03.03.2019 Views

Hareketin ve İletişimlerin Güvenliği Hakkında Kısa Tavsiyeler

Hareketin ve İletişimlerin Güvenliği Hakkında Kısa Tavsiyeler Müellif: Ebu Mus'ab es-Sûri Tercüme: Hareketu Selahaddin El-Kurdi" Medya

Hareketin ve İletişimlerin Güvenliği Hakkında Kısa Tavsiyeler
Müellif: Ebu Mus'ab es-Sûri
Tercüme: Hareketu Selahaddin El-Kurdi" Medya

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

HAREKETİN VE İLETİŞİMLERİN<br />

GÜVENLİĞİ HAKKINDA<br />

KISA TAVSİYELER<br />

ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM<br />

– Ebu Mus'ab es-Sûrî -<br />

(Allah esaretini çözsün)


<strong>Hareketin</strong> <strong>ve</strong> <strong>İletişimlerin</strong><br />

Gü<strong>ve</strong>nliği <strong>Hakkında</strong> <strong>Kısa</strong> <strong>Tavsiyeler</strong><br />

Şeyh Ömer Abdulhakim<br />

-Ebu Mus'ab Es-Sûrî-<br />

(Allah esaretini çözsün)<br />

H: 1440 / M: 2019<br />

elinizdeki bu eser;<br />

Ebu Mus'ab es-Sûrî'nin (Allah esaretini çözsün) telif ettiği<br />

"Hareketu Selahaddin El-Kurdi" Medya tarafından tercüme<br />

ettirilerek yayımlamaya hazırlanmıştır.<br />

* "Hareketu Selahaddin El-Kurdi" Medya tarafından Tercüme edilen<br />

bu eserin tercüme aslına sadık kalmak <strong>ve</strong> kaynak göstermek şartıyla<br />

çoğaltılabilir, alıntı yapılabilir <strong>ve</strong><br />

her türlü <strong>ve</strong>sileyle YAYILABILIR.<br />

* İzin alınmaksızın ticari olarak pazarlaması, işlenmesi YASAKTIR!


BIRINCI BÖLÜM:<br />

IKINCI BÖLÜM:<br />

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM:<br />

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM:<br />

içindekiler<br />

Mukaddime 5<br />

Vakıa <strong>ve</strong> Şeriatta Emniyetin Önemi,<br />

Sebepleri <strong>ve</strong> Vesileleri 15<br />

Şahsi Emniyet <strong>ve</strong> Cemaat Emniyetinde<br />

Genel İlkeler 25<br />

Düşmanların <strong>ve</strong> İstihbaratçıların<br />

Müslümanlara Karşı Casusluklarındaki Üslupları 33<br />

Durma <strong>ve</strong> Hareket Etme Emniyeti 37<br />

Mesken <strong>ve</strong> Kalma Yerinin Emniyeti 38<br />

Önemli Vesikalar <strong>ve</strong> Evrakların Emniyeti 40<br />

Araba, Motorsiklet <strong>ve</strong> Taşıt Araçlarının Emniyeti 41<br />

Şehir İçi Genel Taşıtlar İle Yolculuk Yapma Emniyeti 43<br />

Sefer Yollarında Genel Sefer Araçları İle<br />

Yolculuk Etme Emniyeti 44<br />

Bilgisayar <strong>ve</strong> Tabilerinin Emniyeti 45<br />

Toplantılar, Görüşmeler <strong>ve</strong> Konuşmaların Emniyeti 48<br />

Şahısları Evde Saklama Emniyeti 49<br />

Silah Satın Alma, Taşıma <strong>ve</strong> Depolama Emniyeti 51<br />

İletişim Yollarının Emniyeti 53<br />

Telefon Kullanma Emniyeti 53<br />

İşyeri, Ev Veya Kablolu Telefonları Kullanma Emniyeti 62<br />

P.C.O. Yerlerinden Umumi Telefon Kullanma Emniyeti 63<br />

Telsiz Cihazlarını Kullanma Emniyeti 64<br />

İnternet <strong>ve</strong> Mail Vasıtasıyla İletişim Emniyeti 66<br />

Gü<strong>ve</strong>nlik İle Alakalı Genel Uyarılar <strong>ve</strong> <strong>Tavsiyeler</strong> 72<br />

Son Söz 75


“İman edip de imanlarına zulmü (şirki)<br />

bulaştırmayanlar var ya; işte gü<strong>ve</strong>n onların<br />

hakkıdır. Doğru yolu bulmuş olanlar da onlardır.”<br />

(En’am, 82)


mukaddime


Hamd Allah’a mahsustur <strong>ve</strong> O kuluna kâfidir. Selam<br />

seçtiği kullarının üzerine olsun. Salat <strong>ve</strong> selam da<br />

seçilmiş olan Nebi’ye, ailesine <strong>ve</strong> ashabının üzerine olsun.<br />

Onları çokça selamette kılsın.<br />

Nebi (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’in bu ümmet hakkında<br />

ahir zamanda gerçekleşecek diye haber <strong>ve</strong>rdiği; fitneler<br />

<strong>ve</strong> savaşlar, müminlere sultanlarından gelecek olan<br />

gurbet <strong>ve</strong> eziyetler, ümmetin âlimlerine son günlerinde<br />

nübüv<strong>ve</strong>t mirasının hakkını eda etme hususunda isabet<br />

edecek olan gevşeklik <strong>ve</strong> geri durma, Muhammedi<br />

ümmetin kendisine maruz kalacağı düşmanlık, savaş,<br />

ümmetlerin üzerine üşüşmesi; kâfirler, münafıklar <strong>ve</strong><br />

mürtetlerin müminlere karşı savaşta ittifak halinde<br />

olacağını bilen kimse, bizim şu an bu zamana –fitne <strong>ve</strong><br />

savaşlar zamanına- ulaştığımızı <strong>ve</strong> bizim bu zamanda<br />

gerçekleşen belalar <strong>ve</strong> alametleri yaşadığımızı idrak<br />

edecektir.<br />

Gerçekleşen olaylara kısa bir bakış ile bu ümmete<br />

yapılan kâfirlerin düşmanlığı, mürtet hakimlerin ihaneti,<br />

facir tağutların zulümleri, mücahit <strong>ve</strong> müminlerin<br />

garipliği, Müslümanların hayatlarının birçok yerinde<br />

zulüm, fesat <strong>ve</strong> sapmanın gerçekleştiğini, âlimlerden<br />

azınlık hariç -ki bunlar da ne kadar azdır- çoğunun<br />

hakkı beyan etmekten geri durdukları <strong>ve</strong> münafık, korkak<br />

<strong>ve</strong> aciz olarak kısımlara ayrıldığını idrak etmekteyiz.<br />

6


■ MUKADDIME ■<br />

Habibimiz Mustafa (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’in bize haber<br />

<strong>ve</strong>rdiği şeylerden biri de; bu zamanda yeryüzünün<br />

zulüm <strong>ve</strong> haksızlık ile dolacağı, sonra da Allah’ın bu<br />

ümmetin sonuncularına İmam Mehdi’yi göndereceğini<br />

<strong>ve</strong> adalet ile dünyayı dolduracağını, sonra da işin<br />

âhir zamanda inecek olan Efendimiz Meryem oğlu<br />

İsa’ya teslim edileceği <strong>ve</strong> yeryüzünün doğu <strong>ve</strong> batısına<br />

ulaşmış olan bu ümmete İslam ile hükmedeceği haberidir.<br />

Yine Nebimiz, zulmün sultanlardan yayılacağını<br />

<strong>ve</strong> mü’minin sığınacağı bir sığınak dahi bulamamasını,<br />

sonra da Allah’ın (Horasan tarafından) bir rivayette<br />

de (Doğu tarafından) bir rivayette de (nehrin arkasından)<br />

yani Orta Asya Türkistan beldelerindeki Ceyhun<br />

Nehri’nin arakasından -Özbekistan <strong>ve</strong> etrafı- Siyah<br />

Sancaklılar göndereceğini <strong>ve</strong> Allah’ın Siyah Sancaklılar<br />

ordusundaki mücahidler ile Mehdi (aleyhisselâm)’ı destekleyeceğini<br />

de haber <strong>ve</strong>rmiştir. Siyah sancaklılar Müslümanların<br />

doğu beldelerinden yürüyecek <strong>ve</strong> Beyt-ul<br />

Makdis’e -Filistin- girecek <strong>ve</strong> böylelikle Mehdi (aleyhisselâm)<br />

Arap Yarımadası’nda olmasına rağmen Allah bunun<br />

ile onu destekleyecek.<br />

El-Müstedrek ala’s-Sahiheyn’in sahibi (İmam Hakim)<br />

Said El-Hudri (radıyallâhu anhu)’dan şöyle rivayet<br />

eder: “Allah’ın Nebisi (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem) buyurdu ki:<br />

“Âhir zamanda sultanları/yöneticileri tarafından ümmetimin<br />

başına öyle şiddetli belalar/musibetler (sıkıntılar,<br />

zulümler) gelecek ki, koca geniş dünya kendilerine<br />

dar gelmeye başlar. Bütün yeryüzü o derece zulüm <strong>ve</strong><br />

haksızlıklarla dolar ki, mümin kimse o zulümden kaçıp<br />

sığınacak bir yer bulamaz. Allah (azze <strong>ve</strong> celle) benim<br />

soyumdan yeryüzü zulüm <strong>ve</strong> haksızlık ile dolduktan<br />

sonra yeryüzünü adalet ile dolduracak bir adam gönderir.<br />

Yeryüzü <strong>ve</strong> gökyüzü sakinleri ondan razı olur.<br />

Yeryüzü bütün içindeki tohumları dışarı çıkartacak <strong>ve</strong><br />

7


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

gökyüzünde de bulunan bütün damlaları Allah onların<br />

üzerine bol bol akıtacak. Orada yedi, sekiz <strong>ve</strong>ya dokuz<br />

sene kalacak. Ölüler <strong>ve</strong> diriler Allah (azze <strong>ve</strong> celle)’nin o zaman<br />

yeryüzü ahalisine <strong>ve</strong>rdiği şeyleri arzu edecekler.”<br />

Sonra da dedi ki: Bu senedi sahih bir hadistir ancak o<br />

ikisi (Buhari, Müslim) hadisi kendi kitaplarına almamışlardır.<br />

Suyuti’nin Ziyâdet-ul Câmi-il Sağîr kitabında, İbn-ul<br />

Mâce, Hakim <strong>ve</strong> başkalarının yanında; Süfyan Es-Sevri’den<br />

o da Sevbân’dan farklı varyantlar ile şu hadis<br />

gelmiştir: “Sizin hazinenizin yanında, hepsi de bir halifenin<br />

oğulları olan üç kişi öldürülür <strong>ve</strong> bu hazine hiçbirisine<br />

nasip olmaz. Sonra Doğu tarafından Siyah Bayraklılar<br />

çıkarak hiçbir kavmin yapmadığı bir şekilde<br />

savaş yaparlar <strong>ve</strong> ardından Allah’ın halifesi Mehdi gelir.<br />

Siz onun ismini işittiğinizde kar üzerinde sürünerek<br />

de olsa ona geliniz <strong>ve</strong> ona biat ediniz. Çünkü o, Allah’ın<br />

halifesi Mehdi’dir.”<br />

Suyuti’nin Ziyâdet-ul Câmi-il Sağîr kitabında <strong>ve</strong> Tirmizi’de<br />

Ebu Hureyre’den şu hadis tahriç edilmiştir: “Horasan’dan<br />

Siyah Sancaklılar çıkacak, hiçbir güç onları<br />

geriye çeviremeyecek <strong>ve</strong> sonunda o sancaklar İliya’ya<br />

dikilecektir.” Yani Beyt-ul Makdis’e dikilecektir.<br />

Sevbân (radıyallâhu anhu)’dan da şöyle rivayet edilmiştir:<br />

“Eğer Siyah Sancaklılar’ın Horasan’dan çıktıklarını<br />

görürseniz, emekleyerek de olsa oraya gidin. Çünkü<br />

orada Allah’ın halifesi Mehdi vardır.” Dedi ki: Bu Şeyhayn<br />

(Buhari <strong>ve</strong> Müslim)’in şartı üzerine sahih bir hadistir<br />

ancak onlar tahriç etmemiştir.<br />

Bu eserlerden Müslümanların kuv<strong>ve</strong>tinin; ümmetin<br />

zayıflığı, düşmanların saldırdığı <strong>ve</strong> zulüm <strong>ve</strong> fesadın<br />

çıktığı vakitte doğu beldelerinden çıkacağı sonucuna<br />

8


■ MUKADDIME ■<br />

varıyoruz. Yine bunlar ile müminlerin doğu beldelerinde<br />

(Horasan <strong>ve</strong> etrafından olan Pakistan <strong>ve</strong> nehrin<br />

arkasındaki yerlerde) güçlerinin olmasının <strong>ve</strong> Allah’ın<br />

âhir zamanda kendileri sebebiyle bu dine <strong>ve</strong> mustaz’af<br />

ehline yardım edeceği mücahidlerin toplanmasının<br />

önemine de delil çıkartıyoruz. Bu da mücahidleri <strong>ve</strong><br />

hak ehlini Horasan <strong>ve</strong> etrafındaki beldelere toplamak<br />

için önem göstermemiz gereken sebeplerden biridir.<br />

Doğu beldelerine; Pakistan, Afganistan <strong>ve</strong> Orta Asya’da<br />

nehrin arkasındaki beldelerine baktığımız zaman<br />

gerek kendilerine Afganistan’da haçlıların direk<br />

işgal etmesi gibi gerekse de Pakistan <strong>ve</strong> Orta Asya beldelerinde<br />

olduğu gibi kâfirlere dost mürted hakimlerin<br />

musallat olmalarına rağmen, günümüzde orada hala<br />

İslam <strong>ve</strong> Müslümanların durumlarının Arap <strong>ve</strong> acem<br />

diğer beldelerdekilerin durumlarından daha hayırlı<br />

olduğunu görmekteyiz. Bunun sebebi bu beldelerdeki<br />

ahalinin genelinin dine bağlı olmaları, dini sevmeleri,<br />

dinin şiarlarını yüceltmeleri, âlimlerin çok olması, dini<br />

medreselerin yayılmış olması, cihadi islami cemaatlerin<br />

çokluğu <strong>ve</strong> sert toprağın tabiatı, bol olması, oturanların<br />

çokluğu <strong>ve</strong> silahın yaygın olması gibi sebeplerdir.<br />

Pakistan’a <strong>ve</strong> ahalisinin durumuna bakmaya gelince<br />

-ki bu risalemi onların beldesindeki Müslümanların<br />

<strong>ve</strong> düşmanların bütün beldelerimizdekilere benzer<br />

olduklarından dolayı faydası inşêallah herkese genel<br />

olacağı ile beraber esasen onlar için yazıyorum- Biz Pakistan’ın<br />

kendisinde cihad sebeplerini <strong>ve</strong> Müslümanlar<br />

için cihad bayrağını taşıyacak, <strong>ve</strong> Habibimiz Mustafa<br />

(sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’in bize müjdelediği Horasan, etrafındaki<br />

nehrin arkasındaki beldeler <strong>ve</strong> genel olarak<br />

bütün doğu beldelerinden çıkacak olan güce destek <strong>ve</strong>recek<br />

bir cemaatin kurulma sebeplerini bulundurmasından<br />

dolayı beldelerin önünde geldiğini görmekteyiz.<br />

9


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Bu söylediğimiz cihad <strong>ve</strong> hak taifesinden bir fırkanın<br />

Pakistan’da gerçekleşmesi ümidini bizim kalbimize<br />

koyan sebepler <strong>ve</strong> etkenler Allah-u Alem şu zikredilecek<br />

olan sebeplerdir.<br />

Birincisi: âlimlerin çokluğu <strong>ve</strong> dini medreselerin yaygın<br />

olmasıdır. Bunlardan binlerce vardır.<br />

İkincisi: Pakistan’da dini ilim talebelerinin çokluğudur.<br />

Bunlardan da milyonlarcası vardır.<br />

Üçüncüsü: Keşmir <strong>ve</strong> Afganistan’da hazırlık <strong>ve</strong> cihad<br />

tecrübesi olmuş mücahidlerin bulunmasıdır. Bunlardan<br />

da yüzbinlerce vardır.<br />

Dördüncüsü: Çeşitli islami cemaat mensuplarının<br />

çok olmasıdır. Seçimler bunların, yüz elli milyon Müslüman<br />

civarında olan Pakistan sakinlerinin çeyreğinden<br />

fazla olduğunu ispat etmiştir.<br />

Beşincisi: Pakistanlıların genelinin <strong>ve</strong> hatta fasıklarının<br />

dahi kalbinde dinin mekanının olması, dini şiarları<br />

yüceltmeleri <strong>ve</strong> İslam şeriatına bağlı olmalarıdır.<br />

Altıncısı: Ölçümü sekiz yüz elli bin metrekareye ulaşan<br />

bu beldelerin genişliği, kara <strong>ve</strong> deniz sınırlarının<br />

çokluğu, genişliği <strong>ve</strong> çeşitliliğidir.<br />

Yedincisi: Kabilelerin <strong>ve</strong> genel olarak insanların elinde<br />

silahın bulunmasıdır.<br />

Sekizincisi: Suların <strong>ve</strong> zirai mahsullerin bolluğudur.<br />

Böylelikle kâfirler bu beldeyi muhasara altına alıp aç<br />

bırakması da zor olur.<br />

10


■ MUKADDIME ■<br />

Ve buna benzer esasen İslam’ın <strong>ve</strong> şeriat hükmünün<br />

gölgesinde yaşamaları içim Müslümanlara, muhacirlere<br />

<strong>ve</strong> dinleri için kaçanlara sığınak olmak için koyulmuş<br />

bu beldelerde cihadı destekleyen başka sebepler de<br />

vardır. Sonradan bunların mürted <strong>ve</strong> sapık oğulları geldi<br />

<strong>ve</strong> bu maksadı değiştirdiler. Beldelere kâfirlerin kanunları<br />

ile hükmettiler <strong>ve</strong> bu beldeleri kâfirlerin Müslümanlara<br />

karşı savaşına, evlerini yıkmada <strong>ve</strong> hayırlı<br />

oğullarını öldürmede kâfirlere yardım eden dayanaklardan<br />

biri kıldılar. Böylelikle bu çocuklar Pakistan’da<br />

bulunan Müslümanların işleri yerine geri çevirmek,<br />

Allah’a <strong>ve</strong> Rasûlüne (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem) yardım etmek;<br />

Keşmir <strong>ve</strong> Afganistan’da kâfirlere karşı savaşta,<br />

Kudüs’ün Yahudilerden kurtarılması <strong>ve</strong> Harameyn<br />

topraklarının haçlıların <strong>ve</strong> kâfirlerin dostları olan mürtedlerin<br />

hükmünden kurtarmada yerlerini almak için<br />

üzerindeki vacibi farz-ı ayn haline getirdiler.<br />

Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur: “Ey İman edenler!<br />

Yahudi <strong>ve</strong> Hrıstiyanları dostlar edinmeyin. Onlar birbirlerinin<br />

dostlarıdır. Sizden kim onları dost edinirse o<br />

da onlardandır. Muhakkak ki, Allah zalim kavime hidayet<br />

etmez.” (Maide, 51)<br />

Müfessirlerden yeni <strong>ve</strong> eskileri, Allah’ın: “Sizden kim<br />

onları dost edinirse o da onlardandır” sözünün manasını<br />

“onlar gibi kâfirdir” diye açıklamışlardır. Kâfirleri<br />

dost edinmesi ile İslam dininden çıkmıştır <strong>ve</strong> dostları<br />

olan kâfirlerin dininden olmuştur. Biz bunu “Müşerref’li<br />

Pakistan, Problem, Çözümü <strong>ve</strong> Farzı Ayn olan Fariza”<br />

adında olan birinci risalemizde delilleri ile açıkladık<br />

<strong>ve</strong> şerh ettik.<br />

Pakistan’daki uzun ikametimde, Ruslara karşı yapılan<br />

Afgan cihadından beri oraya gitmemede, Taliban<br />

zamanında <strong>ve</strong> sonrasında Afganistan’daki İslam<br />

11


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

İmaretinin Amerikalılar <strong>ve</strong> Pakistan hükümetinden<br />

onlarla olan mürtet yardımcılarının eli ile yıkılmasından<br />

sonra da oradan kalma müddetimde beni bu risaleyi<br />

yazmaya iten önemli bir mesele dikkatimi çekti.<br />

Bu konu: Pakistan’daki sadık mücahidlerden, ihlaslı<br />

talebelerden <strong>ve</strong> hayırlı âlimlerden müminler <strong>ve</strong> salihler<br />

Pakistan hükümetinin emniyet <strong>ve</strong> istihbarat birimleri<br />

tarafından art arda gü<strong>ve</strong>nlik saldırıları, tutuklanmalar<br />

<strong>ve</strong> imtihanlar içinde olduğu meselesiydi. Bunun çeşitli<br />

sebepleri vardır. Ancak bunların en önemlisi; bu güzel<br />

insanların emniyet asılları; hareketin, iletişimin <strong>ve</strong> yerine<br />

getirdikleri faaliyetlerin sırlarını koruma hususundaki<br />

genel cehaletidir. Her gün polislerin <strong>ve</strong> istihbarat<br />

birimlerinin cemaat ardından başka bir cemaati <strong>ve</strong> bir<br />

grup ardından başka bir grubu tutuklama haberleri geliyor.<br />

Bu mücahidlerden <strong>ve</strong> salihlerden Allah yolunda<br />

cihad etmek isteyen bir grup <strong>ve</strong>ya cemaat toplanacak<br />

olsa, istihbarat birimleri bu kardeşlerin amelleri daha<br />

başlamadan <strong>ve</strong>ya başladıktan kısa müddet sonra hemen<br />

olayı açığa çıkartıyor. Meseleye baktığımda meselenin;<br />

bu salihlerden çoğunluğunun emniyet meseleleri<br />

hakkında cahillikleri, bildikleri kuralları da tembellik,<br />

ihmal <strong>ve</strong>ya emniyet konusundaki gevşeme kadar tabiatında<br />

gerilik, ahmaklık <strong>ve</strong> cahillik yatan Pakistan<br />

istihbaratının <strong>ve</strong>ya emniyet birimlerinin kuv<strong>ve</strong>tinden<br />

kaynaklanmadığını gördüm.<br />

Müslümanların imamlarına <strong>ve</strong> geneline nasihat etmenin<br />

vacipliği babından ben de hemen aklımda olan,<br />

cihad amelinden <strong>ve</strong> genel olarak tecrübelerimden aklıma<br />

gelenleri bu muhtasar risalede yazmaya başladım.<br />

İnşaallah ilerde cihadi cemaatlerin <strong>ve</strong> Arap mücahidlerin<br />

yazdığı emniyet risalelerine <strong>ve</strong> kaynaklarına -ki<br />

bunlar çoktur <strong>ve</strong> faydalıdır- ulaşacak olursam bu risaleyi<br />

daha çok genişletir <strong>ve</strong> düzeltirim.<br />

12


■ MUKADDIME ■<br />

Yine de bu kısa risale bu beldelerdeki mücahidlerin<br />

<strong>ve</strong> salihlerin tutuklanmasına sebep olan öldürücü <strong>ve</strong><br />

tehlikeli maddelere işaret etmeyi içermiştir.<br />

Bu risaleyi esasen Pakistanlı kardeşlere yazmamla<br />

beraber dünyanın farklı yerlerindeki mücahidlere <strong>ve</strong><br />

müminlere de faydası olacağına inanıyorum. Allah’tan<br />

bunu benden müminlere fayda <strong>ve</strong>recek salih bir amel,<br />

kâfirleri kızdıracak <strong>ve</strong> kâfirlere karşı savaşta mücahidlere<br />

faydalı olacak bir yer olarak kabul etmesini istiyorum.<br />

Bu risaleyi inşêallah şimdi zikredilecek olan fihristin<br />

özetleyeceği ana konulara ayırdım. Bu risalenin kendisine<br />

ulaştığı, bundan önce geçen risalelerimi <strong>ve</strong> mücahidler<br />

için yazdıklarımı okuyanlardan da; Allah’ın beni<br />

bağışlaması, benden amellerimi kabul etmesi, dinine<br />

yardım konusunda bana yardım etmesi, hayatımı kendi<br />

yolunda şehadet ile sonlandırması, affı <strong>ve</strong> keremi ile<br />

de beni kabul etmesi yönünde dualarında beni hatırlamalarını<br />

rica ediyorum.<br />

Müellif<br />

■ ■ ■ ■ ■<br />

13


irinci bölüm<br />

VAKIA VE ŞERIATTA<br />

EMNIYETIN ÖNEMI,<br />

SEBEPLERI VE<br />

VESILELERI


Şayet bu emniyet ile alakalı olan risalelerde hatırlattığımız<br />

tavsiyeler <strong>ve</strong> bilgilerin; Allah’ın dini için amel<br />

işleyenlerden <strong>ve</strong> mücahidlerden birçoğu indinde bilinen<br />

açık meselelerden olduğunu söylersek galiba hata<br />

etmiş olmayız. Bu meseleler onların çoğunluğu tarafından<br />

<strong>ve</strong> özellikle de önceden eğitim almış olan <strong>ve</strong> cihad<br />

cemaati içinde eski olan kimseler tarafından akılla<br />

zorunlu olarak bilinen meselelerdendir. Aynı zamanda<br />

genelde dünya <strong>ve</strong> ehlinden uzlete çekildikleri için bu işlere<br />

karışmamış dini ilim talebelerinin <strong>ve</strong> âlimlerin yanında<br />

bu meselelerin bilinmediğine de inanıyorum.<br />

Bu muhtasar kitabın âlimin kendisi ile faydalandığı<br />

bir hatırlatma <strong>ve</strong> cahilin de kendisinden faydalandığı<br />

bir ilim olmasını ümit ediyorum.<br />

Burada önemli bir şeyi hatırlatmak istiyorum; Bu<br />

ilim aynı diğer ilimler <strong>ve</strong> hatta dini ilimler gibi amel<br />

edilmediği <strong>ve</strong> uygulanmadığı zaman fayda <strong>ve</strong>rmeyen<br />

bir ilimdir. Eğer bunlar ile amel edilmezse bu ilim dünya<br />

<strong>ve</strong> ahirette sahibinin aleyhine hüccet olacaktır.<br />

Yirmi beş seneden fazladır gizli <strong>ve</strong> açık cihad meydanlarındaki<br />

tecrübelerimden -Hamd Allah’a mahsustur<br />

<strong>ve</strong> O’ndan kabul etmesini istiyorum- gördüm ki:<br />

Gü<strong>ve</strong>nlikteki sıkıntı; tembellik, ihmal <strong>ve</strong> tembellik <strong>ve</strong><br />

ihmalden ötürü hata eden kimselerin bildiği gü<strong>ve</strong>nlik<br />

kurallarını uygulamamaları kadar emniyet meselelerini<br />

bilmemelerinden kaynaklandığını gördüm. Şöyle<br />

ki bazı kardeşler bu meselelerde gevşek davranıyorlar<br />

<strong>ve</strong> dillerinin dizginlerini serbest bırakıyorlar. Dil de<br />

16


■ 1. BÖLÜM: VAKIA VE ŞERIATTA EMNIYETIN ÖNEMI, SEBEPLERI VE VESILELERI ■<br />

müminin dünya <strong>ve</strong> ahiret işlerinde kendisi için en tehlikeli<br />

yerdir. Kardeşler kendilerine fayda <strong>ve</strong>ren <strong>ve</strong> <strong>ve</strong>rmeyen<br />

şeyler hakkında konuşuyorlar. İşin kendisini<br />

ilgilendirdiği <strong>ve</strong> ilgilendirmediği kişiler önünde konuşuyorlar.<br />

Bu öldürücü olan yerlerin en önemlisidir. Şu<br />

zamanda mücahidleri en çok yok eden şey; dillerinin<br />

hasatları, dillerini tutamamaları <strong>ve</strong> sırlarını saklayamamalarıdır.<br />

Muaz (radıyallâhu anhu) der ki: Dedim ki: Ey Allah’ın<br />

Rasûlü! Beni cennete sokacak <strong>ve</strong> beni cehennemden<br />

uzaklaştıracak bir ameli bana haber <strong>ve</strong>r.<br />

Dedi ki: “Çok büyük bir şey istiyorsun. Ancak bu, Allah’ın<br />

kolay kıldığı kişi için pek kolaydır: Hiçbir şeyi ortak<br />

koşmadan yalnızca Allah’a kulluk edersin. Namazı<br />

dosdoğru kılarsın. Zekâtı <strong>ve</strong>rirsin. Ramazan orucunu<br />

tutarsın. Gücün yeter, imkân bulabilirsen haccedersin.”<br />

Sonra dedi ki: “Şimdi sana hayır kapılarını haber <strong>ve</strong>reyim<br />

mi? Oruç kalkandır. Sadaka, suyun ateşi söndürmesi<br />

gibi günahın azâbını söndürür. Kişinin gece yarısı<br />

kıldığı namaz da günahı söndürür” buyurdu.<br />

Bundan sonra Rasûlullah (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem);<br />

“Korkuyla <strong>ve</strong> umutla Rablerine kulluk ettikleri için vücutları<br />

yataklarından uzak kalır <strong>ve</strong> kendilerine <strong>ve</strong>rdiğimiz<br />

rızıktan Allah yolunda harcarlar. Yaptıklarına<br />

karşılık olarak, onlar için ne mutluluklar saklandığını<br />

hiç kimse bilemez” (Secde, 16-17) âyetini okudu.<br />

Sonra dedi ki: “Sana bütün işlerin başını, ana direğini<br />

<strong>ve</strong> doruk noktasını bildireyim mi?”<br />

Dedim ki: E<strong>ve</strong>t Ey Allah’ın Rasûlü!<br />

17


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Dedi ki: “İşin başı İslâm, direği namaz, doruğu cihaddır.”<br />

Sonra dedi ki: “Sana bütün bunları toplayan şeyi bildireyim<br />

mi?”<br />

Dedim ki: E<strong>ve</strong>t Ey Allah’ın Rasûlü!<br />

Bunun üzerine dilini tuttu <strong>ve</strong>: “Bunu koru” dedi.<br />

Dedim ki: Ey Allah’ın Rasûlü! Biz konuştuklarımızdan<br />

da sorgulanacak mıyız?<br />

Dedi ki: “Annen seni yitirsin Ey Muaz! İnsanları yüzüstü<br />

cehenneme sürükleyen, ancak dillerinin ürettikleridir!”<br />

Tirmizi rivayet etmiş <strong>ve</strong> “bu hadis hasen sahihtir”<br />

demiştir.<br />

Öldürücü olan ikinci yer; adetten, gü<strong>ve</strong>nliliği hissetmekten<br />

<strong>ve</strong> tehlikeyi hissedememekten kaynaklanan<br />

kuralları uygulamadaki gevşeklik, düşmanlarımızın<br />

bize karşı gece gündüz kurduğu tuzaklardan <strong>ve</strong> bıkmadan<br />

usanmadan bizim hata <strong>ve</strong> avretlerimizi araştırdıklarından<br />

cahillikten kaynaklanmaktadır. Allah onları<br />

kahretsin. Amin.<br />

Üçüncüsü: Kişinin kendisini ilgilendirmeyen şeylere<br />

girmesi, bir şeyleri bilme (merak) <strong>ve</strong> fazlalıkları öğrenme<br />

sevgisinden dolayı kendisi ile alakası olmayan şeylere<br />

bakmasıdır.<br />

Dördüncüsü: Bu da günümüzde en tehlikeli olanıdır.<br />

Telefonları, iletişim aletlerini <strong>ve</strong> özellikle de bilgisayar<br />

<strong>ve</strong> interneti kötü kullanmaktır.<br />

Bütün bu saydıklarımızı kısaca açıklayacağız inşêallah.<br />

18


■ 1. BÖLÜM: VAKIA VE ŞERIATTA EMNIYETIN ÖNEMI, SEBEPLERI VE VESILELERI ■<br />

Gü<strong>ve</strong>nlik meseleleri <strong>ve</strong> <strong>ve</strong>sileleri hakkında konuşmaya<br />

başlamadan önce İslam dinine iman etmenin <strong>ve</strong><br />

akidenin rükünlerinden olan bazı şeyleri hatırlatmamız<br />

gerekmektedir. Bu meselelerden en önemlileri şu<br />

sayılacak olanlardır:<br />

Birinci mesele: Allah (subhanehu <strong>ve</strong> teâlâ)’nın kaderleri<br />

yazdığına, Allah’ın dilediğinin olacağına <strong>ve</strong> dilemediğinin<br />

olmayacağına <strong>ve</strong> Aliyyül Azim olan Allah’tan başka<br />

güç <strong>ve</strong> kuv<strong>ve</strong>t olmadığına iman etmemiz <strong>ve</strong> bunları<br />

bilmemiz gerekir. Aynı zamanda Allah Rasûlü (sallallâhu<br />

aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’den gelen sahih hadisteki şeyleri de hatırlamamız<br />

gerekir. İbnu Mesud (radıyallâhu anhu) dedi ki:<br />

Bize, doğru söyleyen, doğruluğu tasdik <strong>ve</strong> kabul edilmiş<br />

olan Allah Rasûlü (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem) bize şöyle anlattı:<br />

“Sizden birinizin yaratılışının başlangıcı, annesinin<br />

karnında kırk günde nutfe olarak toplanır. Sonra<br />

ikinci kırk günlük süre içinde pıhtı haline döner. Sonra<br />

da bir o kadar zaman içinde bir parça et olur. Daha<br />

sonra Allah bir melek gönderir <strong>ve</strong> melek, ona ruh üfler.<br />

Bu melek dört şeyle; anne rahmindeki canlının rızkını,<br />

ecelini, amelini, iyi biri mi, yoksa kötü biri mi olacağını<br />

yazmakla emrolunur.” (Muttefekun Aleyh)<br />

Allah’ın insana yazdığı eceli kişinin ömrüdür. Bu artmaz<br />

<strong>ve</strong> eksilmez. Rızık da aynı bunun gibidir. Yine aynı<br />

şekilde hiçbir ihtiyatın kadere fayda <strong>ve</strong>rmeyeceğini de<br />

bilmemiz <strong>ve</strong> buna iman etmemiz gerekir. Gü<strong>ve</strong>nlik konularında<br />

hatırlatmak istediğimiz bütün bu ihtiyatların<br />

hepsini; nefislerimizi, kardeşlerimizi, Müslümanların<br />

avretlerini, sırlarını <strong>ve</strong> sınırlarını korumamız için<br />

Allah’ın bize emrettiği sebeplere sarılma babındandır.<br />

İbnu Abbas küçük çocukken kendisine Rasûlullah<br />

(sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem) şöyle buyurdu: “Ey çocuk sana<br />

birkaç kelime öğreteceğim: Sen Allah’ı (dinini) koru ki,<br />

19


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Allah’ta seni korusun, sen Allah’ı dinini koru ki, Allah’ı<br />

karşında bulursun. İstediğin zaman Allah’tan iste, yardım<br />

dilediğin zaman Allah’tan yardım dile. Bil ki ümmet<br />

eğer sana bir şeyle fayda <strong>ve</strong>rmek üzere toplansa,<br />

sana ancak Allah’ın senin lehine yazdığı şey ile fayda<br />

<strong>ve</strong>rebilirler <strong>ve</strong> eğer sana bir şey ile zarar <strong>ve</strong>rmek üzere<br />

toplansa ancak Allah’ın senin aleyhine yazdığı şeyle<br />

sana zarar <strong>ve</strong>rebilirler. Kalemler kaldırıldı <strong>ve</strong> sahifeler<br />

kurudu.”<br />

Yani, artık kaderler yazılmış, kalemler kaldırılmış <strong>ve</strong><br />

sayfalar kurumuştur. Allah’ın yazdığı gerçekleşecektir.<br />

Koruma Allah’ın elindedir <strong>ve</strong> insanın yapması gereken<br />

şey dua ederek Allah’tan kaderin yumuşağını istemesi;<br />

şer’i, sebebi <strong>ve</strong> ameli olan korunma sebeplerine sarılmasıdır.<br />

İnanmamız gereken ikinci mesele de: Allah’ın şu<br />

sözü ile özetlediği genel korunma <strong>ve</strong> gü<strong>ve</strong>nlik kurallarıdır:<br />

“İman edip de imanlarına zulmü (şirki) bulaştırmayanlar<br />

var ya; işte gü<strong>ve</strong>n onların hakkıdır. Doğru yolu<br />

bulmuş olanlar da onlardır.” (En’am, 82)<br />

İmanlarına zulmü yani şirki karıştırmayanlar; işte<br />

bunlar Allah katından dünyada koruma <strong>ve</strong> gözetme,<br />

ahirette de affetme <strong>ve</strong> büyük korkudan <strong>ve</strong> azaptan gü<strong>ve</strong>nde<br />

kılınmak ile korunacaklardır.<br />

Dünya <strong>ve</strong> ahirette bu gü<strong>ve</strong>nliği isteyen kişinin; kalbini<br />

Allah Teâlâ’ya bağlaması, O’na hiçbir şeyi ortak<br />

koşmaması, O’ndan başkasından umut etmemesi, O’ndan<br />

başkasından korkmaması, O’ndan başkasından rızık<br />

beklememesi, O’ndan başkasının <strong>ve</strong>receği zarardan<br />

korkmaması, hakkıyla O’na te<strong>ve</strong>kkül etmesi <strong>ve</strong> hakkıyla<br />

O’na yönelmesi gerekir.<br />

20


■ 1. BÖLÜM: VAKIA VE ŞERIATTA EMNIYETIN ÖNEMI, SEBEPLERI VE VESILELERI ■<br />

Üçüncü mesele: Her mü’minin <strong>ve</strong> her mücahidin<br />

gü<strong>ve</strong>nlik sebeplerinden en önemlisinin Allah’ın beraberliği<br />

olduğunu, O’nu zikrederek, şükrederek <strong>ve</strong> güzel<br />

ibadet ederek O’na yakınlaşmasıdır. Bunun belirli sebepleri<br />

<strong>ve</strong> <strong>ve</strong>sileleri vardır. En önemlileri: ibadet etmek;<br />

namaz, gece namazı, zikirler, nafile oruç tutma, çokça<br />

Kur’an okuma, zikir <strong>ve</strong> gücü yetenin sadaka <strong>ve</strong>rmesinden<br />

oluşan nafile ibadetleri çoğaltmasıdır. Buhari’nin<br />

rivayet ettiği kudsi hadiste Ebu Hureyre dedi ki: Allah<br />

Rasûlü (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem) dedi ki: “Allah buyurdu<br />

ki: Kim benim <strong>ve</strong>li kuluma düşmanlık ederse ben de<br />

ona harp ilan ederim. Kulumu bana yaklaştıran şeyler<br />

arasında en çok hoşuma gideni, ona farz kıldığım<br />

şeyleri eda etmesidir. Kulum bana nafile ibadetlerle<br />

yaklaşmaya devam eder, sonunda sevgime erer. Onu<br />

bir sevdim mi artık ben onun işittiği kulağı, gördüğü<br />

gözü, tuttuğu eli, yürüdüğü ayağı (aklettiği kalbi, konuştuğu<br />

dili) olurum. Benden bir şey isteyince onu <strong>ve</strong>ririm,<br />

benden sığınma talep etti mi onu himayeme alır,<br />

korurum. Ben yapacağım bir şeyde, mü’min kulumun<br />

ruhunu kabzetmedeki tereddüdüm kadar hiç tereddüte<br />

düşmedim: O ölümü sevmez, ben de onun sevmediği<br />

şeyi sevmem.”<br />

Kul ibadeti ile Allah’ın <strong>ve</strong>lisi <strong>ve</strong> sevdiklerinden olmaya<br />

erişirse, Allah’ın yüce kitabında buyurduğu şu kimselerden<br />

olur: “Bilesiniz ki, Allah’ın dostlarına hiçbir<br />

korku yoktur. Onlar üzülmeyeceklerdir de.” (Yunus, 62)<br />

Yine hadiste de geldiği gibi: “Kim benim <strong>ve</strong>li kuluma<br />

düşmanlık ederse ben de ona harp ilan ederim.” Eğer<br />

Allah’ın <strong>ve</strong>lisi olabilirsen Allah senin düşmanların ile<br />

savaşmayı <strong>ve</strong> seni onlardan korumayı üstlenmiştir.<br />

21


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Allah’ın beraberliğini gerektiren en önemli sebeplerden<br />

biri de: günah, eğlence yerlerinden <strong>ve</strong> Allah <strong>ve</strong><br />

Rasûlü’nün kaçınılmasını emrettiği her yerden kaçınmak<br />

<strong>ve</strong> uzak durmaktır. Çünkü günahlar; belaların,<br />

musibetlerin; kâfirler, mürtedler <strong>ve</strong> yardımcıları olan<br />

kâfir <strong>ve</strong> zalimlerin mü’minlere musallat olmasının<br />

en önemli <strong>ve</strong> öncelikli sebeplerindendir. Günahlardan<br />

kaçındıktan sonra da ibadetler <strong>ve</strong> nafilelere yapışmanın<br />

sırası gelmektedir. Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur:<br />

“Sabrederek <strong>ve</strong> namaz kılarak (Allah’tan) yardım dileyin.<br />

Şüphesiz namaz, Allah’a derinden saygı duyanlardan<br />

başkasına ağır gelir.” (Bakara, 45)<br />

Nebevi sünnette zikirler, nasları, bereketleri, bunun<br />

sebebi ile Allah’ın kullarını insan, şeytan, hastalık, belalar<br />

<strong>ve</strong> hatta böceklerden dahi koruyacağı hakkında<br />

tafsilatlar vardır. Bunları zikir kitaplarından okumanızı<br />

tavsiye ederim.<br />

Her mücahidin; sabah <strong>ve</strong> akşam zikirlerini, yatarken<br />

okunacak zikirleri <strong>ve</strong> sünnette hayatın çeşitli yerlerinde<br />

söylendiği sabit olan zikirleri içeren bir virdinin olması<br />

gerekir. İstiğfar dilemeyi <strong>ve</strong> Allah Rasûlü (sallallâhu aleyhi<br />

<strong>ve</strong> sellem)’e salat getirmeyi çoğaltması gerekir. Allah bize<br />

yeter <strong>ve</strong> O ne güzel <strong>ve</strong>kildir, sözünü çoğaltması gerekir.<br />

Güç <strong>ve</strong> kuv<strong>ve</strong>t yalnızca aliy <strong>ve</strong> azim olan Allah’a aittir,<br />

zikrini <strong>ve</strong> bunun dışında Nebi (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’den<br />

sabit olan zikirleri çoğaltması gerekir. Aynı zamanda<br />

cahillerin <strong>ve</strong> bid’atçıların yaptığı sünnette sabit olmayan<br />

zikirleri yapmaması gerekir. Hatta bunların bazılarında<br />

Allah’ın rızası yerine kızmasını celbeden şirk<br />

sözleri mevcuttur. Allah’a sığınırız. Kuran’a <strong>ve</strong> Sünneti<br />

şerife sarılmaları gerekir. Bu sayılan meseleler şer’i gü<strong>ve</strong>nliğin<br />

en önemli sebeplerindendir.<br />

22<br />

Sebebî <strong>ve</strong> vakıa da olan korunma sebeplerine gelince;


■ 1. BÖLÜM: VAKIA VE ŞERIATTA EMNIYETIN ÖNEMI, SEBEPLERI VE VESILELERI ■<br />

Önce de geçtiği üzere bunların en önemlileri dili<br />

korumak, kişiyi ilgilendirmeyen şeylere girişmemek,<br />

başkalarını alakaları olmadığı konularda bilgi sahibi<br />

kılmamak, kendi sırlarını <strong>ve</strong> Allah’ın dini için çalışan<br />

mücahid kardeşlerinin sırlarını gizli tutmak <strong>ve</strong> işi ashabına<br />

<strong>ve</strong> ehline <strong>ve</strong>rmektir. Allah mümin kullarını uyararak<br />

<strong>ve</strong> onlara öğreterek şöyle buyurur: “Kendilerine<br />

gü<strong>ve</strong>nlik (barış) <strong>ve</strong>ya korku (savaş) ile ilgili bir haber<br />

geldiğinde onu yayarlar. Hâlbuki onu peygambere <strong>ve</strong><br />

içlerinden yetki sahibi kimselere götürselerdi, elbette<br />

bunlardan, onu değerlendirip sonuç (hüküm) çıkarabilecek<br />

nitelikte olanları onu anlayıp bilirlerdi. Allah’ın<br />

size lütfu <strong>ve</strong> merhameti olmasaydı, pek azınız hariç,<br />

muhakkak şeytana uyardınız.” (Nisa, 83)<br />

Mücahid kişiye bir sır <strong>ve</strong>rildiği zaman <strong>ve</strong>ya kasıtsız<br />

bir şekilde bir sırdan haberdar olduğu zaman yapması<br />

gereken şey onu yaymaması, onu ashabına döndürmesi<br />

<strong>ve</strong> kardeşler arasında yaygara <strong>ve</strong> kaos çıkartıp<br />

korku yaymaması <strong>ve</strong> sırları <strong>ve</strong> projeleri açığa vurmamasıdır.<br />

Bu mesele Allah <strong>ve</strong> Rasûlü (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’in<br />

kendisinden sakındırdığı bir meseledir. Ebu Hureyre<br />

(radıyallâhu anhu) Nebi (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’i şöyle<br />

derken işitmiştir: “Kul, iyice düşünüp taşınmadan bir<br />

söz söyleyi<strong>ve</strong>rir de bu yüzden cehennemin, doğu ile<br />

batı arasından daha uzak bir yerine düşer gider.” (Muttefekun<br />

Aleyh)<br />

Yine Ebu Hureyre Nebi’den şöyle dediğini rivayet<br />

eder: “Kul, Allah’ın hoşnut olduğu bir sözü önemsemeksizin<br />

söyleyi<strong>ve</strong>rir de Allah onun derecesini yüceltir.<br />

Yine bir kul Allah’ın gazabını gerektiren bir sözü<br />

hiç önemsemeksizin söyleyi<strong>ve</strong>rir de Allah onu bu sözü<br />

sebebiyle cehennemin dibine atar.” Buhari rivayet etmiştir.<br />

23


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Belki de söylediği sözden <strong>ve</strong> kurala uymamasından<br />

dolayı bir Müslüman <strong>ve</strong>ya mücahid öldürülebilir. Böylelikle<br />

o kişinin kanının akıtılmasından, ırzının çiğnenmesinde<br />

<strong>ve</strong> evinin harap olmasında ortak olacaktır.<br />

Bundan Allah’a sığınırız. Mücahid kişi dilini kendisini<br />

ilgilendirmeyen şeylerde <strong>ve</strong> Müslümanlara zarar <strong>ve</strong>recek<br />

şeylerde kullanmaktan artık koruması gerekir. Mücahidin<br />

genel insanların alçaklarından <strong>ve</strong> kendilerini<br />

ilgilendirmeyen şeylerde konuşan kadınlar gibi olmamalıdır.<br />

Gizlilik, dili korumak <strong>ve</strong> kişinin kendisini ilgilendirmeyen<br />

şeylere girişmemesi şahsın <strong>ve</strong> Müslüman<br />

cemaatin emniyeti için en önemli kurallardandır. Kuran-ı<br />

Kerim’de, âlimlerin tefsirlerinde, nebevi sünnette<br />

<strong>ve</strong> Rasûlümüz Mustafa (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’in hayat<br />

kıssasında bir çok gü<strong>ve</strong>nlik <strong>ve</strong> hareket ile alakalı buradaki<br />

konunun darlığından zikredemediğimiz birçok<br />

dersler vardır. Onların asıl kaynaklarından ders olarak<br />

işlenmesini nasihat ediyoruz.<br />

■ ■ ■ ■ ■<br />

24


ikinci bölüm<br />

ŞAHSİ EMNİYET VE<br />

CEMAAT EMNİYETİNDE<br />

GENEL İLKELER


Cihad toplumsal bir ibadettir. Kendi mey<strong>ve</strong>lerini ancak<br />

topluluğun güçlerinin toplanması halinde <strong>ve</strong>rir.<br />

İster bu bir cemaat, örgüt <strong>ve</strong>ya küçük bir mecmua olsun<br />

fark etmez. Genelde de Müslüman kişi bu farizayı; mal,<br />

silah, malumat, ameli gerçekleştirme, meskeni <strong>ve</strong> sığınağı<br />

ayarlama <strong>ve</strong> buna benzer konularda başkalarından<br />

yardım almadan tek başına yapamaz.<br />

Sayısı ne kadar az olsa da mücahid bir mecmua<br />

oluşturduktan sonra artık oradaki her bir ferdin gü<strong>ve</strong>nliği<br />

mecmuanın gü<strong>ve</strong>nliği olacaktır. Böylelikle cemaat<br />

gü<strong>ve</strong>nliği diye isimlendirdiğimiz şey gerçekleşecektir.<br />

Aksi takdirde mecmuanın fertlerinden birinin yapacağı<br />

hata <strong>ve</strong>ya gevşeklik Allah’ın koruması müstesna bütün<br />

mecmuaya zarar <strong>ve</strong> kötülük olarak dönecektir.<br />

Bundan dolayı da mecmuanın içindeki her ferdin<br />

emniyetine <strong>ve</strong> mecmua olarak kendi emniyetine önem<br />

göstermesi gerekir. Böylelikle mecmuanın gü<strong>ve</strong>nliği<br />

ferdin gü<strong>ve</strong>nliğinden daha önemli olmuş olacaktır.<br />

Hatta mücahid kişinin; mecmuanın emniyetini, sırlarını,<br />

silahlarını, adamlarını <strong>ve</strong> yerlerini koruması için<br />

kendi şahsi emniyetini feda etmesi gerekir. Bunu da<br />

Allah Teâlâ katından Müslümanları koruyan bir cihad<br />

olarak görmesi gerekir.<br />

Bu bölümde ferdin emniyetini <strong>ve</strong> mücahid cemaatin<br />

emniyetini korumaya yardımcı olan bazı tavsiyeleri<br />

hatırlatmamız mümkündür.<br />

26


■ 2. BÖLÜM: ŞAHSI EMNIYET VE CEMAAT EMNIYETINDE GENEL İLKELER ■<br />

Bu tavsiyeler çalışmada vakit geçirme, tecrübe sahibi<br />

olma, bilgi sahibi olma <strong>ve</strong> hatalardan istifade ederek<br />

kazanılan tavsiyelerdir. Bu tavsiyeler şunlardır:<br />

1. Mücahid kişinin cihad meselelerinde diğer kimseler<br />

ile muamelelerinde gerçek ismi yerine takma<br />

bir isim kullanması gerekir. Şöyle ki o kimselerden<br />

biri tutuklanacak olursa mücahidin hakiki<br />

ismini <strong>ve</strong> şahsını bilmeyecektir <strong>ve</strong> böylelikle kolayca<br />

onu gösteremeyecektir. Bu ismin de konuşma<br />

anında <strong>ve</strong>ya telefon ile konuşulduğunda dikkat<br />

çekecek bir isim olmaması bilakis normal bir<br />

isim olması gerekir.<br />

2. Faydalı olan şeylerden biri de mücahidin takma<br />

bir isimden daha çok birkaç isim kullanmasıdır.<br />

Çalıştığı her cihet ile ayrı bir isim üzere çalışmasıdır.<br />

Şöyle ki şayet birkaç kişi bir anda tutuklanacak<br />

olsa bu kişinin farklı isimlerini bilecektir<br />

<strong>ve</strong> istihbarat bütün bu şahıslar ile bir kişinin çalıştığını<br />

bilmeyecektir. Hatta birden çok kişinin<br />

olduğunu zannedecektir. Böylelikle istihbaratın<br />

bu kişi <strong>ve</strong> cemaati hakkında soruşturma yapması<br />

dağınık olacaktır.<br />

3. Mücahidlerin kendi aralarındaki konuşmalardan,<br />

boş oldukları vakitlerden, kendi hayat kıssalarından,<br />

şahsi sıralarından; adreslerini, ders aldıkları<br />

yerleri söylemekten, yaptıklarını amelleri <strong>ve</strong> aileleri<br />

hakkında başkaları yanında konuşmaktan<br />

geri durmaları gerekir. Aynı zamanda kendilerini<br />

gösterecek olan herhangi bir bilgiyi <strong>ve</strong>ya alameti<br />

doğru olarak zikretmemeleri gerekir. Çünkü toplandığı<br />

zaman şahsa delalet edecek olan malumatları<br />

<strong>ve</strong>rmek ile beraber ismi gizlemenin bir<br />

faydası kalmayacaktır. Mesela babasının işini,<br />

27


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

eşinin akrabalarını, ticaret yaptığı dalı, medresesini<br />

<strong>ve</strong>ya şeyhini zikretmemesi gerekir.<br />

Bu hata mücahidler arasında çok yaygındır. İsmini<br />

gizler ancak bütün alametleri açığa vurur.<br />

Böylelikle bütün meselesi kolayca ortaya çıkar.<br />

Genel olarak mücahidin kardeşleri ile konuşurken<br />

susması <strong>ve</strong> başka mühim olan konuları konuşması<br />

gerekir. Şöyle denildiği gibi: “Konuşması<br />

çok olanın hatası çok olur. Konuşması az olanın<br />

hatası az olur.” İslami toplantılarda özellikle de<br />

mescid <strong>ve</strong> şeyhlerin meclislerinde kardeşler arasındaki<br />

tanışma yayılıyor, çok konuşuluyor <strong>ve</strong> bu<br />

toplantı <strong>ve</strong> meclislerde rahatlama çoğalıyor <strong>ve</strong><br />

böylelikle de sırlar açığa dökülüyor.<br />

4. Faydalı olan şeylerden biri de mücahidin kendi<br />

nefsi hakkında konuştuğu zaman çarpıtma yapıp<br />

karşıdaki insanlara direk olmadan sahte nesebini,<br />

beldesini, işini, dersini <strong>ve</strong> evini söylemesidir.<br />

Böylelikle karşıdaki kişiye yanlış bilgiler <strong>ve</strong>rip<br />

onlar tutuklandıklarında istihbarata bu bilgileri<br />

<strong>ve</strong>recekler <strong>ve</strong> böylelikle onları yanıltmış olursun.<br />

Bu da savaşta caiz olan aldatmalardandır. Bu kadar<br />

ihtiyaç miktarınca yapılır. Aldatmanın en azı<br />

(hafifi) susmak <strong>ve</strong> sırlar hakkında tafsilat <strong>ve</strong>rmemektir.<br />

5. Mücahidler <strong>ve</strong> çalışanların yaptığı en büyük <strong>ve</strong><br />

tehlikeli hatalardan biri de; mücahidin cihadi<br />

amellerini, gördüğü eğitimi, tanıştığı mücahidleri,<br />

başka yapılan işleri, tanıdığı mücahidleri,<br />

onların haberlerini <strong>ve</strong> kıssalarını anlatmasıdır.<br />

Mücahid bu işe başkalarını cesaretlendirme,<br />

öğretme <strong>ve</strong> faydalı bilgi <strong>ve</strong>rme niyeti ile başlar<br />

28


■ 2. BÖLÜM: ŞAHSI EMNIYET VE CEMAAT EMNIYETINDE GENEL İLKELER ■<br />

ancak şeytan çabucak bunu övünmeye, riyaya<br />

<strong>ve</strong> insanların işitme isteğine çevirir. Böylelikle<br />

kendisi için iki büyük hata gerçekleşir:<br />

-Birincisi; riyaya <strong>ve</strong> insanların işitmesi<br />

hastalığına girer, sevabı silinir <strong>ve</strong> bu<br />

iş sevap olduktan sonra günaha dönüşür.<br />

-İkincisi; Onun hakkında malumatlar edinilir.<br />

Kendisine anlattığı kişi tutuklanacak olsa duyduğu<br />

her şeyi anlatacaktır <strong>ve</strong> böylelikle istihbarat<br />

yanında bu kişinin musibeti daha da artacaktır.<br />

Asıl olan insanın salih amelini gizlemesi <strong>ve</strong> böylelikle<br />

sevabını, nefsini <strong>ve</strong> kardeşlerini korumasıdır.<br />

6. Müslümanlar <strong>ve</strong> mücahidler arasında yayılmış<br />

olan toplumsal hastalıklardan <strong>ve</strong> yaygın olan<br />

meselelerden biri de; kişinin kendi cihadi meselelerini,<br />

sırlarını <strong>ve</strong> cemaatinin sırlarını eşine<br />

<strong>ve</strong>ya bu mesele ile hiç alakası olmayan kendi<br />

katında gü<strong>ve</strong>nilir saydığı arkadaşına anlatmasıdır.<br />

Bu tehlikeli hastalık <strong>ve</strong> kötü ahlaktan dolayı<br />

Müslümanlara <strong>ve</strong> mücahidlere ne kadar da çok<br />

musibet <strong>ve</strong> zarar isabet etmiştir. Şöyle ki tehlike<br />

bu mücahide geldiği zaman ya kaçacaktır ya da<br />

tutuklanıp işkencelere sabrederek sırları gizleyecektir.<br />

Ancak istihbarat bunun sırlarını baskılara<br />

sabredemeyen <strong>ve</strong>ya tehlikeye göğüs geremeyen<br />

arkadaşından <strong>ve</strong>ya eşinden biliyor olacaktır. Bu<br />

da o kişinin günahından olur. Bu tür iş haramdır,<br />

Müslümanların sırlarını çiğnemektir <strong>ve</strong> önceden<br />

zikrettiğimiz konuya girmektedir. “Kendilerine<br />

gü<strong>ve</strong>nlik (barış) <strong>ve</strong>ya korku (savaş) ile ilgili bir<br />

haber geldiğinde onu yayarlar.”<br />

29


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Bu da hareketin amelinde hata, tehlike <strong>ve</strong> haramdır.<br />

O kişi de Allah katında kasıtlı olarak sebep olduğu<br />

şeyden mesuldür <strong>ve</strong> hesaba çekilecektir.<br />

Bu kişiyi ilgilendirmeyen şeyi konuşmak <strong>ve</strong> bunu<br />

işin kendisini ilgilendirmeyen kimseye anlatılması<br />

babındadır. Kendisi sırrını eşine <strong>ve</strong> arkadaşına<br />

açtığı gibi, kendi eşinin de belki bu sırrı kendisine<br />

açacağı arkadaşı, annesi <strong>ve</strong> komşusu vardır. Yine<br />

aynı şekilde bu arkadaşının da eşi, yakını <strong>ve</strong> sevdiği<br />

birileri vardır. Kendisini gülünç duruma düşürerek<br />

anlattığı sırrın da kimseye <strong>ve</strong>rilmemesini<br />

de söylememesi gerekir. Kendisi korunması vacip<br />

olan bir sırrı yaydığı gibi başkaları da bu sırları yayacaklardır.<br />

İşte böylelikle tehlike çemberi gittikçe<br />

genişlemeye <strong>ve</strong> bu zincirleme uzamaya başlar <strong>ve</strong><br />

sonunda bu mesele casuslara ulaşır. Sonrasında<br />

da bu mesele telefonlarda, meclislerde, erkek <strong>ve</strong><br />

kadınların boş konuştuğu yerlerde konuşulur <strong>ve</strong><br />

böylelikle musibet gerçekleşir.<br />

7. Müslüman toplumlarda gerçekten çok yaygın<br />

olan tehlikelerden biri de, meraklılık hastalığıdır.<br />

Bu da kişinin kendisini ilgilendirmeyen şeyler<br />

hususunda bilgi sahibi olmayı sevmesidir.<br />

Çok kere insan iki kişinin konuştuğu <strong>ve</strong> kendisini<br />

ilgilendirmeyen meseleyi kasıtlı <strong>ve</strong>ya kasıtsız<br />

duymuş olabilir. Sonrasında şeytan bu<br />

insanı daha çok dinlemeye, sormaya <strong>ve</strong> öğrenmeye<br />

iter. Böylelikle Allah Rasûlü (sallallâhu<br />

aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’in şu emrini unutur: “Kişinin İslam’ının<br />

güzelliği kendisini ilgilendirmeyen<br />

şeyleri terk etmesidir.” Böylelikle de kendisine<br />

fayda <strong>ve</strong>rmeyen bilakis kendisine <strong>ve</strong> Müslümanlara<br />

zarar <strong>ve</strong>recek olan bir şeyi öğrenmiş olur.<br />

Belki kendisi ile alakası olmayan bir mektup<br />

30


■ 2. BÖLÜM: ŞAHSI EMNIYET VE CEMAAT EMNIYETINDE GENEL İLKELER ■<br />

görecektir <strong>ve</strong> şeytan da bu kişiyi o mektubu açıp<br />

okumaya itecektir. Bu da ihanet, hırsızlık <strong>ve</strong> Müslümanların<br />

ırzlarını çiğnemektir. Allah Rasûlü<br />

(sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’den şu söz rivayet edilmiştir:<br />

“Kim kardeşinin mektubuna izinsiz bakarsa<br />

tıpkı ateşe bakmış gibidir.” Mücahid kimseye<br />

kulağı, gözü <strong>ve</strong> bilgisi hususunda kendisini ilgilendirmeyen<br />

şeylerde iffetli olması gerekir. Böylelikle<br />

nefsini selamette tutar <strong>ve</strong> Müslümanları<br />

korumuş olur.<br />

8. Cihadi örgütlerin üyelerinin çoğunda yayılmış<br />

olan hastalıklardan biri de, bu mücahidlerden çoğunun<br />

eskiden başka cihadi bir örgüt <strong>ve</strong>ya emir<br />

<strong>ve</strong>ya hoca <strong>ve</strong>ya şeyh ile irtibatları vardır. Bu mücahidlerden<br />

bazıları eski yerine geliyor <strong>ve</strong> yeni<br />

kurulan örgüt hakkında sırlar <strong>ve</strong>riyor <strong>ve</strong>ya mücahidlerden<br />

başka bir mücahidin sırlarını <strong>ve</strong>riyor<br />

<strong>ve</strong> bu emir, hoca <strong>ve</strong> şeyhin de bu mesele ile hiçbir<br />

alakası olmuyor. Böylelikle mücahidlerin haberleri<br />

işin kendisi ile alakası olmayan kimseler arasında<br />

geziyor <strong>ve</strong> zarar gerçekleşiyor. Allah bize<br />

sadece afiyeti takdir etsin.<br />

9. Son olarak da bazı insanların merak adı altında<br />

kendisini ilgilendirmeyen şeyler hakkında soru<br />

sormayı sevme hastalığına tutulduğunu zikredelim.<br />

Kendisi ile özel bağlantısı olan bir mücahid<br />

ile karşılaştığında bu kişi mücahide oturduğu<br />

mecliste aslından, faslından, ailesinden, işinden<br />

<strong>ve</strong> memleketinden sormaya başlar.<br />

31


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Karşısına böyle ge<strong>ve</strong>zelerin çıktığı kimseler onları Allah<br />

Rasûlü (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’in şu sözü ile yermesi<br />

gerekir: “Kişinin İslam’ının güzelliği kendisini ilgilendirmeyen<br />

şeyleri terk etmesidir.” Aynı şekilde o kişinin<br />

bu yerilen kötü ahlaktan soyutlanması için ona ders <strong>ve</strong>rip<br />

azarlaması gerekir.<br />

Ferdin gü<strong>ve</strong>nliği hakkında acele ile aklıma gelen<br />

tavsiyeler bunlardı. Gördüğün gibi bunun aslı iki önemli<br />

meseledir:<br />

1. Dili korumak <strong>ve</strong> raptetmek<br />

2. Kişinin kendisini ilgilendirmeyen meselelere girişmemesidir.<br />

Genel olarak Müslüman <strong>ve</strong> özel olarak da mücahidler<br />

bu iki meseleye dikkat etseler, rahatlarlar, rahatlatırlar,<br />

bu zor zamanda kendilerine <strong>ve</strong> Müslümanlara<br />

gelecek olan musibet, bela <strong>ve</strong> sıkıntıları azaltırlar. Allah,<br />

ancak kendisinde yardım istenilendir.<br />

■ ■ ■ ■ ■<br />

32


üçüncü bölüm<br />

DÜŞMANLARIN VE<br />

İSTİHBARATÇILARIN<br />

MÜSLÜMANLARA KARŞI<br />

CASUSLUKLARINDAKİ<br />

ÜSLUPLARI


Faydalı olan; yapılması vacip olan tedbir <strong>ve</strong> gü<strong>ve</strong>nliğin<br />

alınma üsluplarından konuşmadan önce<br />

düşmanların üsluplarından, tuzaklarından <strong>ve</strong> Müslümanlara<br />

karşı casuslukta kullandıkları yollardan konuşmamamızdır.<br />

Özellikle de haçlı kâfirlerin dostları<br />

olan mürted hükümetlerin istihbarat organlarını hakkında<br />

konuşmalıyız. Bunlardan bazıları;<br />

1. Her fırsatta halkın arasına Müslümanların düşmanlarından,<br />

nefisleri zayıf olanlardan <strong>ve</strong> münafıklardan<br />

muhbirler <strong>ve</strong> casuslar yerleştirmeleridir.<br />

Mescidlerde, medreselerde, çarşılarda,<br />

caddelerde, evlerin arasında; taksi, geniş motosiklet<br />

<strong>ve</strong> otobüsler gibi genel taşıma araçlarında,<br />

insanların toplandıkları <strong>ve</strong> hareket ettikleri her<br />

yerde casuslar vardır. Bu casuslar buralarda şüphe<br />

ettikleri şeyleri istihbarattaki efendilerine aktarırlar.<br />

2. Sabit <strong>ve</strong> taşınılabilir telefonları dinleme <strong>ve</strong> casusluğunu<br />

yapmak. Şöyle ki bunlar İslam için çalışanlardan<br />

<strong>ve</strong> mücahidlerden şüpheli olanların<br />

telefon konuşmalarını kaydedip gözetim altında<br />

dinlemektedirler. Bu <strong>ve</strong>sile Müslümanlara en çok<br />

zarar <strong>ve</strong>ren <strong>ve</strong>siledir. Bunu inşêallah ilerdeki konularda<br />

açıklayacağız.<br />

3. Müslümanları evlerinde, medreselerinde, çalıştıkları<br />

yerde <strong>ve</strong> mescidlerde elektronik casus<br />

alet ile dinlemek. Bu da çok küçük olan <strong>ve</strong><br />

34


■ 3. BÖLÜM: DÜŞMANLARIN VE İSTIHBARATÇILARINMÜSLÜMANLARA<br />

KARŞI CASUSLUKLARINDAKI ÜSLUPLARI ■<br />

etraftaki sesleri dinleyerek bu cihazın duyduğu<br />

sesleri karşılama istasyonlarına gönderen<br />

bir cihazı gizlice koyarak gerçekleşir.<br />

İstihbarat birimleri bu cihazları e<strong>ve</strong> gelen<br />

misafirler <strong>ve</strong>ya e<strong>ve</strong> gelen telefon <strong>ve</strong> elektrik<br />

işçileri aracılığıyla <strong>ve</strong> hata bazen evlerin<br />

üzerine <strong>ve</strong> duvarların üzerine özel atma silahı<br />

ile <strong>ve</strong>ya hava yolunu kullanarak dakik<br />

bir şekilde uçaklar aracılığıyla atabilirler.<br />

Aynı şekilde istihbarat birimleri bu cihazları gözetledikleri<br />

kimselerin arabalarına, ofislerine <strong>ve</strong><br />

çalıştıkları yere koyarak da kullanabilirler. Böylelikle<br />

gece <strong>ve</strong> gündüz onları dinleyebilirler. Hatta<br />

gözetledikleri kimseler kendileri için önemli ise<br />

yatak odalarını dahi dinleyebilirler. Allah’tan bu<br />

tür yerleri setretmesini dileriz.<br />

4. Şüphelenilen şahısları açık <strong>ve</strong>ya gizli sabit kameralar<br />

ile gözetlemek. Yeni icat edilen şeyler çok<br />

net <strong>ve</strong> gizli olabiliyorlar. Şöyle ki hacmi çok küçük<br />

olmasına rağmen ses <strong>ve</strong> görüntü kaydeden<br />

<strong>ve</strong> direk olarak bunu saklaması <strong>ve</strong> tutuklulara<br />

soruşturma esnasında göstermesi için istihbarat<br />

birimlerine gönderen cihazlar vardır.<br />

5. Yeni istihbarat birimleri Amerika ile yardımlaşarak<br />

insansız hava araçları <strong>ve</strong> hatta normal uçaklar<br />

ile gözetleme, fotoğraf çekme <strong>ve</strong> ses kaydediyorlar.<br />

Kendileri için önemli olan yerleri bunun ile<br />

gözetleyip çatıların altında <strong>ve</strong> yerin altında olsa<br />

da ses <strong>ve</strong> görüntü ile hareketleri kaydedebiliyorlar.<br />

35


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

6. Mahalli istihbarat birimleri Amerika ile yardımlaşarak<br />

önemli olan bazı yerleri, oraya giren <strong>ve</strong><br />

çıkanları, arabaları <strong>ve</strong> benzeri şeyleri gözetledikleri<br />

yerin <strong>ve</strong> şahsın önemine göre uydulardan gözetleyebiliyorlar.<br />

7. Son olarak da, CIA <strong>ve</strong> FBI birimleri de dahil olmak<br />

üzere günümüzdeki bir çok istihbarat birimleri;<br />

kaçırılmış olan kişileri aramada, gizlenenleri kovalamada<br />

<strong>ve</strong> büyük başlardan <strong>ve</strong> mürtedlerden<br />

olan mücrim önemli şahsiyetleri korumada sihirbazları<br />

<strong>ve</strong> cinleri kullanmaktadırlar.<br />

Bu birimler bunu itiraf ettiler <strong>ve</strong> gazeteler de bunun<br />

hakkında konuştu. Bu üsluptan kurtulmanın tek yolu;<br />

Kur’an <strong>ve</strong> mücahidin sabah <strong>ve</strong> akşam, yatma <strong>ve</strong> gece<br />

zikirlerinde sürekli olmasıdır. Böylelikle Allah’ın izni ile<br />

Kur’an <strong>ve</strong> zikir şeytanların <strong>ve</strong> dostlarının amellerini bozacaktır.<br />

Allah Teâlâ’nın da buyurduğu gibi: “Sizin bu yaptığınız<br />

sihirdir. Allah, onu elbette boşa çıkaracaktır. Çünkü<br />

Allah, bozguncuların işini düzeltmez.” (Yunus, 81)<br />

Genel olarak bunlar düşmanların, Müslümanlara<br />

karşı casusluk yapmada, haberlerini <strong>ve</strong> gizliliklerini<br />

araştırmada kullandıkları <strong>ve</strong>silelerdi. İşte buradan sonra<br />

bu düşmanca yapılan üsluplara karşı yapmamız gereken<br />

tedbirler <strong>ve</strong> gü<strong>ve</strong>nlik <strong>ve</strong>silelerini açıklayabiliriz.<br />

■ ■ ■ ■ ■<br />

36


dördüncü bölüm<br />

DURMA VE HAREKET<br />

ETME EMNİYETİ


Hareket emniyetinden kast edilen; bir yerden başka<br />

bir yere yürüyerek <strong>ve</strong>ya taşıt aracılığıyla giderken<br />

alınması gereken ihtiyatlar <strong>ve</strong> gü<strong>ve</strong>nlik önlemleridir.<br />

Durma emniyetinden kast edilen ise; hareket edilmeyen<br />

<strong>ve</strong> beklenilen evlerde, iş yerlerinde <strong>ve</strong> toplantılarda<br />

alınması gereken ihtiyatlardır.<br />

Gelecek olan konularda bunların en önemlilerini zikredeceğiz.<br />

38<br />

Mesken <strong>ve</strong> Kalma Yerinin Emniyeti<br />

A-) Duvarın dış tarafında <strong>ve</strong> evine bakan kimsenin<br />

gördüğü tarafta evinin çok doğal bir ev olarak gözükmesi<br />

gerekir. İstihbaratın <strong>ve</strong> casusların dikkatini çekecek<br />

her şeyin de giderilmesi gerekir.<br />

B-) Eğer takip edildiğini hissediyorsan <strong>ve</strong>ya önemli<br />

bir mesele hakkında takip edilen bir adam ile konuşmak<br />

istiyorsan <strong>ve</strong> istihbaratın da bundan haberinin<br />

olmamasını istiyorsan, o zaman evinde, işyerinde <strong>ve</strong><br />

genelde bulunduğun yerde dinleme cihazlarının bulunma<br />

ihtimalinden dolayı önemli olan hiçbir meseleyi<br />

konuşma. Bu gibi konuşmaları; bahçeler, lokantalar <strong>ve</strong><br />

çarşılar gibi umumi yerlerde konuşmaya çalış.<br />

C-) Toplantıları, ziyaretleri; sakallı <strong>ve</strong> emniyet birimleri<br />

tarafınca şüphelilerin ikamet <strong>ve</strong> oturma yerine gelmelerini<br />

çoğaltmayın. Bunu doğal haline kısıtlayın.


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

D-) Meskenleri <strong>ve</strong> ikamet yerlerini değiştirmeyi çoğaltmayın.<br />

Çünkü bu da emniyet birimleri tarafınca<br />

size karşı bir şüphe uyandıracaktır. Çünkü muhbirler <strong>ve</strong><br />

casuslar yeni olan evlerin durumlarını araştırıyorlar <strong>ve</strong><br />

bu kişinin halini irdeleyip kendilerine şüpheli gelenleri<br />

istihbarat birimlerine bildiriyorlar.<br />

E-) Şeklinde, elbiselerinde <strong>ve</strong> sakalında şaşırtacak<br />

derecede değişiklikler yapma. Sakallı olan kişi bir anda<br />

sakalını gidermemelidir. Sakalsız olan kişi de cihadi<br />

amele katıldığı için bir anda sakal uzatmamalıdır.<br />

Bunu yavaş yavaş yapmalıdır.<br />

F-) İstihbarat tarafından şüpheli görünen arkadaşlarının<br />

seni evinde <strong>ve</strong> doğal iş yerinde ziyaret etmesini<br />

engellemelisin. Özellikle de ziyareti gerektirecek iş meselesi,<br />

yakınlık <strong>ve</strong>ya memleket yakınlığı gibi güzel bir<br />

sebep <strong>ve</strong> kılıf yoksa bunu engellemelisin.<br />

G-) Evinde <strong>ve</strong>ya iş yerinde dinleme <strong>ve</strong> tecessüs cihazının<br />

olduğuna inanıyorsan, evinde <strong>ve</strong> çalıştığın yerde<br />

buluşacağınız yeri belirleme. Çünkü şayet sen gerçekten<br />

gözetlenen biriysen, seni dinleyecek <strong>ve</strong> buluşma yerinizi<br />

öğreneceklerdir.<br />

H-) Telefon üzerinden açık isim, buluşma yeri <strong>ve</strong> saatini<br />

<strong>ve</strong>rmemeye kendini alıştır.<br />

J-) Evinden <strong>ve</strong> işyerinden çıkan atıkların <strong>ve</strong> çöplerin<br />

içerdikleri şeylere dikkat etmen gerekir. Çünkü istihbarat<br />

eğer seni gözetliyorsa onları alacaktır <strong>ve</strong> onun içinde<br />

parçalanmış dahi olsa önemli gördüğü evrakları,<br />

bu ev <strong>ve</strong> mesken hakkında kendilerine fayda <strong>ve</strong>ren her<br />

şeyi alacaktırlar.<br />

39


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

40<br />

Önemli Vesikalar<br />

<strong>ve</strong> Evrakların Emniyeti<br />

Burada kast edilen önemli <strong>ve</strong>sikalara; kitaplar, defterler,<br />

şahsi evraklar, resimler, kasetler, CD’ler, disketler<br />

<strong>ve</strong> önemli bilgileri korumak için kullanılan bütün <strong>ve</strong>sileler<br />

girer.<br />

Bunları korumak hakkında dikkatlerinizi en önemli<br />

tavsiyelere çekeceğim.<br />

A-) Önemli evraklarını <strong>ve</strong> <strong>ve</strong>sikalarını evinin, işyerinin<br />

<strong>ve</strong> ikamet ettiğin yerin dışında saklamaya çalış.<br />

Şüphelerden uzak olan arkadaşın <strong>ve</strong>ya akrabana emanet<br />

olarak bırak.<br />

B-) En önemli sırları, isimleri, adresleri <strong>ve</strong> telefon numaralarını<br />

korunabilir küçük bir defterde sakla <strong>ve</strong> defterin<br />

yanında zaruret gerektirdiği zaman yakabilmen<br />

için <strong>ve</strong>sileyi de sakla. Bunun bir kopyasını da aynı şekilde<br />

başka gü<strong>ve</strong>nilir bir yerde sakla. Şayet zaruretten dolayı<br />

bunları yakarsan bilgilerini oradan geri alabilirsin.<br />

C-) Şayet bu <strong>ve</strong>sikaları evinde, işyerinde <strong>ve</strong>ya ikamet<br />

ettiğin yerde korumak zorundaysan, o zaman bunun<br />

için özel bir saklama yeri hazırla <strong>ve</strong> bu saklama yerine<br />

madeni hiçbir şey koyma. Çünkü istihbarat birimleri<br />

teftişe geldikleri zaman yanlarında madeni şeyleri keşfeden<br />

dedektör ile gelirler. Saklama sandığını tahtadan<br />

<strong>ve</strong>ya plastikten ayarlamaya çalış. Önemli eşyaları sakladığın<br />

sığınağında yağmur, fare <strong>ve</strong> haşerat gibi doğal<br />

telef etkenlerine de dikkat et.<br />

D-) Ailenden <strong>ve</strong> akrabalarından bu gizlediğin yeri<br />

şayet tutuklanacak olursa onu yerinden çıkartıp değiştirmesi<br />

için sadece bir kişiye göster <strong>ve</strong> başkalarına


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

gösterme. Bu sakladığın yerden başka kimseye de bahsetme.<br />

Araba, Motorsiklet <strong>ve</strong> Taşıt<br />

Araçlarının Emniyeti<br />

A-) Dikkat etmen gereken ilk şey, arabadaki evrakların<br />

sahibine işaret edeceğidir. Çünkü bu evraklar o<br />

kimsenin adı <strong>ve</strong> adresi üzere kaydedilmiştir. İstihbarat<br />

arabanın plakasına ulaşır ulaşmaz çok hızlı bir şekilde<br />

arabanın sahibine <strong>ve</strong> adresine ulaşacaktır. Bazen caddede<br />

<strong>ve</strong> bazen de evine ulaşmadan onlar ulaşacaklardır.<br />

Çünkü onlar bu bilgileri istihbarat sistemi aracılığı<br />

ile elde ediyorlar.<br />

B-) Birçok insanın hatta mücahidlerden dahi bazılarının<br />

bilmediği, bilinmesi gereken önemli bir bilgi<br />

vardır. O da, her arabanın motorunun, şasisinin <strong>ve</strong><br />

şasi parçalarının genelinde aynı şekilde motosiklette<br />

de bunlara özel numaraların olduğu bilgisidir. Örneğin:<br />

Motor numarası, şasi numarası gibidir. Yine bilmek gerekir<br />

araba yandığı, imha edildiği <strong>ve</strong> patlatıldığı zaman<br />

madenlerde kazılı olan bu numaraları kalır <strong>ve</strong> bunlar<br />

polis merkezinde arabanın plakasına kayıtlıdır. Dolayısıyla<br />

o arabanın sahibinin ismi, adresi <strong>ve</strong> eski sahipleri<br />

trafik polislerinin merkezinde kayıtlıdır.<br />

Bundan dolayı bir kardeşin <strong>ve</strong>ya arkadaşın <strong>ve</strong>ya<br />

akrabanın sahip olduğu arabayı –misalen- patlatmada<br />

kullanmaman gerekir. Çünkü bunun sahipleri bilinecektir.<br />

Yine mesela silah taşımada kullanılmış olan<br />

araç ele geçirilse, mücahidler plakayı değiştirse <strong>ve</strong> arabada<br />

evraklar olmasa da motor, şasi <strong>ve</strong> diğer parçalar<br />

arabanın sahiplerine delalet edecektir.<br />

41


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Bundan dolayı hükümette <strong>ve</strong>ya kâfirlerden alınmış<br />

olan ganimet arabalarının <strong>ve</strong>ya mücahid kardeşlerden<br />

sahibine delalet etmeyecek sahte evraklar ile satın alınmış<br />

arabaların kullanılması gerekir.<br />

Burada emniyet ile alakası olmayan şer’i bir meseleye<br />

de tembih ederiz ki, Müslümanların malı haramdır.<br />

Bir Müslümandan gasp yolu ile araba <strong>ve</strong>ya mal almak<br />

caiz değildir. Şayet mücahidler bunları zaruriyetten<br />

ötürü almışlarsa <strong>ve</strong> mal da telef olmuşsa onun yerine<br />

geçecek şeyin <strong>ve</strong>rilmesi vaciptir.<br />

C-) İstihbarat birimleri tarafınca şüpheli olan, gözetlenen<br />

kişilerin arabasını <strong>ve</strong>ya taşıma araçlarını almamaya<br />

dikkat edin. Çünkü bunu kullanmak kendisiyle<br />

gittiği yerlere <strong>ve</strong> şahıslara işaret edecek <strong>ve</strong> bunların da<br />

şüpheli olmasına <strong>ve</strong>sile olabilecektir.<br />

D-) Arabada <strong>ve</strong>ya motosiklette istihbarat birimleri<br />

tarafından şüpheli olan kişiler varsa arabada dinleme<br />

cihazı olması ihtimalinden ötürü önemli meseleleri konuşmamaya<br />

dikkat etmek gerekir.<br />

E-) Arabanın <strong>ve</strong>ya motosikletinin evraklarının doğru<br />

olmasına, polisin sana yönelmesine sebep olacak şeylerden<br />

temiz olmasına, sürücü evraklarının yanında<br />

olmasına, trafikte aşırı hız <strong>ve</strong> işaretlerde geçerek polisi<br />

sana çeken kural ihlalleri yapmamaya <strong>ve</strong> aracının durdurulmaya<br />

<strong>ve</strong> bazen polisin işlere dahil olmasını gerektirecek<br />

şekilde bozuk <strong>ve</strong> hasarlı olmamasına gayret<br />

göster.<br />

42


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

Şehir İçi Genel Taşıtlar İle<br />

Yolculuk Yapma Emniyeti<br />

Taksi, geniş motosiklet <strong>ve</strong> otobüs ile yolculuk yapmak<br />

gibi. Burada bazı şeylere dikkat etmek gerekir.<br />

A-) İstihbarat birimlerinin genel taşıma işleri yapan<br />

bu insanların çoğunu istihbarata haber <strong>ve</strong>ren casus<br />

olarak görevlendirdiğine dikkat etmelisin. Bunlar kendilerine<br />

şüpheli gelen her şeyi haber <strong>ve</strong>riyorlar. Hatta<br />

bazılarının yanında şüphelendikleri kişileri hemen<br />

bildirmek için haberleşme cihazı <strong>ve</strong>ya telefonlar bulunmaktadır.<br />

Şüphelendikleri zaman da bu kişiyi polis<br />

<strong>ve</strong>ya istihbarat merkezlerine götürüyorlar. Onlara karşı<br />

dikkat etmemeye, çok konuşmamaya <strong>ve</strong> doğal insan<br />

şeklinde görünmeye dikkat etmek gerekir.<br />

B-) Geniş motosiklet <strong>ve</strong>ya taksi ile kişinin direk olarak<br />

kendi evine <strong>ve</strong>ya işyerine gitmemesi gerekir. Bilakis<br />

arada mesafe olan yerde inmesi, yürümesi <strong>ve</strong> motosikletçi<br />

<strong>ve</strong>ya taksicinin kendisini takip edip etmemesine<br />

dikkat etmesi gerekir. Eğer gideceği mesafe de uzun<br />

ise güzel olan birkaç araç ile gidip taksicinin bu kişinin<br />

bindiği <strong>ve</strong> indiği yeri bilmemesi için yolda bu araçlarda<br />

değişim yapmalıdır.<br />

C-) Arkadaşın ile takside <strong>ve</strong>ya geniş motosiklette<br />

önemli bir meseleyi konuşma. Çünkü şoför münafıklardan<br />

casus olabilir. Özellikle de isimler, yerler, adresler<br />

<strong>ve</strong> görüşme vakitlerini söyleme.<br />

D-) Aynı şekilde taksi, geniş motosiklet <strong>ve</strong> otobüslerin<br />

geçtiği yollarda polisin kontrol noktasının olup olmamasına<br />

<strong>ve</strong>ya emniyet birimlerinin kontrol noktasının<br />

olup olmasına <strong>ve</strong>ya da o bölgenin tehlikeli olup<br />

43


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

olmadığını bilmen gerekir. Eğer buralar hakkında şüphen<br />

varsa buralardan geri durmalısın.<br />

44<br />

Sefer Yollarında Genel Sefer<br />

Araçları İle Yolculuk Etme Emniyeti<br />

A-) Bilmelisin ki trenler <strong>ve</strong> otobüsler ile yapılan uzun<br />

yolculuklarda emniyet birimlerinden bir <strong>ve</strong>ya daha<br />

fazla kişi bulunur. Bunun görevi; yolculukta bulunmak,<br />

yolcuları gözetlemek, şüpheli gördüğü kimseyi belirlemek<br />

<strong>ve</strong> kendisine şüpheli gelen kimseyi bildirmektir.<br />

B-) Şuna da dikkat etmek gerekir ki; otobüs <strong>ve</strong>ya<br />

tren yolculuklarında durakların çoğunda istihbarattan<br />

adamlar, erkek <strong>ve</strong> kadın casuslar, seyyar satıcılar, dolaşanlar<br />

<strong>ve</strong> insanlardan para isteyen dilenciler çoktur.<br />

Burada durma vaktini uzun tutma.<br />

C-) Bilmen gerekir ki; bazı genel büyük istasyonlarda<br />

istihbarat ekipleri görüntü <strong>ve</strong> ses kaydeden kameralar<br />

yerleştirmişlerdir. Bazıları açık <strong>ve</strong> bazıları da gizlidir.<br />

D-) Eğer önemli şeyler <strong>ve</strong>ya devlet tarafından istenilen<br />

kişileri taşıyacaksan yanında çıkmadan önce yolu<br />

araştırmalısın. Kontrol noktalarını, emniyet birimlerinin<br />

yerlerini, yolda karşına çıkacak polisleri <strong>ve</strong> neler<br />

yaptıklarını da bilmelisin. Yine bu polislerin yanında<br />

kadınları arayan kadın polislerin de olduğunu bileceksin.<br />

E-) Pakistan’da uzun yolculuklarda polisler bütün<br />

yolcuları bir <strong>ve</strong>ya iki defa videolarını çekiyorlar <strong>ve</strong> bunun<br />

trafik kazası olduğunda şahısları bilmek için yaptıklarını<br />

söylüyorlar. Ancak bu yolcuların yüzlerini tanımak<br />

<strong>ve</strong> aynı yolda birkaç defa gidip gelenleri öğrenmek


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

için istihbaratın bir kullanış şekli olabilir. Bundan dolayı<br />

bu yolculukları yapan şüpheli <strong>ve</strong> devlet tarafından<br />

aranan kişilerin şekillerini değiştirmesi gerekir.<br />

F-) Şuna da dikkat etmek gerekir ki; bazen polisler<br />

yolcu otobüslerine gelerek araştırma yapıyorlar <strong>ve</strong> bu<br />

araştırmada cesedinde <strong>ve</strong>ya yolcu çantasında saklanmış<br />

silah varsa bulunması için maden bulan cihazlar<br />

da kullanıyorlar <strong>ve</strong> önce de söylediğimiz gibi kadınların<br />

üzerini araştırmak için yanlarında kadınlar da getiriyorlar.<br />

Bundan dolayı ihtiyatlı olmak gerekir.<br />

G-) Havalimanlarında bütün eşyalar içinde olan madenleri<br />

belli etmesi için ışınlı cihazların içinden geçmekte<br />

<strong>ve</strong> yolcuların bedenleri araştırılmaktadır. Açık<br />

bir şekilde şüphe çeken şeyler getirmemek gerekir. Yine<br />

bazı havalimanlarında polisler yanlarında polis köpekler<br />

de bulunduruyorlar. Bu köpekler de koku alma hissi<br />

ile silah mermileri <strong>ve</strong> patlayıcı maddelerin kokusunu<br />

alabiliyorlar.<br />

Bazen de bunu yolculuk istasyonlarında da yapıyorlar.<br />

Zaten bu köpekler, tağutların <strong>ve</strong> zalimlerin yardımcılarından<br />

olan insan köpeklerinin yanında bulunuyorlar.<br />

Allah onları kahretsin, cehennemde onları beraber<br />

diriltsin. Orası ne kötü dönüş yeridir.<br />

Bilgisayar <strong>ve</strong> Tabilerinin Emniyeti<br />

İyi bilmemiz gerekir ki, günümüzde istihbarat ekipleri<br />

evlerden bir evi bastıkları zaman ilk araştırdıkları<br />

şey bilgisayardır. Çünkü insanlar bunu; önemli bilgileri,<br />

adresleri, telefon numaralarını, kitapları <strong>ve</strong> iş programını<br />

korumak için kullanıyorlar.<br />

45


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Bundan dolayı bilgisayar <strong>ve</strong> ona tabi olanlar günümüzde<br />

mücahidler için çok tehlikeli bir yer teşkil etmektedir.<br />

Bundan dolayı bu faydalı ama aynı zamanda<br />

düşman tarafından ele geçirildiği takdirde çok zararlı<br />

olan cihaz hakkında bazı bilgi <strong>ve</strong> gü<strong>ve</strong>nlik içeren şeyleri<br />

bilmek gerekir.<br />

Bunlardan biri de; harddiskin insana benzediğini<br />

bilmendir. Onun da dış <strong>ve</strong> iç beyine benzer beyni vardır.<br />

Yani, harddiskte bulunan gizli <strong>ve</strong> açık bütün dosyalar<br />

<strong>ve</strong> bilgiler dış beyindir. Bu bilgileri bilgisayarı açtıktan<br />

sonra kolayca bulabilirsin. Hatta bilgisayara şifre koyulmuş<br />

olsa da bu konuda uzmanlaşmış kişiler şifreyi<br />

kırarak bilgisayara girebilir <strong>ve</strong> bu bilgilere ulaşabilirler.<br />

Ancak bilmen gerekir ki senin önceden bilgisayara<br />

koyduğun <strong>ve</strong> silip çöp kutusuna gönderdiğin <strong>ve</strong> geri<br />

döndüremediğin bütün dosya <strong>ve</strong> bilgiler bilgisayarın<br />

iç beyninde korunmuş olarak kalacaktır. İstihbarat birimleri<br />

tarafında bu konularda uzmanlaşmış kimseler<br />

çalışmaya başladığı andan ele geçirilene kadar hard<br />

disk <strong>ve</strong>ya bilgisayarda bulunan bütün bilgileri bu işte<br />

uzmanlaşmış kimselerin anlayacağı karışık programlar<br />

sayesinde geri getirebilirler.<br />

Aynı şekilde bilgisayar ilk çalıştığı günden itibaren<br />

oraya giren her hangi bir şeyi, hard diski parçalamak<br />

<strong>ve</strong>ya yakmak dışında silemeyeceğini de bilmelisin.<br />

Hard disk hakkında söylenilen bu şeylerin aynısı<br />

malumat taşıyan CD, disket, flash bellek, harddisk <strong>ve</strong><br />

sim kart gibi cihazlarda da geçerlidir.<br />

Hatta diskete <strong>ve</strong>ya kartlara format atsan dahi önce<br />

yüklediğin dosyaları geri getirmek mümkündür. Bunlar<br />

ihtimalli <strong>ve</strong> olabilen şeylerdir. Kendisine önemli bir<br />

46


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

bilgi yüklediğin cd, disket <strong>ve</strong>ya sim kartı yakmadan bu<br />

bilgilerin silindiğinden emin olma.<br />

Yukarda söylediğim bilgiler ile beraber şimdi söyleyeceğim<br />

bazı tavsiyeleri de göz önünde bulundurman<br />

gerekir.<br />

––<br />

Her kardeşin yanındaki önemli bilgileri farklı<br />

hard disklerde koruması gerekir. Hard disklerden<br />

biri bütün tehlikeli şeylerden uzak bir şekilde<br />

doğal şeyler için kullanılacak. Tıpkı ev işleri, çocuk<br />

eğitimi, elektronik oyunlar, ailevi işler, resim,<br />

film, neşid, Kur’an <strong>ve</strong> benzeri şeyler gibi. Aynı zamanda<br />

tehlikeli bilgileri sakladığı özel bir hard<br />

diski de olması gerekir. Yine internete gireceği<br />

zaman kullanacağı üçüncü hard disk de gereklidir.<br />

İlerde de söyleyeceğimiz gibi internet ağları<br />

cihazın içindeki şeyleri bilebilir.<br />

––<br />

Dediklerine göre bilgileri kökünden silen bazı<br />

programlar varmış. Önemli bilgileri silmek için<br />

bu tür uygulamaların kullanılması gerekir. Yine<br />

de istihbarat birimleri tarafından bunları geri<br />

döndürebilen uzmanların da olduğu söylenmektedir.<br />

Dolayısıyla en güzel olanı, tehlike olduğu<br />

zaman hard diski kırmak <strong>ve</strong>ya işi bittiği zaman<br />

hard diski saklamaktır.<br />

––<br />

Şayet ailevi meseleler <strong>ve</strong> işler için kullanılan bir<br />

hard disk varsa en güzel olan bunu araştırılma<br />

ihtimali olan evde bulundurmamaktır.<br />

– – Disket, cd <strong>ve</strong> bilgi taşıyan cihazlara olan ihtiyaç<br />

bittikten sonra bunların yakılması sonra da tam<br />

anlamıyla yok edilmesi gerekir.<br />

47


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Toplantılar, Görüşmeler <strong>ve</strong><br />

Konuşmaların Emniyeti<br />

İki önemli <strong>ve</strong>ya tehlikeli şahsın arasında gerçekleşen<br />

buluşmalar tehlikeli zararlar <strong>ve</strong>rebilecek olan en<br />

önemli meselelerdendir. Çünkü şayet bu buluşmaya<br />

gelenlerden biri gerekli ihtiyatları almamış <strong>ve</strong> zarar ile<br />

gelmiş ise, bu musibet Allah’ın koruduğu <strong>ve</strong> selamette<br />

kıldıkları müstesna oradaki herkesi kapsayacaktır. Bu<br />

konuda da şuan gelecek olanları tavsiye ederiz;<br />

––<br />

Gelen kimselerin arabaları <strong>ve</strong> motosikletleri ile<br />

gelmemeleri <strong>ve</strong> getirseler bile dışardan gören<br />

herkesin burada bir toplantı olduğunu anlayacağı<br />

şekilde evin önünde toplu olarak bırakmamaları<br />

gerekir.<br />

––<br />

Gelenlerin hepsi bir defada <strong>ve</strong>ya kısa zaman içinde<br />

gelmemeleri gerekir. Yavaş yavaş gelmeleri<br />

gerekir.<br />

––<br />

Taksi <strong>ve</strong>ya geniş motosiklet ile gelenler ev kapısının<br />

önüne kadar gelmemeleri bilakis biraz uzak<br />

mesafede inerek yürümeleri gerekir.<br />

––<br />

Yüzlerin belli olmaması için toplantının akşam<br />

olması da güzeldir.<br />

– – Toplantıları mescidler <strong>ve</strong> hükümet tarafından<br />

şüpheli olan kişilerin evi gibi gözetlenme ihtimali<br />

olan yerlerde yapmayın. Bilakis normal arkadaşlarınızın<br />

evlerinde yapın. Böylelikle dikkat çekmez<br />

<strong>ve</strong> dinleme cihazına maruz kalmazsınız.<br />

48


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

––<br />

Toplantıya gelenler toplantı yerine ulaşmadan<br />

önce telefonlarının bataryalarını <strong>ve</strong> sim kartlarını<br />

çıkartmak suretiyle tam anlamıyla dağıtmaları<br />

gerekir. Aynı zamanda bunların toplantı odasına<br />

da koyulmaması gerekir. Çünkü bazen bunlar<br />

dinleme cihazı olarak da kullanılıyor.<br />

––<br />

Toplantıdan önce sabit ev telefonunu telefon kablolarından<br />

sökmek gerekir. Aksi takdirde bu da<br />

açık kalacaktır <strong>ve</strong> gözetilmeye açık olacaktır.<br />

––<br />

Toplantı gü<strong>ve</strong>nliği için de bir mesul seçilmesi gerekir.<br />

Yukarda zikrettiğimiz şeylere, telefonların<br />

sökülmesine <strong>ve</strong> bunun gibi gü<strong>ve</strong>lik önlemlerini<br />

kontrol etmesi gerekir. Eğer bu kurallara uymayan<br />

olursa tehlikeyi önlemek için -imkan varsao<br />

kimse uzaklaştırılması gerekir.<br />

Şahısları Evde Saklama Emniyeti<br />

Genel olarak evde ev ahalisinden olmayan bazı şahısların<br />

gizlenmesi ev ahalisinin hayat akışından açık<br />

bir değişiklik yapmaması gerekir. Misal olarak; yakın<br />

dükkanlardan yapılan alış<strong>ve</strong>riş aşırı şekilde çoğaltılmaması<br />

gerekir. Özellikle de ekmek alımının çoğalmaması<br />

gerekir. Çöpler çok açık bir şekilde çoğalmaması<br />

gerekir. Eğer misafirler için kullandıkları özel şeyler<br />

varsa bunların çöplerinin de olmaması gerekir. Aynı şekilde<br />

bir anda evdeki seslerin <strong>ve</strong> gürültülerin de çoğalmaması<br />

gerekir. Komşuların gördüğü askılıklarda fazla<br />

elbise <strong>ve</strong>ya ev ahalisinin kullanmadığı yeni elbiseler<br />

olmaması gerekir. Eğer çocuklar o mıntıkadan değilse<br />

konuşmaları dikkati çekmemeli <strong>ve</strong> buna benzer şeylere<br />

dikkat edilmesi gerekir.<br />

49


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Genel olarak evdeki durumun doğal olması lazımdır.<br />

Genel <strong>ve</strong> önemli olan bazı tavsiyelerde bulunacağız:<br />

––<br />

Eğer gizlenen kişiler saklanılacak yerdeki şehirden<br />

iseler, dilleri <strong>ve</strong> şekilleri o mıntıka ehlinden<br />

farklı değilse, en güzel olanı o kimselerin evde<br />

uzun süreli misafir <strong>ve</strong>ya eski ev sakinleri ile beraber<br />

yeni kiracılar olduğunu söylemek <strong>ve</strong> açıklamaktır.<br />

Böylelikle onların bulunması doğal olur<br />

<strong>ve</strong> kendilerini yoracak olan ihtiyatlar ile zorlanmazlar.<br />

––<br />

Eğer gizlenen kişilerin dili <strong>ve</strong>ya şekli o mıntıkanın<br />

ahalisinden farklı ise, tıpkı Afganistan emirliğinin<br />

yıkılmasından sonra Pakistanlıların yanında<br />

kalan <strong>ve</strong> mürted Pakistan hükümetinin kovaladığı<br />

Arap aileler gibiyse sakinliğin çok olması, hareketin<br />

az olması, e<strong>ve</strong> giriş çıkışların çok acil olan<br />

şeylerden dolayı olması, akşam olması <strong>ve</strong> dağınık<br />

değil de düzenli olması gerekir.<br />

––<br />

Bu halde ev ahalisinin satın aldıkları şeyleri gizlemeleri<br />

<strong>ve</strong> bir anda eşyaları dikkat çekecek şekilde<br />

e<strong>ve</strong> almamaları gerekir. Bu eşyalarını da uzak<br />

yerlerden satın almaları gerekir.<br />

––<br />

Garip olan misafirlerden; ister konuşma esnasında,<br />

ister telsiz, kasetten <strong>ve</strong>ya başka yerden çıkan<br />

garip sesleri komşuların dikkatini çekmemesi<br />

için kontrol altına almak gerekir.<br />

– – Ev ahalisi komşuları hakkında bir kıssa aktardıkları<br />

zaman sözlerinin farklı olmaması için bütün<br />

ev fertlerinin aynı kıssa üzerinde ittifak etmesi<br />

gerekir.<br />

50


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

––<br />

Az önce de söylediğimiz gibi askılığa asılan elbiselerin<br />

doğallığına, bunun mekana <strong>ve</strong> ahaliye<br />

uygun olmasına dikkat etmek gerekir.<br />

––<br />

Çocukların hareketlerine, hatalarına, seslerine <strong>ve</strong><br />

komşular ile karışmasına karşı uyanık olmak gerekir.<br />

Güzel olan o çocukların ev ahalisi çocukları<br />

ile beraber olması böylelikle onların dilini öğrenmeleri<br />

<strong>ve</strong> diğer çocuklar ile <strong>ve</strong>ya zaruri sebepten<br />

ötürü dışarı çıktıkları zaman dikkat çekmemeleri<br />

gerekir.<br />

––<br />

Ev ahalisinin çocuklarının komşu çocuklar ile<br />

<strong>ve</strong>ya medreselerde yabancı misafirleri hakkına<br />

konuşmasına <strong>ve</strong> işi açığa çıkarmasına karşı uyanık<br />

olmak gerekir.<br />

Silah Satın Alma, Taşıma <strong>ve</strong><br />

Depolama Emniyeti<br />

––<br />

Silah tüccarlarının <strong>ve</strong> bu iş ile uğraşan çetelerin<br />

çoğunluğunun istihbarat ile çalıştığını bilmen<br />

gerekir. Dolayısıyla onlardan ihanet <strong>ve</strong> kalleşlik<br />

olabileceğini bilmen <strong>ve</strong> onlar ile muamelende<br />

dikkatli olman gerekir.<br />

– – Silah satın alımında esas satın alma yerinin kabileler<br />

olmasında <strong>ve</strong> ihtiyaç olan yere direk sizin<br />

götürmenize dikkat edin. Bundan daha kolayı ise<br />

mürted hükümetin askerleri <strong>ve</strong>ya polislerinden<br />

ganimet olarak alınan özellikle hafif silahları<br />

elde etmeye çalışın. Bu taşımaktan daha kolaydır<br />

<strong>ve</strong> külfeti daha azdır.<br />

51


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

––<br />

Depolama için kullanılan evin bilinmemesi için<br />

ziyaret <strong>ve</strong> toplanma evlerinden biri olmaması gerekir.<br />

Bunda olacak zarar büyüktür <strong>ve</strong> tehlikelidir.<br />

––<br />

Kendisinde silahın depolandığı ev sahibi kimsenin<br />

şüpheli biri olmaması bilakis şüphelerden<br />

uzak bir kişi olması gerekir.<br />

––<br />

Silahlardan büyük bir miktarı bir evde depolamayın<br />

<strong>ve</strong> büyük bir miktarı bir anda taşımayın.<br />

––<br />

Patlayıcı <strong>ve</strong> yanıcı maddeleri çıkma ihtimali olan<br />

bir kazadan dolayı temiz insanların öldürülmesine<br />

<strong>ve</strong>sile olma ihtimalinden dolayı yerleşim<br />

bölgelerinde depolamayın. Bilakis şehir dışında,<br />

çiftlikler <strong>ve</strong> uzak köylerde depolayın.<br />

––<br />

Silah <strong>ve</strong> patlayıcı madde depolayan kişi silah <strong>ve</strong><br />

patlayıcı maddelerin depolanma kurallarını bilmelidir.<br />

Bu kurallar buna özel kitaplarda açıklanmıştır.<br />

––<br />

İstihbarat ekiplerinin ev baskınlarında yer altına<br />

gömülü olan silahların yerini öğrenmek için<br />

madene hassas dedektör getirdiklerini bilmeniz<br />

gerekir. Silahların dikkatli bir şekilde araştırılma<br />

ihtimali olmayan yerlere depolanması gerekir. O<br />

yeri de sadece bir şahıs <strong>ve</strong> başka yedek bir şahsın<br />

bilmesi gerekir.<br />

––<br />

Amelleri gerçekleştiren <strong>ve</strong> iletişimi sağlayan kardeşlerin<br />

silahların saklandığı yerleri bilmemeleri<br />

gerekir. Çünkü onlar her an yakalanmaya maruz<br />

kalıp yerin açığa çıkmasına sebep olabilirler.<br />

– – Faydalı olan şeylerden biri de, silahlandırma<br />

<strong>ve</strong> silahları depolama ile görevli olan kimsenin,<br />

52


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

lazım olan silahları amelden önce gü<strong>ve</strong>nli bir şekilde<br />

mücahidlere teslim etmesi, işleri bittikten<br />

sonra da düzenli bir şekilde onlardan geri almasıdır.<br />

İletişim Yollarının Emniyeti<br />

İletişim yolları istihbarat birimlerinin mücahidlere<br />

<strong>ve</strong> İslam için çalışanlara hazırladığı en önemli yataklardan<br />

biridir. Yine bu firavun hükümetlerinin, düşmanların<br />

<strong>ve</strong> kâfirlerin; Müslümanlardan, sırlarından<br />

<strong>ve</strong> hareketlerinden haber aldıkları en tehlikeli kaynaktır.<br />

Şöyle ki bu iletişim yolları mücahidlerin <strong>ve</strong> çalışan<br />

kişilerin çalışabilmeleri <strong>ve</strong> mücahidleri birbirlerine bağlamaları<br />

için kullanmaktan vazgeçemediği şeylerden<br />

biridir. Öncelikle günümüzde en çok kullanılan iletişim<br />

yollarını arz edip bunlardan her bir yolun gü<strong>ve</strong>nliği için<br />

bazı tavsiyelerde bulunacağız. Bu yollar şunlardır;<br />

1. Telefon<br />

2. Ev <strong>ve</strong>ya işyeri sabit telefonu<br />

3. Uzun <strong>ve</strong>ya kısa menzilli kablosuz iletişim cihazı<br />

4. Direk internet ağları <strong>ve</strong>ya mail yolu aracılığı ile<br />

iletişim<br />

Bu yolların her biri, tehlikeleri <strong>ve</strong> kendi sınırınca emniyeti<br />

hakkında konuşacağız.<br />

53


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Telefon Kullanma Emniyeti<br />

Başlangıç olarak; günümüzde mücahidlerin <strong>ve</strong> gizli<br />

örgütlerin zarara uğramasının en büyük sebebi telefon<br />

diye isimlendirilen cihazdır dersek, aşırıya gitmiş olmayız.<br />

İkinci derecede de sabit telefonlar gelmektedir.<br />

Hatta düşman kâfirlerin <strong>ve</strong> hükümetlerin medyaları,<br />

mücahidlerin telefonu kötü kullanmalarından ötürü<br />

elde ettikleri bilgi hazinelerinden dolayı sevinçlerini<br />

açıkça söylüyorlar. Bunlara rağmen hala mücahidler<br />

<strong>ve</strong> Allah’ın dini için çalışan kimseler kendilerini <strong>ve</strong> sırlarını<br />

bu açık bela olan telefon sayesinde tehlikeye atmaktadırlar.<br />

Bundan dolayı bu cihazın tehlikelerini <strong>ve</strong><br />

şayet biz bunu kötü kullanırsan istihbarat birimlerinin<br />

bundan nasıl faydalandığını bilmemiz gerekir. Buna<br />

öncelikle telefonların çalışma yolunu anlatarak başlayalım.<br />

Bu yolu aşağıdaki resimden sonra açık bir şekilde<br />

şerh edeceğiz.<br />

54


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

––<br />

1 numaralı telefon konuşma isteğini A numaralı<br />

telefona gönderir.<br />

––<br />

Mesela “Jazz” şirketi ile çalışan sim kart bu konuşma<br />

isteğini kendi mekanına en yakın olan kuleye<br />

gönderir.<br />

––<br />

Gönderme kulesi (2) bu görüşme isteğini kişinin<br />

sim kartının kendisinden olduğu şirketin merkezi<br />

istasyonuna gönderir.<br />

––<br />

İstasyon bu isteği (*S) diye işaretlenmiş uyduya<br />

gönderir.<br />

––<br />

Uydu da bu isteği karşıdaki telefonun sim şirketi<br />

olan –misal olarak) U.FON şirketinin istasyonuna<br />

gönderir.<br />

––<br />

Doğal olarak bu istasyon da bu isteği güçlendirme<br />

kulelerine taşır <strong>ve</strong> oradan da aranmak istenilen<br />

(A) telefonuna bunu gönderir. Sonra da o<br />

kimse yanında telefon çalar <strong>ve</strong> aramayı bu yol ile<br />

açar. Bu işlemlerin hepsi iki <strong>ve</strong>ya üç saniye alır.<br />

Bu iletişim ağları <strong>ve</strong> bunları kullandığın halde istihbarat<br />

bimlerinin bundan ne kadar bilgi alabildiği hususunda<br />

bilmen gereken önemli bilgiler vardır.<br />

– – Uydular, telefonunun kendisinden olduğu şirketlerin<br />

merkezi istasyonları <strong>ve</strong> oradaki cihazlar<br />

senin konuşma yaptığın yeri tam olarak doğru<br />

bulabilirler. Bu da senin ile sana haber gönderen<br />

en güçlü kule arasındaki mesafeyi hesaplayarak<br />

gerçekleşir. Yine (A) telefonunda yerini o telefon<br />

ile en yakın kule arasındaki mesafe ile bulunabilir.<br />

Bu yer tespiti senin ile kule arasındaki mesafe<br />

55


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

56<br />

<strong>ve</strong> köşe hesabı bilindikten sonra bilgisayarın yaptığı<br />

ufak bir hesaptan sonra gerçekleşir.<br />

––<br />

Sadece telefon numarandan telefon şirketinin<br />

merkezi bilgisayarı, telefonu satın alırken <strong>ve</strong>rdiğin<br />

bütün isimleri, adresleri <strong>ve</strong> tafsilatları sunabilir.<br />

––<br />

Şirketin <strong>ve</strong> istihbarat birimlerinin bilgisayarı senin<br />

cihazına girip içindeki bütün bilgilerden bir<br />

kopya alabilir. Bu bilgiler de:<br />

A-) Telefona kaydettiğin bütün isimler <strong>ve</strong> rakamlar.<br />

B-) Numarayı aldığından <strong>ve</strong>ri konuştuğun bütün<br />

numaralar.<br />

C-) Seninle konuşan bütün numaralar, konuşma<br />

tarihi <strong>ve</strong> vakti. Dolayısıyla bu rakamların sahiplerini,<br />

adreslerini <strong>ve</strong> telefonlarının içindekileri<br />

<strong>ve</strong> bu numara ile konuşan bütün numaraların<br />

bilgisini alabilir.<br />

Şirketin bilgisayarı konuşmaları kaydedebilir. Bazı<br />

kaynaklar bütün konuşmaların kaydedilip depolandığını<br />

<strong>ve</strong> sonra da istihbarat ekipleri istedikleri zaman<br />

belirli vakit <strong>ve</strong> tarihte yapılmış konuşmaları iletişim<br />

şirketlerinden alabileceklerini söyler.<br />

Telefon hakkında bilmen gereken çok önemli bir<br />

mesele vardır. Her telefonun içinde küçük bir bilgisayar<br />

vardır <strong>ve</strong> bunun da tıpkı araba motorunun numarası<br />

olduğu gibi numarası vardır. O rakam bu telefona<br />

hastır. Telefona sim kartını taktığın zaman merkezi<br />

şirket telefon numaranı o cihazın içindeki kendisine<br />

özel numaraya bağlıyor. Şayet telefon numaranı –sim


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

kartını- değiştirecek olsan yeni rakamın kendisine tabi<br />

olduğu şirket senin rakamını telefonunun rakamına<br />

bağlar. Üçüncü defa numaranı değiştirsen de durum<br />

aynıdır. O da numaranı telefonun numarasına bağlayacaktır.<br />

Dolayısıyla istihbarat birimleri araştıracak olsalar<br />

misal olarak (AX302) numaralı telefonda üç ayrı<br />

hattın kullanıldığını <strong>ve</strong> bunların bir şahsa ait olduğunu<br />

bilecektir.<br />

Farz edelim ki sen gü<strong>ve</strong>nlik ihtiyatından ötürü ailen<br />

ile bir numaradan, işin ile alakalı konularda başka<br />

bir numaradan, cihad meseleleri için üçüncü ayrı<br />

bir numaradan <strong>ve</strong> diğer kardeşler için de dördüncü bir<br />

numaradan konuşsan <strong>ve</strong> cihad için kullandığın hattın<br />

ihtiyattan ötürü senin adına olmasa bile istihbarat kullandığın<br />

herhangi diğer numaradan senin ismini <strong>ve</strong>ya<br />

belirli birinin ismini bilecek <strong>ve</strong> bilgileri toplayarak sana<br />

ulaşacaktır.<br />

Yine bilmen gereken meselelerden biri de, istihbarat<br />

birimleri istedikleri zaman senin cep telefonunu <strong>ve</strong>ya<br />

sabit ev telefonunu basit bir dinleme cihazına bağlayabilir.<br />

Böylelikle telefonun etrafında 20 metreye kadar<br />

varan mesafede konuşulan şeyleri duyabilir. Aynı<br />

şekilde bu daire içinde olan bütün sesler <strong>ve</strong> konuşmaları<br />

da kaydedebilir. Sim kartını söksen <strong>ve</strong> telefonunu<br />

kapatsan dahi telefonu kullanmak onlar için mümkündür.<br />

Bunun önünü kesen tek şey; telefonun bataryasını<br />

sökmek, sim kartını sökmek <strong>ve</strong> telefonu önemli meselelerin<br />

konuşulduğu yerden uzak tutmaktır.<br />

Bilmen gereken önemli malum meselelerden biri de<br />

şudur: İstihbarat birimleri telefonlardaki hatlar üzerine<br />

kullanışı yaygın olan kelimeleri <strong>ve</strong>ya önemli isimleri<br />

programlayabiliyorlar. Yine bilgisayarı, hat üzerine<br />

bağlayarak konuşan kimsenin misal olarak Pakistan’da<br />

57


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Arapça dili, ecnebi devletlerin dilleri <strong>ve</strong>ya kendileri hakkında<br />

casusluk yapmak istedikleri kişilerin diline bağlanıp<br />

bunları duyduğu zaman açılan bir programa da<br />

bağlayabilirler.<br />

İstihbarat birimleri tarafında takip edilen <strong>ve</strong> aranan<br />

kimselerin dikkat etmesi gerek önemli bir mesele daha<br />

vardır. O da şudur: Şayet bir şahıs istihbarat için çok<br />

önemliyse istihbarat bu kişinin ses titreşimlerini bilgisayara<br />

kaydedecektir. Bilimsel olarak da sabit olmuştur<br />

ki tıpkı her insanın diğerlerinden ayrı parmak izi<br />

olduğu gibi her insanın diğer insanlardan ayrı olan ses<br />

titreşimleri de vardır. Binaenaleyh, şayet istihbarat birimleri<br />

belirli bir kişinin ses titreşimini belirli bir çember<br />

içinde bilgisayara programlamışsa o kimseyi telefonda<br />

konuştuğu an bulabilecektir. Dolayısıyla numarasını <strong>ve</strong><br />

konuştuğu yeri de öğrenmiş olacaktır.<br />

Bu sorunun, istihbarat birimleri tarafından aranan<br />

kişilerin tam olarak telefon kullanmayı terk etmeleri <strong>ve</strong><br />

ihtiyaçlarını gidermede yardımcılarını kullanmak ile<br />

yetinmelerinden başka bir çözümü yoktur.<br />

Telefonların <strong>ve</strong> uyduların son musibetlerinden biri<br />

de şudur: Amerika, pilotsuz olarak çalışan elektronik<br />

uçaklar çıkartmış <strong>ve</strong> böylelikle kablosuz bağlantıları <strong>ve</strong><br />

telefon konuşmalarını dinleyerek, şayet konuşma yeri<br />

Amerika’nın, üslerinin <strong>ve</strong> hava devriyelerinin bulunduğu<br />

yer içinde ise konuşma birkaç dakika sürmeye<br />

devam ettiği anda oraya çok hızlı bir şekilde füze gönderip<br />

konuşulan yeri vurabiliyor. Allah’ın düşmanı bu<br />

bilimsel olarak gelişmiş yol ile düşmanlarından büyük<br />

olanlarına <strong>ve</strong> mücahidlerin komutanlarına suikastlarında<br />

başarılı olmuştur.<br />

58


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

Telefonun kullanım yolu <strong>ve</strong> tehlikesi hakkında <strong>ve</strong>rdiğimiz<br />

bu ufak bilgiden sonra şu an tavsiyeler hakkında<br />

konuşabiliriz.<br />

Telefon kullanımı ile ilgili Gü<strong>ve</strong>nlik tavsiyeleri <strong>ve</strong> ihtiyatları:<br />

––<br />

Şayet sen istihbarat birimleri tarafından önemli<br />

bir şekilde araştırıldığını biliyorsan en güzel çözüm<br />

yolu cep telefonu <strong>ve</strong>ya sabit telefon kullanmamandır.<br />

––<br />

Şayet istihbarat birimlerinin numaranı takip<br />

ettiklerinden şüphe ediyorsan, derhal bunu kırıp<br />

yeni bir numara almalısın. Aynı şekilde önce<br />

açıkladığımız gibi telefonun kendi numaraları<br />

senin numarana bağlandığı için telefonunu da<br />

değiştirmelisin.<br />

––<br />

Şayet isminin <strong>ve</strong> adresinin bilinmemesini istiyorsan<br />

o halde kendi şahsi kimliğin <strong>ve</strong>ya onları<br />

sana ulaştıracak bilinen bir kimsenin kimliği ile<br />

numara alma. Bilakis senle hiçbir bağı olmayan<br />

sahte bir kimlik üzere açılmış numaradan al.<br />

––<br />

Telefon ile evinde <strong>ve</strong> işyerinde konuşmamalısın.<br />

Çünkü bu senin yerini belli edecektir. En güzel<br />

olan ise uzak bir yerde <strong>ve</strong>ya motosiklet <strong>ve</strong> araba<br />

ile seyir halindeyken konuşmandır.<br />

– – Telefonu kullanmadığın zaman sim kartı <strong>ve</strong> bataryayı<br />

telefondan sökmelisin. Telefonunu sürekli<br />

açık tutmamaya çalış <strong>ve</strong> telefon ile konuşmak<br />

için arkadaşların arasında bir vakit üzere ittifak<br />

et.<br />

59


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

––<br />

İlk başta telefonu kendi tarafından konuşma isteği<br />

gönderip aramak için kullanmamaya sadece<br />

gelen aramaları kabul etmeye alış. Konuşacağın<br />

zaman da evinden <strong>ve</strong> iş yerinden uzak umumi bir<br />

yerde konuş. Bu şekilde senin bilmediğin ancak<br />

şüpheli olan kimselere de numaran bağlanmamış<br />

olur. Bu çok önemli bir bilgidir. (Telefon gelen<br />

aramaları karşılamak içindir. Zaruret olmadığı<br />

müddetçe aramak için değil.)<br />

Yine bilmelisin ki, eğer senin numaran sahte kimlik<br />

üzerine alınmışsa ancak bundan sonra kendi isimleri<br />

<strong>ve</strong> adresleri üzerine numara alan kimseler senin numarandan<br />

konuşurlarsa, istihbarat bunu bulacaktır <strong>ve</strong><br />

seni aramak için onları soruşturacaktır <strong>ve</strong> bu da onları<br />

sana ulaştıracaktır.<br />

Normal telefonlar ile konuşmak ayrı <strong>ve</strong> sahipleri belirsiz<br />

numaralı telefonlar ile konuşmak ayrı olması lazımdır.<br />

Onları bunlara bağlama. Böyle yaparsan yaptığın<br />

bütün telefon gü<strong>ve</strong>nlik programın bozulacaktır.<br />

––<br />

Gizli numaralardan bir <strong>ve</strong>ya iki arama isteği görürsen<br />

<strong>ve</strong>ya konuşma anında araya seslerin girdiğini<br />

duyarsan, hemen telefon numaranı değiştirmen<br />

gerekir. Çünkü bu istihbarat birimlerinin<br />

telefonları dinlemek <strong>ve</strong> sesleri kaydetmek için<br />

kullandığı yollardan biridir.<br />

– – Telefonu patlatma aleti olarak kullanmak istediğin<br />

zaman -ki bu günümüzde çok yaygındır- sim<br />

kartının bilinen bir adam üzerine değil de sahte<br />

bir kimlik üzerine çıkartılmış olması gerekir. Çünkü<br />

belki o patlamayacaktır <strong>ve</strong>ya mayın çalışmayacaktır.<br />

Böylelikle telefon sahibinin ismi <strong>ve</strong> satın<br />

aldığı yer belli olacaktır. Soruşturma yaparak da<br />

60


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

onu satın alan kimseye ulaşılacaktır. Bu gerçekten<br />

de bir defasında Pakistan’da gerçekleşti <strong>ve</strong> bir<br />

cihad şebekesinin açığa çıkmasına sebep oldu.<br />

Sim kartın sahibi bilinmemesi gerekir.<br />

––<br />

Önemli meseleler <strong>ve</strong> sırlar için sen <strong>ve</strong> konuştuğun<br />

birden fazla kişi varsa, en güzel olanı her bir kişi<br />

<strong>ve</strong>ya iki kişi için özel bir telefon ayarlamandır.<br />

Tek bir ağ üzerinden üç <strong>ve</strong>ya dört telefon ile konuşulmaması<br />

gerekir. Diğerlerinin de burada geçen<br />

gü<strong>ve</strong>nlik önlemlerini <strong>ve</strong> tavsiyelerini yerine<br />

getirmeleri gerekir.<br />

Böylelikle telefonun tehlikelerini açıklama <strong>ve</strong> önce<br />

geçen açıklamalar ile herhangi bir kardeş bütün bu ihtiyatları<br />

uygulamanın zor olduğunu anlayacaktır. Günümüzde<br />

de olduğu gibi kardeşler bu kuralları yerine<br />

getirmede gevşek davranacaktır. Telefonsuz çalışmaya<br />

alışın <strong>ve</strong> telefonları kullanmayı da çok zaruri olduğu<br />

zaman <strong>ve</strong> geçen ihtiyatların hepsi uygulandıktan sonra<br />

kullanmaya kısıtlayın.<br />

Son olarak önemli bazı bilgiler daha vardır:<br />

1. Telefonlarda açık isimler zikretmeyin.<br />

2. Telefonlarda doğru adresleri zikretmeyin.<br />

3. Telefonlarda gerçek olduğu gibi buluşma yerini<br />

zikretmeyin.<br />

4. Gü<strong>ve</strong>nliği hissettiğinizden <strong>ve</strong> tembellikten dolayı<br />

bu kuralları çiğnemeyin.<br />

5. Aranızda anlaştığınız şifreler <strong>ve</strong> rumuzlar kullanın.<br />

61


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Sonuç olarak da: “Allah en iyi koruyandır <strong>ve</strong> O, merhametlilerin<br />

en merhametlisidir.”<br />

İşyeri, Ev <strong>ve</strong>ya Kablolu Telefonları Kullanma<br />

Emniyeti<br />

İlk olarak bilmeniz gerekir ki; Sabit kablolu telefon<br />

cep telefonundan daha tehlikelidir. Çünkü bunun adres<br />

bilgisini <strong>ve</strong> sahibini gizlemek, faturalarını <strong>ve</strong> kendisiyle<br />

konuştuğu kimselerin numaralarını gizlemek mümkün<br />

değildir. Bu zorunlu olarak açıktır. Bundan dolayı<br />

buradaki ihtiyatlar daha da büyük olmalıdır.<br />

Başlangıç olarak derim ki; cep telefonunun tehlikeleri<br />

<strong>ve</strong> alınması gereken ihtiyatlar hakkında zikrettiğimiz<br />

her şeyin tıpkısı <strong>ve</strong> daha fazlası sabit telefonda gözetilmesi<br />

gerekir. Önce geçenlere ek olarak kısaca şu ihtiyatları<br />

da tavsiye ederiz:<br />

A-) İş yerinde <strong>ve</strong> evinde sabit telefon bulundurmaman<br />

en güzel olandır.<br />

B-) Eğer sabit telefonun varsa bunu konuşma <strong>ve</strong><br />

oturma odasından uzak tut.<br />

C-) Önemli konuşmalar <strong>ve</strong> toplantılar esnasında sabit<br />

telefonun kablosunun sökülmesi gerekir.<br />

D-) Sabit telefon numaranı tutuklanma imkanı olan<br />

birine <strong>ve</strong>rme. Çünkü o telefon defterinde anında seni<br />

açığa vuracaktır.<br />

Telefon numaraların kendisinde kayıtlı olduğu defter<br />

istihbaratın şahısları tutukladıklarında ilk el koyduğu<br />

şeydir. Sonra da orada geçen isimleri <strong>ve</strong> adresleri<br />

tutuklamaya başlar.<br />

62


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

E-) Telefonun ilk baştaki numaralarına dikkat etmen<br />

gerekir. Bu, tıpkı baştaki kodun ülke <strong>ve</strong> şehri belli ettiği<br />

gibi oturulan mıntıkayı belli eder.<br />

P.C.O. (Jeton Yada Arama Kartlı Ankesörlü<br />

Halka Açık Telefonlar) Yerlerinden Umumi<br />

Telefon Kullanma Emniyeti<br />

P.C.O telefonları genelde normal ev telefonları gibi<br />

kablolu telefonlardır. Bazen de devletler arası konuşmalar<br />

için özel olan cep telefonu da olabilir. P.C.O telefonunu<br />

kullanırken şu tavsiyelere dikkat etmelisin:<br />

––<br />

Bilmelisin ki; P. C.O numarası numaralar <strong>ve</strong> ilk<br />

baştaki kodlardan mekanı <strong>ve</strong> mıntıkayı belirler.<br />

Bundan dolayı evine yakın bir yerden konuşma.<br />

Farklı <strong>ve</strong> uzak yerlerden konuşmaya çalış.<br />

––<br />

Cüzdanını, özel evraklarını <strong>ve</strong> kendisine konuştuğun<br />

kimselerin numaralar <strong>ve</strong> isimlerini yazdığın<br />

kağıdı P.C.O dükkanında unutmamaya dikkat et.<br />

Bu yaygın bir hastalıktır.<br />

––<br />

Bilmelisin ki; P.C.O kendi bilgisayarı <strong>ve</strong> özel defterine<br />

konuştuğun her kişinin numarasını kaydetmektedir.<br />

Bu numaralar da her ay olan faturada<br />

geçmektedir.<br />

––<br />

Bilmelisin ki; P.C.O sahiplerinden bazıları istihbarat<br />

ekipleri ile çalışmaktadırlar.<br />

– – İsmini, şahsi kimliğini <strong>ve</strong> fotoğrafını, P.C.O sahiplerinin<br />

telefonunu <strong>ve</strong>ya faksı kullansan bırakmayacaksın.<br />

Senden bunları isterse, yanında olmadığını<br />

söyleyerek özrünü beyan et.<br />

63


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

––<br />

Büyük <strong>ve</strong> gelen gideni çok olan bir P.C.O yeri seç.<br />

Seni kimsenin işitmediği özel <strong>ve</strong> tek konuşma<br />

hücreleri olması en güzel olanıdır.<br />

––<br />

Bir P.C.O yerinden sahibinin seni tanımaması için<br />

birkaç defa konuşma.<br />

Kendi mıntıkandan çık <strong>ve</strong> P.C.O numarasının ilk rakamları<br />

o bulunduğu yeri <strong>ve</strong> mıntıkayı belli ettiğini hatırla.<br />

64<br />

Telsiz Cihazlarını Kullanma Emniyeti<br />

Malumdur ki, telsiz aletleri belirli ses dalgalarını<br />

göndererek çalışır. Bu ses dalgasına açık olan her cihaz<br />

bunları dinleyebilir. Günümüzde yaygın olan haberleşme<br />

cihazları iki çeşittir:<br />

Bir çeşit telsiz kısa mesafelidir. Mesafesi kendisi için<br />

kurulmuş olan kısa mesafeli antenler ile 5-50 kilometre<br />

arasında gidip gelir. Bu mesafeyi daha fazla anten <strong>ve</strong><br />

gönderme güçlendirici alet koyarak biraz daha çoğaltılabilir.<br />

Bazı çeşitler de vardır ki uzun mesafelidir. Bunun<br />

mesafesi binlerce kilometreye ulaşabilir. Bunun örneği;<br />

ordular <strong>ve</strong> polislerin bir beldeyi sarmak için <strong>ve</strong>ya bir<br />

beldeden diğer belde ile iletişim kurmak için kullandıkları<br />

çeşittir. Bizi şuan burada ilgilendiren şey bu yolları<br />

kullananın dikkat etmesi gereken bazı gü<strong>ve</strong>nlik tavsiyeleridir.<br />

A-) Belirli halde konuşmak için telsizini yarım dakikadan<br />

fazla açma. Özellikle de istihbarat birimlerinin,<br />

düşman dinleme cihazlarının <strong>ve</strong> yeni çıkan yeri<br />

gök <strong>ve</strong> uzay dinlemelerinin olduğu yerlerde dikkat et.


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

Kendisinden konuşma yaptığın yeri bittikten sonra hızlıca<br />

terk etmen gerekir.<br />

B-) Bilmelisin ki, büyük şehirler bütün şehri kapsayacak<br />

şekilde kuleler ile doludur. Bunlar şüpheli kablosuz<br />

gönderimlerin yerini belli ederler. Kendisi içinde “Râşide”<br />

adında cihaz olan arabalar harekete geçer, istihbarat<br />

birimlerine yayının geldiği yeri gösterir <strong>ve</strong> böylelikle<br />

onlar o yeri abluka altına alıp basarlar.<br />

Bunu yenmek de sadece konuşma vaktini az tutarak<br />

<strong>ve</strong> hemen o yerden ayrılarak olur.<br />

C-) Düşmanın aynı dost gibi seni duyduğunu göz<br />

önünde bulundurarak açık sözler ile konuşmamalısın.<br />

Bilakis önceden anlaşılmış olan rumuzlar <strong>ve</strong> şifreler ile<br />

konuşmalısın.<br />

Eğer <strong>ve</strong>rilecek mesajlar önemliyse, kardeşler arasında<br />

ittifak edilmiş olan karmaşık şifreli sözler olması gerekir.<br />

Birçok defa açık konuşmalar nice musibet <strong>ve</strong> felaketlere<br />

sebep oldu.<br />

D-) Casusluk uçakları <strong>ve</strong> yapay uydular gönderilen<br />

kablosuz sesleri duyar <strong>ve</strong> yer tespiti yapabilir. Aynı şekilde<br />

hazır olan uçaklar da kablosuz yayının gönderildiği<br />

yerin tam üstüne düşecek şekilde füze gönderebilir.<br />

Bu teknolojik gelişmelere dikkat edin.<br />

E-) Şehir içinde sınırlı bir müddet için küçük telsizleri<br />

kullanıp hemen yer değişimi yapabilirsin. Telsizin şekline<br />

dikkat et. Çünkü telsizin şekli bellidir.<br />

F-) Şayet gönderme frekanslarına ulaşabilirseniz<br />

ordu, polis, emniyet birimleri <strong>ve</strong> düşmanın mesajlarını<br />

dinlemek için gönderme cihazlarından istifade edebilirsiniz.<br />

Gönderme cihazları da ancak bir ses gönderildiği<br />

65


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

zaman bulabilir. Ancak sadece kullanım için olursa tıpkı<br />

diğer telsizler gibi hiçbir şeyi açığa vurmayacaktır.<br />

Allah en iyi bilendir.<br />

İnternet <strong>ve</strong> Mail Vasıtasıyla İletişim Emniyeti<br />

İlk olarak söylemek isterim ki, benim bu konu hakkındaki<br />

bilgilerim sınırlıdır <strong>ve</strong> genel bilinen bilgilerdir.<br />

Bu konuda uzman biri gibi konuşmayacağım. Bilakis<br />

bu konu hakkında konuşulan <strong>ve</strong> benim raporlarda<br />

gördüğüm <strong>ve</strong> özel tecrübemden bildiğim bazı gü<strong>ve</strong>nlik<br />

tavsiyelerini zikredeceğim.<br />

İlk olarak; bilgisayarda uzman olan, bu cihazın çalışma<br />

parçalarını, edevatını, özelliklerini, internet ağlarının<br />

çalışma yolunu <strong>ve</strong> bunların gü<strong>ve</strong>nliğini bilen<br />

kardeşler dışında kimsenin kullanmamasını nasihat<br />

ediyorum.<br />

Bu konuda gü<strong>ve</strong>nlik raporları da internetin kendisinde<br />

vardır, okunabilir. Bu iletişim yolu; faydalı, tehlikeli<br />

<strong>ve</strong> karışıktır. Bunu kullanmak için uzmanlaşmış<br />

kimseler gerekir.<br />

Ben tavsiyelerimi şuan gelecek olanlar ile özetliyorum:<br />

––<br />

İnternete bağlanmak için sabit kablolu ev telefonunu<br />

kullanmak.<br />

––<br />

Genel internet dükkanlarından alınmış kablo<br />

kullanmak<br />

– – Cep telefonunu kullanmak, internete <strong>ve</strong> bilgisayara<br />

bağlamak<br />

66


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

––<br />

Mahalli internete bağlı olan internet telefonlarını<br />

kullanmak.<br />

––<br />

(LB) başlığı ile beraber televizyon anteni kullanmak<br />

<strong>ve</strong> bunu internet çekme yönüne çevirmek.<br />

––<br />

Uyduya bağlı bilgisayar cihazını kullanmak <strong>ve</strong><br />

direk internete bağlanmak.<br />

––<br />

Genel internet kafeleri kullanmak.<br />

Bu yollar ile alakalı bazı bilimsel <strong>ve</strong> gü<strong>ve</strong>nlik içeren<br />

bilgileri bilmen gerekir.<br />

A-) Bilmelisin ki, sen bilgisayarını geçen yollardan<br />

biri ile internete bağlarsan, o internet şirketinin merkezi<br />

bilgisayarı senin kullandığın bilgisayarın hard diskinde<br />

bulunan bütün dosyaları <strong>ve</strong> bilgileri çekebilir.<br />

Bundan dolayı iletişim için kullanılan bilgisayarın<br />

düşmanın bilmesini istemediğin önemli bilgileri kapsamaması<br />

gerekir. Yine bilmelisin ki, genel <strong>ve</strong>ya mahalli<br />

istihbarat birimleri “Teröre karşı savaş” adı altında<br />

interneti kullananları gözetlemek için internet şirketleri<br />

ile yardımlaşırlar. Bundan dolayı interneti kullanmak<br />

için özel bir bilgisayar belirlemen gerekir. Veya en azından<br />

internet ile işin bittikten sonra değiştireceğin bir<br />

hard diskinin olması gerekir. Sonra da istediğin bilgileri<br />

oraya aktarabilirsin.<br />

B-) İstihbarat birimleri İslami grupların, cemaatlerin<br />

<strong>ve</strong> özellikle de cihadi grupların internet sitelerini<br />

gözetleyip o siteyi ziyaret eden kimselerin numaralarına<br />

da bakıyorlar. Aynı şekilde mücahidler <strong>ve</strong> çalışanlar<br />

için askeri bilgiler <strong>ve</strong> eğitimler <strong>ve</strong>ren sitelere bakıyorlar.<br />

Dolayısıyla eğer o numaraların sahipleri bu sitelere gü<strong>ve</strong>nli<br />

bir şekilde girmemişlerse, onları çözebiliyorlar.<br />

67


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

C-) Şüpheli sitelere giriş yapman, telefonunun dinlenmesine<br />

sebep olacaktır. Eğer onlar tarafınca şüpheliysen<br />

telefondan seni takip etmeleri kendi telefonun ile<br />

girdiğin bütün internet sitelerini de takip etmeye sebep<br />

olacaktır.<br />

D-) Şayet telefonunu bilgisayarında internet kullanmak<br />

için bağladıysan söylediklerimiz telefonun için de<br />

geçerli olur.<br />

E-) Şayet genel internet dükkanlarından kablo çekmiş<br />

isen, o işyerinin sahibi istediği zaman <strong>ve</strong>ya istihbarat<br />

birimleri ondan istediği zaman girdiğin sitelere<br />

bakabilir.<br />

F-) Cep telefonunun merkezi istasyonu telefon ile konuştuğun<br />

zaman yerini tespit edebildiği gibi telefonundan<br />

internet kullandığın zaman da yerini tespit edebilir.<br />

G-) Yine küçük bilgisayar olan telefonunu mahalli<br />

internet şirketlerine bağlarsan o şirket tam olarak yerini<br />

tespit edebilir.<br />

H-) Söylediklerimizin hepsi internet için anten <strong>ve</strong><br />

uydu kullandığın zaman da geçerlidir. Şayet senin şüpheli<br />

sitelere girdiğinden şüphelenirlerse istedikleri zaman<br />

yerini tespit edebilirler.<br />

J-) Genel internet kafelerine gelince; bilmelisin ki,<br />

köyler <strong>ve</strong> şehirlerde olan bu yerlerin çoğu istihbarat birimlerinin<br />

gözetimi altındadır. İstihbarat birimleri bu<br />

kafelerden çoğuna gelen kimselerin interneti kullandığında<br />

nelere girdiğini çekmek için gizli <strong>ve</strong>ya açık kameralar<br />

yerleştirmişlerdir.<br />

Bu yerlerin sahiplerinin çoğu da istihbarat birimlerine<br />

bağlıdır. İnterneti kullanmada şüpheli bir durumda<br />

68


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

istihbarata haber <strong>ve</strong>rirler. İstihbarat birimleri sürekli<br />

gelen müşterilerden bazısını da istihbarat birimlerinden<br />

gönderir. Bazı mücahidler Pakistan’da internet<br />

kafelerinde tutuklandılar. Bazılarının da interneti gü<strong>ve</strong>nlik<br />

önlemleri almadan kullandıkları için evlerine<br />

baskın yapıldı.<br />

K-) Bilmelisin ki, bütün şehirlerde internet ziyaretçilerinin<br />

sayısı yüz binler <strong>ve</strong> milyonlara varır. İstihbarat<br />

birimleri hepsini kontrol edemez. Ancak aslen zaten<br />

şüpheli biriysen, belirli bir yerden tehlikeli bir dosya<br />

göndermenden <strong>ve</strong>ya askeri <strong>ve</strong> cihadi siteleri ziyaret etmenden<br />

dolayı senden şüphelenme gerçekleşir.<br />

L-) İstihbarat birimleri özel olarak internet üzerinden<br />

mail ile gönderilen mesajları gözetlemektedir. Özellikle<br />

de meşhur olan “Hotmail” “Yahoo” gibi Amerika şirketlerininkini<br />

araştırırlar. Bu gözetleme de şüphelilerin<br />

hareketlerini, mescidleri, islami merkezleri, genel olarak<br />

cihadçıların <strong>ve</strong> İslamcıların mesajlarında kullandıkları<br />

programlanmış isimler, şifreler <strong>ve</strong> rumuzları<br />

araştırarak gerçekleşmektedir. Bu gibi şüpheli kelimelerin<br />

geçtiği her şeyi kopyalarlar.<br />

M-) Arap ülkesi olmayan bir yerde Arapça mesaj<br />

göndermek Mail adresinin takip edilmesine sebep olabileceğine<br />

dikkat etmek gerekir. Bazı kardeşler arapça<br />

olan kelimeleri gözetleme olmasın diye latin harfleri ile<br />

yazmaktadırlar. Mesela: الله الرحمن الرحيم“‏ ‏”بسم kelimesini,<br />

BISMI ALLAH ALRAHMAN ALRAHIM şeklinde yazıyorlar.<br />

Yine عليكم الحمد لله“‏ ‏”السام kelimelerini “ALHAMDU LIL-<br />

LAH ASSALAMU ALAIKUM” şeklinde yazıyorlar.<br />

69


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

Bu konuşmanın gizliliğine hiçbir fayda <strong>ve</strong>rmez. Çünkü<br />

onlar bu yolu bildiler <strong>ve</strong> buna da bir çözüm buldurlar.<br />

Mesajın metninde daha çok dikkatli <strong>ve</strong> ihtiyatlı olmak<br />

gerekir.<br />

Zorunlu olarak bilmen gereken bilgileri gördükten<br />

sonra şuan sana bazı tavsiyeleri zikredeceğim.<br />

––<br />

Az önce de söylediğimiz gibi, internet ile uğraşan<br />

kimsenin bilgisayar, programları, gü<strong>ve</strong>nlikleri,<br />

internetin gü<strong>ve</strong>nliği, tehlikeleri <strong>ve</strong> buna benzer<br />

şeyler hakkında yeterli bir bilgiye sahip olması<br />

gerekir.<br />

––<br />

İnternet ile uğraşan kişi interneti kullanma bilgisi<br />

içeren yazıları okuması gerekir. Bunlar vardır <strong>ve</strong><br />

faydalıdır. İnternet üzerinden düşman casusluğu<br />

engelleyecek programların yollarını iyice bilmesi<br />

gerekir.<br />

––<br />

Şüpheli siteleri kullanacağın zaman <strong>ve</strong>ya özel bir<br />

mesaj göndereceğin zaman, internet üzerindeki<br />

kullanımına karşı yapılan casusluğu saptırmak<br />

<strong>ve</strong> yerini belli etmemek için “Proxy” programını<br />

kullanmalısın.<br />

––<br />

Genel olarak sana <strong>ve</strong>ya senin tanıdığın kişiye has<br />

olan telefondan önemli şeyler gönderme. Telefonundan<br />

gezmek <strong>ve</strong> okumak il yetin.<br />

– – Eğer işin şüpheli <strong>ve</strong>ya tehlikeliyse, genel olarak<br />

interneti kullanma. Gü<strong>ve</strong>nli yolla senin için istediğini<br />

gönderip seçmesi için başkalarını görevlendir.<br />

70


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

İstihbaratın açıkladığı <strong>ve</strong> gizlemediği kadarıyla senin<br />

yerini tespit eden en önemli yollar şunlardır:<br />

İlk olarak: Sabit telefonlar <strong>ve</strong>ya cep telefonlarını kullanmandır.<br />

İkincisi: Oturduğun yerden hangi yolla olursa olsun<br />

internet kullanmandır.<br />

––<br />

Mail için “Hotmail” <strong>ve</strong> “Yahoo” gibi Amerikan şirketlerini<br />

kullanma. Çünkü bunlar gözetlenmektedir.<br />

Amerika’ya düşman gibi olan devletlerin<br />

şirketlerini kullan. İnterneti açtığın anda “Proxy”<br />

uygulamasını açmayı <strong>ve</strong> kendi yerinden başka<br />

bir yerde girmeyi de unutma.<br />

––<br />

Önemli bilgileri Cd, disket <strong>ve</strong>ya flaşa taşıyacağın<br />

zaman açık olarak değil de gizli klasör olarak taşı.<br />

––<br />

İnterneti evinde, medresende, mescidinde <strong>ve</strong>ya iş<br />

yerinde kullandığın zaman, istihbarat sana belirli<br />

arapça, islami <strong>ve</strong> cihadi sitelere girme sebebini<br />

sorarsa akıllı bir açıklaman olsun. Devletlerin<br />

genelinde internet ziyaretleri suç değildir. Ancak<br />

yanında makul bir açıklaman olman gerekir.<br />

– – İnternetten indirdiğin; tehlikeli cihad kitapları,<br />

mücahidlerin açıklamaları, filmleri, resimleri,<br />

askeri hazırlık kitapları <strong>ve</strong> senin hakkında bir<br />

töhmet <strong>ve</strong>ya şüphe oluşturmaya sebep olacak<br />

şeyleri evinde saklama. Bu önemlidir. Evinin bu<br />

tür şeylerden temiz olması gerekir. Senin onlara<br />

baktığını bilseler bile bunu bilmeleri delil değildir.<br />

Ancak bu tür şeyleri ele geçirmek bu mücrimlerin<br />

yanında suç olacaktır.<br />

71


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

––<br />

İnternetin için özel bir hard diskinin olmasını <strong>ve</strong><br />

bunu evde saklamamanı hatırla.<br />

Sonuç olarak da: Allah en iyi koruyandır <strong>ve</strong> O, merhametlilerin<br />

en merhametlisidir.<br />

Gü<strong>ve</strong>nlik İle Alakalı Genel Uyarılar<br />

<strong>ve</strong> <strong>Tavsiyeler</strong><br />

Bu bölümde geçen yerlerde zikrettiğimiz şeyleri hatırlatma<br />

babından kısa bir şekilde tekrar zikredeceğiz.<br />

Yine önceki başlıklar altında geçmeyen bazı genel gü<strong>ve</strong>nlik<br />

tavsiyelerini de bunlara ekleyeceğiz. Başarıya<br />

ulaştıran Allah’tır.<br />

––<br />

İmanını sürekli yenile, niyetini düzelt <strong>ve</strong> Allah’a<br />

olan te<strong>ve</strong>kkülünü güzelleştir.<br />

––<br />

Her gün sabah, akşam <strong>ve</strong> yatarken yapılan zikirlere<br />

uy.<br />

––<br />

Kendi nefsine has günlük Kur’an okuma <strong>ve</strong> nafile<br />

namaz kılma virdi yap. Yine kendi nefsin için nafile<br />

oruçtan bir pay ayır. Bunların hepsi korumanın<br />

sebeplerindendir.<br />

––<br />

Kendi sırlarını <strong>ve</strong> kardeşlerinin sırlarını sakla <strong>ve</strong><br />

özellikle eşin, dostların <strong>ve</strong> ailen de olsa hiç kimseye<br />

kendisini ilgilendirmeyen konulardan bahsetmemeye<br />

kendini alıştır.<br />

– – Seni ilgilendirmeyen şeyleri sorma <strong>ve</strong> seninle<br />

alakalı olmayan bir meseleye girişme. Nebi (sallallâhu<br />

aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’in şu sözünü hatırla: “Kişinin<br />

kendisini ilgilendirmeyen şeyleri terk etmesi İslam’ının<br />

güzelliğindendir.”<br />

72


■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />

––<br />

Çok konuşan serserilerden uzak dur <strong>ve</strong> sırları yayamaya<br />

alışmış olan kimseler ile uğraşma.<br />

––<br />

Kendisini ilgilendirmeyen şeylerden soranları yer<br />

<strong>ve</strong> emirine işlerinden böyle olan kimselere ya nasihat<br />

edin ya da uzaklaştırın diye uyarıda bulun.<br />

––<br />

Ev <strong>ve</strong> cep telefonundan sakın. Geçen bilgileri <strong>ve</strong><br />

gü<strong>ve</strong>nlik kurallarını oku, bununla amel et <strong>ve</strong> sıkılıp<br />

gevşeklik yapma. Eğer böyle yaparsan ayağın<br />

kayar.<br />

––<br />

Önemli meseleler konuşacağınız zaman telefonları<br />

kapatın, batarya <strong>ve</strong> sim kartlarını sökün.<br />

––<br />

Önemli isimler, telefon numaraları <strong>ve</strong> adresleri<br />

sürekli yanında koruma. Onları şifreli bir şekilde<br />

kağıda yaz <strong>ve</strong> kendinden uzak bir yerde koru. Yanında<br />

sadece kullanacağın normal numaraları<br />

taşı.<br />

––<br />

Kaldığın yerde önemli <strong>ve</strong>sikaları gü<strong>ve</strong>nilir bir sığınağa<br />

koymak dışında koruma.<br />

––<br />

Şahsi <strong>ve</strong>ya ev bilgisayarında önemli sırları saklama.<br />

Bunu özel bir hard disk <strong>ve</strong>ya özel bir cd’ye<br />

koy.<br />

Bilgisayar <strong>ve</strong> internet kullanımı hakkında geçen gü<strong>ve</strong>nlik<br />

bilgilerine geri dön <strong>ve</strong> bak.<br />

– – Arabanda özel meseleler konuşma. Belki dinlenebilirsin.<br />

Arabanı şüpheli bir yere götürme. Şüpheli<br />

olan birinin de arabası ile evine <strong>ve</strong>ya görüşme<br />

yerine gelmesini engellemeye <strong>ve</strong> arabasını uzağa<br />

park ettirmeye çalış<br />

73


■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />

––<br />

Taksi, berber <strong>ve</strong> mescidler gibi herkesin olduğu<br />

genel yerlerde kardeşin ile önemli meseleler konuşmamaya<br />

dikkat et.<br />

––<br />

Eğer tehlikeli bir görev <strong>ve</strong>ya tehlikeli bir buluşma<br />

yerine gideceksen, tutuklanırsan kendine <strong>ve</strong> başkalarına<br />

zarar <strong>ve</strong>rmemek için yanında önemli<br />

bilgi <strong>ve</strong> evraklar taşıma.<br />

––<br />

Eşin <strong>ve</strong> arkadaşların ile konuşurken sıralar hakkında<br />

konuşmamaya çok dikkat et. Bu emanetlere<br />

<strong>ve</strong> Müslümanların sırlarına ihanet etmektir.<br />

––<br />

Normal halinin, oturmanın <strong>ve</strong> hareketinin doğal<br />

olmasına dikkat et. Kendi halinde bir anda büyük<br />

bir değişiklik yapma bunu yavaş yavaş yap.<br />

––<br />

Eğer aranan <strong>ve</strong> gizlenen kimselerdensen, gizlenme<br />

şartlarına ihtiram et. Zorunlu olmadıkça<br />

hareket etmeyi çoğaltma. Evini <strong>ve</strong>ya arkadaşını<br />

ziyaret etme. Onlar ile görüşmeyi azalt. Bu görüşmeyi<br />

de sadece zorunlu olarak <strong>ve</strong> dakik gü<strong>ve</strong>nlik<br />

tedbirleri ile yap.<br />

––<br />

Gü<strong>ve</strong>nlik kurallarını tembellik sebebiyle terk<br />

etme. Nefsini <strong>ve</strong> kardeşlerini koruma niyeti ile Allah’a<br />

ibadet et. Telefon ile konuşma için uzaklaşman<br />

gerekiyorsa uzaklaş. Sıkıntı olmaz diyerek<br />

yakın yerde konuşma hatasını işleme. Cihad bir<br />

ibadettir <strong>ve</strong> bunda yorulmak sevaptır. Kendini <strong>ve</strong><br />

kardeşlerini koru.<br />

■ ■ ■ ■ ■<br />

74


son söz


Son olarak; acele bir şekilde bu konuda nasihat için<br />

aklıma gelenler bunlardı. Bu kısa kitabın başında<br />

dediğim şeye tembih ederek bu kitabımı bitiriyorum.<br />

Allah Teâlâ buyurdu ki: “İman edip de imanlarına zulmü<br />

(şirki) bulaştırmayanlar var ya; işte gü<strong>ve</strong>n onların<br />

hakkıdır. Doğru yolu bulmuş olanlar da onlardır.”<br />

(En’am, 82)<br />

Bilin ki; ilim önemlidir <strong>ve</strong> amel etmek ondan daha<br />

önemlidir. Amel önemlidir <strong>ve</strong> amelde ihlaslı olmak ondan<br />

daha önemlidir. Allah kulundan bir ameli ancak<br />

kendisi için olduğu zaman <strong>ve</strong> doğru olduğu zaman<br />

kabul eder. Amelin ihlaslı olması niyetin doğru olmasındandır.<br />

Amelin doğru olması da Allah’ın dediklerine<br />

<strong>ve</strong> Allah Rasûlü (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’in dediklerine<br />

(Kur’an <strong>ve</strong> Sünnet) uygun olmasıdır. Gü<strong>ve</strong>nlik meselelerinde<br />

de; gü<strong>ve</strong>nlik kurallarını bilmek önemlidir. Ancak<br />

bunlar ile amel etmek bundan daha önemlidir.<br />

Kardeşlerden birçoğu kuralların çoğunu bilirler <strong>ve</strong><br />

çiğnerler. Bunu ya tembellikten ya adetlerinden ya da<br />

imanın zayıflı <strong>ve</strong> gizli tutma sabrının azlığından dolayı<br />

yaparlar.<br />

Derim ki: Dilini, kulağını <strong>ve</strong> gözünü kendisi ile alakalı<br />

olmayan şeylere girişmekten koruyan sonra da<br />

telefonunu koruyan <strong>ve</strong> güzel kullanan kimse kendi <strong>ve</strong><br />

kardeşlerinin gü<strong>ve</strong>nliğinin üçte birini korumuştur.<br />

Yine bu kişi Allah’ın kendisine korumasını emrettiği<br />

farzlardan sonra nafileleri, zikirleri, görevlerini, Allah’a<br />

76


■ SON SÖZ ■<br />

te<strong>ve</strong>kkülünü <strong>ve</strong> imanını koruması ile bütün gü<strong>ve</strong>nliği<br />

korumuş olur.<br />

Allah’tan da bu kimselerin hatalarını silmesini <strong>ve</strong><br />

düşmanların gözlerini bu konuda köreltmesini istiyorum.<br />

Size de duayı tavsiye ederim. Çünkü yazılmış olan<br />

kaderi ancak dua geri çevirebilir.<br />

Az önce de dediğim gibi: Ey Kardeşlerim <strong>ve</strong> mücahidler<br />

bilin ki, Allah’ın istediği olur <strong>ve</strong> istemediği olmaz.<br />

Güç <strong>ve</strong> kuv<strong>ve</strong>t yalnızca Aliy <strong>ve</strong> Azim olan Allah’a aittir.<br />

Kalemler olacak şeyler hakkında kurumuştur. Hiçbir<br />

tedbir kadere fayda <strong>ve</strong>remez. Allah’tan dünya <strong>ve</strong><br />

ahirette affı <strong>ve</strong> afiyeti dileyin <strong>ve</strong> O’ndan güzel sonu isteyin.<br />

Allah bizi <strong>ve</strong> sizi şeytanın, insanların <strong>ve</strong> cinlerin<br />

tuzaklarından; kâfir, mürted <strong>ve</strong> münafık tağutların da<br />

zulmünden korusun. Allah bizi <strong>ve</strong> sizi zalimlerin <strong>ve</strong> yardımcılarının<br />

şerrinden korusun.<br />

Sizi emanetleri zayi olmayan Allah’a emanet ediyoruz.<br />

Allah’ım efendimiz Muhammed’e, aline <strong>ve</strong> ashabına<br />

salat et <strong>ve</strong> selam et. Davamızın sonu alemlerin Rabbi<br />

olan Allah’a hamd etmektir.<br />

Bizi arkamızdan yapacağınız salih dualarınızda<br />

unutmayın.<br />

Allah’ın rahmeti, affı <strong>ve</strong> rızasına muhtaç olan kişi<br />

Ömer Abdulhakim<br />

–Ebu Mus'ab Es-Suri-<br />

77

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!