Hayalet Resimli Mecmua Sayı 41

Hayalet Resimli Mecmua Sayı 41 Hayalet Resimli Mecmua Sayı 41

hayaleteposta
from hayaleteposta More from this publisher
12.12.2020 Views

44İllüstrasyon- Mehmet Kaan Sevinç

Kıvırcıksaçlıesmer Abi. Burayagelmeden önce okuduğum bir yazıaklıma gelince dayanamayıp arayagirdim“Bakın orası efsane değil,doğru. Madem konu açıldısize geçenlerde okuduğum biranekdotu anlatayım. Doksanlıyıllarda Fidel Türkiye'yi ziyaretettiğinde, “İzindeyiz.” diyeseslenen gençlere söyle yanıtvermiş: “Atatürk Bandırmagemisiyle Samsun'a çıkıpantiemperyalist bir savaş verdi vebüyük bir zafer kazandı. Onun budevrimci savaşından esinlenerekkırk yıl sonra, elli dokuzda, Batistarejimini yıkmak için GranmaGemisi’yle Havana’ya çıktık vetıpkı sizin gibi zafere eriştik.Atatürk hem bizim, hem de tümmazlum halkların esin kaynağıdır.Çok kısa bir zamanda başta harfdevrimi olmak üzere bir dizidevrimi de gerçekleştirdi. Bukadar kısa sürede biz bunu aslabaşaramazdık. Bu yüzden Türkgençlerinin izinden gideceği kişiben değil, Atatürk’tür.”Bu sözlerimin ardındanbir alkış tufanı koptu, haliyleutanıp başımı öne eğdim!Otobüs park edince aşağıya inipparka girdik ve heykele ulaştık.Sıradan bir orta eğitim okulundagördüğümüz, sıradan bir Atatürkheykeliydi. Mustafa Kemal’inbüyük devlet adamı olduğunudünyaya ispatlamamıza gerekyoktu, izinden gitmemiz yeter deartardı, ama yine de dünyanınbir ucunda heykelini görmektengururlanmıştık. Kübalılarındevrim sloganlarının “Ya VatanYa Ölüm” olduğunu öğrenince,“Ya İstiklal ya Ölüm” sözümüzüanımsadım ve büstün altınaTürkçe ve İspanyolca “Yurtta sulhcihanda sulh” yerine keşke buyazılsaydı diye içimden geçirdim.Heykelin yanında grupçahatıra fotoğrafı çektirirkenrehberimiz Lescay adında birKübalının haftanın beş günüAtatürk heykelini temizlediğinianlattı. Hayranlığı, bir arkadaşınınverdiği kitabı okuduğundabaşlamış. Sebebini soranlara"Çünkü o benim kahramanım,gerçek bir devrimci ve dahi!Burada bana emanet!" diyormuş.On binlerce kilometre uzaktabirileri Atatürk'ü okuyarak hayranolurken, ülkemde hakkındasöylenenleri utanarak anımsadım.Mustafa Kemal’e son bir selamçakıp yürüyerek La Habana Vieja,yani eski Havana’nın sokaklarınadaldık.Kent devrim günü donupkalmıştı sanki! Elli altı yıldır tekbir çivi bile çakılmamış, tek bironarım görmemişti, ama bunarağmen bir zamanlar şahane olanevler, biraz yıpranmış olsa da,zamana inat hala ayakta, insanlarıhala cana yakındı. Binaların birbölümü yüzyılın ilk yarısındayapılmış Amerikan binalarıolmakla beraber, ezici çoğunluğuve asıl güzel olanları, İspanyollarınadaya egemen olduğu dönemdenkalma kolonyal tarzda rengârenkbinalardı. Boyaları aşınmış,ahşapları yıpranmış, penceredekiferforje demirler paslanmış olsada, sanki zamanda asılı kalmışgibiydiler ve sokaklardan geçenrenkli Cadillaclar, evlerdenyükselen Latin ritimleriyle bir filmsetini andırıyordu. Arkasındanatlılar koştururcasına yürüyenrehberimizin ardı sıra ilerlerkendayanamayıp duraklıyor, yıllarönceki ihtişamlarını kaybetsede, baştan çıkarıcı renklerleboyanmış cumbalı evlere, klasikarabalara, puro satıcılarına,el sanatı pazarlarına bakıyor,oğlumun seslenmesiyle kendimegelip peşlerinden gidiyordum.NeriMAN’ım süpermanımıniddia ettiği gibi Ayvalık’ınarka sokaklarına benziyordu,ancak yokluktan dolayı evlerini45

44

İllüstrasyon- Mehmet Kaan Sevinç

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!