkin görünüm 

tatmin edici. 

ABD’deki arz durumu, artan taleple 

dengelendiğinden iyileşti. Batı Kıyısı’nda 

arz sıkıntıları görülmeye devam ederken, 

bazı nakliye maliyetleri arz üzerinde baskı 

oluşturuyor. Bu nedenle birçok piyasa 

oyuncusu hem yerel hem de ithalat 

segmentlerinde FOB bazında fiyatlardan 

alım yapmayı tercih ediyor. Ayrıca kredi, 

ithalatçılar açısından sorun haline geldi ve 

alacakları sigortalamak giderek zorlaşıyor. 

Fiyatlandırma açısından Kuzey Amerika 

bölgesinde bu yıl görülebilecek bir miktar 

düşüş diğer pazarlara da yansıyabilir. 

Uzak Doğu uzun mamul piyasaları, yapılan 

bazı düzenlemelerle birlikte bir yavaşlamayla 

karşı karşıya kaldı. Hint ve Vietnamlı 

üreticiler bölgeye yüksek marjlarda 

ihracat gerçekleştiriyor. Rus üreticiler 

ihracat vergisine rağmen çoğunlukla kütük 

segmentinde olmak üzere bölgeye satış 

yapmaya devam ediyor. 

IREPAS’a göre, günümüzde en önemli 

faktörlerden biri olan navlun piyasasındaki 

mevcut durum gerçeklikten uzak, bu 

da tarafların alım ve satımda temkinli 

davranmasına neden oluyor. Devamlı artan 

navlun oranları nedeniyle CFR bazında teklif 


HABERLER 



HABERLER 

vermek zorlaşırken, FOB bazından teklif 

almak da kolay değil. Bu durumun ithalat 

yapan ülkelerdeki fiyatlar üzerinde kısa vadeli 

aşağı yönlü bir baskı ve uzun vadeli tedarik 

sıkıntıları yaratması bekleniyor. Ayrıca, artan 

navlun oranları ticaretin bölgeselleşmesine 

neden oluyor. Kargoların değeri çok yüksek 

seviyelere ulaştığından sigorta da bir sorun 

haline geliyor. 

süreçlerinin devam edeceği düşünülüyor. 

IREPAS’a göre, global çapta planlanan 

altyapı yatırımlarından dolayı talebe yönelik 

beklentiler iyimser. Teşvikler devam ediyor 

ve altyapı harcamaları Avrupa, İngiltere 

ve Kuzey Amerika’da önümüzdeki yıllar 

boyunca sürecek gibi görünüyor. Kısaca 

altyapı yatırımcıları için gelecek ümit verici. 

Çin’in attığı adımları da ayrıca takip 

etmek gerekiyor, çünkü ülkede üretim 

kısıtlamalarının 2020 yılı seviyelerinde 

olması ithal yarı mamullere daha güçlü 

talep olacağı anlamına geliyor. Bu durum 

Güneydoğu Asya ve BDT’nin satışlarını 

desteklerken çelik fiyatlarını da olumlu 

etkileyebilir. 

Öte yandan, piyasadaki rekabetin normale 

dönmesi bekleniyor, çünkü talep kademeli 

olarak pandemi öncesi seviyelere dönüyor. 

Türkiye hala Asya pazarına yapılan inşaat 

demiri satışlarında güçlü bir rakip. Hurda 

piyasasında ise bölgeselleşme hala devam 

ediyor ve bu yüzden genel olarak rekabet 

güçlü. 

Dünyada Covid-19 vakalarının sayısı hala 

problem olsa da, çoğu ülke yakın zamanda 

soğuk havaların etkisi altında olacak ve Delta 

varyantı endişelerinden dolayı gözlenen geri 

adımlara rağmen karantinaların kaldırılması 

Kısaca, global uzun mamul piyasasının 

mevcut görünümü, bazı dalgalanmalar 

mevcut olsa da, sabit ve iyileşme göstermeye 

uygun olarak tanımlanabilir. 

ICRA: Uzun mamul üreticileri altyapı yatırımlarından 

doğrudan fayda sağlayacak 

Kredi derecelendirme kuruluşu ICRA, Hint 

uzun mamul üreticilerinin, hükümetin, 

Covid-19 nedeniyle durgun bir dönemden 

geçen ülkeyi canlandırmak amacıyla 

odaklanacağı yakın ve orta vadeli 

altyapı yatırımlarından doğrudan fayda 

sağlayacağını belirtti. 

Ülkedeki uzun mamul talebinin cansız 

seyrettiği ve inşaat faaliyetlerinin, talebi 

canlandırmasıyla birlikte hem büyük hem 

küçük üreticilerin durumlarını güçlendireceği 

ifade edildi. 


HABERLER 

ICRA, mevcut talebin, büyük ölçekli uzun 

mamul üreticileri tarafından karşılanmasının, 

büyük ve küçük üreticilerin kapasite kullanım 

oranları arasında fark görülmesine yol 

açtığını söyledi. 

Entegre üreticilerin daha iyi bir durumda 

olduğu, entegre olmayan üreticilerin ise 

yüksek hurda maliyetleri ile demir cevheri 

sıkıntısıyla mücadele ettiği belirtildi. 

amaçlandığını açıklamıştı. 

Analistler, söz konusu hamlenin, altyapı 

yatırımlarını iki şekilde artırmasını 

beklediklerini dile getirdi. İlk olarak, 

devlet varlıklarının özel yatırımcılara 

devredilmesiyle tahakkuk edilen gelirin, 

altyapı projelerine yeniden yatırılacağı bir 

‘varlık değişim programı’ devreye alınacak. 

Hindistan hükümeti, kara yolları, hava 

limanları, demir yolları, enerji nakil hatları 

ve doğal gaz boru hatları dahil olmak 

üzere devlete ait tüm altyapı projelerinin 

satılacağını, bu sayede elde edilecek 81 

milyar $ ile bütçedeki açığın kapatılmasının 

İkincisi, özel yatırımcıların devraldığı altyapı 

projelerinin sayısı, tüm sektörlerde inşaat 

faaliyetlerinde artışa yol açacak yeni sermaye 

harcamalarını ortaya çıkaracak şekilde 

artırılacak. 

Nippon Steel Ekim ayında yeni yüksek korozyona 

dayanıklı çelik satışını başlatacak 

Japonya merkezli Nippon Steel Corporation, 

bu yıl Ekim ayında yüksek korozyona 

dayanıklı çelik türü olan ZEXEED’in satışını 

başlatacağını açıkladı. 

Şirketin açıklamasına göre, ZEXEED’in 

düz alanlardaki korozyon direnci, aynı tür 

geleneksel çeliğe göre yaklaşık iki kat ve 

galvanizli çeliğe göre yaklaşık 10 kat daha 

yüksek. ZEXEED, zorlu koşullarda veya 

yüksek nem ve sıcaklığa sahip kıyı veya diğer 

alanlardaki projeler için kullanılacak. 

2000 yılından bu yana Nippon Steel’in yüksek 

korozyona dayanıklı kaplamalı çelik türleri 

SuperDyma ve ZAM, yapı malzemeleri, 

otomobil, ev aletleri ve endüstriyel makine 

sektörlerinde kullanılıyor ve ürünlerin 

küresel satışları yaklaşık 15 milyon mt’a 

ulaştı. Nippon Steel ayrıca, çeşitli işlevlere 

sahip mevcut yüksek korozyona dayanıklı 

kaplamalı ürünlerine yeni geliştirilen 

ZEXEED’i ekleyerek Nippon Steel Yüksek 

Korozyona Dayanıklı Kaplamalı Sac Serisini 

piyasaya sürecek. Nippon Steel, ZEXEED 

ve yeni seriyle, enerji tüketimi ile çevresel 

etkinin azaltılmasına ve geri dönüşüm 

odaklı bir toplumun kurulmasına katkıda 

bulunduğunu belirtti. 



İÇİNDEKİLER

İÇİNDEKİLER

HABERLER 

Yıldız Demir Çelik, ISO 50001 enerji yönetim sistemi 

belgesi aldı 

Enerji verimliliğinin artırılması amacıyla 

yürütülen çalışmalar kapsamında 

denetimleri başarıyla geçen Yıldız Demir 

Çelik, ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemi 

Sertifikası almaya hak kazandı. 

Faaliyete başladığı günden bu yana yassı 

çelik sektörüne yenilikçi bir bakış açısı 

sunan Yıldız Demir Çelik, kısa sürede aldığı 

sertifikalar ile üretim gücünü belgelemeye 

devam ediyor. Çevre duyarlılığı konusunda 

somut adımlar atmaya devam eden şirket, 

enerji yönetimi sistemlerini de uluslararası 

standarda taşıyarak, enerji verimliliği 

uygulamalarıyla ISO 50001 Enerji Yönetim 

Sistemi Sertifikasını almaya hak kazandı. 

Enerji yönetim sistematiğini ‘ISO 50001 

Enerji Yönetim Sistemi’ standardına 

uygun hale getiren Yıldız Demir Çelik, 

belgelendirme kurumu TÜV NORD tarafından 

yapılan denetimleri başarı ile tamamladı. 

Enerji verimliliğini artırırken enerji tüketimi 

ve buna bağlı maliyetlerin azaltılması 

konusundaki uygulamalarını bu belge ile 

tescilleyen şirket, operasyonel süreçlerin ve 

sürekli gelişimin takipçisi olarak, çevrenin 

korunması ve kaynakların etkin kullanımı 

konusunda örnek kurum olarak çalışmalarını 

sürdürüyor. 

Gri su kullanımıyla tasarrufa öncülük 

ediyor 

Enerji yönetimi konusunda örnek çalışmalara 

imza atan Yıldız Demir Çelik, kendi sektöründe 

geri kazanılmış suyu üretim süreçlerine 

entegre eden ilk şirket konumunda. 

Bugüne kadar yaklaşık 305 milyon litre geri 

kazandırılmış gri su kullanarak su tasarrufu 

konusunda büyük başarı yakalayan şirket, 

üretim süreçlerinde aylık ortalama 10 bin m³ 

geri kazandırılmış su kullanarak, 4 kişilik 450 

ailenin aylık tüketimi kadar şebeke suyunun 

kullanımının önüne geçiyor. 

Uygulama alanlarımız genişleyecek 

Çevreye duyarlı bir büyüme stratejisi 

benimsediklerinin altını çizen Yıldız Demir 

Çelik Genel Müdür Yardımcısı Erhan Özdemir, 

“Bu kapsamda hedefimiz, çevreye olan 

sorumluluk bilinci ile enerjide verimliliğini 

artırarak çevre dostu politikalarımızı 

sürdürülebilir kılmak ve daha verimli 

üretimle ülke ekonomisine enerji alanındaki 

cari açığın azaltılması konusunda katkıda 

bulunmak. Bu alandaki çalışmalarımızı 

özellikle müşterilerimiz ve tedarikçilerimizin 

bulunduğu geniş bir yelpazeye yaymayı 

hedefliyoruz. 

Aldığımız ‘Enerji Yönetim 

Sistemi’ belgesi ile standartlarımızı 

tescilledik. Önümüzdeki dönem uygulama 

alanlarımızı genişletip, faaliyetlerimizin 

çevresel, toplumsal ve ekonomik olarak 

tüm paydaşlarımız için değer katmasını 

amaçlıyoruz. Doğaya, çevreye ve insana 

saygılı üretim anlayışıyla yürüttüğümüz 

çalışmalarımız devam edecek ” dedi. 


ÖZEL HABER 

Müşteriye özel kaliteli çeliğin 

adresi Ersem 20 yaşında 

Erdemir Çelik Servis Merkezi (Ersem), Türkiye’nin en büyük çelik servis merkezi olarak demir 

çelik sektörünün ebatlanmış yassı çelik ihtiyacını karşılıyor. Bu yıl kuruluşunun 20. yılını 

kutlayan Ersem, yurt içinde ve yurt dışında otomotiv, beyaz eşya, makine, imalat ve daha birçok 

sektördeki müşterilerinin ihtiyaçlarına yönelik çözümler geliştirmeye devam ediyor. 

OYAK’ın Maden Metalürji Şirketleri bünyesinde bulunan Ersem, toplam 1 milyon 950 bin ton dilme 

ve boy kesme kapasitesi ile Gebze, Karadeniz Ereğli, İskenderun ve Manisa olmak üzere 4 üretim 

tesisinde faaliyetlerini sürdürüyor. Müşterilerinin ihtiyaç duyduğu çeliği hassas toleranslarda 

ebatlandırarak güvenle stokluyor. Ürünleri istenen kalite ve ebatlarda, özel sipariş ve teslim şartlarıyla 

istenen adrese tam zamanında ulaştıran Ersem, otomotiv ve beyaz eşya başta olmak üzere genel 

makine ve imalat, ısı, elektrik elektronik gibi sanayinin birçok kolunda yurt içinde ve yurt dışında 

faaliyet gösteren firmalara üst standartlarda hizmet sağlıyor. 

Erdemir kalitesi ve güvencesi ile müşterilerine özel çözümler sunuyor 

Müşterilerine Erdemir kalitesi ve güvencesini proaktif bir yaklaşımla sunan Ersem, satış öncesi ve 

sonrasında teknik destek, stoktan anında satış ve teslimat, elektronik sipariş/stok takibi, lojistik 

destek, küçük hacimlerde ve farklı çeşitlerde sipariş kabulü gibi pek çok alanda ülkemiz sanayine 

değer katıyor. Tedarik zinciri yönetimindeki uzmanlığı ile de müşterilerinin tesis, makine, iş gücü gibi 

kaynaklardan tasarruf etmelerine imkân veriyor. 



ÖZEL HABER 

Ersem, çelik servis merkezi hizmetlerinde ebatlamanın 

yanı sıra bir lojistik merkezi olarak da hizmet veriyor. 

Bölgesel olarak yapılandırdığı satış pazarlama 

birimlerinin yaptığı müşteri ziyaretleriyle müşteri 

beklentilerini iyi analiz eden Ersem, en önemlisi de 

Erdemir sinerjisinden faydalanarak, sektörde tercih 

edilen bir tedarikçi olmaya devam ediyor. 

Erdemir’i bir çelik tedarikçisi olmanın ötesine taşıyan 

Ersem, müşterilerinin nihai kullanımına yönelik 

ihtiyaçlarına hızlı ve yüksek teknolojiye sahip çözümler 

sunan, ihtiyaç duydukları etkin hizmetleri sağlayan bir 

çözüm ortağı haline getirdi. 2020 yılında müşterilerinin 

işlenmiş malzeme ihtiyaçlarını karşılamada da başarılı 

bir performans sergiledi. 2021 yılında da sanayiye en 

üst seviyede hizmet vermeyi hedefleyen Ersem, tüm 

işletmelerinin operasyon kabiliyetlerini ve üretim 

kalitesini artıracak, yatırımlarını sürdürecek ve yeni 

iş modelleri geliştirerek hizmetlerini farklılaştırmaya 

devam edecek. 

Ersem, 4 tesisiyle sanayicinin yanı başında 

Türkiye’nin tek entegre yassı çelik üreticisi Erdemir 

tarafından 2 Ekim 2001 yılında kurulan ve bu yıl 

kuruluşunun 20. yılını kutlayan Ersem, yıllık 150 bin 

ton kapasiteli soğuk dilme ve 100 bin ton kapasiteli 

boy kesme hattı ile Gebze’de, 700 bin ton kapasiteli 

sıcak boy kesme ve 200 bin ton kapasiteli sıcak dilme 

hattı ile İskenderun’da, 100 bin ton kapasiteli çoklu boy 

kesme, 100 bin ton kapasiteli açılı boy kesme, 150 bin 

ton kapasiteli sıcak dilme, 150 bin ton kapasiteli soğuk 

dilme ve 150 bin ton kapasiteli sıcak boy kesme hatları 

ile Ereğli’de, 150 bin ton soğuk dilme kapasitesiyle 

Manisa’da müşterilerinin beklentilerini karşılıyor. 

Ersem, sanayinin yoğun olduğu Gebze, Ereğli, 

İskenderun ve Manisa’daki 4 tesisinde, 3 soğuk, 2 sıcak 

dilme, 4 sıcak boy kesme, 1 soğuk boy kesme, 1 soğuk 

açılı boy kesme ve 1 soğuk çoklu boy kesme hatları ile 20 

yıldır Türkiye sanayine hizmet vermeyi sürdürüyor. 


ÖZEL HABER 



- ORBİS ÇELİK ENDEKSİ 

Piyasa değişikliklerini net olarak yansıtan Orbis Çelik Endeksi 

ile güvenilir fiyat endekslerine ulaşın. 


- ORBİS ÇELİK ENDEKSİ 

Güvenle baz alabileceğiniz Orbis Çelik Endeksi sizlere haftalık 

olarak global çelik fiyatları endekslerini sunmaktadır. 

Yukarıda verilen grafikler, Orbis Çelik Endeksi’nde yer alan ürünlerden bazılarıdır ve son bir yılı kapsamaktadır. 

Daha fazlası için www.steelorbis.com’u ziyaret edebilirsiniz. 



İÇİNDEKİLER

İÇİNDEKİLER

- HAFTALIK ÇELİK FİYATLARI 

SteelOrbis; Kuzey Amerika, Avrupa, Asya ve Türkiye piyasalarında gerçekleşen 

gerçek ticaretten derlediği fiyatları baz alarak, çeşitli çelik ürünlerine yönelik 

14 farklı endeks ile, çeşitli bölgelerden haftalık olarak 

200 referans fiyat serisi sunmaktadır. 

Hurda: HMS I/II 80:20 CFR Türkiye $/mt Yerel Türkiye TL/mt 

Hafta 

En 

düşük 

En 

yüksek 

Ortalama 

Haftalık 

değişim 

En 

düşük 

En 

yüksek 

Ortalama 

Haftalık 

değişim 

H31/2021 

H32/2021 

H33/2021 

H34/2021 

H35/2021 

455 

455 

443 

443 

439 

464 

461 

450 

450 

450 

459,5 

458 

446,5 

446,5 

444,5 

-1,82% 

-0,33% 

-2,51% 

0% 

-0,45% 

3670 

3670 

3600 

3600 

3520 

4430 

4430 

4305 

4305 

4265 

4050 

4050 

3952,5 

3952,5 

3892,5 

-2,99% 

0% 

-2% 

0,00% 

-1,52% 

Kütük: Kütük CFR Türkiye $/mt Fabrika Çıkışı Türkiye $/mt 

Hafta 

En 

düşük 

En 

yüksek 

Ortalama 

Haftalık 

değişim 

En 

düşük 

En 

yüksek 

Ortalama 

Haftalık 

değişim 

H31/2021 

H32/2021 

H33/2021 

H34/2021 

H35/2021 

660 

660 

640 

620 

620 

675 

670 

665 

645 

635 

667,5 

665 

652,5 

632,5 

627,5 

0,00% 

-0,37% 

-1,88% 

-3,07% 

-0,79% 

660 

650 

640 

630 

620 

670 

660 

655 

640 

630 

665 

655 

647,5 

635 

625 

-1,63% 

-1,50% 

-1,15% 

-1,93% 

-1,57% 

İnşaat Demiri: Depo Çıkışı Türkiye TL/mt FOB Türkiye $/mt 

Hafta 

En 

düşük 

En 

yüksek 

Ortalama 

Haftalık 

değişim 

En 

düşük 

En 

yüksek 

Ortalama 

Haftalık 

değişim 

H31/2021 

H32/2021 

H33/2021 

H34/2021 

H35/2021 

5873 

5805 

5661 

5508 

5458 

5975 

5890 

5720 

5619 

5508 

5924 

5847,5 

5690,5 

5563,5 

5483 

-0,56% 

-1,29% 

-2,68% 

-2,23% 

-1,45% 

710 

695 

680 

675 

675 

730 

710 

690 

690 

690 

720 

702,5 

685 

682,5 

682,5 

-2,04% 

-2,43% 

-2,49% 

-0,36% 

0,00% 


- HAFTALIK ÇELİK FİYATLARI 

Haftalık Çelik Fiyatları; global çelik piyasalarında faaliyet gösteren son kullanıcılar, 

banka ve diğer finans kuruluşları, danışmanlar, üreticiler ve ticaret şirketleri için 

vazgeçilmez bir araç. 

Filmaşin Fabrika Çıkışı Türkiye, $/mt 

Hafta En düşük En yüksek Ortalama Haftalık değişim 

H31/2021 

H32/2021 

H33/2021 

H34/2021 

H35/2021 

790 

780 

775 

770 

740 

825 

815 

810 

810 

800 

807,5 

797,5 

792,5 

790 

770 

-0,92% 

-1,24% 

-0,63% 

-0,32% 

-2,53% 

Sıcak Rulo: CFR Türkiye $/mt Fabrika Çıkışı Türkiye $/mt 

Hafta 

En 

düşük 

En 

yüksek 

Ortalama 

Haftalık 

değişim 

En 

düşük 

En 

yüksek 

Ortalama 

Haftalık 

değişim 

H31/2021 

H32/2021 

H33/2021 

H34/2021 

H35/2021 

940 

930 

920 

920 

900 

960 

950 

950 

950 

920 

950 

940 

935 

935 

910 

0,53% 

-1,05% 

-0,53% 

0,00% 

-2,67% 

1020 

1020 

1010 

970 

950 

1050 

1050 

1030 

1000 

975 

1035 

1035 

1020 

985 

962,5 

-0,48% 

0,00% 

-1,45% 

-3,43% 

-2,28% 

Soğuk Rulo Fabrika Çıkışı Türkiye, $/mt 


H31/2021 

H32/2021 

H33/2021 

H34/2021 

H35/2021 

1250 

1250 

1220 

1180 

1080 

1300 

1300 

1270 

1240 

1170 

1275 

1275 

1245 

1210 

1125 

-1,16% 

0,00% 

-2,35% 

-2,81% 

-7,02% 

Galvanizli Rulo Fabrika Çıkışı Türkiye, $/mt 


H30/2021 

H31/2021 

H32/2021 

H33/2021 

H34/2021 

1350 

1310 

1310 

1270 

1270 

1400 

1360 

1360 

1320 

1320 

1375 

1335 

1335 

1295 

1295 

0,00% 

-2,91% 

0,00% 

-3,00% 

0,00% 

Veriler son bir ayı kapsamaktadır ve SteelOrbis web sitesinde yer alan referans fiyatlardan bazılarıdır. 

Daha fazlası için için www.steelorbis.com’u ziyaret ediniz. 



SÖYLEŞİ 

Prof. Dr. Oğuz Fındık: Sektörün 

ve bölgenin ekonomisine olumlu 

katkıda bulunmayı amaçlıyoruz 

Karabük TeknoKent Genel Müdürü Prof. Dr. Oğuz Fındık ile teknokentte yapılan Ar-Ge 

çalışmalarını ve sanayiye verilen destekleri konuştuk. 


SÖYLEŞİ 

HAKKIMIZDA 

2 Ağustos 2018 tarihinde kurulan Karabük Üniversitesi Teknoloji Geliştirme Bölgesi 

Yönetici A.Ş, 16 Ağustos 2018 tarihinde Türkiye Ticaret Sicil gazetesinde ilan edilerek 

faaliyetlerine başlamıştır. Kurulan şirket 16 ortaktan oluşmaktadır. 

Üniversite ile sanayi arasında iş birliğinin güçlendirilmesi ve katma değeri yüksek 

ürünlere yönelik Ar-Ge çalışmalarının yapılabilmesine imkân sağlayacak olan Karabük 

Üniversitesi Teknoloji Geliştirme Bölgesi Ar-Ge faaliyetinde bulunacak girişimcilere 

vergi avantajları sağlamasının yanında üniversitemizin sağladığı altyapı ve akademik 

bilgiyle birleşmesiyle bir cazibe merkezi haline gelmiştir. 

Karabük Teknokent bünyesinde 7 Ar-Ge, 3 Kuluçka firması bulunmaktadır. Karabük 

Üniversitesi’nde öğrenci olmanın ayrıcalıklarından birisi de üniversitemizin büyük 

ortağı olduğu Karabük Teknokent’in sizlere sağlayacağı teknik ve fiziksel imkanlardan 

yararlanabilmektir. Karabük Teknokent’te firmaların ihtiyaçlarına göre, değişen 

büyüklüklerde ofis alanları kiralanması mümkündür. 

Karabük TeknoKent’in faaliyetleri 

hakkında bilgi alabilir miyiz? 

teknolojinin gelişimini takip edebilmeleri 

gibi olanaklarla destek olmaktadır. 

Çelik sektörünün önde gelen firmalarından, 

iş yaşamını değiştirecek dijital dönüşüm 

uygulamalarından üretim süreçlerimizi 

etkileyen Endüstri 4.0 yaklaşımına kadar, 

geniş bir yelpazede teknoloji projeleri 

yürütüyoruz. Veri analitiği merkezlerimizde 

faaliyet alanlarımıza yönelik, ilgili öğretim 

üyeleri ile üniversite - sanayi iş birliğiyle 

ortak çalışmalar gerçekleştiriyoruz. 

Teknokent, bünyesindeki Ar-Ge şirketlerine 

sunduğu sinerji ortamıyla; şirketlerin 

beraber çalışabilmelerine olanak tanıyarak, 

firmaların aynı ortamda kümelenmeleri, 

fırsat ve imkânları paylaşabilmeleri, 

gerektiğinde birlikte rekabet edebilmeleri 

ve aynı zamanda ilgili oldukları alandaki 

Karabük Teknokent, alanında önde gelen 

kuruluşlarla yaptığı iş birlikleriyle ekonomiye 

katma değeri yüksek işler kazandıracak 

teknoloji tabanlı girişimciliğin büyümesine 

destek veriyor. 

Bu tür üniversite ve sanayi iş birlikleri 

ne gibi faydalar sağlıyor? 

“Şirketim var, debeleniyorum” diyeni 

yaşatacak bir ortam eksikliğimiz söz konusu. 

Çekirdek’ten çıkan girişim şirketlerinin tam 

uçabilmesini sağlayacak ortam yaratmak 

gerekiyor. Teknokent olarak firmalarımıza bu 

alanlarda destek olmaktayız. 

Teknokent, girişimcilere firmalaşma 



SÖYLEŞİ 

süreçlerinde ihtiyaç duydukları eğitim, 

mentorluk, danışmanlık ve networking 

gibi hizmetler sunulmaktadır. Teknokentin 

üniversite içerisinde olması sayesinde, çok 

cüzi miktarda kira ücreti alınan kuluçka 

firmalarına ücretsiz internet altyapısı ve 

ofis imkanları sağlanırken, firmaların bu 

bölgelerde sıfırdan yapılanmaları, vergi 

muafiyetinden yararlanacak imkanlar, Ar- 

Ge firmalarını bir araya getirerek sinerji 

oluşturmaktayız. 

Teknokentler yaptığı ihracatla Türkiye 

ekonomisine destek olmaya devam 

etmektedir. 

oluşturmaya yönelik iş birlikleri oluşturmak 

da planlarımız arasında yer alıyor. 

Ar-Ge programlarınızın içeriğinden 

bahsedebilir misiniz? 

Ar-Ge çalışmalarını yürüten çevre 

teknolojilerinden finansal çözümlere, 

biyoteknolojiden çelik sektörünün önde 

gelen birçok firması bulunmaktadır. Ar-Ge 

çalışmalarını rahatlıkla sürdürüyorlar. Ancak 

buluşlarını ticaretleştirmeye yarayacak 

şeyleri, örneğin finansman modellerini, iş 

planını, markalaşmayı, patenti bilmiyorlar. 

Burada bunların eğitimini veriyoruz. 

Hem yurt içinde hem de uluslararası 

alanda hedefleriniz neler? 

Firmaların üretim ve pazarlama ortaklığı 

yapmaları, ihracat tutarlarını artırmaları ve 

bu sayede sektörün ve bölgenin ekonomisine 

olumlu katkıda bulunmayı amaçlamaktayız. 

Bölgede kurulacak şirketlerin muafiyetlerden 

faydalanabilmesi için yetkili kurumlara 

raporları sunmak. Uluslararası alanda 

araştırmalar yaparak dünya akreditasyon 

alanında başarılar kazanmak. Teknolojik ve 

bilimsel araştırmalarda dünya standartlarını 

yakalamak. Girişimcilerin projelerini 

geliştirerek ticarileştirmelerine yardımcı 

olmak başlıca hedeflerimizdendir. 

Ayrıca, KBÜ’de ilgili bölümlerle teknokent 

ekosisteminde ortak projeler yürütmeyi, 

eğitim programları ve etkinlikler 

düzenlemeyi hedefliyoruz. Girişimcilere 

yönelik start-up programları geliştirmek veya 

mevcut programlara dahil olmak, araştırma 

faaliyetlerimizi destekleyecek nitelikli insan 

kaynağına erişim desteği almak ve sektörel 

Teknokent Kuluçka Merkezi ve benzeri yapılar 

“Teknokentler 

yaptığı ihracatla 

Türkiye ekonomisine 

destek olmaya 

devam etmektedir” 

Karabük Teknokent Bilimsel ve Teknolojik 

alanlardaki belirsizlikleri gidermek ve bunları 

aydınlatmak amacıyla, bilim ve teknolojinin 

gelişmesini sağlayacak yeni teknik bilgilerin 

elde edilmesi, yeni üretim yöntem, süreç 

ve işlemlerin bulunması veya geliştirilmesi, 

yeni ürünler, madde ve malzemeler, araçlar, 

gereçler, işlemler, sistemler geliştirilmesine 

yönelik olarak yeni yöntemler geliştirilmesi 

veya yeni teknikler üretilmesi, bir ürünün 

maliyetini düşürücü, kalite, standart ve 

performansını yükseltici yeni tekniklerin 

teknolojilerin bulunması, yeni ve özgün 

tasarıma dayanan yazılım faaliyetlerinde 

bulunmaktayız. 


SÖYLEŞİ 



SÖYLEŞİ 

Sizce girişimciliği teşvik etmek için 

yapılması gerekenler nelerdir? 

Teknoloji ve yenilik odaklı iş fikirlerini, katma 

değer ve nitelikli istihdam yaratma potansiyeli 

yüksek teşebbüslere dönüştürebilmeleri 

için, fikir aşamasından pazara kadar olan 

faaliyetlerin desteklenmesi, böylece nitelikli 

girişimciliğin özendirilmesi ve uluslararası 

kurumları ile üretim sektörlerinin (sanayi) 

iş birliğinin sağlanması. Ulusal sanayinin 

uluslararası alanda rekabet gücünü artırmak. 

Teknolojik bilgiyi ticarileştirmek. Yüksek/ileri 

teknoloji sağlayacak yabancı sermayenin 

ülkeye girişini hızlandıracak teknolojik alt 

yapıyı sağlamak. Girişimciliği teşvik etmek 

için başlıca yapılması gerekenlerdir. 

Şu anda bünyenizde yer 

alan şirketler hakkında 

biraz bilgi verir misiniz? 

Yaş grupları, alanları, 

faaliyetleri? 

rekabet gücü olan, yenilikçi, teknoloji düzeyi 

yüksek ürün ve hizmetleri geliştirebilen 

başlangıç firmalarının oluşturulması 

amaçlanmaktadır. 

Program kapsamında girişimcilere 

girişimcilik eğitimi verilmekte, ayrıca sanayi 

deneyimi olan rehberler ile girişimciye 

teknik, ticari ve idari konularda destek 

sağlanmaktadır. 

Üniversitelerdeki akademik bilginin 

teknolojik ürünlere dönüştürülüp 

ticarileştirilmesi ve teknoloji transferi için 

uygun ortam yaratmak. Firmalar arası sinerji 

ve iş birliği fırsatlarını artırmak. Ar-Ge ağırlıklı 

faaliyetlerle bölgesel ve yerel ekonominin 

yeniden yapılanmasını sağlamak, yerel 

sanayinin modernizasyonunu teşvik etmek. 

Bölgeye dışarıdan yatırımlar çekmek. Nitelikli 

kişilere iş ve girişimcilik imkanları yaratarak 

beyin göçünü önlemek. Kamu araştırma 

Karabük Teknokent’te Ar-Ge 

çalışmalarını yürüten çevre 

teknolojilerinden finansal 

çözümlere, çelik sektörü, 

mühendislik/mimarlık, 

enerji, yazılım, elektronik ve 

geri dönüşüm faaliyetleri gibi birçok faaliyet 

yapan firma bünyemizde bulunmaktadır. 

Örneğin; 

Endüstri 4.0 uygulamaları konusuna 

odaklanacak, verimlilik artışı sağlayacak 

projeler üretmeyi hedefleyen, Ar-Ge 

yapabilen ulusal ve uluslararası iş birliklerine 

açık, yenilikçi, sürdürülebilir bir Ar-Ge 

kültürüne sahip, dinamik teknoloji firmaları 

ile gelecek nesiller adına yeşil ve güvenli 

bir çevreyi hedefleyen, enerjiyi tüketirken ve 

üretirken tasarruf için yaşam konforunu ve 

üretim hızını düşürmeden önemli adımlarla 

ilerleyen firmalar çalışmalarını Karabük 

TeknoKent’te sürdürmeye başladı. 

Yine Karabük ilinde bilgisayar programlama 

faaliyetleri (sistem, veri tabanı, network, 

web sayfası vb. yazılımları ile müşteriye özel 

yazılımların kodlanması vb) konularında 


SÖYLEŞİ 

çalışma yapan ve bilhassa oyun geliştirme 

alanında faaliyet gösteren Ar-Ge şirketleri 

yerlerini aldılar. Bu firmaların Karabük 

Üniversitesi Oyun Tasarım ve Geliştirme 

bölümü öğrencileri ve ilgili vatandaşlar 

tarafından kariyere başlamak adına önemli 

bir yer olduğunu düşünüyorum. 

Ayrıca bugüne kadar yurt içi ve yurt dışı, 

birçok projede yer almış ve çözüm ortağı 

olduğu projeleri başarı ile bitirmiş; hedefleri 

arasında KBÜ Demir Çelik Enstitüsü ile iş 

birliği yaparak TS EN ISI 17034 kapsamında 

akredite referans malzeme üretmek olan, atık 

plastikleri sıfır atık ilkesine uygun şekilde 

doğadan yok ederken ülke ekonomisine katkı 

sağlayacak ikincil hammaddelerin üretimine 

yönelik çalışan 7 Ar-Ge, 3 Kuluçka firmasına 

sahibiz. 

Hangi teşvik ve destekleri sağlıyor 

devlet başvuranlara? 

Teknoloji Geliştirme Bölgesi’nde faaliyet 

gösteren girişimci firmalara sağlanan 

destek ve muafiyetler; Firma ve Girişimcilere 

Gelir ve Kurumlar Vergisi Muafiyeti, Ar-Ge 

Personeline Gelir Vergisi Muafiyeti, KDV 

Muafiyeti, Sigorta Prim Desteği, Destek 

Personeline Gelir Vergisi Muafiyeti, Gümrük 

Vergisi Muafiyeti, Öğretim Üyelerine 

Sağlanan Destekler, Bölge Dışı Çalışma İzni, 

Teknolojik Ürün Yatırım İzin Desteği, Yabancı 

Uyruklu Personel Çalıştırma Kolaylığı, 

Yabancı Yatırımcıların Teşvik Edilmesi, 

TÜBİTAK Projelerine Sağlanan Özel Destek 

Uygulamaları, Temel Bilimler Desteği 

vermekteyiz. 

Kimler yer alabilir? 

Halen yüksek veya ileri teknolojileri 

kullanmakta olan yerli ve yabancı 

firmalardan, Ar-Ge birimlerini Teknoloji 

Geliştirme Bölgelerinde oluşturarak yeni 

Ar-Ge projeleri gerçekleştiren firmalar, 

Üniversite, İleri Teknoloji Enstitüsü veya 

Kamu Ar-Ge Merkezinin imkanlarını 

kullanarak yazılım veya yenilikçi teknolojiler 

geliştirmek isteyen KOBİ’ler, TEKMER’lerde 

büyüyen firmalar, ticarileştirilebilecek fikri 

olan genç girişimciler yer alabilirler. 



SÖYLEŞİ 

Güray Sert: Yatırım yapmak 

sektörde ayakta kalmak için 

olmazsa olmaz 

Sezgintaş Çelik Sanayi ve Ticaret A.Ş. Şirket Müdürü Güray Sert ile mevcut piyasa şartlarını 

ve ileriye dönük beklentilerini konuştuk. 


SÖYLEŞİ 

Şirketinizin faaliyetleri hakkında 

bilgi alabilir miyiz? 

1987 senesinde 160 m 2 ’lik bir dükkânda 

başlayan sektör hayatımız şu an yaklaşık 

2.000 m 2 toplam alana sahip iki ayrı depoda 

çelik servis merkezi faaliyetine devam 

etmekte. Kalite odaklı çalışma anlayışımız, 

müşteri taleplerini doğru belirleme ve doğru 

stok tutma kabiliyeti, hızlı servis gücümüz 

ile Bursa ve civar illerde sektörün belirleyici 

firmalarından biri olma sorumluluğunu 

başarıyla taşıyoruz. Son yıllarda yapmış 

olduğumuz yeni yatırımlar ve yeni girdiğimiz 

ürün grupları sayesinde müşterilere hızlı 

penetre olarak yıllık satış tonajımızı 4 kattan 

fazla artırdık. Yapacağımız yeni yatırımlarla 

bu büyümeyi devam ettirmeyi hedefliyoruz. 

Hizmet verdiğiniz başlıca sektörler 

hangileri? Bu sektörlerde talebi nasıl 

değerlendiriyorsunuz? 

Sezgintaş Çelik San. ve Tic A.Ş olarak başta 

otomotiv ve yan sanayi olmak üzere makine, 

beyaz eşya sanayi, savunma sanayi, iş ve 

tarım makineleri imalat sanayi, maden ve 

enerji sektöründe faaliyet gösteren firmalara 

hizmet vermekteyiz. 

paydaşlarımızla sürekli irtibatta kalarak 

stoklama konusunda optimum fayda 

sağlıyoruz. 

Mevcut ekonomik şartlara 

bakıldığında fiyatların gidişatı 

hakkında neler söyleyebilirsiniz? 

Pandemi sonrası bozulan arz talep dengesi 

fiyatlarda yukarılara doğru bir seyre neden 

olmuştu. 

Bununla birlikte dünya çelik 

üretiminin lokomotifi konumunda olan 

Çin’in ark ocaklarını devreye sokacak 

olmasından dolayı dünyadan hurda çekmeye 

“Gereksiz 

malzeme stokunun 

maliyetinden 

kaçınarak, 

paydaşlarımızla 

sürekli irtibatta 

kalarak stoklama 

konusunda optimum 

fayda sağlıyoruz” 

Hizmet vermiş olduğumuz her sektörün 

kendisine has dinamikleri ve taleplerin 

artıp azaldığı farklı dönemleri var. Örneğin 

otomotiv sektöründe her yaz büyük otomobil 

fabrikalarındaki duruşlardan kaynaklı bir 

duraklama beklenir. Son dönemde yaşanan 

çip krizi ile bu duruşların daha uzun ve belirsiz 

olması çelik talebinde de dalgalanmalara yol 

açtı. Bu olumsuzluklardan etkilenmemek 

adına stok planlamasında dinamik bir 

anlayışla ilerliyoruz. Gereksiz malzeme 

stokunun maliyetinden kaçınarak, 

başlayacağının duyulması hurda fiyatlarını 

dolayısıyla çelik fiyatlarını da etkilemişti. Son 

olarak Çin’in ihracatını yavaşlatmak amacıyla 

ihracattaki vergi iadesi uygulamasını iptal 

etmesi neticesinde fiyatlar yine hareketlendi. 

Çin’in çelik üretimini azaltması ve üretimde 

yüksek fırından uzaklaşılıp ark ocağına yatırım 

yapılacak olması cevher fiyatında ciddi bir 

düşüşe ve dolayısıyla çelik fiyatlarında bir 

gerilemeye yol açmıştı. Bu seyir bu senenin 

sonuna kadar bu şekilde sürebilir. Ne var 

ki bazı ürün gruplarının fiyatlanmasının 



SÖYLEŞİ 

kendine has bir seyri var. 

Örneğin belirleyici dinamiklere bağlı 

olarak gerileme gösteren çelik fiyatlarının 

aksine otomat çeliklerinde arz talep 

dengesizliğinden kaynaklı bir artış söz 

konusu. Bu artışın stabilize edilebilmesi 

için yerli çelik üreticilerinin bu alana yatırım 

yapmaları gerekmekte. 

Pandeminin en çok etkili olduğu 

aylarda ve sonrasındaki toparlanma 

sürecinde uluslararası piyasalarda 

rekabeti nasıl değerlendirirsiniz? 

Pandemi hiçbirimizin daha önce tecrübe 

etmediği ve bu yüzden de aksiyon almak 

konusunda tüm sektörlerde acemilik 

yaşanması olağan görülen bir süreç oldu. 

İlk günlerde gelen kapanmalarla birlikte 

aksayan üretim, ilk şaşkınlık atıldıktan sonra 

gelen talebi karşılayamaz oldu. Bozulan bu 

arz talep dengesi nedeniyle fiyatların artışı 

kaçınılmaz bir sondu. Pandemi belki de 

insanoğlunun kendisi ile yüzleşmesine ve 

ileride karşılaşabileceği buna benzer krizlere 

karşı önlemler alınmasına neden oldu. 

Bu konuda çelik sektörü uzun zamandan 

beri konuşulan karbon salımını kontrol 

altına alma konusunda üstüne düşeni 

yapmaya başladı. Yavaş yavaş yüz çevrilen 

yüksek fırınlar, yeni ark ocağı yatırımları, 

üretimi yavaşlatmak adına getirilen ithalat 

kotalarının da pandeminin hemen ardından 

ve hatta pandemi henüz bitmemişken 

gündem olması çelik sektöründeki rekabette 

kartları tekrardan dağıtmış olacak. Örneğin 

Çin’in üretim konusunda yavaşlamış 

olması, Hindistan pazarını hareketlendirdi. 

Hindistan 3 aylık ithalat kotasını bir günde 

doldurdu. Bu ve buna benzer yeni hamleleri 

yakın gelecekte görmeye devam edeceğiz. 

Önümüzdeki dönemde yeni yatırım 

planlarınız bulunuyor mu? 

Sektör öyle bir hâle geldi ki, bundan sonra 

yerinde sayan hiçbir firma ileride var 

olamayacak. Bu yüzden yatırım yapmak 

ileride var olmak için artık olmazsa olmaz. 

Yaptığımız işin gereği olarak her zaman 

yaptığımız makine yatırımları zaten rutin 

olarak devam edecek. Kesim hattımız için yeni 

“Müşteriye 

alternatif malzeme 

önermenin 

sorumluluğunu 

alabilen firma sayısı 

yok denecek kadar 

az” 

testereler, yeni araçlar gibi yatırımlar zaten 

sürekli yapılıyor. Bunun yanında gücümüzü 

aldığımız yanımız olan “kalite” departmanına 

yatırımlar planlıyoruz. 2022 senesinin ilk 

yarısında bu yatırımlar tamamlanmış olacak. 

Bununla birlikte müşterilerimizin malzeme 

tedarikçisi oluşumuzun yanında danışmanı 

da olmak istiyoruz. Bu konuda da yeni bir 

telefon uygulaması ile müşterilerimize 

hizmet vermeyi planlıyoruz. Sektörde 

malzeme bilgisi konusunda bir boşluk var. 

Müşteriye alternatif malzeme önermenin 

sorumluluğunu alabilen firma sayısı yok 

denecek kadar az. Hangi malzeme nerede, 

hangi nedenle kullanılır ve/veya kullanılmaz? 

Hangi malzeme yerine hangi malzeme 

önerilebilir? Malzeme kalite isimleri, 

standartlar, şartnameler gibi konular 

genelde cevapsız kalıyor. Bu konularda ticari 


SÖYLEŞİ 



SÖYLEŞİ 

ilişkimizin yanında müşterilerimize destek ve hizmet vereceğiz. 

Tüm bunların haricinde 2022 senesinde yeni bir iki ürün grubuna daha 

yatırım yapacağız. Kendi üretimimiz olan malzemeler ile alakalı tonaj 

kapasitemizi iki katına çıkarmayı hedefliyoruz. Önümüzdeki sene Sezgintaş 

olarak sahada daha fazla gözüken, yapacağımız yeni yatırımlarla hem tedarik 

hem danışmanlık alanlarında ilk akla gelen firmalardan biri olacağız. 

Türkiye vasıflı çelik sektörünün gelişimi hakkında neler 

söyleyebilirsiniz? 

Ülkemizde vasıflı çelik sektörüne olan yatırım her geçen gün artıyor. Bu 

sevindirici bir durum. Tabii ki bunun nedenleri var. Ülke olarak vasıflı çelik 

sektörüne yönelmemiz bir gereksinim. Zira en büyük ihracat kalemlerinden 

biri olan inşaat demirinin MENA bölgesine kaymış olması bizi yeni pazar 

ve sektörlere yönelmek zorunda bırakmıştı. Bununla birlikte katma değerli 

ürünlere yönelmek aslında ülke olarak geç kaldığımız bir alan. Vasıflı çeliğin 

toplam çelik üretimimizdeki payı %3 civarında. Bu konuda dünya ortalaması 

%15’in üzerinde. Enerjimizi ve kapasitemizi katma değerli ürün üretmek için 

harcamalıyız. Bu sayede vasıflı çelik ihracatından ülke olarak daha fazla gelir 

elde etmek mümkün olacaktır. Şu an için bu sektörde istenen ve hak ettiğimiz 

rakamların uzağında olsak da bu sektöre olan ilginin her geçen gün artıyor 

olması, büyük çelik üreticilerinin vasıflı çelik sektörüne yatırım yapıyor 

olmaları önemli. Keşke bu sektöre olan yatırımlar seneler önce başlamış 

olsaydı. Maalesef ülke olarak her sektörde katma değerli ürünlere karşı bir 

uzak duruşumuz ya da geç kalmışlığımız var. Yine de geç kalınmış olsa da bu 

sektördeki artan ilgi ve hızlanan yatırımlar umut verici. 

2021 yılı şimdiye kadar nasıl geçti, geri kalanı için beklentileriniz 

neler? 

Yılın ilk yarısı bizim açımızdan oldukça güzel geçti. Dalgalı fiyatlara ve bazı 

malzemelerde yaşanan tedarik sıkıntısına rağmen doğru stok anlayışımız 

sayesinde başarılı bir dönem yaşadık. Yaz döneminde yaşanan duruşlardan 

ve düşüş eğilimindeki malzeme fiyatlarından dolayı son iki ay diğer aylara 

göre daha durgun gibi görünse bile yılın geri kalanında daha hareketli bir 

dönem bekliyoruz. 


SÖYLEŞİ 



GİZEM KESERVURAN 


GİZEM KESERVURAN 



SEKTÖRDEN BAKIŞ 



Dr. Veysel Yayan 

Çelik Sektöründe 

Kapasite Kullanım 

Oranlarındaki 

Artış Eğiliminin 

Sürdürülebilmesi 

Önemli 

Türkiye’nin çelik üretimi, 2021 yılının ilk 7 ayında yüzde 17,7 artışla 22,9 milyon ton 

olarak gerçekleşti. Kapasite kullanım oranı ise 2020 yılının aynı dönemindeki yüzde 67,2 

oranına kıyasla, 11,5 puan artışla yüzde 73,7 seviyesine ulaştı. Ancak, beklendiği gibi, 

çelik üretim ve tüketimindeki yüksek oranlı artış eğilimi, Temmuz ayında gevşemeye 

başladı. Nitekim, söz konusu ayda, çelik üretimi yüzde 2,5 artışla 3,2 milyon ton, çelik tüketimi 

ise yüzde 4,9 artışla 2,8 milyon ton seviyesinde gerçekleşti. 

Üretim ve tüketim artışındaki gevşemeye 

rağmen, 2021 yılına ilişkin öngörülerimiz 

değişmedi. Hatta MMK’nın üretime 

başlaması ile, 2021 yılı üretiminin 40 milyon 

ton seviyesine ulaşması ihtimali belirdi. 

Hiç şüphesiz, yılın ilk 7 ayında, üretimdeki 

artış sayesinde, ihracatın miktar yönünden 

yüzde 15,9 oranında artmış olması önem 

taşıyor. Yılın ikinci yarısında, dünya çelik 

tüketimi artışındaki yavaşlamanın, koruma 

tedbirleri ve fiyatlardaki gevşeme ile birlikte, 

ihracatımızı baskı altına alması ihtimalini, 

göz ardı etmemek gerekiyor. 

Nisan ayında yüzde 35,4, Mayıs ayında 

yüzde 53,7, Haziran ayında yüzde 17,8 

seviyelerinde gerçekleşen çelik ürünleri 

ihracatındaki artışın, Temmuz ayında yüzde 

10,6 seviyesinde kalması, pandemi nedeniyle 




oluşan baz etkisinin sona erdiğini ve dünya 

çelik tüketiminin aşağı yönlü seyrettiğini 

teyit ediyor. 

Esas sorun, ithalâtta gözleniyor. Ocak- 

Temmuz dönemi ithalâtında yüzde 32,2 

oranındaki artış, tüketimdeki artışın 

ağırlıklı olarak ithalât yolu ile karşılandığını 

göstermesi açısından büyük önem taşıyor. 

Böylece, toplam çelik ürünleri tüketiminde 

yüzde 47 olan ithalâtın payı, yassı ürün 

tüketiminde yüzde 49 seviyesine çıkmış 

bulunuyor. Avrupa Komisyonu’nun, 

ithalâtın tüketim içindeki payının yüzde 

14,8 seviyesinde gerçekleşmesinin, çelik 

sektörüne zarar verdiğini gerekçe göstererek, 

koruma tedbirlerinin süresini 3 yıl daha 

uzatma kararı dikkate alındığında, konunun 

önemi daha da artıyor. 

Rusya, Ukrayna, Çin, Güney Kore ve 

Japonya’dan yapılan yassı sıcak ürün 

ithalâtındaki artış, olağanüstü boyutlara 

ulaşmış bulunuyor. Yurt içinde yeterli 

kapasite var iken, neredeyse hiç çelik 

ürünleri ihracatımızın bulunmadığı bu 

ülkelerin, piyasaları bozacak nitelikteki satış 

politikalarına, Türk çelik piyasasının teslim 

edilmesinin mantığı anlaşılamıyor. 2021 

yılında, Çin’den yapılan ithalât yüzde 212, 

Hindistan’dan yapılan ithalât yüzde 2267 

oranında artmış bulunuyor. 

2021 yılının ilk yedi ayında, Rusya’dan yapılan 

ithalâtın yüzde 95,6’sının, Ukrayna’dan 

yapılan ithalâtın yüzde 92,6’sının, 

Hindistan’dan yapılan ithalâtın yüzde 

78,1’inin, Japonya’dan yapılan ithalâtın yüzde 

76,3’ünün Dahilde İşleme Rejimi kapsamında 

gerçekleştirilmiş olması, ihracatın değer 

“Rusya, Ukrayna, 

Çin, Güney Kore 

ve Japonya’dan 

yapılan yassı sıcak 

ürün ithalâtındaki 

artış, olağanüstü 

boyutlara ulaşmış 

bulunuyor” 

ve istihdam üretme fonksiyonunun, yurt 

dışına transfer edildiğini gösteriyor olması 

açısından endişeye yol açıyor. Başta gelişmiş 

ülkeler olmak üzere, hemen tüm ülkelerin 

ciddi hassasiyet gösterdikleri ve çok yönlü 

koruma tedbirlerine başvurdukları böylesine 

önemli bir konuya kayıtsız kalınmasının 

mantığı anlaşılamıyor. 

Çelik sektörümüzün gelişimini sürdürmesini, 

kapasite kullanım oranlarını arttırmasını, 

Türk ekonomisinin katma değer ve istihdam 

üretme kapasitesini olumsuz yönde etkileyen 

bu duruma son verilmesini teminen, Dahilde 

İşleme Rejimi’nin, ülke ekonomisinin içini 

boşaltan uygulamalarının, bir an önce 

gözden geçirilmesine ihtiyaç duyuluyor. 





Geçtiğimiz bahar ayında online olarak gerçekleşen SteelOrbis 2021 Bahar Konferansı & 84. IREPAS 

Toplantısı’nda 23 farklı ülkeden gelen çelik üreticisinden 228 temsilci ve 31 hammadde tedarikçisinden 66 

temsilci dahil olmak üzere çelik sektörü tedarik zincirinin farklı noktalarından, toplamda 

1.000 kayıt vardı. 

Katılımcılarımızın ve sponsorlarımızın konferans hakkındaki yorumlarına göz atın: 

Dünyanın içinde bulunduğu zorlu pandemi sürecinden dolayı dijital platformda ikincisi yapılan, dünya çelik 

sektörü temsilcilerinin katıldığı SteelOrbis 2021 Bahar Konferansı & 84. IREPAS Toplantısı etkinliğinde, küresel 

çelik piyasalarındaki en önemli gelişmeler ve beklentilerle ilgili bilgi edinme imkanı sunan canlı ve interaktif 

olarak organize edilen konferansa emeği geçen tüm SteelOrbis çalışanlarını kutluyor ve teşekkür ediyoruz. 

İÇDAŞ 

Bir kez daha SteelOrbis 2021 Bahar Konferansı & 84. IREPAS Toplantısı’nın online olarak gerçekleşmesini 

ve sektörümüzle iletişimde kalabilmemizi sağladığınız için teşekkür ederiz. Bu konferansta da sponsor olarak 

destek vermekten mutluluk duyduk. Covid-19 pandemisinin etkilerinin bir an önce geçip özlediğimiz yüz yüze 

konferanslarda yeniden bir araya gelebilmeyi sabırsızlıkla bekliyoruz. Emeği geçen tüm SteelOrbis ekibine 

teşekkür ederiz. 

Alex Stewart International Corporation 

SteelOrbis 2021 Bahar Konferansı & 84. IREPAS Toplantısı, Eylül ayında gerçekleşen ilk online etkinliğin 

ardından, Covid-19 pandemisinin neden olduğu zorluklara rağmen yine çok iyi organize edilmiş ve başarılı bir 

konferans oldu. Sponsor olarak, bu etkinliğin bir parçası olduğumuz için mutluyuz. SteelOrbis ekibine ve tüm 

katılımcılara, bu etkinliği daha interaktif ve bilgilendirici bir hale getirdikleri için teşekkürlerimizi sunmak isteriz. 

Bir sonraki etkinliğin geçmişte olduğu gibi yüz yüze olmasını umuyoruz. 

İntekno A.Ş. 

Bu online etkinlik için sizi tebrik ediyorum. Çelik piyasası oyuncularının birbiriyle bağlantı kurması ve son 

gelişmelere ilişkin bilgi almaları için harika bir platform oldu! 

SteelOrbis’in mevcut duruma cevap olarak hızlı bir şekilde bu platformu yaratması takdire şayan. 

Raoul Leuba, SIPRO Stahl Schweiz 

Zor bir süreçten geçtiğimiz bugünlerde IREPAS konferanslarının sanal ortama taşınması ve interaktif olarak 

organize edilmesinde emeği geçen tüm SteelOrbis ekibine teşekkür ederiz. 

Sektörden çok fazla sayıda katılımcıya kolay ulaşabilme ve görüşme olanağı sağlaması, sektör ile ilgili değerli 

konuşmacıların paylaşımlarını dinleyerek çelik sektörü ile ilgili güncel bilgilerimizi pekiştirmek ve artırmak için 

çok faydalı oldu. 

Özlem Yazıcı Furtun, Bölgesel İhracat ve Planlama Müdürü, Çağ Çelik Demir ve Çelik End. A.Ş. 


SteelOrbis ve IREPAS Konferansı ile küresel uzun çelik piyasaları online 

ortamda buluşacak! 

Pandemi sebebiyle bu yılın ikinci SteelOrbis ve IREPAS Konferansı, 18 Ekim, 

Pazartesi günü katılımcılarımızın sağlığı için bir kez daha online olarak 

gerçekleşecek. 

Katılımın ÜCRETSİZ olacağı bu konferans, hem IREPAS komitelerinin aydınlatıcı görüşlerini 

dinleme, hem de Celsa sunumu ile küresel uzun çelik piyasalarındaki en önemli gelişmeler ve 

beklentiler hakkında bilgi edinme imkanı sunacak. 

Ayrıca dünyanın en önemli firmalarından saygın yönetici ve uzmanlarla bir 

araya gelerek çeşitli networking imkanlarından faydalanabileceğiniz interaktif 

bir ortam da olacak! 

ÜCRETSİZ olarak gerçekleşecek bu konferansta yerinizi ayırmayı unutmayın ve bu dijital 

deneyimin avantajlarından yararlanın! 

SteelOrbis 2021 Güz Konferansı & 85. IREPAS Toplantısı’nda yer alacak 

konuşmacılar 

Alexander Gordienko 

İhracat Direktörü, 

Celsa Group 

Murat Cebecioğlu 

İhracat Müdürü, İÇDAŞ 

Jens Björkman 

Demirli Metaller Birimi 

Başkanı, Stena Metal 

International 

F.D Baysal 

Başkan & CEO, SEBA 

Group of Companies 

Wilhelm Alff 

Direktör, Duferco 

Deutschland GmbH 

tr.steelorbis.com/etkinlikler 

events@steelorbis.com 



MUAMMER BİLGİÇ 

Muammer Bilgiç 

muammer.bilgic@ecosid.com.tr 

YEŞİL MUTABAKAT 

VE ÇELİK ÜRETİM 

SEKTÖRÜNDE 

DÖNÜŞÜM… 

Paris 2015 sözleşmesi ile imza altına alınan emisyon hedeflerini gerçekleştirmek için, 

ülkeler ve AB, farklı uygulama yöntemleri, yasal ve ticari düzenlemeleri yürürlüğe 

koymaktadırlar. Uygulamalar, farklılıklar göstermekle birlikte dönüm noktaları olarak 

benzerlik göstermektedir. 2030 ve 2050 tarihleri iki kritik tarihtir, ortak hedef; 2050 veya 

2060 (Çin) karbon nötr (Sıfır) bir endüstriyel ve sosyal düzeye erişmek ve 2030’da 1990’lara göre 

%50-55 oranında emisyon azaltımı ile bu dönüşümü zamana yaymaktır. 

AB, bu hedefleri gerçekleştiren ilk kıta/birlik 

olma iddiasındadır, diğer birçok çalışma 

yanında bizim için en günceli, ekonomik 

nedenlerle, Yeşil Mutabakat metnidir. Bu 

kapsamlı çalışma; sadece AB’nin kendi iç 

kurallarını değil, AB ile ticari ve endüstriyel 

ilişkide olan tüm ülkeler ile olan ilişkilerini 

de yeniden dizayn etmeye kararlıdır. 

Kuşkusuz ihracatımızın yaklaşık %45-55’ini 

sürekli yaptığımız AB’nin aldığı her karar 

bizleri de etkileyecektir. Bu kararlardan en 

fazla etkilenecek olan da enerji ve emisyon 

yoğun sektörlerden biri olan demir çelik 

endüstrimizdir. Bu nedenle ticari geleceği 

açısından çok önemli bu mutabakata uyum 

konusunda demir çelik üretim sektörümüzün 

yönetmesi gereken dönüşüm ile ilgili 

düşünceler kısa argümanlarla açıklanmaya 

çalışılacaktır. 

i. Yapılacak her türlü dönüşüm sadece 

AB ile ilişkilerimizde ülkemize ve 



endüstrimize gelecek ilave maliyet 

nedeniyle değil, bu dönüşümün tüm 

dünyaca yapılması gerektiğine ve 

hedeflerine olan inancımız nedeniyle 

olması gerekir. Konu; sadece, bize 

AB üzerinden gelecek ekonomik 

etkileri düzleminde ele alınmamalı, 

ülke içinde ve sınırda karbon vergisi 

uygulamasının kısa bir süre içinde 

tüm dünyada uygulanır hale geleceği 

unutulmamalı. Sınırda karbon vergisi 

yükü bugünün sorunu olacaktır, ancak 

iklim değişimi nedenli dönüşüm, var 

olma sorunudur. Bu dönüşümün en 

azından hedefleri açısından tartışması 

yoktur, hedef tektir, tüm insanlık için 

ortak ve kaçınılmazdır, en geç 2050’de 

karbon nötr dünya, ya da şu anda 1,1 o C 

olan, küresel sıcaklık artışını 1,5 o C ile 

sınırlamak, tüm insanlığın var olma 

limitidir. İlginç bir şekilde konu sadece 

AB’nin Yeşil Mutabakat programı 

çerçevesinde sınırlandırılmıştır. 

Halbuki G20’nin 15 ülkesinin 2030 

ve 2050 eylem planları ve emisyon 

hedefleri de Yeşil Mutabakat’tan farklı 

değildir, hem G20 içinde olup, hatta 

ilk 10’da olma iddiasında bulunup, 

dünyanın en güncel konusunu sadece 

Yeşil Mutabakatın ekonomik etkileri 

ile sınırlandırmak stratejik olarak 

sorunludur. Glasgow COP26’dan sonra 

yeni bir dünya düzeni oluşumunun 

işaretleri çok açıktır. AB Yeşil Mutabakat 

metni ve diğer birçok ülkenin (Çin, ABD, 

Japonya) uygulamaya koyduğu eylem 

planları ile örneklenen yeni bir dünya 

düzeni gündemdedir, tüm dünyada 

böylesine bir dönüşüm varken, bizim 

örneklerden sadece birine karşı ticari 

ve regülasyon olarak ne yapacağımıza 

ii. 

iii. 

indirgenen bir gündem yetersizdir. 

Tek hedefe olan inancımızı göstermenin 

küresel itibarımız açısından ne kadar 

önemli olduğunu ileride daha fazla 

anlayacağız, Paris 2015’i parlamento 

onayından hala geçirmemiş “son 

6” ülkeden biri olmamızın etkilerini 

canımız çok yanarak göreceğiz. Ülkeler 

arası iş birlikleri iklim değişikliğine 

karşı tutumlarına bağlı olacaktır. 

Kendi yağımızla kavruluruz demek 

mümkün olmayacaktır. Yeni bir dünya 

düzeni kurulma sürecinin içinde 

olmadığımız açıktır, sanırım farkında 

da değiliz, yoğun bir şekilde tüm özel 

ve kamu kurumlarımızla bu dönüşüm 

yolculuğuna çıkmamız gerekmektedir. 

Oyalama, komisyona havale etme, 

işlevsiz strateji planları ile hedefler 

koyma sonuçsuz zaman kaybı olacaktır. 

Gerçeği doğru algılayalım, bu konu 

bir ticari koruma stratejisi enstrümanı 

değil, tüm ticari, sınai, sosyal ve 

finansal dünyayı yeniden dizayn 

etme konusudur. Süreci yönetmek 

için farkındalık, zaman ve sermaye 

birikimi sahip olmadığımız üç ana 

unsurdur. Sorunun şiddetini azaltmak, 

dış finansman kaynaklarına ulaşmak 

ve dönemsel kurallar için diplomatik 

çalışmalar asıl konu değildir, 2030’a 

kadar %50 emisyon düşümü hedefi 

önceliklidir, konu bu hedef ve bunun nasıl 

yönetileceğidir, hedefe ulaşamamanın 

pardonu, açıklaması yoktur. Bu hedefi 

henüz telaffuz etmemiş bir G20 üyesi 

olmanın sonuçları çok çarpıcı olacaktır, 

her anlamda hazırlıksız yakalandığımız 

bir gelecek önümüzdedir. 




iv. 

Şu anda “Yeşil Mutabakat” olarak 

tanımlanan düzenlemelerin özellikle 

2030 sonrası önlenemeyen küresel 

sorunlar nedeniyle tüm dünya için 

“Yeşil Yaptırımlar” haline geleceğini 

söylemek mümkündür. 2030 sonrası 

dünyanın iklim mücadelesi açısından 

çok farklı olacağını ve insanlığın 

paniğinin çok artacak olması nedeniyle 

iklim nedenli çok sert ilişkilere sahne 

olacağını söyleyebiliriz. Vergi yükü en 

fazla 10-15 yıllık bir yüktür, gerekirse 

vergisini veririz, AB dışına satarız, iç 

pazara satarız seçeneği belirli bir süre 

için geçerlidir, emin olunuz bu kurallar 

yaygınlaşarak tüm dünya için geçerli 

olacaktır. 2030 sonrasında limit dışı 

emisyonlu çalışmanın firmaların ve 

ülkelerin tercihine kalmaması büyük 

olasılıktır, karbon vergisi ve sınırda 

vergi, ekonomik yaptırımların en 

basitleridir, yeni dünya düzeninde, 

2030-2050 hedeflerine uymayan ülkeler, 

ne kredi alabilecek, ne de vergisini 

ödese de küresel ekonomi içinde 

olabilecektir, küresel sorunlar küresel 

çözümleri gerektirir, insanlığın var olma 

önlemleri öngöremediğimiz düzeylere 

çıkarabilir. Dönüşümün uzaması hem 

yeni dünya düzeninin finansal yükü, 

hem de iklim değişikliğinin bizatihi 

endüstriye getireceği yükü artırması 

anlamında tehlikelidir, bakalım ne 

olacak demek mümkün değildir. 

hibe ve kredi desteklerine bel 

bağlanmış durumdadır, bu görünüm 

nasıl bir dönüşümün eşiğinde 

olduğumuzun henüz anlaşılamamış 

olduğunu göstermektedir. Ülke 

içinde karbon vergisi ve ister AB’den 

olsun, ister henüz sınırda karbon 

“AB Yeşil 

Mutabakat metni ve 

diğer birçok ülkenin 

uygulamaya 

koyduğu eylem 

planları ile 

örneklenen yeni 

bir dünya düzeni 

gündemdedir” 

vergisini telaffuz etmemiş ülkelerden 

olsun tüm ithalattan sınırda karbon 

vergisi, dönüşümün finansmanı için 

zorunludur. Yekdem, çevre katkı payı 

ve deprem vergisi gibi yönetilmeyecek, 

sadece dönüşümün bilgi temelli 

olarak yönetilmesini finanse edecek 

bir fon yapılanması da zorunludur, bu 

tür konularda kurumlara güvenin çok 

azaldığı düşünülürse, finansmanın 

oluşturulması ve dağıtılması çok 

sıkıntılı ve dönüşümün önündeki en 

büyük engel olacaktır. 

v. Yaşanacak dönüşümün en kritik 

konusu nasıl finanse edileceğidir, 

şimdiye kadar kamuya yansıyanlardan 

anlaşıldığı kadarıyla sadece AB’nin 

birtakım genele açık proje fonlarına 

ve pazarlıklarla elde edilecek birtakım 

vi. Çelik üretimimizin %’75’ini hurda 

kullanarak yapıyor olmamızın getirdiği 

avantaj büyüktür. Tipik olarak YF/BOF 

tesislerinin 1,8-2,2, EAF’lerin 0,35- 

0,45 ton CO 2 

/ton çelik değerlerine 

sahip olması sorunumuzun çok büyük 






olmadığını düşündürmemeli, sonuçta 

karbon nötr hedefinden her durumda 

çok uzağız. Mevcut yapımız, sadece 

dönüşümün maliyetini ve süresini 

etkiler, ancak sonucu etkilemeyecektir. 

Nihayetinde sorun; maliyet, hurda 

bulunabilirliği, sınırda karbon vergisi, 

diplomatik çözümler vb. değil, var 

olmaya devam edip etmeme sorunudur. 

vii. Çelik üretiminde CO 2 

emisyon 

düzeyinin ana belirleyicileri; 

a) Hammadde tipleri, 

b) Proses teknolojileri ve çelik yapım 

prosesi, 

c) Malzeme, enerji ve proses 

verimliliği, 

d) Kapsam 2 içindeki enerji türü ve 

kaynağında emisyon düzeyi, 

e) Kapsam 3 içindeki her türlü çelik 

endüstrisi girdi malzemesinin 

kaynağında emisyonları. 

viii. Karbon nötr üretim hedefi için 

yapılması gerekenler de doğal olarak 

bu ana konular ile ilgilidir; 

a) Hammadde türleri: Demir cevheri 

kendine ait bir emisyon nedeniyle 

değil, indirgenme reaksiyonları 

zorunluluğu nedeniyle önemli 

bir emisyon kaynağıdır. Doğadan 

çıkarımından, YF’ye girişine 

kadar içinden geçtiği proseslerin 

getirdiği emisyon yüküne ilave 

olarak YF ve sonraki yolcuğunda 

indirgenme, dekarbürizasyon 

ve sıvı çelik işlemlerindeki 

emisyonları nedeniyle, tarihin en 

yaygın, en kanıtlanmış prosesi, 

mevcut hali ile ölüme mahkumdur. 

Tüm bu proses adımlarında 

kullanılan fosil yakıtlar ve 

prosesin bizatihi kimyasal 

enerji ile yapılması dönüşümü 

zorunlu kılan noktalardır. Mevcut 

teknolojik altyapıyı kısmen 

hidrojen kullanımına uyarlama ve 

fosil yakıtları devreden çıkarma 

alternatifleri henüz kendisini 

kanıtlamamıştır. Doğrudan 

çelik yapım prosesleri, hidrojen 

uygulamaları, YF/BOF rotasını 

dönüştürebilecek mi göreceğiz. 

Ancak, en azından şimdilik, 

mevcut altyapıyı dönüştürmek 

yerine toptan terk etme seçeneği 

önde gitmektedir, VoestAlpine, 

Saarstahl, Çin’de birtakım tesisler, 

Mittal’in şimdilik birkaç tesisi, 

efsanevi rotayı terk etme kararı 

alanlardan bazılarıdır. Bu rotayı 

terk etmeyenlerin tek çözümü 

doğrudan karbon yakalama 

ve stoklama teknolojisindeki 

gelişmeler olacaktır. 

Demir cevherinin tek kullanım 

yolu YF/ BOF değildir, uzun 

zamandır farklı nedenlerle belirli 

bir üretim hacmiyle çalışan DRI 

üretim tesislerinin doğal gaz ve 

karbon yerine hidrojen ile çalışıp, 

doğrudan indirgenmiş cevherin 

elektrikli ocaklarda hurdaya 

alternatif olarak kullanılabileceği 

rota, şu anda çelik üretimi için 

en popüler seçenektir. Hidrojenle 

veya hidrojensiz olarak demir 

cevherinin doğrudan indirgenmesi 

için geliştirilme aşamasında olan 

birçok proje gündemdedir. 



Hurda, doğası gereği, karbon 

içerir ve ergitilmesi sonucu önemli 

miktarda karbon emisyonuna 

neden olur, dönüşüm yolculuğunun 

geleceğinde hala karbonlu kalmak 

zorunda olan tek unsur hurdadır 

denebilir. Hurdanın neden olduğu 

karbon emisyonunun tek çözümü 

karbon nötr uygulamaları ve 

doğrudan karbon yakalama ve 

stoklama teknolojileridir. 

b) Proses teknolojileri ve metalürjik 

üretim prosesi, kullanılan 

hammaddenin ne olduğundan 

bağımsız olarak çelik üretiminde 

karbon emisyonu düzeyini 

belirleyebilir. YF/ BOF rotasının çok 

geniş karbon emisyonu aralığının 

nedenlerinden biri kullanılan 

teknoloji ve proseslerdeki 

farklardır. 1,8-2,2 ton CO 2 

/ ton çelik 

gibi çok geniş bir aralık; tümünde 

değişik formlarda demir cevheri 

ve kömür kullanılmasına rağmen 

bu rotada oluşan geniş aralığın 

nedenidir. Hurdada ise ergitme 

teknolojisinden fazla, ergitme 

prosesindeki tercihler emisyon 

düzeyini belirler. Aralık dardır, 

ancak önemlidir. Ergitme ve proses 

teknolojilerinde gelecek, fosil 

yakıtsız, yüksek metalik ve enerji 

verimlilikli teknolojilere doğru 

olacaktır. EAF ve IF’ler; elektrikli 

olmaları nedeniyle, hidrojenle 

indirgenmiş DRI ve hurdanın 

istenen oranda kullanılabilmesi 

nedeniyle şimdilik tek seçenek 

gibi görülmektedir. EAF ile IF 

arasındaki 0,45-0,25 ton CO 2 

/ 

ton çelik şeklindeki karbon 

emisyon farkı, bu ocaklarda çelik 

yapım prosesindeki farklardan 

kaynaklanmaktadır. 

Carbon 

Capture and Storage (CCUS) 

karbon yakalama ve stoklama 

teknolojileri, özellikle YF/ BOF ve 

doğal gazlı DRI tesislerinde yaygın 

“Karbon nötr 

bir dünyanın 

bile 1,5 o C eşiğini 

aşmamak 

için yeterli 

olmayacağını, 

asıl hedefin 

karbon sıfır 

olması gerektiğini 

söyleyenleri 

ciddiye almak 

gerekir” 

kullanıma sahip olabilir, henüz 

sadece Emirates Steel de 2016’dan 

bu yana çalışsa bile umut vaat 

eden bir seçenektir. 

c) Enerji türü ve bu türün kaynağında 

neden olduğu emisyon düzeyi 

önemlidir. Türkiye elektrik 

enerjisi üretiminde, 440 gr CO 2 

/ 

kwh emisyon değerine sahipken 

Kanada’da bu değer 160’tır. 

Yenilenebilir ve nükleer enerjinin, 

toplam üretimdeki paylarına göre 

değişen bu parametre, enerji yoğun 

bir sektör olan çelik üretiminin 

karbon emisyonunda önemli 




bir değerdir. Çelik üretiminde 

emisyon doğrulama prosedüründe 

elektrik tüketiminin ve girdi 

malzeme kaynak emisyonunun 

değerlendirme dışı tutulması 

şimdiliktir, elektrik enerjisi gibi 

çok önemli bir emisyon kaynağının 

uzun süre değerlendirme dışı 

kalması mümkün değildir. 

EAF’lerdeki kimyasal enerji 

kullanımı bu proses rotasındaki en 

önemli emisyon kaynaklarından 

biridir. Gelecek sadece elektriktedir, 

kimyasal enerji ve buna ilişkin 

uygulama teknolojilerinin fosil 

yakıt kullanıldığı sürece geleceği 

yoktur. 

d) Malzeme ve enerji verimliliği, 

çelik üreticileri için en ekonomik 

ve en çarpıcı sonuçları getirecek 

dönüşüm konusudur. Döngüsel 

ekonomi, sıfır atık, yüksek 

hammadde ve katkı malzemesi 

performansı, yüksek ömürler, 

yüksek enerji verimliliği doğrudan 

düşük emisyon ile sonuçlanır. 

Verimlilik değişiminin yarattığı fark 

dönüşümün zorunlu maliyetlerine 

karşı bir çözümdür aynı zamanda. 

Dijitalleşmenin verimlilik artışına 

katkısı özellikle vurgulanmalıdır. 

e) Kapsam 3’te tanımlanan çelik 

üretimi girdi malzemelerinin 

kaynağında emisyon değerleri 

değer üretim zincirinin tümünün 

karbonsuzlaştırılması açısından 

önemlidir, henüz kapsam 1’den 

sorumlu tutulan çelik üreticilerinin 

kapsam 2 ve 3’ten etkilenmeleri 

nedeniyle bu unsurların 

kaynaklarına yönelik etkileri 

zorunlu olacaktır. 

Karbon nötr bir dünyanın bile 1,5 o C eşiğini 

aşmamak için yeterli olmayacağını, asıl 

hedefin karbon sıfır olması gerektiğini 

söyleyenleri ciddiye almak gerekir. Bu 

konuda gelecek pardonu olmayan bir 

gelecektir, çünkü insan türünün varlığı tehdit 

altındadır. Bu zorunluluk tüm fiziki dünyanın 

çok köklü bir dönüşümden geçmesini 

gerektirecektir, bu dönüşümü yönetebilenler 

yaşayabilecektir, şirket olarak hayatta 

kalmak için yapılması gerekenler yeterli 

olmayacaktır, ülke yönetimi, kurumları ve 

tüm toplum toptan dönüşmek zorundadır. 

Bu dönüşümün; çok büyük bir finansal güç, 

bilgi ve nitelikli insan birikimi gerektirdiği, 

ancak çok büyük bir toplumsal ve toplumlar 

arası direnç ve gerginlik getireceği açıktır. 

Şimdiye kadar yapılan çalışmalar, toplumda 

ve kurumlarındaki algılama ve düşünsel 

atmosferimiz; insanlık tarihinin en büyük 

dönüşümünde ülke olarak umutlu olmamıza 

yetmiyor. 





ÇEYREK DAİRE 

Arz talebi 

yakalarken 

Murat Eryılmaz 

Piyasalar açısından oldukça ilginç bir döneme girdiğimizi düşünüyorum. Uzun zamandır 

devam etmekte olan ve fiyatların inanılmaz seviyelere çıkmasına yol açan arz talep 

dengesizliğinin sonlarına birçok bölgede yaklaşmakta olduğumuzu hissettiren 

gelişmeleri izliyoruz. Malumunuz uzun zamandır arz talebin arkasından koşturup 

yakalamaya çalışıyordu, şu son dönemde pek çok bölgede yetişmeyi başarmış gibi sanki. 

Hatırlayacağınız gibi pandeminin başlarında 

çöken talep, pek çok bölgede bir dizi ekonomik 

tedbirin hayata geçirilmesiyle sonraki 

aylarda kıpırdanmaya başlamıştı. Özellikle 

Çin’den başlayan bu hareket sonraki aylarda, 

geçtiğimiz yıl yaz sonrası AB pazarında da 

hissedilmeye başlandı. Dördüncü çeyrekten 

itibaren de epeyce ivme kazandı. Pandeminin 

tedarik zincirine verdiği hasarın büyüklüğü 

karşısında arz toparlanmakta ve talebe 

ayak uydurmakta zorluk çekerken, fiyatlar 

aldı başını gitti. Korumacılık dolayısıyla 

arz alternatiflerinin iyice daraldığı ABD gibi 

pazarlarda, bazı ürün fiyatları tarihin en 

yüksek seviyelerine ulaşırken üreticilerin 

karlılıkları da önceki yıllarda rüyada görülse 

hayra yorulmayacak seviyelere çıktı. Şu son 

dönemde ise korumacılığın etkisi altındaki 

pazarları biraz ayıracak olursak arzın talebi 

yakalamaya başladığı hatta bazı bölgelerde 

hafif de olsa arz baskısı görüldüğü bile 

söylenebilir. 



Küresel anlamda talep tarafına baktığımızda 

aslında kötüye gidiş yok. Örneğin AB 

pazarında her ne kadar ekonomik anlamda 

sıkıntılar devam ediyor olsa bile, çelik 

kullanan sektörlerde genel anlamda büyük 

bir sorunun varlığından söz edemeyiz. 

Dolayısıyla yine genel anlamda talepte bir 

sıkıntıyla karşılaşmak mevcut şartlar altında 

pek beklenmiyor. Elbette delta varyantının 

nelere yol açabileceği konusunda çok fazla 

fikrim yok. Bu konuyu her zaman tartışmanın 

dışında bırakıyorum. 

Korumacılığın bu dönemdeki öncüsü 

bildiğiniz gibi ABD olmuştu. Eski Başkan 

Trump ve ekibi çelik sektöründe düşük 

kapasite kullanım oranlarından dem vurarak 

ithalatı suçluyor ve korumacılık ile hedefin 

kapasite kullanım oranını yüzde 80 üzerine 

çıkarmak olduğunu belirtiyorlardı. Son 

açıklanan rakamlara göre ABD’de kapasite 

kullanım oranı neredeyse yüzde 85. Gözleri 

aydın! 

Peki ya fiyatlar? Çelik kullanıcıları metrik ton 

bazında 2.000 doların üzerine çıkan sıcak 

sac fiyatı konusunda ne hissediyorlar acaba? 

Neyse, bu tamamen ayrı bir konu ve defalarca 

konuştuk zaten. Biz piyasa konusunda geri 

dönelim. 

Düzeltme dönemi 

Bu yılın ilk yarısı boyunca pek çok ülke 

ekonomilerini pandemi etkisinden 

kurtarabilmek ya da etkiyi hafifletebilmek 

için önemli teşvikler sağlamaya devam 

ettiler. Altyapı yatırımları ve inşaata yönelik 

teşvikler her yerde başı çekerken çelik 

talebine olumlu yansımalar sürdü ve fiyat 

artışlarını destekledi. 

Arz tarafında ise sıvı çelik üretimi bazında 

bakacak olursak yılın ilk yarısı boyunca yüzde 

14 oranında yıllık artış kaydedildi. Bu da 

toplamda pandemi öncesi seviyeye ulaşıldığı 

anlamına geliyor. Toplamda olduğunu 

vurgulamamın sebebi bu artışın daha çok 

Çin’in rolünün biraz daha fazla etken olması. 

Aynı dönemde Çin’deki sıvı çelik üretimi 

büyümesinin yüzde 18 düzeyinde olduğunu 

unutmamak lazım. 

“Küresel anlamda talep 

tarafına baktığımızda 

aslında kötüye gidiş 

yok” 

Son dönemde arzın talebi yakalamasıyla 

beraber fiyatlarda da bir gerileme 

görüyoruz. Buna düzeltme de diyebiliriz. 

Bu sayfaların sürekli okuyucuları, fiyatların 

ulaştığı seviyelerin ve en gencimizden 

en tecrübelimize kadar hiçbirimizin iş 

hayatlarımız boyunca görmediği, hatta 

hayal etmediği seviyede büyüyen üretici 

kâr marjlarının sürdürülebilir olmadığını 

düşündüğümüzü biliyorlar. Dolayısıyla bu 

“düzeltme” gelişmesine de sürpriz olarak 

bakmıyoruz. ABD pazarında da hem yukarıda 

belirtildiği gibi inanılmaz yerlere çıkan yassı 

hem de uzun ürün fiyatlarında düzeltmeler 

görülebilir. 

Eylül ayı başı itibarıyla talebin nasıl 

gelişeceğini görmemiz piyasanın geleceği 

açısından çok önemli. Bildiğiniz gibi Ağustos 

ayı Avrupa’nın büyük bölümü için tatil ayıdır. 

Dolayısıyla bu dönemde piyasada yaşanan 

durgunluğu belirleyici alamayız. Genellikle 

de Eylül ayından itibaren bir hareketlenme 




beklenir. Bu yıl Ağustos ayının başlarında 

piyasada stok seviyelerinin yükselmiş 

olduğuna dair raporlar okumuştuk. Eylül 

başında alınacak siparişlerle durum yeniden 

değerlendirilecek, bakalım nasıl bir gelişme 

göreceğiz. 

Her ne kadar AB pazarında da korumacılık 

dolayısıyla alternatif tedarik imkanları 

kısıtlı bile olsa yerel üretimin önemli 

oranda arttığı gözleniyor. Siparişlerin teslim 

terminleri de önemli oranda kısalmıştı 

zaten. Kotalar elverdiğince kullanılabilen 

ithal alternatiflerinin maliyeti de küresel 

fiyatlarda yaşanan düzeltme sayesinde biraz 

geriledi. Bütün bunlar özellikle sıcak sac 

fiyatları için AB pazarında da bir düzeltmenin 

eli kulağında izlenimi veriyor gibi. Sıcak sacı 

ayırmamın sebebi soğuk ve kaplamalılarda 

üreticilerin teslim terminlerinin daha uzun, 

yerel arzın alternatiflerinin ise kısıtlı olması. 

Ayrıca bu ürünlerde yani soğuk ve 

kaplamalılarda Çin’de ihracata uygulanan 

vergi iadelerinin iptal edilmiş olmasının 

piyasa üzerindeki etkisini de görmedik. Eylül 

ayından itibaren ne olup ne olmayacağını 

görmeye başlayacağız. Bir de sıcak sac 

ihracatına uygulanabileceği beklenen ihracat 

vergisi ihtimali var ama onu şimdilik resmin 

dışında tutmaya devam edebileceğimiz 

kanaatindeyim. 

Navlun canavarı 

Arz talep dengesinin nasıl şekilleneceği 

ve piyasanın ne tarafa hareketleneceği her 

zaman piyasa oyuncuları için önemli. Ancak 

şu günlerde küresel piyasa oyuncularının en 

büyük derdi muhtemelen navlun maliyetidir. 

Navlun her zaman bir miktar sorun olmuştur. 

Teklif verirken çalıştığınız brokerden bir 

endikasyon alırsınız, ona göre hesaplama 

yaparsınız sonra satışı yaparsınız. Gemi 

kiralama zamanı geldiğinde daha düşük 

navlun olursa kimseden ses çıkmaz, sadece 

brokeriniz övünür. Daha yüksek navlun olursa 

yönetici/patron kızar brokerinizle tartışmalar 

yaşarsınız. Bu işin rutini gibi zaten. Fakat bu 

dönem navlun meselesi öyle bir hale geldi ki 

akıl alır gibi değil. Mutlaka bu da pandemi 

etkisiyle tedarik zincirinin bozulmasının bir 

“Navlunu artık 

enflasyon gibi bir 

canavar olarak 

nitelemek çok da garip 

gelmiyor” 

sonucu ama çelik ticaretini hatta sektörünü 

doğrudan ve çok ağır etkiliyor. Navlunu artık 

enflasyon gibi bir canavar olarak nitelemek 

çok da garip gelmiyor. Hele bizimki gibi 

hammaddesinin büyük bölümünü ithalat 

yoluyla elde eden bir sektör için hiç de hoş 

olmayan bir durum. Neyse ki marjlar hala 

çok yüksek ve durum tolere edilebiliyor ama 

olumsuz etkisi giderek büyüyor. 

Maalesef bu navlun problemi kısa dönemli 

geçici bir durum gibi görünmüyor. Bir süre 

hayatımızın yeni normalleri arasında yüksek 

navlunlar da yer alacak diye düşünüyoruz. 

Her şeyin balonu var diyorlar ya piyasada 

navlunun da balonu oldu işte. Ama şimdilik 

sağlam bir balon, kolay kolay patlayacak gibi 

değil. 

Sonuç olarak Eylül ayı dördüncü çeyrek 

ve hatta 2022 birinci çeyreğinin nasıl 

geçebileceği konusunda önemli ipuçları 

sağlayacak kritik ve çok ilginç bir dönem 

olacak gibi görünüyor. 





İÇİNDEKİLER

İÇİNDEKİLER

ODAK KONU 

Galva Metal: 

2021’i belirleyecek olan ikinci 

yarısı olacaktır 

Oya Kahraman 

Galva Metal İhracat Müdürü 

Okurlarımıza faaliyetlerinizden 


Kartepe-Kocaeli’de 10.000 m 2 kapalı alanda 

yıllık 200.000 ton sac işleme kapasitesi ile 

çelik servis merkezi olarak paydaşlarımıza 

hizmet vermekteyiz. 

Servis merkezimizde dilme, boy kesme, 

trapez-oluk, formlama ve gofraj işlemleri 

yapılmaktadır. Fabrikamızda 3 adet dilme 

hattımız bulunmakta. 650 mm dilme 

hattımızda 0,15 mm kalınlıktan 0,70 mm 

kalınlığa kadar ve minimum 8-10-13 mm 

ölçülerde dilme işlemi yapılabilmektedir. 

Diğer firmaların çapak olarak hurdaya attığı 

ölçüleri bu hattımızda hassas bir şekilde 

dilebilmekteyiz. 1.250 mm dilme hattımızda 

0,20 mm kalınlıktan 1,50 mm kalınlığa kadar 

dilme işlemi yapılabilmektedir. 1.650 mm 

dilme hattımızda 0,43 mm kalınlıktan 5 mm 

kalınlığa kadar dilme işlemi yapabiliyoruz. 

Dilme hatlarımızdaki çukur boyları sırasıyla 

7 mt, 16 mt ve 18 mt şeklinde. Bu dilme 

çukurları Türkiye’de sadece bizim firmamızda 

bulunmaktadır. Bu sayede dilinmiş bant 

saclarda maksimum dış çap sarılımı (2.100 

mm) yapılabilmektedir. Dilme hatlarımızda 

müşterilerimizin isteği doğrultusunda 120 

mm, 152 mm, 200 mm, 220 mm, 300 mm, 

400 mm ve 508 mm iç çap yapılabilmektedir. 

Servis merkezimizde bulunan ince boy 

kesme hattı 0,20 mm ile 1,50 mm arasında 

çalışmaktadır. Kalın boy kesme hattımız 


ODAK KONU 

1,50 mm - 6 mm arasında çalışmakta ve 12 

metreye kadar boy kesebilmektedir. Servis 

merkezimizde oluk sac hattı ve trapez sac 

hattı mevcuttur. 27x200 formunda trapez 

sac ve H10 Galva trapez (10x107 formu) 

üretimi mevcuttur. Soğuk hadde hattımız 

ile maksimum 750 mm bant genişliğine 

kadar 0,25-6 mm arasında sac inceltme 

yapılabilmektedir. Türkiye’de tek olan bu 

hat 600 ton basma mukavemetine sahiptir. 

Bu sene faaliyete başlayan gözyaşı desen 

hattımız sıcak, soğuk, galvaniz ve paslanmaz 

sac işleyebilmektedir. 

idi. Arz talebi karşılayamadı ve terminler 

uzadı, Çin’in piyasaya sağladığı arzın da 

daralmasıyla, Haziran ortalarına kadar 

fiyatlar güçlü seyretti. 

Hem iç hem dış piyasalarda talep ne 

durumda? 

Yılın ilk yarısı hem tonaj hem kârlılık 

anlamında firmamız açısından oldukça iyi 

geçti ve yıllık hedefimizin %10 üzerinde 

tamamladık. Hem iç hem dış piyasada son 

bir ayda düşüşe geçen fiyatlar sebebiyle spot 

işlerde talep zayıflasa da hem bağlantılı hem 

düzenli çalıştığımız işlerde süreklilik devam 

etti. 

Pandemiden dolayı Avrupa’da yaşanan 

tedarik sorunu sebebiyle yılın ilk ve ikinci 

çeyreği talep oldukça kuvvetli idi, bunda 

özellikle son kullanıcının malzemesiz kalma 

korkusuyla bağlantı yapmasının da etkisi 

oldu. Avrupa ve Balkanlar’daki kullanıcılar 

Ağustos sonu itibarıyla tatilden dönmeye 

başladılar. Eylül ayında piyasanın yönünü 

yine Avrupa’daki talebin belirleyeceğini 

düşünüyorum. 

Yassı segmentindeki fiyat trendleriyle 

ilgili görüş ve beklentileriniz neler? 

Yılın ikinci yarısına kadar yaşadığımız 

artışın temel sebebi arz-talep dengesizliği 

Özellikle Avrupa’nın Türk sacına uyguladığı 

kota ve antidamping vergilerinden dolayı 

alıcılar ithalat yapmaya çok hevesli değil, 

bunun yanında pandemi dönemi atıl olan 

kapasiteler yavaş yavaş geri gelmeye başladı, 

özellikle otomotivde yaşanan duruşların da 

etkisi ile fiyatlar aşağı yöne doğru eğrildi. 

Aslında normalleşme demek daha doğru 

olur. Hem anormal seviyelerde olan fiyatlar, 

hem yüksek marj oranları, durdurulan 

kapasitelerin geri gelmesiyle normalleşme 

sürecine girdi. Sert düşüşlerden ziyade 

fiyatların kademeli normalleşmesini 

öngörüyoruz. 

ÇSM’ler açısından piyasadaki 

rekabeti nasıl değerlendiriyorsunuz? 

İlk soruda da belirttiğim gibi biz, Galva Metal 

olarak küçük iç çap, büyük dış çap, ultra-dar 

bant, boyalı çit gibi katma değerli üretime 

yoğunlaştığımız için rekabetin etkisini 



ODAK KONU 

minimumda hissediyoruz. 

Önümüzdeki 5 yıl içinde Türkiye’de sıcak sac kapasitesinin 11 milyon tona çıkması 

bekleniyor. Soğuk sac tarafında ise üç sene içerisinde 3 milyon tona yakın bir kapasite 

artışı gerçekleşecek. Bu demek oluyor ki bu artı kapasiteleri işleyecek, depolayacak, 

nihai kullanıcının çözüm ortağı olacak servis merkezlerine olan ihtiyaç da artacak. 

Çin önce sıcak sac, daha sonra da soğuk ve galvanizli sac ihracatındaki 

vergi iadesini kaldırmasını nasıl yorumluyorsunuz? Bu durum ticarette 

ne gibi değişikliklere yol açacak? 

Hem vergi iadesinin kaldırılması hem 

üretimlere getirilen kısıtlamalardan 

dolayı beklendiği gibi çelik üretim 

miktarı düştü. Temmuz ayında ihracat 

oranı %12 civarı düşüş gösterdi. 

Vergi iadesine ek olarak sıcak sac 

ihracatına ilave vergi beklentisi de 

üreticilerde endişe yaratıyor, bu 

belirsizlik de ihracat rakamlarını olumsuz etkiler diye düşünüyoruz. Çin’in ihracat 

pazarlarında eskisi kadar agresif olamayacağını düşünüyoruz. Çin’in yerini şimdilik 

Hindistan almış görünüyor. 

“Sert düşüşlerden ziyade 

fiyatların kademeli 

normalleşmesini 

öngörüyoruz” 

Rusya’nın bazı ürünlere getirdiği ihracat vergisi, Rusya’dan Türkiye’ye 

yapılan ihracatı ne ölçüde etkileyecek? 

Verginin sıcak sac fiyatlarına belirgin bir etkisi olmadı. Rus üreticiler beklendiği gibi 

sıcak sac fiyatlarını artırmadı, hatta vergi açıklandığı dönem Uzak Doğu’ya agresif 

satışlar yapıldığını öğrendik. 

Yılın ilk yarısı nasıl geçti, kalan yarısına ilişkin beklentileriniz neler? 

Önceki sorularda da belirttiğim gibi, firmamız açısından hedeflerimizin üzerinde bir 

dönem geçirdik. 

Doğru zamanda yaptığımız bağlantılar, hızlı sevk, doğru stok yönetimi gibi kritik 

konuları iyi yönettik. İlk yarı genel olarak talebin kuvvetli olduğu bir dönemdi, 2021’i 

belirleyecek olan ikinci yarısı olacaktır. 

Talebin ve fiyat seviyelerinin normalleşeceğini ve sadece ihtiyaca yönelik alımlar 

yapılacağını düşünüyoruz. 


ODAK KONU 



ODAK KONU 

Gökmetal: 

Önümüzdeki dönem, arz, talep 

ve fiyat dengeleri açısından daha 

istikrarlı olacak 

Alime Demiruz Şahsuvaroğlu 

Gökmetal Sac Sanayi ve Dış Ticaret Anonim Şirketi 

Genel Müdür Yardımcısı 



Çelik Servis Merkezi olarak sanayici 

müşterilerimize ürün tedarik etmekle 

kalmıyoruz, müşterilerimizin üretim 

süreçlerindeki tam ölçü girdilerini dilme ve 

boy kesme makinelerimiz ile ölçülendirerek 

hizmet veriyoruz. Buradaki en önemli konu 

da minimum fire. Çünkü sanayicinin ihtiyacı 

olan şey makinasında işleyebileceği ve 

üretebileceği tam ölçü malzeme. Bunu da biz 

Çelik Servis Merkezi olarak mevcut makine 

parkurumuz ile yapmaktayız. Müşterilerimize 

özel ölçülere göre boy kesilmiş, özel ölçülere 

dilinmiş değişik üretim standartlarındaki 

yassı çelik ürünlerini sunmaktayız. Kalitehız-fiyat-dostluk, 

bizim ve müşterilerimizin 

başarısı için çok önemlidir. Ürün satmak 

gibi gözüken ticari faaliyetimiz aslında bir 

hizmet. Bu verdiğimiz hizmeti de bu dörtlü 

ile ifade edebiliriz. 


durumda? 

Türkiye’de yassı çelik sektörü diğer sektörlere 

göre daha kırılgan, daha doğru ifade etmek 

gerekirse, sektörün psikolojisi diye bir şey 

var ve bu psikoloji haberlere yani etkilere 

çok keskin cevap veya tepki verebiliyor. Bu 

psikoloji; arz/talep ve fiyat artış/azalış olarak 

ikiye bölünebilir. Talebin ne olacağı ile ilgili 

öngörü yapmaya çalışabiliriz. Ama geçtiğimiz 


ODAK KONU 

yıl yaşadıklarımızı arzın azalacağını, talebin 

azalıp bir anda yükseleceğini bunları 

öngörmemiz çok zor, hele bir de sektör 

dışı haber akışının sektörümüzü nasıl 

etkileyeceğini kestirmek ancak ve ancak 

sektörümüze uzun yıllar emek vermiş 

kişilerin/ 

kurumların 

öngörebileceği 

bir şey. Şu 

anki 

dönem 

geçtiğimiz 

y ı l d a 

yaşadığımız 

t a l e p 

fazlalığının 

azaldığı 

dönem 

bir 

ama 

bu işin ticaretini yapanlar için geçerli. 

Sanayici müşterilerimizde talepler devam 

ediyor. Onlar da kendi başarıları, üretimleri 

ve sürdürülebilirlikleri için talepleri canlı 

durumda. Yurt dışında ise çeşitli kamu veya 

özel düzenlemeler sonucu arzın azalması söz 

konusu olsa da talep azalmış durumda değil. 

Ülkemizdeki mevcut ve gelecek yatırımlar dış 

piyasalardaki taleplere cevap verebilecek. Bu 

da ülke ekonomimiz ve ülke sanayimiz için 

çok önemli. Türk çeliği dış piyasalarda çok 

yüksek bir sese sahip olacak. 



Önceki soruda yassı çelik sektörümüzün 

psikolojisinden bahsettim. Haber ve veri 

akışlarına karşı çok keskin cevap ve tepki 

verebiliyor. Örneğin fiyat raporlarını analiz 

ederken dünyadaki bir haberin Türkiye’deki 

fiyatlara etkisi ile diğer ülkelerin fiyatlarına 

etkisi farklı olabiliyor. Yüzdelik veya 

rakam olarak baktığımızda Türkiye’de 

fiyatlar ortalama oranın daha üstünde 

veya altında bir artış/azalış psikolojisinde 

oluyor. Bu sebepten dolayı psikoloji 

trendi etkileyebiliyor ve gerçekçi rakamları 

öngörmek çoğu zaman zorlaşıyor. 



Türkiye’deki yassı çeliğin son tüketimi farklı 

ebatlarda yassı çelik tüketimi ile mevcut. 

Dolayısı ile yassı çelik servis merkezlerine, 

son tüketicinin ve sanayicinin ciddi derecede 

ihtiyacı var. Bu şirketler sadece stok yönetimi 

yapmayıp, finansal ve lojistik olarak da son 

tüketicinin yanında ve destekçisi şirketler. 

Sizce Ukrayna ile yapılacak serbest 

ticaret anlaşmasının etkileri ne olur? 

Bilindiği gibi yassı çelik ürünlerinde, 

Ukrayna’dan çelik ithalatında farklı 

gümrük vergileri var. Olası serbest ticaret 

anlaşmasında bu vergiler sıfır olacak. 

Ukrayna’dan ağırlıklı sıcak haddelenmiş 

rulo ithalatı yapan bir ülkeyiz. Sıcak ruloda 

üretim kapasitemiz yetmediği için, ithalatın 

daha rekabetçi fiyatlardan yapılması; 

Türkiye’deki son yassı çelik tüketicisinin 

gerek sıcak ürünlerde gerekse kaplamalı 

ve soğuk ürünlerde, dünyadaki rakiplerine 

nazaran daha uygun fiyatlarla hammaddeye 

ulaşmasını sağlayacaktır. Bunun da 

Türkiye’de yassı çelik ürünleri haricinde 

işlenmiş yassı çelik ihracatında da artışa 

sebep olacağını düşünebiliriz. 



ODAK KONU 

Çin’in önce sıcak sac, daha sonra da soğuk ve galvanizli 

sac ihracatındaki vergi iadesini kaldırmasını nasıl 

yorumluyorsunuz? Bu durum ticarette ne gibi değişikliklere 

yol açacak? 

Bu tür kararlar 

ülkelerin 

nerede 

istediklerini 

stratejik 

üretimlerini 

tüketmek 

gösteren 

kararlardır. 

Çin üretimini, kendi 

iç tüketiminde, kendi 

altyapısında, yapılarının 

yenilenmesinde 

kullanmaya karar verdi. Bu kararını uygulayabilmek için de vergi 

iadesini kaldırması gerekti. Ancak Çin’in dünyadaki en büyük üretici 

ülke olduğunu düşünürsek, dünyaya ileteceği çelik arzının azalması 

anlamına gelmekte ve Çin’den gelecek her türlü haber birçok sektörde 

olduğu gibi yassı çelik sektörünün de fiyat dengelerini değiştirebilecek 

seviyededir. 

“Ülkemizdeki mevcut ve 

gelecek yatırımlar dış 

piyasalardaki taleplere 

cevap verebilecek” 

Rusya’nın bazı ürünlere getirdiği ihracat vergisi, Rusya’dan 

Türkiye’ye yapılan ihracatı ne ölçüde etkileyecek? 

Son sekiz aydır oluşan yassı çelik fiyatları, hammadde girdi 

maliyetlerinden bağımsız oluştuğu için bu tür ihracat vergilerinin 

piyasadaki arz ve talebi çok keskin değiştirmeyeceğini düşünmekteyiz. 

Her ülke iç piyasadaki fiyatların çok hızlı artmaması için ihracatı azaltıcı 

politikaları bu dönemde izledi. Önümüzdeki dönemde; ertelenmiş talep 

ve kısılmış arz bir şekilde dengeye geldiğinde daha dengeli bir piyasa 

oluşacaktır. 

Yılın ilk yarısı nasıl geçti, kalan yarısına ilişkin beklentileriniz 

neler? 

Ülkemizde üretim artışı ve tüketim artışı açısından yassı çelik sektörü 

ilk altı ayı olumlu geçirdi. Arzın dünyada artışı, talebin de dengelenmesi 

ile önümüzdeki dönemlerin arz, talep ve fiyat dengeleri açısından daha 

istikrarlı olacağını düşünmekteyim. 


ODAK KONU 



ODAK KONU 

Haskar Profil: Fiyatlardaki 

sert düşüşler ne üreticilerin ne 

ÇSM’lerin yararına olur 

Hakan Bilir 

Haskar Profil 



Firmamız Has-Metal A.Ş ÇSM olarak 

uzun yıllardır faaliyet göstermektedir. 

Hassas Dilme ve Boy kesme hatlarımız 

ile hedeflerimiz doğrultusunda kalite 

memnuniyetini ilke edinerek ürünlerimizi 

müşterilerimizle buluşturuyoruz. 

Müşteri kitlemizin beyaz eşya, otomotiv 

ve hassas sanayi üretici firmaları olması 

bizlerin sadece birinci sınıf hammadde 

tedarikçisi olarak bilinmemizi sağlamaktadır. 

Sadece müşteri talebi için değil kendi 

vizyon ve misyonumuz sebebi ile sorunsuz 

ve iyi kalite ürünleri hızlı teslim edebilme 

adına da en iyi kalitede ürünleri tedarike 

hazır hale getiriyoruz. Ürün giriş, üretim 

ve çıkış proseslerinin tümünün izlenebilir 

şekilde takibinin yapılması ve teslim 

sonrası müşterilerimizin geri dönüşlerine 

kadar hassas bir tutum içinde olduğumuzu 

belirtmek isteriz. 

Bir diğer grup firmamız olan HASKAR 

ÇELİK BORU PROFİL’de ise özellikle inşaat, 

enerji ve sanayi sektörüne yönelik kutu 

ve boru profilleri, yapısal çelik ürünleri, 

deck ve trapez, alçıpan profilleri, destek 

sacı ve özel dizayn profiller gibi birçok 

farklı ürün çeşidi ile hizmet vermekteyiz. 

Kapasitemizin çoğunluğunu galvanizli olarak 

gerçekleştirmekteyiz. 

Kaliteyi esas aldığımız firmalarımızda her 

geçen gün yenilikçi ve teknolojik faaliyetleri 

en iyi şekilde tarafımıza entegre etme 

gayretindeyiz. Bu anlamda çalışmalarımız 

kendilerini güncelliyor ve iyileştirerek devam 

ediyor. Pazardaki yerimizi ve etkinliğimizi 

her geçen gün arttırarak bu çalışmalarımızın 

meyvelerini toplayacağımızı umuyoruz. 


ODAK KONU 

Hem iç em dış piyasalarda talep ne 

durumda? 

Ağustos sonu ve Eylül başı itibari ile şu 

anda talep seviyesinin duraksama noktasına 

geldiğini görebiliyoruz. Fiyat düşüşlerinin 

nereye kadar inebileceği belli olmadığından 

gerek stoklama gerek firmaların alım 

kabiliyetleri zayıflamış durumda. Çeyrek bazlı 

zorunlu bağlantı yapan firmalar haricinde 

spot talep, satıcıları memnun edememekte 

ve maliyetleri karşılamamaktadır. Şu an bazı 

otomotiv firmaları 1-2 hafta gibi duraksama 

kararları almış bulunmaktadırlar. 

Hurda ve cevher giriş fiyatlarına bakılınca, 

sıcak malzeme ve işlenmiş soğuk/galvaniz 

maliyetleri ile satış fiyatları arasındaki 

uçurumun gerçeği yansıtmayan bir balon 

niteliğinde olduğu anlaşılabiliyor. Şu 

an ÇSM’ler ve tüketiciler üreticilerin kar 

marjlarından ne kadar feragat edebileceği 

konusunda beklemedeler. 

Avrupa’nın Türkiye’den talebine paralel 

olarak iç piyasa terminlerinin artması ile fiyat 

artışına rağmen malzeme bağlayamama ve 

kapasite bulamama endişesi yer almaktaydı. 

İthal malzemelerin vergiler dahil olsa dahi iç 

piyasada rahatlıkla işlenip satılabilmesi de 

etkenler arasında yer almaktadır. 

Rusya, Hindistan ve Çin çıkışlı fiyatlardaki 

rekabet, iç piyasa ve ihracat dengelerinin 

değişmesi, bazı sorunlar doğurdu. 

Dış piyasalardan gelen talebin büyük bir 

kısmı, üreticiler arasında pay edilmiş 

durumda, dolayısı ile ihracata verilen 

fiyatlar ÇSM’lere verilen fiyatların daha 

altına inebiliyor. ÇSM’ler eski fiyatlardan 

“Yapılacak olan 

çok iyi marka ithal 

dilme veya boy 

kesme yatırımlarının 

karşılığı bulması 

mümkün değildir” 

veya stoklarında bulunan maldan, hızlı 

termin avantajı ile güncel fiyata verebilmesi 

durumunda satış yapabiliyor. ÇSM’lerin 

güncel şartlara göre bazen üretici fiyatlarına 

bazen de bu fiyatların altından vermekten 

başka bir seçeneği kalmıyor. ÇSM’lerin bunun 

dışında yurt dışına mal satma şansı hiç yok. 

Ayrıca üreticilerin kendi kapasiteleri dolu 

olduğunda uygun fiyatlı fason arayışında 

olması ve buna karşılık ÇSM’lerin fason 

olarak maliyetlerinin altında verdikleri 



ODAK KONU 

fiyatlar neticesinde rekabet şansı daha da 

azalmaktadır. 



Fiyatların bu derece yüksek olması üreticiler 

tarafından değerlendirilmeli, ÇSM’ler 

açısından fiyat trendlerinin tahmininde bir 

neticeye varmak çok güç. 

doğacak sonuçlar piyasa döngüsünde pek iyi 

yönde olmayacaktır. Alıcıların daha düşer 

mi bekleyişine girmesi diğer yandan daha 

düşecek endişesiyle, stok malzemelerin 

elden çıkması adına en dip fiyatlardan 

piyasada bozdurulmasını istememekteyiz. 

Bu tarzda sert düşüşlerin üretici ve ÇSM’lerin 

yararına olmayacağı düşüncesindeyiz. 

ÇSM’ler ve üreticiler arasındaki 


Sıcak fiyatlarında düşüş devam ediyor, 650- 

700$/mt gibi gerçek olabilecek fiyatlar, az 

kârlılık nedeni ile istenmiyor, ancak bu 

aralığa ne kadar yaklaşılır zamanla göreceğiz. 

Özellikle soğuk kapasiteleri eskiye kıyasla 

normale döndü denebilir. Termini 2-3 ay olan 

soğuk sac için şu an birçok üreticide Eylül 

ayı için kapasite bulunmakta. Galvanizli 

sacın üzerinde olan soğuk fiyatları kapasite 

alabilmek adına şu anda galvanizden çok 

daha sert düşüş gösterdi. 

Beklentimiz fiyatlardaki düşüşlerin daha 

öngörülebilir şekilde, dikey yerine yatay bir 

iniş noktasına ulaşmasıdır. Ani düşüşlerden 

Öncelikle hammadde üreticileri ile ÇSM 

arasındaki durumu değerlendirmek 

gerekmektedir. Üreticiler yeni hat 

yatırımlarına devam ediyor. Pazarda kalan 

payın irili ufaklı bir çok firma tarafından 

paylaşılmasından dolayı üreticilere karşı 

rekabet yarışı mümkün gözükmemektedir. 

Şu an üreticilerin dilme ve boy kesme 

işlemlerini kendi içlerinde yaptıkları satış 

kârlılığı ile sübvanse ettiğinden fiyat 

farkı bile yansıtmadıklarını biliyoruz. Bu 

sebeplerden ötürü ürün üzerine gerçek boy 

kesme ve dilme maliyetleri yansıtıldığında 

fiyat aralığı çok açıldığından satış fiyatları 

istenen düzeyde gerçekleşemiyor. 


ODAK KONU 

ÇSM tarafından fason işlem talebi 

maliyetlerin altında beklendiğinden fason 

döngüsü ile ayakta durması imkânsız hale 

gelmektedir. Bu sebeple ÇSM’lerin yapmakta 

oldukları kaliteli ve iyi marka dilme veya 

boy kesme yatırımlarının karşılığını bulması 

mümkün değildir. 

Nakit ve DBS ile çalışabilecek ve finansal 

gücü yüksek değerde olan firmaların 

ilk tercihi üreticiler olmaktadır. ÇSM 

firmaları kendileri müşterilerine ne kadar 

finansman sağlayabilir ise o kadar iş 

hacmi çıkartabilmektedirler. Bu düşük kâr 

marjları beraberinde TL satışlarının dolar 

maliyeti karşısında erimesi, ek olarak dolar 

bazlı borçlanmalar veya dolar bazlı vadeli 

hammadde alımları neticesinde kur farkları 

ile erimesinden geriye ÇSM’lere pek bir şey 

kalmamaktadır. 

Türkiye’ye giriş yapan ithal malzemeler ve 

A2 ürünlerinin de piyasadaki güncel fiyat 

dengesini bozması sebebi ile A1 satışlarındaki 

kâr marjlarını aşağı çekmektedir. Talep azlığı 

olan bu dönemde kaçırılan bir siparişin 

döngüsü de haliyle daha yavaş olduğundan 

gelen her talebi olumlu değerlendirebilmek 

daha da önem arz etmektedir. 

rekabet şansı oldukça azalmaktadır. 

Yılın ilk yarısı nasıl geçti, kalan 

yarısına ilişkin beklentileriniz neler? 

Pandemide bir diğer yılı geride bırakmak 

üzereyiz. Koşullar nedeni ile talep arz dengesi 

sektörel olarak değişkenlik göstermeye 

devam edeceğe benziyor. Sezgisel beklentiler 

ile gerçek verileri grafik olarak döktüğümüzde 

tahminlerimizin ne kadar değişkenliğe 

uğradığını açıkça görebiliriz. 

Üreticiler tarafından yüksek satış 

kârlılığı rekor seviyede devam ederken 

sürdürülebilirliğin artık nerede normal 

seviyesine gelebileceği sorusu, işin içinde 

olan herkes gibi bizler için de hala merak 

konusu. Üreticiler tarafından açıklanan 

kârlılık oranları rekabet sonucu son çeyrekte 

minimal seviyede düşüyor olsa da bunu ne 

kadar korumaya çalışacaklarını göreceğiz. 

Herkes açısından hammadde fiyatlarında 

çok sert iniş ve çıkışların olmamasını 

arzulamaktayız. İç piyasada fiyatların dış 

piyasadaki fiyatlara nazaran makul seviyede 

olması ihracatçı firmalara da rekabet şansını 

artırmaya yönelik avantaj sağlayacaktır. 

ÇSM’ler genel gider maliyetleri ve finansman 

bedellerini satış yaparken birim maliyetine 

eklediğinde, aynı birim maliyetleri içinde 

depo, ofis gibi yerlerden yapılan minimal 

marjlarla yapılan satışlar karşısında ÇSM’lerin 

Aynı sektörlerde yer aldığımız tüm firmaların 

bu seneyi en iyi şekilde tamamlamalarını 

temenni ederiz. 








ODAK KONU 

KMC: Biz aslında 5 ayrı demir 

çelik firmamızla birbirine sinerji 

doğuran bir iş yapıyoruz 

Ziya Eren 

KMC Group Yönetim Kurulu Başkanı 



Yassı mamul 

konusunda, 

paslanmaz 

haricindeki 

t ü m 

sektörlerde 

var olma 

mücadelesi 

veriyoruz. 

Bizim yapmış 

olduğumuz 

işi, her biri ayrı branşlarda ayrı firmalar 

yapıyor. Biz paslanmaz haricinde tüm yassı 

mamul ürünlerini tek çatı altında topladık. 

Sıcak, soğuk, galvaniz, boyalı, alusi, magnelis, 

levha, pickled… kısacası aklınıza gelebilecek, 

paslanmaz harici tüm yassı ürünlerin 

toplandığı bir grubuz. Bunu da yaparken alsat 

değil, tamamen servis hizmeti vererek 

müşterinin talebi doğrultusunda nihai 

tüketiciye, tabiri caizse kemiksiz kuzu eti 

şeklinde malzemelerini tedarik ediyoruz. 

Bunu ana üretici firmalar yapamaz, niçin 

yapamaz derseniz; müşterinin talebi 

doğrultusundaki ebatlamayı yapamaz. Biz 

ise; yandan çıkan fireleri, değerlendirmesi 

zor olan ürünleri iki ayrı profil fabrikamız 

olduğu için, oralarda değerlendiriyoruz. 

Yani biz nihai ürünü tüketen kesim ile, üretici 

arasında ciddi bir köprüyüz. 

Entegre tesisler yan mamulleri, kalan 

mamulleri kullanamayacağı için, biz 

elimizdeki iki ayrı profil fabrikamızda 

ve iki ayrı haddehanemizi kullanarak, 

değerlendirme imkanı buluyoruz. Biz aslında 

beş ayrı firmamızla birbirine sinerji doğuran 

bir iş yapıyoruz. 


ODAK KONU 


durumda? 



İç piyasada anlaşılması güç bir şekilde, son 

iki ayda talepte zayıflama var. Tek sebep 

hammaddenin birim fiyatının yüksek olması, 

alım gücünün zayıflaması diye düşünüyoruz 

ama her ne kadar böyle düşünsek de, 

dünyada üretimde pandemi sonrası, Çin’den 

kaynaklı, sektör ayırmaksızın Türkiye’deki 

bütün üretim dallarında korkunç bir talep 

artışı söz konusu. Stok fazlalıklarının 

eritilmesi ve beklentinin ileriye dönük 

malzeme fiyatlarının düşeceği yönünde 

olması sebebiyle, talepte bir sıkıntı var. Onun 

dışında Avrupa ve Amerika’da özellikle talep 

patlaması devam ediyor. Avrupalı üreticilerin 

ürettikleri mallar yetmiyor, Türkiye bu 

durumdan faydalanıyor fakat önümüzdeki 

dönemlerde bir kota-ek vergi gelme ihtimali 

kuvvetle muhtemel. 

Biz yaklaşık 35 senedir bu işi yapıyoruz. 2008 

krizinde bu durumun benzeri yaşandı ama o 

krizle bu kriz arasında çok ciddi bir fark var. 

Orada malzeme vardı fiyat yukarı gitmişti 

ve çok kısa süreli (3-4 ay süren) bir yükseliş 

trendi vardı ve hızlı bir düşüş yaşandı. Bu 

seferkinde malzeme ciddi anlamda yok, 

malzemenin olmayışından kaynaklı, pandemi 

sürecinde duran fabrikaların tekrar devreye 

alınamaması ve pandemi sonrası bekletilmiş 

talebin bir anda devreye girmesiyle talep çok 

arttı, arz yeterli olmadı. 2015 yılında 11 ay 

üst üste düşüş yaşamıştık, şimdi de çok net 

ifade edebilirim ki, yaklaşık 13 aydır fiyatlar 

belli aralıklarla ve son dönemde de hızla 

artmaya başladı, son iki aydır stabile döndü. 

Tabii ki dünyada hiçbir şey yoktur ki; her 

zaman fiyatı yukarı gitsin. Bu sadece yassı 

için değil, genel olarak bütün emtialarda, 

özellikle maden kökenli emtialarda çok fazla 



ODAK KONU 

olmaya başladı, fakat bir şekilde düzelme 

yapacağını ümit ediyoruz. Şunu görüyoruz 

ki, piyasalarda bu kadar arzla, nakit döngüsü 

varken, bütün ülkeler para basmışken, bu 

çılgın-deli paranın da gideceği yer, ancak ve 

ancak emtia olabilir. Ne zaman ki dünyada bu 

enflasyonist ortamdan kurtulunur, para arzı 

yavaş yavaş merkez bankaları tarafından geri 

konuşabilirim. Günümüzde, özellikle 

Türkiye’de ÇSM, sac tüccarlığı anlamına 

geliyor. Eskiden Demir-Çelik Ltd. Şti A.Ş. olan 

firmaların hepsi sonuna, kulağa hoş gelecek 

şekilde “Çelik Servis Merkezi” ifadesini de 

ekledi. Oysa ki ÇSM demek, dilme, boy 

kesme değildir. Adı ÇSM olan 1000 firma 

varsa, bunu layıkıyla yapan 20-25 firma ancak 

çekilirse, emtia fiyatları da ancak o şekilde 

düşer. Aksi takdirde, eski bildiğimiz stabil, 

standart kafamızda oturttuğumuz sıcak, 

soğuk, galvaniz fiyatlarının geri gelmesi 

mümkün gözükmüyor. 



Ben sektörde eski olduğum için rahat 

vardır. Biz de KMC olarak, bu 20-25 firma 

arasında olmak için çalışıyoruz. 

Başlı başına sadece ÇSM yaparsanız 

ve yanında ek olarak yeteri kadar stok 

bulundurmazsanız, arkasında sizin direkt 

hitap edeceğiniz bir otomotiv, beyaz eşya 

firması yok ise veya sacı üreten bir büyük 

entegre tesisin çelik servis merkezi değilseniz 

zarar edersiniz. Onun için gerçek ÇSM’lerin 


ODAK KONU 

çoğalması önemlidir. Bundan sonrası için bir 

masa-bir kasa tabir edilen firmaların yavaş 

yavaş piyasadan yok olacağı, en az deposu 

olanların, bir şekilde sektörden kazandığını 

sektöre yatırım yapmış olanların var olacağı 

bir sektör yapısı öngörüyoruz. 



Bu son 4 yıldır söylemde olan ve şahsi 

kanaatim, 31 Aralık 2021 itibarıyla da 

devreye alınması muhtemel bir konu. Tabii 

ki çok ciddi değişimler olur. Neden? Çünkü 

ciddi bir kapasite var, bu ciddi kapasite 

yerli üreticileri bir şekilde rahatsız eder 

ama o ülkenin yatırım yapmış olması da 

çok önemli. Son 4-5 yılda Ukrayna yassı 

sektörüne bir kartel grup aracılığıyla ciddi 

yatırım yaptı. Yoksa bizim sadece Ukrayna ile 

değil, Mısır’la da serbest ticaret anlaşmamız 

var. Ama Mısır’daki tesis yeteri kadar kuvvetli 

olmadığı, yeterince yatırım yapılmadığı için 

(lokasyon da burada çok önemli elbette), 

Ukrayna bizim neredeyse arka bahçemiz. 

Bizim Anadolu’ya göndereceğimiz navlun 

fiyatından daha uygununa Ukrayna’dan 

buraya daha ucuza sac gelebiliyor. Etkiler, 

etkilemez dersek yanlış olur. Bu sayede 

herkes kendisine çeki düzen verir, serbest 

piyasa ortamında yerli üreticinin de 

korumacılık kapsamından kurtulması lazım, 

dünyada böyle bir şey yok. Serbest dolaşımın 

ben Türkiye sanayicisine, nihai tüketicisine 

faydalı olacağı düşüncesindeyim. 

Çin’in önce sıcak sac, daha sonra da 

soğuk ve galvanizli sac ihracatındaki 

vergi iadesini kaldırmasını nasıl 

yorumluyorsunuz? Bu durum ticarette 


Bu alıştıra alıştıra gerçekleşen bir durum, 

bunun geleceği biliniyordu ve beklenti satın 

alınmıştı, kaldırdığında bir değişiklik olmadı 

ama kaldırılmadan önceki süreçte zaten 

bu beklentiyi öne sürdükleri için, bu marj 

ortadan kalkmıştı. Bundan sonrası için artık 

insanların daha çevreye duyarlı üreticilere 

yaklaşımları, Çin’in de kendi halkını koruma 

amaçlı ve emisyona dikkat eder yaklaşımının 

sürdürülebilir olacağını düşünüyorum. Çin’in 

bu kararından vazgeçeceğini düşünmüyorum. 

Dolayısıyla, seneler evvel söylemiştik, ticaret 

ülkeler arası olmaya devam edecek ama 

lokasyonlar gittikçe daralacak. Her ülke yakın 

çevre komşularıyla ticaret yapacak. Çin’in bu 

hareketi bence çok olumlu ama bunun nihai 

tüketiciye yansıması, Ukrayna’nın serbest 

ticaret anlaşmasının Türkiye’ye faydalı 

olacağı gibi, Türkiye’deki yerli üreticilerimize 

Çin’in ekstra vergi koyması, çok büyük katkı 

sağlamıştır. 

Rusya’nın bazı ürünlere getirdiği 

ihracat vergisi, Rusya’dan Türkiye’ye 

yapılan ihracatı ne ölçüde 

etkileyecek? 

Çok ciddi anlamda etkiliyor ve etkilemeye 

devam edecek, çünkü ana tedarikçilerimizden 

biri Rusya idi. Bundan sonrası için hem 

Rusya’nın ek vergi getirmesi, hem Ukrayna 

ile imzalanan serbest ticaret anlaşmasıyla 

birlikte, dengeler yeniden değişecek, taşlar 

yerine oturacak ve bundan sonrası için 

Türkiye’nin önündeki mecburi istikametin 

Avrupa Birliği olduğu aşikardır. Türkiye 

bugüne kadar, 1994 yılında imzalanmış olan 

AKÇT’nin (Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu 

Serbest Ticaret Anlaşması) ticari anlamda 

yarattığı sıkıntıları çekti, bundan sonrasında 

da serbest dolaşımda Türk ürünlerinin, 

özellikle yerel yassı sac üreticilerinin, bir 

şekilde kotasız, muafiyetsiz, herhangi bir ek 

vergisiz Avrupa pazarında olması, bundan 

sonrası için Türkiye’ye ciddi bir ivme 

kazandıracaktır. 



ODAK KONU 

ŞÜKRÜ YAPIŞLAR 

KMC GROUP CEO 

Her şey hayal etmekle başladı… 

Üniversiteden yeni mezun olduğumda kesişti yolum KMC ile ve o günden bu günlere 

gelene kadar hep hayallerimizin peşinden koştuk. Kayseri’de yerel bir firma olarak 

ticaret ile uğraşırken piyasanın ihtiyaçlarına cevap verebilecek bir çelik servis merkezi 

olma hayalimiz vardı. 2000 yılında yurt dışından aldığımız 2 tane boy kesme ve forklift 

ile Kayseri OSB’de ilk çelik servis merkezini kurarak hedefimize doğru ilk adımı atmış 

olduk. Halen faaliyetlerimize devam ettiğimiz KMC Gebze Tesislerine 2006 yılında 

taşınmamızla beraber büyümemiz devam etti. Yıllar ilerledikçe piyasada oluşan 

talebe en iyi şekilde cevap verebilmek adına kazandığımızı hep işimize yatırarak 

gelişimimize devam ettik. İlk multicut makinemizi 2008 yılında aldık, sonrasında 

piyasanın ihtiyaçlarına cevap verebilecek geniş dilmeler (2000 mm ve 2150 mm 

eninde), kalın boy kesmeler (1 - 16 mm arası) alarak, vinç kapasitelerimizi artırarak 

(25 – 40 tonluk tavan vinçleri) makine yatırımlarımıza devam ettik. Kendimize özel 

ERP sistemimize yazdırarak, Türkiye’nin önemli lokasyonlarında lojistik kolaylığı 

sağlamak için yatırımlar yaparak hizmet kalitemizi her geçen gün yukarıya taşıdık. 

Yatırımlarımızla beraber yüksek teknoloji ve makine olarak gerekli tüm kaynaklara 

sahip olsak da insana yatırım daima bizim önceliğimiz oldu. Bizi var eden 

çalışanımıza, paydaşlarımıza, ülkemize karşı her zaman duyarlı davrandık. Büyümek 

için büyütmek gerektiğine olan inancımız ile her yeni günü bir gelişim fırsatı olarak 

gördük. Ürettiği katma değer ile ülke ekonomisine katkıda bulunan +750 kişilik KMC 

Ailesinin bir parçası olmaktan her zaman gurur duydum. Başta da dediğim gibi her 

şey hayal etmekle başladı, hayallerimizin peşinden koşmayla devam ediyoruz. 


ODAK KONU 

SERKAN GÜRLER 

KMC GROUP İhracat Grup Başkanı 

20 yıl önce konjonktür gereği ithalata odaklanmıştık, bu sebeple 2005 yılında Çin’de 

bir ofis kurup, 3 çalışan istihdam edip, Çin pazarında ciddi operasyonlar yaptık. 

Ancak yine küresel demir-çelik piyasasında oluşan ciddi değişiklikler sebebiyle 

2012’de Çin ofisimizi kapattık. Çin, Türkiye pazarı için önemini nispeten kaybetmişti. 

Bu arada Türkiye’de de çok büyük yatırımlar başladı ve biz bunu öngörerek, 2009 

yılından itibaren ihracata yoğunlaştık. Elbette ithalatı da önemsedik hep ama 

yoğunluğumuzu ihracata çevirdik. Makinalaşmamızı, ekibimizi, operasyonumuzu 

ihracata yönlendirdik. Zaten 2015 yılından itibaren, Türkiye’deki yassı mamul 

yatırımları ciddi boyutlara ulaştıktan sonra da, her geçen yıl ihracata yoğunluğumuz 

daha da artmaktadır. 



ODAK KONU 

MUSTAFA YAPAR 

KMC GROUP CFO 

Herkesin hayatında dönüm noktaları vardır. Benim KMC hikayem de, KMC Group’un 

(o zamanki adıyla Eren Metal) 1994 yılında eski sanayideki dükkanında, grubun ilk 

çalışanı olarak başladı. 

Bugün ise 2,5 milyar TL cirosu olan, amiral gemisi demir-çelik olan 9 ayrı şirketiyle, 

ülkesi ve hep daha iyisi için mücadele eden büyük KMC Ailesinin finans yönetimi 

bana emanet. 

KMC Group’un bugünlere gelmesinde, naçizane attığımız temkinli, sağlam finansal 

adımların etkisinin çok önemli olduğunu düşünüyorum. 

Kurucumuz Sn. Ziya Eren’in “İslamın şartı 5, demir çeliğin şart tektir, o da haddini 

bilmektir” deyişi hep kulağımızda yer etti. Attığımız her adımda buna dikkat ettik. 

Birlik-beraberlik, çok çalışmak bu başarı hikayesinin en büyük kozu imiş, biz de bu 

kozu layığıyla oynamaya gayret ediyoruz. İlkemiz kendimizi kimseye ödeme için 

aratmamak ve alacağımıza da borcumuza da sımsıkı sarılmak… 

Başarının kesinlikle tesadüfi olmadığını, arkasındaki emeğin, takımın, fedakarlıkların 

ve alınan risklerin sonucunda ancak gerçekleşebileceğini, KMC Ailesi’nde bizzat ilk 

günden itibaren deneyimledim. 

Dilerim öğrendiklerimizi bizden sonra gelen takım arkadaşlarımıza da aktarıp, 

bayrağı teslim edebiliriz. 


ODAK KONU 

MEHMET KURUŞÇU 

Operasyon ve Tedarik Zinciri Direktörü 

Benim KMC hikayem ise satışta başlamış, kendimize özgü ismini koyduğumuz 

operasyon müdürlüğüyle devam etmiş ve halihazırda hammadde tedarik zinciri 

direktörü olarak devam etmektedir. 

Geldiğimiz noktada KMC GROUP, dünyanın hemen her noktasından ithalat 

yapabilen çok güçlü bir tedarik zincirine sahip. Aynı zamanda yerel fabrikalarla 

da çalışmaktayız. Yerli yabancı tüm tedarikçilerimizle geliştirdiğimiz bu güçlü ağın 

yegane sebebi, sürekli ve güvenilir ticaret anlayışımız. 

An itibarıyla grup olarak dünyanın hatırı sayılan, her daim ciddi miktarda stok tutan 

ÇSM’lerinden biriyiz. Bizim tedarikteki en büyük avantajımız, hem ÇSM hem farklı 

üretim kollarımızın grup içerisinde olmasıdır. 

Bugüne kadar, sayısız fabrikayla birbirinden farklı ürün geliştirme çalışmalarımız oldu 

ve bu manada tedarikçilerimize çok ciddi katkımız olmuştur. Birlikte geliştirdiğimiz 

yeni ürünler ve projeler sayesinde sürekli olarak ürün çeşitlerimizi artırmaya devam 

ediyoruz. 

Ticarisinden, otomotive bütün sektörlere grup olarak hitap edebilen güçlü satış ağına 

sahibiz. Tedarik ettiğimiz ülkelerde ve tedarikçisi olduğumuz ülkelerde de, önemli bir 

konumdayız. Bunun da en önemli sebebi yıllar boyu geliştirdiğimiz sağlam ve insani 

ilişkilerdir. 

Özellikle ihracat tarafında, sürekli yeni pazarlar bulma, yeni ürün gruplarındaki 

hedeflerimiz sayesinde, dünyada ürün çeşitliliği ve stoku en fazla olan ÇSM’lerden 

biriyiz. 



ODAK KONU 

KEMAL LEBA 

YK Üyesi 

Bugünlere gelirken, her şeyi adım adım ihtiyaca göre planlayarak, dönemin 

gerektirdiklerine ayak uydurarak, çok çalışarak, hantal bir yapıya bürünmekten 

her zaman imtina ederek geldik. Hızlı karar alabilen bir yapımız, birbirimize ve 

yetkinliklerimize olan inancımız bizi bu günlere getirdi. 

Şu an Gebze KMC Çelik Servis Merkezi’mizde yazan “Başarımız ekibimizdir” sözü 

de bu yaşanan hikayenin sonucudur. 

Tek hedefimiz bu bayrağın her daim emin ellerde aidiyeti yüksek insanlarda olmasıdır. 

İlk günkü heyecanımızın hiç eksilmemesi ve birbirimizden aldığımız güç olduğu 

sürece, çok daha iyisini gerçekleştireceğiz. 


ODAK KONU 



ODAK KONU 

Somal Sac Sanayi: 

Fiyatların 2022 yılının ilk 

çeyreğinde biraz daha 

normalleşmesini bekliyoruz 

N. Berkay SOMAL 

Somal Sac Sanayi 3. Nesil Yönetim Kurulu Üyesi 



Biz Çelik Servis Merkezi olarak hem bir ara 

mamul hem de bir hizmet tedarikçisiyiz. 

İleri teknoloji 6 adet makine parkurumuz, 

yüksek stok kapasitemiz ve geniş lojistik 

ağımızla butik ama hızlı ve kaliteli hizmet 

almak isteyen her sektöre hitap edebilecek 

bir noktadayız. 

Başta elektrikli motor ve dalgıç pompa 

üreticileri olmak üzere otomotiv, sağlık, 

beyaz eşya, aydınlatma, elektrik, enerji, 

makine imalat gibi onlarca endüstrinin verim 

ve inovasyon üretmesine katkı sağlıyoruz. 

Sunduğumuz yüksek kalite standartlarıyla 

dayanıklı ürünler ve gelişmiş teknolojiler 

üretmeleri için müşterilerimize güç 

kazandırıyoruz. 


durumda? 

Günün koşullarına baktığınızda enteresan bir 

süreçten geçiyoruz. Geçen sene pandeminin 

getirmiş olduğu belirsizlik ve durgunluk 

akabinde çok yoğun ve güçlü bir taleple 

devam etti. O durgunluğu çok hızlı attık. 

Fakat fiyatlardaki ani yükseliş ve arzın talebi 

aynı oranda karşılayamaması sebebiyle yine 

bir belirsizlik ortamı oluştu. Çünkü talebin 

ne kadar daha kuvvetli devam edebileceğini 

kestiremiyorsunuz. Pandeminin yeni 

dalgalarının gelebileceği endişesi, 

bununla beraber arz-talep dengesinin 

nasıl seyredeceği ve fiyatlamaların tüm 

bu dinamiklerden nasıl etkileneceğini 

öngörememek bu seneyi çok zorlayıcı bir 

noktaya getirdi. Eskiden altı aylık, bir yıllık 

projeksiyonlar yapabiliyorduk. 2018 yılından 

bu yana bu süreçler üç aya kadar düşmüştü. 

Şu anda ise neredeyse bir ay sonrasını 

bile göremez hale geldik. Neyse ki güçlü 

bir talep, bir alım iştahı var. Piyasaların 

sürdürülebilirliği açısından en önemli 

unsurlardan biri bu. 



Bahsettiğimiz 1 yıllık süreçte ara ara düşüşler 

yaşansa da arz-talep dengesizliğinin 

beklenen sonucu olarak fiyatlar 1 yıldır 

kümülatifte artıyor. Yerel iç piyasa 

fiyatlarında yabancı piyasalara kıyasla bazen 


ODAK KONU 

daha pahalı, bazen daha ucuz kaldığımız da 

oldu, fakat iç piyasada özellikle son 2 aydır 

ciddi bir normalleşme görüyoruz. Global 

olarak yavaş yavaş yeni kapasitelerin devreye 

girmesiyle arzın talebi dengeleyeceğini ve 

fiyatların 2022 yılının ilk çeyreğinde biraz 

daha normalleşmesini bekliyoruz. 



Fiyatların uzun bir süredir artıyor olmasına 

rağmen piyasadaki belirsizlikler, tedarik 

sıkıntıları vs derken bu dönem ÇSM’ler için 

oldukça sıkı bir rekabete sahne oldu. Bir de 

bunun yanında son yıllarda özellikle artan 

bir trendle ana üretici fabrikaların da ÇSM 

gibi hareket etme arzusuyla piyasada son 

tüketicilere hitap etmeye çalışması, bu süreci 

daha da zorlayıcı bir noktaya taşıdı. 



İçinde bulunduğumuz dönemde birçok ülke 

korumacı bir ticaret politikası uyguluyor, 

bu da global tedarik zincirini daha da 

zorlaştıracak etkilere sebep oluyor. Bunların 

karşılığında STA’lar tabii ki olumlu hamleler, 

fakat burada STA anlaşması yapılan ülkelerle 

aramızdaki net dış ticaret dengesine ve 

STA’ların kapsam ve odak noktalarına 

bakmamız gerekiyor. Demir çelik sektörü 

özelinde bakarsak Türkiye Ukrayna’dan net 

ithalatçı, dolayısıyla STA sonrası iç piyasada 

malzeme çeşitliliğinin artmasını ve bununla 

beraber fiyatlarda biraz daha rekabetçi bir 

ortama girilmesini bekleyebiliriz. Tabii zaman 

içerisinde ortaya çıkabilecek farklı gelişmeler 

STA’nın etkisini de bir hayli değiştirebilir. 






Bunlar tabii ki Çin’in kendi iç piyasa fiyat 

enflasyonunu korumak amacıyla attığı 

adımlar. Bizim gibi Çin’den yoğun ithalatı 

olan ülkelerde fiyat artışını tetikleme ihtimali 

yüksek, ki ilk başta da hemen yukarı yönlü bir 

hareketlenme oldu. Fakat her pazarın kendi iç 

dinamikleri doğrultusunda kabul edebileceği 

bir doyum fiyatı vardır. Dolayısıyla bu 

kararların tam etkisinin ne yönde olacağını 

biraz zaman gösterecek. 

Rusya’nın bazı ürünlere getirdiği 

ihracat vergisi, Rusya’dan Türkiye’ye 

yapılan ihracatı ne ölçüde 

etkileyecek? 

Aynı Çin’de olduğu gibi, Rusya’da da lokal 

fiyatların çok fazla artışının önüne geçmek 

amacıyla üretilen malzemelerin iç pazarda 

kalmasını sağlamaya yönelik hamleler geldi. 

Fakat ülkeler ve firmalar arası ilişkiler bir 

günde kurulamadığı gibi, bir günde de bu 

ilişkiler ve ticaret hacminden vazgeçilemiyor. 

Dolayısıyla mutlaka ve mutlaka Rus üreticiler, 

Türkiye’ye ihracatını bir anda kesemeyecekleri 

gibi, karşılıklı görüşmelerle bir ortak nokta 

bulunması gerektiğine ve bulunacağına 

inanıyorum. Bu kararın alındığı günden bu 

yana gördüğümüz sinyaller de aynen bu 

yönde. 

Yılın ilk yarısı nasıl geçti, kalan 

yarısına ilişkin beklentileriniz neler? 

Yılın ilk yarısı belirsizliklerle dolu, oldukça 

dinamik, hareketli ve yoğun bir tempoda 

geçti. Pandeminin de etkileriyle piyasalar bir 

yandan ticari, bir yandan da psikolojik bir 

mücadele veriyor. Yılın kalan yarısının da çok 

farklı ilerlemeyeceğini, eğer salgında yeni 

dalgalar olmazsa 2022 ilk çeyreği itibarıyla 

piyasaların biraz daha normalleşmesiyle 

birlikte birçok şeyin biraz daha rayına 

oturmasını bekliyoruz. 



İÇİNDEKİLER

İÇİNDEKİLER

ODAK KONU 

Yametaş: 

Bütün dünyada devlet yatırımları 

bekleniyor 

Cihan Ünlü 

Yametaş İş Geliştirme 



İstanbul Anadolu Yakası Organize Sanayi 

Bölgesi’nde faaliyet gösteren firmamız, 

geniş makine parkuru ile sıcak, asitli, soğuk 

ve galvaniz sacdan mamul boru, profil, açık 

profil, özel kesit profil üretimi yapmakta 

ve çelik servis merkezi olarak hizmet 

vermektedir. 


durumda? 

Tatil döneminin sona ermesiyle birlikte 

son çeyrekte iç ve dış talepte ciddi artışlar 

beklemekteyiz. Salgın sonrasında devletlerin 

yapacağı harcamaların, bireysel ve özel sektör 

kaynaklı 

yatırımların 

gündemde 

olacağı bir 

döneme 

giriyoruz. 

B ü t ü n 

ülkelerin 

şartlar gereği 

ertelemiş 

olduğu büyük 

bir talep 

söz konusudur. Özellikle ABD ve gelişmiş 

ülkelerde ciddi talepler ortaya çıkacaktır. 

Olağanüstü durumlarda yaşanan sıkıntılar 

çok net görülmüş oldu. Ülkeler altyapı 

envanterlerini çıkarttı ve eksikliklerini tespit 

etti. İhtiyaçlar daha fazla ertelenemeyecektir 


ODAK KONU 

ve bütün dünyada devlet eliyle altyapı 

ve üstyapı yatırımları hız kazanacaktır. 

Ekonominin bu yeni döneminde, çevre 

konusu önemini artıracak ve öncelikli 

olacaktır. 



Artan üretim hacimleri ve kapasite 

kullanım oranları ile fiyatların normalleşme 

trendine gireceğini söyleyebiliriz. Şu anda 

fabrikalar Kasım ayını fiyatlamakta ve 

fiyat değişikliklerine direnmektedir. Yeni 

yılla birlikte normalleşme görülecektir. 

Hurda ve cevherdeki düzeltmeler bunu 

desteklemektedir. Öte yandan oyun 

değiştirebilecek iki unsuru gözden 

kaçırmamak uygun olacaktır. İlki, Çin 

devletinin daha önce deklare etmiş olduğu 

ihracat vergisi getirme ihtimali, ikincisi ise 

ABD ve Avrupa arasında yapılacak vergi 

ve kota uygulamalarının karşılıklı olarak 

kaldırılması görüşmeleridir. ABD’de 2.000$/ 

tona giden sıcak sac fiyatları Avrupa’nın 

ürünlerini kendisine çekerken, bizim için 

Avrupa’da alan açabilecektir. 



Çelik servis merkezleri son derece rekabetçi 

bir ortam içinde ve dar marjlarla hizmet 

veren, piyasanın yükünü çeken yapılardır. 

Makine kapasiteleri yüksektir. Gelişmiş 

ülkelerde üreticiler ÇSM kurmamakta ve bu 

rolü piyasaya bırakmaktadır. Ülkemizde de 

üreticilerin ortaya çıkan kârsız faaliyetler 

neticesinde ÇSM hizmetlerini piyasaya 

bıraktığını görmekteyiz. Üreticilerin 

ülkemizde üretilmeyen veya yetersiz üretilen, 

katma değerli ürünlere ağırlık vermesi 

doğru olacaktır. Bunun ülkemiz ekonomisi 

için de daha doğru bir yaklaşım olacağını 

düşünüyoruz. 



Ukrayna ile yapılacak serbest ticaret 

anlaşması üreticilerin elini zora sokacaktır. 

Ukrayna’nın en önemli iki ihracat başlığı 

tarım ve demir çeliktir. Ukrayna zengin maden 

yataklarına sahip ve ucuz enerjiye ulaşabilen 

bir ülkedir. Demir çelik, Ukrayna’nın ciddi 

maliyet avantajına sahip olduğu ve ihraç 

etmek zorunda olduğu bir üründür. Dolayısı 

“Üreticilerin ülkemizde 

üretilmeyen veya yetersiz 

üretilen, katma değerli 

ürünlere ağırlık vermesi 

doğru olacaktır.” 

ile antidamping soruşturmalarına muhatap 

olmada başta gelen ülkelerden biridir. Bu 

anlaşma ülkemizdeki üreticileri zorlayabilir. 

Yapılacak anlaşmada demir çelik konusu 

istisna olabilir. Bu anlaşmanın stratejik bir 

sektör olan ve yassı ürünlerde 10 milyon 

tona yakın yeni yatırımın yolda olduğu 

sektöre köstek olmayacak bir STA olmasını 

ümit etmekteyiz. 






Bu uygulamayı Çin’in ihracat pazarından 



ODAK KONU 

çekilmeye çalıştığı şeklinde değerlendirebiliriz. Çin, 2015 yılında gerileyen ihracat 

rakamlarını düzeltmek için özellikle demir çelik olmak üzere ara mamul ihracatını 

artırma yoluna gitti. Ama bu Çin’e zarar verdi. Dünya ülkeleri zaten Çin karşısında dış 

ticaret açığı vermekte iken, bu açık, demir çelik ihracatı ile daha da yükselince, bütün 

ürünlerine karşı antidamping soruşturmaları ve ithalatı önleyici vergi uygulamaları 

başlatıldı. Çin’in 

diğer sektörleri 

de bundan 

zarar gördü. 

Çin aynı hatayı 

tekrarlamamak 

için ara 

mamullerde tekrar 

ihracatçı olmak 

istememektedir. 

Bunun yerine 

mamuller ve teknolojik ürünler konusunda ihracatını artırmak ve pozisyonunu 

güçlendirmek istemektedir. Haliyle diğer oyuncular (Hindistan, Uzak Doğulu 

üreticiler, gelişmekte olan ülkeler) için bir alan açılacaktır. Türkiye de zaman içerisinde 

bunun olumlu tesirlerini yaşayacaktır. Çin’in kararları çevre politikası ile de paralellik 

taşımaktadır. Çin, kirlilik üretmektense, üretilmiş (karbon emisyonu bindirilmiş) ara 

mamul almayı tercih edebilir. 

Rusya’nın bazı ürünlere getirdiği ihracat vergisi, Rusya’dan Türkiye’ye 

yapılan ihracatı ne ölçüde etkileyecek? 

Rusya’nın getirmiş olduğu vergilerin geçici olduğunu biliyoruz. Vergilerin getirildiği 

ilk ayda, sanki vergi konmamış gibi bütün dünyaya en uygun fiyatlarla teklifler 

verdiler. Rusya da Ukrayna gibi ihracat odaklı bir yapıya sahiptir. Maliyet avantajları 

ile dünyanın dört bir yanından talep alabilmektedir. Türkiye’nin hemen yanı başında 

bulunan ve böylesi bir kapasiteye sahip olan Rusya, ülkemize ürün satmak isteyecektir. 

Ancak ülkemizdeki yatırımların ithalatın önünü kesmek için yapıldığını düşünmekteyiz 

ve bu yatırımlar ithalat rakamlarını asgari düzeye çekecektir. 

Yılın ilk yarısı nasıl geçti, kalan yarısına ilişkin beklentileriniz neler? 

Yılın ilk yarısı sadece demir çelik için değil, bütün emtia sektörleri adına olumlu 

bilançoların açıklandığı bir dönemdi. İyi bir ilk yarı geçirildiğini borsada yer alan 

firmalardan da takip ediyoruz. Yılın ikinci yarısı daha zorlu bir döneme işaret 

etmektedir. Önümüzdeki aylar, bir yandan kâr marjlarında gerilemelerin yaşanacağı, 

bir yandan da iş anlamında daha aktif olunacak aylar olarak değerlendirilebilir. Biz de 

kararlarımızı bu doğrultuda almaktayız. 


ODAK KONU 



SteelOrbis 

Pazaryeri’nde 

Neler Var? 

SteelOrbis 

Pazaryeri’nde bulunan 

7789* ilandan 

sizin için seçtiklerimizi 

incelemek için 

sayfayı çevirin! 

Prime Eylül 2021 *Ağustos 2021 itibarıyla 120

SteelOrbis Pazaryeri’nde Neler Var? 

Sıcak Haddelenmiş Rulo - HRC 


ÇOLAKOĞLU METALURJİ A.Ş 

NEA METAL SANAYI VE TIC LTD STI. 

Kalınlık: 0 - 26 

mm 

Kalınlık: 1,5 - 25 

mm 

İlgili kalite 

hakkında üretim 

limitleri için firma 

ile temasa geçiniz 

İstanbul 

(Anadolu Yakası) 

İstanbul 


0850 600 08 23 

0850 466 45 87 

Sıcak Haddelenmiş Rulo - HRC SANCAKTAR METAL 1,5-100 Bursa 0850 600 01 92 

Sıcak Haddelenmiş Rulo - HRC EST SAC SAN VE TİC LD ŞTİ 2,00*1000*R 4237 Zonguldak 0850 466 42 86 





Sıcak Haddelenmiş Asitlenmiş 

Rulo 

Sıcak Haddelenmiş ürünler kategorisinde bulunan 804* ilandan bazıları 

Ürün Şirket Ebat Detay Kalite Teslim Yeri/Bölge Telefon 

CESIM BOZTEPE METAL 

ÖZDEMİR METAL SANAYI 

DAVUTOĞLU METAL MAK. İNŞ. SAN. TİC. LTD ŞTİ 

ÖZKANLAR METAL DEMIR CELIK 

(2-20)X1000- 

1250-1500-2500) 

XR 


mm 

Kalınlık : 

1,5-25mm 

(1,2-60)x(800- 

2500)xR 


mm 

Kocaeli 0850 466 80 95 

Gaziantep 0850 466 82 06 

Kocaeli 0850 600 01 73 

İstanbul 

(Avrupa Yakası) 

0850 466 16 43 

EST SAC SAN VE TİC LD ŞTİ 3,00*1200*R 6222 Zonguldak 0850 466 42 86 


DARILMAZ METAL SAN.VE TIC. A.S 


mm 

Sıcak Haddelenmiş Rulo - HRC GÖKMETAL SAC SANAYİ VE DIŞ TİCARET A.Ş 4X1050XR 4936 

Sıcak Haddelenmiş Rulo - HRC SIVASLILAR METAL INS. SAN. DIS TIC. LTD. STI. 0,60*1000*R DC04 




mm 

Sıcak Haddelenmiş Rulo - HRC GÖKMETAL SAC SANAYİ VE DIŞ TİCARET A.Ş 4X1050XR 4936 

Kocaeli 0850 562 95 13 

İstanbul 


İStanbul 


0850 600 04 24 

0850 466 45 96 

Kocaeli 0850 562 95 13 

İstanbul 


0850 600 04 24 

Sıcak Haddelenmiş Rulo - HRC YÜCEL BORU VE PROFİL END. A.Ş 1,5X1250XR S235JR Kocaeli 0850 600 01 56 


Rulo 


Rulo 

YILDIZ DEMIR CELIK 

1.20-5)x(700- 

1600)xR 

DD11 - DD12 

- DD13 - DD14 

S315MC 

- S355MC - 

S420MC S23JR 

-S275JR -S355JR 

İstanbul 


0850 466 60 17 

KMC - Steel Service Center 4.35x1220 x2500 Kocaeli 0850 600 05 23 

Sıcak Haddelenmiş Rulo - HRC YÜCEL BORU VE PROFİL END. A.Ş 1,5X1250XR S235JR Kocaeli 0850 600 01 56 

Sıcak Haddelenmiş Rulo - HRC AKPEN METAL MAK. PLS. SAN. VE TİC. LTD. STI. 2X1200XR 6222 


Rulo 

İstanbul 


0850 600 00 46 

YÜCEL BORU VE PROFİL END. A.Ş (2-5)X1500XR DD13/6224 Kocaeli 0850 600 01 56 

Sıcak Haddelenmiş Rulo - HRC GÖKTAŞ YASSI HADDE MAMULLERI SAN. VE TIC AS (0,60x3)x1500xR Kocaeli 0850 600 01 53 



Rulo 

SÖNMEZLER PIPE METAL SAN. VE TİC.LTD.ŞTİ 

HASKAR ÇELİK BORU PROFİL METAL İŞLEME SAN. 

TİC AŞ 

(0,7-6,3) x(0,70 - 

6,30) x(20 -1600) 

Sıcak Haddelenmiş Rulo - HRC AKPEN METAL MAK. PLS. SAN. VE TİC. LTD. STI. 2X1200XR 6222 


Rulo 


Rulo 

*Ağustos 2021 itibarıyla 


Kocaeli 0850 600 09 66 

1,4mm-15mm Kocaeli 0850 600 01 65 

1.20-5)x(700- 

1600)xR 

DD11 - DD12 

- DD13 - DD14 

S315MC 

- S355MC - 

S420MC S23JR 

-S275JR -S355JR 

İstanbul 


İstanbul 


0850 600 00 46 

0850 466 60 17 

KDZ EREGLI TREND METAL 1,8x1200xR Zonguldak 0850 466 63 25 

Tüm güncel ilanlara ulaşabilmek için lütfen tr.steelorbis.com’u ziyaret edip Pazaryeri’ni tıklayın. 




Soğuk Haddelenmiş ürünler kategorisinde bulunan 796* ilandan bazıları 


Soğuk Haddelenmiş Sac Paket 



mm 

Kocaeli 0850 562 95 13 

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC KUCUKBAKIRCI METAL SANAYI VE TIC LTD STI. 0,32x974xR 6112 CCR Konya 0850 466 14 06 

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC KARACA METAL DEMİR SAC PROFİL 0,4X1000X2000 

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC 

MUSTAFA KARABULUT METAL URUNLERI SAN. TIC. 

LTD. STI 


mm 

İstanbul 


0850 600 00 42 

Konya 0850 888 63 71 

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC GALVA METAL SANAYI VE TICARET A.S. 0,45X1270XR Kocaeli 0850 466 21 46 




mm 

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC NEA METAL SANAYI VE TIC LTD STI. Kalınlık: 0,2-2 

Soğuk Haddelenmiş Sac Paket ISIL METAL SAN.TİC.LTD.ŞTİ 0,50X1000X2000 

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC EDIP METAL SAN. VE TIC.LTD.STI. 20X20X0,90 

Kocaeli 0850 562 95 13 

İstanbul 


İstanbul 


İstanbul 


0850 466 45 87 

0850 466 42 07 

0850 466 46 05 

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC YUCEL BORU 0,45X1250XR DC01 / 6112 Kocaeli 0850 600 01 56 


BALAK iNŞ.MALZ.SAN VE TİC.LTD.ŞTİ 

0,5X(1000-1200- 

1250-1500)XR 

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC AKPEN METAL MAK. PLS. SAN. VE TİC. LTD. STI. 2X1000XR 6112 

Adana 0850 600 01 64 

İstanbul 


0850 600 00 46 

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC KDZ EREGLI TREND METAL 6,1x1000xR Zonguldak 0850 466 63 25 

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC YUCELBORU 0,5X1000XR DC01 Kocaeli 0850 600 01 56 

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC GÖKMETAL SAC SANAYİ VE DIŞ TİCARET A.Ş 0,3X1000XR DC01 



(0,30-2,5)X(700- 

1300)XR 

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC SIVASLILAR METAL INS. SAN. DIS TIC. LTD. STI. 2X31,66 

Soğuk Plaka 


TİC AŞ 

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC MOLLAOĞLU SAC VE YAPISAL ÇELİK SAN.TİC.AŞ. 0,5X1500XR 

Soğuk Had.Sac Dilme 


TİC AŞ 

DC01-DC03-DC04- 

DC01EK-DC04EK 

İstanbul 


İstanbul 


İstanbul 


0850 600 04 24 

0850 466 60 17 

0850 466 45 96 

0,40mm-2,5mm Kocaeli 0850 600 01 65 

İTH. RULO AÇMA 

1110 KLT CR SAC 

Kocaeli 0850 600 06 04 

0,25mm-2,5mm Kocaeli 0850 600 01 65 

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC SANCAKTAR METAL 0,30-4 Bursa 0850 600 01 92 

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC KMC - Steel Service Center 0.35x1200 x0 DC01 Kocaeli 0850 600 05 23 

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC EST SAC SAN VE TİC LD ŞTİ 0,80*1200*R 6112 Zonguldak 0850 466 42 86 


DAVUTOĞLU METAL MAK. İNŞ. SAN. TİC. LTD ŞTİ 

Kalınlık : 

0,4-2,5mm 

Kocaeli 0850 600 01 73 

Sıcak Haddelenmiş Levha KUCUKBAKIRCI METAL SANAYI VE TIC LTD STI. 8x1640x12100 ST52 Konya 0850 466 14 06 

Gözyaşı Desenli Sac BALAK iNŞ.MALZ.SAN VE TİC.LTD.ŞTİ 1000X2000X3/4 Adana 0850 600 01 64 

Sıcak Haddelenmiş Levha 

SANCAKLI YAPI METAL 

(1,5-20) 

x1000x2000 

Sıcak Haddelenmiş Levha MMK METALURJI SANAYİ VE LİMAN İSLETMECİLİĞİ A.Ş Kalınlık:1-8mm 

Sakarya 0850 600 01 61 

İstanbul 



0850 600 05 59 

Sıcak Haddelenmiş Levha KMC - Steel Service Center 8.00x1627 x12000 DC01 Kocaeli 0850 600 05 23 

Gözyaşı Desenli Sac GALVA METAL SANAYI VE TICARET A.S. 2X1250X3000 Kocaeli 0850 466 21 46 


Sıcak Haddelenmiş Paket Sac 


BİRSAC DEMİR CELİK SAN TİC A.Ş 


LTD. STI 

NURİ KÖRÜSTAN MAKİNA METAL A.Ş. 


mm 


mm 


mm 

Kocaeli 0850 600 00 91 

Konya 0850 888 63 71 

Bursa 0850 600 00 69 

Sıcak Haddelenmiş Levha BALAK iNŞ.MALZ.SAN VE TİC.LTD.ŞTİ 1000X2000X1,40 Adana 0850 600 01 64 


Levha kategorisinde bulunan 933* ilandan bazıları 


MUTAS DEMIR CELIK SAN TIC .A.S 

(2-15)x(1000-1250- 

1500)x(2000-2500- 

3000-6000) 

Kocaeli 0850 466 97 06 

Prime Eylül 2021 122 

*Ağustos 2021 itibarıyla




Sıcak Haddelenmiş Paket Sac DARILMAZ METAL SAN.VE TIC. A.S Kalınlık:4mm-30mm Kocaeli 0850 562 95 13 

Sıcak Haddelenmiş Paket Sac MOLLAOĞLU SAC VE YAPISAL ÇELİK SAN.TİC.AŞ. 15X1500X6000 

Sıcak Haddelenmiş Levha ISIL METAL SAN.TİC.LTD.ŞTİ 3,00X1000X2000 



Genişletilmiş Levha 



Baklavalı Sac 



IRMAK METAL SAN VE TIC LTD STI 




LTD. STI 

MUTAS DEMIR CELIK SAN TIC .A.S 

TECER METAL 

(3-200) 

x(1500-3000) 

1mm ile 500 mm 

arası 


mm 

(0,7-25) x (0,70 - 

25) x (400 - 1600) 


mm 

(2-10)x(600-1300) 

x(1500-4000) 

(5mm-300mm) 

X1500x3000 

İTH. RULO AÇMA 

3237 KLT SYH SAC 

C45,S275,S355,S235 

Sıcak Haddelenmiş Paket Sac GÖKMETAL SAC SANAYİ VE DIŞ TİCARET A.Ş 50x1500x6400 6222 

Kocaeli 0850 600 06 04 

İstanbul 


İstanbul 


İstanbul 


İstanbul 


0850 466 42 07 

0850 466 16 43 

0850 600 01 76 

0850 466 45 87 

Kocaeli 0850 600 09 66 

Konya 0850 888 63 71 

Kocaeli 0850 466 97 06 

İstanbul 


İstanbul 


0850 600 01 83 

0850 600 04 24 

Sıcak Haddelenmiş Paket Sac SECKIN METAL NAK. SAN VE TIC A.S. 29X1260X6000 S 355 J2 + N Kocaeli 0850 600 00 65 


Levha kategorisinde bulunan 933* ilandan bazıları 


CESIM BOZTEPE METAL 


mm 

Kocaeli 0850 466 80 95 

Sıcak Haddelenmiş Levha MOLLAOĞLU SAC VE YAPISAL ÇELİK SAN.TİC.AŞ. 4X1000X2000 Kocaeli 0850 600 06 04 

Sıcak Haddelenmiş Levha SECKIN METAL NAK. SAN VE TIC A.S. 10X1500X4300 S 355 JO+N Kocaeli 0850 600 00 65 

Sıcak Haddelenmiş Levha DAVUTOĞLU METAL MAK. İNŞ. SAN. TİC. LTD ŞTİ Kalınlık : 6-200mm Kocaeli 0850 600 01 73 

Aşınmaya Dayanıklı Ürünler kategorisinde bulunan 4* ilandan bazıları 


Hardox 

Hardox 

AKSEL ÇELİK 

SANCAKTAR METAL 


mm 

Kalınlık: 22-100 

mm 

Kocaeli 0850 888 92 61 

Bursa 0850 600 01 92 


Borular ve Bağlantı Elemanları kategorisinde bulunan 304* ilandan bazıları 


Dikişsiz Çelik Çekme Boru 

SAW Spiral Kaynaklı Atık Su 

Hat Borusu 

BOREKS BORU SANAYI VE TICARET A.S 

AKMERMER DEMIR CELIK TIC VE SAN LTD STI 

(10,3-914,40)-(1,8- 

25,40) 

Dış Çap: 219,1 

- 1.625,6 mm Et 

Kalınlığı: 4 - 20 mm 

Dikişli Hassas Boru KARACA METAL DEMİR SAC PROFİL 13x1,5 

İstanbul 



0850 466 51 04 

Ankara 0850 562 94 83 

İstanbul 


0850 600 00 42 

Dikişsiz Çelik Çekme Boru GUVENLER DEMIR CELIK (21-508) / (3-100) Kocaeli 0850 600 01 05 

Kazan Borusu BOREKS BORU SANAYI VE TICARET A.S (21,3-273)-(2-10) 

Sanayi Boruları FERRO SAN VE DEMIR CELIK TIC A.S 219x21 

Sanayi Boruları 

ERW Boyuna Kaynaklı Siyah 

Boru 

Dişli DIN Flanş 

AYATA METAL END. BORU PROFIL HADD. SAN. VE TIC. AS 

(21mm-76mm)- 

(1.5mm-3mm) 

METALİST DEMİR ÇELİK SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ Çap: 1/2" - 12" 

SAYTEK METAL SAN. VE TIC . A.S 

DN15 ile DN1500 

arası 

Dikişsiz Çelik Çekme Boru ANADOLU ÇELİK BORU 42mm /7mm 

İstanbul 


İstanbul 


0850 466 51 04 

0850 600 01 06 

Kayseri 0850 466 09 68 

İstanbul 


İstanbul 


İstanbul 


0850 600 01 84 

0850 600 01 81 

0850 466 25 89 



Borular ve Bağlantı Elemanları kategorisinde bulunan 304* ilandan bazıları 


Dikişli Hassas Boru GÖKTAŞ YASSI HADDE MAMULLERI SAN. VE TIC AS. 10mm / 0,6mm Kocaeli 0850 600 01 53 



FIRAT BORU 

AKDNİZ METAL SANAYİ 

(21mm-610mm) 

x(3mm-80mm) 

Dış Çap: 0,8 - 114,3 

mm 

Sanayi Boruları METALİST DEMİR ÇELİK SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ Çap: 6 mm - 323 

SAW Spiral Kaynaklı Temiz Su 

Hat Borusu 



- 1.625,6 mm Et 


İstanbul 


Kocaeli 

İstanbul 


0850 466 03 57 

0850 600 01 84 

Ankara 0850 562 94 83 

Sanayi Boruları MOLLAOĞLU SAC VE YAPISAL ÇELİK SAN.TİC.AŞ. 114mm/ 4mm Kocaeli 0850 600 06 04 

Sanayi Boruları ARKON ÇELİK Dış Çap: 5 - 93 mm Kocaeli 0850 466 17 53 

Sanayi Boruları NEVSAC METAL SAN.INS.NAK.TIC.LTD.STI (21x219) x (1,5x3) Nevşehir 0850 600 00 61 

Dikişli Hassas Boru ANATEL METAL (8-60)X(0,25-1,20) Kayseri 0850 466 67 05 

ERW Boyuna Kaynaklı 

Doğalgaz Hat Borusu 

ARKON ÇELİK 

Dış Çap: 21,3 - 

323,9 mm 

Kocaeli 0850 466 17 53 

Dikişsiz Çelik Çekme Boru DEMIROGLU DEMIR SAN VE TIC A.S 42,4X2,6 Muğla 0850 466 49 73 



16-165mm / 

0,7-63mm 

Dikişsiz Çelik Çekme Boru ANADOLU ÇELİK BORU 60mm / 9mm 



İstanbul 


0850 466 25 89 

KAYMET METAL IMALAT SAN TIC AS. 1/2” / 12” Kayseri 0850 600 01 88 

Sanayi Boruları MOLLAOĞLU SAC VE YAPISAL ÇELİK SAN.TİC.AŞ. 128mm /8mm Kocaeli 0850 600 06 04 

Sanayi Boruları METALİST DEMİR ÇELİK SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ (6-323) x (0,70-5) 

Dalgıç Pompa Kolon Borusu 

SUMPAŞ AŞ. 

Dış Çap: 42,4 - 

219,1 mm 

Ansi BW Fitting SAYTEK METAL SAN. VE TIC . A.S 1/2" ile 60" arası 




(21,3 mm – 323,9 ) 

x (2,80 mm – 9,50 ) 

Dişli Dövme Çelik Fittings SAYTEK METAL SAN. VE TIC . A.S 1/8" ile 4" arası 

Dikişli Hassas Boru 

Vidalar 

SAW Spiral Kaynaklı Temiz Su 

Hat Borusu 


ANADOLU BORU PROFIL NAK. SAN. TIC. LTD. STI 

ANATEL METAL 


AYDIN OZDEMIR CELİK METAL UR.IML.SAN.TIC.LTD.STI 

Dış Çap : 

13mm-63mm 

Çap:M3-M10 6 mm 

– 120 mm 


- 1.625,6 mm Et 


Dış Çap: 10 - 60 

mm 

İstanbul 


0850 600 01 84 

Konya 0850 466 67 19 

İstanbul 


İstanbul 


İstanbul 


0850 600 01 81 

0850 466 51 04 

0850 600 01 81 

Kayseri 0850 466 18 73 

Kayseri 0850 466 67 05 

Ankara 0850 562 94 83 

ST44-ST52 Aydın 0850 466 31 76 

Soğuk Çekilmiş Tel ANATEL METAL (1,20-7)X(70-500) Kayseri 0850 466 67 05 

SRM Boru 

ARKON ÇELİK 

Dış Çap: 21,3 - 88,9 

mm 

Kocaeli 0850 466 17 53 

Nervürlü İnşaat Demiri EMSAR DEMİR ÇELİK Çap: 8 - 32 mm Karabük 0850 600 01 86 

Nervürlü İnşaat Demiri BENLIOGLU DEMIR CELIK Çap: 8 - 32 mm Karabük 0850 600 01 89 

Nervürlü İnşaat Demiri ALİ CANGÜL İNŞAAT Çap: 8 - 32 mm Ankara 0850 600 05 52 

Nervürlü İnşaat Demiri 

Uzun Ürünler kategorisinde bulunan 596* ilandan bazıları 


SAKA INSAAT VE YAPI MALZEMELERI SAN. VE TIC LTD 

ST 

Çap: 8 - 25 mm Ankara 0850 600 01 54 

Çelik Hasır ALİ CANGÜL İNŞAAT Çap: 5-6-8 mm Ankara 0850 600 05 52 

Nervürlü İnşaat Demiri ERTURKLER DEMIR INSAAT SAN. TIC. LTD. ST Çap:8-33 

İstanbul 



0850 466 32 14 

Nervürlü İnşaat Demiri KAYIKCI DEMIR CELIK SAN. VE TIC. LTD. STI. Çap:6-32 Karabük 0850 466 63 94 

Nervürlü İnşaat Demiri KORKMAZER TİCARET Çap: 8 - 32 mm Muş 0850 888 76 40 





Nervürlü İnşaat Demiri DEHA METAL Çap:8-32mm 

Nervürlü İnşaat Demiri YUSUF GÜLERAY İNŞAAT SAN.TİC.LTD.ŞTİ Çap:8-32 

Nervürlü İnşaat Demiri ATAKLAR DEMİR ÇELİK Çap:8-12 

Nervürlü İnşaat Demiri COLAKOGLU YAPI MALZ. TIC. VE SAN. A.S Çap: 8 - 32 mm 



ARSLAN PROFIL SAC BORU IMALAT ITHALAT IHRACAT 

SAN TIC LTD STI 

HE-A CAG CELIK DEMIR VE CELIK END. A.S 120 

İstanbul 


İstanbul 


İstanbul 


İstanbul 



0850 466 59 42 

0850 600 00 40 

0850 600 00 58 

0850 600 00 57 

Çap: 8 - 32 mm Hatay 0850 600 01 07 

İstanbul 


0850 466 72 86 

Çelik Hasır BENLIOGLU DEMIR CELIK Çap:5 - 6 mm Karabük 0850 600 01 89 

Eşit Kollu Köşebent 

DEHA METAL 

Genişlik: 20 - 150 

mm 

İstanbul 


0850 466 59 42 

Altıgen Tel PRİMO METAL çap:1,4-2mm Kocaeli 0850 466 74 03 

Nervürlü İnşaat Demiri TUFAN METALURJI DIS TICARET SAN. LTD.ŞTİ Çap:8-16mm Hatay 0850 466 38 70 

Düz İnşaat Demiri 


ST 

Çap: 6 - 60 mm Ankara 0850 600 01 54 

Nervürlü İnşaat Demiri ALPASLANLAR INSAAT YAPI MALZEMELERi Çap: 8 - 16 mm Ağrı 0850 888 69 18 

Sıcak Daldırma Galvanizli Tel PRİMO METAL Çap:1,6-8mm Kocaeli 0850 466 74 03 

IPE DEMIROGLU DEMIR SAN VE TIC A.S 220 Muğla 0850 466 49 73 

Nervürlü İnşaat Demiri GÜLERAY TİCARET Çap:8-32 

HE-B CAG CELIK DEMIR VE CELIK END. A.S 160 

İstanbul 


İstanbul 


0850 600 00 40 

0850 466 72 86 

Çelik Hasır AYES ÇELİK HASIR VE ÇİT SAN.AŞ Çap: 4,5-10 İzmir 0850 600 00 49 

HE-B 

Çelik Hasır 

BENLIOGLU DEMIR CELIK 


ST 

Genişlik: 120-500 

mm 

Nervürlü İnşaat Demiri DAVUTOGLU METAL MAK. INS. SAN. TIC. LTD STI. Çap:8-50 

Karabük 0850 600 01 89 

Çap: 5 - 6 mm Ankara 0850 600 01 54 

TSE/708-B420C- 

S420-B420B 

Tüm Türkiye İlleri 0850 600 01 73 

Nervürlü İnşaat Demiri KAPTAN DEMIR CELIK ENDUSTRISI VE TIC AS Çap:8-50 Karabük 0850 600 04 68 

Çelik Hasır ALPASLANLAR INSAAT YAPI MALZEMELERi Çap: 5 mm Ağrı 0850 888 69 18 

NPU Profil KAYMET METAL IMALAT SAN TIC AS. Boyut:40mm Kayseri 0850 600 01 88 

Eşit Kollu Köşebent ÇAKIROĞLU DEMİR ÇELİK SAN VE TİC A.Ş. 60x60x6 İstanbul 0850 600 00 13 

HEB ÖZKANLAR METAL DEMIR CELIK 100/1000 



LTD. STI 

İstanbul 


0850 466 16 43 

Çap: 6 - 35 mm Konya 0850 888 63 71 

NPU Profil MOLLAOĞLU SAC VE YAPISAL ÇELİK SAN.TİC.AŞ. Boyut: 400mm Kocaeli 0850 600 06 04 

Nervürlü İnşaat Demiri EGESAN ÇELİK LOJ.TİC.LTD.ŞTİ Çap:8-32 İzmir 0850 600 00 88 

İnşaat Çivileri ALİ CANGÜL İNŞAAT Çap: 6-8-10 mm Ankara 0850 600 05 52 

Nervürlü İnşaat Demiri MEHMET ALI DEMIR CELIK SAN. VE TIC. LTD. STI Çap:8-40 İzmir 0850 600 00 45 

NPI Profil 

BENLIOGLU DEMIR CELIK 

Genişlik: 160-550 

mm 

Karabük 0850 600 01 89 

Nervürlü İnşaat Demiri ATEŞ METAL Çap:8-32mm Hatay 0850 466 07 48 

Eşit Kollu Köşebent KAPTAN DEMIR CELIK ENDUSTRISI VE TIC AS 18x18x2,5 Karabük 0850 600 04 68 

Nervürlü İnşaat Demiri ÖZKANLAR METAL DEMIR CELIK Çap:8-32 

İstanbul 


0850 466 16 43 

Nervürlü İnşaat Demiri AYES ÇELİK HASIR VE ÇİT SAN.AŞ Çap:8-32 İzmir 0850 600 00 49 

U Tavan Profil 

BİRSAC DEMİR CELİK SAN TİC A.Ş 

Kalınlık: 0,4 - 0,6 

mm 

Kocaeli 0850 600 00 91 

Nervürlü İnşaat Demiri YALCIN DEMIR CELIK A.S. Çap:8-32 Karabük 0850 466 59 10 

U Tavan Profil BIRLIK GALVANIZ INSAAT TAAHHUT 0,60mm Kocaeli 0850 600 00 47 

NPU Profil 



YIGIT PROFIL METAL VE YAPI MALZEMELERI SAN TIC 

A.S 


mm 

Samsun 0850 466 75 69 

Sıcak Daldırma Galvanizli Tel PRİMO METAL Çap:1,6-8mm Kocaeli 0850 466 74 03 

NPU Profil KAPTAN DEMIR CELIK ENDUSTRISI VE TIC AS Boyut: 200mm Karabük 0850 600 04 68 

Nervürlü İnşaat Demiri HASAN YILDIRIM DEMİR ÇELİK TİC.LTD.ŞTİ Çap:8-32 İzmir 0850 600 01 66 





Nervürlü İnşaat Demiri BİRSAC DEMİR CELİK SAN TİC A.Ş. Çap:8-32 mm Kocaeli 0850 600 00 91 

Çelik Hasır AYES ÇELİK HASIR VE ÇİT SAN.AŞ Çap:4,5x10 İzmir 0850 600 00 49 

Çelik Hasır DAVUTOGLU METAL MAK. INS. SAN. TIC. LTD STI. Çap:4-10 

DIN 488, ASTM ve 

diğer uluslar arası 

standarlar 

Tüm Türkiye illeri 0850 600 01 73 

C Duvar Profil BIRLIK GALVANIZ INSAAT TAAHHUT 0,60mm Kocaeli 0850 600 00 47 

Kare Demir IŞIK ÇELİK SANAYİ VE TİCARET A.Ş 8X8 ile 40X40 Ankara 0850 600 00 68 

NPI Profil KAYMET METAL IMALAT SAN TIC AS. Boyut:80mm Kayseri 0850 600 01 88 

HEB DEMIROGLU DEMIR SAN VE TIC A.S 180 Muğla 0850 466 49 73 

NPI Profil MOLLAOĞLU SAC VE YAPISAL ÇELİK SAN.TİC.AŞ. Boyut: 200 mm Kocaeli 0850 600 06 04 

Nervürlü İnşaat Demiri SERHAT HADDECILIK SANAYI VE TICARET A.S Çap: 8-32mm Ankara 0850 600 01 57 

İnşaat Çivileri PRİMO METAL 8-18mm Kocaeli 0850 466 74 03 

Nervürlü İnşaat Demiri ERHAL DEMIR CELIK LTD STI. Çap:8-32mm Kocaeli 0850 600 00 89 

Kangal Demir-Filmaşin MEHMET ALI DEMIR CELIK SAN. VE TIC. LTD. STI Çap:5,5-19 İzmir 0850 600 00 45 

Silme DEMIROGLU DEMIR SAN VE TIC A.S 16x3 Muğla 0850 466 49 73 

Nervürlü İnşaat Demiri FERRO SAN VE DEMIR CELIK TIC A.S. Çap: 8-32 

Lama 



DEHA METAL 


mm 

Yuvarlak Demir ÇAKIROĞLU DEMİR ÇELİK SAN VE TİC A.Ş. Çap:6-45mm 

IPE ÖZKANLAR METAL DEMIR CELIK 100/1000 

İstanbul 


İstanbul 


İstanbul 


İstanbul 


0850 600 01 06 

0850 466 59 42 

0850 600 00 13 

0850 466 16 43 

Kare Kutu Profil OZMUTLU DEMIR URUNLERI SANAYI TIC.LTD.STI 110x110 

İstanbul 



0850 600 01 68 

Boyalı Profil KORKMAZER TİCARET (10x20)-(200x200) Muş 0850 888 76 40 

Dikdörtgen Kutu Profil SANCAKLI YAPI METAL 10x20-200x300 Sakarya 0850 600 01 61 

Güneş Enerji Sistemi Profilleri CFS PROFILE 1,2 - 2,5 mm Kocaeli 0850 466 51 43 

Kare Kutu Profil OZMUTLU DEMIR URUNLERI SANAYI TIC.LTD.STI 250x250 0850 600 01 68 

Kare Kutu Profil ISTANBULLUOGLU BORU PROFIL SAC 10x10x1 Kayseri 0850 600 01 64 

Kare Kutu Profil SANCAKLI YAPI METAL 10x10-250x250 Sakarya 0850 600 01 61 

Dikdörtgen Kutu Profil DEMIROGLU DEMIR SAN VE TIC A.S 200X300X8 Muğla 0850 466 49 73 

Kare Kutu Profil 

AYATA METAL END. BORU PROFIL HADD. SAN. VE TIC. 

AS 

(10X10 ile 60X60) 

x (0,40mm-3mm) 

Kayseri 0850 466 09 68 

Dikdörtgen Kutu Profil BALAK iNŞ.MALZ.SAN VE TİC.LTD.ŞTİ 30X40X2,50 Adana 0850 600 01 64 

Kare Kutu Profil METALİST DEMİR ÇELİK SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ 10x10x0,7 

Dikdörtgen Kutu Profil 

AYATA METAL END. BORU PROFIL HADD. SAN. VE TIC. 

AS 

(10X20 mm – 

40 x 80mm) x 

(0.40mm-3mm) 

İstanbul 


0850 600 01 84 

Kayseri 0850 466 09 68 

Dikdörtgen Kutu Profil MOLLAOĞLU SAC VE YAPISAL ÇELİK SAN.TİC.AŞ. 30x50x1,5 Kocaeli 0850 600 06 04 




DEMIROGLU DEMIR SAN VE TIC A.S 

(10x10-200-320)- 

(0,70-10) 

(21,3-0,7) X 

(323,9-12) 

Dikdörtgen Kutu Profil ÖZKANLAR METAL DEMIR CELIK 10x20-200x400 

Kare Kutu Profil ÖZKANLAR METAL DEMIR CELIK 10x10-300x300 

İstanbul 


0850 466 51 04 

Muğla 0850 466 49 73 

İstanbul 


İstanbul 


0850 466 16 43 

0850 466 16 43 

Dikdörtgen Kutu Profil MOLLAOĞLU SAC VE YAPISAL ÇELİK SAN.TİC.AŞ. 60x120x5 Kocaeli 0850 600 06 04 

Kare Kutu Profil MOLLAOĞLU SAC VE YAPISAL ÇELİK SAN.TİC.AŞ. 40X40X2 Kocaeli 0850 600 06 04 


Profiller kategorisinde bulunan 1378* ilandan bazıları 


KAYMET METAL IMALAT SAN TIC AS. 

(10x10-250x250) x 

(0,70-8) 

Kayseri 0850 600 01 88 

Kare Kutu Profil BALAK iNŞ.MALZ.SAN VE TİC.LTD.ŞTİ 50X50X2,00 Adana 0850 600 01 64 

Dikdörtgen Kutu Profil ANADOLU BORU PROFIL NAK. SAN. TIC. LTD. STI 10X15 - 40X60 Kayseri 0850 466 18 73 




Boyalı Profil DEMIROGLU DEMIR SAN VE TIC A.S 20X80X3 Muğla 0850 466 49 73 

Boyalı Profil 


20x20 / 120X120- 

15X25 / 80X120 

Kocaeli 0850 600 09 66 

Kare Kutu Profil ANADOLU BORU PROFIL NAK. SAN. TIC. LTD. STI 10X10 - 50X50 Kayseri 0850 466 18 73 

Kare Kutu Profil DEMIROGLU DEMIR SAN VE TIC A.S 100X100X5 Muğla 0850 466 49 73 


ATAKLAR DEMİR ÇELİK 


mm 

İstanbul 


0850 600 00 58 

Köşeli Omega CFS PROFILE 140 - 240 mm Kocaeli 0850 466 51 43 

Dikdörtgen Kutu Profil ISTANBULLUOGLU BORU PROFIL SAC 20x40x0,9 Kayseri 0850 600 01 64 

Kare Kutu Profil MOLLAOĞLU SAC VE YAPISAL ÇELİK SAN.TİC.AŞ. 100x100x3 Kocaeli 0850 600 06 04 

Boyalı Profil 

KAYMET METAL IMALAT SAN TIC AS. 

(25x25-150x150) 

x(1,5-8) 

Kayseri 0850 600 01 88 

Destek Sacı Profili CFS PROFILE 140 - 240 mm Kocaeli 0850 466 51 43 


Profiller kategorisinde bulunan 1378* ilandan bazıları 



(10x20) - 

(100X150 & 

160X80) 

Kocaeli 0850 600 09 66 

Sanayi Boruları DEMIROGLU DEMIR SAN VE TIC A.S 20x5 Muğla 0850 466 49 73 

Paslanmaz Çelik kategorisinde bulunan 255* ilandan bazıları 


Paslanmaz Rulo (Soğuk 

Çekilmiş) 

Paslanmaz Köşebent (Soğuk 

Çekilmiş) 

Paslanmaz Yuvarlak Çubuk 

(Soğuk Çekilmiş) 


Çekilmiş) 

Paslanmaz Rulo (Sıcak 

Çekilmiş) 

Paslanmaz Plaka-Levha (Sıcak 

Çekilmiş) 

Paslanmaz Lama(Sıcak 

Çekilmiş) 

Paslanmaz Plaka-Levha 





Çekilmiş) 

Paslanmaz Lama 

Paslanmaz Altıköşe 

Çubuk(Soğuk Çekilmiş) 



Paslanmaz Rulo (Sıcak 

Çekilmiş) 

FERCO CELIK VE DIS TICARET LTD. A.S. 

ANIL PASLANMAZ 


MERT KROM METAL 

(0,35-5)X(17-1500) 

XR 

30x30x3 

Çap: 9mm 


mm 

304-304L-304DL- 

430-409-409Lİ- 

439Tİ-439-439HP- 

439M-441-441HP- 

441Lİ-441M 

303 / 304 / 304L 

/ 316L / 316Ti / 

310S / 321 / 420 

304-304 L-316- 

316 L-430 

İstanbul 


İstanbul 


İstanbul 


İstanbul 


0850 466 19 47 

0850 600 01 70 

0850 600 01 70 

0850 888 84 19 

SANCAKTAR METAL 0,30-4 0850 600 01 92 

KUCUKBAKIRCI METAL SANAYI VE TIC LTD STI. 1,2x1250x2500 304 Konya 0850 466 14 06 

ANKARA ALUMINYUM VE METAL SAN TIC LTD STI 

EKiP PASLANMAZ ÇELİK SAN.TİC.A.Ş 

FERCO CELIK VE DIS TICARET LTD. A.S. 





EUROMETAL 

3x15 mm - 80x120 

mm 


mm / 1250-2500 

(0,35-6)X(100- 

1500)X(200-4000) 

"Kalınlık: 0,3 - 

4mm / 1500 mm 

x Rulo 

" 

Genişlik:30mm / Et 

Kalınlığı: 3mm 

Çap: 2,5mm 


mm / 1250-2500 


mm 

430, 304, 304L, 

201, 204CU 

304-304L-304DL- 

430-409-409Lİ- 

439Tİ-439-439HP- 

439M-441-441HP- 

441Lİ-441M 

430, 304, 304L, 

201, 204CU 

306 / 304 / 304L 

/ 316L / 316Ti / 

310S / 321 / 420 

303 / 304 / 304L 

/ 316L / 316Ti / 

310S / 321 / 420 

430, 304, 304L, 

201, 204CU 

İstanbul 


İstanbul 


İstanbul 


İstanbul 


İstanbul 


İstanbul 


İstanbul 


0850 466 73 40 

0850 600 00 28 

0850 466 19 47 

0850 600 00 28 

0850 600 01 70 

0850 600 01 70 

0850 600 00 28 

0850 600 01 50 






Paslanmaz Çelik kategorisinde bulunan 255* ilandan bazıları 





Çubuk(Soğuk Çekilmiş) 

Paslanmaz Lama 

Paslanmaz Kare Profil (Soğuk 

Çekilmiş) 





mm 

Çap: 4,5mm 

Genişlik:30mm / Et 

Kalınlığı: 3mm 

304-304 L-316- 

316 L-430 

303 / 304 / 304L 

/ 316L / 316Ti / 

310S / 321 / 420 

306 / 304 / 304L 

/ 316L / 316Ti / 

310S / 321 / 420 

İstanbul 


İstanbul 


İstanbul 


0850 888 84 19 

0850 600 01 70 

0850 600 01 70 

ANKARA ALUMINYUM VE METAL SAN TIC LTD STI Çap: 2,5 - 10 mm 0850 466 73 40 

Boyalı Rulo Sac ASSAN PANEL SAN. VE TIC. A.S. 0,8X1150XR 7047 

Galvanizli Trapez Sac 

Boyalı Rulo Sac 

Galvanizli Levha Sac 

KORKMAZER TİCARET 

UNALLAR METAL INSAAT SAN VE TIC A.S 



mm 


mm 


mm 

İstanbul 


0850 600 01 91 

Muş 0850 888 76 40 

Ankara 0850 562 91 87 

Kocaeli 0850 562 95 13 

Boyalı Rulo Sac EDIP METAL SAN. VE TIC.LTD.STI 0,60X1000xR Hatay 0850 466 46 05 

Galvanizli Rulo Sac EST SAC SAN VE TİC LD ŞTİ 1,50*1000*R 1311 Zonguldak 0850 466 42 86 


Sıcak Daldırma Galv. Mahya 

Galvanizli Rulo Sac 




A.S 

BURAK GALVANIZ SAC SANAYI VE TICARET LTD STI 


LTD. STI 


UNALLAR METAL INSAAT SAN VE TIC A.S 

Kalınlık: 0,48 mm RAL3009 - RAL3004 Samsun 0850 466 75 69 


mm 


mm 

(0,20-3)x(700- 

1300)xR 


mm 

DX51D+Z - DX52D+Z 

- DX53D+Z - 

DX54D+Z - DX56D+Z 

S220GD+Z - 

S250GD+Z - S280G 

Adana 0850 600 01 79 

Konya 0850 888 63 71 

İstanbul 


0850 466 60 17 

Ankara 0850 562 91 87 

Galvanizli Rulo Sac GALVA METAL SANAYI VE TICARET A.S. 0.40 X 1200 DX51D Kocaeli 0850 466 21 46 

Boyalı Rulo Sac ASSAN PANEL SAN. VE TIC. A.S. 0,55X1150XR 9001 

İstanbul 


0850 600 01 91 

Galvanizli Rulo Sac SANCAKTAR METAL 0,3-4 Bursa 0850 600 01 92 

Galvanizli Levha Sac EDIP METAL SAN. VE TIC.LTD.STI. 0,50X1000X2000 Hatay 0850 466 46 05 

Sıcak Daldırma Galv. Düz Sac 

Boyalı Trapez Sac 

MADES METAL TIC SAN LTD STI 



mm 

(0,30-1,20) 

X(860-1050) 

X(500-12000) 

Kocaeli 0850 600 01 62 

İstanbul 


0850 466 60 17 

Galvanizli Rulo Sac SANCAKTAR METAL 0,3-4 Bursa 0850 600 01 92 

Galvanizli Levha Sac ISIL METAL SAN.TİC.LTD.ŞTİ 0,70X1200X2250 


Alüminyum Alaşımlı Silisyum 

Kaplama (Alu-si) 


(0,20-1,20)x(800- 

1250)xR 

İstanbul 


İstanbul 


0850 466 42 07 

0850 466 16 43 

FERİNEKS ÇELİK ÜRÜNLERİ SAN. TİC. LTD. ŞTİ 0,60x1200xR DX53+AS1200 Kocaeli 0850 600 00 54 

Boyalı Rulo Sac GALVA METAL SANAYI VE TICARET A.S. 0,30X1000XR RAL 9002 Kocaeli 0850 466 21 46 

Boyalı Rulo Sac SIVASLILAR METAL INS. SAN. DIS TIC. LTD. STI. 0,40*176*R DX51 

Alüminyum Alaşımlı Çinko 

Kaplama (Alu-zinc) 

Kaplamalılar kategorisinde bulunan 1972* ilandan bazıları 


SIVASLILAR METAL INS. SAN. DIS TIC. LTD. STI. 1,00*656*R DX53 

İstanbul 


İstanbul 


0850 466 45 96 

0850 466 45 96 

Galvanizli Rulo Sac KUCUKBAKIRCI METAL SANAYI VE TIC LTD STI. 1,2x1200xR GZR Konya 0850 466 14 06 

Boyalı Rulo Sac ISIL METAL SAN.TİC.LTD.ŞTİ 0,60X1000xR 

İstanbul 



0850 466 42 07 






Galvanizli Rulo Sac KUCUKBAKIRCI METAL SANAYI VE TIC LTD STI. 2,5x1500xR RAL 9002 Konya 0850 466 14 06 

Alüminyum Alaşımlı Çinko 

Kaplama (Alu-zinc) 


GALVA METAL SANAYI VE TICARET A.S. 0.30 X 1120 DX51 Kocaeli 0850 466 21 46 

MMK METALURJI SANAYİ VE LİMAN İSLETMECİLİĞİ A.Ş 

Kalınlık: 0,25 - 1,2 

mm 

Boyalı Rulo Sac BIRLIK GALVANIZ INSAAT TAAHHUT 050X1000XR 


Rulo 


MMK METALURJI SANAYİ VE LİMAN İSLETMECİLİĞİ A.Ş 


Kalınlık: 1,5- 5 

mm 


mm 

Galvanizli Rulo Sac AKPEN METAL MAK. PLS. SAN. VE TİC. LTD. STI. 0,80X1000XR 



Galvanizli Dilinmiş Rulo Sac 






(0,20-4)x(800- 

1500)xR 


mm 


mm 


mm 

3009 /9002 / 3004 / 

6020 / 5010 

GCRP – GCRSP 

DX51 100 gr A yüzey 

İstanbul 


0850 600 05 59 

Kocaeli 0850 600 00 47 

İstanbul 


İstanbul 


İstanbul 


İstanbul 


İstanbul 


İstanbul 


İstanbul 


0850 600 05 59 

0850 466 45 87 

0850 600 00 46 

0850 466 16 43 

0850 466 45 87 

0850 888 84 19 

0850 888 84 19 

Galvanizli Rulo Sac EDIP METAL SAN. VE TIC.LTD.STI. 0,80X1260XR Hatay 0850 466 46 05 


Alüminyum Alaşımlı Silikon 

Kaplı Sac 

Kaplamalılar kategorisinde bulunan 1972* ilandan bazıları 



A.S 

ESC ÇELİK ÜRÜNLERİ SANAYİ VE TİCARET LİMİTED 

ŞİRKETİ 

Boyalı Rulo Sac AKPEN METAL MAK. PLS. SAN. VE TİC. LTD. STI. 1X1200XR RAL9024 

Kalınlık: 0,48 mm RAL3009 - RAL3004 Samsun 0850 466 75 69 

1,5X1270XR DX52D+AS Kocaeli 0850 600 00 92 

İstanbul 


0850 600 00 46 

Galvanizli Rulo Sac ÇETİN METAL Kalınlık: 0,3-3 Kocaeli 0850 600 01 78 

Boyalı Trapez Sac ISIL METAL SAN.TİC.LTD.ŞTİ 0,60X1000xR 

İstanbul 


Vasıflı Çelikler kategorisinde bulunan 1126* ilandan bazıları 

0850 466 42 07 

Ürün 

Şirket 

Ebat Detay 

Kalite 

Teslim Yeri/Bölge 

Telefon 

Yuvarlak Otomasyon Çeliği ATAKLAR DEMİR ÇELİK Çap: 7 - 80 mm 

İstanbul 


0850 600 00 58 

Kare Sıcak Çekilmiş Islah Çeliği DARILMAZ METAL SAN.VE TIC. A.S (50x50)-(400x400) Kocaeli 0850 562 95 13 

Altıköşe Sementasyon Çeliği- 

Sıcak-Kabuk Soyma 

Yuvarlak Sıcak Çekilmiş Islah 

Çeliği 

Sıcak Çekme Altıköşe İmalat 

Çeliği 

NS CELIK SANAYI VE TICARET A.S. 


UYAR ÇELİK 

Çap: 19-95 mm 

Çap:19–270 mm 

arası yerli/Çap:19- 

1300 arası ithal 

13mm-103mm 

17CrNiMo6,8620 

(20NiCrMo2) 

İstanbul 


0850 600 01 75 

Kocaeli 0850 562 95 13 

İstanbul 


0850 888 73 29 

Soğuk Çekme Lama AYDIN OZDEMIR CELİK METAL UR.IML.SAN.TIC.LTD.STI Çap: 10-160 mm Aydın 0850 466 31 76 

Altıköşe Sıcak Çekilmiş Islah 

Çeliği 

Kare Soğuk Çekilmiş 

Kurşunsuz Otomat 

TAŞKAZAN DEMİR ÇELİK Çap:17-60 Konya 0850 600 01 82 

AKÇELİK DEMİR ÇELİK SAN.TİC.AŞ 

Çap: 4 - 30 mm 

11SMn30 

11SMn37 1214 

9SMn28 9SMn36 

0850 600 00 29 

Yuvarlak İmalat Çeliği HÜRÇELİK SANAYİ VE DIŞ TİC.AŞ. Çap:22-260 CK 45 Kocaeli 0850 600 01 69 

İmalat Çeliği Sıcak NET DEMİR ÇELİK Çap: 10-400mm 

Yuvarlak Soğuk Çekilmiş 

Karbon Çeliği 

TAŞKAZAN DEMİR ÇELİK 

Çap: 4 - 70 mm 

İstanbul 


0850 600 06 31 

Kare Sıcak Çekilmiş Islah Çeliği GUVENLER DEMIR CELIK (50x50)-(200x200) Kocaeli 0850 600 01 05 



Paslanmaz Kare Profil (Soğuk 

Çekilmiş) 


HÜRÇELİK SANAYİ VE DIŞ TİC.AŞ. Çap:22-260 SAE 1050 Kocaeli 0850 600 01 69 





Vasıflı Çelikler kategorisinde bulunan 1126* ilandan bazıları 

Ürün 

Şirket 

Ebat Detay 

Kalite 


Telefon 

Yuvarlak Sementasyon Çeliği 

Soğuk 


Soğuk 


Çubuk(Sıcak Çekilmiş) 

ATAKLAR DEMİR ÇELİK 

Çap: 20 - 1 mm 

İstanbul 


0850 600 00 58 

MERT ÇELİK Çap:55mm 41CrMo4(4140) İzmir 0850 600 05 46 


Sıcak Çekme Kare İmalat Çeliği UYAR ÇELİK (12X12)-(80X80) 

Lama Sıcak Çekilmiş Karbon 

Çeliği 

AKÇELİK DEMİR ÇELİK SAN.TİC.AŞ 

"Genişlik: 20-160 

mm/ 

Et Kalınlığı: 15 - 50 

mm 

" 

SAE 1008 1010 

C10 1018 1030 

C30 1035 C35 

1040 C40 1045 

C45 1050 C50 

CF53 1060 C60 

1065 1070 C70 

1090 

İstanbul 


Kocaeli , İstanbul 


, İzmir , Ankara , 

Konya 

0850 888 73 29 

0850 600 00 29 

Kare Sementasyon Çeliği Sıcak DARILMAZ METAL SAN.VE TIC. A.S (50x50)-(400x400) Kocaeli 0850 562 95 13 

Yuvarlak Sıcak Çekilmiş Islah 

Çeliği 

Yuvarlak Soğuk Çekilmiş Islah 

Çeliği 

Yuvarlak Sıcak Çekilmiş 



Çap: 20-60 mm 

4140 (42CrMo4) , 

5140 (41Cr4) 

İstanbul 


0850 600 01 75 

MERT ÇELİK Çap:70mm İzmir 0850 600 05 46 

HÜRÇELİK SANAYİ VE DIŞ TİC.AŞ. Çap:22-260 ST 52-3 Kocaeli 0850 600 01 69 

Sıcak Çekme Lama AYDIN OZDEMIR CELİK METAL UR.IML.SAN.TIC.LTD.STI Çap: 20-400 mm st37 1040-1050 Aydın 0850 466 31 76 

Lama Sıcak Çekilmiş Karbon 

Çeliği 


Kurşunsuz Otomat 


Kurşunlu Otomat 


Soğuk 


NET DEMİR ÇELİK 

Çap: 20 - 72 mm 

Çap: 10-60mm 

İstanbul 


İstanbul 


0850 600 01 75 

0850 600 06 31 

MERT ÇELİK Çap: 21mm SAE1050(C50) İzmir 0850 600 05 46 

MERT ÇELİK Çap:55mm 41CrMo4(4140) İzmir 0850 600 05 46 

Yuvarlak Takım Çeliği NET DEMİR ÇELİK Çap: 10-500mm 

Yuvarlak Soğuk Çekilmiş Islah 

Çeliği 

Kare Soğuk Çekilmiş Kurşunlu 

Otomat 

ATEŞ DEMİR ÇELİK TİC.LTD.ŞTİ 

Çap:20-500mm 

İstanbul 


İstanbul 


0850 600 06 31 

0850 600 01 80 

TAŞKAZAN DEMİR ÇELİK 10x10-50x50 Konya 0850 600 01 82 

Makine kategorisinde bulunan 36* ilandan bazıları 

Ürün 

Şirket 

Model 

Marka 


Telefon 

Eksantrik Presler KOYUNCU TAKIM TEZGAHLARI 35 TON AKYAPAK Konya 0850 600 05 31 

Hidrolik Presler DİRİNLER MAKİNE SAN. VE TİC. AŞ. CDCH 1600-630-400 DIRINLER Bursa 0850 600 03 24 

Plazma ve Oksi Kesme 

Makinaları 

AJAN CNC ELEKTRONİK SERVİS SAN. VE TİC. 

LTD. ŞTİ. 

OXY FUEL KESME Ajan Cnc İzmir 0850 600 00 95 

Eksantrik Presler DİRİNLER MAKİNE SAN. VE TİC. AŞ. CDCH 3000 P DIRINLER Bursa 0850 600 03 24 

CNC Bboru Kesme Makinaları 

AJAN CNC ELEKTRONİK SERVİS SAN. VE TİC. 

LTD. ŞTİ. 

CNC BORU KESME 

PLAZMA 

Ajan Cnc İzmir 0850 600 00 95 

Rulmanlar kategorisinde bulunan 48* ilandan bazıları 

Ürün 

Şirket 

Ebat Detay 

Kalite 


Telefon 

6200 Serisi DOGA RULMAN TICARET VE SANAYI LTD.STI 



6218 2RS ENC 

INOX 

6015 2RS ENC 

INOX 

6320 2RS ENC 

INOX 

ENC 

ENC 

ENC 

İstanbul 


İstanbul 


İstanbul 


0850 600 01 67 

0850 600 01 67 

0850 600 01 67 





Firmamız, 35 yıldır Muğla’nın Ortaca ilçesinde hizmet 

vermektedir. Kısacası perdeyle ilgili bütün işleri titizlikle 

yaparak, bu alanda bir adım üste çıkmayı görev 

edindik. Bu uzmanlaşma uğruna gerek teknolojiyi, 

gerek bilişimi en verimli şekilde kullandık. SteelOrbis 

Pazaryeri ile tanışmamız da bu araştırmacı kimliğimizle 

başladı. SteelOrbis Pazaryeri de teknolojik anlamda 

çok profesyonelce çalıştığı için ulaşmamız hiç zor 

olmadı. İşini bu kadar itina ve özenle yapan bir firmayla 

çalışmak satın alamayacağımız tek şey olan zamanı 

bize kazandırdı. Zaman kazanmak demek zaten para 

kazanmak demektir. Bu bağlamda SteelOrbis Pazaryeri 

ile çalışmak bir ayrıcalıktır sonucu çıkıyor. SteelOrbis 

Pazaryeri bizim için dışarıya açılım konusunda, can suyu 

olmuştur. Firmamızın tanıtımına katkıları çok büyüktür. 

Avni Altınok 

Altınray 

SteelOrbis Pazaryeri’nde 

ilanlarınızla yer almak ve 

fark yaratmak isterseniz bizi arayın! 

0216 468 11 67 info@steelorbis.com tr.steelorbis.com 




DİYALOG 

Kıyamet gününe mi yaklaşıyoruz? 

Demir Bey ve Çelik Bey bu ay yeşil mutabakat üzerine sohbet ettiler 

Çelik Bey: Hayırlı sabahlar Demir Bey. 

Maşallah yine çok iyi gördüm sizi. Aman 

Allah bozmasın. Gerçi son günlerde ortaya 

çıkan beklenmedik olaylar hepimizin 

yapısını ciddi şekilde bozmaya devam ediyor. 

Sinir sistemimiz zaten iki yıla yakın süredir 

devam eden pandemi yüzünden allak bullak 

olmuştu. Son hadiseler bu durumun üstüne 

tuz biber ekti, aklımız yerinden oynamaya, 

bugüne kadarki ezberlerimiz değişmeye 

başladı. 

Hiçbir şeyin zevki kalmadı. Bu ay Digiturk 

aboneliğimin süresi dolmuş, aradılar. Maç 

seyretme zevkim de kalmadığı için “iptal 

edin” dedim. Neyse ki hiç üstelemediler, 

iptal edildi. Dedim ya bu maçlar artık bir 

şey vermiyor Demir Bey. Kavga yok, küfür 

yok, heyecan da yok. Ha pardon, az kalsın 

unutacaktım. Sağ olsun Galatasaray’lı 

Marcao biraz heyecan getirdi, bir ezberi 

daha bozdu. Kendi takım arkadaşının üstüne 

yürüdü, yumruk attı. Böylece tek taraflı da 

olsa bir kavga görmüş olduk :) 

Bu arada aklımızı oynatan o kadar çok olayla 

karşı karşıya kaldık ki Demir Bey, aklımız 

gerçekten yerinden mi oynadı yoksa yerine 

mi geldi bilemiyorum. Hani biz güya bu 

memleketin nispeten okumuş kişileriyiz ya… 

Yıllardır “iklim değişikliği” diye bir şeyden 

bahsedilir. En azından benim etkilenmem 

havaların artık daha sıcak geçmesiyle 

vücudumun daha fazla terlemesi olmuştur. 

BM verilerine göre küresel ısınmanın 1,5 

derece altında tutulması gerekiyormuş. Hiç 


DİYALOG 

anlamazdım, benim için ha 35 derece ha 37 

derece, ne fark eder ki! 

Malum yangınlar başladığında “birkaç 

saatte söndürürler” dedik herhalde. 

“Neden ormanda mangal yakarlar da ateşi 

söndürmeden giderler” dedik. Sonra uzadı 

da uzadı, durmadı diğer yerlere sıçradı. 

Bu sefer “yine mi PKK?” dedik. Sonra “aşırı 

ısınma”dan bahsettiler de bilim adamları, 

bir şey öğrenmiş olduk. Yani diyeceğim o ki 

Demir Bey, bizim canımız yanmadan bilim 

adamlarının söylediklerine kulak asmayız. 

Pandemi süresince de ne maske ne mesafe, 

şimdi de aşı karşıtlığı. Ne zamana kadar? 

Allah korusun, hastane yatağına düşünceye 

kadar. Ne dersiniz Demir Bey? 

Demir Bey: Merhaba Çelik Bey, ben de sizi 

çok iyi gördüm. Allah afiyetinizi bozmasın. 

Gerçekten söylediğiniz gibi, son iki yıldır 

zaten pandemi yüzünden tadımız kaçmıştı, 

son haftalarda yangınlar seller derken çok 

daha fazla üzüldük, çok canımız yandı. 

Nasıl tanımlamak lazım olanları diye 

düşünüyordum. Aklımızı oynatan dediniz 

ya, cuk oturdu. Aklımızı yerinden oynatan 

olaylar bunlar. Aklımızı yerine getirdi mi emin 

değilim, getirir mi onu da bilmiyorum. Zaten 

aklımızı kaybetmişiz biz ve o yüzden bunlar 

başımıza geliyor. Korkarım biz bu kafayla 

giderken daha fenaları da başımıza gelecek. 

Çok sevdiğim bir komşumuzun babası ve 

annesi her yazı Kastamonu’nun bir köyünde 

bulunan evlerinde geçirirlermiş. Yaşları 

epeyce ileri olduğundan ve özellikle babası 

yürüyemediği için bir yardımcıları varmış 

yanlarında. İşte o yardımcı izne ayrıldığı için 

de komşumuz köye yanlarına gitmiş. Seli 

başından sonuna yaşamışlar. Yaşlı babasının 

tuvaletten gelen sesten şüphelenmesi 

ve uyarması sayesinde dışarıya bakıp 

selin bendi aşmakta olduğunu görmüşler. 

Erken davranabilmeleri sayesinde iki yaşlı 

ve yürümekte zorlanan insanla mucize 

kabilinden üst kata çıkan merdivenlere 

ulaşabilmişler ve sadece saniyelerle canlarını 

kurtarabilmişler. Evin durumunu ne siz sorun 

ne ben söyleyeyim. Komşum sağ salim geri 

döndü ama fiziken iyi sadece. Ruhen pek iyi 

durumda değil maalesef. 

Yangınlar deseniz ayrı mesele. Aklıma 

başkanlığı döneminde hemen Paris 

anlaşmasından çıkıveren Trump geldi 

yine. İklim değişikliği yok ya! Kovid için de 

dezenfektan enjekte edilmesini mi önermişti 

o adam? Koca ülkeyi yıllarca nasıl bir adam 

yönetti, inanılır gibi değil. Bu kafaların sonu 

işte böyle oluyor. 

“Ne zaman 

canımızı yakmaya 

başlar, o zaman 

başlarız tedbir 

almaya” 

Öte yandan bakıyorum herkes maskesiz 

dolaşıyor, şapır şupur öpüşenler sarılanlar. 

Her şey bitti ne salgın kaldı ne bir şey, 

düzlüğe çıktık bir tek benim mi haberim 

olmadı acaba diye düşünüyorum. Bitti mi 

yoksa salgın Çelik Bey? 

Çelik Bey: Geçen gün bir ağabeyimi 

bankaya götürmek için aldım. Arabayı 

bankanın önünde durdurdum. 35-40 

yaşlarında birisi kapıyı açtı ve ağabeyimi 

indirdi. Teşekkür ettim, içeriye birkaç sayfalık 

bir broşür attı. Güler yüzle “Sonra okursunuz 

abi” dedi. Eve dönünce elime aldım, ilaç 

reklamı gibi bir şeye benziyor. Ama basımı 



DİYALOG 

tedbir almamız lazım. Bunu 

bize ne öğretti? Hız sınırını 

aşmayın derler, biz de araba 

kaç yaparsa oraya kadar 

basarız gaza. Ama artık fren 

patlıyor, fren pedalı boşta, 

bir işe yaramıyor. Bundan 

sonra doksanı geçmek yok. 

Hatırlıyorum da yaşım 

çok küçükken memlekette 

bir sel ile karşılaştım, 

çayın kenarındaki birçok 

ev yıkılmıştı. Son günlere 

kadar anormal bir olay olarak 

herkese anlatırdım. Şimdi 

hiç kimse “bu yangınlar, seller 

seneye olmaz” diyebiliyor mu? 

Ezberler bozuldu artık. 

çok güzel, rengarenk kaliteli bir şey. Okumaya 

başlayınca anladım. Maske, mesafe, aşı 

karşıtı yazılar. Bilim insanlarından da 

referanslar vermişler. Bu olay Karadeniz 

bölgesinde minik bir kasabada oluyor. 

Oraya kadar gelmiş bu aleyhtar hareketler. 

Böyle olursa tabii ki bitmez bu hastalık. 

Bitmediği de kesin ama alıştık artık. Yaz 

dönemi başladı, açtık her yeri, tedbirli tatil 

de zevk vermez ki! Biz de açıldık, vakalar eski 

seviyeye doğru hemen yükselmeye başladı. 

Ne yapalım? Hani bir söz var ya, “bana 

dokunmayan yılan bin yaşasın” diye. Entübe 

oluncaya, hastane odasında can çekişinceye 

kadar umurumuzda değil! Ben bu hastalığın 

biteceğine inanmıyorum, şekil değiştirerek 

devam edecek gibi görünüyor. Buna göre bir 

yaşam tarzı belirlemek zorunda kalacağız. 

Demir Bey dünyada her şey farklı hale geliyor, 

Dünyamızın koruyucusu ABD bıraktı 

gitti Afganistan’ı, terörist olarak 

tanımladığımız Taliban saraya oturdu. 

Kadınların okula gitmesi, sokağa çıkması 

yasakmış. Erkekler de camilerde şeriat 

okurmuş. Kurbanlık koyun gibi boğazlarından 

insanları kesiyorlar. “Alın görün İslam’ı” 

mı demek istedi ABD? Bu da bir taktik mi 

acaba? Neyse, başka bir alana istemeden 

girdim. Ezberler bozuluyor derken Afganistan 

konusunu da istemeden çağrıştırdı. 

Demir Bey, son zamanlarda “Yeşil Mutabakat” 

diye bir konu gündeme geliyor galiba. 

Webinarlarda bahsedilmeye başladı. Ben de 

merak ettim, internetten biraz baktım. Ne 

diyorsunuz bu konu hakkında? 

Demir Bey: Rahmetli dedem “her şeyin 

fazlası zarardır oğlum” derdi Çelik Bey. 

Gerçekten öyle. Hızın da aşırısı zarar, yiyeceğin 

de dinin de. Dediğiniz gibi biz insanlık olarak 

maalesef her şeyin ayarını kaçırıyoruz. Hiçbir 

şeyi kararında bırakamıyoruz. Mutlaka 

içimizden birileri bir şeylerin aşırısına 


DİYALOG 



DİYALOG 

gidiyor. Sonunda ceremesini çok daha geniş 

kitleler çekiyor. 

Bahsettiğiniz yeşil mutabakat da benim 

anlayabildiğim kadarıyla bu aşırıya 

kaçmaların sonucu olarak ortaya çıkan çevre 

etkilerini azaltabilme amaçlı. Herhalde otuz 

yıla yakın zamandır iklim değişikliği, sera gazı 

etkisi konuşulup duruyor. Avrupa Birliği de 

çevre ve sürdürülebilirlikle ilgili kati taahhüt 

alabilmek ve uygulamaya geçirebilmek 

için bir plan hazırlamış ve adına da yeşil 

mutabakat demiş. Hatırladığım kadarıyla iki 

yıl kadar oldu. Pandemi öncesiydi. 

Aman canım AB deyip de geçmemek lazım, 

çünkü hem kendi ülkelerini hem de AB 

ülkelerinin diğer ülkelerle olan ilişkilerine 

etki edebilecek bir plan bu. 2050’ye kadar 

net sera gazı emisyonlarının sıfırlanması, 

ekonomik büyümenin doğal kaynak 

kullanımına bağlılığının sona ermesi 

amaçlanıyor. Kolay mı? Değil. 

Malumunuz karbon ayak izi diyorlar. 

Baktım neymiş öğreneyim diye. 

Bir ürünün ya da hizmetin 

yaşam döngüsü süresince, 

hammadde ve üretimden, 

kullanımı, geri 

dönüşümü veya yaşam 

sonuna kadar olan sera 

gazı emisyonlarının 

ölçülmesiyle 

hesaplanırmış 

meğer. Oluşan sera 

gazlarının etkilerinin 

karbondioksit 

c i n s i n d e n 

eşdeğerlerinin 

hesaplanmasıyla 

bulunurmuş. Karbon 

ayak izinin yüzde 29’u 

yani neredeyse üçte 

biri elektrik tüketimi kaynaklıymış. Haydi 

bakalım. Bir o kadarı lojistik kaynaklı yakıt 

tüketimi sonucu oluşuyormuş. Yüzde 12’si 

inşaat sektörü, bir o kadar da sanayi ve imalat 

sektörü yüzündenmiş. Yüzde 9’u da ister 

inanın ister inanmayın tarım ve hayvancılık 

faaliyetinden kaynaklanıyormuş. Yani en 

baş hedef kaçınılmaz olarak temiz enerji 

kullanmak olacak da nasıl olacak acaba? 

Çelik Bey: Evet dediğiniz gibi Demir Bey, 

karbon salımının 2030 yılına kadar %50 

azaltılması, 2050 yılına kadar da sıfırlanması 

öngörülüyor. Ekonomik gelişme planları 

artık doğal kaynakların kullanımına bağlı 

olmayacak ve çevre kirliliği önlenecekmiş. 

Herkesin aklı şimdi mi başına geliyor? 

İhracata dayalı büyüme stratejisi ile çevreyi 

yıllardır kirleten, sokaklarda insanlarını 

maske ile dolaştıran Çin, Yeşil Enerji Devrimi 

için yatırımlar yapmaya başlamış. Kötü bir 

hareket değil de insana yine aynı soruları 

sorduruyor. 


DİYALOG 

Çevre kirliliğinin etkilerinin illa bu noktaya 

gelmesi mi gerekiyordu? Herkes belli bir 

üretim pratiğine sahip olmuşken bu nasıl 

değişecek? Her ülkenin yeni tedbirler alarak 

alıştığı üretim kaynaklarından vazgeçmesi 

kolay mı olacak? İhracat, enflasyon ve büyüme 

rakamlarıyla yatıp kalktığımız bu günlerde 

pandemi yüzünden boşalan cebimizi nasıl 

dolduracağımızı düşünürken yeşil bir 

dünya oluşturmak hedefi için kaynak mı 

arayacağız? Yeşil hedefi doğru hatta zorunlu 

da mutabakatı nasıl olacak? Konu çok önemli 

ve bu işi istikrarlı bir planlama zemininde 

yürütebilmeyi becerebilirsek sonunda gerçek 

bir fırsata da dönüştürebiliriz. Pandeminin 

ekonomik etkilerini hafifletmeden bunu nasıl 

uygulamaya geçirebiliriz bilemiyorum ama 

mülteci sıkıntılarının arttığı bir dünyada 

ürünlerimizin rengini yeşile döndürmedikçe 

Avrupa sınırlarından geçirmek çok maliyetli 

belki de ilerde imkansız olur. Bu konuda 

çok kavga çıkar diye düşünüyorum. Çünkü 

işin ucunda para var, menfaat çatışması var. 

Yanılıyor muyum? 

Demir Bey: Hem de nasıl menfaat 

çatışması var Çelik Bey! Ben durumun 

giderek daha sıkıntılı hale geldiğini 

düşünenlerdenim. Bana ikinci dünya savaşı 

öncesi gibi bir duruma geldik gibi geliyor. 

Bir yandan salgın ardından salgın tarafından 

tetiklenen ya da katmerlenen ekonomik kriz. 

Ekonomik krizle beraber artan işsizlik derken 

inanılmaz bir göçmen akımının işsizlik 

sorununu büyütmesi tehlikesi önümüzde. 

Büyüyen işsizliğin yaratması neredeyse 

kaçınılmaz görünen ister yabancı düşmanlığı 

deyin ister suç dalgası artık aklınıza hangi 

şekilde gelirse sosyal sıkıntılarla birlikte 

çok sıkıntılı bir sarmala giriyoruz diye 

endişeleniyorum. 

Hal böyle olunca tüm ülkeler kendini 

koruyup diğerini itekleyip dışarıda 

bırakmaya çalışacak. Bu yeşil mutabakat da 

neresinden bakarsanız bakın bu konudaki 

araçlardan birisi olma potansiyeli taşıyor. 

Özünde dünyanın geleceği için iyi bir şey 

mutlaka, temiz enerji, temiz çevre, düşen 

küresel ısınma hızı derken yangınların, 

sellerin büyümesinin önüne geçileceği 

kulağa iyi geliyor ama buna uymazsanız AB 

pazarına çelik satmayı da unutacaksınız. Siz 

uygulamazsanız uymayanlar için hedef pazar 

olacaksınız. Haydi bakalım yukarısı bıyık 

aşağısı sakal. Hangisini beğenirsiniz? 

Bizim piyasada rekabet tamamen yeniden 

tanımlanacak. Gerçi bugünkü fiyatlarla 

hesaplandığında, ister ton başına karbon 

fiyatı 30 euro ister 50 euro deyin bizim sektöre 

olan maliyet yüzde 2-3 gibi görünüyor ama 

malum fiyatlar hep burada kalmıyor. Bir de 

tedbirler sadece ton başına karbon fiyatıyla 

sınırlı kalmayabilir. 

İşin ucunda hem gelecek var hem para var 

hem büyük menfaat var. Kısacası oyun büyük 

Çelik Bey! Ya ayağımızı denk alıp doğru 

düzgün bir planlama ve yapılanma ile bu işe 

uyum sağlayacağız ya da daha ucuza satacak 

ya da gümrükte oluşan masraflardan dolayı 

rekabette geri düşeceğiz, kendimize başka 

bir oyun alanı bulmamız gerekecek. Çelik 

sektörünü dönüştürmek de öyle ucuz bir şey 

değil büyük yatırım gerektiriyor. Ama işte 

belki de bu dönem yapılan müthiş kârlar bu 

dönüşümü biraz kolaylaştırabilir mi acaba? 

Çelik Bey: Siz de gayet iyi biliyorsunuz 

ki bu dönemde elde edilen kârların 

büyüklüğü, sektörü yeşil dünya için para 

harcamaya yönlendirmez. Başlangıçta da 

konuştuk Demir Bey, bu işin maliyeti ne 

zaman canımızı yakmaya başlar, o zaman 

başlarız tedbir almaya. Aynen yangın ve 

sel işinde olduğu gibi. Geçtiğimiz günlerde 

Sn. Cumhurbaşkanı da “İklim değişikliği 



DİYALOG 

konusunda karbon salımını azaltıcı tedbirlere 

ağırlık vereceğiz” demişti. AB’nin koyduğu 

vergiler veya yasaklar canımızı yakınca alırız 

biz de tedbirleri ve para harcamaya başlarız. 

Bu konuda yapılan önemli bir araştırma şu 

bilgileri veriyor: “Küresel demir-çelik sektörü 

karbon emisyonlarının yüzde 11’inden ve sera 

gazı emisyonlarının yüzde 7’sinden tek başına 

sorumlu. Paris iklim anlaşması kapsamında 

endüstrinin 2050’den 2070’e kadar net sıfıra 

ulaşması gerekiyor. Buna karşın sektördeki 

mevcut işletme kapasitesi ve öngörülen 

büyüme küresel çelik sektörünün mevcut 

kalkınma planları kapsamında emisyonları 

önemli ölçüde azaltacağına dair net sinyaller 

göstermiyor. Küresel çeliğe olan talebin 

2050 yılına kadar üçte bir oranında artması 

bekleniyor.” Araştırmaya göre küresel çelik 

üretim kapasitesinin yüzde 60’ından fazlası 

yüksek fırın- BOF kullanıyor. Geleneksel bu 

araçları karbonsuzlaştırmak sınırlı, zor ve 

yüksek maliyetli. Şu anda yapım aşamasında 

çelik kapasitesinin %75’inden fazlası, karbon 

yoğun BF-BOF kullanıyor. Bunun anlamı her 

bir tesisin ömrü boyunca (40 yıl ya da daha 

fazla) karbon emisyonlarının sabit olacağı. 

Yenilikçi düşük emisyonlu teknolojiler 

öngörülen hızda ticari ölçeğe ulaşırsa, 

çelik endüstrisi şu anda geliştirilmekte 

olan karbon yoğun çelik fabrikaları için 47- 

70 milyar dolarlık atıl varlık riskiyle karşı 

karşıya.” 

Diğer bir çalışmada ise durum, “Demir-Çelik 

sektörü kok, sinter, yüksek fırın, çelikhane 

ve haddehane üretim süreçlerinde hava 

kirliliğine en çok neden olan sektörler 

arasındadır. Sektörde çevre kirliliğini 

önlemeye yönelik çalışmalarda öncelik, 

atıkların içindeki değerli maddelerin 

geri kazanılarak değerlendirilmesidir. 

Böylelikle atıkların çevreye vereceği zarar 

en aza indirildiği gibi ekonomik yararlar 

da sağlamaktadır. Demir-çelik tesislerinde 

en önemli emisyon kaynaklarından birisi 

hammadde, yardımcı madde, katkı maddeleri 

ve ürünlerin açıkta depolanması ve taşınması 

işlemleridir. Cevher, hurda, kömür veya kok 

gibi maddelerin açıkta depolanması sırasında 

rüzgar etkisiyle tozuma oluşmakta, oluşan 

tozlar tesis içini ve yakın çevresini olumsuz 

etkileyebilmektedir. Toz emisyonlarının 

şiddeti, depolanan malzemelerin türüne, 

irilik ve yoğunluğu ile rüzgar etkisine göre 

değişmektedir. Bu malzemelerin yüklemeboşaltma 

ve taşınması sırasında tozuma 

daha da artmaktadır. Üretim sonunda oluşan 

cüruf ve baca tozlarının da açık alanda 

depolanması durumunda hem depolama 

sırasında hem de bunların yükleme-boşaltma 

ve taşınma işlemleri sırasında önemli bir 

miktarda toz emisyonu oluşmaktadır.” 

Gördüğümüz gibi bizim sektörde bu iş 

bayağı zorluk arz ediyor. Ancak ülkemizin 

mevcut durumunu dikkate alırsak fazla 

dezavantajlı olduğumuz söylenemez. 

Üretim kapasitemizin çoğunluğu ark ocaklı 

tesislerden oluşuyor ve bildiğimiz gibi bu 

tesislerde karbon salımı entegre tesislerle 

kıyaslanamayacak derecede düşük seviyede. 

Ayrıca, entegre tesislerimizden Erdemir’de 

bu konuda önemli yatırımlar yapıldığını da 

biliyorum. 

Demir Bey, alışık olmadığımız bir ortama 

gireceğiz. Ancak bizim sektörde bu işi daha az 

bir zayiatla atlatacağımıza ben inanıyorum. 

İnşallah diğer sektörlerimiz de bu işin 

üstesinden gelmek için gereken önlemleri az 

bir maliyetle alırlar. 

Demir Bey: İnşallah Çelik Bey. Umuyorum 

dediğiniz gibi az zayiatla atlatırız ama biz 

genelde hiçbir şeyi az zayiatla atlatabilen bir 

toplum olamıyoruz nedense. Tekrar görüşene 

kadar hoşça kalın. 


DİYALOG 



sanat 

Gelecek Zaman 

12 Temmuz – 23 Ekim 

Elgiz Müzesi’nin 2012 senesinden itibaren gerçekleştirdiği teras 

sergilerinin 13.’sü “Gelecek Zaman” başlığında 23 Ekim’e kadar 

sanatseverlerle buluşuyor. 

Elgiz Müzesi’nin 20. yılında gerçekleştirdiği “Gelecek Zaman” 

başlıklı açık hava heykel sergisinde, genç sanatçılar farklı 

anlatımlar ve farklı materyaller ile müzenin heykel sergileri için 

kullanıma açılan terasında bir araya geliyor. 113 sanatçının 

144 yapıtla başvurduğu sergiye Nilüfer Ergin, Haşim Nur Gürel, 

Seyhun Topuz, Rahmi Aksungur ve Can Elgiz’den oluşan 

danışma kurulu tarafından 48 heykel seçildi. 

Nilüfer Ergin’in sergi metninde belirttiği gibi bu yılın kavramsal 

çerçevesi “Gelecek Zaman” bir anlamıyla Teras fikrinin içinde 

gizli olarak hep beklemişti. Sergide sanatçının yenilikçi ve 

dönüştürücü bakış açısının, özgür olma isteğinin, değiştirici 

gücünün yarına, geleceğe dair öngörüleri bir araya geliyor. 

Sanatçının, yaşamı dönüştürme, geçmişi ve şimdiyi eleştirel bir 

bakış açısıyla değerlendirme çabası, sanatı hep devinim içinde 

tuttu. Sanatın izleyiciyle kurduğu ilişkiyi de derinden etkileyen 

bu durum, sanatın hayal kurduran ve geleceği tasavvur 

etmeye yönelten ekseni, insana düşünme dünyasının kapılarını 

aralıyor. Gelecek zamana umutla bakabilmemiz için sanatçıların 

dönüştürücü bakış açısına, hayal gücüne yeniden ihtiyacımız var. 

“Gelecek Zaman” sergisi de Teras’dan geleceğe bakıyor. 

“Gelecek Zaman” başlıklı sergiyi pandemi kurallarına uygun 

bir şekilde ve açık havada 23 Ekim’e kadar Elgiz Müzesi’nde 

görebilirsiniz. 

Kaynak: artfulliving.com.tr

ehl-i keyf 

Türkiye’nin En Keyifli Bağ Otelleri 

Eylül demek bağbozumu zamanı demek! Trakya’dan İzmir’e, Kayseri’den Bozcaada’ya leziz şarapları yerinde tatmak ve bu 

güzel ortamların keyfini daha uzun süre çıkarmak ister misiniz? 

Birbirinden güzel bağ evleri ve bağ otellerinde doğanın ve yeşilin tadını çıkarırken çeşitli aktivitelere katılabilir, farklı bir tatil 

deneyimi yaşayabilirsiniz. 

Türkiye’nin en keyifli bağ otellerinden bazılarını sizler için derledik. 

Hotel Caeli, Eceabat 

Tarihi Gelibolu Yarımadası’nın hem tarihi, hem kültürel hem de doğal 

güzelliklerini alan Porta Caeli bağlarının ortasında açılan Hotel Caeli sizi, 

tabiatla kucaklıyor. Eceabat’ta 1700 dönümlük bir arazide konumlanan otel, 

700 m2’lik Spa Caeli by Caudalie, inci gibi işlenmiş odaları, bağ gezileriyle 

şehirden, gözlerden uzak olmak isteyenlerin sığınağı gibi! İsimlerini dünyanın 

seçkin üzümlerinden alan 15 deluxe, 5 suite ve 1 tower suite odasında hem 

vücudunuza hem de ruhunuza iyi gelecek lüks detaylar ön plana çıkıyor. 

Bengodi, Eceabat 

1 Haziran 2021’de açılan, geleneksel rustik tarzın ögeleri ile tasarlanmış doğal taş kaplama 

binası ve Asmalı Avlu etrafındaki toplam 20 odası ile Bengodi; Asmadan Bağları, şarap 

müzesi, gurme restoranı ve şarap mahzeni ile kesinlikle keşfe değer! Ziraat mühendisleri 

eşliğinde Asmadan Winery’de bağ turlarına katılıp, özel bağ evinde şarap tadımı yapabilir; 

Avrupa’da ilk ve tek olan Şarap Müzesi Asmadan Müze’yi gezebilir; otelin içinde yıllanmış 

şarapların fıçı olarak sergilendiği şarap mahzenini keşfe çıkabilir; Bengodi Potina mutfağının 

gurme lezzetlerini tadabilir; Spa keyfi yapabilir, Kor Salon’da Piri Reis Kitapları ve Piri Reis 

Koleksiyonu ile tarihe dokunarak keyifli saatler geçirebilirsiniz. 

Bakucha Vineyard Hotel, Kırklareli 

200 hektarlık bir alana yayılan üzüm bağları, şaraphanesi, meyve bahçeleri, bostanlarıyla 

hayat gustosu olan misafirleriyle mutlu bir dünya yaratıyor. Her biri özel terasa sahip 26 

odası, terapi ve masajlarıyla bedene ve zihne iyi gelen Sanitas SPA, bahçeden ve bölge 

üreticilerinden özenle seçilen malzemelerin lezzet kattığı Bakucha Mutfak ile tamamlanıyor 

bu güzel tablo… 

Barbaros Bağ Evi, Tekirdağ 

Adını bulunduğu kasabadan alan Barbaros Bağ Evi, Barbaros kasabası tepelerinde 

Yazır Köyü Karaağaçlık Mevkiinde yer alıyor. 230 dönüme yayılan Barbare Bağları’nın 

içerisinde, hafif tepe bir konuma inşa edilen Barbaros Bağ Evi, bağ manzaralarına 

bakıyor. 40 odası da gösterişten uzak dekore edilmiş. Şarapçılığı çağrıştıran mobilya ve 

objelerle zarif stildeki odalar size bağların ortasında olmanın keyfini yaşatıyor. 

Urla Bağ Evi, Urla 

Urla’nın Yağcılar Köyü’nde yer alan Urla Bağ Evi, ayrıcalıklı doğasında minimalist bir stille 

inşa edilen taş bina içerisindeki 6 odası, olabildiğince doğal dokularla ve sade dekore 

edilmiş. Urla Bağ Evi’nin keyfinize keyif katacak restoranında tadacağınız lezzetler, Urla Bağ 

Yolu üreticilerinin şaraplarıyla buluştuğunda “keşke hiç bitmese” dediğiniz saatleri yaşıyor 

olacaksınız.

Manej Oda (Manej Urla), Urla 

Manej Urla, hem bir at çiftliği hem de şehirden izole birkaç gün geçirmek 

isteyeceğiniz 13 odalı bir otel. Urla’nın Ukuf Mevki’nde, ödüllü şarapların 

üretildiği bağlarla çevrili lokasyonu bile burayı sevmeye yeter! Doğal 

malzemelerin tercih edildiği odalar nostaljik detaylarla birlikte sıcak, 

modern bir köy evinde kalmanın tadını çıkarabilirsiniz. “Tarladan sofraya” 

felsefesi ile mutfağında Urla’nın doğal malzemelerine yer veren Manej 

Masa’da yemek yemek de başlı başına bir deneyim! 

2 Rooms, Urla 

Urla Şarapçılık’ın tablo gibi görünen bağlarının ardında iki odalı, küçük bir 

otel 2 Rooms Hotel. Bağları, şaraphaneleri, şarap evleri, tasarım dükkânları, 

karakteristik restoranları ile yeni bir dönüşüm içerisinde olan Urla’nın 

ışıltılarından biri de burası. Kuşçular Mevkii’nde yer alan otel manzaradan ve 

gün ışığından maksimum seviyede faydalanmak için geniş pencerelerle inşa 

edilmiş. Rafine ve sade bir stilin benimsendiği odalar gözünü açar açmaz 

doğayla kucaklaşmak isteyenlere bir küçük vaha vaat ediyor. 

Teruar Urla, Urla 

Birinci sınıf hizmet anlayışı ile Urla’nın üzüm bağları ve zeytin ağaçları arasında kendi 

dünyasını yaratan Teruar Urla; gurme lezzetleri ile unutulmaz bir tatil deneyimi için 

sizleri bekliyor. Şef Osman Serdaroğlu ve eşi Ezgi Hanım’ın projesi olan Teruar Urla’da 

gastronomi ve doğala olan aşk, gerçek bir inziva köşesine dönüştürülmüş. Urla ve 

Türkiye’nin özel üreticilerinden gelen ürünlere tadını veren toprağın, suyun ve güneşin 

tadını tariflerinde birleştiren şefinin önderliğinde Teruar, lokal ve sade lezzetleri açığa 

çıkarıyor. 

Talay Bağları Konuk Evi, Bozcaada 

Talay Ailesi’nin günümüzdeki jenerasyonu 45 yıllık bağ evlerini restore ederek 4 

odalı bir konuk evine dönüştürmüş. Bozcaada’nın bereketi, rüzgârı, toprağı üzümleri 

besleyip şişelerde lezzetli birer şaraba dönüşürken hikayeye ortak olmak isteyenler 

konuk evinde kalabiliyor. Birbirinden bağımsız olan odaların her biri bağ yoluna açılıyor. 

Vinifera Vineyards Hotel, Selçuk 

Toskana’yı aratmayan Selçuk’un Gökçealan Köyü’nde bir şaraphane ve bu 

şaraphaneye eşlik eden Vinifera Vineyards Hotel, doktor bir çiftin şarap ve bağ 

tutkusunun bizlere bir hediyesi. Doğanın ortasında şarapla, güzel yemekle ve hoş 

sohbetle günlerini geçirmek isteyenlere bir cennet vaat ediyor. Bağların kalbinde 

yer alan taş evin odaları olabildiğince sade olup, rahatınızı ve mutluluğunuzu 

sağlayacak şekilde dekore edilmiş. 

Sunolus Bağ Evi, Kayseri 

Kapadokya bağ rotasında, çiftlik konsepti içinde, 8 lüks odasıyla butik bağ deneyimi sunan 

Sunolus Bağ Evi’nin Molu çiftliğindeki organik bağları, yalnızca bu bağların özenle üretilen 

şaraplarını değil; aynı zamanda tadım ve konaklama deneyimini de bir arada sunuyor. 2500 

dönümü kapsayan Arif Molu Çiftliği Kayseri’de Molu köyünün kurucuları olan ailenin 500 

yıllık aile tarihinin hikayesini ve emeğini yansıtıyor. Arif Molu ile başlayan ıslah çalışmaları 

devam etmiş ve bugün 120.000 fidan dikimi ile oluşan koruluk ve geniş alanda yapılan 

organik tarım ile sürdürülebilir bir çiftlik modeli oluşturulmuş. Doğayla iç içe çiftlik yaşantısını 

deneyimleyebilir, yürüyüş yapabilir, çalışmalara katılabilir, bisiklet ve yoga aktivitelerinden de 

yararlanabilirsiniz. 

Kaynaklar: julesverne.com.tr

OYUN 1 

Kuzey 

A9xx 

- 

AQ10xxxx 

AJ 

Güney (Siz) 

Rxxx 

ARx 

RJ9x 

xx 

Kontrat : 7 karo 

Atak 

K 

- 

7 karo! 

: trefl R 

D 

- 

pas 

G 

1 karo 

pas 

Oyun planınız nasıl olmalı? 

B 

pas 

pas 

Pik ve trefl renklerinden olmak üzere 2 adet kaybınız bulunmaktadır. Eldeki kör A ve R’yı yerden kayıplarınızı atmak 

için kullanacaksınız. Ama trefl kaybınızı atsanız bile yerden sadece 1 pik atabileceksiniz ki bu da pik’ten el vermenizi 

engellemeyecek. Peki çözüm ne? 

Pik rengi rakiplerde 3-2 dağılmışsa bundan yararlanabilirsiniz. Şöyle ki trefl R atağını yerden A ile alın ve kozları bitirin. 

Daha sonra eldeki kör A ve R’yı oynayarak yerden 2 tane pik atın. Yerden pik A, elden pik R ve yere doğru ufak pik 

oynayıp çakın. Böylece pikler eğer düzgün dağılmışsa elinizdeki son pik sağ kalmış olur ki buna da yerden kayıp trefl’inizi 

atarsınız. Başka da şansınız yok. 


BRİÇ 

OYUN 2 

Kuzey 

RJx 

Jxx 

Axx 

Q10xx 

Güney (Siz) 

Kontrat : 3 pik 

Atak 

B 

pas 

pas 

pas 

: kör x 

K 

pas 

3 pik 

D 

2 kör 

pas 

G 

2 pik 

pas 

Q10xxxx 

R 

Jxx 

RJx 

Doğu kör atağını alır ve kör x döner. 3 pik yapmanın garantili bir yolu var mı? 


Pikten 1, körden 1, karodan 2 ve treflden 1 olmak üzere 5 kaybınız bulunmaktadır. Nasıl 4’e düşüreceksiniz? 

Doğu’nun kör dönüşüne elden 1 karo defos edin, Batı kör Q ile kazansın. Daha sonra yerde sağlanacak olan kör J’ye 

1 karo daha atarsınız. Böylece 1 pik, 2 kör ve 1 trefl vererek oyunu yapmış olursunuz. 

Doğu kör x yerine koz ile devam etseydi oyunu yapma olanağınız kalmazdı. 

OYUN 3 

Kuzey 

J10xx 

Q9 

RJx 

Axxx 

Güney (Siz) 

Rx 

ARJ10x 

Axx 

Rxx 

Kontrat : 4 kör 

Atak 

B 

pas 

2 pik 

pas 

pas 

: pik A 

K 

pas 

pas 

pas 

4 kör 

D 

pas 

pas 

pas 

G 

1 kör 

3 kör 

pas 

Batı pik A’dan sonra pik x oynar ve Doğu çakıp trefl J döner. 

2 löve kaybettiniz. Ayrıca 1 karo ve 1 trefl kaybınız var. 

Oyunu yapabilmeniz için garantili bir yol var mı? 


Yerdeki pik J, pik 10 ikilisine dikkat edin. Pik J’ye elden çakmayıp trefl kaybınızı atın, daha sonra da yerde 

sağlanacak olan pik 10’luya karo kaybınızı atın. Böylece 3 pik vererek oyunu yapmış olursunuz. 

Briç terminolojisinde bu tekniğe “ kayıp üstüne kayıp” denmektedir. 



BRİÇ 


BRİÇ 



YORUMSUZ 

Biz Kutuplardaki erimeyi 

konuşurken, Tibetlerden başka bir 

haber geldi.. Ağrı dağında bir patlama 

haberi geldi eşzamanlı. Aslında Ağrı’da 

30 yıldır giderek artan daha hızlı bir 

erime var. Tepedeki buzullar her yıl biraz 

daha daralıyor. Birçok bölgede insanlar 

gökte patlayan ışıklar, sesler duymaya 

başladılar! Anlayacağınız garip şeyler 

oluyor dünyada. 

Cumhuriyet’in kuruluşundan sonra 

da çok göç almış, çok göç vermişiz. Yani, 

bu konuda deneyimli, hazırlıklı, örgütlü 

olmamız gerekiyor. Peki ya öyle miyiz? 

Değiliz. Neden? Çünkü iktidar, plan yapmayı 

sevmiyor. Geçmiş deneyimlerden ders almak 

şöyle dursun, bu tecrübeyi reddediyor, 

küçümsüyor. Dış politikada ilk düğmeyi 

yanlış ilikliyor. Yaşadığımız coğrafyada göçün, 

sığınmacı akınının en büyük sebebi olan 

ABD emperyalizmine ilişkin ezberini bir 

türlü bozamıyor. Batı’nın, Türkiye’yi göçmen 

deposu, sığınmacı kampı olarak görmesine 

karşı gerekli adımları atamıyor. 

ABDURRAHMAN DİLİPAK 

BARIŞ DOSTER 

Kimse ‘uzaktan eğitim 

oluyormuş’ demesin 

Daha dün belirttik, başarılı 

olduğumuz spor dallarının 

hepsi “vurdulu kırdılı” sporlar: 

Boks, okçuluk, karate... 

DENİZ SİPAHİ 

ENGİN ARDIÇ 


YORUMSUZ 



YORUMSUZ 

Türkçede çok güzel deyimler 

var. ‘Özrü kabahatinden büyük’ ya 

da ‘Kendine Müslüman’ denir. Bazı 

durumlarda da ‘Merdi Kıpti şecaat 

arz ederken sirkatin söyler’ ifadesi 

kullanılır. 

Düşünmüyoruz... Bir köşede 

oturup iki dakika bile... Seyrediyoruz, 

okuyoruz, dinliyoruz ama bunların 

üzerine iki dakika hiç düşünmüyoruz... 

Yaşadığımız olaylara baktığımızda 

bunun ne kadar doğru olduğunu daha 

iyi anlıyoruz. Öfke büyük kalabalıkların 

pusulası olmuş. 

EMİN PAZARCI 

MEHMET SOYSAL 

Küresel ısınmayı azaltacak 

şekilde yaşam biçimlerimizi 

değiştirmeliyiz. Yüzde 1 sera gazı 

salını mı bile çok! 

Sınırdan giriş ‘YES’ 

koduyla mı? 

MEVLÜT TEZEL 

MUSTAFA BALBAY 

Bugünlerde Afganistan’da 

izlemekte olduğumuz görüntüler, 

bu ülkede muhtemelen 

önümüzdeki haftalarda, aylarda ve 

uzun dönemde tanıklık edeceğimiz 

felaket senaryosunun yalnızca 

“açılış” bölümüdür. 

Rıdvan Dilmen, TRT Spor’da. 

Kendisinin maç esnasında durumu 

önceden tespit eden yorumlarını 

severdim. Hatta maç anlatımında 

bu tek sayılabilirdi. NTV’de bir 

klasik olmuştu ‘Yüzde Yüz Futbol’... 

Sonra onun ‘yüzde yüz’ oranı 

erimeye başladı. 

SEDAT ERGİN 

SİNA KOLOĞLU 

Ezân okunurken, hareke 

veyâ harf katacak veyâ harfleri 

uzatacak şekilde tegannî yapmak 

ve böyle okunan ezânı ve Kur’ân-ı 

kerîmi dinlemek câiz değildir. 

Şimdi sözümüz Selçuk 

Bayraktar’a; 2022 yazı başına 

kadar Türkiye sizden 20 adet YİHA 

istiyor... YİHA, Yangın İnsansız 

Hava Aracı. Sizin elinizdeki 

teknolojik düzeyde bunu 

üretmenin çok zor olmayacağına 

inanıyoruz. 

VEHBİ TÜLEK 

YALÇIN BAYER

Prime 176 / Eylül

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

Delete template?

Save as template?