05.11.2018 Views

TAR101U-eski_anadolu_tarihi-2334-0-0-0-1809-V01

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Eski Anadolu Tarihi<br />

Resim 8.3 Solocha Kurganı’ndan ele geçen bir sanat eseri üzerindeki savaş mücadelesi. Sağ tarafta İskit savaşçıları;<br />

sol tarafta atı vurulmuş düşman askeri MÖ dördüncü yüzyıl<br />

Kaynak: Schiltz 1994.<br />

İskitlerde Din<br />

İskitler, diğer Eskiçağ topluluklarında olduğu<br />

gibi çok tanrılı bir inanç sistemine sahiptiler.<br />

Mısır, Yunan ve Roma medeniyetlerinde olduğu<br />

gibi onlar da çeşitli ruhlara inanmışlardır. Bu ruhlar<br />

onlara göre yardım eden veya yardım etmeyen<br />

şeklinde ikiye ayrılmışlardır. İskitlerin söz konusu<br />

bu ilahi ruhları hangi isimle adlandırdıklarını bilemiyoruz.<br />

İskitlerin geniş bir coğrafyaya yayılmış<br />

olmaları, sürekli hareket halinde ve diğer medeniyetlerle<br />

ilişki içerisinde olmaları, İskit pantheonu<br />

üzerinde etkili olmuştur. Bu etkileşim sonucunda<br />

taptıkları ilahi varlıkların sayısı ve inanç sistemlerinde<br />

bölgesel farklılıklar oluşmuştur. Bu bağlamda<br />

özellikle Yunan kentleri ile girmiş oldukları münasebet<br />

belirleyici bir rol oynamıştır. İskitlerin tanrıları<br />

da, Yunanlıların tanrıları gibi farklı cinsiyetlerden<br />

oluşan ve çeşitli görev alanlarına sahip yüce<br />

varlıklardır: İskitler, ocak tanrıçası Tabiti’ye; savaş<br />

tanrısı Ares’e; gökyüzünün tanrısı Papaios’a; toprak<br />

tanrıçası Abi’ye; Işık tanrısı Oitosyros’a; güzellik ve<br />

aşk tanrıçası Argimpasa’ya ve denizlerin tanrısı<br />

Thagimasadas’a tapmıştırlar.<br />

Pantheon<br />

Bu <strong>eski</strong> Yunanca sözcük, bütün tanrıların<br />

yeri anlamına gelir. Çok tanrılı inanca<br />

mensup halkların inandıkları bütün tanrıları<br />

içine alan tanrılar dünyasıdır. İskit<br />

pantheonu dendiğinde İskitlerin inandıkları<br />

bütün tanrısal varlıklar akla gelmelidir.<br />

Yukarıda sayılan bu tanrılar arasında en çok tapınım<br />

gören ilahi varlıklar, ocak ve ateş tanrıçası<br />

Tabiti ile savaş tanrısı Ares’tir. Ural ve Dinyeper<br />

arasındaki kalan bölgede tanrıça Tabiti’ye ait çok<br />

sayıda heykelcik bulunmuştur. Adı geçen tanrıçanın<br />

bazı heykelleri kolları arasında çocuk taşıyan bir<br />

kadın biçimdedir. Ancak İskit tanrılar dünyasında<br />

Ares, çok daha önemli bir yer tutmuşa benzemektedir.<br />

Herodotos’un bildirdiğine göre, İskitler savaş<br />

tanrıları Ares’in dışında hiçbir tanrı ve tanrıça için<br />

tapınak veya kutsal bir mekân tasarlamamışlardır.<br />

Bir İskit tapınağının nasıl göründüğü ve kurban<br />

kesme faaliyetinin nasıl yapıldığı Herodotos’un<br />

eserinde şöyle anlatılmaktadır:<br />

Her bölgede toplantı yerlerinde bu tanrı adına<br />

şu örnek üzere bir tapınak yükselir: üç stad (1<br />

stad=177,6 m.) eninde ve üç stad boyunda bir<br />

alana, üç staddan az alçak ve ince dallardan<br />

yapılma demetler yığılır. Tepesi, eni, boyu eşit<br />

dörtgen bir terastır. Üç yanı dimdik iner üstüne<br />

dördüncü yandan çıkılır. Her yıl yüz elli araba<br />

dolusu yeni odun getirilip yığına eklenir. Çünkü<br />

fırtınalar yüzünden sürekli olarak çöker. Bu<br />

küçük tepenin en üstüne demirden yapılma bir<br />

pala dikilidir. Bu pala çok <strong>eski</strong> olduğu için her<br />

bölgeden saygı görür ve Ares heykeli işte budur.<br />

Bu palaya her yıl sürü hayvanları kurban edeceklerdir<br />

ve tabi at, öbür tanrılardan daha cömertçe<br />

kurban edilir. Savaşta esir aldıkları zaman bunların<br />

yüz tanesinden birini kurban ederler.” (Herodotos<br />

IV, 62)<br />

139

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!