İSLAM MEDENİYETİ VE FUAT SEZGİN PROJESİ

Education Education

01.04.2020 Views

İslam Medeniyeti ve Fuat Sezgin ProjesiAli KuşçuTimurlulardönemindeSemerkant’tayetişmiş astronom vematematikçiAsıl adı Alâeddin Ali, babasının adı Muhamed’dir.Bugün Özbekistan sınırları içinde kalan SemerkanttaXV. yüzyıl başlarında dünyaya geldiği tahminedilmektedir.Babası Muhammed, Timur’un torunu olan UluğBey’in doğancıbaşısı olduğu için “Kuşçu” lakabıylaanılmışlardır. Ali Kuşçu, doğuda müspet ilimlerinçökmeye yüz tuttuğu bir dönemde Uluğ Bey’inkurduğu rasathanede, onun yanında yetişmiş,bir süre rasathanede müdürlük yapmıştır. UluğBey’in, oğlu Abdullatif tarafından katledilmesiylehâmîsini kaybeden Ali Kuşçu, Semerkand’danHacc’a gitmek bahanesiyle ayrılarak, Azerbaycanbölgesine geçerek Tebriz’e ulaşmıştır. Tebriz şehrindedönemin Akkoyunlu Sultanı Uzun Hasan,Ali Kuşçu’ya büyük bir hüsnü kabul göstererekonu yanında alıkoymuş, sonrasında ise Uzun Hasan,Osmanlı Sultanı Mehmed Hân ile aralarınıdüzeltmesi için ona elçilik teklifinde bulunmuştur.Uzun Hasan’ın teklif ettiği elçilik görevinikabul eden Ali Kuşçu İstanbul’a hareket etmiştir.Ali Kuşçu İstanbul’a ulaştığında II. Mehmet, onunmüspet ilimlerde olan bilgisine ve aklî ilimlerdeolduğu kadar naklî ilimlerdeki liyakatine de hayranolur. Ona çok ikramda bulunarak İstanbul’dakalmasını rica eder. Ali Kuşçu, doğunun ve batınınünlü âlim ve sanatkârlarını yanında toplamadüşüncesinde olan II. Mehmet’’in bu ricasını ancakelçilik vazifesini tamamladıktan sonra yerinegetirilebileceğini belirterek kabul eder. Ali Kuşçuelçilik vazifesini yerine getirdikten sonra geçtiğiher yerde saygı ve hürmetle karşılanarak Tebriz’egeri döner. Uzun Hasan’dan izin isteyerek İstanbul’adöneceğini söyler. Ali Kuşçu, Uzun Hasan’ınkabul etmesiyle birlikte padişaha olan vaadi üzerineiki yüz kişiye ulaşan akrabaları ile İstanbul’adoğru hareket eder.II. Mehmet, Ali Kuşçu’nun yola çıktığını duyuncaonu Akkoyunlu devleti ile Osmanlı sınırındakarşılamak için bazı adamlarını göndermiş, herkonakladıkları yer için de bin akçe harcırâh ayrılmasınıferman buyurmuştur. Ali Kuşçu’nun Üskü-20

İslam Medeniyeti ve Fuat Sezgin Projesidar’a geldiği haberi işitilince, II. Mehmet derhalbir kadırga donattırarak İstanbul ulemâsındanbir heyeti onu karşılamaya göndermiştir.Ali Kuşçu ikinci ve son defa İstanbul’a gelişindeII. Mehmet ‘e hediye olarak, daha önceden Farsçakaleme almış olduğu eseri daha da genişletipbazı notlar ilâve ederek Arapça’ya çevirdiği ve“Muhammediye” adıyla sunduğu bir matematikkitabı vardır. Bu eser Ayasofya Kütüphânesi’nde3733 numarada kayıtlı bulunmaktadır.II. Mehmet’in 1473’de Uzun Hasan üzerine çıktığısefere bazı âlimlerle beraber Ali Kuşçu da davetedilmiştir. Ali Kuşçu, sefer sırasında ve boşkaldığı zamanlarda ilmî sohbetlerde II. Mehmet‘in yanında bulunmuştur. Bu seferde II. Mehmet‘e ithâf olunmak üzere Arapça bir astronomi kitabıkaleme almıştır. II. Mehmet’in zaferiyle sonuçlananOtlukbeli Savaşı (11 Ağustos 1473)sonrası astronomi kitabının bitimi de Uzun Hasan’akarşı zaferin kazanıldığı güne rastladığındanAli Kuşçu eserine “Fethiye” adını vermiştir.Üç bölümden oluşan bu eserin birinci kısmında;gezegenlerin hareketleri, ikinci kısmında; yerinşekli ve yedi iklim, son kısmında ise yere ilişkinölçüler ve gezegenlerin uzaklıklarıyla ilgili bilgileryer almaktadır. Ali Kuşçu’nun kendi el yazısıile olan bu eseri Sultan II. Mehmet, Muhammediyeadlı eserle birlikte ciltletip kendi kütüphanesinekoymuştur.II. Mehmet’in Uzun Hasan üzerine yaptığı seferdönüşünde Ali Kuşçu’yu gündeliği iki yüz akçeile Ayasofya Medresesi’ne müderris olarak tayinetmiştir. Ali Kuşçu’nun Ayasofya müderrisliğinetayininden önce Sahn-ı Semân medresesinin deders programını yaptığı ve müderrisliğinde bulunduğubilinmektedir. Ali Kuşçu’nun yapmışolduğu bu ilmi faaliyetleri İstanbul’daki müspetilimlerin canlanmasına öncülük etmiştir. AyasofyaMedresesi’nde verdiği dersler Osmanlı ulemâsıarasında büyük alâka görmüş ve derslere devameden âlimler tarafından da artık Osmanlımemleketinde astronomi âlimleri yetiştirilmeyebaşlanmıştır. Nitekim dönemin ünlü matematikçilerindenSinan Paşa da Molla Lütfi aracılığı ileonun derslerinden istifade etmiştir.Ali Kuşçu, daha önceden Batlamyos tarafındanhesaplanan İstanbul’un boylamını yeniden hesaplamıştır.Daha önceden hesaplandığı gibi enlemderecesini yine 41 olarak bulmuş ve bu bilgidoğru olduğu için değişikliğe gerek duymamıştır.Ancak o güne kadar 60 olarak bilinen boylamı59 olarak tespit ederek düzeltmiştir. Ali Kuşçu buçalışması ile birlikte İstanbul’un boylamını tamolarak 59 derece, enlemini 41 derece 14 dakikaolarak belirlemiş ve ayrıca Fatih Camii minaresiüzerine de bir güneş saati çizelgesi yapmıştır.Ali Kuşçu’nun çalışmaları başta Kopernik olmaküzere Avrupa’da birçok matematik ve astronomiçalışmalarına da katkı sağlamıştır. Ayrıca matematik-cebirve geometri alanlarında kaleme aldığıeserleri ile özellikle Osmanlı’da matematik vegeometri çalışmalarının gelişmesinde de önemlirol oynamıştır. Yaklaşık 2 yıl gibi bir süre kaldığıOsmanlı’da, astronomi ve matematik çalışmalarınaciddi bir düzenleme getiren Ali Kuşçu’nunortaya koyduğu çalışmalar, daha sonra Mîrim Çelebi(torunu) ve diğer pek çok büyük bilim adamınınyetişmesine vesile olmuştur.Ali Kuşçu’nun kelam, dil bilgisi ve matematik,astronomi alanında da çalışmaları bulunmaktadır.Adudüddin’in Risale-i Adüdiye’sine (Adudüddin’inRisalesi) yaptığı yorumlar ve özellikleUnkud-üz-Zevahir fi Nazm-ül-Cevahir (MücevherlerinDizilmesinde Görülen Salkım) isimlieserleri önemlidir.Ayrıca Uluğ Beyin Zîc’ine yaptığı yorum, en21

İslam Medeniyeti ve Fuat Sezgin Projesi

dar’a geldiği haberi işitilince, II. Mehmet derhal

bir kadırga donattırarak İstanbul ulemâsından

bir heyeti onu karşılamaya göndermiştir.

Ali Kuşçu ikinci ve son defa İstanbul’a gelişinde

II. Mehmet ‘e hediye olarak, daha önceden Farsça

kaleme almış olduğu eseri daha da genişletip

bazı notlar ilâve ederek Arapça’ya çevirdiği ve

“Muhammediye” adıyla sunduğu bir matematik

kitabı vardır. Bu eser Ayasofya Kütüphânesi’nde

3733 numarada kayıtlı bulunmaktadır.

II. Mehmet’in 1473’de Uzun Hasan üzerine çıktığı

sefere bazı âlimlerle beraber Ali Kuşçu da davet

edilmiştir. Ali Kuşçu, sefer sırasında ve boş

kaldığı zamanlarda ilmî sohbetlerde II. Mehmet

‘in yanında bulunmuştur. Bu seferde II. Mehmet

‘e ithâf olunmak üzere Arapça bir astronomi kitabı

kaleme almıştır. II. Mehmet’in zaferiyle sonuçlanan

Otlukbeli Savaşı (11 Ağustos 1473)

sonrası astronomi kitabının bitimi de Uzun Hasan’a

karşı zaferin kazanıldığı güne rastladığından

Ali Kuşçu eserine “Fethiye” adını vermiştir.

Üç bölümden oluşan bu eserin birinci kısmında;

gezegenlerin hareketleri, ikinci kısmında; yerin

şekli ve yedi iklim, son kısmında ise yere ilişkin

ölçüler ve gezegenlerin uzaklıklarıyla ilgili bilgiler

yer almaktadır. Ali Kuşçu’nun kendi el yazısı

ile olan bu eseri Sultan II. Mehmet, Muhammediye

adlı eserle birlikte ciltletip kendi kütüphanesine

koymuştur.

II. Mehmet’in Uzun Hasan üzerine yaptığı sefer

dönüşünde Ali Kuşçu’yu gündeliği iki yüz akçe

ile Ayasofya Medresesi’ne müderris olarak tayin

etmiştir. Ali Kuşçu’nun Ayasofya müderrisliğine

tayininden önce Sahn-ı Semân medresesinin de

ders programını yaptığı ve müderrisliğinde bulunduğu

bilinmektedir. Ali Kuşçu’nun yapmış

olduğu bu ilmi faaliyetleri İstanbul’daki müspet

ilimlerin canlanmasına öncülük etmiştir. Ayasofya

Medresesi’nde verdiği dersler Osmanlı ulemâsı

arasında büyük alâka görmüş ve derslere devam

eden âlimler tarafından da artık Osmanlı

memleketinde astronomi âlimleri yetiştirilmeye

başlanmıştır. Nitekim dönemin ünlü matematikçilerinden

Sinan Paşa da Molla Lütfi aracılığı ile

onun derslerinden istifade etmiştir.

Ali Kuşçu, daha önceden Batlamyos tarafından

hesaplanan İstanbul’un boylamını yeniden hesaplamıştır.

Daha önceden hesaplandığı gibi enlem

derecesini yine 41 olarak bulmuş ve bu bilgi

doğru olduğu için değişikliğe gerek duymamıştır.

Ancak o güne kadar 60 olarak bilinen boylamı

59 olarak tespit ederek düzeltmiştir. Ali Kuşçu bu

çalışması ile birlikte İstanbul’un boylamını tam

olarak 59 derece, enlemini 41 derece 14 dakika

olarak belirlemiş ve ayrıca Fatih Camii minaresi

üzerine de bir güneş saati çizelgesi yapmıştır.

Ali Kuşçu’nun çalışmaları başta Kopernik olmak

üzere Avrupa’da birçok matematik ve astronomi

çalışmalarına da katkı sağlamıştır. Ayrıca matematik-cebir

ve geometri alanlarında kaleme aldığı

eserleri ile özellikle Osmanlı’da matematik ve

geometri çalışmalarının gelişmesinde de önemli

rol oynamıştır. Yaklaşık 2 yıl gibi bir süre kaldığı

Osmanlı’da, astronomi ve matematik çalışmalarına

ciddi bir düzenleme getiren Ali Kuşçu’nun

ortaya koyduğu çalışmalar, daha sonra Mîrim Çelebi

(torunu) ve diğer pek çok büyük bilim adamının

yetişmesine vesile olmuştur.

Ali Kuşçu’nun kelam, dil bilgisi ve matematik,

astronomi alanında da çalışmaları bulunmaktadır.

Adudüddin’in Risale-i Adüdiye’sine (Adudüddin’in

Risalesi) yaptığı yorumlar ve özellikle

Unkud-üz-Zevahir fi Nazm-ül-Cevahir (Mücevherlerin

Dizilmesinde Görülen Salkım) isimli

eserleri önemlidir.

Ayrıca Uluğ Beyin Zîc’ine yaptığı yorum, en

21

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!