Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
ISSN 2148-9246<br />
KYSD’nin<br />
Katkılarıyla<br />
CLOTHING TECHNOLOGY MAGAZINE<br />
KASIM NOVEMBER <strong>2020</strong><br />
www.konfeksiyonteknik.com.tr
www.etiketsizmarkalama.com
www.etiketsizmarkalama.com
İMTİYAZ SAHİBİ<br />
İSTMAG MAGAZİN<br />
GAZETECİLİK YAYINCILIK<br />
İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. ADINA<br />
Publisher<br />
H. Ferruh IŞIK<br />
GENEL MÜDÜR (SORUMLU)<br />
General Manager (Responsible)<br />
Mehmet SÖZTUTAN<br />
mehmet.soztutan@img.com.tr<br />
YAZI İŞLERİ KOORDİNATÖRÜ<br />
News Editor<br />
Ali ERDEM<br />
ali.erdem@img.com.tr<br />
YAYIN KURULU BAŞKANI<br />
Editorial Board Chief<br />
Prof. Dr. Cevza Candan<br />
YAYIN KURULU<br />
Editorial Board<br />
Prof. Dr. Bülent Özipek<br />
Prof. Dr. H. Rıfat Alpay<br />
Prof. Dr. Yalçın Bozkurt<br />
Prof. Dr. E. Tekin Altınbaş<br />
Prof. Dr. W. Oxenham<br />
Prof. Dr. Emel Önder<br />
Prof. Dr. Yusuf Ulcay<br />
Doç. Dr. Mehmet Ali ÖZBUDUN<br />
Doç. Dr. Yusuf A. Uskaner<br />
REKLAM DANIŞMANI<br />
Advertisement Consultant<br />
Ali ERDEM<br />
ali.erdem@img.com.tr<br />
DIŞ İLİŞKİLER MÜDÜRÜ<br />
Foreign Relations Manager<br />
Yusuf OKÇU<br />
yusuf.okcu@img.com.tr<br />
TEKNİK MÜDÜR<br />
Technical Manager<br />
Tayfun AYDIN<br />
tayfun.aydin@img.com.tr<br />
GRAFİK & TASARIM<br />
Graphics & Design<br />
Hakan SÖZTUTAN<br />
hakan.soztutan@img.com.tr<br />
DİJİTAL VARLIKLAR MÜDÜRÜ<br />
Digital Assets Manager<br />
Emre YENER<br />
emre.yener@img.com.tr<br />
WEB DEVELOPER<br />
Amine Nur YILMAZ<br />
amine.yilmaz@img.com.tr<br />
ABONE VE DAĞITIM<br />
S u b s cr i pt io n a n d C i rc ul at io n<br />
Ma na ger<br />
İsmail ÖZÇELİK<br />
ismail.ozcelik@img.com.tr<br />
AD RES | He ad Of fi ce<br />
İSTMAG MAGAZİN GAZETECİLİK YAYINCILIK<br />
İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ.<br />
İHLAS MEDIA CENTER<br />
Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi No: 11<br />
Medya Blok Kat: 1 P.K. 34197<br />
Yenibosna - Bahçelievler / İSTANBUL / TURKEY<br />
Tel: +90 212 454 22 22 Fax: +90 212 454 22 93<br />
www.konfeksiyonteknik.com.tr<br />
e-ma il: ali.erdem@img.com.tr<br />
BASKI | Printed By | İH LAS Ga ze te ci lik A.Ş.<br />
İHLAS MEDIA CENTER Merkez Mahallesi<br />
29 Ekim Caddesi No: 11 A/41<br />
Yenibosna - Bahçelievler / İSTANBUL / TURKEY<br />
Tel: +90 212 454 30 00<br />
B Ö LG E T E MS İ LC İL İ KL ER İ<br />
BURSA | Ömer Faruk GÖRÜN<br />
Tel: +90 224 211 44 50 Fax: +90 224 211 44 81<br />
KONYA | Me tin DE MİR<br />
Tel: +90 332 238 10 71 Fax: +90 332 238 01 74<br />
Advertising Representatives<br />
KOREA | Jes Media Int.<br />
Mr. Young Seoah Chinn<br />
Tel: 8224813411 Fax: 8224813414<br />
jesmedia@unitel.co.kr<br />
BİLGİ / Information<br />
<strong>Konfeksiyon</strong> <strong>Teknik</strong> Dergisi’nde yer alan<br />
makalelerdeki fikirler yazarlarına aittir.<br />
Yayınlanan ilanların sorumluluğu<br />
ilan sahiplerine aittir.<br />
<strong>Konfeksiyon</strong> <strong>Teknik</strong> is published monthly.<br />
A dv e rt is em e n t s r e sp o ns ib il it ie s p u bl i sh e d<br />
in our ma ga zi ne per ta in to ad ver tisers.
Hem kökleri merkezinin bulunduğu bölgede çok sağlam hem de bütün dünyada<br />
kendini evinde hissediyor. Groz-Beckert’i farklı yapan özellik bu. Endüstriyel makine<br />
iğnelerinin, hassas makine parçalarının ve sistemlerin dünyada lider üreticisi olarak,<br />
ürünlerimizin ve servislerimizin kalite ve hassasiyet standartlarını mümkün olan en<br />
yüksek seviyede tutuyoruz. Yaklaşık 9.000 çalışanımız ve örme, dokuma, keçe, tafting,<br />
tarak ve dikiş alanlarında kullanılan yaklaşık 70.000 adet ürün çeşidimiz ile tekstil<br />
endüstrisine en ideal desteği sunuyoruz. Ve 1852’den beri bu şekilde sizi hedeflerinize<br />
ulaştırıyoruz.<br />
Ücretsiz myGrozBeckert Uygulaması<br />
Groz Beckert Turkey Tekstil Makine Parç.Tic.Ltd.Şti.<br />
Gen.Ali Rıza Gürcan Cad.<br />
Alparslan İş Merkezi No: 29 / 1-2-3<br />
34169, Merter, İstanbul, Türkiye<br />
T: 0212-9246868 | F: 0212-9246869<br />
info.turkey@groz-beckert.com www.groz-beckert.com
6<br />
EDİTÖR<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
Yeni normalin, yeni kriterleri<br />
<strong>2020</strong>, hem piyasa istikrarsızlığı hem de kitlesel dijital dönüşüm<br />
açısından önemli bir değişim yılı oldu. Herkesin yeni normalin<br />
nasıl olacağını ve buna nasıl adapte olmamız gerektiğini<br />
konuştuğu bu günlerde çok büyük ve hızlı bir dijitalleşme<br />
sürecindeyiz. Sağlam düzenlere sahip olmayan işletmeler<br />
zorlanırken, iş sürekliliğini çeşitlendirmek ve sürdürmek için<br />
hem bir fırsat hem de gereklilik olarak önemini artıran uzaktan<br />
çalışma sistemine geçiş hızlandı.<br />
Pandemi dünyayı yeniden şekillendirirken, yeni trendin<br />
yükseldiğini gören işletmeler, dijital pazarlamaya yönelik<br />
yatırımlarını artırıyor. Covid19 salgını tüm dünyanın eve kapanmasına<br />
ve işlerini evden yürütürken dijitalleşmek zorunda<br />
kalmasına yol açtı. Salgın, şirketlerin ve ülkelerin 2-3 yıl<br />
bandında planladıkları dijitalleşme sürecini 2-3 ay kadar kısa<br />
bir sürede gerçekleştirmelerine sebep oldu.<br />
Ali ERDEM<br />
Yazı İşleri Müdürü<br />
News Editor<br />
Her yaştan insanın işlerini sürdürülebilir kılmaları için dijital<br />
becerilerini geliştirmeleri gerektiğini gösteriyor. Gelişen teknoloji,<br />
değişen şartlara süratle adapte olan yeni iş modellerinin<br />
gelişmesine altyapı sunuyor. Geleneksel iş modelleri ile hayal<br />
bile edilemeyecek milyarlarca dolarlık satış rakamları, bu yeni<br />
iş modelleriyle gerçek oluyor. Tüm dünyanın geleceğe endişe<br />
içinde baktığı bu zorlu pandemi sürecinde ekonomiler ağır<br />
darbe almış olsa da bu kriz çok güzel bir fırsata dönüştürülebilir.<br />
Bu kritik dönemi iyi yönetenler krizi fırsata bile dönüştürürken<br />
oyunu kuralına göre oynamayanlar çok olumsuz etkileniyor.<br />
Klasik satış kanallarının giderek etkinliğini kaybetmesi, dijital<br />
dönüşümü planlı olarak yapan firmalar için önemli bir fırsat.<br />
Yerli markaların global pazar içerisinde yer bulabilmeleri ancak<br />
değişime adapte olmak ve doğru planlama yapılması ile<br />
mümkün olabilecek gibi gözüküyor.<br />
EDİTÖR<br />
Dijital pazarlama, özellikle yeni normalde işletmelerin ürün<br />
veya hizmet tanıtımı, hedef kitleye kolaylıkla ulaşma ve<br />
satış potansiyellerini artırmada öncelikli tercihi. Geleneksel<br />
pazarlamanın durağan yapısının aksine dijital pazarlamanın<br />
dinamik olması, hızlı aksiyon alma, interaktif iletişime olanak<br />
sağlama ve ölçülebilir olma gibi pek çok avantajı mevcut.<br />
Küresel ve yerel tüm veriler dijital pazarlama yapmayan<br />
şirketlerin rekabette geride kaldıklarını, pazar paylarını kaybettiklerini<br />
gösteriyor. Geçmişte dijital pazarlamaya yatırım<br />
yapmak, rekabette öne geçmek, daha fazla ciro yapmak<br />
için tercih edilen bir araç gibi görülüyordu. Kısa vadede<br />
olmasa bile, orta vadede şirketler için dijital pazarlama var<br />
olup olmama konusuna dönüşecek gibi.
8<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
Moda tutkunları sürdürülebilir<br />
markalar istiyor<br />
COVID-19 salgını, tüketicilerin moda endüstrisinde sürdürülebilirlik<br />
beklentilerine ivme kazandırdı. Tüketiciler çevre dostu ürünlere<br />
yönelmenin yanı sıra daha az ürün satın alıyor ve online kanalları<br />
daha fazla tercih ediyor.<br />
Yönetim danışmanlığı firması McKinsey & Company,<br />
COVID-19 salgının küresel etkilerinden en<br />
çok etkilenen endüstrilerden biri olan moda alanında<br />
bir araştırma yayınladı. Avrupa’dan 2.000’i<br />
aşkın tüketicinin paylaştığı görüşlere dayanan bu<br />
araştırmaya göre, moda endüstrisi, yeni normale<br />
hazırlanırken tüketicilerin sürdürülebilirlik alanında<br />
artan hassasiyetini göz ardı etmemesi gerektiği<br />
ortaya çıktı. Araştırmaya katılan tüketicilerin üçte<br />
ikisi salgın sonrası iklim değişimine dair çalışmaların
9<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
yaşam biçimi için alışkanlıklarında ciddi değişimler<br />
gerçekleştirdiklerini, yüzde 60’tan fazlası ise geri<br />
dönüşüm ve çevre dostu paket kullanımına öncelik<br />
verdiklerini ifade ediyor. Bu durum tüketicilerin<br />
satın alma tercihlerine de yansıyor. Tüketicilerin<br />
yüzde 67’si sürdürülebilir malzemeden yapılmış<br />
ürünleri tercih ederken, yüzde 63’ü de markaların<br />
sürdürülebilirlik yaklaşımlarının satın alma kararlarında<br />
etkili olduğunu belirtiyor. Tüketiciler markaların<br />
farklı coğrafyalardaki tedarikçilerinin çalışanları<br />
da dahil olmak üzere tüm çalışanlarına etik davranmalarının<br />
da önem taşıdığını vurguluyor.<br />
COVID-19 ALIŞKANLIKLARI KALICI OLABİLİR<br />
McKinsey araştırması gösteriyor ki moda endüstrisinin<br />
etik ve sürdürülebilir bir duruş kazanmasının<br />
yanı sıra değişen tüketim alışkanlıklarına da<br />
uyum göstermesi gerekiyor.<br />
her zamankinden daha fazla önem taşıdığına inanıyor,<br />
yüzde 88’i ise çevre kirliliğinin azaltılması için<br />
daha fazla emek verilmesi gerektiğini belirtiyor.<br />
Artan hassasiyete paralel olarak tüketiciler, çevresel<br />
etkilerini azaltmaya özen gösteriyor. Araştırma<br />
katılımcılarının yüzde 57’si çevreye daha duyarlı bir<br />
Genel olarak ekonomide yavaş bir iyileşme<br />
öngörülüyor. Bu durum, tüketicilerin moda harcamalarına<br />
da yansıyor. Araştırma katılımcılarının<br />
yüzde 60’ından fazlası kriz sırasında modaya daha<br />
az harcama yaptığını söylerken, yaklaşık yarısı kriz<br />
geçtikten sonra bu eğilimin devam edebileceğini<br />
ifade ediyor. Bununla birlikte, tüketicilerin giyim ve<br />
ayakkabı harcamalarını azaltmadan önce aksesuar,<br />
takı ve diğer isteğe bağlı kategorilerdeki harcamalarını<br />
azaltmaları muhtemel görünüyor. Satın
10<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
katılan tüketicilerin yüzde 65’i, COVID-19 krizinin bir<br />
sonucu olarak yeni koleksiyonların lansmanını geciktiren<br />
moda markalarını destekliyor. Katılımcıların<br />
yüzde 58’i ise krizle birlikte önceliklerinin değiştiğini<br />
ve ‘yeni moda’ kriterinin kendileri için önemsiz hale<br />
geldiğini belirtiyor. Bununla birlikte COVID-19 krizinin<br />
bir sonucu olarak, katılımcıların yüzde 65’i daha<br />
dayanıklı moda ürünleri almayı ve yüzde 71’i zaten<br />
sahip oldukları eşyaları daha uzun süre saklamayı<br />
planlıyor. Ayrıca, katılımcıların yüzde 57’si kullanım<br />
süresini uzatmak için eşyalarını tamir etmeye<br />
hazır olduklarını belirtiyor. Özellikle genç tüketiciler<br />
arasında, COVID-19 krizinden sonra ikinci el ürünleri<br />
satın alma eğilimi arttı.<br />
alma davranışında değişiklik yapma söz konusu<br />
olduğunda, genç tüketici segmentleri normalde<br />
satın aldıkları ürünlerin daha ucuz versiyonlarını satın<br />
almaya hazır olduklarını belirtiyor. Öte yandan<br />
COVID-19 krizi, online kanallara yeni tüketiciler kazandırdı.<br />
Krizden önce moda ürünlerini online kanallardan<br />
satın almayan tüketicilerin yüzde 43’ü bu<br />
kanalları kullanmaya başladı. Tüketicilerin yaklaşık<br />
yüzde 28’i bundan sonraki dönemde de fiziksel<br />
mağazalardan daha az alışveriş yapacaklarını öngörüyor<br />
dolayısıyla online alışveriş trendi COVID-19<br />
sonrası kalıcı bir eğilime dönüşebilir. Araştırma aynı<br />
zamanda, moda tutkunlarının ‘yeni sezon’ beklentilerinde<br />
de değişim olduğunu gösteriyor. Ankete<br />
TÜKETİCİLERİN BEKLENTİLERİ<br />
Yapılan araştırmaları değerlendiren McKinsey &<br />
Company Türkiye Ülke Direktörü Can Kendi; “CO-<br />
VID-19 küresel salgını tüketicilerin odağını sağlığa<br />
ve ekonomik önceliklere kaydırdı. Bu durumdan en<br />
çok etkilenen sektörlerin başında moda endüstrisi<br />
geliyor. Yeni normale salgının yoğun yaşandığı<br />
dönemde kazanılan alışkanlıklar taşınıyor. Online<br />
kanallara yönelim, daha az tüketme eğilimi ve döngüsel<br />
modellerin kullanımının yanı sıra çevre odaklı<br />
adımlar atmak da tüketicilerin ana gündeminde.<br />
Salgının küresel etkilerinin yoğunlaştırdığı hassasiyetle<br />
birlikte tüketiciler çevre dostu markalara yöneliyor,<br />
iklim değişimine yönelik aksiyonlar alan firmaları<br />
destekliyor. Dolayısıyla bugün giyim, ayakkabı ve<br />
lüks ürünler sektörlerindeki oyuncular, ancak sürdürülebilirlik<br />
taahhütlerini güçlendirerek ve değişen<br />
tüketici alışkanlıkları doğrultusunda etik, döngüsel<br />
ve yenilikçi modeller geliştirerek yeni normale hazır<br />
hale gelebilecekleri düşünüyoruz. Bunu başaran<br />
kurumların daralan pazar şartlarında dahi güçlü<br />
başarılar elde etmeleri mümkün. Bu kapsamında<br />
ülkemizde de moda ve tekstil endüstrisinden kurumların<br />
rekabette kalabilmek, yeni pazarlara açılabilmek<br />
ve yeni normale sağlam bir giriş yapmak için<br />
bu trendleri göz önüne alarak stratejik davranmaları<br />
gerektiğine inanıyoruz” şeklinde konuştu.
12<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
‘Beyaz Altın’<br />
geçmiş yıllarını özlüyor<br />
Türkiye’ye 2019 yılında 60<br />
milyar doların üzerinde<br />
katma değer üreten tekstil ve<br />
konfeksiyon sektörlerinin ana<br />
hammaddesi pamuk ile ilgili<br />
izlenen politikalardan sektör<br />
paydaşları mutlu değil.<br />
Kadim bir pamuk coğrafyası olan Anadolu<br />
topraklarında, 2019 yılında Türk tekstil ve konfeksiyon<br />
sektörlerinin ihtiyaç duyduğu 1,6 milyon ton<br />
pamuğun yüzde 43 üretilebilirken, 1 milyar 571<br />
milyon dolarlık pamuk ithalatına gidildi. Türkiye<br />
için stratejik bir ürün olan pamuğun Türk ekonomisi<br />
için önemi, “Pamuk Hakkında Gerçekler”<br />
başlıklı oturumda masaya yatırıldı. Pamuk ile ilgili<br />
yetkililer, Türkiye’nin pamuk politikasında aksayan<br />
taraflara dikkat çekerken, Tarım ve Orman Bakanlığı<br />
Bitkisel Üretim Genel Müdürü Dr. Mehmet<br />
Hasdemir ve Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdür<br />
Yardımcısı Musa Demir, hükümetin pamuğa<br />
verdiği desteği dile getirdiler.<br />
Hasdemir: “Destek kısa sürede açıklanacak”<br />
Tarım ve Orman Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel<br />
Müdürü Dr. Mehmet Hasdemir, Tarım ve Orman<br />
Bakanlığı’nın pamuk üretimine yönelik bakış açısını<br />
özetlerken, Pamuk üreticisinin pamuk üretiminden<br />
vazgeçtikten sonra tekrar pamuk üretimine<br />
dönmesinin zor olduğunun farkındayız, pamuk<br />
üretiminde sürdürülebilirliği sağlamayı hedefliyoruz.<br />
Tekstil ve konfeksiyon sektörlerinin ihtiyacının<br />
yerli üretimle karşılanmasını amaçlıyoruz. Bütün<br />
politikalarımızı bu hedef doğrultusunda oluşturuyoruz”<br />
diye seslendi.<br />
Demir: “Türkiye ihracatı tekstil ve konfeksiyon<br />
sektörleriyle öğrendi”<br />
Tekstil ve hazır giyim sektörlerinin istihdam, üretim<br />
ve ihracatta lokomotif olduğuna vurgu yapan<br />
Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdür Yardımcısı<br />
Musa Demir, Türkiye’nin hem pamuk, hem tekstil,<br />
hem de konfeksiyon üreticisi olan birkaç ülkeden<br />
biri olduğunu bunun da bir zenginlik olduğuna dikkati<br />
çekti. Türkiye’nin pamuğun ana hammaddesi<br />
olduğu tekstil ve konfeksiyon sektörleri sayesinde<br />
ihracatı öğrendiğini dile getiren Demir, “Türkiye<br />
markalaşma ve tasarım alanlarında da tekstil ve<br />
konfeksiyon sektörlerinin yürüttüğü projelerle gelişti.<br />
Dünya genelinde iyi olduğumuz bu sektörler sayesinde<br />
markaya dönüşmeliyiz. Pandemi nedeniyle<br />
doğala bir dönüş var. Giyimde doğalın adresi pa-
14<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
muk. Dönüşüm ekonomisi önemli, tekrar kullanım<br />
önemli. Pamuk, plastik ürünlere nazaran çevreye<br />
daha az zararlı” değerlendirmesinde bulundu.<br />
Balçık; “Bir yıl gecikmeli destek yarar sağlamıyor”<br />
Ulusal Pamuk Konseyi Başkanı Bertan Balçık,<br />
Anadolu’yu Kadim bir pamuk coğrafyası olarak<br />
tanımladığı konuşmasında Anadolu topraklarının<br />
pamuk üretimi için son derece verimli olduğunun<br />
altını çizdi. Türkiye’nin 2019 itibariyle, dünya pamuk<br />
alanlarının yüzde 1,54’ünü kullanarak, dünya<br />
üretiminin yüzde 3,14’ünü gerçekleştirdiğinin altını<br />
çizen Ulusal Pamuk Konseyi Başkanı Bertan Balçık,<br />
pamuğun alan verimliliği en yüksek ürün olmasına<br />
rağmen üreticilerin diğer pamuk üreticisi ülkelere<br />
göre daha az destek aldıklarını dile getirdi. Balçık,<br />
“Pamukta yüksek verim ancak yoğun girdiyle<br />
mümkün olabiliyor. Buna karşılık, dünya pamuk<br />
fiyatları bazı ülkelerin pamuk üretimlerini telafinin<br />
ötesindeki oranlarda desteklemelerine bağlı olarak<br />
düşük seyrediyor” tespitinde bulundu.<br />
Kestelli: “Pamukta 1 milyon ton üretim kritik eşik”<br />
Pamuğa beyaz altın denmesinin sebebinin renginden<br />
ziyade, ekonomik değerinden kaynaklı<br />
olduğunu vurgulayan İzmir Ticaret Borsası Başkanı<br />
Işınsu Kestelli, pamuğun ülkemiz açısından stratejik<br />
bir ürün olduğunu savundu. “Toplam ihracatımızın<br />
büyük çoğunluğunu teknolojik ürünler<br />
yapamadığımız, tekstil ve konfeksiyon sanayinin<br />
yarattığı istihdamı daha değerli alanlara kanalize<br />
edemediğimiz ve pamuktan daha katma değerli<br />
bir tarımsal ürün üretemediğimiz sürece pamuk<br />
en stratejik ürünlerimizden biri olmaya devam<br />
edecek. Pamuk üretimi kırılma noktasında. Bu<br />
nedenle telafi edemeyeceğimiz bir sürece girilmemesi<br />
için sektörün üzerinden mutabık kaldığı<br />
en az 1 milyon ton stratejik üretim eşiği hedefine<br />
uygun olacak şekilde pamuk üretiminin desteklenmesini<br />
talep ediyoruz” diye seslendi.<br />
Eskinazi: “Sürdürülebilirliğin anahtarı GDO’suz<br />
Türk pamuğu”<br />
Tüketicilerin sürdürülebilir ürünlere yönelik tercihleri<br />
ve farkındalığı gün geçtikçe arttığı bilgisini<br />
paylaşan Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör<br />
Başkanı Jak Eskinazi, “Sürdürülebilir ürünler müşterilerimizin<br />
taleplerine yansımış durumda. Sürdürülebilirlik;<br />
çevresel, sosyal ve ekonomik boyutları<br />
ile bizim sektörümüzde önceliklerimiz arasında<br />
yerini aldı. Sektörümüzün temel hammaddesi<br />
olan pamuk, tekstil ve hazır giyim sektörleri için<br />
vazgeçilmez doğal bir elyaf ve sektörümüzde<br />
sürdürülebilirliğin öneminin artmasıyla pamuk da<br />
daha önemli hale geldi” tespitinde bulundu.<br />
Kaya: Petrolün alternatifi biodizelin<br />
hammaddesi pamuk<br />
Pamuk bitkisinin, işlenmesi açısından çırçır sanayisinin,<br />
lifi ile tekstil sanayisinin, çekirdeği ile yağ<br />
ve yem sanayisinin, linteri ile de kâğıt sanayisinin<br />
hammaddesi olduğunu hatırlatan Şanlıurfa Ticaret<br />
Borsası Başkanı Mehmet Kaya, Petrole alternatif<br />
olarak pamuğun çekirdeğinden elde edilen yağın,<br />
giderek artan miktarda biodizel üretiminde ham<br />
madde olarak kullanılmakta olduğu bilgisini verdi.<br />
Sağel: “Pamuk üretimi için coğrafyamız elverişli”<br />
Türkiye’nin pamuk üretimi için elverişli bir ekolojiye<br />
sahip olduğunu dillendiren Söke Ticaret Borsası Başkanı<br />
Ahmet Nejat Sağel, dünya üretiminin % 80’ine<br />
yakınının Türkiye’nin de içinde bulunduğu 7 ülke<br />
tarafından gerçekleştirildiğine işaret etti. Söke’de<br />
pamuk üretiminde teknolojiyi de kullandıklarını<br />
anlatan Sağel, “Dünyada az sayıda ülke, iklimi ve<br />
toprak yapısı bakımından pamuk tarımına elverişlidir.<br />
Ege Bölgesi ve özellikle Söke’nin iklimi ve toprak<br />
yapısı bakımından pamuk tarımına elverişli olması<br />
pamuğa dayalı sanayinin gelişmesi için avantajdır.<br />
Ülkemizin en verimli tarım arazilerini bünyesinde<br />
barındıran ve “Pamuk Ambarı” olarak bilinen Söke
VAV’S NEW DENIM WARRIORS<br />
PREDATOR<br />
CMT 400-600<br />
NEW GENERATION LASER MACHINE<br />
HIGH AND NEVER-ENDING POWER<br />
ECONOMIC PRICE<br />
FIXED TABLE MODE<br />
POWERED BY NEW WILMA 7 SOFTWARE<br />
COMPATIBLE WITH FABRO-TECH SOFTWARE<br />
BEST SOLUTION FOR SAMPLING PURPOSES<br />
UPDATED DESTROY FUNCTIONS<br />
ADVANCED PRODUCTIVITY<br />
S U S T A I N A B L E<br />
T E C H N O L O G Y<br />
NEVER ENDING<br />
POWER<br />
LASER TUBE TECHNOLOGY<br />
You can easily change the gas-mix<br />
cartridge just like a printer.<br />
CONVENTIONAL LASER TUBE<br />
HIGH LASER MARKING COST (REFURBISHMENT)<br />
DECREASING POWER DAY BY DAY<br />
MATCHING PROBLEM BETWEEN LASER<br />
MACHINE IN YOUR FACTORY<br />
VERY HIGH MAINTANCE AND REPAIR COST<br />
VERY LOW SECOND HAND PRICE<br />
SMART LASER TUBE<br />
LOW LASER MARKING COST<br />
NEVER –ENDING POWER<br />
PERFECT MACHING BETWEEN LASER<br />
MACHINE IN YOUR FACTORY<br />
LOW MAINTANCE AND REPAIR COST<br />
HIGH SECOND HAND PRICE<br />
info@vavtechnology.com<br />
www.vavtechnology.com
16<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
Ovasında makineli hasadın işlevselliği, yüksek<br />
verimli yeni çeşitlerin ekilmesi, tarımda teknolojik<br />
ekipmanların kullanılması ve artan üretici bilinci de<br />
bu duruma katkı sağlamaktadır” diye seslendi.<br />
Bilgiç; “Pamuk Çukurova’nın sembolü”<br />
Adana Ticaret Borsası Başkanı Şahin Bilgiç ise;<br />
pamuğun Çukurova’nın sembolü olduğunu ve<br />
Çukurova’ya zenginlik katan bir ürün olduğuna<br />
temas etti. Çukurova’nın pamuk üreticisi olduğu<br />
için Adana’da pamuk sanayisinin gelişimine katkı<br />
sağladığının altını çizen Bilgiç, “Beyaz altınımız pamuğun<br />
tekrar eski günlerine dönmesinin sağlanması<br />
için çalışıyoruz. Çukurova pamuğunun daha<br />
katma değerli olması adına <strong>2020</strong> yılında Çukurova<br />
Pamuğu coğrafi işaretini tescil ettik” dedi.<br />
Çondur: “Pamuk üretim maliyetleri 2019’a göre<br />
yüzde 30 arttı”<br />
Pamuk üretim maliyetlerinin <strong>2020</strong> yılında, 2019 yılına<br />
göre yüzde 30 arttığının altını çizen Aydın Ticaret<br />
Borsası Başkanı Fevzi Çondur, pamuk üreticilerinin<br />
serbest ithalattan dolayı ürünlerini, ithal pamuğun<br />
yüzde 12 altında satmak zorunda kaldığını, serbest<br />
ithalatın yerli pamuk üreticisini olumsuz etkilediğini<br />
anlattı. Bazı iplik fabrikalarının yerli pamuk kullanmadığını<br />
ifade eden Çondur, “Bu durum pamuk<br />
üreticisini endişelendiriyor. İthal pamuk kullanan<br />
fabrikalara yerli pamuk kullanma zorunluluğu<br />
getirilmesi hem üreticiyi rahatlatacak hem de yerli<br />
pamuğa talebi arttıracaktır” tespitini paylaştı.<br />
Ertuğrul: “Türkiye dünyanın önde gelen<br />
oyuncularından”<br />
Sürdürülebilir modanın yeni değer ve rekabet alanını<br />
organik pamuk olduğunu söyleyen Ege Giyim<br />
Sanayicileri Derneği Başkanı Hayati Ertuğrul, bu<br />
niş pazarda talebin her geçen gün büyümesinin;<br />
markaları, perakendecileri ve kamu yönetimlerini<br />
2025 yılına kadar dünya pamuğunun yüzde<br />
50’sinden fazlasının daha sürdürülebilir yöntemler<br />
ile tedarik etmeye teşvik ettiğini kaydetti. Ertuğrul<br />
şöyle devam etti: “Hazır giyimde en önemli pazarımız<br />
olan AB’de, çevre ve sağlıkla ilgili yaşanan<br />
gelişmelerin bir sonucu olarak ekolojik ve sürdürülebilir<br />
yaşam biçimi ön plana çıkmış bulunmaktadır.<br />
Bu amaçla üretilmeye başlanan ürünlerinin,<br />
katma değeri yüksek olması ve son zamanlarda<br />
tercih ediliyor olması, Türkiye’nin küresel piyasalardaki<br />
önemini arttırmaktadır.”<br />
Piçon; “Yüzde 100 sürdürülebilir pamuk”<br />
İyi Pamuk Uygulamaları Derneği (IPUD) olarak<br />
2013 yılından bu yana Türkiye’deki pamuk<br />
üretimini sürdürülebilirlik anlamında dönüştürmek<br />
için büyük özveriyle çalıştıklarını dile<br />
getiren İPUD Başkanı Leon Piçon, sektöre yön<br />
verebilen birçok lider giyim ve tekstil markasının<br />
2025 yılına kadar tedarik edecekleri ürünlerde<br />
kullanılancak pamuğun %100’nün sürdürülebilir<br />
kaynaklardan sağlanması yönünde hedefleri<br />
olduğunu, bu hedeflerine ulaşmak için tedarikçilerini<br />
zorladıklarını kaydetti.
18<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
Yeni normalin<br />
yükselen yıldızı<br />
dijital pazarlama<br />
We Are Social <strong>2020</strong> verilerine göre,<br />
Türkiye’de 62 milyon internet kullanıcısı<br />
var. Veriler, nüfusunun yüzde 75’i internet<br />
kullanıcısı olan Türkiye’deki işletmelerin,<br />
rekabette var olabilmek için dijital<br />
pazarlamaya yatırım yapmalarının<br />
önemini gösteriyor.<br />
Pandemi dünyayı yeniden şekillendirirken online<br />
alışveriş alışkanlıkları da her geçen gün artıyor.<br />
Bu trendin yükseldiğini gören işletmeler, dijital<br />
pazarlamaya yönelik yatırımlarını artırıyor. Nüfusun<br />
büyük bir bölümünün aktif internet kullanıcısı<br />
olduğu Türkiye’de faaliyet gösteren işletmeler,<br />
dijital pazarlamaya yaptıkları yatırımları artırıyorlar.<br />
Statista tarafından açıklanan veriler, dünyada<br />
dijital reklam harcamalarının hızla arttığını, yıl<br />
sonuna kadar bu harcamaların 384 milyar doları<br />
aşacağına işaret ediyor. Statista tarafından açıklanan<br />
verilere göre, 2021’de pazar hacminin 435<br />
milyar dolara çıkması öngörülüyor.<br />
Dijital pazarlama müşteriye açılan kapı<br />
We Are Social <strong>2020</strong> verilerine göre, nüfusu 82 milyonu<br />
aşan Türkiye’de 62 milyon internet kullanıcısı<br />
bulunuyor. Bu rakam, nüfusun yüzde 75’ine karşılık<br />
gelirken, 54 milyon kişi aktif olarak sosyal medyayı<br />
kullanıyor. Ülkemizde kullanıcı bazında günde ortalama<br />
7,5 saat internete bağlı kalınıyor. Bu durum,<br />
markaları arama motorlarında üst sıralarda çıkmak<br />
ve kolay bulunmak için reklam vermeye yöneltiyor.<br />
Türkiye gibi tüketicilerin dijital ortamı sık kullandığı bir<br />
ülkede dijital mecralar büyük ve önemli bir pazar<br />
haline geliyor. KOBİ’ler başta olmak üzere birçok işletme,<br />
dijital pazarlamada doğru stratejiyi belirleme<br />
ve etkili adımlar atma konusunda çaba gösteriyor.<br />
Tüketiciye dijitalde ulaşamayan işletmelerin<br />
geleceği yok<br />
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre yaş<br />
ortalamasının 30 olduğu Türkiye’de, yaş grubuna<br />
paralel olarak sosyal medya kullanımının yoğun<br />
olduğuna değinen EG Bilişim Teknolojileri CEO’su<br />
Gökhan Bülbül, Avrupa’da sosyal medya kullanım<br />
oranına bakıldığında Türkiye’nin ilk sıralarda yer<br />
aldığını kaydediyor. KOBİ’lerin dijital pazarlama<br />
sayesinde sektör fark etmeksizin potansiyelini artıracağının<br />
da altını çizen Bülbül, “Küresel ve yerel<br />
tüm veriler dijital pazarlama yapmayan şirketlerin<br />
rekabette geride kaldıklarını, pazar paylarını<br />
kaybettiklerini gösteriyor. EG Bilişim Teknolojileri<br />
olarak Türkiye pazarındaki küçük ve orta ölçekli<br />
işletmeleri, hedeflerine hızlı şekilde ulaştırıyoruz.<br />
Artık işletmeler, ürünlerini, çözümlerini tanıtmak için<br />
daha proaktif davranmak ve internette seslerini<br />
duyurmak zorundalar. Geçmişte dijital pazarlamaya<br />
yatırım yapmak, rekabette öne geçmek, daha<br />
fazla ciro yapmak için tercih edilen bir araç gibi<br />
görülüyordu. Kısa vadede olmasa bile, orta vadede<br />
şirketler için dijital pazarlama var olup olmama<br />
konusuna dönüşecek” bilgisini veriyor.<br />
Vakit harcamada 7. sıradayız<br />
Türkiye, We Are Social rakamlarına göre, dünya sıralamasında<br />
internet erişiminde 31. sırada yer alırken,<br />
internette geçirilen vakit sıralamasında 7. sıraya<br />
yükseliyor. Mobil internet kullanımında ise Türkiye<br />
58 milyonun üzerinde kullanıcı ile günde ortalama<br />
4 saat mobil internet kullanıyor. Türkiye nüfusunun<br />
yüzde 94’ü mobil cihazlardan internet kullanıyor.<br />
KOBİ’lerin yüzde 71’i “dijital” dedi<br />
Türkiye’deki KOBİ’lerin yüzde 71’inin ürün veya hizmetlerini<br />
tanıtmak için dijital platformları kullandığına<br />
dikkat çeken Bülbül, “Dijital pazarlamanın ölçülebilir<br />
sonuçlarını doğru kullanan, buradan elde<br />
ettiği dönüşleri işlerine yansıtan işletmeler satış hacimlerini<br />
katlıyorlar. Özellikle Google Analytics gibi<br />
web analiz araçlarıyla müşterilerinin trafiğini analiz<br />
edip etkili kararlar alabiliyorlar. e-ticaret siteleri,<br />
müşterilerini daha iyi tanıyarak, dijital pazarlama<br />
bütçelerini etkin bir şekilde yönetebiliyor” dedi.
Siz de katılın,<br />
KYSD’ye üye olun...<br />
Sektörümüzün sorunlarına çözüm bulmak, gücüne güç katmak,<br />
temsil kabiliyetini arttırmak ve sektörümüzü el ele verip daha<br />
yukarılara taşımak için siz de KYSD ailesine katılın.<br />
KYSD - KONFEKSİYON YAN SANAYİCİLERİ DERNEĞİ<br />
GİYİMKENT SİTESİ, 11. SOKAK NO: 66A ESENLER - İSTANBUL T: 0212 438 12 96-97 F: 0212 438 12 98<br />
www.kysd.org.tr kysd@kysd.org.tr
20<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
Messe Frankfurt İstanbul<br />
Türk ihracatını arttırıyor<br />
Messe Frankfurt Istanbul pushes<br />
Turkish exports up<br />
780 yıllık başarılı geçmişi ile dünya etkinlik sektörünün lider ve<br />
efsane kuruluşu Messe Frankfurt’un önemli bir parçası olan Messe<br />
Frankfurt İstanbul 20. Yılını kutluyor.<br />
As an important part of 780-year-old Messe Frankfurt, the leader and<br />
the legendary establishment of event organizing industry in the world,<br />
Messe Frankfurt Istanbul has been celebrating its 20th anniversary.
21<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
With almost 800-year experience, Messe<br />
Frankfurt is the global leader in the fair organizing<br />
industry. Its portfolio of over 100 fairs in<br />
around 30 countries offers the exhibitors the<br />
opportunity to increase their international<br />
trade volume and discover the world’s most<br />
dynamic markets. The pandemic has caused<br />
a lot of cancellations or postponements<br />
in the schedules of the company.<br />
Messe Frankfurt İstanbul Genel Müdürü Tayfun Yardım<br />
Tayfun Yardım, General Manager of Messe Frankfurt Istanbul<br />
Representing Messe Frankfurt fairs in Turkey,<br />
Messe Frankfurt Istanbul has been successfully<br />
turning its 20th year. We conducted an exclusive<br />
interview with Tayfun Yardım, general<br />
manager of Messe Frankfurt Istanbul, to ask<br />
the effects of the pandemic, the prescription<br />
to the trade disturbances of the disease, the<br />
present situation of the industry, suggestions<br />
and recommendations for the exhibitors and<br />
visitors. He offered more in the talk.<br />
Would you start with furnishing us with the<br />
information about the foreign structure of<br />
Messe Frankfurt, a legendary fair organizing<br />
company which celebrates its almost 800th<br />
anniversary, in general and about the<br />
position of Messe Istanbul in particular?<br />
Messe Frankfurt is the largest fair, congress<br />
and event organizer of the world in its field.<br />
The company has been serving to 190<br />
countries with its 30 affiliated companies<br />
employing 2,600 people. Our company,<br />
which organizes over 150 fairs of which more<br />
than half are in Germany, is a public establishment<br />
owned 60% by Frankfurt Municipality<br />
and 40% by Hessen State.<br />
Messe Frankfurt Istanbul International Fair<br />
Organization Ltd. was established in the year<br />
2000. The main idea behind establishing a<br />
company in Turkey was to determine the Turkish<br />
market and to adopt the manufacturing<br />
areas. Our company has been striding to<br />
lead Turkish exporters to new markets. It gives<br />
us a special pride to see that the companies<br />
which we serve have been influential players<br />
in international markets and to contribute to<br />
the export volume of our country.<br />
Can you tell us the main headlines<br />
of the milestones of 20 years of Messe<br />
Frankfurt Istanbul?<br />
More than 3000 Turkish companies had the<br />
opportunity to exhibit their products and<br />
services and establish new business connections<br />
in our fairs organized for different<br />
sectors in 40 cities around the world for 20<br />
years. We are proud to have successfully<br />
organized dozens of successful organizati-<br />
Yaklaşık 800 yıllık deneyime sahip olan Messe<br />
Frankfurt, fuar düzenleme endüstrisinde küresel<br />
liderdir. Yaklaşık 30 ülkede 100’den fazla<br />
fuardan oluşan portföyü, katılımcılara uluslararası<br />
ticaret hacimlerini artırma ve dünyanın<br />
en dinamik pazarlarını keşfetme fırsatı sunuyor.<br />
Pandemi, şirketin programlarında birçok iptal<br />
veya ertelemeye neden oldu. Türkiye’deki<br />
Messe Frankfurt fuarlarını temsil eden Messe<br />
Frankfurt İstanbul, 20. yılını başarıyla dolduruyor.<br />
Messe Frankfurt İstanbul Genel Müdürü Tayfun<br />
Yardım ile pandeminin etkilerini, hastalığın<br />
ticaret rahatsızlıklarına reçete, sektörün mevcut<br />
durumu, katılımcı ve ziyaretçilere öneri ve önerileri<br />
sormak için özel bir röportaj gerçekleştirdik.<br />
Röportajda daha fazlasını sundu.
22<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
Fuarcılıkta bir efsane olan ve neredeyse<br />
800. Yılını kutlayan Messe Frankfurt’un yurt<br />
dışı yapılanmasından ve onlar içinde Messe<br />
İstanbul’un öneminden ve pozisyonundan<br />
bahseder misiniz?<br />
“Messe Frankfurt, kendi fuar alanına sahip olan,<br />
dünyanın en büyük fuar, kongre ve etkinlik organizatörüdür.<br />
Messe Frankfurt, 190 ülkeye hizmet<br />
veren 30 iştirakı ile dünya çapında 2600 kişiye<br />
istihdam sağlamaktadır. Her yıl, yarısından çoğu<br />
Almanya dışında olmak üzere 150’dan fazla fuar<br />
organize eden şirketimiz, %60 oranındaki hissesi<br />
Frankfurt Belediyesi’ne, %40 oranındaki hissesi ise<br />
Hessen Eyaleti’ne ait olan bir kamu kuruluşudur.<br />
Messe Frankfurt İstanbul Uluslararası Fuarcılık Limited<br />
Şirketi, 2000 yılında kurulmuştur. Türkiye’de<br />
bir şirket kurmanın altında yatan temel fikir, Türkiye<br />
pazarının tanımlanması ve üretim alanlarının<br />
benimsenmesidir. Firmamız, Türk ihracatçılarına<br />
yeni pazarlara açılması konusunda özel bir çaba<br />
göstermektedir. Hizmet verdiğimiz firmaların uluslararası<br />
pazarlara etkin birer oyuncu olduklarını<br />
görmek ve ülkemizin ihracatına katkı sağlamak<br />
bizlere büyük gurur veriyor.”<br />
ons notably Automechanika Istanbul and<br />
Motobike Turkey, during last 20 years. However,<br />
what makes us happy as the Messe<br />
Frankfurt Istanbul family is the growth of our<br />
companies in 20 years and the contribution<br />
we have made to the export volume our<br />
country has reached.<br />
You organize the world’s largest fairs in<br />
their sectors such as Heimtextil, Ambiente<br />
and Automechanika. Are there other fairs<br />
in which Turkey is in the first-three national<br />
exhibitors? Does Messe Frankfurt Istanbul<br />
Turkey assume a role for Messe Frankfurt<br />
events or operations outside Turkey or its<br />
only mission is about the participation<br />
of Turkish companies in Frankfurt fairs<br />
and organizations held in Turkey such as<br />
Automechanika Istanbul?<br />
Not only in Frankfurt but in many of our international<br />
fairs, our companies clearly reflect<br />
the production potential of our country<br />
with the increasing participation rate every<br />
year. Over 300 companies participated in
24<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
Messe Frankfurt İstanbul’un 20 yılının kilometre<br />
taşlarının ana başlıklarını söyler misiniz?<br />
“20 yıl boyunca dünya çapında 40 şehirde<br />
farklı sektörlere yönelik düzenlenen fuarlarımızda<br />
3000’in üzerinde Türk firması ürün ve hizmetlerini<br />
sergileme, yeni iş bağlantıları kurma fırsatı buldular.<br />
Türkiye’de de başta Automechanika Istanbul<br />
ve Motobike Istanbul olmak üzere, geçen 20 yılda<br />
onlarca başarılı organizasyona imza atmış olmanın<br />
haklı gururunu yaşıyoruz. Ancak bizleri asıl mutlu<br />
eden, firmalarımızın 20 yılda kaydettiği büyüme ve<br />
Messe Frankfurt İstanbul ailesi olarak ülkece ulaştığımız<br />
ihracat hacmine sağladığımız katkıdır.”<br />
Heimtextil, Ambiente ve Automechanika gibi<br />
sektörlerinde dünyanın en büyük fuarlarını organize<br />
ediyorsunuz. Bunlarda ve diğer fuarlarınızda<br />
Türkiye’nin katılımda ilk üçe girdiği fuarlar var mıdır?<br />
Messe Frankfurt İstanbul’un Türkiye operasyonları<br />
dışında Messe Frankfurt etkinliklerinde rolü var<br />
mıdır yoksa sadece Türk firmalarının Frankfurt<br />
fuarlarına katılımı ile Automechanika İstanbul’un<br />
organizasyonu ile mi ilgileniyor?<br />
“Sadece Frankfurt değil, yurtdışı fuarlarımızın birçoğunda<br />
firmalarımız, her yıl yükselen katılım grafiği<br />
ile ülkemizin üretim potansiyelini net bir biçimde<br />
yansıtıyor. Dünyanın lider ev tekstili fuarı Heimtextil’de<br />
bu yıl Türkiye’den 300’ün üzerinde firma standı<br />
yer aldı ve katılım gösteren ülkeler arasında en<br />
büyük sergi alanı ülkemize aitti. Giyimlik kumaş fuarlarımızdan<br />
Texworld Paris’te uzun yıllardır katılım-<br />
Heimtextil, the most leading home textile<br />
fair of the world, this year and the largest<br />
exhibition space belonged to us. At Texworld<br />
Paris, one of our clothing fabric fairs, we<br />
are the second country with the highest<br />
number of exhibitors after China, with the<br />
interest shown by our exhibitors to the fair for<br />
many years. Leading automotive industry<br />
fair Automechanika, the ISH trade fair for<br />
our construction and energy sectors, and<br />
many more in our fair Light + Building, Turkey<br />
is among the countries with the greatest<br />
participation. As Messe Frankfurt Istanbul,<br />
we also intend to ensure the continuity of<br />
this development. Not only in Istanbul Motobike<br />
and Automechanika Istanbul which we<br />
organize in Turkey, no matter where in the<br />
world, we are aiming minimum one Turkish<br />
exhibitor to take place in all of our fairs.<br />
During the pandemic, the fair industry<br />
was one of the most affected industries.<br />
What do you expect during and after the<br />
normalization process?<br />
Recently, we often hear the expressions of<br />
“normalization” and “new normal”. From<br />
the beginning of <strong>2020</strong>, the global coronavirus<br />
pandemic is challenging the event<br />
industry, as there are numerous reasons<br />
that have forced humanity to change their<br />
daily lives and living conditions throughout
26<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
cılarımızın fuara gösterdikleri ilgi ile Çin’in ardından<br />
en çok katılımcısı olan 2. ülke konumundayız. Lider<br />
otomotiv endüstrisi fuarı Automechanika, yapı<br />
ve enerji sektörlerine yönelik fuarlarımızdan ISH,<br />
Light+Building ve daha birçok fuarımızda Türkiye,<br />
en fazla katılım gösteren ülkeler arasında yer alıyor.<br />
Messe Frankfurt İstanbul olarak bizler de bu gelişimin<br />
sürekliliğini sağlamak niyetindeyiz. Sadece<br />
Türkiye’de düzenlediğimiz Motobike Istanbul ve<br />
Automechanika Istanbul değil, dünyanın neresinde<br />
olursa olsun her fuarımızda en az 1 Türk firmanın<br />
katılımcı olarak yer almasını hedefliyoruz.”<br />
Pandemi sürecinde fuarcılık sektörü fazla<br />
etkilenen sektörlerden birisi oldu. Normalleşme<br />
sürecinde ve sonrasında neler bekliyorsunuz?<br />
“Son dönemde “normalleşme” ve “yeni normal”<br />
ifadelerini sıklıkla duyuyoruz. İnsanoğlunun yaklaşık<br />
200 bin yıllık tarihi boyunca günlük yaşamlarını ve<br />
yaşam koşullarını değiştirmeye zorlayan sayısız nedenlerde<br />
olduğu gibi, <strong>2020</strong>’nin başından itibaren<br />
küresel korona virüs pandemisi etkinlik endüstrisine<br />
meydan okuyor. Fakat takdir edersiniz ki 780 yıllık<br />
süreçte birçok pandemi, savaş, ekonomik ve politik<br />
kriz döneminden geçildi. Bu dönem hem dünyada<br />
hem de Türkiye’de yeni bir dönemin başlangıcı<br />
olacak ve fuar alanı algısı da değişime uğrayacak<br />
gibi bir beklenti olsa da; pandemi gibi sıkıntılı<br />
dönemler aslında süregelen süreçleri hızlandırıyor<br />
ya da yavaşlatıyor. Dijitalleşme ve güvenlik gibi<br />
konular zaten gündemimizdeydi, pandemi sadece<br />
bu noktada süreci hızlandırıyor. Günün sonunda<br />
ister aydınlatma, ister otomotiv, ister tekstil işi yapın<br />
üretici de, tüketici de insan. İnsan sosyal bir varlık<br />
olarak her zaman yüz yüze görüşmeyi tercih eder.<br />
Fiziksel görüşmenin kısıtlandığı ya da fizibilitesinin<br />
olmadığı durumlarda dijital platformlar elbette<br />
ki teknolojinin bizlere sunduğu çok güzel bir fırsat.<br />
Ancak, insanlık tarih sahnesinde olmaya devam<br />
ettiği sürece ve Messe Frankfurt’un platformlarının<br />
780 yıldır mümkün kıldığı gibi, ticari fuar endüstrisinin<br />
en önemli başarı faktörü, yüz yüze görüşmeler<br />
olmaya devam edecektir. Messe Frankfurt olarak<br />
pandemiden sonra düzenlediğimiz ve önümüzdeki<br />
dönemde düzenleyeceğimiz tüm organizasyonlarda<br />
koridor genişliklerinin ve minimum stant alanlarının<br />
artırılması, koridorlarda tek/çift yön trafik uygulamaları,<br />
yeme-içme alanlarındaki düzenlemeler<br />
ve düzenli sağlık kontrolleri ile temelinde sosyal<br />
mesafeyi korumaya yönelik önlemler alıyoruz.”<br />
Messe Frankfurt İstanbul’un Türkiye’de organize<br />
edeceği yeni etkinlikler var mı?<br />
“Yurtdışı fuarlarımızda işbirliği içinde olduğumuz<br />
ihracatçı birlikleri ve derneklerden Türkiye’de yeni bir<br />
etkinlik düzenlemememiz yönünde sık sık öneriler alıyoruz.<br />
Elbette bizler de doğru zamanda, doğru sektörlere<br />
yönelik bir fuar organizasyonu için değerlendirmelerimizi<br />
sürdürüyoruz. 18-20 Kasım <strong>2020</strong> tarihleri<br />
its nearly 200,000-year history. But as you<br />
may understand, in the 780-year period<br />
many pandemics, wars, economic and<br />
political crises have passed. During this period,<br />
both in Turkey and around the world<br />
it will be the beginning of a new era and<br />
although the expectations as an exhibition<br />
area will undergo a change in perception;<br />
tough periods such as a pandemic<br />
actually accelerate or slow down ongoing<br />
processes. Issues such as digitalization and<br />
security were already on our agenda, the<br />
pandemic accelerates the process only at<br />
this point. At the end of the day, whether<br />
it is lighting, automotive or textile, both<br />
the manufacturer and the consumer are<br />
human. As a social being, human always<br />
prefers to meet face to face. In cases<br />
where physical meeting is restricted or<br />
there is no feasibility, digital platforms are<br />
of course a very good opportunity offered<br />
by technology. However, as long as humanity<br />
remains on the stage of history, and<br />
as Messe Frankfurt’s platforms have made<br />
possible for 780 years, the most important<br />
success factor of the trade fair industry will<br />
continue to be face-to-face meetings.<br />
As Messe Frankfurt, we take measures to<br />
maintain social distance on the basis of<br />
increasing corridor widths and minimum<br />
stand areas, one / two-way traffic practices<br />
in the corridors, regulations in food and<br />
beverage areas and regular health checks<br />
in all the organizations we organize after<br />
the pandemic and will organize in the<br />
upcoming period.<br />
Will there be any new events Messe<br />
Frankfurt will organize Istanbul in Turkey?<br />
We welcome a lot of suggestions from the<br />
collaboration of exporters’ unions and<br />
associations which we cooperate in our<br />
foreign fairs about organizing a new event<br />
in Turkey. Of course, we continue our evaluations<br />
for a fair organization for the right<br />
sectors at the right time. We will provide<br />
platform infrastructure for the Virtual Hometex<br />
Turkey <strong>2020</strong> digital event, which will be<br />
organized by Denizli Exporters Association<br />
and Denizli Chamber of Industry between<br />
18-20 <strong>November</strong> <strong>2020</strong>, and bring international<br />
visitors from the home textile industry<br />
together with our companies, and we will<br />
provide international marketing services<br />
for more than 100,000 company officials<br />
all over the world. In the near future, we will<br />
work on similar digital projects in different<br />
sectors with our other export associations.
İmalat<br />
www.ataimalat.com
28<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
arasında Denizli İhracatçılar Birliği ve Denizli Sanayi<br />
Odası’nın organize edeceği, ev tekstili sektöründen<br />
uluslararası ziyaretçileri firmalarımızla buluşturacak<br />
‘Virtual Hometex Turkey <strong>2020</strong>’ dijital etkinliği için<br />
platform altyapısı ve tüm dünyada 100.000’in üzerinde<br />
firma yetkilisine yönelik uluslararası pazarlama<br />
hizmeti sunacağız. Yakın gelecekte diğer ihracatçı<br />
birliklerimizle de farklı sektörlerde benzer dijital projeler<br />
üzerinde çalışmalarımız olacaktır.”<br />
Yeni dönem için potansiyel katılımcı ve<br />
ziyaretçilere tavsiyeleriniz nelerdir?<br />
“Pandemi ve uluslararası seyahat kısıtlamalarının<br />
devam ettiği bir dönemdeyiz. Bu süreçte, uluslararası<br />
ticaret fuarlarının ileri tarihlere ertelenmesi<br />
veya iptal edilmesi hem üretici hem de satın almacı<br />
firmalar için yeni ürünler ve yeni iş bağlantılarına<br />
yönelik aylardır devam eden bir ihtiyaç doğurmuş<br />
durumdadır. Ticaret fuarları düzenlenmediği sürece<br />
üretici firmalar yeni ürün ve hizmetlerini potansiyel<br />
müşterilerine sergileme imkanı bulamazken,<br />
satın alma profesyonelleri de kendi pazarlarındaki<br />
talebi karşılayacak yeni tedarikçilerle buluşma<br />
şansı bulamıyor. Uluslararası ticaret fuarları tekrar<br />
açıldığında pandeminin etkisi devam edecek,<br />
katılımcı ve ziyaretçi sayılarının eski seviyeye ulaşması<br />
elbette zaman alacaktır. Ancak firmalarımıza<br />
tavsiyemiz, fuar için seyahat edebildikleri müddetçe<br />
tüm kişisel sağlık önlemlerini alarak fuarlarımıza<br />
iştirak etmeleri, pandemi ile doğan “krizi fırsata<br />
çevirme” şansını kaçırmamaları yönündedir. Hibrit<br />
fuar uygulamalarımızla, sizler fuarlarımızda katılımcı<br />
olduğunuz sürece, aynı anda hem fiziksel hem de<br />
dijital platformdaki varlığınız sayesinde seyahat<br />
edemeyen ziyaretçiler bile ürünlerinizi dijital ortamda<br />
görüntüleyecek, sizinle canlı iletişime geçebileceklerdir.<br />
Bu sayede yeni iş bağlantıları kurarak kısa<br />
sürede fuar yatırımınızı ihracata dönüştürebilirsiniz.”<br />
What are your recommendations to<br />
prospective exhibitors and visitors for<br />
the new term?<br />
We are in a period where pandemic<br />
and international travel restrictions<br />
continue. In this process, postponing or<br />
canceling international trade fairs for<br />
future dates has generated a need for<br />
new product arrangements and new<br />
business connections for both manufacturers<br />
and purchasers. Unless trade fairs<br />
are organized, manufacturers cannot<br />
find the opportunity to present their new<br />
products and services to their potential<br />
customers and purchasing professionals<br />
cannot find the chance to meet new<br />
suppliers that will meet the demand<br />
in their markets. When the international<br />
trade fairs reopen, the effect of<br />
the pandemic will continue, and it will<br />
take time for the number of exhibitors<br />
and visitors to reach the previous level.<br />
However, our advice to our companies<br />
is that they take all personal health<br />
precautions as long as they can travel<br />
to the fair and take part in our fairs, not<br />
to miss the chance to “turn the crisis into<br />
an opportunity” arising from the pandemic.<br />
With our hybrid fair applications, as<br />
long as you are participating in our fairs,<br />
even visitors who cannot travel will be<br />
able to view your products in digital environment<br />
and communicate with you<br />
live thanks to your presence in both physical<br />
and digital platforms. In this way,<br />
you can convert your fair investment<br />
to export in a short time by establishing<br />
new business connections.<br />
Messe Frankfurt İstanbul Genel Müdürü Tayfun Yardım<br />
Tayfun Yardım, General Manager of Messe Frankfurt Istanbul
İZER - FABRİKA<br />
Fabrika : Çobançeşme Mah. Mithatpaşa Cad.<br />
Söğütlü Sk. No: 3/5 Yenibosna<br />
Bahçelievler / İSTANBUL<br />
Telefon : 0212 447 35 47<br />
Telefon : 0212 447 35 48<br />
Fax : 0212 447 35 40<br />
Gsm : 0554 582 60 55<br />
Mail : fabrika@izerfermuar.com<br />
İZER - ZEYTİNBURNU<br />
Zeytinburnu Mağaza : Telsiz Mah. Balıklı Yolu<br />
No: 62 Zeytinburnu / İSTANBUL<br />
Telefon : 0212 664 06 66<br />
Telefon : 0212 664 06 68<br />
Gsm : 0555 803 04 86<br />
Mail : zeytinburnu@izerfermuar.com<br />
İZER - BAĞCILAR<br />
Bağcılar Mağaza : Fatih Mah. Maslak Cad.<br />
No: 90/A Bağcılar / İSTANBUL<br />
Telefon : 0212 551 78 44<br />
Telefon : 0212 551 78 62<br />
Telefon : 0212 551 87 62<br />
Fax : 0212 551 69 59<br />
Mail : bagcilar@izerfermuar.com
30<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
KOBİ’lerin<br />
sıkça yaptığı 5 hata<br />
Her yıl temel hatalar yüzünden birçok KOBİ faaliyetlerine<br />
son verme noktasına gelmektedir. Bu temel<br />
hataların ortadan kaldırılması KOBİ’lerin uzun ömürlü<br />
olmasını ve sürekliliğini doğrudan etkilemektedir.<br />
150 yılı aşkın köklü geçmişiyle Generali Sigorta,<br />
KOBİ’leri başarısızlığa sürükleyen 5 hatayı paylaştı.<br />
Pazarı ve rakipleri yeterince tanımamak<br />
Mevcut pazarın dinamikleri ve rakip oluşumların günümüze<br />
kadar yaptıkları KOBİ’lerin faaliyetlerini ve sürekliliklerini<br />
doğrudan etkileyen faktörlerdir. KOBİ’lerin<br />
sıkça yaptığı hataların başında, girilecek pazarın ve<br />
rakip analizlerinin yapılmaması ya da eksik yapılması<br />
gelmektedir. KOBİ’ler ürün ve hizmetlerini sundukları<br />
pazarın tüm dinamiklerine hakim olmalıdırlar.<br />
Pazarlamayı göz ardı etmek<br />
KOBİ’lerin yaptığı belki de en kritik hataların başında<br />
pazarlamayı önemsememek gelmektedir. KOBİ’nin<br />
ürettiği ürün ya da sunduğu hizmet ne kadar iyi<br />
olursa olsun, sektördeki rakip markalar arasında öne<br />
çıkmak, doğru hedef kitlelere, doğru yöntemlerle<br />
ulaşmak için pazarlama kritik önem taşımaktadır.<br />
KOBİ’ler pazarlamayı bir gider kalemi olarak değil,<br />
gelir kalemi olarak görmeli, mutlaka mevcut bütçelerinden<br />
pazarlama çalışmalarına pay ayırmalıdırlar.<br />
Çalışanları önemsememek<br />
Bir işletmenin en önemli ve güçlü yanlarından biri,<br />
çalışan işgücüdür. Unutulmamalıdır ki, mutsuz personel,<br />
verimsiz personeldir. KOBİ’ler yalnızca ürün<br />
ve hizmetlerin üretimine ve satışına değil, çalışan iş<br />
gücünün verimliliğine ve motivasyonunu da odaklanmalıdır.<br />
İşletmede en iyi verimliliği yakalamak<br />
için, personelin motivasyonunun artırılması yönünde<br />
çalışmalar yönetim süreçlerine dahil edilmelidir.<br />
Dijitalleşmeye mesafeli olmak<br />
Dijitalleşme son yıllarda KOBİ’ler için gereklilik değil,<br />
zorunluluk durumda. Hem verimliliklerini hem de<br />
karlılıklarını artıracak dijital yatırımlara mesafeli duran<br />
KOBİ sayısı geçen yıllara göre azalsa da, KOBİ’lerin<br />
büyük bir bölümü dijitalleşmeye mesafeli yaklaşmaktadır.<br />
Bilgi, finans, insan, teknik altyapı gibi alanlardaki<br />
yetersizliklerin yanı sıra dijital dünyanın ve yeni teknolojilerin<br />
karmaşık gelmesi KOBİ’lerin dijitalleşirken<br />
karşılaştıkları temel sorunları başında gelmektedir.<br />
Ortak akla mesafeli olmak<br />
KOBİ’lerin büyük bölümünde alınan kararlar, işletme<br />
sahibinin ya da işletme yöneticisinin tek başına<br />
aldığı kararlardır. Bu durumun olumlu getirileri kadar<br />
olumsuz getirileri de söz konusudur. Özellikle günümüzdeki<br />
rekabet ve yönetim anlayışı, pazarlamanın<br />
ve satışın mevcut dinamikleri, dijitalleşmede gelinen<br />
nokta gibi birçok unsur, ortak aklın gerekliliğini ortaya<br />
koymaktadır. İşletme sahipleri ve yöneticiler işletmeyle<br />
ilgili kararlar alırken çalışanlarından veya alanında<br />
uzman isimlerden mutlaka fikir almalı, yönetim süreçlerine<br />
bu kişileri de her daim dahil etmelidirler.
32<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
İlk kez ihracat yapanlar<br />
2,2 milyar dolar kazandırdı<br />
Çıkış yolunu ihracatta arayan işletme sayısı her<br />
geçen gün artıyor. Yılbaşından bu yana TL karşısında<br />
Euro ve doların yüzde 30-40 değer kazanması,<br />
işletmelerin döviz kazanma iştahını da artırdı.<br />
<strong>2020</strong>’nin 9 aylık döneminde ilk<br />
kez ihracat yapan 12 bin 244<br />
firma Türkiye’ye 2,2 milyar dolar<br />
kazandırdı. Küçük ebatlı ihracat<br />
taşımaları nedeniyle uluslararası<br />
lojistikte parsiyel taşıma talebi<br />
de ciddi olarak arttı.<br />
SelTrans Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Ceyhun<br />
Yüksel, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine<br />
göre bu yıl ilk kez ihracat yapanların sayısının 12<br />
bin 244’e ulaştığını ve bu firmaların Türkiye’ye 2,2<br />
milyar dolar kazandırdığını kaydetti.<br />
“500 ADET, BİN ADET DEMEDEN İHRACAT<br />
YAPIYORLAR”<br />
Yüksel, dövizdeki artışın ihracatçının TL bazında<br />
karlarını yükselttiğini vurgulayarak, “İç pazarda bu<br />
karlılıkların olmadığını gören küçük üreticiler de ihracata<br />
yöneldi. Küçük üreticiler 500 adet, bin adet<br />
demeden dış pazarlara ürün satmaya odaklanıyor”<br />
dedi. Bu durumun lojistik sektörüne yansımaları hakkında<br />
değerlendirmelerde bulunan Yüksel, küçük<br />
üreticilerin ihracat hacminin artmasıyla uluslararası<br />
taşımacılık yapan araçlardaki ‘parsiyel taşıma’<br />
talebinin ciddi şekilde arttığını da sözlerine ekledi.
www.cag-tek.com.tr<br />
Merkez: Sanayi Mh. Sancakl› Cd. Gürbüz Sk. No: 22 Güngören - İstanbul<br />
Tel: (0212) 553 17 81 - 557 09 22 - 556 16 48 Faks: (0212) 556 04 12<br />
Fabrika: Sanayi Mah. Kanarya Cad. Kale Sk. No: 14 Güngören - İstanbul<br />
E-mail: info@cag-tek.com.tr
34<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
Coronavirüs’te<br />
ikinci dalga<br />
beklentisi<br />
Tüm dünyaya yayılan ve<br />
etkileri hala devam eden<br />
Kovid-19 salgınına karşı<br />
korunma yöntemlerinden<br />
birinin maske olduğunu<br />
belirten Arizon Maske Yönetim<br />
Kurulu Üyesi Mehmet Özden,<br />
hem yetişkinler, hem de<br />
çocuklar için 3 katlı cerrahi<br />
maske, nano maske, pamuklu<br />
maske ürettiklerini söyledi.<br />
Vatandaşlarımızın maske takma konusunda<br />
duyarlı ancak yine de çok bilinçli davranmadıklarını<br />
dile getiren Arizon Maske Yönetim Kurulu<br />
Üyesi Mehmet Özden, maskenin kendi hijyeni<br />
kadar üretim aşamasındaki hijyen koşullarının<br />
da oldukça önemli olduğunu vurguladı. Firma<br />
olarak önceliklerinin maskenin hijyenik bir ortamda<br />
imal edilmesini sağlamak ve son kullanıcıya<br />
kadar olan zaman dilimini de hassasiyetle<br />
takip ederek yine güvenli bir kullanım imkanı<br />
sağlamak olduğunu belirten Özden, çalışmaları<br />
hakkında sorularımızı cevaplandırdı.<br />
Öncelikle firmanızı biraz tanıyabilir miyiz?<br />
Sektöre hangi konularda hizmet veriyorsunuz?<br />
“Firmamız Arizon Yapı ile ana iş kolu olarak inşaat<br />
sektöründe faaliyet gösteren bir yapıya sahip<br />
bulunuyorduk. Ta ki 2019 yılı Kasım ayında Çin’de<br />
başlayarak tüm dünyaya yayılan ve etkileri hala<br />
devam eden Covid-19 pandemisi ortaya çıkana<br />
kadar... Şirketimizin Yönetim Kurulu Başkanı<br />
Hasan Hüseyin Sarıbacak ile istişare ederek<br />
dünyada ortaya çıkan önceki salgınlardan farklı<br />
olarak Corona Virüs’ün Çin’deki yayılma seyrini<br />
dikkatle takip ettiğimiz bir sürece dahil olduk<br />
ve hali hazırda hizmet verdiğimiz inşaat sektöründen<br />
bağımsız olarak Arizon Medikal adıyla<br />
yeni bir şirket kurduk. Ve <strong>2020</strong> Ocak ayında ilk<br />
kez daha salgın Türkiye’de henüz ortaya çıkmamışken<br />
makine parkuruna yatırım yaparak Çin’e<br />
gönderilmek üzere Beylikdüzü’nde yer alan<br />
fabrikamızda Sağlık Bakanlığı onayı ile cerrahi<br />
maske üretimi yapmaya başladık. Ocak ayından<br />
itibaren; 25 makine parkuru ile imalat yapan<br />
fabrikamız ile iç pazarda kamu kurumlarına,<br />
özel kurumlara ecza depolarına ve marketlere<br />
satış yaparak her geçen gün gelişen ve büyüyen<br />
hacmimiz ile yoluna hızlı bir şekilde devam<br />
ediyoruz. Bugün ise 60 kişilik uzman ekibimiz ve<br />
50 makine parkurumuz ile günlük 1 milyon adet<br />
üstünde maske üretim kapasitesine sahibiz.”
Siz hayal edin<br />
Biz üretelim...<br />
Profesyonel ve kaliteli hizmet anlayışımızla<br />
çözüm ortağınız olarak her zaman yanınızdayız.<br />
AKKEM TEKSTİL DIŞ. TİC. LTD. ŞTİ.<br />
MEZBAA YOLU ARDIÇ SOK. GÖKTAŞ İŞ MERKEZİ<br />
KOCASİNAN / İSTANBUL<br />
TEL: +90 212 451 19 70-71 FAX:+90 212 451 19 72<br />
web: www.akkem.com.tr | e-mail: satinalma@akkem.com.tr
36<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
Üretmiş olduğunuz maske çeşitleri ve kullanım<br />
alanları hakkında neler söylemek istersiniz?<br />
Hayatımızda maskenin önemi nedir? Kaliteli bir<br />
maskede olması gereken özellikler nelerdir?<br />
“Ürünlerimiz hakkında bilgi vermem gerekirse<br />
maskelerimiz Sağlık Bakanlığı’ndan onaylı, ISO, CE,<br />
Inca ve Ekotest geçerlilik belgelerine sahip ve 3 katlı<br />
özelliktedir. Ayrıca Lastikli, tek kullanımlık, yüksek<br />
filtrasyonlu ve burun kısmı demirlidir. 70 gr ağırlığındaki<br />
cerrahi maskelerimiz 1 kutuda 50’li adet maske<br />
ve kutu içeriği ise 10’lu şeffaf ambalajlı olarak<br />
paketlenmiş şekildedir. Ürün gamı olarak ise cerrahi<br />
maske, nano maske, pamuklu maske ve aynı şekilde<br />
cerrahi, nano ve pamuklu maske özellikli çocuk<br />
maskelerimiz mevcuttur. Yetişkin kadın – erkek ve kız<br />
- erkek çocuk maskesi olarak ayrı paketlerde satışını<br />
yapıyoruz. Ürünlerimiz hem B2B hem B2C hedef<br />
kitleye hitap ediyor. İç pazarda kamu kurumlarına,<br />
özel kurumlara ecza depolarına ve marketlere satış<br />
yapıyoruz. Ayrı zamanda www.arizonmedikal.com<br />
adresinde online satışımız bulunuyor.<br />
Biz vatandaşlarımıza paketli maske almalarını ve<br />
mutlaka etiketine göz atmalarını öneriyoruz. Buna<br />
göre Sağlık Bakanlığı’ndan onaylı, ISO ve CE belgelerine<br />
sahip, 3 katlı ve yüksek filtrasyonlu ve burun<br />
kısmı demirli olan maskelerin tercih edilmesi sağlıklı<br />
kullanım açısından daha uygun olacaktır. Firma olarak<br />
bizim önceliğimiz, maskenin hijyenik bir ortamda<br />
imal edilmesi sağlamak ve son kullanıcıya kadar<br />
olan zaman dilimini de hassasiyetle takip ederek<br />
yine güvenli bir kullanım imkanı sağlamaktır.”<br />
Önümüzdeki süreçte gerek ulusal, gerekse<br />
uluslararası arenada firmanız adına ulaşmayı<br />
planladığınız hedefler nelerdir? Bu konuda<br />
yaptığınız çalışmalardan bahseder misiniz?<br />
“<strong>2020</strong> Ocak ayından itibaren yılın ilk 7 ayında<br />
toplam 150 milyon adet (tekli adet) maske üretimi<br />
ve satışı gerçekleştirdik. Ve Şimdilerde KN95 model<br />
maskelerin üretimi için gerekli alt yapıyı oluşturarak<br />
üretime başlamaya hazırlanıyoruz. Yılsonuna doğru<br />
el dezenfektanı üretimine yönelik ayrıca yatırım<br />
yapmayı planlıyoruz. Ve yine bu yıl içerisinde yine<br />
Afrika pazarına giriş yapmayı hedefliyoruz.”<br />
Aktarmak istediğiniz herhangi bir mesaj var mı?<br />
“Vatandaşlarımız yüzümüzü kapatsın da ne tür<br />
maske olursa olsun anlayışında olabiliyorlar ancak<br />
hava yoluyla bulaş riski olan Kovid-19 virüsü için en<br />
önemli tedbirlerden biri de doğru maske seçimidir.<br />
Merdiven altı üretimle ve açıkta satılan maskeler<br />
halk sağlığı için güvenli değildir. Maskenin kendi<br />
hijyeni kadar üretim aşamasındaki hijyen koşulları<br />
da oldukça önemlidir. Biz vatandaşlarımıza paketli<br />
maske almalarını ve mutlaka etiketine göz atmalarını<br />
öneriyoruz. Ülkemizdeki ve dünyadaki vaka<br />
sayılarını günlük olarak takip ediyor ve Hem Dünya<br />
Sağlık Örgütü (WHO)’nün hem de Sağlık Bakanlığı’nın<br />
açıklamalarına büyük önem veriyoruz.<br />
12 Ekim’de kademeli olarak açılmasından sonra<br />
çalışan büyük bir kesimin de tekrar ofislerine dönecek<br />
olmasıyla birlikte toplu taşıma kullanımının<br />
daha çok artacağına dikkat çekmek istiyoruz, olası<br />
bir ikinci dalga beklentisi için biz firma olarak stok<br />
konusunda oldukça titiz davranıyoruz ve de üretim<br />
planlamamızı bu sürece göre organize ediyoruz.<br />
Firma alt yapısı olarak ikinci dalga riskine karşı hazırlıklı<br />
bulunuyoruz. Dünya Sağlık Örgütü (WHO)’nün<br />
6-11 yaş arası çocukların maske takmasının koronavirüsün<br />
yayılmasını azaltacağı konusunda yapmış<br />
olduğu uyarılarını da titizlikle takip ediyoruz.”<br />
“Çocuklar ebeveynlerini örnek alıyor bu nedenle<br />
maske kullanımında büyüklere görev düşüyor”<br />
“Toplumun her ferdine büyük görev düştüğü mesajını<br />
vermeyi bir sorumluluk olarak görüyoruz. Bu konuda<br />
biz firma olarak çocuklarda maske kullanımını teşvik<br />
etmek amacıyla renkli ve desenli maskeler üretiyoruz.<br />
Çünkü bu maskeler görsel açıdan dikkat çekici olması<br />
nedeniyle çocukların daha çok ilgisini görüyor.<br />
Firmamız tarafından üretilen Arizo çocuk maskeleri<br />
eğlenceli desenleriyle hem çocukların renkli dünyasına<br />
hitap ediyor hem de Covid-19’a karşı koruma<br />
kalkanı oluşturuyor. Pandeminin ilk ortaya çıktığı dönemden<br />
bu yana büyük bir mücadele içindeyiz. Ülke<br />
olarak devletimizle, sağlık çalışanlarımızla ve de halkımızla<br />
bu salgına karşı verilen mücadele de önemli<br />
yollar kat ettik. Bizler de maske üreticileri olarak<br />
büyüklerini örnek alan çocuklar için de ebeveynleri<br />
ve yetişkin bireyleri doğru maske seçimi konusunda<br />
daha çok bilinçlendirmeyi hedefliyoruz.”<br />
“Bir yandan salgınla bir yandan merdiven altı<br />
üretimle mücadele ediyoruz!”<br />
“Merdiven altı diye tabir edilen ve hem hijyenik olmayan<br />
ortamlarda üretilip yine hijyenik olmayacak<br />
şekilde satışa sunulan maskelerin kullanımı konusunda<br />
vatandaşların dikkatli olması gerekiyor. Dünyayı<br />
kasıp kavuran böyle bir hastalıkla mücadele<br />
kapsamında halk sağlığını hiçe sayan bu üreticilerin<br />
bilinç ve vicdan yoksunu olduklarını ve hem insan<br />
sağlığına zarar verdiklerini hem de kayıt dışı üretim<br />
nedeniyle ülke ekonomisine zarar verdiklerini ifade<br />
etmek isterim. Hastalıkla mücadele kapsamında<br />
merdiven altı üreticilerle de mücadele ediyoruz,<br />
son olarak bu konuda denetimlerin daha çok sıklaştırılması<br />
gerektiğinin üzerinde durmak istiyorum.”
38<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
Koelnmesse CEO’su:<br />
“Köln’deki ticaret fuarlarımızı<br />
dört gözle bekliyoruz!”<br />
CEO of Koelnmesse:<br />
“We are looking forward to<br />
our trade fairs in Cologne!”<br />
Küresel koronavirüs krizinin uluslararası ticaret<br />
fuarı organizasyonu üzerinde muazzam<br />
sonuçları oluyor ve birçok sektör için etkileri<br />
olan tüm lokasyonlarda fuarların tekrar tekrar<br />
iptal edilmesine ve ertelenmesine neden<br />
oluyor. En kapsamlı etki 21 Eylül <strong>2020</strong>’de Messe<br />
Frankfurt tarafından duyuruldu ve bu da<br />
Frankfurt’ta 2021 Mart’ına kadar kendi fiziki<br />
ticaret fuarları düzenlemeyeceğini belirtti. Bu<br />
The global coronavirus crisis is having tremendous<br />
consequences on the international trade fair<br />
business and leading to repeated cancellations<br />
and postponements of events at all locations, with<br />
impacts for numerous sectors. The most sweeping<br />
effect was announced on 21 September <strong>2020</strong> by<br />
Messe Frankfurt, indicating that it would not be<br />
organising physical trade fairs of its own at the location<br />
in Frankfurt up through and including March
39<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
of 2021. Against this overall backdrop, the management<br />
of Koelnmesse takes the following position:<br />
Gerald Böse, President and Chief Executive Officer<br />
of Koelnmesse: “The timing of the Frankfurt decision<br />
is surprising, especially with the trade fair market<br />
now coming back to life in Germany, too. But<br />
every trade fair location has to face the effects of<br />
the pandemic in its own way and take decisions of<br />
its own based on the particulars of its own portfo-<br />
genel arka plana karşı, Koelnmesse yönetimi<br />
aşağıdakişekilde pozisyon aldı: Koelnmesse<br />
Başkanı ve İcra Kurulu Başkanı Gerald Böse:<br />
“Frankfurt kararının zamanlaması şaşırtıcı,<br />
özellikle ticaret fuarı pazarı artık Almanya’da<br />
da hayata dönüyor. Ancak her ticaret fuarı<br />
lokasyonu, salgının etkileriyle kendi yöntemleriyle<br />
yüzleşmeli ve kendi portföyünün<br />
ayrıntılarına göre kendi kararlarını almalıdır.
40<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
Doğal olarak, biz burada, Köln’de, yakın gelecekte<br />
ticaret fuarı alanlarımızda fuarlar düzenlemeye<br />
başlama planlarımızı sürdürmeye devam<br />
edeceğiz. Bu planlar, katılımcılarımız ve ziyaretçilerimizle<br />
kapsamlı bir şekilde teati ve koordine<br />
edilmiştir. Sektörler, ticaret fuarlarına yeniden<br />
katılmaya başlamak istiyor – bu da doğal olarak<br />
her zaman sağlığa öncelik verilmesine ve tabii ki<br />
yetkililerin onaylarına bağlı.”<br />
Koelnmesse Yönetim Kurulu Üyesi ve<br />
Operasyon Direktörü Oliver Frese:<br />
“Burada, Kuzey Ren-Vestfalya’da, özellikle<br />
Düsseldorf’taki meslektaşlarımızın Karavan<br />
Salonunda gösterdiği gibi, ticaret fuarı operasyonları<br />
artık belirli koşullara tabi olarak devam<br />
edebilir. İlgili sektörlerin her birinin ihtiyaçlarına<br />
göre yönlendirilen her bir olay için bu şekilde<br />
ilerleyeceğiz. Yeni yılın hemen başında, daha<br />
önceki olayların uluslararası boyutuna dönmesini<br />
beklemiyoruz. Katılım çok daha odaklı hale<br />
gelecektir: Kasım ayındaki sanat fuarları daha<br />
çok Alman pazarı etrafında dönecek; örneğin,<br />
Ocak ayında imm cologne’deki vurgu, ağırlıklı<br />
olarak Avrupa’ya yönelik olacak. Ama ticaret<br />
fuarları gerçekleşecek. Etkinliklerimize katılımcılarımız<br />
ve partnerlerimizle yakın istişare içinde<br />
titizlikle hazırlanacağız. Müşterilerimizin ticaret<br />
fuarlarımızın temel uzmanlık alanlarında neye<br />
ihtiyaç duyduklarını biliyoruz ve diğer ticaret<br />
fuarlarını zenginleştirmek için ilk kez tamamen<br />
dijital olarak düzenlenen gamescom ve DMEX-<br />
CO @home deneyiminden yararlanacağız.<br />
Kendimize güveniyoruz ve Köln’deki ticaret<br />
fuarlarımızı dört gözle bekliyoruz!”<br />
lio. Naturally, we here in Cologne will continue<br />
to pursue our plans to begin organising fairs on<br />
our trade fair grounds in the near future. These<br />
plans have been discussed and coordinated<br />
extensively with our exhibitors and visitors. The<br />
sectors want to start taking part in trade fairs<br />
again – always subject to the premise of safety<br />
and, of course, approvals by the authorities.”<br />
Oliver Frese, Executive Board Member and<br />
Chief Operating Officer of Koelnmesse:<br />
“Here in North Rhine-Westphalia, as our colleagues<br />
in Düsseldorf in particular have shown in<br />
the case of Caravan Salon, trade fair operations<br />
can now resume, subject to certain conditions.<br />
This is how we will proceed for each individual<br />
event, guided by the needs of each of the sectors<br />
involved. We do not expect a return to the<br />
international dimensions of previous events right<br />
at the beginning of the new year. Participation<br />
will become much more focussed: the art fairs in<br />
<strong>November</strong> will revolve more around the German<br />
market; the emphasis at imm cologne in January,<br />
for instance, will be heavily directed towards<br />
Europe. But the trade fairs are going to take place.<br />
We will meticulously prepare them in close<br />
consultation with our exhibitors and partners. We<br />
know what our customers need in the key fields<br />
of expertise of our trade fairs, and we will benefit<br />
from the experience of gamescom and DMEX-<br />
CO @home – which were held in purely digital<br />
form for the first time – to enrich the other trade<br />
fairs in our portfolio with additional digital reach<br />
at a global level. We remain confident and look<br />
forward to our trade fairs in Cologne!”
42<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
LG ve NET-A-PORTER’dan<br />
sürdürülebilir giyim koleksiyonu<br />
LG Electronics (LG), yıllarca kullanılabilecek şekilde sınırlı sayıda<br />
tasarlanmış, yüksek kaliteli, doğal malzemelerden üretilmiş, çevreye<br />
duyarlı bir giyim koleksiyonu sunmak için önde gelen online lüks moda<br />
perakendecisi NET-A-PORTER ile el ele veriyor.<br />
LG tarafından sunulan ve yalnızca NET-A-POR-<br />
TER’da satılacak olan kapsül koleksiyon, tüketicilerin<br />
daha sürdürülebilir yaşamasına yardımcı olacak.<br />
Koleksiyon aynı zamanda, Dünya Ekonomik<br />
Forumu’nun yılda 400 milyar USD’ye mal olduğunu<br />
tahmin ettiği küresel moda atığı sorununun çözümüne<br />
katkı sağlamak amacıyla tasarlanan NET<br />
SUSTAIN platformunun da bir parçası olacak. Bu<br />
kampanya için LG ve NET-A-PORTER, kendini moda<br />
sürdürülebilirliğine adamış Mara Hoffman, Le Kasha<br />
ve Bondi Born markalarıyla işbirliği yaptı. Ortaya<br />
çıkan parçalar, kuru temizleme gerektirmeden,<br />
yüzde 100 makinede yıkanabilir malzemelerden<br />
oluşturuldu ve uzun yıllar dayanacak şekilde tasarlandı.<br />
Özel koleksiyonun satışından elde edilen<br />
gelirin yüzde 20’si ise, çevre kuruluşlarına bağışlanacak.<br />
LG’nin #CareForWhatYouWear kampanyasının<br />
bir parçası olan girişim, ev aletleri ve tüketici<br />
elektroniği şirketinin yarınları daha iyi hale getirmek<br />
için küresel karbon ayak izini azaltma taahhüdüne<br />
de destek veriyor. LG’nin çok uluslu kampanyası<br />
tüketicileri, uygun yıkamayla kumaş hasarını azaltarak<br />
giysi israfıyla mücadeleye yardımcı olmaya<br />
davet ediyor ve dayanıklı, çevre dostu giysiler satın<br />
almanın, giysileri yeniden tasarlamanın ve kullanılmayan<br />
giysileri, bu giysileri kullanabilecek kişilere<br />
vermenin çevresel faydalarını vurguluyor. Geçen<br />
yıl LG, 2030 yılına kadar küresel operasyonlarından<br />
net sıfır karbon emisyonu elde etmeyi taahhüt<br />
eden agresif “Sıfır Karbon” girişimini duyurdu. Giysi<br />
bakım çözümleri söz konusu olduğunda dünyanın<br />
en büyük ismi olan LG, çamaşır verimliliği ve kumaş<br />
bakımı hakkında da çok şey biliyor. LG’nin gelişmiş<br />
giysi bakımı üçlüsü - AI DD , DUAL Inverter Isı<br />
Pompalı kurutucu ve Şekillendirici içeren çamaşır<br />
makinesi - ile tüketiciler, elektriği daha verimli<br />
kullanarak gezegen üzerindeki etkiyi en aza indirirken<br />
en sevdikleri giysilerin ömrünü uzatabiliyor.<br />
LG Electronics Ev Aletleri ve Hava Çözümleri Şirketi<br />
Başkanı Dan Song, “Giysi bakım çözümlerinde bir<br />
dünya lideri olarak, çevresel sürdürülebilirlik söz<br />
konusu olduğunda bir sorumluluğumuz olduğunu<br />
hissediyoruz ve NET-A-PORTER ile ortaklık, bu yöndeki<br />
güvenilirliğimizi katlanarak artırıyor. Yenilikçi<br />
ürünler ve girişimler aracılığıyla LG, dünyayı daha<br />
iyi bir yer haline getirmeye ve hayatın şimdi ve<br />
uzun süre gelecekte iyi olmasını sağlama konusundaki<br />
derin bağlılığını gösteriyor” dedi.
44<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
Moda Tasarımı & Haute Couture<br />
Latince “Modus” tan gelen Moda sözcüğü “oluşmayan sınır” anlamı taşımaktadır.<br />
Bu günkü anlamıyla yol, şekil, tarz, usul, hareket, davranış, konuşma, yazma, yaşam<br />
biçimi vb. genel anlamlarının yanı sıra insanların gündemde olan giyinme biçimini<br />
tanımlar. “Tasarım” sözcüğü ise Latince “des+ignare” kökünden gelir ve “işaret<br />
etmek”, “belirtmek”, “planlamak”, “resmetmek, “bir model veya şekil olarak kurmak<br />
anlamına gelir.(Barbarasoğlu, 1995, s.26). Moda bir dil, toplumsal bir varlık olmayı,<br />
iletişim kurmayı Hedefleyen dilin tersine, iletişimin bizatihi kendisi olmaya amaçlar.<br />
(Baudrillard, 2002: 147). Moda toplumda en önemsiz gibi görünen kişiyi dahi o toplumun<br />
bütünün temsilcisiymiş gibi gösterip öne çıkarma potansiyeline sahiptir.<br />
“Moda” sürekli değişim sürecinde olan bir kavram olarak tanımlandığından bireylerin<br />
yaşadığı toplumlara, yaşam felsefelerine hitaben farklı düşünceleri yansıtmaktadır.<br />
Giysiler ise kişilerin bireysel özelliklerini, statü, yaşam tarzı ve duygularını yansıtmaktadır.<br />
Tasarım kumaş ve devamında tasarlanan giysi, duygusal ve düşünsel his ile deneyimlediğimiz<br />
ve bunu yansıtmak istediğimiz yaşantılarımızda ilk önde yer alan dışa<br />
vurum aracıdır. Giysi ilk önce tasarım ile ilişkilendirilmektedir. Ancak tasarlanan ürünün<br />
sanatla olan ilişkisi kumaş, giysi, moda, sanat, giyilebilen sanat konseptleri birbiri<br />
içine geçmesini de kaçınılmaz kılmaktadır.<br />
Yalın haliyle ilk unsuru örtünmede kullandığımız ve asıl ihtiyaçlarımız olarak ilişkilendirdiğimiz<br />
giysi, olabildiğince uzun bir müddet sosyal ve psikolojik anlamıyla bizi ne<br />
şekilde temsil ettiği, kendimizi nasıl hissettirdiği yönünde kavramlar çerçevesinde ele<br />
alınmaktadır. Temsil edilen, bu büyük kavramların içerisindeki önemli unsurlardan<br />
birisi de giyilebilir sanat Haute Couture olmaktadır.<br />
İmran Güney<br />
Moda ve Tekstil Tasarımcısı<br />
Haute Couture 17. Yüzyıl da ilk adımları atılan Haute Couture akımı, 19. Yüzyılın sonlarında<br />
günümüz anlamını kazanmıştır. Haute Couture, Fransızca bir moda terimi olup<br />
Türkçe okunuşu (otkutür) dur. Müşterinin özel siparişi üzerine hazırlanan, özel dikim giysi<br />
anlamına gelmektedir. Tam olarak karşılığı ise “yüksek dikiş” anlamına gelmektedir.<br />
Genellikle üst gelir seviyesinde elit müşterilerin ölçülerine ve beğenisine göre hazırlanan<br />
yüksek kaliteli dikilen giysidir. Müşterisinin tercihlerine göre tasarımcının tasarımında<br />
değişiklikler yapabilmesine olanak sağlamaktadır. Abiye ve gelinlik müşterinin özel<br />
günlerine hitap etmesi nedeniyle bu noktada bir örnek olabilir fakat haute couture sadece<br />
abiye ile sınırlı olmayıp müşterilerin günlük giyim ihtiyaçlarını da karşılamaktadır.<br />
Genel bilinenin aksine haute couture müşterinin çoğunluğunu cemiyet hayatı,<br />
ünlüler değil, adını dahi bilmediğimiz çok zengin ailelerin mensupları oluşturmaktadır.<br />
Haute couture dikilen tasarımlar ciddi maliyet fiyatlardan başladığı gibi uzun<br />
bir iş süresi yoğun el emeği gerektiren işlemler olup bu noktada yüksek fiyatlara mal<br />
olmaktadır. Haute Couture ciddi mesai saati uğraşlar sonucu tamamen insan emeğine<br />
ve becerisine dayalı bu akım, yalnızca özel bir kesime hitap etmektedir.<br />
Kişiye özel tasarımda fiziksel işlevselliğinin yanı sıra ürün, kullanıcısının özel isteklerine<br />
göre özellikle kullanıcısının sosyolojik ve psikolojik isteklerine kullanılacak konsepte<br />
göre değişkenlik göstermektedir. Özel tasarımda ana fikir o ürünün o kişiye özel<br />
olması ve başkalarına göre uygunluk arz etmemesidir ancak bu tanımlama alışıla<br />
gelmişin dışında giyilebilir sanat ve giysi tasarımı biçiminde farklılıklar gösterebilir.<br />
İşlevselliğin önemli olduğu tasarım çözüm odaklıdır. Böylelikle Moda Tasarımı Haute<br />
Couture tasarım amacı doğrultusunda ilerler ve müşterisinin ihtiyacına göre şekillenmektedir.<br />
Tasarım kavramında önemli olan tüm nesneler detaylardan meydana<br />
gelmektedir dolayısıyla tasarımı önemli kılan onun detaylarında saklı olmasıdır.<br />
Haute Couture tasarımcının olması gereken özelliklerinden biri ise tüm detayları<br />
yakalayabilecek iyi bir gözleme sahip olması bunun için güncel modayı takip<br />
etmesi bunu yapabilmek için ise moda tarihi dönem hareketlerinin, gelişmeleri<br />
hakkında bilgi sahibi olması gerekmektedir. Haute couture tasarımcı beden üzerinde<br />
kumaşla uygulamalarda bulunurken adeta bir heykeltıraş gibi sanatını icra<br />
etmekte bunun yanı sıra uyguladığı ürün tasarımcının imza karakterini yansıtmaktadır.<br />
Tasarım sürecindeki teknikler tasarım kalitesini oluşturduğu gibi tasarımcının<br />
dışavurumunun da katkıda bulunduğunu göstermektedir.
46<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
Genç<br />
tasarımcılar<br />
geleceğe<br />
yürüyor<br />
Uludağ Tekstil İhracatçıları<br />
Birliği (UTİB) tarafından bu<br />
yıl onuncusu düzenlenen<br />
Türkiye Ev Tekstili Tasarım<br />
Yarışması’nda finale kalan<br />
birbirinden değerli projeler<br />
arasında dereceye giren<br />
yarışmacılar düzenlenen<br />
törenle ödüllerini aldı.<br />
UTİB tarafından bu yıl onuncusu düzenlenen Ev<br />
Tekstili Tasarım Yarışması’nda ödüller sahiplerini<br />
buldu. Alanlarında uzman jüri üyeleri tarafından<br />
belirlenen on finalist arasından dereceye giren<br />
proje sahipleri online olarak düzenlenen programla<br />
ödüllerini aldı. Moderatörlüğünü Gazeteci Funda<br />
Karayel’in yaptığı, T.C. Ticaret Bakan Yardımcısı<br />
Rıza Tuna Turagay ve Türkiye İhracatçılar Meclisi<br />
(TİM) Başkanı İsmail Gülle’nin de konuk olduğu<br />
programda jüri üyelerinin değerlendirmeleri ile<br />
Feel the Textures Projesi ile Dilara Övet birinci olurken,<br />
Ecoprint Projesi ile Berna Acar ikinci ve Fungi<br />
Projesi ile Ayşe Katılmış üçüncü oldu.<br />
10 yıldır dereceye giren tasarımcıların yüzde 97’si<br />
sektörde çalışıyor<br />
Programın açılış konuşmasını yapan UTİB Yönetim<br />
Kurulu Başkanı Pınar Taşdelen Engin, yarışmanın<br />
düzenlendiği on yıl boyunca dereceye<br />
giren gençlerin yüzde 97’sinin tekstil sektöründe,<br />
tasarım alanında çalışmaya başlamasının<br />
kendilerini mutlu ettiğini söyledi. Pınar Taşdelen<br />
Engin, “Bu yarışmayı gerçekleştirirken hedefimiz<br />
tekstil tasarımı okuyan arkadaşlarımızın kariyer<br />
planları içerisinde ev tekstilinin de düşünmelerini<br />
sağlamak. Sanırım bu konuda başarılı da olduk.<br />
Yarışma sürecinde her öğrencimizin kendileri-
47<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
ni geliştirebilmeleri için vakit ve fırsatları oldu.<br />
Bugün de üç öğrencimiz ödüle layık görüldü<br />
ancak on finalistimizde çok şanslı, verdiğimiz<br />
eğitimleri çok güzel değerlendirdiler ve yeni<br />
normale bir adım önde başlayacaklar. Biz zaten<br />
UTİB olarak da düzenlediğimiz eğitimlerimizi artık<br />
tamamen eğitim ödüllerine çevirdik. Öğrencilerin<br />
eğitimine yapılan yatırımın gerçekten en<br />
büyük ödül olduğunu düşünüyoruz” dedi.<br />
“Dünyada artır sürdürülebilirlik ve sorumlu üretimtüketim<br />
revaçta”<br />
T.C. Ticaret Bakan Yardımcısı Rıza Tuna Turagay,<br />
tasarım yarışmalarının tekstil ve hazır giyim sektörünün<br />
gelişimi açısından önemine vurgu yaparak,<br />
ev tekstil sektörünün ihracatımıza verdiği<br />
katkıyı değerlendirdi. Bakan Yardımcısı Turagay,<br />
Türkiye’nin 2019 yılında 2.4 milyar dolarlık ev<br />
tekstili ihracatı gerçekleştirdiğini belirterek “<strong>2020</strong><br />
yılın ilk on ayında 1,6 milyar Dolarlık ihracatımız<br />
olmuş. Tamam yüzde 9.8’lik bir düşüş var ancak<br />
Mart, Nisan, Mayıs dönemi ile Haziran, Temmuz,<br />
Ağustos dönemini karşılaştırdığımızda ev tekstili<br />
ihracatımızda yüzde 75’lik artış var. 2018 yılından<br />
bu yana gerçekleştirdiğimiz en yüksek aylık ihracatı,<br />
241 milyon dolar ile geçtiğimiz Eylül Ayı’nda<br />
gerçekleştirmişiz. Evet doğru yoldayız ama artık<br />
dünya sürdürülebilirlik ve sorumlu üretim-tüketime<br />
gidiyor. Hepimiz bu gerçeğin farkındayız.<br />
Tasarımı yapabilen, modasını ortaya koyabilen<br />
ve tasarımla bir şekilde ürünü birleştirebilenler bu<br />
dönemde başarılı olabiliyor. Ev tekstili bizim çok<br />
güçlü olduğumuz bir alan, dünya rakamlarına<br />
baktığımızda biz dünyada dördüncü sıradayız.<br />
Dünyadaki ihracat içindeki toplam pazarda<br />
50.4 milyar dolar ile yüzde 4.1’lik paya sahibiz. En<br />
büyük ihracatçı yüzde 7.7’lik pay ile Çin ama yeni<br />
süreçle birlikte gelen yeni normlar küresel tedarik<br />
zincirlerini de değiştiriyor. Bu nedenle Uzakdoğu<br />
ve Çin tek başına bu bağımlı pazardan kurtulmak<br />
istiyorlar. Bu durum bizim için bir avantaj. Biz<br />
ev tekstilinde ürünlerimizi gelişmiş ülkelere rahatlıkla<br />
satabiliyoruz. Bu potansiyelimizi en iyi şekilde<br />
değerlendirmemiz lazım” dedi.<br />
“Genç tasarımlarımızın hayalleri<br />
geleceğimizi oluşturacak”<br />
TİM Başkanı İsmail Gülle ise pandeminin getirdiği<br />
olağanüstü koşullara rağmen bu yarışmanın devam<br />
ettirilip, düzenlemesinin gurur verici olduğunu<br />
söyledi. Yarışmanın bu yıl ‘Sürdürülebilirlik ve Sorumlu<br />
Üretim-Tüketim’ temasıyla gerçekleştirilmesinin<br />
önemli olduğuna değinen TİM Başkanı İsmail<br />
Gülle, “Artık tek başına üretmek yetmiyor, sürdürülebilir<br />
bir altyapının da oluşturulması gerekiyor.<br />
Önümüzdeki dönemde önemi daha da artacak<br />
bir şekilde sürdürülebilir bir üretim ve ihracat süreci<br />
yürütmemiz ve bizim bu sorumluluğumuzu daima<br />
yaşatmamız gerekiyor. Bu manada ev tekstili sektörünün<br />
de ciddi bir yol aldığını belirtiyorum. Aynı<br />
zamanda biz TİM olarak dış ticaret fazlası veren<br />
bir Türkiye sloganı ve hedefiyle çıktığımız bu yolda<br />
emin adımlarla yürümemizi sağlayan sektörümüzün<br />
başarılarını tebrik ediyoruz. Gençlerimizin<br />
düşüncelerini, hayallerini, tasarımlarını dikkate<br />
almayan sektörlerin geleceğinin sınırlı olduğunu<br />
biliyoruz. Bizler gençlerimizin katkıları ile dünyanın<br />
birçok bölgesindeki üreticilerle kolaylıkla rekabet<br />
edebiliyoruz. Artık ‘Made in Turkey’ logosunu ürünlerimize<br />
gururla koymak ve bu logoyla ürünlerimizi<br />
satmak en büyük hedefimizdir” şeklinde konuştu.<br />
Bugüne kadar 132 kişi ödül aldı, 10 kişi yurt dışında<br />
eğitim hakkı kazandı<br />
UTİB Yönetim Kurulu Üyesi ve Yarışma Komitesi Başkanı<br />
Aslı Türkün Karaçor’da düzenlenen yarışmaya<br />
on yılda yaklaşık iki bin kişilik başvuru aldıklarını<br />
belirterek, şunları söyledi: “130 kişiye ödül verdik<br />
ve bu öğrencilerimizden 10 tanesi yurt dışında<br />
eğitim gördü. Yurtdışında eğitim gören arkadaşlarımızdan<br />
bazıları çok önemli başarılar elde etti.<br />
Örneğin 2012 yılında ödül alan Ozanhan Kayaoğlu<br />
Amerika’daki eğitiminin sonucunda Newyork Fashion<br />
Week’te çok başarılı bir defile gerçekleştirdi.<br />
2017 yılında ödül kazanan Duygu Emel Semercioğlu’nun<br />
tasarımları Milano Design Week’te<br />
sergilendi. Ayrıca 2018 yılında ödül kazanan Ezgi<br />
Vural’ın tasarımları da Tabu Markası’nın düzenlediği<br />
Idesxport Yarışması’na katıldı ve bu yarışmada<br />
birincilik kazandı. Bu başarı hikayelerini duydukça<br />
bizler çok daha mutlu ve motive oluyoruz.”
48<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
Screen printing prepress system<br />
Vastex has introduced a prepress system for screen<br />
printing shops comprised of performance-matched<br />
components that significantly reduce prepress<br />
time and increase registration accuracy. The<br />
package includes a Washout Booth to clean, inspect<br />
and develop screens; a Semi-Automatic Screen<br />
Coater to precisely apply emulsion; a Drying<br />
Cabinet to cure the emulsion; an LED exposing<br />
unit to expose the emulsion; and a Pin Registration<br />
System to preregister screens as well as accurately<br />
register screens onto the press. The stainless steel<br />
Washout Booth, model VWB-3627, comes with a<br />
frosted acrylic back panel and backlight to aid in<br />
visual inspection of the screen and frame during<br />
cleaning, inspection and final development.<br />
Foot-pedal operation of the wall-mounted C-1000<br />
Semi-Automatic Screen Coater lowers the screen<br />
at a constant rate, allowing application of the<br />
emulsion with greater uniformity than possible<br />
using manual methods. Variable heat and filtered<br />
airflow of the Dri-Vault Model VDC-253610 Screen<br />
Drying Cabinet cure coated screens in as little as<br />
20 minutes. The E2-5236 LED Exposing Unit, with<br />
0.37 kW vacuum generator, exposes one 130 x 90<br />
cm screen or two 60 x 90 cm screens in as little as<br />
20 seconds, and achieves tight screen-to-glass<br />
contact in as little as 6 seconds for sharp reproduction<br />
of fine detail. The VRS Pin Registration<br />
System allows an operator to align film positives<br />
on all screens in register prior to exposing them,<br />
and to clamp each screen to the press in register<br />
in approximately three minutes per screen, greatly<br />
increasing press time, output and profit. Prepress<br />
package components are also offered separately<br />
by the company, along with other screen printing<br />
and DTG printing equipment including Infrared<br />
Conveyor Dryers, manual and automatic Screen<br />
Printing Presses, Flash Cure Units and complete Screen<br />
Printing Shop Packages geared for beginners<br />
up to high-volume commercial printers.
50<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
that the appropriate and ideal choice a printing<br />
customer makes depends on their business strategy<br />
and their choice of end-use applications”.<br />
Xeikon introduces<br />
7 colour<br />
label press<br />
Xeikon has announced the addition of a high-end<br />
label press to its Panther portfolio to meet a need<br />
in the market and extend the company’s comprehensive<br />
offering, broadening the application<br />
reach. Providing high productivity levels, the Xeikon<br />
PX30000 is equipped with 8 printing stations,<br />
two of which are used to achieve high opaque<br />
white layers at maximum speed. This UV inkjet<br />
label press is driven by Xeikon’s unsurpassed X-800<br />
digital front end with exceptional capabilities, all<br />
geared to maximise digital print manufacturing.<br />
The Xeikon PX30000 UV inkjet press offers a cost-effective<br />
and fast time-to-market solution for short to<br />
medium run flexo jobs. It provides the label printer<br />
with maximum opportunities to produce the widest<br />
range of digitally printed labels with a glossy tactile<br />
look, optimum durability and high levels of resistance<br />
against scuffing and scratching. The press is designed<br />
to appeal in particular to label printers working<br />
in the high-end markets of health and beauty,<br />
chemicals and premium beers. Label printers looking<br />
for faster turnaround times, reduced production<br />
costs and lower complexity will be able to explore<br />
new business possibilities offered by digital printing.<br />
Xeikon’s PX30000 is now available for demonstration<br />
at Xeikon’s Global Innovation Center and is commercially<br />
available in Europe and North America.<br />
Filip Weymans, VP Marketing at Xeikon, states, “The<br />
addition of this high-end, digital production label<br />
press is an important step in the Xeikon strategy.<br />
Adding the Xeikon PX30000 to our portfolio enhances<br />
the Xeikon offering that already was the<br />
most comprehensive in the market. Label printing<br />
companies can now opt for a dry toner press or<br />
an inkjet press, for an entry-level solution or a fully<br />
geared high-end production press, from a 5 colour<br />
engine up to a 7 colour engine. We are convinced<br />
Weymans continues, “We are recognised as a ‘goto’<br />
trusted advisor and solutions provider. Throughout<br />
the years, Xeikon has developed a suite of<br />
the most relevant services available, supporting its<br />
customers in developing and selling new applications,<br />
helping them with the integration of digital<br />
printing within their existing environments, and also<br />
assisting them in automating their complete label<br />
production. Apart from integration capabilities,<br />
the X-800 workflow enables further automation for<br />
complete label production. Making use of its intelligent<br />
imposition algorithms to position the labels on<br />
the web can help reduce costs by optimizing production<br />
times. There are no challenges too great<br />
for this powerful workflow – even the most demanding<br />
variable data jobs or labels where the track<br />
and trace functionality is required – Xeikon’s X-800<br />
workflow is unsurpassed. Xeikon has the long-standing<br />
expertise and deeper understanding to<br />
help label printers with all aspects of running a<br />
successful digital label print business, from choice<br />
of equipment to workflow integration and expert<br />
colour management services. Xeikon helps the<br />
label printer transform to a digital manufacturer.”<br />
The Xeikon PX30000 digital press is a highly versatile<br />
solution offering an impressive range of capabilities<br />
and features. Weymans adds, “The addition of the<br />
Xeikon PX30000 high-end label press to our portfolio<br />
immediately gives Xeikon a broader reach. We are<br />
committed to our vision of a digital future for Labels<br />
and Packaging. We are the only company dedicated<br />
to a true consultative approach, offering both<br />
dry toner and inkjet technologies and therefore the<br />
most comprehensive choice of digital solutions.<br />
An investment in the Xeikon PX30000 high-end label<br />
press with high productivity and extended colour<br />
gamut will ensure an amazing opportunity for label<br />
printers working with high-end products to provide<br />
brand owners with unique, creative and durable,<br />
high-quality labels. Importantly, working with Xeikon<br />
means ease of mind, knowing not only that they<br />
can provide the widest range of digital equipment,<br />
but that they will also advise on the best choice<br />
of product for specific business needs. Weymans<br />
concludes, “We have continued to build and structure<br />
our comprehensive portfolio so that our customers<br />
can find everything they need from Xeikon.<br />
We believe it’s not just about finding the right digital<br />
equipment, it’s about working with a trusted partner<br />
who can offer the appropriate digital solution for<br />
any business model. We will continue to be on hand<br />
at all times to give confidence and continued support<br />
to our customers on their digital journey.”
52<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
Türkiye’ye<br />
değer katan<br />
Yünsa’ya ödül<br />
Üretim standartlarını günden<br />
güne geliştirerek sektörde<br />
fark yaratan üst segment<br />
entegre yünlü dokuma<br />
kumaş üreticisi Yünsa,<br />
bu çabasını bir ödülle<br />
taçlandırdı. Yıllık 5 bin metre<br />
kumaşta kalite kaybına<br />
yol açan üretim hatasını<br />
önleyen Yünsa, KALDER<br />
tarafından Japonların<br />
“sürekli iyileştirme”<br />
felsefesine dayanan Kaizen<br />
Ödülü’ne layık görüldü.<br />
Türkiye Kalite Derneği (KALDER) tarafından düzenlenen<br />
Kalite Çemberleri Paylaşım Konferansı, Yünsa’nın<br />
büyük başarısına sahne oldu. Günden güne geliştirdiği<br />
üretim standartları, kalitesi ve sürdürülebilirliği<br />
destekleyen projeleriyle sektörde kuralları yeniden<br />
yazan üst segment entegre yünlü dokuma kumaş<br />
üreticisi Yünsa, Kaizen Ödülü’ne layık görüldü.<br />
Adını “sürekli iyileştirme” anlamına gelen Japon<br />
yönetim felsefesinden alan Kaizen Ödülü’nün<br />
kazananı, pandemi nedeniyle bu yıl online<br />
ortamda düzenlenen konferansta duyuruldu.<br />
Yünsa ekibinin dokuma işletmesinde gerçekleştirdiği<br />
“Ayak Kaçığı Hatasının Eliminasyonu“<br />
projesi sektörde yarattığı farkla ödülü almaya<br />
hak kazandı. Proje lideri Erman Öztekin ile ekip<br />
üyeleri Hasan Yorulmaz, Bekir Muslu, Bahar Aşer,<br />
İsa Kaya, Mesut Süder ve Ayhan Mergen tekstil<br />
sektöründe üretim hatalarının azaltılmasını sağlayacak<br />
projelerinin kazandığı başarının kendilerini<br />
gururlandırdığını ifade etti. Geliştirilmesi bir<br />
yıla yakın süren proje sayesinde, kumaşın dokunması<br />
sırasında belli sıralarda ipliğin eksik kalarak<br />
kumaşta kalite kaybı ve görüntü bozukluğuna<br />
yol açan üretim hatasının önüne geçildi.<br />
Yünsa Ailesi olarak sadece kendi üretimlerine<br />
değil bütün sektöre faydalı olacak yenilikler<br />
geliştirmenin kendileri için büyük önem taşıdığını<br />
ifade eden Yünsa Genel Müdürü Mustafa<br />
Sürmegöz, “Yıllık 5 bin metre kumaşın hatalı ürün<br />
olarak çıkmasını engelleyen projemiz sayesinde,<br />
hem iş gücü kaybı azaltıldı hem de doğal<br />
kaynakların boş yere kullanımının önüne geçildi.<br />
Bize Kaizen Ödülü’nü kazandıran bu proje<br />
çalışma azmimizi daha da kamçılıyor. Yünsa’nın<br />
‘sıfır kalite hatası’ hedefine ulaşmak için projelerimiz<br />
çoğalarak devam ediyor. Çünkü biliyoruz ki<br />
imzamızı attığımız her yenilik ve başarı, aslında<br />
Türkiye’ye katılmış bir değerdir” dedi.
54<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
Sales blast<br />
for face covers<br />
from Stormtech<br />
with Polygiene<br />
antimicrobial<br />
technology<br />
New Canadian partner<br />
Stormtech, with presence<br />
in Americas, Europe, Asia<br />
Pacific, Russia and Middle<br />
East, is launching face covers<br />
with Polygiene ViralOff ® in the<br />
form of masks, gaiters and<br />
bandanas. The initial order is<br />
500 000 pieces and demand for<br />
these masks and face covers<br />
has been high from the start.<br />
Stormtech has created a mask collection with<br />
the best in technical apparel paired with the best<br />
in protective face coverings. With distribution<br />
via outdoor retailers, major retailers and a direct-to-consumer<br />
website, Stormtech gets a global<br />
spread of its products.“We have spent the last few<br />
months designing a mask that works for all-day<br />
wear, as well as high output activities. As we were<br />
looking for an effective solution to treat knit face<br />
coverings to enhance antimicrobial performance,<br />
we got in contact Polygiene via our UK customers<br />
that recommended ViralOff. After having done a<br />
subsequent study of the technology we decided<br />
to treat our entire collection of textile face covers<br />
with ViralOff”, says CEO Blake Annable from<br />
Stormtech. “Stormtech is a great partner that has<br />
managed to design a face cover that works in all<br />
situations and that is ‘self-cleaning in regard to<br />
microbes’”, notes Polygiene CEO Ulrika Björk.<br />
“With ViralOff, over 99% of the microbes in the<br />
textile are reduced within two hours, which means<br />
that you can let the product rest and within two<br />
hours it is good to go again. In addition, it also<br />
reduces the need to wash and makes the masks<br />
last longer”, Björk continues. “We are impressed by<br />
their product solutions and hope that we together<br />
can develop products that are smart, both for<br />
the user and the environment. And finally, their 1:1<br />
initiative where they donate outdoor apparel to<br />
introduce youth to the outdoors, really makes a<br />
difference”, exclaims Björk.
56<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
İhracatçıların<br />
Fas ve Tunus’a<br />
olan ilgisi arttı<br />
Ares Logistics Üst Yöneticisi (CEO)<br />
Engin Kırcı: “İhracatçı Avrupa’ya<br />
alternatif pazar arayışlarını<br />
hızlandırdı. Bu yılın ilk 8 ayında<br />
Kuzey Afrika ülkelerine ihracat 5,4<br />
Milyar dolar oldu. Aynı dönemde<br />
Fas ve Tunus’a yapılan ihracat 1,7<br />
Milyar dolara ulaştı”<br />
Ares Logistics Üst Yöneticisi (CEO) Engin Kırcı, uluslararası<br />
ticaret ve lojistikte ortaya çıkan yeni arayışlara<br />
ilişkin bilgiler paylaşarak, özellikle pandemi süreciyle<br />
birlikte ihracatçının Avrupa’ya alternatif pazar arayışının<br />
hızlandığını belirtti. Türkiye’den Kuzey Afrika<br />
ülkelerine yapılan ihracatın her geçen gün arttığını<br />
söyleyen Kırcı, Türkiye’den Ro-Ro çıkışlarıyla teslimat<br />
sürelerinin kısaldığını, Fas ve Tunus’un ihracatçı için<br />
potansiyeli oldukça yüksek bir pazar olarak öne<br />
çıktığını açıkladı. Kırcı, “TÜİK verilerine göre Kuzey<br />
Afrika ülkelerine yapılan ihracat bu yılın ilk 8 ayında<br />
5,4 milyar dolar oldu. Aynı dönemde Fas ve Tunus’a<br />
yapılan ihracat da 1,7 milyar dolara ulaştı. Ares<br />
Logistics olarak bu ülkelere yaptığımız taşıma sayıları<br />
da her geçen dönem artış gösteriyor.” diye konuştu.<br />
Lojistik açıdan kolay ulaşılabilen noktaların yeni ihracat<br />
pazarı olmaya daha yakın olduğunu belirten<br />
Kırcı, “Türkiye’nin Avrupa ülkelerine yakınlığı ihracatçılar<br />
için önemli bir sebep oluşturuyor. Yeni lojistik<br />
rotaları ve yatırımlarımız ile Kuzey Afrika ülkeleri de<br />
ihracatçıya en az Avrupa kadar yakın” dedi.<br />
KUZEY AFRİKA ÜLKELERİ İHRACATÇI<br />
KADINLAR İÇİN DE CAZİP<br />
DFDS ve Türkiye Kadın Girişimciler Derneği’nin<br />
(KAGİDER) birlikte başlattığı ‘Kadın İçin Taşıyoruz’<br />
projesinin tamamlayıcı lojistik partnerleri arasında<br />
olduklarını hatırlatan Kırcı, kadın girişimcilerin<br />
ihraç ürünlerini Kuzey Afrika ülkelerine de bu proje<br />
kapsamında ücretsiz taşıdıklarını belirtti. Kırcı, Fas<br />
ve Tunus’un, ihracatçı kadınlar için de cazip bir<br />
alternatif olarak öne çıktığını sözlerine ekledi.
58<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
New compression standard<br />
for sports and leisure garments<br />
In cooperation with partners, testing service provider<br />
Hohenstein has created the new DIN SPEC 4868,<br />
which will define the market standard and testing<br />
protocols for compression behaviour of sportswear.<br />
Until now, there has been no uniform standard in<br />
the booming sports and leisure segment. Claims<br />
of textile compression properties could not be<br />
checked transparently and understandably. The<br />
DIN SPEC 4868 test method combined with the<br />
HOSYcan compression tester will enable objective<br />
comparison of products and materials and provide<br />
analytical performance data with regard to the<br />
desired properties. Florian Girmond, the Hohenstein<br />
expert in charge of developing the new standard, is<br />
convinced of the opportunities it offers to the entire<br />
industry: “The objective and precise data obtained<br />
with HOSYcan will serve as the basis for innovative<br />
product development as well as for quality assurance<br />
and competitive comparisons.” In addition<br />
to the test scenarios defined in DIN SPEC 4868,<br />
HOSYcan can also be customised for special requirements<br />
and covers the entire range of products,<br />
from compression cuffs and socks to shapewear, for<br />
example, shirts, underwear and trousers.
Hayallerinizi ertelemeyin!<br />
875 22 75 444 18 27 405 10 00<br />
/<br />
marmaraevleri4.combizimevler.com.tr<br />
/<br />
/ MarmaraEvleri 4 / BizimEvler
60<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
Yeni sezonun en tarz botları<br />
Nine West’te<br />
Dockers ® teknoloji,<br />
sürdürülebilirlik<br />
ve farklı stilleriyle<br />
dikkat çekiyor<br />
<strong>2020</strong> Sonbahar sezonunda Dockers ® heyecan<br />
verici bir döneme giriyor ve yeni<br />
sezon için tam zamanında taze öneriler<br />
sunuyor. Smart 360 Flex ve Supreme<br />
Flex parçaları inovasyon denince<br />
akla ilk gelen parçalar olurken, marka<br />
Smart 360 Tech ile yükselişe geçiyor.<br />
Dockers ® Water
61<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
Brooks Brothers’dan<br />
iddialı tasarımlar<br />
Zamansız stili ile hazır giyim sektöründe öncü<br />
Brooks Brothers; <strong>2020</strong>-21 Sonbahar/Kış sezonu<br />
için koleksiyonlarına iddialı tasarımlar kattı.<br />
200 yılı aşkın tecrübesi ve hazır giyim sektörüne<br />
getirdiği inovatif çözümleri ile tarihe<br />
geçen Brooks Brothers’ ın, <strong>2020</strong> Sonbahar/Kış<br />
sezonunda vitrinlerini özenle hazırladığı yeni<br />
koleksiyonları süsleyecek. Klasik giyim denince<br />
akla ilk gelen markalardan olan Brooks<br />
Brothers; yeni sezonunda kadın ve erkek<br />
giyimindeki zamansız parçalarını modern<br />
dokunuşlarla yeniden yorumluyor. Koleksiyonuna<br />
eklediği yeni modelleri, sezonun kırsal<br />
ve rüstik renkleri ile harmanlayarak tasarlayan<br />
marka, koleksiyonuyla klasik stilde kullanılacak<br />
renk trendlerini de belirliyor. Düğmeli<br />
yaka gömlekler, yumuşak pamuklu trikolar ve<br />
t-shirtler yazın son günlerine dikkat çeken ve<br />
Sonbahar için ideal sıcak renk paleti sunan<br />
yeni ürünler ayrıca kullanılan toprak tonları,<br />
griler, güz mevsiminin keyif veren renkleri ile<br />
tamamlanıyor. 1818 Ayakkabı Koleksiyonu’na<br />
eklenen minimalist ayakkabılar, tarzları ve<br />
hafta sonu şıklığı için çok yönlü kullanımlarıyla<br />
öne çıkıyor. Dış giyim koleksiyonunda ise<br />
yüksek kaliteli su geçirmez naylon kullanılan<br />
klasik parka ve sofistike trençkot ani hava<br />
değişimlerine karşı dolapların vazgeçilmezleri<br />
arasında yer alıyor. Aynı materyalden üretilen<br />
yağlı pamuklu ceket, klasik cekete yumuşak<br />
bir his eklerken, su geçirmezlik özelliğini de<br />
koruyor. Sıcak yaz günlerinden serin Sonbahar<br />
havalarına geçişi temsilen hazırlanan koleksiyonda<br />
iki periyoda uygun parçalar yer alıyor.<br />
Tarzınıza yön veren<br />
gömlekler<br />
Doğanın renklerinden ilham alan Cacharel,<br />
stilinize yön veren özgün desen ve tasarımlar<br />
sunuyor. Koleksiyonunda geniş renk yelpazesine<br />
sahip Cacharel gömlekler, şık kombinlere usta<br />
işi bir dokunuş sağlıyor. Soft tonlardaki desenler<br />
yazın ruhuna uygun bir görünüm kazandırırken,<br />
tarzınızla fark yaratma imkânı sunuyor. Düz<br />
renk gömlek tercih edenler içinse farklı tarzları<br />
bir arada deneyimleyeceğiniz renkli bermuda<br />
seçeneklerini bulabilirsiniz. Cacharel, daha<br />
klasik bir tarza sahip olanlar için ofis stiline veya<br />
özel günlere uygun beyaz, siyah ya da mavi<br />
tonlarda gömlek alternatifleri sunarken diğer<br />
yandan görsel zenginliği yüksek parçalarla şehir<br />
hayatına uygun, sofistike bir tarz oluşturmayı<br />
vadediyor. Takım elbise kullanımında kurallara<br />
bağlı kalmak istemeyen ve özgün bir yaklaşım<br />
arayanlar için Cacharel, göz alıcı ürünleriyle<br />
size özel bir deneyim fırsatı sunuyor. Cacharel<br />
gömleklerini, özellikli ceket ve pantolonlarla<br />
kombinlemeye imkan veren Mix&Match koleksiyonunda<br />
yer alan parçalarla bütünleyebilir ve<br />
daha dinamik takımlar hazırlayabilirsiniz.<br />
Dıvarese ile yeni sezona<br />
atılan stil sahibi adımlar<br />
Köklü İtalyan geçmişi ve yüksek kalite anlayışı ile<br />
Divarese, Sonbahar/Kış <strong>2020</strong>-21 koleksiyonunda<br />
ayakkabı, çanta ve aksesuar tutkunlarına sezon<br />
trendlerini yansıtan modern tasarımlar sunuyor.<br />
Geçtiğimiz sezona hakimiyet kuran beyaz;<br />
Sonbahar/Kış <strong>2020</strong>-21 sezonunda sivri burunlu<br />
çizmelere ve farklı formlu botlara hayat vererek,<br />
aydınlık kış silüetlerini vurgulamaya devam ediyor.<br />
Siyah, beyaz ve bordo seçenekleriyle bağcık<br />
detaylı postallar ve rugan botlar; stil dozu yüksek<br />
dinamik kış görünümlerinin ideal tamamlayıcısı<br />
olarak öne çıkıyor. Sonbahar/Kış koleksiyonlarının<br />
vazgeçilmezi kovboy botları, şehre western<br />
esintisi getirmeye hazırlanıyor. Sezonun en çok<br />
tercih edilenlerinden chelsea botlar ise deri ve<br />
süet deri seçenekleri ile her stile uyum sağlamaya<br />
devam ediyor. Stilinde zamansızlığa oynayan<br />
kadınlar, güncellenen tasarımları ile öne çıkan<br />
oxford, loafer ve makosen ayakkabıları tercih<br />
ediyor. Geometrik formlarıyla trend alarmı veren<br />
çantalar; altın renkli sapları ve zincir detayları ile<br />
dikkat çeken çarpıcı modelleri ile sezona hakimiyet<br />
kurmaya hazırlanıyor. Süet hobo çantalar,<br />
konforu öne çıkaran Divarese kadınına fonksiyonel<br />
ve stil sahibi bir alternatif oluyor. Şehre dönüş<br />
stilinde öne çıkan oxford, brogue ve monk ayakkabılar,<br />
güncellenen tasarımları ile centilmenlerin<br />
stil imzası olmaya devam ediyor.
62<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
Yeni yıl hediyeleri<br />
Özdilek’te<br />
Özdilek, hem kullanışlı hem de konforuyla tam bir<br />
uyum sergileyen Özdilek Trendy Şal Yaka Bornoz<br />
ile Özdilek Cindy Yılbaşı Kutulu Havlu koleksiyonunu<br />
keyifli bir hediye seçeneği olarak kullanıcılarıyla<br />
buluşturuyor. Kırmızı rengin tam hakimiyetini<br />
gösterdiği Özdilek Trendy Şal Yaka Bornoz ile<br />
kırmızı havlu üzerine yeni yıl ağacı, yeni yıl süsü ve<br />
kar taneli desenleri ile ışıl ışıl havlu alternatiflerinden<br />
oluşan Özdilek Cindy havlu koleksiyonunu şık<br />
ambalajı ile sunuyor. Tüm yıl boyunca kullanabileceğiniz,<br />
banyolarınıza şıklık katacak, yumuşacık<br />
ve dayanıklı, suyu hızla emen Özdilek bornozlar,<br />
Özdilek kalite ve güvencesi ile vitrinlerdeki yerini<br />
alıyor. Sıcacık ve yumuşacık kullanımıyla birlikte<br />
Özdilek’in özel koleksiyonları arasında yer alan<br />
Özdilek Trendy Şal Yaka Bornoz, kırmızı renk alternatifi<br />
dışında 13 farklı rengin sunulduğu geniş bir<br />
yelpazeyle kullanıcılarını bekliyor.<br />
Sonbahar/Kış <strong>2020</strong><br />
Sezonunda XX Cargo<br />
ile tanışın<br />
Kaliteli bir jean herkes için vazgeçilmez olsa<br />
da chino pantolonlar da bir o kadar önemli!<br />
Geçtiğimiz sezon tüketicilerle buluşturduğu XX<br />
Chino koleksiyonu sayesinde Levi’s ® , mevcut<br />
jean’lerinin yanına mükemmel chino pantolonları<br />
da ekledi. Levi’s ® XX Chino, Sonbahar/<br />
Kış <strong>2020</strong> sezonu boyunca mükemmel kesimlere<br />
sahip Standart Taper ve Slim Taper modelleriyle<br />
varlığını sürdürüyor. Popüler Levi’s ® XX Chino<br />
serisinin bir uzantısı niteliği taşıyan Levi’s ® XX<br />
Cargo, doğal ve giyilmiş görünümünü veren<br />
aynı boyama tekniğiyle üretiliyor. Paçalarına<br />
doğru daralan bu model, iç kısmında gizli bir<br />
fermuarı barındıran ve daha fazla fonksiyon<br />
sağlayan ergonomik kargo cepleriyle rahatlık<br />
ve işlevsellik vadediyor. Levi’s ® XX Chino ve<br />
Levi’s ® XX Cargo stilleri, Levi’s ® ’ın kurucu üyesi<br />
olduğu The Better Cotton Initiative’in (Daha İyi<br />
Pamuk Girişimi) çalışmaları vasıtasıyla üretildi.<br />
Hem çevre hem de tedarik zincirinin tüm çalışanları<br />
yararına daha sürdürülebilir bir ürün<br />
haline getirilmesi için pamuğun yetiştirilme ve<br />
hasat aşamalarına yönelik devrim yaratacak<br />
yöntemler arayan BCI, pamuk yetiştirirken<br />
suyu daha verimli kullanmaları ve zararlı kimyasalların<br />
kullanımını azaltmaları için çiftçilere<br />
eğitimler veriyor. Bu uygulamalar sayesinde<br />
çiftçiler, çevresel kaynaklardan tasarruf<br />
ederek daha yüksek verimle üretim yapıyor ve<br />
daha iyi kazançlar sağlıyorlar.<br />
Tie-dye modası Six Times<br />
Five ile ayağınıza geliyor<br />
Nostaljik bir yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?<br />
60’lı ve 70’li yıllardan günümüze hızlı bir<br />
dönüş yapan ve yılın en büyük moda trendi<br />
haline gelen batik desenler, Six Times Five’ın<br />
yeni koleksiyonu ile sonbaharda da stilinizi ele<br />
geçirmeye hazırlanıyor. 60’lı ve 70’li yıllarda bireyselliğin<br />
ve yaratıcı ifadenin sembolü haline<br />
gelen tie-dye modası, son zamanların en çok<br />
konuşulan trendi haline geldi. Dünyada olup<br />
biten her şeyden ilham alan Six Times Five’ın<br />
yeni koleksiyonu ile batik desenli çoraplar<br />
sonbaharda da stilinizi ele geçirmeye hazırlanıyor.<br />
Tarzına önem verenler için tamamlayıcı bir<br />
parça olan çoraplar, Six Times Five’ın eğlenceli,<br />
cesur ve rahat yeni batik koleksiyonu ile hippi<br />
ruhunuzu ortaya çıkartacak!
64<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
Machka ile romantik bir<br />
mevsime yolculuk<br />
Ipekyol Sonbahar-Kış<br />
<strong>2020</strong>-2021 Koleksiyonu<br />
Feminen tasarımları kusursuz detaylarıyla<br />
harmanlayan Ipekyol Sonbahar-Kış <strong>2020</strong>-2021<br />
Koleksiyonu, yeni mevsime eşlik eden silüetleri,<br />
naturel dozu yüksek bir koleksiyon seçkisiyle<br />
buluşturuyor. Modern dünyaya adapte olan<br />
güçlü tasarımlar, Ipekyol Sonbahar-Kış <strong>2020</strong>-<br />
2021 Koleksiyonu’nda bir araya gelerek yalın bir<br />
etki bırakıyor. Farklı kalıplarıyla standart formlardan<br />
çıkan ve geometrik detaylarıyla gündeme<br />
gelen parçalar, yeni sezonda ilham veren bir<br />
şıklık sunuyor. Stil hikayenize eşlik eden total<br />
görünümler, şehir hayatına kolaylıkla adapte<br />
olurken, ekoseli ceket veya farklı desen oyunlarıyla<br />
öne çıkan bluzlar, smart casual bir görünümün<br />
öncüsü oluyor. Minimal parçalarla çarpıcı<br />
kombinlere imza atan yüksek modanın yeni<br />
gözdesi yelekler ise bu sezon, takım oyunlarının<br />
en etkili oyuncusu. Sade bir görünümü hareketlendirecek<br />
volümlü kol detayları, maksi ve mini<br />
elbiselerle romantik bir stil anlayışı sergiliyor. Ceket<br />
ve hırkalar birbirinden farklı düğme detaylarıyla<br />
öne çıkarken, denim ile samimi bir uyum<br />
yakalayan oversize gömlekler, gündüzden geceye<br />
kolaylıkla adapte edilebilen kilit parçalar<br />
olarak dikkat çekiyor. Geometrik desenli astar<br />
detaylarıyla soğuyan havalara eşlik eden ceket<br />
ve yün paltolar ekose, kaz ayağı desenleriyle<br />
gardıroplarda yerini almaya hazırlanıyor.<br />
Machka Sonbahar-Kış <strong>2020</strong>-2021 Koleksiyonu,<br />
kusursuz tasarım anlayışını eşsiz detaylarıyla<br />
harmanlayarak romantik bir mevsimin kapılarını<br />
aralıyor. Bu buluşmaya eşlik eden Marka Yüzü<br />
Arzum Onan ise, yeni sezonun sofistike silüetleriyle<br />
karşınıza çıkıyor. Sezonun naif ruhuyla<br />
uyum yakalayan; gösterişli detaylara sahip yalın<br />
tasarım anlayışıyla Machka Sonbahar-Kış <strong>2020</strong>-<br />
2021 Koleksiyonu, gündüzden geceye Machka<br />
kadınının tüm zarafetine eşlik edecek bir seçki<br />
sunuyor. Puantiye ve geometrik desenlerin bir<br />
arada kullanıldığı koleksiyonda öne çıkan bluz<br />
ve etekler Machka’nın bir klasik haline gelen<br />
eşsiz kalıplarında yeniden yorumlanıyor. Akıcı<br />
bir silüet yaratan tulumlar ise şifon kumaşlar ile<br />
sofistike bir görünüm kazanıyor. Saten ve denim<br />
ile bir araya gelen düğme detaylı elbise romantik<br />
stili taçlandırırken, bu kusursuz parçaya eşlik<br />
eden swarovski taşlı kalp formlu patch detayıyla<br />
denim ceket, Machka kadınının ışığını yansıtıyor.<br />
Viktoryen esintili balon kollar, midi boy elbiseler<br />
ile yeni bir form yaratırken; kalp desenli ipek<br />
elbise ve bluzlar şık duruşuyla ön plana çıkıyor.<br />
Doğadan gelen ilhamla yılan desenleri bu<br />
kez deniz yeşili ile buluşarak lüks bir görünüm<br />
yaratırken; geçmişe nostaljik bir atıfta bulunan<br />
ekose desenlerin, palto, yelek ve ceketlerdeki<br />
karakteristik kullanımı ön plana çıkıyor. Saten ve<br />
jersey kumaşlardan oluşan ekru sweatshirt’ler,<br />
ton sür ton pantolonlar ile spor-şık kavramına<br />
modern bir dokunuş katıyor. Zamanda bir stil yolculuğuna<br />
çıkan kadife ceket ve etek takım ise,<br />
iç astarındaki desen detaylarıyla kış mevsimini<br />
renklendiriyor. Machka Sonbahar-Kış <strong>2020</strong>-2021<br />
sezon koleksiyonunun renk paletinde yeni mevsimin<br />
atmosferini yansıtan kahverengiler, tarçınlar,<br />
yanık turuncular, bakırlar, mürdümler, gül kuruları<br />
ve son olarak deniz yeşilleri ön plana çıkarken,<br />
zamansız siyahlar, naif beyazlar, bejler ve ekrular<br />
minimal ve monokrom stil arayışındaki Machka<br />
kadınlarına hitap ediyor. Markanın ruhunu yansıtan<br />
desen ve dokuları bir araya getiren Machka<br />
Sonbahar-Kış <strong>2020</strong>-2021 Koleksiyonu, şehrin<br />
sokaklarına düşen sonbahar yağmurlarına eşlik<br />
edecek romantik bir seçki ile karşınıza çıkıyor.
22-26 JUNE / HAZİRAN<br />
TÜYAP FAIR CONVENTION AND CONGRESS CENTER<br />
BEYLİKDÜZÜ / İSTANBUL<br />
Jeo Tekstiller<br />
www.hightex2021.com<br />
Official Airline / Resmi Havayolu
66<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
“Modern hayatın mimarı”<br />
LC Waikiki’den<br />
kamp tutkunlarına<br />
özel koleksiyon<br />
Türkiye’nin lider moda perakende markası LC<br />
Waikiki, kamp hayatını sevenler için özel bir<br />
koleksiyon hazırladı. En rahat ve kullanışlı ürünleri<br />
tüm aile fertleri için aynı koleksiyonda buluşturan<br />
LC Waikiki, müşterilerine dış giyimden pijamaya,<br />
ayakkabıdan aksesuara kadar uzanan geniş bir<br />
koleksiyon sunuyor. LC Waikiki, satışa sunduğu<br />
yeni koleksiyonuyla doğa severleri kamp ateşi<br />
etrafında toplanmaya davet ediyor. Sonbaharı<br />
yavaş yavaş uğurlarken sıcacık bir kamp keyfi<br />
vadeden montlar, sweatshirtler ve eşofman takımları<br />
konfor ve kaliteyi bir arada sunuyor. Termal<br />
polar pijamalar rahat bir uykuya eşlik ederken<br />
doğanın keyfini her adımda doyasıya yaşamak<br />
isteyenler için en rahat trekking ayakkabıları da<br />
koleksiyonun öne çıkanları arasında… Doğanın<br />
huzur veren atmosferine uyum sağlayan natürel<br />
tonlar, erkek, kadın ve çocuk tüm tasarımlarda<br />
dikkat çekiyor. Doğal yaşamdan ilham alan<br />
renklerin yanı sıra tarzını yansıtmak isteyenler<br />
için de geniş renk seçenekleri sunan koleksiyon,<br />
kamp tutkusundan vazgeçmeyenler için doğada<br />
olmanın keyfini çıkaracakları modern ve<br />
uygun fiyatlı alternatifler sunuyor.<br />
Cacharel Sonbahar/Kış <strong>2020</strong>-21 koleksiyonu,<br />
modern hayatın dinamizminden ilham alan<br />
modern dokunuşlarıyla kalıplaşmış algıları ortadan<br />
kaldırıyor. Yeni koleksiyonun inovatif yaklaşımı<br />
ile özgür ve cesur olmanın her koşulda<br />
mümkün olduğunu vurgulayan Cacharel, erkek<br />
modasını bir sanat gibi yorumluyor. Marka zengin<br />
koleksiyonunda, hayata duyduğu tutkuyla<br />
her ana ve mekâna değer katan centilmenler<br />
için yenilikçi ve rafine bir bakış açısı sunuyor.<br />
Özgüveni ve beğenileri yüksek moda severlere,<br />
farklı model ve renklerde ceket ve pantolonlarla<br />
kendi kombinlerini oluşturmaları için cesaretiyle<br />
ilham oluyor. Cacharel, geçmişin kaybolmayan<br />
izlerinden yola çıkarak modernizme<br />
dair bilinenleri değiştirmeyi hedefliyor. Hayatı<br />
kendi kurallarından taviz vermeden yaşayan,<br />
yaratıcı çözümlerle yenilikçi yolları denemekten<br />
çekinmeyen erkekler için yeni sezonda birçok<br />
alternatif sunuyor. Kuralları zorlayanlar için<br />
koleksiyonun teknolojik ürünleri arasında leke<br />
tutmayan beyaz denimle Cacharel, yenilikçi<br />
tasarım felsefesini ortaya koyuyor. Yeni koleksiyonunda<br />
modern yaşamın hızını yakalamanın<br />
ötesine geçerek moderniteyi kendine özgü<br />
tarzıyla anlamlandıran, her anı ve her mekâna<br />
değer veren bir yaşam şeklinden yola çıkıyor.<br />
“New smart casual” kavramıyla sosyal ortamlarla<br />
resmi beklentilerin gerektirdikleri arasındaki<br />
ayrımı yumuşatıyor. Cacharel’in sunduğu inovatif<br />
çözümler ve teknolojik kumaşlar, modern Cacharel<br />
erkeğinin kendisine etkileyici bir yaşam<br />
seyri çizmesine imkân sağlıyor. Doğal elastik ve<br />
yün ipliklerle harmanlanan pantolonlar, kırışma<br />
önleme ve esneme özellikleriyle fonksiyonellik<br />
ve zamandan kazanç sağlıyor.
68<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
Loie tasarımlarıyla<br />
iddialı adımlar<br />
Şehir yaşamından ve pop-kültürden ilham alan<br />
Loie İstanbul, yeni sezonda yepyeni ayakkabı ve<br />
çizme modelleriyle stil ve şıklığı bir arada sunuyor.<br />
Casual tarzıyla her sezon trendlere uyum sağlayan<br />
Loie, yenilikçi ve farklı kombinler oluşturmaktan<br />
çekinmeyen kadınlara birbirinden şık ve<br />
zamansız modelleriyle eşlik ediyor. Hikayesi olan,<br />
dinamik ve modern çizgisiyle ön plana çıkan Loie,<br />
farklı stilleri bir araya getirerek oluşturduğu yeni<br />
koleksiyonuyla sezona iddialı bir giriş yapıyor. Nakış<br />
detaylarıyla dikkat çeken kovboy botlara, sivri<br />
burun çizmeler eşlik ederken, sneaker modelleri<br />
farklı form ve renklerde moda tutkunlarını bekliyor.<br />
Yeni sezona KİP ile<br />
adapte ol<br />
Erkek moda markası KİP’in “Adaptability” temalı<br />
<strong>2020</strong>-21 Sonbahar/Kış Koleksiyonu mağazalarda<br />
ve www.kip.com.tr’de satışa sunuldu. Yeni<br />
koleksiyonda örme ceketler, jogger pantolonlar,<br />
rengarenk sweatshirtler, trikolar, ceket görünümlü<br />
hırkalar gibi erkeklerin şık ve rahat görünüm<br />
beklentilerini karşılayacak tasarımlar hakim.<br />
KİP, ilhamını modanın doğayla uyumundan<br />
alan “Adaptibility” temalı <strong>2020</strong>-21 Sonbahar/Kış<br />
koleksiyonu ile sezona iddialı bir giriş yapıyor. Erkeklerin<br />
sosyal ve çevresel etkilerle güncellenen<br />
günlük yaşamlarında stillerine de yeni bir yorum<br />
getiren koleksiyonda; casual görünümü destekleyen<br />
şık ve rahat modeller, renkli, fonksiyonel ve<br />
doğayla uyumlu tasarımlar hakim. Koleksiyonda<br />
siyah, lacivert ve vizon gibi ana renklerin yanı<br />
sıra safran, haki, yağ yeşili, mint, kiremit, petrol<br />
mavisi gibi canlı renkler de ön planda. Erkeklerin<br />
hafta içinden hafta sonuna her stiline dahil<br />
olabilen KİP <strong>2020</strong>-21 Sonbahar/Kış koleksiyonunda;<br />
mükemmel konfor ve şık görünüm sağlayan<br />
fit kesim örme ceketler, jogger pantolonlar,<br />
renkli non-denim pantolonlar, koton ve oversize<br />
kadife gömlekler, rengarenk sweatshirtler ve<br />
trikolar, hırkalar dikkat çekiyor. Formal görünümün<br />
vazgeçilmezi takım elbiselere yeni bir<br />
yorum getiren ve erkeklerin günlük yaşamına<br />
adapte eden KİP, sonbahar/kış koleksiyonunda<br />
da örme takımlar ve kırışmayan Traveller takım<br />
elbiselerle hayatı kolaylaştırıyor. KİP takım elbiseler<br />
casual gömlekler, t-shirt ya da trikolar ve<br />
sneaker ayakkabılarla kombinlenerek erkeklere<br />
mükemmel bir görünüm sağlıyor.<br />
Yeni sezona atılan<br />
stil sahibi adımlar<br />
Köklü İtalyan geçmişi ve yüksek kalite anlayışı<br />
ile Divarese, Sonbahar/Kış <strong>2020</strong>-21 koleksiyonunda<br />
ayakkabı, çanta ve aksesuar tutkunlarına<br />
sezon trendlerini yansıtan modern tasarımlar<br />
sunuyor. Geçtiğimiz sezona hakimiyet kuran<br />
beyaz; Sonbahar/Kış <strong>2020</strong>-21 sezonunda sivri<br />
burunlu çizmelere ve farklı formlu botlara hayat<br />
vererek, aydınlık kış silüetlerini vurgulamaya<br />
devam ediyor. Siyah, beyaz ve bordo seçenekleriyle<br />
bağcık detaylı postallar ve rugan botlar;<br />
stil dozu yüksek dinamik kış görünümlerinin<br />
ideal tamamlayıcısı olarak öne çıkıyor. Sonbahar/Kış<br />
koleksiyonlarının vazgeçilmezi kovboy<br />
botları, şehre western esintisi getirmeye hazırlanıyor.<br />
Sezonun en çok tercih edilenlerinden<br />
chelsea botlar ise deri ve süet deri seçenekleri<br />
ile her stile uyum sağlamaya devam ediyor.<br />
Stilinde zamansızlığa oynayan kadınlar, güncellenen<br />
tasarımları ile öne çıkan oxford, loafer ve<br />
makosen ayakkabıları tercih ediyor. İkonik ve<br />
Zamansız: George Hogg: El işçiliği, vizyoner bakış<br />
açısı, zamansız tasarım ve kalite anlayışı ile<br />
ikonik İngiliz şıklığı... Tüm bu nitelikleri bir araya<br />
getiren ve klasik ayakkabı tasarımlarını Sonbahar/Kış<br />
<strong>2020</strong>-21 sezonunun trendleri ile güncelleyen<br />
George Hogg; Divarese çatısı altında sezon<br />
gardıroplarında öne çıkmaya devam ediyor.
“İşi profesyonellerine bırakın”<br />
WEB OFSET DÜZ OFSET CİLT AMBALAJ<br />
‘nin matbaası<br />
“İhlas Matbaacılık güvencesiyle”<br />
Termal Kalıp<br />
Yüksek tirajlı baskılara uygun, geniş<br />
gelişim töleransına sahip, net ve kaliteli<br />
baskı sağlayan özel bir kalıptır.<br />
Baskı Adedi: 100.000 - 200.000 (Normal Mürekkep)<br />
80.000 – 100.000 (UV Mürekkep)<br />
Detaylar İçin:<br />
Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza<br />
No:11 A / 41 Yenibosna / İSTANBUL - TÜRKİYE<br />
Tel.: + 90 212 454 31 95 • www.afarkplates.com<br />
Konvansiyonel Kalıp (Ctcp-LX)<br />
UV-CTP kalıp kullanan üst düzey müşteriler<br />
için geliştirilmiştir. Yüksek hassasiyete sahip,<br />
yüksek tirajlı baskılara uygun,<br />
Baskı Adedi: 100.000 - 200.000 (Normal Mürekkep)<br />
50.000 – 100.000 (UV Mürekkep)<br />
Merkez Mahalasi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza<br />
No:11 A / 41 Yenibosna / İSTANBUL - TÜRKİYE<br />
Tel.: + 90 212 454 30 00 www.ihlasmatbaacilik.com<br />
Detaylar İçin:
70<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
“Bad Bear” seni çağırıyor<br />
Gizia Gate<br />
tasarımcılarından<br />
kış yorumlamaları<br />
İlham, fikir ve tasarımlarıyla doğanın gücü, rengi<br />
ve güzelliğini ürünlerine yansıtan giyim markası<br />
“Bad Bear”, sokak giyiminde alternatif yerine<br />
vazgeçilmez olmaya devam ediyor. Kurulduğu<br />
2012 yılından bu yana yenilikçi vizyonu ve<br />
alışılmışın dışında koleksiyonları ile kısa sürede<br />
sokak giyiminin vazgeçilmezi markası olan “Bad<br />
Bear”, sıradanlıktan uzak durmayı benimseyen<br />
anlayışıyla tarzına önem verenleri buluşturuyor.<br />
Giyimi hayatının önemli bir noktasına yerleştirerek<br />
yeni trendleri deneyimleriyle ve fikirleriyle<br />
yorumlamayı sevenlerin ilk tercihi olan “Bad<br />
Bear”, yaşanılan şehrin sokaklarını yansıtmayı<br />
başarıyor. Bad Bear ile ruhundan dışarı çıkmak<br />
için can atan, kötü ve asi yanlarını giydiği<br />
ürünlerle yansıtanlar, sokak giyimiyle sıradanlığın<br />
sınırlarından kaçış fırsatı buluyor. Herkesin<br />
ruhunu özgürleştirmeye davet ederek “Meydan<br />
okumaya giydiğin şeyle başla!” diyen Bad Bear,<br />
aynı çatı altında toplanmaya çağırıyor.<br />
Türkiye’nin en çok takip edilen tasarımcılarının<br />
koleksiyonlarını aynı çatı altında buluşturan<br />
Gizia Gate, bu sonbahar kış sezonunda da en<br />
gözde parçaları moda severlerin beğenisine<br />
sunuyor. Mevsim tonlarını, kışa özel kumaş ve<br />
dokularla yansıtan Gizia Gate koleksiyonları,<br />
siyah ve beyazın zarafetini, kış trendleriyle yansıtıyor.<br />
Dice Kayek, yeni sezonda, klasik gömleklere<br />
meydan okuyan iddialı kesim ve desenleriyle<br />
güçlü bir duruş sergileyerek, alışılagelmiş moda<br />
anlayışını geride bırakıyor. Sadeliğin ve şıklığın<br />
uyumunu zamansız parçalarda buluşturan<br />
Dice Kayek, tasarımlarında nostaljik bir tavırla,<br />
feminizmin ön plana çıktığı sade olduğu kadar<br />
göz alıcı parçalara imza atıyor. Mehtap Elaidi,<br />
beyaz gömleği günün her anı için yorumlayan<br />
Elaidi, bu sezon da farklı siluetler ile karşımıza<br />
çıkıyor. Yenilikçi kesimler gördüğümüz bu koleksiyonda<br />
tasarımcı, pamuk ve pamuk karışımı<br />
doğal kumaşları kullanarak modada sürdürülebilirliği<br />
destekliyor. Raisa Vanessa, güçlü kadın<br />
siluetlerini gösterişli omuz detayları ve trikonun<br />
özgün dokusuyla yorumluyor. Koleksiyonda<br />
Raisa Vanessa için klasikleşmiş işlemeli modern<br />
couture tasarımları sanatsal bir el işçiliğiyle buluşuyor.<br />
New York Moda Haftası’nda sergilenen<br />
bu koleksiyondan, Gizia Gate’e özel hazırlanan<br />
parçalar moda tutkunlarını Gizia Gate mağazalarında<br />
bekliyor. Murat Aytulum, yeni sezonda<br />
deri ile poplini birleştirerek özgür formlar ve<br />
desenlere yer verdiği gömlekleri ile gücü temsil<br />
ediyor. Koleksiyonda ayrıca maskülen blazer<br />
ceketler deri pantolonlarla kombinleniyor.
72<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
Brooks Brothers şıklığı ile<br />
şehre dönüş başlıyor<br />
Tommy Hıifiger<br />
sürdürülebilirlik<br />
misyonunu<br />
devam ettiriyor<br />
Tommy Hilfiger, markanın ‘hiçbir şeyi boşa<br />
harcamayan ve herkesi kucaklayan’ moda yaratma<br />
misyonunu ileriye taşıyan Sonbahar <strong>2020</strong><br />
TOMMY JEANS koleksiyonunu tanıttı. TOMMY<br />
JEANS koleksiyonları sürdürülebilirlik yönünde<br />
atılan adımlarla genişlerken bu sezon tasarım<br />
ve üretim sürecinin her aşamasına yenilikçi<br />
malzeme ve üretim yöntemleri entegre ediliyor.<br />
Çevresel etkisinin bilincindeki koleksiyon, Eylül<br />
ayından itibaren dünya çapındaki Tommy<br />
Hilfiger ve Tommy Jeans mağazaları ile seçili<br />
toptan satış ortakları aracılığıyla tüketiciyle buluşacak.<br />
TOMMY JEANS koleksiyonunun büyük<br />
kısmı, tekstildeki atıkla mücadele amacıyla<br />
geri dönüşümlü malzemenin kullanılabileceği<br />
şekilde tasarlandı. Örneğin, %100 geri dönüştürülmüş<br />
denim stillerinde hazır giyim sektöründen<br />
toplanan koton parçalarının ve otelcilik sektöründen<br />
yatak çarşaflarının yenilikçi bir yöntemle<br />
harmanlanmasıyla üretilen kumaşlar ve geri<br />
dönüştürülmüş pet şişelerden elde edilen iplikler<br />
kullanılıyor. Sezonun yeni lanse edilen minik çizgi<br />
film karakteri işlemeli ikon stilleri de %100 geri<br />
dönüştürülmüş denimden üretiliyor ve tek başına<br />
giyilebildikleri gibi cesur kombinasyonlarda da<br />
kullanılabiliyor. Koleksiyonda ayrıca eşofman<br />
altlarında kullanılan organik koton ve %100 geri<br />
dönüştürülmüş koton “mom” jean gibi başka sürdürülebilir<br />
malzemeler de yer alıyor. Koleksiyon,<br />
TOMMY JEANS’in kural tanımaz ruhunu taşırken<br />
markanın kaliteden ödün vermeden çevresel<br />
etkiyi azaltma misyonunu da sürdürüyor. İlkbahar<br />
<strong>2020</strong> sezonunda lanse edilen ‘Tune Into’ serisini<br />
ileriye taşıyan Sonbahar <strong>2020</strong> TOMMY JEANS<br />
kampanyasında Sheani Gist, Havana Liu, Lucia<br />
Luciano, Wooseok Lee, Ohkemo, Salem Mitchell,<br />
G Meyer ve Carlie Hanson gibi müzisyenler, modeller,<br />
DJ’ler ve dansçılardan oluşan eklektik ve<br />
yaratıcı bir kadro rol alıyor. Eşsiz bir çeşitliliği yansıtan<br />
bu yetenekler grubu, kampanyanın duygu<br />
boyutunu kendi cep telefonlarıyla yakalayarak<br />
kişisel bakış açılarını da katıyor.<br />
Sonbaharın gelmesiyle yazlık yerlerden şehre<br />
dönüş başlarken kıyafetler de yazın rahatlığından<br />
çıkarak kış şıklığına uygun olarak güncelleniyor.<br />
İnce kumaşlı kıyafetlerin yerini her sezon<br />
kullanıma uygun uzun kollu gömlekler, ceketler,<br />
şık takımlar ve trençkotlar alırken; klasik stil<br />
denince akla ilk gelen markalardan olan Brooks<br />
Brothers’ ın Sonbahar koleksiyonu da şıklığı ile<br />
öne çıkıyor. Tasarım detaylarındaki şıklık ve kalitesi<br />
ile hazır giyim tarihinde iz bırakan Brooks Brothers;<br />
<strong>2020</strong> Sonbahar Koleksiyonu’nda yer alan<br />
parçaları bu sezonun modasına uygun ürünleri<br />
ile dolaplarda yerlerini almaya hazır. Ofis stilinin<br />
önemli parçalarından gömlekleriyle hazır giyim<br />
sektörüne öncü olan marka; tüm koleksiyonlarında<br />
yer verdiği gömleklerini, her sezon yeni<br />
teknolojilerle bir üst seviyeye taşıyor. Gömleklerini<br />
Non-iron teknoloji ile üreten Brooks Brothers;<br />
bu sezon gömleklerine yeni inovasyonlar<br />
ekleyerek ürünlerinin kullanım ömrünü uzattı ve<br />
ürün özelliklerini çoğalttı. Non-iron teknoloji ile<br />
tasarlanan ürünler kumaş yapısı nedeniyle ütü<br />
gerektirmiyor, günün uzun saatleri kırışıklıklara<br />
direnç gösteriyor ve yeni eklenen ekstra esnek<br />
streç özelliği ile kullanıcılarına maksimum rahat<br />
kullanım sağlayarak hareket alanını genişletiyor.<br />
Kullanılan kumaş, dikiş teknikleri, tercih edilen<br />
renk, desen ve modeller sayesinde konfor ve<br />
şıklığı buluşturan gömlekler; her bedene uygun<br />
kalıpları, farklı yaka ve manşet alternatifleriyle<br />
çeşitlik sunuyor. Yenilenen kalıpları ile daha fit<br />
görünmek isteyenler için “Soho’’ kalıbı gömlek<br />
seçkisi içindeki yerini alırken; vücuda tam oturan<br />
yapısıyla kusursuz bir görünüm isteyen erkeklerin<br />
ilk tercihi olarak öne çıkıyor. Sonbahar için<br />
vitrinlerini iddialı tasarımlar ile süsleyen Brooks<br />
Brothers, yeni koleksiyonunda klasik parçaları<br />
modern dokunuşlarla yorumluyor. Kırsal ve rüstik<br />
renklerin harmanlanması ile yeni tasarımlarını<br />
şekillendiren marka, ayrıca yeni koleksiyonu ile<br />
klasik stilin renk trendlerini de belirliyor.
74<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
<strong>Konfeksiyon</strong><br />
işletmesi dikim<br />
bölümünde<br />
zaman etüdü<br />
tekniği<br />
kullanılarak<br />
verimlilik analizi<br />
çalışması<br />
1. BÖLÜM<br />
Tercan Kemal Beyaz<br />
Akar Tekstil, Ar-Ge Merkezi<br />
Yağmur Uğurlu<br />
Akar Tekstil, Ar-Ge Merkezi<br />
ÖZET<br />
Tekstil ve konfeksiyon işletmeleri verimlilik düzeylerini<br />
tespit edebilmek, verimlilik oranlarını artırmak<br />
ve gerekli önlemleri alabilmek amacıyla verimlilik<br />
ölçümleri yapmaktadır. Kaynakları iyi kullanabilmek<br />
ve verimliliği artırmak için kullanılabilecek en etkili<br />
araçlardan birisi İş Etüdü Metodudur. İş Etüdü Metodu<br />
sadece verimliliği artırmak için değil, üretim planlanması<br />
ve hat dengeleme problemleri alanlarında<br />
da kullanılmıştır. Gün geçtikçe zorlaşan rekabet<br />
koşulları, işletmeleri istenen kalitedeki ürünü daha<br />
kısa zamanda ve daha düşük maliyetle üretmeye<br />
zorlamaktadır. İş ve zaman analizi, üretim hattının en<br />
ayrıntılı şekilde incelenerek değerlendirme yapılmasını<br />
sağlamaktadır. Böylece hat dengelemesi,<br />
yerleşim düzeni ve kritik noktaların tespiti yapılarak<br />
sorunların nasıl çözüleceğine yönelik araştırmalar yapılmaktadır.<br />
Bu çalışmada, dikimhane bölümünde<br />
üretim mühendisleri tarafından zaman etüdü çalışması<br />
yapılarak her operasyonun standart zamanları<br />
oluşturulmuştur. Bununla birlikte bantta dikilen her<br />
model için hat dengeleme çalışması yapılmıştır. Model<br />
süreleri oluşturulmuştur. Günlük üretim hedefleri<br />
verilmiştir. Hat dengeleme çalışmalarının yanında<br />
makina yerleşim planları oluşturulmuş iş akış şemaları<br />
çizilmiştir. Yapılan çalışmanın doğruluğunu teyit<br />
etmek için üretim sahasında bulunan dikim bandı 4<br />
ay boyunca takip altına alınmıştır. Alınan sonuçların<br />
sonunda performans ölçümü yapılıp yetkinlik planları<br />
oluşturulmuştur. Elde ettiğimiz veriler ile verimlilik<br />
ölçümü ve analizleri gerçekleştirilmiştir.<br />
Anahtar Kelimeler: zaman etüdü, verimlilik,<br />
performans, standart zaman, hat dengeleme,<br />
dikim, konfeksiyon sektörü.<br />
GİRİŞ<br />
Günümüzde küreselleşen dünya ve teknolojide<br />
yaşanan gelişmeler işletmeleri değişime mecbur<br />
kılmaktadır. Bu durum rekabeti artırmış ve işletmeler<br />
her konuda kendini yenileme yoluna gitmektedir.<br />
Tüm sektörlerde olduğu gibi bütün bu gelişmeler<br />
tekstil ve yan sektörlerini de etkilemektedir. Tekstilin<br />
bir diğer sektörü olan hazır giyim sektörü ise üretim<br />
adedini esas alarak faaliyet gösteren, emek yoğun<br />
bir sektördür ve en yüksek verimliliği hedefleyerek<br />
maliyetleri düşürmeye çalışmaktadır. En yüksek<br />
verimliliğe ulaşılmaya çalışılan bu sektörde; tüm<br />
işlerde iş akış planlarının hazırlanması ve bu işlerin<br />
ne kadar sürede yapılması gerektiği oldukça<br />
önemli hâle gelmektedir [1]. <strong>Konfeksiyon</strong> sektörü<br />
sürekli değişebilen yapısıyla dinamik bir sektördür.<br />
Hammadde, yardımcı madde ve model yapısının<br />
kısa sürede değişimi ile üretimin devamlılığı kolaylıkla<br />
sağlanabilmektedir. Türkiye İhracatçılar Meclisi<br />
tarafından açıklanan verilere göre, 2014 yılında Türkiye’den<br />
18,7 milyar dolar değerinde hazır giyim ve<br />
konfeksiyon ihracatı yapılmıştır. Ocak-Haziran 2018<br />
döneminde Türkiye’nin hazır giyim ve konfeksiyon<br />
ihracatı 2017 yılının aynı dönemine göre %7,7 artış ile
75<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
8,8 milyar dolar olmuştur. Zaman faktörünün küresel<br />
pazarlarda bir rekabet unsuru olarak değerlendirilmesi,<br />
işletmelerin üretim planlama ve yönetim faaliyetlerine<br />
zaman esaslı bir temel kazandırmaktadır.<br />
Değişen ve gelişen müşteri istek ve beklentilerinin<br />
odağında çok çeşitli modellerdeki siparişler, hızlı bir<br />
sevkiyat, yüksek kalite ve düşük maliyet gibi değişik<br />
faktörler yer almaktadır. Bu faktörlerin etkin yönetimi<br />
tüm üretim kaynaklarının ve zamanın en üst<br />
düzeyde verimliliği ile mümkündür. Bu bağlamda<br />
konfeksiyon üretiminde zaman verimliliğini artıracak<br />
çeşitli çalışmaların gerçekleştirilmesi ve sürdürülmesi<br />
bir zorunluluk olarak değerlendirilmektedir [4].<br />
Verimlilik, girdi ile çıktının oranı olarak tanımlanmaktadır.<br />
Bir kurumun verimliliğini etkileyen etmenler<br />
oldukça fazladır ve hiçbir etmen diğerlerinden<br />
bağımsız değildir. İşletmelerde verimliliği artırma sorunu<br />
eldeki kaynakların en iyi şekilde kullanılması ile<br />
çıktıyı artırma şeklinde değerlendirilmektedir. Eldeki<br />
kaynaklar ; en basit tanımla, malzeme (hammadde<br />
ve sarf malzemeler) , personel (emek), donanım<br />
(makineler vb. gibi) ve metot (üretim şekli, servis vb.<br />
gibi) şeklindedir. Yüksek verimlilik, aynı miktarda<br />
kaynaklarla daha çok üretmek ya da aynı girdiyle<br />
daha çok çıktı üretmektir [5]. Verimlilik genel olarak<br />
üretim süreci sonunda elde edilenlere bu sonucu<br />
elde etmek için üretim sürecine alınanlar, bir başka<br />
deyişle çıktılarla girdiler arasındaki bir katsayı, bir<br />
orandır. Çıktılarla girdiler arasındaki oranın fiziksel<br />
ya da parasal ifade edilişidir. Montaj hatları, üretimi<br />
yapılan iş parçalarının bir istasyondan diğerine<br />
hareket etmesiyle meydana gelen sistemlerdir. İş<br />
parçası üzerinde yapılması gereken görevlerin istasyonlara<br />
ataması yapılarak, istasyonlardaki her bir işçinin<br />
iş parçaları üzerinde daima aynı işlemleri yapması<br />
sağlamaktadır. Böylece üretim ortamındaki<br />
zaman ve iş gücü kaybı ortadan kaldırılmış veya en<br />
aza indirilmiş olmaktadır. Görevler arasındaki öncelik<br />
ilişkileri dikkate alınarak istenen bir performans<br />
ölçütünü en iyi şekilde görevlerin istasyonlara atanmasına<br />
montaj hattı dengeleme adı verilmektedir.<br />
Bu performans ölçütleri genellikle istasyon sayısının<br />
veya çevrim süresinin en küçüklenmesidir. Montaj<br />
hattı dengeleme çalışmaları model sayısı yönünden<br />
tek modelli, çok modelli ve karışık modelli;<br />
yerleşim düzeni yönünden düz hatlar, U-tipi yerleşim<br />
ve paralel hatlar şeklinde sınıflandırılmaktadır. İşin<br />
yapısına göre ise manuel ya da otomatik olarak ikiye<br />
ayrılmaktadır. Manuel hatlarda ürün son istasyona<br />
ulaşana kadar ve bir ürün olarak çıkana kadar<br />
çoklu istasyonlar vardır. Her istasyonda toplam iş yükünün<br />
bir bölümü, bir veya daha çok işçi tarafından<br />
yapılmaktadır. İnsan unsurunun ön planda olduğu<br />
bu çeşit montaj hatlarında dengeleme yaparken,<br />
otomatik hatlara göre daha çeşitli kriterleri dikkate<br />
almak gerekmektedir [7]. Bu çalışmada Akar<br />
Tekstil Firmasında iş etüdü çalışması yapılmıştır. Bu<br />
kapsamda standart zamanlar, yetkinlik planları, hat<br />
dengeleme çalışmaları gerçekleşmiştir. Çalışmada<br />
amaç, konfeksiyon işletmelerinde seçilmiş bir ürün<br />
üretimdeki tüm işlerin dizgisel olarak kaydedilmesi<br />
ve verimsiz sürelerin ortadan kaldırılması araştırmasıdır.<br />
Aynı zamanda firma bünyesinde bulunmayan<br />
yetkinlik planları oluşturulup üretimin daha planlı<br />
ilerlemesi sağlanacaktır. Firmanın iç üretiminde<br />
standart zamanlar dosyası oluşturularak bantlara<br />
verilen modeller için referans oluşturulacaktır.<br />
MATERYAL METOD<br />
1.1. Materyal<br />
Bu çalışmada etüt edilen iş 800 üzerinde makine<br />
operatörü bulunan konfeksiyon işletmesinde<br />
gerçekleştirilmiştir. İşletmede günlük çalışma süresi<br />
8 saat ve haftada 1 gün tatil yapılmaktadır. Bu<br />
işletmede planlama birimi, müşteri temsilcisi birimi,<br />
modelhane birimi, aksesuar satın alma birimi,<br />
kumaş satın alma birimi, kesimhane birimi, dikimhane<br />
birimi, paketleme birimleri bulunmaktadır. Bu<br />
çalışma dikimhane bölümünde gerçekleştirilmiştir.<br />
İşletme de mevcutta 17 adet bant olup bantlarda<br />
ortalama 35 makine operatörü ve 3 ayakçı bulunmaktadır.<br />
Her bantta 1 usta ve usta yardımcısı da<br />
mevcuttur. Pilot bant seçilip 4 ay boyunca bandın<br />
diktiği modeller ve verimliliği takibe alınmıştır.<br />
Aşağıdaki tablo 7 de dikimhane bölümünde kullanılan<br />
makine çeşitleri gösterilmektedir. (Tablo 7)<br />
1.2. Metod<br />
Seçilen konfeksiyon işletmesinin dikimhane bölümünde<br />
iş etüdü tekniklerinden zaman etüdü<br />
tekniği uygulanmıştır. Belirlenen pilot bant ile ilgili 4<br />
ay boyunca dikilen modellerin tüm prosesleri tespit<br />
edilip kayıt altına alınmıştır. İşletmenin mevcutta<br />
dikimhane bölümünde kullanılan makinaların listesi<br />
çıkartılmıştır. Etkilenebilen hareketler etüt edilip ve her<br />
harekete ait standart süreler belirlenmiştir. Buradaki<br />
amaç, doğrudan gözlemlere gerek olmadan çeşitli<br />
hareketler için önceden belirlenmiş olan zaman standartlarından<br />
yararlanarak çeşitli işlerin yapılması için<br />
gereken zamanı saptamak amacıyla kullanılmaktadır.<br />
Öncellikle standart zamanlar dosyası oluşturmak<br />
için operasyon bazlı süre ölçümleri gerçekleştirilmiştir.<br />
Kronometre ile zaman ölçümünde temel prensip<br />
iş akışının etütçü tarafından gözlemlenmesidir. İş<br />
etütçüsü bu gözlemi yaparken bir zaman ölçme<br />
aleti (kronometre) ve zaman ölçü formu kullanmıştır.
76<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
Modellerin bantta dikimine ait bant dengeleme<br />
formu aşağıdaki şekil 6 da verilmiştir. Bant dengeleme<br />
formuna göre model operasyonlarına<br />
ayrılmıştır. Önceden saptanan birim zamanlar<br />
dosyasından veriler çekilerek model için bir bant<br />
dengeleme planı oluşturulmuştur. Birim zamanlara<br />
göre her bir operasyona kişi yükleri ortaya<br />
çıkmaktadır. Kişi yüklerine göre personel ataması<br />
gerçekleştirilmiştir. Buna göre hat oluşturulmuştur.<br />
Aşağıdaki gibi hesaplanmıştır:<br />
Üretim Hedefi = Planlanan Kişi Yükü x Çalışma Saati<br />
(dk) / Model Süresi<br />
Saatlik Sayı = Üretim Hedefi / Çalışma Saati (dk) / 60<br />
Operasyon Saatlik Sayı = 60 / Standart Süre<br />
Kişi Yükü = Üretim Hedefi x Standart Süre / Çalışma<br />
Saati (dk) (Şekil 6)<br />
Etütçü ölçüm yaparken izlediği hareketlere randıman<br />
tahmini gerçekleştirmiştir. Bu şekilde Standart zamanlar<br />
dosyası oluşturulmuştur. Daha sonra modeller<br />
operasyonlarına ayrılıp belirlenen standart zaman<br />
dosyalarından veriler çekilerek model süreleri oluşturulmuştur.<br />
Model sürelerine göre operasyon özelinde<br />
modellerin hat dengeleme, makine yerleşim<br />
planı ve iş akış şemaları yapılmıştır. Belirlenen model<br />
sürelerine göre banda günlük üretim hedefi ve saatlik<br />
üretim hedefleri verilmiştir. Gerçekleşen verilere<br />
göre verimlilik analizi yapılmıştır. (Tablo 8)<br />
İşin mevcut çalışma metoduyla yapılışına dair<br />
bilgilerin kaydı aşamasında işlere ait bilgilerin sistematik<br />
bir şekilde toplanmasını sağlamak amacıyla<br />
çeşitli formlar oluşturulmuştur. Kronometre ile etüt<br />
uzmanı aşağıdaki şekil 4 de 20 hareketi ölçümleyip<br />
randıman tahmini gerçekleştirmiştir. (Şekil 4)<br />
Hareketin belirlenen süresinin doğruluğunu teyit<br />
etmek için aşağıdaki şekil 5 de bulunan formu<br />
kullanarak 1 saat gözlem gerçekleştirilmiştir. Birim<br />
zaman ve 1 saat sonucunda çıkan veri tutuyor ise<br />
standart zamanlar dosyasına eklenmiştir. (Şekil 5)
77<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
Desimal dakika, desimal dakikalar sisteminde<br />
gözlemler santidakika (CM) cinsinden kaydedilir,<br />
sürelerin dakika karşılıkları hesaplanmaktadır. Dakikanın<br />
desimal ifadeleri çoğu çalışma için daha uygun<br />
olmaktadır. Desimal dakikalı kronometreler 0-100<br />
arasında bölümlenmiş olup ibre dakikada bir turunu<br />
tamamlamaktadır. Böylelikle kayıt ve hesaplama kolaylığının<br />
yanı sıra ölçümleri saniye ile ifade etmekten<br />
daha detaylı sonuçlar elde edilmektedir. Tablası 100<br />
eşit parçaya bölünmüş olan desimal dakikalı kronometrenin<br />
her bölümlenmesi 0,01 dakikaya eşittir.<br />
BULGULAR VE TARTIŞMA<br />
Etüt uzmanı tarafından kronometre ile metod kısmında<br />
verilen şekil 17 deki forma uygun olarak zaman<br />
ölçümleri gerçekleştirilmiştir. Formda belirtilen<br />
Oluşturulan bant dengeleme formuna göre aşağıdaki<br />
şekil 7 de yer alan forma göre iş akış şeması<br />
oluşturarak üretim hattının yönlendirilmesi gerçekleştirilmiştir.<br />
(Şekil 7)<br />
Kişi yükleri sonucu ortaya çıkan operatör sayısına göre<br />
operasyon özelinde kullanılacak makine sayıları da<br />
ortaya çıkmaktadır. Aşağıdaki şekil 8 de formu kullanarak<br />
makina yerleşim planı oluşturulmuştur. (Şekil 8)<br />
Pilot bantta 4 ay boyunca dikilen modellerin isimleri<br />
aşağıdaki gibidir; • Bubble Top • Egret Boho<br />
Blouse • Arızona Tee S9 • Chıara Body • Connıe<br />
Culotte • Gınger • Flamingo • Tına Mını Skırt<br />
Pilot seçilen bantta 4 ay boyunca dikilen modellerin<br />
teknik çizimleri şekil 9, şekil 10, şekil 11 , şekil<br />
12, şekil 13, şekil 14 ve şekil 15 de gösterilmektedir.<br />
Çalışmada hanhart kronometresi kullanılmıştır.<br />
Şekil 16 da gösterilmektedir.
78<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
işlem basamaklarını doğru ölçümlemeyi yapacak<br />
şekilde adımlara ayırmaktadır. İzlemeyi bitirdikten<br />
sonra 20 adet ölçümleme sonucu belirlenmiştir.<br />
Daha sonra randıman tahmini yapılıp operasyonun<br />
gerçekleşme süresi bulunmuştur. Aşağıda zaman<br />
etüt çalışmalarının sonuçları gösterilmektedir.<br />
Yan çatma operasyonunu incelendiğinde, şekil<br />
17 de gösterilen, işlem süprem kumaşta gerçekleşmektedir.<br />
Operasyon iki adıma ayrılmaktadır.<br />
Operasyon etiketli ve 85 cm operasyon özelliğine<br />
sahiptir. %85 randıman tahmini ile 0,53 saniyede<br />
gerçekleştiği görülmektedir.<br />
Kol ağzı büzgü operasyonu incelendiğinde, şekil<br />
18 de gösterilen işlem futter kumaşta gerçekleşmektedir.<br />
Operasyon iki adıma ayrılmaktadır.<br />
Operasyon silikonlu ve 10 cm özelliğine sahiptir.<br />
%95 randıman tahmini ile 0,11 saniyede gerçekleştiği<br />
görülmektedir.<br />
Kemer takma operasyonu incelendiğinde, şekil 19<br />
de gösterilen işlem futter kumaşta gerçekleşmektedir.<br />
Operasyon iki adıma ayrılmaktadır. Operasyon<br />
60 cm özelliğine sahiptir. %90 randıman tahmini<br />
ile 0,77 saniyede gerçekleştiği görülmektedir.<br />
Ara çatma operasyonu incelendiğinde, şekil 20 de<br />
gösterilen işlem futter kumaşta gerçekleşmektedir.<br />
Operasyon iki adıma ayrılmaktadır. Operasyon tek<br />
taraf özelliğine sahiptir. %95 randıman tahmini ile<br />
0,22 saniyede gerçekleştiği görülmektedir. Yapılan<br />
zaman etütleri çalışması sonrası doğruluğunu tespit<br />
etmek için follow up çalışması gerçekleşmiştir. 1<br />
saat gerçekleştirilen işlem sonrası aşağıdaki şekil 21<br />
de gösterildiği gibi standart zamanlar dosyası oluşturulmuştur.<br />
Standart zamanlar dosyası operasyon<br />
kodu, segment, operasyon numarası, operasyon<br />
adı, form numarası, form tanımı, standart zaman<br />
süresi ve makine bilgisi gibi özellikleri gösteren bir<br />
tablo oluşturulmuştur. Zaman etüdünde saptanan<br />
veriler standart zamanlar tablosuna aktarılmıştır.<br />
Yukarda gösterilen şekil 21 deki standart zamanlar<br />
tablosundan 4 ay boyunca takip edilen modellerin<br />
hat dengeleme çalışmaları için tablo da<br />
bulunan veriler referans alarak oluşturulmuştur.<br />
Modellerin hat dengeleme, makine yerleşim planı<br />
ve iş akış şemaları aşağıda gösterilmektedir.<br />
(Şekil 22) 4 ay boyunca takip edilen bantta<br />
dikilen model olan bubble top modeli incelendiğinde,<br />
model süresi 6,84 olup %89 hat doluluk<br />
oranı ile banda günlük üretim hedefi olarak 2198<br />
adet verilmiştir. Saatlik üretim hedefi bant 485<br />
dk çalıştığını düşündüğümüzde 272 adede denk<br />
gelmektedir. Bu veriler göz önünde tutulduğunda,<br />
17 gün boyunca bant bubble top modelinden<br />
toplamda 37 bin 333 adet ürün dikilmiştir.
79<br />
PANORAMA<br />
KONFEKSİYON TEKNİK<br />
KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />
incelendiğinde, model süresi 12,01 olup %87 hat<br />
doluluk oranı ile banda günlük üretim hedefi<br />
olarak 1373 adet verilmiştir. Saatlik üretim hedefi<br />
bant 485 dk çalıştığını düşündüğümüzde 170<br />
adede denk gelmektedir. Bu veriler göz önünde<br />
tutulduğunda, 7 gün boyunca bant, egret boho<br />
blouse modelinden toplamda 7 bin 125 adet<br />
ürün dikilmiştir. Günlük 1017 adet dikim gerçekleşmiştir.<br />
%74 performans ile ürün dikilmiştir. Bu ürün<br />
dikilirken toplamda 236 makine operatörü görev<br />
almıştır. Gün bazında değerlendirdiğinde, 34<br />
makine operatörüne denk gelmektedir.<br />
Günlük 2196 adet dikim gerçekleşmiştir. %99<br />
performans ile ürün dikilmiştir. Bu ürün dikilirken<br />
toplamda 576 makine operatörü görev almıştır.<br />
Gün bazında değerlendirdiğinde, 34 makine<br />
operatörüne denk gelmektedir.<br />
Bant, yukarıdaki şekil 23 de gösterilen iş akış şemasına<br />
göre ilerlemiştir. Dikim bu şekilde gerçekleşmiştir.<br />
(Şekil 24) Bant, yukarıda gösterilen makine yerleşim<br />
planına uygun şekilde kurulmuştur. Dikim bu<br />
şekilde gerçekleşmiştir.<br />
(Şekil 25) 4 ay boyunca takip edilen bantta<br />
dikilen model olan egret boho blouse modeli<br />
Devamı gelecek sayıda...
Her an<br />
ONLINE olun!<br />
Bütün dünya sizi görsün!<br />
www.konfeksiyonteknik.com.tr