19.02.2020 Views

OMÜBülten 78

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Sekülerleşme Tercih mi?

Zorunluluk mu?

“Sekülerleşme dinsizleşme demek değildir”

Sekülerleşme kavramı ne değildir? noktasında

açıklamalarda bulunan Ertit “Sekülerleşme dinsizleşme

demek değildir. Dinsizleşme, bir şeyin

yok olması anlamına gelir. Ancak sekülerleşme

bir şeyin gücünün azalması demektir. Sekülerleşmeyi

laiklik ya da laikleşme ile karıştırmamalıyız…

Din sosyolojisi alanı sekülerleşmeye bir

değer yargısı gibi yaklaşmamıza izin vermez.”

dedi.

İlahiyat Fakültesi tarafından geleneksel olarak

düzenlenen Çarşamba Konferansları’nın konuğu

“Türkiye’de Sekülerleşme Süreci: Tercih mi?

Zorunluluk mu?” başlıklı konferansıyla Aksaray

Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyoloji

Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Volkan Ertit oldu.

Söyleşiye; İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Metin

Yılmaz, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ayhan

Dağdemir, öğretim üyeleri ile idari personel ve

çok sayıda öğrenci katıldı.

“Sekülerleşmenin temelinde doğaüstü alan

yer alıyor”

Konferansına sekülerleşmenin tanımını yaparak

başlayan Dr. Öğr. Üyesi Ertit “Bu kavram; belli

bir toplumda, belli bir zaman dilimi içerisinde

doğaüstü alanın, yani dinin, dinimsi yapıların,

halk inançlarının ve diğer tüm doğaüstü öğretilerin

bireysel ve toplumsal düzeydeki prestijlerinin

ve gündelik yaşamı şekillendirme güçlerinin

azalması demektir.” şeklinde konuştu.

“Sekülerleşme dediğimiz kavram yasalardan

bağımsız ilerliyor”

Modernleşmenin sekülerleşmeyi de beraberinde

getirdiğini ifade eden Ertit sözlerine şu şekilde

devam etti: “Teorinin basitçe tanımı; modernleşirsen

sekülerleşirsin şeklindedir. Hem

modernleşen hem de sekülerleşen bir toplum

henüz yoktur. Bilimsel gelişmeler, kapitalizm

ve kentleşmenin sekülerleşmeye etkisi vardır.

Bilimsel gelişmelerin alt başlıkları olan; rasyonel

düşüncenin yaygınlaşması, modern tıbbın

ilerlemesi, doğanın kontrol altına alınması ve internetin

hayatımıza girmesi bizleri ister istemez

sekülerleştiriyor. Endüstriyel kapitalizmin sekülerleşmeye

etkisi ise ekonomik alanın dinden

uzaklaşması, geleneksel aile yapısının dönüşümü,

yaşam standardının yükselmesi, devlet

otoritesinin artması şeklinde gerçekleşir. Kentleşmenin

etkisine baktığımızda ise mobilizasyon

süreci, özel yaşam alanlarının yaygınlaşması ve

eğitim olanaklarının artması karşımıza çıkıyor.

Sekülerleşme tek başına ilerlemiyor. Bu etkiler

vasıtasıyla sekülerleşme dediğimiz süreç, bizden

ve devletin koyduğu yasalardan bağımsız

ilerliyor.”

OMÜBÜLTEN

Ekim-Aralık 2019

Sayı 78

59

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!