09.09.2020 Views

Telve

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Servet

ZEYNEP YAMAN

G

ülümsedi. Bu gülümsemenin arkasında

sanki yılların yorgunluğu ve büyük bir

keder saklıydı. Başını kaldırıp delikanlıya

baktı. Sözüne devam etmeden elinde hazır tuttuğu

piposunu yaktı. Derin bir nefes ile dumanı içine

çekti. Sanki tüm dünya durmuş, anlattığı hikâyeyi

bitirmesini bekliyordu. Hafif bir öksürükten sonra

sözüne devam etti:

“Gittikçe artan ve güçlenen sarsıntı adamı uykusunun

en tatlı anında uyandırmıştı. Nefes nefese

etrafına bakmaya başlamıştı. Rüya mı görüyordu

acaba?“

Pek geçmeden uzaktan eşinin titreyen sesini duydu.

Yanında yatmadığını gördü. Oturduğu yerden

kalkmaya çalıştı. Nafile! Sarsıntı şiddetini koruyor

ve kalkmasına izin vermiyordu. Eşinin çığlıkları

kulaklarında yankılanmaya başladı. Kalp atışları

arttıkça panikliyordu. Yoktan gelen ani bir güç ile

kalkıp titrek bacaklar ile odadan çıktı. Duvarlardan

tutunarak ilerlemeye ve yankılanan çığlıkların nereden

geldiğini çözmeye çalışıyordu. Yan odanın

kapısını açmasıyla kapının yanında duran büyük kitap

rafı çökmeye başladı. Kitaplar teker teker tozu

dumana katarak yerlere serildi. Adam kapıyı kapatmadan

ilerlemeye devam etti. Şimdi duvarları bir

bir çöken bu büyük evde kızının ağlama sesi yankılanmaya

başlamıştı. Korkusu gitgide arttı. Koşmaya

çalışıyor, ama bu nereden geldiği belirsiz sarsıntı

onu yavaşlatıp koşmasını engelliyordu.

Eşinin ve kızının sesi muhtemelen büyük oturma

salonundan geliyordu. Oraya yöneldi, kapıyı açtı ve

eşine miras kalan porselen tabakları ince ince dizili

durduğu o büyük dolabın çöküp odayı ikiye ayırdığını

gördü. Kızı onu görünce cesaret almış gibi

ayağa kalkıp annesi ve kendisini babasından ayıran

o büyük enkaza doğru ilerledi. Eşi de ayağa kalktı.

Duvara yaslanmış, hareket edebilmek için sarsıntının

azalmasını bekliyordu. Yüzünde korkunun binbir

farklı rengi beliriyordu.

Adam çaresiz bir şekilde bir eşine, bir kızına baktı.

Çöken dolabın parçalarını kaldırmaya çalışırken

avucunun içini kırılmış bir porselen fincan parçacığı

kesti. Delicesine kan akmaya başladı avucunun

içinden. Canının yanmasına aldırış etmeden daha

fazla çabaladı. İçindeki çaresizlik hissi büyüyor ve

onu çıldırtıyordu.

10

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!