03.03.2019 Views

Hareketin ve İletişimlerin Güvenliği Hakkında Kısa Tavsiyeler

Hareketin ve İletişimlerin Güvenliği Hakkında Kısa Tavsiyeler Müellif: Ebu Mus'ab es-Sûri Tercüme: Hareketu Selahaddin El-Kurdi" Medya

Hareketin ve İletişimlerin Güvenliği Hakkında Kısa Tavsiyeler
Müellif: Ebu Mus'ab es-Sûri
Tercüme: Hareketu Selahaddin El-Kurdi" Medya

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

HAREKETİN VE İLETİŞİMLERİN<br />

GÜVENLİĞİ HAKKINDA<br />

KISA TAVSİYELER<br />

ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM<br />

– Ebu Mus'ab es-Sûrî -<br />

(Allah esaretini çözsün)


<strong>Hareketin</strong> <strong>ve</strong> <strong>İletişimlerin</strong><br />

Gü<strong>ve</strong>nliği <strong>Hakkında</strong> <strong>Kısa</strong> <strong>Tavsiyeler</strong><br />

Şeyh Ömer Abdulhakim<br />

-Ebu Mus'ab Es-Sûrî-<br />

(Allah esaretini çözsün)<br />

H: 1440 / M: 2019<br />

elinizdeki bu eser;<br />

Ebu Mus'ab es-Sûrî'nin (Allah esaretini çözsün) telif ettiği<br />

"Hareketu Selahaddin El-Kurdi" Medya tarafından tercüme<br />

ettirilerek yayımlamaya hazırlanmıştır.<br />

* "Hareketu Selahaddin El-Kurdi" Medya tarafından Tercüme edilen<br />

bu eserin tercüme aslına sadık kalmak <strong>ve</strong> kaynak göstermek şartıyla<br />

çoğaltılabilir, alıntı yapılabilir <strong>ve</strong><br />

her türlü <strong>ve</strong>sileyle YAYILABILIR.<br />

* İzin alınmaksızın ticari olarak pazarlaması, işlenmesi YASAKTIR!


BIRINCI BÖLÜM:<br />

IKINCI BÖLÜM:<br />

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM:<br />

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM:<br />

içindekiler<br />

Mukaddime 5<br />

Vakıa <strong>ve</strong> Şeriatta Emniyetin Önemi,<br />

Sebepleri <strong>ve</strong> Vesileleri 15<br />

Şahsi Emniyet <strong>ve</strong> Cemaat Emniyetinde<br />

Genel İlkeler 25<br />

Düşmanların <strong>ve</strong> İstihbaratçıların<br />

Müslümanlara Karşı Casusluklarındaki Üslupları 33<br />

Durma <strong>ve</strong> Hareket Etme Emniyeti 37<br />

Mesken <strong>ve</strong> Kalma Yerinin Emniyeti 38<br />

Önemli Vesikalar <strong>ve</strong> Evrakların Emniyeti 40<br />

Araba, Motorsiklet <strong>ve</strong> Taşıt Araçlarının Emniyeti 41<br />

Şehir İçi Genel Taşıtlar İle Yolculuk Yapma Emniyeti 43<br />

Sefer Yollarında Genel Sefer Araçları İle<br />

Yolculuk Etme Emniyeti 44<br />

Bilgisayar <strong>ve</strong> Tabilerinin Emniyeti 45<br />

Toplantılar, Görüşmeler <strong>ve</strong> Konuşmaların Emniyeti 48<br />

Şahısları Evde Saklama Emniyeti 49<br />

Silah Satın Alma, Taşıma <strong>ve</strong> Depolama Emniyeti 51<br />

İletişim Yollarının Emniyeti 53<br />

Telefon Kullanma Emniyeti 53<br />

İşyeri, Ev Veya Kablolu Telefonları Kullanma Emniyeti 62<br />

P.C.O. Yerlerinden Umumi Telefon Kullanma Emniyeti 63<br />

Telsiz Cihazlarını Kullanma Emniyeti 64<br />

İnternet <strong>ve</strong> Mail Vasıtasıyla İletişim Emniyeti 66<br />

Gü<strong>ve</strong>nlik İle Alakalı Genel Uyarılar <strong>ve</strong> <strong>Tavsiyeler</strong> 72<br />

Son Söz 75


“İman edip de imanlarına zulmü (şirki)<br />

bulaştırmayanlar var ya; işte gü<strong>ve</strong>n onların<br />

hakkıdır. Doğru yolu bulmuş olanlar da onlardır.”<br />

(En’am, 82)


mukaddime


Hamd Allah’a mahsustur <strong>ve</strong> O kuluna kâfidir. Selam<br />

seçtiği kullarının üzerine olsun. Salat <strong>ve</strong> selam da<br />

seçilmiş olan Nebi’ye, ailesine <strong>ve</strong> ashabının üzerine olsun.<br />

Onları çokça selamette kılsın.<br />

Nebi (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’in bu ümmet hakkında<br />

ahir zamanda gerçekleşecek diye haber <strong>ve</strong>rdiği; fitneler<br />

<strong>ve</strong> savaşlar, müminlere sultanlarından gelecek olan<br />

gurbet <strong>ve</strong> eziyetler, ümmetin âlimlerine son günlerinde<br />

nübüv<strong>ve</strong>t mirasının hakkını eda etme hususunda isabet<br />

edecek olan gevşeklik <strong>ve</strong> geri durma, Muhammedi<br />

ümmetin kendisine maruz kalacağı düşmanlık, savaş,<br />

ümmetlerin üzerine üşüşmesi; kâfirler, münafıklar <strong>ve</strong><br />

mürtetlerin müminlere karşı savaşta ittifak halinde<br />

olacağını bilen kimse, bizim şu an bu zamana –fitne <strong>ve</strong><br />

savaşlar zamanına- ulaştığımızı <strong>ve</strong> bizim bu zamanda<br />

gerçekleşen belalar <strong>ve</strong> alametleri yaşadığımızı idrak<br />

edecektir.<br />

Gerçekleşen olaylara kısa bir bakış ile bu ümmete<br />

yapılan kâfirlerin düşmanlığı, mürtet hakimlerin ihaneti,<br />

facir tağutların zulümleri, mücahit <strong>ve</strong> müminlerin<br />

garipliği, Müslümanların hayatlarının birçok yerinde<br />

zulüm, fesat <strong>ve</strong> sapmanın gerçekleştiğini, âlimlerden<br />

azınlık hariç -ki bunlar da ne kadar azdır- çoğunun<br />

hakkı beyan etmekten geri durdukları <strong>ve</strong> münafık, korkak<br />

<strong>ve</strong> aciz olarak kısımlara ayrıldığını idrak etmekteyiz.<br />

6


■ MUKADDIME ■<br />

Habibimiz Mustafa (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’in bize haber<br />

<strong>ve</strong>rdiği şeylerden biri de; bu zamanda yeryüzünün<br />

zulüm <strong>ve</strong> haksızlık ile dolacağı, sonra da Allah’ın bu<br />

ümmetin sonuncularına İmam Mehdi’yi göndereceğini<br />

<strong>ve</strong> adalet ile dünyayı dolduracağını, sonra da işin<br />

âhir zamanda inecek olan Efendimiz Meryem oğlu<br />

İsa’ya teslim edileceği <strong>ve</strong> yeryüzünün doğu <strong>ve</strong> batısına<br />

ulaşmış olan bu ümmete İslam ile hükmedeceği haberidir.<br />

Yine Nebimiz, zulmün sultanlardan yayılacağını<br />

<strong>ve</strong> mü’minin sığınacağı bir sığınak dahi bulamamasını,<br />

sonra da Allah’ın (Horasan tarafından) bir rivayette<br />

de (Doğu tarafından) bir rivayette de (nehrin arkasından)<br />

yani Orta Asya Türkistan beldelerindeki Ceyhun<br />

Nehri’nin arakasından -Özbekistan <strong>ve</strong> etrafı- Siyah<br />

Sancaklılar göndereceğini <strong>ve</strong> Allah’ın Siyah Sancaklılar<br />

ordusundaki mücahidler ile Mehdi (aleyhisselâm)’ı destekleyeceğini<br />

de haber <strong>ve</strong>rmiştir. Siyah sancaklılar Müslümanların<br />

doğu beldelerinden yürüyecek <strong>ve</strong> Beyt-ul<br />

Makdis’e -Filistin- girecek <strong>ve</strong> böylelikle Mehdi (aleyhisselâm)<br />

Arap Yarımadası’nda olmasına rağmen Allah bunun<br />

ile onu destekleyecek.<br />

El-Müstedrek ala’s-Sahiheyn’in sahibi (İmam Hakim)<br />

Said El-Hudri (radıyallâhu anhu)’dan şöyle rivayet<br />

eder: “Allah’ın Nebisi (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem) buyurdu ki:<br />

“Âhir zamanda sultanları/yöneticileri tarafından ümmetimin<br />

başına öyle şiddetli belalar/musibetler (sıkıntılar,<br />

zulümler) gelecek ki, koca geniş dünya kendilerine<br />

dar gelmeye başlar. Bütün yeryüzü o derece zulüm <strong>ve</strong><br />

haksızlıklarla dolar ki, mümin kimse o zulümden kaçıp<br />

sığınacak bir yer bulamaz. Allah (azze <strong>ve</strong> celle) benim<br />

soyumdan yeryüzü zulüm <strong>ve</strong> haksızlık ile dolduktan<br />

sonra yeryüzünü adalet ile dolduracak bir adam gönderir.<br />

Yeryüzü <strong>ve</strong> gökyüzü sakinleri ondan razı olur.<br />

Yeryüzü bütün içindeki tohumları dışarı çıkartacak <strong>ve</strong><br />

7


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

gökyüzünde de bulunan bütün damlaları Allah onların<br />

üzerine bol bol akıtacak. Orada yedi, sekiz <strong>ve</strong>ya dokuz<br />

sene kalacak. Ölüler <strong>ve</strong> diriler Allah (azze <strong>ve</strong> celle)’nin o zaman<br />

yeryüzü ahalisine <strong>ve</strong>rdiği şeyleri arzu edecekler.”<br />

Sonra da dedi ki: Bu senedi sahih bir hadistir ancak o<br />

ikisi (Buhari, Müslim) hadisi kendi kitaplarına almamışlardır.<br />

Suyuti’nin Ziyâdet-ul Câmi-il Sağîr kitabında, İbn-ul<br />

Mâce, Hakim <strong>ve</strong> başkalarının yanında; Süfyan Es-Sevri’den<br />

o da Sevbân’dan farklı varyantlar ile şu hadis<br />

gelmiştir: “Sizin hazinenizin yanında, hepsi de bir halifenin<br />

oğulları olan üç kişi öldürülür <strong>ve</strong> bu hazine hiçbirisine<br />

nasip olmaz. Sonra Doğu tarafından Siyah Bayraklılar<br />

çıkarak hiçbir kavmin yapmadığı bir şekilde<br />

savaş yaparlar <strong>ve</strong> ardından Allah’ın halifesi Mehdi gelir.<br />

Siz onun ismini işittiğinizde kar üzerinde sürünerek<br />

de olsa ona geliniz <strong>ve</strong> ona biat ediniz. Çünkü o, Allah’ın<br />

halifesi Mehdi’dir.”<br />

Suyuti’nin Ziyâdet-ul Câmi-il Sağîr kitabında <strong>ve</strong> Tirmizi’de<br />

Ebu Hureyre’den şu hadis tahriç edilmiştir: “Horasan’dan<br />

Siyah Sancaklılar çıkacak, hiçbir güç onları<br />

geriye çeviremeyecek <strong>ve</strong> sonunda o sancaklar İliya’ya<br />

dikilecektir.” Yani Beyt-ul Makdis’e dikilecektir.<br />

Sevbân (radıyallâhu anhu)’dan da şöyle rivayet edilmiştir:<br />

“Eğer Siyah Sancaklılar’ın Horasan’dan çıktıklarını<br />

görürseniz, emekleyerek de olsa oraya gidin. Çünkü<br />

orada Allah’ın halifesi Mehdi vardır.” Dedi ki: Bu Şeyhayn<br />

(Buhari <strong>ve</strong> Müslim)’in şartı üzerine sahih bir hadistir<br />

ancak onlar tahriç etmemiştir.<br />

Bu eserlerden Müslümanların kuv<strong>ve</strong>tinin; ümmetin<br />

zayıflığı, düşmanların saldırdığı <strong>ve</strong> zulüm <strong>ve</strong> fesadın<br />

çıktığı vakitte doğu beldelerinden çıkacağı sonucuna<br />

8


■ MUKADDIME ■<br />

varıyoruz. Yine bunlar ile müminlerin doğu beldelerinde<br />

(Horasan <strong>ve</strong> etrafından olan Pakistan <strong>ve</strong> nehrin<br />

arkasındaki yerlerde) güçlerinin olmasının <strong>ve</strong> Allah’ın<br />

âhir zamanda kendileri sebebiyle bu dine <strong>ve</strong> mustaz’af<br />

ehline yardım edeceği mücahidlerin toplanmasının<br />

önemine de delil çıkartıyoruz. Bu da mücahidleri <strong>ve</strong><br />

hak ehlini Horasan <strong>ve</strong> etrafındaki beldelere toplamak<br />

için önem göstermemiz gereken sebeplerden biridir.<br />

Doğu beldelerine; Pakistan, Afganistan <strong>ve</strong> Orta Asya’da<br />

nehrin arkasındaki beldelerine baktığımız zaman<br />

gerek kendilerine Afganistan’da haçlıların direk<br />

işgal etmesi gibi gerekse de Pakistan <strong>ve</strong> Orta Asya beldelerinde<br />

olduğu gibi kâfirlere dost mürted hakimlerin<br />

musallat olmalarına rağmen, günümüzde orada hala<br />

İslam <strong>ve</strong> Müslümanların durumlarının Arap <strong>ve</strong> acem<br />

diğer beldelerdekilerin durumlarından daha hayırlı<br />

olduğunu görmekteyiz. Bunun sebebi bu beldelerdeki<br />

ahalinin genelinin dine bağlı olmaları, dini sevmeleri,<br />

dinin şiarlarını yüceltmeleri, âlimlerin çok olması, dini<br />

medreselerin yayılmış olması, cihadi islami cemaatlerin<br />

çokluğu <strong>ve</strong> sert toprağın tabiatı, bol olması, oturanların<br />

çokluğu <strong>ve</strong> silahın yaygın olması gibi sebeplerdir.<br />

Pakistan’a <strong>ve</strong> ahalisinin durumuna bakmaya gelince<br />

-ki bu risalemi onların beldesindeki Müslümanların<br />

<strong>ve</strong> düşmanların bütün beldelerimizdekilere benzer<br />

olduklarından dolayı faydası inşêallah herkese genel<br />

olacağı ile beraber esasen onlar için yazıyorum- Biz Pakistan’ın<br />

kendisinde cihad sebeplerini <strong>ve</strong> Müslümanlar<br />

için cihad bayrağını taşıyacak, <strong>ve</strong> Habibimiz Mustafa<br />

(sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’in bize müjdelediği Horasan, etrafındaki<br />

nehrin arkasındaki beldeler <strong>ve</strong> genel olarak<br />

bütün doğu beldelerinden çıkacak olan güce destek <strong>ve</strong>recek<br />

bir cemaatin kurulma sebeplerini bulundurmasından<br />

dolayı beldelerin önünde geldiğini görmekteyiz.<br />

9


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Bu söylediğimiz cihad <strong>ve</strong> hak taifesinden bir fırkanın<br />

Pakistan’da gerçekleşmesi ümidini bizim kalbimize<br />

koyan sebepler <strong>ve</strong> etkenler Allah-u Alem şu zikredilecek<br />

olan sebeplerdir.<br />

Birincisi: âlimlerin çokluğu <strong>ve</strong> dini medreselerin yaygın<br />

olmasıdır. Bunlardan binlerce vardır.<br />

İkincisi: Pakistan’da dini ilim talebelerinin çokluğudur.<br />

Bunlardan da milyonlarcası vardır.<br />

Üçüncüsü: Keşmir <strong>ve</strong> Afganistan’da hazırlık <strong>ve</strong> cihad<br />

tecrübesi olmuş mücahidlerin bulunmasıdır. Bunlardan<br />

da yüzbinlerce vardır.<br />

Dördüncüsü: Çeşitli islami cemaat mensuplarının<br />

çok olmasıdır. Seçimler bunların, yüz elli milyon Müslüman<br />

civarında olan Pakistan sakinlerinin çeyreğinden<br />

fazla olduğunu ispat etmiştir.<br />

Beşincisi: Pakistanlıların genelinin <strong>ve</strong> hatta fasıklarının<br />

dahi kalbinde dinin mekanının olması, dini şiarları<br />

yüceltmeleri <strong>ve</strong> İslam şeriatına bağlı olmalarıdır.<br />

Altıncısı: Ölçümü sekiz yüz elli bin metrekareye ulaşan<br />

bu beldelerin genişliği, kara <strong>ve</strong> deniz sınırlarının<br />

çokluğu, genişliği <strong>ve</strong> çeşitliliğidir.<br />

Yedincisi: Kabilelerin <strong>ve</strong> genel olarak insanların elinde<br />

silahın bulunmasıdır.<br />

Sekizincisi: Suların <strong>ve</strong> zirai mahsullerin bolluğudur.<br />

Böylelikle kâfirler bu beldeyi muhasara altına alıp aç<br />

bırakması da zor olur.<br />

10


■ MUKADDIME ■<br />

Ve buna benzer esasen İslam’ın <strong>ve</strong> şeriat hükmünün<br />

gölgesinde yaşamaları içim Müslümanlara, muhacirlere<br />

<strong>ve</strong> dinleri için kaçanlara sığınak olmak için koyulmuş<br />

bu beldelerde cihadı destekleyen başka sebepler de<br />

vardır. Sonradan bunların mürted <strong>ve</strong> sapık oğulları geldi<br />

<strong>ve</strong> bu maksadı değiştirdiler. Beldelere kâfirlerin kanunları<br />

ile hükmettiler <strong>ve</strong> bu beldeleri kâfirlerin Müslümanlara<br />

karşı savaşına, evlerini yıkmada <strong>ve</strong> hayırlı<br />

oğullarını öldürmede kâfirlere yardım eden dayanaklardan<br />

biri kıldılar. Böylelikle bu çocuklar Pakistan’da<br />

bulunan Müslümanların işleri yerine geri çevirmek,<br />

Allah’a <strong>ve</strong> Rasûlüne (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem) yardım etmek;<br />

Keşmir <strong>ve</strong> Afganistan’da kâfirlere karşı savaşta,<br />

Kudüs’ün Yahudilerden kurtarılması <strong>ve</strong> Harameyn<br />

topraklarının haçlıların <strong>ve</strong> kâfirlerin dostları olan mürtedlerin<br />

hükmünden kurtarmada yerlerini almak için<br />

üzerindeki vacibi farz-ı ayn haline getirdiler.<br />

Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur: “Ey İman edenler!<br />

Yahudi <strong>ve</strong> Hrıstiyanları dostlar edinmeyin. Onlar birbirlerinin<br />

dostlarıdır. Sizden kim onları dost edinirse o<br />

da onlardandır. Muhakkak ki, Allah zalim kavime hidayet<br />

etmez.” (Maide, 51)<br />

Müfessirlerden yeni <strong>ve</strong> eskileri, Allah’ın: “Sizden kim<br />

onları dost edinirse o da onlardandır” sözünün manasını<br />

“onlar gibi kâfirdir” diye açıklamışlardır. Kâfirleri<br />

dost edinmesi ile İslam dininden çıkmıştır <strong>ve</strong> dostları<br />

olan kâfirlerin dininden olmuştur. Biz bunu “Müşerref’li<br />

Pakistan, Problem, Çözümü <strong>ve</strong> Farzı Ayn olan Fariza”<br />

adında olan birinci risalemizde delilleri ile açıkladık<br />

<strong>ve</strong> şerh ettik.<br />

Pakistan’daki uzun ikametimde, Ruslara karşı yapılan<br />

Afgan cihadından beri oraya gitmemede, Taliban<br />

zamanında <strong>ve</strong> sonrasında Afganistan’daki İslam<br />

11


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

İmaretinin Amerikalılar <strong>ve</strong> Pakistan hükümetinden<br />

onlarla olan mürtet yardımcılarının eli ile yıkılmasından<br />

sonra da oradan kalma müddetimde beni bu risaleyi<br />

yazmaya iten önemli bir mesele dikkatimi çekti.<br />

Bu konu: Pakistan’daki sadık mücahidlerden, ihlaslı<br />

talebelerden <strong>ve</strong> hayırlı âlimlerden müminler <strong>ve</strong> salihler<br />

Pakistan hükümetinin emniyet <strong>ve</strong> istihbarat birimleri<br />

tarafından art arda gü<strong>ve</strong>nlik saldırıları, tutuklanmalar<br />

<strong>ve</strong> imtihanlar içinde olduğu meselesiydi. Bunun çeşitli<br />

sebepleri vardır. Ancak bunların en önemlisi; bu güzel<br />

insanların emniyet asılları; hareketin, iletişimin <strong>ve</strong> yerine<br />

getirdikleri faaliyetlerin sırlarını koruma hususundaki<br />

genel cehaletidir. Her gün polislerin <strong>ve</strong> istihbarat<br />

birimlerinin cemaat ardından başka bir cemaati <strong>ve</strong> bir<br />

grup ardından başka bir grubu tutuklama haberleri geliyor.<br />

Bu mücahidlerden <strong>ve</strong> salihlerden Allah yolunda<br />

cihad etmek isteyen bir grup <strong>ve</strong>ya cemaat toplanacak<br />

olsa, istihbarat birimleri bu kardeşlerin amelleri daha<br />

başlamadan <strong>ve</strong>ya başladıktan kısa müddet sonra hemen<br />

olayı açığa çıkartıyor. Meseleye baktığımda meselenin;<br />

bu salihlerden çoğunluğunun emniyet meseleleri<br />

hakkında cahillikleri, bildikleri kuralları da tembellik,<br />

ihmal <strong>ve</strong>ya emniyet konusundaki gevşeme kadar tabiatında<br />

gerilik, ahmaklık <strong>ve</strong> cahillik yatan Pakistan<br />

istihbaratının <strong>ve</strong>ya emniyet birimlerinin kuv<strong>ve</strong>tinden<br />

kaynaklanmadığını gördüm.<br />

Müslümanların imamlarına <strong>ve</strong> geneline nasihat etmenin<br />

vacipliği babından ben de hemen aklımda olan,<br />

cihad amelinden <strong>ve</strong> genel olarak tecrübelerimden aklıma<br />

gelenleri bu muhtasar risalede yazmaya başladım.<br />

İnşaallah ilerde cihadi cemaatlerin <strong>ve</strong> Arap mücahidlerin<br />

yazdığı emniyet risalelerine <strong>ve</strong> kaynaklarına -ki<br />

bunlar çoktur <strong>ve</strong> faydalıdır- ulaşacak olursam bu risaleyi<br />

daha çok genişletir <strong>ve</strong> düzeltirim.<br />

12


■ MUKADDIME ■<br />

Yine de bu kısa risale bu beldelerdeki mücahidlerin<br />

<strong>ve</strong> salihlerin tutuklanmasına sebep olan öldürücü <strong>ve</strong><br />

tehlikeli maddelere işaret etmeyi içermiştir.<br />

Bu risaleyi esasen Pakistanlı kardeşlere yazmamla<br />

beraber dünyanın farklı yerlerindeki mücahidlere <strong>ve</strong><br />

müminlere de faydası olacağına inanıyorum. Allah’tan<br />

bunu benden müminlere fayda <strong>ve</strong>recek salih bir amel,<br />

kâfirleri kızdıracak <strong>ve</strong> kâfirlere karşı savaşta mücahidlere<br />

faydalı olacak bir yer olarak kabul etmesini istiyorum.<br />

Bu risaleyi inşêallah şimdi zikredilecek olan fihristin<br />

özetleyeceği ana konulara ayırdım. Bu risalenin kendisine<br />

ulaştığı, bundan önce geçen risalelerimi <strong>ve</strong> mücahidler<br />

için yazdıklarımı okuyanlardan da; Allah’ın beni<br />

bağışlaması, benden amellerimi kabul etmesi, dinine<br />

yardım konusunda bana yardım etmesi, hayatımı kendi<br />

yolunda şehadet ile sonlandırması, affı <strong>ve</strong> keremi ile<br />

de beni kabul etmesi yönünde dualarında beni hatırlamalarını<br />

rica ediyorum.<br />

Müellif<br />

■ ■ ■ ■ ■<br />

13


irinci bölüm<br />

VAKIA VE ŞERIATTA<br />

EMNIYETIN ÖNEMI,<br />

SEBEPLERI VE<br />

VESILELERI


Şayet bu emniyet ile alakalı olan risalelerde hatırlattığımız<br />

tavsiyeler <strong>ve</strong> bilgilerin; Allah’ın dini için amel<br />

işleyenlerden <strong>ve</strong> mücahidlerden birçoğu indinde bilinen<br />

açık meselelerden olduğunu söylersek galiba hata<br />

etmiş olmayız. Bu meseleler onların çoğunluğu tarafından<br />

<strong>ve</strong> özellikle de önceden eğitim almış olan <strong>ve</strong> cihad<br />

cemaati içinde eski olan kimseler tarafından akılla<br />

zorunlu olarak bilinen meselelerdendir. Aynı zamanda<br />

genelde dünya <strong>ve</strong> ehlinden uzlete çekildikleri için bu işlere<br />

karışmamış dini ilim talebelerinin <strong>ve</strong> âlimlerin yanında<br />

bu meselelerin bilinmediğine de inanıyorum.<br />

Bu muhtasar kitabın âlimin kendisi ile faydalandığı<br />

bir hatırlatma <strong>ve</strong> cahilin de kendisinden faydalandığı<br />

bir ilim olmasını ümit ediyorum.<br />

Burada önemli bir şeyi hatırlatmak istiyorum; Bu<br />

ilim aynı diğer ilimler <strong>ve</strong> hatta dini ilimler gibi amel<br />

edilmediği <strong>ve</strong> uygulanmadığı zaman fayda <strong>ve</strong>rmeyen<br />

bir ilimdir. Eğer bunlar ile amel edilmezse bu ilim dünya<br />

<strong>ve</strong> ahirette sahibinin aleyhine hüccet olacaktır.<br />

Yirmi beş seneden fazladır gizli <strong>ve</strong> açık cihad meydanlarındaki<br />

tecrübelerimden -Hamd Allah’a mahsustur<br />

<strong>ve</strong> O’ndan kabul etmesini istiyorum- gördüm ki:<br />

Gü<strong>ve</strong>nlikteki sıkıntı; tembellik, ihmal <strong>ve</strong> tembellik <strong>ve</strong><br />

ihmalden ötürü hata eden kimselerin bildiği gü<strong>ve</strong>nlik<br />

kurallarını uygulamamaları kadar emniyet meselelerini<br />

bilmemelerinden kaynaklandığını gördüm. Şöyle<br />

ki bazı kardeşler bu meselelerde gevşek davranıyorlar<br />

<strong>ve</strong> dillerinin dizginlerini serbest bırakıyorlar. Dil de<br />

16


■ 1. BÖLÜM: VAKIA VE ŞERIATTA EMNIYETIN ÖNEMI, SEBEPLERI VE VESILELERI ■<br />

müminin dünya <strong>ve</strong> ahiret işlerinde kendisi için en tehlikeli<br />

yerdir. Kardeşler kendilerine fayda <strong>ve</strong>ren <strong>ve</strong> <strong>ve</strong>rmeyen<br />

şeyler hakkında konuşuyorlar. İşin kendisini<br />

ilgilendirdiği <strong>ve</strong> ilgilendirmediği kişiler önünde konuşuyorlar.<br />

Bu öldürücü olan yerlerin en önemlisidir. Şu<br />

zamanda mücahidleri en çok yok eden şey; dillerinin<br />

hasatları, dillerini tutamamaları <strong>ve</strong> sırlarını saklayamamalarıdır.<br />

Muaz (radıyallâhu anhu) der ki: Dedim ki: Ey Allah’ın<br />

Rasûlü! Beni cennete sokacak <strong>ve</strong> beni cehennemden<br />

uzaklaştıracak bir ameli bana haber <strong>ve</strong>r.<br />

Dedi ki: “Çok büyük bir şey istiyorsun. Ancak bu, Allah’ın<br />

kolay kıldığı kişi için pek kolaydır: Hiçbir şeyi ortak<br />

koşmadan yalnızca Allah’a kulluk edersin. Namazı<br />

dosdoğru kılarsın. Zekâtı <strong>ve</strong>rirsin. Ramazan orucunu<br />

tutarsın. Gücün yeter, imkân bulabilirsen haccedersin.”<br />

Sonra dedi ki: “Şimdi sana hayır kapılarını haber <strong>ve</strong>reyim<br />

mi? Oruç kalkandır. Sadaka, suyun ateşi söndürmesi<br />

gibi günahın azâbını söndürür. Kişinin gece yarısı<br />

kıldığı namaz da günahı söndürür” buyurdu.<br />

Bundan sonra Rasûlullah (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem);<br />

“Korkuyla <strong>ve</strong> umutla Rablerine kulluk ettikleri için vücutları<br />

yataklarından uzak kalır <strong>ve</strong> kendilerine <strong>ve</strong>rdiğimiz<br />

rızıktan Allah yolunda harcarlar. Yaptıklarına<br />

karşılık olarak, onlar için ne mutluluklar saklandığını<br />

hiç kimse bilemez” (Secde, 16-17) âyetini okudu.<br />

Sonra dedi ki: “Sana bütün işlerin başını, ana direğini<br />

<strong>ve</strong> doruk noktasını bildireyim mi?”<br />

Dedim ki: E<strong>ve</strong>t Ey Allah’ın Rasûlü!<br />

17


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Dedi ki: “İşin başı İslâm, direği namaz, doruğu cihaddır.”<br />

Sonra dedi ki: “Sana bütün bunları toplayan şeyi bildireyim<br />

mi?”<br />

Dedim ki: E<strong>ve</strong>t Ey Allah’ın Rasûlü!<br />

Bunun üzerine dilini tuttu <strong>ve</strong>: “Bunu koru” dedi.<br />

Dedim ki: Ey Allah’ın Rasûlü! Biz konuştuklarımızdan<br />

da sorgulanacak mıyız?<br />

Dedi ki: “Annen seni yitirsin Ey Muaz! İnsanları yüzüstü<br />

cehenneme sürükleyen, ancak dillerinin ürettikleridir!”<br />

Tirmizi rivayet etmiş <strong>ve</strong> “bu hadis hasen sahihtir”<br />

demiştir.<br />

Öldürücü olan ikinci yer; adetten, gü<strong>ve</strong>nliliği hissetmekten<br />

<strong>ve</strong> tehlikeyi hissedememekten kaynaklanan<br />

kuralları uygulamadaki gevşeklik, düşmanlarımızın<br />

bize karşı gece gündüz kurduğu tuzaklardan <strong>ve</strong> bıkmadan<br />

usanmadan bizim hata <strong>ve</strong> avretlerimizi araştırdıklarından<br />

cahillikten kaynaklanmaktadır. Allah onları<br />

kahretsin. Amin.<br />

Üçüncüsü: Kişinin kendisini ilgilendirmeyen şeylere<br />

girmesi, bir şeyleri bilme (merak) <strong>ve</strong> fazlalıkları öğrenme<br />

sevgisinden dolayı kendisi ile alakası olmayan şeylere<br />

bakmasıdır.<br />

Dördüncüsü: Bu da günümüzde en tehlikeli olanıdır.<br />

Telefonları, iletişim aletlerini <strong>ve</strong> özellikle de bilgisayar<br />

<strong>ve</strong> interneti kötü kullanmaktır.<br />

Bütün bu saydıklarımızı kısaca açıklayacağız inşêallah.<br />

18


■ 1. BÖLÜM: VAKIA VE ŞERIATTA EMNIYETIN ÖNEMI, SEBEPLERI VE VESILELERI ■<br />

Gü<strong>ve</strong>nlik meseleleri <strong>ve</strong> <strong>ve</strong>sileleri hakkında konuşmaya<br />

başlamadan önce İslam dinine iman etmenin <strong>ve</strong><br />

akidenin rükünlerinden olan bazı şeyleri hatırlatmamız<br />

gerekmektedir. Bu meselelerden en önemlileri şu<br />

sayılacak olanlardır:<br />

Birinci mesele: Allah (subhanehu <strong>ve</strong> teâlâ)’nın kaderleri<br />

yazdığına, Allah’ın dilediğinin olacağına <strong>ve</strong> dilemediğinin<br />

olmayacağına <strong>ve</strong> Aliyyül Azim olan Allah’tan başka<br />

güç <strong>ve</strong> kuv<strong>ve</strong>t olmadığına iman etmemiz <strong>ve</strong> bunları<br />

bilmemiz gerekir. Aynı zamanda Allah Rasûlü (sallallâhu<br />

aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’den gelen sahih hadisteki şeyleri de hatırlamamız<br />

gerekir. İbnu Mesud (radıyallâhu anhu) dedi ki:<br />

Bize, doğru söyleyen, doğruluğu tasdik <strong>ve</strong> kabul edilmiş<br />

olan Allah Rasûlü (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem) bize şöyle anlattı:<br />

“Sizden birinizin yaratılışının başlangıcı, annesinin<br />

karnında kırk günde nutfe olarak toplanır. Sonra<br />

ikinci kırk günlük süre içinde pıhtı haline döner. Sonra<br />

da bir o kadar zaman içinde bir parça et olur. Daha<br />

sonra Allah bir melek gönderir <strong>ve</strong> melek, ona ruh üfler.<br />

Bu melek dört şeyle; anne rahmindeki canlının rızkını,<br />

ecelini, amelini, iyi biri mi, yoksa kötü biri mi olacağını<br />

yazmakla emrolunur.” (Muttefekun Aleyh)<br />

Allah’ın insana yazdığı eceli kişinin ömrüdür. Bu artmaz<br />

<strong>ve</strong> eksilmez. Rızık da aynı bunun gibidir. Yine aynı<br />

şekilde hiçbir ihtiyatın kadere fayda <strong>ve</strong>rmeyeceğini de<br />

bilmemiz <strong>ve</strong> buna iman etmemiz gerekir. Gü<strong>ve</strong>nlik konularında<br />

hatırlatmak istediğimiz bütün bu ihtiyatların<br />

hepsini; nefislerimizi, kardeşlerimizi, Müslümanların<br />

avretlerini, sırlarını <strong>ve</strong> sınırlarını korumamız için<br />

Allah’ın bize emrettiği sebeplere sarılma babındandır.<br />

İbnu Abbas küçük çocukken kendisine Rasûlullah<br />

(sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem) şöyle buyurdu: “Ey çocuk sana<br />

birkaç kelime öğreteceğim: Sen Allah’ı (dinini) koru ki,<br />

19


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Allah’ta seni korusun, sen Allah’ı dinini koru ki, Allah’ı<br />

karşında bulursun. İstediğin zaman Allah’tan iste, yardım<br />

dilediğin zaman Allah’tan yardım dile. Bil ki ümmet<br />

eğer sana bir şeyle fayda <strong>ve</strong>rmek üzere toplansa,<br />

sana ancak Allah’ın senin lehine yazdığı şey ile fayda<br />

<strong>ve</strong>rebilirler <strong>ve</strong> eğer sana bir şey ile zarar <strong>ve</strong>rmek üzere<br />

toplansa ancak Allah’ın senin aleyhine yazdığı şeyle<br />

sana zarar <strong>ve</strong>rebilirler. Kalemler kaldırıldı <strong>ve</strong> sahifeler<br />

kurudu.”<br />

Yani, artık kaderler yazılmış, kalemler kaldırılmış <strong>ve</strong><br />

sayfalar kurumuştur. Allah’ın yazdığı gerçekleşecektir.<br />

Koruma Allah’ın elindedir <strong>ve</strong> insanın yapması gereken<br />

şey dua ederek Allah’tan kaderin yumuşağını istemesi;<br />

şer’i, sebebi <strong>ve</strong> ameli olan korunma sebeplerine sarılmasıdır.<br />

İnanmamız gereken ikinci mesele de: Allah’ın şu<br />

sözü ile özetlediği genel korunma <strong>ve</strong> gü<strong>ve</strong>nlik kurallarıdır:<br />

“İman edip de imanlarına zulmü (şirki) bulaştırmayanlar<br />

var ya; işte gü<strong>ve</strong>n onların hakkıdır. Doğru yolu<br />

bulmuş olanlar da onlardır.” (En’am, 82)<br />

İmanlarına zulmü yani şirki karıştırmayanlar; işte<br />

bunlar Allah katından dünyada koruma <strong>ve</strong> gözetme,<br />

ahirette de affetme <strong>ve</strong> büyük korkudan <strong>ve</strong> azaptan gü<strong>ve</strong>nde<br />

kılınmak ile korunacaklardır.<br />

Dünya <strong>ve</strong> ahirette bu gü<strong>ve</strong>nliği isteyen kişinin; kalbini<br />

Allah Teâlâ’ya bağlaması, O’na hiçbir şeyi ortak<br />

koşmaması, O’ndan başkasından umut etmemesi, O’ndan<br />

başkasından korkmaması, O’ndan başkasından rızık<br />

beklememesi, O’ndan başkasının <strong>ve</strong>receği zarardan<br />

korkmaması, hakkıyla O’na te<strong>ve</strong>kkül etmesi <strong>ve</strong> hakkıyla<br />

O’na yönelmesi gerekir.<br />

20


■ 1. BÖLÜM: VAKIA VE ŞERIATTA EMNIYETIN ÖNEMI, SEBEPLERI VE VESILELERI ■<br />

Üçüncü mesele: Her mü’minin <strong>ve</strong> her mücahidin<br />

gü<strong>ve</strong>nlik sebeplerinden en önemlisinin Allah’ın beraberliği<br />

olduğunu, O’nu zikrederek, şükrederek <strong>ve</strong> güzel<br />

ibadet ederek O’na yakınlaşmasıdır. Bunun belirli sebepleri<br />

<strong>ve</strong> <strong>ve</strong>sileleri vardır. En önemlileri: ibadet etmek;<br />

namaz, gece namazı, zikirler, nafile oruç tutma, çokça<br />

Kur’an okuma, zikir <strong>ve</strong> gücü yetenin sadaka <strong>ve</strong>rmesinden<br />

oluşan nafile ibadetleri çoğaltmasıdır. Buhari’nin<br />

rivayet ettiği kudsi hadiste Ebu Hureyre dedi ki: Allah<br />

Rasûlü (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem) dedi ki: “Allah buyurdu<br />

ki: Kim benim <strong>ve</strong>li kuluma düşmanlık ederse ben de<br />

ona harp ilan ederim. Kulumu bana yaklaştıran şeyler<br />

arasında en çok hoşuma gideni, ona farz kıldığım<br />

şeyleri eda etmesidir. Kulum bana nafile ibadetlerle<br />

yaklaşmaya devam eder, sonunda sevgime erer. Onu<br />

bir sevdim mi artık ben onun işittiği kulağı, gördüğü<br />

gözü, tuttuğu eli, yürüdüğü ayağı (aklettiği kalbi, konuştuğu<br />

dili) olurum. Benden bir şey isteyince onu <strong>ve</strong>ririm,<br />

benden sığınma talep etti mi onu himayeme alır,<br />

korurum. Ben yapacağım bir şeyde, mü’min kulumun<br />

ruhunu kabzetmedeki tereddüdüm kadar hiç tereddüte<br />

düşmedim: O ölümü sevmez, ben de onun sevmediği<br />

şeyi sevmem.”<br />

Kul ibadeti ile Allah’ın <strong>ve</strong>lisi <strong>ve</strong> sevdiklerinden olmaya<br />

erişirse, Allah’ın yüce kitabında buyurduğu şu kimselerden<br />

olur: “Bilesiniz ki, Allah’ın dostlarına hiçbir<br />

korku yoktur. Onlar üzülmeyeceklerdir de.” (Yunus, 62)<br />

Yine hadiste de geldiği gibi: “Kim benim <strong>ve</strong>li kuluma<br />

düşmanlık ederse ben de ona harp ilan ederim.” Eğer<br />

Allah’ın <strong>ve</strong>lisi olabilirsen Allah senin düşmanların ile<br />

savaşmayı <strong>ve</strong> seni onlardan korumayı üstlenmiştir.<br />

21


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Allah’ın beraberliğini gerektiren en önemli sebeplerden<br />

biri de: günah, eğlence yerlerinden <strong>ve</strong> Allah <strong>ve</strong><br />

Rasûlü’nün kaçınılmasını emrettiği her yerden kaçınmak<br />

<strong>ve</strong> uzak durmaktır. Çünkü günahlar; belaların,<br />

musibetlerin; kâfirler, mürtedler <strong>ve</strong> yardımcıları olan<br />

kâfir <strong>ve</strong> zalimlerin mü’minlere musallat olmasının<br />

en önemli <strong>ve</strong> öncelikli sebeplerindendir. Günahlardan<br />

kaçındıktan sonra da ibadetler <strong>ve</strong> nafilelere yapışmanın<br />

sırası gelmektedir. Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur:<br />

“Sabrederek <strong>ve</strong> namaz kılarak (Allah’tan) yardım dileyin.<br />

Şüphesiz namaz, Allah’a derinden saygı duyanlardan<br />

başkasına ağır gelir.” (Bakara, 45)<br />

Nebevi sünnette zikirler, nasları, bereketleri, bunun<br />

sebebi ile Allah’ın kullarını insan, şeytan, hastalık, belalar<br />

<strong>ve</strong> hatta böceklerden dahi koruyacağı hakkında<br />

tafsilatlar vardır. Bunları zikir kitaplarından okumanızı<br />

tavsiye ederim.<br />

Her mücahidin; sabah <strong>ve</strong> akşam zikirlerini, yatarken<br />

okunacak zikirleri <strong>ve</strong> sünnette hayatın çeşitli yerlerinde<br />

söylendiği sabit olan zikirleri içeren bir virdinin olması<br />

gerekir. İstiğfar dilemeyi <strong>ve</strong> Allah Rasûlü (sallallâhu aleyhi<br />

<strong>ve</strong> sellem)’e salat getirmeyi çoğaltması gerekir. Allah bize<br />

yeter <strong>ve</strong> O ne güzel <strong>ve</strong>kildir, sözünü çoğaltması gerekir.<br />

Güç <strong>ve</strong> kuv<strong>ve</strong>t yalnızca aliy <strong>ve</strong> azim olan Allah’a aittir,<br />

zikrini <strong>ve</strong> bunun dışında Nebi (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’den<br />

sabit olan zikirleri çoğaltması gerekir. Aynı zamanda<br />

cahillerin <strong>ve</strong> bid’atçıların yaptığı sünnette sabit olmayan<br />

zikirleri yapmaması gerekir. Hatta bunların bazılarında<br />

Allah’ın rızası yerine kızmasını celbeden şirk<br />

sözleri mevcuttur. Allah’a sığınırız. Kuran’a <strong>ve</strong> Sünneti<br />

şerife sarılmaları gerekir. Bu sayılan meseleler şer’i gü<strong>ve</strong>nliğin<br />

en önemli sebeplerindendir.<br />

22<br />

Sebebî <strong>ve</strong> vakıa da olan korunma sebeplerine gelince;


■ 1. BÖLÜM: VAKIA VE ŞERIATTA EMNIYETIN ÖNEMI, SEBEPLERI VE VESILELERI ■<br />

Önce de geçtiği üzere bunların en önemlileri dili<br />

korumak, kişiyi ilgilendirmeyen şeylere girişmemek,<br />

başkalarını alakaları olmadığı konularda bilgi sahibi<br />

kılmamak, kendi sırlarını <strong>ve</strong> Allah’ın dini için çalışan<br />

mücahid kardeşlerinin sırlarını gizli tutmak <strong>ve</strong> işi ashabına<br />

<strong>ve</strong> ehline <strong>ve</strong>rmektir. Allah mümin kullarını uyararak<br />

<strong>ve</strong> onlara öğreterek şöyle buyurur: “Kendilerine<br />

gü<strong>ve</strong>nlik (barış) <strong>ve</strong>ya korku (savaş) ile ilgili bir haber<br />

geldiğinde onu yayarlar. Hâlbuki onu peygambere <strong>ve</strong><br />

içlerinden yetki sahibi kimselere götürselerdi, elbette<br />

bunlardan, onu değerlendirip sonuç (hüküm) çıkarabilecek<br />

nitelikte olanları onu anlayıp bilirlerdi. Allah’ın<br />

size lütfu <strong>ve</strong> merhameti olmasaydı, pek azınız hariç,<br />

muhakkak şeytana uyardınız.” (Nisa, 83)<br />

Mücahid kişiye bir sır <strong>ve</strong>rildiği zaman <strong>ve</strong>ya kasıtsız<br />

bir şekilde bir sırdan haberdar olduğu zaman yapması<br />

gereken şey onu yaymaması, onu ashabına döndürmesi<br />

<strong>ve</strong> kardeşler arasında yaygara <strong>ve</strong> kaos çıkartıp<br />

korku yaymaması <strong>ve</strong> sırları <strong>ve</strong> projeleri açığa vurmamasıdır.<br />

Bu mesele Allah <strong>ve</strong> Rasûlü (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’in<br />

kendisinden sakındırdığı bir meseledir. Ebu Hureyre<br />

(radıyallâhu anhu) Nebi (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’i şöyle<br />

derken işitmiştir: “Kul, iyice düşünüp taşınmadan bir<br />

söz söyleyi<strong>ve</strong>rir de bu yüzden cehennemin, doğu ile<br />

batı arasından daha uzak bir yerine düşer gider.” (Muttefekun<br />

Aleyh)<br />

Yine Ebu Hureyre Nebi’den şöyle dediğini rivayet<br />

eder: “Kul, Allah’ın hoşnut olduğu bir sözü önemsemeksizin<br />

söyleyi<strong>ve</strong>rir de Allah onun derecesini yüceltir.<br />

Yine bir kul Allah’ın gazabını gerektiren bir sözü<br />

hiç önemsemeksizin söyleyi<strong>ve</strong>rir de Allah onu bu sözü<br />

sebebiyle cehennemin dibine atar.” Buhari rivayet etmiştir.<br />

23


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Belki de söylediği sözden <strong>ve</strong> kurala uymamasından<br />

dolayı bir Müslüman <strong>ve</strong>ya mücahid öldürülebilir. Böylelikle<br />

o kişinin kanının akıtılmasından, ırzının çiğnenmesinde<br />

<strong>ve</strong> evinin harap olmasında ortak olacaktır.<br />

Bundan Allah’a sığınırız. Mücahid kişi dilini kendisini<br />

ilgilendirmeyen şeylerde <strong>ve</strong> Müslümanlara zarar <strong>ve</strong>recek<br />

şeylerde kullanmaktan artık koruması gerekir. Mücahidin<br />

genel insanların alçaklarından <strong>ve</strong> kendilerini<br />

ilgilendirmeyen şeylerde konuşan kadınlar gibi olmamalıdır.<br />

Gizlilik, dili korumak <strong>ve</strong> kişinin kendisini ilgilendirmeyen<br />

şeylere girişmemesi şahsın <strong>ve</strong> Müslüman<br />

cemaatin emniyeti için en önemli kurallardandır. Kuran-ı<br />

Kerim’de, âlimlerin tefsirlerinde, nebevi sünnette<br />

<strong>ve</strong> Rasûlümüz Mustafa (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’in hayat<br />

kıssasında bir çok gü<strong>ve</strong>nlik <strong>ve</strong> hareket ile alakalı buradaki<br />

konunun darlığından zikredemediğimiz birçok<br />

dersler vardır. Onların asıl kaynaklarından ders olarak<br />

işlenmesini nasihat ediyoruz.<br />

■ ■ ■ ■ ■<br />

24


ikinci bölüm<br />

ŞAHSİ EMNİYET VE<br />

CEMAAT EMNİYETİNDE<br />

GENEL İLKELER


Cihad toplumsal bir ibadettir. Kendi mey<strong>ve</strong>lerini ancak<br />

topluluğun güçlerinin toplanması halinde <strong>ve</strong>rir.<br />

İster bu bir cemaat, örgüt <strong>ve</strong>ya küçük bir mecmua olsun<br />

fark etmez. Genelde de Müslüman kişi bu farizayı; mal,<br />

silah, malumat, ameli gerçekleştirme, meskeni <strong>ve</strong> sığınağı<br />

ayarlama <strong>ve</strong> buna benzer konularda başkalarından<br />

yardım almadan tek başına yapamaz.<br />

Sayısı ne kadar az olsa da mücahid bir mecmua<br />

oluşturduktan sonra artık oradaki her bir ferdin gü<strong>ve</strong>nliği<br />

mecmuanın gü<strong>ve</strong>nliği olacaktır. Böylelikle cemaat<br />

gü<strong>ve</strong>nliği diye isimlendirdiğimiz şey gerçekleşecektir.<br />

Aksi takdirde mecmuanın fertlerinden birinin yapacağı<br />

hata <strong>ve</strong>ya gevşeklik Allah’ın koruması müstesna bütün<br />

mecmuaya zarar <strong>ve</strong> kötülük olarak dönecektir.<br />

Bundan dolayı da mecmuanın içindeki her ferdin<br />

emniyetine <strong>ve</strong> mecmua olarak kendi emniyetine önem<br />

göstermesi gerekir. Böylelikle mecmuanın gü<strong>ve</strong>nliği<br />

ferdin gü<strong>ve</strong>nliğinden daha önemli olmuş olacaktır.<br />

Hatta mücahid kişinin; mecmuanın emniyetini, sırlarını,<br />

silahlarını, adamlarını <strong>ve</strong> yerlerini koruması için<br />

kendi şahsi emniyetini feda etmesi gerekir. Bunu da<br />

Allah Teâlâ katından Müslümanları koruyan bir cihad<br />

olarak görmesi gerekir.<br />

Bu bölümde ferdin emniyetini <strong>ve</strong> mücahid cemaatin<br />

emniyetini korumaya yardımcı olan bazı tavsiyeleri<br />

hatırlatmamız mümkündür.<br />

26


■ 2. BÖLÜM: ŞAHSI EMNIYET VE CEMAAT EMNIYETINDE GENEL İLKELER ■<br />

Bu tavsiyeler çalışmada vakit geçirme, tecrübe sahibi<br />

olma, bilgi sahibi olma <strong>ve</strong> hatalardan istifade ederek<br />

kazanılan tavsiyelerdir. Bu tavsiyeler şunlardır:<br />

1. Mücahid kişinin cihad meselelerinde diğer kimseler<br />

ile muamelelerinde gerçek ismi yerine takma<br />

bir isim kullanması gerekir. Şöyle ki o kimselerden<br />

biri tutuklanacak olursa mücahidin hakiki<br />

ismini <strong>ve</strong> şahsını bilmeyecektir <strong>ve</strong> böylelikle kolayca<br />

onu gösteremeyecektir. Bu ismin de konuşma<br />

anında <strong>ve</strong>ya telefon ile konuşulduğunda dikkat<br />

çekecek bir isim olmaması bilakis normal bir<br />

isim olması gerekir.<br />

2. Faydalı olan şeylerden biri de mücahidin takma<br />

bir isimden daha çok birkaç isim kullanmasıdır.<br />

Çalıştığı her cihet ile ayrı bir isim üzere çalışmasıdır.<br />

Şöyle ki şayet birkaç kişi bir anda tutuklanacak<br />

olsa bu kişinin farklı isimlerini bilecektir<br />

<strong>ve</strong> istihbarat bütün bu şahıslar ile bir kişinin çalıştığını<br />

bilmeyecektir. Hatta birden çok kişinin<br />

olduğunu zannedecektir. Böylelikle istihbaratın<br />

bu kişi <strong>ve</strong> cemaati hakkında soruşturma yapması<br />

dağınık olacaktır.<br />

3. Mücahidlerin kendi aralarındaki konuşmalardan,<br />

boş oldukları vakitlerden, kendi hayat kıssalarından,<br />

şahsi sıralarından; adreslerini, ders aldıkları<br />

yerleri söylemekten, yaptıklarını amelleri <strong>ve</strong> aileleri<br />

hakkında başkaları yanında konuşmaktan<br />

geri durmaları gerekir. Aynı zamanda kendilerini<br />

gösterecek olan herhangi bir bilgiyi <strong>ve</strong>ya alameti<br />

doğru olarak zikretmemeleri gerekir. Çünkü toplandığı<br />

zaman şahsa delalet edecek olan malumatları<br />

<strong>ve</strong>rmek ile beraber ismi gizlemenin bir<br />

faydası kalmayacaktır. Mesela babasının işini,<br />

27


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

eşinin akrabalarını, ticaret yaptığı dalı, medresesini<br />

<strong>ve</strong>ya şeyhini zikretmemesi gerekir.<br />

Bu hata mücahidler arasında çok yaygındır. İsmini<br />

gizler ancak bütün alametleri açığa vurur.<br />

Böylelikle bütün meselesi kolayca ortaya çıkar.<br />

Genel olarak mücahidin kardeşleri ile konuşurken<br />

susması <strong>ve</strong> başka mühim olan konuları konuşması<br />

gerekir. Şöyle denildiği gibi: “Konuşması<br />

çok olanın hatası çok olur. Konuşması az olanın<br />

hatası az olur.” İslami toplantılarda özellikle de<br />

mescid <strong>ve</strong> şeyhlerin meclislerinde kardeşler arasındaki<br />

tanışma yayılıyor, çok konuşuluyor <strong>ve</strong> bu<br />

toplantı <strong>ve</strong> meclislerde rahatlama çoğalıyor <strong>ve</strong><br />

böylelikle de sırlar açığa dökülüyor.<br />

4. Faydalı olan şeylerden biri de mücahidin kendi<br />

nefsi hakkında konuştuğu zaman çarpıtma yapıp<br />

karşıdaki insanlara direk olmadan sahte nesebini,<br />

beldesini, işini, dersini <strong>ve</strong> evini söylemesidir.<br />

Böylelikle karşıdaki kişiye yanlış bilgiler <strong>ve</strong>rip<br />

onlar tutuklandıklarında istihbarata bu bilgileri<br />

<strong>ve</strong>recekler <strong>ve</strong> böylelikle onları yanıltmış olursun.<br />

Bu da savaşta caiz olan aldatmalardandır. Bu kadar<br />

ihtiyaç miktarınca yapılır. Aldatmanın en azı<br />

(hafifi) susmak <strong>ve</strong> sırlar hakkında tafsilat <strong>ve</strong>rmemektir.<br />

5. Mücahidler <strong>ve</strong> çalışanların yaptığı en büyük <strong>ve</strong><br />

tehlikeli hatalardan biri de; mücahidin cihadi<br />

amellerini, gördüğü eğitimi, tanıştığı mücahidleri,<br />

başka yapılan işleri, tanıdığı mücahidleri,<br />

onların haberlerini <strong>ve</strong> kıssalarını anlatmasıdır.<br />

Mücahid bu işe başkalarını cesaretlendirme,<br />

öğretme <strong>ve</strong> faydalı bilgi <strong>ve</strong>rme niyeti ile başlar<br />

28


■ 2. BÖLÜM: ŞAHSI EMNIYET VE CEMAAT EMNIYETINDE GENEL İLKELER ■<br />

ancak şeytan çabucak bunu övünmeye, riyaya<br />

<strong>ve</strong> insanların işitme isteğine çevirir. Böylelikle<br />

kendisi için iki büyük hata gerçekleşir:<br />

-Birincisi; riyaya <strong>ve</strong> insanların işitmesi<br />

hastalığına girer, sevabı silinir <strong>ve</strong> bu<br />

iş sevap olduktan sonra günaha dönüşür.<br />

-İkincisi; Onun hakkında malumatlar edinilir.<br />

Kendisine anlattığı kişi tutuklanacak olsa duyduğu<br />

her şeyi anlatacaktır <strong>ve</strong> böylelikle istihbarat<br />

yanında bu kişinin musibeti daha da artacaktır.<br />

Asıl olan insanın salih amelini gizlemesi <strong>ve</strong> böylelikle<br />

sevabını, nefsini <strong>ve</strong> kardeşlerini korumasıdır.<br />

6. Müslümanlar <strong>ve</strong> mücahidler arasında yayılmış<br />

olan toplumsal hastalıklardan <strong>ve</strong> yaygın olan<br />

meselelerden biri de; kişinin kendi cihadi meselelerini,<br />

sırlarını <strong>ve</strong> cemaatinin sırlarını eşine<br />

<strong>ve</strong>ya bu mesele ile hiç alakası olmayan kendi<br />

katında gü<strong>ve</strong>nilir saydığı arkadaşına anlatmasıdır.<br />

Bu tehlikeli hastalık <strong>ve</strong> kötü ahlaktan dolayı<br />

Müslümanlara <strong>ve</strong> mücahidlere ne kadar da çok<br />

musibet <strong>ve</strong> zarar isabet etmiştir. Şöyle ki tehlike<br />

bu mücahide geldiği zaman ya kaçacaktır ya da<br />

tutuklanıp işkencelere sabrederek sırları gizleyecektir.<br />

Ancak istihbarat bunun sırlarını baskılara<br />

sabredemeyen <strong>ve</strong>ya tehlikeye göğüs geremeyen<br />

arkadaşından <strong>ve</strong>ya eşinden biliyor olacaktır. Bu<br />

da o kişinin günahından olur. Bu tür iş haramdır,<br />

Müslümanların sırlarını çiğnemektir <strong>ve</strong> önceden<br />

zikrettiğimiz konuya girmektedir. “Kendilerine<br />

gü<strong>ve</strong>nlik (barış) <strong>ve</strong>ya korku (savaş) ile ilgili bir<br />

haber geldiğinde onu yayarlar.”<br />

29


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Bu da hareketin amelinde hata, tehlike <strong>ve</strong> haramdır.<br />

O kişi de Allah katında kasıtlı olarak sebep olduğu<br />

şeyden mesuldür <strong>ve</strong> hesaba çekilecektir.<br />

Bu kişiyi ilgilendirmeyen şeyi konuşmak <strong>ve</strong> bunu<br />

işin kendisini ilgilendirmeyen kimseye anlatılması<br />

babındadır. Kendisi sırrını eşine <strong>ve</strong> arkadaşına<br />

açtığı gibi, kendi eşinin de belki bu sırrı kendisine<br />

açacağı arkadaşı, annesi <strong>ve</strong> komşusu vardır. Yine<br />

aynı şekilde bu arkadaşının da eşi, yakını <strong>ve</strong> sevdiği<br />

birileri vardır. Kendisini gülünç duruma düşürerek<br />

anlattığı sırrın da kimseye <strong>ve</strong>rilmemesini<br />

de söylememesi gerekir. Kendisi korunması vacip<br />

olan bir sırrı yaydığı gibi başkaları da bu sırları yayacaklardır.<br />

İşte böylelikle tehlike çemberi gittikçe<br />

genişlemeye <strong>ve</strong> bu zincirleme uzamaya başlar <strong>ve</strong><br />

sonunda bu mesele casuslara ulaşır. Sonrasında<br />

da bu mesele telefonlarda, meclislerde, erkek <strong>ve</strong><br />

kadınların boş konuştuğu yerlerde konuşulur <strong>ve</strong><br />

böylelikle musibet gerçekleşir.<br />

7. Müslüman toplumlarda gerçekten çok yaygın<br />

olan tehlikelerden biri de, meraklılık hastalığıdır.<br />

Bu da kişinin kendisini ilgilendirmeyen şeyler<br />

hususunda bilgi sahibi olmayı sevmesidir.<br />

Çok kere insan iki kişinin konuştuğu <strong>ve</strong> kendisini<br />

ilgilendirmeyen meseleyi kasıtlı <strong>ve</strong>ya kasıtsız<br />

duymuş olabilir. Sonrasında şeytan bu<br />

insanı daha çok dinlemeye, sormaya <strong>ve</strong> öğrenmeye<br />

iter. Böylelikle Allah Rasûlü (sallallâhu<br />

aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’in şu emrini unutur: “Kişinin İslam’ının<br />

güzelliği kendisini ilgilendirmeyen<br />

şeyleri terk etmesidir.” Böylelikle de kendisine<br />

fayda <strong>ve</strong>rmeyen bilakis kendisine <strong>ve</strong> Müslümanlara<br />

zarar <strong>ve</strong>recek olan bir şeyi öğrenmiş olur.<br />

Belki kendisi ile alakası olmayan bir mektup<br />

30


■ 2. BÖLÜM: ŞAHSI EMNIYET VE CEMAAT EMNIYETINDE GENEL İLKELER ■<br />

görecektir <strong>ve</strong> şeytan da bu kişiyi o mektubu açıp<br />

okumaya itecektir. Bu da ihanet, hırsızlık <strong>ve</strong> Müslümanların<br />

ırzlarını çiğnemektir. Allah Rasûlü<br />

(sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’den şu söz rivayet edilmiştir:<br />

“Kim kardeşinin mektubuna izinsiz bakarsa<br />

tıpkı ateşe bakmış gibidir.” Mücahid kimseye<br />

kulağı, gözü <strong>ve</strong> bilgisi hususunda kendisini ilgilendirmeyen<br />

şeylerde iffetli olması gerekir. Böylelikle<br />

nefsini selamette tutar <strong>ve</strong> Müslümanları<br />

korumuş olur.<br />

8. Cihadi örgütlerin üyelerinin çoğunda yayılmış<br />

olan hastalıklardan biri de, bu mücahidlerden çoğunun<br />

eskiden başka cihadi bir örgüt <strong>ve</strong>ya emir<br />

<strong>ve</strong>ya hoca <strong>ve</strong>ya şeyh ile irtibatları vardır. Bu mücahidlerden<br />

bazıları eski yerine geliyor <strong>ve</strong> yeni<br />

kurulan örgüt hakkında sırlar <strong>ve</strong>riyor <strong>ve</strong>ya mücahidlerden<br />

başka bir mücahidin sırlarını <strong>ve</strong>riyor<br />

<strong>ve</strong> bu emir, hoca <strong>ve</strong> şeyhin de bu mesele ile hiçbir<br />

alakası olmuyor. Böylelikle mücahidlerin haberleri<br />

işin kendisi ile alakası olmayan kimseler arasında<br />

geziyor <strong>ve</strong> zarar gerçekleşiyor. Allah bize<br />

sadece afiyeti takdir etsin.<br />

9. Son olarak da bazı insanların merak adı altında<br />

kendisini ilgilendirmeyen şeyler hakkında soru<br />

sormayı sevme hastalığına tutulduğunu zikredelim.<br />

Kendisi ile özel bağlantısı olan bir mücahid<br />

ile karşılaştığında bu kişi mücahide oturduğu<br />

mecliste aslından, faslından, ailesinden, işinden<br />

<strong>ve</strong> memleketinden sormaya başlar.<br />

31


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Karşısına böyle ge<strong>ve</strong>zelerin çıktığı kimseler onları Allah<br />

Rasûlü (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’in şu sözü ile yermesi<br />

gerekir: “Kişinin İslam’ının güzelliği kendisini ilgilendirmeyen<br />

şeyleri terk etmesidir.” Aynı şekilde o kişinin<br />

bu yerilen kötü ahlaktan soyutlanması için ona ders <strong>ve</strong>rip<br />

azarlaması gerekir.<br />

Ferdin gü<strong>ve</strong>nliği hakkında acele ile aklıma gelen<br />

tavsiyeler bunlardı. Gördüğün gibi bunun aslı iki önemli<br />

meseledir:<br />

1. Dili korumak <strong>ve</strong> raptetmek<br />

2. Kişinin kendisini ilgilendirmeyen meselelere girişmemesidir.<br />

Genel olarak Müslüman <strong>ve</strong> özel olarak da mücahidler<br />

bu iki meseleye dikkat etseler, rahatlarlar, rahatlatırlar,<br />

bu zor zamanda kendilerine <strong>ve</strong> Müslümanlara<br />

gelecek olan musibet, bela <strong>ve</strong> sıkıntıları azaltırlar. Allah,<br />

ancak kendisinde yardım istenilendir.<br />

■ ■ ■ ■ ■<br />

32


üçüncü bölüm<br />

DÜŞMANLARIN VE<br />

İSTİHBARATÇILARIN<br />

MÜSLÜMANLARA KARŞI<br />

CASUSLUKLARINDAKİ<br />

ÜSLUPLARI


Faydalı olan; yapılması vacip olan tedbir <strong>ve</strong> gü<strong>ve</strong>nliğin<br />

alınma üsluplarından konuşmadan önce<br />

düşmanların üsluplarından, tuzaklarından <strong>ve</strong> Müslümanlara<br />

karşı casuslukta kullandıkları yollardan konuşmamamızdır.<br />

Özellikle de haçlı kâfirlerin dostları<br />

olan mürted hükümetlerin istihbarat organlarını hakkında<br />

konuşmalıyız. Bunlardan bazıları;<br />

1. Her fırsatta halkın arasına Müslümanların düşmanlarından,<br />

nefisleri zayıf olanlardan <strong>ve</strong> münafıklardan<br />

muhbirler <strong>ve</strong> casuslar yerleştirmeleridir.<br />

Mescidlerde, medreselerde, çarşılarda,<br />

caddelerde, evlerin arasında; taksi, geniş motosiklet<br />

<strong>ve</strong> otobüsler gibi genel taşıma araçlarında,<br />

insanların toplandıkları <strong>ve</strong> hareket ettikleri her<br />

yerde casuslar vardır. Bu casuslar buralarda şüphe<br />

ettikleri şeyleri istihbarattaki efendilerine aktarırlar.<br />

2. Sabit <strong>ve</strong> taşınılabilir telefonları dinleme <strong>ve</strong> casusluğunu<br />

yapmak. Şöyle ki bunlar İslam için çalışanlardan<br />

<strong>ve</strong> mücahidlerden şüpheli olanların<br />

telefon konuşmalarını kaydedip gözetim altında<br />

dinlemektedirler. Bu <strong>ve</strong>sile Müslümanlara en çok<br />

zarar <strong>ve</strong>ren <strong>ve</strong>siledir. Bunu inşêallah ilerdeki konularda<br />

açıklayacağız.<br />

3. Müslümanları evlerinde, medreselerinde, çalıştıkları<br />

yerde <strong>ve</strong> mescidlerde elektronik casus<br />

alet ile dinlemek. Bu da çok küçük olan <strong>ve</strong><br />

34


■ 3. BÖLÜM: DÜŞMANLARIN VE İSTIHBARATÇILARINMÜSLÜMANLARA<br />

KARŞI CASUSLUKLARINDAKI ÜSLUPLARI ■<br />

etraftaki sesleri dinleyerek bu cihazın duyduğu<br />

sesleri karşılama istasyonlarına gönderen<br />

bir cihazı gizlice koyarak gerçekleşir.<br />

İstihbarat birimleri bu cihazları e<strong>ve</strong> gelen<br />

misafirler <strong>ve</strong>ya e<strong>ve</strong> gelen telefon <strong>ve</strong> elektrik<br />

işçileri aracılığıyla <strong>ve</strong> hata bazen evlerin<br />

üzerine <strong>ve</strong> duvarların üzerine özel atma silahı<br />

ile <strong>ve</strong>ya hava yolunu kullanarak dakik<br />

bir şekilde uçaklar aracılığıyla atabilirler.<br />

Aynı şekilde istihbarat birimleri bu cihazları gözetledikleri<br />

kimselerin arabalarına, ofislerine <strong>ve</strong><br />

çalıştıkları yere koyarak da kullanabilirler. Böylelikle<br />

gece <strong>ve</strong> gündüz onları dinleyebilirler. Hatta<br />

gözetledikleri kimseler kendileri için önemli ise<br />

yatak odalarını dahi dinleyebilirler. Allah’tan bu<br />

tür yerleri setretmesini dileriz.<br />

4. Şüphelenilen şahısları açık <strong>ve</strong>ya gizli sabit kameralar<br />

ile gözetlemek. Yeni icat edilen şeyler çok<br />

net <strong>ve</strong> gizli olabiliyorlar. Şöyle ki hacmi çok küçük<br />

olmasına rağmen ses <strong>ve</strong> görüntü kaydeden<br />

<strong>ve</strong> direk olarak bunu saklaması <strong>ve</strong> tutuklulara<br />

soruşturma esnasında göstermesi için istihbarat<br />

birimlerine gönderen cihazlar vardır.<br />

5. Yeni istihbarat birimleri Amerika ile yardımlaşarak<br />

insansız hava araçları <strong>ve</strong> hatta normal uçaklar<br />

ile gözetleme, fotoğraf çekme <strong>ve</strong> ses kaydediyorlar.<br />

Kendileri için önemli olan yerleri bunun ile<br />

gözetleyip çatıların altında <strong>ve</strong> yerin altında olsa<br />

da ses <strong>ve</strong> görüntü ile hareketleri kaydedebiliyorlar.<br />

35


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

6. Mahalli istihbarat birimleri Amerika ile yardımlaşarak<br />

önemli olan bazı yerleri, oraya giren <strong>ve</strong><br />

çıkanları, arabaları <strong>ve</strong> benzeri şeyleri gözetledikleri<br />

yerin <strong>ve</strong> şahsın önemine göre uydulardan gözetleyebiliyorlar.<br />

7. Son olarak da, CIA <strong>ve</strong> FBI birimleri de dahil olmak<br />

üzere günümüzdeki bir çok istihbarat birimleri;<br />

kaçırılmış olan kişileri aramada, gizlenenleri kovalamada<br />

<strong>ve</strong> büyük başlardan <strong>ve</strong> mürtedlerden<br />

olan mücrim önemli şahsiyetleri korumada sihirbazları<br />

<strong>ve</strong> cinleri kullanmaktadırlar.<br />

Bu birimler bunu itiraf ettiler <strong>ve</strong> gazeteler de bunun<br />

hakkında konuştu. Bu üsluptan kurtulmanın tek yolu;<br />

Kur’an <strong>ve</strong> mücahidin sabah <strong>ve</strong> akşam, yatma <strong>ve</strong> gece<br />

zikirlerinde sürekli olmasıdır. Böylelikle Allah’ın izni ile<br />

Kur’an <strong>ve</strong> zikir şeytanların <strong>ve</strong> dostlarının amellerini bozacaktır.<br />

Allah Teâlâ’nın da buyurduğu gibi: “Sizin bu yaptığınız<br />

sihirdir. Allah, onu elbette boşa çıkaracaktır. Çünkü<br />

Allah, bozguncuların işini düzeltmez.” (Yunus, 81)<br />

Genel olarak bunlar düşmanların, Müslümanlara<br />

karşı casusluk yapmada, haberlerini <strong>ve</strong> gizliliklerini<br />

araştırmada kullandıkları <strong>ve</strong>silelerdi. İşte buradan sonra<br />

bu düşmanca yapılan üsluplara karşı yapmamız gereken<br />

tedbirler <strong>ve</strong> gü<strong>ve</strong>nlik <strong>ve</strong>silelerini açıklayabiliriz.<br />

■ ■ ■ ■ ■<br />

36


dördüncü bölüm<br />

DURMA VE HAREKET<br />

ETME EMNİYETİ


Hareket emniyetinden kast edilen; bir yerden başka<br />

bir yere yürüyerek <strong>ve</strong>ya taşıt aracılığıyla giderken<br />

alınması gereken ihtiyatlar <strong>ve</strong> gü<strong>ve</strong>nlik önlemleridir.<br />

Durma emniyetinden kast edilen ise; hareket edilmeyen<br />

<strong>ve</strong> beklenilen evlerde, iş yerlerinde <strong>ve</strong> toplantılarda<br />

alınması gereken ihtiyatlardır.<br />

Gelecek olan konularda bunların en önemlilerini zikredeceğiz.<br />

38<br />

Mesken <strong>ve</strong> Kalma Yerinin Emniyeti<br />

A-) Duvarın dış tarafında <strong>ve</strong> evine bakan kimsenin<br />

gördüğü tarafta evinin çok doğal bir ev olarak gözükmesi<br />

gerekir. İstihbaratın <strong>ve</strong> casusların dikkatini çekecek<br />

her şeyin de giderilmesi gerekir.<br />

B-) Eğer takip edildiğini hissediyorsan <strong>ve</strong>ya önemli<br />

bir mesele hakkında takip edilen bir adam ile konuşmak<br />

istiyorsan <strong>ve</strong> istihbaratın da bundan haberinin<br />

olmamasını istiyorsan, o zaman evinde, işyerinde <strong>ve</strong><br />

genelde bulunduğun yerde dinleme cihazlarının bulunma<br />

ihtimalinden dolayı önemli olan hiçbir meseleyi<br />

konuşma. Bu gibi konuşmaları; bahçeler, lokantalar <strong>ve</strong><br />

çarşılar gibi umumi yerlerde konuşmaya çalış.<br />

C-) Toplantıları, ziyaretleri; sakallı <strong>ve</strong> emniyet birimleri<br />

tarafınca şüphelilerin ikamet <strong>ve</strong> oturma yerine gelmelerini<br />

çoğaltmayın. Bunu doğal haline kısıtlayın.


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

D-) Meskenleri <strong>ve</strong> ikamet yerlerini değiştirmeyi çoğaltmayın.<br />

Çünkü bu da emniyet birimleri tarafınca<br />

size karşı bir şüphe uyandıracaktır. Çünkü muhbirler <strong>ve</strong><br />

casuslar yeni olan evlerin durumlarını araştırıyorlar <strong>ve</strong><br />

bu kişinin halini irdeleyip kendilerine şüpheli gelenleri<br />

istihbarat birimlerine bildiriyorlar.<br />

E-) Şeklinde, elbiselerinde <strong>ve</strong> sakalında şaşırtacak<br />

derecede değişiklikler yapma. Sakallı olan kişi bir anda<br />

sakalını gidermemelidir. Sakalsız olan kişi de cihadi<br />

amele katıldığı için bir anda sakal uzatmamalıdır.<br />

Bunu yavaş yavaş yapmalıdır.<br />

F-) İstihbarat tarafından şüpheli görünen arkadaşlarının<br />

seni evinde <strong>ve</strong> doğal iş yerinde ziyaret etmesini<br />

engellemelisin. Özellikle de ziyareti gerektirecek iş meselesi,<br />

yakınlık <strong>ve</strong>ya memleket yakınlığı gibi güzel bir<br />

sebep <strong>ve</strong> kılıf yoksa bunu engellemelisin.<br />

G-) Evinde <strong>ve</strong>ya iş yerinde dinleme <strong>ve</strong> tecessüs cihazının<br />

olduğuna inanıyorsan, evinde <strong>ve</strong> çalıştığın yerde<br />

buluşacağınız yeri belirleme. Çünkü şayet sen gerçekten<br />

gözetlenen biriysen, seni dinleyecek <strong>ve</strong> buluşma yerinizi<br />

öğreneceklerdir.<br />

H-) Telefon üzerinden açık isim, buluşma yeri <strong>ve</strong> saatini<br />

<strong>ve</strong>rmemeye kendini alıştır.<br />

J-) Evinden <strong>ve</strong> işyerinden çıkan atıkların <strong>ve</strong> çöplerin<br />

içerdikleri şeylere dikkat etmen gerekir. Çünkü istihbarat<br />

eğer seni gözetliyorsa onları alacaktır <strong>ve</strong> onun içinde<br />

parçalanmış dahi olsa önemli gördüğü evrakları,<br />

bu ev <strong>ve</strong> mesken hakkında kendilerine fayda <strong>ve</strong>ren her<br />

şeyi alacaktırlar.<br />

39


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

40<br />

Önemli Vesikalar<br />

<strong>ve</strong> Evrakların Emniyeti<br />

Burada kast edilen önemli <strong>ve</strong>sikalara; kitaplar, defterler,<br />

şahsi evraklar, resimler, kasetler, CD’ler, disketler<br />

<strong>ve</strong> önemli bilgileri korumak için kullanılan bütün <strong>ve</strong>sileler<br />

girer.<br />

Bunları korumak hakkında dikkatlerinizi en önemli<br />

tavsiyelere çekeceğim.<br />

A-) Önemli evraklarını <strong>ve</strong> <strong>ve</strong>sikalarını evinin, işyerinin<br />

<strong>ve</strong> ikamet ettiğin yerin dışında saklamaya çalış.<br />

Şüphelerden uzak olan arkadaşın <strong>ve</strong>ya akrabana emanet<br />

olarak bırak.<br />

B-) En önemli sırları, isimleri, adresleri <strong>ve</strong> telefon numaralarını<br />

korunabilir küçük bir defterde sakla <strong>ve</strong> defterin<br />

yanında zaruret gerektirdiği zaman yakabilmen<br />

için <strong>ve</strong>sileyi de sakla. Bunun bir kopyasını da aynı şekilde<br />

başka gü<strong>ve</strong>nilir bir yerde sakla. Şayet zaruretten dolayı<br />

bunları yakarsan bilgilerini oradan geri alabilirsin.<br />

C-) Şayet bu <strong>ve</strong>sikaları evinde, işyerinde <strong>ve</strong>ya ikamet<br />

ettiğin yerde korumak zorundaysan, o zaman bunun<br />

için özel bir saklama yeri hazırla <strong>ve</strong> bu saklama yerine<br />

madeni hiçbir şey koyma. Çünkü istihbarat birimleri<br />

teftişe geldikleri zaman yanlarında madeni şeyleri keşfeden<br />

dedektör ile gelirler. Saklama sandığını tahtadan<br />

<strong>ve</strong>ya plastikten ayarlamaya çalış. Önemli eşyaları sakladığın<br />

sığınağında yağmur, fare <strong>ve</strong> haşerat gibi doğal<br />

telef etkenlerine de dikkat et.<br />

D-) Ailenden <strong>ve</strong> akrabalarından bu gizlediğin yeri<br />

şayet tutuklanacak olursa onu yerinden çıkartıp değiştirmesi<br />

için sadece bir kişiye göster <strong>ve</strong> başkalarına


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

gösterme. Bu sakladığın yerden başka kimseye de bahsetme.<br />

Araba, Motorsiklet <strong>ve</strong> Taşıt<br />

Araçlarının Emniyeti<br />

A-) Dikkat etmen gereken ilk şey, arabadaki evrakların<br />

sahibine işaret edeceğidir. Çünkü bu evraklar o<br />

kimsenin adı <strong>ve</strong> adresi üzere kaydedilmiştir. İstihbarat<br />

arabanın plakasına ulaşır ulaşmaz çok hızlı bir şekilde<br />

arabanın sahibine <strong>ve</strong> adresine ulaşacaktır. Bazen caddede<br />

<strong>ve</strong> bazen de evine ulaşmadan onlar ulaşacaklardır.<br />

Çünkü onlar bu bilgileri istihbarat sistemi aracılığı<br />

ile elde ediyorlar.<br />

B-) Birçok insanın hatta mücahidlerden dahi bazılarının<br />

bilmediği, bilinmesi gereken önemli bir bilgi<br />

vardır. O da, her arabanın motorunun, şasisinin <strong>ve</strong><br />

şasi parçalarının genelinde aynı şekilde motosiklette<br />

de bunlara özel numaraların olduğu bilgisidir. Örneğin:<br />

Motor numarası, şasi numarası gibidir. Yine bilmek gerekir<br />

araba yandığı, imha edildiği <strong>ve</strong> patlatıldığı zaman<br />

madenlerde kazılı olan bu numaraları kalır <strong>ve</strong> bunlar<br />

polis merkezinde arabanın plakasına kayıtlıdır. Dolayısıyla<br />

o arabanın sahibinin ismi, adresi <strong>ve</strong> eski sahipleri<br />

trafik polislerinin merkezinde kayıtlıdır.<br />

Bundan dolayı bir kardeşin <strong>ve</strong>ya arkadaşın <strong>ve</strong>ya<br />

akrabanın sahip olduğu arabayı –misalen- patlatmada<br />

kullanmaman gerekir. Çünkü bunun sahipleri bilinecektir.<br />

Yine mesela silah taşımada kullanılmış olan<br />

araç ele geçirilse, mücahidler plakayı değiştirse <strong>ve</strong> arabada<br />

evraklar olmasa da motor, şasi <strong>ve</strong> diğer parçalar<br />

arabanın sahiplerine delalet edecektir.<br />

41


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Bundan dolayı hükümette <strong>ve</strong>ya kâfirlerden alınmış<br />

olan ganimet arabalarının <strong>ve</strong>ya mücahid kardeşlerden<br />

sahibine delalet etmeyecek sahte evraklar ile satın alınmış<br />

arabaların kullanılması gerekir.<br />

Burada emniyet ile alakası olmayan şer’i bir meseleye<br />

de tembih ederiz ki, Müslümanların malı haramdır.<br />

Bir Müslümandan gasp yolu ile araba <strong>ve</strong>ya mal almak<br />

caiz değildir. Şayet mücahidler bunları zaruriyetten<br />

ötürü almışlarsa <strong>ve</strong> mal da telef olmuşsa onun yerine<br />

geçecek şeyin <strong>ve</strong>rilmesi vaciptir.<br />

C-) İstihbarat birimleri tarafınca şüpheli olan, gözetlenen<br />

kişilerin arabasını <strong>ve</strong>ya taşıma araçlarını almamaya<br />

dikkat edin. Çünkü bunu kullanmak kendisiyle<br />

gittiği yerlere <strong>ve</strong> şahıslara işaret edecek <strong>ve</strong> bunların da<br />

şüpheli olmasına <strong>ve</strong>sile olabilecektir.<br />

D-) Arabada <strong>ve</strong>ya motosiklette istihbarat birimleri<br />

tarafından şüpheli olan kişiler varsa arabada dinleme<br />

cihazı olması ihtimalinden ötürü önemli meseleleri konuşmamaya<br />

dikkat etmek gerekir.<br />

E-) Arabanın <strong>ve</strong>ya motosikletinin evraklarının doğru<br />

olmasına, polisin sana yönelmesine sebep olacak şeylerden<br />

temiz olmasına, sürücü evraklarının yanında<br />

olmasına, trafikte aşırı hız <strong>ve</strong> işaretlerde geçerek polisi<br />

sana çeken kural ihlalleri yapmamaya <strong>ve</strong> aracının durdurulmaya<br />

<strong>ve</strong> bazen polisin işlere dahil olmasını gerektirecek<br />

şekilde bozuk <strong>ve</strong> hasarlı olmamasına gayret<br />

göster.<br />

42


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

Şehir İçi Genel Taşıtlar İle<br />

Yolculuk Yapma Emniyeti<br />

Taksi, geniş motosiklet <strong>ve</strong> otobüs ile yolculuk yapmak<br />

gibi. Burada bazı şeylere dikkat etmek gerekir.<br />

A-) İstihbarat birimlerinin genel taşıma işleri yapan<br />

bu insanların çoğunu istihbarata haber <strong>ve</strong>ren casus<br />

olarak görevlendirdiğine dikkat etmelisin. Bunlar kendilerine<br />

şüpheli gelen her şeyi haber <strong>ve</strong>riyorlar. Hatta<br />

bazılarının yanında şüphelendikleri kişileri hemen<br />

bildirmek için haberleşme cihazı <strong>ve</strong>ya telefonlar bulunmaktadır.<br />

Şüphelendikleri zaman da bu kişiyi polis<br />

<strong>ve</strong>ya istihbarat merkezlerine götürüyorlar. Onlara karşı<br />

dikkat etmemeye, çok konuşmamaya <strong>ve</strong> doğal insan<br />

şeklinde görünmeye dikkat etmek gerekir.<br />

B-) Geniş motosiklet <strong>ve</strong>ya taksi ile kişinin direk olarak<br />

kendi evine <strong>ve</strong>ya işyerine gitmemesi gerekir. Bilakis<br />

arada mesafe olan yerde inmesi, yürümesi <strong>ve</strong> motosikletçi<br />

<strong>ve</strong>ya taksicinin kendisini takip edip etmemesine<br />

dikkat etmesi gerekir. Eğer gideceği mesafe de uzun<br />

ise güzel olan birkaç araç ile gidip taksicinin bu kişinin<br />

bindiği <strong>ve</strong> indiği yeri bilmemesi için yolda bu araçlarda<br />

değişim yapmalıdır.<br />

C-) Arkadaşın ile takside <strong>ve</strong>ya geniş motosiklette<br />

önemli bir meseleyi konuşma. Çünkü şoför münafıklardan<br />

casus olabilir. Özellikle de isimler, yerler, adresler<br />

<strong>ve</strong> görüşme vakitlerini söyleme.<br />

D-) Aynı şekilde taksi, geniş motosiklet <strong>ve</strong> otobüslerin<br />

geçtiği yollarda polisin kontrol noktasının olup olmamasına<br />

<strong>ve</strong>ya emniyet birimlerinin kontrol noktasının<br />

olup olmasına <strong>ve</strong>ya da o bölgenin tehlikeli olup<br />

43


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

olmadığını bilmen gerekir. Eğer buralar hakkında şüphen<br />

varsa buralardan geri durmalısın.<br />

44<br />

Sefer Yollarında Genel Sefer<br />

Araçları İle Yolculuk Etme Emniyeti<br />

A-) Bilmelisin ki trenler <strong>ve</strong> otobüsler ile yapılan uzun<br />

yolculuklarda emniyet birimlerinden bir <strong>ve</strong>ya daha<br />

fazla kişi bulunur. Bunun görevi; yolculukta bulunmak,<br />

yolcuları gözetlemek, şüpheli gördüğü kimseyi belirlemek<br />

<strong>ve</strong> kendisine şüpheli gelen kimseyi bildirmektir.<br />

B-) Şuna da dikkat etmek gerekir ki; otobüs <strong>ve</strong>ya<br />

tren yolculuklarında durakların çoğunda istihbarattan<br />

adamlar, erkek <strong>ve</strong> kadın casuslar, seyyar satıcılar, dolaşanlar<br />

<strong>ve</strong> insanlardan para isteyen dilenciler çoktur.<br />

Burada durma vaktini uzun tutma.<br />

C-) Bilmen gerekir ki; bazı genel büyük istasyonlarda<br />

istihbarat ekipleri görüntü <strong>ve</strong> ses kaydeden kameralar<br />

yerleştirmişlerdir. Bazıları açık <strong>ve</strong> bazıları da gizlidir.<br />

D-) Eğer önemli şeyler <strong>ve</strong>ya devlet tarafından istenilen<br />

kişileri taşıyacaksan yanında çıkmadan önce yolu<br />

araştırmalısın. Kontrol noktalarını, emniyet birimlerinin<br />

yerlerini, yolda karşına çıkacak polisleri <strong>ve</strong> neler<br />

yaptıklarını da bilmelisin. Yine bu polislerin yanında<br />

kadınları arayan kadın polislerin de olduğunu bileceksin.<br />

E-) Pakistan’da uzun yolculuklarda polisler bütün<br />

yolcuları bir <strong>ve</strong>ya iki defa videolarını çekiyorlar <strong>ve</strong> bunun<br />

trafik kazası olduğunda şahısları bilmek için yaptıklarını<br />

söylüyorlar. Ancak bu yolcuların yüzlerini tanımak<br />

<strong>ve</strong> aynı yolda birkaç defa gidip gelenleri öğrenmek


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

için istihbaratın bir kullanış şekli olabilir. Bundan dolayı<br />

bu yolculukları yapan şüpheli <strong>ve</strong> devlet tarafından<br />

aranan kişilerin şekillerini değiştirmesi gerekir.<br />

F-) Şuna da dikkat etmek gerekir ki; bazen polisler<br />

yolcu otobüslerine gelerek araştırma yapıyorlar <strong>ve</strong> bu<br />

araştırmada cesedinde <strong>ve</strong>ya yolcu çantasında saklanmış<br />

silah varsa bulunması için maden bulan cihazlar<br />

da kullanıyorlar <strong>ve</strong> önce de söylediğimiz gibi kadınların<br />

üzerini araştırmak için yanlarında kadınlar da getiriyorlar.<br />

Bundan dolayı ihtiyatlı olmak gerekir.<br />

G-) Havalimanlarında bütün eşyalar içinde olan madenleri<br />

belli etmesi için ışınlı cihazların içinden geçmekte<br />

<strong>ve</strong> yolcuların bedenleri araştırılmaktadır. Açık<br />

bir şekilde şüphe çeken şeyler getirmemek gerekir. Yine<br />

bazı havalimanlarında polisler yanlarında polis köpekler<br />

de bulunduruyorlar. Bu köpekler de koku alma hissi<br />

ile silah mermileri <strong>ve</strong> patlayıcı maddelerin kokusunu<br />

alabiliyorlar.<br />

Bazen de bunu yolculuk istasyonlarında da yapıyorlar.<br />

Zaten bu köpekler, tağutların <strong>ve</strong> zalimlerin yardımcılarından<br />

olan insan köpeklerinin yanında bulunuyorlar.<br />

Allah onları kahretsin, cehennemde onları beraber<br />

diriltsin. Orası ne kötü dönüş yeridir.<br />

Bilgisayar <strong>ve</strong> Tabilerinin Emniyeti<br />

İyi bilmemiz gerekir ki, günümüzde istihbarat ekipleri<br />

evlerden bir evi bastıkları zaman ilk araştırdıkları<br />

şey bilgisayardır. Çünkü insanlar bunu; önemli bilgileri,<br />

adresleri, telefon numaralarını, kitapları <strong>ve</strong> iş programını<br />

korumak için kullanıyorlar.<br />

45


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Bundan dolayı bilgisayar <strong>ve</strong> ona tabi olanlar günümüzde<br />

mücahidler için çok tehlikeli bir yer teşkil etmektedir.<br />

Bundan dolayı bu faydalı ama aynı zamanda<br />

düşman tarafından ele geçirildiği takdirde çok zararlı<br />

olan cihaz hakkında bazı bilgi <strong>ve</strong> gü<strong>ve</strong>nlik içeren şeyleri<br />

bilmek gerekir.<br />

Bunlardan biri de; harddiskin insana benzediğini<br />

bilmendir. Onun da dış <strong>ve</strong> iç beyine benzer beyni vardır.<br />

Yani, harddiskte bulunan gizli <strong>ve</strong> açık bütün dosyalar<br />

<strong>ve</strong> bilgiler dış beyindir. Bu bilgileri bilgisayarı açtıktan<br />

sonra kolayca bulabilirsin. Hatta bilgisayara şifre koyulmuş<br />

olsa da bu konuda uzmanlaşmış kişiler şifreyi<br />

kırarak bilgisayara girebilir <strong>ve</strong> bu bilgilere ulaşabilirler.<br />

Ancak bilmen gerekir ki senin önceden bilgisayara<br />

koyduğun <strong>ve</strong> silip çöp kutusuna gönderdiğin <strong>ve</strong> geri<br />

döndüremediğin bütün dosya <strong>ve</strong> bilgiler bilgisayarın<br />

iç beyninde korunmuş olarak kalacaktır. İstihbarat birimleri<br />

tarafında bu konularda uzmanlaşmış kimseler<br />

çalışmaya başladığı andan ele geçirilene kadar hard<br />

disk <strong>ve</strong>ya bilgisayarda bulunan bütün bilgileri bu işte<br />

uzmanlaşmış kimselerin anlayacağı karışık programlar<br />

sayesinde geri getirebilirler.<br />

Aynı şekilde bilgisayar ilk çalıştığı günden itibaren<br />

oraya giren her hangi bir şeyi, hard diski parçalamak<br />

<strong>ve</strong>ya yakmak dışında silemeyeceğini de bilmelisin.<br />

Hard disk hakkında söylenilen bu şeylerin aynısı<br />

malumat taşıyan CD, disket, flash bellek, harddisk <strong>ve</strong><br />

sim kart gibi cihazlarda da geçerlidir.<br />

Hatta diskete <strong>ve</strong>ya kartlara format atsan dahi önce<br />

yüklediğin dosyaları geri getirmek mümkündür. Bunlar<br />

ihtimalli <strong>ve</strong> olabilen şeylerdir. Kendisine önemli bir<br />

46


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

bilgi yüklediğin cd, disket <strong>ve</strong>ya sim kartı yakmadan bu<br />

bilgilerin silindiğinden emin olma.<br />

Yukarda söylediğim bilgiler ile beraber şimdi söyleyeceğim<br />

bazı tavsiyeleri de göz önünde bulundurman<br />

gerekir.<br />

––<br />

Her kardeşin yanındaki önemli bilgileri farklı<br />

hard disklerde koruması gerekir. Hard disklerden<br />

biri bütün tehlikeli şeylerden uzak bir şekilde<br />

doğal şeyler için kullanılacak. Tıpkı ev işleri, çocuk<br />

eğitimi, elektronik oyunlar, ailevi işler, resim,<br />

film, neşid, Kur’an <strong>ve</strong> benzeri şeyler gibi. Aynı zamanda<br />

tehlikeli bilgileri sakladığı özel bir hard<br />

diski de olması gerekir. Yine internete gireceği<br />

zaman kullanacağı üçüncü hard disk de gereklidir.<br />

İlerde de söyleyeceğimiz gibi internet ağları<br />

cihazın içindeki şeyleri bilebilir.<br />

––<br />

Dediklerine göre bilgileri kökünden silen bazı<br />

programlar varmış. Önemli bilgileri silmek için<br />

bu tür uygulamaların kullanılması gerekir. Yine<br />

de istihbarat birimleri tarafından bunları geri<br />

döndürebilen uzmanların da olduğu söylenmektedir.<br />

Dolayısıyla en güzel olanı, tehlike olduğu<br />

zaman hard diski kırmak <strong>ve</strong>ya işi bittiği zaman<br />

hard diski saklamaktır.<br />

––<br />

Şayet ailevi meseleler <strong>ve</strong> işler için kullanılan bir<br />

hard disk varsa en güzel olan bunu araştırılma<br />

ihtimali olan evde bulundurmamaktır.<br />

– – Disket, cd <strong>ve</strong> bilgi taşıyan cihazlara olan ihtiyaç<br />

bittikten sonra bunların yakılması sonra da tam<br />

anlamıyla yok edilmesi gerekir.<br />

47


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Toplantılar, Görüşmeler <strong>ve</strong><br />

Konuşmaların Emniyeti<br />

İki önemli <strong>ve</strong>ya tehlikeli şahsın arasında gerçekleşen<br />

buluşmalar tehlikeli zararlar <strong>ve</strong>rebilecek olan en<br />

önemli meselelerdendir. Çünkü şayet bu buluşmaya<br />

gelenlerden biri gerekli ihtiyatları almamış <strong>ve</strong> zarar ile<br />

gelmiş ise, bu musibet Allah’ın koruduğu <strong>ve</strong> selamette<br />

kıldıkları müstesna oradaki herkesi kapsayacaktır. Bu<br />

konuda da şuan gelecek olanları tavsiye ederiz;<br />

––<br />

Gelen kimselerin arabaları <strong>ve</strong> motosikletleri ile<br />

gelmemeleri <strong>ve</strong> getirseler bile dışardan gören<br />

herkesin burada bir toplantı olduğunu anlayacağı<br />

şekilde evin önünde toplu olarak bırakmamaları<br />

gerekir.<br />

––<br />

Gelenlerin hepsi bir defada <strong>ve</strong>ya kısa zaman içinde<br />

gelmemeleri gerekir. Yavaş yavaş gelmeleri<br />

gerekir.<br />

––<br />

Taksi <strong>ve</strong>ya geniş motosiklet ile gelenler ev kapısının<br />

önüne kadar gelmemeleri bilakis biraz uzak<br />

mesafede inerek yürümeleri gerekir.<br />

––<br />

Yüzlerin belli olmaması için toplantının akşam<br />

olması da güzeldir.<br />

– – Toplantıları mescidler <strong>ve</strong> hükümet tarafından<br />

şüpheli olan kişilerin evi gibi gözetlenme ihtimali<br />

olan yerlerde yapmayın. Bilakis normal arkadaşlarınızın<br />

evlerinde yapın. Böylelikle dikkat çekmez<br />

<strong>ve</strong> dinleme cihazına maruz kalmazsınız.<br />

48


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

––<br />

Toplantıya gelenler toplantı yerine ulaşmadan<br />

önce telefonlarının bataryalarını <strong>ve</strong> sim kartlarını<br />

çıkartmak suretiyle tam anlamıyla dağıtmaları<br />

gerekir. Aynı zamanda bunların toplantı odasına<br />

da koyulmaması gerekir. Çünkü bazen bunlar<br />

dinleme cihazı olarak da kullanılıyor.<br />

––<br />

Toplantıdan önce sabit ev telefonunu telefon kablolarından<br />

sökmek gerekir. Aksi takdirde bu da<br />

açık kalacaktır <strong>ve</strong> gözetilmeye açık olacaktır.<br />

––<br />

Toplantı gü<strong>ve</strong>nliği için de bir mesul seçilmesi gerekir.<br />

Yukarda zikrettiğimiz şeylere, telefonların<br />

sökülmesine <strong>ve</strong> bunun gibi gü<strong>ve</strong>lik önlemlerini<br />

kontrol etmesi gerekir. Eğer bu kurallara uymayan<br />

olursa tehlikeyi önlemek için -imkan varsao<br />

kimse uzaklaştırılması gerekir.<br />

Şahısları Evde Saklama Emniyeti<br />

Genel olarak evde ev ahalisinden olmayan bazı şahısların<br />

gizlenmesi ev ahalisinin hayat akışından açık<br />

bir değişiklik yapmaması gerekir. Misal olarak; yakın<br />

dükkanlardan yapılan alış<strong>ve</strong>riş aşırı şekilde çoğaltılmaması<br />

gerekir. Özellikle de ekmek alımının çoğalmaması<br />

gerekir. Çöpler çok açık bir şekilde çoğalmaması<br />

gerekir. Eğer misafirler için kullandıkları özel şeyler<br />

varsa bunların çöplerinin de olmaması gerekir. Aynı şekilde<br />

bir anda evdeki seslerin <strong>ve</strong> gürültülerin de çoğalmaması<br />

gerekir. Komşuların gördüğü askılıklarda fazla<br />

elbise <strong>ve</strong>ya ev ahalisinin kullanmadığı yeni elbiseler<br />

olmaması gerekir. Eğer çocuklar o mıntıkadan değilse<br />

konuşmaları dikkati çekmemeli <strong>ve</strong> buna benzer şeylere<br />

dikkat edilmesi gerekir.<br />

49


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Genel olarak evdeki durumun doğal olması lazımdır.<br />

Genel <strong>ve</strong> önemli olan bazı tavsiyelerde bulunacağız:<br />

––<br />

Eğer gizlenen kişiler saklanılacak yerdeki şehirden<br />

iseler, dilleri <strong>ve</strong> şekilleri o mıntıka ehlinden<br />

farklı değilse, en güzel olanı o kimselerin evde<br />

uzun süreli misafir <strong>ve</strong>ya eski ev sakinleri ile beraber<br />

yeni kiracılar olduğunu söylemek <strong>ve</strong> açıklamaktır.<br />

Böylelikle onların bulunması doğal olur<br />

<strong>ve</strong> kendilerini yoracak olan ihtiyatlar ile zorlanmazlar.<br />

––<br />

Eğer gizlenen kişilerin dili <strong>ve</strong>ya şekli o mıntıkanın<br />

ahalisinden farklı ise, tıpkı Afganistan emirliğinin<br />

yıkılmasından sonra Pakistanlıların yanında<br />

kalan <strong>ve</strong> mürted Pakistan hükümetinin kovaladığı<br />

Arap aileler gibiyse sakinliğin çok olması, hareketin<br />

az olması, e<strong>ve</strong> giriş çıkışların çok acil olan<br />

şeylerden dolayı olması, akşam olması <strong>ve</strong> dağınık<br />

değil de düzenli olması gerekir.<br />

––<br />

Bu halde ev ahalisinin satın aldıkları şeyleri gizlemeleri<br />

<strong>ve</strong> bir anda eşyaları dikkat çekecek şekilde<br />

e<strong>ve</strong> almamaları gerekir. Bu eşyalarını da uzak<br />

yerlerden satın almaları gerekir.<br />

––<br />

Garip olan misafirlerden; ister konuşma esnasında,<br />

ister telsiz, kasetten <strong>ve</strong>ya başka yerden çıkan<br />

garip sesleri komşuların dikkatini çekmemesi<br />

için kontrol altına almak gerekir.<br />

– – Ev ahalisi komşuları hakkında bir kıssa aktardıkları<br />

zaman sözlerinin farklı olmaması için bütün<br />

ev fertlerinin aynı kıssa üzerinde ittifak etmesi<br />

gerekir.<br />

50


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

––<br />

Az önce de söylediğimiz gibi askılığa asılan elbiselerin<br />

doğallığına, bunun mekana <strong>ve</strong> ahaliye<br />

uygun olmasına dikkat etmek gerekir.<br />

––<br />

Çocukların hareketlerine, hatalarına, seslerine <strong>ve</strong><br />

komşular ile karışmasına karşı uyanık olmak gerekir.<br />

Güzel olan o çocukların ev ahalisi çocukları<br />

ile beraber olması böylelikle onların dilini öğrenmeleri<br />

<strong>ve</strong> diğer çocuklar ile <strong>ve</strong>ya zaruri sebepten<br />

ötürü dışarı çıktıkları zaman dikkat çekmemeleri<br />

gerekir.<br />

––<br />

Ev ahalisinin çocuklarının komşu çocuklar ile<br />

<strong>ve</strong>ya medreselerde yabancı misafirleri hakkına<br />

konuşmasına <strong>ve</strong> işi açığa çıkarmasına karşı uyanık<br />

olmak gerekir.<br />

Silah Satın Alma, Taşıma <strong>ve</strong><br />

Depolama Emniyeti<br />

––<br />

Silah tüccarlarının <strong>ve</strong> bu iş ile uğraşan çetelerin<br />

çoğunluğunun istihbarat ile çalıştığını bilmen<br />

gerekir. Dolayısıyla onlardan ihanet <strong>ve</strong> kalleşlik<br />

olabileceğini bilmen <strong>ve</strong> onlar ile muamelende<br />

dikkatli olman gerekir.<br />

– – Silah satın alımında esas satın alma yerinin kabileler<br />

olmasında <strong>ve</strong> ihtiyaç olan yere direk sizin<br />

götürmenize dikkat edin. Bundan daha kolayı ise<br />

mürted hükümetin askerleri <strong>ve</strong>ya polislerinden<br />

ganimet olarak alınan özellikle hafif silahları<br />

elde etmeye çalışın. Bu taşımaktan daha kolaydır<br />

<strong>ve</strong> külfeti daha azdır.<br />

51


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

––<br />

Depolama için kullanılan evin bilinmemesi için<br />

ziyaret <strong>ve</strong> toplanma evlerinden biri olmaması gerekir.<br />

Bunda olacak zarar büyüktür <strong>ve</strong> tehlikelidir.<br />

––<br />

Kendisinde silahın depolandığı ev sahibi kimsenin<br />

şüpheli biri olmaması bilakis şüphelerden<br />

uzak bir kişi olması gerekir.<br />

––<br />

Silahlardan büyük bir miktarı bir evde depolamayın<br />

<strong>ve</strong> büyük bir miktarı bir anda taşımayın.<br />

––<br />

Patlayıcı <strong>ve</strong> yanıcı maddeleri çıkma ihtimali olan<br />

bir kazadan dolayı temiz insanların öldürülmesine<br />

<strong>ve</strong>sile olma ihtimalinden dolayı yerleşim<br />

bölgelerinde depolamayın. Bilakis şehir dışında,<br />

çiftlikler <strong>ve</strong> uzak köylerde depolayın.<br />

––<br />

Silah <strong>ve</strong> patlayıcı madde depolayan kişi silah <strong>ve</strong><br />

patlayıcı maddelerin depolanma kurallarını bilmelidir.<br />

Bu kurallar buna özel kitaplarda açıklanmıştır.<br />

––<br />

İstihbarat ekiplerinin ev baskınlarında yer altına<br />

gömülü olan silahların yerini öğrenmek için<br />

madene hassas dedektör getirdiklerini bilmeniz<br />

gerekir. Silahların dikkatli bir şekilde araştırılma<br />

ihtimali olmayan yerlere depolanması gerekir. O<br />

yeri de sadece bir şahıs <strong>ve</strong> başka yedek bir şahsın<br />

bilmesi gerekir.<br />

––<br />

Amelleri gerçekleştiren <strong>ve</strong> iletişimi sağlayan kardeşlerin<br />

silahların saklandığı yerleri bilmemeleri<br />

gerekir. Çünkü onlar her an yakalanmaya maruz<br />

kalıp yerin açığa çıkmasına sebep olabilirler.<br />

– – Faydalı olan şeylerden biri de, silahlandırma<br />

<strong>ve</strong> silahları depolama ile görevli olan kimsenin,<br />

52


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

lazım olan silahları amelden önce gü<strong>ve</strong>nli bir şekilde<br />

mücahidlere teslim etmesi, işleri bittikten<br />

sonra da düzenli bir şekilde onlardan geri almasıdır.<br />

İletişim Yollarının Emniyeti<br />

İletişim yolları istihbarat birimlerinin mücahidlere<br />

<strong>ve</strong> İslam için çalışanlara hazırladığı en önemli yataklardan<br />

biridir. Yine bu firavun hükümetlerinin, düşmanların<br />

<strong>ve</strong> kâfirlerin; Müslümanlardan, sırlarından<br />

<strong>ve</strong> hareketlerinden haber aldıkları en tehlikeli kaynaktır.<br />

Şöyle ki bu iletişim yolları mücahidlerin <strong>ve</strong> çalışan<br />

kişilerin çalışabilmeleri <strong>ve</strong> mücahidleri birbirlerine bağlamaları<br />

için kullanmaktan vazgeçemediği şeylerden<br />

biridir. Öncelikle günümüzde en çok kullanılan iletişim<br />

yollarını arz edip bunlardan her bir yolun gü<strong>ve</strong>nliği için<br />

bazı tavsiyelerde bulunacağız. Bu yollar şunlardır;<br />

1. Telefon<br />

2. Ev <strong>ve</strong>ya işyeri sabit telefonu<br />

3. Uzun <strong>ve</strong>ya kısa menzilli kablosuz iletişim cihazı<br />

4. Direk internet ağları <strong>ve</strong>ya mail yolu aracılığı ile<br />

iletişim<br />

Bu yolların her biri, tehlikeleri <strong>ve</strong> kendi sınırınca emniyeti<br />

hakkında konuşacağız.<br />

53


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Telefon Kullanma Emniyeti<br />

Başlangıç olarak; günümüzde mücahidlerin <strong>ve</strong> gizli<br />

örgütlerin zarara uğramasının en büyük sebebi telefon<br />

diye isimlendirilen cihazdır dersek, aşırıya gitmiş olmayız.<br />

İkinci derecede de sabit telefonlar gelmektedir.<br />

Hatta düşman kâfirlerin <strong>ve</strong> hükümetlerin medyaları,<br />

mücahidlerin telefonu kötü kullanmalarından ötürü<br />

elde ettikleri bilgi hazinelerinden dolayı sevinçlerini<br />

açıkça söylüyorlar. Bunlara rağmen hala mücahidler<br />

<strong>ve</strong> Allah’ın dini için çalışan kimseler kendilerini <strong>ve</strong> sırlarını<br />

bu açık bela olan telefon sayesinde tehlikeye atmaktadırlar.<br />

Bundan dolayı bu cihazın tehlikelerini <strong>ve</strong><br />

şayet biz bunu kötü kullanırsan istihbarat birimlerinin<br />

bundan nasıl faydalandığını bilmemiz gerekir. Buna<br />

öncelikle telefonların çalışma yolunu anlatarak başlayalım.<br />

Bu yolu aşağıdaki resimden sonra açık bir şekilde<br />

şerh edeceğiz.<br />

54


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

––<br />

1 numaralı telefon konuşma isteğini A numaralı<br />

telefona gönderir.<br />

––<br />

Mesela “Jazz” şirketi ile çalışan sim kart bu konuşma<br />

isteğini kendi mekanına en yakın olan kuleye<br />

gönderir.<br />

––<br />

Gönderme kulesi (2) bu görüşme isteğini kişinin<br />

sim kartının kendisinden olduğu şirketin merkezi<br />

istasyonuna gönderir.<br />

––<br />

İstasyon bu isteği (*S) diye işaretlenmiş uyduya<br />

gönderir.<br />

––<br />

Uydu da bu isteği karşıdaki telefonun sim şirketi<br />

olan –misal olarak) U.FON şirketinin istasyonuna<br />

gönderir.<br />

––<br />

Doğal olarak bu istasyon da bu isteği güçlendirme<br />

kulelerine taşır <strong>ve</strong> oradan da aranmak istenilen<br />

(A) telefonuna bunu gönderir. Sonra da o<br />

kimse yanında telefon çalar <strong>ve</strong> aramayı bu yol ile<br />

açar. Bu işlemlerin hepsi iki <strong>ve</strong>ya üç saniye alır.<br />

Bu iletişim ağları <strong>ve</strong> bunları kullandığın halde istihbarat<br />

bimlerinin bundan ne kadar bilgi alabildiği hususunda<br />

bilmen gereken önemli bilgiler vardır.<br />

– – Uydular, telefonunun kendisinden olduğu şirketlerin<br />

merkezi istasyonları <strong>ve</strong> oradaki cihazlar<br />

senin konuşma yaptığın yeri tam olarak doğru<br />

bulabilirler. Bu da senin ile sana haber gönderen<br />

en güçlü kule arasındaki mesafeyi hesaplayarak<br />

gerçekleşir. Yine (A) telefonunda yerini o telefon<br />

ile en yakın kule arasındaki mesafe ile bulunabilir.<br />

Bu yer tespiti senin ile kule arasındaki mesafe<br />

55


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

56<br />

<strong>ve</strong> köşe hesabı bilindikten sonra bilgisayarın yaptığı<br />

ufak bir hesaptan sonra gerçekleşir.<br />

––<br />

Sadece telefon numarandan telefon şirketinin<br />

merkezi bilgisayarı, telefonu satın alırken <strong>ve</strong>rdiğin<br />

bütün isimleri, adresleri <strong>ve</strong> tafsilatları sunabilir.<br />

––<br />

Şirketin <strong>ve</strong> istihbarat birimlerinin bilgisayarı senin<br />

cihazına girip içindeki bütün bilgilerden bir<br />

kopya alabilir. Bu bilgiler de:<br />

A-) Telefona kaydettiğin bütün isimler <strong>ve</strong> rakamlar.<br />

B-) Numarayı aldığından <strong>ve</strong>ri konuştuğun bütün<br />

numaralar.<br />

C-) Seninle konuşan bütün numaralar, konuşma<br />

tarihi <strong>ve</strong> vakti. Dolayısıyla bu rakamların sahiplerini,<br />

adreslerini <strong>ve</strong> telefonlarının içindekileri<br />

<strong>ve</strong> bu numara ile konuşan bütün numaraların<br />

bilgisini alabilir.<br />

Şirketin bilgisayarı konuşmaları kaydedebilir. Bazı<br />

kaynaklar bütün konuşmaların kaydedilip depolandığını<br />

<strong>ve</strong> sonra da istihbarat ekipleri istedikleri zaman<br />

belirli vakit <strong>ve</strong> tarihte yapılmış konuşmaları iletişim<br />

şirketlerinden alabileceklerini söyler.<br />

Telefon hakkında bilmen gereken çok önemli bir<br />

mesele vardır. Her telefonun içinde küçük bir bilgisayar<br />

vardır <strong>ve</strong> bunun da tıpkı araba motorunun numarası<br />

olduğu gibi numarası vardır. O rakam bu telefona<br />

hastır. Telefona sim kartını taktığın zaman merkezi<br />

şirket telefon numaranı o cihazın içindeki kendisine<br />

özel numaraya bağlıyor. Şayet telefon numaranı –sim


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

kartını- değiştirecek olsan yeni rakamın kendisine tabi<br />

olduğu şirket senin rakamını telefonunun rakamına<br />

bağlar. Üçüncü defa numaranı değiştirsen de durum<br />

aynıdır. O da numaranı telefonun numarasına bağlayacaktır.<br />

Dolayısıyla istihbarat birimleri araştıracak olsalar<br />

misal olarak (AX302) numaralı telefonda üç ayrı<br />

hattın kullanıldığını <strong>ve</strong> bunların bir şahsa ait olduğunu<br />

bilecektir.<br />

Farz edelim ki sen gü<strong>ve</strong>nlik ihtiyatından ötürü ailen<br />

ile bir numaradan, işin ile alakalı konularda başka<br />

bir numaradan, cihad meseleleri için üçüncü ayrı<br />

bir numaradan <strong>ve</strong> diğer kardeşler için de dördüncü bir<br />

numaradan konuşsan <strong>ve</strong> cihad için kullandığın hattın<br />

ihtiyattan ötürü senin adına olmasa bile istihbarat kullandığın<br />

herhangi diğer numaradan senin ismini <strong>ve</strong>ya<br />

belirli birinin ismini bilecek <strong>ve</strong> bilgileri toplayarak sana<br />

ulaşacaktır.<br />

Yine bilmen gereken meselelerden biri de, istihbarat<br />

birimleri istedikleri zaman senin cep telefonunu <strong>ve</strong>ya<br />

sabit ev telefonunu basit bir dinleme cihazına bağlayabilir.<br />

Böylelikle telefonun etrafında 20 metreye kadar<br />

varan mesafede konuşulan şeyleri duyabilir. Aynı<br />

şekilde bu daire içinde olan bütün sesler <strong>ve</strong> konuşmaları<br />

da kaydedebilir. Sim kartını söksen <strong>ve</strong> telefonunu<br />

kapatsan dahi telefonu kullanmak onlar için mümkündür.<br />

Bunun önünü kesen tek şey; telefonun bataryasını<br />

sökmek, sim kartını sökmek <strong>ve</strong> telefonu önemli meselelerin<br />

konuşulduğu yerden uzak tutmaktır.<br />

Bilmen gereken önemli malum meselelerden biri de<br />

şudur: İstihbarat birimleri telefonlardaki hatlar üzerine<br />

kullanışı yaygın olan kelimeleri <strong>ve</strong>ya önemli isimleri<br />

programlayabiliyorlar. Yine bilgisayarı, hat üzerine<br />

bağlayarak konuşan kimsenin misal olarak Pakistan’da<br />

57


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Arapça dili, ecnebi devletlerin dilleri <strong>ve</strong>ya kendileri hakkında<br />

casusluk yapmak istedikleri kişilerin diline bağlanıp<br />

bunları duyduğu zaman açılan bir programa da<br />

bağlayabilirler.<br />

İstihbarat birimleri tarafında takip edilen <strong>ve</strong> aranan<br />

kimselerin dikkat etmesi gerek önemli bir mesele daha<br />

vardır. O da şudur: Şayet bir şahıs istihbarat için çok<br />

önemliyse istihbarat bu kişinin ses titreşimlerini bilgisayara<br />

kaydedecektir. Bilimsel olarak da sabit olmuştur<br />

ki tıpkı her insanın diğerlerinden ayrı parmak izi<br />

olduğu gibi her insanın diğer insanlardan ayrı olan ses<br />

titreşimleri de vardır. Binaenaleyh, şayet istihbarat birimleri<br />

belirli bir kişinin ses titreşimini belirli bir çember<br />

içinde bilgisayara programlamışsa o kimseyi telefonda<br />

konuştuğu an bulabilecektir. Dolayısıyla numarasını <strong>ve</strong><br />

konuştuğu yeri de öğrenmiş olacaktır.<br />

Bu sorunun, istihbarat birimleri tarafından aranan<br />

kişilerin tam olarak telefon kullanmayı terk etmeleri <strong>ve</strong><br />

ihtiyaçlarını gidermede yardımcılarını kullanmak ile<br />

yetinmelerinden başka bir çözümü yoktur.<br />

Telefonların <strong>ve</strong> uyduların son musibetlerinden biri<br />

de şudur: Amerika, pilotsuz olarak çalışan elektronik<br />

uçaklar çıkartmış <strong>ve</strong> böylelikle kablosuz bağlantıları <strong>ve</strong><br />

telefon konuşmalarını dinleyerek, şayet konuşma yeri<br />

Amerika’nın, üslerinin <strong>ve</strong> hava devriyelerinin bulunduğu<br />

yer içinde ise konuşma birkaç dakika sürmeye<br />

devam ettiği anda oraya çok hızlı bir şekilde füze gönderip<br />

konuşulan yeri vurabiliyor. Allah’ın düşmanı bu<br />

bilimsel olarak gelişmiş yol ile düşmanlarından büyük<br />

olanlarına <strong>ve</strong> mücahidlerin komutanlarına suikastlarında<br />

başarılı olmuştur.<br />

58


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

Telefonun kullanım yolu <strong>ve</strong> tehlikesi hakkında <strong>ve</strong>rdiğimiz<br />

bu ufak bilgiden sonra şu an tavsiyeler hakkında<br />

konuşabiliriz.<br />

Telefon kullanımı ile ilgili Gü<strong>ve</strong>nlik tavsiyeleri <strong>ve</strong> ihtiyatları:<br />

––<br />

Şayet sen istihbarat birimleri tarafından önemli<br />

bir şekilde araştırıldığını biliyorsan en güzel çözüm<br />

yolu cep telefonu <strong>ve</strong>ya sabit telefon kullanmamandır.<br />

––<br />

Şayet istihbarat birimlerinin numaranı takip<br />

ettiklerinden şüphe ediyorsan, derhal bunu kırıp<br />

yeni bir numara almalısın. Aynı şekilde önce<br />

açıkladığımız gibi telefonun kendi numaraları<br />

senin numarana bağlandığı için telefonunu da<br />

değiştirmelisin.<br />

––<br />

Şayet isminin <strong>ve</strong> adresinin bilinmemesini istiyorsan<br />

o halde kendi şahsi kimliğin <strong>ve</strong>ya onları<br />

sana ulaştıracak bilinen bir kimsenin kimliği ile<br />

numara alma. Bilakis senle hiçbir bağı olmayan<br />

sahte bir kimlik üzere açılmış numaradan al.<br />

––<br />

Telefon ile evinde <strong>ve</strong> işyerinde konuşmamalısın.<br />

Çünkü bu senin yerini belli edecektir. En güzel<br />

olan ise uzak bir yerde <strong>ve</strong>ya motosiklet <strong>ve</strong> araba<br />

ile seyir halindeyken konuşmandır.<br />

– – Telefonu kullanmadığın zaman sim kartı <strong>ve</strong> bataryayı<br />

telefondan sökmelisin. Telefonunu sürekli<br />

açık tutmamaya çalış <strong>ve</strong> telefon ile konuşmak<br />

için arkadaşların arasında bir vakit üzere ittifak<br />

et.<br />

59


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

––<br />

İlk başta telefonu kendi tarafından konuşma isteği<br />

gönderip aramak için kullanmamaya sadece<br />

gelen aramaları kabul etmeye alış. Konuşacağın<br />

zaman da evinden <strong>ve</strong> iş yerinden uzak umumi bir<br />

yerde konuş. Bu şekilde senin bilmediğin ancak<br />

şüpheli olan kimselere de numaran bağlanmamış<br />

olur. Bu çok önemli bir bilgidir. (Telefon gelen<br />

aramaları karşılamak içindir. Zaruret olmadığı<br />

müddetçe aramak için değil.)<br />

Yine bilmelisin ki, eğer senin numaran sahte kimlik<br />

üzerine alınmışsa ancak bundan sonra kendi isimleri<br />

<strong>ve</strong> adresleri üzerine numara alan kimseler senin numarandan<br />

konuşurlarsa, istihbarat bunu bulacaktır <strong>ve</strong><br />

seni aramak için onları soruşturacaktır <strong>ve</strong> bu da onları<br />

sana ulaştıracaktır.<br />

Normal telefonlar ile konuşmak ayrı <strong>ve</strong> sahipleri belirsiz<br />

numaralı telefonlar ile konuşmak ayrı olması lazımdır.<br />

Onları bunlara bağlama. Böyle yaparsan yaptığın<br />

bütün telefon gü<strong>ve</strong>nlik programın bozulacaktır.<br />

––<br />

Gizli numaralardan bir <strong>ve</strong>ya iki arama isteği görürsen<br />

<strong>ve</strong>ya konuşma anında araya seslerin girdiğini<br />

duyarsan, hemen telefon numaranı değiştirmen<br />

gerekir. Çünkü bu istihbarat birimlerinin<br />

telefonları dinlemek <strong>ve</strong> sesleri kaydetmek için<br />

kullandığı yollardan biridir.<br />

– – Telefonu patlatma aleti olarak kullanmak istediğin<br />

zaman -ki bu günümüzde çok yaygındır- sim<br />

kartının bilinen bir adam üzerine değil de sahte<br />

bir kimlik üzerine çıkartılmış olması gerekir. Çünkü<br />

belki o patlamayacaktır <strong>ve</strong>ya mayın çalışmayacaktır.<br />

Böylelikle telefon sahibinin ismi <strong>ve</strong> satın<br />

aldığı yer belli olacaktır. Soruşturma yaparak da<br />

60


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

onu satın alan kimseye ulaşılacaktır. Bu gerçekten<br />

de bir defasında Pakistan’da gerçekleşti <strong>ve</strong> bir<br />

cihad şebekesinin açığa çıkmasına sebep oldu.<br />

Sim kartın sahibi bilinmemesi gerekir.<br />

––<br />

Önemli meseleler <strong>ve</strong> sırlar için sen <strong>ve</strong> konuştuğun<br />

birden fazla kişi varsa, en güzel olanı her bir kişi<br />

<strong>ve</strong>ya iki kişi için özel bir telefon ayarlamandır.<br />

Tek bir ağ üzerinden üç <strong>ve</strong>ya dört telefon ile konuşulmaması<br />

gerekir. Diğerlerinin de burada geçen<br />

gü<strong>ve</strong>nlik önlemlerini <strong>ve</strong> tavsiyelerini yerine<br />

getirmeleri gerekir.<br />

Böylelikle telefonun tehlikelerini açıklama <strong>ve</strong> önce<br />

geçen açıklamalar ile herhangi bir kardeş bütün bu ihtiyatları<br />

uygulamanın zor olduğunu anlayacaktır. Günümüzde<br />

de olduğu gibi kardeşler bu kuralları yerine<br />

getirmede gevşek davranacaktır. Telefonsuz çalışmaya<br />

alışın <strong>ve</strong> telefonları kullanmayı da çok zaruri olduğu<br />

zaman <strong>ve</strong> geçen ihtiyatların hepsi uygulandıktan sonra<br />

kullanmaya kısıtlayın.<br />

Son olarak önemli bazı bilgiler daha vardır:<br />

1. Telefonlarda açık isimler zikretmeyin.<br />

2. Telefonlarda doğru adresleri zikretmeyin.<br />

3. Telefonlarda gerçek olduğu gibi buluşma yerini<br />

zikretmeyin.<br />

4. Gü<strong>ve</strong>nliği hissettiğinizden <strong>ve</strong> tembellikten dolayı<br />

bu kuralları çiğnemeyin.<br />

5. Aranızda anlaştığınız şifreler <strong>ve</strong> rumuzlar kullanın.<br />

61


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Sonuç olarak da: “Allah en iyi koruyandır <strong>ve</strong> O, merhametlilerin<br />

en merhametlisidir.”<br />

İşyeri, Ev <strong>ve</strong>ya Kablolu Telefonları Kullanma<br />

Emniyeti<br />

İlk olarak bilmeniz gerekir ki; Sabit kablolu telefon<br />

cep telefonundan daha tehlikelidir. Çünkü bunun adres<br />

bilgisini <strong>ve</strong> sahibini gizlemek, faturalarını <strong>ve</strong> kendisiyle<br />

konuştuğu kimselerin numaralarını gizlemek mümkün<br />

değildir. Bu zorunlu olarak açıktır. Bundan dolayı<br />

buradaki ihtiyatlar daha da büyük olmalıdır.<br />

Başlangıç olarak derim ki; cep telefonunun tehlikeleri<br />

<strong>ve</strong> alınması gereken ihtiyatlar hakkında zikrettiğimiz<br />

her şeyin tıpkısı <strong>ve</strong> daha fazlası sabit telefonda gözetilmesi<br />

gerekir. Önce geçenlere ek olarak kısaca şu ihtiyatları<br />

da tavsiye ederiz:<br />

A-) İş yerinde <strong>ve</strong> evinde sabit telefon bulundurmaman<br />

en güzel olandır.<br />

B-) Eğer sabit telefonun varsa bunu konuşma <strong>ve</strong><br />

oturma odasından uzak tut.<br />

C-) Önemli konuşmalar <strong>ve</strong> toplantılar esnasında sabit<br />

telefonun kablosunun sökülmesi gerekir.<br />

D-) Sabit telefon numaranı tutuklanma imkanı olan<br />

birine <strong>ve</strong>rme. Çünkü o telefon defterinde anında seni<br />

açığa vuracaktır.<br />

Telefon numaraların kendisinde kayıtlı olduğu defter<br />

istihbaratın şahısları tutukladıklarında ilk el koyduğu<br />

şeydir. Sonra da orada geçen isimleri <strong>ve</strong> adresleri<br />

tutuklamaya başlar.<br />

62


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

E-) Telefonun ilk baştaki numaralarına dikkat etmen<br />

gerekir. Bu, tıpkı baştaki kodun ülke <strong>ve</strong> şehri belli ettiği<br />

gibi oturulan mıntıkayı belli eder.<br />

P.C.O. (Jeton Yada Arama Kartlı Ankesörlü<br />

Halka Açık Telefonlar) Yerlerinden Umumi<br />

Telefon Kullanma Emniyeti<br />

P.C.O telefonları genelde normal ev telefonları gibi<br />

kablolu telefonlardır. Bazen de devletler arası konuşmalar<br />

için özel olan cep telefonu da olabilir. P.C.O telefonunu<br />

kullanırken şu tavsiyelere dikkat etmelisin:<br />

––<br />

Bilmelisin ki; P. C.O numarası numaralar <strong>ve</strong> ilk<br />

baştaki kodlardan mekanı <strong>ve</strong> mıntıkayı belirler.<br />

Bundan dolayı evine yakın bir yerden konuşma.<br />

Farklı <strong>ve</strong> uzak yerlerden konuşmaya çalış.<br />

––<br />

Cüzdanını, özel evraklarını <strong>ve</strong> kendisine konuştuğun<br />

kimselerin numaralar <strong>ve</strong> isimlerini yazdığın<br />

kağıdı P.C.O dükkanında unutmamaya dikkat et.<br />

Bu yaygın bir hastalıktır.<br />

––<br />

Bilmelisin ki; P.C.O kendi bilgisayarı <strong>ve</strong> özel defterine<br />

konuştuğun her kişinin numarasını kaydetmektedir.<br />

Bu numaralar da her ay olan faturada<br />

geçmektedir.<br />

––<br />

Bilmelisin ki; P.C.O sahiplerinden bazıları istihbarat<br />

ekipleri ile çalışmaktadırlar.<br />

– – İsmini, şahsi kimliğini <strong>ve</strong> fotoğrafını, P.C.O sahiplerinin<br />

telefonunu <strong>ve</strong>ya faksı kullansan bırakmayacaksın.<br />

Senden bunları isterse, yanında olmadığını<br />

söyleyerek özrünü beyan et.<br />

63


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

––<br />

Büyük <strong>ve</strong> gelen gideni çok olan bir P.C.O yeri seç.<br />

Seni kimsenin işitmediği özel <strong>ve</strong> tek konuşma<br />

hücreleri olması en güzel olanıdır.<br />

––<br />

Bir P.C.O yerinden sahibinin seni tanımaması için<br />

birkaç defa konuşma.<br />

Kendi mıntıkandan çık <strong>ve</strong> P.C.O numarasının ilk rakamları<br />

o bulunduğu yeri <strong>ve</strong> mıntıkayı belli ettiğini hatırla.<br />

64<br />

Telsiz Cihazlarını Kullanma Emniyeti<br />

Malumdur ki, telsiz aletleri belirli ses dalgalarını<br />

göndererek çalışır. Bu ses dalgasına açık olan her cihaz<br />

bunları dinleyebilir. Günümüzde yaygın olan haberleşme<br />

cihazları iki çeşittir:<br />

Bir çeşit telsiz kısa mesafelidir. Mesafesi kendisi için<br />

kurulmuş olan kısa mesafeli antenler ile 5-50 kilometre<br />

arasında gidip gelir. Bu mesafeyi daha fazla anten <strong>ve</strong><br />

gönderme güçlendirici alet koyarak biraz daha çoğaltılabilir.<br />

Bazı çeşitler de vardır ki uzun mesafelidir. Bunun<br />

mesafesi binlerce kilometreye ulaşabilir. Bunun örneği;<br />

ordular <strong>ve</strong> polislerin bir beldeyi sarmak için <strong>ve</strong>ya bir<br />

beldeden diğer belde ile iletişim kurmak için kullandıkları<br />

çeşittir. Bizi şuan burada ilgilendiren şey bu yolları<br />

kullananın dikkat etmesi gereken bazı gü<strong>ve</strong>nlik tavsiyeleridir.<br />

A-) Belirli halde konuşmak için telsizini yarım dakikadan<br />

fazla açma. Özellikle de istihbarat birimlerinin,<br />

düşman dinleme cihazlarının <strong>ve</strong> yeni çıkan yeri<br />

gök <strong>ve</strong> uzay dinlemelerinin olduğu yerlerde dikkat et.


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

Kendisinden konuşma yaptığın yeri bittikten sonra hızlıca<br />

terk etmen gerekir.<br />

B-) Bilmelisin ki, büyük şehirler bütün şehri kapsayacak<br />

şekilde kuleler ile doludur. Bunlar şüpheli kablosuz<br />

gönderimlerin yerini belli ederler. Kendisi içinde “Râşide”<br />

adında cihaz olan arabalar harekete geçer, istihbarat<br />

birimlerine yayının geldiği yeri gösterir <strong>ve</strong> böylelikle<br />

onlar o yeri abluka altına alıp basarlar.<br />

Bunu yenmek de sadece konuşma vaktini az tutarak<br />

<strong>ve</strong> hemen o yerden ayrılarak olur.<br />

C-) Düşmanın aynı dost gibi seni duyduğunu göz<br />

önünde bulundurarak açık sözler ile konuşmamalısın.<br />

Bilakis önceden anlaşılmış olan rumuzlar <strong>ve</strong> şifreler ile<br />

konuşmalısın.<br />

Eğer <strong>ve</strong>rilecek mesajlar önemliyse, kardeşler arasında<br />

ittifak edilmiş olan karmaşık şifreli sözler olması gerekir.<br />

Birçok defa açık konuşmalar nice musibet <strong>ve</strong> felaketlere<br />

sebep oldu.<br />

D-) Casusluk uçakları <strong>ve</strong> yapay uydular gönderilen<br />

kablosuz sesleri duyar <strong>ve</strong> yer tespiti yapabilir. Aynı şekilde<br />

hazır olan uçaklar da kablosuz yayının gönderildiği<br />

yerin tam üstüne düşecek şekilde füze gönderebilir.<br />

Bu teknolojik gelişmelere dikkat edin.<br />

E-) Şehir içinde sınırlı bir müddet için küçük telsizleri<br />

kullanıp hemen yer değişimi yapabilirsin. Telsizin şekline<br />

dikkat et. Çünkü telsizin şekli bellidir.<br />

F-) Şayet gönderme frekanslarına ulaşabilirseniz<br />

ordu, polis, emniyet birimleri <strong>ve</strong> düşmanın mesajlarını<br />

dinlemek için gönderme cihazlarından istifade edebilirsiniz.<br />

Gönderme cihazları da ancak bir ses gönderildiği<br />

65


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

zaman bulabilir. Ancak sadece kullanım için olursa tıpkı<br />

diğer telsizler gibi hiçbir şeyi açığa vurmayacaktır.<br />

Allah en iyi bilendir.<br />

İnternet <strong>ve</strong> Mail Vasıtasıyla İletişim Emniyeti<br />

İlk olarak söylemek isterim ki, benim bu konu hakkındaki<br />

bilgilerim sınırlıdır <strong>ve</strong> genel bilinen bilgilerdir.<br />

Bu konuda uzman biri gibi konuşmayacağım. Bilakis<br />

bu konu hakkında konuşulan <strong>ve</strong> benim raporlarda<br />

gördüğüm <strong>ve</strong> özel tecrübemden bildiğim bazı gü<strong>ve</strong>nlik<br />

tavsiyelerini zikredeceğim.<br />

İlk olarak; bilgisayarda uzman olan, bu cihazın çalışma<br />

parçalarını, edevatını, özelliklerini, internet ağlarının<br />

çalışma yolunu <strong>ve</strong> bunların gü<strong>ve</strong>nliğini bilen<br />

kardeşler dışında kimsenin kullanmamasını nasihat<br />

ediyorum.<br />

Bu konuda gü<strong>ve</strong>nlik raporları da internetin kendisinde<br />

vardır, okunabilir. Bu iletişim yolu; faydalı, tehlikeli<br />

<strong>ve</strong> karışıktır. Bunu kullanmak için uzmanlaşmış<br />

kimseler gerekir.<br />

Ben tavsiyelerimi şuan gelecek olanlar ile özetliyorum:<br />

––<br />

İnternete bağlanmak için sabit kablolu ev telefonunu<br />

kullanmak.<br />

––<br />

Genel internet dükkanlarından alınmış kablo<br />

kullanmak<br />

– – Cep telefonunu kullanmak, internete <strong>ve</strong> bilgisayara<br />

bağlamak<br />

66


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

––<br />

Mahalli internete bağlı olan internet telefonlarını<br />

kullanmak.<br />

––<br />

(LB) başlığı ile beraber televizyon anteni kullanmak<br />

<strong>ve</strong> bunu internet çekme yönüne çevirmek.<br />

––<br />

Uyduya bağlı bilgisayar cihazını kullanmak <strong>ve</strong><br />

direk internete bağlanmak.<br />

––<br />

Genel internet kafeleri kullanmak.<br />

Bu yollar ile alakalı bazı bilimsel <strong>ve</strong> gü<strong>ve</strong>nlik içeren<br />

bilgileri bilmen gerekir.<br />

A-) Bilmelisin ki, sen bilgisayarını geçen yollardan<br />

biri ile internete bağlarsan, o internet şirketinin merkezi<br />

bilgisayarı senin kullandığın bilgisayarın hard diskinde<br />

bulunan bütün dosyaları <strong>ve</strong> bilgileri çekebilir.<br />

Bundan dolayı iletişim için kullanılan bilgisayarın<br />

düşmanın bilmesini istemediğin önemli bilgileri kapsamaması<br />

gerekir. Yine bilmelisin ki, genel <strong>ve</strong>ya mahalli<br />

istihbarat birimleri “Teröre karşı savaş” adı altında<br />

interneti kullananları gözetlemek için internet şirketleri<br />

ile yardımlaşırlar. Bundan dolayı interneti kullanmak<br />

için özel bir bilgisayar belirlemen gerekir. Veya en azından<br />

internet ile işin bittikten sonra değiştireceğin bir<br />

hard diskinin olması gerekir. Sonra da istediğin bilgileri<br />

oraya aktarabilirsin.<br />

B-) İstihbarat birimleri İslami grupların, cemaatlerin<br />

<strong>ve</strong> özellikle de cihadi grupların internet sitelerini<br />

gözetleyip o siteyi ziyaret eden kimselerin numaralarına<br />

da bakıyorlar. Aynı şekilde mücahidler <strong>ve</strong> çalışanlar<br />

için askeri bilgiler <strong>ve</strong> eğitimler <strong>ve</strong>ren sitelere bakıyorlar.<br />

Dolayısıyla eğer o numaraların sahipleri bu sitelere gü<strong>ve</strong>nli<br />

bir şekilde girmemişlerse, onları çözebiliyorlar.<br />

67


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

C-) Şüpheli sitelere giriş yapman, telefonunun dinlenmesine<br />

sebep olacaktır. Eğer onlar tarafınca şüpheliysen<br />

telefondan seni takip etmeleri kendi telefonun ile<br />

girdiğin bütün internet sitelerini de takip etmeye sebep<br />

olacaktır.<br />

D-) Şayet telefonunu bilgisayarında internet kullanmak<br />

için bağladıysan söylediklerimiz telefonun için de<br />

geçerli olur.<br />

E-) Şayet genel internet dükkanlarından kablo çekmiş<br />

isen, o işyerinin sahibi istediği zaman <strong>ve</strong>ya istihbarat<br />

birimleri ondan istediği zaman girdiğin sitelere<br />

bakabilir.<br />

F-) Cep telefonunun merkezi istasyonu telefon ile konuştuğun<br />

zaman yerini tespit edebildiği gibi telefonundan<br />

internet kullandığın zaman da yerini tespit edebilir.<br />

G-) Yine küçük bilgisayar olan telefonunu mahalli<br />

internet şirketlerine bağlarsan o şirket tam olarak yerini<br />

tespit edebilir.<br />

H-) Söylediklerimizin hepsi internet için anten <strong>ve</strong><br />

uydu kullandığın zaman da geçerlidir. Şayet senin şüpheli<br />

sitelere girdiğinden şüphelenirlerse istedikleri zaman<br />

yerini tespit edebilirler.<br />

J-) Genel internet kafelerine gelince; bilmelisin ki,<br />

köyler <strong>ve</strong> şehirlerde olan bu yerlerin çoğu istihbarat birimlerinin<br />

gözetimi altındadır. İstihbarat birimleri bu<br />

kafelerden çoğuna gelen kimselerin interneti kullandığında<br />

nelere girdiğini çekmek için gizli <strong>ve</strong>ya açık kameralar<br />

yerleştirmişlerdir.<br />

Bu yerlerin sahiplerinin çoğu da istihbarat birimlerine<br />

bağlıdır. İnterneti kullanmada şüpheli bir durumda<br />

68


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

istihbarata haber <strong>ve</strong>rirler. İstihbarat birimleri sürekli<br />

gelen müşterilerden bazısını da istihbarat birimlerinden<br />

gönderir. Bazı mücahidler Pakistan’da internet<br />

kafelerinde tutuklandılar. Bazılarının da interneti gü<strong>ve</strong>nlik<br />

önlemleri almadan kullandıkları için evlerine<br />

baskın yapıldı.<br />

K-) Bilmelisin ki, bütün şehirlerde internet ziyaretçilerinin<br />

sayısı yüz binler <strong>ve</strong> milyonlara varır. İstihbarat<br />

birimleri hepsini kontrol edemez. Ancak aslen zaten<br />

şüpheli biriysen, belirli bir yerden tehlikeli bir dosya<br />

göndermenden <strong>ve</strong>ya askeri <strong>ve</strong> cihadi siteleri ziyaret etmenden<br />

dolayı senden şüphelenme gerçekleşir.<br />

L-) İstihbarat birimleri özel olarak internet üzerinden<br />

mail ile gönderilen mesajları gözetlemektedir. Özellikle<br />

de meşhur olan “Hotmail” “Yahoo” gibi Amerika şirketlerininkini<br />

araştırırlar. Bu gözetleme de şüphelilerin<br />

hareketlerini, mescidleri, islami merkezleri, genel olarak<br />

cihadçıların <strong>ve</strong> İslamcıların mesajlarında kullandıkları<br />

programlanmış isimler, şifreler <strong>ve</strong> rumuzları<br />

araştırarak gerçekleşmektedir. Bu gibi şüpheli kelimelerin<br />

geçtiği her şeyi kopyalarlar.<br />

M-) Arap ülkesi olmayan bir yerde Arapça mesaj<br />

göndermek Mail adresinin takip edilmesine sebep olabileceğine<br />

dikkat etmek gerekir. Bazı kardeşler arapça<br />

olan kelimeleri gözetleme olmasın diye latin harfleri ile<br />

yazmaktadırlar. Mesela: الله الرحمن الرحيم“‏ ‏”بسم kelimesini,<br />

BISMI ALLAH ALRAHMAN ALRAHIM şeklinde yazıyorlar.<br />

Yine عليكم الحمد لله“‏ ‏”السام kelimelerini “ALHAMDU LIL-<br />

LAH ASSALAMU ALAIKUM” şeklinde yazıyorlar.<br />

69


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Bu konuşmanın gizliliğine hiçbir fayda <strong>ve</strong>rmez. Çünkü<br />

onlar bu yolu bildiler <strong>ve</strong> buna da bir çözüm buldurlar.<br />

Mesajın metninde daha çok dikkatli <strong>ve</strong> ihtiyatlı olmak<br />

gerekir.<br />

Zorunlu olarak bilmen gereken bilgileri gördükten<br />

sonra şuan sana bazı tavsiyeleri zikredeceğim.<br />

––<br />

Az önce de söylediğimiz gibi, internet ile uğraşan<br />

kimsenin bilgisayar, programları, gü<strong>ve</strong>nlikleri,<br />

internetin gü<strong>ve</strong>nliği, tehlikeleri <strong>ve</strong> buna benzer<br />

şeyler hakkında yeterli bir bilgiye sahip olması<br />

gerekir.<br />

––<br />

İnternet ile uğraşan kişi interneti kullanma bilgisi<br />

içeren yazıları okuması gerekir. Bunlar vardır <strong>ve</strong><br />

faydalıdır. İnternet üzerinden düşman casusluğu<br />

engelleyecek programların yollarını iyice bilmesi<br />

gerekir.<br />

––<br />

Şüpheli siteleri kullanacağın zaman <strong>ve</strong>ya özel bir<br />

mesaj göndereceğin zaman, internet üzerindeki<br />

kullanımına karşı yapılan casusluğu saptırmak<br />

<strong>ve</strong> yerini belli etmemek için “Proxy” programını<br />

kullanmalısın.<br />

––<br />

Genel olarak sana <strong>ve</strong>ya senin tanıdığın kişiye has<br />

olan telefondan önemli şeyler gönderme. Telefonundan<br />

gezmek <strong>ve</strong> okumak il yetin.<br />

– – Eğer işin şüpheli <strong>ve</strong>ya tehlikeliyse, genel olarak<br />

interneti kullanma. Gü<strong>ve</strong>nli yolla senin için istediğini<br />

gönderip seçmesi için başkalarını görevlendir.<br />

70


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

İstihbaratın açıkladığı <strong>ve</strong> gizlemediği kadarıyla senin<br />

yerini tespit eden en önemli yollar şunlardır:<br />

İlk olarak: Sabit telefonlar <strong>ve</strong>ya cep telefonlarını kullanmandır.<br />

İkincisi: Oturduğun yerden hangi yolla olursa olsun<br />

internet kullanmandır.<br />

––<br />

Mail için “Hotmail” <strong>ve</strong> “Yahoo” gibi Amerikan şirketlerini<br />

kullanma. Çünkü bunlar gözetlenmektedir.<br />

Amerika’ya düşman gibi olan devletlerin<br />

şirketlerini kullan. İnterneti açtığın anda “Proxy”<br />

uygulamasını açmayı <strong>ve</strong> kendi yerinden başka<br />

bir yerde girmeyi de unutma.<br />

––<br />

Önemli bilgileri Cd, disket <strong>ve</strong>ya flaşa taşıyacağın<br />

zaman açık olarak değil de gizli klasör olarak taşı.<br />

––<br />

İnterneti evinde, medresende, mescidinde <strong>ve</strong>ya iş<br />

yerinde kullandığın zaman, istihbarat sana belirli<br />

arapça, islami <strong>ve</strong> cihadi sitelere girme sebebini<br />

sorarsa akıllı bir açıklaman olsun. Devletlerin<br />

genelinde internet ziyaretleri suç değildir. Ancak<br />

yanında makul bir açıklaman olman gerekir.<br />

– – İnternetten indirdiğin; tehlikeli cihad kitapları,<br />

mücahidlerin açıklamaları, filmleri, resimleri,<br />

askeri hazırlık kitapları <strong>ve</strong> senin hakkında bir<br />

töhmet <strong>ve</strong>ya şüphe oluşturmaya sebep olacak<br />

şeyleri evinde saklama. Bu önemlidir. Evinin bu<br />

tür şeylerden temiz olması gerekir. Senin onlara<br />

baktığını bilseler bile bunu bilmeleri delil değildir.<br />

Ancak bu tür şeyleri ele geçirmek bu mücrimlerin<br />

yanında suç olacaktır.<br />

71


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

––<br />

İnternetin için özel bir hard diskinin olmasını <strong>ve</strong><br />

bunu evde saklamamanı hatırla.<br />

Sonuç olarak da: Allah en iyi koruyandır <strong>ve</strong> O, merhametlilerin<br />

en merhametlisidir.<br />

Gü<strong>ve</strong>nlik İle Alakalı Genel Uyarılar<br />

<strong>ve</strong> <strong>Tavsiyeler</strong><br />

Bu bölümde geçen yerlerde zikrettiğimiz şeyleri hatırlatma<br />

babından kısa bir şekilde tekrar zikredeceğiz.<br />

Yine önceki başlıklar altında geçmeyen bazı genel gü<strong>ve</strong>nlik<br />

tavsiyelerini de bunlara ekleyeceğiz. Başarıya<br />

ulaştıran Allah’tır.<br />

––<br />

İmanını sürekli yenile, niyetini düzelt <strong>ve</strong> Allah’a<br />

olan te<strong>ve</strong>kkülünü güzelleştir.<br />

––<br />

Her gün sabah, akşam <strong>ve</strong> yatarken yapılan zikirlere<br />

uy.<br />

––<br />

Kendi nefsine has günlük Kur’an okuma <strong>ve</strong> nafile<br />

namaz kılma virdi yap. Yine kendi nefsin için nafile<br />

oruçtan bir pay ayır. Bunların hepsi korumanın<br />

sebeplerindendir.<br />

––<br />

Kendi sırlarını <strong>ve</strong> kardeşlerinin sırlarını sakla <strong>ve</strong><br />

özellikle eşin, dostların <strong>ve</strong> ailen de olsa hiç kimseye<br />

kendisini ilgilendirmeyen konulardan bahsetmemeye<br />

kendini alıştır.<br />

– – Seni ilgilendirmeyen şeyleri sorma <strong>ve</strong> seninle<br />

alakalı olmayan bir meseleye girişme. Nebi (sallallâhu<br />

aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’in şu sözünü hatırla: “Kişinin<br />

kendisini ilgilendirmeyen şeyleri terk etmesi İslam’ının<br />

güzelliğindendir.”<br />

72


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

––<br />

Çok konuşan serserilerden uzak dur <strong>ve</strong> sırları yayamaya<br />

alışmış olan kimseler ile uğraşma.<br />

––<br />

Kendisini ilgilendirmeyen şeylerden soranları yer<br />

<strong>ve</strong> emirine işlerinden böyle olan kimselere ya nasihat<br />

edin ya da uzaklaştırın diye uyarıda bulun.<br />

––<br />

Ev <strong>ve</strong> cep telefonundan sakın. Geçen bilgileri <strong>ve</strong><br />

gü<strong>ve</strong>nlik kurallarını oku, bununla amel et <strong>ve</strong> sıkılıp<br />

gevşeklik yapma. Eğer böyle yaparsan ayağın<br />

kayar.<br />

––<br />

Önemli meseleler konuşacağınız zaman telefonları<br />

kapatın, batarya <strong>ve</strong> sim kartlarını sökün.<br />

––<br />

Önemli isimler, telefon numaraları <strong>ve</strong> adresleri<br />

sürekli yanında koruma. Onları şifreli bir şekilde<br />

kağıda yaz <strong>ve</strong> kendinden uzak bir yerde koru. Yanında<br />

sadece kullanacağın normal numaraları<br />

taşı.<br />

––<br />

Kaldığın yerde önemli <strong>ve</strong>sikaları gü<strong>ve</strong>nilir bir sığınağa<br />

koymak dışında koruma.<br />

––<br />

Şahsi <strong>ve</strong>ya ev bilgisayarında önemli sırları saklama.<br />

Bunu özel bir hard disk <strong>ve</strong>ya özel bir cd’ye<br />

koy.<br />

Bilgisayar <strong>ve</strong> internet kullanımı hakkında geçen gü<strong>ve</strong>nlik<br />

bilgilerine geri dön <strong>ve</strong> bak.<br />

– – Arabanda özel meseleler konuşma. Belki dinlenebilirsin.<br />

Arabanı şüpheli bir yere götürme. Şüpheli<br />

olan birinin de arabası ile evine <strong>ve</strong>ya görüşme<br />

yerine gelmesini engellemeye <strong>ve</strong> arabasını uzağa<br />

park ettirmeye çalış<br />

73


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

––<br />

Taksi, berber <strong>ve</strong> mescidler gibi herkesin olduğu<br />

genel yerlerde kardeşin ile önemli meseleler konuşmamaya<br />

dikkat et.<br />

––<br />

Eğer tehlikeli bir görev <strong>ve</strong>ya tehlikeli bir buluşma<br />

yerine gideceksen, tutuklanırsan kendine <strong>ve</strong> başkalarına<br />

zarar <strong>ve</strong>rmemek için yanında önemli<br />

bilgi <strong>ve</strong> evraklar taşıma.<br />

––<br />

Eşin <strong>ve</strong> arkadaşların ile konuşurken sıralar hakkında<br />

konuşmamaya çok dikkat et. Bu emanetlere<br />

<strong>ve</strong> Müslümanların sırlarına ihanet etmektir.<br />

––<br />

Normal halinin, oturmanın <strong>ve</strong> hareketinin doğal<br />

olmasına dikkat et. Kendi halinde bir anda büyük<br />

bir değişiklik yapma bunu yavaş yavaş yap.<br />

––<br />

Eğer aranan <strong>ve</strong> gizlenen kimselerdensen, gizlenme<br />

şartlarına ihtiram et. Zorunlu olmadıkça<br />

hareket etmeyi çoğaltma. Evini <strong>ve</strong>ya arkadaşını<br />

ziyaret etme. Onlar ile görüşmeyi azalt. Bu görüşmeyi<br />

de sadece zorunlu olarak <strong>ve</strong> dakik gü<strong>ve</strong>nlik<br />

tedbirleri ile yap.<br />

––<br />

Gü<strong>ve</strong>nlik kurallarını tembellik sebebiyle terk<br />

etme. Nefsini <strong>ve</strong> kardeşlerini koruma niyeti ile Allah’a<br />

ibadet et. Telefon ile konuşma için uzaklaşman<br />

gerekiyorsa uzaklaş. Sıkıntı olmaz diyerek<br />

yakın yerde konuşma hatasını işleme. Cihad bir<br />

ibadettir <strong>ve</strong> bunda yorulmak sevaptır. Kendini <strong>ve</strong><br />

kardeşlerini koru.<br />

■ ■ ■ ■ ■<br />

74


son söz


Son olarak; acele bir şekilde bu konuda nasihat için<br />

aklıma gelenler bunlardı. Bu kısa kitabın başında<br />

dediğim şeye tembih ederek bu kitabımı bitiriyorum.<br />

Allah Teâlâ buyurdu ki: “İman edip de imanlarına zulmü<br />

(şirki) bulaştırmayanlar var ya; işte gü<strong>ve</strong>n onların<br />

hakkıdır. Doğru yolu bulmuş olanlar da onlardır.”<br />

(En’am, 82)<br />

Bilin ki; ilim önemlidir <strong>ve</strong> amel etmek ondan daha<br />

önemlidir. Amel önemlidir <strong>ve</strong> amelde ihlaslı olmak ondan<br />

daha önemlidir. Allah kulundan bir ameli ancak<br />

kendisi için olduğu zaman <strong>ve</strong> doğru olduğu zaman<br />

kabul eder. Amelin ihlaslı olması niyetin doğru olmasındandır.<br />

Amelin doğru olması da Allah’ın dediklerine<br />

<strong>ve</strong> Allah Rasûlü (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’in dediklerine<br />

(Kur’an <strong>ve</strong> Sünnet) uygun olmasıdır. Gü<strong>ve</strong>nlik meselelerinde<br />

de; gü<strong>ve</strong>nlik kurallarını bilmek önemlidir. Ancak<br />

bunlar ile amel etmek bundan daha önemlidir.<br />

Kardeşlerden birçoğu kuralların çoğunu bilirler <strong>ve</strong><br />

çiğnerler. Bunu ya tembellikten ya adetlerinden ya da<br />

imanın zayıflı <strong>ve</strong> gizli tutma sabrının azlığından dolayı<br />

yaparlar.<br />

Derim ki: Dilini, kulağını <strong>ve</strong> gözünü kendisi ile alakalı<br />

olmayan şeylere girişmekten koruyan sonra da<br />

telefonunu koruyan <strong>ve</strong> güzel kullanan kimse kendi <strong>ve</strong><br />

kardeşlerinin gü<strong>ve</strong>nliğinin üçte birini korumuştur.<br />

Yine bu kişi Allah’ın kendisine korumasını emrettiği<br />

farzlardan sonra nafileleri, zikirleri, görevlerini, Allah’a<br />

76


■ SON SÖZ ■<br />

te<strong>ve</strong>kkülünü <strong>ve</strong> imanını koruması ile bütün gü<strong>ve</strong>nliği<br />

korumuş olur.<br />

Allah’tan da bu kimselerin hatalarını silmesini <strong>ve</strong><br />

düşmanların gözlerini bu konuda köreltmesini istiyorum.<br />

Size de duayı tavsiye ederim. Çünkü yazılmış olan<br />

kaderi ancak dua geri çevirebilir.<br />

Az önce de dediğim gibi: Ey Kardeşlerim <strong>ve</strong> mücahidler<br />

bilin ki, Allah’ın istediği olur <strong>ve</strong> istemediği olmaz.<br />

Güç <strong>ve</strong> kuv<strong>ve</strong>t yalnızca Aliy <strong>ve</strong> Azim olan Allah’a aittir.<br />

Kalemler olacak şeyler hakkında kurumuştur. Hiçbir<br />

tedbir kadere fayda <strong>ve</strong>remez. Allah’tan dünya <strong>ve</strong><br />

ahirette affı <strong>ve</strong> afiyeti dileyin <strong>ve</strong> O’ndan güzel sonu isteyin.<br />

Allah bizi <strong>ve</strong> sizi şeytanın, insanların <strong>ve</strong> cinlerin<br />

tuzaklarından; kâfir, mürted <strong>ve</strong> münafık tağutların da<br />

zulmünden korusun. Allah bizi <strong>ve</strong> sizi zalimlerin <strong>ve</strong> yardımcılarının<br />

şerrinden korusun.<br />

Sizi emanetleri zayi olmayan Allah’a emanet ediyoruz.<br />

Allah’ım efendimiz Muhammed’e, aline <strong>ve</strong> ashabına<br />

salat et <strong>ve</strong> selam et. Davamızın sonu alemlerin Rabbi<br />

olan Allah’a hamd etmektir.<br />

Bizi arkamızdan yapacağınız salih dualarınızda<br />

unutmayın.<br />

Allah’ın rahmeti, affı <strong>ve</strong> rızasına muhtaç olan kişi<br />

Ömer Abdulhakim<br />

–Ebu Mus'ab Es-Suri-<br />

77

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!