05.11.2018 Views

TAR101U-eski_anadolu_tarihi-2334-0-0-0-1809-V01

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Eski Anadolu Tarihi<br />

bir Kimmer taarruzunun önüne geçmek amacıyla<br />

hem Tabal’a hem de Milid Krallığı’na karşı seferler<br />

düzenlemişlerdir. Yine bu dönemde takriben<br />

MÖ 676-672 yılları arasındaki Assur kayıtlarında<br />

Kaştaritu adında birisi (Kar-Kaşşi adı verilen bir<br />

ülkenin kralı), Kimmer, Mannai ve Medler, Assur<br />

Devleti’nin düşmanları olarak zikredilmektedir.<br />

Assurluların Kimmerlere karşı dirençli bir tutum<br />

izlemesinden sonra Kimmerler batıya doğru<br />

ilerleyerek Frig Devleti’nin başkenti Gordion’u<br />

yağmalamışlardır. İstila sonrasında Frig kralı Midas<br />

intihar etmiş, Frig Devleti ağır darbe almıştır.<br />

İstila öylesine şiddetli olmuştur ki, Gordion<br />

halkı günlük hayatta kullandıkları eşyalarını kurtaramadan<br />

kentten ayrılmışlardır. Antikçağ tarih<br />

yazarları bu yıkımın ne zaman olduğuna dair iki<br />

farklı tarih vermektedirler: MÖ 696/695 veya MÖ<br />

676. Böylece Kimmerler, Orta Anadolu’yu kendi<br />

hâkimiyetleri altına almışlardır. Daha sonra Kimmerler<br />

Anadolu’nun kuzeyinde Karadeniz sahillerinde<br />

yeni ganimetler ve topraklar kazanmaya çalışmışlardır.<br />

Karadeniz’de tehdit ettikleri yerleşimler,<br />

çoğunlukla Büyük Yunan Kolonizasyonu adı verilen<br />

dönemde, MÖ sekizinci yüzyılın ortalarından<br />

itibaren kurulmuş Yunan kentleridir. Kimmerler<br />

batıda Karadeniz Ereğlisi’nden; doğuda Trabzon’a<br />

kadar olan sahil kesimini ellerine geçirmişler,<br />

Karadeniz’in önemli ve işlek liman kenti Sinop’u<br />

yağmalamışlardır. Sonrasında Kimmer halkının bir<br />

kısmı Sinop civarına yerleşmiştir.<br />

Bu aşamadan sonra Kimmerler, Batı Anadolu’da<br />

hüküm süren Lidya Devleti ile Ege Bölgesi’nin sahil<br />

kesiminde bulunan Yunan kentleriyle komşu<br />

olmuşlardır. Şimdi Kimmer tehlikesinden korkma<br />

sırası Lidya Devleti ve kıyı Yunan kentlerine gelmiştir.<br />

Lidya Kralı Gyges, (MÖ 680-644) Assurlularla<br />

Kimmerlere karşı birlikte hareket edilmesi<br />

gerektiğini düşünmüştür. Assurluların Lidyalılara<br />

ne şekilde yardım ettiklerini bilemiyoruz. Ancak<br />

ilk Kimmer akınlarını başarıyla atlatmasını bilen<br />

Lidya Kralı Gyges almış olduğu esirleri Assur Kralı<br />

Aşurbanipal’e (MÖ 668-627) işbirliğinin bir sonucu<br />

olarak göndermiştir. Ancak bilinmeyen bir nedenle<br />

bu tarihten sonra Gyges, Assur’la işbirliğine<br />

son vermiş ve hatta Assur’a karşı cephe almıştır. İşte<br />

böyle bir ortamda Kimmerler, Lidya’ya yaptıkları<br />

ikinci bir saldırıda Lidya Kralı Gyges’i MÖ 644<br />

yılında öldürmüşler ve Lidya’nın başkenti Sardes’i<br />

akropolü dışında yağmalamışlardır.<br />

Akropolis<br />

Yukarı şehir manasına gelmektedir. Bu<br />

kelimeyle etrafındaki yerleşim birimine<br />

hâkim olan ve üzerinde, kentlerin en<br />

önemli dini, idari ve mali binalarının yer<br />

aldığı tepe anlatılmaktadır.<br />

Gyges’in ölümünden sonra Lidya tahtına çıkan<br />

II. Ardys (644-625) babasının ilk zamanlarında<br />

yaptığı gibi Kimmer tehlikesine karşın Assur kralı<br />

Aşurbanipal’den yardım talep etmiştir. Bu yardım<br />

talebinin yerine getirilip getirilmediğini bilemiyoruz.<br />

Ancak bu dönemde Anadolu’daki Kimmerlerin<br />

işine yarayacak başka bir göç hareketi daha<br />

gerçekleşmiştir. Yine İskitlerin Tuna bölgesine yerleşmelerinden<br />

rahatsız olan ve onların önünden<br />

kaçan kuzeydeki bir kısım Kimmer halkı Trakya<br />

kökenli halklarla birlikte Anadolu’ya kuzeybatıdan<br />

giriş yapmıştır. İşte bu sırada bu halklarla birleşen<br />

Kimmerler, Lidya başkenti Sardes’i MÖ 639/7<br />

yılında tekrar istila etmişlerdir. Ancak bu sefer de<br />

kentin merkezi ve en güçlü yeri akropolisi ellerine<br />

geçirememişlerdir. Sardes’teki arkeolojik çalışmalarda<br />

bulunan bazı yangın kalıntıları ile insan<br />

iskeletlerinin bu istilayla ilgili olduğu düşünülmektedir.<br />

Kralları Dugdamme önderliğinde Sardes’ten<br />

ayrılan Kimmerler Trakyalı müttefikleri ile birlikte<br />

Lidya’nın batısındaki antik kıyı Yunan kentlerini<br />

istila etmişlerdir. Efes kentinin ünlü Artemis tapınağını,<br />

Menderes Magnesiası, Miletos, Melia ve<br />

Priene gibi zengin kentleri tahrip etmişlerdir. Bu<br />

yıkımdan sonra Kimmerlerin bir kısmı Edremit<br />

körfezi civarına yerleşmiş, diğer büyük bir çoğunluğu<br />

ise Orta Anadolu’ya geri dönmüşlerdir. Sonuç<br />

olarak Batı Anadolu’daki faaliyetlerini yağmalama<br />

üzerine yoğunlaştıran Kimmerler Lidya Devleti’ni<br />

yıkma başarısını gösteremeden zengin ganimetlerle<br />

geri çekilmişlerdir.<br />

Assur belgelerinden öğrendiğimize göre Kimmer<br />

kralı Dugdamme bu dönemde Assur Devleti’nin<br />

kuzey batı sınırlarına da saldırılar düzenlemiştir. O,<br />

ilkin MÖ 640 yılında Assur’un müttefiki olan Tabal<br />

Devleti’ni Assur’dan ayırmayı başarmıştır. Sonra<br />

da kendisi Assur Devleti’nin sınırlarını aşarak<br />

Adana civarına gelmiş, fakat şiddetli Assur saldırıları<br />

karşısında Orta Anadolu’ya çekilmiş ve Assur’la<br />

bir saldırmazlık antlaşması yapmıştır. Ancak çok<br />

geçmeden bu antlaşmaya da sadık kalmayan Dug-<br />

131

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!