Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
İslam Medeniyeti ve Fuat Sezgin Projesi
(katgüt) attığı dikişlerin kendi kendine kaybolduğunu
keşfetmesidir. Zehrâvî diş tedavisine yönelik
yöntem ve aletler de geliştirmiştir. Hatta
eksik dişlerin yerine hayvan kemiklerinden yapılan
yapay dişler kullanmıştır. Dünyada bugün
kullanılan cerrahi aletlerinin tümünün tasarımları
Zehravi’ye aittir. Harvard Üniversitesi kütüphanesinde
de ez-Zehravî’nin “Kitâb et-tasrif fi’ttıbb”
adlı bu ansiklopedik eseri yer almaktadır.
İlk Aşı: Konu hakkında muhtelif bilgiler olsa da
kaynaklara göre çiçek hastalığı için ilk aşı günümüzden
yaklaşık bin yıl önce Çinliler tarafından
geliştirilmiştir. Hastalığın ilk çıkış noktasının Asya
ve Afrika olduğu düşünülmektedir. Uygur Türkleri
döneminde yazılmış bazı tıp kitaplarında kızamık
ve çiçek hastalığına ilişkin bilgiler bulunmaktadır.
Bu uygulama daha sonra Anadolu’ya gelen
Türkler tarafından çiçek salgını görüldüğünde
uygulanmıştır. Orta Çağ hekimlerinden Razi, Ali
İbn Abbas ve İbn Sina’nın kitaplarında konuyla
ilgili bilgiler yer almaktadır. Razi’nin “el-Cudari
ve’l-Hasbah” adlı eseri çiçek hastalığına ilişkindir
ve burada Razi, çiçek ve kızamığı ayrı hastalıklar
olarak tanımlamıştır. Razi’nin bu eseri çiçek ve
kızamık hastalıkları hakkında yazılan ilk kitaptır.
X.yüzyılda yaşayan Ali İbn Abbas’ın Ortaçağ’ın
önde gelen hekimlerinden biridir. Tıp bilimiyle
ilgili “Kâmil el-Sınâa” adlı eseri daha sonra Kâmil
el-Sınâa Tercümesi adıyla Aydınoğlu Umur Bey
adına tercüme edilmiştir (14/15 yüzyıl). Eserde
ülser, çiçek ve kızamık hastalıklarıyla ilgili bilgi
verilmektedir. İbn Sina’nın“el-Kanun Fi’t-Tıb” adlı
eserinde de bu hastalıklarla ilgili bilgi verilmiş
ayrıca İbn Sina cüzzam, uyuz, çiçek, veba, kızıl,
tüberküloz gibi hastalıkların bulaşıcı olduğunu,
temasla geçtiğini tespit etmiş ve korunmak için
karantina uygulanmasını önermiştir. Osmanlı döneminde
“deneme yanılma” yoluyla başlayan aşı
uygulamalarıyla çiçek aşısının Avrupa’da kullanılmasından
yaklaşık 50 yıl önce Osmanlı Devleti
döneminde çocuklar çiçek hastalığına karşı
aşılanmaktaydı. Lale devri’nin başlangıcında İstanbul’da
bulunan İngiliz büyükelçisinin eşi Lady
Montagu, bu aşı uygulamasına tanık olmuş ve bu
yöntemin İngiltere’de de uygulanması için kampanyalar
düzenlediyse de bu düşüncesi destek
görmemiştir. Cevdet Paşa’nın kayıtlarında da çiçek
aşısının Anadolu Yörükleri arasında uygulandığı
belirtilmektedir.
Karanlık Oda ve Gözün Özellikleri: İbn Heysem
Batı Dünyası’nda “Alhazen” ve “Alhacen”; İslam
Dünyası’nda “Fizikçi” ve “İkinci Batlamyus”
olarak tanınmıştır. Işık ve kırılma konusunda
uzayı incelemiş ve birtakım çalışmalar yapmıştır.
X.yüzyılda yaşayan İbn Heysem, ilk kez ışığın
göz içine girerek kırılması sonucunda dünyayı
görebildiğini keşfetmiş bir Müslüman âlimdir.
İbn Heysem, duvardaki delikten gelen güneş ışığının,
dışarıdaki görüntüyü karşı duvara ters biçimde
yansıttığını keşfeden ünlü matematikçinin
mucidi olduğu “camera obscura” (karanlık oda),
bugünkü kameraların atası sayılmaktadır. Yazdığı
ünlü kitabında gözün yapısı, yanılsama, serap
17