13.05.2021 Views

Çarçuba 2.Sayı

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

da biz tutunuyoruz. Dış dünya da ayrı bir anne

rahimdir orada da yaşamın devam etmesi

lazım. O zaman bizi geride bırakan, zorlaştıran

birtakım özellikleri baskılamış oluyoruz ve

dolayısıyla onun üzerinden devam ediyoruz,

böyle bir süreç. Birçok noktayı değiştirmek,

değişimlemek mümkün. Buradan da

baktığımızda belki en değiştirebildiğimiz,

değişimleyebileceğimiz şeyin şu örneği

verirsem daha yerinde olur çok uç bir örnek

olsa bile: İnsan prematüre doğuyor yani diğer

canlılara göre çok erken doğuyor ve bütün

biyolojik gelişimini tamamlamadan erken

(2.5−3 yıl) doğuyor. O malzeme onu oraya

doğru getiriyor. Çok doğal olağan bir şeyden

söz ediyorum ama bu erken doğma insan

yavrusu yaşama tutunuyor, yaşama devam

ediyor tabii ki orada bakıcısı onu o güven

kurduğu, bağ kurduğu onu koruyan,

destekleyen onu dışarda soğuk/sıcak

havadan; açlıktan, susuzluktan, mikroplardan

koruyup kollayan bir bakıcısı var ama bütün

bunlara rağmen insan yavrusu hayatına

devam ediyor. Buradan yine daha farklı

çarpıcı olması açısından zihinsel engellilik

durumundan da söz edebiliriz. Kişi zihinsel

engelli biridir. Tamamen ortalama dediğimiz,

“ortalamadan farklı” daha geride bir zihinsel

kapasiteye sahip olan bir insan evladı ne

yapıyor? Bütün bu zorluğa, zihinsel

yetersizliğe rağmen yaşamına devam ediyor

ve ilerliyor. O zaman bu ne demek aslında? Bu

bazen sende var olan genetik materyallere

rağmen ya da işte doğanın evrimsel süreci

erken doğum bir anlamda defekt diyebiliriz

yani defekte rağmen hala devam ediyoruz,

yaşamımızı sürdürüyoruz ve mümkün.

Meydan okuyorsun. Genetik materyaline de

ve evrimsel sürece de bir yönüyle aslında

meydan okuyorsun ve yaşamına devam

ediyorsun. Bunu değiştirmek çok olası ya da

mesela stresin genetik altyapısının olduğunu

biliyoruz. Birtakım stres alelleri var yani işte

SS-SL alelleri vardır. Bu alellerden bir kısmı

olduğunda kişi strese daha yatkın, daha zayıf,

daha zorlantılı, daha kaygılı olabiliyor. Bu bir

genetik materyal. Bununla birlikte geldiği

halde telepatik süreçten sonra daha güçlü

oluyor ya da kendindeki bu durumu -ya ben

strese karşı biraz daha dayanıksızım bunu

fark ettim- genetik tahlil sonuçlarından belli

çıktı diyelim kişi bunu fark etti. Bunu fark

ettikten sonra ona meydan okuyabiliyor.

Zihinsel egzersizler yapıyor, davranışsal

egzersizler yapıyor; ona meydan okuyup

yaşamına devam ediyor. O zaman senin

sorduğun soruya bu açıklamayla belki

cevap bulabiliriz. Sorun kapalı uçluydu

yapar mı, yapmaz mı? O zaman cevap

vereyim. Evet, meydan okuyabilir.

Yaşam boyu gelişimi incelemek

insanlara nasıl bir fayda sağlayabilir?

İnsanların yaşam boyu gelişimini

incelediğimizde, bir defa insan

organizmasını ele aldığımızda,

incelediğimizde insanın “ne’liği” adına bir

takım cevaplar elde ederiz. İnsan nedir,

hangi evrede ne gibi dönüşümler sağlıyor,

hangi evrede ne oluyor, çocukluk evresinde

neler oluyor, ergenlik evresine neler oluyor,

yetişkinlikte, yaşlılıkta ya da çok öncesinde

anne rahminde bu evrelerde ‘neler’ oluyor?

Biz bunu bildiğimizde aslında insanın bu

evrelerde birtakım handikapları (zorlukları),

çıkmazları olacak ya da bazı evrelerin

insanlara avantajları vardır. Biz bunları

bildiğimizde hem o zorluklarla baş etme

noktasında destek vermiş, bilmiş oluruz

hem de avantajları biliyorsak o avantajları

bilip o gelişimsel süreci daha avantajlı hale

getirebiliriz. Beck’e burada referans vermek

lazım. Beck herhalde bu şekilde diyordu.

Tercümesi tam böyle olmasa da dilimizdeki

karşılığı oradaki farklı bir anlamı ifade etse

de “bilmek egemen olmak demektir” yani

yön vermektir. O zaman biz bu yaşam boyu

gelişimi bildiğimizde egemen oluruz,

kontrol ederiz. Bugüne kadar insan kontrol

36

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!