01.04.2021 Views

Yayın2

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Medeniyetlerin Gelişmesine ve

Yayılmasına Neden Olan Bazı

Buluşlar:

Sayfa 16

Yazı

Sümerler, yazıyı ilk kullanan uygarlıktır. Yazı, Asurlular başta olmak üzere

pek çok kavim tarafından kullanılmaya başlanmıştır. Daha sonra bilim,

hukuk ve ticarette de kullanılmış, ardından ilk eğitim kurumlan açılmıştır.

Haftanın günleri de bu dönemde belirlenmiştir. Zaman içinde kahramanlık

hikâyeleri, dini törenlerin uygulanma esasları vb. yazıya geçirilmeye

başlanmış, tüm bunlar kültürün gelişmesine ve aktarımına büyük katkılar

sağlamıştır.

Takvim

Dünya’nın güneş etrafında dönüşüne göre düzenlenen miladi takvimi İlk

kez Mısırlılar kullanmış, Romalılar geliştirmiştir.

Demir

Demiri ilk işleyen milletlerden biri de Orta Asya’daki Türklerdir. Demir İlk

önce silah yapımında, daha sonra da araç gereç yapımında kullanılmıştır.

Eski Türkler göç ettikçe oradaki halklara demiri ve onu İşlemeyi

öğretmişlerdir. Zamanla demir, savaşlarda üstünlük elde etmenin temel

unsurlarından biri haline gelmiştir. Hititler de demirden silah yapımında

kendilerine özgü teknikler geliştirmişler ve çok daha sağlam silahlar

yapmaya başlamışlardır. Bu yolla iki yüzyıl boyunca süper güç olmayı

başarmışlardır. Demir, dayanıklı olduğundan tarımda kullanılan araçların

yapımında kullanılmış, sağlam sabanlarla ekilen topraklardan daha bol

urun alınması sağlanmıştır.

İLK KÜLTÜR

MERKEZLERİ

COĞRAFYA DERGİSİ

S U D E T O P Ç U 6 6 5 9 1 1 - N

Kâğıt

M.Ö. 4000 yıllarında Mısır’da

bulunan papirüs denilen

bitkinin sapı uygun boyutlarda

kesilip bir tahta üzerine dizilip,

sulu vaziyette tokmaklanarak

bir çeşit kâğıt üretilmekteydi.

Yapılışı ve özelliği bakımından

bugünkü kâğıttan farklı

olmakla beraber, kâğıt ismi bu

papirüs kâğıdından kalmıştır. Papirüsle beraber, çeşitli hayvan

derilerinden yapılan parşömen kâğıdı da tarih boyunca kullanılmıştır.

Kâğıdın kimin tarafından bulunduğu bugün kesin bilinmemektedir. Ancak

bugünkü kâğıt hamuru ile elde edilen kâğıdın ilk modeli milattan sonra

105’te Çin’de yapıldığı kabul edilmektedir.

• Mezopotamya

Uygarlığı

• Mısır Uygarlığı

• Hint Medeniyeti

• Akdeniz Uygarlığı

• Aztek Uygarlığı

• Maya Uygarlığı

Tarih: 02.04.2021


Sayfa 2

UYGARLIKLARIN ORTAYA

Sayfa 15

Uygarlık veya medeniyet, bir ülke veya toplumun, maddi ve

manevi varlıklarının, düşünce, sanat, bilim, teknoloji

ürünlerinin

tamamını

ifade eder.

Uygar

kelimesi,

yerleşik

hayata ilk

geçen Türk

kavimi olan

Uygurlardan

gelmektedir.

Medeniyet ve

uygarlık

kavramları çoğunlukla aynı anlamda kullanılmakla birlikte,

uygarlık daha geniş bir anlam taşımaktadır. Medeniyet, belirli

bir insan topluluğunun belirli bir coğrafya üzerinde ve belirli bir

zaman içinde ortaya koydukları değerlerle sınırlıdır. Uygarlık

ise binlerce yıl devam eden gelişmeler sonunda, insan aklının,

bilim ve teknolojisinin katkısı ile ortaya çıkan ve tüm insanlığın

eseri ve malı olan evrenselliği ifade eder. Uygarlığın doğuşuna

ve gelişimine birçok medeniyet katkıda bulunmuştur. Çin,

Uygur ve Orta Asya Türkleri, Hindistan, Mezopotamya, İnka,

Aztek medeniyetleri, eski Mısır medeniyetleri, Ege

kıyılarındaki antik çağ sitelerinden Roma; Batı Avrupa’da

aydınlatma çağını yaratan, sanayi inkılabını gerçekleştiren

milletler, Amerika ve Uzak Doğu’daki Japonlar ve tarih boyunca

birçok ülke ve ulus uygarlıkların gelişimine katkıda

bulunmuştur

İlk Kültür Merkezleri

Yeryüzünde coğrafi şartlara bağlı olarak ırk, din, dil, yaşam

tarzı, bakımından birbirinden farklı birçok medeniyet doğmuş

ve gelişmiştir. İlk uygarlıklar Irak’taki Dicle ve Fırat,

Mısır’daki Nil, Pakistan’daki İndus ve Çin’deki Huang (Sarı

ırmak) gibi büyük ırmakların verimli alüvyon ovalarında ortaya

çıkmıştır. Bu ortamların tarım topluluklarını sulamaya muhtaç

bırakan kurak ortam ve taş, metal, odun gibi hammadde

Anadolu tarihinde, Demir Çağı Uygarlıkları arasında yer

alan Geç Hititler (Geç Hitit Devletleri olarak da bilinir) Tuz Gölü

ve Fırat Nehri arasında kurulmuş devletlerin oluşturduğu

uygarlıktır. M.Ö 1200’lü yıllarda, Ege’den göç eden

toplulukların, birbirlerinden bağımsız halde kurdukları

devletlerden oluşmuştur. Yıllar içinde çevre kültürlerden

etkilenen Geç Hititler,

Milattan Önce

1920 ve 1750

tarihlerini

kapsayan

süreç, Asur

Ticaret

Kolonileri Çağı

olarak

adlandırılmıştır.

Bu dönem aynı

Tunç yapımı için ihtiyaç duyulan kalay,

Anadolu’da az olduğu için, Mezopotamya

kalayına ihtiyaç duyulmuştur. Asur’lu

tüccarlar da bu sebeple

Anadolu’ya kalay

götürmeye başlamıştır.

Zamanla taşınan malların

çeşitliliği de artmıştır

Truva, Homeros’un İlyada

ve Odeyssia destanlarına

konu olmuş olan,

günümüzde Çanakkale’nin

Tevfikiye Köyü yakınlarında bulunan tarih sahnesinin en

önemli kentlerinden biridir. Dokuz tarihsel katman halinde ele


Sayfa 14

Mezopotamya Uygarlığı

Sayfa 3

Urartular, Milattan Önce birinci yüzyılın başında,

Anadolu’da, Van Gölü çevresinde kurulan bir devlettir. Bu

bölgeye yerleşen kavimler, beylikler ve aşiretler halinde

yaşamaktansa, bir devlet kurarak kendilerini

koruyabilmek adına, zaman içinde bir araya gelmiş ve

Urartu Devleti’ni kurmuştur. Başkenti Tuşpa (Van) olan

Urartu Devleti, Milattan Önce 8. ve 7. yüzyılda en güçlü

olduğu dönemi yaşamıştır. Bu dönemde devletin sınırları

içinde İran’ın

kuzeybatısı,

Aras Vadisi ve

Doğu Anadolu

yer

Mezopotamya Dicle ve Fırat nehirleri arasında kalan bölgedir.

Verimli toprakları ve uygun iklim şartları nedeniyle çok eski

zamanlardan beri yoğun göçe sahne olmuş Mezopotamya,

birçok farklı kültür ve halkın karıştığı bir bölge olmuştur. Bu

yüzden birçok medeniyet burada gelişim göstermiştir. BilinBu

yüzden Mezopotamya “Medeniyetler Beşiği” olarak da anılır.

en ilk okuryazar topluluklara ev sahipliği yapmıştır.

Varlığını ve önemini Dicle ve Fırat nehirlerine borçludur.

Mezopotamya’da tarıma uygun olmayan alanları tarıma

kazandırmak için sulama kanalları yapılmış, bataklıklar

almaktaydı.Mezopotamya ve Asur sanatının etkisini

barındıran bir kültüre sahip olan Urartular, çivi yazısı ve

Hitit hiyeroglif yazısını kullanan birLidyalılar’ın dili Hitit

Dili ile benzerlik göstermektedir. Frigler’in

yıkılmasıyla Lidyalılar milattan önce 680 yılında bağımsız

bir devlet kurmuşlardır. İlk kralları Giges’tir. Başkentleri

Sardes’tir. Bu o dönemin en büyük ve en zengin kentidir.

Giges çok güçlü bir ordu kurup sınırlarını doğuda

Kızılırmak’a kadar genişletti. Kimmerlere karşı yürüttüğü

savaşlar sırasında Asurlular’la işbirliği yaptı ve Kral

Böylece Mezopotamya’da ilk kültür merkezleri ortaya çıkmıştır. Kentlerin

ortaya çıkması insanlık tarihinde, ateşin bulunması ve tarımın

başlamasından sonra kaydedilen önemli bir aşamadır. İlk kültür

merkezlerinin ortaya çıktığı, önemli mimari eserlerin oluşturulduğu

uygarlıklar, tarihi ve coğrafi koşulların etkisiyle hızlı gelişmiştir.

Mezopotamya bölgesi dünyanın en tanınmış ve köklü medeniyetlerinden

birkaçına ev sahipliği yapmıştır. Burada kurulan ilk uygarlık Sümer

Uygarlığadır. Sümerler ilk yazıyı buldular, ilk kanunları da yaptılar.

Mezopotamya Uygarlıkları Kronoloji


Sayfa 4

Mısır Uygarlığı

Sayfa 13

ANADOLU UYGARLIKLARI

Mısır medeniyeti Kuzey Afrika’da Nil Nehri ve etrafında

kurulmuştur. Etrafının çöllerle kaplı olması diğer medeniyetlerle

etkileşiminin daha az olmasına neden olmuştur. Bu nedenle Mısır

medeniyeti kendine özgü özelliklere sahiptir. Mısırlıların

medeniyete geçişinde; neolitik yerleşmelerin varlığı, Nil Nehri ve

Mezopotamya uygarlığı etkili olmuştur.

Hititler,

Mısır’ın da Mezopotamya gibi, büyük bir taşkın nehre sahip

olması, verimli topraklarından yılda iki kez urun alınabilmesi ve

uygun iklim şartlarına sahip olması uygarlığa geçişini

kolaylaştırmıştır. Nil Nehri çevresinde yaşayanlar düzenli

taşkınlardan sonra bozulan tarlaların sınırlarını yeniden tespit

etmek için matematikten yararlanmışlardır. Bu durum bilimin de

gelişmesine katkı sağlamıştır. Nil Nehri’nin uygarlığa diğer bir

katkısı da üzerinde ulaşım yapılmasıdır. Nehrin düzenli akışı

nehir taşımacılığını geliştirmiştir. Nil boyunca hem ticari ilişkiler

rahatça yapılmış hem de vergiler kolayca toplanmıştır. Bu durum

uygarlığın çok daha hızlı büyüyüp güçlenmesinde etkili olmuştur

Mısır firavunlarının bedenlerini, bilgi birikimlerini ve servetlerini obur

dünyada korumak üzere Gize’nin heybetli taş piramitleri inşa edilmiştir.

Piramitlerin Mısır toplumunun yapısını da simgeleyen rolü vardır. Tanrıfiravun

tepede, devlet görevlileri orta katta, halk ise en alt katta yer

almaktadır.

Mısırlılar Hiyeroglif adı verilen resim yazısını kullanmışlardır. Güneş yılına

dayalı ilk takvimi icat etmişlerdir. Nil nehri ve tarımsal faaliyetler

mevsimlerin adlandırılmasında etkili olmuştur. Mısır takvimi Miladi takvimin

temelini oluşturur.Geometri ve astronomide ilerlemişlerdir. Kesirli, ondalık

Frigyalılar, Lidyalılar,

iyonyalılar, Urartular,

Anadolu’da kurulmuş

uygarılıkHititler: M.Ö. 2000

yılında Anadolu’ya Kafkaslar

yolu ile gelerek Kızılırmak

yayı çevresinde devlet

kurmuşlardır. Başkentleri

Çorum yakınlarındaki

Hattuşaş (Boğazköy) şehridir. Hititler Suriye’yi ele geçirmek için

Mısırlılarla savaşmışlar, bu savaşın sonunda iki devlet arasında (M.O

1280) Dünya tarihinde iki devlet arasında yapılan ilk antlaşma olan

Kadeş Antlaşması İmzalanmıştır. Hitit Devleti M.Ö 1200 yılında

Anadolu’ya gelen Frigyalılar tarafından yıkılmıştır.

Frigyalılar: Devletin başkenti Ankara’nın Polatlı ilçesi yakınlarındaki

Gordion şehridir. Frigyalılar krallarına Midas unvanı verirlerdi. Frigler

maden ve ağaç işçiliğinde,

dokumacılıkta önemli eserler

üretmişlerdir. Frigler,

özellikle maden işçiliğinde

çok ileri gitmişlerdi. Kaya ve

taş mimaride kullanılan

malzemeyi işlemek için

madenden çeşitli aletler

yapmışlardır. Çok tanrılı

dinleri olan Frigyalılar tarımla

uğraştıklarından bu durum dinlerine de yansımıştır. Frigyalıların en

büyük tanrısı toprak ve bereket tanrısı olan Kibele’dir. Kimmerlerin


Sayfa 12

İnka Uygarlığı

Sayfa 5

Anadolu’da kurulan ilkçağ

uygarlıkları içinde en

gelişmiş ve ileri düzeyde

olanı İyonlardır. İyonlar ve

Yunanlılar zamanla gemi

yapımında ustalaşmış ve

Akdeniz kıyılarındaki

ürünleri toplayarak ihtiyacı

olan toplumlara

pazarlamaya başlamışlardır.

Böylece farklı uygarlıklar

arasında, ticari mallar taşınırken aynı zamanda kültürel gelişmeler bir

merkezden diğerine nakledilmiştir. Akdeniz uygarlıkları yeni şehirler ve

koloniler kurarken buradaki insanlar bereketli tarım alanlarının az olması

nedeniyle daha geniş ticari imkân sunan sahalarda yerleşmişlerdir.

Böylece kentleşme Akdeniz’in doğu kıyılarından batı kıyılarına doğru

yayılmıştır.

Lidyalılar: Gediz ve Büyük Menderes ırmakları arasında kurulmuştur.

Başkentleri Sard şehridir. Kral Giges zamanında bağımsız bir devlet

İnkalar, Büyük Okyanus kıyısına paralel uzanan And

sıradağları üzerinde 11-16. yüzyıllar arasında yaşamış ve

büyük bir imparatorluk kurmuşlardır. İnkaların yaşadıkları

And Dağları’nın batı kıyısında çöl ve vadiler yer alırken

kuzeydoğu kesimleri tropikal yağmur ormanları

bulunmaktaydı. İnkalar, şehirlerini ve kalelerini, dini inançları

nedeniyle korumak ve savunabilmek için And Dağları’nın

yüksek kesimlerine inşa etmişlerdir. İnkalar bulundukları

bölgenin coğrafi konumu nedeniyle güneşin hareketlerini

incelemişler ve güneş

Pizarro komutasındaki

İspanyol ordusu ise sadece

180 kişiden oluşuyordu. 180

kişilik bir ordunun 40.000

kişilik bir orduyu yenmesinin

temel nedenleri büyük bir

olasılıkla şöyledir [3] :

Machu Pichu antik

kenti İnkalar

tarafından

yapılmıştır.

Temmuz 2007’de

seçilen dünyanın

yeni yedi

harikasından biri

olİnkalar'ın 40.000

nüfuslu bir orduları

vardı. Francisco

İnka ordusunun büyük bir

bölümü, İspanyol

istilacılar tarafından getirilmiş olan çiçek hastalığı dolayısıyla

ölmüştü. İspanyol istilacılar İnka yönetimindeki diğer kabileleri

onlara karşı yanlarında savaşmaları için ikna etmişlerdi.

İnka savaşçılarının silahları kabile savaşları için kullanışlı olmakla

birlikte İspanyol ordusundaki silahların gücüyle


Sayfa 6

Aztek Uygarlığı

Sayfa 11

Aztekler, bugünkü orta Meksika bölgesinde 14. ve 16.

yüzyıllar arasında yaşamış bir Orta Amerika halkıdır.

Aztekler gelişmiş tarım yöntemlerine, kendilerine ait bir

dine, takvime, alfabeye sahiplerdi. Aztekleri keşfedenler

İspanyollar oldu. Arkeolojik kalıntılar arasında tanrı

heykelleri, dinsel içerikli taş alçak kabartmalar, duvar

resimleri, kilden

yapılmış İnsan

heykelleri ve vazolar

ile taş ve ahşap eşyalar

vardır. Aztek sanatı

temelde simgesel

olduğu için bu

kalıntılar yardımıyla

önemli bilgiler elde

edilebi13 milyonluk bir nüfustan oluşan çok büyük ve zengin

bir imparatorluk olan Aztekler gelişmiş tarım yöntemlerine,

kendilerine ait bir dine, takvime, alfabeye sahiplerdi.

Aztekleri keşfedenler İspanyollar oldu. Hernan Cortes ve

onun özel ordusu Aztek başkenti olan Tenochtitlan´a giderken

Popocateptel volkanik dağının yanından geçtiler ve ilk kez

bir volkan görmüş oldular. Adamları

ve Cortes başkente ulaştıklarında

Aztek imparatoru Montezuma onları

karşılamak için bekliyordu. Aztek

imparatoru göz kamaştırıcı elbiseler

giymişti. O, Cortes ve adamlarının

başkente girmesine izin verdi.

Cortes´in sadece 600 askeri vardı ve

Aztek imparatoru onları kolayca yok

ettirebilirdi. Ancak Aztek takvimine

göre bu yıl çok özel bir yıldı.

Azteklerin Dini

Aztek dini, farklı tanrıların bir panteonuna adanmış takvim

Akdeniz kıyıları, medeniyetlerin ilk kurulduğu alanlardan biridir. Tarım

alanlarının az olması, akarsuların varlığı, kıyılarında liman ada ve

yarımadaların bulunması bu bölgede İyonya, Lidya, Yunan, Fenike ve

Roma gibi birbirinden farklı medeniyetlerin kurulmasına neden

olmuştur. Bu medeniyetlerden

bazıları yer altı ve yer üstü

kaynakları bakımından zengin

olmadıklarından deniz

ticaretine yönelmişler ve

ihtiyaçlarının bir bölümünü

denizden karşılayarak denizel

karakterli uygarlıklar

kurmuşlar Akdeniz kıyıları

boyunca kurulmuş çeşitli

kültürlerden oluşur. Bu uygarlıkların başlıcaları Fenike, Hitit, Girit,

Miken,İyonya, Lidya, Yunan ve Roma uygarlıklarıdır. Bu uygarlıkların

gelişiminde denizcilik ve ticaret belirleyici rol oynamıştır. Ayrıca

tarımsal etkinliklerde önemlidir.rdır Romalıların medeniyeti 12 yüzyıl

sürer, yönetim biçimi monarşiden oligarşiye dönüşerek büyük bir

imparatorluk haline gelir. Roma Uygarlığı, Antik Çağda Roma kentinden

başlayarak, önce İtalya, ardından da Akdeniz dünyasını fetheden büyük

bir imparatorluktur. Kavimler Göçü sonucu, 395 yılında Roma İmparatoru

I. Theodosius, Roma Uygarlığını iki oğlu arasında Doğu Roma (Bizans) ve

Batı Roma olmak üzere paylaştırdı. Batı Roma İmparatorluğu 476 yılında

sona erdi ve imparatorluk hakları, Doğu Roma İmparatorluğu’na

devredildi. Doğu Roma İmparatorluğu ise 1453 yılında Fatih Sultan

Mehmet’in İstanbul’u fethetmesi sonucu yıkıldı.

İyonlar: M.Ö. 1200 yıllarında Yunanistan’dan göç ederek Ege kıyılarına

yerleşen Akalar tarafından kuruldu. Tarihte İzmir Körfezinden, Güllük

Körfezine kadar olan bölgeye İyonya denilirdi. Yunanistan’dan gelen

Akalar buradaki yerli halkla karışarak, şehir devletleri halinde yaşadılar.

Başlıca İyon şehirleri şunlardır: Efes, Milet, İzmir, Foça, Bodrum.Efes’teki

Artemis tapınağı İyonlara aittir. İyonlar deniz ticaretinde gelişmişler.

Akdeniz, Marmara, Ege ve Karadeniz’de birçok koloniler kurmuşlardır.

İyonlar bilim ve sanatta gelişmişlerdir. Matematikte Tales ve Pisagor,

Tarihte Heredot, Tıpta Hipokrat, Felsefede Diojen önemli bilim

adamlarıdır.


Çin Uygarlığı

Sayfa 10

MAYA UYGARLIĞI

Sayfa 7

Çin uygarlığı Çinliler, Hint ve Orta Asya göçmenleri tarafından

oluşturulmuştur. M.Ö 2400 yıllarından itibaren Çin

Devletleri’nin etkileri görülmektedir. İlk yazılı belgeler ise

ancak M.Ö 1500’lu yıllara kadar gidebilmektedir. Çin uygarlığı

teknik buluşlarıyla tanınan bir uygarlıktır. Kâğıdı bularak

dünya kültür tarihine bir imza atmışlardır. Barut, pusula, ipekli

dokumacılık, baskı tekniği, ipekten kâğıt yapımı, porselen ve

mürekkep ilkçağda Çinlilerce geliştirilip kullanılmıştır. Askeri

teşkilatlanmalarda

Hunlardan örnek

aldılar. Hun

saldırılarına karşı

M.Ö 214’de yapımına

başlanan 2400 km

uzunluğundaki Çin

Seddi’ni

yapmışlardır.

Yüzyıllarca devam

eden Türk-Çin

mücadelesinin temel nedenini İpek Yolu ve Orta Asya’nın

hâkimiyeti oluşturÇin medeniyeti tarihçilere

göre Henan eyaletinde Sarı Nehrin ortasında doğmuştur.

Gelişmiş Neolitik kültürlerin kalıntıları 7000 yıl öncesine

dayanmaktadır. Ayrıca Güney Çin'de Neolitik keşifler

yapılmıştır. Bunların her biri bir tarım kültürüdür fakat

kuzeyde darı ve güneyde pirinç yetiştirilmekteydi. Batıda yer

alan Qin devleti MÖ 300'lerden

itibaren küçük devletleri fethederek

ve sınırlarını güneye genişleterek MÖ

221'de tüm Çin'i birleştirdi ve Qin

Hanedanı kuruldu. Qin Hanedanı'nın

kurulmasıyla Çin'de imparatorluklar

dönemi başladı. Bu dönemde ilk Çin

Seddi inşa edilmiş ve para, ölçü ve

ağırlık birimleri bu dönemde

standartlaştırılmış, daha iyi bir yazı

sistemi oluşturulmuştur.

Maya uygarlığı Amerika kıtasındaki Kolomb öncesi

uygarlıklardan biridir. Bir Orta Amerika uygarlığı olan Maya

uygarlığı, binlerce yıl boyunca Meksika’nın

güneydoğusundan, Honduras, El Salvador ve Guatemala’ya

kadar uzanan bir bölgede hüküm sürmüştür. Mayaların

Mayalar

tarafından

yapılan Chichen İtza Piramidi. 7 Temmuz 2007’de seçilen

dünyanın yeni yedi harikasından biridir. Mayalar bu piramidi

astronomi ve matematik bilgilerini ortaya koymak istercesine

belirli bir sistemle İnşa etmişlerdir. Örneğin piramidin dört

cephesinin her birinde 91 basamak yer alır. Böylece 4×91’le

bulduğumuz 364 sayısına en tepedeki düzlüğü de +1 olarak

eklediğimizde yıldaki günlerin sayısı oEski Mayalar”ın

(Mayalar'ın bugünkü torunlarına kıyasla kullanılan

deyim) astronomi, matematik, mimari ve sanat gibi birçok

alanda ileri bir uygarlık düzeyinde oldukları görülmektedir.

Rabinal Achí, [6] Popol-Vuh, Chilam Balam gibi eserlerin


Sayfa 9

Akdeniz kıyıları, medeniyetlerin ilk kurulduğu alanlardan biridir. Tarım alanlarının az

olması, akarsuların varlığı, kıyılarında liman ada ve yarımadaların bulunması bu

bölgede İyonya, Lidya, Yunan, Fenike ve Roma gibi birbirinden farklı

medeniyetlerin kurulmasına neden olmuştur. Bu medeniyetlerden bazıları yer

altı ve yer üstü kaynakları bakımından zengin olmadıklarından deniz ticaretine

yönelmişler ve ihtiyaçlarının bir bölümünü denizden karşılayarak denizel

karakterli uygarlıklar kurmuşlardır.

Romalıların medeniyeti 12

yüzyıl sürer, yönetim biçimi

monarşiden oligarşiye

dönüşerek büyük bir

imparatorluk haline gelir.

Roma Uygarlığı, Antik Çağda

Roma kentinden başlayarak,

önce İtalya, ardından da

Akdeniz dünyasını fetheden

büyük bir imparatorluktur.

Kavimler Göçü sonucu, 395

yılında Roma İmparatoru I. Theodosius, Roma Uygarlığını iki oğlu arasında

Doğu Roma (Bizans) ve Batı Roma olmak üzere paylaştırdı. Batı Roma

İmparatorluğu 476 yılında sona erdi ve imparatorluk hakları, Doğu Roma

İmparatorluğu’na devredildi. Doğu Roma İmparatorluğu ise 1453 yılında Fatih

Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethetmesi sonucu yıkıldı.

İyonlar: M.Ö. 1200 yıllarında Yunanistan’dan göç ederek Ege kıyılarına yerleşen

Akalar tarafından kuruldu. Tarihte İzmir Körfezinden, Güllük Körfezine kadar

olan bölgeye İyonya denilirdi. Yunanistan’dan gelen Akalar buradaki yerli halkla

karışarak, şehir devletleri halinde yaşadılar. Başlıca İyon şehirleri şunlardır:

Efes, Milet, İzmir, Foça, Bodrum.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!