You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Karşınızdaki kişinin başına gelen olayların, duygularının ve düşüncelerinin sizin yaşantınızla olan
benzerliklerini gördükçe sanki aynadaki bir yansımanızı gördüğünüzü düşünürsünüz. Ve onun bu
çıkmazdan nasıl çıktığını gözlemleyerek taklit edersiniz. En uç örneklerden biri ise Jonestown’da
gerçekleşen toplu intihardır.
Şaşıracağınız ikna türlerinden birisi ise sevdiklerinize ‘Hayır.’ diyememenizin kullanılmasıdır. Bir
tanıdığımız aracılığıyla satış yönlendirildiğinde hem ‘Arkadaşım bize kötü bir şey tavsiye etmez.’
güveni oluşmuş oluyor hem de satılacak ürüne ‘Eğer reddedersem arkadaşımı da reddedeceğim.’
gibi bir değer yüklemiş oluyor. Böylelikle reddetme alanımız daraltılıyor. Ürün satıcılarının bir
arkadaşınızın evinde toplandığınız sunum günleri bu durum için iyi bir örnektir. Bu toplantılar
eskiden daha sık rastlanan bir durumdu. Ben de hayal meyal hatırladığım kadarıyla çocukluk
zamanımda böyle bir toplantıda yer almıştım. Bir süpürge markasının sunumunun yapıldığı bir
toplantıydı ve yakın çevremizdeki birkaç kişinin o süpürgeden aldığını hatırlıyorum. Tabii annemler
de dahil.
Satıcılar bu toplantılarda öncelikle size özel fiyat uygulanacağı söylenerek bir adım atar ve sizde
karşılıkta bulunma isteği uyandırır. Tanıdığınız ve sevdiğiniz insanlar da orada sizinle birliktedir. Size
bu ürünü övmüşlerdir ve ürünü reddetmek ‘Hayır, senin fikirlerinin benim için bir önemi yok.’
anlamına gelecektir. Üstelik tanıdığınız ve ‘size benzeyen’ insanlar ürünleri almaya başladıkça sizde
toplumsal kanıt etkisini de uyandırırlar.
Ben “İknanın Psikolojisi” kitabını okurken ikna olduğum birçok noktayla yüzleştim. Bazen
kendime güldüm, bazen kendime kızdım ve hayatımda olanlar karşısında bazen bu kadar seyirci
konumunda kalmama hayret ettim. Birçok duygu ve düşünceyle boğuştuğum bu kitabı okurken çok
da keyif aldım. Siz de kendinizle ve kararlarınızla yüzleşmek için daha detaylı bir yazıya ihtiyaç
duyarsanız bu kitabı okumanızı tavsiye ederim.
Rumeysa Çalışkan
2. Sınıf Psikoloji Öğrencisi
T. C. İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi
Fen Edebiyat Fakültesi
20