12.03.2021 Views

OMÜ Bülten 82

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Portre

“Tüm kazanım

ve yapıp

edegeldiklerimin

zemini OMÜ.

OMÜ hayatımda

merkezi bir role

sahip.”

OMÜBÜLTEN

Kasım-Aralık 2020

Sayı 82

24

Coğrafya kaderdir, der İbn-i Haldun. Samsun

ise gerek kişisel gerek akademik hayatımda

tabi olduğum bu kaderin en önemli duraklarından

biri oldu şüphesiz. Samsun, dostlukların,

sevdaların şehri. Yılmamanın, yeniden

başlamanın şehri. Önce dalgalandırıp sonra

durultan şehir. Hayatıma etkisi ve katkısı üzerine

ise üç gün konuşabiliriz. Ne söylesem, bir

şeyler eksik kalacak biliyorum. İlk adım değilse

bile hayatımdaki en önemi adımlardan, dönüm

noktalarından biri. Memleketlerimiz kimliklerimizin

önemli parçalarından biri şüphesiz.

Peki neresidir memleketimiz; doğduğumuz

yer mi, doyduğumuz yer mi? Bence bir şehirde

doğabilir yahut doyabilirsiniz ama o şehri

duyamazsanız o şehir memleketiniz olamaz.

Oralı olabilmek için, şehrin ruhuyla buluşabilmek,

nabzını duyabilmek gerekir. Sokaklarına,

çarşılarına, caddelerine, sıra sıra dizilmiş binalarına,

kuytu köşe başlarına, kaldırımlarına

baktığınızda gözleriniz nemlenmiyor, kalbiniz

hiçbir şey duyamıyorsa, sözlerinizin anlamı

yoktur ve o şehir sizin memleketiniz olamaz.

Yürüdüğünüz kaldırımlar içinizde kıvrılan bir lisan

olmuyor, suyunu içtiğiniz tas size merhaba

demiyorsa, o şehirde doğsanız yahut doysanız

bile, o şehir sizin memleketiniz değildir. Bir şehri

duymak, o şehirli olmaktır. Bir şehri duymak,

o şehrin ruhu olmaktır. Ruhu olmak ise, sürekli

o şehrin sizde yaşamasıdır. Kendini o şehirli görenlerle

aynı memleketli olmaktır. Ve ben duydum

bu şehri. Kalemkaya’dan vapur seslerinde,

Yenidoğan’dan sükûta ritim tutan ezan seslerinde,

Site Camii’nde bir kandil gecesi kubbelere

çarpan ilahi seslerinde. Ben Samsun’da doğmadım

ama Samsun’u duyuyorum. Duydukça, bir

şehrin insanın ruhu olmasının anlamını kavrıyorum.

Buradan bu latif şehre selam ediyorum,

şehri duyan dostlarıma da.

OMÜ’ün akademisyen ve yönetici

kimliğinize ne gibi katkıları oldu?

Tabi ki tüm kazanım ve yapıp edegeldiklerimin

zemini OMÜ. Zemin sağlam olmadan, güçlü

olmadan üzerine bir şey bina edemezsiniz.

Lise sonrası lisans, lisansüstü tüm eğitimim,

akademik gelişimim OMÜ’de gerçekleşti. OMÜ

hayatımda merkezi bir role sahip. Özellikle

akademi adına ne öğrendiysem orada öğrendim.

Kimliğimin vazgeçilmez bir parçası OMÜ.

Mezunu olduğum OMÜ adına elde edilen her

başarıdan gurur duyuyorum. Bugüne kadar

hizmet veren tüm yöneticilerine kalbi şükran

ve saygılarımı sunuyorum. Halihazırda Rektör

olarak görev yapan ve başarılı olacağından

hiç şüphe duymadığım, yıllar öncesinde birlikte

OMÜ öğrencisi olmanın güzelliğini yaşadığımız

aziz dostum Prof. Dr. Yavuz Ünal’a da

sevgi ve saygılarımı iletiyorum.

Bugünkü durum, yani yönetici pozisyonu da

elbette yıllar öncesinden planlanan bir durum

değildi. Her kademede üzerimize düşeni yerine

getirmeye çalıştık, OMÜ’deki kazanımlarımızı

yıllar içinde geliştirerek, YÖK Başkanlığımızın

teklifleri, Cumhurbaşkanımızın takdir ve

teveccühleriyle milletimize bir üniversitenin

üst yöneticisi olarak hizmet edebilme şerefine

nail olduk. Elimizden gelenin en iyisini yapmaya

çalışıyoruz. Gerisi takdir.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!