Hareketin ve İletişimlerin Güvenliği Hakkında Kısa Tavsiyeler
Hareketin ve İletişimlerin Güvenliği Hakkında Kısa Tavsiyeler Müellif: Ebu Mus'ab es-Sûri Tercüme: Hareketu Selahaddin El-Kurdi" Medya
Hareketin ve İletişimlerin Güvenliği Hakkında Kısa Tavsiyeler
Müellif: Ebu Mus'ab es-Sûri
Tercüme: Hareketu Selahaddin El-Kurdi" Medya
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
HAREKETİN VE İLETİŞİMLERİN<br />
GÜVENLİĞİ HAKKINDA<br />
KISA TAVSİYELER<br />
ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM<br />
– Ebu Mus'ab es-Sûrî -<br />
(Allah esaretini çözsün)
<strong>Hareketin</strong> <strong>ve</strong> <strong>İletişimlerin</strong><br />
Gü<strong>ve</strong>nliği <strong>Hakkında</strong> <strong>Kısa</strong> <strong>Tavsiyeler</strong><br />
Şeyh Ömer Abdulhakim<br />
-Ebu Mus'ab Es-Sûrî-<br />
(Allah esaretini çözsün)<br />
H: 1440 / M: 2019<br />
elinizdeki bu eser;<br />
Ebu Mus'ab es-Sûrî'nin (Allah esaretini çözsün) telif ettiği<br />
"Hareketu Selahaddin El-Kurdi" Medya tarafından tercüme<br />
ettirilerek yayımlamaya hazırlanmıştır.<br />
* "Hareketu Selahaddin El-Kurdi" Medya tarafından Tercüme edilen<br />
bu eserin tercüme aslına sadık kalmak <strong>ve</strong> kaynak göstermek şartıyla<br />
çoğaltılabilir, alıntı yapılabilir <strong>ve</strong><br />
her türlü <strong>ve</strong>sileyle YAYILABILIR.<br />
* İzin alınmaksızın ticari olarak pazarlaması, işlenmesi YASAKTIR!
BIRINCI BÖLÜM:<br />
IKINCI BÖLÜM:<br />
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM:<br />
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM:<br />
içindekiler<br />
Mukaddime 5<br />
Vakıa <strong>ve</strong> Şeriatta Emniyetin Önemi,<br />
Sebepleri <strong>ve</strong> Vesileleri 15<br />
Şahsi Emniyet <strong>ve</strong> Cemaat Emniyetinde<br />
Genel İlkeler 25<br />
Düşmanların <strong>ve</strong> İstihbaratçıların<br />
Müslümanlara Karşı Casusluklarındaki Üslupları 33<br />
Durma <strong>ve</strong> Hareket Etme Emniyeti 37<br />
Mesken <strong>ve</strong> Kalma Yerinin Emniyeti 38<br />
Önemli Vesikalar <strong>ve</strong> Evrakların Emniyeti 40<br />
Araba, Motorsiklet <strong>ve</strong> Taşıt Araçlarının Emniyeti 41<br />
Şehir İçi Genel Taşıtlar İle Yolculuk Yapma Emniyeti 43<br />
Sefer Yollarında Genel Sefer Araçları İle<br />
Yolculuk Etme Emniyeti 44<br />
Bilgisayar <strong>ve</strong> Tabilerinin Emniyeti 45<br />
Toplantılar, Görüşmeler <strong>ve</strong> Konuşmaların Emniyeti 48<br />
Şahısları Evde Saklama Emniyeti 49<br />
Silah Satın Alma, Taşıma <strong>ve</strong> Depolama Emniyeti 51<br />
İletişim Yollarının Emniyeti 53<br />
Telefon Kullanma Emniyeti 53<br />
İşyeri, Ev Veya Kablolu Telefonları Kullanma Emniyeti 62<br />
P.C.O. Yerlerinden Umumi Telefon Kullanma Emniyeti 63<br />
Telsiz Cihazlarını Kullanma Emniyeti 64<br />
İnternet <strong>ve</strong> Mail Vasıtasıyla İletişim Emniyeti 66<br />
Gü<strong>ve</strong>nlik İle Alakalı Genel Uyarılar <strong>ve</strong> <strong>Tavsiyeler</strong> 72<br />
Son Söz 75
“İman edip de imanlarına zulmü (şirki)<br />
bulaştırmayanlar var ya; işte gü<strong>ve</strong>n onların<br />
hakkıdır. Doğru yolu bulmuş olanlar da onlardır.”<br />
(En’am, 82)
mukaddime
Hamd Allah’a mahsustur <strong>ve</strong> O kuluna kâfidir. Selam<br />
seçtiği kullarının üzerine olsun. Salat <strong>ve</strong> selam da<br />
seçilmiş olan Nebi’ye, ailesine <strong>ve</strong> ashabının üzerine olsun.<br />
Onları çokça selamette kılsın.<br />
Nebi (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’in bu ümmet hakkında<br />
ahir zamanda gerçekleşecek diye haber <strong>ve</strong>rdiği; fitneler<br />
<strong>ve</strong> savaşlar, müminlere sultanlarından gelecek olan<br />
gurbet <strong>ve</strong> eziyetler, ümmetin âlimlerine son günlerinde<br />
nübüv<strong>ve</strong>t mirasının hakkını eda etme hususunda isabet<br />
edecek olan gevşeklik <strong>ve</strong> geri durma, Muhammedi<br />
ümmetin kendisine maruz kalacağı düşmanlık, savaş,<br />
ümmetlerin üzerine üşüşmesi; kâfirler, münafıklar <strong>ve</strong><br />
mürtetlerin müminlere karşı savaşta ittifak halinde<br />
olacağını bilen kimse, bizim şu an bu zamana –fitne <strong>ve</strong><br />
savaşlar zamanına- ulaştığımızı <strong>ve</strong> bizim bu zamanda<br />
gerçekleşen belalar <strong>ve</strong> alametleri yaşadığımızı idrak<br />
edecektir.<br />
Gerçekleşen olaylara kısa bir bakış ile bu ümmete<br />
yapılan kâfirlerin düşmanlığı, mürtet hakimlerin ihaneti,<br />
facir tağutların zulümleri, mücahit <strong>ve</strong> müminlerin<br />
garipliği, Müslümanların hayatlarının birçok yerinde<br />
zulüm, fesat <strong>ve</strong> sapmanın gerçekleştiğini, âlimlerden<br />
azınlık hariç -ki bunlar da ne kadar azdır- çoğunun<br />
hakkı beyan etmekten geri durdukları <strong>ve</strong> münafık, korkak<br />
<strong>ve</strong> aciz olarak kısımlara ayrıldığını idrak etmekteyiz.<br />
6
■ MUKADDIME ■<br />
Habibimiz Mustafa (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’in bize haber<br />
<strong>ve</strong>rdiği şeylerden biri de; bu zamanda yeryüzünün<br />
zulüm <strong>ve</strong> haksızlık ile dolacağı, sonra da Allah’ın bu<br />
ümmetin sonuncularına İmam Mehdi’yi göndereceğini<br />
<strong>ve</strong> adalet ile dünyayı dolduracağını, sonra da işin<br />
âhir zamanda inecek olan Efendimiz Meryem oğlu<br />
İsa’ya teslim edileceği <strong>ve</strong> yeryüzünün doğu <strong>ve</strong> batısına<br />
ulaşmış olan bu ümmete İslam ile hükmedeceği haberidir.<br />
Yine Nebimiz, zulmün sultanlardan yayılacağını<br />
<strong>ve</strong> mü’minin sığınacağı bir sığınak dahi bulamamasını,<br />
sonra da Allah’ın (Horasan tarafından) bir rivayette<br />
de (Doğu tarafından) bir rivayette de (nehrin arkasından)<br />
yani Orta Asya Türkistan beldelerindeki Ceyhun<br />
Nehri’nin arakasından -Özbekistan <strong>ve</strong> etrafı- Siyah<br />
Sancaklılar göndereceğini <strong>ve</strong> Allah’ın Siyah Sancaklılar<br />
ordusundaki mücahidler ile Mehdi (aleyhisselâm)’ı destekleyeceğini<br />
de haber <strong>ve</strong>rmiştir. Siyah sancaklılar Müslümanların<br />
doğu beldelerinden yürüyecek <strong>ve</strong> Beyt-ul<br />
Makdis’e -Filistin- girecek <strong>ve</strong> böylelikle Mehdi (aleyhisselâm)<br />
Arap Yarımadası’nda olmasına rağmen Allah bunun<br />
ile onu destekleyecek.<br />
El-Müstedrek ala’s-Sahiheyn’in sahibi (İmam Hakim)<br />
Said El-Hudri (radıyallâhu anhu)’dan şöyle rivayet<br />
eder: “Allah’ın Nebisi (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem) buyurdu ki:<br />
“Âhir zamanda sultanları/yöneticileri tarafından ümmetimin<br />
başına öyle şiddetli belalar/musibetler (sıkıntılar,<br />
zulümler) gelecek ki, koca geniş dünya kendilerine<br />
dar gelmeye başlar. Bütün yeryüzü o derece zulüm <strong>ve</strong><br />
haksızlıklarla dolar ki, mümin kimse o zulümden kaçıp<br />
sığınacak bir yer bulamaz. Allah (azze <strong>ve</strong> celle) benim<br />
soyumdan yeryüzü zulüm <strong>ve</strong> haksızlık ile dolduktan<br />
sonra yeryüzünü adalet ile dolduracak bir adam gönderir.<br />
Yeryüzü <strong>ve</strong> gökyüzü sakinleri ondan razı olur.<br />
Yeryüzü bütün içindeki tohumları dışarı çıkartacak <strong>ve</strong><br />
7
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
gökyüzünde de bulunan bütün damlaları Allah onların<br />
üzerine bol bol akıtacak. Orada yedi, sekiz <strong>ve</strong>ya dokuz<br />
sene kalacak. Ölüler <strong>ve</strong> diriler Allah (azze <strong>ve</strong> celle)’nin o zaman<br />
yeryüzü ahalisine <strong>ve</strong>rdiği şeyleri arzu edecekler.”<br />
Sonra da dedi ki: Bu senedi sahih bir hadistir ancak o<br />
ikisi (Buhari, Müslim) hadisi kendi kitaplarına almamışlardır.<br />
Suyuti’nin Ziyâdet-ul Câmi-il Sağîr kitabında, İbn-ul<br />
Mâce, Hakim <strong>ve</strong> başkalarının yanında; Süfyan Es-Sevri’den<br />
o da Sevbân’dan farklı varyantlar ile şu hadis<br />
gelmiştir: “Sizin hazinenizin yanında, hepsi de bir halifenin<br />
oğulları olan üç kişi öldürülür <strong>ve</strong> bu hazine hiçbirisine<br />
nasip olmaz. Sonra Doğu tarafından Siyah Bayraklılar<br />
çıkarak hiçbir kavmin yapmadığı bir şekilde<br />
savaş yaparlar <strong>ve</strong> ardından Allah’ın halifesi Mehdi gelir.<br />
Siz onun ismini işittiğinizde kar üzerinde sürünerek<br />
de olsa ona geliniz <strong>ve</strong> ona biat ediniz. Çünkü o, Allah’ın<br />
halifesi Mehdi’dir.”<br />
Suyuti’nin Ziyâdet-ul Câmi-il Sağîr kitabında <strong>ve</strong> Tirmizi’de<br />
Ebu Hureyre’den şu hadis tahriç edilmiştir: “Horasan’dan<br />
Siyah Sancaklılar çıkacak, hiçbir güç onları<br />
geriye çeviremeyecek <strong>ve</strong> sonunda o sancaklar İliya’ya<br />
dikilecektir.” Yani Beyt-ul Makdis’e dikilecektir.<br />
Sevbân (radıyallâhu anhu)’dan da şöyle rivayet edilmiştir:<br />
“Eğer Siyah Sancaklılar’ın Horasan’dan çıktıklarını<br />
görürseniz, emekleyerek de olsa oraya gidin. Çünkü<br />
orada Allah’ın halifesi Mehdi vardır.” Dedi ki: Bu Şeyhayn<br />
(Buhari <strong>ve</strong> Müslim)’in şartı üzerine sahih bir hadistir<br />
ancak onlar tahriç etmemiştir.<br />
Bu eserlerden Müslümanların kuv<strong>ve</strong>tinin; ümmetin<br />
zayıflığı, düşmanların saldırdığı <strong>ve</strong> zulüm <strong>ve</strong> fesadın<br />
çıktığı vakitte doğu beldelerinden çıkacağı sonucuna<br />
8
■ MUKADDIME ■<br />
varıyoruz. Yine bunlar ile müminlerin doğu beldelerinde<br />
(Horasan <strong>ve</strong> etrafından olan Pakistan <strong>ve</strong> nehrin<br />
arkasındaki yerlerde) güçlerinin olmasının <strong>ve</strong> Allah’ın<br />
âhir zamanda kendileri sebebiyle bu dine <strong>ve</strong> mustaz’af<br />
ehline yardım edeceği mücahidlerin toplanmasının<br />
önemine de delil çıkartıyoruz. Bu da mücahidleri <strong>ve</strong><br />
hak ehlini Horasan <strong>ve</strong> etrafındaki beldelere toplamak<br />
için önem göstermemiz gereken sebeplerden biridir.<br />
Doğu beldelerine; Pakistan, Afganistan <strong>ve</strong> Orta Asya’da<br />
nehrin arkasındaki beldelerine baktığımız zaman<br />
gerek kendilerine Afganistan’da haçlıların direk<br />
işgal etmesi gibi gerekse de Pakistan <strong>ve</strong> Orta Asya beldelerinde<br />
olduğu gibi kâfirlere dost mürted hakimlerin<br />
musallat olmalarına rağmen, günümüzde orada hala<br />
İslam <strong>ve</strong> Müslümanların durumlarının Arap <strong>ve</strong> acem<br />
diğer beldelerdekilerin durumlarından daha hayırlı<br />
olduğunu görmekteyiz. Bunun sebebi bu beldelerdeki<br />
ahalinin genelinin dine bağlı olmaları, dini sevmeleri,<br />
dinin şiarlarını yüceltmeleri, âlimlerin çok olması, dini<br />
medreselerin yayılmış olması, cihadi islami cemaatlerin<br />
çokluğu <strong>ve</strong> sert toprağın tabiatı, bol olması, oturanların<br />
çokluğu <strong>ve</strong> silahın yaygın olması gibi sebeplerdir.<br />
Pakistan’a <strong>ve</strong> ahalisinin durumuna bakmaya gelince<br />
-ki bu risalemi onların beldesindeki Müslümanların<br />
<strong>ve</strong> düşmanların bütün beldelerimizdekilere benzer<br />
olduklarından dolayı faydası inşêallah herkese genel<br />
olacağı ile beraber esasen onlar için yazıyorum- Biz Pakistan’ın<br />
kendisinde cihad sebeplerini <strong>ve</strong> Müslümanlar<br />
için cihad bayrağını taşıyacak, <strong>ve</strong> Habibimiz Mustafa<br />
(sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’in bize müjdelediği Horasan, etrafındaki<br />
nehrin arkasındaki beldeler <strong>ve</strong> genel olarak<br />
bütün doğu beldelerinden çıkacak olan güce destek <strong>ve</strong>recek<br />
bir cemaatin kurulma sebeplerini bulundurmasından<br />
dolayı beldelerin önünde geldiğini görmekteyiz.<br />
9
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
Bu söylediğimiz cihad <strong>ve</strong> hak taifesinden bir fırkanın<br />
Pakistan’da gerçekleşmesi ümidini bizim kalbimize<br />
koyan sebepler <strong>ve</strong> etkenler Allah-u Alem şu zikredilecek<br />
olan sebeplerdir.<br />
Birincisi: âlimlerin çokluğu <strong>ve</strong> dini medreselerin yaygın<br />
olmasıdır. Bunlardan binlerce vardır.<br />
İkincisi: Pakistan’da dini ilim talebelerinin çokluğudur.<br />
Bunlardan da milyonlarcası vardır.<br />
Üçüncüsü: Keşmir <strong>ve</strong> Afganistan’da hazırlık <strong>ve</strong> cihad<br />
tecrübesi olmuş mücahidlerin bulunmasıdır. Bunlardan<br />
da yüzbinlerce vardır.<br />
Dördüncüsü: Çeşitli islami cemaat mensuplarının<br />
çok olmasıdır. Seçimler bunların, yüz elli milyon Müslüman<br />
civarında olan Pakistan sakinlerinin çeyreğinden<br />
fazla olduğunu ispat etmiştir.<br />
Beşincisi: Pakistanlıların genelinin <strong>ve</strong> hatta fasıklarının<br />
dahi kalbinde dinin mekanının olması, dini şiarları<br />
yüceltmeleri <strong>ve</strong> İslam şeriatına bağlı olmalarıdır.<br />
Altıncısı: Ölçümü sekiz yüz elli bin metrekareye ulaşan<br />
bu beldelerin genişliği, kara <strong>ve</strong> deniz sınırlarının<br />
çokluğu, genişliği <strong>ve</strong> çeşitliliğidir.<br />
Yedincisi: Kabilelerin <strong>ve</strong> genel olarak insanların elinde<br />
silahın bulunmasıdır.<br />
Sekizincisi: Suların <strong>ve</strong> zirai mahsullerin bolluğudur.<br />
Böylelikle kâfirler bu beldeyi muhasara altına alıp aç<br />
bırakması da zor olur.<br />
10
■ MUKADDIME ■<br />
Ve buna benzer esasen İslam’ın <strong>ve</strong> şeriat hükmünün<br />
gölgesinde yaşamaları içim Müslümanlara, muhacirlere<br />
<strong>ve</strong> dinleri için kaçanlara sığınak olmak için koyulmuş<br />
bu beldelerde cihadı destekleyen başka sebepler de<br />
vardır. Sonradan bunların mürted <strong>ve</strong> sapık oğulları geldi<br />
<strong>ve</strong> bu maksadı değiştirdiler. Beldelere kâfirlerin kanunları<br />
ile hükmettiler <strong>ve</strong> bu beldeleri kâfirlerin Müslümanlara<br />
karşı savaşına, evlerini yıkmada <strong>ve</strong> hayırlı<br />
oğullarını öldürmede kâfirlere yardım eden dayanaklardan<br />
biri kıldılar. Böylelikle bu çocuklar Pakistan’da<br />
bulunan Müslümanların işleri yerine geri çevirmek,<br />
Allah’a <strong>ve</strong> Rasûlüne (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem) yardım etmek;<br />
Keşmir <strong>ve</strong> Afganistan’da kâfirlere karşı savaşta,<br />
Kudüs’ün Yahudilerden kurtarılması <strong>ve</strong> Harameyn<br />
topraklarının haçlıların <strong>ve</strong> kâfirlerin dostları olan mürtedlerin<br />
hükmünden kurtarmada yerlerini almak için<br />
üzerindeki vacibi farz-ı ayn haline getirdiler.<br />
Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur: “Ey İman edenler!<br />
Yahudi <strong>ve</strong> Hrıstiyanları dostlar edinmeyin. Onlar birbirlerinin<br />
dostlarıdır. Sizden kim onları dost edinirse o<br />
da onlardandır. Muhakkak ki, Allah zalim kavime hidayet<br />
etmez.” (Maide, 51)<br />
Müfessirlerden yeni <strong>ve</strong> eskileri, Allah’ın: “Sizden kim<br />
onları dost edinirse o da onlardandır” sözünün manasını<br />
“onlar gibi kâfirdir” diye açıklamışlardır. Kâfirleri<br />
dost edinmesi ile İslam dininden çıkmıştır <strong>ve</strong> dostları<br />
olan kâfirlerin dininden olmuştur. Biz bunu “Müşerref’li<br />
Pakistan, Problem, Çözümü <strong>ve</strong> Farzı Ayn olan Fariza”<br />
adında olan birinci risalemizde delilleri ile açıkladık<br />
<strong>ve</strong> şerh ettik.<br />
Pakistan’daki uzun ikametimde, Ruslara karşı yapılan<br />
Afgan cihadından beri oraya gitmemede, Taliban<br />
zamanında <strong>ve</strong> sonrasında Afganistan’daki İslam<br />
11
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
İmaretinin Amerikalılar <strong>ve</strong> Pakistan hükümetinden<br />
onlarla olan mürtet yardımcılarının eli ile yıkılmasından<br />
sonra da oradan kalma müddetimde beni bu risaleyi<br />
yazmaya iten önemli bir mesele dikkatimi çekti.<br />
Bu konu: Pakistan’daki sadık mücahidlerden, ihlaslı<br />
talebelerden <strong>ve</strong> hayırlı âlimlerden müminler <strong>ve</strong> salihler<br />
Pakistan hükümetinin emniyet <strong>ve</strong> istihbarat birimleri<br />
tarafından art arda gü<strong>ve</strong>nlik saldırıları, tutuklanmalar<br />
<strong>ve</strong> imtihanlar içinde olduğu meselesiydi. Bunun çeşitli<br />
sebepleri vardır. Ancak bunların en önemlisi; bu güzel<br />
insanların emniyet asılları; hareketin, iletişimin <strong>ve</strong> yerine<br />
getirdikleri faaliyetlerin sırlarını koruma hususundaki<br />
genel cehaletidir. Her gün polislerin <strong>ve</strong> istihbarat<br />
birimlerinin cemaat ardından başka bir cemaati <strong>ve</strong> bir<br />
grup ardından başka bir grubu tutuklama haberleri geliyor.<br />
Bu mücahidlerden <strong>ve</strong> salihlerden Allah yolunda<br />
cihad etmek isteyen bir grup <strong>ve</strong>ya cemaat toplanacak<br />
olsa, istihbarat birimleri bu kardeşlerin amelleri daha<br />
başlamadan <strong>ve</strong>ya başladıktan kısa müddet sonra hemen<br />
olayı açığa çıkartıyor. Meseleye baktığımda meselenin;<br />
bu salihlerden çoğunluğunun emniyet meseleleri<br />
hakkında cahillikleri, bildikleri kuralları da tembellik,<br />
ihmal <strong>ve</strong>ya emniyet konusundaki gevşeme kadar tabiatında<br />
gerilik, ahmaklık <strong>ve</strong> cahillik yatan Pakistan<br />
istihbaratının <strong>ve</strong>ya emniyet birimlerinin kuv<strong>ve</strong>tinden<br />
kaynaklanmadığını gördüm.<br />
Müslümanların imamlarına <strong>ve</strong> geneline nasihat etmenin<br />
vacipliği babından ben de hemen aklımda olan,<br />
cihad amelinden <strong>ve</strong> genel olarak tecrübelerimden aklıma<br />
gelenleri bu muhtasar risalede yazmaya başladım.<br />
İnşaallah ilerde cihadi cemaatlerin <strong>ve</strong> Arap mücahidlerin<br />
yazdığı emniyet risalelerine <strong>ve</strong> kaynaklarına -ki<br />
bunlar çoktur <strong>ve</strong> faydalıdır- ulaşacak olursam bu risaleyi<br />
daha çok genişletir <strong>ve</strong> düzeltirim.<br />
12
■ MUKADDIME ■<br />
Yine de bu kısa risale bu beldelerdeki mücahidlerin<br />
<strong>ve</strong> salihlerin tutuklanmasına sebep olan öldürücü <strong>ve</strong><br />
tehlikeli maddelere işaret etmeyi içermiştir.<br />
Bu risaleyi esasen Pakistanlı kardeşlere yazmamla<br />
beraber dünyanın farklı yerlerindeki mücahidlere <strong>ve</strong><br />
müminlere de faydası olacağına inanıyorum. Allah’tan<br />
bunu benden müminlere fayda <strong>ve</strong>recek salih bir amel,<br />
kâfirleri kızdıracak <strong>ve</strong> kâfirlere karşı savaşta mücahidlere<br />
faydalı olacak bir yer olarak kabul etmesini istiyorum.<br />
Bu risaleyi inşêallah şimdi zikredilecek olan fihristin<br />
özetleyeceği ana konulara ayırdım. Bu risalenin kendisine<br />
ulaştığı, bundan önce geçen risalelerimi <strong>ve</strong> mücahidler<br />
için yazdıklarımı okuyanlardan da; Allah’ın beni<br />
bağışlaması, benden amellerimi kabul etmesi, dinine<br />
yardım konusunda bana yardım etmesi, hayatımı kendi<br />
yolunda şehadet ile sonlandırması, affı <strong>ve</strong> keremi ile<br />
de beni kabul etmesi yönünde dualarında beni hatırlamalarını<br />
rica ediyorum.<br />
Müellif<br />
■ ■ ■ ■ ■<br />
13
irinci bölüm<br />
VAKIA VE ŞERIATTA<br />
EMNIYETIN ÖNEMI,<br />
SEBEPLERI VE<br />
VESILELERI
Şayet bu emniyet ile alakalı olan risalelerde hatırlattığımız<br />
tavsiyeler <strong>ve</strong> bilgilerin; Allah’ın dini için amel<br />
işleyenlerden <strong>ve</strong> mücahidlerden birçoğu indinde bilinen<br />
açık meselelerden olduğunu söylersek galiba hata<br />
etmiş olmayız. Bu meseleler onların çoğunluğu tarafından<br />
<strong>ve</strong> özellikle de önceden eğitim almış olan <strong>ve</strong> cihad<br />
cemaati içinde eski olan kimseler tarafından akılla<br />
zorunlu olarak bilinen meselelerdendir. Aynı zamanda<br />
genelde dünya <strong>ve</strong> ehlinden uzlete çekildikleri için bu işlere<br />
karışmamış dini ilim talebelerinin <strong>ve</strong> âlimlerin yanında<br />
bu meselelerin bilinmediğine de inanıyorum.<br />
Bu muhtasar kitabın âlimin kendisi ile faydalandığı<br />
bir hatırlatma <strong>ve</strong> cahilin de kendisinden faydalandığı<br />
bir ilim olmasını ümit ediyorum.<br />
Burada önemli bir şeyi hatırlatmak istiyorum; Bu<br />
ilim aynı diğer ilimler <strong>ve</strong> hatta dini ilimler gibi amel<br />
edilmediği <strong>ve</strong> uygulanmadığı zaman fayda <strong>ve</strong>rmeyen<br />
bir ilimdir. Eğer bunlar ile amel edilmezse bu ilim dünya<br />
<strong>ve</strong> ahirette sahibinin aleyhine hüccet olacaktır.<br />
Yirmi beş seneden fazladır gizli <strong>ve</strong> açık cihad meydanlarındaki<br />
tecrübelerimden -Hamd Allah’a mahsustur<br />
<strong>ve</strong> O’ndan kabul etmesini istiyorum- gördüm ki:<br />
Gü<strong>ve</strong>nlikteki sıkıntı; tembellik, ihmal <strong>ve</strong> tembellik <strong>ve</strong><br />
ihmalden ötürü hata eden kimselerin bildiği gü<strong>ve</strong>nlik<br />
kurallarını uygulamamaları kadar emniyet meselelerini<br />
bilmemelerinden kaynaklandığını gördüm. Şöyle<br />
ki bazı kardeşler bu meselelerde gevşek davranıyorlar<br />
<strong>ve</strong> dillerinin dizginlerini serbest bırakıyorlar. Dil de<br />
16
■ 1. BÖLÜM: VAKIA VE ŞERIATTA EMNIYETIN ÖNEMI, SEBEPLERI VE VESILELERI ■<br />
müminin dünya <strong>ve</strong> ahiret işlerinde kendisi için en tehlikeli<br />
yerdir. Kardeşler kendilerine fayda <strong>ve</strong>ren <strong>ve</strong> <strong>ve</strong>rmeyen<br />
şeyler hakkında konuşuyorlar. İşin kendisini<br />
ilgilendirdiği <strong>ve</strong> ilgilendirmediği kişiler önünde konuşuyorlar.<br />
Bu öldürücü olan yerlerin en önemlisidir. Şu<br />
zamanda mücahidleri en çok yok eden şey; dillerinin<br />
hasatları, dillerini tutamamaları <strong>ve</strong> sırlarını saklayamamalarıdır.<br />
Muaz (radıyallâhu anhu) der ki: Dedim ki: Ey Allah’ın<br />
Rasûlü! Beni cennete sokacak <strong>ve</strong> beni cehennemden<br />
uzaklaştıracak bir ameli bana haber <strong>ve</strong>r.<br />
Dedi ki: “Çok büyük bir şey istiyorsun. Ancak bu, Allah’ın<br />
kolay kıldığı kişi için pek kolaydır: Hiçbir şeyi ortak<br />
koşmadan yalnızca Allah’a kulluk edersin. Namazı<br />
dosdoğru kılarsın. Zekâtı <strong>ve</strong>rirsin. Ramazan orucunu<br />
tutarsın. Gücün yeter, imkân bulabilirsen haccedersin.”<br />
Sonra dedi ki: “Şimdi sana hayır kapılarını haber <strong>ve</strong>reyim<br />
mi? Oruç kalkandır. Sadaka, suyun ateşi söndürmesi<br />
gibi günahın azâbını söndürür. Kişinin gece yarısı<br />
kıldığı namaz da günahı söndürür” buyurdu.<br />
Bundan sonra Rasûlullah (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem);<br />
“Korkuyla <strong>ve</strong> umutla Rablerine kulluk ettikleri için vücutları<br />
yataklarından uzak kalır <strong>ve</strong> kendilerine <strong>ve</strong>rdiğimiz<br />
rızıktan Allah yolunda harcarlar. Yaptıklarına<br />
karşılık olarak, onlar için ne mutluluklar saklandığını<br />
hiç kimse bilemez” (Secde, 16-17) âyetini okudu.<br />
Sonra dedi ki: “Sana bütün işlerin başını, ana direğini<br />
<strong>ve</strong> doruk noktasını bildireyim mi?”<br />
Dedim ki: E<strong>ve</strong>t Ey Allah’ın Rasûlü!<br />
17
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
Dedi ki: “İşin başı İslâm, direği namaz, doruğu cihaddır.”<br />
Sonra dedi ki: “Sana bütün bunları toplayan şeyi bildireyim<br />
mi?”<br />
Dedim ki: E<strong>ve</strong>t Ey Allah’ın Rasûlü!<br />
Bunun üzerine dilini tuttu <strong>ve</strong>: “Bunu koru” dedi.<br />
Dedim ki: Ey Allah’ın Rasûlü! Biz konuştuklarımızdan<br />
da sorgulanacak mıyız?<br />
Dedi ki: “Annen seni yitirsin Ey Muaz! İnsanları yüzüstü<br />
cehenneme sürükleyen, ancak dillerinin ürettikleridir!”<br />
Tirmizi rivayet etmiş <strong>ve</strong> “bu hadis hasen sahihtir”<br />
demiştir.<br />
Öldürücü olan ikinci yer; adetten, gü<strong>ve</strong>nliliği hissetmekten<br />
<strong>ve</strong> tehlikeyi hissedememekten kaynaklanan<br />
kuralları uygulamadaki gevşeklik, düşmanlarımızın<br />
bize karşı gece gündüz kurduğu tuzaklardan <strong>ve</strong> bıkmadan<br />
usanmadan bizim hata <strong>ve</strong> avretlerimizi araştırdıklarından<br />
cahillikten kaynaklanmaktadır. Allah onları<br />
kahretsin. Amin.<br />
Üçüncüsü: Kişinin kendisini ilgilendirmeyen şeylere<br />
girmesi, bir şeyleri bilme (merak) <strong>ve</strong> fazlalıkları öğrenme<br />
sevgisinden dolayı kendisi ile alakası olmayan şeylere<br />
bakmasıdır.<br />
Dördüncüsü: Bu da günümüzde en tehlikeli olanıdır.<br />
Telefonları, iletişim aletlerini <strong>ve</strong> özellikle de bilgisayar<br />
<strong>ve</strong> interneti kötü kullanmaktır.<br />
Bütün bu saydıklarımızı kısaca açıklayacağız inşêallah.<br />
18
■ 1. BÖLÜM: VAKIA VE ŞERIATTA EMNIYETIN ÖNEMI, SEBEPLERI VE VESILELERI ■<br />
Gü<strong>ve</strong>nlik meseleleri <strong>ve</strong> <strong>ve</strong>sileleri hakkında konuşmaya<br />
başlamadan önce İslam dinine iman etmenin <strong>ve</strong><br />
akidenin rükünlerinden olan bazı şeyleri hatırlatmamız<br />
gerekmektedir. Bu meselelerden en önemlileri şu<br />
sayılacak olanlardır:<br />
Birinci mesele: Allah (subhanehu <strong>ve</strong> teâlâ)’nın kaderleri<br />
yazdığına, Allah’ın dilediğinin olacağına <strong>ve</strong> dilemediğinin<br />
olmayacağına <strong>ve</strong> Aliyyül Azim olan Allah’tan başka<br />
güç <strong>ve</strong> kuv<strong>ve</strong>t olmadığına iman etmemiz <strong>ve</strong> bunları<br />
bilmemiz gerekir. Aynı zamanda Allah Rasûlü (sallallâhu<br />
aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’den gelen sahih hadisteki şeyleri de hatırlamamız<br />
gerekir. İbnu Mesud (radıyallâhu anhu) dedi ki:<br />
Bize, doğru söyleyen, doğruluğu tasdik <strong>ve</strong> kabul edilmiş<br />
olan Allah Rasûlü (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem) bize şöyle anlattı:<br />
“Sizden birinizin yaratılışının başlangıcı, annesinin<br />
karnında kırk günde nutfe olarak toplanır. Sonra<br />
ikinci kırk günlük süre içinde pıhtı haline döner. Sonra<br />
da bir o kadar zaman içinde bir parça et olur. Daha<br />
sonra Allah bir melek gönderir <strong>ve</strong> melek, ona ruh üfler.<br />
Bu melek dört şeyle; anne rahmindeki canlının rızkını,<br />
ecelini, amelini, iyi biri mi, yoksa kötü biri mi olacağını<br />
yazmakla emrolunur.” (Muttefekun Aleyh)<br />
Allah’ın insana yazdığı eceli kişinin ömrüdür. Bu artmaz<br />
<strong>ve</strong> eksilmez. Rızık da aynı bunun gibidir. Yine aynı<br />
şekilde hiçbir ihtiyatın kadere fayda <strong>ve</strong>rmeyeceğini de<br />
bilmemiz <strong>ve</strong> buna iman etmemiz gerekir. Gü<strong>ve</strong>nlik konularında<br />
hatırlatmak istediğimiz bütün bu ihtiyatların<br />
hepsini; nefislerimizi, kardeşlerimizi, Müslümanların<br />
avretlerini, sırlarını <strong>ve</strong> sınırlarını korumamız için<br />
Allah’ın bize emrettiği sebeplere sarılma babındandır.<br />
İbnu Abbas küçük çocukken kendisine Rasûlullah<br />
(sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem) şöyle buyurdu: “Ey çocuk sana<br />
birkaç kelime öğreteceğim: Sen Allah’ı (dinini) koru ki,<br />
19
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
Allah’ta seni korusun, sen Allah’ı dinini koru ki, Allah’ı<br />
karşında bulursun. İstediğin zaman Allah’tan iste, yardım<br />
dilediğin zaman Allah’tan yardım dile. Bil ki ümmet<br />
eğer sana bir şeyle fayda <strong>ve</strong>rmek üzere toplansa,<br />
sana ancak Allah’ın senin lehine yazdığı şey ile fayda<br />
<strong>ve</strong>rebilirler <strong>ve</strong> eğer sana bir şey ile zarar <strong>ve</strong>rmek üzere<br />
toplansa ancak Allah’ın senin aleyhine yazdığı şeyle<br />
sana zarar <strong>ve</strong>rebilirler. Kalemler kaldırıldı <strong>ve</strong> sahifeler<br />
kurudu.”<br />
Yani, artık kaderler yazılmış, kalemler kaldırılmış <strong>ve</strong><br />
sayfalar kurumuştur. Allah’ın yazdığı gerçekleşecektir.<br />
Koruma Allah’ın elindedir <strong>ve</strong> insanın yapması gereken<br />
şey dua ederek Allah’tan kaderin yumuşağını istemesi;<br />
şer’i, sebebi <strong>ve</strong> ameli olan korunma sebeplerine sarılmasıdır.<br />
İnanmamız gereken ikinci mesele de: Allah’ın şu<br />
sözü ile özetlediği genel korunma <strong>ve</strong> gü<strong>ve</strong>nlik kurallarıdır:<br />
“İman edip de imanlarına zulmü (şirki) bulaştırmayanlar<br />
var ya; işte gü<strong>ve</strong>n onların hakkıdır. Doğru yolu<br />
bulmuş olanlar da onlardır.” (En’am, 82)<br />
İmanlarına zulmü yani şirki karıştırmayanlar; işte<br />
bunlar Allah katından dünyada koruma <strong>ve</strong> gözetme,<br />
ahirette de affetme <strong>ve</strong> büyük korkudan <strong>ve</strong> azaptan gü<strong>ve</strong>nde<br />
kılınmak ile korunacaklardır.<br />
Dünya <strong>ve</strong> ahirette bu gü<strong>ve</strong>nliği isteyen kişinin; kalbini<br />
Allah Teâlâ’ya bağlaması, O’na hiçbir şeyi ortak<br />
koşmaması, O’ndan başkasından umut etmemesi, O’ndan<br />
başkasından korkmaması, O’ndan başkasından rızık<br />
beklememesi, O’ndan başkasının <strong>ve</strong>receği zarardan<br />
korkmaması, hakkıyla O’na te<strong>ve</strong>kkül etmesi <strong>ve</strong> hakkıyla<br />
O’na yönelmesi gerekir.<br />
20
■ 1. BÖLÜM: VAKIA VE ŞERIATTA EMNIYETIN ÖNEMI, SEBEPLERI VE VESILELERI ■<br />
Üçüncü mesele: Her mü’minin <strong>ve</strong> her mücahidin<br />
gü<strong>ve</strong>nlik sebeplerinden en önemlisinin Allah’ın beraberliği<br />
olduğunu, O’nu zikrederek, şükrederek <strong>ve</strong> güzel<br />
ibadet ederek O’na yakınlaşmasıdır. Bunun belirli sebepleri<br />
<strong>ve</strong> <strong>ve</strong>sileleri vardır. En önemlileri: ibadet etmek;<br />
namaz, gece namazı, zikirler, nafile oruç tutma, çokça<br />
Kur’an okuma, zikir <strong>ve</strong> gücü yetenin sadaka <strong>ve</strong>rmesinden<br />
oluşan nafile ibadetleri çoğaltmasıdır. Buhari’nin<br />
rivayet ettiği kudsi hadiste Ebu Hureyre dedi ki: Allah<br />
Rasûlü (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem) dedi ki: “Allah buyurdu<br />
ki: Kim benim <strong>ve</strong>li kuluma düşmanlık ederse ben de<br />
ona harp ilan ederim. Kulumu bana yaklaştıran şeyler<br />
arasında en çok hoşuma gideni, ona farz kıldığım<br />
şeyleri eda etmesidir. Kulum bana nafile ibadetlerle<br />
yaklaşmaya devam eder, sonunda sevgime erer. Onu<br />
bir sevdim mi artık ben onun işittiği kulağı, gördüğü<br />
gözü, tuttuğu eli, yürüdüğü ayağı (aklettiği kalbi, konuştuğu<br />
dili) olurum. Benden bir şey isteyince onu <strong>ve</strong>ririm,<br />
benden sığınma talep etti mi onu himayeme alır,<br />
korurum. Ben yapacağım bir şeyde, mü’min kulumun<br />
ruhunu kabzetmedeki tereddüdüm kadar hiç tereddüte<br />
düşmedim: O ölümü sevmez, ben de onun sevmediği<br />
şeyi sevmem.”<br />
Kul ibadeti ile Allah’ın <strong>ve</strong>lisi <strong>ve</strong> sevdiklerinden olmaya<br />
erişirse, Allah’ın yüce kitabında buyurduğu şu kimselerden<br />
olur: “Bilesiniz ki, Allah’ın dostlarına hiçbir<br />
korku yoktur. Onlar üzülmeyeceklerdir de.” (Yunus, 62)<br />
Yine hadiste de geldiği gibi: “Kim benim <strong>ve</strong>li kuluma<br />
düşmanlık ederse ben de ona harp ilan ederim.” Eğer<br />
Allah’ın <strong>ve</strong>lisi olabilirsen Allah senin düşmanların ile<br />
savaşmayı <strong>ve</strong> seni onlardan korumayı üstlenmiştir.<br />
21
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
Allah’ın beraberliğini gerektiren en önemli sebeplerden<br />
biri de: günah, eğlence yerlerinden <strong>ve</strong> Allah <strong>ve</strong><br />
Rasûlü’nün kaçınılmasını emrettiği her yerden kaçınmak<br />
<strong>ve</strong> uzak durmaktır. Çünkü günahlar; belaların,<br />
musibetlerin; kâfirler, mürtedler <strong>ve</strong> yardımcıları olan<br />
kâfir <strong>ve</strong> zalimlerin mü’minlere musallat olmasının<br />
en önemli <strong>ve</strong> öncelikli sebeplerindendir. Günahlardan<br />
kaçındıktan sonra da ibadetler <strong>ve</strong> nafilelere yapışmanın<br />
sırası gelmektedir. Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur:<br />
“Sabrederek <strong>ve</strong> namaz kılarak (Allah’tan) yardım dileyin.<br />
Şüphesiz namaz, Allah’a derinden saygı duyanlardan<br />
başkasına ağır gelir.” (Bakara, 45)<br />
Nebevi sünnette zikirler, nasları, bereketleri, bunun<br />
sebebi ile Allah’ın kullarını insan, şeytan, hastalık, belalar<br />
<strong>ve</strong> hatta böceklerden dahi koruyacağı hakkında<br />
tafsilatlar vardır. Bunları zikir kitaplarından okumanızı<br />
tavsiye ederim.<br />
Her mücahidin; sabah <strong>ve</strong> akşam zikirlerini, yatarken<br />
okunacak zikirleri <strong>ve</strong> sünnette hayatın çeşitli yerlerinde<br />
söylendiği sabit olan zikirleri içeren bir virdinin olması<br />
gerekir. İstiğfar dilemeyi <strong>ve</strong> Allah Rasûlü (sallallâhu aleyhi<br />
<strong>ve</strong> sellem)’e salat getirmeyi çoğaltması gerekir. Allah bize<br />
yeter <strong>ve</strong> O ne güzel <strong>ve</strong>kildir, sözünü çoğaltması gerekir.<br />
Güç <strong>ve</strong> kuv<strong>ve</strong>t yalnızca aliy <strong>ve</strong> azim olan Allah’a aittir,<br />
zikrini <strong>ve</strong> bunun dışında Nebi (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’den<br />
sabit olan zikirleri çoğaltması gerekir. Aynı zamanda<br />
cahillerin <strong>ve</strong> bid’atçıların yaptığı sünnette sabit olmayan<br />
zikirleri yapmaması gerekir. Hatta bunların bazılarında<br />
Allah’ın rızası yerine kızmasını celbeden şirk<br />
sözleri mevcuttur. Allah’a sığınırız. Kuran’a <strong>ve</strong> Sünneti<br />
şerife sarılmaları gerekir. Bu sayılan meseleler şer’i gü<strong>ve</strong>nliğin<br />
en önemli sebeplerindendir.<br />
22<br />
Sebebî <strong>ve</strong> vakıa da olan korunma sebeplerine gelince;
■ 1. BÖLÜM: VAKIA VE ŞERIATTA EMNIYETIN ÖNEMI, SEBEPLERI VE VESILELERI ■<br />
Önce de geçtiği üzere bunların en önemlileri dili<br />
korumak, kişiyi ilgilendirmeyen şeylere girişmemek,<br />
başkalarını alakaları olmadığı konularda bilgi sahibi<br />
kılmamak, kendi sırlarını <strong>ve</strong> Allah’ın dini için çalışan<br />
mücahid kardeşlerinin sırlarını gizli tutmak <strong>ve</strong> işi ashabına<br />
<strong>ve</strong> ehline <strong>ve</strong>rmektir. Allah mümin kullarını uyararak<br />
<strong>ve</strong> onlara öğreterek şöyle buyurur: “Kendilerine<br />
gü<strong>ve</strong>nlik (barış) <strong>ve</strong>ya korku (savaş) ile ilgili bir haber<br />
geldiğinde onu yayarlar. Hâlbuki onu peygambere <strong>ve</strong><br />
içlerinden yetki sahibi kimselere götürselerdi, elbette<br />
bunlardan, onu değerlendirip sonuç (hüküm) çıkarabilecek<br />
nitelikte olanları onu anlayıp bilirlerdi. Allah’ın<br />
size lütfu <strong>ve</strong> merhameti olmasaydı, pek azınız hariç,<br />
muhakkak şeytana uyardınız.” (Nisa, 83)<br />
Mücahid kişiye bir sır <strong>ve</strong>rildiği zaman <strong>ve</strong>ya kasıtsız<br />
bir şekilde bir sırdan haberdar olduğu zaman yapması<br />
gereken şey onu yaymaması, onu ashabına döndürmesi<br />
<strong>ve</strong> kardeşler arasında yaygara <strong>ve</strong> kaos çıkartıp<br />
korku yaymaması <strong>ve</strong> sırları <strong>ve</strong> projeleri açığa vurmamasıdır.<br />
Bu mesele Allah <strong>ve</strong> Rasûlü (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’in<br />
kendisinden sakındırdığı bir meseledir. Ebu Hureyre<br />
(radıyallâhu anhu) Nebi (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’i şöyle<br />
derken işitmiştir: “Kul, iyice düşünüp taşınmadan bir<br />
söz söyleyi<strong>ve</strong>rir de bu yüzden cehennemin, doğu ile<br />
batı arasından daha uzak bir yerine düşer gider.” (Muttefekun<br />
Aleyh)<br />
Yine Ebu Hureyre Nebi’den şöyle dediğini rivayet<br />
eder: “Kul, Allah’ın hoşnut olduğu bir sözü önemsemeksizin<br />
söyleyi<strong>ve</strong>rir de Allah onun derecesini yüceltir.<br />
Yine bir kul Allah’ın gazabını gerektiren bir sözü<br />
hiç önemsemeksizin söyleyi<strong>ve</strong>rir de Allah onu bu sözü<br />
sebebiyle cehennemin dibine atar.” Buhari rivayet etmiştir.<br />
23
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
Belki de söylediği sözden <strong>ve</strong> kurala uymamasından<br />
dolayı bir Müslüman <strong>ve</strong>ya mücahid öldürülebilir. Böylelikle<br />
o kişinin kanının akıtılmasından, ırzının çiğnenmesinde<br />
<strong>ve</strong> evinin harap olmasında ortak olacaktır.<br />
Bundan Allah’a sığınırız. Mücahid kişi dilini kendisini<br />
ilgilendirmeyen şeylerde <strong>ve</strong> Müslümanlara zarar <strong>ve</strong>recek<br />
şeylerde kullanmaktan artık koruması gerekir. Mücahidin<br />
genel insanların alçaklarından <strong>ve</strong> kendilerini<br />
ilgilendirmeyen şeylerde konuşan kadınlar gibi olmamalıdır.<br />
Gizlilik, dili korumak <strong>ve</strong> kişinin kendisini ilgilendirmeyen<br />
şeylere girişmemesi şahsın <strong>ve</strong> Müslüman<br />
cemaatin emniyeti için en önemli kurallardandır. Kuran-ı<br />
Kerim’de, âlimlerin tefsirlerinde, nebevi sünnette<br />
<strong>ve</strong> Rasûlümüz Mustafa (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’in hayat<br />
kıssasında bir çok gü<strong>ve</strong>nlik <strong>ve</strong> hareket ile alakalı buradaki<br />
konunun darlığından zikredemediğimiz birçok<br />
dersler vardır. Onların asıl kaynaklarından ders olarak<br />
işlenmesini nasihat ediyoruz.<br />
■ ■ ■ ■ ■<br />
24
ikinci bölüm<br />
ŞAHSİ EMNİYET VE<br />
CEMAAT EMNİYETİNDE<br />
GENEL İLKELER
Cihad toplumsal bir ibadettir. Kendi mey<strong>ve</strong>lerini ancak<br />
topluluğun güçlerinin toplanması halinde <strong>ve</strong>rir.<br />
İster bu bir cemaat, örgüt <strong>ve</strong>ya küçük bir mecmua olsun<br />
fark etmez. Genelde de Müslüman kişi bu farizayı; mal,<br />
silah, malumat, ameli gerçekleştirme, meskeni <strong>ve</strong> sığınağı<br />
ayarlama <strong>ve</strong> buna benzer konularda başkalarından<br />
yardım almadan tek başına yapamaz.<br />
Sayısı ne kadar az olsa da mücahid bir mecmua<br />
oluşturduktan sonra artık oradaki her bir ferdin gü<strong>ve</strong>nliği<br />
mecmuanın gü<strong>ve</strong>nliği olacaktır. Böylelikle cemaat<br />
gü<strong>ve</strong>nliği diye isimlendirdiğimiz şey gerçekleşecektir.<br />
Aksi takdirde mecmuanın fertlerinden birinin yapacağı<br />
hata <strong>ve</strong>ya gevşeklik Allah’ın koruması müstesna bütün<br />
mecmuaya zarar <strong>ve</strong> kötülük olarak dönecektir.<br />
Bundan dolayı da mecmuanın içindeki her ferdin<br />
emniyetine <strong>ve</strong> mecmua olarak kendi emniyetine önem<br />
göstermesi gerekir. Böylelikle mecmuanın gü<strong>ve</strong>nliği<br />
ferdin gü<strong>ve</strong>nliğinden daha önemli olmuş olacaktır.<br />
Hatta mücahid kişinin; mecmuanın emniyetini, sırlarını,<br />
silahlarını, adamlarını <strong>ve</strong> yerlerini koruması için<br />
kendi şahsi emniyetini feda etmesi gerekir. Bunu da<br />
Allah Teâlâ katından Müslümanları koruyan bir cihad<br />
olarak görmesi gerekir.<br />
Bu bölümde ferdin emniyetini <strong>ve</strong> mücahid cemaatin<br />
emniyetini korumaya yardımcı olan bazı tavsiyeleri<br />
hatırlatmamız mümkündür.<br />
26
■ 2. BÖLÜM: ŞAHSI EMNIYET VE CEMAAT EMNIYETINDE GENEL İLKELER ■<br />
Bu tavsiyeler çalışmada vakit geçirme, tecrübe sahibi<br />
olma, bilgi sahibi olma <strong>ve</strong> hatalardan istifade ederek<br />
kazanılan tavsiyelerdir. Bu tavsiyeler şunlardır:<br />
1. Mücahid kişinin cihad meselelerinde diğer kimseler<br />
ile muamelelerinde gerçek ismi yerine takma<br />
bir isim kullanması gerekir. Şöyle ki o kimselerden<br />
biri tutuklanacak olursa mücahidin hakiki<br />
ismini <strong>ve</strong> şahsını bilmeyecektir <strong>ve</strong> böylelikle kolayca<br />
onu gösteremeyecektir. Bu ismin de konuşma<br />
anında <strong>ve</strong>ya telefon ile konuşulduğunda dikkat<br />
çekecek bir isim olmaması bilakis normal bir<br />
isim olması gerekir.<br />
2. Faydalı olan şeylerden biri de mücahidin takma<br />
bir isimden daha çok birkaç isim kullanmasıdır.<br />
Çalıştığı her cihet ile ayrı bir isim üzere çalışmasıdır.<br />
Şöyle ki şayet birkaç kişi bir anda tutuklanacak<br />
olsa bu kişinin farklı isimlerini bilecektir<br />
<strong>ve</strong> istihbarat bütün bu şahıslar ile bir kişinin çalıştığını<br />
bilmeyecektir. Hatta birden çok kişinin<br />
olduğunu zannedecektir. Böylelikle istihbaratın<br />
bu kişi <strong>ve</strong> cemaati hakkında soruşturma yapması<br />
dağınık olacaktır.<br />
3. Mücahidlerin kendi aralarındaki konuşmalardan,<br />
boş oldukları vakitlerden, kendi hayat kıssalarından,<br />
şahsi sıralarından; adreslerini, ders aldıkları<br />
yerleri söylemekten, yaptıklarını amelleri <strong>ve</strong> aileleri<br />
hakkında başkaları yanında konuşmaktan<br />
geri durmaları gerekir. Aynı zamanda kendilerini<br />
gösterecek olan herhangi bir bilgiyi <strong>ve</strong>ya alameti<br />
doğru olarak zikretmemeleri gerekir. Çünkü toplandığı<br />
zaman şahsa delalet edecek olan malumatları<br />
<strong>ve</strong>rmek ile beraber ismi gizlemenin bir<br />
faydası kalmayacaktır. Mesela babasının işini,<br />
27
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
eşinin akrabalarını, ticaret yaptığı dalı, medresesini<br />
<strong>ve</strong>ya şeyhini zikretmemesi gerekir.<br />
Bu hata mücahidler arasında çok yaygındır. İsmini<br />
gizler ancak bütün alametleri açığa vurur.<br />
Böylelikle bütün meselesi kolayca ortaya çıkar.<br />
Genel olarak mücahidin kardeşleri ile konuşurken<br />
susması <strong>ve</strong> başka mühim olan konuları konuşması<br />
gerekir. Şöyle denildiği gibi: “Konuşması<br />
çok olanın hatası çok olur. Konuşması az olanın<br />
hatası az olur.” İslami toplantılarda özellikle de<br />
mescid <strong>ve</strong> şeyhlerin meclislerinde kardeşler arasındaki<br />
tanışma yayılıyor, çok konuşuluyor <strong>ve</strong> bu<br />
toplantı <strong>ve</strong> meclislerde rahatlama çoğalıyor <strong>ve</strong><br />
böylelikle de sırlar açığa dökülüyor.<br />
4. Faydalı olan şeylerden biri de mücahidin kendi<br />
nefsi hakkında konuştuğu zaman çarpıtma yapıp<br />
karşıdaki insanlara direk olmadan sahte nesebini,<br />
beldesini, işini, dersini <strong>ve</strong> evini söylemesidir.<br />
Böylelikle karşıdaki kişiye yanlış bilgiler <strong>ve</strong>rip<br />
onlar tutuklandıklarında istihbarata bu bilgileri<br />
<strong>ve</strong>recekler <strong>ve</strong> böylelikle onları yanıltmış olursun.<br />
Bu da savaşta caiz olan aldatmalardandır. Bu kadar<br />
ihtiyaç miktarınca yapılır. Aldatmanın en azı<br />
(hafifi) susmak <strong>ve</strong> sırlar hakkında tafsilat <strong>ve</strong>rmemektir.<br />
5. Mücahidler <strong>ve</strong> çalışanların yaptığı en büyük <strong>ve</strong><br />
tehlikeli hatalardan biri de; mücahidin cihadi<br />
amellerini, gördüğü eğitimi, tanıştığı mücahidleri,<br />
başka yapılan işleri, tanıdığı mücahidleri,<br />
onların haberlerini <strong>ve</strong> kıssalarını anlatmasıdır.<br />
Mücahid bu işe başkalarını cesaretlendirme,<br />
öğretme <strong>ve</strong> faydalı bilgi <strong>ve</strong>rme niyeti ile başlar<br />
28
■ 2. BÖLÜM: ŞAHSI EMNIYET VE CEMAAT EMNIYETINDE GENEL İLKELER ■<br />
ancak şeytan çabucak bunu övünmeye, riyaya<br />
<strong>ve</strong> insanların işitme isteğine çevirir. Böylelikle<br />
kendisi için iki büyük hata gerçekleşir:<br />
-Birincisi; riyaya <strong>ve</strong> insanların işitmesi<br />
hastalığına girer, sevabı silinir <strong>ve</strong> bu<br />
iş sevap olduktan sonra günaha dönüşür.<br />
-İkincisi; Onun hakkında malumatlar edinilir.<br />
Kendisine anlattığı kişi tutuklanacak olsa duyduğu<br />
her şeyi anlatacaktır <strong>ve</strong> böylelikle istihbarat<br />
yanında bu kişinin musibeti daha da artacaktır.<br />
Asıl olan insanın salih amelini gizlemesi <strong>ve</strong> böylelikle<br />
sevabını, nefsini <strong>ve</strong> kardeşlerini korumasıdır.<br />
6. Müslümanlar <strong>ve</strong> mücahidler arasında yayılmış<br />
olan toplumsal hastalıklardan <strong>ve</strong> yaygın olan<br />
meselelerden biri de; kişinin kendi cihadi meselelerini,<br />
sırlarını <strong>ve</strong> cemaatinin sırlarını eşine<br />
<strong>ve</strong>ya bu mesele ile hiç alakası olmayan kendi<br />
katında gü<strong>ve</strong>nilir saydığı arkadaşına anlatmasıdır.<br />
Bu tehlikeli hastalık <strong>ve</strong> kötü ahlaktan dolayı<br />
Müslümanlara <strong>ve</strong> mücahidlere ne kadar da çok<br />
musibet <strong>ve</strong> zarar isabet etmiştir. Şöyle ki tehlike<br />
bu mücahide geldiği zaman ya kaçacaktır ya da<br />
tutuklanıp işkencelere sabrederek sırları gizleyecektir.<br />
Ancak istihbarat bunun sırlarını baskılara<br />
sabredemeyen <strong>ve</strong>ya tehlikeye göğüs geremeyen<br />
arkadaşından <strong>ve</strong>ya eşinden biliyor olacaktır. Bu<br />
da o kişinin günahından olur. Bu tür iş haramdır,<br />
Müslümanların sırlarını çiğnemektir <strong>ve</strong> önceden<br />
zikrettiğimiz konuya girmektedir. “Kendilerine<br />
gü<strong>ve</strong>nlik (barış) <strong>ve</strong>ya korku (savaş) ile ilgili bir<br />
haber geldiğinde onu yayarlar.”<br />
29
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
Bu da hareketin amelinde hata, tehlike <strong>ve</strong> haramdır.<br />
O kişi de Allah katında kasıtlı olarak sebep olduğu<br />
şeyden mesuldür <strong>ve</strong> hesaba çekilecektir.<br />
Bu kişiyi ilgilendirmeyen şeyi konuşmak <strong>ve</strong> bunu<br />
işin kendisini ilgilendirmeyen kimseye anlatılması<br />
babındadır. Kendisi sırrını eşine <strong>ve</strong> arkadaşına<br />
açtığı gibi, kendi eşinin de belki bu sırrı kendisine<br />
açacağı arkadaşı, annesi <strong>ve</strong> komşusu vardır. Yine<br />
aynı şekilde bu arkadaşının da eşi, yakını <strong>ve</strong> sevdiği<br />
birileri vardır. Kendisini gülünç duruma düşürerek<br />
anlattığı sırrın da kimseye <strong>ve</strong>rilmemesini<br />
de söylememesi gerekir. Kendisi korunması vacip<br />
olan bir sırrı yaydığı gibi başkaları da bu sırları yayacaklardır.<br />
İşte böylelikle tehlike çemberi gittikçe<br />
genişlemeye <strong>ve</strong> bu zincirleme uzamaya başlar <strong>ve</strong><br />
sonunda bu mesele casuslara ulaşır. Sonrasında<br />
da bu mesele telefonlarda, meclislerde, erkek <strong>ve</strong><br />
kadınların boş konuştuğu yerlerde konuşulur <strong>ve</strong><br />
böylelikle musibet gerçekleşir.<br />
7. Müslüman toplumlarda gerçekten çok yaygın<br />
olan tehlikelerden biri de, meraklılık hastalığıdır.<br />
Bu da kişinin kendisini ilgilendirmeyen şeyler<br />
hususunda bilgi sahibi olmayı sevmesidir.<br />
Çok kere insan iki kişinin konuştuğu <strong>ve</strong> kendisini<br />
ilgilendirmeyen meseleyi kasıtlı <strong>ve</strong>ya kasıtsız<br />
duymuş olabilir. Sonrasında şeytan bu<br />
insanı daha çok dinlemeye, sormaya <strong>ve</strong> öğrenmeye<br />
iter. Böylelikle Allah Rasûlü (sallallâhu<br />
aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’in şu emrini unutur: “Kişinin İslam’ının<br />
güzelliği kendisini ilgilendirmeyen<br />
şeyleri terk etmesidir.” Böylelikle de kendisine<br />
fayda <strong>ve</strong>rmeyen bilakis kendisine <strong>ve</strong> Müslümanlara<br />
zarar <strong>ve</strong>recek olan bir şeyi öğrenmiş olur.<br />
Belki kendisi ile alakası olmayan bir mektup<br />
30
■ 2. BÖLÜM: ŞAHSI EMNIYET VE CEMAAT EMNIYETINDE GENEL İLKELER ■<br />
görecektir <strong>ve</strong> şeytan da bu kişiyi o mektubu açıp<br />
okumaya itecektir. Bu da ihanet, hırsızlık <strong>ve</strong> Müslümanların<br />
ırzlarını çiğnemektir. Allah Rasûlü<br />
(sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’den şu söz rivayet edilmiştir:<br />
“Kim kardeşinin mektubuna izinsiz bakarsa<br />
tıpkı ateşe bakmış gibidir.” Mücahid kimseye<br />
kulağı, gözü <strong>ve</strong> bilgisi hususunda kendisini ilgilendirmeyen<br />
şeylerde iffetli olması gerekir. Böylelikle<br />
nefsini selamette tutar <strong>ve</strong> Müslümanları<br />
korumuş olur.<br />
8. Cihadi örgütlerin üyelerinin çoğunda yayılmış<br />
olan hastalıklardan biri de, bu mücahidlerden çoğunun<br />
eskiden başka cihadi bir örgüt <strong>ve</strong>ya emir<br />
<strong>ve</strong>ya hoca <strong>ve</strong>ya şeyh ile irtibatları vardır. Bu mücahidlerden<br />
bazıları eski yerine geliyor <strong>ve</strong> yeni<br />
kurulan örgüt hakkında sırlar <strong>ve</strong>riyor <strong>ve</strong>ya mücahidlerden<br />
başka bir mücahidin sırlarını <strong>ve</strong>riyor<br />
<strong>ve</strong> bu emir, hoca <strong>ve</strong> şeyhin de bu mesele ile hiçbir<br />
alakası olmuyor. Böylelikle mücahidlerin haberleri<br />
işin kendisi ile alakası olmayan kimseler arasında<br />
geziyor <strong>ve</strong> zarar gerçekleşiyor. Allah bize<br />
sadece afiyeti takdir etsin.<br />
9. Son olarak da bazı insanların merak adı altında<br />
kendisini ilgilendirmeyen şeyler hakkında soru<br />
sormayı sevme hastalığına tutulduğunu zikredelim.<br />
Kendisi ile özel bağlantısı olan bir mücahid<br />
ile karşılaştığında bu kişi mücahide oturduğu<br />
mecliste aslından, faslından, ailesinden, işinden<br />
<strong>ve</strong> memleketinden sormaya başlar.<br />
31
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
Karşısına böyle ge<strong>ve</strong>zelerin çıktığı kimseler onları Allah<br />
Rasûlü (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’in şu sözü ile yermesi<br />
gerekir: “Kişinin İslam’ının güzelliği kendisini ilgilendirmeyen<br />
şeyleri terk etmesidir.” Aynı şekilde o kişinin<br />
bu yerilen kötü ahlaktan soyutlanması için ona ders <strong>ve</strong>rip<br />
azarlaması gerekir.<br />
Ferdin gü<strong>ve</strong>nliği hakkında acele ile aklıma gelen<br />
tavsiyeler bunlardı. Gördüğün gibi bunun aslı iki önemli<br />
meseledir:<br />
1. Dili korumak <strong>ve</strong> raptetmek<br />
2. Kişinin kendisini ilgilendirmeyen meselelere girişmemesidir.<br />
Genel olarak Müslüman <strong>ve</strong> özel olarak da mücahidler<br />
bu iki meseleye dikkat etseler, rahatlarlar, rahatlatırlar,<br />
bu zor zamanda kendilerine <strong>ve</strong> Müslümanlara<br />
gelecek olan musibet, bela <strong>ve</strong> sıkıntıları azaltırlar. Allah,<br />
ancak kendisinde yardım istenilendir.<br />
■ ■ ■ ■ ■<br />
32
üçüncü bölüm<br />
DÜŞMANLARIN VE<br />
İSTİHBARATÇILARIN<br />
MÜSLÜMANLARA KARŞI<br />
CASUSLUKLARINDAKİ<br />
ÜSLUPLARI
Faydalı olan; yapılması vacip olan tedbir <strong>ve</strong> gü<strong>ve</strong>nliğin<br />
alınma üsluplarından konuşmadan önce<br />
düşmanların üsluplarından, tuzaklarından <strong>ve</strong> Müslümanlara<br />
karşı casuslukta kullandıkları yollardan konuşmamamızdır.<br />
Özellikle de haçlı kâfirlerin dostları<br />
olan mürted hükümetlerin istihbarat organlarını hakkında<br />
konuşmalıyız. Bunlardan bazıları;<br />
1. Her fırsatta halkın arasına Müslümanların düşmanlarından,<br />
nefisleri zayıf olanlardan <strong>ve</strong> münafıklardan<br />
muhbirler <strong>ve</strong> casuslar yerleştirmeleridir.<br />
Mescidlerde, medreselerde, çarşılarda,<br />
caddelerde, evlerin arasında; taksi, geniş motosiklet<br />
<strong>ve</strong> otobüsler gibi genel taşıma araçlarında,<br />
insanların toplandıkları <strong>ve</strong> hareket ettikleri her<br />
yerde casuslar vardır. Bu casuslar buralarda şüphe<br />
ettikleri şeyleri istihbarattaki efendilerine aktarırlar.<br />
2. Sabit <strong>ve</strong> taşınılabilir telefonları dinleme <strong>ve</strong> casusluğunu<br />
yapmak. Şöyle ki bunlar İslam için çalışanlardan<br />
<strong>ve</strong> mücahidlerden şüpheli olanların<br />
telefon konuşmalarını kaydedip gözetim altında<br />
dinlemektedirler. Bu <strong>ve</strong>sile Müslümanlara en çok<br />
zarar <strong>ve</strong>ren <strong>ve</strong>siledir. Bunu inşêallah ilerdeki konularda<br />
açıklayacağız.<br />
3. Müslümanları evlerinde, medreselerinde, çalıştıkları<br />
yerde <strong>ve</strong> mescidlerde elektronik casus<br />
alet ile dinlemek. Bu da çok küçük olan <strong>ve</strong><br />
34
■ 3. BÖLÜM: DÜŞMANLARIN VE İSTIHBARATÇILARINMÜSLÜMANLARA<br />
KARŞI CASUSLUKLARINDAKI ÜSLUPLARI ■<br />
etraftaki sesleri dinleyerek bu cihazın duyduğu<br />
sesleri karşılama istasyonlarına gönderen<br />
bir cihazı gizlice koyarak gerçekleşir.<br />
İstihbarat birimleri bu cihazları e<strong>ve</strong> gelen<br />
misafirler <strong>ve</strong>ya e<strong>ve</strong> gelen telefon <strong>ve</strong> elektrik<br />
işçileri aracılığıyla <strong>ve</strong> hata bazen evlerin<br />
üzerine <strong>ve</strong> duvarların üzerine özel atma silahı<br />
ile <strong>ve</strong>ya hava yolunu kullanarak dakik<br />
bir şekilde uçaklar aracılığıyla atabilirler.<br />
Aynı şekilde istihbarat birimleri bu cihazları gözetledikleri<br />
kimselerin arabalarına, ofislerine <strong>ve</strong><br />
çalıştıkları yere koyarak da kullanabilirler. Böylelikle<br />
gece <strong>ve</strong> gündüz onları dinleyebilirler. Hatta<br />
gözetledikleri kimseler kendileri için önemli ise<br />
yatak odalarını dahi dinleyebilirler. Allah’tan bu<br />
tür yerleri setretmesini dileriz.<br />
4. Şüphelenilen şahısları açık <strong>ve</strong>ya gizli sabit kameralar<br />
ile gözetlemek. Yeni icat edilen şeyler çok<br />
net <strong>ve</strong> gizli olabiliyorlar. Şöyle ki hacmi çok küçük<br />
olmasına rağmen ses <strong>ve</strong> görüntü kaydeden<br />
<strong>ve</strong> direk olarak bunu saklaması <strong>ve</strong> tutuklulara<br />
soruşturma esnasında göstermesi için istihbarat<br />
birimlerine gönderen cihazlar vardır.<br />
5. Yeni istihbarat birimleri Amerika ile yardımlaşarak<br />
insansız hava araçları <strong>ve</strong> hatta normal uçaklar<br />
ile gözetleme, fotoğraf çekme <strong>ve</strong> ses kaydediyorlar.<br />
Kendileri için önemli olan yerleri bunun ile<br />
gözetleyip çatıların altında <strong>ve</strong> yerin altında olsa<br />
da ses <strong>ve</strong> görüntü ile hareketleri kaydedebiliyorlar.<br />
35
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
6. Mahalli istihbarat birimleri Amerika ile yardımlaşarak<br />
önemli olan bazı yerleri, oraya giren <strong>ve</strong><br />
çıkanları, arabaları <strong>ve</strong> benzeri şeyleri gözetledikleri<br />
yerin <strong>ve</strong> şahsın önemine göre uydulardan gözetleyebiliyorlar.<br />
7. Son olarak da, CIA <strong>ve</strong> FBI birimleri de dahil olmak<br />
üzere günümüzdeki bir çok istihbarat birimleri;<br />
kaçırılmış olan kişileri aramada, gizlenenleri kovalamada<br />
<strong>ve</strong> büyük başlardan <strong>ve</strong> mürtedlerden<br />
olan mücrim önemli şahsiyetleri korumada sihirbazları<br />
<strong>ve</strong> cinleri kullanmaktadırlar.<br />
Bu birimler bunu itiraf ettiler <strong>ve</strong> gazeteler de bunun<br />
hakkında konuştu. Bu üsluptan kurtulmanın tek yolu;<br />
Kur’an <strong>ve</strong> mücahidin sabah <strong>ve</strong> akşam, yatma <strong>ve</strong> gece<br />
zikirlerinde sürekli olmasıdır. Böylelikle Allah’ın izni ile<br />
Kur’an <strong>ve</strong> zikir şeytanların <strong>ve</strong> dostlarının amellerini bozacaktır.<br />
Allah Teâlâ’nın da buyurduğu gibi: “Sizin bu yaptığınız<br />
sihirdir. Allah, onu elbette boşa çıkaracaktır. Çünkü<br />
Allah, bozguncuların işini düzeltmez.” (Yunus, 81)<br />
Genel olarak bunlar düşmanların, Müslümanlara<br />
karşı casusluk yapmada, haberlerini <strong>ve</strong> gizliliklerini<br />
araştırmada kullandıkları <strong>ve</strong>silelerdi. İşte buradan sonra<br />
bu düşmanca yapılan üsluplara karşı yapmamız gereken<br />
tedbirler <strong>ve</strong> gü<strong>ve</strong>nlik <strong>ve</strong>silelerini açıklayabiliriz.<br />
■ ■ ■ ■ ■<br />
36
dördüncü bölüm<br />
DURMA VE HAREKET<br />
ETME EMNİYETİ
Hareket emniyetinden kast edilen; bir yerden başka<br />
bir yere yürüyerek <strong>ve</strong>ya taşıt aracılığıyla giderken<br />
alınması gereken ihtiyatlar <strong>ve</strong> gü<strong>ve</strong>nlik önlemleridir.<br />
Durma emniyetinden kast edilen ise; hareket edilmeyen<br />
<strong>ve</strong> beklenilen evlerde, iş yerlerinde <strong>ve</strong> toplantılarda<br />
alınması gereken ihtiyatlardır.<br />
Gelecek olan konularda bunların en önemlilerini zikredeceğiz.<br />
38<br />
Mesken <strong>ve</strong> Kalma Yerinin Emniyeti<br />
A-) Duvarın dış tarafında <strong>ve</strong> evine bakan kimsenin<br />
gördüğü tarafta evinin çok doğal bir ev olarak gözükmesi<br />
gerekir. İstihbaratın <strong>ve</strong> casusların dikkatini çekecek<br />
her şeyin de giderilmesi gerekir.<br />
B-) Eğer takip edildiğini hissediyorsan <strong>ve</strong>ya önemli<br />
bir mesele hakkında takip edilen bir adam ile konuşmak<br />
istiyorsan <strong>ve</strong> istihbaratın da bundan haberinin<br />
olmamasını istiyorsan, o zaman evinde, işyerinde <strong>ve</strong><br />
genelde bulunduğun yerde dinleme cihazlarının bulunma<br />
ihtimalinden dolayı önemli olan hiçbir meseleyi<br />
konuşma. Bu gibi konuşmaları; bahçeler, lokantalar <strong>ve</strong><br />
çarşılar gibi umumi yerlerde konuşmaya çalış.<br />
C-) Toplantıları, ziyaretleri; sakallı <strong>ve</strong> emniyet birimleri<br />
tarafınca şüphelilerin ikamet <strong>ve</strong> oturma yerine gelmelerini<br />
çoğaltmayın. Bunu doğal haline kısıtlayın.
■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />
D-) Meskenleri <strong>ve</strong> ikamet yerlerini değiştirmeyi çoğaltmayın.<br />
Çünkü bu da emniyet birimleri tarafınca<br />
size karşı bir şüphe uyandıracaktır. Çünkü muhbirler <strong>ve</strong><br />
casuslar yeni olan evlerin durumlarını araştırıyorlar <strong>ve</strong><br />
bu kişinin halini irdeleyip kendilerine şüpheli gelenleri<br />
istihbarat birimlerine bildiriyorlar.<br />
E-) Şeklinde, elbiselerinde <strong>ve</strong> sakalında şaşırtacak<br />
derecede değişiklikler yapma. Sakallı olan kişi bir anda<br />
sakalını gidermemelidir. Sakalsız olan kişi de cihadi<br />
amele katıldığı için bir anda sakal uzatmamalıdır.<br />
Bunu yavaş yavaş yapmalıdır.<br />
F-) İstihbarat tarafından şüpheli görünen arkadaşlarının<br />
seni evinde <strong>ve</strong> doğal iş yerinde ziyaret etmesini<br />
engellemelisin. Özellikle de ziyareti gerektirecek iş meselesi,<br />
yakınlık <strong>ve</strong>ya memleket yakınlığı gibi güzel bir<br />
sebep <strong>ve</strong> kılıf yoksa bunu engellemelisin.<br />
G-) Evinde <strong>ve</strong>ya iş yerinde dinleme <strong>ve</strong> tecessüs cihazının<br />
olduğuna inanıyorsan, evinde <strong>ve</strong> çalıştığın yerde<br />
buluşacağınız yeri belirleme. Çünkü şayet sen gerçekten<br />
gözetlenen biriysen, seni dinleyecek <strong>ve</strong> buluşma yerinizi<br />
öğreneceklerdir.<br />
H-) Telefon üzerinden açık isim, buluşma yeri <strong>ve</strong> saatini<br />
<strong>ve</strong>rmemeye kendini alıştır.<br />
J-) Evinden <strong>ve</strong> işyerinden çıkan atıkların <strong>ve</strong> çöplerin<br />
içerdikleri şeylere dikkat etmen gerekir. Çünkü istihbarat<br />
eğer seni gözetliyorsa onları alacaktır <strong>ve</strong> onun içinde<br />
parçalanmış dahi olsa önemli gördüğü evrakları,<br />
bu ev <strong>ve</strong> mesken hakkında kendilerine fayda <strong>ve</strong>ren her<br />
şeyi alacaktırlar.<br />
39
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
40<br />
Önemli Vesikalar<br />
<strong>ve</strong> Evrakların Emniyeti<br />
Burada kast edilen önemli <strong>ve</strong>sikalara; kitaplar, defterler,<br />
şahsi evraklar, resimler, kasetler, CD’ler, disketler<br />
<strong>ve</strong> önemli bilgileri korumak için kullanılan bütün <strong>ve</strong>sileler<br />
girer.<br />
Bunları korumak hakkında dikkatlerinizi en önemli<br />
tavsiyelere çekeceğim.<br />
A-) Önemli evraklarını <strong>ve</strong> <strong>ve</strong>sikalarını evinin, işyerinin<br />
<strong>ve</strong> ikamet ettiğin yerin dışında saklamaya çalış.<br />
Şüphelerden uzak olan arkadaşın <strong>ve</strong>ya akrabana emanet<br />
olarak bırak.<br />
B-) En önemli sırları, isimleri, adresleri <strong>ve</strong> telefon numaralarını<br />
korunabilir küçük bir defterde sakla <strong>ve</strong> defterin<br />
yanında zaruret gerektirdiği zaman yakabilmen<br />
için <strong>ve</strong>sileyi de sakla. Bunun bir kopyasını da aynı şekilde<br />
başka gü<strong>ve</strong>nilir bir yerde sakla. Şayet zaruretten dolayı<br />
bunları yakarsan bilgilerini oradan geri alabilirsin.<br />
C-) Şayet bu <strong>ve</strong>sikaları evinde, işyerinde <strong>ve</strong>ya ikamet<br />
ettiğin yerde korumak zorundaysan, o zaman bunun<br />
için özel bir saklama yeri hazırla <strong>ve</strong> bu saklama yerine<br />
madeni hiçbir şey koyma. Çünkü istihbarat birimleri<br />
teftişe geldikleri zaman yanlarında madeni şeyleri keşfeden<br />
dedektör ile gelirler. Saklama sandığını tahtadan<br />
<strong>ve</strong>ya plastikten ayarlamaya çalış. Önemli eşyaları sakladığın<br />
sığınağında yağmur, fare <strong>ve</strong> haşerat gibi doğal<br />
telef etkenlerine de dikkat et.<br />
D-) Ailenden <strong>ve</strong> akrabalarından bu gizlediğin yeri<br />
şayet tutuklanacak olursa onu yerinden çıkartıp değiştirmesi<br />
için sadece bir kişiye göster <strong>ve</strong> başkalarına
■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />
gösterme. Bu sakladığın yerden başka kimseye de bahsetme.<br />
Araba, Motorsiklet <strong>ve</strong> Taşıt<br />
Araçlarının Emniyeti<br />
A-) Dikkat etmen gereken ilk şey, arabadaki evrakların<br />
sahibine işaret edeceğidir. Çünkü bu evraklar o<br />
kimsenin adı <strong>ve</strong> adresi üzere kaydedilmiştir. İstihbarat<br />
arabanın plakasına ulaşır ulaşmaz çok hızlı bir şekilde<br />
arabanın sahibine <strong>ve</strong> adresine ulaşacaktır. Bazen caddede<br />
<strong>ve</strong> bazen de evine ulaşmadan onlar ulaşacaklardır.<br />
Çünkü onlar bu bilgileri istihbarat sistemi aracılığı<br />
ile elde ediyorlar.<br />
B-) Birçok insanın hatta mücahidlerden dahi bazılarının<br />
bilmediği, bilinmesi gereken önemli bir bilgi<br />
vardır. O da, her arabanın motorunun, şasisinin <strong>ve</strong><br />
şasi parçalarının genelinde aynı şekilde motosiklette<br />
de bunlara özel numaraların olduğu bilgisidir. Örneğin:<br />
Motor numarası, şasi numarası gibidir. Yine bilmek gerekir<br />
araba yandığı, imha edildiği <strong>ve</strong> patlatıldığı zaman<br />
madenlerde kazılı olan bu numaraları kalır <strong>ve</strong> bunlar<br />
polis merkezinde arabanın plakasına kayıtlıdır. Dolayısıyla<br />
o arabanın sahibinin ismi, adresi <strong>ve</strong> eski sahipleri<br />
trafik polislerinin merkezinde kayıtlıdır.<br />
Bundan dolayı bir kardeşin <strong>ve</strong>ya arkadaşın <strong>ve</strong>ya<br />
akrabanın sahip olduğu arabayı –misalen- patlatmada<br />
kullanmaman gerekir. Çünkü bunun sahipleri bilinecektir.<br />
Yine mesela silah taşımada kullanılmış olan<br />
araç ele geçirilse, mücahidler plakayı değiştirse <strong>ve</strong> arabada<br />
evraklar olmasa da motor, şasi <strong>ve</strong> diğer parçalar<br />
arabanın sahiplerine delalet edecektir.<br />
41
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
Bundan dolayı hükümette <strong>ve</strong>ya kâfirlerden alınmış<br />
olan ganimet arabalarının <strong>ve</strong>ya mücahid kardeşlerden<br />
sahibine delalet etmeyecek sahte evraklar ile satın alınmış<br />
arabaların kullanılması gerekir.<br />
Burada emniyet ile alakası olmayan şer’i bir meseleye<br />
de tembih ederiz ki, Müslümanların malı haramdır.<br />
Bir Müslümandan gasp yolu ile araba <strong>ve</strong>ya mal almak<br />
caiz değildir. Şayet mücahidler bunları zaruriyetten<br />
ötürü almışlarsa <strong>ve</strong> mal da telef olmuşsa onun yerine<br />
geçecek şeyin <strong>ve</strong>rilmesi vaciptir.<br />
C-) İstihbarat birimleri tarafınca şüpheli olan, gözetlenen<br />
kişilerin arabasını <strong>ve</strong>ya taşıma araçlarını almamaya<br />
dikkat edin. Çünkü bunu kullanmak kendisiyle<br />
gittiği yerlere <strong>ve</strong> şahıslara işaret edecek <strong>ve</strong> bunların da<br />
şüpheli olmasına <strong>ve</strong>sile olabilecektir.<br />
D-) Arabada <strong>ve</strong>ya motosiklette istihbarat birimleri<br />
tarafından şüpheli olan kişiler varsa arabada dinleme<br />
cihazı olması ihtimalinden ötürü önemli meseleleri konuşmamaya<br />
dikkat etmek gerekir.<br />
E-) Arabanın <strong>ve</strong>ya motosikletinin evraklarının doğru<br />
olmasına, polisin sana yönelmesine sebep olacak şeylerden<br />
temiz olmasına, sürücü evraklarının yanında<br />
olmasına, trafikte aşırı hız <strong>ve</strong> işaretlerde geçerek polisi<br />
sana çeken kural ihlalleri yapmamaya <strong>ve</strong> aracının durdurulmaya<br />
<strong>ve</strong> bazen polisin işlere dahil olmasını gerektirecek<br />
şekilde bozuk <strong>ve</strong> hasarlı olmamasına gayret<br />
göster.<br />
42
■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />
Şehir İçi Genel Taşıtlar İle<br />
Yolculuk Yapma Emniyeti<br />
Taksi, geniş motosiklet <strong>ve</strong> otobüs ile yolculuk yapmak<br />
gibi. Burada bazı şeylere dikkat etmek gerekir.<br />
A-) İstihbarat birimlerinin genel taşıma işleri yapan<br />
bu insanların çoğunu istihbarata haber <strong>ve</strong>ren casus<br />
olarak görevlendirdiğine dikkat etmelisin. Bunlar kendilerine<br />
şüpheli gelen her şeyi haber <strong>ve</strong>riyorlar. Hatta<br />
bazılarının yanında şüphelendikleri kişileri hemen<br />
bildirmek için haberleşme cihazı <strong>ve</strong>ya telefonlar bulunmaktadır.<br />
Şüphelendikleri zaman da bu kişiyi polis<br />
<strong>ve</strong>ya istihbarat merkezlerine götürüyorlar. Onlara karşı<br />
dikkat etmemeye, çok konuşmamaya <strong>ve</strong> doğal insan<br />
şeklinde görünmeye dikkat etmek gerekir.<br />
B-) Geniş motosiklet <strong>ve</strong>ya taksi ile kişinin direk olarak<br />
kendi evine <strong>ve</strong>ya işyerine gitmemesi gerekir. Bilakis<br />
arada mesafe olan yerde inmesi, yürümesi <strong>ve</strong> motosikletçi<br />
<strong>ve</strong>ya taksicinin kendisini takip edip etmemesine<br />
dikkat etmesi gerekir. Eğer gideceği mesafe de uzun<br />
ise güzel olan birkaç araç ile gidip taksicinin bu kişinin<br />
bindiği <strong>ve</strong> indiği yeri bilmemesi için yolda bu araçlarda<br />
değişim yapmalıdır.<br />
C-) Arkadaşın ile takside <strong>ve</strong>ya geniş motosiklette<br />
önemli bir meseleyi konuşma. Çünkü şoför münafıklardan<br />
casus olabilir. Özellikle de isimler, yerler, adresler<br />
<strong>ve</strong> görüşme vakitlerini söyleme.<br />
D-) Aynı şekilde taksi, geniş motosiklet <strong>ve</strong> otobüslerin<br />
geçtiği yollarda polisin kontrol noktasının olup olmamasına<br />
<strong>ve</strong>ya emniyet birimlerinin kontrol noktasının<br />
olup olmasına <strong>ve</strong>ya da o bölgenin tehlikeli olup<br />
43
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
olmadığını bilmen gerekir. Eğer buralar hakkında şüphen<br />
varsa buralardan geri durmalısın.<br />
44<br />
Sefer Yollarında Genel Sefer<br />
Araçları İle Yolculuk Etme Emniyeti<br />
A-) Bilmelisin ki trenler <strong>ve</strong> otobüsler ile yapılan uzun<br />
yolculuklarda emniyet birimlerinden bir <strong>ve</strong>ya daha<br />
fazla kişi bulunur. Bunun görevi; yolculukta bulunmak,<br />
yolcuları gözetlemek, şüpheli gördüğü kimseyi belirlemek<br />
<strong>ve</strong> kendisine şüpheli gelen kimseyi bildirmektir.<br />
B-) Şuna da dikkat etmek gerekir ki; otobüs <strong>ve</strong>ya<br />
tren yolculuklarında durakların çoğunda istihbarattan<br />
adamlar, erkek <strong>ve</strong> kadın casuslar, seyyar satıcılar, dolaşanlar<br />
<strong>ve</strong> insanlardan para isteyen dilenciler çoktur.<br />
Burada durma vaktini uzun tutma.<br />
C-) Bilmen gerekir ki; bazı genel büyük istasyonlarda<br />
istihbarat ekipleri görüntü <strong>ve</strong> ses kaydeden kameralar<br />
yerleştirmişlerdir. Bazıları açık <strong>ve</strong> bazıları da gizlidir.<br />
D-) Eğer önemli şeyler <strong>ve</strong>ya devlet tarafından istenilen<br />
kişileri taşıyacaksan yanında çıkmadan önce yolu<br />
araştırmalısın. Kontrol noktalarını, emniyet birimlerinin<br />
yerlerini, yolda karşına çıkacak polisleri <strong>ve</strong> neler<br />
yaptıklarını da bilmelisin. Yine bu polislerin yanında<br />
kadınları arayan kadın polislerin de olduğunu bileceksin.<br />
E-) Pakistan’da uzun yolculuklarda polisler bütün<br />
yolcuları bir <strong>ve</strong>ya iki defa videolarını çekiyorlar <strong>ve</strong> bunun<br />
trafik kazası olduğunda şahısları bilmek için yaptıklarını<br />
söylüyorlar. Ancak bu yolcuların yüzlerini tanımak<br />
<strong>ve</strong> aynı yolda birkaç defa gidip gelenleri öğrenmek
■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />
için istihbaratın bir kullanış şekli olabilir. Bundan dolayı<br />
bu yolculukları yapan şüpheli <strong>ve</strong> devlet tarafından<br />
aranan kişilerin şekillerini değiştirmesi gerekir.<br />
F-) Şuna da dikkat etmek gerekir ki; bazen polisler<br />
yolcu otobüslerine gelerek araştırma yapıyorlar <strong>ve</strong> bu<br />
araştırmada cesedinde <strong>ve</strong>ya yolcu çantasında saklanmış<br />
silah varsa bulunması için maden bulan cihazlar<br />
da kullanıyorlar <strong>ve</strong> önce de söylediğimiz gibi kadınların<br />
üzerini araştırmak için yanlarında kadınlar da getiriyorlar.<br />
Bundan dolayı ihtiyatlı olmak gerekir.<br />
G-) Havalimanlarında bütün eşyalar içinde olan madenleri<br />
belli etmesi için ışınlı cihazların içinden geçmekte<br />
<strong>ve</strong> yolcuların bedenleri araştırılmaktadır. Açık<br />
bir şekilde şüphe çeken şeyler getirmemek gerekir. Yine<br />
bazı havalimanlarında polisler yanlarında polis köpekler<br />
de bulunduruyorlar. Bu köpekler de koku alma hissi<br />
ile silah mermileri <strong>ve</strong> patlayıcı maddelerin kokusunu<br />
alabiliyorlar.<br />
Bazen de bunu yolculuk istasyonlarında da yapıyorlar.<br />
Zaten bu köpekler, tağutların <strong>ve</strong> zalimlerin yardımcılarından<br />
olan insan köpeklerinin yanında bulunuyorlar.<br />
Allah onları kahretsin, cehennemde onları beraber<br />
diriltsin. Orası ne kötü dönüş yeridir.<br />
Bilgisayar <strong>ve</strong> Tabilerinin Emniyeti<br />
İyi bilmemiz gerekir ki, günümüzde istihbarat ekipleri<br />
evlerden bir evi bastıkları zaman ilk araştırdıkları<br />
şey bilgisayardır. Çünkü insanlar bunu; önemli bilgileri,<br />
adresleri, telefon numaralarını, kitapları <strong>ve</strong> iş programını<br />
korumak için kullanıyorlar.<br />
45
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
Bundan dolayı bilgisayar <strong>ve</strong> ona tabi olanlar günümüzde<br />
mücahidler için çok tehlikeli bir yer teşkil etmektedir.<br />
Bundan dolayı bu faydalı ama aynı zamanda<br />
düşman tarafından ele geçirildiği takdirde çok zararlı<br />
olan cihaz hakkında bazı bilgi <strong>ve</strong> gü<strong>ve</strong>nlik içeren şeyleri<br />
bilmek gerekir.<br />
Bunlardan biri de; harddiskin insana benzediğini<br />
bilmendir. Onun da dış <strong>ve</strong> iç beyine benzer beyni vardır.<br />
Yani, harddiskte bulunan gizli <strong>ve</strong> açık bütün dosyalar<br />
<strong>ve</strong> bilgiler dış beyindir. Bu bilgileri bilgisayarı açtıktan<br />
sonra kolayca bulabilirsin. Hatta bilgisayara şifre koyulmuş<br />
olsa da bu konuda uzmanlaşmış kişiler şifreyi<br />
kırarak bilgisayara girebilir <strong>ve</strong> bu bilgilere ulaşabilirler.<br />
Ancak bilmen gerekir ki senin önceden bilgisayara<br />
koyduğun <strong>ve</strong> silip çöp kutusuna gönderdiğin <strong>ve</strong> geri<br />
döndüremediğin bütün dosya <strong>ve</strong> bilgiler bilgisayarın<br />
iç beyninde korunmuş olarak kalacaktır. İstihbarat birimleri<br />
tarafında bu konularda uzmanlaşmış kimseler<br />
çalışmaya başladığı andan ele geçirilene kadar hard<br />
disk <strong>ve</strong>ya bilgisayarda bulunan bütün bilgileri bu işte<br />
uzmanlaşmış kimselerin anlayacağı karışık programlar<br />
sayesinde geri getirebilirler.<br />
Aynı şekilde bilgisayar ilk çalıştığı günden itibaren<br />
oraya giren her hangi bir şeyi, hard diski parçalamak<br />
<strong>ve</strong>ya yakmak dışında silemeyeceğini de bilmelisin.<br />
Hard disk hakkında söylenilen bu şeylerin aynısı<br />
malumat taşıyan CD, disket, flash bellek, harddisk <strong>ve</strong><br />
sim kart gibi cihazlarda da geçerlidir.<br />
Hatta diskete <strong>ve</strong>ya kartlara format atsan dahi önce<br />
yüklediğin dosyaları geri getirmek mümkündür. Bunlar<br />
ihtimalli <strong>ve</strong> olabilen şeylerdir. Kendisine önemli bir<br />
46
■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />
bilgi yüklediğin cd, disket <strong>ve</strong>ya sim kartı yakmadan bu<br />
bilgilerin silindiğinden emin olma.<br />
Yukarda söylediğim bilgiler ile beraber şimdi söyleyeceğim<br />
bazı tavsiyeleri de göz önünde bulundurman<br />
gerekir.<br />
––<br />
Her kardeşin yanındaki önemli bilgileri farklı<br />
hard disklerde koruması gerekir. Hard disklerden<br />
biri bütün tehlikeli şeylerden uzak bir şekilde<br />
doğal şeyler için kullanılacak. Tıpkı ev işleri, çocuk<br />
eğitimi, elektronik oyunlar, ailevi işler, resim,<br />
film, neşid, Kur’an <strong>ve</strong> benzeri şeyler gibi. Aynı zamanda<br />
tehlikeli bilgileri sakladığı özel bir hard<br />
diski de olması gerekir. Yine internete gireceği<br />
zaman kullanacağı üçüncü hard disk de gereklidir.<br />
İlerde de söyleyeceğimiz gibi internet ağları<br />
cihazın içindeki şeyleri bilebilir.<br />
––<br />
Dediklerine göre bilgileri kökünden silen bazı<br />
programlar varmış. Önemli bilgileri silmek için<br />
bu tür uygulamaların kullanılması gerekir. Yine<br />
de istihbarat birimleri tarafından bunları geri<br />
döndürebilen uzmanların da olduğu söylenmektedir.<br />
Dolayısıyla en güzel olanı, tehlike olduğu<br />
zaman hard diski kırmak <strong>ve</strong>ya işi bittiği zaman<br />
hard diski saklamaktır.<br />
––<br />
Şayet ailevi meseleler <strong>ve</strong> işler için kullanılan bir<br />
hard disk varsa en güzel olan bunu araştırılma<br />
ihtimali olan evde bulundurmamaktır.<br />
– – Disket, cd <strong>ve</strong> bilgi taşıyan cihazlara olan ihtiyaç<br />
bittikten sonra bunların yakılması sonra da tam<br />
anlamıyla yok edilmesi gerekir.<br />
47
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
Toplantılar, Görüşmeler <strong>ve</strong><br />
Konuşmaların Emniyeti<br />
İki önemli <strong>ve</strong>ya tehlikeli şahsın arasında gerçekleşen<br />
buluşmalar tehlikeli zararlar <strong>ve</strong>rebilecek olan en<br />
önemli meselelerdendir. Çünkü şayet bu buluşmaya<br />
gelenlerden biri gerekli ihtiyatları almamış <strong>ve</strong> zarar ile<br />
gelmiş ise, bu musibet Allah’ın koruduğu <strong>ve</strong> selamette<br />
kıldıkları müstesna oradaki herkesi kapsayacaktır. Bu<br />
konuda da şuan gelecek olanları tavsiye ederiz;<br />
––<br />
Gelen kimselerin arabaları <strong>ve</strong> motosikletleri ile<br />
gelmemeleri <strong>ve</strong> getirseler bile dışardan gören<br />
herkesin burada bir toplantı olduğunu anlayacağı<br />
şekilde evin önünde toplu olarak bırakmamaları<br />
gerekir.<br />
––<br />
Gelenlerin hepsi bir defada <strong>ve</strong>ya kısa zaman içinde<br />
gelmemeleri gerekir. Yavaş yavaş gelmeleri<br />
gerekir.<br />
––<br />
Taksi <strong>ve</strong>ya geniş motosiklet ile gelenler ev kapısının<br />
önüne kadar gelmemeleri bilakis biraz uzak<br />
mesafede inerek yürümeleri gerekir.<br />
––<br />
Yüzlerin belli olmaması için toplantının akşam<br />
olması da güzeldir.<br />
– – Toplantıları mescidler <strong>ve</strong> hükümet tarafından<br />
şüpheli olan kişilerin evi gibi gözetlenme ihtimali<br />
olan yerlerde yapmayın. Bilakis normal arkadaşlarınızın<br />
evlerinde yapın. Böylelikle dikkat çekmez<br />
<strong>ve</strong> dinleme cihazına maruz kalmazsınız.<br />
48
■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />
––<br />
Toplantıya gelenler toplantı yerine ulaşmadan<br />
önce telefonlarının bataryalarını <strong>ve</strong> sim kartlarını<br />
çıkartmak suretiyle tam anlamıyla dağıtmaları<br />
gerekir. Aynı zamanda bunların toplantı odasına<br />
da koyulmaması gerekir. Çünkü bazen bunlar<br />
dinleme cihazı olarak da kullanılıyor.<br />
––<br />
Toplantıdan önce sabit ev telefonunu telefon kablolarından<br />
sökmek gerekir. Aksi takdirde bu da<br />
açık kalacaktır <strong>ve</strong> gözetilmeye açık olacaktır.<br />
––<br />
Toplantı gü<strong>ve</strong>nliği için de bir mesul seçilmesi gerekir.<br />
Yukarda zikrettiğimiz şeylere, telefonların<br />
sökülmesine <strong>ve</strong> bunun gibi gü<strong>ve</strong>lik önlemlerini<br />
kontrol etmesi gerekir. Eğer bu kurallara uymayan<br />
olursa tehlikeyi önlemek için -imkan varsao<br />
kimse uzaklaştırılması gerekir.<br />
Şahısları Evde Saklama Emniyeti<br />
Genel olarak evde ev ahalisinden olmayan bazı şahısların<br />
gizlenmesi ev ahalisinin hayat akışından açık<br />
bir değişiklik yapmaması gerekir. Misal olarak; yakın<br />
dükkanlardan yapılan alış<strong>ve</strong>riş aşırı şekilde çoğaltılmaması<br />
gerekir. Özellikle de ekmek alımının çoğalmaması<br />
gerekir. Çöpler çok açık bir şekilde çoğalmaması<br />
gerekir. Eğer misafirler için kullandıkları özel şeyler<br />
varsa bunların çöplerinin de olmaması gerekir. Aynı şekilde<br />
bir anda evdeki seslerin <strong>ve</strong> gürültülerin de çoğalmaması<br />
gerekir. Komşuların gördüğü askılıklarda fazla<br />
elbise <strong>ve</strong>ya ev ahalisinin kullanmadığı yeni elbiseler<br />
olmaması gerekir. Eğer çocuklar o mıntıkadan değilse<br />
konuşmaları dikkati çekmemeli <strong>ve</strong> buna benzer şeylere<br />
dikkat edilmesi gerekir.<br />
49
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
Genel olarak evdeki durumun doğal olması lazımdır.<br />
Genel <strong>ve</strong> önemli olan bazı tavsiyelerde bulunacağız:<br />
––<br />
Eğer gizlenen kişiler saklanılacak yerdeki şehirden<br />
iseler, dilleri <strong>ve</strong> şekilleri o mıntıka ehlinden<br />
farklı değilse, en güzel olanı o kimselerin evde<br />
uzun süreli misafir <strong>ve</strong>ya eski ev sakinleri ile beraber<br />
yeni kiracılar olduğunu söylemek <strong>ve</strong> açıklamaktır.<br />
Böylelikle onların bulunması doğal olur<br />
<strong>ve</strong> kendilerini yoracak olan ihtiyatlar ile zorlanmazlar.<br />
––<br />
Eğer gizlenen kişilerin dili <strong>ve</strong>ya şekli o mıntıkanın<br />
ahalisinden farklı ise, tıpkı Afganistan emirliğinin<br />
yıkılmasından sonra Pakistanlıların yanında<br />
kalan <strong>ve</strong> mürted Pakistan hükümetinin kovaladığı<br />
Arap aileler gibiyse sakinliğin çok olması, hareketin<br />
az olması, e<strong>ve</strong> giriş çıkışların çok acil olan<br />
şeylerden dolayı olması, akşam olması <strong>ve</strong> dağınık<br />
değil de düzenli olması gerekir.<br />
––<br />
Bu halde ev ahalisinin satın aldıkları şeyleri gizlemeleri<br />
<strong>ve</strong> bir anda eşyaları dikkat çekecek şekilde<br />
e<strong>ve</strong> almamaları gerekir. Bu eşyalarını da uzak<br />
yerlerden satın almaları gerekir.<br />
––<br />
Garip olan misafirlerden; ister konuşma esnasında,<br />
ister telsiz, kasetten <strong>ve</strong>ya başka yerden çıkan<br />
garip sesleri komşuların dikkatini çekmemesi<br />
için kontrol altına almak gerekir.<br />
– – Ev ahalisi komşuları hakkında bir kıssa aktardıkları<br />
zaman sözlerinin farklı olmaması için bütün<br />
ev fertlerinin aynı kıssa üzerinde ittifak etmesi<br />
gerekir.<br />
50
■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />
––<br />
Az önce de söylediğimiz gibi askılığa asılan elbiselerin<br />
doğallığına, bunun mekana <strong>ve</strong> ahaliye<br />
uygun olmasına dikkat etmek gerekir.<br />
––<br />
Çocukların hareketlerine, hatalarına, seslerine <strong>ve</strong><br />
komşular ile karışmasına karşı uyanık olmak gerekir.<br />
Güzel olan o çocukların ev ahalisi çocukları<br />
ile beraber olması böylelikle onların dilini öğrenmeleri<br />
<strong>ve</strong> diğer çocuklar ile <strong>ve</strong>ya zaruri sebepten<br />
ötürü dışarı çıktıkları zaman dikkat çekmemeleri<br />
gerekir.<br />
––<br />
Ev ahalisinin çocuklarının komşu çocuklar ile<br />
<strong>ve</strong>ya medreselerde yabancı misafirleri hakkına<br />
konuşmasına <strong>ve</strong> işi açığa çıkarmasına karşı uyanık<br />
olmak gerekir.<br />
Silah Satın Alma, Taşıma <strong>ve</strong><br />
Depolama Emniyeti<br />
––<br />
Silah tüccarlarının <strong>ve</strong> bu iş ile uğraşan çetelerin<br />
çoğunluğunun istihbarat ile çalıştığını bilmen<br />
gerekir. Dolayısıyla onlardan ihanet <strong>ve</strong> kalleşlik<br />
olabileceğini bilmen <strong>ve</strong> onlar ile muamelende<br />
dikkatli olman gerekir.<br />
– – Silah satın alımında esas satın alma yerinin kabileler<br />
olmasında <strong>ve</strong> ihtiyaç olan yere direk sizin<br />
götürmenize dikkat edin. Bundan daha kolayı ise<br />
mürted hükümetin askerleri <strong>ve</strong>ya polislerinden<br />
ganimet olarak alınan özellikle hafif silahları<br />
elde etmeye çalışın. Bu taşımaktan daha kolaydır<br />
<strong>ve</strong> külfeti daha azdır.<br />
51
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
––<br />
Depolama için kullanılan evin bilinmemesi için<br />
ziyaret <strong>ve</strong> toplanma evlerinden biri olmaması gerekir.<br />
Bunda olacak zarar büyüktür <strong>ve</strong> tehlikelidir.<br />
––<br />
Kendisinde silahın depolandığı ev sahibi kimsenin<br />
şüpheli biri olmaması bilakis şüphelerden<br />
uzak bir kişi olması gerekir.<br />
––<br />
Silahlardan büyük bir miktarı bir evde depolamayın<br />
<strong>ve</strong> büyük bir miktarı bir anda taşımayın.<br />
––<br />
Patlayıcı <strong>ve</strong> yanıcı maddeleri çıkma ihtimali olan<br />
bir kazadan dolayı temiz insanların öldürülmesine<br />
<strong>ve</strong>sile olma ihtimalinden dolayı yerleşim<br />
bölgelerinde depolamayın. Bilakis şehir dışında,<br />
çiftlikler <strong>ve</strong> uzak köylerde depolayın.<br />
––<br />
Silah <strong>ve</strong> patlayıcı madde depolayan kişi silah <strong>ve</strong><br />
patlayıcı maddelerin depolanma kurallarını bilmelidir.<br />
Bu kurallar buna özel kitaplarda açıklanmıştır.<br />
––<br />
İstihbarat ekiplerinin ev baskınlarında yer altına<br />
gömülü olan silahların yerini öğrenmek için<br />
madene hassas dedektör getirdiklerini bilmeniz<br />
gerekir. Silahların dikkatli bir şekilde araştırılma<br />
ihtimali olmayan yerlere depolanması gerekir. O<br />
yeri de sadece bir şahıs <strong>ve</strong> başka yedek bir şahsın<br />
bilmesi gerekir.<br />
––<br />
Amelleri gerçekleştiren <strong>ve</strong> iletişimi sağlayan kardeşlerin<br />
silahların saklandığı yerleri bilmemeleri<br />
gerekir. Çünkü onlar her an yakalanmaya maruz<br />
kalıp yerin açığa çıkmasına sebep olabilirler.<br />
– – Faydalı olan şeylerden biri de, silahlandırma<br />
<strong>ve</strong> silahları depolama ile görevli olan kimsenin,<br />
52
■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />
lazım olan silahları amelden önce gü<strong>ve</strong>nli bir şekilde<br />
mücahidlere teslim etmesi, işleri bittikten<br />
sonra da düzenli bir şekilde onlardan geri almasıdır.<br />
İletişim Yollarının Emniyeti<br />
İletişim yolları istihbarat birimlerinin mücahidlere<br />
<strong>ve</strong> İslam için çalışanlara hazırladığı en önemli yataklardan<br />
biridir. Yine bu firavun hükümetlerinin, düşmanların<br />
<strong>ve</strong> kâfirlerin; Müslümanlardan, sırlarından<br />
<strong>ve</strong> hareketlerinden haber aldıkları en tehlikeli kaynaktır.<br />
Şöyle ki bu iletişim yolları mücahidlerin <strong>ve</strong> çalışan<br />
kişilerin çalışabilmeleri <strong>ve</strong> mücahidleri birbirlerine bağlamaları<br />
için kullanmaktan vazgeçemediği şeylerden<br />
biridir. Öncelikle günümüzde en çok kullanılan iletişim<br />
yollarını arz edip bunlardan her bir yolun gü<strong>ve</strong>nliği için<br />
bazı tavsiyelerde bulunacağız. Bu yollar şunlardır;<br />
1. Telefon<br />
2. Ev <strong>ve</strong>ya işyeri sabit telefonu<br />
3. Uzun <strong>ve</strong>ya kısa menzilli kablosuz iletişim cihazı<br />
4. Direk internet ağları <strong>ve</strong>ya mail yolu aracılığı ile<br />
iletişim<br />
Bu yolların her biri, tehlikeleri <strong>ve</strong> kendi sınırınca emniyeti<br />
hakkında konuşacağız.<br />
53
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
Telefon Kullanma Emniyeti<br />
Başlangıç olarak; günümüzde mücahidlerin <strong>ve</strong> gizli<br />
örgütlerin zarara uğramasının en büyük sebebi telefon<br />
diye isimlendirilen cihazdır dersek, aşırıya gitmiş olmayız.<br />
İkinci derecede de sabit telefonlar gelmektedir.<br />
Hatta düşman kâfirlerin <strong>ve</strong> hükümetlerin medyaları,<br />
mücahidlerin telefonu kötü kullanmalarından ötürü<br />
elde ettikleri bilgi hazinelerinden dolayı sevinçlerini<br />
açıkça söylüyorlar. Bunlara rağmen hala mücahidler<br />
<strong>ve</strong> Allah’ın dini için çalışan kimseler kendilerini <strong>ve</strong> sırlarını<br />
bu açık bela olan telefon sayesinde tehlikeye atmaktadırlar.<br />
Bundan dolayı bu cihazın tehlikelerini <strong>ve</strong><br />
şayet biz bunu kötü kullanırsan istihbarat birimlerinin<br />
bundan nasıl faydalandığını bilmemiz gerekir. Buna<br />
öncelikle telefonların çalışma yolunu anlatarak başlayalım.<br />
Bu yolu aşağıdaki resimden sonra açık bir şekilde<br />
şerh edeceğiz.<br />
54
■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />
––<br />
1 numaralı telefon konuşma isteğini A numaralı<br />
telefona gönderir.<br />
––<br />
Mesela “Jazz” şirketi ile çalışan sim kart bu konuşma<br />
isteğini kendi mekanına en yakın olan kuleye<br />
gönderir.<br />
––<br />
Gönderme kulesi (2) bu görüşme isteğini kişinin<br />
sim kartının kendisinden olduğu şirketin merkezi<br />
istasyonuna gönderir.<br />
––<br />
İstasyon bu isteği (*S) diye işaretlenmiş uyduya<br />
gönderir.<br />
––<br />
Uydu da bu isteği karşıdaki telefonun sim şirketi<br />
olan –misal olarak) U.FON şirketinin istasyonuna<br />
gönderir.<br />
––<br />
Doğal olarak bu istasyon da bu isteği güçlendirme<br />
kulelerine taşır <strong>ve</strong> oradan da aranmak istenilen<br />
(A) telefonuna bunu gönderir. Sonra da o<br />
kimse yanında telefon çalar <strong>ve</strong> aramayı bu yol ile<br />
açar. Bu işlemlerin hepsi iki <strong>ve</strong>ya üç saniye alır.<br />
Bu iletişim ağları <strong>ve</strong> bunları kullandığın halde istihbarat<br />
bimlerinin bundan ne kadar bilgi alabildiği hususunda<br />
bilmen gereken önemli bilgiler vardır.<br />
– – Uydular, telefonunun kendisinden olduğu şirketlerin<br />
merkezi istasyonları <strong>ve</strong> oradaki cihazlar<br />
senin konuşma yaptığın yeri tam olarak doğru<br />
bulabilirler. Bu da senin ile sana haber gönderen<br />
en güçlü kule arasındaki mesafeyi hesaplayarak<br />
gerçekleşir. Yine (A) telefonunda yerini o telefon<br />
ile en yakın kule arasındaki mesafe ile bulunabilir.<br />
Bu yer tespiti senin ile kule arasındaki mesafe<br />
55
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
56<br />
<strong>ve</strong> köşe hesabı bilindikten sonra bilgisayarın yaptığı<br />
ufak bir hesaptan sonra gerçekleşir.<br />
––<br />
Sadece telefon numarandan telefon şirketinin<br />
merkezi bilgisayarı, telefonu satın alırken <strong>ve</strong>rdiğin<br />
bütün isimleri, adresleri <strong>ve</strong> tafsilatları sunabilir.<br />
––<br />
Şirketin <strong>ve</strong> istihbarat birimlerinin bilgisayarı senin<br />
cihazına girip içindeki bütün bilgilerden bir<br />
kopya alabilir. Bu bilgiler de:<br />
A-) Telefona kaydettiğin bütün isimler <strong>ve</strong> rakamlar.<br />
B-) Numarayı aldığından <strong>ve</strong>ri konuştuğun bütün<br />
numaralar.<br />
C-) Seninle konuşan bütün numaralar, konuşma<br />
tarihi <strong>ve</strong> vakti. Dolayısıyla bu rakamların sahiplerini,<br />
adreslerini <strong>ve</strong> telefonlarının içindekileri<br />
<strong>ve</strong> bu numara ile konuşan bütün numaraların<br />
bilgisini alabilir.<br />
Şirketin bilgisayarı konuşmaları kaydedebilir. Bazı<br />
kaynaklar bütün konuşmaların kaydedilip depolandığını<br />
<strong>ve</strong> sonra da istihbarat ekipleri istedikleri zaman<br />
belirli vakit <strong>ve</strong> tarihte yapılmış konuşmaları iletişim<br />
şirketlerinden alabileceklerini söyler.<br />
Telefon hakkında bilmen gereken çok önemli bir<br />
mesele vardır. Her telefonun içinde küçük bir bilgisayar<br />
vardır <strong>ve</strong> bunun da tıpkı araba motorunun numarası<br />
olduğu gibi numarası vardır. O rakam bu telefona<br />
hastır. Telefona sim kartını taktığın zaman merkezi<br />
şirket telefon numaranı o cihazın içindeki kendisine<br />
özel numaraya bağlıyor. Şayet telefon numaranı –sim
■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />
kartını- değiştirecek olsan yeni rakamın kendisine tabi<br />
olduğu şirket senin rakamını telefonunun rakamına<br />
bağlar. Üçüncü defa numaranı değiştirsen de durum<br />
aynıdır. O da numaranı telefonun numarasına bağlayacaktır.<br />
Dolayısıyla istihbarat birimleri araştıracak olsalar<br />
misal olarak (AX302) numaralı telefonda üç ayrı<br />
hattın kullanıldığını <strong>ve</strong> bunların bir şahsa ait olduğunu<br />
bilecektir.<br />
Farz edelim ki sen gü<strong>ve</strong>nlik ihtiyatından ötürü ailen<br />
ile bir numaradan, işin ile alakalı konularda başka<br />
bir numaradan, cihad meseleleri için üçüncü ayrı<br />
bir numaradan <strong>ve</strong> diğer kardeşler için de dördüncü bir<br />
numaradan konuşsan <strong>ve</strong> cihad için kullandığın hattın<br />
ihtiyattan ötürü senin adına olmasa bile istihbarat kullandığın<br />
herhangi diğer numaradan senin ismini <strong>ve</strong>ya<br />
belirli birinin ismini bilecek <strong>ve</strong> bilgileri toplayarak sana<br />
ulaşacaktır.<br />
Yine bilmen gereken meselelerden biri de, istihbarat<br />
birimleri istedikleri zaman senin cep telefonunu <strong>ve</strong>ya<br />
sabit ev telefonunu basit bir dinleme cihazına bağlayabilir.<br />
Böylelikle telefonun etrafında 20 metreye kadar<br />
varan mesafede konuşulan şeyleri duyabilir. Aynı<br />
şekilde bu daire içinde olan bütün sesler <strong>ve</strong> konuşmaları<br />
da kaydedebilir. Sim kartını söksen <strong>ve</strong> telefonunu<br />
kapatsan dahi telefonu kullanmak onlar için mümkündür.<br />
Bunun önünü kesen tek şey; telefonun bataryasını<br />
sökmek, sim kartını sökmek <strong>ve</strong> telefonu önemli meselelerin<br />
konuşulduğu yerden uzak tutmaktır.<br />
Bilmen gereken önemli malum meselelerden biri de<br />
şudur: İstihbarat birimleri telefonlardaki hatlar üzerine<br />
kullanışı yaygın olan kelimeleri <strong>ve</strong>ya önemli isimleri<br />
programlayabiliyorlar. Yine bilgisayarı, hat üzerine<br />
bağlayarak konuşan kimsenin misal olarak Pakistan’da<br />
57
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
Arapça dili, ecnebi devletlerin dilleri <strong>ve</strong>ya kendileri hakkında<br />
casusluk yapmak istedikleri kişilerin diline bağlanıp<br />
bunları duyduğu zaman açılan bir programa da<br />
bağlayabilirler.<br />
İstihbarat birimleri tarafında takip edilen <strong>ve</strong> aranan<br />
kimselerin dikkat etmesi gerek önemli bir mesele daha<br />
vardır. O da şudur: Şayet bir şahıs istihbarat için çok<br />
önemliyse istihbarat bu kişinin ses titreşimlerini bilgisayara<br />
kaydedecektir. Bilimsel olarak da sabit olmuştur<br />
ki tıpkı her insanın diğerlerinden ayrı parmak izi<br />
olduğu gibi her insanın diğer insanlardan ayrı olan ses<br />
titreşimleri de vardır. Binaenaleyh, şayet istihbarat birimleri<br />
belirli bir kişinin ses titreşimini belirli bir çember<br />
içinde bilgisayara programlamışsa o kimseyi telefonda<br />
konuştuğu an bulabilecektir. Dolayısıyla numarasını <strong>ve</strong><br />
konuştuğu yeri de öğrenmiş olacaktır.<br />
Bu sorunun, istihbarat birimleri tarafından aranan<br />
kişilerin tam olarak telefon kullanmayı terk etmeleri <strong>ve</strong><br />
ihtiyaçlarını gidermede yardımcılarını kullanmak ile<br />
yetinmelerinden başka bir çözümü yoktur.<br />
Telefonların <strong>ve</strong> uyduların son musibetlerinden biri<br />
de şudur: Amerika, pilotsuz olarak çalışan elektronik<br />
uçaklar çıkartmış <strong>ve</strong> böylelikle kablosuz bağlantıları <strong>ve</strong><br />
telefon konuşmalarını dinleyerek, şayet konuşma yeri<br />
Amerika’nın, üslerinin <strong>ve</strong> hava devriyelerinin bulunduğu<br />
yer içinde ise konuşma birkaç dakika sürmeye<br />
devam ettiği anda oraya çok hızlı bir şekilde füze gönderip<br />
konuşulan yeri vurabiliyor. Allah’ın düşmanı bu<br />
bilimsel olarak gelişmiş yol ile düşmanlarından büyük<br />
olanlarına <strong>ve</strong> mücahidlerin komutanlarına suikastlarında<br />
başarılı olmuştur.<br />
58
■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />
Telefonun kullanım yolu <strong>ve</strong> tehlikesi hakkında <strong>ve</strong>rdiğimiz<br />
bu ufak bilgiden sonra şu an tavsiyeler hakkında<br />
konuşabiliriz.<br />
Telefon kullanımı ile ilgili Gü<strong>ve</strong>nlik tavsiyeleri <strong>ve</strong> ihtiyatları:<br />
––<br />
Şayet sen istihbarat birimleri tarafından önemli<br />
bir şekilde araştırıldığını biliyorsan en güzel çözüm<br />
yolu cep telefonu <strong>ve</strong>ya sabit telefon kullanmamandır.<br />
––<br />
Şayet istihbarat birimlerinin numaranı takip<br />
ettiklerinden şüphe ediyorsan, derhal bunu kırıp<br />
yeni bir numara almalısın. Aynı şekilde önce<br />
açıkladığımız gibi telefonun kendi numaraları<br />
senin numarana bağlandığı için telefonunu da<br />
değiştirmelisin.<br />
––<br />
Şayet isminin <strong>ve</strong> adresinin bilinmemesini istiyorsan<br />
o halde kendi şahsi kimliğin <strong>ve</strong>ya onları<br />
sana ulaştıracak bilinen bir kimsenin kimliği ile<br />
numara alma. Bilakis senle hiçbir bağı olmayan<br />
sahte bir kimlik üzere açılmış numaradan al.<br />
––<br />
Telefon ile evinde <strong>ve</strong> işyerinde konuşmamalısın.<br />
Çünkü bu senin yerini belli edecektir. En güzel<br />
olan ise uzak bir yerde <strong>ve</strong>ya motosiklet <strong>ve</strong> araba<br />
ile seyir halindeyken konuşmandır.<br />
– – Telefonu kullanmadığın zaman sim kartı <strong>ve</strong> bataryayı<br />
telefondan sökmelisin. Telefonunu sürekli<br />
açık tutmamaya çalış <strong>ve</strong> telefon ile konuşmak<br />
için arkadaşların arasında bir vakit üzere ittifak<br />
et.<br />
59
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
––<br />
İlk başta telefonu kendi tarafından konuşma isteği<br />
gönderip aramak için kullanmamaya sadece<br />
gelen aramaları kabul etmeye alış. Konuşacağın<br />
zaman da evinden <strong>ve</strong> iş yerinden uzak umumi bir<br />
yerde konuş. Bu şekilde senin bilmediğin ancak<br />
şüpheli olan kimselere de numaran bağlanmamış<br />
olur. Bu çok önemli bir bilgidir. (Telefon gelen<br />
aramaları karşılamak içindir. Zaruret olmadığı<br />
müddetçe aramak için değil.)<br />
Yine bilmelisin ki, eğer senin numaran sahte kimlik<br />
üzerine alınmışsa ancak bundan sonra kendi isimleri<br />
<strong>ve</strong> adresleri üzerine numara alan kimseler senin numarandan<br />
konuşurlarsa, istihbarat bunu bulacaktır <strong>ve</strong><br />
seni aramak için onları soruşturacaktır <strong>ve</strong> bu da onları<br />
sana ulaştıracaktır.<br />
Normal telefonlar ile konuşmak ayrı <strong>ve</strong> sahipleri belirsiz<br />
numaralı telefonlar ile konuşmak ayrı olması lazımdır.<br />
Onları bunlara bağlama. Böyle yaparsan yaptığın<br />
bütün telefon gü<strong>ve</strong>nlik programın bozulacaktır.<br />
––<br />
Gizli numaralardan bir <strong>ve</strong>ya iki arama isteği görürsen<br />
<strong>ve</strong>ya konuşma anında araya seslerin girdiğini<br />
duyarsan, hemen telefon numaranı değiştirmen<br />
gerekir. Çünkü bu istihbarat birimlerinin<br />
telefonları dinlemek <strong>ve</strong> sesleri kaydetmek için<br />
kullandığı yollardan biridir.<br />
– – Telefonu patlatma aleti olarak kullanmak istediğin<br />
zaman -ki bu günümüzde çok yaygındır- sim<br />
kartının bilinen bir adam üzerine değil de sahte<br />
bir kimlik üzerine çıkartılmış olması gerekir. Çünkü<br />
belki o patlamayacaktır <strong>ve</strong>ya mayın çalışmayacaktır.<br />
Böylelikle telefon sahibinin ismi <strong>ve</strong> satın<br />
aldığı yer belli olacaktır. Soruşturma yaparak da<br />
60
■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />
onu satın alan kimseye ulaşılacaktır. Bu gerçekten<br />
de bir defasında Pakistan’da gerçekleşti <strong>ve</strong> bir<br />
cihad şebekesinin açığa çıkmasına sebep oldu.<br />
Sim kartın sahibi bilinmemesi gerekir.<br />
––<br />
Önemli meseleler <strong>ve</strong> sırlar için sen <strong>ve</strong> konuştuğun<br />
birden fazla kişi varsa, en güzel olanı her bir kişi<br />
<strong>ve</strong>ya iki kişi için özel bir telefon ayarlamandır.<br />
Tek bir ağ üzerinden üç <strong>ve</strong>ya dört telefon ile konuşulmaması<br />
gerekir. Diğerlerinin de burada geçen<br />
gü<strong>ve</strong>nlik önlemlerini <strong>ve</strong> tavsiyelerini yerine<br />
getirmeleri gerekir.<br />
Böylelikle telefonun tehlikelerini açıklama <strong>ve</strong> önce<br />
geçen açıklamalar ile herhangi bir kardeş bütün bu ihtiyatları<br />
uygulamanın zor olduğunu anlayacaktır. Günümüzde<br />
de olduğu gibi kardeşler bu kuralları yerine<br />
getirmede gevşek davranacaktır. Telefonsuz çalışmaya<br />
alışın <strong>ve</strong> telefonları kullanmayı da çok zaruri olduğu<br />
zaman <strong>ve</strong> geçen ihtiyatların hepsi uygulandıktan sonra<br />
kullanmaya kısıtlayın.<br />
Son olarak önemli bazı bilgiler daha vardır:<br />
1. Telefonlarda açık isimler zikretmeyin.<br />
2. Telefonlarda doğru adresleri zikretmeyin.<br />
3. Telefonlarda gerçek olduğu gibi buluşma yerini<br />
zikretmeyin.<br />
4. Gü<strong>ve</strong>nliği hissettiğinizden <strong>ve</strong> tembellikten dolayı<br />
bu kuralları çiğnemeyin.<br />
5. Aranızda anlaştığınız şifreler <strong>ve</strong> rumuzlar kullanın.<br />
61
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
Sonuç olarak da: “Allah en iyi koruyandır <strong>ve</strong> O, merhametlilerin<br />
en merhametlisidir.”<br />
İşyeri, Ev <strong>ve</strong>ya Kablolu Telefonları Kullanma<br />
Emniyeti<br />
İlk olarak bilmeniz gerekir ki; Sabit kablolu telefon<br />
cep telefonundan daha tehlikelidir. Çünkü bunun adres<br />
bilgisini <strong>ve</strong> sahibini gizlemek, faturalarını <strong>ve</strong> kendisiyle<br />
konuştuğu kimselerin numaralarını gizlemek mümkün<br />
değildir. Bu zorunlu olarak açıktır. Bundan dolayı<br />
buradaki ihtiyatlar daha da büyük olmalıdır.<br />
Başlangıç olarak derim ki; cep telefonunun tehlikeleri<br />
<strong>ve</strong> alınması gereken ihtiyatlar hakkında zikrettiğimiz<br />
her şeyin tıpkısı <strong>ve</strong> daha fazlası sabit telefonda gözetilmesi<br />
gerekir. Önce geçenlere ek olarak kısaca şu ihtiyatları<br />
da tavsiye ederiz:<br />
A-) İş yerinde <strong>ve</strong> evinde sabit telefon bulundurmaman<br />
en güzel olandır.<br />
B-) Eğer sabit telefonun varsa bunu konuşma <strong>ve</strong><br />
oturma odasından uzak tut.<br />
C-) Önemli konuşmalar <strong>ve</strong> toplantılar esnasında sabit<br />
telefonun kablosunun sökülmesi gerekir.<br />
D-) Sabit telefon numaranı tutuklanma imkanı olan<br />
birine <strong>ve</strong>rme. Çünkü o telefon defterinde anında seni<br />
açığa vuracaktır.<br />
Telefon numaraların kendisinde kayıtlı olduğu defter<br />
istihbaratın şahısları tutukladıklarında ilk el koyduğu<br />
şeydir. Sonra da orada geçen isimleri <strong>ve</strong> adresleri<br />
tutuklamaya başlar.<br />
62
■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />
E-) Telefonun ilk baştaki numaralarına dikkat etmen<br />
gerekir. Bu, tıpkı baştaki kodun ülke <strong>ve</strong> şehri belli ettiği<br />
gibi oturulan mıntıkayı belli eder.<br />
P.C.O. (Jeton Yada Arama Kartlı Ankesörlü<br />
Halka Açık Telefonlar) Yerlerinden Umumi<br />
Telefon Kullanma Emniyeti<br />
P.C.O telefonları genelde normal ev telefonları gibi<br />
kablolu telefonlardır. Bazen de devletler arası konuşmalar<br />
için özel olan cep telefonu da olabilir. P.C.O telefonunu<br />
kullanırken şu tavsiyelere dikkat etmelisin:<br />
––<br />
Bilmelisin ki; P. C.O numarası numaralar <strong>ve</strong> ilk<br />
baştaki kodlardan mekanı <strong>ve</strong> mıntıkayı belirler.<br />
Bundan dolayı evine yakın bir yerden konuşma.<br />
Farklı <strong>ve</strong> uzak yerlerden konuşmaya çalış.<br />
––<br />
Cüzdanını, özel evraklarını <strong>ve</strong> kendisine konuştuğun<br />
kimselerin numaralar <strong>ve</strong> isimlerini yazdığın<br />
kağıdı P.C.O dükkanında unutmamaya dikkat et.<br />
Bu yaygın bir hastalıktır.<br />
––<br />
Bilmelisin ki; P.C.O kendi bilgisayarı <strong>ve</strong> özel defterine<br />
konuştuğun her kişinin numarasını kaydetmektedir.<br />
Bu numaralar da her ay olan faturada<br />
geçmektedir.<br />
––<br />
Bilmelisin ki; P.C.O sahiplerinden bazıları istihbarat<br />
ekipleri ile çalışmaktadırlar.<br />
– – İsmini, şahsi kimliğini <strong>ve</strong> fotoğrafını, P.C.O sahiplerinin<br />
telefonunu <strong>ve</strong>ya faksı kullansan bırakmayacaksın.<br />
Senden bunları isterse, yanında olmadığını<br />
söyleyerek özrünü beyan et.<br />
63
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
––<br />
Büyük <strong>ve</strong> gelen gideni çok olan bir P.C.O yeri seç.<br />
Seni kimsenin işitmediği özel <strong>ve</strong> tek konuşma<br />
hücreleri olması en güzel olanıdır.<br />
––<br />
Bir P.C.O yerinden sahibinin seni tanımaması için<br />
birkaç defa konuşma.<br />
Kendi mıntıkandan çık <strong>ve</strong> P.C.O numarasının ilk rakamları<br />
o bulunduğu yeri <strong>ve</strong> mıntıkayı belli ettiğini hatırla.<br />
64<br />
Telsiz Cihazlarını Kullanma Emniyeti<br />
Malumdur ki, telsiz aletleri belirli ses dalgalarını<br />
göndererek çalışır. Bu ses dalgasına açık olan her cihaz<br />
bunları dinleyebilir. Günümüzde yaygın olan haberleşme<br />
cihazları iki çeşittir:<br />
Bir çeşit telsiz kısa mesafelidir. Mesafesi kendisi için<br />
kurulmuş olan kısa mesafeli antenler ile 5-50 kilometre<br />
arasında gidip gelir. Bu mesafeyi daha fazla anten <strong>ve</strong><br />
gönderme güçlendirici alet koyarak biraz daha çoğaltılabilir.<br />
Bazı çeşitler de vardır ki uzun mesafelidir. Bunun<br />
mesafesi binlerce kilometreye ulaşabilir. Bunun örneği;<br />
ordular <strong>ve</strong> polislerin bir beldeyi sarmak için <strong>ve</strong>ya bir<br />
beldeden diğer belde ile iletişim kurmak için kullandıkları<br />
çeşittir. Bizi şuan burada ilgilendiren şey bu yolları<br />
kullananın dikkat etmesi gereken bazı gü<strong>ve</strong>nlik tavsiyeleridir.<br />
A-) Belirli halde konuşmak için telsizini yarım dakikadan<br />
fazla açma. Özellikle de istihbarat birimlerinin,<br />
düşman dinleme cihazlarının <strong>ve</strong> yeni çıkan yeri<br />
gök <strong>ve</strong> uzay dinlemelerinin olduğu yerlerde dikkat et.
■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />
Kendisinden konuşma yaptığın yeri bittikten sonra hızlıca<br />
terk etmen gerekir.<br />
B-) Bilmelisin ki, büyük şehirler bütün şehri kapsayacak<br />
şekilde kuleler ile doludur. Bunlar şüpheli kablosuz<br />
gönderimlerin yerini belli ederler. Kendisi içinde “Râşide”<br />
adında cihaz olan arabalar harekete geçer, istihbarat<br />
birimlerine yayının geldiği yeri gösterir <strong>ve</strong> böylelikle<br />
onlar o yeri abluka altına alıp basarlar.<br />
Bunu yenmek de sadece konuşma vaktini az tutarak<br />
<strong>ve</strong> hemen o yerden ayrılarak olur.<br />
C-) Düşmanın aynı dost gibi seni duyduğunu göz<br />
önünde bulundurarak açık sözler ile konuşmamalısın.<br />
Bilakis önceden anlaşılmış olan rumuzlar <strong>ve</strong> şifreler ile<br />
konuşmalısın.<br />
Eğer <strong>ve</strong>rilecek mesajlar önemliyse, kardeşler arasında<br />
ittifak edilmiş olan karmaşık şifreli sözler olması gerekir.<br />
Birçok defa açık konuşmalar nice musibet <strong>ve</strong> felaketlere<br />
sebep oldu.<br />
D-) Casusluk uçakları <strong>ve</strong> yapay uydular gönderilen<br />
kablosuz sesleri duyar <strong>ve</strong> yer tespiti yapabilir. Aynı şekilde<br />
hazır olan uçaklar da kablosuz yayının gönderildiği<br />
yerin tam üstüne düşecek şekilde füze gönderebilir.<br />
Bu teknolojik gelişmelere dikkat edin.<br />
E-) Şehir içinde sınırlı bir müddet için küçük telsizleri<br />
kullanıp hemen yer değişimi yapabilirsin. Telsizin şekline<br />
dikkat et. Çünkü telsizin şekli bellidir.<br />
F-) Şayet gönderme frekanslarına ulaşabilirseniz<br />
ordu, polis, emniyet birimleri <strong>ve</strong> düşmanın mesajlarını<br />
dinlemek için gönderme cihazlarından istifade edebilirsiniz.<br />
Gönderme cihazları da ancak bir ses gönderildiği<br />
65
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
zaman bulabilir. Ancak sadece kullanım için olursa tıpkı<br />
diğer telsizler gibi hiçbir şeyi açığa vurmayacaktır.<br />
Allah en iyi bilendir.<br />
İnternet <strong>ve</strong> Mail Vasıtasıyla İletişim Emniyeti<br />
İlk olarak söylemek isterim ki, benim bu konu hakkındaki<br />
bilgilerim sınırlıdır <strong>ve</strong> genel bilinen bilgilerdir.<br />
Bu konuda uzman biri gibi konuşmayacağım. Bilakis<br />
bu konu hakkında konuşulan <strong>ve</strong> benim raporlarda<br />
gördüğüm <strong>ve</strong> özel tecrübemden bildiğim bazı gü<strong>ve</strong>nlik<br />
tavsiyelerini zikredeceğim.<br />
İlk olarak; bilgisayarda uzman olan, bu cihazın çalışma<br />
parçalarını, edevatını, özelliklerini, internet ağlarının<br />
çalışma yolunu <strong>ve</strong> bunların gü<strong>ve</strong>nliğini bilen<br />
kardeşler dışında kimsenin kullanmamasını nasihat<br />
ediyorum.<br />
Bu konuda gü<strong>ve</strong>nlik raporları da internetin kendisinde<br />
vardır, okunabilir. Bu iletişim yolu; faydalı, tehlikeli<br />
<strong>ve</strong> karışıktır. Bunu kullanmak için uzmanlaşmış<br />
kimseler gerekir.<br />
Ben tavsiyelerimi şuan gelecek olanlar ile özetliyorum:<br />
––<br />
İnternete bağlanmak için sabit kablolu ev telefonunu<br />
kullanmak.<br />
––<br />
Genel internet dükkanlarından alınmış kablo<br />
kullanmak<br />
– – Cep telefonunu kullanmak, internete <strong>ve</strong> bilgisayara<br />
bağlamak<br />
66
■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />
––<br />
Mahalli internete bağlı olan internet telefonlarını<br />
kullanmak.<br />
––<br />
(LB) başlığı ile beraber televizyon anteni kullanmak<br />
<strong>ve</strong> bunu internet çekme yönüne çevirmek.<br />
––<br />
Uyduya bağlı bilgisayar cihazını kullanmak <strong>ve</strong><br />
direk internete bağlanmak.<br />
––<br />
Genel internet kafeleri kullanmak.<br />
Bu yollar ile alakalı bazı bilimsel <strong>ve</strong> gü<strong>ve</strong>nlik içeren<br />
bilgileri bilmen gerekir.<br />
A-) Bilmelisin ki, sen bilgisayarını geçen yollardan<br />
biri ile internete bağlarsan, o internet şirketinin merkezi<br />
bilgisayarı senin kullandığın bilgisayarın hard diskinde<br />
bulunan bütün dosyaları <strong>ve</strong> bilgileri çekebilir.<br />
Bundan dolayı iletişim için kullanılan bilgisayarın<br />
düşmanın bilmesini istemediğin önemli bilgileri kapsamaması<br />
gerekir. Yine bilmelisin ki, genel <strong>ve</strong>ya mahalli<br />
istihbarat birimleri “Teröre karşı savaş” adı altında<br />
interneti kullananları gözetlemek için internet şirketleri<br />
ile yardımlaşırlar. Bundan dolayı interneti kullanmak<br />
için özel bir bilgisayar belirlemen gerekir. Veya en azından<br />
internet ile işin bittikten sonra değiştireceğin bir<br />
hard diskinin olması gerekir. Sonra da istediğin bilgileri<br />
oraya aktarabilirsin.<br />
B-) İstihbarat birimleri İslami grupların, cemaatlerin<br />
<strong>ve</strong> özellikle de cihadi grupların internet sitelerini<br />
gözetleyip o siteyi ziyaret eden kimselerin numaralarına<br />
da bakıyorlar. Aynı şekilde mücahidler <strong>ve</strong> çalışanlar<br />
için askeri bilgiler <strong>ve</strong> eğitimler <strong>ve</strong>ren sitelere bakıyorlar.<br />
Dolayısıyla eğer o numaraların sahipleri bu sitelere gü<strong>ve</strong>nli<br />
bir şekilde girmemişlerse, onları çözebiliyorlar.<br />
67
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
C-) Şüpheli sitelere giriş yapman, telefonunun dinlenmesine<br />
sebep olacaktır. Eğer onlar tarafınca şüpheliysen<br />
telefondan seni takip etmeleri kendi telefonun ile<br />
girdiğin bütün internet sitelerini de takip etmeye sebep<br />
olacaktır.<br />
D-) Şayet telefonunu bilgisayarında internet kullanmak<br />
için bağladıysan söylediklerimiz telefonun için de<br />
geçerli olur.<br />
E-) Şayet genel internet dükkanlarından kablo çekmiş<br />
isen, o işyerinin sahibi istediği zaman <strong>ve</strong>ya istihbarat<br />
birimleri ondan istediği zaman girdiğin sitelere<br />
bakabilir.<br />
F-) Cep telefonunun merkezi istasyonu telefon ile konuştuğun<br />
zaman yerini tespit edebildiği gibi telefonundan<br />
internet kullandığın zaman da yerini tespit edebilir.<br />
G-) Yine küçük bilgisayar olan telefonunu mahalli<br />
internet şirketlerine bağlarsan o şirket tam olarak yerini<br />
tespit edebilir.<br />
H-) Söylediklerimizin hepsi internet için anten <strong>ve</strong><br />
uydu kullandığın zaman da geçerlidir. Şayet senin şüpheli<br />
sitelere girdiğinden şüphelenirlerse istedikleri zaman<br />
yerini tespit edebilirler.<br />
J-) Genel internet kafelerine gelince; bilmelisin ki,<br />
köyler <strong>ve</strong> şehirlerde olan bu yerlerin çoğu istihbarat birimlerinin<br />
gözetimi altındadır. İstihbarat birimleri bu<br />
kafelerden çoğuna gelen kimselerin interneti kullandığında<br />
nelere girdiğini çekmek için gizli <strong>ve</strong>ya açık kameralar<br />
yerleştirmişlerdir.<br />
Bu yerlerin sahiplerinin çoğu da istihbarat birimlerine<br />
bağlıdır. İnterneti kullanmada şüpheli bir durumda<br />
68
■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />
istihbarata haber <strong>ve</strong>rirler. İstihbarat birimleri sürekli<br />
gelen müşterilerden bazısını da istihbarat birimlerinden<br />
gönderir. Bazı mücahidler Pakistan’da internet<br />
kafelerinde tutuklandılar. Bazılarının da interneti gü<strong>ve</strong>nlik<br />
önlemleri almadan kullandıkları için evlerine<br />
baskın yapıldı.<br />
K-) Bilmelisin ki, bütün şehirlerde internet ziyaretçilerinin<br />
sayısı yüz binler <strong>ve</strong> milyonlara varır. İstihbarat<br />
birimleri hepsini kontrol edemez. Ancak aslen zaten<br />
şüpheli biriysen, belirli bir yerden tehlikeli bir dosya<br />
göndermenden <strong>ve</strong>ya askeri <strong>ve</strong> cihadi siteleri ziyaret etmenden<br />
dolayı senden şüphelenme gerçekleşir.<br />
L-) İstihbarat birimleri özel olarak internet üzerinden<br />
mail ile gönderilen mesajları gözetlemektedir. Özellikle<br />
de meşhur olan “Hotmail” “Yahoo” gibi Amerika şirketlerininkini<br />
araştırırlar. Bu gözetleme de şüphelilerin<br />
hareketlerini, mescidleri, islami merkezleri, genel olarak<br />
cihadçıların <strong>ve</strong> İslamcıların mesajlarında kullandıkları<br />
programlanmış isimler, şifreler <strong>ve</strong> rumuzları<br />
araştırarak gerçekleşmektedir. Bu gibi şüpheli kelimelerin<br />
geçtiği her şeyi kopyalarlar.<br />
M-) Arap ülkesi olmayan bir yerde Arapça mesaj<br />
göndermek Mail adresinin takip edilmesine sebep olabileceğine<br />
dikkat etmek gerekir. Bazı kardeşler arapça<br />
olan kelimeleri gözetleme olmasın diye latin harfleri ile<br />
yazmaktadırlar. Mesela: الله الرحمن الرحيم“ ”بسم kelimesini,<br />
BISMI ALLAH ALRAHMAN ALRAHIM şeklinde yazıyorlar.<br />
Yine عليكم الحمد لله“ ”السام kelimelerini “ALHAMDU LIL-<br />
LAH ASSALAMU ALAIKUM” şeklinde yazıyorlar.<br />
69
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
Bu konuşmanın gizliliğine hiçbir fayda <strong>ve</strong>rmez. Çünkü<br />
onlar bu yolu bildiler <strong>ve</strong> buna da bir çözüm buldurlar.<br />
Mesajın metninde daha çok dikkatli <strong>ve</strong> ihtiyatlı olmak<br />
gerekir.<br />
Zorunlu olarak bilmen gereken bilgileri gördükten<br />
sonra şuan sana bazı tavsiyeleri zikredeceğim.<br />
––<br />
Az önce de söylediğimiz gibi, internet ile uğraşan<br />
kimsenin bilgisayar, programları, gü<strong>ve</strong>nlikleri,<br />
internetin gü<strong>ve</strong>nliği, tehlikeleri <strong>ve</strong> buna benzer<br />
şeyler hakkında yeterli bir bilgiye sahip olması<br />
gerekir.<br />
––<br />
İnternet ile uğraşan kişi interneti kullanma bilgisi<br />
içeren yazıları okuması gerekir. Bunlar vardır <strong>ve</strong><br />
faydalıdır. İnternet üzerinden düşman casusluğu<br />
engelleyecek programların yollarını iyice bilmesi<br />
gerekir.<br />
––<br />
Şüpheli siteleri kullanacağın zaman <strong>ve</strong>ya özel bir<br />
mesaj göndereceğin zaman, internet üzerindeki<br />
kullanımına karşı yapılan casusluğu saptırmak<br />
<strong>ve</strong> yerini belli etmemek için “Proxy” programını<br />
kullanmalısın.<br />
––<br />
Genel olarak sana <strong>ve</strong>ya senin tanıdığın kişiye has<br />
olan telefondan önemli şeyler gönderme. Telefonundan<br />
gezmek <strong>ve</strong> okumak il yetin.<br />
– – Eğer işin şüpheli <strong>ve</strong>ya tehlikeliyse, genel olarak<br />
interneti kullanma. Gü<strong>ve</strong>nli yolla senin için istediğini<br />
gönderip seçmesi için başkalarını görevlendir.<br />
70
■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />
İstihbaratın açıkladığı <strong>ve</strong> gizlemediği kadarıyla senin<br />
yerini tespit eden en önemli yollar şunlardır:<br />
İlk olarak: Sabit telefonlar <strong>ve</strong>ya cep telefonlarını kullanmandır.<br />
İkincisi: Oturduğun yerden hangi yolla olursa olsun<br />
internet kullanmandır.<br />
––<br />
Mail için “Hotmail” <strong>ve</strong> “Yahoo” gibi Amerikan şirketlerini<br />
kullanma. Çünkü bunlar gözetlenmektedir.<br />
Amerika’ya düşman gibi olan devletlerin<br />
şirketlerini kullan. İnterneti açtığın anda “Proxy”<br />
uygulamasını açmayı <strong>ve</strong> kendi yerinden başka<br />
bir yerde girmeyi de unutma.<br />
––<br />
Önemli bilgileri Cd, disket <strong>ve</strong>ya flaşa taşıyacağın<br />
zaman açık olarak değil de gizli klasör olarak taşı.<br />
––<br />
İnterneti evinde, medresende, mescidinde <strong>ve</strong>ya iş<br />
yerinde kullandığın zaman, istihbarat sana belirli<br />
arapça, islami <strong>ve</strong> cihadi sitelere girme sebebini<br />
sorarsa akıllı bir açıklaman olsun. Devletlerin<br />
genelinde internet ziyaretleri suç değildir. Ancak<br />
yanında makul bir açıklaman olman gerekir.<br />
– – İnternetten indirdiğin; tehlikeli cihad kitapları,<br />
mücahidlerin açıklamaları, filmleri, resimleri,<br />
askeri hazırlık kitapları <strong>ve</strong> senin hakkında bir<br />
töhmet <strong>ve</strong>ya şüphe oluşturmaya sebep olacak<br />
şeyleri evinde saklama. Bu önemlidir. Evinin bu<br />
tür şeylerden temiz olması gerekir. Senin onlara<br />
baktığını bilseler bile bunu bilmeleri delil değildir.<br />
Ancak bu tür şeyleri ele geçirmek bu mücrimlerin<br />
yanında suç olacaktır.<br />
71
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
––<br />
İnternetin için özel bir hard diskinin olmasını <strong>ve</strong><br />
bunu evde saklamamanı hatırla.<br />
Sonuç olarak da: Allah en iyi koruyandır <strong>ve</strong> O, merhametlilerin<br />
en merhametlisidir.<br />
Gü<strong>ve</strong>nlik İle Alakalı Genel Uyarılar<br />
<strong>ve</strong> <strong>Tavsiyeler</strong><br />
Bu bölümde geçen yerlerde zikrettiğimiz şeyleri hatırlatma<br />
babından kısa bir şekilde tekrar zikredeceğiz.<br />
Yine önceki başlıklar altında geçmeyen bazı genel gü<strong>ve</strong>nlik<br />
tavsiyelerini de bunlara ekleyeceğiz. Başarıya<br />
ulaştıran Allah’tır.<br />
––<br />
İmanını sürekli yenile, niyetini düzelt <strong>ve</strong> Allah’a<br />
olan te<strong>ve</strong>kkülünü güzelleştir.<br />
––<br />
Her gün sabah, akşam <strong>ve</strong> yatarken yapılan zikirlere<br />
uy.<br />
––<br />
Kendi nefsine has günlük Kur’an okuma <strong>ve</strong> nafile<br />
namaz kılma virdi yap. Yine kendi nefsin için nafile<br />
oruçtan bir pay ayır. Bunların hepsi korumanın<br />
sebeplerindendir.<br />
––<br />
Kendi sırlarını <strong>ve</strong> kardeşlerinin sırlarını sakla <strong>ve</strong><br />
özellikle eşin, dostların <strong>ve</strong> ailen de olsa hiç kimseye<br />
kendisini ilgilendirmeyen konulardan bahsetmemeye<br />
kendini alıştır.<br />
– – Seni ilgilendirmeyen şeyleri sorma <strong>ve</strong> seninle<br />
alakalı olmayan bir meseleye girişme. Nebi (sallallâhu<br />
aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’in şu sözünü hatırla: “Kişinin<br />
kendisini ilgilendirmeyen şeyleri terk etmesi İslam’ının<br />
güzelliğindendir.”<br />
72
■ 4. BÖLÜM: DURMA VE HAREKET ETME EMNIYETI ■<br />
––<br />
Çok konuşan serserilerden uzak dur <strong>ve</strong> sırları yayamaya<br />
alışmış olan kimseler ile uğraşma.<br />
––<br />
Kendisini ilgilendirmeyen şeylerden soranları yer<br />
<strong>ve</strong> emirine işlerinden böyle olan kimselere ya nasihat<br />
edin ya da uzaklaştırın diye uyarıda bulun.<br />
––<br />
Ev <strong>ve</strong> cep telefonundan sakın. Geçen bilgileri <strong>ve</strong><br />
gü<strong>ve</strong>nlik kurallarını oku, bununla amel et <strong>ve</strong> sıkılıp<br />
gevşeklik yapma. Eğer böyle yaparsan ayağın<br />
kayar.<br />
––<br />
Önemli meseleler konuşacağınız zaman telefonları<br />
kapatın, batarya <strong>ve</strong> sim kartlarını sökün.<br />
––<br />
Önemli isimler, telefon numaraları <strong>ve</strong> adresleri<br />
sürekli yanında koruma. Onları şifreli bir şekilde<br />
kağıda yaz <strong>ve</strong> kendinden uzak bir yerde koru. Yanında<br />
sadece kullanacağın normal numaraları<br />
taşı.<br />
––<br />
Kaldığın yerde önemli <strong>ve</strong>sikaları gü<strong>ve</strong>nilir bir sığınağa<br />
koymak dışında koruma.<br />
––<br />
Şahsi <strong>ve</strong>ya ev bilgisayarında önemli sırları saklama.<br />
Bunu özel bir hard disk <strong>ve</strong>ya özel bir cd’ye<br />
koy.<br />
Bilgisayar <strong>ve</strong> internet kullanımı hakkında geçen gü<strong>ve</strong>nlik<br />
bilgilerine geri dön <strong>ve</strong> bak.<br />
– – Arabanda özel meseleler konuşma. Belki dinlenebilirsin.<br />
Arabanı şüpheli bir yere götürme. Şüpheli<br />
olan birinin de arabası ile evine <strong>ve</strong>ya görüşme<br />
yerine gelmesini engellemeye <strong>ve</strong> arabasını uzağa<br />
park ettirmeye çalış<br />
73
■ ŞEYH ÖMER ABDULHAKİM [EBU MUS'AB ES-SÛRÎ] ■<br />
––<br />
Taksi, berber <strong>ve</strong> mescidler gibi herkesin olduğu<br />
genel yerlerde kardeşin ile önemli meseleler konuşmamaya<br />
dikkat et.<br />
––<br />
Eğer tehlikeli bir görev <strong>ve</strong>ya tehlikeli bir buluşma<br />
yerine gideceksen, tutuklanırsan kendine <strong>ve</strong> başkalarına<br />
zarar <strong>ve</strong>rmemek için yanında önemli<br />
bilgi <strong>ve</strong> evraklar taşıma.<br />
––<br />
Eşin <strong>ve</strong> arkadaşların ile konuşurken sıralar hakkında<br />
konuşmamaya çok dikkat et. Bu emanetlere<br />
<strong>ve</strong> Müslümanların sırlarına ihanet etmektir.<br />
––<br />
Normal halinin, oturmanın <strong>ve</strong> hareketinin doğal<br />
olmasına dikkat et. Kendi halinde bir anda büyük<br />
bir değişiklik yapma bunu yavaş yavaş yap.<br />
––<br />
Eğer aranan <strong>ve</strong> gizlenen kimselerdensen, gizlenme<br />
şartlarına ihtiram et. Zorunlu olmadıkça<br />
hareket etmeyi çoğaltma. Evini <strong>ve</strong>ya arkadaşını<br />
ziyaret etme. Onlar ile görüşmeyi azalt. Bu görüşmeyi<br />
de sadece zorunlu olarak <strong>ve</strong> dakik gü<strong>ve</strong>nlik<br />
tedbirleri ile yap.<br />
––<br />
Gü<strong>ve</strong>nlik kurallarını tembellik sebebiyle terk<br />
etme. Nefsini <strong>ve</strong> kardeşlerini koruma niyeti ile Allah’a<br />
ibadet et. Telefon ile konuşma için uzaklaşman<br />
gerekiyorsa uzaklaş. Sıkıntı olmaz diyerek<br />
yakın yerde konuşma hatasını işleme. Cihad bir<br />
ibadettir <strong>ve</strong> bunda yorulmak sevaptır. Kendini <strong>ve</strong><br />
kardeşlerini koru.<br />
■ ■ ■ ■ ■<br />
74
son söz
Son olarak; acele bir şekilde bu konuda nasihat için<br />
aklıma gelenler bunlardı. Bu kısa kitabın başında<br />
dediğim şeye tembih ederek bu kitabımı bitiriyorum.<br />
Allah Teâlâ buyurdu ki: “İman edip de imanlarına zulmü<br />
(şirki) bulaştırmayanlar var ya; işte gü<strong>ve</strong>n onların<br />
hakkıdır. Doğru yolu bulmuş olanlar da onlardır.”<br />
(En’am, 82)<br />
Bilin ki; ilim önemlidir <strong>ve</strong> amel etmek ondan daha<br />
önemlidir. Amel önemlidir <strong>ve</strong> amelde ihlaslı olmak ondan<br />
daha önemlidir. Allah kulundan bir ameli ancak<br />
kendisi için olduğu zaman <strong>ve</strong> doğru olduğu zaman<br />
kabul eder. Amelin ihlaslı olması niyetin doğru olmasındandır.<br />
Amelin doğru olması da Allah’ın dediklerine<br />
<strong>ve</strong> Allah Rasûlü (sallallâhu aleyhi <strong>ve</strong> sellem)’in dediklerine<br />
(Kur’an <strong>ve</strong> Sünnet) uygun olmasıdır. Gü<strong>ve</strong>nlik meselelerinde<br />
de; gü<strong>ve</strong>nlik kurallarını bilmek önemlidir. Ancak<br />
bunlar ile amel etmek bundan daha önemlidir.<br />
Kardeşlerden birçoğu kuralların çoğunu bilirler <strong>ve</strong><br />
çiğnerler. Bunu ya tembellikten ya adetlerinden ya da<br />
imanın zayıflı <strong>ve</strong> gizli tutma sabrının azlığından dolayı<br />
yaparlar.<br />
Derim ki: Dilini, kulağını <strong>ve</strong> gözünü kendisi ile alakalı<br />
olmayan şeylere girişmekten koruyan sonra da<br />
telefonunu koruyan <strong>ve</strong> güzel kullanan kimse kendi <strong>ve</strong><br />
kardeşlerinin gü<strong>ve</strong>nliğinin üçte birini korumuştur.<br />
Yine bu kişi Allah’ın kendisine korumasını emrettiği<br />
farzlardan sonra nafileleri, zikirleri, görevlerini, Allah’a<br />
76
■ SON SÖZ ■<br />
te<strong>ve</strong>kkülünü <strong>ve</strong> imanını koruması ile bütün gü<strong>ve</strong>nliği<br />
korumuş olur.<br />
Allah’tan da bu kimselerin hatalarını silmesini <strong>ve</strong><br />
düşmanların gözlerini bu konuda köreltmesini istiyorum.<br />
Size de duayı tavsiye ederim. Çünkü yazılmış olan<br />
kaderi ancak dua geri çevirebilir.<br />
Az önce de dediğim gibi: Ey Kardeşlerim <strong>ve</strong> mücahidler<br />
bilin ki, Allah’ın istediği olur <strong>ve</strong> istemediği olmaz.<br />
Güç <strong>ve</strong> kuv<strong>ve</strong>t yalnızca Aliy <strong>ve</strong> Azim olan Allah’a aittir.<br />
Kalemler olacak şeyler hakkında kurumuştur. Hiçbir<br />
tedbir kadere fayda <strong>ve</strong>remez. Allah’tan dünya <strong>ve</strong><br />
ahirette affı <strong>ve</strong> afiyeti dileyin <strong>ve</strong> O’ndan güzel sonu isteyin.<br />
Allah bizi <strong>ve</strong> sizi şeytanın, insanların <strong>ve</strong> cinlerin<br />
tuzaklarından; kâfir, mürted <strong>ve</strong> münafık tağutların da<br />
zulmünden korusun. Allah bizi <strong>ve</strong> sizi zalimlerin <strong>ve</strong> yardımcılarının<br />
şerrinden korusun.<br />
Sizi emanetleri zayi olmayan Allah’a emanet ediyoruz.<br />
Allah’ım efendimiz Muhammed’e, aline <strong>ve</strong> ashabına<br />
salat et <strong>ve</strong> selam et. Davamızın sonu alemlerin Rabbi<br />
olan Allah’a hamd etmektir.<br />
Bizi arkamızdan yapacağınız salih dualarınızda<br />
unutmayın.<br />
Allah’ın rahmeti, affı <strong>ve</strong> rızasına muhtaç olan kişi<br />
Ömer Abdulhakim<br />
–Ebu Mus'ab Es-Suri-<br />
77