You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
kendini anlatmaya. Tam bu noktada
farklı diller bilmenin avantajına
sarılırsın ve kendini dillerin
sunduğu yollara bırakırsın, ta ki
duygularına tercüman olan tabiri
bulana dek. Kelimelerin insan
psikolojisindeki etkisi küçümsenmeyecek
kadar büyük. Daha önce
de belirttiğim gibi, bazı kelimeler
sadece kullanılan dile has olmakla
beraber, dili bilmeyene ve anlamayana
tariften öteye geçemiyor.
Bunun sebebiyse dil bilmeyen
kişinin bildiği dildeki o kelimenin
karşılığının, yaşantısında yerinin
olmamasıdır. Hatta bir dilden diğer
dile çeviri yapılınca dahi kelime
birçok mana kaybına uğruyor.
Her dilde sözlere yüklenen mana
ve çağrışım farklıdır. Bir şiirde, türküde,
şarkıda, ezgide duraksayıp,
duygudaşlarınla bir araya gelmenin
oluşturduğu kucaklaşma hissinde
teselli bulmaktır paylaşılan
dil. Anlaşılmanın ve duygularına
tercüman bulmanın verdiği his, dil
ile olan bağı güçlendiriyor ve çetrefilli
yolları çekilir kılıyor.
Türkçe; sığındığım liman, dinlendiğim
yer ve beni özgür bırakan
dildir. Kelimeler arasında oluşan
âhenkte, cümlelerin art arda sıralanırken
kulağımızda bıraktığı latif
tonda ve kendine özgü deyimlerin
ince elenmiş, sık dokunmuş nahifliğinde
buluyorum kendimi. Bazense
Türkçeye işlemiş ve günlük
konuşma tarzının arasına serpiştirilmiş
argo kelimelerin esrarında
kayboluyorum ve başıma kar
yağmışçasına üşüyorum. Küfürlü
kelimeler kullanan çocukların pohpohlanmasından,
komediyi bel
altı kelimelerde bulan zihniyetten
ve argoyu hoş gösterme çabalarından
sıyrılıp bir kaçış arıyorum.
Bu kelimelerin ilgi görmediği dillere
koşuyorum. Farklı dil bilmenin
faydalarından biri de bu olsa
gerek. Fakat belli başlı kelimeler;
örneğin merhamet, gönül, şefkat,
samimiyet, diğerkâmlık, tevazu ve
böyle saymakla bitiremeyeceğim
birçok kelime, sanki tam anlamıyla
sadece Türkçede kendini buluyor.
Türkçe çoğu zaman “Yoluma rehber,
derdime derman oluyor.” ve
onun enginliğinde dengimi bulup,
tecrübelerinde demleniyorum.
Sunduğu imkânlar çerçevesinde
bakış açımı esneten ve hayal dünyama
delâlet eden dildir Türkçe.
Kıymetli bir hocamın tabiriyle ‘Şirin
dilimiz Türkçe’nin güzelliklerini
keşfetmek, bulunmamış yollarında
iz sürmek ve hakkıyla onu öğrenmek
ümidiyle...
SENA ŞEKER
T
Avusturya’nın Bregenz şehrinde 1994
yılında dünyaya geldi. İnnsbruck
Üniversitesi’nde Eğitim Bilimleri
bölümünde Göç alanında lisansını
ve yüksek lisansını tamamladı. YTB
Türkçe Ödülleri Deneme Kategorisinde
üçüncülük ödülü kazandı.
39