Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
ÇARÇUBA ‘‘İNSANLıK’’
Davranışçılıkta ise insanın biricikliği yoktur. Çevre etkisi ve özgür iradeye karşı bir karşıtlık söz
konusudur. Filmde uygulanan deney de aslında davranışçılık akımına bir eleştiri olarak
yorumlanabilir. İnsanın özgür iradesi, biricikliği deneyde reddedilmiştir yalnızca çevresel uyarıcılarla
davranış değişikliği amaçlanmıştır ve bu basit düzenek sonucunda deney başarısız olmuştur.
Alex’in tedaviden sonra kendini koruyamaması izleyenleri biraz üzüyor. Fakat bu olayda şunu
anlıyoruz ki kişinin kendini koruması için saldırganlığa ihtiyacı vardır. Bir deney nedeniyle elinden bu
özelliği alınan Alex savunmasız kalmıştır. Önemli olan saldırganlık özelliğini öz denetim ile doğru
şekilde kontrol edilmesidir. Bir ölçüm yapılsaydı Alex’in öz-denetim puanı çok düşük olurdu.
Alex’teki saldırganlığı yok etmekten ziyade doğru şekilde kullanmasını sağlamaya çalışmak kalıcı bir
çözümdür. Nitekim yapılmaya çalışılan koşullamanın sonucunda da elbette bir zaman sonra sönme
gerçekleşecek ve Alex’ in koşullandığı şeyle arasındaki bağ yavaş yavaş kopmaya başlayacaktır.
Buna bağlı olarak Alex’in anne ve babası Alex’in neden böyle davranışlar sergilediğini
öğrenmekten ziyade bu gerçeklerle yüzleştiklerinde onun yerine koyabilecekleri başka birini
bulmuş ve Alex’i terk etmişlerdir. Hem de üstelik gazetelerden Alex’in iyileştiği haberlerine
okumalarına rağmen… Annesinin tutum ve davranışlarından anlıyoruz ki Alex aslında şimdi
terkedilmedi o uzun zamandır onunla ilgilenmeyen bir ailede büyüdü ve belki de böyle bir karaktere
bürünmesinde ihmalkar bir ebeveyne sahip olmasının büyük bir payı var..
Otomatik portakal filminin analizini yapmak, filmini izlemek benim için oldukça keyifliydi.. Şiddetin
sınırlarını zorlayan sahneler olduğu için bazen izlemek zorlaşsa da toplumdaki suça yatkın
insanların bilinçdışının nasıl işlediğini anlamak açısından önemli bir yapıt. Yönetmen vermek istediği
mesajları izleyenlerin anlayabileceği şekilde sahnelerde göz önüne koyarken bir o kadarda gizlenen,
detaylı bakıldığında farkedilen mesajları da barındırıyor. Film çekiminde kullanılan kamera açıları
filme oldukça zenginlik kattığını düşünüyorum. Bu filmin kitaptan uyarlandığını göz önünde
bulundurduğumuzda yazara değinmezsek önemli bir ayrıntıyı atlamış oluruz. Yazar Antony Burgess
kitabında şöyle der: 'Tüm hayvanların en zekisi, iyiliğin ne demek olduğunu bilen insanoğluna bir
baskı yöntemi uygulayarak onu otomatik işleyen bir makine haline getirenlere kılıç kadar keskin olan
kalemimle saldırmaktan başka hiçbir şey yapamıyorum.'
Psikoloji öğrencisi ya da psikolojiye ilgi duyan herkesin pür dikkatle filmi izleyeceğinden eminim.
Bu yüzden şiddetle tavsiye ediyorum.
Büşra Dinçer
4. Sınıf Psikoloji Öğrencisi
T. C. İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi
Fen Edebiyat Fakültesi
33