You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Eski Anadolu Tarihi<br />
Bugün Türkiye ve Suriye sınırları içerisinde yer<br />
alan Tel Tayinat, Tüleyl, Cisr el-Hedid, Ain Dara,<br />
Azaz, Afrin, Antakya, Kirçoğlu ve son yıllarda<br />
İskenderun-Arsus’da bulunan hiyeroglifli yazıtlar<br />
sayesinde, bölge hakkında bilgi edinmek mümkün<br />
olabilmektedir.<br />
Kummuh<br />
Kummuh Krallığı’nın sınırları bugün hemen<br />
hemen Adıyaman ili sınırları ile örtüşür. Bu krallığın<br />
aynı adı taşıyan başkenti, bugün Atatürk Barajı<br />
Gölü’nün altında kalan Samsat Höyük’te yer alır.<br />
MÖ 886’da Kummuh kralı Qatazili’nin Assur’a<br />
vergi ödediği bilinir. Kummuh, Assur’a vergi ödeyip<br />
karşılığında korunma edinen sayısız küçük krallıktan<br />
sadece biriydi. Bu göreli tek taraflı ilişkinin varlığı<br />
Kahramanmaraş Müzesi’nde bulunan Pazarcık<br />
anıt taşındaki yazıt ile kanıtlanır. Assur ile kırılgan<br />
olan ilişkiler özellikle Kummuh Krallığı kendini<br />
güçsüz hissedip Urartu ile ittifak yaptığı dönemde<br />
açığa çıkar. Assur kralı II. Sargon, Kummuh’u ele<br />
geçirir ve halkı Güney Mezopotamya’ya göndererek,<br />
bu bölgeye yerleşmelerini şart koşar. Onların<br />
yerine Kummuh’a da güneyden getirttiği Babilleri<br />
yerleştirir.<br />
Kummuh, Assur yıkıldığı zaman gözden kaybolur.<br />
Assur başkenti Ninive’nin MÖ 612’de düşmesinin<br />
ardından Assur ordusundan ve onların<br />
Mısırlı yandaşlarından geriye kalan gruplar ilk olarak<br />
Harran’a, daha sonra da Fırat’ın batı kıyısına<br />
çekilir. Bunları Babilliler izler ve Kummuh’u, yani<br />
Samsat’ı, ele geçirirler.<br />
Que ve Hilakku<br />
Que ve Hilakku, III. Şalmaneser’e karşı MÖ<br />
858’de Kuzey Suriye kralları tarafından kurulan<br />
koalisyon içinde Que kralı Kate ve Hilakku kralı<br />
Pihirim’in adları geçer. Que Çukurova’ya lokalize<br />
edilirken Hilakku bunun batısında yer alan dağlık<br />
kesim ile eşitlenir.<br />
Diğer Geç Hitit Krallıkları gibi Que ve<br />
Hilakku’nun da Assur kaynaklarında geçmektedir.<br />
Ancak Assur egemenliğine girdiklerine dair kesin bir<br />
kayıt bulunmamaktadır. II. Sargon’un, Tabal’i işgal<br />
ettiği sırada Que’yi askeri bir üs olarak kullandığı tahmin<br />
edilmektedir. Que Krallığı’nın, MÖ 709’da Frig<br />
kralı Mita, yani ünlü Midas’a karşı bir askeri harekâta<br />
giriştiği bilinmektedir. II. Sargon’un kızlarından biri<br />
ile evlenen Tabal kralı Ambaris’e, Hilakku bölgesinin<br />
armağan olarak verildiğini belgelerden biliyoruz.<br />
araştırmalarla<br />
ilişkilendir<br />
Karatepe-Aslantaş Çift Dilli Yazıtı<br />
Karatepe-Aslantaş’ta yapılan kazılarda MÖ<br />
8.-7. yüzyıllara tarihlenen ve düzenli aralıklarla<br />
yerleştirilmiş kulelerle desteklenen bir çevre duvarı<br />
ile korunan yaklaşık 195 x 375 metrelik bir<br />
alanı kapsayan bir Geç Hitit Kalesi ortaya çıkarılmıştır.<br />
Kalenin içerdiği buluntular içerisinde<br />
özellikle biri çok önemlidir. Çünkü bugüne kadar<br />
bulunmuş en uzun çift dilli yazıt bu kalededir.<br />
Karatepe-Aslantaş’ta bulunmuş olan bu çift<br />
dilli yazıttan, kentin Geç Hitit Dönemi adının<br />
Azatiwataya olduğunu öğreniyoruz. Bazalt taşından<br />
yapılmış olan yazıt hem Luwi Hiyeroglifi,<br />
hem de alfabetik bir yazı sistemi olan Fenikece<br />
olarak yazılmıştır.<br />
Yazıtın önemli <strong>tarihi</strong> içeriği, dönemin politik<br />
dokusu hakkında önemli bilgiler sağlar. Söz<br />
konusu yazıtın içerdiği metin, kalenin kurucusu<br />
olan Azatiwatas tarafından yazdırılmıştır. Tarih<br />
boyunca pek çok medeniyette görüldüğü gibi<br />
Azatiwatas da, kaleye kendi adını vermiştir. Askeri<br />
başarılarını anlattığı yazıtta, dönemin diğer politik<br />
kişilikleri hakkında da bilgi verir. Azatiwatas,<br />
günümüzde Adana bölgesi ile eşitlenen Danuna<br />
Kralının, kendisini desteklendiğinden bahseder<br />
ve Adana Ovası’nı koruduğundan, ovaya barış<br />
getirdiğinden, ovanın en ücra köşelerine dahi<br />
sınır kaleleri yaptırdığından bahseder. Ayrıca,<br />
Mopsos (Muksas) Evi diye adlandırdığı hanedanlığa<br />
bağlılığını tekrarlayıp, bu hanedana hizmet<br />
edilmesini sağladığını anlatır.<br />
Mopsos, Eski Yunan Mitolojisinde önemli<br />
bir kâhin olarak kaydedilmiştir. Batıdan doğuya<br />
göçmüş ve Pamfilya ile Kilikya’da şehirler kurduğu<br />
anlatılmıştır.<br />
Kaynak: Çambel 2001; Özyar 2011.<br />
67