Prime 167 / Aralık

Sayı: 167 Aralık 20 Fiyat : ¨ 12

15. Çelik Konferansı

ÇELİK PİYASALARINDA

YENİ UFUKLAR

“15. yılında rekor kırdı”

AB Türkiye’den yapılan sıcak sac ithalatını kayıt altına alıyor

İçdaş yeni filmaşin tesisiyle pazar payını artıracak

ABD çelik sektörü Biden yönetiminde nasıl bir yol izleyecek?

IREPAS: Çin, küresel çelik sektöründeki belirsizliğe katkı sağlıyor

İÇİNDEKİLER

İÇİNDEKİLER

İÇİNDEKİLER

İÇİNDEKİLER

içindekiler

78 - Odak Konu

69 - Diyalog

ABD başkanlık seçimi ve etkileri

112- Katalog

Pazaryeri Güncel İlanlar

SteelOrbis Çelik

Hipermarketinde

Pazaryeri’nde

Neler Var?

Neler Var?

14- Haberler

Son gelişmeler

Yazarlar

44 - Veysel YAYAN

Dünya çelik sektöründe

2008 yılındakine benzer

dengeler oluşuyor

60 - Endeks

Orbis Çelik Endeksi

62 - Fiyatlar

Haftalık Çelik Fiyatları

48 - Muammer BİLGİÇ

Çelik sektörünün dünya

ekonomisindeki yeri

128 - Sanat

Yağmur ormanı V (varyasyon 3)

52 - Murat ERYILMAZ

Gelecek şekilleniyor

130 - Ehl-i Keyf

Aralık ayı tavsiyeleri

134 - Briç

Hamleler

Konuk Yazar

56 - Mert YILMAZ

Top ayağımızda

kale karşımızda

138 - Yorumsuz

Yazarlardan seçmeler

SteelOrbis Elektronik Pazaryeri

A.Ş. adına İmtiyaz Sahibi

Mustafa E. Say

Yayın yönetmeni

Murat Eryılmaz

Sorumlu yazı işleri müdürü

Erdem Ataoğlu

Editör

Demet Kazdal

Demet Kazdal

Yayın kurulu

Mustafa E. Say, Murat Eryılmaz,

Mesut Özdöl

Reklam

Faruk Erol, Oksana Mikhaylova

Melek Hüsnüoğulları,

Venüs Arguner

Yazı işleri

Derek Liu, Katie Memmel,

Gözde Boyacı

Tasarım

Aynur Uğur

Behçet Süha Çağlayan

Baskı

Fabrika Basım ve Tic.Ltd.Şti.

Göztepe Mah. İnönü Cad. No:74/A

Mahmutbey - Bağcılar - İstanbul

Sertifika No: 47653

İdare merkezi

Atatürk Cad.

Şeref Yazgan İş Merkezi

No: 72/18-19 Kat 7

Kozyatağı / İSTANBUL

Tel: 0216 468 10 50

e-mail: info@steelorbis.com

web: tr.steelorbis.com

reklam: sosales@steelorbis.com

Ulusal, Türkçe, aylık, sektörel yayındır.

Prime’da yer alan yazıların

sorumluluğu yazarına aittir. Kaynak

gösterilerek alıntı yapılabilir.

Sevgili okurlar,

1-3 Aralık tarihlerinde sanal olarak gerçekleşen SteelOrbis 15. Çelik

Konferansı - Çelik Piyasalarında Yeni Ufuklar, 76 ülke ve 834 firmadan

1400 katılımcı ile rekor kırdı. Bu sene içeriği genişletilerek 3 güne çıkarılan

bu etkinliğimizde söz alan sektörün önde gelen katılımcılarının yaptığı

konuşmalara dair kapsamlı dosyamızı derginizin ilerleyen sayfalarında

okuyabilirsiniz. Ayrıca tüm oturumların video kayıtlarına da websitemizi

ziyaret ederek ulaşabilirsiniz. Her sene katılımınızla hep daha iyiye

gitmesine katkı sağladığınız Çelik Piyasalarında Yeni Ufuklar konferansı

önümüzdeki yıllarda da sizlere layık bir etkinlik olmaya devam edecek.

Geçtiğimiz ayın önemli gündem maddelerinden olan ABD seçimlerine

ilişkin yorumları ve piyasaya dair olası etkilerini içeren haber ve makaleleri

de derginizin bu sayısında bulabilirsiniz.

Her zaman olduğu gibi eleştiri, görüş ve önerilerinizi bekliyoruz. Bizim

için en önemli ve en değerli yol gösterici, sizlerin düşünceleri ve geri

bildirimleridir. Lütfen her türlü görüş ve önerinizi bize ulaştırmaya devam

ediniz.

Saygılarımla,

HABERLER

13 Aralık 2020

Prime

HABERLER

Son Gelişmeler

AB Türkiye’den yapılan sıcak sac ithalatını kayıt altına

alıyor

Avrupa Komisyonu, Türkiye’den ithal alaşımlı

ve alaşımsız sıcak sac ürünlerin bugünden

itibaren kayıt altına alınacağını açıkladı. Bu

karar, Türkiye’den ithal edilen sıcak sac için

14 Mayıs tarihinde başlatılan antidamping

süreciyle bağlantılı.

SteelOrbis tarafından daha önce bildirildiği

üzere, Eylül ayının ortasında, Avrupa

Çelik Birliği (EUROFER), ithalata karşı

antidamping önlemleri geriye dönük olarak

uygulanabileceğinden, Türkiye’den ithal

edilen sıcak sacın kayıt altına alınmasını talep

etti. EUROFER, son istatistiklere dayanarak,

soruşturmanın başlatılmasının ardından

ithalatta önemli bir artış olduğunu ve bunun

da nihai vergilerin iyileştirici etkisini ciddi

şekilde zayıflatacağını iddia etti.

Kayda tabi ürünler 7208 10 00, 7208 25 00,

7208 26 00, 7208 27 00, 7208 36 00, 7208 37

00, 7208 38 00, 7208 39 00, 7208 40 00, 7208

52 10, 7208 52 99, 7208 53 10, 7208 53 90,

7208 54 00, 7211 13 00, 7211 14 00, 7211 19

00, ex 7225 19 10, 7225 30 90, ex 7225 40 60,

7225 40 90, ex 7226 19 10, 7226 91 91 ve 7226

91 99 kodları altında yer alıyor.

Kayıt altına alma işlemi dokuz ay içinde sona

erecek.

Habaş filmaşin hattı sipariş etti

İtalyan tesis ekipmanı tedarikçisi Danieli, gerilmeli beton çelik tel ve inşaat demiri dahil

Türkiye merkezli Habaş Sınai ve Tıbbi Gazlar olmak üzere çeşitli çelik kaliteleri üretecek.

İstihsal Endüstrisi A.Ş.’nin (Habaş) Aliağa Hattın 2021 yılının üçüncü çeyreğinde

çelik üretim tesisi için teknolojik paketlerin devreye alınması planlanıyor.

yanı sıra yeni filmaşin hattı ve slab döküm

ünitesi için elektrik ile otomasyon sistemleri Üretilen slablar, 1000-2100 mm genişliğinde

tedarik edeceğini açıkladı.

ve 220-225 mm kalınlığında olacak. Döküm

ünitesi 2021 yılının dördüncü çeyreğinde

Yeni filmaşin hattı, düşük ve orta karbonlu devreye alınacak.

çelik, kaynak teli, yüksek karbonlu çelik, ön

Prime Aralık 2020 14

HABERLER

ABD çelik sektörü Biden yönetiminde nasıl bir yol

izleyecek?

Eski Başkan Yardımcısı Joe Biden’ın 2020

seçimlerini kazanacağının açıklanmasının

üstünden yaklaşık 48 saat geçti ve Donald

Trump sonuçlara mahkemede karşı çıkmayı

planlasa da, birçok kişi gelecek için hazırlık

yapıyor ve ABD yerel çelik sektörünün yeni

yönetimin altında nasıl bir yol izleyeceğini

merak ediyor.

En dikkat çeken sorular, 232. Madde

vergilerinin uzun vadede sürdürülebilirliğiyle

ve uzun süredir tartışılan altyapı tasarısının

yeni yönetim tarafından kabul edilip

edilmeyeceğiyle alakalı.

232. Madde

2018 yılının Mart ayında, Trump yönetimi,

tüm çelik ithalatına %25 vergi getirdiğini

açıkladı. Bu verginin birbiriyle bağlantılı

iki amacı vardı: yerel çelik endüstrisini

canlandırmak ve istihdam yaratmak. 232.

Madde’nin hızlı etkisi yadsınamaz: ithalat

çok azaldı ve yerel çelik fiyatları bir gecede

neredeyse 220$/mt arttı.

Ancak bu ayın başlarında Forbes, orta vadede

çelik ve alüminyum vergilerinin yalnızca

yerel imalat sektörü istihdamını azaltmakla

kalmayıp, çelik sektöründe de istihdam

yaratmadığını belirtti.

Çelik endüstrisinden birçok kişi vergileri

desteklemeye devam ederken, Biden

yönetiminde vergilerin devam edip

etmeyeceği belirsiz.

Ortabatı merkezli bir kaynak, “Bence [232.

Madde vergilerini] Avrupalı ortaklar ile

Tayvan ve diğerleri gibi stratejik ortaklardan

başlayarak tek tek değerlendirecekler,”

şeklinde konuştu.

Başka bir piyasa kaynağı ise duruma farklı bir

açıdan yaklaşarak, “232. Madde vergilerini

kaldırmak yapılacak işlerin ilk sırasında yer

almıyor. Biden çelik işçileri sendikasının

desteğini aldı, dolayısıyla onların da

bu konuda söyleyecekleri vardır. Benim

tahminim, iki yıl içinde vergilerde düşüş, üç

yıl içindeyse iptal kararı gelecek,” ifadelerini

kullandı.

Altyapı

ABD ekonomisinin Covid-19 salgınının ilk

günlerinde ağır bir darbe alması Kongre’nin

nihayet altyapı planının geçireceğine dair

yaygın bir kanı oluşmasına neden oldu.

Temsilciler Meclisi, Temmuz ayı başında 1,5

trilyon $’lık altyapı harcamasını onarlarken,

yasa tasarısı, köprü onarımı için 300 milyar

$’dan fazla toplu taşıma için 100 milyar

$ eklemenin yanı sıra geniş bant internet

erişimi için 100 milyar $, temiz enerji

projeleri için 70 milyar $, temiz içme suyu

için 25 milyar $ ve posta hizmeti için 25

milyar $ daha ekleme yapılması sebebiyle

daha Senato’ya gelmeden reddedildi.

Senato Çoğunluk Lideri Mitch McConnell,

altyapı dışındaki harcamaların da

eklenmesine karşı çıkarak yasa tasarısının

Senato’ya gelmesine izin vermedi.

Bazıları Biden’ın göreve gelmesiyle yeni bir

yasa tasarısının oluşturulacağına inanıyor.

15 Aralık 2020

Prime

HABERLER


HABERLER

17 Aralık 2020

Prime

HABERLER

Bir kaynak, “Evet, bir noktada bir yasa tasarısı

hazırlanacağına inanıyorum ve altyapının da

oldukça kolay iki partili bir yasa olacağına

inanıyorum. Tek sorun, yasanın boyutu

ve tabii ki masrafların nasıl karşılanacağı

olacaktır. 2021 yılında olur mu? Ben yarı

yarıya diyorum ama 2021’de olması daha

muhtemel diye düşünüyorum,” şeklinde

konuştu.

Doğu Kıyısı’nda faaliyet gösteren bir tüccar

da bu fikre katılarak, “Bence de altyapı

yasası hazırlanacak. Büyüklüğü Senato’nun

yarıştan nasıl çıkacağına bağlı ancak iki

durumda da çok şaşırtıcı bir şey olacağını

düşünmüyorum,” dedi.

ABD Senatosu şu an 48 Cumhuriyetçi ve

48 Demokrat ile seçimin son etabında olan

Georgia’da 2 koltuktan oluşuyor. 5 Ocak

2021’de belli olacak seçim sonucu, Senato’yu

hangi partinin kontrol edeceğini belirleyecek.

Ascent Consultants Genel Müdürü Matt

Beckmann, “Federal Politika’nın yönü ve

boyutu, birçok açıdan Senato’da çıkacak

sonuca bağlı. Yönetim takımı çoğunlukla

Senato’dan bağımsız olarak uluslararası

ticaret politikasını şekillendirme gücüne

sahip. Ancak Biden (ya da diğerlerinin)

[hükümet tarafından yönetilen sağlık

planlarının genişletilmesi, yargı reformu,

sera gazı salımını azaltma çabaları ve Trump

döneminin göçmenlik politikalarını geri

almak gibi gündem maddelerini içeren]

Biden-Sanders Birlik Planı’nı uygulayıp

uygulamayacağı, Senato’da çoğunluğun

kimde olduğuna bağlı olacak.

Bir başka kaynak, Georgia’daki Senato

yarışını yakından takip ettiğini söyledi:

“Bunların çoğu Senato’nun kimde kalacağına

ve Biden’ın gündem maddelerini koruyup

koruyamayacağına bağlı. Eğer enerji

üretimimizi maliyetleri artırmadan olması

gerektiği gibi tutabilirsek, Trump yönetiminin

vergi indirimleri devam ederse ve virüs

yüzünden ülke yeniden kapanmazsa, bence

görünüm olumlu. Eğer bunlar olmazsa,

sıkıntılı bir dört yıla hazırlıklı olun”.

TÇÜD: Türkiye’nin çelik üretimi ve tüketimindeki artış

yılsonuna yönelik beklentileri iyileştirdi

Türkiye Çelik Üreticileri Derneği’nin (TÇÜD)

yaptığı açıklamaya göre, Türkiye’nin ham

çelik üretimi bu yıl Ekim ayında yıllık %19,4

artışla 3,2 milyon mt seviyesinde yer aldı. Bu

yıl Ocak-Ekim döneminde Türkiye’nin ham

çelik üretimi %4,2 artarak 29,1 milyon mt

oldu.

Ocak-Ekim döneminde Türkiye’de nihai

mamul tüketimi %16,2 artışla 24,4 milyon

mt olurken, Ekim ayında Türkiye’nin nihai

mamul tüketimi %27,6 artışla 2,5 milyon mt

seviyesinde yer aldı.

Ekim ayında Türkiye’nin çelik ihracatı %1,6

düşüşle 1,5 milyon mt olurken, bu ihracatın

değeri %0,2 düşüşle 791 milyon $ seviyesinde

kaydedildi. Ocak-Ekim döneminde ihracat

yıllık %10,5 düşüşle 13,3 milyon mt

seviyesinde yer alırken, bu dönemdeki ihracat

ın değeri %18 düşüşle 6,8 milyar $ oldu.


HABERLER

Türkiye’nin çelik ithalatı bu yıl Ekim ayında

yıllık %2,2 artışla 963.000 mt seviyesinde yer

aldı. Bu ithalatın değeri %3,1 düşüşle 628

milyon $ oldu. Yılın ilk 10 ayında ise ithalat

%8,2 artışla 10,4 milyon mt seviyesinde

kaydedilirken, bu ithalatın değeri %4,2

düşüşle 6,2 milyar $ oldu.

TÇÜD’e göre, pandemi döneminin daraltıcı

etkilerine rağmen, Türkiye’nin çelik üretimi

yılın ilk 10 ayı itibarıyla %4,2 artarken,

çelik tüketimi %16 arttı. Bu artışlar, yılın

son aylarına yönelik iyimser beklentileri

artırdı. Ülkenin çelik tüketiminin yaklaşık

%50’si ithalatla karşılandığından, kapasite

kullanım oranlarında yeterli artış görülmedi.

AB Komisyonu Türkiye’nin çelik ihracatını

kısıtlamaya devam etti. Her altı ayda bir

sıkılaştırılan kota kısıtlaması, damping ve

telafi edici vergi soruşturmasının ardından,

Kasım ayında EUROFER’in talebi üzerine, AB

Komisyonu geçmişe yönelik vergi uygulamak

üzere, ithalatı kayıt altına almaya karar

verdi. AB Komisyonu, AKÇT Serbest Ticaret

Anlaşmasının hükümlerini kendi çıkarlarına

göre uygulamaya ve Türkiye’nin çelik

ihracatını engellemeye devam ediyor. TÇÜD,

Türk çelik sektörünün, AB’nin sürdürmekte

olduğu ticareti engelleyici tavrının bir an

önce sonlandırılmasını ve anlaşmalara

uygun olarak adil ticarete dönülmesi

konusunda karşılıklı çabaların artırılmasını

beklediğini belirtti.

ABD Türkiye’den ithal inşaat demirine yönelik

incelemenin ön sonuçlarını açıkladı

ABD Ticaret Bakanlığı, Türkiye’den ithal

inşaat demirine uygulanan antidamping

vergisine yönelik idari incelemenin ön

sonuçlarını açıkladı.

1 Temmuz 2018 ve 30 Haziran 2019 tarihleri

arasındaki inceleme döneminde, Türk inşaat

demiri üreticilerinin normal değerlerin

altında satış yaptığı tespit edildi. Buna göre

bakanlık, ağırlıklı ortalama damping marjını

İçdaş için %19,0 ve Kaptan Demir için %11,80

olarak belirlerken, Çolakoğlu Metalürji

ve diğer üç boru üreticisi/ihracatçısı için

tahmini damping marjını %17,30 seviyesinde

belirledi.

Diler Demir Çelik pota fırınını yenileyecek

Alman tesis ekipmanı tedarikçisi SMS group, tasarlanmasını ve hidrolik birim içeriyor.

Türkiye merkezli Diler Demir Çelik’in 125

mt kapasiteli pota fırınını yenilemek için Sistemlerin değiştirilmesiyle şirket, çelik

sözleşme imzaladığını açıkladı.

analizi ile döküm sıcaklığını ayarlayabilecek

ve kükürt gidermeyi daha verimli ve güvenilir

Proje, pota ocağı kolon kaldırma sisteminin bir şekilde iyileştirebilecek.

değiştirilmesini, yeni iletken elektrot kolların

tedariki, tüm güç sistemi, özelleştirilmiş bir Projenin 2021 yılının üçüncü çeyreğinde

kaldırma sistemine ve iyileştirilmiş duman tamamlanması bekleniyor.

tutma başlığına sahip çatının yeniden

19 Aralık 2020

Prime

HABERLER

Erdemir, Kümaş Manyezit için Yıldız Holding ile

görüşüyor

OYAK, bünyesinde bulundurduğu Erdemir

üzerinden Kümaş Manyezit’i satın almak

üzere Yıldız Holding ile görüşmelere

başladığını açıkladı.

OYAK Genel Müdürü ve Erdemir Yönetim

Kurulu Başkanı Süleyman Savaş Erdem “Bu

adım, demir çelik ve çimento sektöründeki

şirketlerimizle önemli bir entegrasyon

olacak ve maliyetlerimizi düşürecek. Kümaş,

ihracatta da önemli bir oyuncu ve Türkiye’ye

döviz kazandıracak bir değer. Detaylı

incelemelerde bulunacağız,” ifadesini

kullandı.

Dünya kriptokristalin manyezit cevherinin

yaklaşık %20’sine tek başına sahip olan

Kümaş, ağırlıklı olarak demir çelik ve çimento

sektörlerinde kullanılan refrakter ürünlerini

üretiyor. İç piyasadaki ihtiyacı karşıladığı gibi

önemli oranda ihracat da yapıyor.

Çin kotalar dahil olmak üzere tüm hurda ithalatını

yasakladı, piyasa yeni standartları bekliyor

Çinli yetkililer, şu anda kotalara tabi olan

geri dönüştürülebilir çelik ürünleri dahil

olmak üzere tüm hurda ithalatını 1 Ocak

2021 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere

yasakladığını açıklayan bir belge yayımladı.

Hükümetin yerel piyasayı koruma planıyla

paralel olan bu açıklamanın, yıl sonuna

kadar yeni hurda ithalatı standartlarının

onaylanması beklendiği için, piyasayı pek

fazla etkilemesi beklenmiyor. Söz konusu

standartlar, Çin piyasasını iyi kalitede

hurdaya sahip yabancı satıcılara açacak.

Ekoloji ve Çevre Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı,

Ulusal Kalkınma ve Reform Komisyonu

ve Genel Gümrük İdaresi, yetkililerin kota

dahilindeki ithalat izinlerini 31 Aralık 2020

tarihinden sonra onaylamayı durdurmasıyla

birlikte, önümüzdeki yıldan itibaren Çin’de

tüm katı hurda ithalatının yasaklanacağını

belirten bir açıklama yayımladı. Bu da,

2020’den sonra mevcut sistemin kalkacağı ve

hammadde ithalatı kotasının uzatılmayacağı

anlamına geliyor.

Bu açıklama piyasa oyuncularını

endişelendirdi, ancak birçok piyasa kaynağı

ve yetkiliye göre bu durum, Çin hükümetinin

standardizasyon oluşturarak, ülkeye düşük

kalitede ürün girmesini engelleyecek olan

yeni hurda ithalatı sistemini uygulamaya

sokmasını iptal ettiği anlamına gelmiyor.

Yeni standartlara uygun geri dönüştürülebilir

çelik ürünleri ithal edilebilecek ve kota

sınırlamasına tabi olmayacak. Söz konusu

ürünlerin yeni standartları için taslak

plan Kasım ayında yayımlandı, görüşlerin

alınmasının ardından bu yılın sonunda resmi

olarak açıklanacak.


HABERLER

21 Aralık 2020

Prime

HABERLER

Türkiye’de Kasım ayında yıllık enflasyon %14,03 oldu

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından

yayımlanan verilere göre, bu yıl Kasım

ayında tüketici fiyat endeksi (TÜFE) aylık

bazda %2,30 artarken, yıllık enflasyon oranı

%14,03 oldu.

Ana harcama gruplarında, aylık bazda en

yüksek artış %4,51 ile ulaştırma grubunda

görülürken, yıllık bazda en yüksek artış ise

%29,42 ile çeşitli mal ve hizmetler grubunda

gerçekleşti.

Nippon Steel ikinci yarıda talepte toparlanma

bekliyor

Dünyanın ikinci büyük çelik üreticisi Japonya

merkezli Nippon Steel Corporation, 30 Eylül

tarihinde sona eren 2020 yılının ilk yarısına

ilişkin mali sonuçlarını açıkladı. Söz konusu

dönemde Nippon Steel, bir önceki mali yılın

ilk yarısında kaydedilen 49,44 milyar JPY net

kâra kıyasla 188,24 milyar JPY (1,82 milyar

$) net zarar bildirirken, şirketin net satışları

geçtiğimiz yılın aynı döneminde kaydedilen

3,05 trilyon JPY net satışa göre %26,4 düşüş

göstererek 2,24 trilyon JPY (21,71 milyar $)

seviyesinde kaydedildi. Bu düşüş, Corona

virüsünün etkileriyle düşen talepten

kaynaklandı.

Bununla birlikte, söz konusu dönemde,

Nippon Steel’in ham çelik üretimi yıllık %32

düşüşle 14,64 milyon mt olurken, şirketin

çelik ürünleri sevkiyatı yıllık %27,1 düşüşle

14,46 milyon mt seviyesinde kaydedildi.

Şirket, ham çelik üretiminin yılın ikinci

yarısında yaklaşık 18,10 milyon mt’a

çıkacağını düşünüyor.

Şirket, ilk yarıda Corona virüsünden dolayı

çelik talebinde kaydedilen keskin düşüş

nedeniyle yüksek fırınlarındaki üretimi

azalttı, ancak bu yılın ikinci yarısında talep

toparlanırsa bazı yüksek fırınları yeniden

başlatmayı planlıyor.

Nippon Steel, pandemi öncesi döneme

kıyasla düşük olacak olsa da yılın ikinci

yarısında talebin artmasını bekliyor. 31 Mart

2021 tarihinde sona eren mali yılda 120

milyar JPY zarar kaydedeceğini tahmin eden

şirket, kâr yapısını yeniden inşa edeceğini,

finansal durumunu mümkün olan en kısa

sürede iyileştireceğini ve hissedarlarına kâr

sağlayacağını belirtti.

Vale üretim beklentisini düşürdü

Brezilyalı madenci ve demir cevheri üreticisi için, şirketin, alıcıların satın alma maliyeti

Vale, bu yıl ve önümüzdeki yıla dair demir dahil edilmeden hesaplanan demir cevheri

cevheri üretimi, AVFÖK ve diğer öngörülerini maliyetinin bu yıl 13,6$/mt ve önümüzdeki

güncelledi.

yıl 10,5-12$/mt olması bekleniyor.

Vale, demir cevheri üretiminin bu yıl, önceki

beklentisi olan 310 milyon mt’a kıyasla 300-

305 milyon mt ve 2021’de de 315-335 milyon

mt olmasını beklediğini söyledi. Şirket yıllık

400 milyon mt üretim seviyesine sahip olduğu

Vale, sermaye harcamalarının bu yıl toplam

4,2 milyar $, 2021’de 5,8 milyar $ ve sonraki

yıllarda da ortalama 5,5 milyar $ seviyesinde

olmasını beklediğini belirtti.


HABERLER

Liberty Steel ilk sürdürülebilir şekilde üretilmiş

inşaat demiri sevkiyatını yapmaya hazırlanıyor

GFG Alliance’ın bağlı kuruluşu İngiltere

merkezli Liberty Steel Group, bu hafta CARES

sertifikası ve sürdürülebilirlik onayı aldıktan

sonra ilk sürdürülebilir şekilde üretilmiş

inşaat demiri siparişlerini sevk etmeye hazır

olduğunu açıkladı. Şirket, İngiltere’nin inşaat

ve altyapı projelerine Greensteel ürünleri

tedarik etme ve İngiltere’nin ithal çeliğe olan

bağımlılığını azaltma stratejisini geliştirmek

amacıyla yıl sonundan önce yaklaşık 10.000

mt ürün teslim edecek.

Liberty Steel, Rotherham haddehanesinde

elektrik ark ocağında eritilen hurdadan

sürdürülebilir şekilde üretim yaparak GreBar

üretmeye başladı. Tesis, önümüzdeki aylarda

GreBar üretimini artıracak ve nihai kapasite

yıllık 300.000 mt’a ulaşacak. Tesis, B500C

kalitesinde 25, 32, 40 ve 50 mm ebatlarında

inşaat demiri üretme kapasitesine sahip

ve portföyüne 20 mm ebadını da eklemeyi

planlıyor.

Liberty Steel UK’in İnşaat Demiri Ticari

Direktörü Peter Gate, “İngiltere hükümeti,

salgının ardından daha iyi bir şekilde gelişme

sözü verdi ve Liberty’nin Greensteel süreciyle

yapılan inşaat demiri arzımız, müşterilere

bir İngiliz şirketi tarafından sürdürülebilir

olarak üretilen yüksek kaliteli çeliği kullanma

olanağı tanıyor. Müşterilere bu ebatta daha

geniş bir İngiltere pazarı sunacak ve inşaatta

tasarım ile maliyet verimliliklerini artırmaya

yardımcı olacak olan 50 mm inşaat demiri

tedarik etme kapasitesini geliştirmeye önem

verdik,” dedi.

Liberty Steel ayrıca, küresel pazarda çok

bulunmayan mikro alaşımlı inşaat demiri

araştırma ve geliştirme çalışmalarına devam

ediyor. Ürün, belirli yapısal uygulamalar

için kullanışlı olan daha istikrarlı tanecik

kapasitesine sahip olacak.

Çelik Halat ve Tel Sanayii ABD’ye yaptığı ön gerilmeli

beton teli ihracatını geçici olarak durdurdu

Kocaeli merkezli Çelik Halat ve Tel

Sanayii AŞ, ABD’ye yaptığı ön gerilmeli

beton teli ihracatını söz konusu ürüne

yönelik antidamping ve telafi edici vergi

soruşturması tamamlanana kadar geçici

olarak durdurduğunu açıkladı.

SteelOrbis’in daha önce bildirdiği üzere,

söz konusu soruşturmaların ön kararında,

şirketten %53,65 oranında damping ve

%135,06 oranında teşvik bulunduğu ifade

edilmişti.

Şirket, ciro ve kâr kaybını önlemek için gerekli

önlemleri aldığını ve alternatif pazarlarda

büyüme stratejisi doğrultusunda satış ile

pazarlama faaliyetlerine başladığını belirtti.

23 Aralık 2020

Prime

ÖZEL HABER


ÖZEL HABER

25 Aralık 2020

Prime

HABERLER

İçdaş yeni filmaşin tesisiyle pazar payını artıracak

talyan tesis ekipmanı tedarikçisi Danieli,

2005 yılından bu yana iki adet Danieli filmaşin

tesisinin faaliyette olduğu Türkiye merkezli

çelik üreticisi İçdaş’ın Biga tesisi için üçüncü

bir filmaşin hattı tedarik edeceğini açıkladı.

Çelik üreticisinin yatırımının amacı filmaşin

pazar payını artırmak ve ürün portföyüne

gelişmiş çelik kaliteleri eklemek.

Yeni hat, 110 m/sn’lik maksimum haddeleme

hızında kaynak teli, yüksek karbonlu ön

gerilmeli beton çelik tel, yay çeliği, rulman

çeliği, otomat çeliği ve alaşımlı çelik dahil

olmak üzere çeşitli çelik kaliteleri üretmek

üzere tasarlandı.

Hattın 2021 yılının ikinci çeyreğinde devreye

alınması planlanıyor.

Alacero kongresi: Latin Amerika’yı yeniden

sanayileştirmek için fırsatlar var

Bu yıl online olarak gerçekleştirilen yıllık

Alacero kongresi, Latin Amerika çelik

sektörünün mevcut durumunun yanı sıra

bu yılın geri kalanı, 2021 ve gelecek için

uzmanların bakış açılarının tartışıldığı bir

panel düzenledi.

Kongre Başkanı Maximo Vedoya, bölgenin

gelişme derecesinin Latin Amerika’nın

büyümek için birçok fırsata sahip olduğunu

gösterdiğini vurguladı. Bölgedeki

görünür çelik tüketiminin kişi başına 100

kg seviyesinde olması, Latin Amerika

ülkelerinde büyüme kaydedilebileceğini

gösteriyor.

Katılımcılar, bölgesel tedarik zincirlerinin

inşa edildiği bir ekonomide rekabet

edebilmek için yeniden sanayileşmenin

gerekli olduğunu belirtti. Techint Group’un

Başkanı ve CEO’su Paolo Rocca, “Latin

Amerika, endüstriyel kalkınma ve önemli

dinamiklerle entegre değer zincirinin

geliştirilmesi için tarihi bir fırsata sahip,”

şeklinde yorum yaptı.

Toplantıda, kamu idarelerinin farklı

bölgelerdeki dengesiz ekonomik

toparlanmalara ilişkin görüşleri tartışıldı.

Meksika Ekonomi Bakanı Graciela Marquez

Colin, hükümetlerin rolü hakkında yorum

yapıp, KOBİ’lerin rolünü ve Latin Amerika’nın

Çin’e göç eden şirketleri çekmek için yer

değişiminden faydalanması gerektiğini

vurgulayarak, “Küresel zincirlerin kısıtlandığı

bir zamanda ülkelerimizi bu şirketler için

çekici hale getirmeliyiz,” dedi. Brezilya

Ekonomi Bakanlığı Üretkenlik, İstihdam ve

Rekabet gücü Özel Sekreteri Carlos Alexandre

da Costa, “Yeniden sanayileşme süreci,

yeterli makroekonomik ortamın yanında,

faaliyete yönelik iyi bir ortamı sağlamak için

tasarlanmış bir dizi mikro reform sayesinde

mümkün,” dedi.

Toplantının sonunda bölgedeki lider çelik

şirketlerinin CEO’ları Latin Amerika’ya

yönelik bakış açılarını ve tüm ülkelerde

karşılaşılan zorlukları dile getirdi. Alacero’nun

Başkanı Maximo Vedoya, “Latin Amerika

çelik sektörü küresel anlamda son derece

rekabetçi. Asya’ya göre birçok avantajımız


HABERLER

var ve adil piyasa koşulları bizi öne çıkarıyor.

Sanayi, sosyal büyümenin kaynağı, KOBİ’ler

için bir itici güç olduğundan ve büyüme

ile gelişme ihtiyacı olan Latin Amerika için

kaliteli istihdam yarattığından, bölgesel

entegrasyon çözümünün bir parçası. Latin

Amerika’nın gerçekten bir fark yaratmak ve

yeniden büyüme yoluna girmek için tarihi bir

fırsatı var,” dedi.

EuRIC, AB tarafından hurda ihracatına getirilecek

olası bir yasak veya kısıtlamaya karşı çıktı

SteelOrbis’in edindiği bilgilere göre, Avrupa

Komisyonu, döngüsel ekonomi stratejisi

kapsamında Avrupa Birliği’nin (AB) atık

sevkiyatlarına yönelik kurallarını inceliyor

ve bu bağlamda ihracatı kısıtlamayı veya

yasaklamayı düşünüyor.

Avrupa Geri Dönüşüm Endüstrileri

Konfederasyonu (EuRIC) Genel Sekreteri

Emmanuel Katrakis, SteelOrbis’e “2021

yılının ilk yarısında değişiklik önerisi

yayımlandığında, atık sevkiyatı kurallarının

gözden geçirilmesine dair mevcut seçenekler

hakkında daha fazla bilgi sahibi olacağız,”

şeklinde konuştu.

Yine de, bir önerinin Avrupa Parlamentosu

ve AB üyesi ülkeleri temsil eden AB Konseyi

tarafından onaylanması genelde en az bir yıl

sürüyor.

Katrakis, “EuRIC sürdürülebilir hammadde

ticaretini tamamen destekliyor, ancak küresel

olarak değer gören ve ticareti yapılan metal

hurda ihracatının yasaklanmasına karşı,”

şeklinde konuştu.

Avrupa geri dönüşüm endüstrisini temsil

eden EuRIC, işlenmemiş/arıtılmamış metal

hurda ile işlem görmüş hurda arasında bir

ayrım yapılmasını istiyor.

Bazı kaynaklara göre, atık kategorisine

giren ürünlerin ihracatının yasaklanması,

kuralların gözden geçirilmesine dair yapılan

hazırlıktan önce dikkate alınan fikirlerden

biri.

AB dünyanın en büyük çelik hurda ihracatçısı

konumunda. Bu yılın Ocak-Eylül döneminde,

AB’nin Türkiye’ye hurda ihracatı geçen yılın

aynı dönemine kıyasla %11,6 artışla 9,87

milyon mt seviyesinde yer aldı.

ArcelorMittal ve İtalya’daki tesis iki farklı kuruluş

olarak faaliyet göstermeye başladı

SteelOrbis’in edindiği bilgilere göre,

ArcelorMittal ve Taranto merkezli Ilva

tesisinden oluşan ArcelorMittal Italia 10

Kasım itibarıyla iki farklı ticari kuruluş olarak

faaliyet göstermeye başladı.

Bir piyasa kaynağına göre, ArcelorMittal

ürünlerini İtalya dahil olmak üzere her yere

satacak. ArcelorMittal Italia ise satışlarını

Carlo Malasomma’nın yerine gelen yeni

Pazarlama Kurulu Başkanı Alessandro Faroni

ile gerçekleştirecek.

27 Aralık 2020

Prime

HABERLER

Söz konusu piyasa kaynağı, “Bu ayrılığın asıl

amacını hala bilmiyoruz ancak uygulama

açısından, ArcelorMittal çalışanları kendi

içerisinde rekabet ediyormuş gibi görünüyor.

Bence bu ayrılık, ancak önümüzdeki

haftalarda netleşecek bir şeyle bağlantılı

olacak,” şeklinde konuştu.

Diğer bazı piyasa kaynakları, bu hamlenin

ArcelorMittal ile İtalya hükümeti arasında,

Avrupa’nın en büyük çelik sahası ve

İtalya’daki tek entegre çelik üreticisi olan

Ilva tesisine dair yeni bir endüstriyel plan

hakkında yapılan görüşmelerle bağlantısı

olabileceğini düşünüyor. ArcelorMittal

Italia tarafından işletilen tesis, şu anda

tarihinin en düşük seviyelerinde üretim

gerçekleştiriyor. 4 Mart 2020 tarihinde İtalya

hükümeti ile ArcelorMittal arasında yapılan

anlaşmaya göre, eğer yeni yatırım sözleşmesi

30 Kasım’a kadar imzalanmazsa, şirket bu

yılın sonuna kadar 500 milyon € ödeyerek

tesisten ayrılabilir.

Alacero 2020: CEO’lar Latin Amerika’da artan çelik

talebini değerlendirdi

Bu hafta internet üzerinden gerçekleştirilen

Alacero konferansında CEO’lar, Latin

Amerika’daki en son gelişmeleri

değerlendirdi.

Gutierrez, “Meksika ve bölgedeki diğer

ülkelerde (çelik ürünleri için) güçlü bir

talebimiz var ancak (çelik) arzımız sınırlı,”

şeklinde konuştu.

Kolombiya Çelik Üreticileri Komisyonu (CPA)

Yöneticisi Maria Juliana Ospina, Covid-19

salgınının çoğu ülkede çelik üretimini

önemli oranda düşürerek Latin Amerika’ya

büyük hasar verdiğini söyledi. Ospina, Latin

Amerika’ya zarar veren çelik arzı fazlalığı için

Çin’i suçladı. Yönetici, Covid-19 salgınının

ikinci dalgası nedeniyle Avrupa ülkelerinde

uygulanabilecek olası karantinanın da yerel

çelik sektörünü olumsuz etkileyebileceğini

belirtti.

Meksika merkezli çelik üreticisi Deacero

CEO’su Raul Gutierrez, Latin Amerika çelik

sektörü hareketliliğindeki iyileşmenin

beklenenden daha iyi olduğunu söyledi.

Ancak Gutierrez söz konusu iyileşmenin,

kısmen tüketici endüstrilerdeki düşük çelik

stokları nedeniyle yaşandığını belirtti.

Kolombiya merkezli çelik üreticisi Acesco

CEO’su Carlos Arturo Zuluaga, Kolombiya

gibi toplumsal eşitsizliğin fazla olduğu

ülkelerin bu durumdan en çok etkilenenler

olduğunu söyledi ve istihdamın da önemli

oranda etkilendiğini belirtti. Zuluaga,

hükümetin hızlı bir şekilde konut teşviki

önerdiğini ve bunun da Covid-19 sonrasında

konut satışlarını artırdığını söyledi. CEO

ayrıca, hükümetin konut ve altyapı sektörleri

üzerine daha fazla çalışma yapmasının da

yerel çelik pazarlarına yardımcı olabileceğini

belirtti.

ArcelorMittal Brazil’in uzun mamul birimi

CEO’su Jefferson de Paula, örnek olarak

Brezilya ve Arjantin’in iki farklı “iyileşme”

aşamasından geçtiğini söyledi. Ancak Paula,

her iki ülkenin de ekonomik hareketliliğinde


HABERLER

29 Aralık 2020

Prime

HABERLER

düşüş yaşandığını ve Arjantin’in daha fazla

hasar gördüğünü belirtti. Brezilya için

Arjantin’e göre daha iyimser olan Paula,

“Yıl sonunda Arjantin ve Brezilya’daki

çelik stoklarını iyileştiriyoruz. Ancak, 2021

öngörüleri konusunda dikkatli olmalıyız. Hala

ülkelerin elinde olmayan belirli meseleler

var, bunlar dış faktörler. Covid-19’un ikinci

dalgası gelebilir,” şeklinde konuştu.

İDÇ’nin satış gelirleri Ocak-Eylül döneminde arttı,

ihracatı düştü

İnşaat demiri üreticisi İzmir Demir Çelik

Sanayi A.Ş. (İDÇ), 2020 yılının ilk dokuz ayına

ilişkin mali ve faaliyet sonuçlarını açıkladı.

Yılın ilk dokuz ayında, İDÇ bir önceki yılın

aynı döneminde kaydedilen 376,77 milyon TL

net zarara kıyasla 665,90 milyon TL net zarar

kaydetti. Şirketin satış gelirleri yıllık %12,4

artış göstererek 3,49 milyar TL olurken, söz

konusu dönemde İDÇ 2019 yılının ilk dokuz

ayında kaydedilen 114,26 milyon TL faaliyet

zararına kıyasla 192,17 milyon TL faaliyet kârı

kaydetti.

İDÇ’nin yaptığı açıklamaya göre, ilk dokuz

ayda şirketin kütük üretimi yıllık %5 artışla

945.354 mt olurken, inşaat demiri üretimi

yıllık %6 düşüşle 615.199 mt seviyesinde yer

aldı. Bununla birlikte aynı dönemde İDÇ’nin

fason inşaat demiri üretimi yıllık %64 artışla

196.878 mt oldu. İlk dokuz ayda şirket yıllık

%1 düşüşle 177.260 mt profil üretti.

Bununla birlikte, 2020 yılının ilk dokuz

ayında İDÇ’nin nihai mamul satışları yıllık %9

artışla 1 milyon mt olurken, ihracat satışları

yıllık %10 düşüşle 245.081 mt seviyesinde

kaydedildi.

İDÇ, söz konusu dönemde, geçen yılın aynı

dönemine göre mamul fiyatlarının ortalama

olarak döviz cinsinden düşerken, TL cinsinden

arttığını belirtti. Şirket, maliyetlerinin büyük

bir kısmının döviz cinsinden olması ve

döviz kurunun da artış göstermesi sebebiyle

marjlarda iyileşme sağlanamadığını ifade

etti. Şirket ayrıca, yurt dışı gelirlerinin geçen

yılın aynı dönemine göre %20 düştüğünü

bildirdi.

AB, Çin ve Endonezya’dan ithal paslanmaz sıcak

haddelenmiş çelik ürün soruşturmasını önlemsiz

kapattı

Avrupa Komisyonu, Çin ve

Endonezya’dan ithal edilen paslanmaz sıcak

haddelenmiş çelik sac ve ruloya yönelik

telafi edici vergi soruşturmasının önlemsiz

kapatıldığını açıkladı.

Soruşturma, 10 Ekim 2019 tarihinde Avrupa

Çelik Birliği (EUROFER) tarafından yapılan

başvuruya istinaden başlatılmıştı.

18 Eylül 2020 tarihinde EUROFER şikayetini

geri çekti. Komisyon, Çin ve Endonezya’dan


HABERLER

ithal edilen söz konusu ürünlere yönelik

telafi edici vergi soruşturmasının önlemsiz

kapatılmasına karar verdi.

Söz konusu soruşturmaya tabi ürünler

Gümrük Tarife İstatistik Pozisyonu Cetveli’nde

7219 11, 7219 12, 7219 13, 7219 14, 7219 22,

7219 23, 7219 24, 7220 11 ve 7220 12 kodları

altında kayıtlı bulunuyor.

IREPAS: Çin küresel çelik sektöründeki belirsizliğe

katkı sağlıyor

Küresel uzun çelik üreticileri ve ihracatçıları Çin’in hurda ithalat yasağının belli

birliği IREPAS, Covid-19 salgınından sınırlamalarla kalkma olasılığı da küresel

ciddi şekilde etkilenen çelik talebinin çelik sektörü üzerinde bir baskı oluşturuyor.

2021 yılında sadece Çin’de değil küresel

olarak da toparlanacağını söyledi. Ancak,

Çelik kapasitelerini artıran Çin’e yapılan

hurda arzının yeterli olup olmayacağına

Avrupalı ve ABD’li üreticiler korumacılık dair belirsizlik mevcut, ancak başlıca

önlemlerinden yararlanmaya devam ederse, tedarikçilerin fiyatlarını yukarı yönlü

Rusya, Ukrayna, Türkiye, İran ve Brezilya gibi güncellemesi bekleniyor.

ülkeler önümüzdeki dönem büyük zorluklarla

karşılaşacak. Çin’in HBI, pik demir, slab ve IREPAS, AB ve ABD’de devam eden

kütük ithalatının düşmeye başladığı göz

önüne alındığında, Çin’in önümüzdeki 4 ay

içinde net ithalatçı durumundan net ihracatçı

durumuna geçme olasılığı da göz ardı

edilemez. Ancak, Çin Yeni Yılı tatiline kadar

önemli bir değişiklik görülmesi beklenmiyor.

korumacılık önlemleri nedeniyle uzun çelik

piyasasının daha da bölgesel hale geldiğine

vurgu yaptı. Ancak, ABD piyasasında hala

arz fazlası ve bastırılmış talep görülmesine

rağmen, seçimleri Biden’ın kazanmasıyla

232. Madde vergilerinin kaldırılması yönünde

tartışmalar başladığı ifade ediliyor.

ABD Türkiye merkezli Habaş’dan ithal inşaat

demirine yönelik idari incelemeyi sonlandırdı

ABD Ticaret Bakanlığı, Türkiye merkezli Habaş

Sınai ve Tıbbi Gazlar İstihsal Endüstrisi

A.Ş.’den (Habaş) ithal inşaat demirine

uygulanan telafi edici vergilerine ilişkin

1 Ocak 2019 ve 31 Aralık 2019 arasındaki

dönemi kapsayan idari incelemeyi iptal etti.

Söz konusu idari inceleme 2020 yılının Eylül

ayında başlatıldı. 2 Ekim 2020 tarihinde

bakanlık, Habaş’ın söz konusu dönemde

inşaat demiri ihraç etmediğini bildirdi.

British Steel üretim ve satışlarını artırmak için 50

milyon £ finansman aldı

Basında çıkan haberlere göre, İngiltere

merkezli Secure Trust Bank Commercial

Finance, İngiltere merkezli çelik üreticisi

British Steel’e, pazar fırsatlarını en üst düzeye

çıkarmak amacıyla önümüzdeki aylarda

üretim ve satışlarını genişletme planlarını

31 Aralık 2020

Prime

İÇİNDEKİLER

İÇİNDEKİLER

HABERLER

desteklemek için 50 milyon £ değerinde

finansman sağladı.

SteelOrbis’in daha önce bildirdiği üzere, Çin

merkezli Jingye Group, Mart ayında devraldığı

şirketi, daha rekabetçi ve sürdürülebilir hale

getirme teminatı vermişti. British Steel şu

anda tesislerini yenilemek ve performansını

iyileştirmek için Teeside tesisindeki elektrik

ark ocağının geliştirilmesi ve Scunthorpe

tesisinde yeni bir santralin inşası gibi

projelere yatırım yapıyor.

Jingye, British Steel’in dönüşümüne 1,2

milyar £ yatırım yapıyor.

Avustralya merkez bankası demir cevheri ihracatının

güçlü kalmasını bekliyor

Avustralya merkez bankası Reserve Bank

of Australia (RBA), önümüzdeki yıl,

Avustralya’nın demir cevheri ihracatının

Çin’in güçlü talebi ve Brezilya’daki

uzun süren aksaklıklar nedeniyle güçlü

kalması beklenirken, kömüre yönelik zayıf

küresel talep nedeniyle kömür ihracatının

azalmasının beklendiğini belirtti.

destekledi. Fiyatlar Çin limanlarındaki

yoğunluk ile desteklense de son zamanlarda

bu yoğunluğun biraz hafiflediği görüldü.

Brezilya’dan yapılan demir cevheri tedariki,

yılın başında meydana gelen çeşitli

aksaklıkların ardından arttı ve bu da, son

zamanlarda fiyatlar üzerindeki yukarı yönlü

baskıyı azalttı.

Haziran çeyreğinde demir cevheri ihracat

hacimleri arttı ve rekor seviyeye ulaştı;

üreticiler yüksek demir cevheri fiyatlarından

yararlanmak istedi. Buna karşılık, kömür

ihracatı, zayıflayan küresel kömür talebi

ve düşük fiyatlardan dolayı azalan üretim

nedeniyle son aylarda daha da düştü.

Gösterge demir cevheri fiyatları, bir önceki

Ağustos ayı açıklamasından bu yana yüksek

seviyede yer almaya devam etti ve Eylül ayının

başında 2014 yılından bu yana kaydedilen en

yüksek seviyesine ulaştı. Çin’de devam eden

güçlü çelik üretimi, demir cevheri fiyatlarını

RBA’ya göre, kömür fiyatları bu yıl önemli

ölçüde düştü. Koklaşabilir taş kömürü

fiyatları en düşük seviyelere ulaşmak üzere.

Son zamanlarda bazı Çinli kamu kuruluşlarına

ve çelik üreticilerine Avustralya’dan kömür

ithalatını durdurmaları talimatı verildiği

yönündeki haberler, deniz yoluyla taşınan

kömüre yönelik talep görünümüne ilişkin

belirsizliğin artmasına neden oldu. Bazı

analistler, Avustralya’da yağışların artması

yönündeki endişelerin de koklaşabilir taş

kömürü fiyatlarını desteklediğini öne sürdü.

Artan yağışlar önümüzdeki aylarda arzı

kesintiye uğratacak.


HABERLER

Kardemir Ocak-Eylül döneminde net zarar açıkladı

Entegre uzun mamul üreticisi Kardemir

Karabük Demir Çelik Sanayi ve Ticaret A.Ş.

(Kardemir) 2020 yılının ilk dokuz ayına ilişkin

mali sonuçlarını açıkladı.

Bu yılın ilk dokuz ayında Kardemir bir önceki

yılın aynı döneminde kaydedilen 209,27

milyon TL net kâra kıyasla 396,49 milyon

TL net zarar açıkladı. Aynı dönemde şirket,

bir önceki yıl kaydedilen 314,15 milyon TL

faaliyet kârına kıyasla 9,28 milyon TL faaliyet

zararı bildirirken, satış gelirleri yıllık %12,7

artışla 5,17 milyar TL oldu.

Söz konusu dönemde, şirketin konsolide

AVFÖK’ü 2019 yılının aynı döneminde

kaydedilen 578,85 milyon TL’ye kıyasla 654,43

milyon TL seviyesinde kaydedilirken, AVFÖK

marjı aynı dönemde bir önceki yıl kaydedilen

%12,6’dan %12,5 seviyesine geriledi. Bununla

birlikte şirket satış hacminin yıllık bazda %6,5

düşüş göstererek 1,78 milyon mt olduğunu

bildirdi.

Aynı dönemde, şirketin ham çelik üretimi

yıllık %13,1 artarak 1,89 milyon mt olurken,

pik demir üretimi ise yıllık %12,5 artışla 1,71

milyon mt seviyesinde kaydedildi.

Dünya ham çelik üretimi Ekim ayında %3,5 arttı

Dünya Çelik Birliği (worldsteel), bu yılın

Ekim ayında dünya ham çelik üretiminin

aylık bazda %3,5 ve yıllık bazda %7 artarak

161,9 milyon mt olduğunu bildirdi.

Ekim ayında Asya’da gerçekleşen ham çelik

üretimi önceki yıla kıyasla %10,4 artışla 120,1

milyon mt olarak kaydedildi. Söz konusu

dönemde Çin’in ham çelik üretimi yıllık

%12,7 artışla 92,2 milyon mt, Hindistan’ın

ham çelik üretimi yıllık %0,9 artışla 9,1

milyon mt, Japonya’nın ham çelik üretimi

yıllık %11,7 düşüşle 7,2 milyon mt ve Güney

Kore’nin ham çelik üretimi yıllık %1,8 düşüşle

5,9 milyon mt olarak kaydedildi.

Öte yandan, AB-28 ülkeleri Ekim ayında

yıllık %5,6 düşüşle 12,6 milyon mt ham

çelik üretimi gerçekleştirdi. Söz konusu

dönemde Almanya’nın ham çelik üretimi

yıllık %3,1 artışla 3,4 milyon mt, İtalya’nın

ham çelik üretimi yıllık %4,6 düşüşle 2,1

milyon mt ve İspanya’nın ham çelik üretimi

yıllık %7,7 düşüşle 1,1 milyon mt seviyesinde

kaydedildi.

Türkiye aynı ayda yıllık %19,4 artışla 3,2

milyon mt ham çelik üretimi gerçekleştirdi.

Söz konusu ayda BDT ülkelerinin ham çelik

üretimi yıllık %4,7 artışla 8,4 milyon mt

olurken, Rusya yıllık %4,3 artışla 6 milyon mt

ham çelik üretimi gerçekleştirdi. Ukrayna’nın

ham çelik üretimi ise yıllık %5,9 artışla 1,7

milyon mt oldu.

Kuzey Amerika ülkeleri Ekim ayında yıllık

bazda %13,1 düşüşle 8,5 milyon mt ham

çelik üretimi gerçekleştirdi. Aynı ayda ABD

yıllık %15,3 düşüşle 6,1 milyon mt ham çelik

üretirken, Meksika yıllık %1,1 artışla 1,5

milyon mt ham çelik üretti. Söz konusu ayda

Güney Amerika ülkelerinin ham çelik üretimi

ise yıllık %0,4 artarak 3,5 milyon mt olurken,

Brezilya yıllık %3,5 artışla 2,8 milyon mt ham

çelik üretti.

35 Aralık 2020

Prime

HABERLER

Severstal kendi ürettiği cevher tüketimini artırdı

Verimliliğini artırmayı hedefleyen Rusya

merkezli çelik üreticisi Severstal buna yönelik

projelerini ilerletti. Şirket bu yılın sonuna

kadar kendi çıkardığı demir cevherinin,

geçen yıla kıyasla %13 ve 2018 yılına kıyasla

%20 artışla %90’ını tüketecek.

Severstal CEO’su Alexander Shevelev,

“Fiyatların %40 oranına kadar oynayabildiği

böylesine yüksek değişkenlik seviyesine

sahip demir cevheri piyasası, tüm piyasa

oyuncularının esnek olmasını ve piyasadaki

herhangi bir değişmeye hızlı bir şekilde

ayak uydurmasını gerektiriyor. 2020 yılında,

başka bir şirketten hammadde alımını

neredeyse yarı yarıya düşürdük ve bu önemli

oranda etkili oldu. Ancak, diğer şirketlerden

hammadde alımını tamamen durdurmayı

düşünmüyoruz, bunun yerine dikkatli bir

şekilde karar alıyoruz,” şeklinde konuştu.

Severstal, kendi hammadde tesislerini

geliştirmesi kapsamında, demir cevheri

üretim kapasitesini artırmayı başardı ve

demir cevheri kalitesini iyileştirdi. Buna

göre, Yakolevsky GOK’un 2023’te 5 milyon mt

demir cevheri üretmesi bekleniyor. Karelsky

Okatysh madeninin yıllık pelet üretiminin 12

milyon mt’a çıkarılması planlanıyor. Bunun

yanı sıra Olcon, konsantre demir cevheri

üretimindeki demir oranını %69’a ve pelet

üretimindeki demir oranını da %66,5’e

yükseltti.

Tata Steel ilk kez denemek için Rusya’dan koklaşabilir

taş kömürü ithal etti

Tata Steel, ilk defa Rusya çıkışlı koklaşabilir

taş kömürü İthal etti.

bağımlılığı azaltmaları önerisi üzerine

gerçekleşti.

Tata Steel Genel Müdürü T V Narendran,

“Rusya’dan bir miktar koklaşabilir taş

kömürü ithal ettik. Rusya’nın doğu yakası

koklaşabilir taş kömürü için iyi bir kaynak.

Denemelerimiz olumlu sonuçlandı,” şeklinde

konuştu.

Tata Steel’in bu ithalatı, Çelik Bakanlığı’nın

yerel çelik üreticilerine Rusya çıkışlı

koklaşabilir taş kömürü ithalatını artırmaları

ve söz konusu ürün için Avustralya’ya olan

Narendran, “Hükümetin Rusya’dan

koklaşabilir taş kömürü ithal etme girişimini

destekliyoruz. Bu bizim için iyi bir seçenek,

aksi halde Avustralya’ya bağımlı oluyoruz.

Rusya’nın bizim için iyi bir seçenek olmasının

birçok nedeni var. Avustralya kasırga ve diğer

kötü hava olaylarının yaşandığı bir yer ve

dolayısıyla biz de Rusya menşeli söz konusu

ürünü ithal ettik ve denedik,” ifadelerini

kullandı.


HABERLER

37 Aralık 2020

Prime

HABERLER

Güney Kore’nin ham çelik üretimi bu yıl 70 milyon mt’un

altına düşecek

Piyasa kaynaklarının tahminlerine göre,

Güney Kore’nin ham çelik üretiminin,

Corona virüsü nedeniyle dört yıldır ilk kez

70 milyon mt seviyesinin altında olması

bekleniyor. Ülkenin yılın tamamındaki ham

çelik üretiminin 67-68 milyon mt aralığında

olacağı tahmin ediliyor.

Kore Demir ve Çelik Birliği’ne göre, yılın ilk

dokuz ayında Güney Kore’nin çelik üretimi

yıllık %7,7 düşüşle 49,55 milyon mt oldu.

Güney Kore 2019 yılında yıllık %1,5 düşüşle

71,41 milyon mt ham çelik üretirken, 2018

yılında yıllık %2 artışla 72,46 milyon mt ham

çelik üretimi gerçekleştirdi.

Latin Amerika çelik üretimi salgın öncesi seviyelere geri

döndü

Latin Amerika Çelik Birliği Alacero’ya göre,

Latin Amerika’nın çelik üretimi, başta

Arjantin ve Meksika’da olmak üzere tüm

sektörlerdeki tüketimde görülen güçlü

toparlanmanın ardından salgın öncesi

seviyelere ulaştı. Bu yılın Eylül ayında Latin

Amerika’nın ham çelik üretimi, Ağustos ayına

göre %2,5 ve yıllık yalnızca %0,2 düşüşle 4,68

milyon mt oldu. Söz konusu ayda yüksek fırın

üretimi 2,28 milyon mt seviyesine ulaştı.

Ağustos ayında Latin Amerika’nın çelik

tüketimi, Meksika, Şili ve Arjantin’in

performansının sırasıyla %10,9, %19,8 ve %9,5

artış göstermesi nedeniyle bir önceki aya göre

%5,3 arttı. Yassı mamuller toparlanmanın

%47,3’ünü, uzun mamuller %43,2’sini ve

dikişsiz borular %9,5’ini oluşturdu. Birçok

çelik üreticisi, belirsizlikler nedeniyle nakit

akışını korumak için stoklarını düşürdü.

Aynı ayda Latin Amerika’nın haddelenmiş

ürün üretimi, Brezilya, Meksika ve Peru’daki

olumlu performansa bağlı olarak Ağustos

ayına göre %4,6 arttı. Ancak artış, yıllık bazda

kaydedilen %6,5’lik düşüş kaydedilmesini

engelleyemedi. Söz konusu ayda dikişsiz

boru üretimi %7,3 artarken, yassı mamul

üretimi %6,7 ve uzun mamul üretimi %2,8

arttı.

Alacero’nun açıklamasına göre, talepte

görülen ani artışla, değer zincirlerinin

normalleşmesi, yeniden organize edilmesi

ve uyum sağlaması için zamana ihtiyaç var.

Alacero’nun Genel Müdürü Francisco Leal,

“Latin Amerika ülkelerindeki toparlanma

oranları değişiklik gösterdi, bu da normale

dönüşte düzensizliğe yol açabilir ve çelik

tesislerinin operasyonel seviyelerine yeniden


HABERLER

dönebilmesi için tüketici sektörler açısından

öngörülebilirlik gerektiriyor,” dedi.

Ağustos ayında Latin Amerika ülkelerinin

toplam çelik ithalatı 37.000 mt, ihracatı ise

58.000 mt oldu. Ocak-Ağustos döneminde

ülkelerin ithalatı 2,71 milyon mt, ihracat ise

1,07 milyon mt azaldı. SteelOrbis’in edindiği

bilgilere göre, ılımlı olmasına rağmen

ihracatta kaydedilen düşüş, sektörün yerel

tüketime yeniden yöneldiğini ve stokların

normalleştiğini gösteriyor.

Latin Amerika sektörü, çelik pazarındaki

iyileşmeye rağmen kurulu kapasitenin %60’ı

ile performans gösteriyor. Seviye, daha iyi

operasyonel ve finansal koşullarda çalışmak

için gereken %80-85 seviyelerinin çok

uzağında.

Alacero, mevcut durumun, Latin Amerika

ülkelerinin haksız ticarete yol açabilecek ve

talebin kademeli olarak toparlanmasında

aksaklıklara neden olabilecek olası ithalat

dalgasının farkında olmaları gerektiğini

gösterdiğini ifade etti.

GFG Alliance İngiltere hükümetinin yeşil sanayi devrimi

planını destekliyor

İngiltere merkezli küresel endüstri lideri

GFG Alliance, İngiltere hükümetinin temiz

enerji, ulaşım, doğa ve yenilikçi teknolojileri

kapsayan Yeşil Sanayi Devrimi planını

desteklediğini belirtti. 12 milyar £’luk devlet

yatırımı içeren plan, İngiltere’nin 2050 yılına

kadar karbon salımını azaltmasına olanak

tanıyacak, İngiltere’de 250.000 istihdam

yaratacak ve destekleyecek.

Plan, istihdamı desteklemeyi ve karbon

salımını azaltmayı amaçlayan deniz üstü

rüzgar, hidrojen, nükleer ve karbon yakalama

dahil olmak üzere 10 maddeye sahip.

SteelOrbis’in edindiği bilgilere göre, plan,

Galler’de en son teknolojilerle geliştirilen

İskoçya ve Kuzey Doğu rüzgar türbinleriyle

desteklenecek.

GFG Alliance’ın İcra Kurulu Başkanı Sanjeev

Gupta, “Hükümetin planını destekliyoruz.

GFG Alliance çelik ve alüminyum gibi temel

sektörleri dönüştürerek düşük karbon

ekonomisi sağlamayı hedefliyor. İngiltere’nin

iklim taahhütlerini yerine getirebilmesi için

çelik sektörünü düşük karbonlu üretime

geçirme şansını yakalaması gerekiyor.

Hükümet, yeniliğe ve problem çözümüne

teşvik etmeli ve karbonsuz çelik üretimine

daha hızlı geçen üreticileri ödüllendirmeli,”

dedi.

39 Aralık 2020

Prime

SÖYLEŞİ


SÖYLEŞİ

41 Aralık 2020

Prime

HABERLER

Sektör duayeni Cemal Yeşilyurt hayatını kaybetti

Yeşilyurt Grup Onursal Başkanı Cemal Yeşilyurt 82 yaşında hayatını kaybetti. Trabzon doğumlu

iş adamı, Samsun’un endüstriyel ve kültürel kalkınmasında önemli rol oynamıştı. Yeşilyurt, 28

Kasım Cumartesi günü Trabzon’un Of ilçesinde toprağa verildi.

1980 yılında Karabük’te 100.000 ton/yıl kapasiteli çubuk haddehanesiyle sanayiciliğe başlayan

Yeşilyurt’un kurduğu Yeşilyurt Demir Çelik, bugün itibarıyla 850 kişiye istihdam sağlayarak yılda

1,3 milyon ton ham çelik üretme kapasitesine ulaşmış durumda ve Türkiye’nin ilk 100 sanayi

firması arasında yer alıyor.

Yeşilyurt Grup bünyesinde ayrıca Samsun’da bulunan 225.000 m 2 alana sahip Yeşilyurt Liman

ve 65 mağazasıyla faaliyet gösteren bir alışveriş merkezi yer alıyor.

Yerel basına verdiği bir röportajda “En çok iftihar ettiğim şey, varlığım, fabrikalarım, param,

malım, mülküm değil, kazandığımı insanlarla paylaşmamdır,” diyen Yeşilyurt, Samsun’da

eğitim ve sağlığa yönelik önemli hayır işleriyle tanınıyor.


HABERLER

43 Aralık 2020

Prime

SEKTÖRDEN BAKIŞ

Dr. Veysel Yayan

Dünya Çelik

Sektöründe

2008 Yılındakine

Benzer Dengeler

Oluşuyor

Bu yıl Covid-19 salgın hastalığı sebebiyle, 1-3 Aralık 2020 tarihleri arasında, sanal

ortamda 62 ülkeden 2000’e yakın katılımcı ile gerçekleştirilen SteelOrbis Çelik

Konferansı, dünya çapında ilgi gören bir nitelik kazandı. Başka bir ifade ile Covid-19

salgını, SteelOrbis Çelik Konferansına katılımı azaltmak yerine, tersine, katılımcı

sayısının yaklaşık iki misli artmasına imkân verdi. Hiç şüphesiz bu sonucun ortaya çıkmasında,

Sayın Murat Eryılmaz başkanlığında tüm ekibinin, amatör heyecanlarını kaybetmeden, son

derece profesyonel anlayış ile gerçekleştirdikleri başarılı organizasyonun büyük önemi var. Türk

çelik sektörünü ve Türkiye’yi gururlandıran başarılı çalışmalarından dolayı, tüm SteelOrbis

mensuplarına içten teşekkür ediyoruz…

Konferans esnasında da dile getirdiğimiz

üzere, beklentilerimiz istikametinde, Ekim

ayında da yurt içi çelik tüketimi artış

eğilimini sürdürdü ve yüzde 27,6 oranında

artış gösterdi. Ham çelik üretimimizdeki

artış ise, yüzde 19,4 oranında kaldı. Kasım

ayı verileri, henüz elimizde olmamakla

birlikte, tüketimdeki artışın ağırlıklı olarak

ithalata yöneldiğini gösteren bu durumun,

Kasım ayında da kısmen devam ettiğini

değerlendiriyoruz. Buna karşılık, Aralık

ayında yurt dışındaki çelik tüketicilerinin,

aşının sebep olduğu olumlu havanın

da etkisi ile üretim faaliyetlerine hız

vermelerinin ardından, ithalatın giderek

zorlaştığını ve çelik tüketen sektörlerimizin

yurt içinden çelik tedarikine ağırlık

vermeye başladıklarını, böylece aylardır

sürdürdüğümüz ikazların, piyasa şartlarının

yönlendirmesi ile gerçekleşmeye başladığını

gördük.


SEKTÖRDEN BAKIŞ

Diğer taraftan, arz ve talep dalgalanmaları

sonrasında, ana metal piyasalarında ortaya

çıkan fiyat dalgalanmalarının, yurt içi

tüketicileri önümüzdeki birkaç ay için, bir an

önce stok yapma arayışına ittiğini gözlüyoruz.

Bunun üzerine, çelik üreticilerimiz, esasen

düşüş eğiliminde olan ihracatlarını, bu defa

bilinçli olarak yavaşlatıp, yurt içi talepteki

artışı karşılama arayışına girmiş bulunuyor.

Ancak, ithalatın yurt içine yönelmesine

ek olarak, stokları sağlama alma endişesi

ile, birkaç ayın talebinin birden gündeme

gelmesi, geçici de olsa piyasada sıkıntıyı

arttırıyor. Oysaki, az sayıdaki istisnai bazı

ürünler dışında, Türkiye’de yurt içi talepten

daha fazla üretim yapılmaya devam ediliyor.

Özellikle, profiller ve inşaat demirinde yurt

içi ihtiyacı karşılayacak kapasite fazlası

bulunuyor. Yassı ürünlerde ise, geçmiş

aylarda yapılan ihracat bağlantıları sebebiyle,

geçici bir sıkıntı var gibi görünüyor. Ancak,

üreticilerimiz ihracat bağlantılarında gerekli

düzenlemeleri yaparak, yurt içi talebin

karşılanmasına öncelik vermeye başlamış

bulunuyor.

Bu arada, dünya çelik sektöründe, girdi

maliyetlerinde ciddi bir artış gözleniyor. 80$

civarındaki demir cevheri fiyatları nerdeyse

yüzde 100’ün üzerinde bir artışla 170$, 270$

olan hurda fiyatları ise yüzde 50’nin üzerinde

artışla 420$ seviyesine ulaşmış bulunuyor.

Bu durum üreticiler için fiyat belirlemede

ciddi sorunlara yol açıyor. Aynı durum

çelik tüketicisi kuruluşlar için de geçerlilik

taşıyor. Fiyatların artacağı endişesi ile stoka

yönelmenin, fiyatların gevşediği durumlarda,

ciddi zararlara yol açabileceğinin

unutulmaması gerekiyor. Ayrıca, dolar

kurlarındaki artışlar da Türk lirası cinsinden

fiyatlara yansıyor. Dolayısıyla, geçmiş

yıllarda da görüldüğü gibi, bu tür sıkıntılı

dönemlerde, çelik fiyatlarındaki artışları,

yurt içi enflasyon ile karşılaştırmak gerçekçi

bir yaklaşım olarak görülmüyor. 2008 yılında

arızi olarak birkaç ay içerisinde 1300-1400$

seviyelerine çıkmış bulunan çelik fiyatlarının,

hemen akabinde 370$ seviyelerine kadar

gerilediğinin unutulmaması gerekiyor.

“Üreticilerimiz ihracat

bağlantılarında

gerekli düzenlemeleri

yaparak, yurt

içi talebin

karşılanmasına

öncelik vermeye

başlamış bulunuyor”

Açık olan husus şu ki, çelik fiyatları ve

emtia niteliğindeki diğer ana metal

girdilerinin ve nihai ürünlerinin fiyatları,

Türkiye’de belirlenmiyor. Türkiye piyasası,

dünya piyasası ile tam entegrasyon içinde

çalışıyor. Gerek maliyetler ve gerekse fiyatlar

buna göre oluşuyor. Bu açıdan sağlam bir

zemine dayanmayan gerekçeler ile çelik

üreticilerimizi haksız yere eleştirmek yerine,

şimdiye kadar her vesile ile ifade ettiğimiz

gibi, çelik kullanıcısı sektörlerin, Türkiye’nin

çelik üreticileri ile sırt sırta vererek, dayanışma

içerisinde olmaları, bu tür dalgalanmalardan

olumsuz yönde etkilenmemek ya da etkiyi en

alt seviyede tutabilmek için, yurt dışı tedariki

süratle azaltmaları ve yurt içi üreticiler ile

uzun vadeli kontratlar yaparak iş birliğini

sürdürmeleri önem taşıyor.

45 Aralık 2020

Prime

İÇİNDEKİLER

İÇİNDEKİLER

MUAMMER BİLGİÇ

Muammer Bilgiç

muammer.bilgic@ecosid.com.tr

ÇELİK

SEKTÖRÜNÜN

DÜNYA

EKONOMİSİNDEKİ

YERİ

Dünya Çelik Birliği’nin (World Steel Association), Oxford Üniversitesi İşletme

Fakültesinin ticari yan birimi olan Oxford Economics adlı kuruluşa yaptırmış olduğu

bir çalışmadan bazı ilginç bilgileri sizinle paylaşmak istiyorum. Araştırmanın

konusu dünya çelik endüstrisinin günümüzde uluslararası ekonomi içindeki rolüdür.

Araştırma çelik ve çeliği girdi olarak kullanan sektörleri kapsamaktadır.

• Çelik sektörü küresel satış hacmi 2017’de

2,5 trilyon $’dır. Bu kapsam içinde

yaklaşık 6 milyon kişilik bir istihdam

yaratmaktadır.

• Yaratılan yıllık katma değer ise 500

milyar $’dır. Bu değer içinde endüstrinin

işçilik, kapital maliyeti ve net karlılığı

kapsanmaktadır.

• Çalışan başına yıllık 80.000$’ı geçen

üretkenlik diğer tüm endüstriyel

sektörlerin ortalamasından 3 kat fazla bir

düzeyi işaret etmektedir.

• Sektörün global değer zincirine katkısı

çok ilginçtir, çelik sektörünün kendi

içinde ürettiği her 1$’lık değere karşın,

küresel ekonomide çelik ile ilişkili

sektörlerde 2,5$’lık bir katma değer

üretimine kaynaklık etmektedir. Bu


MUAMMER BİLGİÇ

katkılar, hammadde, ürün, enerji, diğer

girdiler ve servisler nedeniyledir.

• Sektörün istihdam ettiği her iki iş gücü

için tedarik ve değer zincirinde 13 işçilik

istihdam yaratılmaktadır. Toplamda

bunun anlamı 40 milyon istihdam ve 1,2

trilyon $’lık katma değerdir. Söz konusu

istihdam ve katma değer çelik üreten

ülke ve sektörlerle sınırlı kalmadan tüm

dünyaya yayılmıştır.

• Çelik sektörünün küresel ekonomik

büyüklüğe katkısının %36’sı Çin,

%11’i ABD, %9’u Japonya tarafından

sağlanmaktadır. Çin yaratılan istihdamın

%36’sını, Hindistan ise %30’unu

karşılamaktadır. Toplam çelik üretiminin

%50’sinden fazlasını üretmesine rağmen

değer üretimi farkı ilginçtir, sanırım

üretilen çelik cinsleri ve kullanım

sektörlerinin niteliği bu farkın nedenidir.

• Dar ve geniş kapsam olarak tanımlanan

iki değerlendirme yöntemine göre dünya

çelik endüstrisi; küresel ekonomik

büyüklükte %3,8 ile %10,7’si arasında

bir paya sahiptir. Aynı değerlendirme

yöntemlerine göre, çelik endüstrisinin

katkısı 2,9 – 8,2 trilyon $ arasındadır.

İstihdam yaratma düzeyi de 96 – 259

milyon arasındadır.

• Dar kapsamlı modelde yaratılan 2,9

trilyon $’ın sadece 498 milyar $’ı çelik

üretiminin kendisinden, 1,23 trilyon $’ı

çelik tedarik zincirinden, 1,17 trilyon $’ı

çelik sektörünün müşteri sektörlerinden

kaynaklanmaktadır. 95,9 milyonluk

istihdamın, 6,1 milyonu çelik üretim

sektörünün kendisinden, 40,5 milyonu

tedarik zincirinde, 49,3 milyonu müşteri

sektörlerde yer almaktadır.

• Geniş kapsamlı modelde yaratılan

ekonomik büyüklük 8,16 trilyon $’dır,

bunun dağılımı 498 milyar $ çelik üretimi,

1,23 milyar $ tedarik zinciri, 6,43 milyar $’ı

ise müşteri sektörlerde yaratılmaktadır.

259,1 milyonluk istihdamın 6,1 milyonu

çelik üretiminde, 40,5 milyonu tedarik

zincirinde, 212,6 milyonu ise müşteri

sektörlerde istihdam edilmektedir.

“Covid krizinin

en önemli

sonuçlarından biri

küresel sorunların

küresel çözümleri

gerektirdiği gerçeği,

glokalleşmenin

karşısındaki

en önemli

argümandır”

• Türkiye’ye gelince, çelik sektörünün

ülkemiz ekonomisi içindeki yeri

anlamında TÇÜD Genel Sekreteri

Yardımcısı Sn. Gazi BİLGİN’in son

aylarda yayınlanan çalışması dışında bir

kaynak bulma şansımız pek yok gibi.

• Bu çalışmaya göre çelik sektörü ülke

imalat sektörü içinde ciro olarak 2018’de

%7,72’lik pay ile birinci sırada. Bu durum

yaklaşık 10 yıldır hep böyle idi zaten.

Sektör faktör verimliliği ve katma değer

üretiminde de çelik sektörü birinci

sıradadır. Hatta çelik sektörünün katma

değer üretimindeki artış 2009-2018

arasında 14,3 kat artarken, Türkiye’nin

toplam katma değer artışı 4,5 kat

artmıştır. Bir diğer deyişle ülkenin kat

49 Aralık 2020

Prime

MUAMMER BİLGİÇ

ettiği gelişme hızından 2,8 kat daha fazla bir gelişme sağlayan bir

sektörden söz ediyoruz. 2017 yılı verilerine göre birim katma değer

üretim verimliliğinde Almanya’dan sonra Avrupa’da ikinci sırada

yer almaktadır. Ayrıca bilindiği gibi pandemi sürecinde Almanya,

Avrupa’daki en büyük çelik üreticisi olma konumunu Türkiye’ye

bırakmıştır.

Görüldüğü gibi etkisi kendisinden büyük bir sektör söz konusu, bu

nedenledir ki, ülkelerin gelişmesindeki belirleyici rolü hep vurgulanır ve şu

anda olduğu gibi küresel bir daralma yaşandığında ABD ve AB’de olduğu

gibi ülkeler bu anahtar sektörün etki boyutunu düşünerek korunacak ilk

sektörlerden biri olarak değerlendirir. Ya da AB de olduğu gibi kurucusu

olduğu uluslararası antlaşmaları hiçe sayarak somut durumun somut

tahlilini farklı bir şekilde yapmaya başlar.

Covid krizinin en önemli sonuçlarından biri küresel sorunların küresel

çözümleri gerektirdiği gerçeği, glokalleşmenin karşısındaki en önemli

argümandır, buna rağmen özellikle AB çelik için en azından şimdilik çok

farklı düşünmektedir. Son ilginç adım da hurda kaynaklarının sadece yerel

tüketim için ayrılması düşüncelerinin artık daha sık telaffuz edilir hale

gelmesidir.

Bu ilginç niyetlere ilave olarak bazılarının yanlış bir şekilde dile getirdiği

gibi Çin’in inanılmaz kaynakları ile hurda ihracatçısı olması umudu yerine,

giderek net ve çok önemli bir hurda ithalatçısı olabileceği yönündeki

gelişmeler, ağırlıklı hurda ithalatına dayanan hammadde tedarik profiline

sahip ülkemiz için ciddi bir hurda tedarik riski haline gelebileceğini

göstermektedir.

Ülkelerin stratejik hedefleri vardır, olmalıdır, yarattığı değer zinciri aynen

dünyada olduğu gibi Türkiye’de de çelik sektörünün özel önem verilmesi

gereken konumunu işaret etmektedir. Peki, bu çok çalkantılı dönemde

Türkiye; çelik sektörünün rekabet edebilirliği ve sürdürebilirliğini

gerçekten gerektiği ölçüde dikkate alıyor mu?


MUAMMER BİLGİÇ

51 Aralık 2020

Prime

ÇEYREK DAİRE

Gelecek

şekilleniyor

Murat Eryılmaz

Amerika’yı yeniden büyük yapabildiler mi ya da yapabilecekler mi bilemem ama dünya

ekonomisinin merkezinin batının elinden kurtulup, güneydoğu Asya ve doğu Asya’ya

taşınmakta olduğunu hepimiz yıllardır izliyoruz.

ABD’de artık yeni bir yönetim olacak. Nasıl

şekilleneceği ve ne derece güçlü olacağı

önümüzdeki dönemde yapılacak olan

Georgia seçimlerinin sonucuna bağlı biraz.

Yine de tanımımın kusuruna bakmazsanız

çılgınca geçen dört yılın sonrasında bazı

politika değişiklikleri olacağı açık.

Bu değişimin çelik sektörüne bazı

yansımaları olacak elbette. Nihayetinde

görev başındaki yönetimin ortalığı tarumar

etmeye çelik sektöründen başladığını

hepimiz hatırlıyoruz. İlk akla gelen soru

“Section 232 koruma önlemleri ne olacak?”.

Trump yönetiminin yürürlüğe koyduğu yüzde

25 ithalat vergisi kaldırılacak mı?

Başkan Trump ve yönetimindeki ticaret

kurmayları ne anlatırsa anlatsınlar, Section

232 önlemlerinin kısa vadeli fiyat artışları

ve üreticilere sağladığı faydanın sonrasında

pek bir şey kazandırmadığı ve en önemlisi

istihdam konusunda pek yardımcı olmadığı

ortada. Bununla beraber, politik olarak

bakıldığında Biden yönetiminin kısa süre

içerisinde bu önlemleri ortadan kaldırması

beklenmiyor. Unutulmamalı ki Biden

seçimler öncesi sendika desteğini arkasına

almıştı. Boşuna almamıştır o desteği diye

düşünüyorum.

Bu yazı hazırlanırken, yeni yönetimin ne

yapmayı düşündüğü konusunda bir netlik

oluşmamıştı. Fakat benim beklentim

zaman içerisinde konuyu ilgili taraflarla

yapılacak pazarlıklarla yavaş yavaş bölge

bölge ele alarak dönemin sonuna doğru,

ekonomik gelişmelere de bağlı olarak bir

çözüme doğru ilerleyecekleri şeklinde. Önce

bizden başlamayacaklardır dersem kimseyi

şaşırtmaz herhalde. Bizim bu konuda pazarlık

masasına oturmadan, hatta o masaya


ÇEYREK DAİRE

yaklaşmadan önce aşılması gereken engel

sayısı bir hayli fazla ve o engellerin boyları

bir hayli yüksek.

Serbest ticaret anlaşmaları, AB ve

biz

oluşturduğu Mercosur arasında başka bir

serbest ticaret anlaşması daha imzalandı.

Avrupa Birliği’nin Vietnam ile bile serbest

ticaret anlaşması var artık. Ne olmuş yani

bizimle de var diyebilirsiniz. Var da işte nasıl

olduğunu hepimiz görüyoruz.

Biden yönetiminin önünde çelik sektörünün

yanında Çin gibi bir devasa sorun var zaten.

Ekonomik olarak dünya liderliğini korumaya

çalışıyorlar ama yazının girişinde de

belirttiğim gibi ekonominin merkezi güney

ve doğu Asya’ya kayıyor. Trump yönetiminin

TTP ya da Trans-Pasifik anlaşmasından

çıkarak, başka bir deyişle anlaşmayı

doğmadan gömerek buna engel olma

çabalarının işe yaramadığı ortada. Hatta

tam tersine, geçtiğimiz ay imzalanan RCEP

(İngilizce adıyla Regional Comprehensive

Economic Partnership) anlaşması Çin’e daha

fazla yarayacak gibi görünüyor. Hindistan’ın

ABD’nin kulisiyle bu anlaşmanın dışında

kalmasına rağmen, Çin ile beraber Avustralya,

Brunei, Kamboçya, Endonezya, Japonya,

Güney Kore, Laos, Malezya, Myanmar, Yeni

Zelanda, Filipinler, Singapur, Tayland ve

Vietnam anlaşmaya imza atarak taraf olmuş

durumdalar. Özetle bu ülkeler arasında

ticaret artık serbest olacak. Ticaret savaşları

ile ticarette bölgeselleşmenin giderek arttığı

bu dönemde, böylesi anlaşmaların çok büyük

önem taşıdığı çok açık. Bu anlaşmaların

dışında kalıyorsanız ciddi sıkıntılarla karşı

kaşıya da kalabilirsiniz.

RCEP, dünya ekonomisinin yeni merkezi diye

tanımlanabilecek bölgede olduğu için daha

fazla dikkat çekiyor ama aslında bölgesel

serbest ticaret anlaşmaları bununla sınırlı

değil. Afrika’daki 22 ülke kendi aralarında

serbest ticaret anlaşması imzaladılar.

Avrupa Birliği ile Güney Amerika ülkeleri

Arjantin, Brezilya, Uruguay ve Paraguay’ın

“AB komisyonu,

çelik ithalatında

uygulanan

kotaların Haziran

2021 sonrasında

da devam etmesini

isteyen Eurofer’in

büyük baskısı

altında”

Biz bu saydığım anlaşmaların hiçbirinin

tarafı değiliz. Dışarıda kalmak iyi değil

ama bizim esas sorunumuz bu değil. Bizim

esas sorunumuz, en yüksek ticaret hacmine

sahip olduğumuz Avrupa Birliği’nden sürekli

dayak yiyor olmak. Bizim için AB ile bu

sorunu çözmek ve gerçek bir serbest ticaret

anlaşmasına kavuşabilmek on tane yeni

serbest ticaret anlaşmasına dahil olmaktan

daha önemli olabilir.

AB komisyonu, çelik ithalatında uygulanan

kotaların Haziran 2021 sonrasında da devam

etmesini isteyen Eurofer’in büyük baskısı

altında. Hatta Eurofer hurda ihracatının bile

sınırlanmasını istiyor. Hurdanın Avrupalı

üreticiler için daha uygun maliyetli, Avrupa

dışındakiler ve tabii özellikle Türk üreticiler

için daha yüksek maliyetli olmasını

sağlamaya çalışıyorlar. Hindistan ve Çin’in

artan talebine karşı kendilerini korumak da

amaçlara dahildir mutlaka.

53 Aralık 2020

Prime

ÇEYREK DAİRE

Karbona endeksli gelecek

koruyabilecekleri konusunda fikir verebilir.

Eurofer açısından bakıldığında Avrupa çelik

sektörünün önündeki en önemli konuların

başında karbon salımı sınırlamaları var.

Uygun maliyetle yeterli hurdaya erişim,

önümüzdeki dönemde karbon salımı

açısından da hayli kritik. Avrupa Birliği’nin

hurda ihracatına bakacak olursak, neredeyse

üçte ikisinin Türkiye’ye yapıldığını görüyoruz.

Elbette eğer bir kısıtlama getirilecek olursa

bundan en büyük zararı görecek olan biz

oluruz.

Önceki yıllarda çeşitli ülkeler tarafından

hurda ihracatına vergi uygulamalarını

gördük. Bu uygulamaların ortak sonucu,

ilgili ülkenin iç pazarında hurda fiyatlarının

göreceli olarak düşmesi oldu. Fakat hurda

fiyatlarının düşmesi çelik üreticilerinin işine

gelirken, hurda toplama ve dönüşüm işiyle

iştigal edenlerin hoşuna gidecek bir durum

değil. Son yıllarda fiyatların çok düştüğü

dönemlerde hurda toplama miktarının

nasıl hızla gerilediği hatırlanacaktır. Piyasa

kendisiyle oynandığında mutlaka bir tepki

veriyor.

Karbon salımına da değinince ilgimi çeken

bir haberden söz etmek istiyorum. Bildiğiniz

gibi Almanya bir sanayi devi. Oldukça zengin

bir ülke ve Alman şirketleri de oldukça

kuvvetli şirketler. Almanya serbest piyasa

ekonomisi izliyor ve rekabetçiliğe, kaliteye

büyük önem veriyor. Böyle bir ülkede

bile, konu çelik sektöründe karbon salımı

olunca, Alman hükümeti Salzgitter gibi dev

bir firmaya çevre dostu çelik üretimi için

destek olabiliyor. Bu sadece bir örnek ve

bize Avrupa hükümetlerinin bu konuda çelik

üreticilerine ne kadar destek verebilecekleri,

onların önünü ne kadar açıp ne kadar

Karbon salımının önlenmesi tedbirleri

çelik üretiminde hurda kullanımının önünü

açıp cevher ve kömüre dayalı üretimi tarihe

karıştıracak diye düşünmek için de acele

etmemek lazım sanki. Bu pazardaki en

büyük tedarikçilerden, Avustralya’nın dev

madencilik şirketi BHP, Çin’in en büyük çelik

üreticilerinden Baowu, yani bildiğimiz eski

adıyla Baosteel ile bir anlaşma imzalamış.

Bu beş yıllık anlaşmaya göre BHP ve

Baowu, çelik üretiminde karbon salımını

azaltacak projeler geliştireceklermiş. BHP,

Baowu’nun en büyük üretim tesislerinden

birinde karbonun tutulması ve depolanması,

ya da yüksek fırınlarda hidrojen kullanımı

gibi projelere 50 milyon dolar finansman

sağlayacakmış. Diğer büyük Avustralyalı

madencilik şirketi Rio Tinto da Çinlilerle

beraber benzer girişimler içinde. Demek

ki madenciler kendilerine bu kadar para

kazandıran çelik sektörünü kolay kolay

hurdacılara teslim etmeyecekler.

Çinliler de çelik sektörüne yön belirlemeyi

bundan sonra hiç bırakmayacak herhalde. Bir

kez daha Çin’de başlayan hareketliliğin tüm

piyasayı peşine taktığını, hammaddelerden

ürünlere müthiş bir hareketlilik sağladığını

izliyoruz. Kimi zaman Çinlilere kızsak da

artık bu sektörün kaderinin büyük ölçüde

onların elinde olduğunu, merkezin net

olarak orası olduğunu kabul etmek lazım.

Mutlaka başka faktörlerin de rolü var ama

o faktörlerin hiçbirinin etkisi ve önemi

Çinlilerin ne yaptığı kadar büyük değil. Ölçek

o kadar büyük ki, onlar ne tarafa çekerse o

tarafa gitmek zorunda kalıyoruz. Bu aralar iyi

çekiyorlar ama, öyle değil mi?


ÇEYREK DAİRE

55 Aralık 2020

Prime

KONUK YAZAR

Mert Yılmaz

MY Eğitim ve Danışmanlık

Kurucu Ortağı

TOP AYAĞIMIZDA

KALE KARŞIMIZDA

Değerli Prime dergisi okurları,

Covid-19 ve pandemi sürecinin yarattığı olumsuz etkilerle geçirdiğimiz 2020 yılının son günlerine

geldik. Son zamanlarda gelen aşı haberleri hepimizi umutlandırsa da vaka sayılarında yaşanan

ciddi yükseliş kaygı verici. Aralarında ülkemizin de olduğu pek çok ülkede tekrar kısmi kapanma

kararları uygulanmaya başlandı.

Kasım ayının başı ise Türkiye açısından

ilginç ve önemli gelişmelere neden oldu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın TCMB Başkanı

Murat Uysal’ı görevden alıp yerine Maliye eski

Bakanlarından Sayın Naci Ağbal’ı atamasının

ardından, Hazine ve Maliye Bakanı Berat

Albayrak’ın istifa ettiği yönünde ortaya atılan

ama teyidi 27 saat sonra gelen bir süreç

yaşandı. Berat Albayrak’ın istifası ile boşalan

Hazine ve Maliye Bakanlığı görevine ise yine

eski bakanlardan Lütfi Elvan getirildi.


KONUK YAZAR

Ekonomi yönetiminde yapılan bu iki kritik

görev değişikliğinin piyasalarda olumlu

etkisi görülürken Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın

yapmış olduğu açıklamalar ve özellikle bu

açıklamaların içinde yer alan başta hukuk

olmak üzere reform vurgusu TL varlıklarda

ciddi bir ralli yaşanmasına neden oldu.

Cumartesi günü göreve atanan Başkan

Ağbal’ın Pazartesi günü piyasalar açılmadan

vermiş olduğu mesaj ise TCMB’nin 19

Kasım’daki PPK toplantısına kadar nefes

almasını sağladı. Hatırlanacaktır o günlerde

TCMB’nin nefesinin 19 Kasım’a kadar

yetmeyeceği ve bir ara toplantı ihtiyacı

doğacağı beklentileri kuvvetlenmişti.

19 Kasım’da yapılan TCMB PPK toplantısında

ise TCMB bir sürpriz yapmadı ve piyasa

beklentisi olan 475 baz puanlık faiz artışını

gerçekleştirerek gösterge faizi %10,25’ten

%15’e yükseltti. Reel anlamda bakacak

olursak Türkiye’de faiz 475 baz puan artmadı.

TCMB o günlerde zaten piyasayı %14,80 faiz

oranı ile fonluyordu. Yapılan kağıt üstündeki

tabela faizini piyasa faizine getirmek oldu.

Geçtiğimiz ay yazmıştım “Korkarım ki

ekonomiye zarar vermemek düşüncesi ile

yapılmayan 200 baz puanlık faiz artışının

maliyeti çok daha fazla olacak” ve maalesef

öyle oldu.

Elbette geçmişten dersler çıkartmamız

gerekiyor ama bence ilk yapmamız gereken

şey önümüze bakmak.

Piyasaların bu gelişmelere bu kadar pozitif

tepki vermesinin altında yatan temel neden

ekonomide bir sorun olduğunun kabul

edilmesi.

“Elbette

geçmişten dersler

çıkartmamız

gerekiyor

ama bence ilk

yapmamız gereken

şey önümüze

bakmak”

Ancak içinde bulunduğumuz günler itibari

ile piyasa söylemlere açmış olduğu krediyi

sonuna kadar kullandı. Şimdi sıra eylemde.

Yani reformlarda...

Top ayağımıza bir kez daha geldi. Kale

karşımızda. Ya golü atacağız ya golü yiyeceğiz.

Prime Dergisi’nin Aralık ayı sayısında da

sizlerle buluşmamı, görüşlerimi paylaşmamı

sağlayan SteelOrbis ailesine çok teşekkür

ediyor, hepinize “SAĞLIKLI” günler diliyorum.

57 Aralık 2020

Prime

- ORBİS ÇELİK ENDEKSİ

Piyasa değişikliklerini net olarak yansıtan Orbis Çelik Endeksi

ile güvenilir fiyat endekslerine ulaşın.


- ORBİS ÇELİK ENDEKSİ

Güvenle baz alabileceğiniz Orbis Çelik Endeksi sizlere haftalık

olarak global çelik fiyatları endekslerini sunmaktadır.

Yukarıda verilen grafikler, Orbis Çelik Endeksi’nde yer alan ürünlerden bazılarıdır ve son bir yılı kapsamaktadır.

Daha fazlası için www.steelorbis.com’u ziyaret edebilirsiniz.

61 Aralık 2020

Prime

- HAFTALIK ÇELİK FİYATLARI

SteelOrbis; Kuzey Amerika, Avrupa, Asya ve Türkiye piyasalarında gerçekleşen

gerçek ticaretten derlediği fiyatları baz alarak, çeşitli çelik ürünlerine yönelik

14 farklı endeks ile, çeşitli bölgelerden haftalık olarak

200 referans fiyat serisi sunmaktadır.

Hurda: HMS I/II 80:20 CFR Türkiye $/mt Yerel Türkiye TL/mt

Hafta

En

düşük

En

yüksek

Ortalama

Haftalık

değişim

En

düşük

En

yüksek

Ortalama

Haftalık

değişim

H46/2020

H47/2020

H48/2020

H49/2020

H50/2020

303

330

346

353

392

315

340

351

370

410

309

335

348,5

361,5

401

4,22%

8,41%

4,03%

3,73%

10,93%

2240

2240

2240

2500

2555

2570

2570

2570

2985

3105

2405

2405

2405

2742,5

2830

4,45%

0%

0%

14,03%

3,19%

Kütük: Kütük CFR Türkiye $/mt Fabrika Çıkışı Türkiye $/mt

Hafta

En

düşük

En

yüksek

Ortalama

Haftalık

değişim

En

düşük

En

yüksek

Ortalama

Haftalık

değişim

H46/2020

H47/2020

H48/2020

H49/2020

H50/2020

430

470

485

515

555

440

480

500

535

560

435

475

492,5

525

557,5

2,96%

9,20%

3,68%

6,60%

6,19%

430

470

495

510

560

440

480

510

515

565

435

475

502,5

512,5

562,5

1,75%

9,20%

5,79%

1,99%

9,76%

İnşaat Demiri: Depo Çıkışı Türkiye TL/mt FOB Türkiye $/mt

Hafta

En

düşük

En

yüksek

Ortalama

Haftalık

değişim

En

düşük

En

yüksek

Ortalama

Haftalık

değişim

H46/2020

H47/2020

H48/2020

H49/2020

H50/2020

3669

3797

4085

4144

4644

3712

3831

4136

4212

4720

3690,5

3814

4110,5

4178

4682

-5,54%

3,35%

7,77%

1,64%

12,06%

480

500

525

535

560

490

510

535

545

570

485

505

530

540

565

4,30%

4,12%

4,95%

1,89%

4,63%



63 Aralık 2020

Prime


Haftalık Çelik Fiyatları; global çelik piyasalarında faaliyet gösteren son kullanıcılar,

banka ve diğer finans kuruluşları, danışmanlar, üreticiler ve ticaret şirketleri için

vazgeçilmez bir araç.

Filmaşin Fabrika Çıkışı Türkiye, $/mt

Hafta En düşük En yüksek Ortalama Haftalık değişim

H46/2020

H47/2020

H48/2020

H49/2020

H50/2020

540

560

600

610

665

565

590

630

640

685

552,5

575

615

625

675

0,91%

4,07%

6,96%

1,63%

8,00%

Sıcak Rulo: CFR Türkiye $/mt Fabrika Çıkışı Türkiye $/mt

Hafta

En

düşük

En

yüksek

Ortalama

Haftalık

değişim

En

düşük

En

yüksek

Ortalama

Haftalık

değişim

H46/2020

H47/2020

H48/2020

H49/2020

H50/2020

545

600

625

650

700

555

615

640

670

715

550

607,5

632,5

660

707,5

5,26%

10,45%

4,12%

4,35%

7,20%

570

600

650

695

750

590

625

660

705

760

580

612,5

655

700

755

5,94%

5,60%

6,94%

6,87%

7,86%

Soğuk Rulo Fabrika Çıkışı Türkiye, $/mt


H46/2020

H47/2020

H48/2020

H49/2020

H50/2020

720

750

830

850

900

730

770

860

880

940

725

760

845

865

920

12,84%

4,83%

11,18%

2,37%

6,36%

Galvanizli Rulo Fabrika Çıkışı Türkiye, $/mt


H46/2020

H47/2020

H48/2020

H49/2020

H50/2020

790

840

870

910

970

840

870

900

950

1000

815

855

885

930

985

9,03%

4,91%

3,51%

5,08%

5,91%

Veriler son bir ayı kapsamaktadır ve SteelOrbis web sitesinde yer alan referans fiyatlardan bazılarıdır.

Daha fazlası için için www.steelorbis.com’u ziyaret ediniz.



65 Aralık 2020

Prime

İÇİNDEKİLER

İÇİNDEKİLER

SÖYLEŞİ


DİYALOG

Kazanan her şeyi alır

Demir Bey ve Çelik Bey ABD başkanlık seçimi ve etkileri üzerine sohbet ettiler

Çelik Bey: Hayırlı günler Demir Bey,

nasılsınız? İnşallah iyisinizdir, sağlığınız

yerindedir. Gerçi bugünlerde hiçbirimiz,

en azından ben, bu pandemi sürecinde

tam olarak keyfimiz yerinde diyemiyoruz.

Kısıtlamalar yeniden uygulamaya konuyor

fakat maalesef millet olarak çoğumuz

kurallara uymuyoruz. Kural dediğimiz de

en basitiyle maske. Temizlik genelde evde

olan bir şey, ne kadar uyuluyor bilemiyoruz.

Sosyal mesafe ise yerine getirilmesi güç

bir şey. Ama maske işini bile layıkıyla

yapmıyoruz, yapmayanı cezalandırmıyoruz,

hatta uyarmıyoruz bile. Allah sonumuzu

hayreylesin.

Bu arada pandemi sayesinde gerçekten

standart ve sade bir yaşantımız oldu Demir

Bey. Tüm arkadaşlarımız ile dijital dünyada

vakit geçiriyoruz. Televizyon en büyük

arkadaşım oldu. Kendime takip ettiğim bir

dizi de buldum. Ama bu futbol maçlarına

alışamadım. Seyircisiz hiç keyfi yok. Benim

tuttuğum takım küme düşmemeye oynuyor,

ondan mı bilemiyorum ama herkesten aynı

yakınmayı duyuyorum. Aramızda kalsın

ama seyirci olsun, arada bir küfürlerine de

katlanalım, ben razıyım.

Bu arada maalesef İzmir depremini de

yaşadık. Gerçekten büyük bir depremdi,

69 Aralık 2020

Prime

DİYALOG

hayatını kaybedenlere Allahtan rahmet,

yakınlarına sabırlar diliyorum. Televizyonda

tartışmalar, alınması gerekli tedbirler,

karşılıklı hakaretler, bir hafta boyunca

programcılar boş kalmamış oluyorlar.

Sonunda ne oluyor Demir Bey? Takdir-i İlahi

deyip birkaç gün sonra unutuyoruz.

yasalarına göre seçicilerini belirliyorlar.

Maine ve Nebraska dışında geriye kalan

tüm eyaletlerde seçimde en çok oyu alan

taraf eyaletin seçicilerinin tamamına sahip

oluyor. O iki eyalette ise her bir bölge bir

seçici çıkarırken, eyalet genelinde en fazla

oyu alan ise iki seçici kazanıyor.

Ve en son belki de ülkemizi, en azından

çelik sektörünü en fazla etkileyeceğini

düşündüğümüz Amerikan seçimleri de

sonuçlandı. Etkilerinin neler olabileceği

konusunda görüşler de konuşulmaya başladı.

İsterseniz sohbetimizi bu konuyla sürdürelim

Demir Bey ne dersiniz? Öncelikle seçim usulü

hakkında düşünceleriniz ne şekildedir? Biraz

farklı bir sistem gibi görünüyor da…

“Sistem geniş

tabanlı ulusal

partiler kurmayı

teşvik eder”

Demir Bey: Size de hayırlı günler Çelik Bey.

Çok şükür hepimiz iyiyiz. Sizi de iyi gördüm,

çok sevindim. Dediğiniz gibi kurallara

uymaya ve kendimizi korumaya çalışıyoruz.

Bırakın maske takmamayı, testi pozitif

olduğu halde henüz negatife dönüştüğü teyit

edilmeden dışarıda dolaşanların ülkesinde,

bakalım nereye kadar?

Bu dönemde deprem yaşamak ayrı bir üzüntü

oldu gerçekten. Ben de ölenlere Allah’tan

rahmet, yakınlarına sabır ve yaralananlara

acil şifalar diliyorum. Deprem ülkemizin

gerçeği ama dediğiniz gibi ülkemizin bir

başka gerçeği de maalesef unutkanlık ve

umursamazlık.

Amerika’nın başkanlık seçim sistemi epey

eskilerden beri ilgimi çeker Çelik Bey ama tabii

en fazla geçen başkanlık seçiminde gündeme

gelmişti. Aslında işin temeli ülkenin federal

bir devletler birliği olmasına dayanıyor. Yani

bizim eyalet dediklerimizin her birisi aslında

ayrı birer devlet olduğu için, her biri kendi

Öyle zannediyorum ki, zamanında eyaletler

arası ulaşım ve iletişim sıkıntılıyken bu uygun

bir yöntem olarak belirlenmiş olabilir ama

içinde bulunduğumuz dönemde biraz sıkıntılı

gibi görünüyor. Yani 4 yıl önceki seçimde

olduğu gibi, ABD genelinde çok daha fazla

oy alan bir aday, yeterli seçici çoğunluğuna

ulaşamayıp seçimi kaybedebiliyor. Gerçi

bugüne kadar en çok oyu alan aday seçimlerin

yüzde doksanından fazlasını kazanmış ama

bir tane bile değişik sonuç birçok çatlak sese

sebep olabiliyor. Benim bildiğim 2000 ve

2016 seçimleri böyle. Özellikle nüfusu yoğun

eyaletlerde verilen çok sayıda oyun seçim

sonucu üzerinde bir anda anlamsız kalması,

bazı nüfusu düşük eyaletleri kazanmanın

daha etkili hale gelmesi sıkıntılı bir durum.

Demokrasiyle tam bağdaşmıyor bence. Siz

ne dersiniz?

Çelik Bey: Siz Amerika’da uzunca bir

süre kaldınız Demir Bey, dünyanın diğer

bölgelerine göre farklılıklar konusunda

azımsanmayacak bir bilgiye sahip


DİYALOG

71 Aralık 2020

Prime

DİYALOG

olduğunuzu biliyorum. Bense uzun süredir

bir numara olan bir ülkenin yaptığı her şey

en doğrusudur diye düşünüyordum. Gerçi

ABD’de bireysel silahlanma konusu kafamda

soru oluşturuyordu. Bir ülkede silah satın

almak marketten su almak kadar kolay bir

şey nasıl olabilir, anlamıyordum. Seçim

sırasında televizyonda tahminler, tartışmalar

almak için yeterli yönetim becerisine ve

finansal kaynağa sahip, herkes tarafından

sevilen geniş tabanlı ulusal partiler kurmayı

teşvik eder. Bu sistem küçük üçüncü parti

adayları için bir dezavantajdır. Finansal

kaynakları küçük olan ve halk tarafından

fazla desteklenmeyen partilerin kazanma

şansı kalmamaktadır. ABD seçim sisteminin

“kazanan her şeyi alır” sistemine dayanan

yapısı nedeniyle yeni partilerin

orantılı temsile sahip

olması ve ulusal

düzeyde etkili olması

zordur. Neden iyi

finanse edilen üç

yerine iki ulusal parti?

Bunun sebeplerinden

bazıları şunlardır: iki partinin

seçmenlere yeterli şansı tanıması,

Amerikalıların eskiden beri siyasette aşırılığı

sevmemesi ve her iki partinin de yeni fikirlere

açık olmasıdır”.

artınca sistemle ilgili sayfaları internette

araştırdım ve konu ile ilgili biraz daha fazla

bilgi sahibi oldum sanıyorum.

Yazılanlara göre, “Demokrasiyle yönetilen

pek çok ülkedeki orantılı sistemden farklı

olarak tek üyeli bölge sistemi bir bölgede

yalnızca bir partinin seçimleri kazanmasına

olanak tanır. Tek üyeli sistem, ülke genelinde

yasama bölgesindeki oyların çoğunluğunu

“Eskiden kongre seçimleri “parti merkezliydi”.

Pek çok seçmen bir siyasi partiye olan

uzun süreli bağlılığından dolayı o partinin

istekleri doğrultusunda oy veriyordu.

Görevdekilerin kişilikleri ve performansları

seçmenlerden gördükleri desteği olumlu

veya olumsuz yönde çok az etkiliyordu. Son

yıllarda adayların görüş ve kişilikleri seçim

politikası üzerinde daha fazla etkili oldu ve

vatandaşların partilerine olan bağlılığının

önemini azalttı. 1960’dan beri ulusal seçimler

giderek daha fazla aday merkezli hale

geldi. Medya ve internetin yaygınlaşması,

kampanya için daha fazla kaynak sağlamanın

önemi, sürekli olarak yapılan kamuoyu

anketleri ve çağdaş kampanyanın diğer

yönleri seçmenin bir adayı birey olarak

daha iyi tanımasını sağladı. Sonuç

olarak, seçmenler partiye olan bağlılıkları


DİYALOG

73 Aralık 2020

Prime

DİYALOG

çerçevesinde kimi destekleyeceklerine karar

vermek için adayın güçlü ve zayıf yönlerini

değerlendirir.”

Dolayısıyla Demir Bey, her sistemin olduğu

gibi ABD’nin seçim sisteminin de iyi ve kötü

yanları vardır. Ama neticede seçim sonuçları

uygulamada ne tür etkiler gösteriyor, adaylar

taraftarlarının beklentilerini ne derece

karşılıyor? Önemli olan odur herhalde.

Bu açıdan bize, Türk seçmenlerine pek de

yabancı sayılmaz diye düşünüyorum. İnşallah

bundan sonra, Biden’ın başkanlığında

korktuklarımız olmaz, daha kötü durumlara

düşmeyiz.

Demir Bey: Dediğiniz gibi bazı

benzerlikler var ama bana sorarsanız hem

genel hem de işin özünde adamların sistemi

bizim sistemden epeyce farklı Çelik Bey. Her

şeyden önce orada oy veren seçmen kime oy

verdiğini kime oy vermediğini

bilerek oy veriyor. Bizde

bu sadece belediye

başkanlığı

seçimleri için

geçerliydi,

muhtarlık seçiminde

bile çoğunluk kime

oy verdiğinin farkında bile

değildi. Son dönemde cumhurbaşkanlığı

seçimi eklendi, bir de orada kime oy

verdiğimizi bilerek oy veriyoruz. Diğerlerinde

farkında bile değiliz. Oysa Amerikan seçmeni

hep kime oy verdiğini bilerek oy veriyor.

İstisnası varsa onu da ben bilmiyormuşum

diyerek peşinen özür dileyeyim. Fakat en

önemli farkın bu olduğunu düşünüyorum.

Ben bunca genel seçimde oy verdim,

kimi seçtiğimi genel olarak hiç bilmedim.

Sadece uzun yıllar önce bir tek kez kime oy

verdiğimin farkındaydım. Onda da bağımsız

adaya oy vermiştim zaten. Bizde partiye

hatta partinin liderine oy veriliyor. Yani oy

verdiğimiz her seçim sanki cumhurbaşkanlığı

seçimi gibi. Ondan sonra milletvekillerine

bakıp “bu adam oraya nasıl gitti, kimler buna

oy vermiş olabilir?” diyoruz. Oysa benim

bizim oyumuzla gitti işte. Kimi meclise

gönderdiğimizin farkında bile değiliz.

Biden’a gelince, bizim için nesi iyidir nesi

kötüdür bilemiyorum Çelik Bey. Siyaset garip

bir şey. Sürekli geri viteslerle, U dönüşleriyle

dolu. Eskiden de böyle miydi bilemiyorum.

Belki eskiden de böyleydi de ben farkında

değildim. Her neyse, Trump ve Biden elbette

birbirlerinden farklı olacaklardır ama her şey

pazarlıkla dönmüyor mu sanki? O pazarlıklar

sonucunda, daha önce ak denilen kara, bazı

kırmızı çizgiler otoyol şeridi olmuyor mu?

Trump bizim için sabahları tweet atıyordu.

Ekonomimizi mahvedecekti,

çökertecekti. Her kızdığında

t e h d i t l e r

savuruyordu.

Ne oldu?


DİYALOG

75 Aralık 2020

Prime

DİYALOG

Pazarlıklarla anlaşıldı. Biden da başkan olursa

ya da olunca, belki Trump gibi sosyal medya

üzerinden açık açık tehdit etmeyecektir ama

en azından hariciye üzerinden kibarca mesaj

yollar. Yine pazarlıklar olur, bir yerde anlaşılır

diye düşünüyorum. Anlaşmayacak halimiz

mi var sanki?

Çelik Bey: Evet katılıyorum Demir Bey.

Aslında benim söylemek istediğim de sosyal

medya araçlarının yaygınlaşması ile parti

liderlerinin kişisel özellikleri, görünümü,

hitabet tarzı, inandırıcılığının seçmenler

üzerinde daha fazla etki oluşturduğudur.

Dolayısıyla seçmenler ona göre karar

veriyorlar, yoksa kimsenin parti programlarını

inceleyecek ne zamanı ne de isteği var. Ama

dediğiniz gibi adaylar bazında fazla bilgimiz

olmuyor.

“Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir”

sözü herhalde hep akılda tutulmalı. Bu sözü

bilmiş olmama rağmen nedense bugüne

kadar yaşadığımız değişikliklerin hep

kalıcı olduğuna inanmaya meyletmişimdir.

Eskiden bir buzdolabı almak için iki yıl para

biriktirdiğimi, araba alabilmek için parasını

vermeme rağmen yine iki yıl sıra beklediğimi

hatırlıyorum. Sonra piyasa ekonomisi

başladı, ucuz işçilikle Çin devreye girdi, ticari

sınırlar ortadan kalktı ve biz tüketiciler için

çoğu malın maliyeti rekabetin artmasıyla

birlikte eski dönemlere göre çok aşağılara

indi. Benim için küreselleşme dediğimiz olgu,

liberal politikalar, nükleer silahsızlanma,

çevre kirliliğine karşı önlemler bundan sonra

hiç değişmeyecek olan doğrulardı. Sonra bir

adam çıktı ortaya ve hepsine karşı çıktı, “Make

America Great Again” dedi ve uygulamaya

koydu. Onu taklit eden bir sürü de ülke

lideri çıktı ortaya. O zaman “inandıklarımın

hepsi yanlışmış” dedim kendi kendime.

Neşet Ertaş’ın türküsündeki gibi bu dünya

“yalan dünya”. İnşallah Biden döneminde

doğru saydıklarımıza yeniden dönüş yaparız.

Yapalım ama bize de zarar gelmesin Demir

Bey.

Demir Bey: Bize zarar gelmesin

dersek, ona göre davranmak lazım. Zaman

gösterecek neler olabileceğini. Diğer yandan

Amerika’nın seçim sistemini övmüş gibi

oldum ama nihayetinde popülizmin oradaki

seçmen üzerinde de etkin olabildiğini

hepimiz gördük. Ekonomik sıkıntılar, kısa

dönemli menfaat beklentileri, inanç temelli

düşünceler günümüzde oy verilecek aday

tercihini bir anda değiştiriveriyor. Yoksa

Trump gibi bir adayın, üstelik de dört yıl

boyunca yaptıklarından sonra tekrar 70

milyonun üzerinde Amerikalının oyunu

alabilmiş olmasını nasıl izah edeceksiniz?

Dile kolay; 70 milyondan fazla insan adama

oy vermiş. İnsanın havsalası almıyor ama

hakikat bu.

Velhasıl bugünün dünyasında, Trump gibi

insanların aldıkları oylara şaşırmıyorum

artık. Seçimler pazarlama üzerine dönüyor.

Ne satın alınacaksa o söyleniyor, hatta bir kez

yapılan satışın üzerinden zaman geçtikten

sonra tersi bile satılabiliyor. Önemli

olan doğru zamanda doğru ürünü pazara

çıkartabilmek sanki. Bana hiç uymuyor bu

işler, ben utanırım. Ama Trump’a bakacak

olursanız adamın utanması, gururu vs sanki

hiç yok.

Çelik Bey: Trump bilfiil iş dünyasından,

ticaret hayatından geliyor. Oradan

öğrendiklerini bambaşka bir ortamda

uyguladı, dediklerini yaptı ve bence de

taraftarlarını memnun etti. Çelik sektöründe

para kazananlar yine Trump’a vermişlerdir


DİYALOG

oylarını ama fabrikalarda çalışan işçiler ne kadar memnundular bilemem. ABD ciddi

kültürel ve politik bölünmeleri olan bir ülke, bu da devam edecek ama bu durumun

geçmiş dört yıldakinden daha da kötü bir duruma gelebileceğini kimse tahmin

etmiyordur.

Demir Bey, ne düşünüyorum biliyor musunuz? Türkiye ile ABD arasındaki ilişkiler

Soğuk Savaş döneminde ne kadar sıkıntısız yürüyordu. En rahat dönemimiz, hareket

planları önceden belli, ABD bölgede ne istiyorsa biz de onu savunuyorduk, diğer

taraftakiler de Sovyetler ne istiyorsa onu. Şimdi ne kadar komşu var, hepsiyle uğraş

dur, güya stratejik ortağımız bizim. Yakın çevremizde hissettiğimiz sorunlarda ABD

ile anlaşamıyoruz, ortak vizyonumuz yok, tehdit algılarımız farklı. Durum bu maalesef.

Peki bundan sonra Biden ile ne tür gelişmeler yaşarız? Trump’ın otoriter, kibirli,

agresif, inatçı tutumunun içerde ve dışardaki yansımaları çok olumsuz olmuştur.

Biden’dan beklenen en önemli değişiklik, bu üslubun son bulmasıdır. Yani artık

dünya, ABD’nin geleneksel politika çizgisine dönmesini umut ediyor.

İçte Biden’dan acil çözüm bekleyen bir sürü sorun var: Korona salgını, sağlık alt

yapısı, ekonomik sıkıntılar, sosyal çalkantılar, ırkçı hareketler, vesaire...

Dış politikada, Biden özellikle müttefik ve dost ülkelerle ilişkileri düzeltmeye kararlı.

Çevre konusunda da duyarlı. Ancak ABD’nin global etkinliğini sürdürme hedefi ve

stratejisinden taviz vermeyeceği söyleniyor. Dolayısıyla, Çin ve Rusya ile ilişkilerde

fazla bir değişiklik beklenmiyor.

Türk-Amerikan ilişkilerine gelince, Trump, yaşanan ikili sorunlarda bir katalizör

işlevini görmüştü. Biden’ın bunu aynı şekilde devam ettirmesi beklenmiyor. Bununla

beraber, Biden döneminin, Türk-Amerikan ilişkilerinde yeni bir sayfanın açılması için

bir fırsat olabileceği ifade ediliyor. Ancak aradaki sorunların bir çırpıda çözümünün

mümkün olmayacağı, sorunların pragmatik bir anlayış ve sabırla ele almanın,

tartışmaların aleni beyanlarla değil, diplomatik bir üslupla yürütülmesinin gerekli

olduğu belirtiliyor.

Demir Bey: Biden yönetiminden üslup ve politika değişikliği beklerken yerden

göğe haklı olduğumuzu düşünüyorum. Diğer yandan korkarım Biden da “Türkiye

üslup değiştirsin ve geleneksel politika çizgisine dönsün” diyor olabilir. Yani, haklılık

haksızlık kısmına girmeden ve politika tartışmadan “bu işler karşılıklı değil mi?”

demek istiyorum Çelik Bey.

Velhasıl yaşarsak zamanla göreceğiz neler olacağını. Tekrar görüşene kadar sağlıkla

kalın hoşça kalın Çelik Bey!

77 Aralık 2020

Prime

“Harika, kaliteli ve yararlı sunumlar izledik. Çok teşekkürler. Sanal oturumlar katılımcıların

sayısının ve kalitesinin artmasını sağladı.”

Aleksandr Volfson, Stratejiden Sorumlu Başkan Yardımcısı, NLMK

“Bu harika sanal konferans için çok teşekkürler.”

Kastriot Jahaj, Sales and Marketing Director, Albsteel

“SteelOrbis, 15. Sanal konferansı benzerlerinin de ötesinde başarıyla gerçekleşti. Hem sektör

hakkında pek çok güncel bilgi edindik. Hem pek çok firma ile temas etme imkanımız oldu.

Mevcut durum, beklentiler ve olası senaryolar üzerine yurt içi, yurt dışı önde gelen kişilerin

konuşmaları, daha bilinçli karar vermemiz için bize yol gösterecektir. Emeği geçen herkese

teşekkürler.”

Tolga Kısacıkoğlu, President & CEO, Galva Metal

“Öncelikle, Covid 19 pandemisi nedeniyle alışılagelmedik bir dönemden geçtiğimiz bu

zamanlarda sabırsızlıkla beklediğimiz ÇELİK PİYASALARINDA YENİ UFUKLAR paylaşımını bu

kadar geniş bir katılımla online olarak düzenlemedeki başarısı nedeniyle tüm SteelOrbis

çalışanlarına teşekkür ediyorum.

Yine çelik piyasalarında da sıkça bu seviyelerde rastlanmayan dalgalanmaların yaşandığı ve

belirsizliklere gebe bir dönemden geçerken, bu organizasyonun geleceğe bir nebze olsun ışık

tutacağını biliyorduk ve de beklentilerimiz boşa çıkmadı.”

Onur Saygın, Yurtiçi Satışlar Müdürü, MPS Metal

“Benim için her zaman olduğu gibi büyük bir zevkti. Davetiniz için teşekkür ediyor kusursuz

organizasyon ve yönetim için kutluyorum.”


Uğur Dalbeler, CEO, Çolakoğlu Metalurji A.Ş.

“İntekno Şirketler Topluluğu olarak çelik sektörünün gerek ulusal gerek uluslararası en

önemli organizasyonlarından birisi olarak kabul gören aynı zamanda dünyanın her tarafından

alanında uzman olarak tanınan isimlerin de katılımı sayesinde önemli bilgi alışverişlerinin

olduğu SteelOrbis 15. Çelik Konferansı “Çelik Piyasalarında Yeni Ufuklar” etkinliğine sponsor

olduğumuz için gururluyuz. Uluslararası konuşmacıların sunumları ile küresel pazarlar üzerine

sohbetler her alanda çelik sektörü için büyük önem teşkil etmektedir. Çelik sektörünün içinde

olan ve konuya ilgi duyan herkesin katılmasını önerdiğimiz bu konferansa katılım sağlamak ve

sponsoru olmak gurur vericiydi. İntekno ailesi olarak çelik sektörünün canlı tutulmasının ve

öneminin vurgulanmasını sürekli destekliyor ve girişimlerimizle birlikte yeni ufuklar açmaya her

zaman inanıyoruz.”

Zuleyha Çakır, Technology Application Engineer, INTEKNO A.S.

“SteelOrbis’in bu yıl 15.’sini düzenlediği çelik konferansında yer aldığım için çok mutluyum.

Birbirinden değerli konuşmacılarla Covid-19’un sektöre etkilerini konuştuğumuz oturum kendi

açımdan çok verimli geçti. 15 yıldır bazen konuşmacı bazen ise dinleyici olarak katıldığım

SteelOrbis konferanslarının hepsinden çok fayda sağlayarak ayrıldım. Umarım dinleyiciler için

de aynı şekilde yararlı olmuştur. Önümüzdeki yıl virüsün etkisinin tamamen ortadan kalktığı,

sağlıklı bir ortamda yüz yüze bir arada olmak dileğiyle emeği geçen herkese teşekkür ederim.”

Kerem Çakır, Genel Müdür, Borçelik

1-3 Aralık’ta düzenlediğiniz online çelik konferansına katıldım. Tüm oturumları takip edip, daha

yoğun networking yapmak isterdim ama hazırlıksız yakalandım. Ben bu kadar profesyonel

bir konferans olacağını tahmin etmemiştim. Açık konuşmak gerekirse; SteelOrbis’in

uluslararası gücünü görmüş oldum.

Konferans, gerek içeriği ve saygınlığı gerek altyapı ve platform dizaynı olmak üzere

harikuladeydi. SteelOrbis’i daha yakın tanımama vesile olan tüm ekibin ellerine sağlık,

teşekkürler.

Anıl Güneyli, Business Development Manager, BERDAN CİVATA SOMUN MAKİNA

“Çelik Piyasalarında Yeni Ufuklar 15. Çelik Konferansı’nda yer aldığımız için çok mutluyuz.

Sanal ortamda olabilecek en iyi etkinlikti. Bundan sonraki etkinlikte yüz yüze görüşmek

dileğiyle emeği geçen herkese teşekkürlerimizi iletiyoruz.”

Denis Kvasov, CEO, MMK Metalurji

79 Aralık 2020 Prime

15. SteelOrbis Çelik Konferansı:

Sektörün 1 numaralı konferansı

bu sene katılımcı rekoru kırdı

2006’dan bu yana düzenlenen ve Türkiye’nin bir numaralı çelik konferansı haline gelen 15.

SteelOrbis Çelik Konferansı - “Çelik Piyasalarında Yeni Ufuklar”, bu sene Covid-19 nedeniyle

ilk kez sanal olarak çelik sektörünü bir araya getirdi. İçeriği genişletilerek üç güne çıkartılan

konferans 1-3 Aralık tarihleri arasında Çolakoğlu Metalurji ana sponsorluğunda gerçekleşti.

76 ülke ve 834 firmadan toplam 1400 katılımcıyla rekora ulaşan konferansın diğer sponsorları

arasında Atakaş, Galva Metal, Hilco Industrial, MMK Metalürji ve İntekno bulunuyor.


15. STEELORBIS ÇELİK KONFERANSI: ÇELİK PİYASALARINDA YENİ UFUKLAR

Veysel Yayan: Yılsonunda Türkiye’nin ham çelik üretiminin

35 milyon mt’u görmesi bekleniyor

Konferansın ilk oturumunda konuşan Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri

Dr. Veysel Yayan, 2020 yılının 2008’in ardından yine ciddi dalgalanmalar görülen bir yıl

olduğunu hatırlatarak, bazı ekonomilerde Mart, bazılarında Nisan ayında başlayarak

daralmalar görüldüğünü söyledi. Türkiye’nin ise bu açıdan farklılık gösterdiğini ve

ilk çeyrekteki olumlu performansın ardından, Nisan ve Mayıs aylarındaki olumsuz

görünümün ekonomik tedbirlerin etkisiyle Haziran’dan itibaren iyileşme gösterdiğini

belirten Yayan, bu durumunda üçüncü çeyrekte GSYİH’ye %6,7’lik bir büyüme olarak

yansıdığını ifade etti.

Dünya çelik üretiminin ilk 10 ayda yıllık %2’lik düşüşle negatif bir seyir izlediğine

işaret eden Veysel Yayan, bu sene Çin’deki üretimle dengelenen küresel ham çelik

üretiminin yılsonunda önceki yıla yakın seviyelerde kaydedileceğini düşündüğünü

söyledi. TÇÜD Genel Sekreteri, “Önümüzdeki yıl ise Batı ülkelerinde ham çelik

tüketimi iyileşirken Çin’in tüketiminde yavaşlama olabileceği yönünde öngörüler

var. Bu yıl Çin dengelerken, önümüzdeki yıl da Çin’deki duraklamayı dünyanın batı

kısmının dengelediği bir yapı içinde üretim ve tüketimin artacağı bir tablo içinde

olacağız,” dedi.

Türkiye’nin ham çelik üretiminde 2020 yılının ilk 10 ayında %4,2 büyüme görülürken,

2017 yılında kaydedilen 37 milyon mt’un oldukça gerisinde kaldığı gözlendi.

Türkiye ham çelik üretiminin yılsonu itibarıyla 35 milyon mt seviyesinde yer alması

bekleniyor. Ayrıca, ilk 10 ayda %70,5 seviyesinde yer alan kapasite kullanım oranı da

%75’e kadar çıkabilir.

81 Aralık 2020

Prime


Veysel Yayan: Yılsonunda Türkiye’nin ham çelik üretiminin

35 milyon mt’u görmesi bekleniyor

Yayan, dünya ham çelik üretimi sıralamasında

Vietnam’ın yerine dikkat çekerek, ilk 10 ayda

kaydedilen %28,8 artışın yeni devreye giren

kapasitelerden kaynaklanmış olabileceğini,

bu sayede önümüzdeki yıllarda Vietnam’ın

sıralamada Türkiye ve Almanya’nın önüne

geçebileceğini ifade etti. Öte yandan,

Yayan, 2019 yılında dünya çelik sektöründe

kapasite kullanım oranının %79,1 ile efektif

bir seviyede yer aldığını, %80’lerin üzerindeki

kullanım oranlarının realiteyi yansıtmadığını

söylerken, yine de önümüzdeki yıllarda bu

oranın daha yüksek seviyelere çıkabileceğini

sözlerine ekledi.

Türkiye’nin nihai çelik tüketiminde ilk 10

ayda kaydedilen %16,2’lik artışın ham

çeliğe oranla daha iyi seviyelerde olduğunu

söyleyen TÇÜD Genel Sekreteri, yine aynı

dönemde 30 milyon mt olarak kaydedilen

nihai mamul üretiminde ithalattaki artışın

da katkısı olduğunu, üretimin yılsonu

itibarıyla 36 milyon mt’u geçebileceğini

dile getirdi. Uzun ürün tüketiminin bu defa

yassı üretiminin gerisinde kaldığına dikkat

çeken Yayan, bunun da sanayi sektöründe

görülen gelişmeye bağlı olduğunu belirtti.

Geçmiş yıllarda tüketimin %70-%30 şeklinde

uzun ürünler lehine olduğunu ifade ederek,

bu payların tersine dönebileceğini söyleyen

Yayan, yine de Türkiye’nin deprem bölgesinde

olduğunu ve 3,7 milyon adet konut yenileme

ihtiyacı bulunduğunu da hatırlattı.

Türkiye’nin çelik ithalatıyla ilgili de bilgi veren

TÇÜD Genel Sekreteri, çelik tüketiminin

içinde %50’lere varan paya sahip ithalatın

“olağanüstü rahatsız edici” olduğunu

söyleyerek, dünyanın en büyük sekizinci çelik

üreticisi olan Türkiye’nin ithal girdi payının

%43, bu oranın yassıda %48,5 ile daha yüksek

olduğuna dikkat çekti.

ABD’deki yönetim değişimiyle korumacılık

önlemlerinin de değişebileceği konusunda

yorumlarını paylaşan Yayan, ABD ve

Türkiye arasındaki ticaretin 100 milyar $’a

çıkarılması hedefinin canlı tutulabilmesi

için bunun gerekli olduğunu vurgularken,

ABD’nin uyguladığı önlemlerde değişime

gitmesinin AB’nin getirdiği koruma tedbirleri

için gerekçe gösterdiği durumun ortadan

kalkması anlamına geleceğini söyledi. Yayan,

geçtiğimiz yıl %127 olan ihracatın ithalatı

karşılama oranının %109’a düştüğünü

belirtti.

TÇÜD Genel Sekreteri, “Otomotivde

yurt içi talep oldukça canlı, beyaz eşya

üretiminde artış var, yurt içi çelik tüketiminin

önümüzdeki aylarda devam edeceğini, 2021

yılında aşının bulunmasının tesiriyle AB’de

ekonomik şartların iyileşeceği ve korumacı

şartların yumuşayacağı daha dengeli bir

yapı olacağını değerlendiriyoruz” dedi. Çin,

Japonya, Güney Kore ve Endonezya’nın

taraf olduğu “Bölgesel Kapsamlı Ekonomik

Ortaklık Anlaşması”nın (RCEP) Türkiye

için hem fırsat hem de sınırlayıcı bir faktör

olabileceğini belirten Yayan, söz konusu

serbest ticaret anlaşmasına Hindistan da

dahil olursa, AB’de olduğu gibi korumacı

önlemler uygulandığında tümüyle piyasayı

kapatıcı bir etki yaratıp yaratmayacağının

önümüzdeki dönemde belli olacağını ifade

etti.



Uğur Dalbeler: Koruyucu önlemlerin 2021 yılında da gündemde

kalmasını bekliyoruz

İlk oturumun bir diğer konuşmacısı olan Çolakoğlu Metalurji’nin Genel Müdürü

Uğur Dalbeler, pandeminin etkisi altında geçen 2020 yılının performansını ve

önümüzdeki yıla dair beklentilerini katılımcılarla paylaştı.

Çin’in iç piyasasına odaklanarak ihracatını ciddi anlamda azaltmasının Türk çelik

üreticilerine salgına rağmen fırsat sağladığını belirten Uğur Dalbeler, bu durumun

devam etmesi halinde önümüzdeki döneme dair beklentilerinin olumlu olduğunu

söyledi. Dalbeler; “Covid-19 pandemisini biz Çin ile sınırlı zannederken, Çin bunu

4-5 ay gibi bir sürede çözdü ve ardından çelik üretiminde %5’e, tüketimde ise

%10’a varan bir artış kaydetti. Çin dışında çok az ülke çelik üretimini artırabildi

ve bunlardan biri de %3-4 artış ile Türkiye. Böyle istikrarlı gidebilirsek belki

Avrupa’nın en büyük çelik üreticisi konumuna gelebiliriz,” dedi. Son 25 yıldır ilk

kez bu yıl Türkiye’den Çin’e çelik ihracatı gerçekleştirildiğini belirten Dalbeler, yine

de ihracatın “eski senelerin performansına ulaşamadığını” ifade etti. Öte yandan

Dalbeler, Kasım ayının ortasında ASEAN ülkelerinin imzaladığı “Bölgesel Kapsamlı

Ekonomik Ortaklık Anlaşması”na (RCEP) değinerek, bu anlaşmanın Japon ve

Güney Koreli çelik üreticilerinin üretim artışlarını destekleyeceğini ve bunun Türk

ihracatçıları nasıl etkileyeceğinin önümüzdeki dönemde görüleceğini söyledi.

Dalbeler, Avrupa Birliği’nin (AB) Türkiye’den ithal ürünlere yönelik uyguladığı

koruyucu önlemler konusunda ise şu açıklamalarda bulundu; “Bu sene AB’ye

gerçekleştirebildiğimiz ihracat aslında potansiyelin sadece yarısı kadar. Mevcut

gelişmelere bakıldığında bunun önümüzdeki yıl iyiye gitmesini beklemiyoruz.

Avrupa Türkiye’yi tamamen hedef haline getirdi. ABD ise en son 20 Kasım’da çelik

çubuk için damping oranları açıkladı. Bize yine mahkeme yolu göründü. Kazanıyoruz

ama bu süreçlerde yıllarımızı kaybediyoruz.” Pandemi döneminden olumsuz

etkilenerek daralma gösteren birçok ekonominin pandemi sonrasında yaralarını

sarmaya çalışacağını belirten Dalbeler, bu yüzden koruyucu önlemlerin gündemde

kalacağını ifade etti. Ayrıca, 2021 yılının ikinci yarısında pandeminin etkilerinin

kaybolmaya başlamasıyla olumlu bir gidişat görülebileceğini ve Çin’deki durumun

devam etmesi halinde Türk çelik sektörü için “yeni bir 2008 yılının” yaşanabileceğini

sözlerine ekledi.

83 Aralık 2020

Prime


Uğur Dalbeler: Koruyucu önlemlerin 2021 yılında da gündemde

kalmasını bekliyoruz

Konuşmasında Dalbeler’in dikkat çektiği bir diğer konu ise sektörün kendi iyileşmesi için

dış gelişmelere çok fazla bağlı olmasıydı. Bu konuda sektörün en büyük eksiğinin net

bir vizyonu olmaması olduğunu söyleyen Dalbeler, korucuyu önlemler devam ederken

fark yaratabilmek için atılabilecek önemli adımlardan birinin karbonsuz üretime geçmek

olduğunu belirtti. Dalbeler, “EUROFER sınırda karbon vergisi için baskı yapıyor. Birçok

üretici 2030 itibarıyla karbon salımını yarı yarıya azaltmayı, 2050 itibarıyla karbonsuz

üretime geçmiş olmayı taahhüt ediyor. Biz ne yapacağız? Uzun vadede ne planlıyoruz?”

derken, diğer yandan halen alıcıların üreticilerin sorunlarından haberdar olmadıklarını

ve yerli üretimin olmadığı ülkelerin nasıl sorunlarla karşılaştıklarını araştırmadıklarını

söyledi. Dalberer, “Avrupa’nın en büyüğü olmak önemli olmakla birlikte hedef olmamalı.

Mesele varlığımızı sürdürebilmektir,” dedi.

Çolakoğlu olarak nasıl bir yıl geçirdiklerini de paylaşan Dalbeler, tüm negatif faktörlere

rağmen iyi bir yıl geçirdiklerini, üretim kaybı yaşamadan seneyi tamamlamayı

planladıklarını ve sıcak sac üretimlerinin onuncu yılında bu alanda ciddi bir aşama

kaydederek tüm soğuk sac ve galvanizli sac üreticilerinin tedarikçisi haline geldiklerini

söyledi. Dalbeler ayrıca ilk paslanmaz çelik dökümünü de gerçekleştirdiklerinin altını

çizerek, “Pandemiden ötürü planladığımızdan gecikmeli olarak gerçekleşti ama bu yıl ilk

kez paslanmaz çelik döktük. İlk aldığımız döküm tonajı bugüne kadar alınmış 180 tonluk

paslanmaz çelik dökümünü 250 tonla geçti. Yani arkadaşlarımız ilk atımı atarken bir

dünya rekoru kırmış oldu. Otomotiv sektörüne malzeme sağlayabilmek için ilk adım olan

belgeyi aldık ve onaylı tedarikçi statüsü kazandık. Bundan sonra üretim kabiliyetimizi bu

alana odaklayacağız,” dedi.



Barış Çiftçi: Uzun vadeli çelik talebi kaybı ihtimal dahilinde

Dünya Çelik Birliği (worldsteel) Stratejik Girişimler ve Hammadde Piyasalarını

Değerlendirme Birimlerinin Başı Barış Çiftçi, 2019 yılında çelik üretiminde

kaydedilen zayıflığın, Brezilya ile Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerdeki çelik

talebini ve üretimini etkileyen ekonomik gerilemeden ve küresel otomobil

satışlarının düşmesinden dolayı yavaşlayan küresel imalat faaliyetlerinden

kaynaklandığını açıkladı. Barış Çiftçi, “Hem gelişmekte olan ülkeler hem de çelik

kullanan başlıca ülkeler, 2020 yılında küresel imalat ve otomotiv satışlarında

hafif bir toparlanma bekliyorlardı ve 2020 yılının ilk ayları, pandemi başlayana

kadar beklentiler doğrultusunda seyrediyordu,” dedi.

Worldsteel yetkilisine göre, Çin hariç küresel yüksek fırınlarda yapılan üretim

2020 yılının ilk dokuz ayında %13 düştü. Yüksek fırınlarda yapılan üretim, AB,

ABD ve Japonya’da yıllık %20, Hindistan’da yıllık %14, Güney Kore’de yıllık %6

düşüş ve BDT bölgesinde yıllık %2 artış gösterirken, Çin’de yüksek fırınlarda

yapılan üretimi Ocak-Ekim döneminde yıllık bazda %4,9 arttı. Çin hariç tutularak,

2021 yılı için öngörülen çelik talebi, 2019 yılında kaydedilen seviyeye kıyasla

45 milyon mt düşüşle 815 milyon mt seviyesinde yer alıyor. Çiftçi, 2021 yılında

AB’nin çelik talebinde beklenen toparlanmanın %10-11 oranında olduğunu

söyledi. Ancak bu, 2019 yılında kaydedilene kıyasla 10 milyon mt daha düşük

seviyede yer alıyor. Barış Çiftçi, sadece 2020-21 için değil, uzun vadede de çelik

talebi kaybının ihtimaller dahilinde olduğunun altını çizdi.

Çiftçi, son birkaç yıldır hurda ile demir cevheri arasındaki fiyat farkının düşük

olduğunu ve bu durumun salgın sırasında da devam ettiğini belirtti. Çin, demir

cevheri ve metalik talebini artırarak bu ürünlere yönelik küresel talepte başı

çekti, bu da demir cevheri fiyatlarının yükselmesine neden oldu. Öte yandan,

Çin’de uygulanan hurda ithalatı kısıtlamaları nedeniyle hurda fiyatları üzerindeki

etki sınırlı kaldı ve bu da hurda fiyatları için rekabetçi bir ortam yarattı. Çiftçi, bu

çalkantılı geçen yılda kaydedilen hurda fiyatlarının çok dalgalanmadığını belirtti.

Yetkili, pandeminin başında hurda talebi ve arzı etkilense de, talebin daha sonra

Türkiye’de kaydedilen toparlanmayla ve inşaat sektörünün diğer sektörlere

kıyasla daha az etkilenmesiyle desteklendiğini söyledi.

85 Aralık 2020

Prime


Barış Çiftçi: Uzun vadeli çelik talebi kaybı ihtimal dahilinde

Worldsteel’in tahminlerine göre, 2025 yılına kadar küresel demir cevheri arzının 2019 yılına

göre 130 milyon mt artması beklenirken, demir cevheri arzı, Brezilya’da operasyonların

yeniden başlamasına yönelik potansiyel gecikmeler ile pandemiden kaynaklanan

aksaklıklar ve Avustralya’nın karşılaştığı kalite sorunları gibi bazı risklerle karşılaşmaya

devam edecek. Çiftçi, Çin’in, düşük kaliteli demir cevheri rezervlerine sahip olmasına

karşın, Afrika’da proje geliştirmeye yönelik ilgisinin arttığını ifade etti. 2025 yılına kadar

koklaşabilir taş kömürü üretiminde arzın çoğu Avustralya’dan olmak üzere yaklaşık 10

milyon mt’luk sınırlı bir artış bekleniyor. Bu artış, hava koşullarının veya operasyonel

aksaklıkların etkilerini hafifletmek için yetersiz kalacak. Hindistan’dan gelen koklaşabilir

taş kömürü talebinin artmasının beklendiği göz önüne alındığında, arzdaki sınırlı artışın

endişe verici olduğunu belirten Worldsteel yetkilisine göre, kömür yatırımlarının finansal

destek bulması zorlaştığından arz artışı sınırlı kalırken, ciddi fiyat dalgalanmaları ve artan

ticari sürtüşmeler de proje geliştirmeye olan ilgiyi olumsuz etkileyebilir.

Barış Çiftçi ayrıca, Çin’in 2019 yılında yürürlüğe giren hurda ithalatı yasağının, 2017

yılında 2,3 milyon mt olan hurda ithalatını 2019 yılında 200.000 mt seviyesinin altına

ve 2020 yılında şu ana kadar göz ardı edilebilir seviyelere düşürdüğünü belirtti.

Standardizasyonun tamamlanması, Çinli yetkililer tarafından onaylanma vb. için gereken

süre göz önüne alınarak Çin’in hurda ithalatının 2021 yılında yeniden başlayabileceğinin

bildirildiğini sözlerine ekledi.

İlk gün ayrıca, Prof. Dr. Özgür Demirtaş da COVID-19 sonrası küresel ekonomi

ve Türkiye ekonomisi başlıklı bilgilendirici bir sunum yaptı.



João Paulo Fragoso: 2021 yılında baz pik demir fiyatlarının

500$/mt FOB’a yakın olmasını bekliyoruz

İlk günün üçüncü oturumunda konuşan Brezilya merkezli Kentron Ltda şirketinin

pik demir ihracat müdürü João Paulo Fragoso, global pik demir piyasası,

Brezilya’nın üretim ve ihracatı ve Çin’in son zamanlarda alımlarını artırmasıyla

ilgili katılımcılara bilgi verdi.

Fragoso’ya göre 2020 yılında Brezilya’nın pik demir üretimi aylık 500.00 mt

civarında yer aldı ve dolayısıyla yılın sonunda 6 milyon mt’luk bir üretime

ulaşılması bekleniyor. Aylık üretimin 410.000 mt’unu baz pik demir oluştururken,

90.000 mt’unu nodüler pik demir temsil ediyor. Brezilya baz pik demir üretiminin

250.000 mt’unu ihracata, 160.000 mt’unu ise iç piyasasına gönderirken, nodüler

pik demir üretiminin 30.000 mt’unu ihracata, 60.000 mt’unu iç piyasaya ayırıyor.

Bölgesel olarak bakıldığında, Brezilya’nın kuzey ve güneyi ihracatı birbirinden

bağımsız olarak gerçekleştiriyor. Kuzey bölgelerden daha çok ihracat pazarlarına,

güney bölgelerde ise iç piyasaya akış sağlanıyor.

Son dönemde Brezilya’nın pik demir ihracatındaki artışı açıklayan Fragoso, bunu

belirli faktörlere dayandırdı. Bunların ilki Brezilya’da iç piyasada talebin çok zayıf

olmasıyken, Brezilya realinin değer kaybetmesi, üretim seviyesinin yüksek olması

ve BDT’nin ticari pik demir üretimini azaltması da diğer faktörleri oluşturuyor.

Fragoso, global piyasada yükselen demir cevheri fiyatlarının Brezilyalı pik demir

ihracatçılarını zorladığını belirtti. Öyle ki, 2019 yılının Ocak ayında yaklaşık 70$

civarında olan %62 tenörlü cevher fiyatları şu anda 133,5$/mt CFR Çin seviyesinde

yer alıyor. Ayrıca Brezilya’da yaşanan maden kazalarının da yeni projeler için

ruhsat almakta zorluk yaşanmasına neden olduğunu belirten Fragoso, arzda

gözlenen daralmanın fiyatlardaki artışta önemli bir rol oynadığını söyledi.

Fragoso, “Pik demir fiyatlarının gidişatına bakarsak 2008 yılında 800$/mt FOB’un

üzerinde yer alan fiyatlar ABD’deki mali kriz sonrasında hızlı bir şekilde düştü.

Birçok üretici bu kriz sebebiyle pazardan çıktı. Şimdi 400$/mt FOB seviyesini

aşmış görünüyoruz. Gelecek yıl ise fiyatların 500$/mt FOB’a yaklaşmasını

bekliyoruz,” dedi.

87 Aralık 2020

Prime


João Paulo Fragoso: 2021 yılında baz pik demir fiyatlarının

500$/mt FOB’a yakın olmasını bekliyoruz

Pik demir piyasasını önemli ölçüde etkileyen konulardan biri de Çin’in bu pazardaki

pozisyonu. Fragoso’ya göre 2019 yılında Çin, hurda ithalatına yasak getirmesi, çevresel

politikaları ve cevher fiyatlarının yüksek olması sebebiyle ilk kez Brezilya’dan pik demir

ithal etti. Çin’in artan talebiyle birlikte, Brezilya’nın 2019 yılında 2,81 milyon mt olan

pik demir ihracatı (269.969 mt’u Çin’e), 2020 yılında 3,78 milyon mt olarak kaydedildi

ve bunun 2,53 milyon mt’u Çin’e yapıldı. Fragoso, Çin’e yapılan satışların ciddi anlamda

arttığına ve 2019’da ihracatta %10’luk bir paya sahip olan Çin’in payının %67’ye

yükseldiğine dikkat çekti.

Son olarak 2021 yılı için beklentilerini paylaşan Fragoso, “Genel olarak küresel pazarda

ekonomilerin toparlanmasını bekliyoruz. ABD, AB ve Türkiye’ye aynı şekilde pandemi

sonrası ciddi bir toparlanma öngörüyoruz. Önümüzdeki aylarda ve özellikle 2021 yılının

ilk çeyreğinde ve ikinci çeyreğinde pik demir ve hurda piyasalarında iyileşme olacağını

düşünüyoruz,” dedi.



Enrico Paglia: Çin’in demir cevheri talebinde güçlü bir düşüş

görülmeyecek

Banchero Costa Araştırma Müdürü Enrico Paglia, kuru yük piyasasının

görünümünden bahsetti. Kuru yük teslimatlarının son birkaç yıldır düşüş

eğiliminde olduğunu, 2019 ile 2020 yıllarında kaydedilen yıllık artışlara rağmen

2021 ve 2022 yıllarında düşüş beklendiğini söyledi. Katı çevresel düzenlemelerle

karşılaşılması gibi teknik belirsizlikler ve Corona virüsüne bağlı ekonomik

belirsizliklerden dolayı pahalı veya büyük gruplarla sınırlı olan finansman

bulunabilirliğinin kısıtlılığı nedeniyle yeni siparişler azalacak. Bu faktörlerden en

az ikisi veya üçü gelecekte de devam edecek, bu nedenle Paglia, sipariş edilen yeni

sevkiyat miktarının öngörülebilir gelecekte de sınırlı kalmasını bekliyor. Aksine,

gemi söküm faaliyetlerinin önümüzdeki iki yıl içinde orta düzeyde toparlanması

bekleniyor. Büyüme eğilimi, gemi sahibi şirketleri çok etkileyen ve ek maliyet

oluşturan katı çevresel düzenlemeler ve zayıf pazar koşullarından kaynaklanacak.

Banchero Costa Araştırma Müdürü demir cevheri ticaretinden de bahsetti. Çin’in

en büyük ithalatçı, Avustralya ve Brezilya’nın ise en büyük ihracatçılar olduğunu

ifade etti. Toplam kuru yük ticaretinin üçte birini oluşturan demir cevheri, en

çok taşınan ürün. Paglia, Avustralya’nın demir cevheri ihracatının, Çin’den gelen

talepteki artış nedeniyle bu yılın ilk 10 ayında %5 arttığını söyledi. Brezilya’nın

ihracatı, geçen yıl gerçekleşen Brumadinho felaketinden sonraki döneme göre

arttı, ancak bu yılın ilk çeyreğinde 65 milyon mt kaydedilerek nispeten düşük

seviyelerde yer aldı. Ancak ikinci çeyrekte 78 milyon mt, üçüncü çeyrekte ise 96

milyon mt seviyelerine çıkarak hızla toparlandı. Çin’in Ocak-Ekim dönemindeki

ithalatı pandemiye rağmen yıllık %6 arttı. Paglia, gelecekte demir cevheri

talebinin çok güçlü bir şekilde düşmesini beklemediğini ve olası herhangi bir

güçlü düşüşten önce yatay seyir görüleceğini düşünüyor.

Paglia, ham çelik üretiminin yılın ilk 10 ayında Çin hariç her yerde düşerken,

Türkiye’de ise neredeyse sabit kaldığını belirtti. Çin’in çelik talebinin güçlü

seyrederken, ihracatın düştüğünü, ithalatın ise istikrarlı bir şekilde arttığını

sözlerine ekledi.

89 Aralık 2020

Prime


Enrico Paglia: Çin’in demir cevheri talebinde güçlü bir düşüş

görülmeyecek

Enrico Paglia, kuru yük piyasasının navlun oranları açısından bir paradigma

değişikliğinden geçtiğini söyledi. Kuru yük piyasası on yıldan fazla bir süredir arz

fazlasının etkisi altında, ancak şimdi endişe kaynağı talep. Navlun oranları 2016 yılının

ilk çeyreğinde kaydedilen en düşük seviyeden bu yıl salgın başlayana kadar yükseldi.

Paglia’ya göre, gelecekte, pandeminin evrimi, ticari sürtüşmeler ve enerji geçişi olmak

üzere üç temel alan gözlemlenecek. Ticaretle ilgili olarak, Paglia, ABD başkanı seçilen

Joe Biden’in önümüzdeki yıl en azından Avrupa’yla bir ticari sürtüşme olmayacağının

garantisini vermesi gerektiğini belirtti. Ancak, Biden’ın Çin ile devam eden ticari

sürtüşmesini bir anda bitireceği düşünülmüyor. Enerji geçişi konusunda, Avrupa’nın

2050 yılına kadar karbonsuz üretimi amaçlayan girişimlerinden bahseden Paglia,

Biden’ın ABD’yi karbonsuz üretime geçirmeyi vaat eden yeşil enerji istihdamı ve altyapı

planından söz ettiğini belirtti. Banchero Costa Araştırma Müdürü, enerji geçişinin, kuru

yük halinde en çok taşınan ikinci emtia olan kömür üzerinde güçlü bir etkisi olabileceğini

belirtti. Kömürün, doğal gaz gibi alternatif kaynaklarla ikame edilme ölçeğinin ve hızının,

kömür ve kuru yük talebini yıllarca etkileyeceğini ifade etti.

Navlun oranları konusunda ekleme yapan Paglia, pandemi bittiğinde navlun seviyelerinin

yavaşça artacağını söyledi. Paglia, 2021 yılının ilk çeyreğinde navlun oranlarının

özellikle büyük gemiler için düşük seviyelerde yer almasını beklerken, ancak o zaman bir

toparlanma olacağını belirtti. Araştırma Müdürü, genelde yılın en güçlü zamanının ikinci

yarı olduğunu, bu nedenle üçüncü çeyrekte güçlü bir performans beklediğini söyledi.



Kazuo Mike Fujisawa: ASEAN bölgesinde 61,5 milyon mt ek

kapasite devreye girecek

Konferansın ikinci gününde konuşan JFE Steel Corporation Yurtdışı İştirakler

Planlama Departmanı Yöneticisi Kazuo Mike Fujisawa, 2021 yılına girerken

tüm ekonomilerin Covid-19 salgınından olumsuz etkilendiğini belirtirken, bu

etkilerin bölgeden bölgeye değiştiğini, fakat Çin’in ilk toparlamayı gerçekleştiren

ülke olduğunu söyledi. Güney Kore, Japonya ve Orta Doğu ülkelerinin ise halen

toparlanmakta olduğunu ifade etti.

Fujisawa, küresel piyasada artık megatrendlerin etkili olduğunu söyleyerek,

teknolojik gelişmeler, karbonsuzlaşmaya yönelik adımlar, jeopolitik kaymalar ve

demografik değişikliklerin de içinde bulunduğu bu megatrendlerin ekonomileri

şekillendirdiğini belirtti. Salgının da bu trendlerde değişikliğe yol açtığını

belirten Fujisawa, tedarik zincirinin daha çok iç piyasaya odaklandığı bir durumun

oluştuğunu söyledi.

Bölgesel olarak bakıldığında, Çin’in bu yılın ilk çeyreğinde gayri safi milli

hasılasında %6’lık bir düşüş olduğunu belirten Fujisawa, sonrasında ikinci

çeyrekte %3,2 ve üçüncü çeyrekte %4,9’luk bir büyüme kaydedildiğini belirtti.

Ülkede özellikle sanayi üretimi ve otomotiv sektörlerinde ciddi bir toparlanma

olduğunu, ihracatın da artışta olduğunu ifade etti. Çin’in çelik tüketiminin 2020

ve 2021 yıllarında 980 milyon mt civarında yer alması bekleniyor.

Güney Kore’ye bakıldığında, gayri safi milli hasılanın ikinci çeyrekte %12

düştüğünü, fakat üçüncü çeyrekte %7,9 büyüme gerçekleştiğini belirten Fujisawa,

otomotiv üretiminin önceki seviyelerine döndüğünü söyledi. Çelik tüketiminin

ise bu yıl 48,9 milyonlarda gerçekleşmesinin beklendiğini, sonraki dönemde ise

tekrar 50 milyon mt seviyelerine çıkabileceğini ifade etti.

91 Aralık 2020

Prime


Kazuo Mike Fujisawa: ASEAN bölgesinde 61,5 milyon mt ek

kapasite devreye girecek

Fujisawa Japonya için ise, gayri safi milli hasılada bir toparlanma olduğunu ama henüz

salgın öncesi döneme geçilmediğini ifade etti. Ülkede çelik tüketiminin %19,6 azalmasını

beklediklerini ve 50 milyon civarında olmasını tahmin ettiklerini, 2021 yılında ise 54,9

milyon mt civarında bir çelik tüketimi beklediklerini söyledi.

ASEAN bölgesindeki yeni çelik tesisi yatırımları hakkında da bilgi veren Fujisawa, bu

yatırımların sonucu olarak 61,5 milyon mt’luk bir ek kapasitenin devreye gireceğini

belirtti.

Fujisawa, Çin’deki hurda ithalat yasağının kaldırılması halinde bunun global piyasada

dengeleri nasıl etkileyeceğine yönelik bir soruyu yanıtlayarak; Çin’de çelik üretiminin

%90 yüksek fırınlarda ve sadece %10’unun elektrik ark ocaklı tesislerde yapılığını ve

çevresel politikaların sonucu bu üretimin daha çok elektrik ark ocaklı tesislere kaydığını,

bu kapsamda hurda ithalatındaki durumun ne olacağını ise zaman göstereceğini fakat

radikal bir değişiklik beklemediklerini dile getirdi.



Sushim Banerjee: Hindistan’ın çelik tüketiminin 2031 mali

yılında 180 milyon mt olması bekleniyor

INSDAG Eski Genel Direktörü, Sushim Banerjee dünyanın en büyük ikinci çelik üreticisi

olan Hindistan’ın 2019-20 mali yılında %4,2 oranında GSYİH büyümesi kaydettiğini

belirtti. Ülkenin, festival ayları nedeniyle mevcut mali yılın üçüncü çeyreğinde tüketici

harcamalarında geçici bir artış beklediğini ekledi.

Banerjee, bir ülkedeki çelik sektörü büyümesinin göstergesi olan kişi başına düşen çelik

tüketiminin 74 kg olmasıyla ile Hindistan’ın Çin, Japonya, ABD, Güney Kore, Rusya ve hatta

dünya ortalamasının gerisinde kaldığına dikkat çekti. Kentleşmenin çelik sektörünün

toparlanmasına yardımcı olduğunu söyledi. Banerjee’nin bildirdiği rakamlara göre,

Nisan-Ekim döneminde Hindistan’ın ham çelik üretimi 52,8 milyon mt olurken, ülkenin

görünür çelik tüketimi söz konusu dönemde 44,7 milyon mt, Ocak-Ekim döneminde ise

68 milyon mt olarak kaydedildi.

INSDAG yetkilisi, çelik talebi öngörüleriyle ilgili olarak, Hindistan’ın çelik tüketiminin

2020-21 mali yılında 85 milyon mt olmasının beklendiğini ve bu tüketimin aynı dönemde

GSYİH’ı %8,8’e çıkaracağını belirtirken, çelik tüketiminin 2031 mali yılında 180 milyon mt

seviyesinde olacağının tahmin edildiğini söyledi. Banerjee, Hindistan’daki çelik talebine

ilişkin olumlu göstergeler arasında genç ve büyük nüfus, şehirleşme, yükselen orta sınıf,

iyileştirilmiş altyapı yatırım ortamı, mali reformlar ve varlık kalitesindeki iyileşmenin

bulunduğunun altını çizdi. İnşaat ve altyapı sektörlerinin çelik tüketiminin %68’ini

oluşturduğunu belirtti.

93 Aralık 2020

Prime


Burak Soydan: NLMK satışlarının %30’unu ekonominin

toparlandığı pazarlara yönlendirdi

Konferansta BDT piyasalarına ilişkin bilgi veren NLMK Türkiye Genel Müdürü Burak

Soydan, 2020 yılında Rusya ekonomisinin temel göstergelerde düşüşler gördüğünü ama

önümüzdeki sene için tahminlerin pozitif olduğunu söyledi: Ekonomik büyümede, petrol

fiyatlarında ve talepte iyileşme ile altyapı projelerine yapılacak kamu yatırımları.

Soydan, Rusya’nın 2019 yılında 71,7 milyon mt ham çelik üretirken, kapasite kullanım

oranının ise %80’de yer aldığını belirterek, Rusya’da yeni kapasitelerin devreye alınmasının

beklenmediğini ifade etti. Öte yandan, genelde ekonomik sıkıntılar yaşandığında düşüş

göstermesi beklenen görünür çelik tüketimi ise ciddi düşüşler kaydetmedi.

Fiyatlara ilişkin olarak ise, ruble cinsinden yerel yassı çelik fiyatlarının Kasım ayı

ortasında daha yüksek olduğun, ABD doları cinsinden fiyatların ise Ekim-Kasım aylarında

neredeyse yatay seyrettiğini söyleyen Soydan, ihracat fiyatlarının Temmuz ayından bu

yana, Asya’dan gelen güçlü talep ve küresel ekonomik faaliyetlerin canlanmasıyla birlikte

toparlandığını ifade etti. Soydan, slab ihracat fiyatlarının Eylül ayı başlarında Covid

öncesi seviyeleri geçtiğine dikkat çekti.

NLMK’nın pandemi sürecini nasıl geçirdiği konusunda ise, Soydan, şirketin satışlarını

o sıralar tek canlı piyasa olan Uzak Doğu’ya yönlendirerek ihracat piyasalarındaki

güçlü varlığı sayesinde üretim seviyelerini koruyabildiğini belirtti. Soydan, NLMK’nın

satışlarının %30’unu ekonominin toparlanma gösterdiği Çin ve diğer bazı piyasalara

yönlendirdiğini söyledi.



Simon Yu: Çin 2021 yılında 10 milyon mt hurda ithal edebilir

Çinli üretici Jiangsu Yonggang Group Co., Ltd.’nin başkan yardımcısı Simon

Yu, Çin çelik sektörüne dair bilgileri ve önümüzdeki döneme dair beklentilerini

katılımcılarla paylaştı.

Bu yılı Çin çelik sanayi için üretim ve talebin arttığı bir yıl olarak tanımlayabileceğini

belirten Yu, Ocak-Ekim döneminde ülkede ham çelik üretiminin yıllık %5,5

artışla 874 milyon mt seviyelerinde kaydedildiğini söyledi. Çin’in yılın üçüncü

çeyreğinden itibaren salgının etkilerinden toparlanmaya başlayarak geçtiğimiz

yıllarda görülmeyen üretim seviyelerine eriştiğini ve yılın tamamı için yıllık %5

artışla 1,04 milyar mt’luk bir üretim beklendiğini ifade etti. Tüketime bakıldığında

ise, aynı dönemde ülkede ham çelik tüketimi yıllık %10 artışla 861 milyon mt oldu.

Yu, ham çelik fiyat endeksinin pandemiden dolayı Mart ve Nisan aylarında 100

puanın altına indiğini, fakat Mayıs ayından itibaren tekrar arttığını ve Kasım

sonunda 113 puana ulaştığını söyledi. Hammadde sektöründe ise Çin, Ocak-

Ekim döneminde yıllık %11,2 artışla 975,2 milyon mt demir cevheri ithal etti.

Ülkenin hurda ithalatı ise aynı dönemde %6,5 artışla 213 milyon mt seviyesinde

yer aldı. Yu, Çin’in 2021 yılında tekrar hurda ithalatına başlayıp başlamayacağına

yönelik bir soruyu ise şöyle yanıtladı: “Önümüzdeki yılın başlarında, prosedürlerin

tamamlanmasıyla Ocak ayında tekrar hurda ithalatına başlayacağımızı düşünüyoruz.

Bu ithalat Çin pazarına faydalı olacaktır ve rekabetçiliğimizi artıracaktır. 10 yıl önce

13 milyon mt hurda ithal etmiştik, 2021 yılı için 10 milyon mt civarında ithalat

gerçekleştireceğimizi düşünüyorum, çok büyük bir ithalat olmayacaktır. Yine de bu

durum global piyasada hammadde fiyatlarını destekleyecektir.”

Çin’in nihai mamul ithalatına bakıldığında, Yu’nun paylaştığı bilgilere göre, ithalat

Ocak-Ekim döneminde ithalat yıllık bazda %73,9 artışla 17,01 milyon mt seviyesinde

gerçekleşti ve yılı %60’lık bir artışla 19,7 milyon mt ile kapatması bekleniyor. Sıcak

sac ithalatı miktar bazında artarken, fiyatlarda düşüş gözlendi. Yarı mamul ithalatı

ise, pik demir, doğrudan indirgenmiş demir ve kütükten oluşmak üzere, Ocak-Eylül

döneminde yıllık %708 arttı ve 20,61 milyon mt seviyesine ulaştı.

95 Aralık 2020

Prime


Simon Yu: Çin 2021 yılında 10 milyon mt hurda ithal edebilir

Yu, aynı dönemde Çin’in çelik ihracatının salgının da etkisiyle ardı ardına beşinci yıl

düşüş kaydettiğini belirtti. Bu yıl ülkeden yapılan nihai mamul ihracatının %16’lık bir

düşüşle 54 milyon mt seviyesinde gerçekleşmesi bekleniyor.

Bu yılın genelinde bakıldığında, Yu’ya göre Çin salgına yönelik etkili önlemleri sayesinde

global ekonomide toparlanan tek ülke oldu ve hükümetin ekonomiyi canlandırmaya

yönelik planları da iç piyasada görünür çelik talebini artırdı. Dolayısıyla fiyatlar da

toparlandı. Ülke, ihracatının azalması ve ithalatının artması sonucu net ithalatçı

konumunda yer aldı.

Katılımcılarla önümüzdeki döneme dair beklentilerini de paylaşan Yu, Çin ekonomisinin

son çeyrekte daha iyi bir büyüme kaydetmesini, yuanın değer kazanmaya devam etmesini

ve IMF’in tahminlerine göre Çin ekonomisinin yılı %1,9 büyümeyle kapatmasının ve 2021

yılında %8,2’lik bir büyüme kaydetmesinin beklendiğini söyledi. Bu büyüme beklentileri

ABD, İngiltere, BDT için beklentilerin çok üzerinde. Fiyatlar için ise Yu, ortalama çelik

fiyatlarının ilk yarıda hafifçe artacağını, fakat yılın ikinci yarısında zayıflama ihtimali

olduğunu söyledi.



Yeoh Wee-Jin: Türk üreticiler ASEAN’daki ihtiyaçları daha iyi

analiz etmeli

Bir diğer konuşmacı Güney Doğu Asya Demir ve Çelik Enstitüsü (SEAISI) Genel Sekreteri Yeoh

Wee-Jin, ASEAN ülkelerinin ekonomik durumları, çelik tüketim alışkanlıkları ve pandeminin

bu bölgeyi nasıl etkilediğine dair bilgiler paylaştı. Buna göre ASEAN bölgesinde çelik tüketimi

pandeminin etkisiyle yılın ilk yarısında azaldı, bu kapsamda uzun mamul tüketimi %9,8 ve yassı

mamul tüketimi %14,5 geriledi.

Yeoh, bölgede uzun mamul tüketiminin genelde iç piyasadan karşılandığını, yassı mamullerde

ise genelde ithalata dayalı olunduğunu belirtti. Türk çelik üreticilerinin bu pazardaki fırsatları

daha iyi analiz etmeleri gerektiğini söyleyen Yeoh, Türkiye’den bölgeye yapılan satışların iç

piyasada tedarik edilebilen ürünlerden oluştuğunu ifade etti. Çin’in satış stratejisini tüketicilerin

ihtiyaçlarına göre belirlediğini ve Türkiye’nin de buna dikkat etmesi gerektiğini belirten Yeoh,

böylece bu pazarda daha aktif olunabileceğini söyledi. Yeoh’un paylaştığı verilere göre, bu yılın

Ocak-Eylül döneminde Türkiye’den bölgeye ağırlıklı olarak inşaat demiri, filmaşin ve bir miktar

sıcak sac ihracatı gerçekleşti.

Devreye girecek yeni kapasiteler konusunda bilgi veren Yeoh, mevcut 89,5 milyon mt’luk

kapasitenin 157,2 milyon mt’a çıkacağını ve talebin yılda %5 arttığı göz önüne alındığında yeni

arzı karşılamasının 17 yıldan fazla bir zaman alacağını söyledi. Yeoh, kapasite fazlasının çelik

tesislerinin kârlılıklarını olumsuz etkileyebileceğini belirtti.

Önümüzdeki yıl için, Vietnam hariç tüm ASEAN ülkelerinde %4,5-7 oranında bir ekonomik

daralma beklediklerini belirten Yeoh, 2021 yılında ise hepsinde toparlanma görüleceğini tahmin

ettiklerini söyledi. Çelik tüketimi açısından bakıldığında, 2020 yılında %6,2-8,7 düşüşle 73,3-75,3

milyon mt’luk bir tüketim öngörüldüğünü, 2021 yılı için ise piyasalardaki belirsizliklerden dolayı

bir tahmin olmadığını ifade etti.

97 Aralık 2020

Prime


John Anton: ABD’nin ticari önlemlerinde büyük bir değişiklik

beklenmiyor

İkinci günün son oturumunda konuşan IHS Markit Fiyatlandırma ve Satın

Alma Direktör Yardımcısı John Anton, Covid-19 salgınının ABD çelik sanayine

olan etkilerinden bahsetti. Anton, çelik sanayinde Çin’deki toparlanmanın

diğer Asya ülkelerini de olumlu etkilediğini belirtirken, Asya harici ülkelerde

toparlanmanın yavaş gittiğini ve tüketimin salgın öncesi seviyelere

gelemediğini belirtti.

Markit’in aşı çalışmalarıyla ilgili beklentilerini paylaşan Anton bu anlamda

pazarda bir iyimserlik olmadığını söyledi. 2021 yılının ortalarında ekonomik

açıdan iyi olan ülkelerin genelinde aşılama yapılacağını tahmin ettiklerini,

Hindistan’ın 1,3 milyarlık nüfusunu aşılamanın ise 2-3 yıl alacağını belirtti.

Ülkeler arasında aşıya erişebilme eşitsizliklerinin ise 2022 yılı ve sonrasına

kadar devam edeceğini tahmin ettiklerini ve bunun çelik sektörünü olumsuz

etkileyeceğini söyledi.

Çelik sektörüne bakıldığında, Anton Çin’de talebin tamamen iyileştiğini

ve bu yılın ikinci çeyreğinde kapanan tesislerin tekrar faaliyete geçmesiyle

arzın talebi tamamen karşıladığını belirtti. Fiyatların ise Haziran ve Temmuz

aylarında artıp, Ağustos-Ekim döneminde yatay seyir izledikten sonra Kasım

ayında tekrar yükselişte geçtiğini belirten Anton, dolar bazındaki artışın kısmen

kurdaki dalgalanmalar sonucu gerçekleştiğini ve Kasım ayında fiyatların yuan

bazında gerilediğini söyledi.

Anton, Asya ülkeleri dışında çelik talebinin henüz salgın öncesi seviyelerde

olmadığını ve enerji, havacılık, konut dışı inşaat ve makine sektörlerinden

gelen talebin zayıf seyrettiğini ifade etti. Motorlu taşıtlar sektörünün ise güçlü

bir toparlanma kaydettiğini söyledi. Arza bakıldığında, Anton’a göre, karışık bir

durum söz konusu. Üretim henüz toparlanmadığı için tonajlar düşük ve bu da

satıcıların ellerinin güçlü olmasını sağlıyor. Diğer yandan, alıcıların lehine bir

şekilde, boşta kapasiteleri olan çelik şirketleri var. Fiyatlar ise pandemi öncesi

seviyelere gelmiş durumda ama ciddi farklılıklar gösteriyor. Anton, yassı

mamul fiyatları uzun mamul fiyatlarından yüksek olduğunu, ABD’de sıcak sac

fiyatlarının aşırı yüksek seviyelerde yer aldığını belirtti.



John Anton: ABD’nin ticari önlemlerinde büyük bir değişiklik

beklenmiyor

Anton sıcak sac fiyatlarının levha veya diğer uzun mamul fiyatlarından çok daha güçlü

olduğunu söyledi. ABD’de üreticilerin ilk çeyrekte kapanan tesislerini açma planlarını

ertelemeleri halinde bugün 800$/mt seviyesine yakın olan sıcak sac fiyatlarının daha

da artabileceğini belirten Anton, “Yüksek iç piyasa fiyatları ithalata neden oluyor ve

bunun güçlü bir şekilde devam edeceğini düşünüyoruz. Atıl kapasitelerin devreye

girmesiyle fiyatların gevşemesi ise ithalatı azaltacaktır,” dedi.

Anton, Çin’in hurda ithalatına tekrar başlamasının fiyatları nasıl etkileyebileceğine

dair bir soruya ise şu şekilde yanıt verdi: “Çin çok fazla ithal etme gerek duymayacak.

Bu hamleyle Çin’de yerel hurda fiyatları düşecek ve bu durum elektrik ark ocaklı

üreticilerin faydasına olacak ama örneğin Tayvan’daki hurda alıcısı bundan çok

etkilenmeyecek. Çin’in ithal edeceği hurda miktarı Tayvan’a veya Türkiye’ye gidenden

daha fazla olmayacak. Talep artışıyla birlikte fiyatlar da hızlıca artar diye düşünülür

ama ben fiyatlarda büyük bir etkisi olacağını düşünmüyorum.”

Anton, yine bir soruya yanıt olarak, ABD’de Biden’ın görevi devralmasıyla ticari

önlemlerde ve 232. Madde vergilerinde çok bir değişiklik olmasını beklemediğini

belirtti. Önlemler kaldırılsa bile bunun kademeli bir şekilde yapılacağını düşündüğünü

söyleyen Anton, belki ABD’nin kendisi için güvenlik sorunu teşkil etmeyen NATO

müttefikleriyle ilişkilerini geliştirmek isteyip kısıtlamaları hafifletebileceğini ve genel

olarak da daha sert önlemlerin devreye girmeyeceğinden emin olduğunu sözlerine

ekledi.

99 Aralık 2020

Prime


Bell ve Nolan ABD çelik sektörünün önündeki sorunları tartıştı

ABD çelik sektörünün 2021 yılında nasıl ilerleyeceğini tartışan Çelik İmalatçıları

Birliği Başkanı Philip Bell ve Arent Fox LLP’nin ortağı ticaret avukatı Matthew

Nolan, uzun zamandır beklenen altyapı programı, ekonomik teşvikler, Biden

yönetiminin ticaret stratejisi açısından yapabileceği değişiklikler, enerji

politikaları ve devralımlardan bahsetti.

Bell, her 100 milyar $’lık altyapı yatırımının 5 milyon mt çelik talebi yarattığını

hatırlatarak, iyi finanse edilen uzun vadeli bir altyapı programının hayata

geçirilmesi konusunda iyimser olduğunu belirtti. Nolan da bu programın

Biden yönetimi için bir öncelik olacağı konusunda hemfikir olduğunu ve altyapı

programının, otoyollara, iklim değişikliği sorununa ve büyük bir kısmının

okulların yeniden inşa edilmesine odaklanacağını belirtti.

Başta 232. Madde olmak üzere ticaret stratejileri ve bunların yeni yönetimde

nasıl değişeceği veya değişip değişmeyeceği konusunda yorum yapan Nolan,

vergilerin şu ana kadar başarılı olduğuna inanmadığını belirterek, temel çelik

üretimi konusunda fayda sağladıklarını, ancak son kullanıcıları uluslararası

rekabet açısından tehlikeye attığını ifade etti. Bell’e göre, 232. Madde vergileriyle

ulaşılan hedeflerden biri, %80’in üzerine çıkarak yükselen kapasite kullanım

oranları oldu. Ayrıca USMCA anlaşması ve bazı ülkelere tanınan muafiyetlerle,

şu anda tüm çelik ithalatının yalnızca %20’sinin önlemlere tabi olduğunu

belirtti. Bell, ticari önlemlerin geleceği hakkında, öncelik Corona virüsü ve

uzun vadeli altyapı programı olduğundan, mevcut ticaret politikasının kısa

vadede değişmesinin beklenmediğini belirtirken, Nolan, herhangi bir ticaret

stratejisi değişiminin yeni yönetimin göreve başlamasından en az altı ay sonra

gerçekleşeceğini ve Biden yönetiminin uygulayacağı ticaret politikasının,

mevcut çelik merkezli politikaya kıyasla daha dengeli olacağını ifade etti.



Bell ve Nolan ABD çelik sektörünün önündeki sorunları tartıştı

Son dönemlerde kaydedilen kapasite artışlarının ve ABD’deki bazı askıda olan

tesislerin yeniden faaliyete başlamasının etkileri konusunda yorum yapan Nolan,

kapasite artışlarının ithalatın yerini alacağını belirtirken, Bell, bu artışların

2021 yılında fiyatların normalleşmesine yardım edeceğini ifade etti. Bell,

USMCA anlaşmasının kuralları gereğince, çelik tedarikinin yerel kaynaklardan

gerçekleştirilmesi gerektiğini ve bunun da şirketleri ürün portföylerini kontrol edip

gerekli ayarlamalar yapmaya zorlayacağını belirtti.

Çelik boru sektörüne en çok faydası olan enerji politikalarının ne olduğu sorusuna

yanıt veren Nolan, enerji sektörünün geçtiğimiz birkaç yıldır bazı zorluklarla

karşılaştığını ve düşen petrol fiyatlarının yanı sıra, çelik boruya yönelik vergilerin

enerji sektörünün ekipmanları için ihtiyaç duyduğu malzemeyi tedarik etmesini

zorlaştırdığını belirtti.

Pandemi sırasında hız kaybetmeyen inşaat sektörü hakkında yorum yapan

Bell, bu dönemde inşaat sektörünün diğer sektörlerden daha iyi performans

göstermesinin, projelerin çoğunun 2019 yılında onaylanmış ve finanse edilmiş

olmasından kaynakladığını belirtirken, Nolan, yeni yatırım döneminde projelerin

azalacağından korktuğundan 2021 yılı için endişeli olduğunu ifade etti.

101 Aralık 2020

Prime


Konferansın üçüncü günü, yassı çelik, kaplamalı çelikler ve çelik boru

sektöründe COVID-19 etkisini konu alan bir panelle açıldı. Panelistler

Borçelik Genel Müdür Kerem Çakır, Yücel Boru Genel Müdürü ve Çelik

Boru İmalatçıları Derneği (ÇEBİD) Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Saraç,

Yassı Çelik İhracat ve Sanayicileri Derneği (YİSAD) Yönetim Kurulu Başkanı

Gökhan Demiruz ve Galva Metal Yönetim Kurulu Başkanı Tolga Kısacıkoğlu

sektörü farklı açılardan ele alarak, panelin ardında da izleyicilerin sorularını

cevapladı.



Kerem Çakır: Önümüzdeki yıl dalgalanmalarla geçecek

Borçelik Genel Müdür Kerem Çakır, pandeminin etkisinin çok sert olduğunu,

hizmet verdikleri otomotiv ve beyaz eşya sektörlerinin yılın başında bir ivme

yakaladığını ancak daha sonra Nisan ayında otomotiv üretiminde %91, beyaz

eşya üretiminde %52 düşüş görüldüğünün altını çizdi.

Krizlere çok yabancı bir ülke olmadığımızı söyleyen Çakır, bu gibi durumlarda

iki önemli odağın olduğunu ifade etti: Müşteri ile sıkı iletişim ve ihracat.

Borçelik’in bu dönemde çok hızlı şekilde ihracata yöneldiğini aktaran

Çakır, ihracatta pazar payını artırmanın Türkiye iç piyasasında pazar payını

artırmaktan daha az maliyetli olduğuna dikkat çekti. Borçelik Genel Müdürü,

2020 yılı ihracat hedefine Eylül ayında ulaştıklarını ve ihracatın %35’inin de

yeni müşterilerden oluştuğunu vurguladı.

Çakır, Kasım ayında piyasada görülen hareketliliğin dünyadaki talebin

%50’sinden fazlasını oluşturan Çin’de yaşanan gelişmeler ve talepteki

hareketlerin üreticiye büyüyerek yansıması olduğunu söyledi.

Çakır sözlerine söyle devam etti: “Müşteriler siparişleri Nisan ve Mayıs

aylarında yarı yarıya düşürdü, bunu Kasım ve Aralık aylarında iki katına

çıkararak telafi etmeye çalışıyorlar ama bizim de kapasitelerimizin bir tavanı

var. Arz talep dengesini önemli derecede etkileyen bir diğer faktör ise pandemi

nedeniyle yapılan kapasite kapanmaları; dünya genelinde 100 milyon mt

kapasite kalıcı olarak kapandı, 200 milyon mt’luk kapasite ise talepteki düşüş

nedeniyle geçici olarak kapandı daha sonra 90 milyon mt’u geri geldi. Kabaca

200 milyon mt’luk arz kısıtlaması da var”. 2021 yılı için talepteki bu zikzakların

azalan şiddette devam edeceğini öngören Çakır, yeni kapasitelerin devreye

girmesiyle dengelerin hızlı bir şekilde oturacağını, yine de önümüzdeki yılın

dalgalanmalarla geçeceğini dile getirdi.

103 Aralık 2020

Prime


Kerem Çakır: Önümüzdeki yıl dalgalanmalarla geçecek

Galvanizleme sektöründeki kapasite fazlası konusunda görüş bildiren Kerem

Çakır, gelecek yıllarda da ihracatın odakta olacağını ifade ederken, ancak

artan korumacılık ve navlun oranları ve hedef ülkelerdeki entegre tesislerle

rekabet etmenin zor olduğu da göz önüne alındığında ihracatın da çok kolay

olmadığının altını çizdi.

Otomotiv sektörüne yapılan tedarik açısından, dışa bağlılığı azalttıklarını

söyleyen Çakır, Erdemir’in yeni devreye alınan galvanizli hattıyla birlikte

girdinin yaklaşık %70’inin yerli kaynak olduğunu bildirdi. Çakır otomotiv

sektörü üretiminin bu seneyi 2014 yılı seviyelerinde kapatmasını, 2017’de

kaydettiği rekor seviyelere ise ancak 2025-2027 yıllarında ulaşmasını bekliyor.

Panelin sonunda AB’nin kotalarına karşı ne gibi bir yol izledikleri sorusunu

cevaplayan Çakır, “Mümkün olduğu kadar kotayı biz kullanmaya çalıştık,

sadece şirket olarak değil ülke olarak da. Proaktif olarak ilk biz hareket ettik,

diğer ülkeler kategorisinde olduğumuz gruplarda ilk davrananlar biz oluyoruz.

Tek sıkıntımız boyalı sac, kota çok düşük, bu bizi sıkıntıya sokuyor,” yorumunda

bulundu.



Kemal Saraç: AB’ye yapılan boru ihracatı kotalar nedeniyle

%20 azaldı

Çakır’ın ardından söz alarak katılımcılara boru sektöründeki mevcut durum

hakkında bilgi veren Yücel Boru Genel Müdürü ve Çelik Boru İmalatçıları Derneği

(ÇEBİD) Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Saraç, çelik boru üretiminde 4,1 milyon

mt ile dünyada dördüncü sırada olan Türkiye’nin hem yurt içi hem yurt dışındaki

tedarikçilerin önemli bir müşterisi konumunda olduğunu, ayrıca üretimin nerdeyse

iki katı olan kapasiteyi ise ihracatla dengelemeye çalıştığını belirtti.

Türk çelik boru sektörünün önemli alıcıları olan AB ve ABD’nin korumacı önlemler

uygulamasıyla ihracatta ciddi problemler yaşandığını hatırlatan Saraç, pandeminin

getirdiği ilave etkiyle birlikte sektörün zorlandığını, AB’deki kotalar nedeniyle

AB’ye yapılan boru ihracatının %20 azaldığını dile getirdi. Saraç, “Buna rağmen

ilk 9 ayda ihracat 1,3 milyon mt oldu, yılsonu itibarıyla 1,8 milyon mt’a çıkacağını

tahmin ediyoruz,” dedi. Sektörün bir diğer sorununun ise yassı çelik tedarikinde

terminlerin 3 ayın üzerine çıkması olduğunu söyleyen Saraç, ayrıca yassı çelik

ürünleri global piyasadaki fiyatlardan temin edilemediği için ihracat açısından

dezavantaj oluşturduğunu ifade etti.

2021 yılı için beklentilerini paylaşan ÇEBİD Yönetim Kurulu Başkanı, önümüzdeki

dönemde pandeminin gidişatının belirleyici olacağını, ihracattaki korumacılık

önlemlerinin de sektörün yönünü tayin edeceğini belirtirken, para piyasaları ve

kurdaki volatiletinin de yine 2021 yılı için önemli olacağını dile getirdi.

105 Aralık 2020

Prime


Gökhan Demiruz: Türkiye’ye uygulanan korumacılık

tedbirlerinin iktisadi altyapısı yok

Bir diğer panelist Yassı Çelik İhracat ve Sanayicileri Derneği (YİSAD) Yönetim Kurulu Başkanı

Gökhan Demiruz, pandemiden dolayı Mart ve Nisan aylarında üretimin 1,2 milyon mt’dan

800.000 mt’a düştüğünü, son bir iki aydır ise talepteki toparlanmayla birlikte yılsonunda

geçen yılki 13,5 milyon mt, tüketimde ise 15,5-16 milyon mt seviyelerinin yakalanacağını

düşündüğünü söyledi.

Dünyada birkaç ülke hariç, ABD başta olmak üzere çoğu ülkede üretimde ciddi düşüş

görüldüğüne dikkat çeken Demiruz, bu yüzden fiyatların çok yukarı çıktığını belirtti. YİSAD

Başkanı, hurdada %25, cevherde %45, yassıda ise %30-40 hatta %50’ye varan fiyat artışları

olduğunu, bu durumun devam edip etmeyeceğini ise talebin belirleyeceğini ifade etti. Diğer

bir önemli konunun ise ABD ve AB’deki koruma önlemlerinde görülebilecek değişiklikler

olduğunu belirten Demiruz, Türkiye’ye uygulanan korumacılık tedbirlerinin iktisadi altyapısı

olmadığında mutabık olmak gerektiğinin altını çizdi. Demiruz, “Türkiye dışa bağımlı bir ülke,

her yıl 10 milyon mt cevher, 20 milyon mt hurda ithalatı yapan bir ülkenin nihai mamulde

dünyadaki fiyatları sarsacak kadar düşük seviyeden bir fiyat politikası yapması zaten mümkün

değil,” şeklinde konuştu.

Katılımcılardan gelen bir soru üzerine, mevcut durumu 2008 krizi ile karşılaştıran Demiruz,

“2008 yılında fiyatlar daha yukarı çıkarken, ciddi ithalat vardı, stoklar çok yukardaydı. Fiyatlar

daha da yükselecek diye stok tutma telaşı vardı, şu an minimum stokla gidiliyor,” şeklinde

konuştu.



Tolga Kısacıkoğlu: 2021’de talep %10-15 artabilir

Panelde son olarak konuşan Galva Metal Yönetim Kurulu Başkanı Tolga Kısacıkoğlu,

Türkiye’deki ÇSM’ler ile yurt dışındaki rakipler karşılaştırıldığında, Türk ÇSM’lerin

esneklik, hız ve sorun çözme becerisi gibi AB’li meslektaşlarına göre avantajlı

olduğu yönlerin bulunduğunu ifade ederken, sermayenin bol olduğu büyük bir

ekonomi içinde faaliyet gösteren AB’li ÇSM’lerin de verimlilik açısından avantajlı

olduğunu sözlerine ekledi.

Romanya ve Bulgaristan’da da faaliyet gösterdiklerini hatırlatan Kısacıkoğlu,

şirket olarak AB içinde yerel tedarikçi olma vizyonları olduğunu, bu iki noktanın

yanı sıra başka alternatifler üzerinde de çalıştıklarını belirtti. Galvanizli ve boyalı

sac ürünlerinde Türkiye’de kapasite arttıkça ihracatın da arttığını, Galva olarak

kapasitelerini buna göre geliştirmeye çalıştıklarını söyleyen Kısacıkoğlu, pandemi

iş yapış şekillerini etkilese de, an itibarıyla tonaj, ciro gibi her türlü parametrede

geçen senenin önünde olduklarını vurguladı. 2021 yılına dair öngörülerini de

paylaşan Galva Metal Yönetim Kurulu Başkanı, bu seneye oranla talebin %10-15

artabileceğini söyledi.

107 Aralık 2020

Prime


Türk çelik sektörü koruyucu önlemler ve yapısal

bozukluklara çözüm arıyor

Fırsatlar ve tehditler başlıklı oturumda ise

M Steel Dış Ticaret Genel Müdürü Mehmet

Çakmur ve Bilecik Demir Çelik Genel Müdürü

Muammer Bilgiç Türk çelik sektörünün

önündeki riskleri ve fırsatları ele aldı. Çakmur,

söze sektördeki yapısal bozukluktan ve

bunun sebeplerinden bahsederek başladı. Bu

bozuklukları yeterince planlama yapılmadan

gerçekleştirilen yatırımlar, müşteri

ihtiyaçlarının analiz edilememesi ve veri

problemi olarak sıralayan Çakmur, bunların

plansız bir ekonomiden kaynaklandığını

belirtti. Çakmur, “Türkiye’de başka trendleri

takip edip, yeni yatırımlar için yol gösteren

kuruluşlar yok. Herkes her istediği yatırımı

yapabiliyor. Bu konunun çözümü için ya kriz

olacak ya da merkezi otorite ülke çıkarlarına

göre ‘şu yatırımlar lazım, bunlara gerek

yok’ diyecek. Başkasından iyi bir iş görüp

onu devam ettirmek ilkinin büyümesini ve

gelişmesini engelliyor,” dedi.

Bilecik Demir Çelik Genel Müdürü Muammer

Bilgiç de bu görüşe katılarak, bu yapısal

bozukluğun ülkenin sınırlı kaynaklarının

verimsiz kullanılmasını da beraberinde

getirdiğini söyledi. Bilgiç ayrıca, dış ülkelerde

üreticiler arasında satın alma veya birleşme

yoluyla yapılan konsolidasyonların Türk çelik

sektörünün genelde kişisel mülkiyete tabi

olmasının da etkisiyle değerlendirilmediğini

ve ciddi bir finansman sorunu olan şirketlerin

birleşme opsiyonunu düşünmemelerinin çok

yanlış bir tutum olduğunun altını çizdi. Bilgiç,

“Avrupa’nın en büyük üreticisi olacaksanız

her anlamda büyük üreticilerin uyguladığı

yöntemlere ve yönetim modeline yatkın

olmanız gerekiyor,” ifadelerine yer verdi.

Ülkeler arasında yapılan serbest ticaret

anlaşmaları da panelde ele alınan konulardan

biriydi. Bununla alakalı olarak Bilgiç,

“dünyanın ağırlık merkezinin değiştiğini”

ve en son Güneydoğu Asya ülkelerinin

imzaladığı Bölgesel Kapsamlı Ekonomik

Ortaklık Anlaşması (RCEP) ile birlikte

korumacı önlemlerden çok serbest ticareti

özendiren bir ortam oluştuğunu söyledi.

Bilgiç, Türkiye’nin aslında jeopolitik açıdan

ciddi bir avantajı olduğunu ama bunu çok

iyi kullanamadığını belirterek, “Uluslararası

ilişkilerde tüm dünya ekonomik parametreler

geliştirirken, biz politik parametreler

kullanıyoruz. Diplomasiyi uzlaşma sanatı



olarak değerlendirecek, ekonomik katkıyı

hedefleyen işbirliklerine odaklanmamız

gerekiyor,” şeklinde konuştu. Konuyla ilgili

görüşlerini paylaşan Mehmet Çakmur

ise, “Dünyanın göz diktiği pazarlar bizim

yanımızda ve bunlar gelişmeye açık pazarlar.

Yeter ki o ticari iş birliklerini iyi yönetelim.

Biz nasıl Afrika ile kurarız nasıl Orta Doğu ile

kurarız bunu düşünelim. Koruyucu önlemler

de uzun vadede devam edemeyecek ama

orta vadede sürecek çünkü belli anlaşmalar

imzalanıyor,” dedi. Çakmur ayrıca, Türk

üreticilerin Çin’in dış pazarlarda yarattığı

boşluğu doldurabileceğine inandığını ve

bunun büyük bir fırsat olduğunu dile getirdi.

Öte yandan, Muammer Bilgiç, Avrupa

Birliği’nin (AB) çevre kirliliği ve karbon

ayak izi konusunda attığı ciddi adımlardan

bahsederek artık dünyanın ticaret yaparken

bu konudaki kriterleri ele alacağını,

Türkiye’nin ise 2015 yılında Paris’te

imzalanan anlaşmayı halen parlamentodan

geçirmediğini söyledi. Bilgiç, “AB bu konuda

ciddi anlamda çalışıyor ve 800 bin avroluk bir

yatırım paketi oluşturdu. Çin de çok radikal

önlemler alıyor ve uyguluyor. Ben G20 içinde

Paris Anlaşması’nı imzalamamış tek ülke

olarak Türkiye’yi görmek istemiyorum,” dedi.

Bilgiç, katma değerli üretim konusuna da

farklı bir açıdan bakarak, sadece daha önce

üretilmemiş bir ürüne odaklanmaktan ziyade,

maliyetleri düşürecek ar-ge çalışmalarının

öneminin altını çizdi. Türkiye’nin katma

değerli üretimi geliştirmek için odaklanması

gereken konunun hammadde konusu

olduğunu belirten Bilgiç, hurda fiyatları

yükselişini sürdürürken Avrupa’da büyük

ölçekli yüksek fırınlı üreticilerin bile cevherin

işlenişinde hidrojen kullanarak hem karbon

ayak izini hem de hurdaya olan bağlılığı

azalttıklarını söyledi. Bilgiç, Türkiye’nin

alternatif hammadde arayışına girmek için

finansal güçte olmasa da metalik verimlilikte

ve enerji verimliliği konuları üzerinde

çalışması gerektiğini ifade etti.

Çin’in tekrar hurda ithalatına izin vermesi

konusunda ise Muammer Bilgiç, 10 milyon

mt’luk bir ithalat yapacağı tahmin edilen

Çin’e kıyasla Türkiye’nin ise yılda 20 milyon

mt hurda ithal ettiğini ve hammadde tedariki

konusunun Türk çelik üreticilerinin önündeki

en büyük risk olduğunu söyledi. Mehmet

Çakmur ise, “Hurda her zaman olacaktır.

Yarısı inşaat sektörüne gidiyor kalanı ise

geri dönüştürülmeye devam edecek, fakat

maliyeti artacaktır. Rakibiniz cevherden

üretiyorsa rekabet şansınızı kaybetmiş

oluyorsunuz. Alternatif kaynaklar bulmalıyız,

her geçen gün zaman kaybediyoruz,” dedi.

Son oturumda ise Konda Araştırma Şirketi Genel Müdürü Bekir Ağırdır, Korona Sonrası

Şirketler, Markalar ve Toplum Dinamikleri başlıklı bir konuşma yaptı.

109 Aralık 2020

Prime

İÇİNDEKİLER

İÇİNDEKİLER

SteelOrbis

Pazaryeri’nde

Neler Var?

SteelOrbis

Pazaryeri’nde bulunan

6390* ilandan

sizin için seçtiklerimizi

incelemek için

sayfayı çevirin!

Prime Aralık 2020 *Kasım 2020 itibarıyla 112

SteelOrbis Pazaryeri’nde Neler Var?

Sıcak Haddelenmiş Rulo - HRC EST SAC SAN VE TİC LD ŞTİ 2,00*1000*R 4237 Zonguldak 0850 466 42 86

Sıcak Haddelenmiş Asitlenmiş

Rulo

Sıcak Haddelenmiş Rulo - HRC


ALPAZ DEMİR ÇELİK

CESIM BOZTEPE METAL

ÖZDEMİR METAL SANAYI

(1,20-5)X(700-

1600)XR

(2-20)X1000-

1250-1500-2500)

XR

Kalınlık: 1 - 250

mm

Sıcak Haddelenmiş Rulo - HRC KARACA METAL DEMİR SAC PROFİL 2.50*1250*2500

DD11 - DD12

- DD13 - DD14

S315MC

- S355MC -

S420MC S23JR

-S275JR -S355JR

Kalınlık: 2 - 20

mm

Sıcak Haddelenmiş Rulo - HRC SIVASLILAR METAL INS. SAN. DIS TIC. LTD. STI. 0,60*1000*R DC04


Rulo


Rulo

Samsun 0850 466 16 04

Kocaeli 0850 466 80 95

Gaziantep 0850 466 82 06

İstanbul

(Avrupa Yakası)

İStanbul

(Anadolu Yakası)

0850 600 00 42

0850 466 45 96

KMC - Steel Service Center 4.35x1220 x2500 Kocaeli 0850 600 05 23

YÜCEL BORU VE PROFİL END. A.Ş (2-5)X1500XR DD13/6224 Kocaeli 0850 600 01 56

Sıcak Haddelenmiş Rulo - HRC ERCİYAS ÇELİK BORU AŞ. 6X497XR 9053 Düzce 0850 600 00 82


Rulo

HASKAR ÇELİK BORU PROFİL METAL İŞLEME SAN.

TİC AŞ

1,4mm-15mm Kocaeli 0850 600 01 65

Sıcak Haddelenmiş Rulo - HRC YÜCEL BORU VE PROFİL END. A.Ş 1,5X1250XR S235JR Kocaeli 0850 600 01 56



Rulo



Rulo

ÖZKANLAR METAL DEMIR CELIK

YILDIZ DEMIR CELIK

NEA METAL SANAYI VE TIC LTD STI.

(1,2-60)x(800-

2500)xR

1.20-5)x(700-

1600)xR

Kalınlık: 1,5 - 25

mm

DD11 - DD12

- DD13 - DD14

S315MC

- S355MC -

S420MC S23JR

-S275JR -S355JR

İstanbul

(Avrupa Yakası)

İStanbul

(Anadolu Yakası)

İStanbul

(Anadolu Yakası)

0850 466 16 43

0850 466 60 17

0850 466 45 87

EST SAC SAN VE TİC LD ŞTİ 3,00*1200*R 6222 Zonguldak 0850 466 42 86

Sıcak Haddelenmiş Rulo - HRC AKPEN METAL MAK. PLS. SAN. VE TİC. LTD. STI. 2X1200XR 6222



ÇOLAKOĞLU METALURJİ A.Ş

DAVUTOĞLU METAL MAK. İNŞ. SAN. TİC. LTD ŞTİ

Kalınlık: 0 - 26

mm

Kalınlık :

1,5-25mm

İlgili kalite

hakkında üretim

limitleri için firma

ile temasa geçiniz

Sıcak Haddelenmiş Rulo - HRC GÖKMETAL SAC SANAYİ VE DIŞ TİCARET A.Ş 4X1050XR 4936

İstanbul

(Anadolu Yakası)

İstanbul (Anadolu

Yakası)

0850 600 00 46

0850 600 08 23

Kocaeli 0850 600 01 73

İstanbul

(Anadolu Yakası)

0850 600 04 24

Sıcak Haddelenmiş Rulo - HRC SANCAKTAR METAL 1,5-100 Bursa 0850 600 01 92

Sıcak Haddelenmiş Rulo - HRC GÖKTAŞ YASSI HADDE MAMULLERI SAN. VE TIC AS (0,60x3)x1500xR Kocaeli 0850 600 01 53


Sıcak Haddelenmiş ürünler kategorisinde bulunan 731* ilandan bazıları

Ürün Şirket Ebat Detay Kalite Teslim Yeri/Bölge Telefon

SÖNMEZLER PIPE METAL SAN. VE TİC.LTD.ŞTİ

(0,7-6,3) x(0,70 -

6,30) x(20 -1600)

Kocaeli 0850 600 09 66

Soğuk Haddelenmiş ürünler kategorisinde bulunan 423* ilandan bazıları


Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC EST SAC SAN VE TİC LD ŞTİ 0,80*1200*R 6112 Zonguldak 0850 466 42 86

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC

DAVUTOĞLU METAL MAK. İNŞ. SAN. TİC. LTD ŞTİ

Kalınlık :

0,4-2,5mm

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC EDIP METAL SAN. VE TIC.LTD.STI. 20X20X0,90

Soğuk Haddelenmiş Sac Paket ISIL METAL SAN.TİC.LTD.ŞTİ 0,50X1000X2000

Kocaeli 0850 600 01 73

İstanbul

(Avrupa Yakası)

İstanbul

(Avrupa Yakası)

0850 466 46 05

0850 466 42 07

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC KATIRCIOGLU DEMIR CELIK SAC SAN TIC LTD STI 0,7X1250XR 6112 Kayseri 0850 466 12 07

*Kasım 2020 itibarıyla

Tüm güncel ilanlara ulaşabilmek için lütfen tr.steelorbis.com’u ziyaret edip Pazaryeri’ni tıklayın.

113 Aralık 2020

Prime


Soğuk Haddelenmiş ürünler kategorisinde bulunan 423* ilandan bazıları


Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC KARACA METAL DEMİR SAC PROFİL 0,4X1000X2000

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC AKPEN METAL MAK. PLS. SAN. VE TİC. LTD. STI. 2X1000XR 6112



İstanbul

(Avrupa Yakası)

İstanbul

(Anadolu Yakası)

0850 600 00 42

0850 600 00 46

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC KMC - Steel Service Center 0.35x1200 x0 DC01 Kocaeli 0850 600 05 23

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC GÖKMETAL SAC SANAYİ VE DIŞ TİCARET A.Ş 0,3X1000XR DC01

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC SIVASLILAR METAL INS. SAN. DIS TIC. LTD. STI. 2X31,66

Soğuk Plaka


TİC AŞ

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC MOLLAOĞLU SAC VE YAPISAL ÇELİK SAN.TİC.AŞ. 0,5X1500XR

Soğuk Had.Sac Dilme


TİC AŞ

İstanbul

(Anadolu Yakası)

İStanbul

(Anadolu Yakası)

0850 600 04 24

0850 466 45 96

0,40mm-2,5mm Kocaeli 0850 600 01 65

İTH. RULO AÇMA

1110 KLT CR SAC

Kocaeli 0850 600 06 04

0,25mm-2,5mm Kocaeli 0850 600 01 65

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC YUCEL BORU 0,45X1250XR DC01 / 6112 Kocaeli 0850 600 01 56

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC NEA METAL SANAYI VE TIC LTD STI. Kalınlık: 0,2-2

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC

YILDIZ DEMIR CELIK

(0,30-2,5)X(700-

1300)XR

DC01-DC03-DC04-

DC01EK-DC04EK

İstanbul

(Anadolu Yakası)

İStanbul

(Anadolu Yakası)

0850 466 45 87

0850 466 60 17

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC KUCUKBAKIRCI METAL SANAYI VE TIC LTD STI. 0,32x974xR 6112 CCR Konya 0850 466 14 06

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC SANCAKTAR METAL 0,30-4 Bursa 0850 600 01 92

Soğuk Haddelenmiş Rulo - CRC YUCELBORU 0,5X1000XR DC01 Kocaeli 0850 600 01 56

Sıcak Haddelenmiş Levha ISIL METAL SAN.TİC.LTD.ŞTİ 3,00X1000X2000

İstanbul

(Avrupa Yakası)

0850 466 42 07

Sıcak Haddelenmiş Levha KUCUKBAKIRCI METAL SANAYI VE TIC LTD STI. 8x1640x12100 ST52 Konya 0850 466 14 06

Sıcak Haddelenmiş Levha KMC - Steel Service Center 8.00x1627 x12000 DC01 Kocaeli 0850 600 05 23

Sıcak Haddelenmiş Levha

IRMAK METAL SAN VE TIC LTD STI

1mm ile 500 mm

arası

Sıcak Haddelenmiş Levha MMK METALURJI SANAYİ VE LİMAN İSLETMECİLİĞİ A.Ş Kalınlık:1-8mm


NURİ KÖRÜSTAN MAKİNA METAL A.Ş.

Kalınlık: 20 - 200

mm

Sıcak Haddelenmiş Paket Sac MOLLAOĞLU SAC VE YAPISAL ÇELİK SAN.TİC.AŞ. 15X1500X6000

Baklavalı Sac

MUTAS DEMIR CELIK SAN TIC .A.S

(2-10)x(600-1300)

x(1500-4000)

C45,S275,S355,S235

İTH. RULO AÇMA

3237 KLT SYH SAC

İstanbul

(Anadolu Yakası)

İstanbul

(Anadolu Yakası)

0850 600 01 76

0850 600 05 59

Bursa 0850 600 00 69

Kocaeli 0850 600 06 04

Kocaeli 0850 466 97 06

Sıcak Haddelenmiş Levha SECKIN METAL NAK. SAN VE TIC A.S. 10X1500X4300 S 355 JO+N Kocaeli 0850 600 00 65

Sıcak Haddelenmiş Levha DAVUTOĞLU METAL MAK. İNŞ. SAN. TİC. LTD ŞTİ Kalınlık : 6-200mm Kocaeli 0850 600 01 73


Sıcak Haddelenmiş Paket Sac

TECER METAL

MUTAS DEMIR CELIK SAN TIC .A.S

(5mm-300mm)

X1500x3000

(2-15)x(1000-1250-

1500)x(2000-2500-

3000-6000)

Sıcak Haddelenmiş Paket Sac GÖKMETAL SAC SANAYİ VE DIŞ TİCARET A.Ş 50x1500x6400 6222

İstanbul

(Anadolu Yakası)

0850 600 01 83

Kocaeli 0850 466 97 06

İstanbul

(Anadolu Yakası)

0850 600 04 24

Sıcak Haddelenmiş Paket Sac SECKIN METAL NAK. SAN VE TIC A.S. 29X1260X6000 S 355 J2 + N Kocaeli 0850 600 00 65


Sıcak Haddelenmiş Paket Sac



Genişletilmiş Levha

Levha kategorisinde bulunan 637* ilandan bazıları


BİRSAC DEMİR CELİK SAN TİC A.Ş


CESIM BOZTEPE METAL



Kalınlık: 0,3 - 3

mm

(0,7-25) x (0,70 -

25) x (400 - 1600)

(3-200)

x(1500-3000)


mm

Kalınlık: 2 - 250

mm

Kocaeli 0850 600 00 91

Kocaeli 0850 600 09 66

Kocaeli 0850 466 80 95

İstanbul

(Avrupa Yakası)

İstanbul

(Anadolu Yakası)

0850 466 16 43

0850 466 45 87

Sıcak Haddelenmiş Levha MOLLAOĞLU SAC VE YAPISAL ÇELİK SAN.TİC.AŞ. 4X1000X2000 Kocaeli 0850 600 06 04


115 Aralık 2020

Prime


U Tavan Profil BIRLIK GALVANIZ INSAAT TAAHHUT 0,60mm Kocaeli 0850 600 00 47

NPU Profil


Uzun Ürünler kategorisinde bulunan 1378* ilandan bazıları


Hardox SANCAKTAR METAL 22-100 Bursa 0850 600 01 92

Hardox EDIP METAL SAN. VE TIC.LTD.STI. 10,00X2000X6000 Hatay 0850 466 46 05

Borular ve Bağlantı Elemanları kategorisinde bulunan 355* ilandan bazıları


Kazan Borusu BOREKS BORU SANAYI VE TICARET A.S (21,3-273)-(2-10)

Sanayi Boruları FERRO SAN VE DEMIR CELIK TIC A.S 219x21

Dikişsiz Çelik Çekme Boru ANADOLU ÇELİK BORU 42mm /7mm



YIGIT PROFIL METAL VE YAPI MALZEMELERI SAN TIC

A.S

Genişlik: 50 - 550

mm

Samsun 0850 466 75 69

Sıcak Daldırma Galvanizli Tel PRİMO METAL Çap:1,6-8mm Kocaeli 0850 466 74 03

Nervürlü İnşaat Demiri ÖZKANLAR METAL DEMIR CELIK Çap:8-32

İstanbul

(Avrupa Yakası)

İstanbul

(Anadolu Yakası)

İstanbul

(Anadolu Yakası)

İstanbul

(Avrupa Yakası)


0850 466 51 04

0850 600 01 06

0850 466 25 89

Dikişli Hassas Boru GÖKTAŞ YASSI HADDE MAMULLERI SAN. VE TIC AS. 10mm / 0,6mm Kocaeli 0850 600 01 53

Dişli DIN Flanş

SAYTEK METAL SAN. VE TIC . A.S

DN15 ile DN1500

arası

İstanbul

(Anadolu Yakası)

0850 600 01 81

Dikişsiz Çelik Çekme Boru DEMIROGLU DEMIR SAN VE TIC A.S 42,4X2,6 Muğla 0850 466 49 73

Sanayi Boruları MOLLAOĞLU SAC VE YAPISAL ÇELİK SAN.TİC.AŞ. 128mm /8mm Kocaeli 0850 600 06 04

Dikişsiz Çelik Çekme Boru

AYDIN OZDEMIR CELİK METAL UR.IML.SAN.TIC.LTD.STI

Dış Çap: 10 - 60

mm

Dikişli Hassas Boru KARACA METAL DEMİR SAC PROFİL 13x1,5

ST44-ST52 Aydın 0850 466 31 76

İstanbul

(Avrupa Yakası)

0850 600 00 42

Dikişsiz Çelik Çekme Boru GUVENLER DEMIR CELIK (21-508) / (3-100) Kocaeli 0850 600 01 05

Dikişsiz Çelik Çekme Boru

Sanayi Boruları

BOREKS BORU SANAYI VE TICARET A.S


(10,3-914,40)-(1,8-

25,40)

16-165mm /

0,7-63mm

Dikişsiz Çelik Çekme Boru ANADOLU ÇELİK BORU 60mm / 9mm

Sanayi Boruları METALİST DEMİR ÇELİK SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ (6-323) x (0,70-5)

Ansi BW Fitting SAYTEK METAL SAN. VE TIC . A.S 1/2" ile 60" arası

ERW Boyuna Kaynaklı

Doğalgaz Hat Borusu


(21,3 mm – 323,9 )

x (2,80 mm – 9,50 )

Dişli Dövme Çelik Fittings SAYTEK METAL SAN. VE TIC . A.S 1/8" ile 4" arası

İstanbul

(Avrupa Yakası)

İstanbul

(Anadolu Yakası)

İstanbul

(Avrupa Yakası)

İstanbul

(Anadolu Yakası)

İstanbul

(Avrupa Yakası)

İstanbul

(Anadolu Yakası)

0850 466 51 04

0850 466 25 89

0850 600 01 84

0850 600 01 81

0850 466 51 04

0850 600 01 81

Sanayi Boruları NEVSAC METAL SAN.INS.NAK.TIC.LTD.STI (21x219) x (1,5x3) Nevşehir 0850 600 00 61

Sanayi Boruları KAYMET METAL IMALAT SAN TIC AS. 6mm / 0,7mm Kayseri 0850 600 01 88

Sanayi Boruları METALİST DEMİR ÇELİK SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ Çap: 6 mm - 323

ERW Boyuna Kaynaklı Siyah

Boru

ERW Boyuna Kaynaklı

Doğalgaz Hat Borusu

METALİST DEMİR ÇELİK SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ Çap: 1/2" - 12"

İstanbul

(Avrupa Yakası)

İstanbul

(Avrupa Yakası)

0850 600 01 84

0850 600 01 84

KAYMET METAL IMALAT SAN TIC AS. 1/2” / 12” Kayseri 0850 600 01 88

Sanayi Boruları MOLLAOĞLU SAC VE YAPISAL ÇELİK SAN.TİC.AŞ. 114mm/ 4mm Kocaeli 0850 600 06 04

Dikişli Hassas Boru İSTANBULLUOĞLU BORU PROFİL SAC 10x0,6

İstanbul

(Avrupa Yakası)

0850 600 00 42

0850 466 16 43

Nervürlü İnşaat Demiri KAYIKCI DEMIR CELIK SAN. VE TIC. LTD. STI. Çap:6-32 Karabük 0850 466 63 94

Altıgen Tel PRİMO METAL çap:1,4-2mm Kocaeli 0850 466 74 03


117 Aralık 2020

Prime


Nervürlü İnşaat Demiri TUFAN METALURJI DIS TICARET SAN. LTD.ŞTİ Çap:8-16mm Hatay 0850 466 38 70

Sıcak Daldırma Galvanizli Tel PRİMO METAL Çap:1,6-8mm Kocaeli 0850 466 74 03

HE-A CAG CELIK DEMIR VE CELIK END. A.S 120

HEB ÖZKANLAR METAL DEMIR CELIK 100/1000

İstanbul

(Anadolu Yakası)

İstanbul

(Avrupa Yakası)

0850 466 72 86

0850 466 16 43

Nervürlü İnşaat Demiri MEHMET ALI DEMIR CELIK SAN. VE TIC. LTD. STI Çap:8-40 İzmir 0850 600 00 45

Lama IŞIK ÇELİK SANAYİ VE TİCARET A.Ş 12x3 ile 100x12 Ankara 0850 600 00 68

Nervürlü İnşaat Demiri YALCIN DEMIR CELIK A.S. Çap:8-32 Karabük 0850 466 59 10

Nervürlü İnşaat Demiri YUSUF GÜLERAY İNŞAAT SAN.TİC.LTD.ŞTİ Çap:8-32

Nervürlü İnşaat Demiri ATAKLAR DEMİR ÇELİK Çap:8-12

Nervürlü İnşaat Demiri ERTURKLER DEMIR INSAAT SAN. TIC. LTD. ST Çap:8-33

İstanbul

(Avrupa Yakası)

İstanbul (Avrupa

Yakası)

İstanbul

(Avrupa Yakası)

0850 600 00 40

0850 600 00 58

0850 466 32 14

NPI Profil KAYMET METAL IMALAT SAN TIC AS. Boyut:80mm Kayseri 0850 600 01 88

HEB DEMIROGLU DEMIR SAN VE TIC A.S 180 Muğla 0850 466 49 73

Nervürlü İnşaat Demiri UĞURLU GRUP DEMİR ÇELİK A.Ş. Çap:8-32 Ankara 0850 600 01 90

Çelik Çubuk FER HASIR METAL MAK. SAN. TIC. ITH. IHR. A.S Çap:4-12 İzmir 0850 466 95 18

Nervürlü İnşaat Demiri GÜLERAY TİCARET Çap:8-32

İstanbul

(Avrupa Yakası)

0850 600 00 40

NPU Profil MOLLAOĞLU SAC VE YAPISAL ÇELİK SAN.TİC.AŞ. Boyut: 400mm Kocaeli 0850 600 06 04

Nervürlü İnşaat Demiri KAPTAN DEMIR CELIK ENDUSTRISI VE TIC AS Çap:8-50 Karabük 0850 600 04 68

IPE ÖZKANLAR METAL DEMIR CELIK 100/1000

HE-B CAG CELIK DEMIR VE CELIK END. A.S 160

İstanbul

(Avrupa Yakası)

İstanbul

(Anadolu Yakası)

0850 466 16 43

0850 466 72 86

Eşit Kollu Köşebent ÇAKIROĞLU DEMİR ÇELİK SAN VE TİC A.Ş. 60x60x6 İstanbul 0850 600 00 13

IPE DEMIROGLU DEMIR SAN VE TIC A.S 220 Muğla 0850 466 49 73

Çelik Hasır UĞURLU GRUP DEMİR ÇELİK A.Ş. Çap:4,5-10 Ankara 0850 600 01 90

Nervürlü İnşaat Demiri DAVUTOGLU METAL MAK. INS. SAN. TIC. LTD STI. Çap:8-50

U Tavan Profil



BİRSAC DEMİR CELİK SAN TİC A.Ş

Kalınlık: 0,4 - 0,6

mm

TSE/708-B420C-

S420-B420B

Tüm Türkiye İlleri 0850 600 01 73

Kocaeli 0850 600 00 91

Çelik Hasır AYES ÇELİK HASIR VE ÇİT SAN.AŞ Çap: 4,5-10 İzmir 0850 600 00 49

Nervürlü İnşaat Demiri GÜVEN DEMİR KÖMÜR HURDA SAN.TİC.LTD.ŞTİ Çap: 8-32 Hatay 0850 600 00 84

Eşit Kollu Köşebent KAPTAN DEMIR CELIK ENDUSTRISI VE TIC AS 18x18x2,5 Karabük 0850 600 04 68

Nervürlü İnşaat Demiri YAHŞİ DEMİR KÖMÜR Çap:8-32 Hatay 0850 600 00 56

Nervürlü İnşaat Demiri EGESAN ÇELİK LOJ.TİC.LTD.ŞTİ Çap:8-32 İzmir 0850 600 00 88

NPU Profil KAYMET METAL IMALAT SAN TIC AS. Boyut:40mm Kayseri 0850 600 01 88

Nervürlü İnşaat Demiri AYES ÇELİK HASIR VE ÇİT SAN.AŞ Çap:8-32 İzmir 0850 600 00 49

Kare Demir IŞIK ÇELİK SANAYİ VE TİCARET A.Ş 8X8 ile 40X40 Ankara 0850 600 00 68

Kangal Demir-Filmaşin MEHMET ALI DEMIR CELIK SAN. VE TIC. LTD. STI Çap:5,5-19 İzmir 0850 600 00 45

Silme DEMIROGLU DEMIR SAN VE TIC A.S 16x3 Muğla 0850 466 49 73

Nervürlü İnşaat Demiri FERRO SAN VE DEMIR CELIK TIC A.S. Çap: 8-32

İstanbul

(Anadolu Yakası)

0850 600 01 06

Kangal Demir UĞURLU GRUP DEMİR ÇELİK A.Ş. Çap:5,5-12 Ankara 0850 600 01 90

NPI Profil MOLLAOĞLU SAC VE YAPISAL ÇELİK SAN.TİC.AŞ. Boyut: 200 mm Kocaeli 0850 600 06 04

Nervürlü İnşaat Demiri SERHAT HADDECILIK SANAYI VE TICARET A.S Çap: 8-32mm Ankara 0850 600 01 57

İnşaat Çivileri PRİMO METAL 8-18mm Kocaeli 0850 466 74 03

Nervürlü İnşaat Demiri HASAN YILDIRIM DEMİR ÇELİK TİC.LTD.ŞTİ Çap:8-32 İzmir 0850 600 01 66

Nervürlü İnşaat Demiri BİRSAC DEMİR CELİK SAN TİC A.Ş. Çap:8-32 mm Kocaeli 0850 600 00 91

Çelik Hasır AYES ÇELİK HASIR VE ÇİT SAN.AŞ Çap:4,5x10 İzmir 0850 600 00 49

Yuvarlak Demir ÇAKIROĞLU DEMİR ÇELİK SAN VE TİC A.Ş. Çap:6-45mm

İstanbul

(Anadolu Yakası)

0850 600 00 13

NPU Profil KAPTAN DEMIR CELIK ENDUSTRISI VE TIC AS Boyut: 200mm Karabük 0850 600 04 68




119 Aralık 2020

Prime


Kare Kutu Profil ÖZKANLAR METAL DEMIR CELIK 10x10-300x300

İstanbul

(Avrupa Yakası)

0850 466 16 43

Dikdörtgen Kutu Profil MOLLAOĞLU SAC VE YAPISAL ÇELİK SAN.TİC.AŞ. 60x120x5 Kocaeli 0850 600 06 04

Dikdörtgen Kutu Profil

ATAKLAR DEMİR ÇELİK

Kalınlık: 1 - 10

mm

İstanbul

(Avrupa Yakası)

0850 600 00 58

Köşeli Omega CFS PROFILE 140 - 240 mm Kocaeli 0850 466 51 43

Boyalı Profil DEMIROGLU DEMIR SAN VE TIC A.S 20X80X3 Muğla 0850 466 49 73

Destek Sacı Profili CFS PROFILE 140 - 240 mm Kocaeli 0850 466 51 43

Kare Kutu Profil OZMUTLU DEMIR URUNLERI SANAYI TIC.LTD.STI 250x250 0850 600 01 68

Dikdörtgen Kutu Profil ÖZKANLAR METAL DEMIR CELIK 10x20-200x400

Kare Kutu Profil OZMUTLU DEMIR URUNLERI SANAYI TIC.LTD.STI 110x110

İstanbul

(Avrupa Yakası)

İstanbul

(Avrupa Yakası)

0850 466 16 43

0850 600 01 68

Kare Kutu Profil ISTANBULLUOGLU BORU PROFIL SAC 10x10x1 Kayseri 0850 600 01 64

Dikdörtgen Kutu Profil DEMIROGLU DEMIR SAN VE TIC A.S 200X300X8 Muğla 0850 466 49 73


KAYMET METAL IMALAT SAN TIC AS.

(20x10-300x200) x

(0,70-8)

Kayseri 0850 600 01 88

Güneş Enerji Sistemi Profilleri CFS PROFILE 1,2 - 2,5 mm Kocaeli 0850 466 51 43

Dikdörtgen Kutu Profil MOLLAOĞLU SAC VE YAPISAL ÇELİK SAN.TİC.AŞ. 30x50x1,5 Kocaeli 0850 600 06 04

Kare Kutu Profil

Sanayi Boruları


DEMIROGLU DEMIR SAN VE TIC A.S

(10x10-200-320)-

(0,70-10)

(21,3-0,7) X

(323,9-12)

Kare Kutu Profil METALİST DEMİR ÇELİK SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ 10x10x0,7

Boyalı Profil


20x20 / 120X120-

15X25 / 80X120

İstanbul

(Avrupa Yakası)

0850 466 51 04

Muğla 0850 466 49 73

İstanbul

(Avrupa Yakası)

0850 600 01 84

Kocaeli 0850 600 09 66

Kare Kutu Profil MOLLAOĞLU SAC VE YAPISAL ÇELİK SAN.TİC.AŞ. 40X40X2 Kocaeli 0850 600 06 04

Kare Kutu Profil


(10x10-250x250) x

(0,70-8)

Kayseri 0850 600 01 88

Dikdörtgen Kutu Profil ISTANBULLUOGLU BORU PROFIL SAC 20x40x0,9 Kayseri 0850 600 01 64

Kare Kutu Profil DEMIROGLU DEMIR SAN VE TIC A.S 100X100X5 Muğla 0850 466 49 73



(10x20) -

(100X150 &

160X80)

Kocaeli 0850 600 09 66

Sanayi Boruları DEMIROGLU DEMIR SAN VE TIC A.S 20x5 Muğla 0850 466 49 73

Boyalı Profil



Çelik Hasır DAVUTOGLU METAL MAK. INS. SAN. TIC. LTD STI. Çap:4-10


(25x25-150x150)

x(1,5-8)

DIN 488, ASTM ve

diğer uluslar arası

standarlar

Profiller kategorisinde bulunan 821* ilandan bazıları


Kayseri 0850 600 01 88

Kare Kutu Profil MOLLAOĞLU SAC VE YAPISAL ÇELİK SAN.TİC.AŞ. 100x100x3 Kocaeli 0850 600 06 04

Paslanmaz Çelik kategorisinde bulunan 306* ilandan bazıları

Tüm Türkiye illeri 0850 600 01 73

Nervürlü İnşaat Demiri ERHAL DEMIR CELIK LTD STI. Çap:8-32mm Kocaeli 0850 600 00 89

C Duvar Profil BIRLIK GALVANIZ INSAAT TAAHHUT 0,60mm Kocaeli 0850 600 00 47

Nervürlü İnşaat Demiri FER HASIR METAL MAK. SAN. TIC. ITH. IHR. A.S Çap:8-50 İzmir 0850 466 95 18


Paslanmaz Yuvarlak Çubuk

(Soğuk Çekilmiş)

Paslanmaz Plaka-Levha

(Soğuk Çekilmiş)

Paslanmaz Kare Profil (Soğuk

Çekilmiş)

ANIL PASLANMAZ

EKiP PASLANMAZ ÇELİK SAN.TİC.A.Ş

Çap: 9mm

Kalınlık: 0,3 - 6

mm / 1250-2500

303 / 304 / 304L

/ 316L / 316Ti /

310S / 321 / 420

430, 304, 304L,

201, 204CU

İstanbul

(Anadolu Yakası)

İstanbul

(Avrupa Yakası)

0850 600 01 70

0850 600 00 28

ANKARA ALUMINYUM VE METAL SAN TIC LTD STI Çap: 2,5 - 10 mm 0850 466 73 40




121 Aralık 2020

Prime


Paslanmaz Çelik kategorisinde bulunan 306* ilandan bazıları


Paslanmaz Altıköşe

Çubuk(Soğuk Çekilmiş)

Paslanmaz Lama(Sıcak

Çekilmiş)

Paslanmaz Lama

Paslanmaz Rulo (Soğuk

Çekilmiş)

Paslanmaz Rulo (Sıcak

Çekilmiş)

Paslanmaz Köşebent (Soğuk

Çekilmiş)

Paslanmaz Rulo (Soğuk

Çekilmiş)


(Soğuk Çekilmiş)

Paslanmaz Plaka-Levha (Sıcak

Çekilmiş)

Paslanmaz Lama


(Soğuk Çekilmiş)

Paslanmaz Rulo (Sıcak

Çekilmiş)


Çubuk(Soğuk Çekilmiş)

ANIL PASLANMAZ

ANKARA ALUMINYUM VE METAL SAN TIC LTD STI

ANIL PASLANMAZ


Çap: 2,5mm

3x15 mm - 80x120

mm

Genişlik:30mm / Et

Kalınlığı: 3mm

Kalınlık: 0,3 -

4mm / 1500 mm

x Rulo

303 / 304 / 304L

/ 316L / 316Ti /

310S / 321 / 420

306 / 304 / 304L

/ 316L / 316Ti /

310S / 321 / 420

430, 304, 304L,

201, 204CU

İstanbul

(Anadolu Yakası)

İstanbul

(Anadolu Yakası)

İstanbul

(Avrupa Yakası)

0850 600 01 70

0850 466 73 40

0850 600 01 70

0850 600 00 28

SANCAKTAR METAL 0,30-4 0850 600 01 92

ANIL PASLANMAZ

FERCO CELIK VE DIS TICARET LTD. A.S.


30x30x3

(0,35-5)X(17-1500)

XR

Kalınlık: 0,3 - 6

mm / 1250-2500

304-304L-304DL-

430-409-409Lİ-

439Tİ-439-439HP-

439M-441-441HP-

441Lİ-441M

430, 304, 304L,

201, 204CU

İstanbul

(Anadolu Yakası)

İstanbul

(Anadolu Yakası)

İstanbul

(Avrupa Yakası)

0850 600 01 70

0850 466 19 47

0850 600 00 28

KUCUKBAKIRCI METAL SANAYI VE TIC LTD STI. 1,2x1250x2500 304 Konya 0850 466 14 06

ANIL PASLANMAZ

FERCO CELIK VE DIS TICARET LTD. A.S.

EUROMETAL

ANIL PASLANMAZ

Genişlik:30mm / Et

Kalınlığı: 3mm

(0,35-6)X(100-

1500)X(200-4000)


mm

Çap: 4,5mm

306 / 304 / 304L

/ 316L / 316Ti /

310S / 321 / 420

304-304L-304DL-

430-409-409Lİ-

439Tİ-439-439HP-

439M-441-441HP-

441Lİ-441M

303 / 304 / 304L

/ 316L / 316Ti /

310S / 321 / 420

İstanbul

(Anadolu Yakası)

İstanbul

(Anadolu Yakası)

İstanbul

(Avrupa Yakası)

İstanbul

(Anadolu Yakası)

0850 600 01 70

0850 466 19 47

0850 600 01 50

0850 600 01 70

Galvanizli Rulo Sac EST SAC SAN VE TİC LD ŞTİ 1,50*1000*R 1311 Zonguldak 0850 466 42 86

Boyalı Rulo Sac


A.S

Kalınlık: 0,48 mm RAL3009 - RAL3004 Samsun 0850 466 75 69

Galvanizli Rulo Sac SANCAKTAR METAL 0,3-4 Bursa 0850 600 01 92

Sıcak Daldırma Galv. Mahya BURAK GALVANIZ SAC SANAYI VE TICARET LTD STI

Kalınlık: 0,3 - 2

mm

Adana 0850 600 01 79

Galvanizli Levha Sac EDIP METAL SAN. VE TIC.LTD.STI. 0,50X1000X2000 Hatay 0850 466 46 05

Boyalı Rulo Sac SIVASLILAR METAL INS. SAN. DIS TIC. LTD. STI. 0,40*176*R DX51

İstanbul

(Anadolu Yakası)

0850 466 45 96

Galvanizli Rulo Sac

YILDIZ DEMIR CELIK

(0,20-3)x(700-

1300)xR

DX51D+Z - DX52D+Z

- DX53D+Z -

DX54D+Z - DX56D+Z

S220GD+Z -

S250GD+Z - S280G

İstanbul

(Anadolu Yakası)


0850 466 60 17

Boyalı Rulo Sac EDIP METAL SAN. VE TIC.LTD.STI 0,60X1000xR Hatay 0850 466 46 05

Boyalı Rulo Sac

Alüminyum Alaşımlı Silisyum

Kaplama (Alu-si)

Galvanizli Rulo Sac

Galvanizli Rulo Sac

Kaplamalılar kategorisinde bulunan 1342* ilandan bazıları



(0,20-1,20)x(800-

1250)xR

İstanbul

(Avrupa Yakası)

0850 466 16 43

FERİNEKS ÇELİK ÜRÜNLERİ SAN. TİC. LTD. ŞTİ 0,60x1200xR DX53+AS1200 Kocaeli 0850 600 00 54



Kalınlık: 0,5 - 4

mm

(0,20-4)x(800-

1500)xR

İstanbul

(Anadolu Yakası)

İstanbul

(Avrupa Yakası)

0850 466 45 87

0850 466 16 43



123 Aralık 2020

Prime


Boyalı Rulo Sac

Sıcak Daldırma Galv. Düz Sac

Boyalı Trapez Sac


MADES METAL TIC SAN LTD STI

YILDIZ DEMIR CELIK

Kalınlık: 0,5 - 4

mm

Kalınlık: 0,3 - 3

mm

(0,30-1,20)

X(860-1050)

X(500-12000)

İstanbul

(Anadolu Yakası)

0850 466 45 87

Kocaeli 0850 600 01 62

İStanbul

(Anadolu Yakası)

0850 466 60 17

Galvanizli Rulo Sac SANCAKTAR METAL 0,3-4 Bursa 0850 600 01 92

Galvanizli Levha Sac ISIL METAL SAN.TİC.LTD.ŞTİ 0,70X1200X2250

İstanbul

(Avrupa Yakası)

0850 466 42 07

Galvanizli Rulo Sac EDIP METAL SAN. VE TIC.LTD.STI. 0,80X1260XR Hatay 0850 466 46 05

Galvanizli Rulo Sac KUCUKBAKIRCI METAL SANAYI VE TIC LTD STI. 1,2x1200xR GZR Konya 0850 466 14 06

Boyalı Rulo Sac

Boyalı Rulo Sac

YILDIZ DEMIR CELIK

MMK METALURJI SANAYİ VE LİMAN İSLETMECİLİĞİ A.Ş

(0,25-1,20)X(700-

1300)XR

Kalınlık: 0,25 - 1,2

mm

DX51D+Z - DX52D+Z

- DX53D+Z -

DX54D+Z S220GD+Z

- S250GD+Z

- S280GD+Z

- S320GD+Z

-S350GD+Z

İStanbul

(Anadolu Yakası)

İstanbul

(Anadolu Yakası)

0850 466 60 17

0850 600 05 59

Boyalı Rulo Sac


A.S

Kalınlık: 0,48 mm RAL3009 - RAL3004 Samsun 0850 466 75 69

Galvanizli Rulo Sac KUCUKBAKIRCI METAL SANAYI VE TIC LTD STI. 2,5x1500xR RAL 9002 Konya 0850 466 14 06

Alüminyum Alaşımlı Çinko

Kaplama (Alu-zinc)

SIVASLILAR METAL INS. SAN. DIS TIC. LTD. STI. 1,00*656*R DX53

Boyalı Rulo Sac AKPEN METAL MAK. PLS. SAN. VE TİC. LTD. STI. 1X1200XR RAL9024

İStanbul

(Anadolu Yakası)

İstanbul

(Anadolu Yakası)

0850 466 45 96

0850 600 00 46

Galvanizli Rulo Sac ÇETİN METAL Kalınlık: 0,3-3 Kocaeli 0850 600 01 78

Boyalı Trapez Sac ISIL METAL SAN.TİC.LTD.ŞTİ 0,60X1000xR

İstanbul

(Avrupa Yakası)

0850 466 42 07

Galvanizli Rulo Sac AKPEN METAL MAK. PLS. SAN. VE TİC. LTD. STI. 0,80X1000XR

İstanbul

(Anadolu Yakası)

0850 600 00 46

Boyalı Rulo Sac BIRLIK GALVANIZ INSAAT TAAHHUT 050X1000XR

3009 /9002 / 3004 /

6020 / 5010

Kocaeli 0850 600 00 47


Rulo

Alüminyum Alaşımlı Silikon

Kaplı Sac

Kaplamalılar kategorisinde bulunan 1342* ilandan bazıları


MMK METALURJI SANAYİ VE LİMAN İSLETMECİLİĞİ A.Ş

ESC ÇELİK ÜRÜNLERİ SANAYİ VE TİCARET LİMİTED

ŞİRKETİ

Kalınlık: 1,5- 5

mm

Boyalı Rulo Sac ISIL METAL SAN.TİC.LTD.ŞTİ 0,60X1000xR

GCRP – GCRSP

DX51 100 gr A yüzey

İstanbul

(Anadolu Yakası)

0850 600 05 59

1,5X1270XR DX52D+AS Kocaeli 0850 600 00 92

Vasıflı Çelikler kategorisinde bulunan 1126* ilandan bazıları

İstanbul

(Avrupa Yakası)

0850 466 42 07

Ürün

Şirket

Ebat Detay

Kalite

Teslim Yeri/Bölge

Telefon

Altıköşe Sementasyon Çeliği-

Sıcak-Kabuk Soyma

Yuvarlak Soğuk Çekilmiş

Karbon Çeliği

Paslanmaz Kare Profil (Soğuk

Çekilmiş)

Yuvarlak Sementasyon Çeliği

Soğuk


Soğuk


Çubuk(Sıcak Çekilmiş)

Altıköşe Soğuk Çekilmiş

Karbon Çeliği

Kare Soğuk Çekilmiş

Kurşunsuz Otomat

Yuvarlak Sıcak Çekilmiş

Karbon Çeliği

NS CELIK SANAYI VE TICARET A.S.

Çap: 19-95 mm

17CrNiMo6,8620

(20NiCrMo2)

İstanbul

(Anadolu Yakası)

0850 600 01 75

HÜRÇELİK SANAYİ VE DIŞ TİC.AŞ. Çap:22-260 SAE 1050 Kocaeli 0850 600 01 69


ATAKLAR DEMİR ÇELİK

Çap: 20 - 1 mm

İstanbul

(Avrupa Yakası)

0850 600 00 58

MERT ÇELİK Çap:55mm 41CrMo4(4140) İzmir 0850 600 05 46


ALP STEEL

AKÇELİK DEMİR ÇELİK SAN.TİC.AŞ

ALP STEEL

1,5-90mm

Çap: 4 - 30 mm

8mm-350mm

11SMn30

11SMn37 1214

9SMn28 9SMn36

İstanbul

(Anadolu Yakası)

İstanbul

(Anadolu Yakası)

0850 466 78 53

0850 600 00 29

0850 466 78 53




125 Aralık 2020

Prime


Ürün

Yuvarlak Otomasyon Çeliği ATAKLAR DEMİR ÇELİK Çap: 7 - 80 mm

İmalat Çeliği Sıcak NET DEMİR ÇELİK Çap: 10-400mm

Yuvarlak Sıcak Çekilmiş

Karbon Çeliği

İstanbul

(Avrupa Yakası)

İstanbul

(Avrupa Yakası)

0850 600 00 58

0850 600 06 31

HÜRÇELİK SANAYİ VE DIŞ TİC.AŞ. Çap:22-260 ST 52-3 Kocaeli 0850 600 01 69

Sıcak Çekme Lama AYDIN OZDEMIR CELİK METAL UR.IML.SAN.TIC.LTD.STI Çap: 20-400 mm st37 1040-1050 Aydın 0850 466 31 76

Yuvarlak Takım Çeliği NET DEMİR ÇELİK Çap: 10-500mm

İstanbul

(Avrupa Yakası)

0850 600 06 31

Yuvarlak İmalat Çeliği HÜRÇELİK SANAYİ VE DIŞ TİC.AŞ. Çap:22-260 CK 45 Kocaeli 0850 600 01 69


Karbon Çeliği


Kurşunlu Otomat

TAŞKAZAN DEMİR ÇELİK

Çap: 4 - 70 mm

MERT ÇELİK Çap: 21mm SAE1050(C50) İzmir 0850 600 05 46

Kare Sıcak Çekilmiş Islah Çeliği GUVENLER DEMIR CELIK (50x50)-(200x200) Kocaeli 0850 600 01 05

Soğuk Çekme Lama AYDIN OZDEMIR CELİK METAL UR.IML.SAN.TIC.LTD.STI Çap: 10-160 mm Aydın 0850 466 31 76

Altıköşe Sıcak Çekilmiş Islah

Çeliği

Lama Sıcak Çekilmiş Karbon

Çeliği

Yuvarlak Soğuk Çekilmiş Islah

Çeliği

Kare Soğuk Çekilmiş Kurşunlu

Otomat

Yuvarlak Sıcak Çekilmiş Islah

Çeliği


Soğuk

Lama Sıcak Çekilmiş Karbon

Çeliği

Yuvarlak Soğuk Çekilmiş Islah

Çeliği

Kare Soğuk Çekilmiş Karbon

Çeliği


Kurşunsuz Otomat

Ürün

TAŞKAZAN DEMİR ÇELİK Çap:17-60 Konya 0850 600 01 82

AKÇELİK DEMİR ÇELİK SAN.TİC.AŞ

ATEŞ DEMİR ÇELİK TİC.LTD.ŞTİ

Genişlik: 20-160

mm/ Et Kalınlığı:

15 - 50 mm

Çap:20-500mm

SAE 1008 1010

C10 1018 1030

C30 1035 C35

1040 C40 1045

C45 1050 C50

CF53 1060 C60

1065 1070 C70

1090

Kocaeli , İstanbul

(Avrupa Yakası)

, İzmir , Ankara ,

Konya

İstanbul

(Anadolu Yakası)

0850 600 00 29

0850 600 01 80

TAŞKAZAN DEMİR ÇELİK 10x10-50x50 Konya 0850 600 01 82


Çap: 20-60 mm

4140 (42CrMo4) ,

5140 (41Cr4)

İstanbul

(Anadolu Yakası)

0850 600 01 75

MERT ÇELİK Çap:55mm 41CrMo4(4140) İzmir 0850 600 05 46


Çap: 20 - 72 mm

İstanbul

(Anadolu Yakası)

0850 600 01 75

MERT ÇELİK Çap:70mm İzmir 0850 600 05 46

ALP STEEL

NET DEMİR ÇELİK

6-80mm

Çap: 10-60mm

İstanbul

(Anadolu Yakası)

İstanbul

(Avrupa Yakası)

0850 466 78 53

0850 600 06 31

Plazma Kesme Makinaları

AJAN CNC ELEKTRONİK SERVİS SAN. VE TİC.

LTD. ŞTİ.

CNC AÇILI KESME Ajan Cnc İzmir 0850 600 00 95

Hidrolik Presler DİRİNLER MAKİNE SAN. VE TİC. AŞ. CDCH 1600-630-400 DIRINLER Bursa 0850 600 03 24

Lazer Kesim Makinaları

Vasıflı Çelikler kategorisinde bulunan 1126* ilandan bazıları

Şirket

Şirket

Makine kategorisinde bulunan 84* ilandan bazıları

AJAN CNC ELEKTRONİK SERVİS SAN. VE TİC.

LTD. ŞTİ.

Ebat Detay

FİBER LAZER KESİM

MAKİNASI

Teslim Yeri/Bölge

Telefon

Ajan Cnc İzmir 0850 600 00 95

Eksantrik Presler DİRİNLER MAKİNE SAN. VE TİC. AŞ. CDCH 3000 P DIRINLER Bursa 0850 600 03 24

Model

Kalite

Marka

Rulmanlar kategorisinde bulunan 84* ilandan bazıları

Teslim Yeri/Bölge

Telefon

Ürün

Şirket

6300 Serisi DOGA RULMAN TICARET VE SANAYI LTD.STI

6200 Serisi DOGA RULMAN TICARET VE SANAYI LTD.STI

Ebat Detay

6355 2RS ENC

INOX

6215 2RS ENC

INOX

Kalite

6000 Serisi DOGA RULMAN TICARET VE SANAYI LTD.STI 6082 RS ENC INOX ENC

ENC

ENC

Teslim Yeri/Bölge

İstanbul (Anadolu

Yakası)

İstanbul (Anadolu

Yakası)

İstanbul (Anadolu

Yakası)

Telefon

0850 600 01 67

0850 600 01 67

0850 600 01 67




SteelOrbis Pazaryeri’nde

ilanlarınızla yer almak ve

fark yaratmak isterseniz bizi arayın!

0216 468 11 67 info@steelorbis.com tr.steelorbis.com

127 Aralık 2020

Prime

David Tudor ve CIE, Inc.:

Yağmur Ormanı V (varyasyon 3)

24 Eylül 2020 ~ 27 Aralık 2020

Yağmur Ormanı serisinin doğuşu koreograf Merce Cunningham’ın 1968 yılında benzer isimli dans gösterisi

için David Tudor’dan bir müzik parçası sipariş etmesine dayanır. Yağmur Ormanı V (varyasyon 3) CIE’nin

(Composers Inside Electronics, Inc) parçası olan besteciler John Driscoll ve Phil Edelstein tarafından David

Tudor’la geçmiş Yağmur Ormanı IV iş birliklerine dayanarak kendi kendini icra eden bir ses yerleştirmesi

olarak geliştirildi. 2018 yılında Arter Koleksiyonu’na katılan Yağmur Ormanı V (varyasyon 3) Arter’in Karbon

adlı performans salonunda ilk kez izleyici karşısına çıkıyor ve böylece üçüncü varyasyonun dünya prömiyeri

gerçekleşiyor.

Bu etkileşimli yerleştirmede büyük şamandıralar, plastik fıçılar, bakır bir kazan, bir saksı ve bir badminton

raketi gibi 20 buluntu ve yapılandırılmış nesne havada asılı şekilde mekâna yayılırken, farklı biçimlerde

müdahale edilip birleştirilmiş nesneler önceden kaydedilmiş ses dosyalarından gelen sinyallerle titreşerek

izleyicilerin keşfine açık bir biçimde gelişimini sürdüren bir ses ortamı meydana getiriyorlar. John Driscoll

tarafından Arter’e armağan edilen ilave nesne ise ikinci kat galerisinde devam eden Dinleyen Gözler İçin

sergisi kapsamında Oda 2’de görülebilir.

Arter’de eşzamanlı olarak gerçekleşen Dinleyen Gözler İçin ve Yağmur Ormanı V (varyasyon 3) sergileri

birbiriyle ses ve sessizlik kavramları üzerinden yakından ilişkilenerek iki bileşenli tek bir sergi gibi de işliyor.

Arter bu dönemde Salı-Cuma 11:00-17:00 arası ziyarete açık.

sanat

Kaynak: istanbul.net.tr

2021 yılını en güzel şekilde

karşılamak için Aralık ayı tavsiyeleri

İnsanlık olarak hayatımızın bundan önceki dönemlerinde pek alışık olmadığımız sınavlarına

tabi tutulduğumuz 2020 yılında hem zihinsel hem ruhsal hem de bedensel olarak yorulduk,

yorulduğumuz yerlerden büyüdük ve farklı tecrübeler biriktirdik.

2021 yılında, önümüzde yepyeni bir 12 ay bulunuyor ve bizi bekliyor. 2020 yılını uğurlarken, bu

ay kendinizi ve sevdiklerinizi mutlu etmeye ne dersiniz? Sizin için derlediğimiz tavsiyeleri aşağıda

bulabilirsiniz.

2020 detoksu yapın

Uzun süredir giymediğiniz kıyafetler, kullanmadığınız eşyalar, düşünceler ve kaygılarınız için detoks yapın! Evinizde,

yaşamınızda, zihninizde artık size hizmet etmeyen, işinize yaramayan ne gibi fazlalık varsa bu ay onlardan ayrılmaya

çalışın. Bu size hem kendinizi maddi ve manevi olarak hafiflemiş hissettirecek hem de 2021’de daha hızlı yol

alabilmenizi sağlayacak.

Kendinize ve sevdiklerinize hediye alın

Kullanmadıklarımızdan kurtulduğumuza göre bizi mutlu edecek yenilerine yer açabiliriz! Hem kendinize hem de

yakınlarınıza ufak, düşünceli hediyeler almak için illa yılbaşını beklemenize gerek yok! 2020 yılı bize aslında her

günümüzün bir hediye olduğunu ve bazı şeyleri hayata geçirmek için beklemememiz gerektiğini öğretti. O zaman bu yıl

bitmeden hem kendinize güzel bir hediye alın hem de yakınlarınızı sevindirin.

ehl-i keyf

Hem evinizi

hem de ruhunuzu süsleyin

Vaktimizin çoğunu evimizde geçirdiğimiz şu günlerde

evinizi rengarenk ve ışıltılı yılbaşı dekorasyonları ile

süslemeye ne dersiniz? Aileniz veya arkadaşlarınızla

birlikte salonunuzun en güzel köşesine yılbaşı ağacınızı

kurarak buna başlayabilir, evinizi daha da neşeli bir hale

getirmek isterseniz yılbaşı konseptini evinizin çeşitli

alanlarında kullanabilirsiniz.

Eviniz tadını çıkarın

Evimizde vakit geçirmeyi “tadını çıkarmaya” dönüştürmeye

ne dersiniz? Eğer mutfakla aranız iyiyse isterseniz sadece

siz, isterseniz de çocuklarınızla beraber eğlenceli bir aktivite

yapabilirsiniz. Yılbaşı deyince akla ilk gelen tarçınlı zencefilli

yılbaşı kurabiyeleri ya da gingerbread house gibi tarifler

deneyebilirsiniz. Yanına eşlik etmesi için ise sahlep, sıcak

çikolata, gingerbread latte veya kış çaylarından damak zevkinize

hangisi uyuyorsa hazırlayabilirsiniz.

Yılbaşı filmleri izleyin

Sinemanın ışıltılı dünyasının kapılarını aralamaya ne

dersiniz? The Holiday, The Nightmare Before Christmas,

Love Actually gibi klasik yeni yıl filmlerini asla bıkmayarak

bir kere daha izledikten sonra Netflix’in yeni yapımlarına

bir şans verebilirsiniz. Keyifli bir yılbaşı filmi modunuzu

yükseltecektir.

Kaynak: themagger.com

TAHMİN EGZERSİZLERİ (2)

1)

B (Siz)

RQxx

K (yer)

10xx

Batı’dasınız ve kör kontratına oynuyorsunuz. Trefl R’yı oynadınız.

Deklaran yerden ufak, ortak ufak ve deklaran elden de ufak verdi. Bu

oyun tarzından deklaranda trefl Axx, ortakta da Jxx olduğu sonucuna

varırsınız. Zira yerde 10’lu varken, deklaranda trefl J olsaydı A ile alırdı.

2)

B (Siz)

D10x

K (yer)

9xxx

xx

Batı’dasınız ve pik kontratına oynuyorsunuz. Deklaran yerden trefl x

oynadı. Doğu küçük verdi, deklaran elinden 9’luyu koydu siz de 10’lu

ile aldınız. Bu oyundan trefl R’nın ortağınızda olduğunu varsayarsınız.

Diğer yandan deklaranda trefl R olsaydı elden R’yı kaçırmaya bakardı.

3)

D (Siz)

R9xx

K (yer)

A10x

Batı’dasınız . Koz veya sanzatu kontratına oynuyorsunuz. Deklaran’ın

yerden trefl x oynayıp elden trefl Q koymasından trefl J’nin ortağınızda

olduğu çıkarımında bulunursunuz. Zira trefl J deklaranda olsaydı trefl

QJ ile rua empası atardı.


BRİÇ

135 Aralık 2020

Prime

BRİÇ

4)

B (Siz)

xxx

K (yer)

RQJxx

Batı’dasınız ve sanzatu kontratına oynuyorsunuz. Yerde kaliteli beşli

trefl olmasına rağmen deklaranın başka renklerde alıcılar üretmeye

çalışmasından trefl A’ın kendinde olduğu çıkarımında bulunursunuz.

Çünkü deklaranda olmasaydı önce treflleri sağlamak için trefl A

çıkartması gerekirdi.

5)

B (Siz)

R10xx

K (yer)

Axx

Batı’dasınız ve kör kontratına oynuyorsunuz. Atak ettiğiniz pik x’e

deklaran yerden A koydu. Bu oyun tarzından pik Q’nun ortağınızda

olduğu sonucuna varırsınız. Çünkü Q deklaranda olsaydı ele çekerdi.

Bu durumda daha sonra eli ortağınıza. Geçirmek istemeniz halinde

ufak pik oynayabilirsiniz.

6)

K (yer)

Qx

D (Siz)

R10xx

Doğu’dasınız ve sanzatu kontratına oynuyorsunuz. Ortağınız pik x

atak etti, deklaran yerden ufak koydu. Bu oyun tarzından pik A’ın

deklaranda olmadığı çıkarımında bulunursunuz, aksi takdirde yerden

Q koyardı. O nedenle siz pik R koymalısınız.

7)

B (Siz)

Jxxxx

K (yer)

Qx

Batı’dasınız ve sanzatu kontratına trefl x atak ettiniz. Deklaran

yerden Q koyuyor, ortağınız R ile üste çıkıyor ve deklaran A ile alıyor.

Deklaranın bu oyun tarzından trefl 10’lunun ortakta olduğu sonucuna

varırsınız. Aksi takdirde 10’lu deklaranda olsaydı atağa karşı yerden

ufak koyup trefl’den iki löveyi garantilerdi.


BRİÇ

137 Aralık 2020

Prime

YORUMSUZ

Atatürk ve kuşağının bir

özelliği vardır. Kişisel zevklerinin

doğrultusunda karar vermezler,

kendi düşüncelerini, zevklerini

yarını düşünerek gözden

geçirirler, fedakârlık ederler.

İzmir’deki depremde 17 bina

enkazı ve bu enkazlarda 114 kurban

var. İstanbul depremi için hazırlanan

uzman raporunda ise 2 bin 500 ile

10 bin arasında çok ağır hasarlı, 13

bin ile 34 bin arasında ağır hasarlı

bina olacağı... Ve vefatların da 10 bin

ile 30 bin arasına yükselebileceği

hesaplanıyor.

DOĞAN HIZLAN

EMRE KONGAR

Komünizm korkusuyla

Köy Enstitüleri kapandığından

beri, yazık ki ülkemiz ABD’nin

adı konmamış sömürgesi! Bizi

“müttefikimiz”, “dostumuz” diye

uyuturlar, hakikati bildiğimiz halde

buna inanır gibi davranırız. Oysa

suyumuzda, ekinimizde, her yerde

var ABD izi!

Deprem sonrası yine pek çok

akılcı öneri gelmeye başladı. Ama

biliyoruz ki, hiçbiri olmayacak

bunların. Haftaya hepsini

unutacağız.

ENVER AYSEVER

FATİH ALTAYLI


YORUMSUZ

139 Aralık 2020

Prime

YORUMSUZ

Trump’a üzülmeye, Biden’a

sevinmeye gerek yok. Biden

da Trump gibi ABD’nin ulusal

çıkarlarına göre, kurulu düzen

tarafından belirlenen politikaları

uygulayacaktır.

Bugün kamuda FETÖ’den

boşalan makamlar, cemaatler

ve tarikatlar tarafından

doldurulurken, Diyarbakır

Milli Eğitim Müdürlüğü’nde

endişelendiren bir kadrolaşma

göze çarpıyor: Hizbullah!

FİKRET BİLA

İSMAİL SAYMAZ

Bu haliyle dünyayı anlamak

için tek yol Neşat Ertaş dinlemektir.

Ve en sonunda çareyi “Yalan

Dünya”sını dinlemekte buldum...

İktidar büyük güç

zehirlenmesi yaratır. Tüm

sistemler için en büyük tehlike

budur. Trump bunlardan

biriydi, ama tarihin çöplüğüne

gönderildi.

MEHMET BARLAS

ORHAN BURSALI

Herhangi bir yerinde en ufak

bir ağrı hisseden, hafif de olsa

yorgunluk ve halsizlikten yakınan,

ateş, terleme ve benzeri şikâyetleri

olan herkesin aklına hemen ve

anında “Acaba COVID-19 hastası

mı oldum?” sorusu geliveriyor.

Haksızlar mı? Hayır!

Bilim, sadece seküler ya

da laik olduğu için değil, ama

evrenin sahibinin “kim” olduğunu

sormadan, sormaya gerek

görmeden varoluşunun nasılını,

nedenini sorup araştırdığı için

bilimdir

OSMAN MÜFTÜOĞLU

ÖZDEMİR İNCE

Yıllardır kontrol altında

tutulan Evanjelist cin Trump

tarafından topluma salındı ve onun

şimdi ne tür çılgınlıklar yapacağı,

nerede duracağı belli değil.

Tedbir denince, akla hemen 65

yaş üstü gelir. Zannedersiniz ki, korona

denen bu belâyı, 65 yaş üstündekiler

getirdi ve yaydı. Zannedersiniz ki, maske

ve mesafeyi 65 yaş üstündekiler bozdu,

sokaklardaki kalabalıkları hep onlar

oluşturdu. Zannedersiniz ki, vur patlasın

çal oynasın diye hep onlar çıldırdı... Yahu

gidin bakın şu İstiklal Caddesi’nde avare

avare gezenlere... İçlerinde bir tane 65’lik

var mı acaba?

SERDAR TURGUT

RAUF TAMER


Prime 167 / Aralık

Create successful ePaper yourself

Delete template?

Save as template?