14.04.2020 Views

SAĞLIK HİZMETLERİNDE NÖRO PAZARLAMA

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

TC

ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ

2019.10.12

SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

SAĞLIK YÖNETİMİ

SAĞLIK HİZMETLERİ

PAZARLAMASI

SAĞLIK HİZMETLERİNDE NÖRO PAZARLAMA

YAKLAŞIMI

DANIŞMAN

Dr.Öğr.Üyesi NURCAN COŞKUN US

HAZIRLAYAN

Mohebullah FAQIRI

Mohabwazeer@gmaıl.c

om

Moheb Faqiri 05539273990

0771717420

Moheb Wazeer


İÇİNDEKİLER

GİRİŞ………………………………………………………………..3

1.2. Nöropazarlama ……………………………………………..…4

2.1. Satın Alma Kararına Giden Süreç…………………………...5

3.1. Nöropazarlama: Müşteri Dostu E-Ticaret……......................6

4.1. Dünyada ve Türkiye’de Nöropazarlama Araştırmaları…....8

5.1. Nöropazarlama Araştırmalarının Etik Boyutu………………9

SONUÇ…………………………………………………………….10

KAYNAKÇA………………………………………………………11

2


GİRİŞ

Mesafelerin bir öneminin kalmadığı, iletişimin her alanda yaygınlaştığı, rekabetin çok daha

sert, tüketicilerin çok daha bilinçli, satın alma döngülerinin eskiye oranla çok daha uzun

olduğu pazarlama ortamında nöropazarlama (neuromarketing) pazarlamacıların dikkatini

fazlasıyla çeken bir yöntem olarak ortaya çıkmıştır.

Günümüzde değişen ve daha bilinçli hale gelen müşteri profilini etkilemek artık hiç olmadığı

kadar zordur. Ürün ve hizmetler içinde bulunulan satış ve pazarlama ortamında birbirine

benzer özellikler taşımakta, bu ortamda pazarlama yapmak ise yeni, aynı zamanda etkili

stratejiler oluşturulmasını zorunlu kılmaktadır. Yapılan bu çalışmanın amacı günümüz

tüketicisinin satın alma kararlarında duygusal olarak ne ölçüde hareket ettiğinin tespitine

yönelik yeni bir strateji olarak nöropazarlama yaklaşımı hakkında kuramsal bir

değerlendirme sunmaktır.

Nörobilim' in son yıllardaki durdurulamayan yükselişi isminin başına “nöro” gelen ve

akabinde gelen kelimenin beyin işlevleri ile ilişkisine vurgu yapan birçok yeni alanı da

beraberinde getirmiştir. Akla ilk gelen nöroekonomi, nöroestetik, nöroeğitim

ve nöropsikanaliz disiplinleri nörobilim rüzgarı ile yelkenlerini dolduran disiplinler olarak

sayılabilir. Nöropazarlama ise 2000' li yılların başında yine bu rüzgâr ile yol almış ve insanın

doğasında yer alan karar verme ve satın almanın “nöro” 'su ile ilgilenmesi sebebiyle hem

pazarlama dünyasında hem de bilim dünyasında adını duyurmuştur. (Zurawicki, 2010: 15,

Akın, 2014: 13).

Sağlık hizmetlerinde kaliteye gittikçe artan bir ilgi vardır. Toplum daha kaliteli hizmet talep

etmekte, rekabet artmakta, sağlık hizmetlerinin maliyeti artmakta, kamunun ve politika

yapıcıların sistemdeki verimsizliklerin ele alınması konusundaki baskıları artmakta, kalite ve

hizmet sunucularına yapılan ödemeler ilişkilendirilmektedir. Artan tüketici hareketi,

kurumsal baskılar ve yeni düzenlemeler nedeniyle kalite yönetimi, yöneticiler ve bütün sağlık

çalışanları için stratejik öneme sahip hale gelmiştir.

Müşterilerin istek ve ihtiyaçlarının tespiti bugüne kadar ancak kendilerine sorma ya da

gözlemleme yolu ile mümkün iken, nöropazarlama sayesinde bu bakış açısına farklı bir boyut

kazandırılmıştır. Hammou vd. (2013)

3


1. Nöropazarlama Nedir?

Nöropazarlama, tüketicilerin pazar davranışını anlamak amacıyla nöro bilimde kullanılan

tekniklerin tüketicilere uygulanmasıdır. Bu teknikler,

‣ Pozitron emisyon tomografi cihazı (PET- positron emission tomography),

‣ İşlevsel magnetik tınlaşım görüntüleme cihazı (fmrı-functional magnetic resonance

imaging),

‣ Elektro beyin grafisi cihazı (EEG-electroencephalography)

‣ Galvanik deri tepkisi cihazı (gsrgalvanic skin response)

gibi cihazları kullanan tıbbi yöntemlerdir. Örneğin, galvanik deri tepkisi cihazı; cildin,

özellikle de avuç içlerinin ve diğer kılsız bölgelerin, uyarıcıya bir tepki olarak elektrik

direncinin değişmesini saptar.

Özerk sinir sisteminin otomatik bir tepkisi olarak gözlenen bu durum, ter bezlerinin

etkinliğine bağlıdır ve hem haz verici, hem de stres yaratıcı uyarıcılarla, hatta yeni veya şartlı

uyarıcılarla ortaya çıkabilmektedir (www.termbank.net, 2008).

fMRI, farklı uyarıcılar gösterildiğinde beynin hangi alanlarının aktif hale geldiğini ve

bunların derecesini gösteren bir harita vererek beyin taraması yapmaktadır. Bu tekniklerle

nöropazarlama uygulamaları ise farklı şekillerde yapılmaktadır. Örneğin, katılımcılara görsel

materyaller gösterilirken aynı anda da beyinleri bu tarayıcı cihazlarla incelenmektedir.

Beynin ön lob korteksinde parlaklığın olması durumu, nöro faaliyetin arttığını

göstermektedir. Beynin bu alanı, bireyin tercihlerini yaptığı alandır. Bu alanda işlenen ürünle

ilgili görüntülerin tüketiciyi satın almaya teşvik ettiği düşünülmektedir (Wilkinson, 2005).

Nöropazarlama, tüketicilerin tercih mekanizmalarını etkileyen faktörleri anlamakta ve aynı

anlamı tekrar inşa etmekte kullanılmaktadır. Pazarlamanın bu yeni alanı, ürüne karşı beynin

tepkilerini ölçmekte tıbbi teknolojileri kullanmaktadır. Farklı beyin bölgelerinde beliren

etkinliklerin değişimini ölçmek yalnızca tüketicilerin neden o ürünü seçtiklerini değil, aynı

zamanda hangi beyin bölümünün bu seçimde etkin olduğunu göstermektedir. Tıbbın, sağlık

sorunlarını çözmek için yaptığı araştırmaların sonuçları, sinir sisteminin sırlarını da birer

birer ortaya çıkartmaktadır. Beynin uyaranlara, iletilere ve reklâmlara verdiği tepkilerin fiziki

yapısını anlamak birkaç on yıl öncesine oranla çok daha mümkün olabilmektedir. İlerleyen

ve hızla sayısallaşan tıp teknolojisi sayesinde sonuçları anlamlandırmak giderek

kolaylaşmaktadır (Özger, 2006).

4


1.2. Nöropazarlamanın Gelişimi

Nöropazarlama; psikoloji, sosyoloji ve pazarlama gibi farklı disiplinlerinöroloji ile bir araya

getiren, tüketicinin satın alma karar sürecinde rasyonel olmayan kararlarını incelemektedir.

Tüketici bu irrasyonel kararlarıduygusal, dürtüsel ve beş duyu organının algıladığı uyarıcılara

görevermektedir.

Tüketici kararlarında sadece rasyonel değil irrasyoneletkilerinde bulunduğunu göstermek için

beyin görüntüleme yöntemleri kullanılmaktadır. 1990’lı yıllara kadar gizli olarak yürütülen

bu çalışmalar,Gerry Zaltmanın beyin görüntüleme yöntemlerini pazarlama bilim

alanındakullandığını duyurmasıyla beraber, yapılan araştırmalar ortaya çıkmaya başlamıştır.

Sinirbiliminin beraberide getirdiği sinir yani nörolojinin pazarlama alanında

kullanılmaya başlanmasıyla nöropazarlama (nöromarketing) kavramı ortaya çıkmıştır.

Nöropazarlama, sinirbilimi ile pazarlamayı ortak bir amaçla bir araya getiriyor: Müşterilerin

bir markayı tercih etmesinin, bir ürünü satın alıp almamasının ve sadık müşteriye

dönüşmesinin ardındaki zihinsel süreçleri anlamaktadır.

Nöropazarlama, sinirbilimi ile pazarlamayı ortak bir amaçla bir araya getiriyor: Müşterilerin

bir markayı tercih etmesinin, bir ürünü satın alıp almamasının ve sadık müşteriye

dönüşmesinin ardındaki zihinsel süreçleri anlamak. Dijital dönüşümün yaşanmasından önce,

markalar hedef kitlelerinin tercihlerini anlayabilmek için anketlere dayanan araştırmalara

güveniyor ve noktaları birleştirerek büyük resmi ortaya koyuyordu. Daha sonra gelen sosyal

medya ve büyük veri araçları, hedef kitlelere dair bilinenleri, hiç olmadığı kadar artırıyordu.

Şirketler artık potansiyel ve mevcut müşterilerini daha iyi tanıyor olsalar da, nihaî sorular

hâlâ yanıtsız: Bir markayı tercih ettiren, onun sadık müşterisi olmayı sağlayan şey nedir?

Müşterilerin bunları bilinçsiz yaptıkları gerçeği, bu sorunun yanıtını bulmayı bir hayli

zorlaştırıyor. Her ne kadar satın aldıklarımızın tercihlerimiz doğrultusunda olduğuna

inanmak istesek de, karar verme süreci çoğunlukta rasyonelliğin ve mantığın uzağında, bir

uyarıcının beynin belirli bir bölgesini harekete geçirmesiyle gerçekleşiyor.

2.1. Satın Alma Kararına Giden Süreç

Nöropazarlama, insanın satın alma tercihlerinin ardındaki somut sebepleri beynin bilgi işleme

protokollerinde arıyor. Sinir sistemi seçeneklerimizi onaylamak için bir filtre kullanıyor.

Anketlerde müşterilerden ne sevdiklerini öğrenseniz bile, bunu neden sevdiklerinin gerçek

yanıtı beynin neokorteks bölümüne gelen ilk imgenin çıktığı yolculukta yatıyor.

Nöropazarlama, manyetik rezonans görüntüleme tekniğini kullanarak hangi uyarıcının beynin

hangi bölümüne etki ettiğini ve bunun sonucunda ortaya çıkan tutumun beklenenle

5


karşılaştırılması gibi bilimsel bir yaklaşım benimsiyor. İşin pazarlama yanıysa, elde edilen

bulgulardan yola çıkılarak aynı uyaranları harekete geçirmek ve müşteride istenen etkiyi

yaratmak kısmında devreye giriyor. Markalar bu bilgi ışığında renkler ve semboller

aracılığıyla potansiyel ve mevcut müşterilerinden istedikleri tutumları alabiliyorlar.

Nöropazarlama yaklaşımı, beyni provoke ederek müşterilerin satın alma veya benimsemek

için ihtiyaç duyduğu isteği duymalarınını sağlıyor. Zihinsel tetikleyiciler, beynin kimi

kararları hızlıca almasını sağlıyorlar. Bu sayede, kritik önem arz etmeyen durumlarda verilen

kararların büyük bir bölümü, filtreler aracılığıyla sadeleştiriliyor. Tetikleyiciler ise

neokorteksten başlayarak, limbik sisteme kadar bu süreçte yer alarak, müşteriye karar

vermesi için gereken istek hissini inşa ediyorlar.

3.1. Nöropazarlama: Müşteri Dostu E-Ticaret

Halihazırda bu alanda yapılan araştırmalara bakarak bile kendi işinize dair ilginç ve işlevsel

bulgular elde edebilirsiniz. Başlangıç için e-ticaret platformunuzda ve müşterilerinize

yaklaşımlarınızda uygulayabileceğiniz bazı iyileştirmeler söz konusu.

Görseller yazıdan daha çok şey anlatır. Tüketilmesi kolay olan görsel içerikler, yazıdan çok

daha kolay anlaşılabilir mesajlar verir ve insanlar tarafından tercih edilirler. İnsan görmek

istiyoruz. İnsanlar sosyal varlıklar ve her gün sayısız insanla farklı şekillerde etkileşime

geçiyoruz. Mutlu insanlar ise bize olumlu hissettiriyor. Mutlu insan yüzleri ister istemez

bakmadan edemediğimiz görsellerin başında geliyor.

Renklerin ardında psikolojik mesajlar yatıyor. Her renk duygularımızı farklı şekillerde

etkiliyor. E-ticaret platformunuzdaki baskın renkler, nöropazarlama stratejinizde kilit rol

oynayacak. İnsanlar bilinçaltlarında çevresinde gördüklerine (buna ürünler de dâhil) karşı 90

saniyede bir kanıya varıyor.

Bu ön yargının oluşumunda renklerin oynadığı rol ise yüzde 62 oranında. Renklerin

insanlarda hangi hislerini uyandırdığını buradan öğrenebilirsiniz. Nadir olan değerlidir. 100

lira kazanmak mı isterdiniz yoksa kazandığınız 100 lirayı kaybetmemek mi?

İnsanlar genellikle nadir olana değer verirler ve paralarını kaybetmekten çekinirler. Bir şeyi

satın almamanın zıttı onu kaybetmek olduğunda, insanlar satın almak isterler.

Nöropazarlama, çoğunluğun kaybetmemeyi tercih ettiğini ortaya koyarak, insanların kayba

karşı doğal bir refleks gösterdiğinin altını çiziyor.

Bu reflekste, kıtlığa karşı ortaya çıkan zihinsel tetikleyiciler rol oynuyor. Basit yazı fontları

karar verme sürecini destekler. Nöropazarlama uzmanı Roger Dooley henüz Türkçe’ye

çevirilmemiş kitabında (How to Influence the Mind of the Consumer/Müşterinin Zihni Nasıl

Etkilenir), müşterileri ikna etmenin 100 yöntemini anlatıyor.

6


Bu yöntemlerden bir tanesi, bir web sitesinin insanları harekete geçmeye ikna etmesi için

basit ve kolay okunabilir fontlar seçmesinin kritik önemine değiniyor. Kullanıcı dostu bu

yaklaşım, yalnızca yazı fontlarında değil, bir web sitesinin müşteriyle temas eden tüm

yönlerinde göz önünde bulundurulması tavsiye edilir. Fiyat satın alma sürecinin tamamlayıcı

faktörüdür.

Müşterilerin bir ürüne dair gördükleri ilk fiyat, onu satın alıp almayacakları kararını

vermeleri için yeterlidir.

Nöropazarlama, müşterilerin ürünleri ve servisleri sundukları esas değerler üzerinden

değerlendirme konusunda iyi olmadıklarına işaret ediyor.

Müşteriler, bir ürünün fiyatını değerlendirirken çoğunlukla istenen fiyatı sunulan değerle

değil, diğer ürünlerle kıyaslayarak değerlendirir.

Rakiplerinizden daha iyi fiyatlar sunmanız mümkün değilse, aynı fiyata onların

sunamadıkları ekstralar sunabilirsiniz. Böylece müşteriler, aynı fiyata daha fazlasını almak

için sizi tercih edecekler. (Georges vd., 2014: 126; Erdemir, 2015: 8).

4.1. Dünyada ve Türkiye’de Nöropazarlama Araştırmaları

Dünyada geneline bakıldığında ticari anlamda pazarlama problemlerine nöropazarlama

çözümleri sunmayı vaat eden nöropazarlama şirketlerinin çoğunluğunun Amerika Birleşik

Devletlerinde ve Avrupa’da yer aldığı ve buralardaki üniversitelerin tüketici davranışları ya

da nörobilim ismi altında hizmet veren laboratuarlarının olduğu da bilinmektedir.

Nöropazarlama araştırmaları arasında en kapsamlı yapılan araştırmanın, Danimarkalı

pazarlama araştırmacısı Martin Lindstrom tarafından yapılan araştırma olduğu bilinmektedir.

Lindstrom, yaklaşık 3 yıl süren ve 7 milyon doları harcayarak yürütmüş olduğu çalışma

bulgularını “Buy.ology” isimli kitabında toplamış ve bu kitapta tıp bilgisi ve teknoloji ile

pazarlamanın yeni etkileşim sürecini anlatmıştır.

Denenmiş bütün nöropazarlama araştırmalarından çok daha kapsamlı olan bu çalışmada, son

derece gelişmiş araçlar kullanılmıştır ve yapılan araştırmalar arasında en kapsamlı olanı

sigara tiryakileri üzerinde olan araştırmadır. 2004 yılında başlayan araştırma yaklaşık üç

buçuk yıl sürmüştür. Lindstrom Londra’da Nörogörüntüleme Bilimleri Merkezinde Amerika,

İngiltere, Almanya, Japonya ve Çin’den 2081 gönüllü denek arasından seçilmiş 32 sigara

tiryakisi ile fMRI teknolojisinin yardımıyla sigara paketinin üzerindeki sağlık uyarılarının

tiryakileri nasıl etkilediğini ya da niçin etkilemediğini araştırmıştır. Yapılan çalışma

sonucunda, sigara paketinin yanındaki, ön ve arkasındaki uyarı yazılarının sigara

tiryakilerinin sigara isteğini gidermeye en ufak bir etkisinin olmadığı sonucuna varılmıştır

(Lindstrom; 2008: 21)

7


Yapılan başka bir araştırma Houston Baylor Tıp Okulunda Montague (2003) tarafından

gerçekleştirilmiştir. Araştırmaya katılan 67 denek üzerinde Pepsi ve Coco-Cola’nın tercih

edilme oranları ve nedenleri araştırılmış ve yapılan nöropazarlama araştırması sonucunda

beynin akılcı bölgesi ile duygusal bölgesinin çatışmaya girdiği ve deneklerde duygusal

bölgenin ağır basarak Coca-Colanın tercih edildiği gözlemleniştir (Lindstrom, 2009: 22;

Dick, 2007: 100; Valiyeva, 2015: 88).

Ayrıca; Rossiter vd. (2001) yaptıkları çalışma sonucunda EEG aracılığıyla hatırlatma ve bilgi

edinme süreci alanında bazı görsel sahnelerin daha iyi tanımlama sağladığını ortaya

koymuştur. Benzer biçimde sadece belli anların markaya dikkat çektiğini gösteren

çalışmasında Young (2002) da EEG’yi reklam filmi görüntülerinde kullanmıştır. Ioannides

(2000) ve Ambler (2000) ise MEG deney sonuçlarını ortaya koydukları çalışmalarında,

kavramaya ve duyguya yönelik olan reklamların beyin korteksindeki farklı noktaları hareket

geçirdiği sonucunu elde etmiştir (Aktaran: Ural, 2008: 424).

Türkiye’de ise 2011 yılından itibaren nöropazarlama faaliyetleri hız kazanmıştır. Özellikle

EEG yöntemi ve eye tracking yöntemi en sık kullanılan yöntemler arasındadır. Bu yöntemler

ile tüketicilerin uyaranlara karşı vermiş oldukları bilinç dışı tepkiler ölçülmeye çalışılmakta

böylece geleneksel araştırmaların yerini algı araştırmaları almaktadır. Türkiye’de yapılan

araştırmalara verilebilecek en kapsamlı araştırma örneği, Girişken tarafından yapılan

araştırmadır. Araştırmanın esası; EEG yöntemi ile araştırma kapsamına alınan deneklerin

gözlerinin önünden geçen fotoğraflara verecekleri duygusal tepkimelerin gözlemlenmesi

şeklinde ifade edilebilmektedir. Örneklem grubunu, İstanbul Telefon Rehberinde yer alan 18-

45 yaş aralığındaki kişilerden tesadüfü örnekleme yönteminden yararlanılarak seçilen 32

gönüllü denek oluşturmaktadır. Bu amaç dâhilinde araştırma kapsamındaki kişilerin beyin

dalgaları ölçümlenmiş ve vermiş oldukları duygusal tepkilerin kaydedilmesi sağlanmıştır.

Araştırma sonucunda elde edilen iki önemli bulgu ise; kişilerin teknik olarak gözlerinin

önünden geçen objeleri görmeseler dahi bilinç dışında demografik özellikleri aracılığıyla

tutarlı bir tepki ortaya koyabilmeleri ve basılı ve görsel pazarlama iletişim araçlarında kadın

ürünleri için kadın mankenler kullanılacağı zaman daha titiz davranılması gerektiği zira kadın

deneklerin sadece 20 milisaniye süresince gözlerinin önünden geçen çıplak kadın görselinden

duygusal bakımdan uzaklaştıkları şeklinde ifade edilebilmektedir (Girişken, 2013: 617;

Valiyeva, 2015: 90).

5.1. Nöropazarlama Araştırmalarının Etik Boyutu

Bilim dünyasında nöropazarlama uygulamalarına karşı çıkan ve bu uygulamaları destekleyen

iki farklı görüş mevcuttur. Bu iki zıt görüşün esas odak noktası ise nöropazarlama

8


çalışmalarında kullanılan yöntemler sonucunda elde edilen tüketici bilgilerinin sadece ticari

gelirlerin yükseltilmesi amaçlı kullanılıp kullanılmamasına dönük ahlaki kaygılar olarak

ifade edilebilmektedir. Özellikle ticari boyutu ele alındığında nöropazarlama araştırma

sonuçları ile elde edilen bilgi sonucunda markaların ürün ve hizmetlerini müşterilere çok

daha kolay dayatabileceği düşüncesinden hareketle bu araştırmaları ciddi biçimde eleştiren

bir grup söz konusudur. Karşıt grubun görüşleri bağlamında, nöropazarlama yöntemiyle elde

edilen bilgiler ile tüketici beyninin zaaflarından faydalanılması neticesinde, tüketicilerin

ihtiyaçları olmayan ürün ya da hizmetleri satın almasının yolu açılmıştır. Bu durumda

tüketicinin beynindeki satın alma düğmesine basma yolunun bulunması etik olarak doğru

bulunmamaktadır. Bununla birlikte, nöropazarlama sayesinde tüketicilerin detaylı incelenme

imkânı bulunması ile daha kolay manipüle edilmeleri ve gereksiz para harcamaları gündeme

gelmiştir. Nöropazarlama çalışmalarının bir neden-sonuç çıkarımı yerine ilişki bulgusu

üzerine yoğunlaşması bir diğer eleştiri konusudur. Şöyle ki; nörobilimsel araştırmalar,

tüketici davranışları hakkından bilgi sağlama yerine tüketicinin beyni ile ilgili bilgiler

sunmaktadır. Deneklerin beynindeki elektriksel dalgalar aracılığı ile yapılan tahminler,

deneklerin neden bu şekilde tepkiler verdiği ile ilgili bilgi sunmamaktadır. Ayrıca, beyin

ölçümleri ile ilgili deneklerin iğfal ve özel alanlarına müdahaleler karşısında etik endişeler ile

beraber yasal düzenlemelerde bazı eksiklikler de söz konusudur (Ustaahmetoğlu, 2015: 162,

Ariely ve Berns, 2010; Plassmann vd. 2015, Fugate, 2007: 387).

Nöropazarlama araştırmalarını pazarlama için son derece faydalı ve gerekli bulan

araştırmacıların sayısı da bir hayli fazladır. Nöropazarlama için; pazarlar ve pazarlama

değişimleriyle ilgili insan davranışını anlamak ve analiz etmek amacıyla nörobilim

yöntemlerinin kullanılması tanımlanmasını yapan Lee vd. ‘nin (2007) yapmış oldukları

nöropazarlama tanımı nöropazarlamayı işletmelerin sadece ekonomik çıkarları doğrultusunda

nörogörüntüleme yöntemlerini kullanan bir yaklaşım olmaktan çıkarmakta ve nöropazarlama

araştırmalarının alanını genişleterek sadece tüketici davranışları değil, örgütlerle ilgili ilişki

araştırmaları gibi pazarlama akademik literatüründeki ortak pek çok ilgi alanı ile

ilişkilendirmektedir (Ural, 2008: 425). Nörogörüntüleme yöntemleri çalışmaların

geçerliliklerinin test edilmesine, elde edilen bilginin daha saf ve kullanılabilir bir biçime

dönüştürülmesine ve mevut pazarlama kuramlarının artırılmasına imkân sağlamakla birlikte,

beyin taramaları sayesinde tüketici davranışlarının altındaki sebeplerin öğrenilmesine

yardımcı olmakta ayrıca, beynin gizli (örtük) eylemlerinin ölçülmesini olanaklı kılmakta,

tüketicilerin bir olay ile ilgili tutum ve düşüncelerini sözel olarak ölçmek yerine beynin

sinirsel tepkilerinden faydalanarak daha tutarlı ölçülmesine yardımcı olmaktadır

(Ustaahmetoğlu, 2015: 160; Plassmann, 2015). Nöropazarlamayı destekleyen araştırmacılar

nöropazarlamanın basit ve dar olarak nitelendirilen algısını ortadan kaldırmak ve topluma

9


karşı ahlaki sorumluluk bilinci ile hareket ettiklerini göstermek amacı ile oluşturulan

kurumlara destek vermektedir. NMSBA (Neuro Marketing Science&Business Association)

isimli kurum uluslararası alanda faaliyet göstermekte ve nöropazarlama faaliyetlerinde etik

kurallara bağlılığı ön plana çıkarmaktadır (Erdemir, 2015: 4).

SONUÇ

nöropazarlama kavramının etik boyutuna ve nöropazarlama ile ilgili dünyada ve Türkiye’de

henüz çok fazla yaygın hale gelmese de pazarlamada kullanılan geleneksel araştırma

yöntemlerinin tüketici karar verme sürecini analiz etmede zamanla yetersiz kalması

nöropazarlama çalışmalarının önemini ve popülaritesini artırmaktadır. Tüketici bilinçaltını

hedef alan bir pazarlama yaklaşımı olarak ele alındığında tehditkâr bir algı yaratmasına

rağmen nöropazarlama araştırmaları; marka değeri, tercih edilme sıklığı, bilinilirlik gibi

stratejik konularda pazarlama ve tüketici satın alma davranışları alanında önemli avantajlar

yaratacak stratejik bir yaklaşım olarak nitelendirilebilir. Teknolojik gelişmelerin artış

göstermesinin nöropazarlama çalışmalarını daha da hızlandıracağı ve yeni işletme stratejileri

oluşturulmasına önemli katkılar sağlayacağı söylenebilir. Nöropazarlama konusunda etik

kaygıların azaltılması bağlamında yapıcı önlemler alınması yöntemin önündeki büyük bir

engelin kaldırılmasında faydalı olabilecektir.

10


KAYNAKÇA

1. AMBLER, T., Ioannides, A., Rose, S., (2000). Brands on the Brain: Euroimages of Advertising,

Business Strategy Review, 11: 17-30.

2. ATLI, Dinçer (2014). Pazarlamada Yeni Bir Vizyon: Nöropazarlama , Pi Dergisi, Nöropazarlama:

Tüketici Nasıl Karar Alır? s.21.

3. FISHER, Manuel (2014). Neuromarketing 19 Success Secrets , Emereo Publishing. s. 6.

4. HAMMOU, Khalid Ait, GALİB, Md Hasan, MELLOUL, Jihane (2013). The Contributions of

Neuromarketing in Marketing Research. Journal of Management Research, Vol.5, No.4,s.20-33.

5. LEE, N.; Broderic A.J. ve Chamberlain L. (2007). What is ‘Neuromarketing’? A discussion and

agenda for future research, International Journal of Psychophysiology, 63: 199-204.

6. USTAAHMETOĞLU, Erol (2015). Nöropazarlama Üzerine bir Değerlendirme. Business &

Management Studies: An International Journal Vol.:3 Issue: 2 Year:2015, ss. 154-168.

7. . ZURAWICKI, L. (2010). Neuromarketing: Exploring the brain of the consumer. Springer-Verlag

Berlin Heidelberg.

8. ZYNCH, Zack ve LAURSEN, Byron (2009). The Neuro Revolution: How Brain Science Is

Changing Our World, First Edition, USA: s.3.

9. ROSSITER, J.R., Silberstein, R.B., Harris, P.G., Nield, G.A., (2001). Brainimaging Detection of

Visual Scene Encoding in Long-term Memory for TV Commercials, Journal of Advertising

Research, 41: 13–21

10. PLASSMANN, H., Ambler, T., Sven, B., ve Kenning, P. (2007). What can advertisers learn from

neuroscience? International Journal of Advertising, 26(2), 151-175.

11. GENCO, Stephen J., Andrew P. Pohlmann, Peter Steidl (2013). Neuromarketing for Dummies, Free

Press. s.121.

12. GEORGES, Patrick M, Anne-Sophie Bayle-Tourtoulou, Michel Badoc (2014). Neuromarketing in

Action: How to Talk and Sell to the Brain, Kogan Page Limited, USA: 2014, s.126.

13. ARIELY, D., ve Berns, G.S. (2010). Neuromarketing: The hope and hype of neuroimaging in

business. Nature Reviews Neuroscience, 11(4), 284-292.

11


12

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!